nr
TÜRK ŞİİRİNDE
TANRIYA KAFA
TUTANLAR
İÇİNDEKİLER
1- Özdeyiş
2- İnsan Üstüne
3- Tanrıya Kafa Tutuşun Anlamı
4-.İslam Dininde Tanrı Kavramı
5- Tanrı Karşısında İnsanın Direnişi
6- İnsanın Kendini Tanrı Sayışı
7- Tanrıyı Kınama
8- Tanrı-lnsan Birliği
9- Tanrıyı Yaratan İnsandır
10- Sonuç
ÖZDEYİŞ
GİRİŞ
İNSAN ÜSTÜNE
Türkçesi:
"Artık iyi bilki insan iyice Tanrı oldu, sen de gel gerçeğin
önünde eğil, ona tapın".
Nesimi'nin burada söylemek istediği açıktır, insan bir
Tanrıdır, tapmak gerekirse insana tapmalıyız. Evrende ayrılık
yoktur. Tanrı-evren-insan bir bütünlük içindedir. Birbirinin
yanında, karşısında değildir, insanla tanrı suyun içinde eriyen
şeker gibi eriyip birbirine karışmıştır. Onları artık ayrı
düşünmek elde değildir, doğru değildir düpedüz.
Bu şiirde aşırı, içli, yanık bir Ali sevgisi. Ali özlemi vardır.
Ancak bunların arkasında ozanın gerçek düşünceleri saklıdır.
Ali'ye birtakım olağanüstü eylemler, Mi'raca çıkma olayı
yükletilmektedir. Bunlarla Ali'nin bir ilgisi yoktur gerçekte.
TANRIYI KINAMA
dillerinde düpedüz bir alay, ince bir takılma, gülüp geçme vardı.
TANRI-İNSAN BİRLİĞİ
Eşrefoğlu al haberi
Bağçe biziz gül bizdedir
Biz de Mevlânın kuluyuz
Yetmiş iki dil bizdedir
"Ey sofu bana göre içki içilen yerle namaz kılınan yer
birdir. Bu dine bağlılık yüzünden çıkan sesler, tapınırken
yapılan dualarla, yakarışlarla bir sarhoşun kopardığı çığlık ayrı
değildir, birdir. Tanrı sana doğruluk yolunu göstermedikten,
gizlilikleri bildirmedikten sonra tapınmışsın, tanrı'yı anıp
durmuşsun ne çıkar, kadeh çekmekten ayrı yönü yok bunun. Ha
tapındın, ha içtin ikisi de birdir bence. Bırak bu iki yüzlülüğü ey
sofu, bu geçici evrenden bir yıkıntının üzerinde oturmakla bütün
evrenleri buyruğu altında bulundurmanın ayrılığı yok, birdir
ikisi de. Değmez dünyaya gönül vermeye, uslu, anlayışlı,
kavrayışlı bir kimse için akıllı da birdir akılsız da. Gel ey sofu
AGAHİ gibi ışık ol, nur ol, sevgiye tutuşup yanan mum da
birdir, onun çevresinde dönüp yok olan kelebekde..."
Agâhi Dede, bütün açıklığı ile varlık-birliğini, insan ile
öteki varlık türleri, dolayısıyla tanrı arasında sağladığı gibi bir
boşluğun bulunmadığını, söylüyor.
Bu çağın varlık-birliğini inanmış, insan-evren arasında yapı,
öz-birliğinin bulunduğunu dile getiren saz-ozanlardan biri de
Mir'ati'dir:
İkrarım enel-Hak'tır
Bu ikrarım beli haktır
Medheylemişken Allah
Kur'anda bu şarabı
Niçünharam diyorsun
Böyle halale ya Hay
SONUÇ
www.dinsizekitap.co.nr