Anda di halaman 1dari 4

AYDINLANMA

Nasıl anlatsam bilmiyorum


Düşündükçe şaşırıyorum.
Dün akşam bir haller yaşadım
Aydınlanıverdi sonra aklım.
Yarı uykulu yarı uyanık
Oda oldukça karanlık
Belleğim hafif açık
Düşüncelerim dağınık
Uzanmışken yatağa
Bedenim sıyrılıverdi havaya
Hafiflemiştim birden
Önümdeydi tüm evren
Birden etrafımı ışıklar sardı
Duygularım berraktı
Bir ses duydum derinden
“Hoş geldin meclisimize bedenden”
Ben şaşırmış korkmuştum
Boşlukta duran bir ruhtum.
“Korkma ey can ! “ dediler
Önüme bir sofra serdiler.
“Bu akşam toplandı canlar meclisi
Davetliler alacak dersi.”
“Korkuyorum sizlerden” dedim
Ve istemeden geriledim.
“ Can kendinden korkar mı,
Yoksa seni korkutan hocalar mı ?
Biz yalnız sevgi veririz
Sevgiyle sizi esirgeriz.”
Biraz kendime güvendim;
“Ya günah, cennet, cehennem” dedim.
“ Onlar sizin dünyanızda
Zaten yaşıyorsunuz bunları aranızda.
Güç akılla kullanılmalı
Yanına güzellik katılmalı
Düşünürken inanmalı
İnanırken düşünmeli.
Sen düşünmezsen kendini
Başkası düşünür senin geleceğini.
İnancını güç olarak kullanır sana
Korkuların atar ruhuna sopa.
O günah, bu yasak, şu haram
Sırtından sağlanır makam
Oysa var bir hazinen
Akıl ve hikmet düşüncen
Tart, ölç, biç, araştır
Kitapları karıştır
Bak evinde var bir kedin
Ona her gün emek verdin
Tapıyor mu bu yaratık sana ?
Onu sıkıştırmayı sınasana
Nasıl ısıracaktır seni
Bir düşün eski kavimleri
Tapmıyorlar mıydı kedilere
Ve şimdi de ineklere.
İnsan denilen hayvandan
Hayvanlar daha doğal inan.
Onlar biliyor yaratanı
Var bu evrenin ulu bir mimarı.
Tekbir varlığa tekbir getiriyorlar
Onun varlığında yaşıyorlar,
Araya aracı koymuyorlar,
Yaratanı seviyorlar.
Sen de kır dogmalar düşüncesini
Aldın mı bu akşam ki dersini ?”

Gönlüm kuş gibi havalandı


Bedenim ruhumu karşıladı
Silkinerek uyandım
Bu sabah aydınlandım.

Mustafa Süreyya SEZGİN


İstanbul, 04.10.2004

musugin@gmail.com

Anda mungkin juga menyukai