Anda di halaman 1dari 235

-- .. -... - _--;r-__..

,
, _

-
indekiler

nsz ...................................................................................... 17

Birinci Blm
Temel Kavram ve Sorunlar

I. alma likileri Alanna likin Temel Kavram


ve Sorunlar .
.......................... .......................................... .. . . . 25
A. gc Kavram. .
.................. ........ ..... . .. . .
.... ...... .......... 25

B. g c risindeki Farkl Statler \
a. Ucretliler \,2'ZJ
b. verenlei- . . .
.... .... ........ ...... .. . .. . . . ..
. ...... .... ... . ..............
2.7
c. Kendi Hesabna alanlar . ...
.. . . .... ..
.................... 27
. cretsiz Aile ileri . . . .
... .. ......... ..... .......... .. .. ... .. . . . . 29
C. alma likileri Kavram. . .
.. ..... ............................. 32
. Endstri likilri Kavram. . .. ............ .. . .
. ........ .......... 33
D. Sosyal Politika Kavram . . .
.......... ... .. .............. ........ .. . . 34
II. Tarihsel Yntem S>runlar ..............................................41
A. Bir Sosyal Bilim Dal Olarak "Tarih" ......................41
B. alma likileri Tarihi ............................................43
C. Tarihin ve Tarihinin Olgular ........................... .... . . . 44
. alma likileri Tarihinin Olgular ......................45
D. Tarih Aratrmalarnda "Kuram"n Gereklilii....48
E. Tarihte Nedensellik .
... ............... . .... .. .. .
......... ..... ....... . .51
F. "Gemii Bugne", "Bugn Gemie"
Tamak ..................................... : ................................ .56
8

kinci Blm
aljmann Kuramsal erevesi

I. alma likileri Alannda Farkl Kuramsal


,
Yaklamlar . 73 .
........ ......................................... ...... ...... ....... . .
A. Giri 73
...................................................................... ......

B. Endstriyel Sosyoloji Yaklam . .. . . 75 ............ ... ... ... ....

C. Sistem Yaklam. . .. . 75
...................................... ......... ....

. Kurumsal Yaklamlar .............................................. 79


.
Il. almamzn Kuramsal Yaklam:
"alma likilerinin Kurumsallamas" ......... ......... . 81
A. alma likilerinde "Kurum"larn nemi ...... .. . 81
B . Salt Kurumsal Bir Yaklamn Snrllklar ........... 82
C. alma likilerinin Kurumsallamas. ............ ... . 86
1. "Kurum" ve "Kurumsallama" .
.. ........... ......... . . . . 86
2. alma likilerinin Kurumsallamasnn
geleri .......... .. ..
.. . . .
....... ........... ..... ... .... . .. . .
.... ... ......... 88
a. alma likilerinin Taraflarnn
rgtlenmeleri . . . .. .
...... . ......... . .... ................ .. .... . . 89
b. Toplu Pazarlk Kurumunun Varl ............... 90
c. Uyumazlklarn zmne Yardmc
Olacak Bar zm Yollarnn Varl ..... 91

. Grev ve Lokavtn Kururolam Olmas ....... 92
3. alma likileri Sistemi indeki
Kurumsallama ile Sistemin Dndaki
Kurumsallama Arasndaki likiler .................. 9 3
4. alma likilerinin Kurumsallamasnda
Devletin Rol .
... .... ..... . .. . . .
... .............. ...... ...... ........ . .96
5. Dsal Dinamiklerin Etkisi.... . . . . . . . . . .... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 99
6. alma likilerinin Kurumsallamasna
likin Baz Deerlendirmeler. . .
...... ... .............. . . 1 02
. alma ilikilerinin Kurumsallamas
ve Trkiye ...................................................................o3
. Dnemletirm .....................................................03
a. Tarihte Onemletinne ................................... 03
b. Trkiye alma likileri Tarihinin
Dnemletirilmesi ...........................................06
2. Trkiye Asndan Modelin Kullanmnda
zenli Davranma Gerei ....................................

nc Blm
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

I. Girili;25
1. Osanl mparatorluu'nda Sanayileme
' ve Ucretlilerin Nicel Varl....... . ...................... . ...... . .... 30
A. Osmanl mparatprluu'nun Ekonomik Yaps
ve Bu Yap erisinde Sanayinin Yeri .................... 132
t . Tarm Sektrnde Ekonomik Yap ..................132
t-2. Tarm-D Sektrlerde Ekonomik Yap .........37

""""a. Tarihsel Bir zet .............................................37


b. Ekonomik Yap ...............................................4
B. Sanayi Saym Sonularna Gre Osmanl
mparatorluu'nda Sanayileme
ve cretlilerin Durumu............................................ 43
. 93-95 Sanayi Saym ....................................43
a. 93-95 Saym Sonularna Gre
Sanayinin Durumu .........................................44
b. 93-915 Sanayi Saym Sonularna Gre
ii Saylar ......................................................47
2. 92 Anadplu imalat Sanayii Sayin................48
C. Sanayi Saymlar Dndaki Bilgiler ...................... so
-
. Osmanl mparatorluu'nda Devlete Ait
Sanayi Kurulular ...................................................54
lO

D. Dier Sektrlerde alan cretliler . . .... ....... ....... 56


. Hizmetler Sektrnde alan iler .............. 56
2. Madencilik Sektrndeki cretliler . ... .............. 60
3. naat ileri .
..... .................... ........ .. . . ................. 60
E. cretlilerin Niceliine likin Deerlendirme . 6 . ..

F. Nitel Adan cretliler . .


.................... ... .................... 64
G. Snfsal Yap . .
.............. ............................ ................. . 68
III. Osmanl mparatorluu'nda cretlllerin
alma Koullar . . .
................. ...... ........... ............ ...... . 78
A. cretler :. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .. . ... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 78
.

. cret Dzeyleri ve cretlllerin Yaam


Standartlar . . ..
. ............. ...... . .............................. .... . 78
2. Osmanl mparatorluu'nda Kadn ve
ocuk iler ve cretleri . . ..
... . ........... . .............. 90
a. Kadn ve ocuk iler ................................. . . 92
b. Kadn ve ocuk ilerin cretleri ............... 94
B. alma Sreleri . . . .
. . . . . ........ ...... ................ .. .............. 98
. Giri . . .
........ .......................... ........ ............ .. ...... .... . . . 98
2. Osmanl mparatorluu'nda alma
Sreleri .
.................... . ...... .................................... . . . 200
a. Hukuksal Dzenlemelerle Getirilen
st Snr . . .
........... ........................... ........... ....... . 20
b. Fiili alma Sreleri... .
........ ........................... 202
3. alma Srelerine Ynelik Tepkiler ................ 203
4. Osmanl mparatorluu'ndaki alma
Srelerinin, Gnmz Trkiyesindeki alma
Sreleri le Karlatrlmasma likin
Metodolojik Sorunlar .
......................... ...... .... ..... . . 204
IV. Osmanl Imparatorluu'nda Sosyal Gvenlik ......... 208
A. Giri ........................................................................... 208
B. Osmanl Imparatorluu'nda Sosyal Gvenlik
Uygulamalar .
.......... . . . ........... ............................. ...... . 20
. Geleneksel Uygulamalar ............................ ......... .211
ll

a. Aile i Yardnlamalar 211 ..................................

b. Dinsel Yardmlar . . . 212


.. ..... ............... .....................

c. Meslek Kurululan erisindeki


Uygulamalar . 213
.. ..................................................

2. Modem Anlamda Baz Sosyal gvenlik


Uygulamalar 215
............ ............................................

V. Osmanl mparatorluu'nda Siyasal Yap 218 .................

A. Giri 218
...........................................................................

B. 1876 Tarihli Kanun-u Esasi ve Siyasal Yap ile


Devletin Niteliine likin Temel
Dzenlemeleri 221
...........................................................

C. 1876 Tarihli Kanun-u Esasi'nin alma hikileri


Asndan Deerlendirilmesi 226 . . . . ..............................

1. Anayasann Getirdii Genel Siyasal ve


Hukuksal ereve Asndan . 226 ......................... ...

2. Ekonomik ve Sosyal Haklar Asndan 227 .............

3. Mlkiyetle hgili Dzenlemeleri Asndan 230 ......

VI. Osmanl mparatorluu'nda Bireysel alma


likilerinin Hukuksal erevesi: Mecelle 234 .................

A. Giri . 234
......................................................... ... .... ..........

B. Mecelle . . . 235
........... ................. ...... ............................ .......

VII. Osmanl mparatorluu'nda i


rgtlenmeleri .. . .
.. . . . ...
.. . . . .. 240
. . .. . ..... . . . ...... . . . ...... ..............

A. Giri 240
......................... ........................... .......................

B. 1908 ncesi Dnemde i rgtlenmeleri 243 ..........

C. 1908 Sonras Dnemde Ii rgtlenmeleri 244 ........

Vlll. Osmanl mparatorluu'nda i Hareketleri 247 .......

A. Giri . 247
.............................. ............................................

B. i Hareketi Kavram. . . 247


..... ...... ................................

. Dar ve Geni Anlamda i Hareketleri 248 ...........

2. i Hareketleriyle i rgtlerinin
Balants . . 249
................ ...................... .......................
12

1908 ncesi Dnemde i Hareketleri... .............. 255


C.
1. 1845 Tarihli Polis Nizamnam.esi ......................... 256
2. Bu Dnemdeki i Hareketlerinin Temel
zellikleri .............................................................. 260
a. Grevierin Formel rgt Yaps Dnda
Gereklemi Olmas ..................................... 260
b. Grevierin Byk lde Ekonomik Nitelikli
Olmas ............................................................... 260
c. ilerin Greve Gitmeden nee Sorunlarn
zmne Ynelik Baz Giriimlerde
Bulunmalar ...................................................... 261
. 1908 Ylnda Gerekleen i Hareketleri... ........ 262
D. Grevierin Sonular .................................................. 264
1. Ekonomik Sonular .............................................. 264
a. Grevierin cretler zerindeki Etkileri ......... 264
b. Dier alma Koullar zerindeki
Etkiler ................................................................ 267
2. Siyasal ve Hukuksal Sonular ............................. 267
IX. 1908 Sonras Dnemde Gerekletirilen Hukuksal
Dzenlemeler 270
.................................................................

A. 1909 Tarihli Tatil-i Egal Kanunu .......................... 270


1. Tatil-i Egal Kanunu'nun nemi ....................... 270
2. Tatil-i Egal Kavram. .......................................... 271
3. Tatil-i Egal Kanunu'nun Temel
Dzenlemeleri....................................................... 271
a. Kapsam Asndan ........................................... 271
b. i rgtlenmeleri ve Sendikalar
Asndan .......................................................... 272
c. Uyumazlklarnn zm Asndan .. 272
. Gre-y Konusundaki Dzenlemeleri
Asndan .......................................................... 273
4. Tatil-i Egal Kanunu'nun Deerlendirilmesi...275
a. Yasann karl Amac ................................ 277
'

13

b. Yasann Diik Konulardaki Hkmlerinin


Osmanl mparatorluu'nun O Dnemdeki
Ko ullarnda Uygulanma Olasl .............. 277
c. Yasann Uygulanmasnn Ortaya kard
Sonular . . ..
. .............................. .................. . ........ 278
. Yasann Dzenlemeleri Arasndaki sel
Tutarllk . . . .. . . . .. . . . . .
...... ... .. ...... ....... .. . . . 278
... . . . ...... . .

B. 909 Tarihli Cemiyetler Kanunu . . .. .280


..... ............ . ......

X. Osmanl mparatorluu'nda, Baml alanla n


Koruyucu Sosyal Politika nlemleri . . . 283
.. ............... .... ..

A. Giri 283
.......................................................... .................

B. 867 Tarhli Dilaver Paa Nizamnamesi... . 285 ... ........

C. 869 Tarihli Maadin Nizamnamesi .... . ... . . .287 ..... . .. .. ...

. Dier Koruyucu nlemler . . . . . . . 288


........ ....... . ........ .. .. ...

XI. Osmanl mparatorluu'nda alma likileri


Alanna likin Deerlendirme . .. . 290
.... ............ .............. .

A. Giri . .. . . . . . . . . ..
.. ............. ...... . .. ... .. ... .... .... .. 290
....................

B. Osmanl mparatorluu'nda alma ilikilerinin,


Kurumsallama Asndan Deerlendirilmesi 290 ....

. Sendikalama . ... .
....... .... . .-................. 290
........ ............ .

2. Toplu Pazarlk .......................................................29


3. Grev . . . . . . . . 29
......................... ................... .. ............ .. . . ..

4. Uzlatrma .. . . .... . .. . . . . . .. 292


.. ... ........ .... . ...... ... ... ... ..... .. ...

C. Devlet Asndan Deerlendirme . . . 293


............. ... ..... ..

. veren Olarak Devlet . . . . . . . . . 293


... ....... .. ....... . . ...... .. . ..

2. Devletin alma likileri Alanna Ynelik


rgtlenmesi .. . . . . . . . . . . 294
....... . ..... ............... . .. ... . ... . ....

3. Devletin alma likileri Alanna Ynelik


Hukuksal Dzenlemeleri . . . . . .. 295
.... ... .. ..... .... ......... ..

. veren Kesimi Asndan Deerlendirme...........300


D. i Kesimi Asndan Deerlendirme .................30
Kaynaka .. . . . ... . . . ..
...... ...... .... . .
.. . . . . . . . .. . .329
...... ... ............. . .._ .. .... ...
14

Tablolar Dizini

Tablo Trkiye'de !igcnn Stat Dalmndaki


1:
Gemeler (9SS-990, Yzde olarak) .............................. 30
Tablo Il: e!iitli lkelerde 994 Yl tibariyle !igcnn
Stat Dalm (Yzde olarak) ........................................... 3
Tablo III: e!iitli OECD lkelerinde 990 Yl tibariyle
Sendikala!ima Oranlan (Sendika yeleri/Toplam
cretliler) ............................................................................... 83
Tablo IV: 93 Yl tibariyle Osmanl mparatorluu'nda
Ekilen Arazinin Dalm ................................................. 34
Tablo V: 913-95 Sanayi Saymna Gre Osmanl
Sanayiinin Durumu ............................................................ 45
Tablo VI: 93-95 Sanayi Saym Sonularna Gre Sanayi
Sektrlerinin retim Deerleri (Milyon kuru!i
olarak) 46
..................................................................................

Tablo VII: Osmanl mparatorluu'nda, 193-95 Sanayi


Saymna Gre !ii Saylar .............................................. 47
Tablo VIII: 92'deki Milli Hudutlar inde Bulunan
Sanayiin Durumu .............................................................. 149
Tablo IX: 93 ve Civar Yllar in Sanayide al!ianlar
Hakknda Toplanan Bilgiler ............................................ s
Tablo X: Osmanl mparatorluu'nda 20. Yzyl
Ba!ilarnda al!ianlarn Says ....................................... s2
Tablo XI: 94 Yl Ba!inda Yabanc Sermayenin Sektrlere
Gre Dalm (denmi!i sermaye ve tahviller toplam
itibariyle).............................................................................. s7
Tablo XII: 91'de Personel Says OOO'den Fazla Olan
Messeseler ......................................................................... s8
Tablo XIII: Osmanl mparatorluu'nda 93-95 Sanayi
Saymna Gre cretler (Kuru!i/gn) . 79
.......................... .
s

Tablo
. XIV : Ereli Kmr Havzasnda Gnlk Ortalama
cretler (Kuruj olarak) ..................................................... 180
Tablo XV : 1913 Yl tibariyle Deiik Blgelerde
Ortalama Gnlk ji cretleri (Kuruj) ........................ 181
Tablo XVI: 1870 Yl tibariyle Evli Bir jinin Yllk
Harcamalar......................................................................... 184
Tablo XVII: 1870 Yl tibariyle Evli Bir inin Yllk
Geliri 184
.....................................................................................

Tablo XVIII: 1870 Yl tibariyle Deijik aljan


Kategorilerinin Yllk Gelirleri (Kuruj olarak) .............. 185
Tablo XIX: Osmanl mparatorluu'nda Gndelik Bilejik
cretler, 1839-1913 ..................................... :....................... 186
Tablo XX : Osmanl mparatorluu'nda, ngiltere'dekinin
Yzdesi Olarak Nominal cretler ......................................... 187
Tablo XXI: ejitli lkelerde 1993 Yl tibariyle malat
Sanayiinde Erkek ji cretlerinin Yzdesi Olarak
Kadn i cretleri............................................................ 191
Tablo XXII: 1913-1915 Sanayi Saym Sonularna Gre
Kadn ilerin Miktar...................................................... 193
Tablo XXffi: 1913-1915 Sanayi Saym Sonularna Gre
1915'te Erkek, Kadn ve ocuk ilerin cretleri ........ 195
Tablo XXIV: 1913 Yl Mays Ay tibariyle Tarm isi
Gndelikleri (Kuru olarak) ............................................. 196
Tablo XXV: Amerika Birleik Devletleri'nde alma
Srelerinin Dei!jimi 199
...

Tablo XXVI: ejitli lkelerde 1993 Yl tibariyle Tarm-


D!j Sektrlerde Haftalk Fiili aljma Sreleri... ........ 200
Tablo XXVII : 1913-1915 Sanayi Saymna Gre Baz Alt-
Sektrlerdeki Gnlk alma Sreleri ......................... 203
nsz

Osmanl mparatorluu da dahil olmak zere, Trkiye al


ma ilikileri tarihiyle ilgili almalarn hem niceliksel hem
de niteliksel olarak yeterli olduu sylenemez. Bu amala
rn byk blm, alma ilikileri alannn belli konular,
zellikle de ii rgtlenmeleri ve ii hareketleri ile snrl
kalmtr. Ayrca, bu almalarn byk blmnn betim
sel dzeyde olduu ve belirli bir kuramsal btnlk tama
dklar da sylenebilir. Bu nedenle, bu almalarn en azn
dan bir blmnn, ciddi metodolojik yanllldara dme
si kanlmaz olmaktadr. Ancak, bu almalarn, tm ek
sikliklerine karn, Trkiye alma ilikileri tarihi alannda
belirli bir bilgi birikimi salanmasna ve birok sorunun tar
tlmasna katklar olduu da yadsnamaz.
Son yllarda gzlenen gelimeler ise olumlu yndedir.
Temel ilgi alan alma ilikileri olmayan aratrmaclar,
bu alana da uzanan anlaml almalar yapmaktadrlar. r
nein iktisat tarihilerinin ve siyaset bilimcilerin almalar,
alma ilikileri alanna ynelik katklar da getirmektedir.
alma ilikileri disiplininin kendi ierisinde de, yntem
olarak daha salkl ve bu daldaki bilgi birikimine katkda
bulunan almalar yaplmaktadr. Prof. Dr. Mesut Gl
mez'in "Trkiye'de alma likileri" kitabnn bu alanda
zel bir nemi ve deeri olduunu belirtmek isterim. Bu ki
tap hem bizim de yararlanmakta ekince duymadmz bir
. .
V
18 Osmanl mparatorluu'nda ,alma likileri

bilgi deposu niteliindedir, hem de daha nceki almala


rn byk blmnde gzlenen eksiklik ve hatalar tama
maktadr. Glmez'in, elbette daha nce yaplm almalar
dan da yararlanarak, bir anlamda daha sonraki aratrmac
larn almalar iin nemli baz talar yerlerine koymu
olduu sylenebilir. Gecikmi de olsa, Mesut Glmez'e te
ekkr etmeyi, mutlu bir grev sayyorum.
Elinizdeki almann Glmez'in kitabndan iki temel
farkll vardr. Birinci farkllk, incelenen dnemler itiba
riyledir. Glmez, 1936 ncesi dnemi incelerken, biz, iki cilt
ierisinde 1850-1980 yllar arasnda alma ilikilerinin ge
liimini incelerneyi amalyoruz. kinci olarak, Glmez'in a
lmas konunun hukuksal ynlerine arlk verirken; bizim
almamz arlkl olarak konunun ekonomik boyutlar ile
siyasal, toplumsal balantlar ve metodolajik sorunlar ze
rinde odaklanmaktadr. Bu boyutlar ve yaklam, ele alnan
konularn farkllamas kadar, farkl bir biimde ele alnma
lar sonucunu da dourmaktadr. Metodolajik adan Gl
mez'in almasyla ortak ve farkl noktalarmz, okuyucuyu
aydnlatmak amacyla, kitabn ikinci blmnn sonunda
ayrca ele alnmaktadr. Glmez'in ve bizim almamzn
birbirlerini tamamlayc nitelikte olduunu ve okuyucunun
zellikle konunun hukuksal ynlerine ilikin olarak, Gl
mez'in kitabndan ok yararlanacan ifade etmek istiyo
rum.
Trkiye alma ilikileri tarihine ilikin olarak bundan
sonraki gelimelerin, birbiriyle yakndan ilgili iki ayr izgi
takip etmesinin yararl olaca dncesini tayorum. Bi
rinci olarak; zellikle blge, sektr, iletme baznda monog
rafik almalarn yaplmas, bu alana ilikin bilgi birikimini
zenginletirecektir. kinci olarak, bu bilgilerin tutarl kuram
sal yaklamlarla ilenerek btncl hale getirilmesi iin
aba gsterilmelidir.
nsz 19

Elinizdeki aljna bu ikinci dorultuda bir aba, bir de


neme olarak djnlebilir. aljnann zgnl, yaklaj
rnnda ve kurgusunda aranmaldr. aljna ilijkileri alan
nn konular itibariyle disiplinler aras bir nitelik tajrnas,
tarih boyutunda yaplan aljnalar asndan daha da nem
kazanmaktadr. Bu nedenle, aljna ilijkilerinin gelijini
nin, salam bir kurarnsal yaklajrnla, ekonomik, toplumsal
ve siyasal boyutlaryla birlikte deerlendirilmesi zorunlu
dur. Biz, aljna ilijkilerinin gelijirnini, byle btncl bir
yaklajn ierisinde ve deijik boyutlaryla ele alma arnac
n tajrnaktayz. Elinizdeki eser, bu erevede, Trkiye'de
aljna ilijkilerinin tarihsel gelijirnini konu alan bir alj
rnann birinci cildidir. Bu ciltte, konu, 1850'lerden Cumhuri
yet dnemine kadar incelenrnektedir. aljnann ikinci cil
dinde ise, Cumhuriyetin bajlangcndan 1980 ylna kadar
olan gelijin ele alnacaktr.
aljnarnzda, konuya ilijkin metodolajik sorunlar ar
lkl biimde tartjlrnaktadr. Bunun nedenlerinden biri,
tm bilimsel aljnalarda arajtrrnacnn karjsna kan
metodolajik sorunlarn, tarihi asndan daha da ciddi bo
yutlarda olmasdr. zellikle Trkiye aljna ilijkileri tari
hi alannda, bu sorunlar daha fazla hissedilrnektedir. Bu alan
da yaplan aljnalarn azl dolaysyla, konuya ilijkin
yntem sorunlar yeterince tartjlrnarnjtr. imdiye kadar
yaplan aljnalardaki yntem hatalarn, ya da tartjl
rnakszn yaplan nkabulleri deerlendirrnek de zorunlu ol
maktadr. Bu erevede, <iljnarnzda, ele alnan konular
daki farkl grjlerin deerlendirilmesine ve tartjlrnasna
zen gsterilnijtir. aljnarnzda; arajtrnak, tartjnak,
soru sormak ve cevap bulmak istedik. Ama ak cevaplar
bulmann mmkn olmad yerlerde, bunu da gsterrnek
istedik.
aljnann tmnde metodolajik sorunlara nem ver-
20 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

me yda, esere, zellikle temel kavramlar ve metodolojik


sorunlar ele alan, giri!l niteliinde bir blm eklenmi!ltir.
Bu erevede, al!lmamzn ba!inda, bu yntem sorunlarn
dan bazlarn derli toplu bir biimde ele almann ve bu sO:
runlarla ileride kar!ila!ildnda, giri!lteki deerlendirme
lerimize atfta bulunmann, okuyucunun Osmanl mpara
torluu'ndaki al!lma ili!lkilerini anlamasn kolayla!ltraca
n d!lnyoruz. Giri!l niteliindeki "Temel Kavramlar ve
Sorunlar" blm, iki alt-blmden olu!iuyor. Birinci alt-b
lmde, all!lma ili!lkileri alanna ili!lkin temel kavramlar
zerinde durulmaktadr. Bu alt-blmn, al!lmamzn ikin
ci blm ierisinde yer almas da d!lnlebilirdi. Ama
biz, bu alt-blme, tarihsel yntem sorunlarnn deerlendi
rildii ikinci bir alt-blm ekleyerek, her iki konuyu al!l
mamzn ba!inda ayrca ele almay tercih ettik. Doallkla,
temel ilgi alanmz al!lma ili!lkileri tarihi olduuna gre,
bu ikinci alt-blmdeki sorunlar da, bu alandan verecei
miz rneklerle amaya al!lacaz. al!lmamzn bu alt
blmnn, genel bir "bilimde yntem" ya da "tarihte yn
tem" blm olmadn, sadece al!lma ilikileri tarihinin
daha iyi kavranmas asndan zorunlu baz noktalar ele
almak ve tart!lmak amacna ynelik olduunu ifade etmek
istiyoruz. Bu blmde olabildiince yaln bir dil kullanlma
sna ve mmkn olan durumlarda, dei!lik alanlardan ve
gndelik yaamdan verilen rneklerle konunun zenginle!lti
rilmesine gayret edilmi!ltir. zellikle meslekten olmayan
okuyucuya ynelik olan bu blmn, konuya ilgi duymakla
birlikte, tarihin metodolojik sorunlar hakknda yeterince
bilgi sahibi olmayan okuyucuya ve bu dalda eitim yapan
rencilere yararl olacan mit ediyoruz.
kinci blm, almann kuramsal erevesini sunmak
tadr. Doallkla burada sunulan yaklam, almann
Cumhuriyet dneminde al!lma ilikileri konu alan ikinci
nsz 21

cildi iin de geerlidir. nc blmde ise Osmanl mpa


ratorluu'nda alma ilikileri deiik boyutlaryla ince
lenmektedir.
Her akademik alma, nihai analizde bireysel olarak or
taya km gibi grnse de, kollektif abalarn bir rn
dr. Dier disiplinlerle yakn ilikiler ierisinde bulunan a
lma ilikileri asndan bu daha da nemlidir. Saymen'den
Pamuk'a, almalarndan yararlandm ok sayda aratr
macya teekkr borluyum. Prof. Dr. Cahit Talas ve Prof.
Dr. Gndz kn' ise zellikle hatrlamak isterim. Hocam
Prof. Dr. Cahit Talas, sosyal politikaya ilikin bir ok konu
da olduu gibi, Trkiye alma ilikileri tarihi alannda da
ilk harlar koyan kiilerin banda gelmektedir. Prof. Dr.
Gndz kn de, deerli belgesel almalaryla, bu alan
daki bilgi birikimine katkda bulunmutur. Kendisini say
gyla anyorum.
Akademik almalarn kollektif nitelii, almalarn
hazrlk aamasnda iyice belirginleir. Belirli sorunlarn bir
ilgi konusu olarak ortaya kmas, tartlmas, deerlendi
rilmesi; hep dnsel bir ortam ierisinde gerekleir. Bu or
tama katkda bulunan birok meslektama teekkr borlu
yum. Prof. Dr. Pars Esin, youn idari grevleri arasnda
zaman ayrma ve almay tmyle deerlendirme incelii
ni gsterdi. rencim ve blmrnz aratrma grevlisi
Fatih Gngr, almann deiik aamalarnda katkda bu
lundu. Fatih, almann tmn okuyup deerlendirmenin
yannda, baz kaynaklara da dikkatimi ekti. Dr. Yksel Ak
kaya da almann byk blmn deerlendirdi ve baz
kaynaklara ulmamda yardmc oldu. Prof. Dr. Yavuz Sa
buncu, Prof. Dr. mr Sezgin, Ar. Gr. Mehmet Ali ule,
Dr. Aykut elebi, Dr. Cahit Emre, almann deiik b
lmlerini okuyarak, deerli eletirilerde bulundular. Prof.
Dr. Ouz Onaran, dostluuyla, rahatlatc yaam ve sanat
22 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

sohbetleriyle al!imanm d!insel ve insani ort amma katk


da bulundu. al!imaya dei!iik biimlerde katkda bulunan
tm meslekta!ilarma te!iekkrlerimi sunuyorum. Doallk
la, al!imada savunulan gr!ilerden ve varolan eksiklik ve
hatalardan sadece ben sorumluyum. Yaplacak ele!itiriler, bu
hata ve eksikliklerin, kitabn daha sonraki basklarmda gide
rilmesine yardmc olacaktr.
Kitabn, Trkiye al!ima ili!ikileri tarihi alanndaki tar
h!imalara katkda bul unmasn ve konuyla ilgili ara!ihrma
clara ve okuyucuya yararl olmasn diliyorum.

Ahmet Makal
art 1997, Aunkara
Birinci Blm

Temel Kavram ve Sorunlar


I. al ma li kileri Alanna li kin
Temel Kavram ve Sorunlar

A. igc Kavram

Bu blmde alma ili!jkileri alanna ili!jkin, birbiriyle ba


lantl temel kavram zerinde duracaz: "al!jma liki
leri", "Endstri likileri" ve "Sosyal Politika". Bu kavra
ma ise, bir baka temel kavram olan "gc" araclyla
ulanaya alacaz.
gi.j.c, "Bir lkedeki nfusun retici durumda bulunan,
iktisadi faaliyete katlan ksm"dr.1 gc ierisindeki in
sanlar, ya fiilen almaktadrlar, ya da aktif biimde i!j ara
maktadrlar.2 gc kavramyla ayn anlama gelmek zere,
aktif nfus ve faal nfus kavramlar da kullanlmaktadr.3
gc, kavramsal olarak, bir lke nfusunu olu!jturan birey
lerin bir blmnden oluur. Farkl bir biimde ifade etmek
stersek, igcnn, nfus seti ierisinde bir alt-set olu!jtur
duunu syleyebiliriz. Nfus setinden, i!jgc alt-setine
ulamak iin, dier baz nfus kategorilerini d!jmek gere
kecektir. Her eyden nce, nfusun bir blmnn, "al!j
ma a dnda" olarak tanmland iin, igc kavram
ierisine girmediini sylemeliyiz. Genellikle kabul gren ta
nma gre, 15 ya alt nfus ile 64 ya!j zeri nfus "al!jma
26 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

a dndaki nfus"; 15-64 ya arasndaki nfus ise, "a


lma andaki nfus" olarak tanmlanmaktadr. Ancak, a
lma andaki nfus ierisinde yer alanlarn tamam, i
gc ierisinde yer almazlar. nk bu nfus ierisindeki
bir kesim insan, alma anda olduklar halde, fiziksel ya
da ruhsal nedenlerle, alma yeteneinde deildirler. Dola
ysyla, alma yeteneinde olmayan bu kesimin de, top
lam nfustan dlmesi gerekmektedir. Geriye kalan nfus
ise, alma anda ve yeteneinde olduu halde, bu kate
gori ierisinde yer alan bir blm insan da, u ya da bu ne
denle alma arzusunda olmadklar iin, alma yaam
na katlmazlar. Bu nedenle, "alma arzusunda olmayan n
fus" olarak nitelendirebileceimiz bu kesimin de, toplam n
fustan dlmesi gerekmektedir. Toplam nfustan tm bu
ara kategoriler kldktan sonra geriye kalan alt-set, bize i
gcn vermektedir. Bu kategorinin toplam nfusa oran
ise, igcne katlma orann vermektedir. Yani, "igc 1
Nfus= igcne Katlm Oran" olmaktadr.4

B. gc erisindeki Farkl Statler

i gc ierisinde yer alan k.iiler, statleri itibariyle birbirle


rinden farkllklar gstermektedir.s Gnmzn endstrile
mi toplumlar itibariyle igcn stat asndan deerlen
dirdiimiz zaman, karmza drt ana kategori kmakta
dr:6
a. cretliler (iiler),
b. tverenler,
'
c. Kendi hesabna (bamsz) alanlar,
. cretsiz aile i!lileri.
Temel Kavram ve Sonnlar 27

a. cretliler
Ayn anlama gelmek zere "iiler" kavramn da kullanabi
liriz? "Bunlar, bir bakasna ait retim aralarn kullana
rak, bakasna ait bir ite, cret veya maa karl al
anlardr."8 Bu balamda, cretiiierin baml olarak al
tklar iverenin devlet ya da zel bir ahs olmas, kavra
mn ierii itibariyle bir farkllk getirmediinden, her iki ke
sim de "cretliler" kategorisi iinde dnlmektedir..

b . Iverenler

Yannda cret karl ii altran kesime "iverenler"


adn veriyoruz. cretliler ve iverenler, bir madalyonun iki
yz gibi, birbirlerini tamamlayan, bir arada varolan katego
rilerdir. Bu kategorilerden biri olmadan, dierinin varln
dnmek, olanakl deildir.

c. Kendi Hesabna alanlar


igc ierisinde, kendileri cret karlnda bir iverene
baml olarak almayan, ancak yanlarnda cret karl
ii de istihdam etmeyen, buna karlk, kendilerine ait ser
mayeyi kullanarak ve kendi igleri ile retim srecine ka
tlan kiiler, "kendi hesabna alanlar" kategorisini olu
turmaktadr. Ayn anlama gelmek zere ve bu kesimi baml
alanlardan ayrdetmek zere, "bamsz alanlar" kav
ram da kullanlabilmektedir. Zaim, bamsz alanlar,
kendi ilerinde, yle snflandrmaktadr:9
i. Kk sanat erbab ve esnaflar,
ii. Kk iftiler,
iii. Serbest meslek erbab.
Her hangi bir toplumda, zellikle kendi hesabna al
anlar kategorisi iindekilerin ayrdedilmelerine ilikin g
lkler de mevcuttur. Bunlardan birincisi udur: Kendi hesa-
28 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

bna alan kii ile iverenin, her zaman net bir biimde
ayrt edilmesi gtr. ki kesim arasnda geililikler mev
cuttur. rnein, kendi hesabna alan biri, geii olarak
cretli insan istihdam edebilir. Bu olgu, gelimi lkeler a
sndan ciddi zorluklar dourmamaktadr. nk, gnm
zn endstrilemi lkelerinde, "kendi hesabna alan
lar" kategorisi byk lde azald iin, iveren ve kendi
hesabna alanlar arasndaki ayrmn fazla bir nemi de
yoktur. Bu nedenle de, iveren ve kendi hesabna alanlar,
genellikle ayn kategori ierisinde ele alnmaktadr. Ama az
gelimi lkelerde iverenlerle kendi hesabna alanlarn
ayrtrlmasnn glu lerle dolu olduunu syleyebiliriz.
Bu lkelerde, kendi hesabna alanlarn durumuna
ilikin bir haka glk daha mevcuttur: Bu kesim, kimi za
man iveren kategorisiyle geililik tayabildii gibi, asln
da deiik biimlerde cretli statsnde bulunan insaniarn
bir blm de, lendi hesabna alanlar kategorisinde g
zkcbilmektedir. rnein, Trkiye'de hal sanayii rnein
de bir alma yapan Ayata, Trkiye ekonomisinde, istatis
tikierde grnmeyen, yaygn bir "gizli iilik" olduu kana
atindedir.10 Ayata'ya gre, hal dokumacl yannda; r
clk, naklk, hediyelik eya imal?.t vb. kesimlerde, ev
de kendi hesabna alr olarak grnen ama aslnda, "c
retli" kategorisi iinde bulunangeni bir kesim buhnmakta
dr.
Ancak, iveren ve kendi hesabna alanlarn 'birlikte
ele alnmas, baka baz zmlemeleri kolaylatrmas a
smdan baz durumlarda yararl da olabilir. rnein, senna
ye sahiplii ortak zelliine bal zmlemeler yaplacak
sa, bu iki kategorinin bir arada ele alnmas, sermaye sahip
lii-cretlilik ekseninde yaplacak deerlendirmeleri kolay
latrr.
Temel Kavram ve Sorunlar 29

. cretsiz Aile Iileri


gc ierisinde, ele aldmz her kategoride de yer al
mayan bir kesim daha bulunJI!aktadr. Bu kesimdeki insan
lar, cret karlnda bir iverene baml olarak alma
dklar iin "cretliler" kategorisine, yanlarnda cret kar
l ii istil1dam etmedikleri iin de, "iverenler" kategori
sine girmeyeceklerdir. almalarn, kendi sahip olduklar
sermaye ve igleri ile srdrmedikleri iin, 'kendi hesab
na alanlar" kategorisinde de yer almazlar. Bu kesim, ken
dilerine ait olmayan, ama aileye ait o1.an sermaye zerinde,
ama cret geliri elde etmeksizin alan, kendine zg bir ka
tegori oluturur. Bu kesime, "cretsiz aile iileri" adn ve
riyoruz. Gelimckle olan lkelerde, bu arada Trkiye'de,
arlkl olarak tarm sektrnde alan, geni bir cretsiz
aile iilcri kesimi bulunmaktadr.
alima ilikileri tarihi asndan baktmzda, igc
nn stat dal mn n, zaman ierisinde, endstrileme s
recine bal olarak belirli dorultularda dcitiini saptaya
biliriz. Bur da gzlenebilen en temel eilim, bu sre ieri
sinde, cretlilerin orannn art gstermesi, buna karlk
kendi hesabna a l anlar ve cretsiz aile iilerinin oran
nn d g s te r n e si dir. Bu gelimeyi, iki ekilde gster
neyi deneyebiliriz. Birinci olarak, endstrileme srecinde
tek bir lke ierisinde, igcnn stat dalmnn zaman
ierisinde gsterdii deiiklie bakabiliriz. kinci olarak
ise, belirli bir tarih itibariyle, deiik endstrlleme dzey
lerindeki lkeleri, igcnn stat dalm asndan kar
la tr ab iliriz.
nce, Trkiye'de, igcnn stat dalmnda zamat
ierisinde gzlenen deiimleri grelim:
30

Tablo I
Trkiye'de jgcnn Stat Dalmndaki Gelijmeler (9SS-990,
Yzde olarak)

9SS 960 96S 970 980 98S 990

jverenler
Kendi bajna 27 28 '28 27 23 23 22
aljanlar
cretliler 3 19 23 28 33 34 38
cretsiz aile ss 48 47 4S 42 42 38
ijileri
Bilinmeyen 4 4 o o o
Toplam oo 100 oo oo oo oo 100

Kaynak: Zaim, 997, s.S9.

Tablo II'de ise, 994 yl itibariyle, deiik gelimilik


dzeylerindeki lkelerde, igcnn stat dalm grl
mektedir.
u ana kadar yaptmz zmlemelerde, her toplum
da, igcnn bu drt kategoriden olutuunu varsaydk.
Halbuki iinde yaadmz zaman diliminde dahi, baz l
kelerde, igc ierisinde bu drt kategori dnda statler
de bulunduunu grebiliriz. rnein, Asya'nn ya da Afri
ka'nn baz lkelerinde, bu drt kategori ierisine sdrmak
'
ta ok zorluk ekeceimiz igc stat kategorileriyle kar
laabiliriz. Soruna tarihsel boyutta baktmz zaman ise, ta
rihin deiik dnemlerinde, igcnn farkl stat kategori
lerinden olutuunu saptayabiliyoruz. Bir baka deyile, i
gc ierisindeki statler, tarihin farkl dnemlerine tekabl
etmektedir. rnein 15-16. yzyl Avrupas'nda yukarda
deinmi olduumuz statlerden ok, feodal beylerle ve on
larn altrd serflerle karlaacaktk. Oysa gnmz-
Temel Kavram ve Sorunlar 31

de, belirli lkelerde, bu ve benzeri alan ve altran kate


gorileri bulunmakla birlikte, bunlarn igc ierisindeki
arlklarnn ortadan kalktru syleyebiliriz. Gnmz
Trkiyesinde, yukanda ele aldmz igcnn stat da
lmnn da, rnein Osmanl mparatorluu'ndaki stat da
lmna hi benzemedii.ni grmekteyiz.12 O halde, igc
ierisindeki stat kategorilerinin mutlak ve evrensel olmadk
larn, tarihsel sre ierisinde durmakszn deiime ura
dklarn sylemeliyiz. Dolaysyla, belirli statlerin varl
ve gsterdii dalm, belirli tarihsel koullara ve dnemle
re tekabl etmektedir.

Tablo II
itli lkelerde 1994 Yl tibariyle
lgcnn Stat Dalm (Yzde olarak)

lkeler 1veren+Kendi cretliler cretsiz aile


hesabna alanlar iileri

Finlandiya 12.7 83.3 0.06


Almanya 8.4 90.1 1.5
Hollanda 10.1 81.8 1.2
sve 9.8 81.8 0.5
A.B.D. 8.3 91.0 0.01
Avusturya 9.7 87.4 2.9
Filipinler 36.2 41.7 13.7
Banglade 25.5 11.5 45.1
Msr 24.7 50.0 16.4

Kaynak: International Labour Office, Yearbook of Labour Statistics:


1995, 2. blm, ss.34-90'daki bilgilerden hesaplanmtr.
C. al!ima li!ikileri Kavram

En genel hatlaryla alma ilikileri kavramn "igc ie


risindeki farkl statler arasnda kurulan ilikiler" olarak ta
nmlayabiliriz. Bu ilikileri, dier insani ilikilerden ayrdet
mek iin, tanma, "retim srecinden kaynaklanan ilikiler"
ifadesini eklememiz yararl olur.
Belirli bir toplumda, belirli bir dnemde, igc ierisin
deki farkl kategoriler arasnda kurulan alma ilikilerinin
"saf" bir biimde bulunmamas, eitlilik gstermesi doal
dr. Bir baka deyile, ayn anda, birbirinden farkl alma
ilikileri bir arada bulunabilmektedir. Tarihin daha nceki
dnemlerine gittiimizde; rnein feodal dnemde de, ig
c ierisinde iilere ve iverenlere rastlayabiliyoruz. Bura
da belirleyici olan; kategorilerin torlam iindeki arlklar
olmaktadr. Tarihin hemen her dneminde, igc ierisin
de "cretli" ve "iveren" statsnde alan kiiler olmakla
birlikte, bu iliki her dnemde baat bir alma ilikisi ol
mamtr. Bu nedenle, ilikileri "baat" ve "tali" olarak, iki
kategoride dnmek yararl olur. 18. yzylda Bat Avrupa
lkelerinde ortaya kan Endstri Devrimi ile, igc ieri
sinde geni bir ii ve iveren kesimi olumu ve alma
ilikileri, giderek, bu iki kesim arasnda kurulan ilikilere
dnm ve endstrilemi toplumlardaki baat alma
ilikisi halini almtr.
. Endstri likileri Kavram

Tarihsel olarak varolan, ama etkinliini yitirmi alma


ilikilerinin de bulunduunu belirtmitik. Gnmzdeki
baat ilkiyi, gnmzde tali olarak varolan, ya da tarihin
deiik dnemlerinde yaanan ilikilerden ayrt etmek ze
re, yeni bir kavrama ihtiyacmz bulunuyor. Bu kavram kul
landmz zaman, sadece gnmzdeki baat alma ili
kisini anlamalyz. te "endstri ilikileri", gnmzde c
retlilerle iverenler arasnda kurulan ve baat olan alma
ilikisini anlatan bir kavram olmaktadr. Bu nedenle, en
dstri ilikileri dediimiz zaman, aklmza, rnein feodal
beylerle serfler arasndaki iliki gelmez. Tanm gerei, her
endstri ilikisi bir alma ilikisidir. Endstri ilikileri se
tine ait olan her eleman, alma ilijkileri setine de aittir.
Ama her alma ilikisi, bir endstri ilikisi deildir.
Kavrarnlarn da, olgular gibi, tarihsel bir ierikleri oldu
unu belirtmitik. Belirli kavramlar, belirli gelimelere teka
bl eder ve o gelimelere iaret etmek zere kullanlrlar.
Kimi zaman, kavrarnn ortaya kmas, kendisini hazrlayan
olgunun ortaya kmasndan ok sonralar olur. Endstri
ilijkileri kavram da, tarihsel olarak, kendisinden nce orta
ya kan gelimeleri anlatmak zere kullanlmaktadr.
Endstri ilikileri kavram dar anlarndaki bu kullanm
dnda, bir baka anlarnda daha kullanlmaktadr. Endstri
ilijkileri szc bu balamda, iilerle iverenler arasn
daki ali!jma ilikisini gsteren kavramsal ieriine ilave ola
rak, ayn zamanda bir bilim dal olarak da kullanlmaktadr.
Bu bilim dalnn ana konusu, igc ierisindeki iki stat
yani cretliler ile iverenler arasnda kurulan ilikilerdir.
34 Osmanl paratorluu'nda alma likileri

Endstri ilikileri, bir bilim dal olarak, bu ilikiyi deiik


ynleriyle ele alr. rnein "i hukuku" kapsamnda, cret
lilerle iverenler arasndaki ilikinin hukuksal boyutu ele al
nr. Ayn ekilde, "alma ekonomisi" kapsamnda, bu ili
kilerin ekonomik boyutuna arlk verilir. "alma sosyolo
jisi" ve "alma psikolojisi" kapsamnda ise, bu ilikilerin
sosyolojik ve psikolojik boyutlar incelenir. Bu erevede,
"endstri ilikileri", cretliler ile iverenler arasndaki ba
at alma ilikisinin deiik boyutlarn inceleyen bir di
siplin olarak tanmlbilir. Benzeri biimde, "alma ili
kileri" de bir disiplin olarak ele alnabilir. Byle bir durumda
alma ilikileri, sadece cretlilerle iverenler arasndaki
deil, daha geni anlamda, tm igc statleri arasndaki
ilikileri inceleyen bir disiplin olarak dnlebilir.

D. Sosyal Politika Kavram

Endstri ilikileri ve sosyal politika kavramlar, ayn top


lumsal gereklikten ve gelimelerden kaynaklanmaktadr.
Dolaysyla sosyal politika kavramnn oluumuna yol aan
toplumsal ve ekonomik sebepler, endstri ilikileri kavram
nn oluumuna yol aanlardan farkl deildir. Sosyal politi
ka kavramnn oluumunu ksaca deerlendirirsek; 18. yz
yl ortalarnda, 1750'lerden itibaren younlaan bir biimde,
gnmzn gelimi Avrupa lkelerinde, belirli ekonomik
ve toplumsal deiimler yaandn grrz. Bunlarn k
keninde ise Endstri Devrimi bulunmaktadr. Bu oluumla
birlikte, daha nce de var ola:n ama varlklar kitlesel dzeye
erimeyen cretliler, tarih sahnesine kitlesel bir biimde k
maya balamlardr. Bir baka deyile, ii ve iveren ka
tegorileri, igc ierisindeki baat stat kategorileri haline
Temel Kavram ve Sorunlar 35

gelmeye balamtr.
imdi Endstri Devrimi'nin getirmi olduu sonular
ksaca hatrlayalm: Bu oluum, bir ynyle retim dzeyini
o zamana kadar tahayyl edilemeyecek kadar ok arttrp,
byk bir birikime yol amtr.13 Bu sre ierisinde, ayn
zamanrl.a, ciddi ekonomik ve toplumsal sorunlar da ortaya
kmtr. Endstri Devrimi'nin getirmi olduu sosyal so
runlar arasnda; ar ala koullar bata gelmektedir.
alma srelerinin uzunluu, dk cret dzeyleri, bun
lar arasnda en nemlileridir.14 Her zaman igc ierisinde
zel olarak korunmaya muhta kategoriler olarak dn
len kadnlarn ve ocuklarn, alma hayatna kitlesel bir bi
imde girmeleri ve ar alma koullarna maruz kalmala
r da sz konusu olmutur. lS Sonu olarak, Endstri Devri
mi tm baml alanlar asndan kt sonular dour
mutur. Bu koullar ise, baml alanlarn deiik tepki
lerine neden olmu, uzun yllar sren sancl snf mcade
leleri ortaya kmtr.l6 Balangta, bu tepkilerin salkl
olmadklar, hatta "irrasyonel" olduklar sylenebilir. Bunun
nedeni, kt alma koullaryla, bu koullar yaratan ne
denler arasnda salkl bir nedensellik bann kurulama
m olmasdr. rnein, iilerin bu durumun sorumlusu
olarak grdkleri makinalara kar gerekletirdikleri "ma
kina krcl" eylemleri bu erevede dnlebilir.
Ancak, Endstri Devrimi'nin yaratt olumsuz alma
ve yaam kojullarna tepki, sadece, bu koullara maruz
kalan baml alanlardan gelnemijtir. lk tepki cretliler
den gelmekle birlikte, kendileri bu statde yer alnayan ama
bu koullardan rahatszlk duyan kesimler de, deiik tep
kiler gstermijlerdir. Bunlarn bir blm, deiik ekoller
dc yer alan dnrler tarafndan gerekletirilnitirP Ay
rca uluslararas kurululardan ve devletlerden kaynakla
nan uluslararas dzeyde tepkiler de sz konusu olmutur.lS
36 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

phesiz,bu tepkilerin her birinin gerekesi ve gsterili bi


imleri de farkl olmutur. rnein, balangta, devletler
dzeyjnde gsterilen tepkiler byk lde; sosyal adalet
deil, lkeler aras rekabetin bozulmamas dncesinden
kaynaklanmtr.l9 Ancak, gerekesi ve gsterili biimleri
ne olursa olsun, btn bu tepkiler lumsuz alma ve yaa
ma koullarnn ortadan kaldrlmas ya da hafifletilmesi
amacna ynelik olmutur.
te, bile enleri iki szckten, "sosyal" ve " poli tika" sz
cklerinden oluan "so syal politika" kavram, bu koullar
altnda ortaya kmtr. zell ikle devletler tarafndan geti
rilen, toplumsal ier ikli ve baml alanlarn iinde bu
lunduklar kt alma ve yaama koullarn hafifletmeyi
ve/veya ortadan kaldrmay amalayan bu politikalar, "sos
yal politika" olarak nitelendirilmitir. Bu tanmn, sadece fi
zik koull ar dze yinde alglanmamas gerekir. Sorunun etik
ve moral yanlar da bulurunaktadr ve "sosyal politikann te
melinde, zellikle iinin nesnel ve znel yab anclamasnn
yatt " sylenebilir . 20 Bu durumda "sosyal politika, iinin
rnne, i srecine yabanclamasnn yannda, kendi ben
liinden uzaklamasna zm olarak, u ya da bu lde
onarc, az ya da ok telafi edici, ksaca iiyi sorumlu, z
gr, eit ve topluluk bilincine ulam bir birey haline getir
menin yollarn aratrmakta" dr. 21
Endstri ilikileri kavramnda olduu gibi, sosyal politi- .
ka, ayn zamanda, bir disiplin olarak da alglanmaktadr.
Talas'a gre, sosyal politika, " ...snflar arasndaki savam
lar, elikileri ve dengesizlikleri gidermeye, uyum salama
ya dnk bir bilim daldr."22 Tuna ve Yalnta da, sosyal
politikann, "beeri mnasebetler, personel ynetimi, toplu
pazarlk rejimi, sendikaclk, istihdam ilikileri, maa ve c
ret idaresi gibi dallar kavrayan bir bilim dal" olduu gr
ndedirler. 23
Temel Kavram ve Sorunlar 37

Kavramlarn belirli tarihsel koullar altnda doduklar


n, dolaysyla belirli tarihsel gelimelere ve dnemlere teka
bl ettiklerini belirbnitik. Bu balamda, kavramlar zerin
de inceleme yaparken, tarihsel kkenierine gibnek, kapsam
lar itibariyle, kavramlar arasndaki benzerlikleri ve farkllk
lar daha iyi zmleyebilmemize olanak sa lamaktadr. Biz
de, b uraya b d . ;ki kavram, yani so c y . . . t" -" -
dstri ilikileri kavramlar . . - 1+ .,, . - iin, tarihsel olaraK,
kavramlar yaratan oluumlarn Kkenierine kadar gibneyi
denedik Ancak, ayn oluumlardan kaynaklanan kavramla
rn, bu oluumun farkl ynlerini n plana kardn gr
dk. Endstri ilikileri kavramn incelerken, Endstri Dev
rimi ile arlk kazanan igc statlerini deerlendirdik
Sosyal politika kavramn incelerken ise, Endstri Devrimi'
nin getirni olduu ar koullar ve onlar gidermeye y
nelik tedbirleri deerlendirdik.

Semantik olarak zaman ierisinde, kavramlar ayn kala


bilmekle beraber, ieriklerinde deiiklikler olabilir. Bunun
sebebi, "toplumsal aktarnalar ve szcn toplumsal ala
nndaki kaymalar, szcn anlam alann deitiren zel
leme ya da genellemelerdir."24 Kavramlarn ieriindeki
deiiklikler, balca iki biimde gerekleir: anlam daral
mas ve anlam genilemesi. Bu adan, sosyal politika kavra
mnn, yaklak 250 ylda gsterdii deiim, acaba nasl ni
telenebilir? Kavram, balangtaki ieriini korumakta m
dr? Yoksa bu ierikte, bir daralma ya da genileme olmu
mudur? Doallkla, bir kavramn ieriindeki deiiklikle
rin, kavramn tekabl ettii gereklie ilikin oluumlardan
kaynaklanmas sz konusudur. Bu durumda, sosyal politika
alanndaki baz tarihsel geliimleri incelememiz, yararl ola
caktr.
Daha nceki zmlemelerimizden de anlalaca gibi,
Endstri Devrimi'nin getirdii ar alma ve yaama ko-
38 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

ullar, devletlerin baml alanlar koruyucu sosyal poli


tika nlemleri almasna yol amtr. Bir baka deyile, bu
nlemler byk lde, alma ilikilerinin iki asli tarafn
nn dnda, devlet tarafndan belirlenmitir. Ama daha son
raki gelimeler, farkl istikametlerde olmutur. Giderek, a
lma ilikilerinin taraflar "kurumsallama" erevesinde,
rgtlenerek, alma koullarn toplu pazarlk kurumu
ierisinde birlikte kararlatrr hale gelmilerdir. Burada,
devletin alma ilikilerin alanna mdahaleden vazgetii
sylenmemektedir. Tam tersine, devlet varln srdrmek
tedir. Sylenmek istenen, alma ilikilerine, asli taraflarn
giderek artan bir arlkla katlyor olmalardr. Bu iki faktr
bir arada dnld zaman, u sonular ortaya kmak
tadr: Daha sonraki dnemlerde, Endstri Devrimi sonrasn
daki anlamda sosyal politika nlemleri, gndemdeki arl
n yitirmitir. Kukusuz bunda, sorunlarn balangtaki
arln yitirmesi rol oynamtr. Kelimenin bu anlamn
da, gnmzde, sosyal politika kavramnn balangtaki
anlamyla varlk nedenini kaybettiini syleyebiliriz.
Ancak, olaya bir baka adan bakld zaman, ters
ynde etkide bulunan faktrlerin de varolduu gzlenmek
tedir. Bir defa, gnmzde, baml alanlarn tamam, ku
rumsallam bir endstri ilikileri sisteminin ierisinde bu
lunmamaktadrlar. 25 Bu kesimler, her ne kadar, rgtl ve
toplu szlemeli kesimin elde ettii baz haklardan yararla
nyor da olsalar, korunmalar iin, bu sistemin dnda n
lemlere ihtiyalar bulunmaktadr. Bu nlemlerin, devlet ta
rafndan alnmas doaldr. kinci olarak, baml alanlar
kesiminin dnda da, devletin nlemleriyle korunmaya
muhta insanlar bulunmaktadr. Bunlar, zellikle kendi he
sabna alanlar ve cretsiz aile iileri arasnda bulunabi
lirler. zellikle azgelimi lkelerde, kendi hesabna al
anlar kategorisi ierisinde yer alan bir ok kiinin gelir d-
Temel Kavram ve Sorunlar 39

zeyi, cretlilerin gelir dzeyinin bile altnda kalmaktadr.


Sektrel adan bakacak olursak, tarm kesiminde aljan
bir ok kijinin de, byle bir korunmaya ihtiya duyacaklar
n syleyebiliriz. Ayrca, rnein zrller gibi kendine z
g baz kesimlerin de devlet tarafndan zel nlemlerle ko
runmas gerekmektedir. Bu nedenlerle, sosyal politika kav
ramnn ve uygulamalarnn, nemini hala srdrd d
!jncesini ta!jyoruz. Gnmzde, bu tr korunmaya
muhta kesimlerin sadece azgelijmi!j lkelerde deil, dei
!jik oranlarda da olsa, gelijmi!j lkelerin bir ounda da bu
lunduunu biliyoruz.26
Sosyal politika ve endstri ilijkileri kavramlarnn ie
riklerine ilijkin bajka baz deerlendirmeler de yapmak is
tiyoruz. Kavramlar anlamak iin, kkenierine gitmenin ya
rarl olacan belirtmijtik. Sosyal politika kavram, douj
nedenleri itibariyle daha duygusal bir ierie sahiptir ve in
sancl, hmanist bir z vardr. Endstri ilijkileri kavram
ise, daha ok taraflarn ejit kojullarda rgtlenerek, al!j
ma kojullarn birlikte belirlemeye aljt, bir bajka de
yijle, aljma ilijkilerinin kurumsallajt dnemlere teka
bl ettii iin, taraflar arasnda daha ntr kalmaktadr. Bu
balamda, sosyal politika kavram daha i!ji yanls iken, en
dstri ilijkileri kavram daha yanszdr.
Bunun d!jnda bir farkllk daha bulunmaktadr. En
dstri ilijkilerinin kendisinde ve buna bal olarak endstri
ilijkileri literatrndeki gelijmeler sonucunda, bu kavram
ve yakla!jm daha analitik olma niteliini kazanm!jtr. Bir
bajka deyijle endstri ilijkileri yakla!jm, bu ilijkilerin
zmlenmesi asndan daha ok teknik donanma sahiptir.
Bu donanmn zihinsel bir donanm olduunu belirtmeliyiz.
zellikle Dunlop'tan bajlayarak, 1960 soruas dnemde, en
dstri ilijkileri literatrndeki gelijmeler, bu disiplini be
timsel olmaktan karp, analitik bir ierik kazandrm!jtr.
40 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

Buna karlk, sosyal 1politika kavramnn byle bir teknik


don amm a ve analitik gce sahip olduunu sylernek gtr.
Ancak, bu teknik donanmdan yararlanma isteinin, dier
kavrarnn insancl znden vazgernernizi gerektirmedii ka
naatindeyiz.
alrnarnzda Osmanl mparatorluu'ndan gnmz e
ii-iveren ilikisinin deiik boyutlar ele alnacaktr. Ya
ni kelimenin mutlak anlamnda, incelenen Trkiye'de "en
d stri ilikileri"nin geliirni olmaktadr. Ancak, almamz
boyunca, "endstri ilikileri" yerine, genellikle "alma
ilikileri" kavramn kullanmay tercih edeceiz. Bu tercihi
mizin nedeni bu kavramn TrkeiDizin ses yapsna uygun
luu ve kullanm kolayldr. Ama, "endstri ilikileri"
kavramn kullanmaktan tmyle kanmak da olanakl ol
mamaktadr. Bu durumda, alrnamzda alrna ilikileri
yannda endstri ilikileri kavramnn da, ayn anlama gel
_
mek zere kullanld durumlar olabilecektir. allii mamz,
endstri ilikileri ncesindeki alrna ilikileri ile doru
dan ilgili olmad iin, bunun bir saknca oluturrnadn
ve kavram karkl yaralmadn dnyoruz.
II. Tarihsel Yntem Sorunlar

A. Bir Sosyal Bilim Dal Olarak "Tarih"

ki byk tarihinin, kendileri kadar nl iki kitab, tarihin


niteliine ilikin benzer iki soru ile balamaktadr. E.H.
Carr, "Tarih Nedir?" ismini tayan nl kitabna, eserin ad
n tayan bir soru ile balamaktadr: "Tarih nedir?"27 nl
tarihi Marc Bloch'un "Tarihin Savunusu Ya da Tarihilik
Meslei" adl kitab da, bir ocuun azndan, yle bir so
ru ile balar: "Baba, tarih ne ie yarar? Bana anlatsana." 28
Biz de, bu blmde, genel olarak alma ilikilerine, zel
olarak da Trkiye alma ilikileri tarihine atfta buluna
rak, tarihin ne olduuna ilikin deerlendirmeler yapaca
z.
Deerlendirmelerimize, tarihin bir bilim dal olduunu
ifade ederek balamak, uygun olacaktr. Ancak, tarihin bir
bilim dal olduunu sylemek; gerekli olmakla birlikte, ye
terli deildir. nemli olan, tarihin nasl bir bilim dal oldu
unu belirlemektir. Bir baka deyile, tarihin dier bilimler
ierisindeki yerini belirlemektir. Genel olarak kabul gren
bir snflamaya gre, bilimler iki ana kategoride ele alnmak
tadr: i. "doa bilimleri", ii. "sosyal bilimler". Bu terimler,
belirli alardan tartmaya ak iseler de, bizim amzdan,
42 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

imdilik kullanlmalarnda bir saknca yoktur. Bilimler ara


sndaki bu ikili ayrma ynelik, farkl grler ve tartma
lar da bulunmaktadr. Bazlar, . sosyal bilimler ile doa bi
limleri arasnda metodolojik adan ciddi bir farkhlk olma
dn savunurlar. Buna karlk kar uta, "sosyal bilim
ler" olarak ifade edilen disiplinlerin, henz bilim olma niteli
ini kazanamadklar dorultusunda grler . bulunmakta
dr. Bu iki gr arasnda ise, sosyal bilimleri bir bilim ola
rak kabul eden, ama kendin zg metodolojik sorunlar ol
duunu kabul eden grler yer almaktadr.29 Biz, kendi
grmzn de bu dorultuda olduunu ifade etmek isti
yoruz. Bu deerlendirmeler erevesinde, tarihin bir sosyal
bilim olduunu ifade edebiliriz.
Ancak tarihi; iktisat, sosyoloji, psikoloji, iletme gibi di
er sosyal bilim dallar ile karlatrdmzda, onun ken
dine zg metodolojk sorunlar da olduunu saptayabiliyo
ruz. Collingwood, tarihi bir bilim olarak tanmlarken, bu
kendine zg sorunlara da atfta bulunuyor: "yleyse tarih
bir bilimdir, ama zel trden bir bilim. i gzlemimize gir
meyen olaylar incelemek, bu olaylar gzlemimize giren ve
tarihinin ilgilendii olaylarn "kant" dedii baka birey
den kp savunarak, karmsal bir biimde incelemek olan
bir bilimdir."30 Biz almamzn bu blmnde, alma
ilikileri alanndan vereceimiz rneklerle tarihin, bir l
de kendine zg olan bu yntem sorunlar zerinde durmak
istiyoruz.
Tarihi dier bilimlerden ayran en nemli zellii, "ge
mi" dediimiz zaman dilimiyle ilgilenmesidir. Tarih, elbet
teki, sadece gemile ilgilenmez. Bugn anlamamza yar
dmc olmak ve gelecek iin ngrlerde bulunmak da, tari
hin bilim olma niteliinden kaynaklanan ilevleridir. Buna
dayanarak, tarih almalarnda temel amacn, "gemiin
aklanmasna dayanarak, bugn anlamak" olduunu ifa-
Temel Kavram ve Sorunlar 43

de edebiliriz. Febvre, "Tarih, gemiin ve bugnn incelen


mesidir." demektedir.31 Carr'n ifadesiyle de, "Gemi, bi
zim iin, bugnn nda anla!jlabilir ve bugn tmyle
ancak gemiin nda anlayabiliriz. nsann gemi top
lumu anlamasn ve bugnn toplumuna daha ok egemen
olmasn salamak, tarihin ifte ilevidir."32 alma iliki
leri alanndan iki rnek verecek olursak, Trkiye'de sendika
cln veya grev hareketlerinin gemiini aratrrken yap
mak istediimiz, aslnda, gemii olduu kadar, bugnk
sendikaclk hareketini ve grevleri de anlamaya almaktr.
Ancak, bugnn, sadece gemi ile aklanmaya all
mas da bir hata olacaktr. nk, bugn, statik bir biimde
gemi tarafndan belirlenen bir zaman dilimi deildir. Bu
gn belirleyen koullarn, ayn zamanda bugnn iinde
olduunu da unutmamak gerekir. Bir baka deyile, bug
n belirleyen; "dn" ile birlikte, "bugnn kendisi" olmak
tadr. rnein, Trk sendikaclk hareketini veya grevleri,
sadece gemile aklamaya almak ve bugnn etkilerini
ihmal etmek, yanltc olacaktr. Dolaysyla, biz 1850'lerden
balayarak alma ilikilerinin geliimini incelerken, ele al
dmz dnemleri, sadece gemie dayanara' : deil, d
nemlerin kendi isel dinamizmlerine de gereken arl ve
rerek deerlendirmeye alacaz.33

B. alma likileri Tarihi

"al!jma ilikile:i"ni dar anlamda, deiik igc statleri


arasnda, retim srecinden kaynaklanan ilikiler, geni an
lamda ise, bu ilikiyi deiik boyutlaryla inceleyen bir di
siplin olarak tanmlamtk. "alma ilikileri tarihi" ise
bu ilikinin dei!jik ynleriyle, "gemi" dediimiz zaman
44 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

diliminde ilgilenir. Bir baka deyile, alma ilikilerinin


zaman ierisindeki deiimini konu alr. Bu anlamda, "a
lma ilikileri tarihi"ni, iki bilim dalnn, yani tarih ve a
lma ilikilerinin kesiiin alannda oluan bir alt-disiplin
olarak nitelendirebiliriz. Daha teknik bir biimde ifade ede
cek olursak, alma ilikileri tarihi, tarih ve alma iliki
leri setlerinin kesiim blgesinde oluan bir alt-settir.

C. Tarihin ve Tarihinin Olgular

Tarihin, bir sosyal bilim dal olarak byk lde, "gemi"


ad verilen zaman dilimi ile ilgilendiini sylemek, elbette
nemlidir. Ama tarihin, adna gemi denilen zaman dilimin
de, "ne" ile ilgilendiini de belirlemek gerekecektir. Bu soru
nun en zl ve ksa cevab, tarihin gemiin "olgular" ile il
gilendiidir. Bir baka deyile, tarihin hammaddesi ya da
malzemesi, gemiin olgulardr. Bu olgularn nitelii ze
rinde ise, gene b"ir baka byk tarihi olan Collingwood'un
szlerini aktarmak yeterli olacaktr. Collingwood nce "Ta
rih ne tr eyler arar?" diye sormakta, sonra da kendi soru
sunu yantlamaktadr: "nsanlarn gemite yaplm eylem
leri."34
Ancak, gemi denilen zaman dilimine baktmz
zaman, sonsuz sayda olgu ile karlamaktayz ve olgula
rn sayca okluu, tarihiyi skntya sokar.35 rnein; her
hangi bir kiinin doumu ya da okula balamas bile, ge
mi denilen zaman diliminde kalan olgular arasnda yer al
maktadr. Ancak, bu olgularn, o kiinin kendisini, ailesini
ve yakn evresini ilgilendirmekten teye bir anlam ve nem
tamadn syleyebiliriz. Buna karlk baz olgular, de
iik dzlemlerde, daha ciddi toplumsal sonulara ve etkile-
Temel Kavram ve Sorunlar 45

re sahip olabilmektedir. rnein 1789 Fransz ihtilali, yine


gemite kalmakta birlikte, her hangi bir insann bireysel ya
amndan farkl olarak, derin ve kalc toplumsal etkiler b
rakan bir olgudur. rnein, Trkiye'de 1923 ylnda Cum
huriyetin ilan, Trk toplumunun 1960 sonras geliimi ze
rinde ciddi etkiler yapan 1961 Anayasas, tarihsel olgulardr.
Bu blme, kiilerin bireysel yaamlarna ilikin olgu
lardan rnekler vererek balamtk. Belirtmeliyiz ki, birey
sel gibi grnen baz olgular, nemli toplumsal etkilere sa
hip olabilirler. Bu durumda, bunlan tarihsel olgular olarak
deerlendirmek gerekecektir. rnein Samsun'a vapurla bel
ki de milyonlarca insan ayak basmasna ramen, bunlar ta
rihsel olgular olarak deerlendirilmezken, Mustafa Kemal'in
Samsun(a ayak bas, tarihsel bir olgudur. Carr da kitabn
da, benzeri bir biimde Sezar'n Rubicon nehrini geini
rnek olarak gstermektedir. Bir ok insann bu nehri geii,
tarihsel olgu olarak kabul edilmezken, Sezar'n gei, tarih
sel bir olgu olarak deerlendirilmektedir.36

. alma likileri Tarihinin Olgular

alma ilikileri alanndan da, farkl dnemlere ilikin ola


rak, benzeri rnekler verebiliriz. nem ve etki itibariyle
Fransz ihtilali'ne denk bir rnek olarak, 18. yzylda yaa
nan ve alma ilikileri alannda derin sonular douran
Endstri Devrimi'ni verebiliriz. Trkiye alma ilikileri ta
rihinden ise, Osmanl mparatorluu'nda, toplu i ilikileri
ni uzun yllar boyunca dzenleyen 1909 tarihli Tatil-i Egal
Kanunu'nu rnek gsterebiliriz. Cumhuriyet dneminde ise,
1936 tarihli 3008 sayl Kanunu'nu, 1963 tarihli ve 274 sa
yl Sendikalar Kanunu'nu alma ilikileri alannn nemli
46 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

olgularna rnek olarak gsterebiliriz. 1952 ylnda Trkiye


ji Sendikalar Konfederasyonu'nun kuruluju, 1962 yln
da Trkiye jveren Sendikalar Konfederasyonu'nun kuru
luju, Trkiye aljma ilijkilerinin gemij denilen zaman di
liminde kalan olgulardr. Bu konfederasyonlara bal sendi
kalarn kurulujlar da, gemije ait ve bizim alanmz ieri
sinde kalan olgulardr. jgc ierisinde cretlilik stats
ierisindeki kijilerin, iji sendikalarna, ya da ijveren stat
sncieki kijilerin ijveren sendikalarna ye olmalar da,
bizim kendi alanmzcia kalan ve gemijte yer alan olgular
dr.
Ancak, bu olgularn birbirleriyle ejit bir nem derecesi
ne sahip olmadklar aktr. rnein 1963 tarihli ve 274 sa
yl Sendikalar Kanunu ile, bu yasaya uygun olarak kalan
bir ynetmeliin, aljma ilijkilerindeki etkileri itibariyle
ejit neme sahip olduklar, elbette sylenemez. Ya da, Tr
kiye ji Sendikalar Konfederasyonu'nun kurulmas ile, her
hangi bir iji sendikasnn kuruluju ve Trk-j'e ye olma
s arasnda da nem asndan ciddi farkllklar bulunmakta
dr. Her hangi bir sendikann kuruluju ile, tekil dzeyde bir
ijinin bu sendikaya ye olmas da, farkl nemlere sahiptir.
Ayn jekilde rnein, bir ijyeri dzeyinde sadece 100 i!ji
nin katld bir grevle, milyonlarca iinin katld, lke
leincieki bir genel grev de ok farkl nem derecelerine
sahiptirler. GeneHeyecek olursak, gemi!jin olgularnn, nem
itibariyle birbirlerinden farkl olduklar gzlenmektedir. Bu
olgularn bazlar, Trkiye alma ilikileri tarihinde belir
leyici olmu, bazlarnn etkileri ise daha dk dzeyde
kalmtr. Baz olgularn ise, toplumsal dzeyde nemli ola
rak nitelendirilmeleri olanakl deildir. Bu nedenle, Trkiye
alma ilikileri tarihi asndan nem tayan olgular,
"tarihsel" olgular olarak kabul etmek, dierlerinin ise, ge
mite kaldklar iin tarihsel olmakla birlikte, nemleri a-
Temel Kavram ve Sorunlar 47

sndan tarihsel olgu olarak nitelendirilrnelerinin mmkn


olmadn syleyebiliriz. Carr, bunu yle ifade etmekte
dir: "ada tarihinin iki grevi birden vardr: Az saydaki
anlaml olgular bularak, onlar tarihin olgularna dntr
mek ve pek ok olgular, tarihi deildir diye, bir kenara b
rakmak."37 Tosh'a gre de, "Yazarn en byk aklayc g
ce sahip faktrleri bulup karma eilimi gsterdii analitik
tarih, ok daha bariz biimde seicidir. Her trl tarihsel a
lma, alp ortaya koyduklaryla olduu kadar darda b
raktklaryla da kendi karakterini kazanr."38
Tarihinin, olgulara ilikin ayrtrma grevi, burada da
bitmemektedir. Dikkat edilirse, tarihin olgularna, deiik bi
lim dallarndan rnekler verdik. Bir baka deyile, rnekie
diimiz olgular, deiik bilim dallarnn ura alanlarna
girmektedir. rnein, 1789 Fransz ihtilali, ana izgileriyle
siyasal tarih alanna giren bir tarihsel olgudur. Bununla, 1789
Fransz ihtilali'nin siyasi tarih dndaki bilim dallarn ilgi
lendirmeyen bir olgu olduunu sylemek istemiyoruz. Tam
tersine, Fransz ihtilali, insanlk tarihi zerindeki etkileriyle,
bir ok sosyal bilim daln ilgilendiren bir olgu olma nitelii
ni tamaktadr. Bizim sylemek istediimiz, Fransz ihtila
li'nin, baat bir biimde siyasal tarih alanna girdiidir.
Buna karlk, 18. yzylda gerekleen Endstri Devrimi
ise, ana izgileriyle, alma ilikilerinin alanna giren bir ta
rihsel olgudur. Dolaysyla tarihsel olgular arasnda bir ba
ka ayrtrmay da, bilim dallar itibariyle yapabiliyoruz. Ya
da baka bir deyile ifade edecek olursak, tarihin olgular
arasnda, bir alan ve konu ayrtrmas da yapm oluyoruz.
Diyelim ki, tm bu olgular nemlerine ve alanlarna g
re bir ayrtrmaya tabi tuttuk. Bu sre ierisinde de, bizim
temel ilgi alanmz tekil eden alma ilikileri alan ile il
gili olgular ayrdk. Tm bu ayrtrmalara ilave olarak, bu
almamz erevesinde, temel ura alanmz, Trkiye
48 Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri

alma ilikileri tarihi olduuna gre, imdi de bu olgular


arasndan, Trkiye alma ilikileri ile ilgili olanlar ayr
trmamz, seerek n plana kartmamz gerekmektedir. Ya
ni ilgi alanrnz oluturan mekan ya da yere gre, olgular
mz yeni bir ayrtrmaya tabi tutmu oluyoruz. Elbetteki,
bu, dier olgular tarih sahnesinden silmemiz anlamna gel
miyor. Burada ayrtrma szcn, dikkatimizin, Trkiye
ile ilgili olgular zerinde younlamas anlamnda kullan
yoruz. Dier olgular da, elbette bizi ilgilendiriyor. Ama biz
temel olarak Trkiye ile ilgilendiimiz iin, almalarmz,
Trkiye alma ilikileri tarihi ile il gili olgul ar zerinde
odaklanyor.
Btn bu ayrtrmalardan sonra, elim izde kalan olgu
lar, belirli bir neme sahip olduklar iin, "tarihsel" olarak
nitelendirilebilecektir. alma ilikileri alanndan olduklar
iin de, "alma ilikileri alanna ilikin tarihsel olgular"
olarak nitelendirilebileceklerdir. Trkiye'ye ilikin olduklar
i in d e, "Trkiye alma ilikileri tarihinin olgular" olma
niteliini tayacaklardr. Ancak unu vurgulayarak tekrar
lam amz gerekir ki, btn bu soyii tlamalar, sadece ve sade
ce, zmlemelerimizi kolaylatrmak amacyla yaplmakta
dr.

D. Tarih Aratrmalarnda "Kura&"n Gereklilii

Tarihinin, olgular arasndaki bu karmak ayrtrma ve


seme srecini nasl gerekletirecei, kritik bir sorudur.
nk, Carr'n deyiiyle, "Olgular ve belgeler, kendi bala
rna tarihi oluturmazlar."39 Yani, "Tmevarma dayal d
nce ile pasif gzlem, bilimsel yntemin ayrdedici zellii
deildir artk. Bunun yerine, ister doaya ister insann dn
Temel Kavram ve Sorunlar 49

yasna ilikin olsun, her trl gzlem seicidir ve bundan


dolay, ne kadar tutarsz da olsa, bir hipotez veya teoriyi ge
rekli klar."40 Zaten, Carr'in deyiiyle, tarih, "tarihi anlaml
lk terimleriyle yaplan bir seme srecidir."41 nl tarihi
Lucien Febvre de bu durumu )de ifade etmektedir: "Tarih,
insanlara yalhlm!!j bir olgular koleksiyonu sunmuyor. Bu
olgular dzenliyor. Onlar aklyor ve aklarken iinde yer
alan olgularn e deerli olarak sunulmad bir dizi kuru
yor. nk, varolan gereksinimlerine bal olarak, sistemli
bir ekilde topluyor, snfiandryor ve gemiin olgularn
gruplandryor.''42
Bu toplama, snflandrma ve gruplandrma ilemlerinin
yaplmasnda, tarihi, baz ltlere ihtiya duyacaktr. Bu
belirleme srecinin, olgularn kendileri dnda bir donan
m gerekli kld aktr. Burada, "donanm" szcyle
neyi kastediyoruz? Bloch, bunu. "dnce" szcyle ifa
de etmektedir: "Her tarihsel aratrma, ilk admlarndan iti
baren soru'urmasna bir yn izmi olmak zorundadr.
Balangta, dnce vardr. Hi bir bilimde, pasif gzlem
asla verimli bir ey salamamtr."43 Bu zihinsel donanm;
kavramlardan, kavram setlerinden, hipotezlerden, varsaym
la rdan, modellerden oluur. Tarihi, tarihin olgularna, bu
iigelerden oluan bir ereve ile yaklar ve bu soyut ere
ve, olgularn greli nemleri, etkileri, sonular konusunda
t arihinin almalanna k tutar. Zaman ierisinde birbir
lerinden kopuk bir biimde deil, genellikle bir arada ve bir
birleriyle karlkl etkileim ierisinde bulunan tarihin ol
ular arasnda neden-sonu balantlar da mevcuttur. Bu
nedensellik balar da, hep byle bir ereve ierisinde an
l. mllk kazanr. te, soyut kavramlar kullanlarak ina edil
m i olan "kuram", byle bir aklama erevesi salar.44
( ,m'n deyiiyle, "Olaylar neden-sonu ilikileri iinde ye
niden kurmak, ancak bir kurarn sayesinde, onun salad
50 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

bak asyla mmkn olabilir. Gemiin olaylarn yorum


layahilrnek i, tarih her zaman bir genel kurarn gerektirir."
Kuram; somuttan hareketle oluturulan, sonra da somutu
aklamak zere yararlanlan bir soyutlamadr. Bu konuda
en gzel ifadelerden birini.p., bir byk sanatya ait olmas,
hi de artc deildir. Yzylmzn en byk bestecilerin
den biri olan Anton Webem'in gzel deyiiyle, "Soyut, en
yksek gerekliktir."45
ki byk tarihi, tarihte kuramn nemini, benzer sz
cklerle, zl bir biimde ifade etmektedirler. Braudel'e g
re, "Eer kurarn yoksa, tarih de yoktur. "46 Vemer Sombart
da ayn szcklerle, "Teori yoksa, tarih de yoktur." demi
ti.47
Bu noktada, "kuram"la "olgular" arasndaki ilikiyi de
belirlemek gerekecektir. Vilar'a gre, "Tarih ne tek tek olgu
larn ampirik olarak incelenmesi, ne de sadece bir teorik ge
nellemenin temelidir. Teoriden olguya ve olgudan teoriye
kesiksiz olarak yaplan gndermelerden oluur."48 Carr da,
olgularn tarihi asndan nemini, u szlerle dile getir
mektedir: "Tarihi ve tarihin olgular birbirleri iin gerekli
dir. Tarihi olgular olmakszn kksz ve bo, olgular tarih
ileri olmadan l ve anlamszdr."49 Carr, neredeyse olgu
lar olmakszn kurama arlk veren grleri, "Tarihi, ta
rihinin zihninin znel bir rn diye gren tarih teorisi"
olarak nitelemektedir. Buna karlk kurarn olmakszn ol
gularla hareket eden grleri de, "nesnel olgular topluluu
olarak, savunulamaz bir tarih teorisi" olarak nitelendirmek
tedir.S!l
Kuramn, her kapy aan sihirli bir anahtar olmadn
belirtmemiz yararl olacaktr. Braudel'in zl szleriyle, "Ta
rihi elindeki malzemeye, kuramn salad bak asyla
yaklamaldr. Ama kuramlar, her yer ve her toplum iin
geerli aklamalar olarak grmemelidir. Bir tarihi hi bir
Temel Kavram ve Sorunlar s

zaman kurarnlara kendini kaphrmamal, onlarn tutsa ol


mamaldr. Soyut kuramlar, tarihinin somut toplumlarn
zenginliklerini, zgllklerini grmesini de engellememeli
dir. "51 Tipik bir rnek olarak, Osmanl mparatorluu iin
yaplan "retim tarz" tartmalarn gsterebiliriz. Bu tar
tmalarda, baz yazarlar, Osmanl mparatorluu'ndaki re
tim tarzn; Endstri Devrimi ncesi, Bat Avrupa'da yaa
nan "feodal" dzen erevesinde ele almay denemilerdir.
Buna karlk farkl bir gr, Osmanl mparatorluu'nun
toplumsal dzenini, belirli Asya toplumlar iin gelitirilen
"Asya Tipi retim" tarz yaklarnma oturtmaya alm
tr. Bu tartmalarn tmyle yararsz olduu sylenemez.
En azndan Osmanl mparatorluu'na ilikin bir ok konu
nun tartlmasna katkda bulunmulardr. Ancak, her iki
yaklam da, Osmanl mparatorluu'nun tad somut
farkllklara karn, onu farkl toplumsal yaplar iin geliti
rilmi kuramsal erevelere, olduu gibi oturtnay dene
mekteydi.52 Daha sonraki dnemlerde gerekletirilen al
malarn, bu iki ereveden de yararlanmak kaydyla, mpa
ratorluu biraz da kendi zgl koullar ierisinde ele alma
eiliminde olduklar sylenebilir.53
19. yzyl ortalarndan gnmze kadar, Trkiye'de a
lma ilikilerinin evrimini konu alan almamz boyunca,
hem Osmanl mparatorluu'nda, hem de Cumhuriyet Tr
kiyesinde, alma ilikilerinin genel geliim izgisine uy
gun olduu kadar, zgl oluumlarla da karlaacaz.

E. Tarihte Nedensellik

Tarih incelemesi, aslnda nedenlerin incelenmesidir. Tarihi,


bu nedenle, durmakszn, "Niin?" sorusunu sorar.54 Asln-
52 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

da, "Niin?" sorusu, sadece tarih konusundaki almalar


mz deil, gndelik yaammz da ynlendiren bir soru
dur. Gndelik yaammzda bile, belirli bir olayla karla
tmz zaman, bununla, bu olaya yol aan faktrler ara
snda bir neden-sonu ilikisi kurarz. rnein, bir otelde
bir yangn meydana geldiinde, bu yangnn baz sebeplere
bal olarak ortaya ktn dnrz. Doal gaz kaa,
elektrik konta, sndrlmeden atlan bir sigara izmariti ve
benzeri nedenler, yangna yol aabilecek nedenler arasnda
deerlendirilir. Ama hi birimiz, bu yangnn, sebepsiz bi
imde, kendiliinden ortaya ktn dnmeyiz. Ya da
bir snavda krk not aldmz zaman, bunu gene belli se
bepler erevesinde dnme eilimindeyizdir. Dersleri iz
lememi olmak, ders iin gerekli okumalar yapmam ol
mak, snava yeteri kadar hazrlanmam olmak gibi. . . Baz
renciler, snavda krk not almay, "ansszlk" faktryle
aklamay tercih edebilirler. Ancak, Carr'n deyiyle, "S
nav sonularnn hep ansa bal olduu gr, dk
not alanlar arasnda her zaman yaygn olacaktr. "55 Gerek
ten de, sadece ansszlk olarak nitelendirilebilecek neden
lerle, snavda krk not alan bir ka renci de bulunabilir.
Ama snf genelinde baar dzeyi, ans ya da ansszlk
faktryle deil, yukardaki nedenlerle aklanabilir. Dikkat
edilirse, bu nedenler genelletirilebilir nedenlerdir ve bura
da bir olgu ile (snavda dk not alma), buna yol amas
muhtemel nedenler arasnda, benzeri d urum lar j.in genel
letirilebilir bir nedensellik ba kurulmaktadr.
Gndelik yaammza yn veren bu nedensellik balar,
elbette bilimsel etkinlikler alannda, doallkla tarih alann
da da geerlidir. "Tarihi de, sradan kiiler gibi, insan ey
lemlerinin ilkece aratrlabilir nedenleri bulunduuna ina-
'
nr. "56
"Tarih yazclnn temelindeki kabul, belli olaylarn,
Temel Kavram ve Sonnlar 53

daha nce meydana gelmi olanlarla, ayn ada baka alan


larda gereklen gelimelerle ve kendinden sonra meyda
na gelm olanlarla balantl olduudur. zetle bunlar bir
tarihsel srecin paralar olarak kavranr. "Niye yle oldu?"
ve "Sonular neydi?" sorularn sormadan nce, "ne oldu?"
ve "O zamann koullar nelerdi?" sorularnn sorulmas ge
rekli, hatta kanlmazdr. Tarihsel aklamalar nedensellik
ve sonularla temelden ilintilidir; ayrca bir olay ne kadar
ok sonuca gebeyse, nedenlerinin. ortaya karlmas zerin
de o kadar ok durulur. "57
Nasl yukardaki rneimizde, bir dersten baarsz ol
ma olgusunu etkileyen ok sayda nedenle karlamsak,
tarihsel olgularn nedenleri zerinde dururken de, ayn
kilde, bir nedenler kmes iie karlarz. alma ilikileri
alanndan vereceimiz bir rnekle konuyu amaya ala
lm: "Osmanl mparatorluu'nda alma ilikileri dne
min Bat lkelerine gre geli!jmemi!jtir." eklinde bir ner
memiz olsun. Bu konuda yapacamz deerlendirmelerde,
alma ilikilerinin gelimilik dzeyinin, ok sayda ne
dene bal olarak ortaya ktn saptayabiliriz:
a. Osmanl mparatorluu'nda, sanayinin gelimemi!jli
ine bal olarak, nicel adan gelmi!j bir iverenler ve
bunlarn istihdam ettii geni!j bir ii kitlesi olu!jmam!j tr.
Bu kesimlerin ortaya kmamas, alma ili!jkilerinin geli!ji
mini de olumsuz ynde etkilemektedir.
b. Osmanl mparatorluu'nda monarik bir karakter ta
!jyan siyasi yap ve bu yap ierisinde ortaya kan hukuk
sal dzenlemeler, al!jma ili!jkileri alann snrlandrc ni
teliktedir.
c. lkenin o tarihler itibariyle iinde bulunduu toplum
sal koullar, eitim dzeyi ve zihniyet de; al!jma ilikileri
nin geli!jimi zerinde olumsuz etkilerde bulunmu!jtur.
Nedenleri, oaltmak ve eitlendirmek, elbette ol ak-
54 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

ldr. Dikkat edilirse, burada, Osmanl mparatorluu'nda


alma ilikileri alannn gelimilik dzeyi yle, ona etkide
bulunan sebepler arasnda, bir nedensellik ba kurarak, ol
guyu aklamaya alyoruz. Burada karmza tek bir ne
den deil, bir nedenler kmesi kmaktadr. Bu nedenlerin
de, kendi ilerinde eit neme sahip olmadklar ve ayrca
deerlendirilerek, bir nem ayrtrmasna tabi tutulmalar
gerektii aktr. Gene alma ilikileri alanndan bir baka
rnek daha verelim: Trkiye'deki grevleri 1 963-1 980 yllar
itibariyle incelediimizde, grev eiliminin Bat lkeleri ile
yaplacak bir karlatrma erevesinde, yksek olarak ni
telendirilebileceini gryoruz. Burada alma ilikileri
alanndaki bir olgu ile kar karyayz. Ancak, olguyu sap
tamakla yetinmeyip, nedenlerine .yneliyor ve "Niin?" so
rusunu soruyoruz. "Niin?" sorusunun cevabn aratrr
ken, karmza grev eilimi zerinde etkili olan ok sayda
neden ortaya kyor : rnein ekonomik adan yaklald
nda, Trkiye' deki yksek enflasyon orannn ve ekonomik
istikrarszlklarn, grev eilimini olumsuz ynde etkilediini
saptayabiliyoruz. Enflasyonst ortamda, baml alanla
rn reel gelirlerindeki gerilemenin, nemli bir grev nedeni
olarak ortaya ktn gryoruz. Burada, ekonomik koul
lar ile grev eilimi arasnda bir balant kurmu oluyoruz.
Grev eilimiyle, siyasal istikrarszlk arasnda bir nedensel
lik ba old uu da, deiik lkeler iin yaplan almalaf
da ortaya konmutur. Ayn nedensellik balantsnn, Tr
kiye asndan da geerlilii tartlabilir. Ayn ekilde, grev
eilimi zerinde etkide bulunan baka nedenler, rnein
hukuksal nedenler zerinde de durabiliriz. Biz btn bu de
erlendirmelerimizle, yksek grev eiliminin nedenlerini
bulmaya alyoruz. Yaptklanmz, bilimsel abann, "ak
lama" ilevleri ierisinde dnlebilecek bir abadr.
Carr'n "Tarih Nedir?" kitabnda, bir trafik kazasyla il-
Temel Kavram ve Sorunlar 55

gili bir rnek verilmektedir. Bu rnekte, kazann gerek ne


denleri ile, gerekte kazann nedeni olmayan ama neden ola
rak grnen faktrler arasnda bir ayrm yaplmaktadr.58
Benzeri bir rnei, alma ilikileri tarihi alanndan ver
mek istiyoruz. Bilindii gibi, Endstri Devrimi sonrasnda,
bir ok Avrupa lkesinde, gelien makinalar, insan emei
nin yerini almaya balad. Makinalamann igc dna
ittii geni bir yedek sanayi ordusu olutu. iler, balan
gta, bu durumun sorumlusu olarak makinalar grerek
"Ludizm" ad verilen makina krcl eylemleri gerekle
tirdiler. ilerin, "irrasyonel" olarak nitelendirdiimiz bu
tepkilerden, rgtlenerek mcadele etme gibi "rasyonel"

tepkilere ynelmeleri zaman ald.59 Burada, trafik kazas r
neinde olduu gibi, bir olgunun gerek nedenleri ile gr
nrdeki yanltc olabilecek nedenleri arasnda bir ayrm
yapmann zorunlu olduunu dnyoruz.
Bilimsel abann "aklama" ve "ngr" ilevleri ze
rinde de ksaca durmak istiyoruz. Osmanl mparatorlu
u'nda alma ilikilerinin greli gelimemilii zerinde
bir rnek vermitik. Ayn rnee dnersek, tarihin aklama
ilevini u ekilde ortaya koyabiliriz: Bu gelimemiliin
nedenlerini aklamak, "alma ilkileri tarihi"nin birinci
ilevi olarak ortaya kmaktadr. Yani alma ilikileri tari
hine ait bir olguyu yaratan nedenler aklanmaya all
maktadr. Bu aklama, olgu ile ona yol at dnlen
faktrler arasnda bir nedensellik ba kurularak yaplmak
tadr. Burada, bir bilim dal olarak tarihin aklama ilevini
grmekteyiz. Ancak, verdiimiz rneklerde somut olarak
aklamaya altmz bu aklama ilevi, bilimsel abann
sadece bir ilevidir. Tarihsel abann ikinci ilevi ise, "ng
r"dr. Verdiimiz dier bir rnee dnecek olursak, Trki
ye' de grev eiliminin gemite ve gnmzde ne kadar ol
duu yannda, gelecekte nasl olacan da bilmek isteriz. Ya
56 Osmanl mparatorluu'nda al!ima li!ikileri

da, Trkiye'de sendikaclk hareketinin gelecekte alabilecei


biimler zerinde de akl yrtebUrnek isteriz. Bu noktada,
bilimsel abann "ngr ilevi" ile karlayoruz. "Tari
hin bilimin tersine, gelecee ilkin ngrlerde bulunmad
iin tarihten ders karlamayaca sylenir. Ancak, bilim,
tmevarmn akli olarak ancak ihtimaller ya da akla uygun
inanlara gtrebileceini hatrlamaya daha ok eilimli
dir. Onun ifadelerini de, geerlilikleri ancak zgl eylemlerle
smanabilecek genel kurallar ya da yol gsterici szler say
maya daha istekli grnmektedir."60
Grev eilimi ile kendisi zerinde etkide bulunan deiik
nedenler arasnda kurduumuz nedensellik ikisine daya
narak, gelecek asndan ngrlerde bulunmak da, bilimsel
abann,_ bu ilevi ierisinde dnlebilir. Kurduumuz
nedensellik bana dayanarak, Trkiye'de gelecekte grev
eiliminin hangi dzeyde olabilecei dorultusunda tahmin
lerde bulunuyoruz. Ancak, burada ngrnn mutlak an
lamda deerlendirilmemesi gerekir. Tm yaptmz, belirli
bir nedensellik bana dayanarak, gelecee ynelik karsa
malarda bulunmaktr.
Carr'n deyiiyle, "yi tarihiler, gelecei iliklerinde ta
rlar.. Tarihi, "niin" sorusunun ardndan, "Nereye" soru
sunu da sorar. "61 "Gemi, bugn ve gelecek, tarihin sonsuz
zinciri iinde birbirlerine baldr . " 62

F. "Gemii Bugne", "Bugn Gemie"


Tamak

Tarihi, gemile ilgilenen bir sosyal bilim dal olarak nitele


mitik. Buna karlk, tarihi, gemite deil, gnmzde
yaamakta, gemi!ie oradan bakmaktadr. rnein, eliniz-
Temel Kavram ve Sorunlar 57

deki almada, 1990'lardan; 1 850'lere, 1890'lara baklmakta


dr. Tarihin olgularnn ve tarihinin, farkl zaman aralkla
rnda bulunmalar, ciddi metodolajik sorunlar yaratmakta
dr. Daha sonraki dnemlerde yaayan tarihinin nceki d
nemlerde yaananlar deerlendirmesi nasl mmkn ola
caktr?
Bu konuda iki temel gr bulunduunu belirtelim. Da
ha iyi bir deerlendirme yapabilmek iin, bu grleri biraz
"saf, ar" halleriyle incelemeye alalm. Bu grlerden bi
risine gre, "her a, kendi kavramlaryla anlamak gerek"li
dir.63 Buna gre, rnein Osmanl mparatorluu'nda al
ma ilikilerini, o dnemin kendi kavramlar ve koullaryla
deerlendirmek gerekecektir. Bu yaklm, "tarihsicilik" ola
rak nitelenmektedir. Bu gr gre, "tarihiler incelemekte
olduklar an dnda kalan her trl standard ya da n
celii bir kenara brakmaldr. Onlarn hedefi, gemii kendi
kavramlaryla anlamakhr. Ya da Elton'n szleriyle "belli bir
sorunu ieriden anlamak" . Tarihiler sz konusu an de
erlerini ok iyi tanmal ve olaylar o olaylara katlm kii
lerin gzyle grmeye almaldrlar. Ancak o zaman elle
rindeki malzerneye ve mesleklerine sadk kalm olurlar."64
Bu tr yaklamlar "tarih iin tarih" olarak da nitelendirebi
liriz.
rnein, Collingwood'a gre, tarihinin " . . . i, bir olayn
dn kefetmekle balayabilir ama hi bir zaman orada bit
mez; olayn bir eylem olduunu, asl inin kendisini bu
eylem ierisinde dnmek, eylemcinin dncesini ayrt
etmek olduunu hi aklndan karmamas gerekir. Tarih
olaylar . . . tarihinin ilerindeki dnceyi ayrdetmek iin,
karsndan deil, ierisinden bakt eylerdir. "65
Byle bir yaklamn "pozitif sonularndan biri, btn
maddi ve manevi boyutlaryla gemi!ji yeniden yaratma
veya canlandrma" olarak nitelenebilir.66 Bundan beklenen-
58 Osmanl mparatorluu'nda alma lkileri

se, "tarihin ayrntl biimde ve aslna sadk kalarak yeniden


kurulmasn salamak"tr. rnein Collingwood tarihi, "Ta
rihinin zihninde gemi dncenin yeniden canlandrl
mas" olarak nitelendirmektedir.67 Buna gre, "tarihsel bilgi
akln gemite ne yaptnn bilgisidir ve ayn zamanda bu
nun yeniden yaplmas, gemi edirolerin imdi de srd
rlmesidir."68
Bu tr bir tarih anlaynn olumlu ynleri neler olabilir?
"ncelikle her gemi dnemin zn yakalama abas, in
sann zihniyetinin ve gerekletirdiklerinin ne kadar geni
bir eitlilik gsterdiini, dolaysyla da nmzde duran
olaslklarn kapsamn farketmemizi salar."69
Ama byle bir yaklam ierisinde, ieriden anlalmaya
gayret gsterilen dnemleri, birbirleriyle ilikili biimde an
lamak, farkl dnemlere ilikin deerlendirmeler, karla
trmalar yapmak sz konusu olabilir mi? Konumuza ilkin
bir rnek verecek olursak, byle bir yaklam ierisinde, iki
farkl dnem arasnda, cretlilerin refahlar asndan bir
karlatrma yapmak olanaksz hale gelmeyecek midir?
Collingwood, "Mutlulukta, refahta ya da doyurnda ilerleme
den sz edebilir miyiz?"70 diye sormakta ve "Elbette ha
yr... " cevabn vererek, devam etmektedir: "Farkl yaam
biimlerini, insanlarn gnlk olarak yaadklar eyler,
rahat bulduklar koullar, doyurucu saydklar baarlar ara
sndaki farkllklardan daha aka farkllatran hibirey
yoktur. Bir Ortaa kulbesindeki rahatlk sorunu modem
bir gecekondu semtindeki rahatlk sorunundan yle farkl
dr ki, karlatrlamazlar; bir kylnn mutluluu bir mil
yonerin mutluluunda bulunmaz."71 Elbette, deiik d
nemlerin refah normlar arasnda ciddi farkllklar vardr ve
bylesi bir karlatrma iin, her dnemin kendi refah
normlarn da "ierden" anlamaya almak yararl olacak
tr. Ama bunu, refah anlayndaki gelimeleri yok saym<
Temel Kavram ve Sorunlar 59

ve karlatrmann olanakszl noktasna gtrmek, ta


rihsel incelemelerden vazgemek anlamna gelmez mi? Bu
nun, tarihin gemi yannda bugn anlama amacna yne
lik abalarn yok edeceini de kabul etmek gerek.
almamzn "Osmanl mparatorluu'nda alma
likileri" blmnde aacamz bir baka rnek de ver
mek isteriz. Osmanl mparatorluu'nda, toplumda "yne
tenler" ve "ynetilenler" eklinde iki tabaka bulunduu d
ncesi yaygnd. O dnemdeki deerler sistemi ierisinde
ortaya kan ve kabul gren bu bak as, gelecee de akta
rld. Bu durumda, tarihi o dnemin koullarna gre yeni
den kurmak, bu tabakalamay tarihsel gereklik olarak ka
bullenmek anlamna m gelecektir? Oysa, gnmzden ayn
dneme bakan baz tarihiler, Osmanl toplumunun snfsal
yapsnn "ynetenler" ve "ynetilenler" olarak ikili bir kate
goriletirmeye tabi tutuluunu, "osmanl yneticilerinden ve
tarihilerinden kalan bir deerlendirme hatas olarak yorum
lama, farkl zmlemeler yapma eilimindedirler. rnein,
Timur' a gqre, "gerekte sosyo-ekonomik bir sre iinde ele
alnd takdirde, Osmanl toplumu ok daha karmak bir
yap arzediyordu."72
Ayrca, gemii kendi koullarnda anlamaya alma
nn baka yntemsel sorunlar da vardr. Tarihiler elbette
gemie sadk olmaya uraacaktr, ama bu tr bir anlaya
sahip bir tarihinin "tarihin gemiin koullarn yanstt
savlarnn doruluunu, snamak mmkn olabilecek mi
dir?"73 "Btn maddi ve manevi boyutlaryla gemii yeni
den yaratma ve canlandrma" olanakl mdr? Eer olanakl
ise, snrlar nerededir? kinci olarak, "Hangi gemi?" diye
de sorabiliriz. Acaba, tarihi inceleyen tarihiden bamsz
bir gemiin varlndan sz etmek olanakl mdr? "Ge
miteki insan faaliyetleri konusunda neredeyse snrsz olan
belgeler ve belli dnemlerdeki belli sorunlarn dierlerinden
60 Osmanl lmparatorluu'nda alma llikileri

daha fazla ilgiye deer olduuna karar verme gerei kar!i


snda, tarihinin yapaca seimin bugnn toplumsal so
runlarnn etkisini ta!imasnn yadrganmamas iin son de
rece hakl nedenler vardr."74
Carr'n deyiiyle, "Tarihi de, tarih yazmaya balama
dan nce, tarihin rndr."75 "Tarihi de tarihin bir para
sdr. Tarihinin bu geit alay iinde kendini bulduu nok
ta, onun tarihi gr asn belirler."76 "yleyse, tarihi de
bir bireydir. teki bireyler gibi, o da ayn zamanda, bir top
lumsal olaydr. Ait olduu toplumun hem rn, ham de is
teyerek ya da istemeyerek szcsdr. Tarihi gemiin ol
gularna ite bu sfatla yaklar. '-?? Bloch'a gre ise, "tarihi
doal olarak kendi dneminin kategorileriyle ve devamnda
da kendi dneminin kelimeleriyle dnmektedir."78 Bunun
getirecei bak derinliini de reddetmernek gerekir. n
k, o an yaayan insanlardan "...farkl olarak biz daha son
ra neler olduunu biliyoruz. Bizim belli bir olaya verdiimiz
nem, kanlmaz olarak bu bilginin etkisini ta!ir. Houna
gitsin ya da gitmesin, tarihi ondan sonrasn biiyor olma
nn getirdii stn bir kavrayla yaklar gemie. Gemi
i anlamlandrmamz, tarihin aktrlerinin o anda farknda
olmad koullayc faktrleri saptanrnamz ve amalanan
deil, gerekleen sonular grebilmemizi salayan tam ola
rak, aratrma konumuza gre zamanda hangi noktada dur
duumuzdur.* Kat bir "tarih iin tarih" yorumu, bu konu
yu uramaya deer klan eylerin pek oundan vazge
meyi gerektirecektir."79
Btn bu deerlendirmelerimiz erevesinde, bugnden
ve bugnn tarihisinden bamsz olarak gemii incele
menin olanakl olmadn ifade edebiliriz. Bu erevede,
ikinci gr ise, bugnden bakan, ya da "imdiki zaman g
zyle bakan tarih" olarak nitelendirilebilir. Tosh bunu, "Ge
riye dnk bilginin erdemlerini ne karan" bir yaklam
Temel Kavram veSorunlar 61

olarak nitelendirmektedir.SO
Bu tr bir anlay!ln olumlu ynleri, yukarda, tarihski
yakl.a!im incelerken ve ele!itirirken yaptmz deerlendir
melerden ortaya kmaktadr. Ancak, byle bir anlay!ln da,
metodolajik adan sorunlu ynleri bulunmaktadr. Her !ley
den nce, "bu tarzn olaylan ve ki!iilikleri kendi gerek za
manlanyla mekanlarndan koparp incelenen a asndan
hi bir anlam ta!lmayan kavramsal bir ereveye oturtmaya
al!imas" bir temel ele!ltiri noktas olu!lturmaktadr.Bl
Bunun sonucunda, "imdiki zamann gzyle bakan
tarih, gemi!l ile bugn arasndaki farklan hafife alma eili
mi gsterir, modem d!lnce biimlerini zaman iinde geri
ye doru yanstarak gemi!lteki deneyimin modem d!in
celere yabanc kalan grnmlerini gz ard eder. Bylelikle
de tarihin toplumsal deerini d!lrr; oysa bu deer, b
yk lde gemi!l deneyimlerin bizim deneyimlerimizden
ok farkl olmasndan kaynaklanmaktadr." 82
Her iki yakla!imn "saf, ar" biimlerini grdkten son
ra, sonu olarak, kendi gr!llerimizi ifa<;Ie etmeye al!ir
sak, btn tarihilerin bir noktaya kadar, kendi alarnn
d nyaya bak!in yansttklarn syleyebiliriz. Ancak anak
ronizm !limdiki zamana bal kalmann kanlmaz sonucu
deildir. 83 Tarihiterin yapabilecei, gemi!lin kendilerine
gre anlaml ve nemli olan alanlarnda gemi!lin hakikatle
rine ellerinden geldiince sadk kalmak ve al!imalarnda
tarihsel baiarn gz ard etmemeleridir.B4 rnein, Bloch'a
gre, "Orta a vassalinin senyrne kar!i olan davran!l
n anlayabilmemiz iin, onun Tanrsna kar!i olan davran!i
konusunda da bilgi sahibi olmamz gerekir. Tarihi asla za
mandan d!iar kmaz. "ss Ancak, tarihi asndan, bu bak!i
yeterli deildir. Bloch, szlerine !lyle devam etmektedir:
" Fakat tarihi zaman iinde bazen sreci a!ian olgu dalgala
rn, bazen de bu akmlarn bilinlerin gl dm? de bir-
62 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

birlerine kenetlendikleri insani momenti ele almaktadr."86


Bu durumda tarihi iin yaplmas gerekenin u olduu
nu dnyoruz: "Btn nceki alar ile kendi amz
.
arasnda bir uurum yaratan ortam ve zihniyet farkllklar
n kavramak ve bizim dnyamzn kendine zg karakteri
nin, gemiteki o ortam ile zihniyetten bugne nasl gelindi
ine bal olduunu anlamak. "87 Tosh, bunu "modem tarih
bilincinin iki unsuru" olarak nitelemektedir.
alma ilikileri alanndan bir rnek vermek isteriz:
"almann Kuramsal erevesi" blmnde, alma ili
kilerinin tarih ierisindeki geliimi, "kurumsallama" ere
vesinde ele alnacaktr. Bu balamda, gnmz itibariyle;
"sendikalar", "toplu pazarlk" ve "grev" bu srecin nemli
geleri olarak kurumlam durumdadr. Gnmzde bun
lar iin, "hak" nitelemesini yapabilmekteyiz. nk, bunlar
iinde yaadmz dnyann en azndan bir blmnde,
"hak" olarak nitelendirilebilecek birer norm haline gelmi
lerdir. Ancak kavramlar gibi, normlarn da tarihsel ierikleri
olduunu ve tarihin belirli dnemleri asndan geerli ol
duklarn gz ard etmemek gerekir. Endstri Devrimi son
rasnda yaanan olumsuz gelimeler ierisinde, bu kurum
lara ilikin yasaklamalar, daha sonra zgrlklere ve niha
yet haklara dnmtr. Bu sreci gz ard ederek, ge
mi dnemlerin kendine zg normlarn, belirli dnemlere
ilikin olduklarn unutarak, mutlaklatrma; ya da gn
mzn normlarn gemie empoze etme eilimlerinin sa
kncal olduunu dnyoruz. Bizce, bir tarihinin yapma
s gereken, alma ilikileri tarihi ierisi n de, hangi gelime
lerle, Endstri Devrimi'nin koullarnd .m; toplu pazarln
ve grevin birer norm olduu bugne gelindiinin aklan
masdr.88 Bunun, tarihiyi, gemile bugn arasndaki ba
daha salkl kurma ve bugn daha iyi anlama noktasna
getirecei aktr. Osmanl mparatorluu'ndaki ve Cumhu-
Temel Kavram ve Sorw1lar 63

riyet Trkiyesindeki alma ilikilerini incelerken de, tarih


inin, zaman ierisindeki konumundan kaynaklanan bu tr
yntemsel sorunlarla karlamas kanlmazdr.
Birinci Blmn Notlar

1. Zaim, 1997, s.124. Ekin ise, "ktisadi faaliyetler bilfiil kahlan


veya katlma arzu ve ehliyetinde olanlar" jeklinde bir tanm
yapmaktadr. Baknz, Ekin, 1968, s.19.
2. Reynolds, 1974, s.24.
3. Baknz, Zaim, 1997, s.124.
4. Zaim, 1997, s.124.
5. Burada kullanlan stat kavramna zdej olarak, "ijgcnn
meslekteki mevkii" kavram da kullanlmaktadr. Baknz, Ekin,
1976, s.27; Zaim, 1 997, s.1 54. Bu kavram, "i!jgcnn mesleksel
dalm" kavramyla kan!jklklara sebep olduu iin, biz
"stat" kavramn tercih ediyoruz.
6. Ekin, 1976, ss.27-32.
7. Bu kesime, "baml al!janlar" ad da verilmektedir. Ancak,
bu kavram baz karjklklara neden olabilecei iin, dikkatli
kullanlmaldr. Tarihin daha nceki dnemlerinde i!jgc ie
risinde, rnein kle ya da serf olarak allljanlar da, genili an
lamyla, "baml al!jan" olarak nitelendirilebilir. Bu baml
al!janlar, gnmzde cretli olarak baml aljanlardan
ayrmak zere, "cretliler" ya da "i!jiler" kavramlan tercih
edilmelidir.
8. l!jkl, 1996, s. .
9. Zaim, 1997, s.1 58.
10. Ayata, 1987, s.8.
ll. Bu olu!jwn ve nedenleri konusunda baknz, Ekin, 1968, ss.
1 56-168.
12. Konu, "Osmanl mparatorluu'nda allljma llijkileri" bl
mnde kapsaml bir biimde deerlendirilecektir.
13 .. Endstri Devrimi'nin iktisadi ynleriyle deerlendirilmesi iin,
baknz, Hobsbawm, 1987, ss.41-62; Dobb, 1992, s.231 vd.
14. Bu ar al!jma kojullar iin, baknz, Talas, 1990, ss.41-46.
1 5. Baknz, Talas, 1990, ss.46-48.
Temel Kavram ve Sorunlar 65

16. Baknz, Talas, 1990, ss.48-50.


17. Dinsel plandaki bu gelimeler iin, baknz, Talas, 1990, ss.
56-94; Tuna; Yalnta, 1981, ss. 1 7-19.
18. Baknz, Talas, 1990, s.97 vd.
19. Baknz, Talas, 1990, s.95.
20. Esin, 1982, s.132.
21 . Esin, 1982, s.132.
22. Talas, 1990, s.31.
23 . Tuna; Yalnta, 1981, s.21 .
24. Guiraud, 1984, s.74.
25. Bu konuda "almarun Kuramsal erevesi" blmndeki
deerlendirmelere baklabilir.
26. Tuna ve Yalnta, tahnuz konuya ilikin olarak, "dar"
ve "geni" anlamda sosyal politika aynmn yapmaktadrlar.
Buna gre, dar anlamda sosyal politika, ve iveren snfla
n arasndaki ilikileri ierirken, ge anlamda sosyal politika,
bu ilikinin dnda kalan kesimleri ve sorunlan da kapsa
maktadr. Baknz, Tuna; Yalnta, 1981, ss.22-24. Bir baka
yaklamda ise, "sosyal denge" kavramna dayal bir deerlen
dirme yaplmaktadr. Buna gre, sosyal politika, ii ve ive
ren snflarnn dna taarak, sosyal denge iin bavurulma
s gereken nlemleri iermektedir. Baknz, Koray; Topuolu,
1987, s.5.
27. Carr, 1987, s. l l .
28. Bloch, 1985, s . .
29. Tarihle doa bilimleri arasndaki benzerlik ve farkllklarn tar-
tlmas iin, baknz, Tosh, 1997, ss.130-131 .
30. Collingwood, 1990, s.248.
31 . Febvre'den aktaran; Braudel, 1985, s.82.
32. Carr, 1987, s.74.
33. Bu konuya ilikin olarak, gndelik yaamdan da bir rnek ver
mek istiyoruz: Diyelim ki bir kalp rahatszl geiriyar ve dok
tora gidiyoruz. Doktor, muayenesi srasnda, ailemizde ya da
kendi gemiimizde kalp rahatszlklar olup olmadn da
renmek isteyecektir. Burada yapmak istedii, bugnn bir
aklaycs olarak gemiten yararlanmaktr. Ancak, gemii-
66 Osmanl lmparatorlugu'nda alma likileri

mizle ilgilendii halde, bugnmzle hi ilgilenmeyen bir dok


torun, bugn sadece gemi ile aklama abalarnn eksik
kalacan da syleyebiliriz. yi bir doktor, hem gemii ara
trarak, bugn zerindeki etkilerini ortaya karmaya ala
cak, hem de bugn deerlendirerek, iyi bir tehise ve tedavi
ye ynelecektir.
34. Collingwood, 1990, s.28.
35. Tosh, 1997, s.127.
36. Baknz, Carr, 1987, s.17.
37. Carr, 1987, s.21.
38. Tosh, 1997, s.127.
39. Carr, 1987, s.27.
40. Tosh, 1997, s.129. "Olgular"la "kuram" arasndaki iliki konu
sundaki deerlendirmelerimize, iki nl polis roman kahra
mannn szlerinden rnekler vermek istiyoruz. nce, Agatha
Christie'nin "Bulutlarda lm" adl romanndan, nl dedek
tif Hercule Poirot'nun bir diyalounu aktaralm:
Hercule Poirot: " Benim dncelerim, sizinkilerden biraz fark
l. Gzlemlenen olgularn, aldatc olabilecei kansndaym.
Gzlerinizle deil, beyninizin gzleriyle grmeye aln. Bra
kn beyninizin kk gri hcreleri istedikleri gibi alsnlar.
Size, gerekten ne olduunu gsterrnek onlarn grevi."
Mfetti Foumier: "Ne demek istediinizi anlamyorum."
Hercule Poirot: "Anlamyorsunuz, nk hep gzlemlerden so
"
nu karmaya alyorsunuz. Halbuki insan ar gzlemler ka
dar yanltan baka bir ey yoktur."
imdi de, Sir Conan Doyle'un " Baskervillelerin Kpei" adl
nl romanndan, dedektif Sherlock Holmes'in bir diyalounu
aktaralm:
Sherlock Holmes: "Watson, teoriler ileri srerek akln kartr
mak istemiyorum. Senden btn bklediim gerekleri en k
k ayrntsna kadar bana bildirmen."
Dr.Watson: "Hangi gerekleri?"
Sherlock Holmes: "Bu konuyla uzaktan yakndan ilgili gr
nen btn gerekleri... Bir aratrmacnn teoriye veya sylen
tiye deil, gerekiere ihtiyac vardr." Aktaran, Kurmu, 1982,
Temel Kavram ve Sorunlar 67

s.XV.
Burada dikkat edilirse, polis roman kahramanlanndan Sher
lock Holmes, bir polisiye olayn aydnlatlmasnda, olgulan n
p lana karmaktadr. Ancak, Sherlock Holmes'in karsna
kan sorun, bir bilim adamnn ya da tarihinin karsna kan
sorundan farkl olmayacaktr. Dedektif de, bilim adam gibi,
kendisini olayla ilgili ya da ilgisiz, bir olgular denizinde boul
mu olarak bulacaktr. Sorunu zmek iin, dedektifin de,
nemli ve konuyla yakndan ilgili olgularla, nemsiz ve ilgisiz
olgular ayrdetmeye ihtiya duyaca aktr. Collingwood, ay
n roman kahramanlarn :yle kar:latrmaktadr: "Hercule
Poirot'yu belki bir ipucu olabilir diye ne olursa olsun hereyi
toplamaya al:arak yerlerde srnen "taz"ya kmsemeyle
bakmaya ve hafiyeliin srnnn, olabildiince usandrc yine
lemelerle "kk gri hcreler" dedii eyi kullanmak olduu
nu vurgulamaya gtren, ayn hakikati doru anlarn olma
syd. Djnmeye ba:lamadan karutnz topla yamazsnz de
mek istiyordu: nk dnme sorular sorma demektir ve bel
li bir soruyla ilijkili olmadka hibir:ey kant deildir." Bak
nz, Collingwood, 1990, s.274.
41 . Carr, 1 987, s.139.
42. Febvre, 1985, 67.
43. Bloch, 1985, s.41 .
44. Pamuk, 1990, s. ll.
45. Webem, s.SO.
46. Aktaran, Pamuk, 1990, s.12.
47. Aktaran, Braudel, 1985, s.97.
48. Vilar, 1985, s.140.
49. Carr, 1987, s.41 .
50. Carr, 1987, s.40.
51 . Aktaran, Pamuk, 1990, s.12.
52. Boratav, "Asya tipi retim tarz" ve "feodalite" tezlerine anga
je olan okullarn, ayn tarih .malzemesini kullanarak, tamamen
zt sonulara ula:tn belirterek, tart:tmz konuya ili:kin
:u nemli deerlendirmeyi yapmaktadr: "Kanmca, burada,
belli bir "model"e balln adeta bir iman konusu haline gel-
68 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

dii; ampirik malzeme ve tarihsel olgularn model inasna bam


l klnd tipik bir durum sz konusudur." Baknz, Boratav, 1991,
s.12.
53. Konu, "Osmanl mparatorluu'nda alma likileri" bl-
mnde kapsaml bir biimde deerlendirilecektir.
54. Carr, 1987, s.115.
55. Carr, 1987, s.133.
56. Carr, 1987, s.126.
57. Tosh, 1997, ss.107-108.
58. Baknz, Carr, 1987, ss.137-138.
59. Makina krcl konusunda geni bilgi iin, baknz, Abend
roth, ss.12-14. Osmanl mparatorluu'nda zel anlamda maki
na krcl, genel anlamda ise, makinalara kar gerekletiri
len protesto hareketlerinin deerlendirilmesi iin, baknz; G
zel, 1990, passim; Slker, 1976{b), s.10; Baydar, 1982, deiik
sayfalar.
60. Carr, 1987, s.91.
61. Carr, 1987, s.143.
62. Carr, 1987, s.179.
63. Tosh, 1997, s.123.
64. Tosh, 1997, s.136.
65. Collingwood, 1990, s.214.
66. Tosh, 1997, s.24.
67. Collingwood, 1990, s.227.
68. Collingwood, 1990, s.218.
69. Tosh, 1997, s.16.
70. Collingwood, 1990, s.318.
71. Collingwood, 1990, s.318.
72. Baknz, Timur, 1979, ss.177-178. Bloch da benzeri bir rnek
vermektedir. Buna gre, Orta a toplumlan iki insani duru
mu birbirlerinden aynyorlard: zgr insanlar vard ve hi de
byle saylmayan insanlar bulunuyordu. Baknz, Bloch, 1985,
s.l14.
73. Tosh, 1997, s.136.
74. Tosh, 1997, s.26.
75. Carr, 1987, s.54.
Temel Kavram ve Sorunlar 69

76. Carr, 1987, s.49.


77. Carr, 1987, ss.48-49.
78. Bloch, 1 985, s.104.
* nl bilim-kurgu yazar !sac Asimov, 21. yzylda alzrna ha
yatnn alabilecei biimlere eildii bir yazsnda, hipotetik
olarak, gnmzde yaayan bir insan ile rnein 1800 ylnda
yaayan bir insan bir araya getiriyor. Gnmzn insan, di
erine, dnyann ok uzak noktalarndaki kiziler ile hberle
ebildiini sylyor. 1800'lerin insannn sorusu, u oluyor: "O
kadar byk megafonu nereden buldunuz?" Ya da gnmz
de yaayan, dnya zerinde deiik yerlere, ok sratli bir bi
imde seyahat edebildiini sylyor. 1800'lerde yaayan, u
tepkiyi gsteriyor: "O kadar hzl koan atlar, -nereden buldu
nuz?" Baknz, Asimov, 1980, s.10. Burada vurgulamak istedi
imiz, gemite yaayan insandan farkl olarak, gnmzde
yaayan insann, aradaki zaman srecini yaamaktan ve bil-
. rnekten kaynaklanan eerlendirme gcdr.

79. Tosh, 1997, s.137.


80. Tosh, 1997, s.137.
81 . Tosh, 1997, s.140.
82. Tosh, 1997, s.135.
83. Tosh, 1997, s. 140.
84. Tosh, 1 997, s.140.
85. Bloch, 1 985, s.103.
86. Bloch, 1 985, s.103.
87. Tosh, 1997, s.16.
88. alzma ilikileri alanndan, bu konulara ilizkin olarak, Asi
mov'unkine benzer bir rnek vermeye alalm: Endstri Dev
rimi dnemi ngiltere'sinde yazayan bir ii ile gnmz ln
giltere'sinde yaayan bir iziyi, hipotetik olarak bir araya geti
rebildiimizi dnelim. O dnemde yaayan iinin, kendi
sine "toplu pazarlk"tan, "grev"den sz eden gnmz iisi
nin sylediklerini aniayabilmesi mmkn olabilir miydi, hi?
Oysa, ayn rnekte olduu gibi, gnmzde yaayan kiinin,
zaman ierisinde yaananlar bilmekten kaynaklanan bir kav
rayz ve deerlendirme gcne sahip olmas sz konusudur.
kind Blm

almann Kuramsal erevesi


I. al ma li kileri Alannda Farkl
Kuramsal Yakla mlar

A. Girili

almamzda, u ana kadar yapm olduumuz zmle


meler nda, dier alanlarda olduu gibi, endstri iliki
leri alann anlayabilmenin de, bir kuramlatrmay zorunlu
kld aktr. Bu kuramlatrmann, disiplinin temel olgu
larn, bu olgular arasndaki nedensellik ilikilerini ve dei
imleri genel izgileriyle ele almamza olanak salayacak ni
telikte olmas gerekir. Ancak, gene her disiplinde olduu gi
bi, endstri ilikileri ierisinde de, birbirinden farkl gelere
arlk veren deiik kuramlatrma denemeleri, abalar
bulunmaktadr. Aslnda, bu yaklamlar o kadar eitlidir
ve ou zaman birbirleriyle o kadar i ie gemektedirler ki,
tasnif edilmeleri dahi gtr. Bu kategoriletirmelere ksa
bir bak, durumu aka ortaya koyacaktr. rnein, bir ya
zar, endstri ilikileri alanndaki yaklamlar, u ekilde
ayrmaktadr:l
i. Uyuma kuram,
ii. atma kuram,
iii. Toplumsal eylem kuram,
iv. Sistem kuram,
v. Marksist kuram.
74 Osmanl mparatorluu'nda alma flikileri

Bir baka yazar ise, endstri ilikileri alannda, birbirle


riyle rekabet eden temel yaklam olduunu belirtmekte
dir: i. Sistem yaklam, ii. Kurumsal yaklam, i. Endstri
yel sosyoloji yaklam.2 Dier aratrmaclar da, farkl s
ruflandrmalara gidebilmektedirler.3
Bu kuramlatrma denemelerinin tasnifi zerinde dahi
bir uzlama salamann gl, belki de, endstri ilikile
ri alannn niteliinden kaynaklanmaktadr. nk, bu alan
daki ilikilerin, ok farkl bak alarndan ele alnmas
mmkndr ve kar farkllklarnn sz konusu olduu bir
alanda, ynetim ya da i yanls grlerin ve buna bal
olarak, atmaya ya da uzlamaya dayal grlerin hakim
olduu yaklamlarn ortaya kmas doaldr. Bu durum
da, bak alarnn farkllnn altnda biraz da sosyal ko
numlarn farkllnn yatt sylenebi1ir.4 Bir baka neden
ise, bu disiplinin greli olarak yeni olmasdr.s Bu alandaki
kuramlatrma almalar, ok yakn dnemlere ait bir ge
limedir.
Burada, bu yaklamlarn genel izgileriyle ifade edildi
ini, ayn kavramla nitelendirilen yaklamlarn deiik ver
siyonlar bulunabildii gibi, bunlarn dnda baka kuram
latrma abalarnn olduunu ve olabileceini de belirtmek
gerekir. Ayrca, endstri ilikilerinin farkl ynlerine arlk
veren yaklamlardan hi birinin, endstri ilikileri alann
tek bana aklamasnn mmkn olmadn, bu nedenle
deyim yerindeyse kimi zaman, yaklamlarn birbirlerini ta
mamladklarn syleyebiliriz. Zaten bir ok yerde de, ku
ramlar birbirlerini tmyle dlamamakta, kurarnlar arasn
da geililikler ve etkilenmeler bulunmaktadr.
Biz, tm yaklamlarn, ana kategoride ele alnabile
cei dncesini tayoruz: i. Endstriyel sosyoloji yakla
m, ii. Sistem yaklam, iii. Kurumsal yaklam.
B. Endstriyel Sosyoloji Yaklafjm

Bu yaklamn deiik versiyonlar bulunmaktadr. Ancak,


tm versiyonlarnda, zellikle kurumsal ve sistem yaklam
Iarna ynelik eletiriler belirleyici olmakta, bu yaklamlar
tarafndan kurumlara ve kurallarn belirlenmesi srecine ya
plan vurgu reddedilmektedir. Bu yaklam, arl taraflar
arasndaki uyumazln sosyolojik olarak aklanmaya a
lld modeller gelitirilmesine vermektedir.6 alma
mz asndan, dier iki yaklam daha nemli olduu iin,
onlar zerinde daha geni bir biimde durmann yararl ola
can dnyoruz.

C. Sistem Yaklafjm

Bu yaklam, Dunlop'un 1 958'de yaynlanan ve yaklamla


ayn ad tayan nl kitabnda gelitirilmitir? Ksaca "sis
tem", tam ismiyle "endstri ilikileri sistemi" yaklamnn,
o tarihten bu yana hem en ok benimsenen, hem de en ok
tartlan yaklam olduu sylenebilir. Yaklamn amac,
Dunlop'un ortaya koyduu ekliyle, endstri ilikileri ala
' hnda, bu alann gereklerini zmleme olana salayacak
analiz aralarn ieren genel bir teori oluturmakt.B
Dunlop'a gre endstriyel ilikiler sistemi, toplumun
ekonomik sisteminin bir alt-seti olmayp, ekonomik ve siya
sal alt-sistemlerle de etkileim iinde olan ayr bir alt-sistem
dir.9 Sistemin aktrleri, balamlar ve hepsini birarada tutan
76 Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri

bir ideolojisi bulunmaktadr. Bir kurallar seti, aktrlerin dav


ranlarn snrlamaktadr ve bu kurallarn konmas ve uy
gulanmas endstri ilikileri alt-sisteminin temel sorunudur.
Bu kurallar yazl, szl olabilecei gibi, gelenek ya da uy
gulamalara dayal da olabilirler. Ynetim kararlar, sendika
larn dzenlemeleri, yasalar, toplu szlemeler ve iyeri ge
lenekleri bu kurallar olutururlar. Kurallar, sadece cret

konusunu deil, disiplin sorunlarn, alma yntemlerini,
ii ve iverenlerin karlkl hak ve sorumluluklarn da
kapsar. Tm bunlar ise, endstri ilikileri sisteminin "ba
ml" deikenleridir.
Sistemin, tane de "bamsz deiken" seti bulunmak
tadr:
i. Sistemin aktrleri;
ii. Sistemin balamlar,
iii. Sistemin ideolojisi.
Sistemin aktrleri;
i. Yneticileri ve temsileile rini;
ii. iler ve temsilcilerini, ,,

iii. Devlet ya da zel kurululardan oluan nc


taraf temsilcilerini ierir.
Sistemin evresel balamlar ise,
i. yerinin ve toplumun teknolojik zellikleri,
ii. Aktrler zerindeki piyasa ve bte snrlamalar,
iii. Toplumdaki g dalm ve ilikisi erevesinde
yer almaktadrlar.lO
Bunlardan "teknoloji", iyeri byklklerini, younla
may vb. belirleyerek, endstri ilikileri sistemi zerinde et
kide bulunur. Piyasa ve bte snrlamalar da, ulusal ya da
uluslararas dzeyde olsunlar, aktrleri etkiler. Bu snrla
malara bir rnek olarak, lkenin demeler dengesi gsterile
bilir. Toplumdaki g dalm ve ilikisi de, endstri iliki
leri sisteminin iine yansr, ayrca devlet birimlerini etkiler.
almann Kuramsal erevesi 77

Endstri ilikileri sisteminin aktrlerini, sistem ierisin


de _birarada tutan ge ise, "ideoloji" dir. "Endstriyel ikiler
sisteminin ideolojisi, her aktrn rol ve yeri ile, ayn za
manda, her aktrn, sistemdeki dier aktrlerin yeri ve -

levieri konusundaki yaklamlctrn tanmlayan bir ortak d-
nceler setidir . " 1 1 Bu sistem ierisinde, toplumun ideoloji
siyle etkileim ierisinde olmakla birlikte, aktrlerin kendi
ideolojileri de olabilir. Ancak, sistemin lemesi iin, ortak
bir ideolojinin varl gerekli olmaktadr.
Endstri ilikileri sisteminin ktlan ise, yukanda, "ba
iml deiken" olarak tanmladmz "kurallar" olmakta
dr.
Sistem yaklam, 1960'l yllardan bu yana, endstri i
kileri alannda, belki de en ok benimsenen yaklmdr.
Bunun en nemli nedeni, bu yaklamn, endstri ilikileri
ni, ilk defa btncl ve paralan birbirine analitik olarak
bal bir biimde ele alm olmasdr. Ancak, sistem yakla
mnn ayn zamanda en ok eletirilen yaklam olduu
nu sylemek de yanl olmayacaktr. Bu eletirilerin ge
bir biimde ele alnmas, mamzn erevesini aacak
tr. Biz, bu noktadan hareketle, kendi kuramsal erevemize
geebilmek iin yararl ipulann da elde edecek ekilde, bu
eletirileri zetlemeye alacaz.
Meltz, sistem yamn a ynelik eletirileri, be kate
goride ele almaktadr:l2 i. Kurallann baml deiken ola
rak kabul edilmesi, ii. Yaklamn statik olmas, iii. Ortak bir
ideolojinin varln kabul etmesi, iv. Taraflarn ilikilerinin
davransal ynlerini ihmal etmesi, v. Genel bir kuramsal
ereve oluturmakla birlikte, endstri ilikileri alanna y
nelik olarak snanabilir hipotezler retememesi.
Ancak Meltz, bu eletirilerin bir blmnn hakl olma
d dncesindedir.13 Baka yazariara gre de, sistem
yaklmna ynelik eletirilerin en nemlisi olan "statik"
78 Osmanl mpar-atorluu'nda alma llikileri

olma zellii, sistemin kurallarnn oluum srecinin de


yaklarna dahil edilmesiyle alabilir. rnein, Wood'a g
re, endstriyel ilikiler sistemine kurall ardan ok, l.<urallarn
olumas aksiyonu asndan yaklalmaldr. 1 4 Hyman'a
gre de, birbirleriyle elien karlar ve gler zmlerneye
katlabilirse, bu sistem daha anlaml ve analitik bir ereve
haline gelebilecektir. s
Cohen ise, bu sistem ierisinde sunulan dnyann, "top
lu pazarln, uyumazlklarn, uzlatrmann ve tahkimin,
toplu szlemelerin yer ald dar bir evre olarak" nitelen
dirilebilecei dncesindedir. Buna gre, alma dnyas
da, toplumdan ve siyasetten yaltlm durumdadr.l6 An
cak, Cohen'in yukarda deerlendirilenler ierisinde yer ala
bilecek bu eletirilerinin yannda, b iz im almamz asn
dan nem tayan bir baka saptamas da bulunmaktadr.
Ona gre, endstri ilikileri sistemi yaklarn, "formel,
zenli bir biimde ina edilmi, ama tarih-d" bir yakla
.
rn olarak nitelendirilebilirP
Bu saptama bizim almamz asndan nemlidir. n
k almamz, yaklak 150 yllk uzun bir zaman araln

inceleme amacndadr. Byle bir incelemede benimsenecek


kuramsal yakla!irnn, zaman boyutunda yaplacak zmle
rnelere uygun olmas arttr. Bu adan, sistem yaklamn
deerlendirmeye alrsak, sistemin ge:p.el yapsnn ve ge
lerinin, endstri ili!Zkileri alannda ve bu alann d!inda,
baz koullar veri olarak kabul ettiini saptayabiliriz: re
tim biimi itibariyle "kapitalist bir toplum", siyasi adan o
ulcu bir siyasal yap zerine kurulu "demokratik rejim",
sistemin kendi iinde de, ileri bir "kurumsallama" dzeyi. . .
Sistem yakla!irnnn, bu nclleri salayan toplumlar a
sndan ok anlaml bir analiz erevesi oluturacan d
nyoruz. Ancak, bu yaklarnla, bu koullarn salanamad
toplumlar ve dnemleri zmlernek zor olacaktr. r-
al.marun Kuramsal erevesi 79

nein, alljmamzn bu cildini oluljturan Osmanl mpara


torluu'ndaki alljma ililjkilerini, sadece bu yklaljm ieri
sinde kalarak zmlernek olanakl grnmemektedir. a
lljmamzn "Osmanli mparatorluu'nda alljma liljkile
ri" blmnde greceimiz gibi, o dnemde, sistem yaklalj
mnn ncllerinden byk blm henz varlk kazanama
. mljtr. alljmamzn ikinci cildinde inceleyeceimiz Cum-
huriyet dneminde de, sistem yaklaljmnn nclleri, za
man ierisinde ve tedrici olarak ortaya kmljtr. Eer, bir
dnem vermemiz gerekirse, alljma ililjkilerinin belirli l
lerde kurumsallaljmlj olduu 1960 sonras dnem iin, sis
tem yaklaljmnn tmyle olmasa bile, daha ok zmle
.me olana salayaca sylenebilir. Biz, sistem yaklaljm
nn byk lde veri olarak kabul ettii kurumlarn tarih
ierisinde geirdii deiljiklikleri ve daha nceki aljamalar
daki geliljmelerini de gz nne alabilecek bir yaklaljmn,
tarihsel boyutta yaplacak zmlemeler asndan, daha ya
rarl olacan dljnyoruz. Ancak, sistem yaklaljmn n
salad analiz olanaklarndan da, deiljik dnemler itiba
riyle, yararlanacaz.

. Kurumsal Yaklamlar

Endstri ililjkilerini, iljin dzenlenmesine ililjkin kurumla


rn deerlendirilmesi olarak ele alan yaklaljmlar da bulun
maktadr. Bu erevede, endstri ililjkileri, "ljin dzenlen
mesine ili!jkin kurumlarn incelenmesi" olarak nitelendirile
bilmektedir.18 Bu yakla!jmlara gre, endstri ililjkilerinin
konusu, "Bir kurumlar a ierisinde, tanmlanabilir sosyal
amalara ynelik, belirlenmi!j sosyal ililjkiler" den oluljmak
tadr.19 "Kurumsal" olarak nitelendirilebilecek olan bu yak-
80 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

tarnlarn varyantar da bulunm aktadr. Bu almalarn


bir blmnde de, incelenen dnemler itibariyle kurumlar
veri olarak kabul edilmekte, bu da si tem yaklamnda ol
duu gibi statik olma sonucuna varabilmektedir. Ancak, ge
nel izgileriyle kurumsal yaklam ierisinde kalnakla bir
likte, yaklarnn dinamik hale getirilmesi ynnde abalar
da mevcuttur.
II. almamzn Kuramsal Yakla m:
"al ma li kilerinin Kurumsalla mas"

A. alma likilerinde "Kurum"larn nemi

a lmamz, Trkiye'de alma ilikilerinin geliimini,


"kurumsal" olarak nitelendirebileceimiz bir yaklam ieri
sinde ele almaya almaktadr. Bunun gerekesi udur: a
lma iliki.eri, zaman ierisinde, bireysel ilikilerden toplu
ilikilere doru kaymtr. Toplu i ilikileri de, bireysel
dzeydekinden farkl olarak, kiiler deil, endstri ilikile
rinin tarafn oluturan; "ii kurulular", "iveren ku
rulular" ve " devlet" arasnda ve kurumlar dzleminde y
rtlmektedir. Bu nedenle, tarihsel boyutta alma ilikile
rinin geliimini ele alacak bir yaklamn, alma ilikileri
alannn kurumlarna arlkl bir yer vermesinin zorunlu ol
duunu dnyoruz. Gnmzde, "sendika", "toplu pa
zarlk", "grev-lokavt" gibi kurumlar temel almayan bir
zmlemenin ok eksik kalacan dnyoruz. Burada u
nu belirtmeliyiz ki, hi bir yaklamn bu kurumlar yok say
m"s sz konusu deildir. Ancak burada tartmaya alt
mz, bir arlk sorunu olmaktadr. Bu nedenle alma
ilikileri alannda, bu deiimi kavrayamayacak, yani ku
rumlar dzlemindeki gelimeleri kapsamayacak, kurumlar
82 Osmanl mparatorluu'nda a:lma llikileri

temel analiz birimi olarak almayan yaklazrnlarn eksik kala


can dznyoruz.

B. Salt Kurumsal Bir Yakla:znn Snrllklar

Ancak, sadece ve sadece kurumsal yaklam ierisinde-kala


rak, endstri ilikileri alanna ynelik aklamalar getirmeye
almak da, bir yerde tkanmaktadr. Bunun balca iki ne
deni bul unmaktadr. Nedenlerden biri udur: Her ne kadar,
alma ilikileri tarihi, bir kurumsallama tarihi olarak g
rnse de, gnmzde geldiimiz noktada dahi, alma ili
kileri ierisinde kurumsallamann snrllklar vardr. Yer
yz leinde deiik lkelerdeki kurumsal geler itiba
riyle yaplacak deerlendirmeler, bunu gstermeye yeterli
dir. Tablo lll'teki rakamlar, gnmzde bir ok lkede, sen
dikalama itibariyle bu snrllklar gstermektedir.
Bu konuda, gnmz Trkiyesinden de rnekler verebi
liriz. lkemizde, 1995 yl itibariyle, igc ierisinde 20 832
000 kii yer almaktadr. Srekli ve geici olarak cretliler ka
tegorisi ierisinde bulunan kii says ise, 8 1 68 OOO'dir.20 Bu
nun, toplam igcne oran, % 39.20 olmaktadr. Bu cretli
ler kitlesi ierisinde, sendikataabilecek ii says ise, Ocak
1 995 itibariyle, 3 973 306'dr. Toplam sendikal ii says 2
695 627, sendikalama oran ise, 67.84'dur.2 1 Ancak, burada,
sendikalama orannn hesaplanmasnda OECD lkeleri iin
kullanlan "sendikal ii says/ toplam cretli says" yeri
ne, "sendikal ii says/ sendikalazabilir ii says"nn
kullanldna dikkat edilmelidir. OECD lkeleri iin yap
lan hesaplamay Trkiye'ye uygularsak, sendikalama oran
lar dzecekti". Bu durumda, kurumsallamann temel ge
lerinden biri olan "sendikalar" asndan baktmzda, 8
almann Kuramsal erevesi 83

1 68 000 cretliden 2 695 627'sinin bu "kurum" erevesinde


dnlebilecei ortaya kar. Oran ise % 33 olmaktadr.22
Dolaysyla sadece cretliler asndan dahi, bu kurumun et
kileri tartmaya aktr.

Tablo III
eitli OECD lkelerinde 1 990 Yl tibariyle Sendikalama
Oranlan (Sendika yeleri/ Toplam etliler)

lkeler Sendikalama oran

Almanya 32.9
A.B.D. 15.6
Avusturya 46.2
Belika 51.2
Danimarka 71 .4
ngiltere 39.1
spanya 1 1 .0
sve 82.5
talya 38.8
Japonya 25.4
Kanada 35.8

Kaynak: OECD, 1 994, s.l84.

Konuyu, kurumsallamann bir baka nemli gesi ola


rak kabul ettiimiz "toplu pazarlk" kurumu asndan de
erlendirecek olursak, durum daha da arpcdr. rnein,
1987 yl itibariyle, cretlilerin; Fransa'da % 40', Amerika
Birleik Devletleri'nde % 25-30'u toplu szleme uygulama
s kapsamna girmekteydi.23 alma Bakanl'nn resmi
verilerine gre, gnmzde Trkiye'de toplu szlemeler
den yararlanan ii saysnn 1 ila 1 .5 milyon dolaylarnda
84 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

olduunu syleyebiliriz.24 Bu iki rakam toplam cretlileri


gsteren 8 1 68 OOO'e oranlayacak olursak, srasyla % 12.24
ve % 18.36 oranlarna ularz. Sendikal ii says olan 2
695 627'ye oranlarsak ise; % 33. 1 7 ve % 55.76 oranlarna ula
maktayz. Yani Trkiye'de yaklak olarak her 5 cretliden
biri ve her iki sendikal iiden de biri, toplu szleme kuru
mu kapsamnda olmaktadr.
Ancak, bu deerlendirmelerimizi, sadece tekil dzeyde,
belirli kurumlar erevesinde yapmak da sakncal olabile
cektir. Kurumsallamann genel dzeyi itibariyle yaplacak
deerlendirmeler, sadece baz geler itibariyle yaplacak de
erlendirmelerin snrllklarn azaltabilecektir. Kurumsal
lamann dnda kalan kimseler dahi, bu kurumsallama
nn ortaya kard genel etkilerinden yararlanma duru
mundadrlar. Ayrca, devlet tarafndan getirilen normlarn
da, belirli kurumsal uygulamalarn dnda kalan kesimler
asndan nemli olduunu dnyoruz.
kinci mden ise, udur: Kurumlar veri olarak kabul
etmek, buna karlk kurumlarn oluumuna ve deiimine
neden olan geliimleri gz ard etmek, statiklik tehlikesi ta
maktadr. Byle bir yaklam sonucunda, " . . . endstri ili
kileri, endsride stabilitenin ve dzenliliin srdrlmesi
ile ilgili" bir alan haline dnebilmektedir.25 Oysa, her ey
gibi, kurumlar da bir ok etki altnda ortaya kmakta, geli
mekte ve deimektedirler. Bu nedenle, yaklm, kurumla
r temel almakla birlikte, kurumlar veri olarak almamal, ku
rumlardaki deiimi de gz nne alabilecek bir nitelik ta
maldr. Kurumlardaki deiimin ise; kurumlarla, onlar
evreleyen ve oluumlar zerinde etkide bulunan ekono
mik, toplumsal, siyasal vb. faktrler arasndaki etkileim in
celenmeden anlalamayacan dnyoruz. " . . . Toplum
sal ilikilerin normatif dzenlenmesi, ancak, bu tr dzenle
melere yol aan maddi yaplar erevesinde, yeterli bir bi-
alrnarun Kurarnsal erevesi 85

imde anlafjlabilir." 26 Kurumlar, kendilerini kuatan eko


nomik, toplumsal ve siyasal yap ierisinde ele almak, on
larn olufjumunu ve geliimini anlamamz kolaylafjtracak
tr. Bu nedenle, alfjma ilifjkileri alan ile, dier alanlar ara
sndaki ilifjkileri deerlendirmeye elverifjli bir yaklafjm
olan "sistem yaklafjm"nn da, kurumlarla kendilerini ku
fjatan faktrler arasndaki ilikileri incelemek asndan kat
klar olacan dyoruz. Ayrca, farkl kariara sahip
toplumsal kesimlerin bulunduu bir yap ierisinde, bu ke
simler arasnda ortaya kan sosyolojik anlamdaki uyumaz
lk ve atma srelerine ilikin gelerin ve bunun kurum
lar zerindeki etkilerinin de gz nne alnmas gerekir.
Nihayet, alma ilikilerinin kurumlarnn da, mcadele
aralarn ierdiini belirtmek yararl olacaktr. Kelimenin
bir anlamnda, sz konusu olan, atmann kurumsalla
masdr.
Aklamaya altmz gerekelerle, alma ilikileri
nin deiik ynlerine arlk veren farkl yaklamlarn her
biri, belirli llerde de olsa, anlamllk tamaktadr. Bu ne
denle, varolan yaklamlar mutlak bir biimde ele almaktan
ok, daha esnek deerlendirmenin ve dier kuramsal yakla
mlarn salad zmleme aralarn da kullanmann ya
rarl olduunu dnyoruz. Bu balamda, "kurumsal"
yaklam temel alan, ancak, bata "sistem yaklafjm" ol
mak zere, dier yaklamlardan da etkilenen, bu nedenle
belki "karma" olarak nitelendirebileceimiz bir yaklama
sahip olduumuzu dnyoruz. 27 imdi, bu yaklamm
z, ana izgileriyle a-maya alalm.
C. al!ima li!ikilerinin Kurumsalla!imas

Biz, Trkiye alma ilikileri tarihini, "alma ilikilerinin


kurumsallamas" erevesinde incelemeye alacamz,
bir baka deyile, konuya "kurumsallama" faktrn te
mel alan bir kuramsal ereve ile yaklaacamz iin, nce
likle "kurum" ve "kurumsallama" kavramlarndan ne anla
dmz belirtmemiz anlaml olacaktr.

1 . "Kuru m " ve "Kurumsallama "

Kurumlar, " . . . belli bir zaman ve mekan boyunca, zdelik


gsteren bir ilikiler dokusunun ereveleri olM-ak ortaya
karlar. u halde, belli bir dzen yaratma amacn gderler.
Belli bir statdr bu: Daha dorusu sosyal kahbn iinde
bal olacamz artlardr. Kurum, sosyal kalbn, toplum
koullan iinde kristallemesidir, statik bir biim kazanma
sdr . . . . z, ilikilerden yapldr. nsan, fikir, madde ara
sndaki ilikileri kendi boyutunda bir durolma ve dzene
kavuturma eklidir."2 8
Bu noktada, "kurumsallama" ile "hukuk'un ilikileri
zerinde durmak yararl olacaktr. nk, kurumsallama
nn hukuksal bir boyuttan ibaret olduu dncesi, yaygn
dr. Oysa, kurumsallama, ou zaman hukuki bir sre
gibi tezahr etmekle birlikte, mutlak anlamda hukuksal bir
srece indirgenemez. rnein, alma ilkilerinin tarafla
rnn rgtlenmeleri, hukuki dzeyde tannmamasna kar
n, toplumsal adat kabul edilmi olabilir. Bu sorurt,
"meruluk" ve "kanunilik" kavramlar arasndaki iliki

balamnda da ele alnabilir.29


almann Kuramsal erevesi 87

Bu balamda, bir eyin kurumsallam olarak kabul


edilebilmesi iin, hukuk sistemi ierisinde, yasalarla, ynet
meliklerle formel bir biimde dzenlenmi olmas gerek
mez. alma ilikileri alanndan rnek verirsek, baz lke
lerde bireysel ve toplu i ilikilerine ilikin belirli husus
larn, yasalarla belirlenmediini, ancak, zaman ierisinde a
lma ilikilerinin taraflarnca ve toplum tarafndan kabul

edildikleri ve uygulandklar iin, kurumsalla tklarn sy
leyebiliriz. Gnmz itibariyle dahi, baz lkelerde, rnein,
ngiltere'de, endstriyel ilikiler sisteminin olumasnda ve
ilemesinde yasalar ok snrl bir rol oynamaktadr.30
Bir ok durumda da, bu anlamdaki kurumsallama, hu
kuki anlamdaki kurumsallamadan nce gelmekte ve deyim
yerindeyse onu hazrlamaktadr. Bu balamda, hukuksal an
lamdaki kurumsallamann arkasnda, toplumsal anlamda
bir kurumsallamann varlndan da sz edilebilir. Top
lumsal olarak " . . . ortaya kan deimeler artk topluma na
ledilerek kurumlatrl"maktadr.31 Yani, meruluk kaza
nan baz oluumlarn, kanuni hale getirilmesi sz konusu
olmaktadr.
Bu durumun tersini de dnmek olanakldr. Kimi za
man da, belirli bir konuda hukuksal dzenlemeler asndan
belirli bir kurumsallama salanm olmakla birlikte, bu ku
rumsallamann baka geleri eksik kald ve / veya top
lum ve uygulayclar tarafndan zerinde bir uzlama sala
narak, genel bir kabul grmedii iin, iin, bu kurumsal
lamann fiiliyata geirilemedii gzlenmektedir. rnein,
1926 tarihli Borlar Kanunu'nun 316. ve 317. maddelerinde
dzenlenen ve "toplu szleme"nin ilkel bir biimini tekil
eden "umumi mukavele" kurumu, dnem koullarndan
dolay, uygulanma olana bulamam ve byk lde
kat zerinde kalmtr. Bu durumda, kurumsallamann
hukuksal koullarndan bazlar salanm olmakla birlikte,
88 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

dier koullar salanamad iin, eksik kaldn syleye


biliriz.
Ancak, kurumsallamann, salt hukuki olmamakla bir
likte, ou durumda, hukuksal boyutu da olan bir sre ol
duunu belirtmeliyiz. "Hukuk; snrlayc, dzenleyici ve
koruyucu roln bylece oynamaktadr. Bunu yapmas
demek, belli ilikileri, belli bir zaman ve mekan iinde bloke
etmesi demektir."32

2. alma likilerinin Kurumsallamasnn geleri

almamzda, Trkiye alma ilikileri tarihini, bir model


erevesinde ele alacaz. Burada "model" kavramn, u
ekilde tanmlayabiliriz: "Nitelik ya da sfat kmeleri halin
de sunduu, yinelenen, genel ve tipik yanlarn vurgulamak
iin, gereklii basitletiren dnsel yap."33 Carr da, "mo
del" konusunda' unlar sylemektedir: "Tarihinin dnyas,
bilim adamnn dnyas gibi, gerek dnyann bir fotoraf
deil, daha ziyade onu az ya da ok etkinlikle anlamasn ve
stesinden gelmesini salayan bir alma modelidir."34 Bir
baka nl tarihi olan Braudel ise, "model" kullanmn bir
"gerekirlik" olarak nitelendirmektedir: "Genel bir tarih, her
zaman, iyi ya da kt, ne olursa olsun, ona dayanarak olay
lar yorumlayabilecei global bir model gerektirir."35 Tarihte
model kullanmna kukuyla yaklaanlar da vardr. Bunun
ise, byk lde tarihinin "genel" olanla deil, "biricik"
olanla ilgilendii dncesinden ve modelleri "kullanmann
tarihiyi zaman ierisindeki deiikliklere kar duyarsz
l a traca" kaygsndan kaynakland sylenebilir. Ama
zenli davranmak ve tek izgili, tek dorultulu bir geliim
izgisine sapanmamak kaydyla, olas sakncalar ortadan
kaldrmak olanakldr. Burke'n deyiiyle, "modeller dei
imi ilerine alabilirler."36
almann Kuramsal erevesi 89

Biz de, Trkiye alma ilikileri tarihini anlamak iin,


byle bir dnsel yapnn ya da modelin yararl olduunu
dnyoruz. "alma likilerinin Kurumsallamas" ola
rak nitelendirdiimiz modl, alma ilikilerinin nemli
gelerini iermektedir. Bu modelin oluturulmasnda, En
dstri Devrimi'nden gnmze, endstri ilikileri alannda
yaanan deneyimlerden yararlanlmtr. Ancak, modeli
miz, bu deneyiminin sadece ana izgilerini veren bir soyut
erevedir. Bu soyut ereve ierisinde, endstri ilikileri ala
nnda temel kurumlarn tarihsel olarak, ne ekilde ortaya
ktn ve gelitiini ana hatlaryla gzden geirmek isti
yoruz.37

a. alma ilikilerinin taraflannn rgtlenmeleri ve bu rgtle


rin toplumsal boyutta formel ve/veya informel dzeyde kabul
edilmi olmas
Gnmz itibariyle yaplacak bir deerlendirmede, endstri
ilikileri sisteminin taraflar olan ii, iveren ve devletin,
sisteme, giderek rgtleriyle girdiklerini belirtmemiz gere
kir. Bu rgtler, ii ve iveren taraflar asndan, genellik
le ii ve iveren sendikalardr. Ancak, bu noktaya geli
kolaylkla gereklememitir. Balangta ii rgtleri dev
let ve iverenler tarafndan tannmamtr. rnein, En
dstri Devrimi'nin beii olan ngiltere'de 1799 ve 1800 yl
larnda karlan iki yasa ile, koalisyon ve dolaysyla sendi
ka yasa getirildi. Bu rgtlerin tannmalar da, mcade
leler sonucunda olmu ve uzun yllar gerektirmitir. Ancak
1824 ylnda, koalisyon yasan kaldran ve sendikalarn
'
kuruluunu dzenleyen bir yasa kabul edildi.38 Fransa'da
da, koalisyon yasa, 1864 tarihli bir yasa ile ortadan kald
rld. Yasal t anma ise, 1884 tarihli bir yasa ile gerekletiril
di.39 talya'da rgtlenme zgrl 1899 ylnda "Zanar
delli Yasas" ile tannmtr.40 svire'de 1 S48 ylnda Fede-
90 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

ral Anayasada dzenlenen koalisyon zgrl ile sendika


lar yasal olarak kabul edilmilerdir.4 1 Almanya'da ilk olarak
1861 ylnda Saksonya'da, 1869 ylnda da Kuzey Alman Fe
derasyonu'nda sendika zgrl ve sendika kurmaya ili
kin yasaklar kaldrlmtr.42

b. Taraflarn, birbirlerinin rgtlerini, alma ilikilerinin d


zenlenmesinde ibirligi yaplacak kurulular olarak tanmalan
ve bu erevede alma koullannn belirlenmesinde toplu pa
zarlk kurumunun varl
Endstri ilikileri sisteminin taraflarndan olan ii ve ive
ren rgtleri, sistemdeki rollerini byk lde, "toplu pa
zarlk" kurumu erevesinde oynarlar. Taraflar, toplu pazar
lk platformunda, alma koullarn kendi lehlerine belir
lemek iin aba gsterirler. Dolaysyla sistemin iki aktr
arasnda, alma koullar zerinde yaplan bir toplu pa
zarlk sz konusudur. Burada alma koullar; cret, a
lma sreleri, ii sal ve i gvenlii vb. geleri ier
mektedir.
Taraflar, rgtleri araclyla, toplu pazarlk srecinde
isteklerini kar tarafa kabul ettirmeye alrlar. Eer iki
taraf alma koullarnn nasl olaca zerinde uzlarlar
sa, bunu yazl bir anlamaya dntrrler. "Toplu szle
me" adn verdiimiz bu yazl metin; alma koullarru
belirli bir sre iin saptayan bir hukuksal belge niteliinde
dir. Bu, toplu pazarlk srecinin alternatif sonularndan bi
risidir. Ama alma ilikilerinin taraflarnn alma koul
lar zerinde her zaman bu ekilde anlamalar mmkn
olmaz. Taraflarn alma koullar zerinde uzlaamama
lar durumunda, toplu pazarlk sreci toplu szleme ile
deil, uyumazlk ile sonulanr.
Ancak, alma koullarnn, taraflarn rgtleri arasn
da belirlenmesi iin, toplu pazarlk kurumunun ortaya k-
almarun Kuramsal erevesi 91

mas ve gelimesi gereknitir. Bu kurunlama ise, Endst


ri Devrimi'nden sonra, yaklak bir 100 yl daha almtr.
rnein Federal Almanya'da ilk toplu szleljme 1874 yln
da yaplmtr.43 Amerika Birleljik Devletleri'nde de 19. yz
yl sonlarnda yaplan toplu szleljmelere rastlanmaktadr.
Dier lkeler itibariyle de, toplu pazarln bir kurum ola
rak kendini kabul ettirmesi ve yaygnlaljmas, 20. yzyl balj
larndan itibaren, tedrici bir biimde gerekleljmiljtir. Balj
langta toplu pazarlk kapsamna giren alljma koljullar
nn snrl olduunu, bunlarn da giderek, tedrici biimde
arttn szlerimize eklemeliyiz.44

c. Uyumazlklarn zmne yardmc olacak bar zm


yollarnn varl

Uyuljmazlk srecine girildikten sonra ise durum iki farkl


biimde geliljebilir. Bu noktada iki tarafn uzlaljamad du
rumlarda sistemin nc aktr olan devletin de devreye
girebilecei, barlj zm mekanizmalar denenir. Bu ba
rlj zm yollarnn denennesi sonucu:da, taraflar allj
ma koljullar zerinde uzlaljarak, tekrar toplu szleljme alja
masna ulaljabilirler. Bu barlj zm yollar, ngiltere'de
1860'l yllarda deiljik dzeylerde baljlamlj ve tedrici bi
im de gerekleljen uygulamalarla yaygnlaljmtr.45 Uzla
trma deneyimleri, Fransa'da da 19. yzyl sonlarndan itiba
ren ortaya kmaya baljlad ve 27 Aralk 1892 tarihli bir yasa
ile de, uzlaljtrma ve hakerne baljvurma konusunda dzen
lemeler yapld.46 Amerika Birleljik Devletleri'nde de, 1870'li
yllarda deiljik dzeylerde uygulanmaya baljlanmlj ve 1 9 .
yzyl sonlarndan itibaren tedrici b i r biimde geliljmiljtir.47
. mcadelesi aralar olarak, grev ve lokavtn kurum/am ol
mas

Uyu!lmazlklarn bar!l zm yollaryla giderilememesi


durumunda, i!l mcadeleleri gndeme gelecektir. Burada
"i!l mcadelesi" kavram, i!liler asndan grev, i!lverenler
asndan ise lokavt silahlarn kapsamak zere kullanlmak
tadr.48 al!lma ili!lkilerinin i!li taraf grev, i!lveren taraf
ise lokavt araclyla al!lma ko!lullar zerindeki istekleri
ni kar!l tarafa kabul ettirmeye al!lacaktr. Bu srecin sonu
cunda da taraflarn al!lma ko!lullar zerinde tekrar anla!l
malar sz konusu olacaktr. Bu durumda da, sre, all!lma
ko!lullarn ieren yazl bir metin olan "toplu szle!lme" ile
sonulanacaktr. Gnmzde, toplu pazarlk gr!lmeleri
nin uyu!lmazlkla sonulanmas durumunda, al!lma ili!lki
lerinin taraflarnn yasa ile belirlenen ko!lullarda grev ve lo
kavt yaptrmlarn uygulayabilmeleri mmkndr. Ancak,
tarihsel olarak, sendikal rgtlenmenin ve toplu pazarln
kurumla!lmasndan sonra, grev ve lokavtn kurumla!lmas
iin gene uzun mcadeleler ya!lanm!ltr. Bu kurumla!lma,
ok byk lde yzylmzn bir rndr. rnein ngil
tere'de grevin i!lilere bir hak olarak tannmas, 1906 ylnda
gerekle!lmi!ltir.49 Fransz hukukunda grev, 1791'den 1864'e
kadar su saylm!ltr. 1946'ya kadar olan dnem ise, grevin
yasak olmad, buna karlk, bir hak olarak da dzenlen
meffi1l olduu bir "grev zgrl rejimi" olarak kabul edi
lebilir. Grevin iiler asndan bir hak olarak tannmas ise,
1946 tarihli Fransz Anayasasnn "Balang" blmndeki
dzenleme ile gereklemitir.SO talya'da ise grev zgrl
1899 ylnda "Zanardelli Yasas" ile getirilmitir.51 Gre
vin ve lokavtn kurumlamas, bir ok Avrupa lkesinde de,
20. yzyln deiik dnemlerinde, tedricen gereklemi!l
tir.52
3 . alma likileri Sistemi indeki Kurumsallama ile
Sistemin Dndaki Kurumsallama Arasndaki likiler

alma ilikilerinin kurumsallamas ve gelerine ilikin


olarak yapm olduumuz deerlendirmelerde, byk l
de endstri ilikileri sisteminin iinde kaldk. Ancak, sistem
ierisindeki bu kurumsallamann, sadece sistemin kendi
iinde belirlenmediini, sistemin dndaki kurumsalla
mayla yakndan ilikili olduunu da ifade etmeliyiz. Ele al
dmz kurumsal gelerin byk blm, en azndan for
me! hukuksal dzenlemeleri itibariyle, nihai analizde siste
min dndan belirlenmektedir. Bu belirlenme ise, siyasal ya
pnn ve devletin temel nitelikleriyle balantldr.53 "En
dstri ilikileri sisteminin ana kurallar, iinde bulunduu
ve iledii siyasi sistemin ideoloj ik yaps tarafndan geni
lde etkilenmektedir. Dier bir deyile politik sistem bir
emsiye olarak kabul edilecek olursa, endstri ilikileri sis
temi bunun altnda olumakta ve bylece geni kapsaml si
yasi sistemin bir alt-sistemi olarak ortaya kmaktadr. "54 Bu
nedenle, nce odanda devletin bulunduu, endstri iliki
leri sisteminin dndaki kurumsaliamaya ilikin deerlen
dirmeler yapalm, sonra da devletin alma ilikileri siste
minde oynad rolleri daha somut biimde belirlemeye a
lalm .
Gnmz itibariyle deerlendirdiimiz zaman, sistem
dndaki kurumsallamann temel gesi, siyasal adan,
demokratik rejimin varldr. Genel oy esasna dayal zgr
seimlerin ve genel oyla iktidara gelen ve giden siyasal parti
lerin varl, devletin erkinin ayrlm olmas, zgr ka
muoyunun serbeste olumasn salaycin bir ortam, endst
ri ilikilerinin taraflarnn, sistem dnda da, serbeste r
gtlenme ve kendi karlar dorultusunda faaliyette bulu-
94 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

nabilm.eleri; hep, olmazsa olmaz biimde, demokratik reji


min varln gerekli klmaktadr.
Bu durumda endstri ilikileri sistemi ierisinde kurum
lam taraflarn, sistem dnda da etkinliklerde bulunarak,
sistemin kurallarn da, kendi zgrlk alanlarn genilet
meye ynelik bir b iimde deitirmeye almalar doal
dr. Bu balamda "endstri ilikileri sistemlerinin vazgeil
mez taraflar olan iverenler ve sendikalar da, siyasi karar
organlar zerine bask ve etki yapabilmektedir ve . . . oulcu
sistemlerde bu etki ou zaman ak ve geni bir ekilde g
rlmektedir."55
alma ilikilerinin taraflar, alma ilikileri sistemi
nin dndaki bu etkinlik.lerini, birer bask grubu olarak y
r trler. Bask gruplar, "Ortak menfaatler etrafnda birle
en ve bunlar gerekletirmek iin siyasal otoriteler ze
rinde etki yapmaya alan rgtlenmi gruplar." olarak ta
nmlartabilir.56 Bu gruplar, siyasi partilerin tersine iktidar
dorudan ele geirmek amacn tamazlar. Ancak, "iktidar
d,ardan etkileyerek, kendi karlar ve grleri dorultu
sunda kararlar alnmasn ve uygulamalar yaplmasn sa
lamaya alrlar. "57 Kelimenin bu anlamnda, " Bask gru
bunun oluturduu bask, bir konuda organize olmu ka
muoyunun siyasal yapya tanmas olaydr." da denilebi
lir.58 Aslnda kendiliklerinden var olan kar gruplar, rgt
lendikleri zaman bask grubuna dnm olurlar. al
ma ilikileri sisteminin taraflar da, birer bask grubu olarak
siyasi iktidarn kendi lehlerine kararlar almasn salamaya
alrlar.59 alma ilikilerinin taraflarnn oluturduu
bask gruplarnn bu tr gruplar iinde en etkinleri olduu
da sylenebilir. nk, " . . . toplumun siyasal ve sosyal ya
antsnda en etkili olabilecek bask gruplar genellikle re
tim ilikilerinin yanstt ekonomik sorunlar temsil eden
bask gruplardr. "60 yle ki, baz bask grubu snflandr-
almann Kuramsal erevesi 95

mal da, blnm buna gre yaplmaktadr. rnein,


Key, bask gruplarn, bykler (tarm, ii, iveren grup
lar) ve dier bask gruplarnn tamamn iine alan drdn
c bir kategori olarak ayrtrmaktadr.6 1
Ancak, alma ilikileri sisteminin iindeki ve dnda
ki kurumsallamaya ilikin bu deerlendirmelerimizin, g
nmzde ulam olduklar noktaya ilikin olduunu da
belirtmek isteriz. Nasl sistemin ierisindeki kurumsallama
zaman ierisinde deiimler gstererek olumusa, siste
min dndaki yukarda belirtmeye altmz geler itiba
riyle ortaya kan kurumsallama da, benzeri geliimler
gstererek bugne ulamtr. rnein, Osmanl mparator
luu dzleminde, "mutlak monari"den, "meruti monar
i"ye gei, Cumhuriyet dneminde siyasal yaamn kazan
d nitelikler, demokrasi yolundaki abalar ve bu erevede
tek partili ve ok partili dnemler; hep alma ilikileri
alan dndaki oluumlar olduu halde, yansmalarn a
lma ilikileri alannda da bulmulardr. rnein, Talas'a
gre, " . . .Siyasal rejim, demokrasinin btn kurum ve kural
lar ile ilerliine ne zaman uzak kalmsa, sendikal haklar
ve zgrlklerde nemli gerilemeler durumu ortaya km
tr. "62 Ayn ekilde, iktisadi yapda ve toplumsal yapdaki
deiimler de, alma ilikileri alannda yansmalarn bul
mulardr. Cumhuriyet dneminden rnekler verecek olur
sak, 1936 tarihli ve 3008 sayl Kanunu ile devletin yaps,
nitelii, o dnemdeki devletilik uygulamalar ve iktidarda
ki Cumhuriyet Halk Partisi'nin "halklk" ilkesi arasnda
bir balant mevcuttur. "Devletin ekonomik alanda benimse
m olduu devletilik ilkesine kout olarak siyasal rejim
de, doal olarak ve baka toplumsal olgularn etkisi altnda
katlamtr. Tek parti ynetimi ve otoritarizmi arlk ka
zanmtr . . . Btn bu durumlar doal olarak olumlu ve
olumsuz yanlar ile sosyal politikalara da yansmtr."63 Bu
96 Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri

yasada, " . . . 1934-1938 yllarnn planl ve devleti ekonomik


rejimi ile tek parti sistemine dayanan toplum iinde snfla
rn ayrln ve snf menfaatini kabul etmeyen otoriter poli
tik sistemin en de fu izlerini grrz.''64 Ayn ekilde, siya
sal yaamda ok partili hayata gei ile 1947 tarihh ve 5018
sayl i ve veren Sendikalar ve Sendika Birlikleri Hak
knda Kanun arasnda da bir tekabliyet fiZ konusudur.
" . . . 1947'de btn eksik ve olumsuz yanlarna karn, birinci
Sendikalar Yasasnn karlabilmi olmas, olumu ve de
imi toplumsal, siyasal koullarn bir rn olarak n
mze gelmitir. "65 Dolaysyla alma ilikilerinin iindeki
kurumsallamay, dndakiyle balanhl olarak ele almak
ve zaman ierisinde sistemin iindeki ve dndaki kurum
sallamada meydana gelen deiimleri de karlkl b alan
tlm erevesinde deerlendirmek gerekecektir. zetleye
cek olursak, alma ilikileri sisteminin iindeki ve dn
daki kurumsallamalar arasnda, bir tekabliyet oldugunu
syleyebiliriz. Doallkla, bu tekabliyetn bire bir olmad
n eklemeliyiz.

4. alma likilerinin Kurumsallamasnda


Devletin Rol

alma ilikileri sisteminin dndaki kurumsallama er


evesinde, siyasal yap ve devletin nitelikleri ile sistemin
iindeki kurumsallama arasndaki ilikileri ksaca deer
lendirdikten sonra, imdi de devletin rollerini daha somut
biimde ele alalm. Devletin sistemdeki rol, dier iki akt
rn rollerine gre daha eitli ve karmak bir yap arzet
mektedir. Bu, oynanan rollerin okluuyla da tezahr et
mektedir.
Birjnci rol, devletin endstri ilikileri sisteminini kua-
tan hukuksal ereveyi belirlemesine ilikindir. alma ili-
almann Kuramsal erevesi 97

kileri alanndaki hemen hemen tm etkinlikler, devletin koy


duu kurallar altnda yrtlen srelerdir. Toplu pazarlk,
uyu!jmazlk, i!j mcadeleleri ve dier etkinlikler, bu ba
lamda d!jnlmelidir. Trkiye'den rnek verirsek, gn
mzde sendikalarn faaliyetleri 1 983 tarihli ve 2821 sayl
Sendikalar Kanunu tarafndan dzenlenmektedir. Toplu pa
zarlk, grev ve lokavta ili!jkin sreler, gene 1 983 tarihli ve
2822 sayl Toplu !j Szle!jmesi, Grev ve Lokavt Kanunu er
evesinde yrtlmektedir. Bunlar toplu !j ili!jkileri alann
dan verebileceimiz rneklerdir. Bireysel i!j ilikileri alann
dan bir rnek vermemiz gerekirse, i!jverenlerle i!jiler ara
sndaki "hizmet akdi" erevesinde gerekle!jtirilen bireysel
ili!jkiler, 1475 sayl !j Kanunu erevesinde ve onun getirdi
i kurallara uygun olarak yrtlmektedir.
rnekleri sonsuz bir biimde uzatmak mmkndr. Bir
genelierne yapacak olursak, devletin karth yasalar, ynet
melikler, tzkler erevesinde, endstri ili!jkileri sisteminin
temel kurallarn olu!jturduunu syleyebiliriz. Devlet bu
aralarla alma li!jkilerinin hukuksal erevesini izerken,
taraflarn sistemde oynayaca rolleri de belirlemektedir.
kinci rol, devletin ali!jma ili!jkilerini ku!jatan hukuksal
ereveyi belirlemenin yannda, bu hukuksal ereve ieri
sinde yaph dzenlemelere ili!jkindir. Bu dzenlemeler, as
lnda hukuksal erevenin bir uzanhsdr. Burada ayn bir bi
imde ele almamz, sadece daha iyi gsterebilme kaygsn
dan kaynaklanmaktadr. Devlet erevesini izdii sistem
ierisinde, alma ili!jkilerinin i!ji ve i!jveren taraflar a
sndan, uyulmas zorunlu minimum (en az) ve maximum
(en ok) standartlar da belirlemektedir. Bir rnek vermemiz
gerekirse, devlet; asgari crete ilikin belirlemeler yapmak
tadr. alma ili!jkilerinin taraflarnn cret dzeyini belir
lerken, devlete saptanan bu dzeyin altna inmeleri mm
kn deildir. Ayn ekilde devlet; haftalk alma sreleri-
98 Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri

ni de belirlemekte ve bu konuda uyulmas zorunlu maksi


mum sreler koymaktadr. alma yaamnda, devlet tara
fndan bu ekilde koyulan ok sayda standart bulunmakta
dr.
nc rol, devletin alma ilikileri sistemi ierisinde,
kendine ait kurulularda ii ya da memur olarak istihdam
ettii kiiler nedeniyle ortaya kmaktadr. Bu erevede,
devlet dolaysz bir biimde bir iveren olma niteliini ta
maktadr. Devletin bu rolne ilikin deerlendirmeleri, ge
rekli farkllklar da hesaba katmak kaydyla, iveren stat
s ierisinde dnmek olanakldr.
Drdnc rol ise, devletin dier alanlardaki etkinlikleri
nin bir yansmas olarak deerlendirilebilir. Devletin iktisa
di, sosyal hayatta alm olduu kararlar, izlemi olduu po
litikalar, alma ilikileri sistemini dolayl olarak da olsa
etkiler. rnein devletin; verg, fiyatlandrma, yatrm politi
kalar, dolaysz bir biimde alma ilikileri alannda olma-
. masna karn, alma ili kilerini etkiler. Bu erevede, Tr
kiye'de deiik dnemlerde izlenen iktisat politikalarndaki
farklln, alma ilikileri alannda da yansmasn bul
duunu syleyebiliriz. rnein liberal olarak nitelenen 1923-
1929 dnemi ile, devleti olarak nitelenen 1930-1939 dne
minde izlenen fakl iktisat politikalar, alma ilikileri ala
nnda da farkl sonular dourmutur. Ayn ekilde, 1 960
sonras dnemde izlenen ithal ikameci sanayileme politikc.
lar ile 1980 sonras dnemde izlenen ihracata ynelik politi
kalarn alma ilikileri alanndaki yansmalar da farkl ol
mutur. Bu nedenle, iktisadi deikenlerle alma ilikileri
arasndaki etkileim incelenirken, sanayilemenin genel et
kileri yannda, izlenen iktisat politikalarnn zel etkilerini de
dikkate almak gereklidir. Biz, almamzda farkl dnemler
itibariyle, bu genel ve zel etkileri gz nne alacaz.
Devletin, milli gvenlik, d politika gibi konularda ald-
almann Kuramsal erevesi 99

kararlarn bile, alma ilikileri zerinde etkide bulun


duunu syleyebiliriz. Dolaysyla devlet, neredeyse alm
olduu tm kararlarla, ayn zamanda alrna ilikileri sis
temi zerine de etkilerde bulunmaktadr. Bu sylediklerimi
zi bir sonuca ulatrrsak, alma ilikilerinin kurumsalla
mas zerinde devletin dolayl ya da dolaysz olarak nemli
bir etkisi olduunu syleyebiliriz. Devlet, bu belirleyicilii
ni, hem endstri ilikileri sisteminin iinde, hem de dnda
ald kararlarla salamaktadr.

5. Dsal Dinamiklerin Etkisi

u ana kadarki zmlemelerimizde, alrna ilikileri ala


nndaki kurumsallarnay, bu alann kendi ierisindeki ve
alann dndaki dinamikler erevesinde ele almaya al
tk. zmlernelerimiz, bu kadaryla, ciddi lde eksik ka
lacaktr. nk, hi bir toplum, yeryzndeki dier toplum
lardan yaltlrn biimde varln srdrrnernektedir ve
"D dnyadaki siyasal, ekonomik ve ideoloj ik oluurnlarn
herhangi bir toplurnun i yapsn etkilediinde hi kuku
yoktur. "66 Elbette, bu etkiler, dier faktrler yannda, sz
konusu lkenin da aklk derecesine de bal olacaktr.
Dsal etkiler iki farkl kategoride deerlendirilebilir:
i. Bir lkenin d dnya ile olan iktisadi, siy , si, toplurn
sal vb. tm ilikileri, o lke zerinde etkide bulunmaktadr.
Bu ilikiler erevesinde ortaya kan dsal e tkiler, alrna
ilikileri alan dna olabilecei gibi, bu alana da olabilir.
ii. Kurumsal ilikiler ve bu erevede deerlendirilebile
cek normlardan kaynaklanan etkilenmelerdir. Bu etkilenrne
ler, zellikle alma ilikileri alanna ynelik olarak faali
yette bulunan uluslararas kurululardan olduu kadar, di
er uluslararas kurululardan da olabilir. Genel dzeyde,
rnein Trkiye ile yesi olduu Birlemi Milletler, Avru-
100 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

pa Konseyi, Nato gibi uluslararas kurulular arasndaki


ilikiler, alma hayat zerinde de etkiler yapmaktadr.
rnein, Avrupa Konseyi'ne ye lkelerin 18 Ekim 1961 'de
imzaladklan ve 26 ubat 1965 tarihinde yrrle giren
Avrupa Toplumsal Temel Yasas ama ilikileri konusun
da uluslararas normlar iermektedir. Trkiye bu yasay,
1989 ylnda onaylamtr.67
zel olarak ama ilikileri alaruna ynelik etkinlikler
de bulunan uluslararas kurumlarla olan ilikiler ve bu ku
rumlarn normlar da, lkeleri etkilemektedir. rnein
"Uluslararas ama rgt, 1919 ylndan bu yana, kuru
cu belgesi (U Anayasas), ortaya koymu olduu szle
meler ve tavsiye kararlar ile uluslararas sistemi etkilemi
tir."68 Bu rgtn " . . . szleme ve nerileri hep bir arada bir
uluslararas toplumsal politika kodunu oluturur. "69 rg
tn "Sendika hakk, sendika zgrl, toplu pazarlk, i
letme seviyesinde birlii sistemleri ve endstri komiteleri
nin kurulmas konusundki tavsiye ve szlemeleri, milli
sistemlerin ekillenmesinde, ekonomik ve sosyal alma ko
ullarn belirleyen toplu i szlemelerine nazaran ok da
ha fazla etkili olmulardr."70 Uluslararas alma rg
t'nn lkemiz zerindeki etkilerini de bu erevede dn
mek icabeder. "Trkiye de bu etki dnda kalamam ve bir
psm andlamalar i hukuka almtr. 'm
Nihayet, sistemin ii ve iveren aktrlerinin, Uluslara
ras alma rgt gibi kurulularla ya da kendi dzlem
lerinde uluslararas ii ve iveren kurululanyla ilikileri
de bu erevede dnlebilir.
D dinamiklerin, i dinamikler zerindeki etkileri konu
sunda Trkiye ama ilikileri tarihinden, deiik dnem
lere ilikin ok sayda rnek vermek olanakldr. rnein,
1 936 tarihli ve 3008 sayl Kanunu'nun karlmasnda, l
ke ierisinde yaanan gelimeler kadar, dsal etkilerin de
almann Kuramsal erevesi 101

rol olmutur. Bu etkilerden biri, Trkiye'nin 1932 ylnda


Milletler Cemiyeti'ne ye olmasdr.72 Trkiye bu ilemle,
otomatik olarak Uluslararas alma rgt'ne de ye ol
mutur.73 Bu kuruluun Anayasasndan doan veeibeleri
kabul etmi olmak, alma yaamn dzenleme gerekirli
ini dourmu ve bir Yasa Tasars hazrlamak ve genel
bir sosyal politikann temellerini kurmak zorunluluunu or
taya karmtr.74
Bir baka rnek olarak, 1947 tarihli ve 5018 sayl i ve
veren Sendikalar ve Sendika Birlikleri Hakknda Kanun'u
gsterebiliriz. Bu Kanun ile, kinci Dnya Sava sonranda
dnyada oluan siyasal ortam ve Trkiye'ye etkileri arasn
da bir ba kurulabilir. "kinci Dnya Sava'ndan sonra Tr
kiye'nin bir demokratik lke olarak Birlemi Milletler r
gt'ne girme abalar, 1948'de Uluslararas alma rg
t'ne tekrar katlmas ve nihayet 1945'lerden itibaren siyasi
liberalleme hareketjnin balamas, alma ilikilerini de
kl bir ekilde etkilemitir."75 Bu ortam, Trkiye'de siya
sal alanda ok partili yaama geii ve alma ilikileri ala
nnda uluslararas normlara daha yakn dzenlemeler yapl
masn kolaylatrmtr. Bu erevede, nce Cemiyetler Ka
nunu'nda deiiklik yaplm, bunu, 5018 sayl yasann
karlmas izlemitir.76 Talas'a gre, "Bu lzumun ilk d a
mili, Milletleraras alma Tekilatma ye olmaktan doan
vecibelerdir."77 Bunun yannda, "kinci Dnya Harbi iinde
ki ve sonundaki geni alanl sosyal politika almalar ve
gelimeleri memleketimizde 1945 ylndan sonraki sosyal
politika gelimesini etkileyen ikinci d amil olarak mtalaa
olunabilir. "78
Dsal dinamiklerin rol zerinde Trkiye alma ili
kileri tarihinden, daha ok sayda rnek verilebilir. Ancak,
burada nemle zerinde durulmas gereken husus, dsal
dinamiklerin isel dinamikleri etkiledii, ama mutlak bir bi-
102 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

imde belirlemediidir. Bir baka deyile, oluumlar, isel


dinamiklerle dsal dinamiklerin etkileim sreci ierisinde
ortaya kmaktadr. Kongar'n genel olarak doru olan, ama
belki de her duruma uymayan genellemesiyle, "Fakat btn
bu etkiler, i yapnn deime dorultusundadr. "79

6. alma likilerinin Kurumsallamasna likin


Baz Deerlendirmeler

alma ilikilerinin kurumsallamas erevesinde ele al


dmz kurumlar ve geler, tarih ierisinde bir arada ve saf
bir biimde bulunmazlar. Tarih ierisinde, bu kurumlarn
kronolojik olmaktan ok, mantksal bir biimde birbirlerini
izlemeleri sz konusu olmutur. Ancak, tarihin farkl d
nemlerinde, farkl toplumlarda bu geler arasnda, genel
eilimin dnda, ok kendine zg olarak ;litelendirebilece
imiz zel bileimler de ortaya kab.ilmektedir. rnein,
Osmanl mparatorluu'nda 1 909 ylnda karlan Tatil-i E
gal Kanunu'nun; sendikalar, uzlatrma ve grev asndan
getirdii dzenlemelerin, byle kendine zg bir bileim or
taya kard ifade edilebilir.
Kurumsallama ierisinde yer alan gelerin, alacaklar
biim asndan, lkeden lkeye ve dnemden dneme dei
ebileceklerini de gz nnde bulundurmak gereklidir. r
nein, kurumsallamann temel gelerinden biri olan "sen
dikalama"nn alabilecei biimin, her lkede farkl olabi
leceini, sadece bir rnek vermemiz gerekirse, baz lkelerde
iyeri dzeyinde sendikalama baatken, baka lkelerde
ikolu dzeyinde sendikalamann baat olabileceini sy
leyebiliriz. Ayn farkllklar, kurumsallamann dier gele
ri itibariyle de sz konusu olabilecektir. rnein toplu pazar
ln dzeyi, ierdii konular, lkeden lkeye farkllk gs
terebilecektir. so
. alma likilerinin Kurumsallamas
ve Trkiye

1 . Dnemletirme

a. Tarihte Dnemletirme
Tekil dzeyde bir insann ya!lamna baktmz zaman bile,
bu ya!lamn, bir btn te!lkil etmekle birlikte, kendi ierisin
de farkl zellikler gsteren dnemler olarak da tezahr etti
ini grrz.Bl Toplumlarn tarihi ise, insanlarn yallamna
gre ok daha uzun sreleri kapsamaktadr ve bu sreler
ierisinde ya!lanan deillimler de, bir insann ya!lamnda
olabileceklere gre ok daha kannaktr. Bu nedenle, top
lumsal tarihte dnemletierne yapmak, ok daha byk bir
zorunluluk olarak karmza kmaktadr. rnein, biz
1850'li yllardan 1 990'l yllara kadar Trkiye alma iliki
leri tarihini incelerken, 150 yllk uzun bir zaman dilimiyle
kar karya bulunuyoruz. Bu kadar uzun bir zaman aral
n, bu aralkta yaanan toplumsal deiimleri, dnemlere
ayrmakszn incelemek olanakszdr.
Toplumsal tarihin dnemlere ayrlmas ise ok kolay de
ildir ve yanl deerlendirmelere elverili bir konudur. Bu
konuda yaplan hatalarn banda, zmleme kolayl
salamak amacyla yaplan dnemletinneyi, bizatihi ger
ekliin kendisi, bir olgu olarak kabul etmek gelmektedir.
Oysa, "Tarihi dnemlere blmek bir olgu deil, gerekli bir
varsaym ya da dnce aracdr; aydnlatc olduu lde
geerlidir, salaml da yoruma baldr . '' 82 Bu dnemle
tirmenin, toplumsal yaam farkl ynleriyle ele alan ltle-
104 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

re gre yaplmas mmkndr. Bu bizi, kanlmaz olarak,


farkl bilim dallarnda, farkl dnemletirmeler yaplmasna
gtrecektir. nk, her bilim dalnn kendisine zg konu
lan olduuna gre, her bilim dalnn bu konu ayrmna
uygun ltlere ihtiyac olacakhr. Bir baka deyile, her
bilim dalnda farkl dnemletirmeler yaplabilecektir. r
nein, 1920'lerden bu yana Cumhuriyet tarihi ele alndn
da, bu dnemin farkl bilim dallar tarafndan, farkl dnem
letirmelere tabi tutulmas doaldr.
Siyasi tarihiler; Trkiye Cumhuriyeti'nin tarihini, ken
dileri as.ndan nem tayan faktrler asndan deerlen
dirirler. Genel olarak kabul gren bir ayrma gre, 1923-1946
dnemi, "tek partili dnem" olarak nitelendirilir. Bu, dnem
ierisinde kk istisnalar dnda, varl srdren ve si
yasal yaama egemen olan tek siyasal partinin yani CHP'nin
bul unmasndan kaynaklanmaktadr. Gene siyasal tarihiler,
1946 sonras dnemi ise, "ok partili dnem" olarak adlan
drmaktadr. Burada, grnrde, siyasal parti saysna gre
bir dnemletirme yaplyor gibidir. Ancak, siyasal parti sa
ys, Trkiye'de demokrasinin geliimini temsil eden bir l
t olarak kullanlmaktadr. Dolaysyla, bu ekilde, Trki
ye' de demokrasinin geli imini zmleyebilecek bir dnem
letirme yaplm olmaktadr.
Baka bir bilim dalndan rnek verecek olursak, iktisat
tarihileri de Cumhuriyet dnemine ilikin olarak, farkl d
nemletirmeler yapmaktadrlar. rnein, Boratav, 1 923-1929
dnemini " ak ekonomi koullarnda yeniden ina" dne
mi olarak nitelendirmektedir.83 Bu nitelendirmede belirleyici
olan husus, 1930'lu yllara kadar, Trkiye'de iktisadi kalkn
mann, d dnyaya ak koullarda ve zel sektr eliyle y
rtlmeye allmasdr. Buna karlk, 1930-1939 dnemi,
"korumac-devleti sanayileme" dnemi olarak nitelendi
rilmektedir.84 Buradaki temel nokta da, bu dnemde kalkn-
almann Kuramsal erevesi lOS

marun arlkl olarak, devlet giriimcilii yoluyla gerek


letirilneye allmasdr. Dolaysyla, iktisadi kalknma
nn gerekletirilne biimlerine ilikin olarak, kendi" ieri
sinde homojen olan yllar ayrlm ve birer dnem olarak
toplanm olmaktadr. Ancak, rnein 1 923-1929 dnemi iz
lenen iktisat politikalar itibariyle genel izgileriyle liberal
olarak nitelendirilmekle birlikte, bu dnemde; iktisadi ya
am ierisinde, elbette devlet giriimcilii de bulunmakta
dr. Gene 1 930-1939 dnemi de, devleti dnem olarak nite
lendirilnekle birlikte, bu dnemde de zel girimcilik bu
lunm aktadr. Dnem ayrm bir soyutlamadr ve o dnemde
baat olan uygulamaya bal olarak yaplmaktadr.
ktisat tarihi alannda, bizim almamz gibi Osmanl
mparatorluu'nu konu alan bir almada yaplan dnem
letirmeyi aktaralm: evket Pamuk, "Osmanl-Trkiye kti
sadi Tarihi: 1500-1914" balkl kitabnda yle bir dnem
letirme yapmaktadr:BS
1 . 1 299'dan 15. yzyln son eyreine kadar olan d
nem. Bu dnem, yerel aristokrasinin temsil ettii feodal re
tim tarz ile devirme devlet memurlarnn temsil ettii ver
gisel retim tarz arasndaki mcadele ile nitelenebilir.
2. 15. yzyln son eyreinden 16. yzyl sonlarna ka
dar olan dnem. Osmanl toplumuna egemen olan ergisel
retim tarznn tm unsurlar ile egemen olmasyla nitelene
bilir.
3. 16. yzyln sonlarndan 19. yzyl balarna kadar
sren dnem. Bu dnem merkezi devletin gcnn ve dene
timinin zayflamasyla nitelenebilir.
4. 1 9 . yzyln balarndan Birinci Dnya Sava'na ka
dar olan dnem. Bu dnem, vergisel retim tarznn egemen
olduu bir toplumsal kuruluun dnya kapitalizmine al
olarak nitelendirilebilir.
unu da belirtmeliyiz ki, ayn bilim dal ierisinde, farkl
106 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

arafitrmaclar tarafndan, farkl dnemlefitirmeler yaplma


s sz konusu olmaktadr. nk ayn daldaki kiilerin da
hi, ayn alana ve konulara, farkl kuramsal ereveler ieri
sinde yaklanalar doaldr. Dnemlefitirmede kullanlan
ltler ve buna uygun olarak yaplan dnemlefitirmenin
kendisi, kuramsal ereve tarafndi:n belirlenmektedir.

b. alma likilerinin Kurumsallamas Asndan Trkiye


alma likileri Tarihinin Dnemletirilmesi
almamzn iki cildi itibariyle, alma ilikilerinin ku
rumsallamasn temel alan modelimiz erevesinde yapaca
mz dnemletirme zerinde ksaca durmak istiyoruz. Bu
noktada, kuramsal erevemizin, yaptmz dnemletir
meyi de belirlediini belirtmeliyiz.
zmlemelerimizi kolaylatracak bir soyutlama ola
rak, "dnemletirme" de dikkat edilmesi gereken husus, in
celenen konular asndan greli olarak homojen bir karakter
tafiyan zaman dilimlerinin ayrfitrlmasdr. Bu adan yak
lafildnda, Osmanl mparatorluu'ndaki alma ilifikile
rinin, Cumhuriyet Trkiyesine gre daha statik olduu ve
homojen dnemleri, daha uzun zaman aralklar itibariyle
ayrdedebileceimiz grlmektedir. Kelimenin bir anlamn
da, Osmanl mparatorluu'nda alfima ilifikilerini hi bir
alt dneme ayrmakszn incelemek dahi dfinlebilir. An
cak, 1908 ylnda ilan edilen kinci Mefirutiyet'in, dier alan
larda olduu gibi, alma ili kileri alannda da, daha nce
ki dnemlerden farkl oluurnlara yol at gzlenmekte
dir. stelik kinci Merutiyet sonras dnemin, ayr bir d
nem olarak ayrdedilmesi iin bir baka anlaml neden daha
bulunmaktadr. Bu dnemde, alma ilifikileri alanna y
nelik olarak yaplan baz hukuksal dzenlemeler, rnein,
1909 tarihli Tatil-i Egal Kanunu, varlklarn, Cumhuriyet
dneminde de srdrmfilerdir. Dolaysyla, Osmanl mpa-
almann Kuramsal erevesi 107

ratorluu'nda kinci Merutiyet sonras dnemi, Cumhuri


yet dnemine de gei yaplabilecek biimde, ayr bir alt
dnem olarak ele almak yararl olacaktr.86 Bu nedenle, biz,
ikinci yolu tercih edecek ve Osmanl mparatorluu'nda a
lma ilikilerini, yle bir dnemletirme ierisinde ele ala
caz:87
i. 1850-1 908 dneminde alma ilikileri,
. 1908-1923 dneminde alma ilikileri.
Ancak, bunun ana izgileriyle yaplan bir ayrm olduu
nu, Osmanl mparatorluu'nda alma ilikilerini byle
bir dnemletirme ierisinde ele almamza karn, her ko
nuyu, rnein sosyal gvenlii kendi iinde iki dneme b
lerek ele alnartn uygun olmayabileceini de belirtmek isti
yoruz. Cumhuriyet dneminde ise, dnemletirme asn
dan durumun daha karmak olaca aktr. Bu dnemde;
ekonomik, toplumsal ve siyasal alanlarda ortaya kan olu
umlar nda, alma yaam da giderek karmakta
maya ve gelimeye balamtr. Bu durum da bizi, Cumhu
riyet dneminde alma ilikilerini, daha ksa srelerden
oluan ama daha ok sayda alt dneme ayrmaya ynelt
mektedir.
Dnemletirmenin, zmlemeleri kolaylatran bir so
yutlama olduunu ve kullanlan kuramsal ereve ile ba
lantl olacan belirtmitik. Bu nedenle, elbette, alma
ilikileri alannda da, dier alanlarda olduu gibi, farkl l
tlere arlk veren, farkl dnemletirmeler yapmak mm
kndr. Biz de, Cumhuriyet Trkiyesinde alma ilikileri
ni incelerken, kendi kuramsal erevemiz dahilinde bir d
nemletirmeye gideceiz. "alma ilikilerinin kurumsal
lamas" erevesindeki bir kuramsal btnlk iinde, d
nemletirmemizi de, kurumsal faktrlere dayanarak yapma
mz doaldr.
Trkiye Cumhuriyeti'nde alma ilikilerini kurumsal-
108 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

lama erevesinde incelerken baz dnm noktalar sapta


mamz gerekiyor. Biz, genel hatlaryla yle bir dnemle
tirmenin, Trkiye alma ilikileri tarihinin anlalmasn
kolaylatracan dnyoruz:
i. 1923-1936 dnemi,
ii. 1936-1947 dnemi,
iii. 1947-1960 dnemi,
iv. 1960-1980 dnemi,
v. 1980 sonras dnem.
Dnemletirmemizde temel dnm noktalarn olutu
ran yllar zerinde ksa aklamalar yapalm:
Bu dnm noktalarndan birincisi olarak, Cumhuriyetin
balangcn almamz doaldr. Her ne kadar, Cumhuriye
tin ilan ile, alma ilikileri alannda hemen kkl dn
mler gereklemeye balamamsa da, bu tarih, zaman
ierisinde ortaya kacak deiimlerin balang noktas ola
rak deerlendirilmelidir. Hem iktisadi, hem de hukuksal
planda, daha sonraki geliimlere ilikin bir ok Q.neinli olu
umu, bu dnemde aramak gerekecektir. kinci dnm nok
tas ise, 1 936 ylna tekabl etmektedir. 1 936, nemli bir d
nm noktasdr. nk, Trkiye'de ilk defa, alma iliki
lerini bireysel ve toplu boyutlaryla dzenleyen ve dnemi
ne gre btncl olarak nitelendirilebilecek bir yasa karl
mtr. 1 936 tarihli ve 3008 sayl Kanunu, daha sonraki
dnemlerde, Trk alma ilikilerinin erevesini izen
temel metin olmutur. Bu temel metinde, kurumsallama
nn temel geleri zerinde de belirlemeler yaplmaktadr.
mcadelesi aralar olarak grev ve lokavt yasaklanmakta,
sendikalar konusunda bir dzenleme yaplmamakta, ii
temsilcilii kurumu dzenlenmektedir. uyumazlklar
nn zm konusunda da, yasada temel dzenlemeler yer
almtr.
Daha sonraki dnm noktas ise, 1947 yldr. 1946 yln-
almarun Kuramsal erevesi 109

da Cemiyetler Kanunu'nda deiiklik yaplarak, "snf esa


sna dayal cemiyet" kurma yasann kaldrlmasndan son
ra, 1 947'de de, 5018 sayl ji ve jveren Sendikalar ve Sen
dika Birlikleri Hakknda Kanun kartlmjtu. Yasa, "alj
ma ilijkilerinin kurumsallamas" ierisinde ele aldmz
gelere ilijkin genij dzenlemeler yapmaktadr. Trkiye'de
ilk defa sendikalarn kurulmas ve faaliyetleri, bir yasa ile
dzenlenmektedir. Dnem ierisinde, yrrlkte olan 3008
sayl Kanunu'nun, i!j mcadelesi aralar olarak grev ve
lokavt yasa srmektedir. Bu nedenle, 5018 sayl yasa,
grev ve lokavt konusunda bir dzenleme yapmamakta, " top
lu szlejme"nin 1926 tarihli Borlar Kanunu'nda dzenle
nen ilkel bir biimi olan "umumi muka\rele"den daha ileri
bir kurum olan "genel szlejme" kurumunu dzenlemekte
dir.
27 Mays 1 960 ihtilali ile bajlayan dnem de, Trkiye a
lma ilikileri tarihinin en nemli zaman dilimlerinden biri
ni tekil etmektedir. Doallkla, bizim amzdan ihtilalin
kendisi deil, alma yaamna getirdikleri nem tamak
tadr. Kurumsallamann temel geleri olan "sendika", "top
lu pazarlk" ve "grev"; ekonomik ve sosyal haklar kapsa
mnda, 1 961 Anayasas ierisinde geni bir yer bulmutur.
Bu dzenlemeler, Trk alma hayatnda, nemli ve ken
dinden ncekilerden farkl yeni bir dnemin balangcn
oluturmutur. Bu dzenlemeler paralelinde getirilen 1 963
tarihli 274 sayl Sendikalar Kanunu ve 275 sayl Toplu
Szlemesi, Grev ve Lokavt Kanunu da, 1983 ylna kadar,
Trk alma ya amnn temel hukuksal belirleyicileri ol
mutur. 275 sayl yasa, iverenler asndan da, kurumsal
lajmann temel gelerinden biri olan, "lokavt" dzenlemi
tir. 1961 Anayasas ve onun temel ilkeleri dorultusunda
yrrle konan alma yasalar ile, alma ilikilerinin
kurumsallamas erevesinde yer alan gelerden sendika,
110 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

toplu pazarlk, grev-lokavt kurumlar, ilk defa birarada ve


karlkl ilikileri ierisinde, ileri dzenlemelere kavutu
rulmulardr.
1 2 Eyll 1980 sonras, 1982 Anayasas ve onun temel d
zenlemeleri dorultusunda karlan 1 983 tarihli 2821 sayl
Sendikalar Kanunu ile 2822 sayl Toplu Szlemesi, Grev
ve Lokavt Kanunu ise, daha nceki dnemden farkllaan
yeni dzenlemeler getirdii iin, bizce, yeni bir dnemin
balang noktas olarak ele alnabilirler. Ancak, bu dnem
hakknda, unu da sylemek isteriz: Bu yeni dzenlemeler,
1960 dnemindekinden farkllklar tamakla birlikte, farkl
lk kurumlar dzeyinde deil, daha ok haklarn kullanm
na ilikin olarak teahr etmektedir. Bu nedenle, bu dnem
konusunda yaplan ayrm, dier dnemler iin yaplanlar
dan biraz daha esnek deerlendirilmelidir.
Dikkat edilirse, burada yaptmz dnemletirmede
kullandmz dnm noktalar, hep belirli yasalarn varl
na tekabl etmektedir. Bunu, sadece yasalar erevesinde
yaplan dar bir yorum ve de erlendirme olarak kabul etme
mek gerekir. Biz, almamzda, alma ilikileri alanna
ynelik olarak dzenlemeler yapan yasalar, "bamsz" de
ikenler olarak deil, kendilerini kuatan ekonomik, top
lumsal ve siyasal ereve ile balantl olarak dnme ei
limindeyiz. Bir baka deyile, yasalar, toplumsal deiimin
tezahrleri olarak ele almaktayz. Bunu yaparken, elbette hu
kuksal durumun da ters ynl olarak, sosyal gelime ze-
. rindeki etkilerini gz ard ediyor deiliz. Bu nedenle, al
mamz asndan, yasalarn kendileri deil, belirli toplumsal
gelimelere ve kurumlara tekabliyetleri nemlidir. Ama bu
kurumlamalar, sonu olarak, belirli yasal dzenlemelerle
saland iin, dnm noktalarmz bu yasalarn karl
ile akmaktadr. Bu bir lde de, Trkiye alma iliki
leri tarihinin zgl niteliklerinden biridir. Bat Avrupa lke-
almann Kuramsal erevesi lll

leri deneyiminde, hukuki anlamda kurumlama, genellikle


kurumlarn fli hayattaki varlklan kabul edildikten sonra,
bir hukuki tanma anlamnda gereklemitir. Yani fiili du
rum, hukuki durumdan nce gelmektedir. Bir baka deyi
le, burada, sosyolojik anlamda meruiyet kazanan toplum
sal oluumlarn, yasal hale dnmesi sz konusu olmakta
dr. Trkiye'de ise, genel izgileriyle, ou zaman, hukuki
durumun fli durumdan daha nce geldii gzlenmektedir.
Bu elbetteki, belirli hukuksal dzenlernelerin arkasnda top
lumsal mcadeleler olmad anlamna alnmamaldr.

2. Trkiye Asndan Modelin Kullannnda zenli


Davranma Gerei

Yukarda kurarnlar konusundaki deerlendirmemizde, ku


ramla zgl durumlar arasndaki ilikileri deerlendirmeye
almtk. Sonra da, gnmzn endstrilemi lkele
rinde, Endstri Devrimi'nden bu yana, yaklak 200 yllk
srede, alma ilikileri alannda ortaya kan kurumla
malara ksaca deindik Byle bir ereve ierisinde, Batl
lkelerin alma ilikileri alanndaki geliimlerini, ana iz
gileriyle aklamak olanakldr. Ancak, her Bat Avrupa l
kesinin alma ilikileri tarihinde, genel olduu kadar, o
lkeye zg unsurlarn da bulunmas kanlmazdr. Bu ne
denle, bu ana izgi dnda lkeden lkeye, dnemden d-
,
neme deiebilen somut durumlarn her birinin, bu kuram
sal ereve araclyla ve tmyle aklanmas beklenemez.
Bu lkelerin endstri ilikileri alanndaki geliimlerin
den etkilenerek oluturulan modelin, farkl bir zaman dili
minde ve daha farkl zellikler tayan lkeler asndan ge
erhlii zerinde ise ayrca durmak gerekir. Bu lkelerin
deneyimlerinde bile ok zgn izgiler mevcutken, bu dene-
1 12 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

yimden baka lkeler asndan yararlanmak, ok zenli


davrannay gerektirmektedir. stelik, aradan geen uzun
zamann getirdii farkllklan da hesaba katmak gerekecek
tir. Dolaysyla, bu modeli, Trkiye alma ilikileri tarihi
nin anlalnasn kolaylatracak genel bir ak emas ola
rak dnmek yararl olacaktr. Yoksa, Trkiye alma ili
kileri tarihi, ok kendine zg ve farkl izgiler de tamak
tadr.BB Aksi takdirde, 1909 ylndaki Tatil-i Egal Kanunu'
nun henz yeterli bir ii kesimi, rgtlenme ve toplu pazar
lk yokken, kat zerinde kalsa dahi, grev zgrl tan
masn nasl aklayabiliriz?.. Bu nedenle, almamz bo
yunca, alma ilikileri tarihinde "genel" olanla "zel" olan
arasndaki kritik ilikinin gz nnde bulundumlmasna
zen gsterilecektir.89 Hobsbawn'n ifadesiyle, "Toplumun
tarihi, toplumsal yap ve deiimlere ilikin genel modeller
le flen meydana gelmi belirli olaylar dizisinin bir ibirlii
dir."90.
"Kurumsallama"y temel alan yakla mm zn, al
ma ilikileri alannda, 1850'lerden balayarak gnmze
kadar yapacamz yolculukta, Osmanl mparatorluu'n
dan ok, Cumhuriyet Trkiyesinde anlaml ve aklayc ola
ca aktr. Kurumsallamann geleri, Osmanl nparator
luu'nda, ancak kinci Merutiyet'ten sonra zayf bir biim
de ortaya kmaya balamtr. Bu durumda, kurumsalla
maya arlk veren modelimizin, kurumsallamann byk
. lde mevcut olmad koullarda, aklayc olmas bekle
nebilir mi? Modelimizin; kurumsallamann niin, belirli bir
toplumda, belirli bir dnemde belirli bir dzeyde ve belirli
bir tarzda olduunu aklamak ve bunlan etkileyen faktrle
ri ortaya koymak kadar; kurumsallamamann nedenlerini
de akla kavuturmak gibi bir levi stlendiini d
nyoruz.
almamzn bu blmnde son olarak, elinizdeki a-
almann Kuramsal erevesi 113

lmada belki de en ok yararlanlan kaynak olan ve benzer


zelliklerinin ar bastm dndmz bir baka a
lmann kuramsal yaklamn deerlendirmek istiyoruz.91
Bu deerlendirmenin altnda, okuyucuya yararl olma ve iki
kitapta karlaaca benzerlikler ve farkllklar hakknda
aydnlatma kaygs yatmaktadr.
Glmez'in almasnn incelenen dnem itibariyle te
mel farkll, Osmanl mparatorluu da dahil olmak zere,
Trkiye'de 1936'ya kadar olan dnemi ele almasdr. Bunun
dnda, arlk verilen konular arasnda da farkllklar bu
lunmaktadr. Glmez'in almas arlkl olarak hukuksal
ereve zerinde younlarken, bizim almamz konu
nun ekonomik ve siyasal boyutlarna arlk vermekte ve
bunlarla alma ilikileri arasndaki balantlar btncl
bir erevede deerlendirmeye ynelmektedir. ki alma
arasnda, bu balamda bir tamamlayclk ilikisinden sz
etmek de kanmzca olanakldr.
almamzda belirttiimiz gibi, alma ilikileri ala
nnda farkl kuramsallatrma abalar vardr ve Trk al
ma ilikileri tarihinin, bizim yaklammzdan farkl bir bi
imde ele alnmas da sz konusu olabilir. Buna ilave olarak,
bizimki gibi temel olarak kurumsal bir yaklam ierisinde
kalnarak dahi, farkl bir dnemletirme ile alma ilikile
rini incelemek de olanakldr. Nitekim, Mesut Glmez de,
almasnda kulland modeli ak biimde "kurumsal"
szcyle nitelememesine karn, bu, temel izgileriyle ku
rumsal faktrlere arlk veren bir modeldir. ki alma ara
sndaki bir baka benzerlik de, "karma" bir yaklama y
nelmeleridir. Glmez'in kendisi bu szc kullanmasa da,
"karma" bir yaklam araynda olduu ifade edilebilir:
" Bu almada, i ilikilerinin tarihsel geliimi iinde geir
dii temel niteliksel dnmleri sergileyeceini sandm
dnemli bir evrim modeli gelitirmeye ve bu modelin her
1 14 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri
'

dnemi iinde sistem yakla!imndan yararlanlmaya al!i


lacaktr. "92
Yakla!im itibariyle ortak noktalar ok olan bu iki al!i
mann temel ayrlklar daha ok bu model ierisinde yap
lan dnemle!itirmeler itibariyle gzlenmektedir. Glmez,
modelini Fransa deneyiminden esinlenerek olu!iturduunu
ifade etmekle birlikte, modelin genel izgileriyle, Endstri
Devrimini ya!iayan Bat Avrupa lkelerinin byk blm
nn deneyimine uygun olduu da sylenebilir. Bu a!ia
mal evrim modeli erevesindeki incelemelerinde, Glmez,
Trk al!ima ili!ikileri tarihini, !iU evreler ierisinde ele al
maktadr:93
i. Liberal ve bireyci dnem: Bu dnem, Osmanl mpara
torluu da dahil olmak zere, 3008 sayl !i Yasas'nn ka
rld 1936 ylna kadar olan yllar kapsamaktadr.
ii. Kar!imac dnem: Bu dnem, 3008 sayl !i Yasa
s'nn karld yl olan 1936'dan, 1960'a kadar olan yllar
kapsamaktadr . .
iii. Toplu i!i ili!ikileri dnemi: 1960 sonras yllar kapsa
maktadr.
Bu " a!iamal model", dnemle!itirmeleri itibariyle, bi
zim modelimize gre daha genel nitelikli olmaktadr. Ancak1
Glmez de, al!imasnda, Trk al!ima ili!ikileri tarihinin
yakla!ik 150 yllk geli!iimini, evre ierisinde ele almay
denemekle birlikte, al!imasnn her a!iamasnda, evreleri
kendi ilerinde yeniden dnemlere ayrma ihtiyacn duy
maktadr. Her evre, tekrar dnemlere, onlar da gene alt
dnemlere ayrlmaktadr. rnein, "liberal ve bireyci d
nem" kendi ierisinde, nce, "imparatorluk" ve "Cumhuri
yet" dnemleri olarak ikiye, daha sonra da her iki dnem,
kendi ilerinde gene ikiye ayrlmaktadr. Osmanl mpara
torluu kendi ierisinde "Birinci Me!irutiyet" ve "kinci Me!i
rutiyet" dnemleri olarak, Cumhuriyet dnemi de "Liberal"
alJ.llmarun Kuramsal erevesi llS

ve "Devleti" dnemler olarak ikiye ayrlmaktadr.94 Gl


mez, her aamay da kendi ierisinde bu kadar ok alt dne
me ayrarak, bir yerde kendisi de farkl bir dnemletirmeye
ulamakta, yani somut durumlar daha iyi aklayabilecek
yeni ve daha ayrntl bir dnemletirmeye v arm olmakta
dr. Bu durumda ise, evreli aama modeli ierisindeki d
nemletirme, bizim dnemletirmemize yaklamaktadr.
Bu almaya metodolojik adan en byk eletiri, bel
ki de modelin ve evrelerin yorumuna ilikin hususlarda ge
tirilebilir. Bu konudaki ekincelerimiz, modelin kendisinden
ok, modelin yorumu ve bu erevede dnemletirme ze
rinde odaklanmaktadr. Tarih incelemelerinde, model ve ie
risinde yaplan dnemletirmeler birer soyutlamadrlar. Ger
ek olmaktan ok, gerei aklamamza yardunc olacak ve
deerlendirmelerimizi kolaylatracak birer zmleme ara
cdrlar. Glmez, alma ilikilerinin Trkiye'deki gelii
minin, bu modele tmyle uyacan dnmemekle birlik
te, kimi zaman, modeli ve evreleri genel bir ak emas ve
patron olmann tesinde; pr, mutlak, katksz biimde ele
alma eilimindedir. rnein, Trkiye'de 1936 ylna kadar
uzandn dnd liberal ve bireyci dnemi deerlen
dirirken, unlar sylemektedir: "Ancak lkemizde Fransa'
dan daha farkl olarak, i uyumazlklarnn kotarlmas ile
ilgili yasal . dzenleme bu dnemde yaplm ve ngrlen
bar srecin baarszlkla sonulanmas durumunda da,
iilere greve gitme zgrl tanyan bir yasal dzenleme
yaplmtr. Bu nedenle, Trk alma ilikilerinin liberal ve
bireyci dnemi, toplu i ilikileri asndan hem yasak,
hem de dzenleyici bir nitelik tamaktadr."95 Ancak, Gl
mez'in modeline ve dnemletirmeye ilikin bu hususlarn,
b ir lde almann giri blmnde kaldn ve al
mann kendisine yansmadn da ifade etmek istiyoruz.
kinci Blmn Notlar

1. Famham; Pimlott, 1991, ss.1-20.


2. Parker, 1 980, ss. 1 31-132.
3. rnein, bir snflandrma, u ekildedir: i. Klasik yaklam,
ii. Sistem yaklam, iii. Kurumsal yaklam, iv. Sosyolojik yak
lam, v. atmac yaklam. Baknz, Koray, 1992, ss.27-32.
Bir baka snflandrmada ise "i. Sistem yaklam, ii. Toplum
sal eylem kuram, iii. Referans erevesi yaklamlar" olarak,
gene yaklam ayrdedilmektedir. Baknz, Jackson, 1977,
ss. 1 7-34.
4. Farnham; Pimlott, 1990, s.3.
5. Adams'a gre; iktisat, hukuk, sosyoloji, psikoloji gibi billm dal
larnn gemileri yzyl amasna karn, endstri ilikileri,
byk lde kinci Dnya Sava sonras dnemin bir rn
dr ve en gen sosyal bilim dallarndan biridir. Baknz,
Adams, 1991, s. .
6. Sosyolojik yaklamlar hakknd a geni bilgi iin, baknz, Par-
ker et al., 1980, s.132 vd.; Jackson, 1 977, s.24 vd.
7. Baknz, Dunlop, 1 958, passim.
8. Dunlop, 1958, s.vii.
9. Dunlop, 1958, s.7.
10. Dunlop, 1958, s.9.
1 1 . Dunlop, 1958, ss.16-17.
12. Meltz, 1991 , .ss. l 3-14. Yaklama ynelik eletiriler konusunda,
ayrca baknz, Farnham; Pimlott, 1990, s.13.
13. Baknz, Meltz, 1991, ss. 14-18.
14. Wood, S.J.; Wagner, A. et al., "The Industrial Relations Sys
tem" Concept as a Basis for Theory in Industrial Relations",
British Journal of Industrial Relations, November 1975'ten ak
taran, Parker, 1 980, s.132.
almann Kuramsal erevesi 117

15. Richard Hyman, Industrial Relations: A Marxist Introduction,


MacMillan, London, 975, s. l l ' den aktaran, Parker, 980, s.32.
6. Cohen, 987, ss.4-5.
17. Cohen, 987, s.4.
18. A.Flanders, Industrial Relations- What's Wrong with the Sys-
tem, Faber, London, 965, s.4'ten aktaran Jackson, 977, s.19.
9. Farnham; Pimlott, 991, ss.xvi-xvii.
20. Devlet statistik Enstits, 996, s.S9, Tablo: 1 16.
21 . alma Bakanl, Aralk 996, s.88.
22. Geici olarak cretli alanlar darda brakrsak, cretli sa
ys 6 435 OOO'e dmektedir. Sendikal ii saysn, bu raka
ma blersek, % 41 .8 oranna ulamaktayz.
23. John Windmuller, Collective Bargaining in Industrialised Mar
ket Economies: A Repraisel, ILO, Geneva, 1987'den aktaran;
Koray, 992, s.34.
24. alma Bakanl, Aralk 996, s.34'teki rakamlardan hesap
lanmtr. Trkiye'de toplu szlemelerden yararlanan ii sa
ys, 99 'de 090 000, 992'de 45 000, 993'te 068 000, 1994'
te 228 000 ve 995'te de 765 928'dir. 2822 sayl Toplu Sz
lemesi, Grev ve Lokavt Kanunu erevesinde, toplu szle
melerin genellikle 2 ylda bir yapld gz nne alnacak
olursa, toplu szleme kapsamna giren iilerin saysn yak
lak olarak bulmak iin, birbirini takibeden yllara ilikin ra
kamlar toplamak gerekecektir. rnein, 1993 ve 1994 yllarna
ilikin rakamlar toplayacak olursak 1 296 000; 1 994 ve 1995
yllarna ilikin rakamlar toplarsak, 994 000 rakamna ula
maktayz.
25. Richard Hyman, Industrial Relations: A Marxist Introduction,
MacMillan, London, 1975, s.ll 'den aktaran, Jackson, 1977, s.21 .
26. Ingham, 1974, s.38.
27. Byle bir yaklam, tek bir yaklam ierisinde kalmay tercih
edenlerce, "eklektik" olarak da nitelenebilir. Ancak, bu terim,
Burke'n deyiiyle, "ayr ayr yerlerde fikirler bulmaktan te
bir anlam tamyorsa" mutlulukla kabullenilebilir. Baknz,
Burke, 994, s.62.
28. Tunaya, 980, ss.58-59.
1 18 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

29. Bu iki kavram konusundaki deerlendirmeler iin, baknz,


Kapani, 1975, s.55.
30. Baknz, Makal, 1 987, ss. 193-1 95.
31 . Kongar, 1 981, s.436.
32. Tunaya, 1 980, s.70.
33. Burke, 1994, s.27.
34. Carr, 1 987, s.137.
35. Braudel, 1 985, s.97.
36. Burke, 1994, s.30.
37. Bu geler konusunda baknz, Makal, 1987, s.139 vd.
38. Talas, 1 990, s.201 .
39. Glmez, 1 99 1 . s.118.
40. Demirciolu, 1 987, s.223.
41 . Demirciolu, 1 987, s.137.
42. Demirciolu, 1 987, s.92.
43. Gnther; Leminsky, 1 978, s.41.
44. Makal, 1 987, s.l47 vd.
45. Pelling, 1 977, s.121; Grn, 1972, s.122; Sral, 1982, s.44. Geli-
im iin baknz, Sral, 1982, ss.44-47.
46. Gm, 1972, s.102.
47. Sral, 1 982, ss.57-59.
48. Tunoma, i mcadelesini, yle tanmlamaktadr: "Geni
anlamda i mcadelesi, alma hayatnn yanlarndan herbi
rinin, belli bir amaca erimek iin, toplu hareketlerle alma
barn bozmasdr." Baknz, Tunoma, 1 988, s.485.
49. Talas, 1983, s.288.
50. Sur, 1987, ss.2-3.
51. Demirciolu, 1 987, s.223.
52. Grevin kurumlamasna ilikin olarak, baknz, Makal, 1 987,
ss.15-19.
53. Siyaset bilimi literatrnde, zellikle son yllarda, devletin ni
telii konusunda youn aratrma ve tartmalar yaplmakta
dr. Bu tartmalara uzanmak, elbette almamzn snrlarn
amaktadr. Bu tartmalar konusunda, bakmz, Hall, 1 994,
pass im.
54. Ekin, 1976, ss.55-56.
almann Kuramsal erevesi 119

55. Ekin, 1976, s.62.


56. Kapani, 1975, s. 146. Turan ise bask gruplarn yle tanmla
maktadr: "yelerinin ortak kariara sahip bulunduklarn al
glayan, iktidara gemeyi amalamadan siyasal sistemi etkile
rneye alan topluluk." Baknz, Turan, 1 977, s.132.
57. Klal, 1 987, s.253.
58. Ycekk, 1987, s.69.
59. Bask gruplar deiik biimlerde snflandrlabilmektedir.
rnein Klal, i. Kitle bask gruplar, ii. Kadro bask gruplar
olarak ikiye ayrmaktadr. Buna gre, kitle bask gruplar,
geni bir kitleye sahip olan bask gruplardr. Trkiye Odalar
ve Borsalar Birlii, Trkiye Ziraat Odalan Birlii, kitle bask
gruplarna rnek olarak gsterilebilir. Geni bir kitleye sahip
olan ii ve memur kvrulular da bu kategori ierisinde yer
alrlar. Kadro bask gruplar ise, geni bir kitleden oluma yan,
ama sahip olduklar kadrolarn gcnden destek alan bask
gruplardr. Bunlara rnek olarak ise; Mlkiyeliler Birlii, Ma
son Dernekleri, Anadolu Kulb gibi kurulular gsterilebilir.
Baknz, Klal, 1 987, s.253 vd. Kapani ise, i. Ortak menfaatler
etrafnda toplanan gruplar, ii. Ortak tutumlar etrafnda topla
nan gruplar olarak ikiye ayrmaktadr. Baknz, Kapani, 1 975,
s.150.
60. Ycekk, 1 987, s.71 .
61 . V.O. Key; Politics, Parties and Pressure Groups, New York,
1 958, s.24'ten aktaran, Ycekk, 1987, s.70.
62. Talas, 1 992, ss.43-44.
63. Talas, 1 992, s.103.
64. Talas, 1967, s.199 .
65. Talas, 1992, s.127.
66. Kongar, 1981, s.440.
67. Talas, 1990, s.172. Avrupa Sosyal art olarak da anlan yasa-
nn metni iin bakmz, Akllolu, 1995, ss.307-332.
68. Akllolu, 1995, s.2.
69. Talas, 1 990, s.125 .
70. Ekin, 1976, ss.45-46.
71 . Akllolu, 1 995, s.2.
120 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

72. Glmez, 1 991, s.277. Aynca baknz, Saymen, 1954, s. llS.


73. Saymen, 1954, s.1 14.
74. Talas, 1967, s.199; Tuna; Yalntalj, 1981, s.279.
75. Ekin, 1976, s.235.
76. Ekin, 1976, s.239.
77. Talas, 1967, s.214.
78. Talas, 1 967, s.214.
79. Kongar, 1981, s.440.
80. Bu farkllklar konusunda, baknz, Makal, 1987, ss. 148-149.
81 . rnein bu yaama, belirli bir adan baktmzda, birbirin
den farkl zellikler taljyan "bebeklik", "ocukluk", "genlik",
"orta yalj", "yallk" gibi dnemlere ayrlabileceini grrz.
Tm bu dnemleri yaayan kii tek olmakla ve dnemler do
al bir biimde birbirlerine balanrrli olmakla birlikte, her d
nemin kendi iindeki benzeriikierin ve yaknlklann, dnemler
arasndakinden ok daha faz!a olduunu grrz. Bu dnem
lerin kendi ilerinde ayr bir deerlendirmeye tabi tutulmas,
ncelikle o dnemlerin, sonra da, o dnemlerin birlemesinden
doan btnn daha iyi anlalmas sonucunu douracaktr.
Ayn dnemletirmeyi, phesiz farkl ltler araclyla,
rnein "eitim" lt itibariyle de yapabiliriz. Bu d urumda
yaam, nce "eitim ncesi dnem", sonra "eitim dnemi"
ve nihayet, "eitim sonras dnem" olarak e ayrmamz ola
nakldr. Gene eitim dnemini kendi iinde ilkokul, ortaokul,
lise, niversite gibi alt dnemlere ayrmamz olanakldr. Ayn
ayrtrmay rnein "alma" lt itibariyle de "alma
ncesi dnem", "allljma dnemi" ve "emeklilik" olarak yapa
biliriz. phesiz ayr ltlerle yaplan bu ayrhrmalar, bir
ok noktada birbirleriyle akacaklardr. rnein, eitim ve
alma ltlerine gre yaplan ayntrmalar, baz noktalar
da, birbirleriyle kesieceklerdir. Burada btn yapmak istedi
imiz yaam, kendi ierisinde ortak zellikler taljyan, deyim
yerindeyse "homojen" alt dnemlere ayrarak, daha iyi anla
maya almaktr.
82. Carr, 1987, s.81 .
83. Boratav, 1990, s.7.
almann Kuramsal erevesi 121

84. Boratav, 1990, s.7.


85. Pamuk, 1 990, ss.22-23.
- Bu ayrma ilikin bir baka gereke de u olabilir: Baz tarihi
ler kinci Merutiyet'i, sadece Osmanl mparatorluu asn
dan deil, Cumhuriyet Trkiyesi asndan da nemli bulmak
ta, bir dnm noktas olarak deerlendirmektedirler. rnein,
Sina Akin'e gre, "1 908, Trk Yakn a'nn balangcdr
ve Cumhuriyetin "siyaset laboratuvar" olarak da nitelendirile
bilir." Baknz, Akin, 1 989, s.l l .
87. Glmez, benzeri bir dnemletirme yaparken, Talas ise, Os
manl Imparatorluu'nu nce "Merutiyetler Dnemi" yani
1 839 ncesi ve sonras olrak ikiye ayrmakta, sonra da, ikinci
dnemin kendi ierisinde kinci Merutiyet'i ayrca ele almak
tadr. Baknz, Talas, 1 992, ss.38-43.
88. Trkiye ii hareketi ile Bat ii hareketi arasnda yaplacak
bir karlatrmaya ilikin olarak bu metodotojik sorunlarn
varln ifade eden Ikl, u deerlendirmeyi yapmaktadr:
" ... karlatrmann yalnzca ok genel baz izgilerle snrl
kalmas, bir baka deyile, ele alnan iki olguyu meydana geti
ren unsurlar kendi ilerinde bir btn olarak kapsayan baz
temel belirleyici zellikleri esas almas gerekecektir. Dolaysy
la, bu karlatrmann sonucunda varlabilecek baz genelle
melerin, baz kural d istisnai olgular ve oluumlar bakmn
dan geerli olmamas doaldr. " Baknz, Ikl, 1 994, s.4.
89. Carr'a gre, "Tarih biricik ve genel arasndaki ilikiyle ura-
r." Baknz, Carr, 1 987, s.87.
90. Hobsbawm, 1985, s.155.
91 . Glmez, 1 99 1 .
92. Glmez, 1 991, s.28.
93. Baknz, Glmez, 1 991, s. 149 ve deiik sayfalar.
94. Baknz, Glmez, 1991, passim.
95. Glmez, 1991, s.149.
nc Blm

Osmanl mparatorluu'nda
alma likileri
I. Giri

Osmanl mparatgrluu'nda alma ilikilerini incelemeye


balamadan 11ce, iki yntemsel sorun zerinde durmak isti
yoruz:
Birinci sorun, Trkiye alma ilikileri tarihinin anlal
mas iin, Osmanl mparatorluu'ndaki alma ilikileri
nin de incelenmesinin zorunlu olup olmaddr. Bir baka
deyile, Trkiye alma ilikileri tarihini dolaysz bir bi
imde, 1920'lerden itibaren ele almamz, yeterli olmaz my
d?
kinci sorun ise, Osmanl mparatorluu'nda alma
ilikilerini, hangi tarihten balayarak incelemeye balama-
nn uygun olacana ilikindir.

Birinci sorumuzu cevaplandrmak iise, iki nokta zerin


de durmak, yararl olacaktr. Bu noktalardan birincisi, tarih
almalarnn temel amacnn ne olduunun belirlenmesi
dir. almamzn "Temel Kavramlar ve Sorunlar" bl
mnde yapfmz deerlendirmeleri ksaca hatrlayacak
olursak, tarih almalarnda temel amacn, "gemiin ak
lanmasna dayanarak, bugn anlamak" olduu ifade edile
bilir. O blmde yapin olduumuz iki alnty tekrarlaya
cak olursak, Febvre, "Tarih, gemiin ve bugnn incelen
mesidir." demektedir. 1 Carr'n ifadesiyle de, "Gemi, bi.zim
iin, bugnn nda anlalabilir ve bugn tmyle an
cak gemiin nda anlayabiliriz. nsann gemi toplu-
126 Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri

mu anlamasn ve bugnn toplumuna daha ok egemen ol


masn salamak, tarihin ifte ilevidir . ''2
"Gemi"le "bugn" arasnda kurulan bu iliki ereve
sinde, Osmanl mparatorluu ile Trkiye Cumhuriyeti ara
sndaki ilikilerin baz boyutlarn deerlendirmemiz yarar
l olacaktr. Osmanl mparatorluu ile Cumhuriyet Trkiye
si arasndaki geililikler ne kadar oksa, Trkiye'yi anla
mak iin Osmanl mparatorluu'nu anlamann nemi o ka
dar artacaktr. Bu erevede ise, u soru nem kazanmakta
dr: "Acaba, Cumhuriyet Trkiyesinin ve Osmanl mpara
torluu'nun temsil ettii toplumsal formasyqnlar arasnda,
yumuak bir geililik mi sz konusudur, yoksa radikal bir
kopu mu?" Eer, iki lke arasnda, toplumsal formasyon
asndan ciddi farkllklar ieren radikal bir kopu sz ko
nusu ise, Osmanl mparatorluu'nu incelemek gene de
nemli ve anlaml olduu halde, aksi bir duruma gre, daha
az gerekebilir. Ancak, iki toplum arasnda bir sreklilik, ya
da yumuak gei sz konusu ise, Osmanl mparatorluu'
nu da incelemelerimize katmamz zorunlu hale gelecektir.
Bu sorunun cevabn deerlendirebilmek iin, konuya
farkl boyutlarda ve dzlemlerde bakmak yararl olacaktr.
e:mlemelerimizi kolaylatrmak zere, u boyutlar ayr
detmeye alalm:
i. Ekonomik boyut,
ii. Siyasal boyut ve onunla ilikili bir biimde, hu
kuksal boyut,
iii. Toplumsal boyut,
iv. alma ilikileri boyutu.
Burada dikkat etmemiz gereken nokta, bir toplumsal for
masyonu oluturan bu boyutlarn, aslnda bir btn oldu
udpr. Ama bu btn daha iyi anlayabilmek iin, zmle
melerimizi kolaylatrmak amacyla, bir soyutlama yapyor
ve btn, paralar halinde dnyoruz. Tpk, dnemle-
Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri 127

tirme ile bir zaman araln, kendi iinde homojen alt-d


nemlere ayrmamz gibi. . .3
Bu erevede, Osmanl mparatorluu ile Cumhuriyet
Trkiyesi arasndaki geiin, radikal ya da srekli olarak ni
telendirilebilmesi, ele almak istediimiz boyuta gre deie
cektir. rnein, siyasi adan, iki toplum arasnda bir kopu
olduu sylenebilir. imparatorluktan Cumhuriyete gei, si
yasal balamda, radikal bir deiiklie tekabl eder. Teok
ratik, monarik bir imparatorluktan Cumhuriyete gei, bu
nun getirdii kurumlar ve sonular ile birlikte, siyasi plat
formda radikal bir rejim deiiklii olarak nitelendirilebilir.
Ancak, sorun sadece bu erevede ele alnd zaman bile,
grnrdeki bu radikal kopuun altnda, Osmanl mpara
torluu'ndaki siyasi anlaya ilikin bir ok genin, rejim
deiikliine karn, Cumhuriyet Trkiyesine tand ve
uzun yllar boyunca etkili olduu da savunulabilir.
ncelemelerimizi, baka boyutlarda yaptmz zaman,
geilerin daha yumuak, srekliliklerin daha gl oldu
unu saptayabiliyoruz.
rnein, iktisadi alanda, Cumhuriyet Trkiyesinin Os
manl mparatorluu'ndan kalan azgelimi sanayi yapsn
tm unsurlaryla devraldn ve uzunca bir dnem' srdr
mek zorunda kaldn syleyebiliriz. Ayn ekilde toplum
sal dzeyde de, demografik zellikler ve eitimin dzeyi,
yaps gibi faktrler asndan, iki toplum arasnda bir s
reklilik olduu savunulabilir.
Hukuksal yapnn ayr bir boyutta ele alnmas, biraz
nce deindiimiz gerekelere dayanmaktadr. Yoksa, hu
kuksal boyut, siyasi yapnn bir yansmas olarak da ele al
nabilir. Bu nedenle, hukuksal boyuta ilikin deerlendirme
ler yaparken, siyasal yapdaki deiikliklerin, bir st-yap
kurumu olarak, hukuksal dzenlemelere yansyacan d
nebiliriz. Dolaysyla, hukuksal alanda, toplumsal ve kl-
128 Osmanl lmparatorlugu'nda alma liikileri

trel alanlarda olduundan daha fazla deillim gzlenmesi


doaldr. Ama Osmanl mparatorluu'ndan kalan baz hu
kuksal dzenlemeler, Cumhuriyet Trkiyesinde de varln
korumulltur.
Hukuksal dzenlemelere, kendi alanmz olan ali!ima
ilillkilerinden bir rnek verecek olursak, Osmanl mparator
luu'nda toplu alllma ilillkilerini dolaysz bir biimde d
zenleyen ilk yasa olan 1909 tarihli "Tatil-i Egal Kanunu",
Cumhuriyetin ilann takip eden yllarda da yrrlkte kal
mllhr. Yasann yrrlkten kalkmas iin, 1936 tarihli ve
3008 sayl Kanununu ve 1938 tarihli 3512 sayl Cemiyet
ler Kanunu'nu beklemek gerekmitir.4 Demek ki, hukuksal
adan ikili bir durum sz konusudur. Baz alanlarda, dei
en siyasal rejime bal olarak radikal yasalalltrmalar yapl
m, ama bir ok yasa da varln daha sonraki dnemlerde
de korumaya devam etmitir.
Bu deerlendirmelerimizi bir sonuca ulatrrsak, Os
manl mparatorluu'ndan Cumhuriyet Trkiyesine geite,
baz boyutlarda, ciddi farkllklar olutuunu, buna karlllk
bir ok alanda iki toplum arasnda sreklilik tayan bir ge
i olduunu syleyebiliriz.S Dolaysyla, Trkiye'yi salkl
bir biimde deerlendirebilmek iin, Osmanl mparatorlu
u'ndan kalan bu miras da deerlendirmeye almamz gere
kir. Gemile ilgilenmemizin ana nedenini, bugn daha iyi
anlayabilmek isteinin oluturduunu, bugnn ancak ge
millin nda anlalabileceini belirtmitik. Dolaysyla
Osmanl mparatorluu'nda ali!ima ilikilerini incelemek,
Cumhuriyet Trkiyesinde alma ilikilerini daha iyi anla
mamzn n koulu olmaktadr.
kinci soruna, yani, Osmanl mparatorluu'nda alma
ilikilerini hangi tarihten itibaren incelemeye balamann
uygun olacana ilikin olarak ise, unlan syleyebiliriz:
Kurulduu 1299 ylndan, 1920'lere kadar varln sr-
Osmanl imparatorluu'nda alma likileri 129

dren Osmanl mparatorluu'nda, alma ili!ikileri alan


na ynelik incelemelerimizi, mparatorluun kurulu tari
hinden mi balatrnalyz, yoksa, daha ileri bir tarihten mi?
Bu konuda, deerlendirmelerimizin balang tarihini, genel
izgileriyle gsterecek bir lte sahip olmamz gerekmekte
dir.
Burada ncelikle unu belirtmeliyiz ki, bu balang, bi
zim amzdan, tek bir yla deil, bir dneme tekabl ede
cektir. Dolaysyla Osmanl mparatorluu'nda all!Zma ili
kilerinin incelenmesini tekil bir yldan, rnein 1833'ten, ya
da 1877'den balatmamz mmkn grnmemektedir. n
k toplumsal oluumlar, bir dnem boyunca tedrici olarak
ortaya kar ve geliirler. rnein, Endstri Devrimi'nden
sz ederken, "18. yzyln ikinci yars" ya da " 1750'ler" gibi
ifadeler kullanyor, 1750 demiyoruz. nk, Endstri Devri
mi, uzun bir zaman sreci ierisinde meydana gelmi!Z bir olu
umdur. Bu nedenle, Osmanl mparatorluu'nda al.uima
ilikilerini incelerken de, belirli bir tarih deil, dnemler iti
bariyle deerlendirmelerde bulunmamz daha uygun ola
caktr.
Acaba, bu deerlendirmelerimiz l!Znda, Osmanl m
paratorluu'nda alma ili!Zkilerinin incelenmesini, hangi

dnemden balatabiliriz? Bu soruyu cevaplandrabilmek ve


Osmanl mparatorluu'nda alma ilikilerinin incelenme
sine balang tekil edecek bir dnem saptayabilmemiz
iin, elimizde bir takm nesnel ltlerin olmas gerekir. Ak
si taktirde saptamalarmz son derecede znel ve dayanaksz
olacaktr.
Il . Osmanl mparatorluu'nda
Sanayileme ve cretiiierin Nicel Varl

"al!lmann Kuramsal erevesi" ba!llkl blmde, Trki


y;:'de al!lma ili!lkilerinin geli!limini aklamakta yararlana
camz bir model zerinde durmu!ltuk. "al!lma ili!lkileri
nin kurumsalla!lmas" olarak nitelendirdiimiz bu model
ierisinde, ncelikle, olmazsa olmaz bir n ko!lul olarak, a
l!lma ili!lkilerinin i!li ve i!lveren taraflarnn olu!lumu nem
ta!lmaktadr. Taraflarn rgtlenmelerine ili!lkin dier olu
!lUmlarla toplu pazarln ve i!l mcadelesi aralar olarak
grev-lokavtn birer kurum olarak geli!lmesi bunu izlemekte
dir. Bu modelin temel izgileri, bize, Osmanl mparatorluu
ve daha sonra Cumhuriyet Trkiyesi boyunca izlememiz ge
reken olu!lumlan da gstermektedir. Bu nedenle, bizim Os
manl mparatorluu'nda al!lma ili!lkilerini incelerken ilk
nce deerlendirmemiz gereken nokta, olmazsa olmaz bir
n ko!lul olarak, cretliler kitlesinin dou!lu ve geli!lmesi
olacaktr. Bu erevede ncelikle yapmamz gereken, Os
manl mparatorluu'nda bu kesimin hangi dnemde belir
gin bir biimde ortaya ktn belirlemeye al!lmaktr.
Ancak, bu abamz, bizi, zorunlu olarak ba!lka olu!lum
larla ilgilenmeye gtrecektir. nk baml al!lanlar,
tarih ierisinde, ba!lka baz geli!lmelerin trevi olarak ortaya
km!llardr. Bu kitlenin ortaya k!lnn temelinde, sanayi-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 131

leme olgusunun olduunu grmekteyiz. cretliler, dier


lkelerde olduu gibi, Osmanl mparatorluu'nda da, sana
yilemenin bir sonucu olarak ortaya kmlardr.
Osmanl mparatorluu'nda sanayileme olgusu ile ve
buna bal olarak baml alanlar kitlesinin douu ile il
gilendiimiz zaman, konuyu 1850'lerden itibaren ele almak,
yeterli olacak gibi grnmektedir. Bu, en azndan bizim
amalanmz asndan yeterlidir. Gnmzden yaklak 150
yl ncesine ilikin olarak bu deerlendirmeleri yapmann
ise, belirli glkleri vardr. Bunlarn banda, "veri" soru
nu gelmektedir. nk 19. yzyl sonlar, 20. yzyl bala
rnda, Osmanl mparatorluu'nda, gnmzde olduu gi
bi, bu konularda srekli veriler reten kurulular yoktur.6
htiya duyduumuz verileri salayabilecek, saym niteli
inde almalar da snrldr. Ancak, tm srurllklarna
karn, deiik kaynaklardan veriler elde etmek ve bu veri
leri, amacmuz asndan kullanl hale getirmek mmkn
grnmektedir. Ayrca, 1913-1915 yllar iin yaplan bir sa
nayi saym, gene tm snrllklarna karn, alanmza gi
reri baz konularda olduka net deerlendirmeler yapmarm
za olanak salamaktadr.
Biz, sanayileme ile cretliler kitlesinin douuna ili
kin olarak, yukarda kurduumuz balanty amak iin, n
ce, Osmanl mparatorluu'nun genel ekonomik yapsn ve
bu yap ierisinde sanayinin yerini ele alacaz. Ancak, ba
ml alanlarn varlklarnn deerlendirilmesinde, sade
ce sanayi iilerinin incelenmesi yeterli olmayacaktr. Bizim
alanmz asndan daha ok sanayi iileri nemli olmakla
birlikte, Osmanl mparatorluu'nda, sanayi iileri dnda
da bir cretliler kesimi bulunmaktadr. Bu nedenle, dier
sektrlerde cretli olarak alanlarn durumlarn da gz
nne almak gere.l<iecektir. En genel izgileriyle bir deerlen
dirme yapacak olursak, Osmanl mparatorluu'nda baml
132 Osmanl Imparatorluu'nda alma Ilikileri

alanlarn, u kategorilerden olutuu grlecektir:


i. Sanayi iileri,
ii. Hizmetler sektrnde alan iiler,
iii . Madencilik sektrnde alan iiler,
iv. naat iileri,
v. Kapitalist ev sanayii ierisinde cretli olarak al
anlar,
vi. Tarm sektrndeki cretliler,
vii. Devlet memurlan.
almamz boyunca, bu kesimlerdeki cretlileri, dei
ik boyutlar ile deerlendirmeye alacaz. Ancak, bun
lardan devlet memurlarm, Osmanl mparatorluu itibariy
le gnmz anlammda baml alanlar olmaktan ok,
toplumun temel ve egemen snflarndan biri olan asker-sivil
brokrasinin bir paras olarak ele almak daha uygun ola
caktr. Bu nedenle mamz, temel olarak devlet memur
lan dndaki dier cretli kategorilerinin nicel ve nitel ola
rak deerlendirilmesine ynelecektir. Devlet memurlannn
durumu ise, almanm sonunda ayrca ele alnacaktr.

A. Osmanl mparatorluu'nun Ekonomik Yaps


ve Bu Yap erisinJe Sanayinin Yeri

1. Tanm Sektrnde Ekonomik Yap

Osmanl mparatorluu 620 yl aan yaam boyunca, bir


ok adan olduu gibi, iktisadi adan da deiimler geir
mitir. Ancak, bu srecin her aamasnda, iktisadi yap, re
timin tarma dayal olmas asndan ok farkllamamtr.
Bu nedenle, Osmanl mparatorluu'nun iktisadi yapsnn
incelenmesinde tarm ve toprak mlkiyeti ile bu mlkiyetn
Osmanl lmparatorlugu'nda alma likileri 133

zaman ierisinde geirdii deiim, kanlmaz olarak n


plana kmaktadr. Bu tarmsal yap ierisindeki temel ge
olan toprak dzeninin ise hem karmak bir yap arzettiini,
hem de zaman ierisinde nemli deiimler geirdiini g
ryoruz. mparatorluun uzun yaam ierisinde, tarm ala
nna ilikin deiimler belirli bir niteliksel olgunluk kaza
nncaya kadar, ilke olarak, "miri arazi" tabir edilen tarmsal
arazilerin mlkiyeti devlete ait olmutur. Temel retim arac
olan topran plak mlkiyetinin devlete ait olmas, tarm
sal retim faaliyetlerinde devletin belirleyici olmas anlam
na gelmektedir. retimi denetleyerek, artk rne el koyan
devlt, ekonomik yaam da diledii gibi oluturma ve yn
lendirme yetkisine sahipti. "Dirlik" ve . "tmar" dzenlemesi
ile, plak mlkiyeti devlete ait olan tarmsal arazi, salaya
ca yllk kazanca gre "has", "zeamet" ve " tmar" olarak
ayrlmaktayd. Bu kazancn kullanm ise, vergi toplamak,
asker salamak gibi ilevlere sahip olan grevliler tarafn
dan yrtlmekteydi. Bu dzen ierisinde, merkezi yne
tim, tm retim ve blm faaliyetlerini denetimi altnda
tutmakta ve bu yapnn deiime uramadan srmesi iin
gerekli nlemleri almaktayd. 7
Bu temel yap, zaman ierisinde .deiik i ve d neden
lerin etkisiyle bir deiim srecine girdi. Nakit sknts ie
risine den merkezi ynetim, gelirlerini arthrmak iin, miri
topraklar ya dorudan saha karmak ya da vergi toplama
iini zel giriimcilere brakmak gibi yntemlere bavur
mak zorunda kald. ltizam usul denilen bu srecin, toprak
mlkiyetinin zellemesi ynnde ok nemli bir adm ol
duu sylenebilir. Mltezimlerle birlikte merkezi hkme
tin sivil-asker grevlileri, zellikle merkezin gcn ve et
kinliini yitirmesiyle, nce miri nitelikte olan topraklar ze
rinde fiili bir zel mlkiyet oluturdular. Bu fiili zel mlki
yet, daha sonra Tanzimat sonras dnemde gerekletirilen
134 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

yasala!jtrma al!jmalar ierisinde, nce dei!jik hukuksal


dzenlemelere, sonra da, tarmsal arazinin durumunu d
zenleyen bir yasaya konu oldu. 1 858 tarihini ta!jyan ve top
rakta zel mlkiyeti benimseyen "Kanunname-i Arazi"
( A razi Kanunu) ile, bu fiili durum, yasalatrlm oldu. B
Aadaki tablodaki veriler, bu geli!jim srecinde var
lan noktay aka ortaya koymaktadr. Buna gre, 20. yzyl
balar itibariyle, Osmanl mparatorluu'nda tarmsal ke
simde varolan mlkiyet yaps, kk reticilie dayal bir
grnm arzetmektedir.9

Tablo IV
1913 Yl tibariyle Osmanl mparatorluu'nda
Ekilen Arazinin Dalm

Aile says ifti ailesi Topraklarn


yzdesi yzdesi

Derebeyi 10 000 1 39
Toprak aas 40 000 4 26
Orta ve az
toprakl kyl 870 000 87 35
Topraksz kyl 80 000 8

Kaynak: Devlet statistik Enstits, 1973, s.24.

19. yzyl sonlar, 20. yzyl balar itibariyle yaplan


dier aratrmalar ve eldeki veriler de, tarm kesiminde k
k reticiliin egemenliine ilikin sonular vermektedir.
Kasaba'nn aktard bilgilere gre, Osmanl mparatorlu
u'nda ilk tarmsal aratrmann yapld yl olan 1 907'de,
tarmsal topraklarn %81 'i, 50 dnmlk i!jletmelerden olu
!juyordu ve bu byklkteki bir araziyi, drt-be kiilik bir
Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri 135

ailenin ililernesi olanaklyd. 1 909 tarihi itibariyle, Bat Ana


dolu'da ortalama iftlik byklkleri ise, 25 dnm dolayla
rndayd. 10
imdi, bu bilgileri, temel sorunsalmz telikil eden, ba
ml allianlarn ortaya klilar asndan deerlendirme
ye al!ialm. Grld gibi, Osmanl mparatorluu'nda,
20. yzyl halllarnda tarm kesiminde, kk reticilik, ta
rmsal yaplarn temelini olu!ituruyordu. Bu kesimde, uzun
yllar varln korumu olan trnar sisteminin zl, ta
rmda byk iletmelerin yaygnla!iarak baat hale gelmesi
sonucunu dourmamt. Her ne kadar, yukardaki tabloda
kk ve orta byklkteki toprak mlkiyetinin yan sra,
byk toprak sahiplii de nemli gibi gzkyorsa da, bun
lar tarmda, geni bir cretliler kitlesinin ortaya kmas so
nucunu dourmamtr. nk, " Byk iftlikler,. .. milyon
larca kk i!lletme arasnda boulmulard. Daha da
nemlisi, topraklarn itlenerek az sayda elde toplanmam
olmas, cretli iilii veya boaz tokluuna almay ka
bul edecek mlksziemi bir kylln mevcut olmama
s demekti. * Dolaysyla, kapitalist tarma veya plantasyonla-
ra elveri!lli artlar yoktu . . . . . . Kylnn elinden topra al-
namad veya yeni topraklar zerinde retim yaplabildii
srece, hem cretli ii hem de ortak ktl olacak, dolay
syla tarmda byk lekli retim de pek grlmeyecekti. "
Bu nedenle, byk tarmsal iletmelerin sahipleri, toprakla
rn, cretli emek kullanan kapitalist iletmeler biiminde
deil; ortaklk gibi geleneksel yntemlerle iletmeyi tercih
ediyorlard.l2 Bunlarn sonucu olar(lk, ukurova'daki pamuk
retimi gibi istisnalarn dl!inda, cretli iiler kullanan ka
pitalist iletmelerin yaygnlamas mmkn olmamtr.l3
Ayrca, tarnda, kk reticilie dayanan bu sistem; hem
vergi toplamaya ilikin mali gerekelerle, hem de siyasi a
dan, merkezi otorite tarafndan tercih ediliyordu. Keyder'in
.
1 36 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

ifadesiyle, "Osmanl sosyo-ekonomik yapsnn diizgn i!ile


yi!ii, resmi mlkiyet haklar devletin elinde olan kk ky
l aile i!iletmelerinin varlna balyd. Topra tasarruf
eden gerek reticiler de, vergi deme ykmllyle, mer
kezi otoriteye balydlar. Varolduu srece bu ili!iki, yalnz
ca merkezi otoritenin deil, kk i!iletme sahiplerinin hak
larn da korudu."14
Ancak, Osmanl mparatorluu'nda, tarm kesiminde,
srekli cretli i!iilik biiminde olmasa da, geici cretli i!ii
lik biiminde ortaya kan durumlar vardr. "19. yzyl orta
snda, nemsiz ve azalan sayda byk i!iletmenin toprakla
r bir yl sreyle kiralanan i!iiler tarafndan i!ileniyordu.
Palgrave'in tahminlerine gre, bunlara ek olarak Asya vila
yetlerinin tmnde, yksek oranda mevsimlik emek gerekti
ren pazarlk rnlerin retiminde 200 000 dolaynda mev
simlik cretli i!ii istihdam edilmekteydi."s rnein, uku
rova blgesinde zellikle 19. yzyln ikinci yarsnda pa
muk retimine geilmesiyle birlikte, mevsimlik de olsa tarm
kesiminde cretli i!iilik ortaya kmaya balad. Bu i!iile
rin saysnn 50 000-100 000 dolaylarnda olduu tahmin edil
mektedir.l6
Bu deerlendirmelerimizden ksaca karacamz so
nu, Osmanl mparatorluu'nda, 19. yzyl sonlar, 20. yz
yl ba!ilar itibariyle, tarmsal yapnn, sreklilik ;ellii ta
!iyan cretli igc kullanmndan uzak bir nitelik ta!id
dr. Dolaysyla, Osmanl mparatorluu'nda, cretlileri,
byk lde, tarm-d kesimlerde aramamz gerekecek
tir.

-
2. Tarm-D Sektrlerde Ekonomik Yap

a. Tarihsel Bir zet


Osmanl sanayii, geleneksel olarak, byk lde el sanatia
rna ve esnaf biimi rgtlenmeye dayanyordu. Bu yap,
Osmanl sanayiinin d!}a almas sonucunda dei:ime u
ramaya ba!}lam!} ve bu srecin sonunda, ykmla kar:la:
m:tr P Bu ykm srecinde, Osmanli pazarnn kapitlas
yonlar ve liberal nitelikli d: ticaret anla:m,alar ile Avrupa
lkelerinin sanayi maliarna almas belirleyici etkenlerden
biridir. lkenin Avrupa sanayi rnlerine almasnda, nce
ngiltere ile 1838 ylnda, daha sonra da dier Avrupa dev
letleri ile imzalar.an ticaret szlemelerinin byk etkisi ol
mutur.lS Bu sre ierisinde, "1820'lerden Birinci Dnya
Savana kadar geen yaklak yz yl boyunca Bat Avrupa
lkelerinden ithal edilen mamul mallarn hacm hzla geni
ledi. Sanayi Devriminin rnlerinin rekabeti karsnda, za
naatlara dayal retim faaliyetleri kimi dallarda direnebil
mi, pek ok dalda gerilemi, kimi dallarda da tmyle y
klp gitmitir."19 rnein, tekst alannda, "kodra'da
1812'de 600 tezgah alrken, 1821 'de tezgahlarn says 40'a
inmitir. Tmova'da 1812'de 2000 dokuma tezgah varken,
1830'da bunlarn mevcudu 200'den ibarettir. "2o 1850'de Sela
nik'te 25 ila 28 ipekli dokuma tezgah bulunurken, 5 yl ieri
sinde bu rakam 18'e dmt. Anadolu'nun Diyarbakr,
Bursa gibi blgeleri de dahil olmak zere, deiik yrelerin
de, 1850'lerde tekstil rnleri retimi, 30-40 yl ncesine
gre, onia birine dmt.21 Bu olumsuz gelimeden etki
lenen zanaatlar arasnda, sadece dokumaclk deil, derici
lik, bakr ileme gibi q ier dallar da bulunuyordu.22 Bu geli
imin, istihdan zerinde de ok ciddi dzeyde olumsuz et
kiler yapt gzlenmektedir. Pamuk'un hesaplamalarna
1 38 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

gre, 1820-1822 yllarnda, sadece pamuldu tekstil alannda,


tam-gn istihdam edilen kiilerin says 280 000 dolaylarn
dayd. Bunun, lkenin o zamanki nfusuna oran, % 2.08 idi.
Ayn alanda 1909-1911 yllarnda, gene tam zamanl olarak
alanlarn says ise, 104 400 dolayarna inmiti. Bunun
dnem nfusuna oran ise, % 0.41'di.23
Osmanl mparatorluu, bu sre ierisinde, "yar-s
mrge" bir nitelik edinmi ve snai rnler ithal eden, ta
rmsal kaynakl hammadde ihra eden bir lke konumuna
dmtr. rnein lke, 19. yzyl balarnda tekstil rn
leri asndan kendi kendine yeterli iken, 20. yzyl balarn
da i tketiminin % 80-90'lk blmn ithal iplik ve ku
malarla karlar duruma gelmitir.24 Ekonomik planda ol
duu kadar, siyasal planda da, Osmanl mparatorluu' nun
zayflamas ve da bamllnn artmas erevesinde or
taya kan oluumlar ve d borlanma, aama aama, 1881
ylnda mparatorluun mali ilerinde geni yetki sahibi
olan Dyun-u Umumiye'nin (Borlar daresi) kurulmasna
kadar ulaan bir srece yol amtr.25 Bylece, Osmanl m
paratorluu'nun sadece iktisadi deil, siyasi bamlln
da aka gsteren bir aamaya gelinmitir.
Bu erevede, lke ierisinde de, Osmanl mparatorlu
u'nun uluslararas iblm ierisinde bulunduu bu ko
numdan memnun ve bu balamda serbest d ticaretin ge
limesinden yana olan tarmsal ve ticari karlar olumu
tur. Ancak buna l,<art olarak da, koruyucu gmrii k ve sa
nayileme politikalarn savunan grler bulunmaktayd.
Bu grlerden etkilenen baz uygulamalar, zellikle Tanzi
mat sonras dnemde, uygulamaya da yansd. 1863 ylnda,
sanayileme dorultusundaki faaliyetleri olumlu ynde et
kileyecek nlemleri almak ve uygulamak amacna ynelik
bir "Islah- Sanayi Komisyonu" kuruldu.26 Devlet, kendi ih
tiyalarn, zellikle de, dnemin alkantl koullarnda ol-
Osmanl mparatorluu'nda almit likileri 139

mazsa olmaz bir nitelik gsteren askeri ihtiyalarn karla


mak iin, snai kurulular kurmaya balad.27 Devlete ku
rulan ve iletilen bu snai kurulularn, o dneme gre b
yk lekli ve ileri teknikler kullanan kurullar olduu sy
lenebilir.
Ancak, sanayileme dorultusundaki grlerin ekille
nerek bir iktisat politikasna dnmesi, 1908 ylnda ger
ekleen kinci Merutiyet sonrasnda oldu. Bu oluumda,
ok sayda iktisadi ve siyasi faktr rol oynad. Bu faktrlerin
bir blm "yapsal", bir blm ise "konjonktrel" olarak
nitelendirilebilir. Gene, bu faktrlerin bir blm "isel", bir
blm de "dsal" olarak nitelendirilebilir. Bu olu!;umda,
dnem ierisinde, iktidar ele geiren ttihat ve Terakki'nin
ideolojisi de rol oynad. Bu iktisadi ve siyasi koullarla tti
hat ve Terakki'nin ideolojisi arasnda da bir etkileim oldu
unu, partinin ideolojisinin de bu koullar tarafndan etki
lendiini belirtmeliyiz.
ttihat ve Terakki'nin dneme egemen ola. ideolojisi er
evesinde, 1908 Devrimi sonrasnda izlenilen ve imparator
luk iindeki deiik etnik unsurlar Osmanl milleti kavram
evresinde bir araya getirmeyi amalayan liberal politikalar
terkediliyor ve bunun yerine, Trk milliyetiliine ynelini
yordu. ttihat ve Terakki ynetimi bu grleri erevesin
de, zellikle sava yllarnda, bir Trk burjuvazisi yaratma
abas ierisinde grnmektedir. Bu oluumda, "etnik" fak
trlerin de nemli pay olduu sylenebilir. O dneme ka
dar iktisadi yaam ierisinde Trk olmayan unsurlarn b
yk egemenlii bulunduu gzlemi, bu oluumu atkilemi
tir. kinci Merutiyet ncesi ve sonras iki farkl yla ilikin
rakamlarla ifade edecek olursak, mslman olmayan din
sel/ etnik kesimlerin toplam nfus ierisinde oran 1 906 y
lnda % 25, 1915 ylnda ise % 18.76 idi.28 Bu oraniara kar
lk, aada ayrntl olarak ele alacamz 1913- 1 9 1 5 Sanayi
140 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

Saym sonularna gre, 1915 yl itibariyle, toplam 264 sa


nayi kuruluundan 172'si, (%65'i) gayr- mslim unsurlara
aitti.29 Bu verilerin, mparatorluun gayr- mslim unsurla
rndan bir blnn koptuu dnemlere ait olduu d
nlrse, daha nceki dnemlerde bu orann ok daha yk
sek olaca karsanabilir. Bu ortamda, "Liberal iktisat politi
kalarn bir kenara iterek korumac gmrk duvarlar ardn
da tarm ve sanayisiyle birlikte kendi yayla kavrulacak bir
ekonomi oluturmak, milli irketler, milli bankalar kurmak
ve mslman esnaf ve tccar rgtlernek gibi fikirler, g
lenmeye balayan Trk milliyetilii fikirleriyle uyum gs
teriyor, birlikte yaylyordu."30 Bu gr ve uygulamalarn,
sadece iktisadi kalknma asndan deil, ayru zamanda,
"modernleme" asndan da zorunlu grldn belirt
meliyiz.
"Milli ktisat" grleri ve uygulamalar zerinde, ku
kusuz, dsal faktrlerin de nemli bir etkisi olmutur:
Bunlardan birisi, mparatorluun Balkan savalarnda
urad yenilgiler ve bunun sonucunda uranlan toprak
kayplardr. Birinci Dnya Sava da, bu grlerin uygula
maya aktarlmas iin gerekli iktisadi koullar hazrlam
tr, denilebilir. "Savan patlak vermesiyle birlikte d tica
ret kesilmi, mparatorluun toplam tketiminin yzde yir
misini oluturan mamul mallar ve gda maddeleri ithalat
hemen hemen tmyle durmutur. Bylece 1915 ve sonra
snda .Osmanl ekonomisi, daha nce ithal ettii mallar ken
di olanaklaryla salamak durumunda kalyordu. Btn bun
larn yansra, Dnya Sava milli iktisat politikalarnn uy
gulanabilmesi iin gerekli d koullar da yaratmtr. "3 1
Savan balamasndan sonra, Almanya'nn ve dier Avru
pa lkelerinin itirazlarna karn, kapitlasyonlar tek ya.nl
olarak, 1 Ekim 1914 tarihinden itibaren geerli olmak zere
kaldrld. 32
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 141

"Milli ktisat" dorultusundaki olujumlar ise, deiljik


tarihlerde yaplan eitli uygulamalarla gerekletirilmi!jtir.
14 Aralk 1913'te yrrle giren "Tevik-i Sanayi Kanun-u
Muvakkat" (Sanayinin Teviki Geici Kanunu) bu dorul
tudaki ilk admlardan biridir. Bu geici yasa, yerli sanayiye
e!jitli ayrcalklar tanyor, devlet destei saglyordu. Uygu
lamada ok da bajarl olamayan bu kanun ile, snai alanda
ki zel girijimciliin tejvik edilmesi amalanmtr.33 Bun
larn d!jnda, yabanc !jirketlerin faaliyetlerinin denetlenme
sinden, milli bankacln gelijtirilmesine, kambiyo ijlemle
rinin denetimine kadar bir ok nlem de uygulamaya konul
du.34
Tejvik-i Sanayi Kanunu dnda da, deiik nlemler
alnm!jtr. gmrklerin kaldrlmas, devlete gelir getir
mek amacyla karlan devlet tahvilleri uygulamas bunlar
arasndadr. Devletin gmrk politikasnda da ajamal ola
rak deijiklikler yapld. Kapitlasyonlarn kaldrlmasn
dan hemen sonra, Eyll 1914'te g mr k resimleri % lS' e, Ha
ziran 1915'te de % 30'a ykseltilmiti.35 Ancak gmrk poli
tikalarnda daha radikal bir uygulamaya 1916 Marhnda ge
ildi ve " . . . ak ekonomi politikalarnn terkedilmesi, koru
mac politikalarn gndeme gelmesi ve milli ekonomi kurma
hedefinin iktisat politikalarn ynlendirmeye bajlamas iin
1916 ylndan itibaren de seici tarifelerle belirli dallarda yer
li retini korumay amalayan yeni gmrk rejimi uygulan
maya baland. Bylece korumac politikalara gei!j, ancak
d iktisadi ve siyasi ili!jkilerin kesintiye uramas sayesin
de mmkn olabiliyordu."36

b. Ekonomik Yap
Osmanl mparatorluu'nda tarm-d kesimlerdeki ekono
mik etkinliklere ilikin olarak yaptmz bu tarihsel deer
lendirmeden sonra, tarm-d!j kesimlerdeki bu etkinlikleri
142 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

daha ayrntl olarak incelemeye alalm.


Osmanl mparatorluu'nda, mamul mallar retiminin
ayr biimde rgtlendiini belirleyebiliriz:
i. Ky ekon_omisi erevesindeki tarm d retim faali
yetleri. Byk lde krsal kesimde, "eve i verme" sistemi
ierisinde gerekletirilen bu retim faaliyetleri arasnda, ip
lik eirmecilii, basit kuma dokumacl da bulunmakta
dr. Ancak, bu etkinlikler ierisinde, "halclk" ok zel bir
yer tutar. Bu faaliyetleri, aada, daha ayrntl olarak ince
leyeceiz.
ii. Kentlerde imalathaneler evresinde rgtlenen zana
atlar. Bunlar ise, kentsel kesimde, zellikle loncalar ereve
sinde rgtlenen zanaat tr retim etkinlikleridir.
Bu iki kesimin ortak zellii, basit el aletlerine dayanan
geleneksel teknolojiyi kullanyor olmalardr.
iii. Mamul mallar retiminin nc rgtlenme biimi
ise, Sanayi Devrimi sonrasnda Avrupa'da gelitirilen maki
neleri ithal ederek kullanan ve cretli ii kiralayan imalat
haneler ya da fabrikalardr.37
Bu faaliyetler ierisinde, alma ilikileri alan ve bizim
almamz asndan nemli olan, bir baml alanlar
kitlesinin oluumuna yol aan iktisadi faaliyetlerdir. Yani,
daha ok nc gruba giren faaliyetlerdir. Ancak, bu, dier
faaliyetlerin de incelenmesiyle baarlabilecektir. tk, di
er kesimler ierisinde de, cretli igc kullanm sz ko
nusu olmaktadr. rnein, ky ekonomisi erevesindeki ta
rm-d retim faaliyetleri ierisinde, "kapitalist ev sanayii"

olarak nitelendirilebilecek bir erevede, cretli igc kul
lanm da grlmektedir. imdi, bu snflandrma iindeki
etkinlikleri deerlendirerek, daha somut sonulara ulama
ya alalm. Bu deerlendirmemizi, daha ok 20. yzyl ba
lar itibariyle yapmaya yneleceiz.
B. Sanayi Saym Sonularna Gre
Osmanl mparatorluu'nda
Sanayileme ve cretlilerin Durumu

1 . 1913-1915 Sanayi Saym

Osmanl mparatorluu'nda, 20. yzyl bajlarnda, sanayi


lejme ve buna bal olarak bir i!ji kitlesinin ortaya kjy
la ilgili en nemli ve salkl bilgi kayna, 1913-1915 Sanayi
Saymdr. 1915 ylnda yaplan bu saymda, savaj nedeniy
le, daha salkl bilgiler elde etmek iin, 1915 yl iin olduu
kadar, geriye dnk olarak, 1913 yl iin de, sanayiin duru
muna ilijkin bilgiler derlenmeye a ljlmjh't-.38 Ancak, sa
ym, Osmanl mparatorluu'ndaki her sanayi kurulujunu
kapsamna almamaktadr. Bu saymn kapsamna, 1913 y
lnda karlan Tejvik-i Sanayi Kanun-u Muvakkat'ndan ya
rarlanan snai kurulujlar girmektedir. Saymn kapsam iti
baryla, bajlca iki snrlama sz konusudur:
i. Corafi snrlama: Sanayi saym; sadece stanbul, z
mir, Bursa jehirleri ile; Bandrma, Manisa, Ujak ve zmit ka
sahalarnda yapld. Bununla birlikte, dier vilayetlerde ve
livalarda en az 10 ii aljhran sanayi kurulujlarna da ba
sl soru katlar datld. Ancak, bu ikinci girijim bajarl
olmad. Dolaysyla, 1913-1915 Sanayi Saym, az nce sayd
mz blgelere ilijkin sonular iermektedir.39
ii. Saym, kullanlan evirici makina gc ve aljtrlan
ii says itibariyle de snrlamalar iermektedir. Sadece, bu
snrlamalarn zerinde kalan sanayi kurulujlar sayma
dahil edilmijlerdir. Buna gre, "1915 ylnda 24 saatte en az
100 kental hububat ten deirmenlerin ve devaml olarak
144 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

10' dan ok i!Ji al!Jtran sabun fabrikalarnn ve genellikle


muharrik g ile birlikte en az 10 ve muharrik g olmaks
zn 20 i!Ji al!Jtran sair sanayi messeselerinin saym uy
gun grld."40
Bu iki snrlama dolaysyla, 1913-1915 Sanayi Saym,
nicel olarak Osmanl mparatorluu'ndaki sanayi kurulu!Jla
rnn kk bir blmn ieriyorsa da, sanayinin durumu
hakknda anlaml bir fikir verebilecek dzeydedir. nk, o
dnem itibariyle nemli olarak nitelendirilebilecek sanayi
kurulu!Jlarnn neredeyse . ... m, saym alanna dahil olan bu
blgelerde bulunmaktayd. rnein, 1915 yl itibariyle, sa
ynna dahil olan 282 kurulu!Jtan 155'i stanbul (% 55), 62'si
zmir (% 22) blgelerinde bulunmaktayd. Bu iki kentin d
!Jndaki sanayi kurulu!Ju says ise, sadece 65'ti (% 23). 41 Bo
ratav'a gre, "lkenin snai profilinin byk blmn ier
diinde !Jphe olmayan bu kurulu!Jlar, 1908 ylnda ada!J
anlamyla bir Osmanl sanayiinin varolmadn ak-seik
ortaya koymaktadr."42

a. 1 913-1915 Saym Sonulanna Gre Sanayinin Durumu


imdi, 1913-1915 Sanayi Saym sonularna dayanarak, 20.
yzyl ba!Jlarnda Osmanl mparatorluu'nda sanayile!Jme
ve buna bal olarak, bir i!Ji kitlesinin dou!Juna ikin bil
gileri deerlendirmeye al1!Jalm. Tablo V'te, saym sonula
rna gre sanayi kurulu!Jlarnn says ve bunlarn alt-sek
trlere gre dalm grlmektedir.
Daha nce belirttiimiz gibi, bizim temel ilgi alanrnz,
Osmanl mparatorluu'ndaki cretliler olu!Jturmaktadr. Sa
nayileme ile, bu kitleyi ortaya karan bir olgu olmas nede
niyle ilgileniyoruz. Oysa, sadece bu tablodaki bilgilerden ha
reketle, Osmanl mparatorluu'ndaki i!ii kitlesinin nicelii
ne ilkin deerlendirmeler yapmamz olanakl grnme
mektedir. Ancak, bu snrl veriler erevesinde dahi, Os-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 145

manl mparatorluu'nda sanayilemeye ilikin deerlen


dirmeler yapmak mmkndr. nk, bir lkede sanayinin
alt-sektrel dalm, o lkenin sanayileme dzeyi hakkn
da bilgiler verebilmektedir. Bir baka deyile, sanayileme
srecinde, sanayinin isel dalm da deimekte ve her i
sel dalm, ana izgileriyle, belirli bir sanayileme dzeyine
tekabl etmektedir.

Tablo V
1913-195 Sanayi Saymna Gre Osmanl Sanayiinin Durumu

Sektrler 880 nelesi 8s-890 89-900 9o-915 Toplam


kurulan aras aras a ra s
kurulu k. k. s. k.k.s. k k.s
. .

says

Gda Sanayii s 6 7 38 66
Toprak Sanayii 2 3 5 ll
Deri Sanayii 3 3 4 ll
Tahta Sanayii 3 6 s 24
Tekstil Sanayii 17 4 6 8 45
Kat-Matbaa
Sanayii 7 6 6 2 50
Kimya Sanayi 6 7
Toplam 56 9 32 107 24

Kaynak: Eldem, 1994, s.65.

Sanayilemenin, greli olarak geri aamalarnda, bu


isel dalmda, tarma dayal sanayiler arlkl olmaktadr.
En.dstrileJme sreci ierisinde, tarma dayal bu sanayile
rin pay, srekli olarak azalma gstermektedir. Tablo V'teki
bilgilerin deerlendirilmesi, smanl mparatorluu' nda, 20.
yzyl balarnda mevcut sanayi kurulularnnn ok b-
146 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

yk blmnn; gda, toprak, deri, tahtaclk, tekstil ve ka


t gibi tarmsal kaynakl sanayiler olduunu ortaya koy
maktadr. Bu sanayi yapsnn ise, geli!lmemi bir sanayinin
varlna tekabl ettii ifade edilebilir. ?ayma dahil olan
snai kurulularn says, 1915 yl itibariyle 282'dir. Bunla
rn 78'i gda, 78'i ise dokumaclk alanlarnda faaliyet gster
mektedir (%55.3). letme says yannda, retim deerleri
itibariyle yaplacak bir zmleme, Osmanl mparatorlu
u'nda sanayinin yapsna ilikin daha salkl sonular ve
recektir. Aadaki tabloda, 1913-1915 Sanayi Saym sonu
larna gre sanayi alt-sektrlerinin retim deerleri grl
mektedir:

Tablo VI
1913-1915 Sanayi Saym Sonulanna Gre Sanayi Sektrlerinin
retim Deerleri (Milyon kuru olarak)

Sanayi retim deeri Yzde retim deeri Yzde


1913 1915

Gda Sanayii 459.6 68.2 531 .9 70.3


Deri Sanayii 32.0 4.8 62.6 8.3
Toprak Sanayii 13.4 1 .9 2.7 0.3
Aa Sanayii 11.1 1 .6 5.9 0.8
Dokuma Sanayii 1 00.3 14.9 90.8 1 1 .9
Krtasiye Sanayii 37.5 5.6 46.2 6.1
Kimya Sanayii 16.9 2.5 1 7.0 2.2
Toplam 670.8 99.9 757.0 99.9

Kaynak: kn, 1970, s.24, Tablo X.

Grld gibi, 1915 yl itibariyle, toplam retim dee


rinin, %70.3' sadece tek bir alt-sektr tarafndan, gda sana
yii tarafndan retilmektedir. Gene ayn yl itibariyle, top-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 147

lam retim deerinin % 1 1 .9'u dokuma sanayne aittir. ki


alt-sektrn toplam retim ierisindeki paylan ise, % 82.2'yi
bulmaktadr. Buna, pay % 8.3 olan deri sanayni eklersek,
tarm kaynakl alt-sektrn toplam retim deeri ierisin
deki pay, % 90.5' bulmaktadr. Bu da, Osmanl sanayiinin
gelillme dzeyini ve tarma dayal yapsn aka gster
mektedir.

b. 1 91 3-1915 Sanayi Saym Sonulanna Gre i Saylar

Osmanl mparatorluu'nda sanayilellme dzeyine ve sana


yinin yapsna Hillkin bu deerlendirmelerimizden sonra, sa
nayilellmenin bir trevi olarak nitelendirdiimiz baml a
illanlarn saylarna Hillkin verileri grelim. Alladaki tab
loda, ayn kurululllardaki illi saylar grlmektedir.

Tablo VII
Osmanl mparatorluu'nda
1913-1915 Sanayi Saymna Gre i Saylar

Sektrler alan Says yeri Bana Ortalama


1915 alan i Says

Gda Sanayii 3 916 52


Toprak Sanay 336 20
Deri Sanayii 270 58
Aa Sanayii 377 16
Dokuma Sanayii 6 763 93
Krtasiye Sanayii 1 267 25
Kimya Sanayii 131 12
Toplam 14 060 53

Kaynak: kn, 1 970, s.19, Tablo VII.


148 Osmanl mp aratorluu'nda alma likileri

Grld gibi, 1913-1915 Sanayi saym kapsamna gi


ren kurulularda, sadece 14 060 kii almaktadr. Bu top
lam ierisinde, bu kurulularda ii statsnde alanlar ol
duu kadar, memur olarak alanlar da bulunmaktadr. An
cak, memur statsnde alanlar, bu rakamn kk bir b
lmn tekil etmektedir. rnein, gda sanayiinde 1915 y
lnda alan 3916 kiinin sadece 265'i memur statsnde
dir.43 Bu nedenle, bu tablodaki alanlar saysnn tamam
n, sanayi iileri olarak deerlendirmek yanl olmayacak
tr.
imdiye kadar vermi olduumuz iki tablodaki bilgiler
den, dolayl bir akl yrtmeyle, Osmanl mparatorluu'nun
ekonomik yapsna ve sanayinin gelimemiliine ilikin
karsamalar yaptk. Ancak, tablolardaki rakamlar, Osmanl
mparatorluu'nda sanayilemenin dzeyine ilikin karsa
malar yapmamza olanak veriyorsa da, ayn deerlendirme
yi, saymn snrllklan nedeniyle, ayn kolaylkla, ii say
lar iin yapmamz mmkn grnmemektedir. Bu nedenle,
Osmanl mparatorluu'ndaki ii kitlesinin niceliini sapta
mak iin, 1913-1915 Sanayi Saym dndaki veri kaynakla
rna da ynelmemiz gerekecektir. Saymdan elde ettiimiz
bilgilerin, saym dndaki baka bilgilerle tamamlanmas
ya da en azndan onlarla birlikte dnlerek yorumlanma
s Jurumunda, daha salkl sonulara ulaabilmek mm
kn olacaktr. Bu ilave bilgiler, deiik tarihler itibariyle,
farkl kaynaklardan elde edilebilmektedir. imdi, tm snr
Wklarna karn, bu bilgileri gzden geirmeye alalm.

2. 1 92 1 Anadolu malat Sanayii Syun

1921 ylnda da, Ankara hkmeti, kendi denetimi altnda


olan blgelerde bir imalat sanay saym yapt. Bu saym, sa
nayinin greli olarak gelimi olduu stanbul, zmir, Ada-
Osmanl lmparatorlugu'nda alma llikileri 149

na, Bursa gibi ehirleri, "o zaman milli hudutlar haricinde


bulunduundan" iermemekteydi.44 1913-1915 Sanayi Say
m da, byk lde, bu blgelerdeki sanayi kurulularn
ierdiinden, iki saymn, bir anlamda birbirlerini tamamla
yc bir nitelik tadklar ifade edilebilir.
Aadaki tabloda, 1921 Sanayi Saym sonularna g
re, sanayi kurululan ve buralarda alan saylar gsteril
mektedir.

Tablo VIII
1921 'deki Milli Hudutlar in de Bulunan Sanayiin Durumu

Sanayi Messese Arnele Sanayi Kurulu


ubeleri adedi adedi messeselerine bana
isabet eden ii
arnelenin says
nisbeti

Mensucat 20 057 35 316 46.34 2


Deri sanayii 5 347 17 964 23.57 3
Ma den sanayii 3 273 s o21 10.52 2
Aa sanay ii 2 067 6 007 7.88 3
Gda sanayii 1 273 4 493 5.89 4
Toprak sanayii 704 3 612 4.74 5
Kimya 337 803 1 .06 2
Toplam 33 058 76 216 100.00 2

Kaynak: Tkin, 1946, s. 24.

1 921 Say mn dan kan sonulan ksaca deerlendirir


sek, unlar sylememiz olanakldr:
i. " 1 921 Sanayi saym sonularnn iyeri bana ortala
ma olarak 2 alan insan gstermesi, saymn kapsad
alanlarda kendi bana ya da aile emeinin yardmyla al-
150 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

an kk reticilerin dnda cret-emek ilikisine daya


nan sanayi retiminin yok denecek kadar clz olduunu ka
ntlamaktadr."45 1913-.1915 Sanayi Saymnda kurulu ba
na ortalama i says'nn 53 olduunu hatrlarsak, Anado
lu sanayiinin, 1913-1915 Saymnca kapsanan kurululara
gre, karla!jtrlamayacak kadar kk lekli kurulujlar
dan olujtuunu syleyebiliriz.
ii. 1921 Saymnn kapad faaliyet alanlarnda alan
larn yars, dokumaclk ve halcln ol:u!jturduu tek bir
kesimde almaktadr. Bu da, aljmamzn deijik blm
lerinde bu faaliyet alanlan hakknda yapm!j olduumuz de
erlendirmeleri desteklemektedir. aljanlarn stats itiba
ryla, kk reticiliin egemen olduu bu kesimlerin bir
nemli zellii de, cretli emein ok az olmasdr.

C. Sanayi Saymlar Dndaki Bilgiler

1913-1915 Sanayi Saymnn yaynlanan ve yaynlanmayan


bilgileri ve 1921 ylJ?da Anadolu'da yaplan saymlar d!jn
da, bajka veri kaynaklar da mevcuttur. Deijik kurulujla
rn; rnein sanayi odalarnn, belediyelerin ve dier devlet
kurulularnn bilgilerinden yararlanarak, Eldem, 20. yzyl
bajlarnda Osmanl sanayiinde aljanlarn niceliine ili!j
kin derli toplu sonulara ulajmaya al!jm!jtr. Ajadaki
tabloda, bu kaynaklardan toplanan veriler !jnda, 1913 y
lnda Osmanl mparatorluu'nda sanayide aljanlarn sa
ys grlmektedir. Bu tablodaki alanlarn tmnn c
retlilerden olujmadn, ancak bu kesimin belirli bir arl
a sahip olduunu belirtmeliyiz.
Tablo IX
1913 ve Civar Yllar in Sanayide alanlar Hakknda
Toplanan Bilgiler

Blgeler Byk Orta byklkte Toplam


kurulularda kurulularda
alanlar alanlar

Rumelinin
Yunanistana 998 8 229 9 227
terkedilen ksm
stanbul 14 977 40 000 54 977
zmir Blgesi 3 874 1 8 040 21 914
H davendigar vs. 4 484 l l 882 1 6 366
Adana Blgesi 362 4 200 5 562
Sair Anadolu 1 0 1 54
Suriye 1 3 845
Toplam 35 849 121 891 240 091

Kaynak: Eldem, 1994, s.208

Aadaki tabloda ise, alan saysnn daha da fazla


olduu gzlenecektir. Bu fazlalk, bilgilerin, zellikle kk
sanatlarda alanlar da iermesinden kaynaklanmaktadr.
Bu tablodaki alanlarn, byk lde iilerden deil, za
naatkarlardan olutuuna dikkat etmek lazmdr.
Tablo X
Osmanl mp'aratorluu'nda 20. Yzyl Balarnda
alanlarn Says

Halclk Dokuma- pekilik Saraciye Yalar- Sa ir Yekun


l k sabun

stanbul 775 4 600 200 3 330 500 2 500 22 905


Anadolu 59 307 54 800 7 600 9 910 1 2 000 31 000 274 6 1 7
Suriye 300 15 000 8 000 2 200 8 000 22 500 56 000
Cebeli
Lbnan 4 000 000 500 2 500 5 000 1 3 000
Kuds 50 1 1 00 400 5oo 4 500 7 550
Musul-
Badat 000 7 500 1 500 000 23 500 34 500
Top lam 61 432 87 000 7 800 1 7 840 25 500 99 000 408 572

Kaynak: Eldem, 1 994, s.209.

Vermi olduumuz tab lolarda, Osmanl mparatorlu


u'nda sanayide alanlarn saysna ilikin olarak yer alan
bilgiler, 14 060 ile 408 572 arasnda deimektedir. cretlile
re ilikin gerek rakamn, bu iki snr arasnda bulunmas
C --
gerektiini dnyoruz. Son vermi olduumuz tablodaki
408 572 rakam, biraz abartldr. nk, bu ralaimn ieri
sinde, zellikle kk sanatlar alannda yer alan zanaatkar
lar da bulunmaktadr. Bunlarn, kavramn bugnk anla
myla, tam olarak "kendi hesabna anlar" kategorisi
ierisinde olduklarn sylemek gse de, en yakn olduklar
igc stat kategorisinin bu olduu sylenebilir. Ancak,
Ayata'nn daha nce tarttmz argni.an erevesinde,
bu zanaatkarlarn bir blmnn, zellikle de halclk ala
nnda alanarn, aslnda baat olarak, cretlilik ilikisi
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 1 53

ierisinde d!jnlmeleri mmkn saylabilir. Eldem'e gre,


halclk kesiminde, 1910-1913 yllarnda, 19 445 tezgahta, 60
082 i!ji almaktadr. Bu tezgahlarn ve al!Janlarn byk
blm; stanbul, Ege ve Anadolu blgelerinde bulun
maktadr.46 1908'de ark Hal irketi, belirli merkezlerde
imalathaneler kurmu!J ve dier hal dokuyan kasabalarda
da, acenteler araclyla retimi organize etmeye balam
t. Eldem bu i!jilerin sipari!J zerine al!jtklarn belirt
mektedir. Ayata ise, sadece ark Hal irketi'nin, 1913 yln
da, 8 156 tezgaha ve bu tezgahlarda al!jtrd 25 257 ii
ye sahip olduunu belirtmektedir. ngiliz irketi, evlerinde
al!jan ok sayda dokuyucuyu istihdam ediyordu. Onlarn
dokuduu hallar ky muhtarlar tarafndan toplanarak, !jir
ketin yerel temsilcilerine ula!jtrlyordu. 1913 ylnda, atel
yelerde yaplan hal imalat daha arlkl olmakla birlikte,
toplam retimin kmsenmeyecek bir miktan, yzde 42'si,
evlerde yani kapitalist ev sanay rgtlenmesi erevesinde
yrtlyordu.47
Bu sistem, Bat Avrupann endstrilemesinde nemli
bir rol oynayan ve "ev retimi" ya da "eve i!j verme" (put
ting out) olarak nitelendirilen sistemden farkllklar gster
mektedir. "Eve i!j verme" sisteminde, "i!jiler ile bazen eski
bamsz zenaatkarlar, bazen de l tarm mevsiminde dn
ya kadar bo vakti olan eski kyller, ham maddeyi, giderek
iveren olma srecini yaayan tccardan alp, ilenmi mal
olarak geri vererek kendi evlerinde, kendi mlkiyetlerindeki
ya da kiraladklar ara ve gerelerle iliyorlard. "48
Buna karlk, yukardaki "kapitalist ev sanay" olarak
tanm lanan sistemde, "Kullandklar aletleri ve hammadde
leri "hal imalatlan"ndan salayan, rnleri zerinde ml
kiyet hakk iddia etmeksizin para ba cret karl hal
dokuyan, kendi evlerinde al!Jan ve hemen hemen tamam
kadn ve gen kzlardan oluan kapitalist ev sanayii iileri"
1 54 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

bulunmaktadr .49
Dolaysyla, Osmanl mparatorluu'nda, klasik "eve i
verme" sisteminden, kullanlan sermayenin de iverene ait
olmas zelliiyle farkllaan bu sistem ierisinde alan bir
blm insann varolduu savunulabilir. Hatta, bu kesimde
alanlarn elde ettii cret gelirine ilikin bilgilerimiz de
bulunmaktadr. Buna gre, halclk alannda alanlarn c
retleri ise, blgeden blgeye deimektedir ve 1908 yl iti
bariyle gnlk ortalama cret; Hereke'de 4, Uak'ta 2.5, s
parta'da 2.1, Sivas'ta 1.8 kurutur.SO

. Osmanl mparatorluu'nda Devlete Ait


Sanayi Kurulu!ilar

Osmanl mparatorluu'nda, hemen her toplumda, her d


nemde olduu gibi, devletin kendi sahip olduu snai kuru
lular araclyla iktisadi yaama aktif olarak katlmas da
sz konusu olmutur. Bu katlm, ok eski tarihlere kadar da
uzanr. lkede "devletin ilk snai tesisi, harp silahlar imal
maksadyla Il. Bayezid devrinde (1505?) vcuda getirilen
Tophane'dir."51 Ancak, devletin iktisadi yaamda dolaysz
bir biimde iveren olarak stlendii rol, iki farkl dnem
itibariyle ele almak yararl olacaktr: Tanzimat'tan nce ve
Tanzo;..mat'tan sonra. Devletin bu rol, zellikle Tanzimat'a
kadar, byk lde, devletin modernletirmeye alt
orduya ait ara-gere ihtiyacn karlama amacna ynelik
kurulularn iletilmesi biiminde olmutur.52 rnein,
"yzbinlik ordular giydirebilmek iin, gereken ynl doku
ma ve uha retimi, ok nem verilen bir devlet ii olagel
mitir. "53 Bu balamda, " 1804 ylnda III. Selim dneminde
lkede tketimi ve ithalat artan iki madde olan uha ve ka-
Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri 155

dn retilmesi iin kapsaml bir sanayi kuruluunun olu


turulmasna karar verilmitir. Aslnda bu byk ihtiyacn
zm iin ok daha nceleri 1703, 1777 yllarnda da stan
bul'da uha imalathanesi kurma giriimi yaplmtr. "54 An
cak, genel izgileriyle, devletin "makine kullanan ve fabrika
ismine hak kazanan snai iletmeler"i, 19. yzylda kurulma
ya balanmtr.SS zellikle de Tanzimat'tan sonra, devletin
iktisadi yaam ierisindeki yeri, daha ncekinden farkl bir
konum kazanmaya balamtr.56 Bu dnemde "Fabrika-i
Hmayunlar" olarak nitelendirilen ok sayda devlet fabri
kalar kurulmutur.57 Tanzimat dneminde kurulan 160 ci
varndaki fabrikann ou, devlete aittir.58 Bunun nedenle
rinden birisi, daha nceki dnemde olduu gibi, devletin
askeri ihtiyalarnn yurt ii retimle salanmas dncesi
dir, Ancak, bunun yannda, devletin iktisadi yaamdaki ye
rini, yeni koullarda salamlatrmak amac da gzlenmek
tedir. Bu erevede, ordunun silah ve dier ara gere ihti
yalarn karlama amacna ynelik kurulular yannda, e
itli dokuma dallar ve deri-kundura fabrikalar da kurul
mutur.59 Bu kurulular, askeri adan sahip olduklar stra
tejik nem yannda, kullandklar teknoloji ve retim deer
leri asndan da, dnemin dier sanayi kurulularndan
daha nemlidirler.60
Bu nemli tesislerin, rasyonel bir biimde iletilebilmele
ri ise, mmkn olmamtr. "Bu tesislerin bir ksm rantabl
koullar altnda almaa devam etmi, bir ksm zararn
srekli olarak hazine yardmyla kapatm, fakat tekstilde
nclk etmesi dnlen nemli bir ksm ise yolsuzluk ve
rezaletler serisi ile iflas edip kapanmtr." 6 1 Bu kurulula
rn byk blmnn iflas etmeleri, bir ka yllk bir sre
iinde gereklemitir. 62 Bu oluum zerinde "ksmen dev
letin idaresizlii, ksmen de kapitlasyonlarn milli sanayii
himayeye imkan brakmamas" nedenleri bulunmaktadr.63
156 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

20. yzyl balarna gelindiinde, devlete ait snai kurulu


larn nemlerinin azalm olduunu syleyebiliriz. 1913-1915
Sanayi Saym sonularna gre, 1915 yl itibariyle sayma
dahil edilen 264 kurulutan 22'si, yani % 8.3' devlete ait
snai kurululardr ve bunlarn byk blm de dokuma
sanayii alannda faaliyet gstermektedir. 64
Devlete ait snai kurulular, altrlan ii says itiba
riyle deerlendirdiimizde de, bu kurulularn nemini gi
derek yitirdiini ifade edebiliriz. Elimizdeki verilere gre,
1913 ylnda, silah fabrikalar ve deniz tezgahlaryla birlikte
btn devlet snai messeselerinde 5000 kadar ii al
maktadr. 65

D. Dier Sektrlerde alan cretliler

1. Hizmet!er Sektrnde alan iler

Osmanl mparatorluu'nda cretliler deerlendirilirken gz


ard edilmemesi gereken bir iktisadi faaliyet alan da, hiz
metlerdir. Ancak, hizmetler sektrn, dier kesimlerden
ayran ok nemli bir zellik bulunmaktadr: Bu alandaki
yatrmlar, byk lde yabanc sermaye tarafndan ger
ekletirilmitir. Pamuk, bu oluuma neden olan sreci,
yle anlatmaktadr:
"Birinci Dnya Sava'na kadarki dnemde dolaysz
(d) yatrmlar tarm ve sanayi gibi retim faaliyetlerine
deil, byk ounluuyla demiryollar, limanlar gibi ihra
cata dnk altyap tesislerine ynelmilerdir. Ayn biimde
evre devletlerine verilen borlarn cari harcamalara deil
de, yatrmlara ynelen blm yine demiryollar gibi, altya
p tesislerine gitmitir. Bu nedenle evre ekonomilerinin
dnya pazarlarna ynelmesi srecine merkezden sermaye
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 157

ihraemn katks, dorudan doruya reti:ni arthrmak de


il, sz konusu ticareti kolaylahrmak ynnde olmutur.
Nihayet evre lkelerine sermaye ihrac, merkez lkeleri sa
nayiine ek pazar yaratmhr. Bu olgunun iki ana boyutu var
dr. Birincisi, altyap yahrmlarnn ulatrma masraflarn
drmesi ile, zanaatlara dayal yerli retim yklrken, Av
rupa sanayiinin tketim mallarna olan talep genilemitir.
kinci olarak, demiryollan gibi yatrmlar Avrupa demir
elik sanayii iin nemli boyutlarda ek talep yaratmlar, bu
daln uzun bir sre Avrupa'daki sanayilemenin itici gc
n olwturmasn salamlardr."66
Kukusuz yabanc sermaye yatrmlarnn bu alanlara
ynelmesinin nemli nedenlerinden biri de, bu kesimlerde
kar orannn ykseklii olmaldr. Keyder'e gre, "zel ya
banc sermayenin genellikle ticaret sermayesini tamamlayan,
ypranma oran ve deiken sabit sermaye oran dk (ma
den, liman, demiryolu gibi) alanlara yapld dnlrse,
lkeye sermaye girileri . zaman iinde sabit olsa bile kar
transferlerinin sermaye girilerini amas ku vv etle muhte
meldir." 67
Aadaki tabloda, 1914 yl banda, yabanc sermaye
nin sektrel dalm grlmektedir.68

Tablo XI
1914 Yl Banda Yabanc Sermayenin Sektrlere Gre Dalm
(denmi sermaye ve tahviller toplam itibariyle)

Sektrler Toplam ierisindeki pay (%)

Demiryollar 63. 1
Limanlar 4.3
Belediye hizmetleri (Su,gaz vs.) 5.1
Bankaclk 12.0
Sigorta 0.7
158 Osmanl mparatorluu'nda alma liikileri

Ticaret .S.8
Sanayi 5.3
Madencilik 3.7
Toplam . 100.0

Kaynak: Pamuk, 1978, s.144, Tablo III'teki pilgilerden


d zentenmitir.

iktisadi plandaki bu gelimenin nemli sonularndan


biri, hizmetler sektrnde geni bir baml alanlar kitle
sinin ortaya kmas ve gelimesidir. Bu kesimde alanla
rn saysna ilikin olarak, her kuruluu kapsayc nitelikte
rakamlar mevcut olmamakla birlikte, bir blm iiP kesin
rakamlar bulunmaktadr. Bu rakamlar, bu kesimdeki kuru
lularn altrd ii saylar itibariyle, lkenin en byk
kurulular olduunu da ortaya koymaktadr. Aadaki
tabloda 1911 yl itibariyle, Osmanl mparatorluu'nda, per
sonel says 1000'den fazla olan kurulular grlmektedir.
Bu kurulularn byk blm, hizmet kesiminde faaliyet
gstermektedir. Demiryolu irketlerinin ise, bu kesimde faa
liyet gsteren kurulular arasnda n planda yer ald gz
lenmektedir.

Tablo XII
19,1 1 'de Personel Says 1000'den Fazla Olan Messeseler

Kurulular Kurulu tarihi Personel says

Ttn Rejisi 1883 13 969


ark Demiryollar 1868 3 758
Anadolu Demiryollar 1888 2 850
Aydn Demiryollar 1856 1 607
zmir-Kasaba ve Temdidi 1863 1 983
Demiryolu
Osmanl mparatorluu'nda alma li kiler i 59

Seyr-i Sefain daresi 9o 200


malat- Harbiye Fabriltalar 2 733
Ereli Kmr irketi 892 5 85
Balya-Karaaydn Madeni 892 o8
Yorgi ve Rumbaki Kmr 488
irketi
Osmanl Bankas 863 26
Ziraat Bankas 888 022
Hicaz Demiryolu 903 628

Kaynak: Eldem, 994, s. 41 .

Bu kurulularn istihdam ettii personelin byk bl


m, imparatorluk topraklarna dalm durumdayd. r
nein, Anadolu Demiryolu irketi'nin sade.ce Anara ve
Konya Demiryolu hatlarna bakm tehizatnn bulunduu
Eskiehir atlyelerinde, 420 ii almaktayd. Ayn kentte,
1 40 kii de beki ve istasyon personeli olarak altrlmak
tayd. 69 Tabloda yer alan kurulular dnda da, hizmet ke
siminde alan iiler bulunmaktayd. rnein, mparator
luun en nemli sanayi kentlerinden biri olan Selanik'te,
1 908 Austosu itibariyle, eitli sanayi dallarnda alan 10
000 kadar ii ve ttn imalatnda alan bir o kadar ii
yannda, zellikle liman ilerinde alan S 000 kadar da ula
m hizmetiisi bulunmaktayd.70
Bu kesimlerin ve buralardaki kurulularn, Trkiye a
lma ilikileri tarihi asndan nemli bir zellii de bulun
maktadr. Trkiye alma ilikileri tarihinde dolaysz bir
biimde, toplu alma ilikilerini dzenleyen ilk yasa olan
1909 tarihli Tatil-i Egal Kanunu, kapsamna, bu tr kuru
lularda alanlar almaktayd.
2. Madencilik Sektrndeki cretliler

Madenler asndan zengin bir lke olan Osmanl mparator


luu'nda, madenciliin nemli bir gelime gsterdii syle
nemez. mparatorluk topraklarndaki madenierin iletilme
sine de olduka ge tarihlerde balanmtr. Bir ok ma
denin kefi ve iletilmeye balanmas, 19. yzyl ortalarn
dan itibaren gereklemitir. rnein, Zonguldak'ta maden
kmrnn kefi 1 829'da, iletilmeye balanmas ise 1 848
tarihinden itibaren sz konusu olmutur.71 Osmanl mpara
torluu'nda madenierin hzla iletilmeye balanmasnda iki
faktrn nemli rol olmutur. Bunlardan birincisi, 1829'
dan itibaren Osmanl donanmasnn buharlya evrilmesi
dir. kincisi ise; Tophane, Tersane, Darphane ve dier devlet
tesislerine yakt salama gereksinimidir.72
20. yzyl balarnda, maden sanayiinde ortalama 25 000
kii almaktadr. Ta ocaklarnda ve tuz retiminde al
anlarla birlikte bu miktar 30 OOO ' e ykselebilir. Fakat bunla
rn yalnz yansn daimi maden iisi sayabiliriz. Dier yar
s madenierde bir ka ay alhktan sonra kyne dnen ve
yerini ayn nitelikte geici iilere terk eden kimselerdir.73
Varlk da, deiik kaynaklardan derledii bilgilerden, top
lam olarak 30 000 civarnda maden iisi olduu sonucuna
varmaktadr.74

3. naat ileri

Osmanl mparatorluu'nda, sanayi ve madencilik kesimleri


dnda, cretlilerin geni bir biimde varolduu iktisadi fa
aliyet alanlarndan biri de inaat ileridir. lnaat ilerinde
cretli olarak alanlarn toplam saysna ilikin kesin ra
kamlar bulmak olanakl deildir. Ancak, deiik projelerde
alanlarn saysna ilikin olarak yaplan baz zgl al-
Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri 161

malardan, snrl bilgiler elde etmek olasdr. Faroqhi, 16.


yzylda hemen tm Anadolu kentlerinde at ileri iin
mevsimlik vasfsz emek talebi olduunu tahmin etmekte
dir. Ancak Osmanl devletine ve vakflara ait inaatlarda i
bulma olana daha fazlayd.75 Barkan ise, 16. yzylda ina
edilen Sleymaniye Camiinin kaytlarn incelemi ve cret
li iilerin varlna ilikin saptamalar yapmtr.
Buna gre, "nitelikli igc gerektiren ilerin tamam

ile, niteliksiz igcnn yeterli olduu hamallk, rgadlk gi


bi ileri 'l % 23.8'i, cretle al.an serbest iiler tarafndan
yerine getirilmitir."76 Ancak bu iilerin alma koullar
asndan, gnmzdeki iilerden nemli farkllklar bu
lunmaktayd. Bu kesim, stat olarak cretli olmakla birlikte,
ap alnama zgrlne sahip deildi. Ne zman ve
ne kadar alacakianna devlet tarafndan karar veriliyordu.
Ayrca, bu iiler, ap almamakta hr olmama yann
da, istedikleri al.ma artlarn kabul ettirme konusunda
da hr deillerdi.77 Ancak, Barkan, buna karn, cretierin
ok dk olmadn da belirtmektedir.
Cami yapm dnda; kale, kpr, gemi inas gibi i
lerde de, benzeri yntemlerle cretli ii kullanlmaktayd.78
imparatorluun daha sonraki dnemlerinde, giderek geli
en kanal, demiryolu, liman, yol yapm gibi iktisadi faali
yetlerde de cretli inaat iileri altrld.79

E. cretlilerin Niceliine llljkin Deerlendirme

Osmanl mparatorluu'nda baml aanlann niceliine


ilikin olarak vermi olduumuz bilgileri, deerlendirerek
bir sonuca ulatrmak istiyoruz.
Osmanl mparatorluu'nda ii says ile ilgili olarak,
1
1 62 Osmanl mparatorluu'nda alma l!ikileri

birbirleriyle uyu!imayan dei!iik tahminler yaplmaktadr.


rnein, Tefik avdar'a gre, 50-75 binlik bir !ii ordusu
nun varlndan sz edilebilir.SO Dumont'un 1908 yl iin
tahmini ise, 200-250 bin dolaylarndadr.Sl 1894-1895 y lla
rnda yaplan bir nfus saym ise, nfusun mesleki dal
mna ili!ikin bilgiler de iermektedir. Buna gre, nfus ieri
sinde, "amele" olarak gsterilenterin says, 186 OOO'dir.82
Ancak, "amele" ad altnda, hangi kesimlerin ierildii, han
gilerininse ierilmedii kesin izgileriyle belli olmad iin,
bu rakam da kesin bir biimde ele almamak gerekir. Buna
kar!ilk, rnein Oya Bay d'ar, 1908 ylna doru btn im
paratorlukta (tarm i!iileriyle birlikte), milyonu bulan bir
i!ii kitlesinin varlndan sz etmektedir.83 Bu rakam daha
ileri gtrenler de bulunmaktadr. Velikov'a gre, i!iilerin
says iki milyonu bulmaktadr.B4
Kanmzca, bu rakamlarn byk blm, abartldr.
Deerlendirme hangi biimde yaplrsa yaplsn, !iU aktr
ki, 19. yzyl sonlar, 20. yzyl ba!ilar itibariyle Osmanl
mparatorluu'nda nicel adan geli!im!i bir i!ii kesimi bu-
. lunmamaktadr. Gerek tarm kesiminde, gerekse kentsel ke
simde, bir ka milyonluk bir cretliler kitlesini olu!ituracak
bir yap mevcut deildir. zellikle sanayi i!iilerinin says,
ok snrldr. Toplam i!ii saysna ili!ikin olarak kesin ra
kamlar verilmesi mmkn olmamakla birlikte, birka yz
binlik bir i!ii kitlesinin varlndan sz edilebilir. Elbette, bu
ifade, sorunun nicel boyutuna ili!ikindir. Bu kitlenin nitel a
dan deerlendirilmesini ise, a!iada yapacaz.
!ii saylarna ili!ikin rakamlar mutlak olarak ifade edil
diinde, ok fazla anlam ta!imaz. Bu rakamn oran olarak
ifade edilmesi, daha iyi anla!ilmas sonucunu douracaktr.
Byle bir ifade edi!i, ayrca, lkeler aras ve ayn lke iinde
dnemler aras kar!ila!itrmalar da olanakl klacakvr. c
retlilere ili!ikin rakamlarn ise, genel olarak, i!igcne oran-
Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri 163

lanmas, yani igc ierisinde cretliterin oran olarak ifa


de edilmesi esastr. Ancak, Osmanl rnparatorluu'nda, i
gcnn nicelii zerine kapsaml bilgiler edinrnek mm
kn grnmemektedir. Bununla birlikte eldeki verilerle, ge
ne de bir hesaplama yapmay dnebiliriz. Bu konuda eli
rnizdeki kullanlabilir nitelikteki veriler, sadece 1894-1895
yllarna aittir. Bu yllara ilikin Genel statistik Saym so
nularna gre; Osmanl rnparatorlu u'nun toplam nfusu,
27 229 500, istihdam edilenlerin says, 14 980 600'dr. Gene
ayn saym sonularna gre, "arnele" says da 186 000 ola
rak grnrnektedir. 85 Buradaki arnele saysn, igcn
temsil ettiini dndrnz 14 980 600'e oranlarsak, %
1 .24 oranna ularz. Bu oran bize, mevcut snrl veriler
erevesinde, igc ierisinde cretiiierin orann vermek
tedir.
kinci bir zm olarak ise, cretlilere ilikin rakamn,
toplam nfusa oranlanmas dnlebilir. Bu hesaplarnay,
yukardaki 1894-1895 Genel statistik Saym verilerine daya
narak yaparsak, cretlilerin, toplam nfusa oran % 0.69 do
laylarnda olacaktr. Daha sonraki dnemler iin ise, toplam
nfusa ilikin daha kesin rakarnlar olmakla birlikte, cretii
lerin saysna ilikin bilgiler mevcut deildir. 1913 yl itiba
riyle, Osmanl mparatorluu'nun o dnemdeki topraklar
ierisinde yaayan nfus 26 340 000' dir. 86 Ancak mparator
luun bu dnernde savalar nedeniyle srekli toprak kay
betrnekte olduu da hesaba katlrnaldr. Bugnk snrlar
ierisindeki nfus ise, 15 821 OOO'dir. cretliterin saysn, r
nein 200 000 kii olarak kabul eder ve bunu 26 340 OOO'lik
nfusa oranlarsak, elde edeceimiz oran, % 0.76 olacaktr.
Baml alanlarn saysn 300 000 olarak kabul edersek,
elde edeceimiz oran, bu defa % 1 . 1 dolaylarnda olacaktr.
Yani, ok kabaca, Osmanl rnparatorluu'nda, cretiiierin
toplam nfus ierisindeki yerinin % 1 'ler dolaynda olduu-
164 Osmanl Imparatorluu'nda alma likileri

nu syleyebiliriz.
Bu oran ksaca gnmz Trkiyesindeki oran ile kar
lahrmak, ilgin olabilecektir:
almamzn banda yaptmz deerlendirmede,
gnmz Trkiyesinde cretlllerin igcne orann; geici
iileri de dahil edersek, % 39. 20 olarak bulmutuk. Sadece
srekli iilerin dahil edildii bir hesaplamada ise, oran %
30.89 idi. Baz varsaymlar altnda, 1894-1895 yllar iin, bu
oran % 1 . 24 olarak hesaplamtk
kinci olarak, Osmanl mparatorluu iin hesaplad
mz, cretlilerin toplam nfusa orann, Trkiye iin hesap
lamay deneyebiliriz. rnein 1993 ylnda Trkiye'nin top
lam nfusu, 61 644 OOO ' dir. 8 168 000 olan cretlileri, bu
bykle oranlarsak, % 13.2 buluruz. Geici iileri dar
da brakr, 6 435 000 rakamn esas alrsak, bulacamz
oran, % 10.4 olacaktr. Sonu olarak, 20. yzyl balar itiba
riyle, Osmanl mparatorluu'nda cretillerin toplam nfusa
oraru % 1'ler civarnda iken, gnmz Trkiyesinde % 13'ler
civarnda olmaktadr.

F. Nitel Adan cretliler

Ancak, bylesi bir karlatrma, bize snrl bir fikir verebi


lir ve metodolojik adan da sorunludur. nk, iki eyin
karlatrlabilmesi iin, birbirine benzemesi gerekir. Farkl
bir biimde ifade edecek olursak, Osmanl mparatorlu
u'ndaki iilerin oran ile, gnmz Trkiyesindeki iile
rin orannn karlatrlabilmesi iin, her iki dnemdeki "i
i"lerin, benzer zellikler tamas gerekir. Oysa, gnmz
Trkiyesindeki "ii" ile, Osmanl mparatorluu'ndaki ii,
sadece nice} adan deil, nitel adan da ok farkldr.
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 165

Farkllk, en bta, kullanlan terimierde bile gzlenmek


tedir. Gnmz Trkiye'sinde baml al!ianlar iin, !lg
c ierisindeki bir staty ifade eden "ii" terimi, Osmanl
mparatorluu'nda, bu kesim iin en az kullanlan terimler
den biridir. 1729 ylnda padi!iah III . Ahmet tarafndan ka
rlan "Maden iilerinin nizarn ve vazifelerine dair" bir fer
manda, "ii" kavram kullanlmaktadr.87 1845 tarihli Polis
Nizatm'nn nl 12. maddesinde de ii kavram kullanl
maktadr. Ancak, tekil dzeyde kalan bu kullanmlar dn
da, "ii" kavram, Osmanl mparatorluu'nda baml a
lanlar iin yaygn olarak kullanlan bir kavram olmam
tr. Erii'nin ifadesiyle, "Ondokuzuncu yzyldan beri lisa
nmzda amele, renber, rgat, emeki, ecir, gndeliki ayn
manalarda kullanlmakta ise de, bunlar arasnda ii tabiri
son senelerde kati olarak taammm etmitir.''BB Ahmad'a
gre de, "Niteliksiz igcn anlatan amele, emeki ve ren
berin yan sra, ii yava yava bugnk anlamn kazan
mtr. "B9
Osmanl mparatorluu'nda, baml alanlar iin, bu
terimlerden en ok kullanlaru, "amele" szc idi. rne
in 1894-1895 yllar iin gerekleen Genel statistik Sa
ymnda, cretliler iin kullanlan kavram, "amele" idi.90 Bu
szck, " 1 9. yzyln ikinci yarsna kadar, daha ok inaat,
tarm, madencilik alanlarnda younlm olan igc"
iin, "daha sonraki dnemlerde de, daha ok ar ilerde a
lan vasfsz iileri adlandrmakta kullanlmtr."91 Bir
ok rgtn isimlerinde de, ii szc yerine, arnele sz
c kullanlmaktayd. rnein, "Ameleperver Cemiyeti",
"Arnele-i Osmani Cemiyeti" gibi... "Amele" szc, bam
l alanlara delalet eden ierii yannda, toplumsal olarak
"kltc" bir anlam da ifade etmekteydi. yle ki, 1923 y
lnda zmir'de toplanan ktisat Kongresinde, ii grubunun
Kongreden taleplerini gsteren "ktisat Esaslar"nn birinci
166 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

maddesi, "Arnele namiyle hitap edilmekte olan kadn ve er


kek erbab- say ve arnele bundan byle i!ii denilmesi" !iek
lindedir.92
Bu terminolojik tarh!imalarn yannda, gnmzn
"i!ii" kavramn, yakla!ik 100 yl nceki bir dnemde ba
ml al!ianlar iin kullanrken, ierik itibariyle de zenli
davranmak gerekecektir. nk gnmz anlamnda i!ii;
bir i!iverene baml olarak al!ian, al!imas byk lde
sreklilik gsteren, cret geliri d!inda ba!ika gelirler elde
etse bile, cret geliri ba!iat olan bir al!ian kategorisidir. Os
manl mparatorluu'nda var olan ekonomik yap ierisinde,
tablolarda gzlenen baml al!ianlarn ok byk bl
mnn, bu zellikleri ta!idn sylemek gtr. Syledik
lerimizi amak iin, sadece bir iktisadi faaliyet alanna ili!i
kin bir rnek vermek istiyoruz:
Osmanl mparatorluu'nun iktisadi yaps ierisinde,
madencilik kesiminin zel bir nemi vardr. Bu kesimde al
!ian iiler de, toplam baml alanlar ierisinde zel bir
yer kaplamaktadr. 1. Dnya Sava!i ncesi yllarda, maden
sanayiinde ortalama 25 000 ki!ii almakta, ta ocaklarnda
ve tuz retiminde alanlada birlikte bu miktar 30 OOO'e
ykselmekteydi.93 Fakat bu i!iilerin yakla!ik yars, maden
Ierde bir ka ay altktan sonra kyne dnen ve yerini
ayn nitelikteki geici iilere brakan kinselerdi. (Ereli)
"Kmr Havzasnda al ii, devaml ii deildi. As
lnda kyl kydeki borcunu demek amacyla buraya !i
aramaya geliyordu."94 Bu nedenle, bir aratrmac, Ereli
Havzasnda bu dnemdeki i!iileri "kyl-i!ii" terimi ile ni
telemektedir.95 Quataert'in kulland terim de buna benze
mektedir: "ifti-madenci" _96
Hatta Osmanl mparatorluu'nda, sadece i!iilerin de
il, ilerin bile bu anlamda bir sreklilii bulunm adn
ifade edebiliriz. 1913-1915 Sanayi Saym sonular, sanayi
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 167

kurululannn bile, bu anlamda bir sreklilik gstermedik


lerini karutlamaktadr. Buna gre, 1913 ylnda faaliyette bu
lunan baz sanayi kurulular, 1915 ylnda faaliyette bulun
mamaktaydlar. Bunda, sava gibi dsal faktrlerin de pay
bulunm akla birlikte, bu kurululann gnmz anlamnda
sanayi kuruluu, buralarda alanlarn da, gnmz anla
mnda sanayi iisi olmadklarn da dikkate almak gerek
mektedir.
i kavram zerinde yaptmz bu deerlendirmeler,
makro lekte, snf ve snf davranlaryla da ilikilendiri
lebilir. Kongar'n deyiiyle, "Toplumda kapitalizm ve kapi
talist ilikiler gelimemi olduundan, mparatorluun son
yllarnda grlen kimi ii eylemlerine karn, bu snf
"proleter" olarak nitelemek, genel toplumsal yap ve snfn
kendine zg nitelikleri bakmndan yanl olur."97 Berkes,
"snf" kavramnn bugn ve Osmanl mparatorluu'nda
sahip olduu ierikleri yle karlatrmaktadr:
"Biz bugn snf szcn Avrupa dillerindeki "class"
karl kullanyoruz. Genel olarak bu szck, hem Arap
ada hem Trkede bu anlama gelir. Ama Osmanllarda bu
szcn bir de teknik anlam vard. Bu anlamda "snf",
"class" demek deil, lonca demektir. "98 Osmanl mparator
luu'nda bu kavram karlnda, daha ok, tabaka szc
kullanlmaktayd: "Aa tabaka", "yukar ta,baka" gibi. . . 99
Sayi kurulularnn ve buna bal olarak sanayi iili
inin sreklilik tamad bir yap ierisinde, byk lde
geici olarak alan kiilerin, davranlarnn da, sreklilik
kazanm sanayi iilerinden farkl bir biimde olumas
gerekir.

i snf tarihi konusuri;


Bir aratrmacya gre, "Osmanl mparatorluu'nda i
aratrma yapldnda, iyerle
rinde alt bildirilen ii"leri hemen ii snf iine kat
mamak gerekir. Bu ins arn nemli bir blm henz
1 68 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

mlkszle!imemi!i reticilerdir. Bu nedenle de davran!ilar


mlkszle!imi reticilerden farkldr. u}()() Quataert de ayn
deerlendirmeyi, maden i!iileri iin yapmaktadr: "!iiler,
kendilerini her !ieyden nce madenierde ek gelir kazanan
ifti saydklarndan, kyl eilimlerini korudular. irketin
yararna olarak madenlerdeki i!ilerine bal bir grup kimlii
edinnediler ve dolaysyla da ii snf bilinci veya rgt
lenme istei bu iiler arasnda gelimedi." o Bu genel de
erlendirme erevesinde, belki biraz daha esnek davranla
rak, zellikle sanayi kesimindeki iilerin bu adan, bir
miktar farkllaabilecei dnlebilir.
Bu deerlendirmelerimiz, bizi, Osmanl toplumsal dze
ni ierisindeki snfsal yapy aratrmaya yneltmektedir.
Acaba, baml alanlarn belirgin bir snf olarak varol
madn ifade ettiimiz bu dzenin temel snflar hangile
ridir? Bu konuda yaplacak deerlendirmelerin, bu d; ..;1'\.
ierisinde baml alanlarn konumunu daha iyi .ama
mza katkda bulunacan dnyoruz.

G. Snfsal Yap

Trkiye'de, zllikle ii rgtlenmeleri ve ii hareketleri


tarihini konu alan bir ok almann temel eksiklik ve hata
larnn en nemlilerinden birinin, !iU olduunu dnyo
ruz: Osmanl mparatorluu gibi, sanayinin gelinedii ve
bunun sonucunda bir baml alanlar kesiminin, belirgin
bir snf nitelii kazanmad bir toplumda, ii snfnn
varln a priori kabul etmek ve bunun zerine deerlendir
meler ina etmek. Bu deerlendirmeler, zellikle ii rgt
lenmeleri ve ii hareketleri konusunda, gereklerle uyu
mayan zmlemeler yaplmasna neden olmaktadr.
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 169

Bu nedenle, Osmanl .mparatorluu'nun ekonomik ya


psna ve iji kesiminin niceliine ve niteliine ilijkin ola
rak yaptmz tart!jmalarn, Osmanl mparatorluu'nun
snfsal yaps zerine yapacamz btncl bir deerlen
dirme ile tamamlanmas anlaml olacaktr. Temel ilgi alan
mz Osmanl mparatorluu'ndaki cretliler olduuna gre,
snfsal yap ile ilgili tartjmalar deerlendirerek, mpara
torluktaki snf yelpazesi ierisinde bu snfn durumuna
ilijkin deerlendirmelere ulajmaya aljacaz.
Bu deerlendirmelerimiz bizi kanlmaz olarak, Osman
l mparatorluu'nun "retim tarz" zerindeki tart!jmalara
gtrecektir. Bu konuda geni!j deerlendirmeler yapmak, bu
aljmann snrlar dnda kalmaktadr. Biz, bu tart!jma
ljir ksaca zetleyerek, bu tartjmalarla .balantl bir biim
de, Osmanl mparatorluu'ndaki snfsal yapy ve bu yap
ierisinde baml aljanlarn durumunu deerlendirmek
istiyoruz.
Osmanl mparatorluu'ndaki egemen retim tarznn,
"feodalite" mi, yoksa "Asya tipi" retim tarz m olduu ko
nusunda, geni!j bir literatr mevcuttur. Her iki toplumsal
formasyonun temel niteliklerini zetlemeye aljrsak,
i. Feodal retim tarznda, genel izgileriyle, tarm kesi
minde, toprak mlkiyetinin, feodal beylerin elinde bulundu
unu syleyebiliriz. Merkezi devletin, tarmsal kesim ze
rindeki gc ve denetim olanaklar ise snrldr. "Kyll
n, rsi zel mlkiyet hakk olan bir savaj-ynetici (top
lumsal) snf tarafndan smrlmesinde, hukuki serilik ve
askeri koruma nem kazanr. Feodallerin ayn zamanda yar
g niteliklerini ellerinde toplamalar brokrasinin olujmas
n engelleyerek mali ve idari alanda egemenliin blmnesi
ni salar. Gl bir merkezi devletin mevcut olmay ve bi
reysel sava-yneticinin topranda oturup tebeasn ah
sen ynetmesi artn reticilerden (serflerden) artk-emek
1 70 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

eklinde alnmas ihtimalini arttrr."1 02


Kentsel kesimdeki retim faaliyetleri ise, loncalar ere
vesinde rgtlenmektedir. Kentsel kesimdeki bu retim faa
liyetleri de, byk lde feodal beylerden bamsz bir bi
imde yrtlmektedir. Feodal retim tarznn bu temel
niteliklerinin bir sonucu olarak, kentsel kesimde, feodal bey
lerden ve devletten bamsz bir sermaye birikimi olanakl
hale gelmektedir. Bu koullarda, nce bir ticaret sermayesi
nin, ardndan da sanayi sermayesinin oluumu mmkn ol
maktadr. Bu yap ierisinde temel toplumsal snflar, "dere
beyler" ve "kyller" olarak 1:ezahr etmektedir. Buna ilave
olarak, bir zanaatkar kesimiyle, ticaret burjuvazisi de bulun
maktadr.1 03
ii. Buna karlk, daha ok, Endstri Devrimini yaam
bat toplumlar dndaki baz toplumlarn, zellikle de As
ya toplumlarnn durumlar feodaliteden farkl zellikler gs
termektedir. "Asya retim tarznda artn reticilerden aln
mas bir merkezi devlet araclyla olur. Bu retim tarzn
da, tm topran mlkiyeti devlete ya da devleti temsil eden
hkmdara aittir. Sava-ynetici snf arta, devletin me
murlar olarak el koyar. Bu rgtlenme biiminde toprak ve
halk idare edenler ile (sivil brokrasi) savalar ayrlabilir.
Devlet memurlarnn toprak zerinde bir haklar olmayp
sadece arta el koyma hakkna sahip olmalar artn artk
rn eklinde toplanmas ihtimalini arttrr: vergi/ rant ya
da hara."1 04 Merkezi gcn zayf olduu feodal toplumlar
dan farkl olarak, burada, gl bir merkezi devletin varl
ve ekonomik faaliyetler zerindeki denetimi sz konusudur.
Bu toplumlarda, temel snflar en genel izgileriyle, devlet
ynetimine egemen olan brokrasi ile, kyllerden olu
maktadr. Grsel'in "merkezi brokratik yap" olarak nite
lendirdii bu toplumsal formasyonulOS bir set olarak deer
lendirirsek, Asya retim tarzn bunun bir alt-seti olarak
Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri 1 71

dnmemiz olanakldr . 106


Pamuk. ise, gene bu set ierisinde kalarak, ama, "Asya
retim tarz" gibi ok genel ve Osmanl toplumuna uyma
yan bir nitelemeden kurtulmak iin, "vergisel retim tarz"
kavramn kullanmakta ve Osmanl mparatorluu'nu, "feo
dal" ve "vergisel retim" tarzlar ikili kavram seti ierisinde,
iki dneme ayrarak incelemektedir:1 07
i. mparatorluun kurulu dnemini takibeden ve 15.
yzyla kadar uzanan dnemde, retimin byk ksmnn
gerekletirildii tarm kesiminde, snrl boyutlarda kleci
retim ilikisine ve gebe retim ilikisine, biraz daha yay
gn olarak da toprakta zel mlkiyete dayanan feodal retim
ilikisine rastlanmaktayd.
ii. Ancak, daha sonraki yaygn retim ilikisi, "vergisel
r - .m tarz" olarak t arumlanmaktadr. Burada, devlet kendi
tilkiyetndeki topraklar zerinde ertim yapan kyllerin
/a ratt ekonomik arta, vergilendirme yoluyla el koy
maktayd. Bylece, topraa bal bir aristokrat snfn olu
mas olanaksz hale geliyordu. Devlet gcn koruduka
da, toprakta zel mlkiyetn yaygnlamas ve kyllerin
topraktan kopmalan mmkn deildi.
Tarm-d kesimlerde ise, loncalar ierisinde yaplan
retim, gene tarmdakine benzer biimde, merkezi devlet ta
rafndan denetleniyordu. Bu kesimde de, egemen retim tar
zn tehdit edebilecek olan, kiisel ellerde servet biriktirimi
engellenmekteydi. Bu koullarda ticaret sermayesinin geli
ebilmesi de snrlanmaktayd.
Ana izgileriyle zetlemeye altmz bu toplumsal
formasyonun, zaman ierisinde eitli deiimlere urad
n da ilave etmeliyiz. Osmanl mparatorluu'nda daha
sonraki gelimeler, giderek devlet denetiminin zayflamas
ve 19. yzyl balarndan itibaren de dnya kapitalizmine
almas sonucunu dourdu. Bu balamda, tarm kesiminde
172 Osmanl Imparatorluu'nda alma llikileri

ve tarm-d kesimlerde ortaya kan gelimeler, ama


mzn baka blmlerinde ele alnmaktadr.
zmlemelerimize, Osmanl mparatorluu'nun snf
sal yapsna iliflkin tartmalar, zetlemeye altmz bu
yap zerine oturtarak balamak yararl olacaktr. Bu tartfl
malard birisi, Osmanl toplumunun "snfl" m, yoksa
"snfsz" m olduuna ilikindir.
Byle temel bir tartma, herhalde, yukarda deindii
miz gibi, Osmanl toplumunun sosyal suflarn oluflumu ve
geliimi iin elveriilli koullar tamamasndan kaynaklan
maktadr. Bu da, byk lde, zellikle ekonomik yapnn
temelini teflkil eden tarm asndan, temel retim arac olan
toprak zerindeki devlet mlkiyetinden kaynaklanmaktadr.
"Has, tirnar ve zeamet sisteminin varl ve kendisine zg
kurallar, topran mlkiyetine sahip bir aristokras (eraf)
snfnn doup gelillebilmesini geciktirmitir."os Devletin
tarm kesimindeki topran plak mlkiyetini elinde tutma
nn dnda; hem bu kesimde, hem de kentsel kesimde, kifli
lerm ellerinde zel birikimler olumasn engellemek ve tm
iktisadi yaflam denetim altnda tutmak iin gsterdii aba
lar da hatrlamalyz.
Osmanl toplumunda snflarn varln deerlendirmek
iin, bu konudaki tartmalara kaynaklk eden en nemli
ge olan devletin niteliini incelemek gerekir. nk Her
kes'in deyiiyle, snfsz toplum deerlendirmesinin altnda,
"Osmanl sisteminde snf ayrm ve atmasnn olmad,
devletin adaletinin toplumu dzenledii ve buna imkan b
rakmad eklindeki "kerim devlet" dnceleri" etkili ol
maktadr.1 09 Timur ise, "kerim devlet" nitelemesine yol aan
oluumu, yle zetlemektedir:"Devlet, toplumsal snflarn
klasik biimiyle oluflmasma set ekerek tutucu bir rol oyna
maktadr. Byle bir devlet, feodalleme srecinde olan e
hirli ve kyl bey ve aalarla, bir ticaret burjuvazisi olutur-
Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri 173

makta olan tccar-sarraf zmrelerine kar reayay koruya


rak smr asndan olumlu bir rol oynamtr. Soruna sa
dece bu ynden bakanlar, Osmanl devletini bir "Ana dev
let", "Kerim devlet" olarak grmlerdir. Bu grte bir
gerek pay olduu aktr." 1 1 0
Ancak, her ne kadar Osmanl dzeni, toplumsal tabaka
lar ya da snflar, dzenin uyumlu organlar biimine d
ntrerek snf olmaktan alkoymaya alyorsa da, bu
dzende, toplumsal snflar bulunmaktayd. 1 1 1 Akda, Os
manl mparatorluu'ndaki bu snflar, devlet tarafndan
toplum ierisinde oynamalar gereken rollere gre biimlen
dirildikleri iin; "toplumsal snflar" yerine, "ilevsel snf
lar" olarak nitelendirmektedir.1 12
Osmanl mparatorluu'nda ,Alflann varl kabul edil
dikten sonra, deiik aratrr .tlar tarafndan, varolan s
nf yapsna ilikin farkl e ...mlemeler yaplmaktadr. An
cak, bu zmlemelerde farkl kavramlar kullanlmakla bir
likte, varolan snflar ve nitelikleri konusunda temel dn
ce ayrlklar yoktur.
Osmanl toplumunun snfsal yapsna ilikin zmle
melerin iki farkl dnem itibariyle yaplmas icabeder: Klasik
dnem ve sonras. Burada klasik dnem, mparatorluun en
gl olduu 14501550 yllar arasn kapsayan bir dnem
dir. 1 1 3 Bu dnem, 16. yzyl ortalarndan balayarak, eitli
i ve d faktrlerin etkisi altnda deiime uramaya ba
lad.1 14 Biz, nce "klasik" dnem Osmanl toplumunun s
nfsal yapsn, sonr da deiimleri ele almaya alacaz.
Osmanl toplumunun yzyllar boyunca varln sr
dren geleneksel snfsal yaps konusunda yaplabilecek en
temel ayrm, toplumu "ynetenler" ve "ynetilenler" olarak,
ikili bir kategoriletirmeye tabi tutmaktr. Bu durumda, tm
toplum katmanlarnn zerinde asker ve sivil yneticilerden
oluan brokrasinin bamsz bir snf olarak varolduu
1 74 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

ifade ' edilmi olmaktadr. Bu erevede, Berkes, btn top


lumsal snflar, genel olarak, "devletin altnda yer alanlar"
olarak nitelerneyi tercih etmektedir. Barkan'a gre de, "Os
manl toplumundaki balca snflar ylece ayrmak mm
kndr: " 1 . Harb, emir ve idare eden askeri snf, 2. Asker
den gayr olan reaya, halk srleri."115 Akda ise, snf
ayrdetmektedir: "Askeri snf, ehirli snf ve ifti sn
f." 1 1 6 Burada, "askeri snf", yneten snfla rtmektedir.
Divitiolu'na gre de, "Osmanl toplumunda asli retim
arac olan topran mlkiyeti devlete aittir . . . Soyut devlet;
sultan, lema ve asker lsnden mteekkil hakim bir
snf tarafndan temsil edilmektedir. Topran mlkiyetin
den yoksun olan retici snf ise reayadr. yle ise reaya tabi
snftr. Bundan dolay da, Osmanl toplumu snfl bir top
lumdur."117 Grld gibi, ayrm hangi kavramlarla yap
lrsa yaplsn, byk lde askeri niteliiyle ayrlan bir y
netici snfn varl genel kabul grmektedir.118
Taner Timur ise, Osmanl snfsal yapsnn "ynetenler"
ve "ynetilenler" olarak ikili bir kategoriletirmeye tabi tu
tuluunu, Osmanl yneticilerinden ve tarihilerinden kalan
bir deerlendirme hatas olarak nitelendirmektedir. Timur'a
gre, "gerekte sosyo-ekonomik bir sre iinde ele alnd
takdirde, Osmanl toplumu ok daha karmak bir yap ar
zediyordu."119
Bu temel ikili ayrmn dnda, btn aratrmaclar,
kyllerin ya da kimi zaman ifade edildii biimiyle, kk
kyllerin; mparatorluun tarmsal kesimindeki temel snf
olduu konusunda uzlamaktadrlar. Berkes'e gre, " . . . s
nflarn en nemlisi ve ounluu ifti snfdr. Osmanl
ekonomisi kyl snf ve toprak ekincilii zerine oturur
du."1 20
Ayn dnemler itibariyle, Osmanl mparatorluu'nda,
kentsel blgelerdeki toplum katmanlarnn ise iki farkl kate-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 1 75

goride, esnaf ve zanaatkarlar ile tccarlardan olutuu ifade


edilebilir. Berkes'e gre, "Kylnn yannda hem ekonomi
hem devlet geliri hem de askeri g bakmndan ikinci dere
cede nemli snf, "esnaf snf" dr. 1 21 "Ticaret snf" ise,

alveri iinde araclk edip fiyat farkndan kar yapan s


nftr. " 1 22 avdar ise, " tccar" snf ierisine, eraf, toprak
aas ve byk tccarlar katmaktadr. 1 23
Timur'a gre ise, Osmanl devleti bir snf devleti olma
makla birlikte, Osmanl toplumu snfl bir toplumdu . Dev
letin temel dayanan ise, askeri-siyasi yneticilerle; tccar
lar, iltizam sahipleri ve sarraflar tekil ediyorlard. Ancak
gene de devlet eitli snflar dengede tutmaya alqyordu.
Bu snflar, eqitli kyl kategorileri, asker-sivil yneticiler
ve bunlarla iqbirlii halindeki sarraf-bezirgan-mltezim ta
km ve nihayet orta snf nitelikli qehir halk idi. 1 24
Akqin ise, klasik Osmanl toplumsal dzenini ynetenler
ve ynetilenler olarak ikiye ayrdktan sonra, yukardaki
farkl deerlendirmeleri de ierecek biimde, belki de en ay-

rntl blnm karmaktadr: 1 25


I. Ynetenler (askeriler) snf
A. crai askeriler
1 . Maaql lar
2. Zaimler ve tmarl sipahiler
B. Ulema
II. Ynetilenler (reaya) snf
. \. Kentliler
. Lonca esnaf
2. Tccar ve sarraflar
B. Kyller
C. Gebeler
"Klasik" olarak nitelenen ve 16. yzyl ortalarndan iti
':>aren bozulmaya balayan bu yap ierisinde, yeni oluqum
lar ortaya kmaya baqlad. Bu oluumlar, almamzn
1 76 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

temel ilgi aln oluturan 19. yzyl itibariyle deerlendir


meye alarak, zmlemelerimize devam edelim. Keyder
geleneksel Osmanl sisteminin, iki esas snfn oluturan
brokrasi ve kk kylln yanna, 19. yzylda yeni
domakta olan bir snf ilave etmektedir: Ticaret bujuvazi
si : l 26
"19. yzyldaki snf yapsnn, bamsz kyl reticiler
ile brokrat snftan oluan klasik bir tarms al imparatorlu
un dnya ekonomisiyle btnlemesi sonucu ortaya kh
sylenebilir. ktisadi btnlmenin gereklemesini sa
layan mekanizmalar iletenler ise, ounlukla imparatorlu
un gayrimslm nfusuydu. Bylece, dini ve etnik geler,
snf farkllamasn rtecek ilev kazanyordu. Bu nedenle
snf oluumu siyasi ve ideolojik belirlemelerin iktisadi ze
minle kesitii karmak bir sre iinde gerekleti. Bu s
re iinde, mparatorluun son yllarndaki snf haritas ky
ller, brokratlar ve kompradorlar (kyller genellikle ses
siz kaldndan da zellikle brokratlar ve kompradorlar)
arasndaki etkileimlerle izildi. "l 27
Btn bu zmlemelerimizden, Osmanl toplumunun
snfsal yaps, ana izgileriyle ortaya kmaktadr. Grld
gibi, imparatorlukta, 19. yzyl sonlar, 20. yzyl balan
itibariyle, kentsel blgelerdeki toplumsal kesimler ierisinde,
endstri ilikileri alan asndan bizi ilgilendiren iki kesim
olan cretliler ve iverenler, belirgin biimde snfsal nitelik
kaz olarak mevcut deildirler. Bunun sebebi, deer
lendirmelerimizin ortaya koyduu gibi, Osmanl mparator
luu'nun ekonomik yapsnn, bu iki snfn olumasna el
verli olmamasdr. Ancak, gene ayn dnemler itibariyle,
zellikle Osmanl mparatorluu'nun son yzyl ierisinde
iktisadi ve toplumsal adan nemli bir deim gsteren be
lirli kentlerde, zayf da olsa bir sanayileme gzlenmektedir.
Bu sanayileme, zellikle Tanzimat'tan sonra gelen bir
Osmanl Imparatorluu'nda alma likileri 177

kesim eliyle gerekletiriliyordu ve belirli kentlerde youn


lam durumdayd. Bu srecin bir sonucu olarak, zellikle
bu blgelerde, " . . . iki yeni toplum kat oluma durumunda
dr: Burjuvazi ve emekiler."128 Avrupallarn tercih ettii
Hristiyan, Rum ve Ermenilerden oluan bu kesim iin,
Akin, "aznlk burjuvazisi" terimini kullanmaktadr.129 Bu
kesim, kapitlasyon hukuku ierisindeki ayrcalklardan da
yararlanyordu.l30 Ain, 19. yzyl sonlar, 20. yzyl ba!j
lar itibariyle kard Osmanl snf yapsna, bu "aznlk
burjuvazisi" ile onlarn yannda al!jan "i!jiler"i de dahil
etmektedir.131 Bu erevede, sadece stanbul ve Selanik gibi
kentler asndan yaplacak benzeri bir zmlemede, daha
esnek davranlmas gerektii, buralardaki snfsal yapnn,
mparatorluun tmndekinden farkllklar td ifade
edilebilir.
Osmanl mparatorluu'nda baml al!janlar nicel ve
nitel boyutlaryla deerlendirdikten ve bu 9zmlemelerimi
zi, Osmanl dzeninin snfsal yaps zerine oturttuktan
sonra, cretillerin alma koullarn incelemek istiyoruz.
III . Osmanl mparatorluu'nda
cretlilerin alma Koullar

Endstrilemenin ilk dnemlerinde, kendi endstri devrim


lerini yaayan lkelerde, baml alanlar kitlesinin maruz
kald olumsuz alma ve yaama koullarna, alma
mzn balang blmnde deinmitik. imdi, ayn ko
ullar asndan, Osmanl mparatorluu'ndaki durllll1;U gz
den geirmeye alalm. Deerlendirmelerimize, alma
koullarnn en nemlisi olarak nitelendirebileceimiz "c
ret"le balayacaz. Bu erevede, Osmanl mparatorluu'n
da baml alanlarn yaam standartlarna ya da refahla
rna ilikin deerlendirmeler de yapacaz. zmlemeleri
miz, "cret"ten sonra, alma koullarnn en nemlilerin
den biri olan "alma sreleri" ile devam edecek.

A. cretler

1 . cret Dzeyleri ve cretiiierin Yaam Standartlar

cretin alma koullar arasnda en nemlisi olarak kabul


edilmesi, onun baml alanlarn kendilerini ve ailelerini
geindirmeleri asndan en nemli, ou zaman tek gelir
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 179

kategorisi olmasndan kaynaklanmaktadr.l32 Osmanl m


paratorluu asndan byle bir deerlendirmeye olanak
salayacak cret dzeylerine ilikin veriler, deiik kaynak
lardan derlenebilmektedir. Ancak, 1913-1915 Sanayi Saym
sonular, 20. yzyl balarnda Osmanl mparatorluu'n
da cretierin dzeyine ilikin en somut ve gvenilir verileri
iermektedir. imdi, saym sonularna dayanarak, cretie
rin dzeyine ilikin deerlendirmeler yapmaya alalm.
nce, deiik sanayi kollarnda cretierin dzeyini belirle
yelim.

Tablo XIII
Osmanl mparatorluu'nda 1913-1915 Sanayi Saymna Gre
cretler (K urUll l gn)

Sektrler 1913 1915

Gda Sanayii 1 1 .8 14.2


Toprak Sanayii 13.8
Deri Sanayii 13.6 13.9
Aa Sanayii 16.9 16.0
Dokuma Sanayii 6.1 6.8
Krtasiye San. 1 1 .7 13.6
Kimya Sanayii 1 3.7
Maden Sanayii 15.0

Kaynak: kn, 1970, s.20, Tablo VIII'den dzenlenmitir.

Tablodaki bilgilerden hareketle yapabileceimiz ilk de


erlendirme, 20. yzyl balarnda, Osmanl mparatorlu
u'nda, sanayideki cretierin alt-sektrlere gre farkllk gs
teriyor olmasdr. Bu tr cret farkllklar, hemen her lke
de, her dnemde gzlenen bir olgudur ve iktisadi adan
aklanmalan g deildir. 133 Deiik dnemler itibariyle
180 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

elimizde olan veriler, Osmanl mparatorluu'nda, tanm


d sektrlerin kendi iinde olduu kadar, bunlarla tanm
sektr arasnda da, cret farkllklan olduunu ortaya koy
maktadr. Bu cret farkllklannn, tarm-dll sektrlerin le
hine olduu gzlenmektedir.134 Alladaki tabloda ise, sana
yi ve tarm dllndaki bir faaliyet alanndaki, Osmanl m
paratorluu asndan zel bir nem ta!lyan madencilik ala
nndaki cret dzeylerine ilillkin veriler grlmektedir.

Tablo XIV
Ereli Kmr Havzasnda Gnlk Ortalama cretler
(Kuru olarak)

Yllar cret

1900 7.6
1 905 8.6
1911 9.7
1913 10.2

Kaynak:Eldem, 1994, s. 141 .

Hemen her toplumda, her dnemde, cretiere ilillkin ola


rak; sektrel farkllklar yannda, corafi dzeyde de farkl
lklar gzlenmektedir.135 Osmanl mparatorluu'nda da,
sektrel cret farkllklar yannda, blgesel cret farkllkla
r mevcuttur. mparatorluun geni! corafyas ierisinde,
dei!lik blgeler itibariyle byk cret farkllklarnn olull
mas doaldr. Hemen belirtmeliyiz ki, bu cret farkllklar,
salt blgesel olmann tesinde, sektrel dalm tarafndan
da etkilenmektedir. rnein Kmr Havzasndaki cretler,
belirli bir corafi blgedeki cretleri gstermenin yannda,
daha ok farkl bir faaliyet alanndaki, yani madencilik ala
nndaki cretler olarak dllnlmelidir. Dier blgeler ve
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 181

1tler asndan da, blgesel cret rakamlarnn, o blge ya


kentlerde hakim olan sektrel faaliyetlerle rtmesi bek
Ir. Bu nedenle rakamlarn, mutlak anlamda sadece blge
farkllklar gsterdii dnlmemelidir.
Aadaki tabloda, Osmanl mparatorluu'nda blge
cret farkllklarna ilikin veriler grlmektedir.

Tablo XV
1913 Yl tibariyle Deiik Blgelerde Ortalama
Gnlk i cretleri (Kuru)

stanbul 14.1
zmir 12.4
Kmr Havzas 10.1
Beyrut 9.4
am 8.5
Adana 7.2
Halep 7.2
Bursa 5.3
Hum us ve Hama 5.0

Kaynak: Eldem, 1994, s.142

Osanl mparatorluu'nda, 20. yzyl balan itibariy


cretlere ilikin verileri, deiik alardan deerlendir
. Ancak, bizim apuzdan daha nemli olan sorun, tabio
j verilerden hareketle, Osmanl mparatorluu'nda c
erin durumuna ve cretlilerin yaam dzeylerine ilikin
;erlendirmeler yapmamz zorunluluudur. Kuramsal ola
bunun olas yntemlerinden biri, Osmanl mparatorlu-
ndaki bu cret dzeylerini, dnemin dier lkeleri ile
latrmaktr. Byle bir karlatrma, 1913-1915 Sanayi
1tistiklerinin zgn basksnda, u ekilde yaplmaktadr:
182 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

"Grlyor ki, genellikle ii gndelii, 1913'te 12-14 ve


1915'te 14-16 kuru arasnda deimektedir. Bu gndelik
miktar Avrupa lkeleri istatistiklerinin verdii sonularla
karlatrlrsa, bizde iiliin daha ucuz olduu grlr.
Fakat Avrupa'da bir iinin retim kabiliyeti bizin; iilerin
kinden daha yksektir. nk yabanc lkelerde kabul edi
len sanayi kanunlar ile iilerin eitim ve retimi (raklk,
raklarn eitimi, ii dersleri vb.) yoluna konulmutur." 136
1913-1915 Sanayi Saym'ndan elde edilen cret rakamla
rna dayanarak, baml alanlarn cretlerine ilikin de
erlendirmelere ulamamz mmkn mdr ve bunu hangi
yntemlerle gerekletirebiliriz?
Hereyden nce, tablodaki cret verilerinin bu amacm
za ynelik olarak deerlendirilmesinde ve yorumlanmasn
da zenli davranmak gerekir. nk, tablodaki veriler tm
Osmanl mparatorluu'ndaki cretleri deil, belirli snrla
malar altnda yaplan bir saymdaki cretleri iermektedir.
Bu saymda ierilen sanayi kurulular, lkedeki dier sana
yi kurulular ile karlatrlamayacak kadar byk lekli
olduu ve bu kurulularda greli olarak ileri retim teknik
leri ve muhtemelen daha nitelikli igc kullanld iin,
buralardaki cret dzeyin.\l dier kurululardakinden daha
yksek olmas beklenir. Dolaysyla bu verilerin, Osmanl
mparatorluu'ndaki cret dzeyini tam anlamyla temsil et
tikleri phelidir. 137
Bu koullar altnda, Osmanl mparatorluu'ndaki cret
dzeyleri hakknda deerlendirmelerde bulunmak stersek,
unlar syleyebiliriz:
1913-1915 Sanayi Saym sonular, nominal cretleri
yanstmaktadr. Oysa, baml alanlar asndan nemli
olan, cretin nominal dzeyi deil, bu cret gelirinin satn
alma gc, dolaysyla, tketebilecekleri mal ve hizmet mik
tardr. Bu nedenle, 20. yzyl balarnda Osmanl mpara-
Osmanl mparatorluu'nda alma 1likileri 183

torluu'nda baml alanlarn yaam dzeylerine ilikin


bir deerlendirme yapabilmek iin, ilk bakta, nominal c
ret rakamlarnn yan sra, iilerin tketecekleri mal ve hiz
metlerin fiyatlarnn da bilinmesi gereklidir. Bunun yannda,
iilerin her bir mal ve hizmetten ne kadar tkettikleri de bi
linmelidir.
Ayrca, bu tr bir deerlendirmede, deindiimiz tr
den teknik sorunlarn yan sra, normatif sorunlar da kar
mza kacaktr. Bunlarn en nemlisi, hangi terimi kullanr
sak kullanalm, "yaam dzeyi", "yaam standard" ya da
"refah" konusundaki normlara ilikindir. Bir toplumda re
fah konusundaki normlar, zaman ierisinde srekli olarak
deimektedir. Ayrca, farkl toplumlarn da, ayn zaman
diliminde, birbirlerinden farkl refah anlaylar bulunmak
tadr. Bu nedenle, bu tr deerlendirmelerin, o toplumda, o
dnemdeki normlar da dikkate alnarak yaplmasnda yarar
vardr. Elimizde, .byle bir deerlendirmeyi salkl bir bi
imde yapacak veriler bulunm amakla birlikte, Issawi'nin a
lmalarnda, deiik alan ategorileri iin, "gelir" ile
"tketilen mal ve hizmetler" arasnda bir balant kurula
rak, bu tr bir deerlendirme yaplmaya allmaktadr.
Toprak'n almalarnda ise, 1914 ve 1918 yllar itibariyle,
orta d ' receli bir memurun tketim sepetine ilikin saptama
lar bufunm aktadr. 1 38
Issawi, bu konuda yapm olduu almada, baz yllar
ve blgeler iin, deiik alan kategorileri asndan, tke
tim kompozisyonu ve ortalama gelirleri karlatrmakta
dr. rnein, 1870 yl itibariyle, Kuzey Anadolu'da, evli bir
gndeliki iinin yllk ortalama harcama kompozisyonu
yledir: -
Tablo XVI
1870 Yl tibariyle Evli Bir linin Yllk Harcamalan

Harcama kalemleri Kuru

Konut 200
Giyim 100
Yiyecek 1825
Vergi 60
Dier 60
Toplam 2245

Kaynak: Issawi, 1980, s.45.

Ayn i!jinin ortalama gelir dzeyine ili!jkin rakamlar


ise, jyledir:

Tablo XVII
1 870 Yl tibariyle Evli Bir !iinin Yllk Geliri

Gelir Kuru

cret(Gnlk 6 kuru!i X 300 gn) 1800


Ek almalar 450
Toplam yllk gelir 2250

Kaynak: Issawi, 1980, s.45.

Issawi'ye gre, ayn dnemde deijik kategorilerde al


janlarn yllk gelirleri ise jyledir:
Tablo XVIII
1870 Yl tibariyle Deijik aljan Kategorilerinin Yllk Gelirleri
(Kuruj olarak)

aljan kategorisi Kuru

Bekar iji 1800


Harnal vb 3000
Marangoz vb 3800
Gemici 4160
Kk retici kyl 2048
Ortak kyl 1412

Kaynak: Issawi, 1980, ss.46-50'deki verilerden dzenlenmijtir.

Bu veriler, Osmanl mparatorluu'nda cretiiierin gelir


erinin, igc ierisindeki dier alanlarn ortalama gelir
lzeyinden dk olduunu ortaya koymaktadr. Tevfik
;avdar'n, ele aldmz dnem itibariyle, Osmanl mpara
orluu'nda, "iilerin sadece % 12'lik blmnn, o dnem
in ortalama olarak kabul edilen gelir dzeyinin zerinde
icret elde ettikleri" sav, bu verilerle tutarl grnmekte
lir. 1 39
Belirli bir dnemde, deiik alan kategorilerinin ve
u erevede iilerin yaam dzeylerine ilikin deerlen
lirmeler yaptktan sonra, imdi de, yaam dzeyinde za
nan ierisinde gzlenen deiimi incelemeye alalm.
Issawi'ye gre, "Muhtemeldir ki, 1870'lerle Birinci Dn
ra Sava arasnda, kii bana hasla ve gelir anlaml l
le artmtr. Yaam dzeyi, zellikle krsal alanlarda, d
kln srdrmtr. Ama varolan veriler, kentlerde
;erek cretlerde bir arta delalet etmektedir. Bu dnemin
ci yarsnda, krsal kesimde dahi bir iyileme gzlen
nektedir. Birinci Dnya Sava'ndan nceki 10-20 ylda, ya-
186 Osmanl Imparatorluu'nda alma Ilikileri

am dzeyinde ykselmeler grlntr : " 4o


Osmanl mparatorluu'ndaki cretierin 1839-1913 ylla
r arasnda uzun dnemli geliimini ve bunun zerinde etki
li olan faktrleri inceleyen bir amada ise, daha kapsaml
sonulara ulalnaktadr .1 41 Bu almada kullanlan cret
serileri, byk lde fabrika iilerinin cretlerini ierme
mektedir. Ancak, cretierin genel seyrini temsil edici olarak
kabul edilebilirler. Aadaki tabloda, bu yllar arasnda Os
manl mparatorluu'nda cretierin geliimi gzlenmekte
dir.

Tablo XIX
Osmanl mparatorluu'nda Gndelik Bileik cretler, 1 839-1913

Yl Kuru Yl Kuru

1839 6.01 1873 8.17


1841 6.33 1874 7. 1 1
1846 4.51 1875 6.87
1848 5.98 1876 8.13
1850 5.83 1878 1 0.67
1851 5.87 1879 12.67
1853 6.27 1 882 1 1 .21
1854 5.80 1883 12.88
1856 7.42 1 884 1 1 .71
1857 10.09 1889 1 1 .37
1858 8.16 1891 1 1 .08
1 859 8.23 1892 12.81
1861 8.20 1893 1 1 .26
1862 7.94 1896 9.48
1863 1 1 .05 1898 9.40
1864 7.12 1899 1 0.52
1866 8.89 1900 1 0.91
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 187

1 868 8.57 1905 9.85


1 869 9.05 1908 1 1 .29
1870 7.25 1910 1 0.32
1871 8.95 1911 13.71
1872 10.64 1913 13.40

Kaynak: Boratav; kn; Pamuk, 1984, s.66.

Buna gre, 1839-1913 yllar arasnda, Osmanl mpara


torluu'nda cretler, yllk nominal olarak % 1 . 1 'lik bir art
gstermektedir. 74 yllk art miktar ise % 1 18'dir. Bu bilgi
lerden hareketle, reel cret rakamlarna ulaabilmek iin,
ayn dnem ierisindeki fiyat hareketlerinin deerlendiril
mesi gerekmektedir.
Boratav ve arkadalar, ngiltere ile karlatrmal ola
rak yaptklar bir fiyat hareketleri deerlendirmesi sonucun
da, bu artlarn ayn zamanda reel cret artlarna da teka
bl ettii sonucuna varmaktadrlar .1 42

Tablo :XX
Osmanl mparatorluu'nda, ngiltere'dekinin
Yzdesi Olarak Nominal cretler

Yllar ngitere' dekinin yzdesi olarak


Osmanl cretleri

1839-1849 0.32
1850-1 859 0.39
1860-1 869 0.43
1870-1879 0.37
1880-1889 0.46
1890-1899 0.40
1900-1913 0.41

Kaynak: Boratav; kn; Pamuk, 1984, s.70.


1 88 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

Bu durumda, Osmanl mparatorluu'ndaki cret d


zeyleri, ngiltere'dekinin yaklak % 40' dolaylanndadr.
Yaamn ngiltere'de daha pahal olduu varsaymyla, iki
lke arasndaki cret farkhlklar, beklenenden daha az ol
maktadr. Osmanl mparatorluu'nda, hem cretierin dne
min greli olarak gelimi bir lkesiyle yaplan karlatr
mada beklenenden daha yksek kmasn, hem de zaman
ierisinde reel olarak da arblar gstermesini nasl akla
mak gerekecektir?
Kuramsal olarak, cret dzeyleri zerine etkili olabilecek
faktrlerden biri, sendikal rgtlenmedir. Ancak, Osmanl
mparatorluu'nda, sz konusu dnem ierisinde, bu tr et
kilere yol aacak bir rgtlenmenin sosyo-ekonomik koul
larnn byk lde mevcut olmad 'ifade edilebilir. Bu
alana ynelik olarak yaplan hukuksal dzenlemeler de, ii
kesiminin rgtl mcadelesini engelleyici ve yasaklayc ni
teliktedir. Bu erevede, zellikle 1870'lerden balayarak r
gtlenme abalar ve baz ii hareketleri gzleniyorsa da,
bunlarn cret dzeyleri zerinde etkili olduunu savun
mak mmkn deildir. Ancak, 1908'de kinci Merutiyet
sonras gerekleen ii hareketleriyle cret dzeyleri ara
snda anlaml bir ba kurulabilmektedir. Dolaysyla, genel
olarak, cret dzeylerini etkileyen faktrleri, baka yerlerde
aramak gerekecektir. Boratav ve arkadalar, cret dzeyle
rinin, geni lde, iktisadi faktrlerle aklanabilecei so
nucuna varmaktadrlar. Buna gre, bir evre lkesi olarak,
dnya pazarlar ile btnlemekte olan Osmanl mparator
luu'nda, fiyat hareketlerinin dnyay izlemesi, reel cret ar
tlarnn nemli sebeplerinden biri olmaktadr. Buna ilave
olarak, savalar ve ktlk gibi nedenlerle ortaya kan emek
ktlnn da, bu oluum zerinde etkili olduunu ifade et
mektedirler.143
Osmanl mparatorluu'nda cretierin seyri zerinde et-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 189

kili olan iktisat-d faktrler de bulunm akla birlikte, bunla


rn etkilerinin daha ok, zel nitelikler tayan tek bir d
nemle snrl olduu ifade edilebilir. zellikle 1908-1913 d
neminde gerekleen cret artlarnda, 1908'de kinci Me
rutiyet'in ilanndan sonra gerekleen ii hareketleri de et
kili olmutur. Bu konuyu, ilgili blmde daha geni olarak
tartacaz.
Temel ilgi alanmza girmemekle birlikte, memurlarn
yaam dzeylerine ilikin olarak da ksa deerlendirmeler
yapmak istiyoruz. Asker-sivil brokrasinin, Osmanl toplu
munda sahip olduu egemen konuma deinilmiti. Bu ko
num, kendisini bu kesimle dier cretliler arasndaki gelir
.. o

farkllklarnda da gstermektedir. Orriein, Istanbul'da Ha-


riciye Nezareti memurlarnn maalan zerinde yaplan bir
alma, bu kesimdeki maalarn aylk olarak, 1870'te 1550,
1880'de 1174, 1890'da 1213, 1900'de 1 230, 1908'de 1266, 1910'
da 1169 kuru olduunu ortaya koymaktadr.l44 Yukarda
gnlk olarak vermi olduumuz ii cretlerini, aylk ola
rak ifade etmeye alrsak, bulacamz rakamlar, 1880 iin
330, 1900 iin 300, 1908 iin 330 kuru dolaylarnda olacak
tr. Bu da, devlet memurlarnn byk blmnn dier top
lum kesimlerinden daha ok gelir elde ettii ve daha yksek
yaam standartlarna sahip olduunu gstermektedir.145
Daha sonraki dnemlerdeki geliimler ise, ters ynde ol
mutur. Birinci Dnya Sava'run reel cretler zerinde
olumsuz gelimelere yol at gzlenmektedir. Dyun-u
Umumiye daresi'nin sadece istanbul iin oluturduu s
nrl hayat pahall endeksierine gre, Temmuz 1914, 100
olarak kabul edilirse, fiyatlar, 1919'da 1402'ye; 1920'de 1406'
ya ykselmiti.l46 stanbul'da orta dereceli bir memurun t
kettii temel mallar ieren tketim sepetinin Temmuz 1914'
teki fiyat, 235.25 kuru iken, Eyll 1918'de 4594.25 kurua
kmt. Art endeksi ise 1952.92'ye ulamt.147 Buna
190 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

gre, rnein memur maalar, savan sonlarnda, alm


glerinin %70-80'ini kaybetmi durumdayd.l 48 Bnna kar
lk, iilerin cretlerinin fiyat artlarna daha iyi bir uyum
salad ve bu kesimin reel cretlerindeki gerilemenin, me
murlara gre daha az olduu gzlenmektedir. Ancak, gerek
memur olsun, gerekse ii olsun, tm baml alanlarn
satnalma gleri, sava ierisinde ciddi lde gerilemi
ti. 149

2 . Osmanl mparatorluu'nda Kadn ve ocuk


iler ve cretleri

Endstri Devrimi tartlrken, genel olarak baml alan


larn durumlar yannda, zel baz igc kategorilerinin
durumlar ayrca ele alnr ve incelenir. Bu kategoriler ieri
sinde, zellikle kadn ve ocuk iilerin durumlar nemli
dir. Endstri Devrimi sonrasnda bu kesimlerin, youn bir
biimde ve genel olarak dk olan cret ortalamalarnn da
altnda cretlerle istihdam edildikleri bilinmektedir. Nite
kim, sosyal politika nlemleri de, ncelikle bu kesimlere y
nelik olarak gerekle tirilmeye balanmtr. so
Kadn iilerin cret dzeylerindeki farkllk, gnmz
de de varln hissettirmekte, bu konudaki tartmalar sr
mektedir. Endstri Devrimi sonrasnda, gnmze kadar
yaanan gelimelerin, bu konuda olumlu etkiler yapt bi
linmektedir. Ancak bu olumlu gelimelerin ok kk bo
yutlarda olduu, gnmz itibariyle dahi cinsler arasndaki
cret farkllklarn ortadan kaldramad gzlenmektedir.
Osmanl mparatorluu'ndaki durumu deerlendirmeden
nce, sornna tarih ierisindeki geliimi ve gnmzdeki du
rum itibariyle ksaca bakmann yararl olacana inanyoruz.
rnein, Amerika Birleik Devletleri iin, 1913-1978 yllar
arasn kapsayan bir aratrma, kadn iilerin cretlerinin,
Osmanl mparatorluu'nda alma likilel'i 191

erkek iilerin cretlerine orannn, 1913 ylnda % 53 iken,


1978 ylnda sadece %56'ya ykseldiini ortaya koynakta
dir.s Ayn ekilde, ngiltere'de de, kadn iilerin cretle
rinin, erkek iilerin cretlerine oran, 1950 ylnda %60
iken, 1987 ylnda, %66'ya ykselmitir. 1 52 Aadaki tablo
da ise, bu tarihsel geliim sonucunda varlan noktada, 1993
yl itibariyle, deiik gelime dzeylerindeki lkelerde,
imalat sanayiindeki durum grlmektedir.

Tablo XXI
eitli lkelerde 1993 Yl tibariyle imalat Sanayiinde
Erkek i cretlerinin Yzdesi Olarak Kadn i cretleri

lkeler Erkek ii cretlerinin yzdesi olarak


kadn ii cretleri

svire 68.70
sve 89.53
Hollanda 78.84
Almanya 73.84
Yunanistan 80.05
Malezya 53.80
Msr 75.00

Kaynakinternational Labour Office, Yearbook of Labour


Statistics:1995, 1 7. Blmdeki bilgilerden hesaplanmtr.

Tablodaki verilerin deerlendirilmesinden, kadn-erkek


cret farkllklarnn, evrensel olarak nitelendirilebilecek bir
olgu olduu anlatlmaltadr. 1 53 Bu farkllklar, deiik zel
likler tayan toplumlarn tmnde geerlidir. rnein, ay
n farkllk; azgelimi ya da gelimekte olan lkeler kadar,
gelimi lkelerde de mevcuttur. Bu farklln, farkl iktisa
di ve siyasi rejimiere sahip lkeler asndan da geerli oldu-
192 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

u gzlenmektedir. u anda farkl iktisadi ve siyasi yaplan


malar ierisinde olan eski sosyalist lkelerde de benzeri fark
llklar bulunmaktayd. rnein ekoslavakya'da 1985 y
lnda, ortalama kadn Uii cretleri, erkek ii cretlerinin %
68.41'i dzeyinde idi.l54

a. Kadn ve ocuk iler


Osmanl mparatorluu'nda kadn ve ocuk iliilerin cret
lerini incelemeden nce, bu kesimlerin toplam alanlar
iindeki yerine ilikin deerlendirmelerde bulunmak istiyo
ruz. imparatorlukta, 19. yzyldan balayarak, kadn iliile
rm saysnn arttn sylemek, yanili olmayacaktr. Bunun
nedenlerinden birisi, srekli yaanan savalar dolaysyla
erkek igcnde ortaya kan kayplardr. Toprak'a gre,
"Sava ilerledike erkek nfusun cepheye sevki nedeniyle
emek arz snrl kald; kentlerde ve krsal alanlarda erkek
igc bulunamamas sonucu Osmanl kadn alma ya
amna ekildi. Fabrikalardan atlyelere, yol yapmn dan
sokak temizliine kadar birok i sahasnda kadn ii al
trlmaya baland. "ss Devlet dairelerinde kadn memur a
ltnlmasna da bu dnemde baland.l56 Sava ve bunun
getirdii igc ktl yannda, kadnlarn istihdamn
olumlu ynde etkileyen bka faktrler de bulunm aktadr.
Bu faktrleri, kadn alanlarn niceliine ilikin bilgiler
den sonra deerlendirmeye aacaz.
1913-1915 Sanayi Saym sonular, kadn iliilerin say
s konusunda, arpc bilgiler vermektedir Aliadaki t<lblo
da bu saym sonularna gre kadn iliilerin says ve oran
lar verilmektedir:
Tablo XXII
1913-1915 Sanayi Saym Sonulanna Gre Kadn lilerin Miktan

1 9 13 1915
Sanayi kollan Erkek Kadn Toplam Erkek Kadn Toplam

Gda sana yii 2 676 1 194 3 870 1 467 1 144 2 492


Toprak sanayii 913 306
Deri sanay 1 223
Aa sanayii 672 356
Dokuma sanayii 7 667 6 660
-Yn, iplik imalat
ve yn dokuma-
c h 2 347 2 306
-Pamuk iplii
imalat ve pamuk
dokumacl %50 %50 604 %45 %55 1 240
-Ham ipek imala-
t %5 %95 %9 %95
- pek dokumaa-
h %63 731 %43 427
-Sair dokuma
imalat 283 88
Krtasiye sanayii 1 7% 1 173
-Sigara kad
-Matbaaclk ve
sair kat mamu-
lat . 1 276 898
-Krtasiye benzeri
imalat 164 22'1 501
Kimya sanayii 336 131

Kaynak: 1913-1915 Sanayi Saym sonulanndan dzenleyen,


Altan, 1980, s.58.
194 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

1913-1915 Sanayi Saym sonular dnda da, kadn i


ilerin saysna ilikin bilgiler mevcuttur. rnein, ll Nisan
1916 tarihinde, Enver Paa'nn giriimiyle kurulan "Osman
l Kadnlar altrma Cemiyet-i slamiyesi" kadnlar ie
yerletirmede nemli katklarda bulunmutu.157 "Kadnlara
i bulup, kendilerini namuslu olarak hayatlarn kazanmaya
altrarak himaye ve izdivalarna delalet etmek" amacyla
kurulan bu dernein yapm olduu anlamalarla, sadece
stanbul'da zel ve resmi kurulularda alan kadn ii sa
ys, 7185'tir. 158 Demek ayrca, kendisi de deiik i alanla
rnda, kadnlarn alt fabrikalar amt. 159 imparator
lukta, kadnlara i bulma abalarnda bulunan baka kadn
demekleri de bulunmaktayd.1 60
almamzn dier blmlerinde incelemi olduu
muz, zellikle Anadolu'da yaygn olan halclk gibi faaliyet
lerde alanlarn ok byk blmnn de kadnlar oldu
u ifade edilebilir. Erii, sadece ark Hal irketi'nin hal
tezgahlarnda 15 000 kadn ve ocuk iinin altn be
lirtmektedir. 161 Osmanl mparatorluu'nda sanayi iletme
lerinde ok sayda ocuk ii de istihdam edilmektedir. 1920
ylnda Amerika'l bilim adamlar tarafndan stanbul' da ya
plan bir aratrmaya gre, ayakkabclk alannda, 2500; gi
yim sanayiinde 600' erkek, 200' kz olmak zere toplam
800; lokanta ve otellerde 200 erkek, 40 kz ocuk; kk fab
rikalarda 500 ocuk; sigara ve ttn imaiabnda ise 1 70 ocuk
istihdam edilmektedir.162

b. Kadn ve ocuk ilerin cretleri


Osmanl mparatorluu'nda kadn iilerin niceliindeki bu


artn, iktisadi faktrlerle aklanabileceini belirtmitik.
Bu iktisadi faktrlerin banda, "cretler" gelmektedir. Daha
ak bir biimde ifade edersek, kadn iilerin istihdamnda
arln altnda, byk lde, cretierin dkl yat-

l s
Osmanl mparatorlu'nda alma llikileri 195

maktadr. Bu zmlemenin, kadn iler yannda, ocuk


iiler asndan da geerli olduunu belirtmeliyiz. Osmanl
mparatorluu'nda, kadn-erkek-ocuk ii cretlerindeki
farkll gsteren veriler, eitli dnemler itibariyle, dei
ik kaynaklardan derlenebilnektedir. rnein, Amerikal
bir bilim adamnn, 1920 ylnda stanbul'da yapb arabr
maya gre, fabrikalarda; kadnlar ve ocuklar, erkek iile
rin bete ile drtte arasnda cret almaktadrlar.l63
20. yzyl balan itibariyle bu verilerin en salkl olanlar
ise, 1913-1915 Sanayi saym sonulanndan elde edilebilmek
tedir. Aadaki tabloda bu veriler grlmektedir:

Tablo XXIII
1913-1915 Sanayi Saym Sonularna Gre 1915'te Erkek, Ka dn ve
ocuk ilerin cretleri (Gnlk, kuru olarak)

Sektrler Erkek Kadn ocuk

ekereilik 1 7-25 . 8-10


Konserve 25-30 8-10
Dokuma 10-13 4-6 2-4
Krtasiye 10-15
Matbaaclk 8 3-5 2-4
Sabunculuk 1 2-1 5 2-6
Kimya 13-15 2-5

Kaynak: 1913-1915 Sanayi statistiklerinden dzenlenmitir.

Her ne kadar tablodaki bilgiler, cret farkllklarn gs


teren net oranlar hesaplamamz mmkn klmyorsa. da, 20.
yzyl balar itibariyle, sanayi kesiminde kadnlarla erkek
ler ve her iki cinsle ocuklar arasnda ciddi cret farkllklar
olduu ifade edilebilir. Sanayi kesiminde geerli olan bu du
rum, acaba krsal kesimdeki cretler asndan da geerli
1 96 Osmanl mparatorlu'nda alma likileri

midir?
Toprak'n almalarnda, gene ayn yl, 1913 yl itiba
riyle tarm kesiminde cinsler aras cret farkllklarna ili
kin bilgiler bulunmaktadr. Her ne kadar oransal ifadelere
uygun deilse de, bu bilgilerin deerlendirilmesi, krsal ke
simdeki cret farkllklarnn, sanayi kesimindekinden de
byk olduunu ortaya koymaktadr. Aadaki tabloda,
bu bilgilerden sadece bir blm aktanlmaktadr:164

Tablo :XXIV
1913 Yl Mays Ay tibariyle Tanm isi Gndelikleri
(Kuru olarak)

Blge Erkek i creti Kadn i creti

Aydn 12-16 5-8


Ankara 8-15 4-5
Krehir 7-8 3-3.5
Malatya 7 2
Diyarbekir 6-8 2.5
Urfa 5-10 2-3

Kaynak: Toprak, 1982, ss.336-337, Tablo XXV'teki bilgilerden


dzenlenmitir.

Kadn iilerle erkek iiler arasndaki bu cret farkllk


lar, nasl aklanmaldr? Bu olgu zerinde etkide bulunan
deiik faktrler bulunmaktadr.
i. Osmanl nparatorluu'nda, zellikle gelimekte olan
sanayi . kesiminde, yeni yaplan ve modem teknoloji ieren
yatrmlar, "giriimciler asndan, retimin makul fiyatlarla
yaplabilmesi zorunluluunu getirmekteydi. nk, giriim
ci asndan, hem stlenilen riskler, hem de retim maliyet
leri yksekti."l 65 Kadnlarn dk cretlerle istihdamnn,
Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri 197

hem riskleri, hem de retim maliyetlerini azaltb ifade edi


lebilir. Ayrca, rnein halclk, dokumaclk gibi baz re
tim dallarnda, kadnlarn evde alma olanaklarnn bulun
mas da, iverenin iyeri maliyetlerini drerek, toplam
retim maliyetleri zerinde olumlu etkilerde bulunm aktay
d.
ii. Kadnlarn daha dk cretlerle almay kabul et
mesinin nedenlerinden birisi ise, toplumsal deerler sistemi
ierisinde temel alan kategorisinin "erkekler" olarak ka
b,l edilmesidir. Bu temel bak ierisinde kadnlarn ala
bilmeleri, ancak, daha dk cret dzeylerini kabul etmele
ri durumunda sz konusu oln\aktayd.
iii . Kadilarn sendika ya da sendika benzeri ii kuru
lularna ve onlarn deiik etkinliklerine katlma olaslkla
rnn daha dk olmas da, hem onlarn daha dk cret
leri kabul etmelerini, hem de iverenlerin kadn iileri
tercih etmelerini kolaylabrmaktayd. zellikle 1870 sonra
snda ortaya kan ve kinci Merutiyet sonras brmanan
ii hareketlerinin, bu mlahazalar glendirdii sylenebi-
1.r. 1 66
Osmanl mparatorluu'nda cinsler arasndaki cret
farkllklimru, ksaca gnmz Trkiyesi ile karlatrmak
ilgin olabilecektir. Uluslararas alma rgt'nn, Sos
yal Sigortalar Kurumu'ndan elde edilen verilerine gre, 1993
ylnda imalat sanayiinde gnlk erkek ii cretleri 138 746
TL., kadn ii cretleri ise 1 22 721 TL. 'dr.1 67 Veriler, Sosyal
Sigortalar Kurumu istatistiklerine dayal olduu iin, iki cins
arasndaki cret farkllklarru, olduundan daha az gster
mektedir. nk Kurumun prime esas gelir snrlar, arada
ki farklar gerekte olduundan daha kk gstermektedir.
Bu nedenle, gnmz Trkiyesinde cinsler aras cret farkl
lklarnn daha fazla olmas beklenir.
B . alma Sreleri

1 . Giri

alma koullarnn, "cret"ten sonra en nemlilerinden


biri de, alma ilikilerinin taraflar arasnda, yzyllardr
byk mcadelelere neden olan "alma sreleri"dir. a
lma sreleri, kavramsal olarak, belirli bir zaman birimin
de, allarak geirilen saatierin toplamn ifade eder. (X sa
at/ gn, hafta, ay gibi...) Gnmzde bu zaman birimi, ge
nellikle, bir hafta olarak kabul edilmektedir. ama srele
rinin iktisat ve endstri ilikileri disiplinleri asndan ne
mi, "nfus" ve "igcne katlma oran" ile birlikte, emek
arznn kaynandan birisini oluturmasdr. 1 68
alma sreleri konusunda, iki farkl snrlama sz ko-
nusudur:
i. Hukuksal snrlama.
ii. Fiilen allan sreler.
"almann Kuramsal erevesi" ,blmnde inceledi
imiz erevede, devlet bir ok lkede alma yaamna
ilkin minimum ve maksimum standartlar koymaktadr. Bu
balamda, baml alanlar korumak amacyla, alma
srelerine de maksimum snrlar getirmektedir. Bu snrla
rn, yasayla getirilen erevede, baml alanlada ive
renler arasnda toplu szlemelerle belirlenmesi de sz ko
nusu olmaktadr.
alma srelerinin st snrn izen bu belirlemeler
erevesinde, fiilen allan srelerin ne kadar olaca, bir
ok faktrn etkisi altnda ortaya kmaktadr. rnein ikti
sadi konjonktr, hukuksal olarak mevcut olan st alma
Osmanl Imparatorluu'nda alma Ilikileri 199

snrnn altnda fiili al!jma srelerinin olu!jumuna yol


aan faktrlerden birisidir. 169
Bu kuramsal giri!jten sonra, alma koullarnn en
nemlilerinden bri olan alma srelerinin, tarihsel olarak
nasl ve ne tr geliimler gsterdiine deinmek istiyoruz.
Bunu, iki farkl biimde gsterebileceimizi dnyoruz.
lk olarak, tek bir lke dzleminde, alma srelerinin geli
imini grelim. Aadaki tabloda, Amerika Birleik Dev
letleri'nde, yaklak 150 yllk bir zaman aralnda, alma
srelerinde ortaya kan deiim grlmektedir.

Tablo XXV
Amerika Birleik Devletleri'nde alma Srelerinin Deiimi

Yllar Haftalk alma Saatleri

1850 66
1870 60
1900 57
1910 52
1 930 45
1950 41
1986 38.6

Kaynak: Dunlop; Galenson, 1978.

Tablodan, Amerika Birleik Devletleri'nde, endstrile!j


me sreci ierisinde, al!jma srelerinin ciddi azalmalar gs
terdii grlmektedir. Bu, sadece Amerika Birleik Devletle
ri asndan deil, tm sanayilemi!j lkeler asndan da
gzlenen bir geli!jimdir. imdi, gene ayn olguyu, bu defa
farkl bir biimde gstermeye alalm. Eer, ayn zaman
diliminde, farkl gelime dzeyindeki lkelerde alma sa
atleri arasndaki farkll ortaya koyarsak, lkelerin geliim
200 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

sreleri ierisinde alma srelerinin azald gereini,


bir baka biimde gstermi oluruz. Aadaki tabloda,
1993 yl itibariyle, deiik lkelerdeki hatalk fiili alma
sreleri grlmektedir.

Tablo :XXVI
eitli lkelerde 1 993 Yl tibariyle Tanm-dllj Kesimlerde
Haftalk Fiili alma Sreleri

lkeler Haftalk alma sreleri

Almanya 38.0
Fransa 39.0
Hollanda 40.1
Norve 34.9
sve 36.1
ngiltere 43.5
Kanada 38.6
Kore 47.5
Sri Lanka 54.0
Bolivya 44.0
Msr 51.0
Trkiye 43. 1

Kaynak: International Labour Office, Yearbook of Labour


Statistics:1 995, 12.Blmdeki rakamlardan dzenlenmitir.

2. Osmanl mparatorluu 'nda alma Sreleri

Osmanl mparatorluu'nda alma srelerini de, kurarnsal


giri blmmzde incelediimiz gibi, iki farkl balamda
ele almak yararl olacaktr:
a. Hukuksal Dzenlemelerle Getirilen st Snr
Osmanl nparatorluu'nda, alma srelerine ilikin ola
rak devet tarafndan konulan st snrlar, Mecelle tarafn
dan belirlenmektedir. 1869-1876 yllar arasnda hazrlanan
Mecelle-i Ahkam- Adliyye, ya da ksa ismiyle Mecelle, Os
manl mparatorluu'nun medeni kanunu niteliindedir. Do
laysz bir biimde alma ilikileri alann dzenlemek gibi
bir amac olmayan Mecelle, baz maddeleriyle, bu alana y
nelik dzenlemeler de yapmaktadr. Bu dzenlemeler ara
snda, alma sreleriyle ilgili bir madde de bulunmakta
dr.
Bu dzenleme, Mecelle'nin 495. maddesi ile yaplmakta
dr. Buna gre,
"Bir kimse bir gn !emek zre bir ecir tutduu suretde
tulu-i emsden asr' a kadar yahut gurub-i emse kadar ile
mek hususunda rf-i belde neyse ana gre amel olunur. "
Yani, "Bir kimse, . bir gn almak zere ii tutarsa, gn
doumundan ikincliye veya gn batna kadar almak
hususunda, o yerdeki gelenek naslsa, ona gre hareket edi
lecektir."
Mecelle'nin hazrland 1869-1876 yllar itibariyle Os
manl mparatorluu'nun sahip olduu topraklarn olduka
geni olduu dnlecek olursa; imparatorluk topraklar
nn deiik blgelerinde, " gnein douu ile bat arasn
daki zaman"n ok farkl olaca grlr. Bu nedenle Mecel
le'nin, tm imparatorlukta geerli "uniform" bir alma s
resi belirledii sylenemez. Mecelle'nin saptad bu uzun
sre itibariyle, alma koullarnn en nemlilerinden biri
olan alma sreleri asndan, baml alanlar koru
mak gibi bir ama gttn sylemek de, olanakl deil
dir. 170
Doallkla, Mecelle tarafndan konulan bu snrlar, hu
kuki snrlar olup, fiili alma sreleri, bu snrlar ereve-

p -
r. - . o
202 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

sinde deikenlik gsterebilmektedir. Mecelle, alma sre


lerine ilkin bu st snrn yannda, hkmi (farazi) alma
sresine ilikin dzenleme de yapmtr. 425. maddede ya
plan bu dzenlemeye gre, "Ecir-i hassn crete istihkak
mddet-i icarede amel iin hazr bulunm asyladr. Yoksa bil
fiil ilemesi art deildir. Fakat arnelden imtina edemez ve
ederse crete mstehik olmaz. " Yani, eciri. "igcn ive
renin (kiracnn) emrine hazr tutmu olmas, onun igrme
borcunu ifa ederek crete hak kazanmas iin yeterli kabul
edilmektedir. " 1 71

b. Fiili alma Sreleri:


Osmanl lmparatorluu'nda, fiili alma srelerine ilikin
olarak, deiik kaynaklarda tekil dzeyde bilgiler mevcut
tur. Bu bilgiler, alma srelerinin rahatlkla uzun olarak
nitelendirilebileceini gstermektedir. rnein, 1920 ylnda
Amerikal bir bilim adamnn stanbul' da yapt ara trma
ya gre, kent iindeki fabrikalarda, ign ounlukla 9-1 0
saate varmakta?r. Haftalk alma gnleri ise alt y a da alt
buuk gn olarak deimektedir. Resmi tatiller dnda c
retli izin dnemleri yoktur. Cemaatlere ancak kendi tatille
rinde biraz msamaha gsterilmektedir. 1 72 Ayn aratrma,
stanbul'da sanayi kesiminde alan ocuk iilerin al
ma srelerine ilkin olarak da, arpc sonular vermekte
dir. Buna gre, ayakkabclkta alan 2500 ocuun ortala
ma gnlk alma sreleri 8:30' dan 18:00' e kadar srmekte,
kimi zaman ise 20:30'u bulmaktadr. Giyim sanayiinde al
an toplam 800 ocuun ign ise 10 saat dolaylartndadr.
Sigara-ttn imalatnda alan 1 70 ocuun ignleri ise 9
saati bulmaktadrP3 Dier kaynaklardan da, fiili alma
srelerine ilikin bilgi edinilebilmekle birlikte, bu konudaki
en somut veriler, ayrntl bir biimde, 1913-1915 Sanayi Sa
ym sonularndan karlabilmektedir. Aadaki tabloda,
Osmanl lmparatorlugu'nda alma likileri 203

1913-1915 Sanayi Saym sonularna gre deik sektrler


de, gnlk alma sreleri grlmektedir.

Tablo :XXV II
1913-1915 Sanayi Saymna Gre Baz Sektrlerdeki
Gnlk alcma Sreleri

Sektrler Gnlk alcma Saatleri

Makama malah 10-12


ekereilik 9-1 1
Toprak 10-1 1
Dericilik yazn 1 1 .5-12
kn 9-9.50
Ham pekilik 12
Matbaaclk 9-10

Kaynak: kn, 1970, deiik sayfalardaki bilgilerden derlenmitir.

3. alma Srelerine Ynelik Tepkiler:

Osmanl mparatorluu'nda, rahatlkla "yksek" olarak ta


nmlayabileceimiz alma sreleri, deiik dnemlerde,
baml alanlar kesiminin tepkilerine de neden olmutur.
Bu tepkilere ilikin ok sayda rnek verilebilir. Biz, alma
srelerinin azalhlmasn amalayan ii hareketlerinden bir
blmn aktarmakla yetineceiz:

"1908 ylnda gerekleen grevierin sebepleri arasnda,
crete ilkin konulardan sonra, alma sreleri dikkati
ekmektedir. rnein zmir tramvay iileri, alma sresi
nin 10 saate indirilmesi, Kavala Ttn Rejisi iileri de bu
srenin yazn 9, kn ise 8 saat olmas iin greve gittiler. Li
man iileri, Anadolu imendiferleri iileri, zmir-Kasaba
ve Temdid imendifer memur ve iileri, Selanik'te bulunan
204 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

Errera ile Orosdi Back maazalar iileri de, ne kadar oldu


unu belirtmeksizin mevcut i sresinin ksaltlmas isteiy
le grev yaptlar."174
kinci Merutiyet'in ilanndan sonra, 1908 ylnda Sela
nik'te ark Demiryollar irketinde gerekletirilen grevde
de, cret art ve dier alma koullarnn iyiletirilmesi
ne ilave olarak, daha ksa alma srelerinin uygulanmas
istenmitir. Grevleri sona erdiren anlaada ise, dier ko
ullar yannda, alma srelerinin ksaltlmas zerinde de
uzlama salanmtr_l75

4. Osmanl mparatorluu 'ndaki alma Srelerinin,


Gnmz Trkiyesindeki alma Sreleri le
Karlatrlmasma likin Metodolajik Sorunlar

alma srelerine ilikin deerlendirmelerimizden sonra,


Osmanl mparatorluu'ndaki ama srelerini, gnmz
Trkiyesindeki alma sreleri ile karlatrmann ilgin
olacan dnyoruz. Buradaki esas amacmz, karla
trmann kendisinden ok, byle bir karlatrmay yapar
ken baz metodolojik sorunlar ele alabilme olanadr.Ayr
ca, almamzda ayrntl bir biimde girmediimiz konu
larda, rnein dnemler aras cret karlatrmalarnda,
alma srelerinin de zmlerneye dahil edilmesi ve kar
latrlan cret gelirinin ayn zaman dilimi itibariyle ifade
edilmesi bir zorunluluk olmaktadr.l76 Bu ise, aada de
erlendireceimiz dntrme sorunlarnn ortaya kmas
na neden olmaktadr. Bu tr metodotojik sorunlarn, sadece
Osmanl mparatorluu ile Trkiye'nin deil, benzeri koul
lar tayan dier lkelerin karlatrlmas asndan da
geerli olacan belirtmeliyiz.
Bu deerlendirmeleri yapabilmek iin, nce ksaca, Os
manl mparatorluu'ndan gnmze, alma sreleri ko-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 205

nusundaki geliimleri zetleyelim.Bu konuda gzlenen


genel eilim, dier lkelerdekinden farkl deildir ve Mecel
le' den gnmze, alma sreleri, dme eilimindedir.
Cumhuriyet dneminde, 1936 tarihli 3008 sayl Yasas ile
haftalk alma sreleri, istisnalar dnda, 48 saat olarak
belirlenmitir. 1967 tarihli 931 sayl i Kanunu'nda da 48

saatlik sre ko runmutur. 1971'de 1475 sayl yeni Kanu
nu ile de haftalk alma srelerinde bir deiiklik yapl
mam, 48 saat olarak braklmtr. Daha sonra ise 1983'te,
1475 sayl Kanunu'nda yaplan deiiklik ile haftalk a
lma sreleri, 45 saate indirilmitir. Doal olarak, bu sre
ler, yasa ile belirlenen hukuksal snrlara ilikindir ve fiili a
lma sreleri; bata ekonomik faktrler olmak zere, bir
ok unsur tarafndan etkilenmektedir.
imdi de karlatrmalarmz yapmaya alalm: G
nmzde, alma sreleri, genellikle, "bir hafta ierisinde
allan toplam saat miktar" olarak ifade edilmektedir. Yu
kardaki tabloda, Osmanl mparatorluu iin verilen rakam
lar ise, haftalk deil, gnlk alma saatlerini gstermekte
dir. Osmanl mparatorluu'ndan gnmze, Trkiye'de
hukuki ve fiili alma srelerindeki deiimi konu alacak
bir aratrma asndan, bu durum, metodotojik glkler
karmaktadr. Byle bir karlatrmann . yaplabilmesi
iin, iki farkl dneme ait rakamlarn, tek bir zaman birimi
asndan ifade edilmesi gerekir.
Bu durumda, byle bir karlatrmann, iki farkl bi
imde yaplmas mmkndr: Ya Osmanl mparatorlu
u'ndaki gnlk.- alma srelerini, gnmzde geerli
olan haftalk alma srelerine dntrrz; ya da bunun
tersini yaparz. Gnmzde alma sreleri sadece Trkiye
asndan deil, dier lkeler asndan da "haftalk" olarak
ifade edildiine gre, birinci kk semek daha anlaml ola
caktr. Ancak, Osmanl mparatorluu'ndaki gnlk al-
206 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

ma srelerini, haftalk al!ima srelerine dn!itrmenin,


teknik glkleri mevcuttur. nk, rnein 1915 yl itiba
riyle, Osmanl mparatorluu'ndaki al!ima srelerini, haf
talk olarak ifade edebilmek iin, haftada ka gn alld
ru bilmemiz gereklidir. Ancak byle bir durumda, varolan
gnlk al!ima srelerini, kala arparak haftalk al!ima
srelerine ula!iacamz bilebiliriz.
O dnem itibariyle, sosyal mevzuatla dzenlenen hafta
lk izinler sz konusu olmadna gre, gnlk al!ima s
relerini, 7 ile arpmak makul bir zm olarak grnmekte
dir. Bu durumda, gnlk alma sresini ortalama 10 saat
olarak kabul e dersek, haftalk al!ima sresi 70 saat etmek
tedir. Gnmz Trkiyesinde ise, !i Kanunu ile kabul edi
len haftalk al!ima sresi, 45 saattir. Bu adan bakldn
da, haftalk al!ima srelerinin 70 saatten, 45 saate d!ierek,
yakla!ik % 36 orannda azalma gsterdii ifade edilebilecek
tir.
Ancak, bu deerlendirme yanlhcdr. Bunu gstermek
iin, her iki dnem asndan yllk al!ima srelerine ula!i
maya al!imak anlaml olacaktr. Osmanl mparatorluu'n
daki yllk al!ima srelerine ula!imak iin, sosyal mevzuat
ta izinlt!re ili1ikin dzenlemeler olmadna gre, gndelik
alma sresini 365 ile arpmak gerekecektir. 1 77 Bu durum
da, yllk al1ima sreleri, 10 X 365= 3650 saat/yl olacaktr.
Ayn yntemi benimsersek, gnmz Trkiyesi iin, hafta
lk ama sresi olan 45 saati, hafta says olan 52 ile arp
mamz gerekecektir. Bu durumda, yllk al1ima sreleri,
toplam 2340 saat olacaktr. Ancak gnmzde yasalarla d
zenlenen izinler (cretli yllk izinler ve ulusal ve dini tatil
gnlerinde yaplan izinler gibi. ..) sz konusu olduu iin, bu
toplamdan izinler nedeniyle al1ilmayan sreleri d1imek
gerekecektir. Bu da, Osmanl mparatorluu'ndaki alma
sreleri ile, gnmz Trkiye'sindeki alma sreleri ara-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 207

snda varolan fark arttrc ynde etki yapacaktr.


Ancak, bu hesaplamalar iin, zmni de olsa, bir baka
varsayun daha yaplnas gerekmektedir: "jlerin sreklili
i". Gnmzde, yasa ile belirlenen koullar altnda, iile
rin byk blmnn almalarnn, tm yl boyunca sre
ceini kabul edebiliriz. Gnmz toplumlarnda, bunun
hukuksal gvencesi de salanm durumdadr. Bu koullar
da, gnmz itibariyle, gnlk saat olarak bize verilebilecek
bir alma sresini, belirli varsayunlarla, haftalk, aylk ya
da yllk alma srelerine dntrebiliriz. Bu dntr
memizin de, cretiiierin byk ounluu asndan geerli
olacan kabul edebiliriz. Oysa, Osmanl mparatorluu'n
da, daha sonra ele alnaca gibi, baunl alanlarn byk
blm asndan almann srekli olduunu djnmek
mmkn deildir. 1 78 in srekliliini salayacak her hangi
bir hukuksal gvence de, dnemin koullar ierisinde, mev
cut bulunmamaktadr.
Tm bu nedenlerle, baunl alanlar asndan, Os
manl mparatorluu ile, gnmz Trkiyesindeki alma
srelerinin karla!jtrlmasnda, zenli davranmak ve dei
ik faktrleri hesaba katmak zorunlu olmaktadr.
IV. Osmanl mp aratorluu'nda
Sosyal Gvenlik

A. Giri

Osmanl mparatorluu'nda baml alanlarn ma


koullarna ve yaam dzeylerine (standartlarna) ilikin de
erlendirmelerimizden sonra, onlarn refahyla ilgili bir ba
ka konuyu, sosyal gvenlik konusunu ele almak istiyoruz.
gc ierisinde, deiik statlerde yer alan insanlarn, a
lma yaamlarn srdrebilmeleri, onlar asndan hayati
bir nem tamaktadr. nk, bu insanlarn, kendilerinin
ve baknakla ykml olduklar aile bireylerinin geimlerini
salayabilmeleri, elde ettikleri gelirin varln srdrmesi
ne baldr. Bu gelir, deiik nedenlerle kesintiye urayabi
lir. Bu nedenler byk lde, kiilerin maruz kalacaklan
"risk"lerle ilgilidir. Bu riskler ise, deiik kategorilerde ele
alnabilir. Gelir kesintisinin nedeni, mesleksel riskler olabilir.
rnein, kiiler alma yaamnda karlaabilecekleri
meslek hastalklar ya da i kazalan nedeniyle gelirlerini
kaybedebilirler. Bu riskler, fizyolojik kkenli de olabilir. Ki
iler, rnein geirecekleri bir hastalk ya da trafik kazas so
nucunda da, gelir kaybna urayabilirler. Nihayet, bu kesin
tilerin nedeni, ekonomik riskler olabilir. ktisadi konjonk-
Osmanl lmparatorlugu'nda alma llikileri 209

trdeki bir daralma ve talepteki dme, igc ierisinde


yer alan baz insanlarn, ilerini yitirmelerine, dolaysyla ge
lirlerinin yok olmasina yol aabilir.
te, tm bu durumlarda, kiilerin urayacaklar gelir
kaybnn telafi edilmesi, hem bu kayba urayan birey asn
dan, hem de bireyin iinde bulunduu toplum asndan
nem kazanmaktadr. nk bu gibi durumlar, bireyin ve
ailesinin olduu kadar, toplumun da adalet duygusunu ren
cide ederek, varlklarn tehlikeye drecektir. Tm bu sy
lediklerimiz asndan bir tanma ulamaya alrsak, sos
yal gvenlik, "mesleksel, fizyolojik veya ekonomik bir risk
ten dolay geliri srekli olarak ya da geici olarak kesilen
kimselerin geinme ve yaama gereksinimlerini karlayan
bir sistem" olarak tanmlanabilir.179
te sosyal gverlik uygulamalar, bu riskierin etkilerini
ortadan kaldrmak ya da hafifletmek zere gelitirilmi bir
nlemler bdndr. Bu nlemlerin ortaya ve ge
mesi, zaman ierisinde ciddi deiimler geirerek olmutur.
Sosyal gvenlik sistemleri, ierilen kiiler, kapsanan riskler
ve finansman alarndan, zaman ierisinde deiimlere u
ramtr. Bir baka deyile, sosyal gvenlik kapsamnda de
erlendirebileceimiz uygulamalar, tarih ierisinde belirli
bir eitlilik ve evrim gstetir. Yazgan, bu evrimi, sos
yal gvenliin vastalarnn zaman ierisinde gsterdii ge
im erevesinde ele almaktadr. Buna gre, sosyal gven
liin vastalar, kategoride ele alnabilir:
i. Geleneksel vastalar: "Burlar, ferdi tasarruflar ve her
eit sosyal yardm eitleridir. slamiyette sadaka, fitre ve
zekat messeseleri, iletme ii cemiyetler, letme d cemi
yetler, vakflar ve ivererlerce alma karl olmakszn
verilen ayni ve nakdi demeler (kk crete bal olmadan,
herkese eit olarak verilen) sosyal yardmn eitlerini tekil
ederler.

210 Osmanl mparatorluu'nda al!lma li!lkileri

. Modem vastalar: Bunlar, byk lde, gnmzn


modem sosyal gvenlik normlarna tekabl eden, "sosyal si
gorta" uygulamalardr.
i. Munzam vastalar: Sosyal sigortalara ilave olarak d
jnlen, dier sosyal gvenlik uygulamalardr."so
Sosyal gvenliin, belirtilen bu vastalar, sosyal gven':'
lik sistemlerinin tarih ierisindeki genel geli!jimini de yanst
maktadr. Bu gelijim izgisi ierisinde, bajlangta, "gele
neksel" olarak nitelendirilen aralar egemen olmuj, zamanla
bir evrimlejme sreci ierisinde, modem olarak nitelendiri
len aralara gei!j salanm!jtr.

B. Osmanl mparatorluu'nda
Sosyal Gvenlik Uygulamalar

Osmanl mparatorluu'ndaki sosyal gvenlik uygulamala


rn da, bu gelijim izgisi ierisinde deerlendirmek yararl
olacaktr. Bugnn sosyal gvenlik normlaryla Osmanl im
paratorluu'nun sosyal gvenlik uygulamalarn deerlen
dirmek, yntemsel adan zenli davrannay gerektirmekte
dir. nk, gnmzn sosyal gvenlik normlarn Osman-
l mparatorluu'nda bulmak, olanakl deildir. Yaplmas
gereken, sosyal gvenlik konusunda, dnyann geirmi!j ol
duu evrim erevesinde, bu uygulamalar deerlendirmeye
ve yerini tesbite aljmaktr. Bu konuda yaplan aljmalar,
Osmanl mparatorluu'ndaki sosyal gvenlik uygulamala
rnn, byk lde, yukarda aklamaya aljtmz "ge
leneksel aralar" erevesinde kaldn, 19. yzyl sonlar,
20. yzyl bajlar itibariyle ancak snrl olarak nitelendirile
bilecek modem sosyal gvenlik uygulamalar bulunduunu
ortaya koymaktadr .


1 . Geleneksel Uygulamalar

Genellikle, "sosyal yardmlar" erevesinde dnlmesi


daha doru olacak olan bu uygulamalar, sosyal gvenliin
ilkel biimleri olarak deerlendirilmektedir. Bu uygulamala
rn gnmz anlamnda sosyal gvenlik uygulamalar ola
rak deerlendirilmesi zor olmakla birlikte, Osmanl mpara
torluu'ndaki durumu daha iyi deerlendirebilmek iin, bu
uygulamalar, biraz ayrntl bir biimde ele almak istiyoruz.
Genellikle Osmanl mparatorluu'ndaki sosyal gvenlik uy
gulamalar, ayr kategoride ele alnmaktadr:lBl
a. Aile ii yardmlamalar,
b. Dinsel yardmlar,
c. Meslek kurulular ierisindeki uygulamalar. 1 82

a. Aile. i Yardmlamalar
Osmanl mparatorluu'nda sosyal gvenlik ierisinde de
erlendirilen uygulamalar arasnda, "aile ii yardmlama
lar" da bulunmaktadr. Buna gre, alan kiinin gelirinin
mesleki, fizyolojik ya da ekonomik nedenlerle kesilmesi du
rumunda, ailenin dier fertleri, geliri kesintiye urayan kii
ye yardm ederek, bu kaybn etkilerini ortadan kaldrmaya
ya da en azndan hafifletmeye alacaklardr. Sosyal gven
liin kurumlamad bir lkede ve nemde, bu tr yar
dmlamalarn ok nemli olaca a J.tr.
Talas, Osmanl mparatorluu'nda, aile ii yardmla
malarn nemini, yle anlatmaktadr:
" .. . sanayileen toplumlarda olduu gibi aile blnme
mi, klmemi ve balar gevememi olduundan, aile
ye mensup olanlar, ailenin olanaklar lsnde bir sosyal
gvenlie ulaabilmekte idiler. Ayrca, gelenekler, dinsel
inanlar ve ataerkil aile kurallar, yallarn zel bir dikkat
ve zen grmelerini salyordu." Tarma dayal bir toplum-
212 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

da, " ...byle doal bir sosyal gvenlik dzenini ancak st


ste gelen kuraklklar ya da afet halleri tehlikeye drebil
mekte idi."1 83
Ancak, sadece Osmanl mparatorluu'nda deil, benze
ri zellikler gsteren tm toplumlarda gzlenen bu tr aile
ii yardmla;nalarn, ciddi snrllklar mevcuttur: " ... genel
olarak, ailenin ekonomik gc snrldr. Mensuplarnn kar
latklar her trl mesleksel ve sosyal riskiere kar koya
maz . . . zellikle yoksul snflar sz konusu olduunda, aile
nin kaynaklar son derece yetersizdir."1B4 almamzda, u
ana kadar yaptmz deerlendirmeler erevesinde, Os
manl mparatorluu gibi sanayilemenin gelimedii bir
lkede, gelir dzeyinin dk olduu, buna ilave olarak da
baml alanlarn gelir dzeylerinin daha da dk oldu
u ortaya kmaktadr. Gene deerlendirmeye altmz
gibi, konu iin sreklilii asndan ele alndnda da, cret
gelirinin o dnemin koullarnda, byk lde bir srekli
lik tamad grlmektedir. Bu snrllklar, Osmanl m
paratorluu'nda, aile fertlerinin byle bir dayanma ile,
gelir kayplarn gidermelerinin gln gstermektedir.
Bu tr yardmlamalarn, ksa dnemde snrl bir etkiye sa
hip olmas dnlebilir. Ama gelir kaybnn ya da gider ar
tnn uzun sreli olduu ve byk boyutlara ulat ko
ullarda, aile ii yardmlamalarn etkisizleecei aktr.
Bu nedenlerle, aile ii yardmlamalar, sosyal gvenlik kap
samnda deerlendirmekten ok, bir insani yardm mekaniz
mas olarak kabul etmek daha doru olacaktr.

b. Dinsel Yardmlar
Osmanl mparatorluu'ndaki dinsel yardmlar, daha ok
"sosyal yardmlar" kavram erevesinde dnmek uygun
olur. Buna gre, slam dininin gerektirdii zekat, fitre, adak
lar, kurban ve kefaretlerle, dier ba ve sadakalar eklin-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 213

de, dar gelirliler ve muhtalara yaplan yardmlar, yksek ge


lirlilerden dk geliriilere doru gelirin belirli apta yeni
den dalmn salyordu. Bu yardmlar, varlkl snf tara
fndan, kiisel olarak yaplmaktayd. Bunlarn dnda, im
paratorlukta yaygn bir biimde bulunan vakflar da, benzeri
yardmlarda bulunuyorlard.ss
Daha ok dinsel gerekelere dayal bu sosyal yardm uy
gulamalarn da, aile ii yardmlamalara gre daha geni
apl ve kimi zaman organize olmakla birlikte, bir sosyal g
venlik uygulamas olmaktan daha ok, insani gerekelerle
yaplan yardmlar erevesinde deerlendirmek doru ola
caktr.

c. Meslek Kurulular erisindeki Uygulamalar


Bilindii gibi, "Sanayi Devrimine kadar Osmanl mparator
luu iinde, zanaat ve kk sanatlara dayanan sanayi ve es
naflk olduka geliti. Bunlardan, mal sahibi, usta, kalfa
ve rak olarak alanlarn saylar olduka kalabalkh. "1 86
ite, loncalar, Osmanl imparatorluunda, bu zanaatkarlan
rgtleyen mesleki kurulular olarak, 19. yzyl sonlarna
kadar varlklarn srdrmlerdir. Bugnk kavramlarla
dnlecek olursa, bu kurulularm, cretli olarak an
kaHalar dnda, kendi hesabna alanlan (bamsz al
anlar) rgtleyen kurulular olduu ifade edilebilir. Bu ku
rulular erevesinde, sosyal gvenliin ilkel bir biimi ola
rak nitelendirebileceimiz uygulamalar sz konusu olmu
tur. Buna gre, her loncanm hir "teavn sand" (orta san
d) mevcuttu.l87 Lancalarn gelir kaynaklar ise, eitliydi.
Bunlar arasnda, vasiyetname ya da vakf yoluyla aktanlan
para ve mlkler, bir defaya mahsus olmak zere yaplan ba
lar ve sandkta iletilen sermayenin nemas da bulun
maktayd.l88 Loncaya bal kiiler, deme glerine gre ve
loncann geleneklerine gre, hafta ya da ay gibi belirli d-
214 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

nemlerde loncaya, miktar nceden belirlenmi demelerde


bulunuyorlard. "Bir meslein icras ve bir meslek sahibi ola
bilmek iin, loncalara girmek zorunlu olduundan, bu den
tiler bir tr prim nitelii kazanyorlard."l89 Bunun dnda,
lonca hiyerarisi ierisinde gerekleen ykselmelerde de
(raklktan kalfala, kaHalktan ustala gei), bu kiiler,
loncann teavn sandna har biiminde katkda bulunur
lard.l90 Tm bu kanallarla, loncann sandnda, belirli hir
fon birikimi salanm oluyordu.
Loncalarda, bu fondan yaplan harcamalar, byk bir e
itlilik gstermekteydi. l9l Bu harcamalar ierisinde, dar bir
anlamda "sosyal gvenlik" kavram erevesinde deerlen
dirilebilecek kalemler de mevcuttu. Lonca yelerinden her
hangi birisinin, sakatlk, yallk, hastalk ve lm gibi du
rumlaryla, gereksinim iinde bulunarlara, riskler ile kar
laldnda, bu sandktan demede bulunulmaktayd. Bu
sistem ierisinde, gnmzde sosyal gvenlik kurulular
nn finansmannda kullanlan prim sistemine benzer bir uy
gulamann ilkel nvelerini bulabiliyoruz.
Osmanl mparatorluu'nda, loncalar erevesinde ger
ekletirilen bu tr uygulamalarda, aile ii yardmlamalar
ve dinsel yardrnlara gre daha kurumsallam bir yap
sz konusu olmaktadr. Bu noktadan hareketle, loncalarn;
sosyal gvenlik alannda, aile ii ve dinsel yardmlardan da
ha ileri bir uygulama olduunu syleyebiliriz. Ancak, gene
de, bu snrl kurumsallamann sadece bir lonca erevesin
de olduunu ve snrlarnn, o lonca yelerinin gleriyle i
zilmi olduunu belirtmek isteriz. Ayrca, loncalarn iktisa
di sre ierisinde nce zayflamalar, ardndan da ortadan
kalkmalanyla birlikte, bu tr uygulamalar da ortadan kalk
m ve yerlerine yenileri konulamamtr. Bu tr ilkel sosyal
gvenlik uygulamalarnn, bizim temel ilgi alanm z olu
turan baml alanlarla ilgili olmadn da ifade etmek
Osmanl mparatorluu'nda lma likileri 215

gerekir. Genel hatlaryla Osmanl mparatorluu'nda, "sos


yal gvenlik" kavram erevesinde ele alnabilecek gelenek
sel uygulamalar, bunlardan ibarettir.

2. Modern Anlamda Baz Sosyal Gvenlik Uygulamalar

Bu geleneksel uygulamalarn dnda, Osmanl mparatorlu


u'nda, gnmzn sosyal gvenlik kavramna daha yakn
ksmi uygulamalarla karlaabiliyoruz. Bu sosyal gvenlik
uygulamalar, cretlilerin sadece kk bir blmne yne
lik ola:ak gerekletirilmilerdir. Bunlarn banda da, as
kerlere ilikin sosyal gvenlik uygulamalar geJ.r:nektedir. Bu
balamda, 1866 ylnda, bir Askeri Tekat Sand kurul
mutur. Adndan da anlald gibi, bu sandk, tm sosyal
gvenlik hizmetlerini vermekten ok, yelerinin emeklilik
durumlarn dzenlemitir. 1881 'de ise, askerler dndaki
devlet memurlar iin, bir tekat sand kurulmutur.192
Bunu, dar kapsaml baka baz kurulular izlemitir.
1890'da Seyrisefain Tekat Sand, 1909'da Askeri ve Mlki
Sandklar, 16 Nisan 1909'da Tersane-i Amireye Mensup i
ve Sairenin Tekadiyeleri Hakknda Nizarnname ile kurulan
bir sandk, Osmanl mparatorluu'nda, cretlileri yallk
ve malllk risklerinden koruma amacna ynelik olan ilk
sosyal gvenlik uygulamalarn tekil etmekteydi. Bunu, 1 6
Nisan 1910'da Hicaz Demiryolu Memur v e Mstahdemleri
ne Yardm Nizamnamesi ile kurulan ve hastalk ile kaza hal
leri iin yardmda bulunan bir sandk izlemitir.193 191 7'de
ise, irketi Hayriye Tekat Sandklar kurulmutur.194 Bu
sandklar tarafndan karlanan riskler ise olduka snrly
d. 195
Osmanl mparatorluu'nda, gnmzn sosyal gven
lik anlayna yakn olarak grlen snrl uygulamalar, ite,
byk lde baz kamu grevlilerine ynelik olarak gerek-
216 Osmanl Impa ratorluu'nda alma likileri
_

letirilen bu uygulamalardan ibarettir.196 lkede, modem Vl'


orga,nize biimiyle sosyal gvenlik uygulamalarnn, zellik
le askeri personel ve dier devlet memurlarndan balamas
ise artc deildir. Bunun deiik gerekeleri vardr. Her
eyden nce, bu kesimin alma hayatnda, dier cretli
kesimlerde bulunm as mmkn olmayan bir sreklilie sa
hip olmas, modem sosyal gvenlik uygulamalarn olanakl
klmaktadr. cret dzeyinin greli olarak ykseklii de; bu
uygulamalan kolaylatrmaktadr. kinci olarak, bu kesimin
toplum.sal yap ierisindeki gl konumu da belirtilmelidir.
Osmanl mparatorluu'nda snfsal yapya ilikin derlen
dirmeler yaparken, asker-sivil brokrasinin neredeyse tm
dier toplumsal tabakalarn zerindeki konumlarn belirt
mitik. zellikle Tanzimat'la balayan batllama ve mo
dernleme abalarnn da, batda gelimekte olan sosyal g
venlik uygulamalarnn, snrl bir biimde de olsa, ncelikle
bu kesimlerden balamasn kolaylatrdn ifade edebili
riz. Daha sonra, Cumhuriyet Trkiyesinde de, kurumsalla
m sosyal gvenlik uygulamalarrun, benzeri bir sra takip
etmesinde, kukusuz ayn gerekelerin pay vardr.
Sosyal gvenlik konusunda, Osmanl mparatorluu'nu
dnemin Avrupa lkeleriyle karlatrmak anlaml olacak
tr. Blmn banda, sosyal gvenliin modem arac ola
rak nitelendirdiimiz "sosyal sigortalar", dier lkelerde de
ok eski bir gemie sahip deildir. "Gnmz anlamnda
zorunlu sosyal sigortalar, ilk kez ancak 1880'lerde Alman
ya'da kurulabilmitir. Almanya'da ilk olarak 1884'te hasta
lk sigortas kurulmutur. Bunu 1885'te i kazalar, 1891 'de
malllk ve yallk sigortalar izlemitir."197 Almanya'y
takiben, dier Avrupa lkelerinde de, 19. yzyl sonlar ile,
20. yzyl balarnda, sosyal sigortalarla ilgili ilk yasalatr
malar yaplm ve gelimeler daha sonra da devam etmi
tir. Bu adan bakldnda, Osmanl mparatorluu'nun,
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 21 7

sosyal gvenlik uygulamalar alannda, Avrupa lkelerin


den daha geride olduunu ama arada ok byk bir uurum
olmadn da syleyebiliriz.
V. Osmanl mp aratorluu'nda
Siyasal Yap

A . Giri

"almann Kuramsal erevesi"ne ilikin blmde, "a


lma ilikileri" ile "siyasal y ap" arasndaki balantlar ze
rinde durmutuk. Bu balamda, Osmanl mparatorluu'n
da alma ilikileri alannn ve ii rgtlenmeleri ile ii
hareketlerinin deerlendirilmesi, ncelikle, tm bu kurumla
rn ve etkinlikterin iinde bulunduu yapnn temel nitelik
lerinin belirlenmesini gerekli klmaktadr. Bu nedenle, nce,
Osmanl mparatorluu'nun siyasal yaps ve bu yapya
bal olarak ortaya kan hukuksal dzenlemelet;i ana izgi
leri ile deerlendireceiz.
Osmanl mparatorluu'nun siyasal yaps ile ilgili ola
rak ok geni deerlendirmt:: ler yapmak, bu almann s-
. nular dnda kalmaktadr. Biz, konuyu, ancak alma
ilikilerinin geliimini anlamamz kolaylatrmas asn
dan, incelemekte olduumuz dnemler itibaryle ksaca ele
almak istiyoruz. Yani 19. yzyl sonlar, 20. yzyl balar
itibariyle. 1876 tarihli Kanun-u Esasi'yi temel kabul ederek,
mparatorluun son yllarna kadar uzanan siyasal gelime
leri deerlendirmek, alma ilikilerindeki oluumlar in-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 219

eelemek iin anlaml ve yeterli olacaktr.


Tek kiinin ynetimine dayanan devlet ekilleri, monar
ik olarak tanmlanmaktadr. Bu erevede, klasik Osmanl
rejimi, monarik bir nitelik tamaktadr. Saltanat kurumu
nun varl, aile ierisinde babadan oula geen padiahlk,
Osmanl devletinin monarik niteliini vurgulamaktadr.
Ancak monarik devlet biimleri de, kendi ierisinde iki
temel kategoride deerlendirilmektedir: "Mutlak monari"
ve "meruti monari". Osmanl mparatorluu'nda, "me
ruti monari" olarak nitelendirilen bir devlet biimini kabul
eden 1876 tarihli Kanun-u Esasi'ye kadar olan dnemde, bu
rejimi, "mutlak monari" olarak nitelernek uygun olacak
tr.198 Bu dnemde, padiahn yetkilerinin dinsel, ahlaki,
rfi snrlar olmakla birlikte; kuramsal olarak, bu yetkiler s
nrsz olarak nitelendirilebilir. Yetkilerin tamam padiah ta
rafndan kullanlmamakla birlikte, rnein sadrazam gibi
yetki kullanan kiiler de, bunu padiah adna kullanmakta
drlar.
Bu mutlaki monari, 19. yzylda deiimlere urarna
ya balamtr. Bylece, mutlaki monariden, meruti mo
nariye doru bir gei sz konusu olmutur.199 19. yzyl
daki bu deiimleri, Osmanl mparatorluu'ndaki "anaya
saclk" hareketleri ierisinde ele almak ve deerlendirmek
uygun olacaktr. 1839 tarihli Tanzimat Ferman ile balayan
ve 1876 tarihli Kanun-u Esasi'den, 1908'e kinci Merutiyet'e
kadar uzanan izgi, bu ereve iinde yer almaktadr.
Osmanl mparatorluu'nda bu dnemlerde, genel ola
rak siyasal, zel olarak ise anayasaclk alanndaki gelime
leri ve bu srecin sonucunda ortaya kan kinci Merutiyet
olgusunu iyi anlayabilmek iin, bu srecin, Bat' da yaanan
lardan farkl olduunu gz ard etmemek gerekir. Bat'da
tm bu gelimeler, Endstri Devrimi ile belirginleen sana
yileme sreci ve bu sre ierisinde ortaya kan toplumsal
220 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

snflarn mca qeleleriyle somutluk kazanr. Bu erevede,


Bab' daki anayasaclk hareketleri, o toplumlarn temel yap
larndaki kkl bir dei!iikliin sonucu olarak ortaya k
m!ilardr. Yeni olu!ian bir snf olan bujuvazinin siyasal
erevede, devlet ynetimine sahip kma abasyla ilikili
dir, bu sre. Ancak, Osmanl mparatorluu'ndaki hareket
ler, Bat'daki snfsal temellerinden yoksundurlar ve bu an
lamda, snfsal bir nitelik tamamaktadrlar. 200 nk,
daha nceki blmlerimizde incelemeye altmz gibi,
Osmanl mparatorluu'nun ekonomik yaps ierisinde, Ba
t' daki gelimeler yaanmam ve bunun sonucunda da ge
ni bir iverenler ve iiler kesimi ortaya kmamtr. Uzun
sreli toplumsal mcadeleler sonucunda, bu kitlelerin top
lumsal ve siyasal yaamda arlklarn hissettirmeleri de,
doallkla olanakl olamayacaktr.
Bu koullarda, Osmanl mparatorluu'ndaki gelimele
rin dinamii daha farkl olmutur. Tanzimat'la balayan bu
sre, "Bat' daki gibi kendiliinden ve bamsz bir gelii
min rn olmamtr. Farkl bir toplum yapsnda ve farkl
koullarda gerekleen bir srecin rn olan bir "toplum
modeli" benimsenmi ve bizde de gerekletirilmeye al
lm!itr. Ba!ika bir deyile, Osmanl toplumunda, Bat'da
kinden farkl olarak, a priori. bir model ile ie balanm ve
ileri bir uygarlk sava!ina giriilmitir. " 20 1
Bu nedenle, Osmanl mparatorluu'nda slahat ferman
lan ile ba!ilayp, Kanun-u Esasi ve kinci Merutiyet'le de
vam eden sreci, genellikle orta snflardan gelen ve "brok
rasi ierisinde yer alan bir kesim aydn insann kmekte
olan bir devleti kurtarmak iin dnebildikleri ve genellik
le Bat' dan aktardklan arelerden ibaret" saymak, yan ol
mayacaktr. "yle olunca da yenile!ime hareketleri gibi, Os
manl mparatorluu'ndaki anayasaclk hareketleri, giderek
"demokratikleme" hareketleri de halkn d!inda, hatta
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 221

halka karn yrtlen -ok kez yzeysel- birer aba olmak


tan teye geememitir." 202
Sezgin, Osmanl mparatorluu'ndaki bu hareketleri, alt
yap ile styap ilikisi erevesinde deerlendirmektedir:
"Eer Osmanl aydnlarnn bir blmnde (Jntrkler,
ttihatlar) Batclk (bilimsel kavram ile "aydnlanma" ide
olojisi) yer ettiyse, bu Osmanl toplumunda kapitalist retim
biiminin gelimesinden dolay olmamtr. Tam tersine, Os
manl toplumunda kapitalist retim ilijkileri yeterince ge
l imediinden, batdan ithal edilmi bir ideolojiye sahip
ufak bir grup, dnemin zel koullar erevesinde, styap
da bir takm deiikliklerin gereklemesinde rol oynayabil
rnilerdir . " 203
Dereli de, endstriyel ilikiler sistemi ve sendikal hare
ket ierisinde aydnlarn konumunu aratran almasnda,
bu sre ve aydnlarn etkisi konusunu, gene altyap-styap
kavramsal erevesinde deerlendirmektedir:
"Devlet gcnn bilimsel ve teknik alanda gelien kapi
talist Avrupa karsnda zayfladnn anla!jlmas zerine,
bu orta snfa mensup aydnlarn nclnde bir Batlla
ma hareketine giriilmi!j, ancak Batnn bilim ve teknik ge
limesine zemin hazrlayan alt yap kurulular deil, st
yapnn eitli kurumlar, nce askeri, sonra da siyasi ve sos
yal alanda olmak zere, bnyemize aktarlmtr." 204

B. 1876 Tarihli Kanun-u Esasi ve Siyasal Yap ile


Devletin Niteliine likin Temel Dzenlemeleri

Deerlendirmelerimizi, 1876 tarihli Kanun-u Esasi ile b ala


tabiliriz. Bu metin, ele aldmz dnem itibariyle, Osmanl
mparatorluu'ndaki siyasal yapnn erevesini izmekte-
222 Osmanl mparatorlugu'nda alma likileri

dir. Trk toplumunun ilk yazl Anayasas olmas bakmn


dan bir dnm noktas olan "Bu Anayasada kii hak ve hr
riyetleri ilk defa olarak, klasik esaslara uygun, olduka gen
bir liste halinde yer almtr."205 Kanun-u Esasi'nin 8 ila 26.
maddeleri arasnda, u hak ve zgrlkler yer almakta
dr:206
"Kii gvenlii, ibadet hrriyeti, basn hrriyeti, dileke
hakk, konut dokunulmazl, eitim hrriyeti, kanun nn
de eitlik, devlet hizmetine alnmada eitlik, mlkiyet hak
k, angarya ve ikencenin yasaklanmas, tabii hakim ilkesi,
kanunsuz vergi kanamayaca ilkesi."207
Kapani'ye gre, "lk bakta, bu listenin zamann liberal
anlayna gre dzenlenmi Batl rneklerinden pek geri
kalr bir taraf yoktur. Fakat aslnda btn bu saylan haklar
ve hrriyetler, sadece platonik bir deer tamaktan teye
gitmiyordu: nk bunlar herhangi bir gvenceye balan
m deildi. "208 Ayrca, Anayasadaki bu ferdi hak ve zgr
lklerin fiili olarak salanamamalarnn en nemli nedenle
rinden biri ise, gene ayn Anayasann bir baka maddesinde,
1 13. maddesinde bulunmaktayd. Buna gre, "Hkmetin
emniyetini ihlal ettikleri zabta tahkikat ile sabit olanlar Os
manl lkesinden srmek yetkisi padiaha tannyordu. Bu
suretle padiah iktidar iin tehlikeli grd kiiyi yurt d
na srerek ondan kurtulabilecekti. Bu madde, ferdi hak ve
zgrlklerin l birer madde haline gelmesinin nedeniy
di."209
Kanun-u Esas, deiik konularda yapt temel dzen
lernelerin yan sra; devletin yapsn da belirlemektedir.
Buna gre Osmanl devleti, teokratik bir yapya sahiptir.
Anayasann 3. maddes.)e gre, "Saltanat- Seniyye-i Osma
niye Hilafet-i Kbray slamiyyeyi haiz olarak Slale-i Ali
Osmandan usul kadimesi vehile ekber evlada aittir." l l .
maddeye gre ise, "Devlet-i Osmaniyyenin dini, Din-i slam-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 223

dr. " Bu maddeler, devletin dinini slam, devletin bandaki


padiah da halife olarak tanmlamaktadrlar. Dini esaslara
dayal devlete, teokratik devlet ad verildii iin, Osmanl
mparatorluu'nun, "teokratik" bir devlet olduu sylenebi
l ir .2 1 0
Devlet, ayn zamanda, monarik bir yap da gstermek
tedir. "Saltanat kurumu, devletin monarik niteliini vurgu
l amaktadr. "21 1876 tarihli Kanun-u Esasi, "meruti monar
i" olarak nitelendirilen bir devlet biimini kabul etmitir.
nk, bata bir Padiah bulunmakla birlikte, onun yann
da, halkn temsilcilerinden meydana gelmi bir Meclis de
bulunmaktadr.212 Anayasa, " Meclis-i Umumi" adn ta
yan iki medisli bir yasama organ kurmaktadr. Meclisler
den biri, "Heyet-i Ayan", dieri ise, "Heyet-i Mebusan" ola
rak zikredilmektedir. "Heyet-i Ayan"n yeleri, padah ta
rafndan yaam boyu bu grevi srdrmek zere atanmak
tadrlar. "Heyet-i Mebusan"n yeleri ise, halk tarafndan se
ileceklerdir. 213
Bu snrlarnalara karn, dolayl bir biimde de olsa se
imle oluturulan Heyet-i Mebusan kanadyla, Osmanl Mec
lisi bir parlamento grnm vermektedir. Ancak, Soysal'a
gre, ilk Osmanl Anayasa sisteminin "parlamenter" sayl
mas iin bu yeterli deildir. Bir sistemi parlamenter yapan
nokta, biimsel olarak parlamentonun varl deil, parla
mento ile hkmet arasndaki ilikilerin dzenleni biimF
dir. Bu anayasa ile padiaha tannan; sadrazarnn ve bakan
larn atanmas, bakanlar deitirmek, Heyet-i Mebusan'
datmak gibi yetkiler, bu sistemi parlamenter olarak nite
lendirmeye engeldir.2 1 4 "Kanun-u Esasi padiahn yetkileri
ni en geni lde tutmakta, onun ahsn sorumsuz ve mu
kaddes saymaktadr. Kurduu siyasal mekanizma o tarzda
ayarlanmtr ki, demokratik kkenli organn (seimle ku
rulmu Meclis-i Mebusan'n) yetkileri demokratik bir temele
224 Osmanl Imparatorluu'nda alma llikileri

dayanmayan (dorudan doruya padiah ve onun tarafn


dan atanmlll) organlar tarafndan ksteklenebilmekte ve dur
durulabilmektedir. Bu mekanizmann, hkmdarn iktidar
na gerek bir snrlama getirdii phesiz ileri srlemez. '' z s
Aldkat'ya gre de, bylece "1876 Anayasas mstebid bir
idarenin hukuki mesnedi olmaktadr."Zl6
Uygulamada ise, ilk Heyet-i Mebusan, 20 Mart 1877 ta
rihli ilk toplantsndan sonra 56 birleim yapt ve 28 Haziran
1877'de, kendiliinden dald.Zl7 1877'de yaplan ikinci se
imden sonraki yeni devre ise 13 Aralk 1877'de balayp, 14
ubat 1878'e kadar srd.21 8 Bu tarihler arasnda 29 toplant
yapan Meclis, 14 ubat 1878 gnk toplantda, padiahn
meclisi tatile sokma kararnn okunnas ile datld.Zl9 Pa
diahn gerekeleri arasnda, "olaanst durum, halkn eh
liyetsizlii" gibi sebepler bulunmaktadr.ZZO Kanun-u Esasi
bu kararla ilga edilmemi, ama yrrlkten kaldrlm ve
merutiyet rejimi resmen ortadan kaldnlmam, ama ask
ya alnmtr.221
kinci Merutiyet'in ilanyla gelen dzen ise, birincisin
den farkllklar gstermektedir. Snfsal bir temeli olmayan
ve devlet ynetiminde sz sahibi olmak isteyen asker ve sivil
brokrasinin tepkileri sonucunda ortaya kan kinci Meru
tiyet, 2. Abdlhamit'in 23 Temmuz 1908'de, bir "padiah ira
desi" (irade-i seniye) kararak, Meclis-i Mebusan iin yeni
bir seim yaplmasn kabul etmesiyle balamlli oldu.zzz
kinci Merutiyet'le, Kanun-u Esasi, yeniden yrrle
konulmutur. Yeni anayasal rejim, birincisine gre hi deil
se biimsel adan "parlamenter" nitelemesine daha yakn
dr. Ancak, sistem bu niteliini, zaman ierisinde tedrici ola
rak kazanmllitr. zeilikle de 31 Mart olayndan sonra (13
Nisan 1909), 2. Abdlhamit'in 27 Nisan 1909'da tahttan indi
rilip, yerine Suitan Reat'n getirilmesiyle devam eden bir
dizi olayn, bu oluum zerinde etkileri olmutur. 8 Aus-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 225

tos 1909 tarihli yasa ile, Anayasada baz deiiklikler yapl


mtr .223 Daha sonra da 1918 ylna kadar, Kanun-u Esasi'
de, deiik tarihlerde tadiller gerekletirilmitir.224 Bu de
iiklikler sonucunda da, devletin teokratik ve monarik ya
psnda bir farkllama olmamtr. Ancak, bu deiiklikler,
monarinin snrlandrlmas ynnde olmutur.225 Padia
hn yetkileri snrlandrlm, parlamentonun yetkileri ge
niletilmitir. Parlamentoya sunulacak yasa nerilerinin pa
diaha uygun grlmesi zorunluluunun kaldrlmas, pa
diahn meclisi feshetme kararnn "Heyet-i Ayan" tarafn
dan da uygun grlmesi, bu deiiklikler arasndadr. Padi
ahn srgn yetkisine son verilmesi, bakanlarn padaha
deil, Meclis-i Mebusan' a kar sorumlu olacaklar yolunda
ki deiklik de nemlidir. "Sonu olarak, gerek devlet ayg
tnn yeniden dzenlenii, gerekse kii haklar asndan,
1909 sisteminin, Trkiye'de ilk defa olarak gerek anlamda
parlamenter meruti (anayasal) bir monari kurduu grl
mektedir."226 "Ama bunlara bakarak uygulamalarn da bu
ynde olduu sansna hemen kaplnmamaldr."227
Kanun-u Esasi'de 1909 ylnda yaplan deiiklikler sra
snda 1 13. maddenin Padiaha diledii kimseleri srgn
etme yetkisi veren hkm de kaldrlmtr.228 Ayrca, Ka
nunu Esasi'de 1909 ylnn Austos aynda yaplan deiik
liklerle, anayasann zgn metninde olmayan iki klasik z
grlk konmutur. Bunlardan biri, 1 19. madde ile getirilen
"haberlemenin gizlilii" dir. Dieri ise, alma ili kileri
alan asndan daha nemlidir. 120. madde ile, belirli snr
lar dahilinde, "toplanma ve demek kurma" zgrl sa
lanmaktadr.229 Tanr'e gre, "kinci Merutiyetin hazrlan
nda, yasak ve hasklara karn, toplanma ve demekleme
eylemleri nemli rol oynamt. 1909 deiiklii bu faaliyet
leri hukukiletirmekle, Merutiyeti ve onu hazrlayan olay
lar da doal sonularna ulatrm oluyordu. " 230
226 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

Daha sonraki geliimler ise, farkl ynlerde olmutur. 13


Nisan 1909'da gerekleen ve tarihe 31 Mart Hareketi olarak
geen hareketin bastrlmasyla gelen skynetim sreklilik
kazanmtr. ttihat ve Terakki'nin lke ynetiminde tedrici
bir biimde g kazanmas, 1913 Babali basknndan sonra
bu partinin egemenliine dayanan baskc bir tek parti yne
timi kurulmasna yol amtr. Bylece kinci Merutiyet'le
gelen olumlu nitelikler glgelenmi, oligarik bir mutlakiye
te varlmtr.

C. 1876 Tarihli Kanun-u Esasi'nin alma


likileri Asndan Deedendirilmesi

1 . Anayasann Getirdii Genel Siyasal ve Hukuksal


ereve Asndan

"almann Kuramsal erevesi"ne ilikin blmde deer


lendirdiimiz gibi, alma ilikilerinin taraflarnn endstri
ilikileri alannda ve bu alann dnda yaptklar faaliyetle
rin, deerlendirmelerimizde ele aldmz ekilde ileyebil
mesi iin, siyasal yapnn demokratik bir nitelie sahip ol
mas, olmazsa olmaz bir koul niteliini tamaktadr. Bu
nedenle, sadece "monarik" ve "teokratik" nitelemeleri da
hi, bu sistemin kurumlarnn ve ierdii mekanizmalarn i
leyemeyecei bir toplum yapsna delalet etmektedir. leride
greceimiz gibi, Osmanl mparatorluu'nda dei!iik d
nemlerde karlan ve alma ilikileri alanna ynelik d
zenlemeler yapan yasalar, ister "dolayl", ister "dolaysz" ol
sunlar, siyasi yapnn bu temel zellikleriyle uyuumlu bir
nitelik tamaktadrlar. Bir baka deyile, Osmanl mpara
torluu'nun siyasal yaps, alma ilikileri alann da ken-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 227

di temel niteliklerine uygun bir biimde belirlemektedir. kin


ci Merutiyet'le gelen yenilikler ise, alma ilikileri alan
na olumlu yansmalar yapacak dzeyde deildir. Osmanl
mparatorluu'nda siyasal yap ile alma ilikileri arasn
daki bq balanty, ilgili blmlerde ama olana bulaca
z.

2. Ekonomik ve Sosyal Haklar Asndan

1876 tarihli Kanun-u Esasi'nin "ekonomik ve sosyal haklar"


asndan deerlendirilmesi, baz metodolajik tehlikeler ta
maktadr. nk, "ekonomik ve sosyal haklar", sz konu
su dnem itibariyle, henz kavramsallam ve uygulama
ya dntrlm deildi. Byle bir durumda, bu tart
may yapmak, "Temel Kavram ve Sorunlar" blmnde yap
tmz nitelerneyi kullanrsak, "bugn gemie tamak"
tehlikesini tamaktadr. Ancak, gene de, bu deerlendirme
nin zenli bir biimde yaplmasnn, dnem ierisindeki a
lma ilikilerini anlamamz kolaylatraca dncesini
tayoruz.
Bu konudaki zmlemelerimize, "ekonomik ve sosyal
haklar" ya da ksaca "sosyal haklar" konusundaki iki tanm
la balayalm. Talas'a gre toplumsal haklar, " . . . dorudan
ya da dalayl olarak devletin ekonomsal adan gsz olan
lar lehine maddesel sonular yaratan ve ii snfn smr
ye kar korumaya dnk ve daha adil bir toplum yaratma
y amalayan karmlarndan oluan bir olumlu nlemler
btndr." 23 1 Bu tanmda ierilen unsurlara itiraz eden
Tanr ise daha yaln olan yle bir tanmlamaya ulamakta
dr: "Sosyal haklar, sosyal eitlik amacna ynelmi haklar
olarak tanmlanabilir. " 232
erisine alma ilikilerinin kurumsallamas ereve
mizdeki "sendikalama", " toplu pazarlk", "grev" gibi
228 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

nemli geleri de alan ma i..llii kileri alan ile anayasac


lk hareketleri arasndaki balant, tarih ierisinde daha ok,
"ekonomik ve sosyal haklar"n geliimiyle ilgili olarak ku
rulmaktadr.233 Zaman ierisinde yaanan gelimeler sonu
cunda, bu geleri de ieren sosyal haklar, anayasalarda yer
almaya balamlardr. Bu durumda, Kanun-u Esasi'yi de
erlendirmeden nce, onunla ayn ya da daha nceki d
nemlerdeki, dier bat lkeleri anayasalarnn sosyal haklar
asndan deerlendirilmesinin, bir karlatrma olana
salayabileceini dnyoruz. Gnmz anlamn da eko
nomik ve sosyal haklar erevesinde olmasa bile, sosyal ei
limler tyan ilk Anayasalar, Fransz anayasalandr. 1 791
ve 1793 tarihli anayasalarda bu tr dzenlemeler yer ald.
Kanun-u Esasi ile ayn dneme tekabl eden anayasalar ara
snda ise, 1848 tarihli Fransz Anayasas ve 1874 tarihli svi
re Anayasasnda, sosyal hkmler de yer buldu.234
Ancak, dnya leinde, bu haklarn geliimi, anayasa
larda ve uluslararas belgelerde yer bulmas, 20. yzyla ait
bir olgudur. "Bu haklarn douunu ve pozitif hukuk iinde
yer almasn grmek iin, Birinci Dnya Sava'nn sonunu
beklemek gerekmitir."235 "Sosyal hak ve kurallan Anayasal
dzeyde tanma eilimi, 20. yzylda, zellikle iki dnya sa
va aras dnemde yaygn bir akm halini atd. "236
Trkiye'de ekonomik ve sosyal haklarn 1961 Anayasas
na kadar, hi bir anayasada yer bulmadru da dnrsek,
bu erevede, 1876 tarihli Kanun-u Esasi'yi bu haklar asn
dan deerlendirmeye, byk mitlerle balamamak gerekir.
Talas'a gre, "1876 Anayasasn, i. devlete yapma, maddi
sonulu bir edirnde bulunma, . maddi bir edimi gerektirme
yen, fakat bir hakk ve zgrl gvence altna alma ala
rndan incelediimizde unlar saptayabiliriz. Bu ilk Trk
anaya?as sosyal haklar bakmndan fazla bir ey getirme
mitir. Sosyal haklarn her iki yan da Anayasaya ok yeter-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 229

siz bir biimde yansyabilmi!itir. Bunu bir bakna doal kar


lamak gerekir. nk Anayasann hazrland dnemde,
dnyada liberal d!ince egemendir. Devletin ekonomik ve
sosyal yaama karmas sakncal saylmaktadr."23 7
Ancak, Talas, Kanun-u Esasi'yi olduka esnek bir biim
de deerlendirmekte ve sosyal haklar erevesinde ele alna
bilecek bir hak saptamaktadr. Buna gre, "sosyal haklardan
devletin maddi sonulu edimine gereksinim gsterenlerden
yalnz ilk retim ile ile ilgili bir madde anayasada yer al
maktadr. Buna gre ilk retim zorunludur. Ancak uygula
mada devlet stlenmi olduu grevi ok snrl olarak yeri
ne getirebilmitir. "
Bu esnek deerlendirmenin dnda, dolaysz bir biim
de alma ili!ikilerinin kurumsallamas erevesinde d
nebileceimiz sosyal haklar, Kanun-u Esasi' de grmek
olanakl deildir. Gene Talas'a gre, Anayasa, "devletin bir
edimini gerektirmeyen ve bir hakk ve zgrl gvence
altna almay amalayan dzenlemelerden bazlarna yer ver
mi, ama, toplumun korunmaya gereksinim duyan kesimle
rini ve zellikle iiler iin yaamsal nitelikler tayan sen
dika, toplu pazarlk ve grev hakkn ve zgrln ele al-

mamtr."238
kinci Merutiyet sonras, 1909-1918 yllar arasnda,
Anayasada yaplan deiikliklerin ise ayrca incelenmesi ya
rarl olacaktr. Bu dnemde de sendika hakk vb. haklar Ana
yasada yer bulmamasna ramen, zellikle basn zgrl
nn glendirilmesi, toplant hakk tannm as, alanlar
asndan olumlu sonular dourabitecek deiiklikler ola
rak nitelendirilebilir. Talas'a gre, zellikle, belirli snrlama
larla da olsa demek kurmann serbest braklmas nem ta
maktadr: "Bylece iilerin de kuracaklan demekler yolu
ile hak ve karlann savunabilecekleri kabul edilebifu."239
Ancak 1909 tarihli Tatil-i Egal Kanunu ile, kamuya y-
230 Osmanl Imparatorluu'nda alma likileri

nelik hizmet veren kurulularda alanlar asndan sendi


ka hakknn yasaklanmas ve grev konusunun da eitli d
zenlemelere konu edilerek snrlandrlmas, sosyal haklar
asndan olumsuz bir gelimedir. Bununla birlikte, yasa
kapsamna girmeyen kurulularda alanlar asndan bir
sendika ve grev yasa sz konusu deildir. Talas, bu du
rumda, dalayl bir akl yrtmeyle, "sendika da "sui gene
ris" bir demek olduundan, yasak da belli bir kesim iin sz
konusu olduundan, 1909 deiiklikleri ile anayasann sos
yal haklar arasnda nemli bir kolu oluturan sendika hak
kn tanm olduu sonucuna ulaabiliriz."- deerlendirme
sini yapmaktadr.240
Sonu olarak, 1876 tarihli Kanun-u Esasi'yi, sosyal haklar
asndan deerlendirirsek, unlar sylememiz olanakldr:
Anayasa, ekonomik ve sosyal haklar konusunda ciddi
bir dzenleme getirmemekle birlikte, dier lkeler Anayasa
laryla karlatrldnda, en azndan bu adan, onlardan
ok geride saylmaz. Dnemin Avrupa lkelerinin, Anayasa
clk ve alma ilikileri alanlarnda yaad uzun sre
ve bu adan Osmanl mparatorluu'nun farkll gz n
ne alnrsa, bu durumu anlayla karlamak da olanakldr.
Tanr'n deyiiyle, "Sosyal haklarn doumu, ancak snf
mcadelelerinin gzlemlenmesinden hareketle kavranabile
cek bir olaydr."24 1 Dier faktrler sabit kalmak kaydyla,
henz clz bir sanayilemenin olduu, geni bir baml a
lanlar kitlesinin varolmad bir durumda, sosyal haklarn
geliimini ve Anayasalara girmesini hazrlayan koullarn
olumamas, doaldr.

3. Mlkiyetle lgili Dzenlemeleri Asndan

1876 tarihli Kanun-u Esasi ile ayn tarihi tayan ve yapla


cak iki dereceli seimlerin esaslarn belirleyen "Geici Y-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 231

netmelik" (Talimat- Muvakkate), bu seime ilikin deiik


dzenlemeler yaparken, "mlkiyet" e ilikin hkmler de ge
tirmitir. Bu hkmler, alma ilikilerinin taraflarndan bi
rini oluturan cretliler asndan nemli dzenlemeler yap
maktadr. Geici Ynetmeliin hkmlerine gre, "Meclis-i
Mebusan"a seilmek iin, "memleketinde az ok emlak sahi
bi olmak" ve devlete "bir miktar vergi demi olmak" gibi
koullar bulunmaktayd. Kanun-u Esasi'nin kendisi ise, 68.
maddesiyle, bir kimsenin hizmetkarlnda bulunm ama ko
ulunu getirmektedir.242 Bu dzenlemelerin, dnem koul
larnda, bu nitelikleri tamadklar kabul edilebilecek olan
baml alanlarn siyasal etkinliklerini tmyle ortadan
kaldrd ifade edilebilir.
Acaba, 1876 tarihli Kanun-u Esasi'de ve Geici Ynetme
lik'te yer alan bu snrlamalar, nasl deerlendirmek gereke
cektir? Dneme egemen olan bu anlay, aslnda, Osmanl
mparatorluu dnda ortaya kan ve dnemin cari deer
ler sistemine uygun olduu iin, deyim yerindeyse, cktar
lan bir anlaytr. Soysal, bu snrlamalarn kkenini yle
deerlendirmektedir: "Seimler, Fransz ihtilali'nin ilk mec
lisleri gibi, dolayl bir biimde mlkiyet hakkna balanm
oluyordu. "243 Akn da, mlkiyetle seme-seilme haklar ara
snda o dnemlerde kurulan ilikiyi yle anlatmaktadr:
"Fransz devriminin mlkiyet anlay, politika haklar
ile de ilgilidir. Halk ve yurtta kavram kiilerin mal sahibi
olma nitelikleri ile belirleniyordu. 18. yzylda "genel oy"
dan ok, "snrl oy"a doru bir eilim vard. lk anda snrl
oy sorunu hemen ortaya ahlmamt ama, ksa bir sre
sonra benimseniverdi bu. Seime katlabilmek iin az da olsa
bir mala sahip olmak gerekiyordu. nk, kiiyi yurtda
yapan onun bir mala sahip bulunmasyd. Bu dnceye
gre, yurtd, dzenli bir toplumdan yana; kendini temsil
edebilecekleri seebilecek kadar aydn; basklardan etki len-
232 Osmanl mparatorluu'nda alma llikileri

meyecek kadar da ekonomik ynden bamsz bir :kiiiydi.


yleyse mal sahipleri aktif yurtdC\ll, mal olmayanlar pasif
yurtda olacaklard. Yurtdalardan hepsi toplumdan yarar
lanmak olanana sahiptirler ama, siyasi iktidara aktif yurt
talar katlabilecekti ancak. Mlkiyet, kiiyi kamu ileriyle
ilgilenmeye yneiten bir etkendi. nk mal olma nitelii,
kiiyi kamu ilerinin iyi, kt ynetilmesinde dorudan il
gili klyordu. stelik, mal sahibi olma aydn olmann kesin
bir kanh deilse de, onun bir belirtisi, bir aracyd. nk,
ancak varlkllar geirn sava dnda aydn olmaya yeter
bir eitim grebiliyorlard. inandklarn aka syleyebi
lenler ise, ekonomik ynden bamszlklarn elde etmi
olanlard. te bu yzden siyasi iktidara katlabilmek iin
koul aranmtr: Vergi ykmls olmak, aydn kii
olmak, ekonomik alanda bamsz olmak."244
Kanun-u Esasi'de ve Geici Ynetmelik'te mlkiyete
kin olarak varolan bu snrlamalarn, bu koullar tama
yan ilerin, bu arada baml an kiilerin, Meclise se
esini engelleyici olduu ve bu nedenle de al.ima
kileri alanyla ilgili olduunu belirtmeliyiz. 1877 ylnda ya7
plan seimlerde, bu hkmlere gre oluan Meclis'in snf
sal yaps hakkndaki deerlendirmeler ise, bu balanty da
ha iyi grmemizi salayacaktr.
lk melisin snfsal yapsnn deerlendirilmesi konu
sunda, birbiriyle elikili saylamasa bile, tam uyumayan
grler mevcuttur. Tanr'e gre, "Her iki meclis, toplumsal
yaplar bakmndan Osmanl varlkl ve egemen snflarn
temsil ediyordu. Bunun nedenlerinden birisi, halk kitleleri
nin bilinsizlii ve rgtszl ise, dieri de seim sistemi
nin sonulardr."245 Buna karlk, Ortayl'ya gre, " . . . ilk
meruti mecliste mslim ve gayrirnslim mebuslar arasnda
burjuva gleri veya eilimleri temsil edenler de grl(mek
le birlikte) ..... Tarihsel ve toplumsal temelini de gznne al-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 233

dmzda, Osmanl Parlamentosunun snfsal bir nitelikten


ok etnik bir renklilie sahip olmas, ada parlamentolara
gre onun belirgin ve ayrdedici zelliidir."246
Mlkiyete ilikin snrlamalar, kinci Merutiyet dne
minde de srmektedir. Birinci Merutiyet'in Meclis-i Mebu
s annn oluturduu bir yasaya gre (ntihab- Mebusan Ya
sas) yaplan uygulamalar yannda, Anayasadaki seme ve
seilme ilakkna ilikin snrlamalar da varolmaya devam et
mektedir. Buna gre de, birinci ve ikinci semen olmak iin
gerekli koullar arasnda, gene "az ok vergi vermek" ve
''bir kimsenin hizmetkarlnda bulunmamak" koullar ge
erlidir. kinci Merutiyet dneminde yaplan drt seimde
de, bu esaslar geerli olmutur.
MlkiyetE! ilikin bu hukuksal snrlamalar, elbette
nemlidir. Ancak, bu trden snrlamalar olmasayd dahi, o

dnemin koullarnda, baml alanlarn seme ve seil-


me haklarn kullanmalarnn, son derecede g olduunu
dnyoruz. Bu nedenle, mlkiyete ilikin bu snrlama
lar, kendi bana fiili sonular yaratacak dzenlemeler ol
maktan ok, dneme ilikin belirli bir anlay yanstmalan
asndan nem tamaktadr.
alma ilikileri alan asndan Osmanl mparatorlu
u'ndaki siyasal yapya ve Anayasa tarafndan getirilen
temel dzenlemelere ilikin bu deerlendirmelerimizden
sonra, bu dnemde alma ilikileri alannda yaplan d
zenlemeleri ye ieriklerini, ilgili blmlerde, daha kapsaml
ekilde ele alacaz.
VI. Osmanl mparatorluu'nda Bireysel
al ma likilerinin Hukuksal erevesi:
Mecelle

A. Giri

Yntemsel olarak, Osmanl mparatorluu'nda allima ilili


kilerine ililikin hukuksal dzenlemeleri, ayrca bir blmde
deil, her hukuksal dzenlemeyi ait olduu konular ve d
nemler ierisinde ele almay tercih ediyoruz. Ancak Tanzi
mat'la balilayp, kinci Melirutiyet'e kadar devani eden d
neme ililikin siyasal yapy ve temel dzenlemesi olan Ka
nun-u Esasi'yi allima ililikileri asndan inceledikten son
ra, bu dnemde alma ililikilerini belirleyen temel hukuk
sal dzenleme olan Mecelle'yi, balilangta, ayr bir blm
olarak ele almann daha uygun olaca kanaatindeyiz. By
lece, Osmanl mparatorluu'ndaki siyasal yap ve zihniye
tin, hukuksal dzenlemelere ve allima ililikileri alanna
yansmasn daha iyi gsterebileceimizi dlinyoruz. D
neminin temel anlaylin ve ellikilerini yanstan Mecelle,
dolaysz bir biimde allima ililikileri alann dzenlemek
zere karimamasma karlin, 1926 ylna kadar tam 57 yl
boyunca, Osmanl mparatorluu'nda bireysel li ililikileri
nin hukuksal erevesini izmilitir. Sz konusu dnem ieri-
Osmanl mparatorluu'nda alma Uikileri 235

rde toplu i ilikilerinin yeterince gelimemi olduunu


t dnrsek, Mecelle'nin alma ilikileri asndan ne
i artar. Daha sonra bu balamda kanlan baka yasalarla,
Jma ilikilerinin bireysel ve toplu ynleri dzenlenmeye
1llmtr.

B. Mecelle

ecelle, tam ismiyle "Mecelle-i Ahkam- Adliyye", Osmanl


paratorluu'nda, Tanzimat sonras younlaan yasala
ma abalarnn en nemli rnlerinden biridir.247 1868 y
lda oluturulan bir kurulun, 1869-1876 yllar arasnda ta
amlad bir almadr.248 Kurul, "kitap" ad verilen her
>lm hazrladka beklenilmeden ya bakanlar kurulu ya
t eyhlislam aracl ile padiaha sunuldu ve onun ona
ile hemen kanunlat. "249 Kurulun almalar 1889 ylna
tdar srm, bu tarihte, Sultan Abdlhamid tarafndan
vedilerek ortadan kalkmtr.250 Mecelle, dolaysz bir bi
mde, alma ilikileri alanna ynelik dzenlemeler ya
n bir yasa deildir. Deiik blmlerinde, alma iliki
ri ile ilgili tekil dzeyde, dank dzenlemelere rastlan
.aktadr. Mecelle, aslnda Osmanl mparatorluu'nun "Me
ni Kanun"u, yani yurttalar arasndaki ilikiyi, deiik
>nleriyle dzenleyen bir yurttalk yasas niteliindedir.
ncak bu ilikiler asndan da, Mecelle bir btnlk arzet
.emekte, tam bir medeni kanun mahiyetini haiz bulunma
aktadr. 25 1
Mecelle'yi deerlendirebilmek iin, oluumunda rol oy
yan faktrleri gz nne almak gerekir. Sadece Mecelle
il, TartZimat'tan Cumhuriyete kadar gerekletirilen bir
,k hukuksal dzenleme, birbiriyle elien ok ynl etkiler
236 Osmanl lmparatorluu'nda ma likileri

albnda ortaya km!ilardr. Bu ayn zamanda, Osmanl lm


paratorluu'nda Tanzimat rejiminin ikiliinin de gstergesi
olarak kabul edilebilir. "Tanzimattan Cunhuriyete kadn
gerekle!itirilen hukuksal dzenlemelerin, duruma gre, i. l.
lam (eriat) hukukundan, ii. geleneksel Osmanl (rfi) huku
kundan ve iii . Bat Avrupa hukuk sistemlerinden kaynaklan
dklan sylenebilir. "252 Dei!iik kanunlar itibariyle ortayn
kan nihai metinler, bu gr!iler arasndaki mcadeleler so
nucunda olu!itu.253 Osmanl mparatorluu iin, bir medeni
kanun hazrlamak d!incesi ortaya ktnda, bir yanda,
bunu Avrupa kanunlarna, zellikle de Fransz Medeni Ka
nununa dayanarak hazrlamak d!incesi bulunmaktayd .
Dier yanda ise, slami kklerden yararlanarak byle b ir a
l!imann yaplmas d!incesi vard. Bu d!ince farkllk
lan, Mecelle'yi hazrlayan kurula da yansd. Bu iki temel
d!incenin arp!imasnda, kazanan, ikinci d!ince oldu
ve Mecelle sonuta !ieriat hukukunun etkilerinin ar bast
bir eser oldu.254 Bu iki temel d!ince arasndaki eki!ime
nin sadece Mecelle'nin hazrlan!!inda sz konusu olmad
n, kinci Me!irutiyet sonrasna kadar uzanan dnemdeki ge
l!imelerin, hep bu eki!ime erevesinde ortaya ktn da
belirtmeliyiz.
Bu niteliine kar!in, Mecelle, hukuk tarihi bakmndan
son derece nemli bir anun olarak nitelenmektedir.255 Bu
nun nedeni, rf ve adet hukukunun geerli olduu bir d
nemden, yazl hukuk dzenine gei!ite, Mecelle'nin nemli
bir adm olmasdr. 256 "Mecelle, bu hkmleri ile !i hayatn
bir dzene sokmu!i, kati ve salam esaslara balam!i ve
meslek ve san'at nevine bakmakszn mtecanis (uniform)
kaideler vazetm!itir."257 Aslnda, bu trden bir gei!i, dei
!iik alanlarda da Tanzimat dneminde hzlanan bir geli!ime
dir. Ancak, fkha, yani slam hukukuna dayanan bir eser ol
duu iin, ierii itibariyle, bu hukukun temel yaklam-
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 237

!arna uygun dzenlemeler getinnektedir.258 Mecelle'nin is


lam hukukuna dayal bu manhn, alma ilkileri alann
daki dzenlemelerinde de grmekteyiz. ada ele alila
cak olan dzenlemeler deerlendirildiinde, "Bu dzenleme
lerin, bir toplumsal politika dncesinin eri olduu .. "
sylenemez. 259
alma ilikileri alanna ilkin olarak yapt dzenle
meleriyle, " ... Mecelle, btn eski medeni kanunlar gibi, ii
ve sahibi mnasebetlerini tanziminde ferti ve liberal bir
telakkiden hareket etmekte ve bu mnasebetleri gen bir
irade muhtariyeti ve mukavele hrriyeti prensibine bala
makta idi."260 elik, grnrdeki bu szleme hrriyetinin
ama koullarnn belirlenmesi asndan yarataca du
rumu, yle ifade etmektedir: "ilerin birleip mesleki te
ekkller kurmalarnn yasak edildii koullarda, ... al
ma koullar d grn ile serbest iradeden doan bir
akde dayanyordu. Gerekte ise, akdin muhtevasn olutu
ran alma koullarn iveren iiye dikte ediyordu."26 1
Mecelle'nin alma ilikileri alanla ynelik maddeleri,
eserin, "kira szlemeleri"ne (icarat) ayrlm olan ikinci ki
tabnda yer almaktadr. Burada Mecelle ile Roma hukuku
nun dzenlemeleri arasnda ilgin bir paralellik gzlenmek
tedir. nk, "Roma Hukukunda olduu gibi Mecelle'de de
insan amas, kira akdi iinde dzenlenmi"ti.262 Mecelle'
ye gre, kira szlemesi ikiye ayrlmaktadr:
i. Eya kiras,
. nsan kiras (care-i Adem).
Bu dzenlemelere gre, Mecelle konusu itibariyle, t'!iY '
ve insan kiras arasnda bir ayrm yapmamaktadr. M tn +
le'nin 413. maddesine gre i (ecir), "nefsini kiraya vtn
kimse" olarak tanmlanmaktadr. "Ecir, ayn zamanda n c
curdur, yani kiraya verilen eydir.''263 "Kiralanan hwu. h
veya faaliyet deil, fakat ahsn bizzat kendisidir." 2M
238 Osmanl mparatorluu'nda alma likileri

Glmez'e gre, "Bu dzenleme, Osmanl mparatorlu


u'nda ii-iveren ilikileri konusunda liberal ve bireyl' i
dnemin ilk yllarna egemen olan anlay da aka ortay;
koymaktadr. Gerekten, iiyi kiraya verilen ey, yani sz
lemenin znesi (taraflardan biri) deil, fakat nesnesi (konu
su) olarak tanmlayan, iinin emeini ve alma gcni.
deil, fakat nefsini yani kendisini ve kiiliini kiraya veren
bir kimse olduunu belirten ve creti de bu tr bir kira sz
lemesi karlnda denen kira creti olarak gren Mecel
le, ii-iveren ilikilerinin kendine zgln kavraya
mam ve bu ilikilere "kle-efendi ilikileri" erevesinde
eilmitir. " 265
Mecelle, gene deiik maddelerinde, dank olarak,
cret konusuyla ilgili dzenlemeler de yapmtr. Bu dzen
lemelerde de cret, Mecelle'nin bu konulara yaklamna pa
ralel olarak, "kira yani bedel-i menfaat" olarak tanmlam
tr. (Madde:404) cret konusunun deiik ynlerine ilikin
baka maddeler de bulunmaktadr. 563. maddede, i bah
nn ancak, iilii meslek olarak edinen kiilerce yaplabile
cei hkm getirilmiti. cretin ayni olarak denmesini ya
saklayan bir madde de bulunm aktayd.
Mecelle'nin alma ilikileri alanna yaklam, deiik
i hukukular tarafndan, benzer biimde nitelenmitir:
"Ferdiyeti" ve "liberal". Esen' e gre, "Mecelle'nin i hayat
n anlay ok basittir. Zavallcadr. Kanunun hkmlerine
esas olan fikir, mukavele serbestisi fikri olsa gerektir."265
Tunoma'a gre ise, "Mecelle'deki kurallar, tamamen kii
sel kurallard ve bireysel (ferdiyeti-liberal) bir grn
rn idiler."267
Mecelle, varln 57 yl boyunca srdrm ve 1926 y
lnda Medeni Kanun ve Borlar Kanunu'nun yrle gir
mesiyle, 4 Ekim 1926 tarihli ve 864 sayl "Kanun-u Mede
ni'nin Suret-i Meriyet ve ekl-i Tatbiki Hakknda Kanun" ile
Osmanl mparatorluu'nda alma likileri 239

ortadan kaldrlmtr. 268 Bu dnem ierisinde, deiik ta


rihlerde tadillere urayarak yrrlkte kalan Mecelle'nin a
lma ilikileri alanndaki liberal-bireyci yaklamnn ve
dzenlemelerinin, d>nemin dier koullanyla uyuumlu
olduunu, bu adan doal saylmalar gerektiini dn
yoruz. Saymen'e gre, "Mecelle'nin hkmlerini anlamak
iin, kanunun yapld devirdeki i hayatn gz nnde
bulundurmak lazmdr . . . . Bu devirde bir ii hukuku mese
lesi, bir sosyal mesele yoktu. " 269
Mecelle'nin, alma koullarnn en nemlilerinden biri
olan alma sreleriyle ilgili olarak getirdii dzenlemenin
ise, yasann liberal-ferdiyeti genel yaklamna ters dme
diini syleyebiliriz. Mecelle, bu konuda da, genel izgisin
den ayrlmamakta, alma sreleri konusunda, baml a
lanlar koruyucu bir st snr getirmemektedir. Mecelle'
nin, zaten rf ve adet biiminde varolan koullar yasalatr
d sylenebilir.
VII. Osmanl mp aratorluu'nda
i rgtlenmeleri

A. Giri

Osmanl mparatorluu'nda hjilerin niceliine ve niteliine


illilkin deerlendirmeler yaparken, bu konularda yntemsel
hatalara dmernek ve gnmzdeki ii kavramn n ieri
i ile Osmanl mparatorluu'ndaki iiler arasndaki farkl
lklarn gz nnde bulundurulmas gerektiini belirtmi
tik. Benzeri bir zeni, ii rgtlenmelerini ve hareketlerini
deerlendirirken de gstermek, bu konuda da yntemsel ha
talara dmernek gerektiini dnyoruz. Bu konuda ya
plan yntemsel hatalarn banda, Osmanl mparatorlu
u'ndaki ii rgtlenmelerini ve hareketlerini, bugnk
ii rgtlenmeleri ve hareketleri ile zde bir biimde de
erlendirmek gelmektedir.
"almann Kuramsal erevesi" blmnde belirttii
miz gibi; gnmz itibariyle baktmzda, ii rgtlenme
lerinin byk lde kurumsallatuu, yani yasalarla geti
rilen dzerlemeler ve snrlamalar erevesinde, iilerin
sendikalar ve onlarn st rgtlerinin ats altnda organize
olduklarn syleyebiliriz. Bunlarn d11jnda, ii kesiminin
baka biimlerde, rnein Demekler Kanunu'na gre der-
Ahmet Makal
Osmanl lmparatorlugu'nda
alma likileri: 1850-1920
Trkiye alma Ilikileri Tarihi

Elinizdeki eser, Trkiye'de al ma i l iki leri nin tarihsel


geliimini konu alan bir almann birinci cildidir. Bu ciltte
ko n u . 1 850 ' 1 e r d e n C u m h u r iyet d n e m i n e ka d a r
incelenmektedir. almann ikinci cildinde i se Cumhuriyetin
balangcndan 1 980 ylna kadar olan geliim nhrrcrktr.
"alma Ilikileri", kon u lar itibariyle, dsplnlr . r ,l'l lr
alan olarak n itelendirilebilir. Bu zellk, t, r l 1 oy l 1 1 c l .

yaplan almalar asndan dal1a cl r o l<.. :. . l l . l .


Bu neden le, al ma i likilerinin Cjl'l r , .. . L

kuramsal yakla m l a . ekonom k . op h . l v ' . .l

Anda mungkin juga menyukai