Anda di halaman 1dari 114

TC

YILDIZ TEKNK NVERSTES


SOSYAL BLMLER ENSTTS
FELSEFE ANABLM DALI
FELSEFE YKSEK LSANS PROGRAMI

YKSEK LSANS TEZ

ARSTOTELESN METAFZKNN ZETA


KTABI

YASN GURUR SEV


12730103

TEZ DANIMANI
PROF. DR. ALPARSLAN AIKGEN

STANBUL
HAZRAN, 2014
TC
YILDIZ TEKNK NVERSTES
SOSYAL BLMLER ENSTTS
FELSEFE ANABLM DALI
FELSEFE YKSEK LSANS PROGRAMI

YKSEK LSANS TEZ

ARSTOTELESN METAFZKNN ZETA


KTABI

YASN GURUR SEV


12730103

TEZ DANIMANI
PROF. DR. ALPARSLAN AIKGEN

STANBUL
HAZRAN, 2014
TC
YILDIZ TEKNll UNIVERSITESI
SOSYAL BILll LER ENSTITUSU
FELSEFE ANABILIntt DALI
FELSEFE YUKSEK LISANS PROGRAMI
YUKSEK LISANS TEZI

ARISTOTELES'IN ,7 FIZfrININ ZEZ


KITABI

YASIN GURUR SEV


12730103

TEZ DANIsMANI
PROF.DR.ALPARSLAN AcIKGENc

Tezin Enstitiiye Verildifii Tarih: 04.06.2014


Tezin Savunuldufu Tarih: 25,06.2014

Tez Oy Birtifi ile Baganh Bulunmuptur.

Unvan Ad Soyad

Tez Danrgmanr Prof. Dr. Alperslan Agrkgeng

Jiiri Uyesi Dog. Dr. gengfl Qelik

Jiiri Uyesi yer. Dos. Dr. Ermen G6rcn @-;^N(q


\

ISTANBUL
IIAZIRAN,2014
Z

ARSTOTELESN METAFZKNN ZETA KTABI


Yasin Gurur Sev
Haziran, 2014

Bat uygarl tarihinin belki de en nemli dnr olan Aristotelesin kukusuz


<zellikle de konusunun Aristotelesin bilimler tasnifindeki yeri bakmndan> en
nemli eseri olan Metafizikin gvdesini tekil eden lemenin (Zeta, ta ve Theta)
ilki olan Zeta kitabnn yaln bir biimde zmlenmesinin amaland ibu tez
almasnda Aristotelesin Zetada <zaman zaman varlk, zaman zaman tz
eklinde evrilegelmi olan> ousiann mahiyeti hakknda yrtt tartmann
dnld kadar etrefil olmad, buradaki analizden kacak sonucun
Aristotelesin Kategorilerde yaln bir biimde ortaya koyduklaryla hi de elimedii
gsterilmeye allmtr. Buna gre, tpk Kategorilerde olduu gibi, Zetada da
Aristotelesin (i) asl ya da birincil (prt) ousialarn madde (hyle) ve biimin (eidos)
mstakil (khriston) somut btnl (synolon) olan gereklik ya da tamamlanma
halindeki (entelekheia) nesneler (to ti esti) olan tek tekler (kath hekasta), dier bir
deyile bu-belirli-eyler (tode ti) olduunu, (ii) tr (eidos) ya da cins (genos) gibi
tmellerin (katholou) ise ancak ikincil bir anlamda ousia olabileceklerini syledii
gsterilmeye almtr.

Anahtar Kelimeler: Aristoteles, Metafizik, Kategoriler, ousia, varlk, tz, mstakil,


madde, biim, somut btnlk, gereklik, nesne, tek tekler, bu-belirli-ey, tr, cins,
tmeller.

iii
ABSTRACT

BOOK ZETA OF ARISTOTLES METAPHYSICS


Yasin Gurur Sev
June, 2014

Aristotle is probably the most important thinker of Western civilization, and his
Metaphysics for sure is his most important work <especially qua its object of
study on the basis of his classification of sciences>, and the ousia trilogy (boks Zeta,
ta and Theta) is widely accapted as the core of Metaphysics. The first book of the
ousia trilogy, namely Zeta, is known as a problematic introductory lecture on ousia
<which has been translated so far as essence or substance> that is inconsistent with
Aristotles simple summary on the case in his Categories. This humble work of
masters thesis, in which the clarification of the analyses on ousia in Zeta is aimed,
demonstrates the compatibility of Aristotles notion of ousia in Zeta with the one in
Categories. That is, as he does in Categories, Aristotle in Zeta claims that the primary
(prt) ousia are the particulars (kath hekasta) which exist separately (khriston) and
actually (entelekheia) as a concrete whole (synolon) of matter (hyle) and form (eidos),
in other words as a this (tode ti), and that the universals especially species (eidos)
and genus (genos) may be accepted as ousia only in a secondary sense.

Keywords: Aristotle, Metaphysics, Categories, ousia, substance, essence, particulars,


separate, actuality, form, matter, concrete whole, this, universals, species, genus.

iv
NSZ

Bu tez almas ve daha birok alma iin Aristotelesi ve Metafiziki konu


olarak sememde byk pay olan, beni Aristoteles ve Eski Yunanca ile tantran Prof.
Dr. Saffet Babr Hocaya, Dnyann gerek anlamda dier ucunda olduu dnemde
bile desteini esirgemeyip her trl sorumu yantlayan tez danmanm Prof. Dr.
Alparslan Akgen Hocama, dikkatimi Aristoteles ve Metafizik zerinde tutmam,
dalmamam iin aba sarfeden, beni cesaretlendiren Do. Dr. Erdal Yldza ve zorlu
eviri srecinde beni sabrla destekleyen Begm Yiite teekkr bir bor bilirim.

v
NDEKLER

Z..... iii

ABSTRACT.... iv

NSZ.... v

NDEKLER.. vi

GR... 1

Aristoteles.... 2

Metafizik.. 3

ekirdek leme: Z.. 4

ZETA.... 16

zgn eviri.... 16

Blm 1... 16

Blm 2... 17

Blm 3... 18

Blm 4... 19

Blm 5... 21

Blm 6... 23

Blm 7... 24

Blm 8... 27

Blm 9... 29

Blm 10..... 30

vi
Blm 11..... 33

Blm 12.... 36

Blm 13.... 38

Blm 14.... 40

Blm 15.... 41

Blm 16.... 42

Blm 17.... 43

zmleme.. 46

SONU. 54

KAYNAKA.. 56

EKLER 58

Ek 1: Zetann Tamamlaycs ta (H) 58

Blm 1... 58

Blm 2... 59

Blm 3... 60

Blm 4... 61

Blm 5... 62

Blm 6... 63

Ek 2: lemenin Son Aya Theta (). 65

Blm 1... 65

Blm 2... 66

Blm 3... 66

Blm 4... 68

Blm 5... 68

vii
Blm 6... 69

Blm 7... 70

Blm 8... 71

Blm 9... 73

Blm 10..... 74

Ek 3: Aristotelesin Terimler Szl Delta ().. 76

Blm 1... 76

Blm 2... 76

Blm 3... 78

Blm 4... 78

Blm 5... 79

Blm 6... 80

Blm 7... 82

Blm 8... 83

Blm 9... 83

Blm 10..... 84

Blm 11..... 85

Blm 12.... 86

Blm 13.... 87

Blm 14.... 88

Blm 15.... 88

Blm 16.... 90

Blm 17.... 90

Blm 18.... 90

viii
Blm 19.... 91

Blm 20.... 91

Blm 21.... 91

Blm 22.... 92

Blm 23.... 92

Blm 24.... 93

Blm 25.... 93

Blm 26..... 93

Blm 27..... 94

Blm 28..... 94

Blm 29. 95

Blm 30. 96

Ek 4: Yunanca-Trke Szlk.. 97

ZGEM. 104

ix
GR

bu mtevaz alma felsefe tarihinin en ok konuulan dnrlerinin belki


de banda gelen Aristotelesin en nemli eseri olan Metafizikin gvdesini tekil eden
Zeta, ta ve Theta lemesinin ousia konulu ve en etrefil kitab olduu sylenegelen
Zetay derli toplu bir biimde zmlemek, dikkatli okuyan iin metnin dnld
kadar skntl olmadn gstermek, buradaki ousia konulu temellendirmenin de
aslnda Aristotelesin Kategorilerde iki- cmleyle zetledii yaklamyla
elimediini bilakis bire bir rttn ortaya koymak amacndadr. Bu amala
Zetann bir <zgn> evirisi ve bu eviriye dayanan bir zmleme ortaya konacak,
bu zmlemeden hareketle de Aristotelesin Zetada yrtt tartmalarn
neredeyse tamamnda Kategorilerde net bir ekilde grlen Sokrates gibi bu-
belirli-eylerin (tode ti) asl anlamda ousia olduu, insan gibi tr ve hayvan gibi
cinslerin ise ancak ikincil bir anlamda ousia olabilecei ynndeki tavrndan hi
de uzak olmad gsterilmeye allacaktr. Gerekten de, Aristoteles Kategorilerde
ousia nedir, neye ousia denir, olduka net bir biimde anlatmtr. Buna gre bu-
belirli-eyler, szgelii Sokrates ya da Kallias birincil ya da asl anlamda (prt) ousia
iken, tr ve cins gibi tmeller, szgelii tr olarak insan ve cins olarak hayvan, ancak
ikincil bir anlamda ousia olabilirler.1 Her ne kadar aksi iddia edilse de, Aristoteles,
Zetada da bu yaklamn dna tamaz. Zetann tamamnda varolan ve ousia
terimlerinin farkl kullanmlar zerinde duran ve bunlar inceleyen Aristoteles, hemen
her durumda ousiay tek teklere (kath hekasta), nesneye (to ti esti) ve bu-belirli-
eye indirger, tmellerin <asl anlamda>, biimlerin, nesne dndaki nitelik, nicelik
gibi kategorilerin ousia olamayaca vargsna ular. te bu almann amac da ksa
bir Aristoteles biyografisi, Metafizik hakknda ksa bir bilgi ve Metafizikin gvdesini
tekil eden ve Zetann bal bulunduu ousia lemesi (ZH) zerine bir denemenin

1
Aristoteles, Kategoriler, ev. Saffet Babr (stanbul: mge, 2014), 11-17.
1
ardndan Zetay okunakl bir tercme2 ve erh marifetiyle yaln ve anlalr bir
biimde zmlemek, Zeta ile Kategoriler arasnda bir eliki olmadn
gstermektir.3

Aristoteles

Felsefe tarihinin en nemli filozoflarndan biri olan, hatta kimilerine gre


tartmasz en nemlisi olan Aristoteles, M 384 ylnda Stageirada domutur. Kral
Amyntasn saraynda hekim olan Nikomakhosun olu olan Aristoteles, babasnn
lmnn ardndan 367 ylnda, 17 yanda Atinaya g etmi ve Platonun nl
Akademeiasna dhil olmutur. Aristoteles, 20 yl Atinada Platonun rencisi olarak
kaldktan sonra, Platonun da lmyle ve Platonun yerini Speusipposun almasyla,
Atinadan ayrlp muhtemelen Akademeiadan tand Kral Hermiasn
hkmndeki Assosa yerlemitir.4 343te Hermias Makedonlar tarafndan devrilene
kadar burada kalan Aristoteles, bu dnemde Kral Hermiasn kz ya da yeeni olan
Pythias ile evlenmi, kendisinden iki de ocuu olmutur. Hermiasn devrilmesinin
ardndan Aristoteles, Assos kentine el sallama mesafesindeki bir ada olan Lesbosa (:
Midilli) kamtr ki, Aristotelesin biyoloji felsefesine dhil edilen eserlerinin burada
yapt almalarn rn olduu dnlmektedir. Burada sekiz yl kalan Aristoteles,
ardndan, Kral Philipposun olu Aleksandosa (: Byk skender) retmenlik

2
Bu tez almasnn ekirdeini tekil eden Zeta evirisinde Aristotelesin metinlerinin byk oranda
onun derslerinin notlar ya da tutanaklar olduu, Aristotelesin Platon gibi oturup zene bezene
yazmad, daha ziyade konutuu ve dolaysyla gndelik bir dil kulland, terminoloji pl
yaratmaktansa gndelik ifadeler kulland, kulland birok ifadeninse daha sonra terimletii gz
nnde bulundurulmu, bu dikkate kout bir hermentik duyarlkla terim younluu mmkn
olduunca azaltlm, okuyucunun kendini Aristotelesin yrrken yapt bir konumay takip eder
hissetmesi amalanmtr.
3
Belirtmek gerekir ki Zetaya ilikin zmleme mmkn olduunca <ikincil kaynaklardan ziyade> bu
tez almasnn temelini oluturan zgn eviriye dayandrlmtr. Bavurulan az sayda ikincil kaynak
ise, Jaeger, Ross ya da Bostock gibi ayn zamanda Aristotelesin Metafizikini evirmi uzmanlarn
eserlerinden seilmitir. Zira evirmek, eserin sahibiyle dolaysz bir iliki kurmaktr. Bir eseri eviren
biri, zellikle szkonusu eser sahibi Aristoteles ise, nnde ya da sonunda kendini eserin sahibiyle
sohbet eder ya da eserin sahibinin az sayda kiiye anlatt bir dersi dinler hissedecektir. Bu noktada
eser sahibinin dnme biimini zmlerken eserin kendisinin yannda yardm alnacak metinler ancak
ve ancak yine o farazi derste ayn snfta bulunanlarnkiler, yani szkonusu eseri evirmi
bakalarnnkiler olmaldr. Bu bir anlamda derste tutulan notlarn dier rencilerin tuttuklaryla
karlatrlmas olarak okunabilir. Szkonusu eseri evirmi olan uzmanlara ait olmayan ikincil
kaynaklara bavurmak ise, benzetmeyi srdrrsek, derse devam etmeyip derste anlatlanlar baka
rencilerin azndan dinlemi olanlarn notlarna gvenmek olurdu ki, bu da ilmi bir kl kl (:
dedikodu) gren Fuzlyi hakl karrd.
4
W. David Ross, Aristotle (New York: Routledge, 1995), 3.
2
yapmak zere Makedon sarayna davet edilmitir. Aristotelesin bir sonraki dura ise,
yeniden, Atina olmutur. Burada kendi okulu olan Lykeionu kuran Aristoteles ve
rencilerine, derslerini yryerek yrtmelerinden tr peripatetikler denmitir.
Airstotelesin eserlerinin byk oranda burada yrtt derslerin notlar olduu
dnlmektedir. On yllk Lykeion macerasnn sonunda Aristoteles, 63 yanda
bilinmeyen bir hastalk sonucunda lmtr.

Aristotelesin balca eserleri, (i) Metafizik (ousialarn ya da varolan olarak


varolann ilke, e ve nedenleri zerine), (ii) Fizik (doa zerine), (iii) Nikomakhosa
Etik, Eudemosa Etik, Magna Moralia ve Politika (yaam iin iyi olan zerine), (iv)
Organon: Kategoriler, Yorum zerine, Birinci zmlemeler, kinci zmlemeler,
Sofistik Delillerin rtlmesi, Topikler (dnme aralar zerine), ve (v) Poietika
(tragedya zerine) ile Retorik (etkili konuma zerine), eklinde sralanabilir.

Metafizik

Aristotelesin en nemli ve en tartmal eseri olan Metafizik, on drt kitaptan


tekil olur. Bunlardan (i) Byk Alpha, ilkelere (arkh) ilikin ilk filozoflarca
sylenenlerin bir zeti ve deerlendirmesi, (ii) Kk Alpha, nedenlere ilikin bir
hakkat arayna ilikin uyarlarn yapld bir kk giri, (iii) Beta, ilkeler ve
nedenler soruturulurken ortaya kabilecek amazlara ilikin bir dkm, (iv) Gamma,
varolan olarak varolana ilikin ksa bir inceleme, (v) Delta, Aristotelesin sk
kulland ve birden fazla anlama gelen terimlere ilikin bir szlk, (vi) Epsilon,
bilimler snflandrmas, (vii) Zeta ve (viii) ta ousiann ne olduuna ilikin bir
tartma, (ix) Theta, var olma tarznn bir aklamas, (x) Iota, bir ve varolann
varlna ilikin bir soruturma, (xi) Kappa, birok tartmadan tekil olan bir kolaj,
(xii) Lambda, devinmeyen ama ousias saf etkinlik olan ilk/asl devindiriciye dair bir
temellendirme, (xiii) My ve (xiv) Ny ise saylarn, matematiin nesnelerinin ve
biimlerin varlna ilikin tartma olarak etiketlenebilir. Bu on drt kitabn bir btn
oluturduunu ve birbirini takip ettiini sylemek olduka zordur. 5 Hatta szkonusu
kitaplarn hepsinin ayn dneme ait olduunu sylemek dahi gtr. Szgelii Byk

5
Werner Jaeger, Aristotle: Fundamentals of the History of his Development (Oxford: Clarendon
Press, 1968), 169-170.
3
Alphann Aristotelesin Akademeiadan henz ayrlmam olduu bir dneme ait
olduunu anlamak iin uzman olmak gerekmez, zira idea konulu savlar hakknda
konuurken, burada, Aristoteles birinci oul ahs kullanrken, ayn savlarn
neredeyse bire-bir tekrar edildii Myde, Aristoteles, nc oul ahsla konumay
tercih eder. te yandan, yine de, Metafizikin on drt kitabnn sralanma eklinin, bir
tez almasn andrmas bakmndan, Metafizike bir btnlk kazandrd
sylenebilir. Nitekim Metafizik bir doktora tezi gibi dnlrse, Byk Alpha bu tez
almasnn literatr taramas, Beta snrllklar, Delta tanmlar, Kk Alpha, Gamma
ve Epsilon farkl birer giri, Zeta-ta-Theta ls gvde, Lambda ise sonu blm
olur. Dolaysyla ak ki, Metafizik, Aristotelesin belli konulara dair farkl dnemlere
ait ders notlarndan oluturulmu bir sekidir ve szkonusu on drt kitabn belli
konulara dair olmak ve bir tez almasn andrr tarzda sralanm olmak dnda bir
btn oluturduunu ve her bir kitabn bir ncekinin devam olduunu sylemek pek
mmkn deildir.

ekirdek leme: Z

Aristoteles, ele ald konu ne olursa olsun, nce o konuya ilikin ayrmlarda
bulunur ve balang olarak kabul edebilecei en basit eye varncaya kadar bunu
srdrr. Konu bilimler olunca da Aristotelesin yapt ilk ey ayrmlarda bulunmak
olmutur. Aristoteles enine-boyuna-dnmeleri (dianoia), ya da bilimleri, ncelikle
gruba ayrr:6 (i) Temaa etmeye dayal olanlar, (ii) yapp-etmeye dair olanlar ve
(iii) yaratcla dair olanlar.

(i) Temaa etmeye dayal olan enine boyuna dnmeler, dier bir deyile
teoretik bilimler nem srasna gre ve alt dallaryla birlikte teoloji, fizik ve
matematiktir. Bunlar enine boyuna dnmelerin en nemlileridir, zira enine boyuna
dnmenin en yksek tr olan temaa etkinliine (theoria) dayaldrlar. Burada,
temaa etkinliinden kast seyirden ziyade akropolisten7 btn kenti grr gibi
aratrma konusunun tmn bir bakta tepeden grebilen, stn bir baktr. Yine,
buradan da anlalaca zere, teoretik bilgi tr tmellere ilikindir, teoretik bilimleri

6
Aristotelis Opera, ed. Immanuelis Bekkeri (Berolini: apud G. Reimerum, 1831), 1025b19-30.
7
Kentin en yksek tepesi.
4
dierlerinden stn klan bir zellik de budur.

Dier bilimlerden stn olan teoretik bilimlerin de en nemlisi teolojidir, nk


onun nesnesi en yce olandr; mstakil/ayrbana (khriston), ezel ve devinimsiz
olandr.8 O, sevilen bir ey gibi, yani ereksel neden (to hou heneka) olarak
devindirirken devinimsiz kalan fakat varl saf etkinlik olan ilk devindiriciye9
ilikindir. Fiziin nesnesi ise mstakil olmakla birlikte, devinimsiz deildir; bilakis
fiziin konusu olan doa, kendilerinde ve kendileri olmak bakmndan devinimin
ilkesini tayan her bir eyin ousiasdr.10 te yandan matematik ise devinimsiz olan
ama mstakil olmayanlarla har neir olur. Nitekim matematiin nesnelerinden olan
saylar devinmezler, ama devinen eyler saylabilir, ki say, her zaman bir eyin
saysdr, onun saylabilenlerden ayr ve bamsz bir varl yoktur. Geometri,
aritmetik, optik, armoni ve astronomi de matematiin alt dallardr.11

(ii) Yapp-etmeye dair enine boyuna dnmeler, dier adyla pratik bilimlerse
hepsi siyasetin kapsamna giren etik, retorik, iktisat ve askerliktir. 12 Siyasetve
dolaysyla etik, retorik, iktisat ve askerlikinsan iin iyi olana ilikindir, insan iin
iyi olanlarn en ucunda ise mutluluk vardr.13 O halde Aristoteles iin pratik bilimlerin
iinin sadece bilmeye ynelik deil ama insann mutluluunu salamaya ynelik bilgi
retmek olduunu sylemekte saknca yoktur. Ayrca Aristoteles iin etiin siyasetten
bamsz bir disiplin olmadn da belirtmek gerekir, nitekim Aristoteles iin kent
(polis) iin iyi olanla insan iin iyi olan arasnda bir fark yoktur.

(iii) Yaratcla ya da insann yaratlarna ilikin enine boyuna dnmeler,


dier adyla poietik bilimler destan (epos), tragedya, komedya, dithyrambos, aulos ve
kithara sanatdr. Bunlar birer taklittir ve holanmay, kimi zaman da arnmay
(katharsis) beraberlerinde getirirler.

Bu ayrma temel oluturan kstaslardan biri, bu enine boyuna dnmelerin

8
a.g.e., 1026a7-23.
9
a.g.e., 1072b1-17.
10
a.g.e., 1015a13-16.
11
a.g.e., 1026a24-26, 79a17-18.
12
a.g.e., 1094a29-1094b4.
13
a.g.e., 1095a14-20.
5
ereksel nedenleridir (to hou heneka). Baka bir ekilde ifade etmek gerekirse,
Aristotelesin bilimler snflandrmas teleolojiktir. Szgelii temaa etmeye dayal
enine boyuna dnmeleri icra eden kimse aratrma nesnesini sadece bilmek ister, bu
bilme isteinin ardnda baka bir ama yoktur. te yandan yapp-etmeye dair enine
boyuna dnmeleri icra edenler ise insan ve dolaysyla polis iin iyi olan bulup
insanlarn eylemlerini o yne ekmek niyetindedirler. nsann yaratclna dair enine
boyuna dnmeleri icra edenler ise iir ve mzikte insanda arnmay (katharsis)
ortaya karacak ilkeleri belirlemek amac gderler. Bu adan bakldnda ad geen
bilgi alanndan temaa etmeye dayal olann en yksek konumda olduu aktr,
nitekim yalnzca bu alan sadece ve sadece kendisi iin seilir olandr. Dier bir deyile,
dier iki bilgi alan belli baka amalar iin faydal olacak aralar ortaya koymay
hedeflerken, temaa etmeye dayal bilgi alannda erek yalnzca aratrma nesnesini
temaa etmek, onun bilgisine sahip olmaktr.

Szkonusu bilimler snflandrmasna zemin tekil eden bir dier kstas da


aratrma nesnesidir. Aristoteles nce insan aan Tanr, doa ve matematiin
nesnelerini (e.g., gkcisimleri) insann yapp-etmelerinden ve insann yaratlarndan
ayrm, bunlar ilk/asl bilgi alan olan teoretik bilgi alannn konusu yapmtr.
Temaa etmeye dayal olan bu bilgi alann da nesnelerine gre snflandrm olan
Aristoteles, nesnesi en yce olan bilim olarak teolojiyi de bu bilimlerin en tepesine
yerletirmitir.

Toparlamak gerekirse, Aristotelesin teleolojik olduunu sylediimiz bilimler


snflandrmasnda en st snf teoretik bilimler tekil eder, zira pratik ve poietik
bilimlerin aksine, bunlar icra edenin amac yalnzca bu bilimlere konu olan aratrma
nesnelerini bilmektir. Teoretik bilimlerin ise konusuna gre en st basamanda asl
felsefe olan teoloji yer alr, nk o en yce olana; ezel, devinimsiz ve mstakil olana
dairdir.

Mademki bilimlerin en nemlisi en yce olana dair olan bu asl felsefedir, bu


felsefenin temellendirildii Metafizik de, Aristotelesin en nemli metni olsa gerektir.14
Ve on drt kk kitaptan oluan bu en nemli eserin de en nemli paras, yine ayn

14
Tabii eer metnin otantikliine dair tartmalar bir kenara brakrsak.
6
sebepten, on ikinci kitap olan Lambdadr. Nitekim Lambda, szn ettiimiz en yce,
devinimsiz ve mstakil olan ilk/asl devindirici15 zerinedir.

Aristotelesin yntemini kullanp onun Tanr ya da tanrlar olarak


yorumlanagelmi olan ilk/asl devindiriciye ilikin temellendirmesinde vard
sonular bilinebilir elerine ayrtran iin, karsna kan szkonusu elerin
Hesiodos ile balayan derin bir gelenekten beslendiini grmek ok da zor olmasa
gerektir.

Nitekim Eski Yunanda Tanr ya da tanrlar dendiinde, stelik bir de


kronoloji gzetilecekse, akla gelmesi gereken iki kiiden biri Homeros ise, dieri de
Hesiodostur. Theogonia (Tanrlarn Douu) adl eserinde Eski Yunann tanrlarnn
bir eceresini karan Hesiodos, bu konudaki en nemli kaynak konumundadr.
Homerosun eserinde dank bir biimde bulabildiimiz Yunan tanrlarnn derli
toplu halini Hesiodosun Theogoniasnda buluruz. Theogoniada, kendisine ilham
perileri olan musalardan gelen bilgiyi aktarma sorumluluunu yerine getirdiini iddia
eden Hesiodos, eserde mehrdur ki her eyin balangcn Khaosa gtrr. te
yandan, her eyin balangc olan Khaos, ebed olmad gibi, ezel de deildir.
Jaegerin de dikkat ektii zere, Hesiodos, yaygn kannn aksine nce Khaos vard
demez, nce Khaos olutu ( ...)16 der.17 Bu ayrm ok
nemlidir. Zira Eski Yunan felsefesinin zmn arayaca temel sorun, Hesiodosun
bu kritik hatasndan kaynaklanmaktadr. Nitekim oluan ve bozulan, yani balangc
ve sonu olan herhangi bir eyin kendisi her eyin balangc olamaz. Her eyin
balangc olmaya namzet olan, her eyden nce, ezel bir ey olmaldr, ki kendisinin
de bir balangc olmasn. te bu ezel balangc (arkh) arama etkinliidir, felsefeyi
ortaya karan.

Bir eit boluk olan Khaosun ortadan kalkmasnn ardndan ilk varla
gelenler Yer (Gaia) ve Erostur. Topraktan Gk (Ouranos) ve Deniz (Pontos) taar ve

15
Devinmeyen devindiricinin gelenein kabul ettii gibi bir tane mi, yoksa birden ok mu olduu
tartmalar da bu metinde gz ard edilecek, ok da yle grnmese de, gelenek hakl farz edilecektir.
Zira szkonusu tartma ok daha geni kapsaml ve baka bir almann konusudur.
16
Hesiodos, Theogonia, satr 116.
17
Wilhelm Jaeger, lk Yunan Filozoflarnda Tanr Dncesi, ev. Gne Ayas (stanbul: thaki,
2011), 27.
7
tm dier tanrlar bunlardan reme yoluyla olumulardr, tabii bu oluun ardnda da
Eros vardr, ki bu olduka nemlidir, zira greceimiz zere Eros, Aristotelesin
Tanr olarak yorumlanagelmi olan ilk/asl devindiricisinin de devinmeksizin
devindirmesinin vastas olacaktr.

Hesiodosun ardndan dnp bakmamz gereken yer, elbette felsefenin beii


kabul edilen Miletostur. Felsefenin kurucular kabul edilen filozof Thales,
Anaksimandros ve Anaksimenes bu Kk Asya kentinde yaamtr. Bunlarn ilki
olan Thalesten gnmze pek bir ey kalmamtr. O, her eyin balangcnn (arkh)
drt ana eden biri olan su olduu iddiasyla bilinir. Jaeger, bu yaklam
Homerosun tm olularn (genesis) ardnda Okeanosu grmesiyle ilikilendirir.18
ster Okeanos olsun ister sadece su, Thales, Hesiodosta ortaya kan balang
sorununa eilen ilk filozof gibi grnr. Thalesi nemli klan bir unsur da ona
atfedilen her ey tanrlarla doludur ( )19 szdr. Bu sz daha
sonralar ok mehur olmakla birlikte, Olmposta oturan Yunan tanrlarnn dnda
bir tanr anlayna k yakmas asndan nemlidir.

Thales, balang sorununu grm ve bir zm ortaya koymu olmakla


birlikte, ak ki, bunda baarsz olmutur. Nitekim olu ve bozulua tabi olan maddeye
balang olarak yine madd bir unsuru ortaya koymas, Thalesi sorunu zmeye pek
yaklatrmamtr. te yandan, dier bir Miletos filozofu Anaksimandros, hem
Hesiodosun eceresindeki sorunu fark etmi, hem de Thalesin zmndeki
yetersizlii dikkate alm, balangc olmayan ve kendisi her eyin balangc olan bir
ey aramas gerektiini ve bu eyin snrsz olan (apeiron) bir ey olmasnn zorunlu
olduunu, nk snr olann bir balangc olmas gerekeceini, bir balangc
olannsa her eyin balangc olamayacan grmtr. O, her eyin balangc olarak
ezel ve ebed snrsz olan koymutur. Apeiron, her eyi kuatan, her eye hkmeden
tanrsal bir eydir ve lmszdr, ortadan kalkmaz.20 te bu, her eyi kuatan, ezel ve
ebed tek bir tanrsal balang fikri insan biimli Yunan tanrlar gz nne alndnda

18
a.g.y., s. 40.
19
Hermann Diels, Die Fragmente der Vorsokratiker, Cilt I, haz. Walter Kranz. (Berlin:
Weidmannsche Verlagsbuchhandlung, 1956), 11A22.
20
a.g.e., 12A15.
8
Yunan dncesinde bir devrim olarak kabul edilebilir.

Ege kylarndaki Miletostan talyaya, Eleaya yelken aarsak karmza


kacak ilk isim Ksenophanestir. Ksenophanes, iirlerindeki antropomorfizm
eletirisiyle bilinir. O, Yunan tanrlarnn insan biimli olmasyla alay eder, kzlerin
de elleri olsayd ve izebilselerdi, onlarn da tanrlarn kz biiminde izeceklerini
syler.21 nsan biimli olmalarnn yannda, Ksenophanes, Yunan tanrlarnn
Yunanlara benzemesini de garipser ve Etiyopyallarn tanrlarnn bask burunlu ve
siyah, Trakyallarn ise mavi gzl ve kzl sal olduunu sandklarn syler.22
Ksenophanesin Yunan tanrlarna ilikin bir eletirisi de onlarn Homeros ve Hesiodos
tarafndan yalan-dolan ve zina gibi insana zg zaaflara sahip olarak
anlatlmalarnadr.23 Yine, Ksenophanes, insanlarn tanrlar kendileri gibi domu
sanmakla byk bir yanlg iinde olduklarn anlatr.24 Ksaca, tanr denebilecek bir
eyin insani zaaflardan yoksun, ezel-ebed ve evrensel olmas, insan biimli olmamas
gerekir.

te yandan, Ksenophanesten bize kalanlar sadece antropomorfizm


eletirisinden ibaret deildir. O, tanrlar ve insanlar arasnda en yksekte klka ya da
dnce bakmndan fanilere benzemeyen bir Tek Tanr olduunu ne srer. 25 O Tek
Tanr ki, devinmek ona yakmaz, duraandr, sknet iindedir.26 Devinmeksizin, hi
emek sarf etmeden, sadece zihnindeki dnme yetisiyle her eyi devindirir. 27

Ksenophanesin bu insan biimli olmayan, ezel, devinmeksizin dnme


yetisiyle devindiren Tek Tanrs iin yoktur gibisinden itirazlar ykselmi olsa
gerektir. Nitekim bir dier Elea filozofu Parmenides nl didaktik iiri Doa
zerineyle bu itirazlar ebediyen bastrmak ister gibidir. Parmenides, adalet tanras
ceza yadran Dikeden ald vahiyle vardrn hakikati takip eden yegne yol
olduunu, yokturun zerine dnlemez ve konuulamaz olduunu, hem vardr,

21
a.g.e., 21B15.
22
a.g.e., 21B16.
23
a.g.e,, 21B11.
24
a.g.e., 21B14.
25
a.g.e., 21B23.
26
a.g.e., 21B26.
27
a.g.e., 21B25.
9
hem yokturun ise kafas kark akn bir grhun yanlgs olduunu syler. Onun
vardr dedii, yegne gerek varolandr ( ). Varolan tektir, devinmez,
deimez, varla gelmemitir, yok olmaz, snrsz ya da sonsuz deildir, bilakis kre
biimindedir, mkemmeldir. okluk, devinim, deiim, varla gelme, yok olma,
solup gitme... Bunlarn hepsi fnilerin kendi aldanlarna koyduklar adlardr
yalnzca.28

Toparlamak gerekirse, Hesiodosun oluun kaynan Eros marifetiyle reme


olarak gren ve her eyden nce var olan Khaosu dahi olumu bir ey ilan eden
eceresinin yaratt balang problemini Thales maddi bir ilke olan su ile
zlmeye alm ve baarsz olmu, ardndan Thalesin bu abas Anaksimandros
tarafndan gelitirilmi, maddeden bamsz olan, snrsz olan, dolaysyla balangc
olmayan, aksine kendisi her eyin balangc olan tanrsal bir ilkeyle deitirilmitir.
Anaksimandrosun maddi olmaktan kard tanrsal balangc Ksenophanes
devinimsiz olan ve dnme yetisiyle devindiren bir Tek Tanrya, Ksenophanesin
Tek Tanrsn ise Parmenides kre biiminde, yani mkemmel olan yegne varolana
dntrm grnr.

Ak ki, btn bu gelimelerin bizi adm adm gtrd yer Lambdadr. Bu


kitapta, Aristoteles, maddeden bamsz olan, ousias saf etkinlik olan, bununla
birlikte devinmeyen, sevilen bir ey gibi devindirilmeksizin devindiren, yani her tr
devinimin ereksel nedeni olan ilk/asl devindiriciyi temellendirir. O devinmeyen
devindirici ki, bir anlamda dairesel devinen gkcisimlerinin tand kreler, bir
anlamda ise etkinlii kendi zerine dnme olan tanrsal bir dnme yetisidir (nous).
O halde ak ki Aristotelesin Tek Tanr olarak yorumlanagelen nl devinmeyen
devindiricisinin ardnda, Hesiodostan Parmenidese adm adm gelien byk bir
gelenek yatar. Szgelii, szkonusu devindiricinin bir ereksel neden olarak, sevilen
bir ey gibi devindirmesi,29 Hesiodosun Erosunu, onun maddeden bamsz ve
tanrsal olmas Anaksimandrosun apeironunu, onun devinimsiz bir dnme yetisi
olmas Ksenophanesin Tanrsn, gkcisimlerinin tand kreler olmas ise

28
a.g.e., 28B8.
29
.Aristotelis Opera, ed. Immanuelis Bekkeri (Berolini: apud G. Reimerum, 1831), 1072b3. Buradaki
{ } szcyle Eros'un balants aktr.
10
Parmenidesin kre biimindeki yegne varolann hatrlatr.

te yandan, szkonusu devinmeyen devindirici temellendirmesinde


gelenekten kaynaklanmayan eler de vardr. Nitekim onun var olma tarz etkinlik
olan bir ousia olarak ortaya konmas, ousia ve var olma tarzlarnn nelikleri hakknda
bir sorgulamay zorunlu klar. te Aristotelesin Metafizikte Lambdadan nce ousia
zerine olan Zeta ve ta kitap<k>larnda ve var olma tarzlar hakknda olan
Thetada, nm- dier ousia lemesinde, yapmaya alt tam da budur.

lemesi bir yana, btn Metafizik, varmak istedii nokta, zirvesi


Lambda olan bir tez almas gibi kurgulanm grnr. Szgelii literatr taramas
olarak nitelendirilebilecek Byk Alphay, Kk Alpha, Beta ve Gammann
ardndan, pekala tanmlar blm olarak grlebilecek olan Delta izler. Deltann
ardndan da <ibu ksa metnin banda da ortaya konmaya allan> bilimler tasnifiyle
almann gvde ksmna ksa bir giri yaplmasnn amaland anlalan Epsilon
gelir. Lambda ncesi en nemli ve en gerekli blmler olan Zeta, ta ve Theta ise,
Metafizikin gvdesini tekil eder. Nitekim Lambdada temellendirilen mehur
devinmeyen devindiricinin ousias saf etkinliktir. Dier bir deyile, devinmeyen
devindirici, var olma tarz etkinlik olan bir ousiadr. Dolaysyla devinmeyen
devindiriciyi anlamann yolu, ousia ve etkinliin ne olduklarn bilmekten geer. Deil
mi ki szkonusu lemeden Zeta ve ta ousia (), Theta ise ousialarn var olma
tarzlar olan (i) imkn, (ii) tamamlanma ve (iii) etkinlik zerinedir, Metafizikin
gvdesi de bunlar olsa gerektir.

Madem ki Lambdann ve dolaysyla Metafizikin anahtar bu lemedir ve bu


ksa blm bu lemenin Aristotelesin felsefesindeki konumunu ortaya koyma
amacndadr, szkonusu kitapkta Aristotelesin temellendirdii ousia nedir ve var
olma tarzlar nelerdir, ana hatlaryla deinmeden gememeli.

Aristotelesin (ya da bir rencisinin?) ousiann farkl anlamlarn en derli-


toplu serimledii yer Aristotelesin szl kabul edilen Deltann (Metafizik Kitap V)
sekizinci blm olsa gerektir. Bu blmde Aristoteles kabaca (a) baka eyler
kendisine yklenebilmekle birlikte kendisi baka hibir taycya yklenmeyen ey,
yani tayc (hypokeimenon), bu-belirli-ey (tode ti), nelik (to ti n einai), ve (d)
11
tr/biim (eidos) ile sret (morph) iin ousia denegeldiini syler:30

Ousia yaln cisimler iin sylenir, szgelii toprak, ate, su ve bunlar gibi
dierleri; ayrca genel olarak cisimler ve bunlarn birleimleri, canllar ve
daimonu-olanlar ve de bunlarn ksmlar; bunlarn hepsine de ousia denir,
ki onlar <hibir> taycya yklenmez, ama dierleri onlara <yklenir>.
Bir baka anlamda ise bir eyin var olmasnn nedeni olabilen ve bir tayc
iin sylenmeyenlerde ikin olan<a ousia denir>, szgelii hayvan iin
can/rh. Dahas, bu-belirli-eye iaret eden ve onu snrlayan eylerde ikin
olan, karldnda <paras olduu> btn darmadan olan her ksm,
szgelii cisim iin yzey bazlarnn dedii gibi ve yzey iin doru;
ve genel olarak saynn da bu trden olduu dnlr (zira <saylar>
karldnda hibir ey var olmaz ve her ey <onlarca> belirlenir). Dahas
nelik, ki onun ifadesi tanmdr, ve buna denir tek teklerin ousias. yleyse
ortaya kt ki, ousia iki anlamda kullanlr: hibir baka eye
yklenemeyen en son tayc ve bu-belirli-ey ve mstakil olabilen ve tek
teklerin sret (morph) ve biimi (eidos).

Aristoteles, ousiaya ilikin bu kullanmlarn tmn Zetada enine boyuna tartr ve


vard nokta hep varolan kategorilerinden nesnenin, tek teklerin, bu-belirli-
eylerin asl anlamda ya da birincil ousia olduudur.

te yandan var olma tarzlarn anlamak, ousiann farkl anlamlarn


zmsemek kadar kolay olmayabilir. Nitekim etkinliin devinimle kartrld,
ayrca tamamlanma ve etkinliin ayn olduunun sanld vakadr. Aristoteles,
imkn/olanak (dynamis), tamamlanma/gereklik (entelekheia) ve etkinlik (energeia)
olmak zere ayr var olma tarzndan sz eder. Thetann da konusu bilindii zere
budur: Varolan bir yandan nesne, nitelik ya da nicelik, dier yandan (1) imkn, (2)
tamamlanma ve (3) etkinlie karlk gelecek ekilde sylenir.31

(1) Thetann balarnda imkn, deiimin (i) bir bakasnda, (ii) ya da bir
bakas olmak bakmndan ayn varolanda ilkesi32 eklinde tanmlanmaktadr. Daha
sonra, yine Thetada, Aristoteles imkn tanmn geniletecek, imkn iin yalnzca
deiimin (i) bir bakasnda yahut (ii) bir bakas olmak bakmndan ayn varolanda
ilkesi olarak tanmlam olduumuz deil, fakat tm devinim ya da duraanlk
ilkeleridir. nk doa da imknla ayn tre aittir; zira o, devinimin/deiimin (iii) bir

30
a.g.e., 1017b10-27.
31
a.g.e., 1045b33-34.
32
a.g.e., 1046a11.
12
bakasnda deil fakat kendi iinde ve kendi olmak bakmndan ilkesidir33 diyecektir.

Tamamlanma ve etkinlik arasndaki bantya gelince, bu iki terim kimi


uzmanlarca e grlm, kimi uzmanlar da entelekheiann energeiadan fazlas, Tanr
olarak yorumlanagelmi olan ilk devinmeyen devindircinin var olma tarz olduunu
ileri srmtr. Kimileriyse, entelekheiann dynamis ve energeia arasndaki gei faz
olduunu dnmtr. te yandan, Thetay dikkatlice okuyup da kimi uzmanlar gibi
entelekheia da energeia gibi Aristotelesin bir neolojizmidir ve entelekheiay
Aristoteles daha ge dnemlerde energeia yerine kullanmak iin tretmitir demek,
grnen o ki, mmkn deildir. Zira Aristoteles bu kavramlar yeri geldiinde ayn
cmle iinde bile kullanmtr. Dahas, Aristoteles energeia terimini kullanmay hi
brakmamtr.

Aristoteles Thetada, devinim (kinsis) ve etkinliin sanld gibi ayn


olmadn da ortaya koymutur. Devinim, imkn halindekinin tamamlanmas,34
dier bir deyile imkn ve tam olma (teleia) arasndaki sre, adeta bir bo havuzun
dolmas hlidir, yani bombo havuzla dopdolu havuz arasndaki sre. Etkinlik ise,
Aristotelesin kulland Yunanca terim energeiann kkndeki ergonun iki
anlamna karlk gelecek ekilde, iki farkl anlama gelir. Nitekim ergon, (i) eser ya da
(ii) i anlamna gelir.35 Dolaysyla etkinlik, ya (i) devinimin eseridir, ya da (ii) imkn
ve tamamlanmann szkonusu olmad bir itir. Aristoteles, bu fark Thetada
rneklerle aklyor:36

rnein biri ayn zamanda hem gryor hem grm, hem akl yrtyor
hem akl yrtm, hem dnyor hem dnm olabilir; fakat hem
reniyor hem renmi, ya da hem iyileiyor hem iyilemi olamaz; ayn
zamanda hem iyi yayor hem de iyi yaam olabilir, hem hl-i hzrda
mutlu hem de gemite mutlu olmu olabilir. Eer yle olmasayd,
durdurmak zorunda olmas gerekirdi herhangi bir zamanda, zayflamada
olduu gibi, imdi ise gerekli deil, fakat yayor ve yaamtr. Bunlarn
bir ksmna devinimler demek gerek, dierlerine ise etkinlikler. Zira her
devinim noksandr, zayflama, renme, yrme, ina etme; bunlar
devinimlerdir ve noksandrlar kesinlikle. nk ayn zamanda ne hem
yryor hem yrm, ne hem ina ediyor hem ina etmi, ne hem
meydana geliyor hem meydana gelmi, ne de hem devindiriliyor hem

33
a.g.e., 1049b7-12.
34
a.g.e., 201a27-28.
35
a.g.e., 1219a13-17.
36
a.g.e., 1048b23-36.
13
devindirilmi olabilir, fakat devindirenle devindirmi olan bakadr. Ayn
ey ayn zamanda hem grmtr hem grmektedir, hem dnyor hem
dnmtr. Bu yzden bu tr bir eye etkinlik diyorum, ncekilere ise
devinim.

Devinimin, imkn halindekinin tamamlanmas olduu sylenmiti.37 Aristotelesin


yukardaki uslamlamas da tamamlanm bir eyin noksanmasna tamamlanmaya
devam edemeyecei savna dayanr, zira bir devinim rnei olarak ina etme,
yaplmas amalanan ev tamamlandnda sonlanr. Ortada artk o evi ina etme erei
bakmndan imkn, tamamlanma ve dolaysyla devinim kalmamtr; yalnzca etkinlik
halinde evin var olmas szkonusudur. Bu rnekte etkinlik, devinimin eseri (ergon)
anlamndaki etkinliktir ve imkndan, tamamlanmadan ve devinimden sonra ortaya
kmtr. Biri szkonusu evi hem ina etmi, hem de ina ediyor olamaz, dolaysyla
ina etme bir devinimdir. te yandan grmek, yaamak gibi rnekler birer itirler ve
bu iler iin imkn ve tamamlanma sz konusu deildir. Tamamlanma szkonusu
olmad iin de hem grm hem gryor, hem yaam hem yayor olunabilir. Bu
rnekler, yani imkn ve tamamlanmann szkonusu olmad iler (ergon) birer
etkinliktirler (energeia); imkn ve tamamlanmann szkonusu olmad i
anlamndaki etkinlik.

Devinim ve etkinliin ayn olmadnn bir kant da, Metafizikin Lambda


kitabndaki devinmeyen devindirici temellendirmesinde sakldr. yle ki, bu
devinmeyen devindirici, saf etkinliktir, onun ousias etkinliktir, onun iin imkn
szkonusu deildir, zira imkn bir anlamda kartlar iinde tamadr ve var olmay
iinde tayan ayn zamanda var olmamay da iinde tar (endekhetai), ki bu ilk
devinmeyen devindirici iin geerli olamaz, nk o ezeldir, olua ve bozulua tabi
deildir. Olu ve bozulu, imkn halinde (dynamei) olabilenler iin szkonusudur.
Devinmeyen ve fakat ousias etkinlik olan bir ey varsa, devinim ve etkinlii birbirine
kartrmak kritik bir hata olsa gerektir.

Tamamlanma-etkinlik ve devinim-etkinlik bantlar, ya da bu terimlerin


farklar ortaya konduuna gre, artk tamamlanma ve etkinlii sz edilen
kroniklemi hatalara dmeden tarif etmek daha kolay olsa gerektir. Buna gre (3)

Ama tam olmas deil. Nitekim 'devinim', daha ziyade imkn halinde duraan olmakla, etkinlik
37

halinde tam olma arasndaki sretir.


14
etkinlik, (a) devinimin eseri ya da (b) tamamlanmann szkonusu olmad i anlamna
gelirken, (2) tamamlanma ise imkn ile etkinlik arasndaki srecin addr. (1) mkn
ise, daha nce ifade edildii gibi, devinimin (i) bir bakasnda, (ii) bir bakas olmak
bakmndan ayn varolanda, ya da (iii) kendi olmak bakmndan kendi iinde ilkesidir.

Buraya kadar ifade edilmi olanlar damtmak gerekirse, ibu mtevaz


almada Aristoteles iin teoretik bilimlerin pratik ve poietik bilgi alanlarndan,
teoretik bilimler arasnda ise asl felsefe olan teolojinin matematik ve fizikten nemli
olduu ve bu sebepten Aristotelesin en nemli metninin Metafizik, Metafizikin de
zirvesinin devinmeyen devindiricinin temellendirildii Lambda olduu; ayrca Zeta,
ta ve Thetann Lambdann anahtar olmalar nedeniyle Metafizikin ekirdeini
tekil ettikleri, dahas, Zeta ve tann konusu olan ousiann (a) tayc, (b) bu-belirli-
ey, (c) nelik ve (d) biim anlamlarna geldii ve Aristotelesin bunlar arasnda en
ok bu-belirli-eyi ousia addettii; ayrca Thetada hakknda ayrmlarda bulunulan
var olma tarzlarndan (1) imknn devinimin (i) bir bakasnda, (ii) bir bakas olmak
bakmndan ayn varolanda, ya da (iii) kendi olmak bakmndan kendi iinde ilkesi, (2)
tamamlanmann imkn ile etkinlik arasndaki srecin ad, (3) etkinliin ise (a)
devinimin eseri ya da (b) tamamlanmann szkonusu olmad i olduu ortaya
konmutur.

15
ZETA

zgn eviri38

Blm 1

[1028a10] Varolan birok ekilde sylenir, daha nce Pek ok Farkl ekilde
Sylenenler zerinede39 bunlara ilikin ayrmlar ortaya koymutuk; nitekim o bir
yandan nesneye40 ve bu-belirli-eye, dier yandansa nasla, ne kadara ya da
bunlar gibi dier kategorilerin her birine iaret eder. Varolann bu birok farkl
syleniinin arasnda, ousiaya iaret eden nesnenin en asl41 olduu aikrdr.
Nitekim her ne zaman belirli bir eyin naslndan bahsetsek, ya iyi deriz ya da
kt, ama dirsek uzunluunda ya da insan demeyiz; te yandan her ne zaman
nesneden bahsetsek, beyaz ya da scak ya da dirsek uzunluunda demeyiz,
ama insan ya da tanr deriz. Dierlerine varolanlar denmesi de onlarn szkonusu
varolanlarn nicelikleri, nitelikleri, etkilenimleri ya da bunlar gibi baka eyleri
olmalarndandr. Bu yzden, biri acaba yrme, salkl olma, oturma; bunlarn her
biri varolana iaret eder mi? diye sorabilir (buna benzer dier terimler iin de byle).
Zira bunlarn hibiri z gerei bu doada deildir, ne de bunlarn ousialardan
ayrlmalar mmkndr, ancak, eer bir varolan szkonusuysa, o daha ziyade yryen,
oturan, ya da salkl olandr. Daha ziyade bunlar varolan olarak grnrler, bunun
nedeni onlar iin belirli bir taycnn belirlenebilir olmasdr; bu ise, bu eit
kategoride kendini gsteren ousiadr ve tekil olandr; zira bunlar olmakszn iyi
olandan ve oturandan bahsedemeyiz. yleyse, ak ki, sonrakilerin her biri bunlardan

38
Bu tez almasndaki Aristotelese ait tm metinler, alntlananlar dhil, Eski Yunanca aslndan zgn
eviridir. evirilerde Bekker edisyonu temel alnmtr.
39
Delta.
40
Burada to ti estinin karl olarak nesneyi tercih etmemizin sebebi, to ti estinin hem bir eye,
hem de bir eyin nedirine iaret etmesi, buna paralel olarak da nesne gnlk dilde bir eye karlk
gelirken, onun aslnda ne-ise-ne ifadesinin zaman ksalm hali olmasdr.
41
Burada prton iin birincil yerine asl denmesinin nedeni, onun bir sralamadan ziyade ontolojik
bir hiyerariyi artrmasdr.
16
dolay vardr, o halde aslolan ve herhangi bir varolan deil ama mutlak anlamda olan
ancak ousia olabilir.

[31] imdi aslolan birok ekilde sylenir. Ama hepsinde ortak olan, ousiann
hem ifade, hem bilme, hem de zaman bakmndan aslolan olduudur. Zira dier
kategorilerin hibiri mstakil deil; bu ise yegne mstakil kategori; ifadece aslolan
da bu, nk her birinin ifadesinde ousiann ierilmesi zorunlu. Ve her birini ancak
adamn ya da atein (ne kadar, nasl ya da nerede olduundan ziyade) ne
olduunu kavradmzda bilmi oluruz; nitekim bunlarn her birini de ne kadar ve
nasl kategorilerinin ne olduunu kavradmzda bilebiliriz. Gerekten de, eskiden
beri cevab aranagelen, hl-i hzrda sorulmakta olan ve daima sorulacak olan varolan
nedir? sorusu, ousia nedir? sorusunun ayndr. Nitekim bazlarnn bir olduunu
syledii, bazlarnnsa birden fazla dedii, bunlarn bir ksmnn sonlu sayda
olduunu iddia ettii, bir ksmnn da sonsuz kabul ettii budur. Bu yzden bizim
temaa edeceimiz en nemli, asl ve yegne konu bu anlamyla varolann ne olduu
konusudur.

Blm 2

[1028b8] Ousiann en ak haliyle cisimlerde bulunduu dnlr. Bu yzden


hayvanlarn, bitkilerin, bunlarn ksmlarnn ve doal cisimlerin (szgelii ate ve su
ve toprak ve bunlar gibi her biri, bunlarn tm ksmlar ve bunlardan tekil olanlar,
ksmen ya da tmyle, gkyz ve onun ksmlar, yldzlar, ay ve gne gibi) ousia
olduunu syleriz. Acaba sadece bunlar m ousia, yoksa baka ousialar da var m? Ya
da bunlarn bir ksm m, yoksa bunlarn bir ksm ve bakalar m? Ya da bunlarn
hibiri, ama baz bakalar m, sorgulanmal. Bazlar cisimden ya da kat olandan daha
ziyade yzey, doru, nokta, birim gibi cismin snrnn ousia olduunu dnr.
Dahas, bazlar da, duyumsanabilir olann dnda bunlarn hibirinin olmadn
dnr, bazlarysa, bunlardan daha ok sayda ve daha ziyade ezel varolanlarn
bulunduunu. Szgelii Platon, duyumsanabilir cisimlerin ousialarna biim ve
matematiin nesneleri ikilisini de ekleyerek, eit ousia ortaya koymutur.
Speusippos ise daha bile fazla sayda ousiadan sz etmi; birden balam, saylarn,
byklklerin ve ruhlarn her birinin ilkesine ousia demi, bu minvalde ousialarn

17
saysn arttrmtr. Bazlar ise biimlerle saylarn ayn doaya sahip olduunu ve
dierlerinin de (dorular ve dzlemlerden gkyznn ousialarna ve duyumsanabilir
olanlara kadar) bunlara bal olduunu ileri srmtr. Bunlar hakknda ne sylemeli?
yi mi, yoksa iyi deil mi? Ve hangileri ousia olabilir? Ve acaba duyumsanabilir
olanlarn dnda ousia var m? Ve bunlar nasl? Acaba mstakil bir ousia var m?
Bunlar niin ve nasl? Ya da duyumsanabilir olanlar dnda hibir ey yok mu,
sorgulanmal. Ama nce, ousia nedir, ana hatlaryla bir belirleyelim.

Blm 3

[1028b33] Ousia, eer daha fazla deilse, en az drt ana ekilde sylenir; nitekim
nelikin, tmelin ve cinslerin her birinin ousia olduu dnlr, drdnc olarak da
taycnn. Tayc, dierleri kendisi iin sylenen, ama kendisi hibir baka ey iin
sylenmeyendir, bu yzden de, ilkin bunun zerine ayrmlarda bulunalm, zira en ok
da taycnn asl anlamda ousia olduu dnlr. Bir anlamda madde, bir baka
anlamda sret, nc olarak da bunlardan kan iin tayc denir. Maddeden kastm
tun gibi bir ey, sretten kastm biimlerin ekli, bunlardan kandan kastm ise tun
heykelin somut btnl. O halde eer biim maddeden nde geliyorsa ve ondan
daha ziyade varolansa, bu akl yrtme sonucu o, bunlarn ikisinden kandan da nde
gelen bir ey olacaktr.

[8] imdi yleyse ousiann ne olduunu ana hatlaryla sylemi olduk, ki o


baka tayclar iin sylenmeyen, ama bakalar kendisi iin sylenen bir ey. Ancak
yalnzca bununla yetinmemek gerek, nk yeterli deil; zira bu aklama yeterince
ak deil ve ayrca maddeyi ousia haline getiriyor. Nitekim eer o ousia deilse,
hangisidir, elden kaabilir; nitekim dierleri ortadan kaldrldnda geriye maddeden
baka hibir ey kalacakm gibi grnmyor. nk dierleri ya cisimlerin
etkilenimleri, ya onlardan yaplanlar, ya da onlarn imknlar; uzunluk, genilik ve
derinlik ise bir nevi nicelik, ama ousia deil, nitekim nicelik bir ousia deil, ancak
bunlarn daha ziyade ilkin kendisinde ikin olduu ey, budur ousia. Ancak uzunluk,
genilik ve derinlii ayklarsak geriye bunlar tarafndan belirlenmemi hibir ey
kalmayaca, bu bak asndan maddenin yegne ousia olarak grnmesi zorunlu.
Maddeden, z gerei nesne, nicelik, ya da varolan belirledii sylenen dier

18
kategorilerden biri olmayan kastediyorum. Zira bunlarn her birini kendisinde tayan
ve var olmak bakmndan da kategorilerin her birinden farkl olan bir ey var. Nitekim
dierleri ousialara yklenirken, bu ise maddeye yklenir. O halde en utaki, z gerei
ne nesne, ne nicelik, ne de baka bir eydir. Ne de bunlarn deillemeleri, zira bunlar
da ilineksel olarak bulunur.

[26] Bir yandan imdi bu manzaradan maddenin ousia olduu kar; te yandan
bu imknsz. Zira mstakil ve bu-belirli-ey olmann zellikle ousiaya ait olduu, bu
yzden de maddeden ziyade biim ve bu ikisinden kan somut btnln ousia
olabilecei dnlr. Bylece, bu ikisinden (yani hem maddeden hem biimden)
kan ousia, bir kenara braklmal, nk o sonra gelir ve apaktr. Bir biimde madde
de aktr. O halde ncs sorgulanmal, zira bu epey zorlayc.

[34] Ousialarn bazlarnn duyumsanabilir olduu, bylece ilkin bunlarn


aratrlmas gerektii konusunda hemfikiriz.

Blm 4

[1029b2] Zira en bilinebilir olana gemek faydaldr. Nitekim renme her zaman bu
ekilde meydana gelir; doaca en az bilinebilir olandan daha ok bilinebilir olana
doru; asl i de budur, szgelii eylemler alannda biri iin iyi olandan balayp
btnyle iyi olan birey iin iyi olan yapmak, ayn ekilde kendin iin en bilinebilir
olandan balayp doas gerei bilinebilir olanlar kendin iin bilinebilir klmak.
Bireyler iin bilinen ve ncelikli olanlar ou zaman pek az bilinebilirdir ve bunlarn
kck bir ksm varolan yanstr veya hibiri yanstmaz. Ancak benzer ekilde, daha
nce de belirttiimiz gibi, kolayca bilinenden hareketle, ama kendince bilinenden,
bunlarn araclyla, aama aama, sylendii gibi, genel bilgiyi elde etmeye
girimeli.

[12] Mademki ka tr ousia tanm olduu balangta ayrtrld ve bunlardan


birinin nelik olduu dnlyor, o halde imdi onu temaa etmeli. Ve ilkin onun
hakkndaki baz savlar dile getirelim, ki nelikin tekil olduu ve bir eyin z gerei
olan olduu sylenir. Zira sen olmak, kltrl olmak demek deildir, nitekim sen zn
gerei kltrl deilsin. O halde senin neliin senin zn gerei olan. te yandan

19
hepsi bu deil; zira nelik byle beyazn z gerei bir yzeyde olmas gibi deildir, ki
yzeyde olmann nelii beyazln nelii deildir. Nelik, bu ikisinden kan beyaz
yzey gibi de deildir. Neden? nk eklenmi, tekrar edilmitir. O halde tekil olann
neliinin ifadesi, onu anlatan, fakat onu iermeyendir. Bylece eer beyaz yzey
olmak ayn zamanda przsz yzey olmaksa, beyazlk ile przszln nelii bir
ve ayndr.

[23] Mademki dier kategoriler asndan da bileikler var (zira her biri iin
szgelii yle, u kadar, u zaman, uras ve devinim iin bir tayc var ),
yleyse bunlarn her birinin neliinin ifadesi var mdr ve bunlarn szgelii beyaz
adamn nelii bulunur mu, [neydi beyaz adam?], sorgulanmal. Bunun ad klk
olsun. Nedir klk olmak? z gerei sylenenlerden deil. z gerei
sylenmeyenlerse iki eittir, (i) birinde bir ilitirme szkonusudur, (ii) dierindeyse
deil. Nitekim (i) birincisinde tanmlanann kendisi baka bir eye ilitirilerek sylenir,
beyaz olmay tanmlarken birinin beyaz adam ifadesini kullanmas gibi.
Dierindeyse (ii) kendisine ilitirilmi baka bir ey szkonusudur, klk eer beyaz
adama iaret ediyorsa, klkn beyaz olarak tanmlanmas gibi. Gerekten de,
beyaz adam beyazdr, ama onun nelii hibir ekilde beyaz olmak deildir. Ancak
klk olmak bir btnn nelii midir? Yoksa deil mi? Nitekim bir eyin ne olduudur
nelik. Bir ey baka bir iin sylendiinde ise, bu-belirli-ey sz konusu deildir,
szgelii beyaz adam bu-belirli-ey deildir, tabii eer bu-belirli-eylik yalnzca
ousialara aitse. O halde ifadesi tanm olanlar iin nelik szkonusudur. Tanm ise eer
isim ifadeyle ayn eye iaret etmiyorsa vardr (zira her ifade tanm olabilir, her isim
ifadeyle ayn eye iaret etseydi, bu durumda liada da bir tanm olurdu), tabii ancak
o ifade asl bir eye aitse. Bu gibi eyler ise bir ey baka bir ey iin sylenmiyorsa
sz konusudur. O halde bir cinsin trne ait olmayan hibir eyin nelii olmayacak,
yalnzca bunlar. Zira bunlar baka bir eyden pay almaya karlk gelecek ekilde
sylenmeyen, etkilenim ya da ilineksel olmayan olarak dnlrler. Ancak
dierlerinin her birinin, eer isimleri varsa (ki bu buna ait), neye eye iaret ettiine
ilikin yaln olanlarnkilerin aksine daha ayrntl ifadesi olacak; bunlarn tanm
ya da nelii ise olmayacak.

[1030a17] Tanm da tpk nesne gibi birden fazla yoldan syleniyor olabilir mi?
20
Zira nesne bir anlamda ousiaya ve bu-belirli-eye iaret eder, bir dier anlamda ise
nicelik, nitelik ve dier bunlar gibi kategorilerin her birine. Tpk -dirin her eyde
ikin olmas (fakat hepsinde benzer ekilde olmamas, kiminde asl, kiminde ise ikincil
olmas) gibi, nesne de yaln anlamda ousiaya ve ikincil bir biimde ise dier
kategorilere aittir. Zira nasl iin nedir? diye sorabiliriz, bylelikle nasl da bir tr
nesne haline gelir, yaln anlamda deil, ama tpk bazlarnn var olmayan hakknda
konuurken onun var olmasndan (yaln anlamda var olmasndan deil ama var
olmayan olarak var olmasndan) bahsetmeleri gibi.

[26] yleyse imdi her biri hakknda nasl konumamz gerektiine de


dikkatimizi yneltmeliyiz, ama te yandan bu onlarn aslnda nasl olduklarndan daha
nemli deildir. Bu yzden imdi, mademki sylenenler ak, yani nelik aslen ve
mutlak anlamda ousiaya aittir ve dier kategorilereyse ikincil anlamda, tpk nesnenin
mutlak anlamda nelik olmamas, bir nasln ya da bir ne kadarn nelii olmas
gibi. Zira bunlara ya eadllk sonucu varolanlar diyoruz, ya da bir ekleme ve karma,
tpk bilinmeyen iin bilinen bir ey demek gibi, ki doru olan ne eadllkla konumak
ne de byle yapmaktr, tpk tbb olanlarn bir ve ayn eyle ilikili olmalar, ama bir
ve ayn ey olmamalar gibi ve tabii ne de eadl olmalar. Beden, i, alet... Zira hibiri
tbb ile eadl ya da doaca-bir deiller, ama bir eyle ilikililer, tpla.

[1030b3] Ancak bunlar hangi yoldan sylenirse sylensin, fark etmez. nceki
ise ak ki asl ve mutlak anlamda tanm ve nelik ousialara ilikindir. Ancak benzer
ekilde bunlar dier kategorilere de ilikindir, yalnzca asl olanlara deil. Eer bunu
bu ekilde ortaya koyarsak, herhangi bir ifadeyle ayn eye iaret edenin tanm olmas
zorunlu olmayacak, ama belli bir ifadeyle ayn eye iaret eden tanm olacak. Bu bir
ise, liadadaki gibi srekli ya da bir demet gibi deil, birin farkl kullanmlarndan
biri gibi. Nitekim bir de, tpk varolan gibi, pek ok farkl anlama gelecek ekilde
sylenir. Varolan bir yandan bu-belirli-eye, bir yandan nicelie, bir yandansa
nitelie iaret eder. Bu yzden beyaz veya ousia ile ayn tarzda olmasa bile, beyaz
adamn da ifadesi ve tanm olacaktr.

21
Blm 5

[1030b14] Ama bir amaz var, eer biri bir ekleme sonucu ortaya kan ifadenin tanm
olduunu kabul etmiyorsa, yaln olmayan fakat bir ift olmaya iaret edenlerin tanm
nasl olacak? Nitekim bunlarn bir eklemeyle aklanmas zorunludur. Demek
istediim, szgelii burun ve ibkeylik vardr ve bu ikisiyle sylenen kalkklk
da, u unda gibi, ve ibkeylik ya da kalkklk burnun ilineksel deil ama zsel
birer etkilenimidirler. Ama beyazlkn Kallias ya da adamda bulunmas gibi deil
(ki Kallias ya da adam iin beyaz olmak ilineksel), ama erkekin hayvanda, eitin
nicelikte ve bir eyde z gerei bulunduu sylenenlerin tm gibi. Bunlar ise
etkilenimi olduklar eyin ad ya da ifadesi kendisinde bulunan ve ondan bamsz bir
biimde aklanmay iinde tamayanlardr, tpk beyazn adamdan bamsz
aklanmay iinde tamas, ama diinin hayvandan bamsz aklanmay iinde
tamamas gibi. O halde, daha nce de ifade ettiimiz gibi, ya bunlarn hibirinin
nelii ve tanm yoktur, ya da eer varsa, baka bir biimde vardr.

[28] Bunlar hakknda bir baka amaz daha var. Eer kalkk burun ile
ibkey burun ayn iseler, kalkk olan ile ibkey olan de ayn olacak. Eer ayn
deilse, z gerei etkilenimi olduu eyden bamsz olarak kalkk olandan
bahsetmek imknsz olduu iin (nitekim kalkklk burundaki ibkeyliktir), buruna
kalkk demek ya imknsz ya da ayn eyi iki kez sylemek olacaktr, ibkey-burun
burun gibi (zira kalkk burun ibkey-burun burun olacak), bu yzden bunlarda
nelikin bulunmas samadr; aksi takdirde, sonsuza kadar giderdi, nitekim kalkk
burnun dnda baka bir burun daha olurdu.

[1031a] Bylelikle ak ki yalnzca ousiann tanm vardr. Zira eer nitelik gibi
dier kategorilerin de tanmlar varsa, bunlarn ekleme sonucu olmas zorunlu, tek
say da yle, zira saydan bamsz olamaz, ne de dii hayvandan bamsz olabilir
(ekleme sonucundan kastm ayn eyin iki kez sylenmesiyle ortaya kandr, tpk
bunlarda olduu gibi). Eer bu doruysa, tek say gibi bir ift olmaya iaret edenlerin
hibirinin tanm olmayacak. Ama bunlar gzden karyoruz, nk ifadeler pekin
bir biimde kavranp dile getirilmiyorlar. Eer bunlarn tanmlar varsa, ya bir baka
tarzda vardr, ya da daha nce de ifade ettiimiz gibi tanm ve nelik birok farkl
anlamda kullanlyor olmaldr. O halde bir anlamda bunlarn hibirinin tanm
22
olmayacak, ne de nelik bunlarn herhangi birinde ousia haricinde ortaya kacak, bir
anlamda ise olacak. Ki imdi yleyse tanm, neliin ifadesidir; nelik de ya yalnzca ya
da en ok, aslen ve yaln anlamda ousialara ilikindir, ak.

Blm 6

[1031a15] Acaba tek olan ile onun nelii ayn m, yoksa farkl m, sorgulanmal. Zira
bu, ousia hakkndaki aratrmamz iin faydal bir eydir; nk tekil olan, kendi
ousiasndan farkl olmayan olarak dnlr, nelik ise tekil olann ousias olarak
sylenir. Dahas, ilineksel anlamda sylenenlerin neliklerinden farkl olduklar
dnlebilir, szgelii beyaz adam farkldr beyaz adam olmaklktan. Eer ayn
olsayd, adam olmaklk ile beyaz adam olmaklk ayn olurdu. Nitekim adam ile
beyaz adam ayn, sylendii gibi, tpk beyaz adam olmaklk ile adam olmaklk
gibi. Ancak ilineksel olanlar iin durum ayn olmak zorunda deil.42 Zira u terimler
ayn ekilde meydana gelmez, ancak bunlarn en azndan orta terimden e biimde
ortaya kt (yani ilineksel u terimlerin ayn olduklar) dnlebilir, szgelii
beyaz olmaklk ile kltrl olmaklk, ama yle dnlmez.

[28] te yandan, yleyse, z gerei sylenenlerin nelikleriyle ayn olmalar


zorunlu, szgelii eer kendisinden nde gelen bir baka doa ya da ousia olmayan
birtakm ousialar varsa, bazlarnn syledii gibi, biimler bunlar olabilir mi? Nitekim
iyi olann kendisi iyi olmaklktan baka olacaksa ve hayvan da hayvan
olmaklktan ve varolan olmaklk da varolandan; sylediklerimizin dnda, baka,
bunlardan nde gelen ousialar, doalar, biimler olacak; tabii eer nelik ousia ise.
Eer bunlar birbirinden ayrrsak, bir yandan bunlarn bilgisi olmayacak, te yandan
bunlar varolanlar olmayacak (ayrmaktan kastm, ne iyi olann kendisinin iyi
olmaklkta ikin olmas, ne de iyi olmakln iyinin kendisinde); zira tek olann bilgisi
onun neliini kavradmzda ortaya kar. yi olann dnda, dierleri iin de durum
benzerdir; bylelikle eer iyi olmaklk iyi deilse, ne varolan olmaklk varolan
olacak, ne de bir olmaklk bir. Benzer ekilde neliklerin ya hepsi ait olduklar
varolana e olacak, ya da hibiri. O halde eer varolan olmaklk bile varolan deilse,

42
Adam olmaklk, beyaz adam olmaklkta z gerei (kath hauto) bulunur. te yandan, beyaz olmaklk
ise, beyaz adam olmakla yalnzca ilineksel anlamda (kata symbebkos) iliiktir. Dolaysyla durum bu
ikisi iin ayn olmak zorunda deildir.
23
dierlerinin hibiri olmayacak. Dahas, her neyde iyi olmaklk bulunmazsa, o ey iyi
deildir. yleyse iyi olan ile iyi olmaklk zorunlu olarak birdir ve gzel olan ile
gzel olmaklk, ve her ne bir baka tayc iin deil, ama z gerei ve asl olarak
syleniyorsa. Nitekim bulunuyorsa, biim olarak deilse bile, bu yeterli; ya da belki
de daha ziyade biim olarak. Ayn zamanda, ak ki, biimler sylendikleri gibiyseler,
ousia tayc olmayacak; zira bunlarn ousia olmalar zorunlu, ama bir tayc olarak
deil; nitekim varolanlar ancak onlardan pay almak bakmndan var olabilirler.

[1031b19] Bu akl yrtmelerden tekil olann kendisinin neliiyle bir ve ayn


olduu (ama ilineksel anlamda deil) kar; nk tek olan bilmek, nelii bilmektir;
o halde, u ana dek ortaya konanlardan kan, bu ikisinin bir olmasnn zorunlu
olduudur. Kltrl ya da beyaz gibi ilineksel anlamda sylenen ise, iki eye iaret
ettii iin, onun neliiyle ayn olduunu sylemek doru olmaz; zira hem ilinein
kendisinde ortaya kt ey, hem de ilinek beyaz. O halde nelik ve o, bir anlamda
ayndr, bir anlamda ise deil; nitekim adam olmaklk ve beyaz adam olmaklk ayn
deil, ama etkilenim bakmndan ayn.

[28] Eer biri her bir nelie bir isim verirse tek olan ile onun neliinin
birbirinden ayrlmasnn sama olduu daha ak olacak; zira ncekinin dnda, bir
baka nelik daha olacak, szgelii atn neliinin nelii, attan farkl. Dahas, imdi,
gerekten de ousia nelik ise, baz eylerin dorudan kendi nelikleri olmalarna
engel olan nedir? Ayrca bir anlamda daha nce ifade ettiklerimizden aka kar ki,
yalnzca bu ikisi bir deil, bunlarn ifadesi de ayndr; nitekim bir olan ile bir
olmaklkn bir olmas ilineksel deil. Dahas, eer baka olsayd, sonsuza giderdi;
zira bir yandan birin nelii, dier yandan ise bir olan olacak, o halde ayn akl
yrtme ncekiler iin de geerli olacak. yleyse ak ki, aslolan ve z gerei
sylenenler szkonusu olduunda tekil olann nelii ve tekil olan bir ve ayndr.

[1032a7] Ortaya konanlara ilikin sofistik rtmeler, ak ki, Sokrates ile


Sokrates olmakln ayn olup olmadna ilikin soruyla ayn ekilde zlebilir; zira
ne bu sorular sorduran, ne de zmn salayan birbirinden farkldr. yleyse ne
ekilde nelik ile tek olann ayn olduu, ne ekilde ise olmad, sylenmi oldu.

24
Blm 7

[1032a12] Meydana gelenlerin bazlar (a) doal olarak, bazlar (b) zanaatle, bazlar
ise (c) kendiliinden meydana gelir; te yandan, bunlarn tm, (i) bir ey araclyla,
(ii) bir eyden, (iii) bir ey haline gelirler. Bir ey derken ise bu-belirli-ey, nicelik,
nitelik veya yer gibi kategorilerin her birini kastediyorum;. Doal olular ise doal
olanlardan varla gelenlerin olulardr. (ii) Kendisinden meydana gelinen eye ise
madde diyoruz. (i) Kendisi araclyla meydana gelinen ise doal halde bir
varolandr. (iii) Haline geldikleri ey bir insan, bitki yahut bu gibi baka bir eydir ki
zellikle bunlarn ousia olduklarn syleriz. Her ne doal olarak ya da zanaatle
meydana geliyorsa, maddeye sahiptir; zira bunlarn her birinin var olmas da var
olmamas da mmkndr ve bu imkn da tek teklerdeki maddedir. Genel olarak
kendisinden ve kendisi gerei meydana gelinen doadr; zira meydana gelen
doaya sahiptir, bitki yahut hayvan gibi; kendisi araclyla meydana gelinen iin
ise biimce doa denir ki o meydana gelenle ebiimlidir/trdetir (ama bu bir
bakasnda); nitekim insan insan oldurur.

[25] yleyse doa araclyla meydana gelenler bu ekilde meydana gelirler,


dier olulara ise yapma nesneler denir. Tm yapma nesneler ya zanaatlerden, ya
imknlardan ya da enine boyuna dnmelerden kar. Bunlarn ise bazlar tpk
doal olarak meydana gelenler gibi kendiliinden veya talih eseri meydana gelirler.
Zira burada da ayn eyler bazen tohumdan, bazen de tohumsuz meydana gelebilir. Bu
konuyu ise daha sonra sorgulamal.

[1032b] Zanaatlerden meydana gelenlerin biimleri ruhtadr; biimden kastm


ise her birinin ve birincil ousialarn nelii; nitekim kartlarn bile belli bir tarzda
biimleri ayn; zira yoksunluun ousias kartnn ousiasdr, saln hastalnki
olmas gibi (zira ncekinin yokluu hastalk; salk ise ruhtaki ifade ve bilgi). Salkl
olan, gerekten de, bu ekilde bir akl yrtme sonucu meydan gelir: Mademki salk
u, eer biri salkl olacaksa, unun onda bulunmas zorunlu; szgelii denge, bu ise
scaklk. Ve hekim daima bu ekilde dnr ve en son yapma imknna sahip olduu
noktaya kadar ilerler. Ve sonra, bu noktadan itibaren, sala giden bu yolda ortaya
kan devinime yaratma denir. Bylece, belli bir tarzda, saln salktan, evin
evden ve maddeye sahip olann maddeden bamsz olandan meydana geldii
25
dncesi ortaya kar; nitekim hekimlik ve mimarlk saln ve evin biimidirler
(maddeye sahip olmayandan neliki kastediyorum).

[15] Olularn ve devinimlerin bir ksmna dnme bir ksmna da yaratma


denir, ilkeden ve biimden dnme kar, dnmenin son aamasnda ise yaratma.
Aradaki dierlerinin her biri de benzer ekilde meydana gelir. Demek istediim,
szgelii biri eer salkl olacaksa, dengeli olabilmesi gerekir. Nedir yleyse dengeli
olma? u; ama u, eer hasta scak tutulursa olacak. Bu peki nedir? O; ama o,
hastada imkn halinde bulunuyor ve bu imkn da hl-i hzrda ona43 bal.

[22] Gerekten de, yapan ve sala kavuma devinimini balatan, eer (b)
zanaat araclyla sala kavuuluyor ise, ruhtaki biimdir, eer (c) kendiliinden
sala kavuuluyor ise, zanaat araclyla yapann yapma srecini balatan her ey,
tpk salna kavumada belki de balangcn snma olmas gibi, bunu ise hekim
ovarak salar. Bylece, bedendeki scaklk ya saln bir parasdr, ya da saln bir
paras olan bu gibi baka bir ey onu adm adm izler, ya da daha fazlas, bu admlarn
sonuncusu ise, sal yaratandr ve bylece saln bir parasdrya da evin
(szgelii talar), veya baka eylerin. O halde, daha nce de sylenmiti, nceden
mevcut olanlar olmakszn olu imknszdr. Ki yleyse bir para zorunlu olarak
bulunacak, ak; zira madde bir paradr, nitekim o bir oluturucu edir ve bir ey
haline gelir. Ama yleyse madde ifadelerde bulunur mu? te yandan tun dairelerin
ne olduunu her iki ynden sylyoruz, hem maddesini sylyoruz (ki tun diyoruz),
hem de biimini (ki u ekilde diyoruz), ve bu da onun ilk konumland cinstir.
Gerekten de, tun daire, ifadesinde maddeye sahiptir. Ancak madde gibi bir eyden
meydan gelenler iin, meydana geldiklerinde, nceki denmez, ncekinden denir,
szgelii heykel ta deil, tatandr. Ama salna kavuan bir insana kendisinden
kt nceki salksz haliyle seslenilmez; bunun nedeni ise onun yoksunluktan ve
madde denen taycdan meydana gelmesi (szgelii hem insan hem de hasta salkl
hale gelir), ancak onun daha ziyade yoksunluundan meydana geldii sylenir,
szgelii salkl, insandan ziyade hastadan. Bu yzden de salkl olana tatan gibi
hastadan deil, insan denir ve insana salkl. Ama yoksunluu ak olmayan ve

43
Hekime.
26
isimsiz olanlarn (szgelii bronzda belirli bir ekil ya da evde tulalar ve aa) nceki
hastadan rneindeki gibi bunlardan meydana geldii dnlr. Bu yzden de, tpk
nceki rnekteki gibi, bunlar iin kendisinden meydana geldikleri nceki denmez.
Burada da heykel iin aa deil ama onun tremii olan aatan denir, tun deil
tuntan, ta deil tatan, ev iin de tula deil ama tuladan; ki biri dikkatle
incelerse, bir eyden meydana gelmek iin deimek ve olduu gibi kalmamak
gerektiinden, basite heykelin aatan ya da evin tulalardan meydana geldiini
syleyemez. yleyse bu, bu yzden bu ekilde sylenir.

Blm 8

[1033a24] Mademki meydana44 gelen (i) bir ey araclyla meydana getirilir (bundan
kastm ise oluun balangcnn kendisinden kt eydir) ve (ii) bir eyden (bu ise
yoksunluk deil ama madde olsun; nitekim bunu ne tarzda sylediimiz hakknda
zaten ayrmlarda bulunmutuk), ve (iii) bir ey haline gelir (bu ise kre, daire ya da
rastgele herhangi bir baka ey), tpk birinin taycy szgelii tun
yaratamayaca gibi, ya da ayn ekilde kreyi, eer ilineksel anlamda alnmazsa, ki
tun kre kredir, nceki ise yaplabilir. Zira bir bu-belirli-ey yaratmak onu btnyle
szkonusu bu-belirli-eyin taycsndan yaratmaktr. Diyorum ki tuncu yuvarlak
yapmak, yuvarla ya da kreyi yaratmak deil, ama baka bir eydir, bu biimi bir
bakasnda ortaya karmak gibi. Zira eer yuvarla yaparsa, onu ancak bir baka
eyden yapabilir, nitekim bu ortaya konmutu. Szgelii bir tun kre yapalm; bu ise
bylece undan, yani tuntan, u yaplacak, yani kre. Eer, yleyse, bunun kendisi de
yaplsayd, ak ki ayn ekilde yaplacakt ve olular sonsuza yryecekti.

[1033b5] O halde ak ki biim, ya da duyumsanabilir olanlarn sretlerine her


ne denirse, meydana gelmez, ne onun oluu szkonusudur, ne de neliin. Zira bu,
zanaat, doa ya da imknlar araclyla bir baka eyde meydana gelendir. Nitekim
heykeltra tuncun kre olmasn salar; tuntan kre yapar, zira u maddeye biim
kazandrr, tuntan kre de budur. Ama eer kre olmak iin genel olarak bir olu
szkonusu ise, o bir eyden olumu bir ey olacak. Meydana gelen daima blnebilir

44
Burada geen gignomai szc, Aristoteleste ve genel olarak ex nihilo nihil fiti benimsemi Eski
Yunan felsefesinde, yoktan var olmaya deil de, bir ey iken bir baka ey haline gelmeye iaret
ettiinden, bu szc varla gelme yerine meydana gelme eklinde evirmeyi uygun bulduk.
27
olmak zorunda ve ksmen u, ksmen de bu olmakdemek istediim bir yandan
madde, bir yandan da biim. Eer kre merkezden e uzaklktaki noktalarn toplam
olan bir ekilse, bunun bir ksm iine bir ey koyulan, bir ksmysa ncekinin iindeki
olacak, btn ise tuntan kre gibi olumu bir ey olacak. Buraya kadar
sylenenlerden ak ki bir anlamda biim ya da ousia denenler meydana gelmezler,
ama bunlar gerei sylenen somut btnlk meydana gelir ve oluan her eyin iinde
madde vardr ve meydana gelen her ey ksmen u, ksmen de budur.45

[20] yleyse acaba bunlarn dnda kreler var m, ya da tulalarn dnda ev?
Ki eer biimler bu ekilde var olsalard, hibir bu-belirli-ey iin meydana gelme
szkonusu olamazd. Ancak bunlar u-tre iaret ederler, onlar bu-belirli-ey ya da
mstakil birer varolan deillerdir, aksine undan u-tr yapar ve oldururlar ve
oldurulduunda, artk u-tr u vardr. Tm bu-belirli eyler ise, Kallias ya da
Sokrates gibi, tpk tam da buradaki tuntan kre gibidirler, insan ya da hayvan ise
genel olarak tuntan kre gibi.

[26] O halde ak ki, biimleri neden saymak (bazlarnn biimlerden sz


ederken alkanlk haline getirdii anlamda, yani onlar tek teklerin dnda birtakm
eylermi gibi), en azndan olular ve ousialara ilikin, hibir ekilde yararl deildir.
Ne de, ayn sebepten, bunlar z gerei ousialar olabilirler. Dahas, baz durumlarda
ak ki olduran oldurulanla benzer trdendir ama bunlar ayn deil, ne de sayca bir,
ama biimce, szgelii doal eylerde (nitekim insan insan oldurur) eer doann
dnda bir ey olumazsa, yar eek yar at46 gibi. Ama bunlar da benzer; zira at ve
eek iin ortak en yakn cinsin ad yoktur, bu belki de her ikisi birden olabilir, yar eek
gibi.

[1034a1] O halde ak ki biimi bir ilk rnek olarak ele almak hi de gerekli
deildir (zira en ok da bunlarda aram olmallar; nitekim en ok onlar ousialardr),
ama olduran yapmak iin yeterlidir ve biimin maddede olmasnn nedenidir. te
yandan btn, yani u tr biimin u et ve kemikte olmas, Kallias ve Sokrates gibidir;
bu ikisi maddeleri baka olduundan baka, ama biimce/trce ayndr; nitekim biim

45
Ksmen madde, ksmen de biimdir.
46
Katr.
28
blnemezdir.

Blm 9

[1034a9] Salk gibi baz eyler hem zanaat sonucu hem de kendiliinden meydana
gelebiliyorken, ev gibi bazlarnn niin gelemedii sorusu amaza srkleyebilir.
Bunun nedeni ise baz durumlarda meydana gelecek eyin bir paras olarak mevcut
olan ve zanaat rn olanlarn yapm ya da meydana gelmesinde oluu balatan
maddenin, bazen kendisi tarafndan devindirilir trden olmas, bazen ise yle
olmamas, bazen bunu belli bir biimde yaparken, baz durumlarda bunun imknsz
olmasnitekim birok ey kendisi tarafndan devindirilme imkn tar ama dans
etmek gibi belli bir biimde deil. yleyse, maddesi byle olan her ey iin (ta
mesela), eer bir bakas tarafndan devindirilmiyorsa, bu belli biimde devindirilme
imknszdr; ama u belli biimde evet (ate de yle). Bu yzden de, baz eyler
zanaatkr olmakszn olmayacak, baz eyler ise olacak; nitekim bunlar zanaate sahip
olmayanlarca devindirilecek, ki ya kendilerinde zanaate sahip olmayan bakalarnca
ya da kendi ksmlar tarafndan devindirilme imknn tarlar.

[21] Buraya kadar sylenenlerden ak ki bir anlamda her ey ya tpk doal


nesneler gibi kendi eadlsndan47 (szgelii ev, dnmeden olduu kadar, evden;
nitekim evi yapmay salayan zanaat biim), ya da eadlsnn bir ksmndan veya bu
ksma sahip olandan meydana gelir, eer meydana gelme ilineksel deilse; zira
yapmann z gerei asl nedeni meydana gelenin ksmdr. Devinimdeki s bedendeki
sy yaratr; bu ise ya salk ya da onun bir ksm, ya sal beraberinde getirecek bir
ksm ya da saln kendisi. Bu yzden de sal yaratt sylenir, ki sal
beraberinde getireni ve onun bir ilinei olan yaratr. O halde tpk tasmlarda her eyin
balangcnn ousia olmas gibi (ki tasmlar nesneden kar), burada da olular
ousiadan kar. Doal olanlar da bunlara benzer ekilde bir araya gelirler. Tohum
burada tpk zanaat sonucu ortaya kanlar yapld gibi yaratr; zira imkn halinde
biime sahiptir ve tohumun kendisinden geldii ey bir biimde rnle eadldr
(yalnz burada byle insann insandan kmas gibi tmyle bir eadllk aramamak
gerekir, nitekim kadn da adamdan kar), eer tabii bir hilkat garibesi szkonusu

47
Ebiimlisinden, trdeinden.
29
deilse (bu yzden katr katrdan kmaz).

[1034b4] ncekiler gibi kendiliinden meydana gelebilen btn doal eyler,


tohumun balatt devinimin aynsn kendisi devindirme imkn tayan maddeye
sahip olanlardr; maddesi byle olmayanlar ise, ayn biimde olanlardan bakalarndan
meydana gelmesi imknsz olanlardr.

[7] Biimin varla gelmedii sadece ousia zerine ifadelerden ak deildir,


ama benzer ekilde bu nicelik, nitelik ve dier kategoriler gibi tm dier birincil
ayrmlara ilikin ifadelerde de ortaktr. Zira tpk tuntan krenin meydana gelmesi,
ama tuncun ya da krenin gelmemesi gibi; tun konusunda da, eer meydana geliyorsa
(zira daima hem maddenin hem de biimin nceden bulunmas gerekli), nesne, yle,
u kadar ve dier kategoriler iin de benzer ekilde; nitekim yle deil, ama yle
ahap meydan gelir, yine u kadar deil, ama u kadar aa ya da hayvan meydana
gelir. Ancak bunlardan hareketle ousiaya zg unun kavranmas gerekir ki onu
yaratan bir baka gereklik halinde ousiann nceden bulunmas zorunludur (szgelii
eer bir hayvan meydana geliyorsa, hayvan); yle ya da u kadar iinse, bu zorunlu
deil, ama yalnzca imkn halinde yle ya da u-kadar bir ey olmas yeterlidir.

Blm 10

[1034b19] Mademki tanm bir ifade ve her ifade ksmlara sahip, ifadenin ksmlar da
eyin ksmlaryla ifadenin eyle ilikisine benzer bir ilikiye sahiptir; bir amaz ortaya
kyor: Acaba ksmlarn ifadesi btnn ifadesinde bulunmal m, yoksa
bulunmamal m? Zira grnen o ki bazlarnda yledir, bazlarnda ise deil. Nitekim
dairenin ifadesi onun dilimlerinin ifadesine sahip deildir, ama hecenin ifadesi
harflerinkine sahip; hlbuki tpk hecenin harflere blnmesi gibi, ember de dilimlere
blnr.

[27] Dahas, ksmlar btnden nde geliyorsa ve dar a dik ann ve


parmak hayvann ksmysa, dar a dik adan ve parmak insandan nde gelebilir. Ama
berikilerin nde gelenler olduklar dnlr; zira tekiler, berikilerin ifadelerinden
hareketle aklanrlar, ve berikiler dierleri olmakszn var olabilmek bakmndan da
nde gelirler. Ksm szc pek ok farkl anlamda kullanlr, bunlardan biri de

30
nicelik bakmndan lendir. Ama ksmn bu anlamn bir kenara brakp, ousia
hangi ksmlardan tekil olur, bunu aratralm.

[1035a] yleyse eer bir yandan madde, bir yandan biim, bir yandan da
bunlardan kan somut btnlk varsa ve ousia hem madde, hem biim, hem de
bunlardan kansa, bir anlamda madde iin bir eyin ksm denebilir, bir anlamda ise
deil, ama yalnzca biimin ifadesinde ierilen maddeler ksm olabilir. Szgelii et,
ibkeyliin bir ksm deildir (zira o ibkeyliin meydana gelmesine araclk eden
maddedir), ama kalkk burunluluun bir ksmdr. Ve tun, somut btnlk halindeki
heykelin ksmdr, ama biim olarak sylenen heykelin deil (nitekim biimden
konumalyz ve her bir eyden biime sahip olan olmak bakmndan, z gerei
yalnkat maddeden ise hibir zaman konumamal). Bu yzden de dairenin ifadesi
onun dilimlerininkine sahip deildir, heceninki ise harflerinkine sahip; zira harfler
biimin ifadesinin ksmdr, madde deil; dilimler ise, tunta yuvarlaklk meydana
getirildiinde, tuntan ziyade biime daha yakn olmalarna ramen, kendisinde
dairenin meydana geldii madde anlamnda ksmlardr. te yandan tm harflerin
hecenin ifadesinde ierilmedii bir anlam vardr, szgelii u balmumunun
zerindekiler ya da havadakiler; nitekim bunlar duyumsanabilir madde anlamnda
hecenin ksmlardr. Zira eer doru paras blnr ve yarlarna ayrlrsa, ya da insan
kemik, kas ve etlerine, yine de bunlardan bunlarn ousiann ksmlar anlamnda
ksmlar olduu deil, ama madde anlamnda ksmlar olduklar sonucu kar, somut
btnln bir ksm olarak; ama biimin ya da ifadenin kendisi hakknda olduu eyin
deil. Bu yzden de onlar ifadelerde yokturlar.

[22] yleyse baz eyler iin bu gibi ksmlarn ifadesi btnn ifadesinde
ierilecek, bazlar iinse ifade maddeyi biimle birlikte bulundurmad srece
ierilmemesi gerek; bu yzden de baz eyler kendilerine ayrtklar, ilke gibisinden
ksmlara sahiptir, bazlar ise deil. Kalkk burun ya da tuntan daire gibi madde ve
biimi birlikte bulunduran her ey, bunlara ayrabilir ve madde de bunun bir ksmdr;
maddeyi beraberinde bulundurmayanlarn (maddesiz olanlarn) ise ifadeleri yalnzca
biimden ibarettir, bunlar ise ayrmaz (btnyle ya da en azndan bu ekilde). O
halde ncekiler bunlarn ilke ve ksmlardr, ama biimlerin ne ksm ne de ilkesi. Bu
yzden de kilden heykel kile, kre tunca, Kallias da et ve kemiklere ayrr, hatta daire
31
de dilimlerine; zira maddeyi biimle birlikte bulunduran bir ey. Nitekim tek tek
daireler iin ayr bir isim olmad iin, yaln anlamyla daire ile u tek daire eadldr.

[1035b3] yleyse imdi hakikat dile getirilmi oldu, ama yine de konuyu biraz
daha teye tayp, ortaya kardklarmz daha ak ve belirgin bir biimde ifade
etmeli. Bir eyin ifadesinde bulunan ve bu ifade kendisine ayrabilen ksmlar, bunlar
btnden nde gelir, tmyle ya da ksmen. te yandan, dik ann ifadesi dar aya
blnmezken, dar annki dik aya blnr; zira dar ay tanmlarken dik ay
kullanrz, nitekim dar a dik adan kk olandr deriz. Daire ve yar-daire iin de
benzer ekilde, zira yar-daire daire cinsinden tanmlanr, parmak ise btn beden; ki
parmak insan bedeninin belirli bir ksmdr. O halde madde anlamnda olan ve btn
blndnde madde gibisinden ortaya kan btn ksmlar, btnden sonra gelir.
Ama ifadenin ve ifadede karln bulan ousiann ksmlar anlamndaki ksmlar ise
tmyle ya da ksmen nde gelir.

[13] Mademki bir hayvann ruhu (nitekim ruh tayanlarn ousias budur) onun
ifadede konu edilen ousias, biimi ve u-tr bedenin neliidir (her bir ksm, en
azndan, eer iyice tanmlanacaksa, ilevi olmakszn tanmlanamayacak, bu ise
duyumsama olmakszn onda bulunmayacak), o halde ruhun ksmlar tmyle ya
da ksmen hayvann somut btnlnden ve benzer ekilde tek tek hayvanlardan
nde gelir. te yandan beden ve onun ksmlar ayn ousiadan sonra gelir ve madde
gibisinden bu ksmlara ayrlan ousia deil somut btnlktr. yleyse bir anlamda
bunlar somut btnlkten nde gelir, bir anlamda ise gelmez. Somut btnlkten
ayrlanlar var olma imkn bile tamazlar; zira her durumda parmak canlnn ksm
deildir, ama cesedin parma canlnnkiyle eadldr. Bazlar ise btnle
ezamanldr, ynetenler ve ifadeyle ousiann asl iinde olduu ksmlar, bu kalp de
olabilir kafann-iindeki48 de, hangisi olduu hi fark etmez. nsan, at ve bunlar gibi
baka trlerin tek tekleri iin sylenenler (tmel ama), ousia deil, ama u ifadeyle u
maddeden kan tmel anlamda birer somut btnlk; tek tekler ise Sokratesin hl-i
hzrda olduu gibi en u maddedendir, dierleri iin de benzer ekilde.

[33] yleyse ksm (i) biime (biimden kastm nelik), (ii) biim ve maddeden

48
Beyin.
32
kan somut btnle veya (iii) maddenin kendisine aittir. Ancak yalnzca biimin
ksmlar ayn zamanda ifadenin de ksmlardr, ifade ise tmel. Nitekim daire
olmaklkla daire ve ruh olmaklkla ruh ayndr. Ama somut btnlk iin tanm
szkonusu deildir, onlar dnmek ya da duyumsamak suretiyle biliriz; szgelii u
daire, ya da duyumsanabilen ya da dnlebilen tek tekler (dnlebilenlerden
kastm szgelii matematiin nesneleri, duyumsanabilir olanlardan kastm ise szgelii
tuntan ve ahap olanlar). te yandan bunlar gereklikten uzaklatklarnda, var olup
olmadklar bile ak deildir; onlar daima tmel ifadelerle sylenir ve bilinirler.
Madde ise z gerei bilinemezdir. Madde, ya duyumsanabilirdir, ya da dnlebilir;
madde, szgelii tun, ahap ya da devinen bir madde olarak duyumsanr ve
matematiin nesneleri gibi duyumsanabilir olanlarda duyumsanmak bakmndan
olmasa da bulunanlar olarak da dnlr.

[1036a12] yleyse btn ve ksmn ve nde gelen ve sonra gelenin nasl


olduu hakknda konuulmu oldu. te yandan biri dik ann, dairenin ya da hayvann
ayrtklar ya da kendilerinden tekil olduklar ksmlarndan nde gelip gelmediini
sorduunda, bu soruyu bunun mutlak bir cevabnn olmad eklinde cevaplamal.
Nitekim eer ruh bir hayvan ya da bir ruh tayan ise, ya da her bir eyin ruhu bir tek
eyse, ve daire olmaklk bir daire, dik a olmaklk ve dik ann ousias bir dik a,
bunlarn da baz ksmlardan sonra geldiini sylemek gerekir, szgelii ifadedeki
ksmlardan ve bir dik a da kendi ksmlarndan (nitekim tuntan dikme gibi
maddeyle birlikte gelen dik a da, tek tek doru paralarndakiler de), maddeden
bamsz olanlar ise ifadedekilerden sonra gelir, tek tekler ise ksmlarndan nde
gelirler. Ama bunu mutlakm gibi sylememeli. Ama eer ruh baka bir eyse ve
hayvan deilse, bu durumda bile bazlarnn nde geldiini, bazlarnn ise gelmediini
sylemek gerekir, daha nce konuulduu gibi.

Blm 11

[1036a26] Birileri hakl olarak hangi tr ksmlarn biime, hangilerininse biime deil
ama biimle maddeyi birlikte bulundurana ait olduu konusunda amaza debilir. Ve
bu ak olmad srece, tekil olan da tanmlanamayacak, zira tanm tmel olana ve
biime ilikin. yleyse hangi tr ksmlar madde olarak var, hangileri yok, eer ak

33
deilse, eyin ifadesi de ak olmayacak. Trce farkl maddelerden meydana geldii
grnen eyler iin (szgelii tuntan, tatan ve ahap daire), aka dnlr ki
bunlarn hibiri ne tun ne de ta dairenin ousiasna ait deillerdir, nk onlardan
ayrlabilirler. Ayrlm grnmeyenlerin ise, dierleriyle benzer durumda olmasna
hibir engel yoktur, tpk birilerinin grm olduu btn daireler tunmu gibi, ama
bununla beraber, tun hibir ekilde biime ait deildir, ama onu zihinde biimden
ayrmak da epey zordur. Szgelii bir insann biimi daima et ve kemikler ve bu gibi
ksmlarda grnr; yleyse imdi bu ksmlar biimin ya da ifadenin ksmlar m? Ya
da deil, ama maddeninse, insan biimi baka maddelerde meydana gelmedii iin mi
onlar ayrmas imknsz?

[1036b7] Mademki bunun imknn iimizde tadmz dnlyor, ama ne


zaman olduu ak deil, bazlar daire ve gen konusunda bile amaza derler, bir
anlamda onlar izgiler49 ve srekli uzay bakmndan tanmlamak uygun grnmez,
ama bunlarn hepsi daire ve gen iin et ve kemiklerin insan iin, tun ve tan da
heykel iin tadna benzer anlam tarlar ve bu bazlar her eyi saylara indirgerler
ve izginin ifadesinin ikinin ifadesi olduunu sylerler. Biimler hakknda
konuanlarn bazlar ikinin izginin z olduunu, bazlar ise onun izginin biimi
olduunu sylerler; baz eyler iinse biimle, biimin biimi olduu eyin ayn
olduunu (iki ve ikinin biimi gibi) sylerler ki, bu izgiye kadar uzanmaz. Ortaya
kt ki, biimi farkl grnen birden fazla ey iin tek bir biim var (Pythagoraslarn
da ortaya karm olduu biricik ey), ve bu varg, her ey iin tek bir biim yaratma
imknn iinde tar; te yandan bu ekilde olsayd her ey bir olurdu.

[20] Ki imdi tanm hakknda baz amazlar olduu ve hangi nedenler


yznden byle olduklar sylenmi oldu. Bu yzden de her eyi bu ekilde biime
indirgemek ve maddeyi ayr tutmak igzarlk; zira belki de baz eyler u maddede u
biimdir, ya da bu durumdaki u ey. Ve gen Sokratesin yapm olduu hayvan
analojisi pek de iyi saylmaz, nitekim hakikatten uzaklatrr ve insann ksmlar
olmadan var olmay iinde tadn varsaydrr, tpk tunsuz daire gibi. Bunlar ise
benzer deildir; hayvan duyumsayan bir eydir ve devinim olmakszn tanmlanamaz,

Burada gramm iin doru ya da doru-paras yerine izgi denmesinin sebebi, Aristotelesin
49

bu parada szc ember iin de kullanyor olmasdr.


34
ne de, bu yzden, belli bir biimde olan ksmlar olmakszn tanmlanabilir. Nitekim
her el deil, ama i grme imkn tayan bir el insann ksmdr, dolaysyla canl
olacak; canl olmayan ise ksm olmayacak.

[32] Matematiin nesneleri hakknda ise, neden ksmlarn ifadesi btnn


ifadesinde yoktur, szgelii dairenin ifadesinde yar-daireninki? nk bunlar
duyumsanabilir deiller. Ya da fark etmez mi? Zira duyumsanabilir olmayanlarn
bazlarnn maddesi olacak; nitekim nelik ve kendisi z gerei biim olmayan, ama
bu-belirli-ey olan her eyde bir eit madde olacak. yleyse, daha nce de sylendii
gibi, yar-daire tmel anlamda dairenin deil ama tek tek dairelerin ksm olacak;
nitekim bir yandan duyumsanabilir, bir yandansa dnlebilir madde vardr.

[1037a5] Ak ki ruh asl ousiadr, beden ise madde, insan ya da hayvan ise
tmel olarak bu ikisinden kan. Sokrates ve Koriskos ise, eer Sokratesin ruhu
Sokrates ise, iki anlaml olacak (bir yandan ruh olarak, bir yandansa somut btnlk
olarak), ama eer Sokrates yaln olarak bu ruh ve u beden ise, tek olan da tpk tmel
gibi olacak.

[10] Acaba bu eit ousialara ait olanlarn tesinde baka tr maddeler var
mdr ve saylar ve bunlar gibi baka tr ousialar aramal m, daha sonra sorgulamal.
Zira bu amala, duyumsanabilir ousialarn snrlarn belirlemek zerine konumal, ki
duyumsanabilir ousialar temaa etmek bir anlamda fiziin ve ikincil felsefenin iidir;
nitekim fizikinin sadece maddeyi deil, ama ayn zamanda, hatta daha ziyade, ifadede
karln bulan ousiay da bilmesi gerekir. Tanmlara gelince, ifadedekiler ne ekilde
ksmlardr ve neden tanm tek bir ifadedir (zira ak ki ey birdir, peki ksmlara
sahip olduu halde, onu bir yapan nedir?), daha sonra sorgulamal.

[20] yleyse nelik nedir ve o z gerei nasldr ve neden baz eylerin


neliinin ifadesi tanmlanann ksmlarna sahipken bazlarnnki deildir, her eyi
kapsayacak biimde genel olarak sylenmi oldu ve sylendi ki ousialarn ifadelerinde
byle madde anlamnda ksmlar ierilmezbunlar ousiann deil ama somut
btnln ksmdrlar; bunun ise ifadesi bir biimde hem var hem yok. Zira maddeyi
ieren ifade yoktur (nk madde belirsiz), ama birincil/asl ousiaya ilikin vardr,
szgelii bir insann ruhunun ifadesi. Nitekim ousia, kendi iindeki biimdir ve bundan
35
ve maddeden kan somut btnle ousia denir (szgelii ibkeylik, nk bundan
ve burundan kalkklk ve kalkk burun ve kar; bu tamlamalarda burun iki kere
bulunur)50 te yandan kalkk burun ve Kallias gibi somut btnlk halindeki
ousiada ise madde ierilir. Ve yine sylendi ki nelik ve tek tekler, tpk birincil ousialar
szkonusu olduundaki gibi, baz durumlarda ayndr, szgelii arpklk ile
arpkln nelii, eer birincilse tabii (birincil ile bir bakas iin, bir bakasnda
madde anlamnda bir tayc iin, sylenmeyeni kastediyorum). Madde ve maddeyle
birlikte bulunanlar ise, nelikleriyle ayn deillerSokrates ve kltrl gibi ilineksel
olarak bir olsalar bile, nitekim bunlar yalnzca ilineksel anlamda ayn.

Blm 12

[1037b8] imdi yleyse ilkin zmlemelerde deinmediimiz ynleriyle tanm


hakknda konualm; zira nceki tartmalarda dile getirilen amaz, ousia hakkndaki
akl yrtmelerimiz konusunda da yararl olacak. Amazdan kastm ise u, neden
ifadesi tanm olan iin birdir deriz? Szgelii insan iin iki-ayakl hayvan, onun
ifadesi bu olsun. Neden hayvan ve iki-ayakl ok deil de birdir? te yandan,
insan ve beyaza gelince, bunlar beriki tekinde bulunmad srece oktur, ama
beyaz tayc olan insann bir etkilenimi olarak onda bulunduunda ise bunlar birdir
(ite o zaman bir olurlar: Beyaz insan). Ancak burada beriki tekinden pay almaz,
zira cinsin farktan pay ald dnlmez, zira alsayd ayn ey kartlarn her ikisinden
de ayn anda pay almak durumunda olacakt, nitekim cinsin ayrt farklar
kartlardr. Ama eer pay alsayd, farklar ok sayda olduundan (ayakl, iki-ayakl,
tysz gibi), ayn akl yrtme geerli olurdu. Neden yleyse bunlar ok deil ama
bir? Bir cinste ikin olduklar iin deil, zira bu ekilde farklarn hepsi bir olurdu.
Ama en azndan tanmdaki her eyin bir olmas gerekli; zira tanm ousiaya ait bir
eit ifadedir ve tektir, o halde tek bir eyin ifadesi olmas gerekir; nitekim dediimiz
gibi, ousia bir eye ve bu-belirli-eye iaret eder.

[28] lkin ayrmlara ilikin tanmlara odaklanmak gerekir. Zira tanmda asl
cins ve farktan baka sylenen bir ey yoktur. Dier cinsler asl cins ve ona ilitirilmi

50
Aristotelesin en sk kulland rneklerden biri olsa da, bu parantez, Jaeger tarafndan tmyle, Ross
tarafndansa ksmen reddedilmektedir.
36
olan farklarn toplamdrlar, szgelii asl cins hayvan, sonraki iki-ayakl hayvan,
ve yine, sonraki iki-ayakl tysz hayvan; daha teye tanmak istenirse de benzer
ekilde. Genel olarak ise, ok ya da az terim olmas veya az ya da iki, hi fark etmez;
iki terimin biri farksa, dieri de cins (iki-ayakl hayvan iin, hayvan cins, teki ise
fark). yleyse eer yaln anlamyla cins, cinsin trnn dnda var deilse, ya da
madde olarak varsa (nitekim szck cins ve madde ve bunlardan trleri yani harfleri
yapan ise farklar), ak ki tanm farklardan oluan ifadedir.

[1038a9] Ama farklar da farklarna ayrmak gerekir, szgelii ayann-


stnde-duran hayvana ait bir farktr, yine ayann-stnde-duran hayvann
ayann-stnde-duran olmak bakmndan farklarn bilmek gerekir. O halde
ayann-stnde-duran iin tyl ya da tysz dememeli (tabii iyi konumak
isteniyorsa, zira bunu biri ancak yetersizlikten tr yapar); ama atal-ayakl ve atal-
ayakl-olmayan denebilir, zira bunlar ayan farklarndan, nk atal-ayakllk
ayakl olmann bir eidi. Ve bu ekilde daima farkn olmad noktaya kadar yrmek
istenir. Sonra, fark says kadar ayak tr olacak. Ve eer bu byleyse, ak ki en son
fark eyin ousias ve tanm olacak, ki bunlar tanmlarda defalarca sylemek
gerekmez, zira bu igzarlk olurdu. Yine de bunun olduu durumlar ortaya kar. Zira
her ne zaman ayann-stnde-duran iki-ayakl hayvan desek, aya olan, iki aya
olan hayvandan baka bir ey demi olmayz. Eer uygun bir ayrm yaplrsa, ayn
ey daha bile ok ve farklara eit sayda dile getirilecektir.

[25] Eer gerekten de fark farktan meydana geliyorsa, biri, yani sonuncusu,
biim ve ousia olacak. Eer farklar ilineksel olarak bir araya gelmise, szgelii
aya-stnde-duran beyaz ve siyaha ayrlmsa, blmeler kadar farklar olacak. O
halde ak ki tanm farklardan kan ifadedir, ya da, daha dorusu, bunlarn en
sonuncusundan. Eer bu eit tanmlar yeniden dzenlersek, bu daha ak olabilir;
szgelii insan iin aya-zerinde-duran iki-ayakl hayvan demek, iki-ayakl
dedikten sonra aya-zerinde-duran demek, igzarlktr. Ama ousia iin dzenleme
szkonusu deildir, peki nasl bir ksmnn sonra bir ksmnnsa nde geldii
dnlecek?

[34] yleyse ayrmlar sonucu ortaya kan tanmlar ve bunlarn ne eit

37
olduklar hakknda, ncelikle bu kadar sylenmi olsun.

Blm 13

[1038b1] Mademki soruturmamz ousia hakknda, o zaman yeniden ona dnelim.


Tpk taycya olduu gibi nelie, bunlardan51 kana ve tmel olana da ousia denir.
Bunlarn ikisi hakknda konuuldu, yani nelik ve taycki tayc da iki ekilde
tar, bu-belirli-ey olarak (tpk etkilenimlerinin taycs olan bir hayvan gibi), ya da
tamamlanmann taycs olan madde olarak. Tmel olann ise bir eyin en yksek
nedeni olduu ve tmelin ilke olduu dnlr; bu yzden de bunun zerinden
geelim, zira tmel denen herhangi bir eyin ousia olmas imknsz grnyor.

[9] lkin her bir eyin ousias o eye zgdr ve baka bir eyce onda bulunmaz,
tmel ise ortaktr; zira tmel denen budur, doal olarak birok eyde bulunan. yleyse
hangisinin ousias olacak? Nitekim ya hepsinin olacak, ya da hibirinin. Ama hepsinin
olamaz; eer birinin olsayd, dierleri de bu biri olurdu, zira ousias bir olanlarn nelii
de bir, kendileri de.

[15] Dahas, ousia bir tayc iin sylenmeyendir, tmel ise daima bir tayc
iin sylenir.

[16] Ancak tmel bu ekilde, nelik anlamnda ousia olmay iinde tamasa da,
hayvann insanda ya da atta olduu gibi, onda ikin olmay iinde tamaz m?
yleyse ak ki onun da bir eit ifadesi vardr. te yandan, ousiadaki her eyin ifadesi
olmamas hi fark etmez; zira tmel de en azndan bir eylerin ousias olacak, insann
kendisinde ikin olduu insann bir anlamda ousias olmas gibi. O halde ayn ey yine
ba gsterecek; nitekim nceki, szgelii hayvan, onda ona zg olarak bulunduu
eyin ousias olacak.

[23] Dahas, belirli bir eyin ve ousiann, eer bir eylerden kmsa, ousiadan
ya da bu-belirli-eyden deil ama bir nitelikten kmas imknsz ve yersiz; zira bu
durumda ousia olmayan ve nitelik, ousiadan ve bu-belirli-eyden nde gelecek. Ki bu
imknsz; ne ifade, ne zaman, ne de olu bakmndan ousialarn etkilenimleri

51
Madde olarak tayc ve nelik olarak biimden.
38
ousialardan nde gelemez; zira gelselerdi mstakil olurlard.

[28] Dahas, kendisi de bir ousia olan Sokrateste ikin bir ousia daha olacak,
dolaysyla iki ousias olacak.

[30] Genel olarak ise, eer insan ve tm byle sylenenler ousia ise, bunlarn
ifadelerinin hibir esinin hibir eyin ousias olamayaca, onlardan ayr
bulunamayaca, baka bir eyde de olamayaca ortaya kar. Demek istediim, belli
bir trn dnda hayvan yoktur, ne de ifadedeki dier elerin herhangi biri onlardan
ayr olabilir.

[34] Bu noktadan bakan iin ak ki hibir tmel e ousia deildir ve hibir


ortak kategori bu-belirli-eye iaret etmez, ancak belli bir eide edebilir. Byle olmasa
idi, nc adam gibi birok sknt ortaya kard.

[1039a2] Dahas, bu ekilde de ak: Ousialarn onlarda ikin olan gereklik


halinde ousialardan tekil olmas imknsz. Nitekim bu ekilde gereklik halinde iki
ey hibir zaman gereklik halinde bir ey olamaz, ama eer imkn halinde iki ise, bir
olabilir, szgelii ift, en azndan imkn halinde iki yardr, nitekim gereklik yarlar
ayrr. O halde eer ousia birse, bu anlamda bile kendisinde ikin olan baka
ousialardan tekil olmayacak. Demokritos da bunu dosdoru biimde ifade eder; o
birin ikiden ya da ikinin birden kmasnn imknsz olduunu syler, nk ousialar
blnmez byklkler olarak ortaya koyar. Bylelikle, ak ki saylar iin de durum
benzer ekildedir (tabii eer bazlar tarafndan sylendii gibi saylar birimlerin
birleimiyse), zira iki says bir tek ey deildir, ya da kendisinde gereklik halinde
birim yoktur.

[14] Ortaya kan bir amaz daha szkonusu. Nitekim eer hibir ousia
tmellerden tekil olmuyorsa, nk tmel bu-belirli-eye deil ama u-tre iaret
ediyorsa ve hibir ousia gereklik halinde ousialarn bir birleimi olmay iinde
tamyorsa, tm ousialar birlememi olabilir, o halde hibir ousiann hibir ifadesi
olmayabilir. Ama herkese dnlen ve en azndan evvelden beri sylediimiz, ya
yalnzca ya da en ok ousialarn tanmlar olduuydu; imdi ise onun bile tanm
olmayabilir. Bu durumda hibir eyin tanm olmayacak; ya da bir anlamda olacak, bir
39
anlamda ise olmayacak. Bu ise daha sonra sylenecek olanlarn ardndan daha ak
olacak.

Blm 14

[1039a23] Ama bu ayn savlardan, biimlerin mstakil ousialar olduklarn syleyen


ve ayn zamanda onlar cins ve farktan tekil olan tr yapanlar bekleyen sonular
ak. Eer biimler varsa ve hayvan insanda ve attaysa, ya sayca bir ve ayndr ya da
baka (ifade bakmndan ak ki birdir; zira syleyen, sylerken her biri iin ayn
ifadeyi dile getirecek). yleyse eer z gerei kendisi bu-belirli-ey olan mstakil
bir insan varsa, bu insann hayvan ve iki-ayakl gibi kendilerinden kt eylerin
zorunlu olarak bu-belirli-ey ve mstakil ve ousialar olmalar gerekir. O halde
hayvann da.

[34] yleyse eer at ve insan tpk senin kendinle olduun gibi bir ve aynysa,
bir eylerin iinde mstakil olan bir bir nasl bir olacak ve neden hayvan
kendinden mstakil deil? Sonra, eer iki ayakllktan ve ok ayakllktan pay alrsa,
imknsz bir ey ortaya kacak, zira kartlar ayn anda ayn bir ve bu-belirli
varolanda bulunacak. Eer almazsa, biri hayvann iki ayakl ya da ayakl olduunu
sylediinde bu hangi minvalde olacak? Yan yanalar belki ve bitiik ya da kark.
Ama hepsi sama.

[1039b7] Ama hayvan her bir trde baka. O halde bir anlamda, doruyu
sylemek gerekirse, ousias hayvan olan snrsz sayda varolan olacak; zira insann
hayvandan kmas ilineksel deil. Dahas, hayvann kendisi birok ey olacak, zira
her bir trn ousias hayvan olacak (zira hayvan baka bir ey gerei sylenmez, eer
sylenseydi, insan ncekinden kard ve bu nceki insann cinsi olurdu), ve dahas,
insann kendisinden kt her ey biimler olacak. O halde bir eylerin biimleri,
baka eylerinse ousias olmayacaklar (nitekim bu imknsz); yleyse her bir hayvan
trnde bir tane hayvann z olacak.

[14] Dahas, bu neyden ve hayvann kendisinden nasl kacak? Ve szgelii


hayvan, bu kendisi de ousia olan hayvann dnda nasl var olur? Dahas,
duyumsanabilir olanlar konusunda bunlar ve bunlardan daha yersiz baka sonular da

40
ortaya kyor. Bu ekilde olmas imknszsa, ak ki, bunlarn bakalarnn syledii
gibi byle biimleri yoktur.

Blm 15

[1039b20] Mademki somut btnlk ve ifade baka eit ousialar (diyorum ki, bu
anlamda, ousia eitlerinin biri madde ile bir arada bulunan biimin ifadesi, dieri ise
genel olarak ifadedir), yleyse bu birinci anlamda sylenenler iin bozulu ve olu
vardr; ifade iinse byle bozulma gibi bir durum szkonusu deildir. Ne de olu
szkonusudur (nitekim ev olmaklk meydana gelmez, ama u ev gelir), ama onlar
olu ve bozulu olmakszn hem vardr hem de yok, nitekim bunlar kimsenin
tretmedii ve yaratmad daha nce gsterildi. Bu yzden de tek tek duyumsanabilir
ousialarn ne tanm vardr, ne de tantlamas, nk doas var olmay da olmamay
da iinde tayan trden olan maddeye sahiptirler; bu yzden de onlarn tek tek hepsi
bozulua tabidir. yleyse eer tantlama zorunlu olana ilikinse ve tanm bilinebilene
ve duyumsanabilir olanlar zorunlu olmay ilerinde tamyorlarsa (tpk bilginin bazen
bilgi bazen bilgisizlik olamayaca, ama sannn byle olmas gibi) bu ekilde bakaca
olmay iinde tayanlara ilikin olan tantlama ya da tanm deil, ama kandr. Ak
ki, bunlarn tanm ya da tantlamas olamaz.

[1040a2] Bilgiye sahip olanlar iin bozulua tabi olanlar onlarn duyumsama
alanlarndan ktklar an ak olmad iin, onlarn ifadeleri ruhta tutulsa bile, onlar
iin tanm ya da tantlama olmayacak. Dolaysyla tanmlara ilikin, biri tek teklerden
birini tanmlamaya kalktnda, tek teklerin daima yok olabilir olduunu hatrlamal
ve cahillik etmemeli. Zira onlar tanmlanmay ilerinde tamazlar.

[7] O halde hibir biim tanmlanabilir deildir; zira onlar syledikleri gibi tek
teklerden ve mstakil. fadenin adlardan tekil olmas zorunlu, adlarn ise tanmlayan
tarafndan uydurulmamas (nitekim bilinemez olacak). Yerleik adlar ise her eyde
ortak, o halde bunlarn baka eylere de ait olmas zorunlu; szgelii eer biri seni
tanmlamaya kalksa, zayf beyaz hayvan diyecek ya da bakalarna da ait olan baka
bir ey. Eer biri tanmdaki elerin hepsinin ayr ayr birok eye, ama ayn zamanda
birlikte yalnzca buna ait olmasna hibir engel yoktur derse, ona ilkin diyelim ki, her
ikisine de, szgelii iki-ayakl hayvan hem hayvana hem de iki-ayaklya aittir
41
(ezel olanlar szkonusu olduunda da byle olmas zorunlu, en azndan varolanlar ve
ksmlar birleimden nde gelirler. Ayrca, hatta mstakildirler, tabii eer insan
mstakilse; nitekim ya hibiri ya da her ikisi de. yleyse, eer hibiri ise, trn dnda
cins olmayacak; ama eer olacaksa, fark da olacak); sonra, var olmak bakmndan nde
gelirler ve btnle birlikte yok olmazlar.

[22] Sonra, eer biimler biimlerden kyorsa (zira kendisinden tekil olunan
daha az birleiktir), hayvan ve iki-ayakl gibi biimlerin kendisinden kt eylerin
hala birok eye yklenmesi gerekecek. yle olmasa, bu eyler nasl bilinecekler?
Nitekim birden fazla eye yklenmesi imknsz olan bir tr biim olacak. Ama yle
dnlmez, nk her biim kendisinden pay alnabilir bir eydir.

[27] yleyse tpk sylendii gibi, zellikle Gne ve Ay gibi esiz olan ezel
varolanlar szkonusu olduunda, onlar tanmlamann imknsz olduu gzden kaar.
Zira yalnzca yerin etrafnda dnen ya da gece saklanan gibi, karldnda hala
Gne olacak eyler ilitirmekle yanl yapmyorlar (zira dnmeyi brakp dursa ya da
saklanmayp parlasa artk Gne olmayacak, ama olmayacaksa bu sama; nk
Gne belirli bir ousiaya iaret eder), dahas, bakas iin de geerli olmay iinde
tayan eyler de ilitiriyorlar, szgelii eer ayn etkilenimlerde baka bir ey olusa,
ak ki o da Gne olacak. O halde ifade ortak. Ama Gne de tpk Kleon ya da
Sokrates gibi tek teklerdendi. Sonra neden bunlarn hibiri biimlerin tanmn ortaya
koyamaz? Nitekim deneyecek olurlarsa imdi sylenenlerin ne kadar doru olduu
ak olacak.

Blm 16

[1040b5] Ak ki ousia olduu dnlenlerin birou imknlardr, hayvanlarn


ksmlar da byledir (zira bunlarn hibiri mstakil deildir, ayrldklarnda ise, hala
varolan olsalar bile ancak madde olarak bulunurlar), toprak, ate ve hava da. Nitekim
bunlarn hibiri bir deil, bunlar olgunlaana ya da bunlardan bir bir oluana kadar
bunlar daha ziyade yn gibidirler. Hayvanlarn eklemlerindeki bir eylerden kan
devinim ilkelerine sahip olmalar bakmndan (bu yzden baz hayvanlar
blndklerinde de yaarlar), zellikle canllarda ruhun ksmlaryla yakndan ilikili
ksmlarn her ikisi de (yani hem imkn halinde hem de tamamlanma halinde
42
varolanlar) olabilecei varsaylabilir. Ancak zorla ya da asalaka deil (zira sakatlklar
bu eittir) ama doaca bir ve srekli olduklarnda, genel olarak hepsi imkn halinde
olacak.

[16] Mademki bir de tpk varolan gibi sylenir ve birin ousias tektir ve
ousias sayca tek olan da sayca bir, ak ki ne bir eylerin ousias olmay iinde
tar, ne de varolan; tpk e olmaklk ve ilke gibi. Ancak daha bilinebilir olana
varmak adna hangi ilke? diye sorarz. imdi bunlarn arasnda varolan ve bir,
ousia olmaya ilke, e ve nedenden daha yakndr, ama bunlar da tam anlamyla
ousia deil, tabii eer dier ortak olanlarn da hibiri ousia deilse; zira ousia
kendisinden ve kendisine sahip olan, ousias olduu eyden baka hibir eye ait
deildir. Dahas, bir olan ayn anda pek ok farkl yerde olamaz, ama ortak olan ayn
anda birok yerde bulunur; o halde ak ki hibir tmel olan tek teklerin dnda
mstakil olarak bulunamaz.

[27] Ancak biimler hakknda konuanlar onlarn mstakil olduunu sylerken


ksmen doru konuuyorlar, tabii eer biimler ousia iseler, ksmen ise doru
konumuyorlar, nk pek ok varolan iin bir tane olana biim diyorlar. Bunun
nedeni ise, tek teklerin ve duyumsanabilir olanlarn dnda, bu eit ousialarn
hangilerinin bozulua tabi olmayan ousialar olduunun hesabn verecek durumda
olmamalar. Bylece onlar da bunlar bozulua tabi olanlarla trce ayn yapyorlar
(nitekim bunlar biliyoruz), insann-z ve atn-z gibi, duyumsanabilir olanlara
ilikin szcklere bir z ilitiriyorlar. Bununla birlikte, eer yldzlar grmeseydik,
sanrm, hi olmazsa bildiklerimizin dnda birtakm ezel ousialar olacakt; o halde
imdi de, hangileri olduunun bilgisine sahip olmasak bile, benzer ekilde en azndan
bazlarnn olmas zorunlu.

[1041a3] yleyse tmel olarak sylenenlerin hibiri ousia deildir ve hibir


ousia bir baka ousiadan tekil olmaz, ak.

Blm 17

[1041a6] Ama ousia nedir ve ne eittir, sylemek gerekir, o halde yeni bir balang
yapar gibi onun hakknda konualm; zira belki de nceki, yani duyumsanabilir

43
ousialardan mstakil olan ousialar hakkndaki soru iaretleri bunlardan sonra akla
kavuacak. yleyse, mademki ousia bir eit neden ve ilkedir, aramaya buradan
balamal.

[11] Neden? diye sormak daima bu ekildedir: Neden bir ey bir bakasnda
bulunur? Nitekim kltrl insan neden kltrl insandr? diye sormak, sylendii
gibi, ya insann neden kltrl olduunu sormaktr, ya da baka bir ey. imdi bir eyin
neden kendisi olduunu sormak, sormak deildir (zira yantta nk ve var olma
aka bulunmal, demek istediim, nk ay tutuluyor gibi bir ey; te yandan
nk o kendisidir bir ifadedir ve insan neden insandr? ya da kltrl neden
kltrldr? gibisinden her soru iin tek bir nedendir, tabii biri tek teklerin
kendilerinden ayrlamaz olduklarn sylemedii srece, bu ise birin nelii; ama bu
her ey iin ortak ve kestirme), ancak biri insann neden u tr bir hayvan olduunu
sorabilir. Ama bu biri, bylelikle, ak ki bir insann neden insan olduu sormuyor; o
halde o, bir eyin neden bir eyde bulunduu soruyor (ki bulunuyor olmal; eer byle
deilse, hibir ey sormuyor olacak); szgelii neden gk grlyor? sorusu neden
bulutlarda grlt meydana geliyor? sorusudur, zira sorulan bu ekilde baka bir
eyde olan bir ey. Ve neden bunlar, szgelii tulalar ve talar, evdir? Bylelikle ak
ki neden aranyor (bu ise, mantk erevesinde konumak gerekirse, neliktir), ki baz
durumlarda bu ereksel nedendir, szgelii ev ya da yatak, baz durumlarda ise ilk
devindiren, nitekim bu da nedendir. Ancak bu gibi bir neden meydana gelme ve
bozulua urama szkonusu olduunda aranr, teki ise var olma szkonusu
olduunda.

[34] En ok da bir bakas iin sylenmeyenlere ilikin sorulanlar gzden


kaar, insann ne olduu sorulduundaki gibi, nk yaln bir biimde ifade edilirler
ve una buna blnmezler. Ancak konuyu enine boyuna ele alarak soruturmak
gerekir; aksi takdirde, hibir ey sormamakla belli bir eyi sormada ortak olan bir ey
meydana gelir. Mademki sorulan var olmaya sahip olmal ve bir eyde bulunmal, ak
ki, sorulacak olan maddenin neden yle-yle bir ey olduu; szgelii unlar neden
evdir? nk evin nelii onlarda bulunur. Ve una sahip olan u beden, insan. O halde

44
aranan, maddeyi bir ey yapan nedendir, bu ise onu nesne yapan biim, bu52 ise ousia.

[1041b8] Bylelikle ak ki yaln olanlara ilikin sorgulama ya da retme


yoktur, ancak bunlara ilikin baka tarzda bir soruturma szkonusudur.

[11] Mademki bir eylerden bir ve btn olacak ekilde birlemi olanlar var,
yn gibi deil ama hece gibihece harfler deildir, ne BA ile B ve A ayndr, ne de
et ile ate ve toprak. Zira zlmenin ardndan hibiri yoktur, szgelii et ve hece, ama
harfler hala vardr ve atele toprak. O halde hece diye bir ey vardr, yalnzca sesli ve
sessiz harfler deil, ama baka bir ey; et de yalnzca ate ve toprak ya da scak ve
souk deil, ama baka bir eydir. Bylelikle eer sonrakinin53 ya e ya da elerden
olan bir ey olmas zorunluysa ve eer e ise, yine ayn akl yrtme geerli olacak
(zira et bundan, ateten ve topraktan olacak ve baka bir e daha, bu durumda bu
sonsuza yrr), eer elerdense, ak ki bir eden deil (yoksa bu kendi olurdu)
biroundan, o halde et ve hece konusunda kullanlan akl yrtmeyi yeniden dile
getireceiz. Ama bu baka eyin bir ey olduu, e olmad ama en azndan etin u,
hecenin ise bu olmasnn nedeni olan bir ey olduu dnlebilir. Dierleri
konusunda da benzer ekilde. Her bir eyin ousias budur, zira onlarn var olmalarnn
asl nedeni budur; mademki eylerin bazlar ousia deildir, ama ousialarn hepsi doa
gerei ve doal olarak bir arada tutulurlar, ousia e deil ama ilke olan bu doa olarak
dnlebilir. e ise bir eyin kendisine blnd ve onda madde anlamnda ikin
olandr, szgelii A ve B hecenin eleridir.

52
Nesne.
53
Sz geen baka eyin.
45
zmleme

Mademki ousialar, varolanlarn asllardr, ousia hakknda yrtlecek bir


incelemenin de varolandan hareket etmesi beklenir. Birok nemli Aristoteles terimi
gibi varolan da (to on) birden fazla anlama gelir ve birden fazla anlama gelen
terimlerin farkl anlamlarnn sraland Deltada, varolann da farkl anlamlarna
deinilmitir. Delta da varolan teriminin farkl anlamlar (i) ilineksel ve z gerei
olma, (ii) nermedeki doruluk ve yanllk, (iii) imkn ve gereklik halinde olmak
gibi temel kartla ayrlmtr:54

Bir yandan (i) ilineksel anlamda, bir yandansa (ii) z gerei varolandan
(to on) sz edilir. (i) lineksel anlamda <var olma>, szgelii adil olann
kltrl olduunu veya adamn kltrl olduunu ya da kltrl olann
adam olduunu sylemek gibidir; tpk kltrl olann ev ina ettiini
sylemek gibi, ki mimar iin kltrl olmak ilinekseldir ya da kltrl olan
iin mimar olmak. Nitekim <burada> bunun u olmas, bunun ilineksel
anlamda u olduuna iaret eder. <Yukarda> deinilenler iin de bu
ekilde. Zira adamn kltrl olduunu sylediimizde ve kltrl olann
adam, ya da beyaz olann kltrl ya da bunun beyaz, bir yandan <ikinci
durumda> her ikisi de ayn ey iin ilineksel, dier yandan ise <ilk
durumda> bir varolan <dieri> iin; kltrl adam szkonusu olduunda,
onun iin kltrl <olmak> ilineksel. Bu ekilde deil-beyazn da var
olduu sylenir, nk onun ilinei olduu, nceki <bir ey> vardr.
yleyse, ilineksel anlamda var olma bu ekilde sylenmi oldu: (a) Ya her
ikisi de ayn varolanda ikin olduu iin, (b) ya biri nceki bir varolanda
ikin olduu iin, ya da (c) yklendii eyde ikin olan kendi var olduu
iin. z gerei var olma ise kategorilerin ekilleri ka <farkl anlama>
iaret ediyorsa <o kadar farkl ekilde> sylenir; zira <kategorilerin
ekilleri> ka ekilde syleniyorsa, var olma o kadar farkl eye iaret eder.
Mademki imdi kategorilerden bazlar nesneye iaret eder, bazlar
nitelie, bazlar nicelie, bazlar bir bantya, bazlar etkinlik ve
edilgiye, bazlar yere, bazlarysa zamana; var olma bunlarn her biriyle
ayn eye iaret eder. Zira iyileen adam ile adam iyileiyor arasnda
hibir fark yoktur, ne de yryen veya kesen adam ile adam yryor
veya kesiyor arasnda bir fark vardr. Dierleri iin de benzer ekilde.
Dahas, var olma ve -dr bir <nermenin> doru olduuna, var olmama
ise doru olmadna, bilakis yanl olduuna iaret eder, evetleme ve
deillemede de benzer ekilde, szgelii Sokrates kltrldr ya da
Sokrates deil-beyazdr <ifadelerinde> -dr doru olmaya, kegen
llebilir deildir <ifadesindeki> deildir yanl olmaya iaret eder.
Dahas, var olma ve varolan, sz geenlerin imkn hlinde ya da
tamamlanma hlinde olmasna da iaret eder. mkn hlinde gren iin de,
tamamlanma hlinde gren iin de gryor deriz; ayn ekilde, bilgisini
kullanma imkn tama iin de onu kullanma iin de bilme deriz; yine,
hl-i hzrda dinginlik kendisinde ikin olan iin de, dingin olma imkn
tayan iin de dingin deriz. Ousialar iin de benzer ekilde; nitekim

54
a.g.e.,1017a8-1017b10.
46
Hermesin tan iinde olduunu syleriz, yar-dorunun da doruda,
henz olgunlamam olana da tahl deriz. Ne zaman mmkn olan iin
<var diyeceiz>, ne zaman deil, bu ayrm bir baka yerde yapmal.55

Mademki ousialar varolanlarn asllardr, varolanlara ilikin bu ayrmlarn da daha asl


olanlar ousia addedilmeye daha uygun olsa gerektir. O halde ousia, ilineksel deil
(kata symbebkos) ama z gerei (kath hauto) olan, yanl (pseudos) deil ama doru
(althes) olan ve imkn halinde (dynamei) deil ama gereklik ya da tamamlanma
halinde (entelekheia) olan bir eydir.

Bu ayrmn arasnda da bir hiyerari gzetirsek, ilineksel-z gerei ayrm


dierlerinden daha nemli grnr. Zira dier ayrmlarn biri nermelerin doruluk
deerine, dieri ise var olma tarzlarna ilikindir. z gerei olup olmama ise asl
olmayla dorudan ilikili grnr. Nitekim ilineksel olan daima bir ousiaya baml
olan olduu iin, ousiann doas gerei ilineksel olann kart bir ey olmas gerekir.

z gerei var olmay karakterize eden kategorilerdir. Kategoriler ise ikiye


ayrlr: Bir yanda (a) nesne (to ti esti), dier yanda ise (b) nitelik, nicelik, yer, zaman,
grelilik, etkinlik, edilgi, durum, iyelik gibi dierleri vardr. 56 Bunlarn arasnda da
nesne ya da nedirin dier kategorilerden daha asl olduunu sylemeye lzum
olmasa gerektir. Zira nesne dndaki dokuz kategori yalnzca bir ousia araclyla
var olabilir. te yandan bu durum nesne iin geerli deildir. Dolaysyla Zetann bu
ilk blmnde Aristoteles,57 varolan kategorileri arasnda yalnzca nesnenin ousia
addedilebileceini ve incelenecek olan varolann bu olduunu iln eder.

Zetann ksack ikinci blmnde58 Aristoteles, genel olarak ousiann


cisimlerle zdeletirildiini hatrlatr, Pythagoraslarn iddia ettii zere saylarn
ve dzlem gibi matematiin nesnelerinin ya da Platonun iddia ettii zere biimlerin
(idea) ousia kabul edilip edilemeyeceinin de daha sonra59 tartlacan haber verir.
Ama hepsinden nce ousiann, zellikle de duyumsanabilir ousiann ne olduunun

55
Thetada.
56
a.g.e., 1b25-2a4.
57
a.g.e., 1028a10-1028b8.
58
a.g.e., 108b8-33
59
Eta, My ve Nyde.
47
belirlenmesi arttr.

nc blme60 ise Aristoteles ie ousiann farkl anlamlarna deinmekle


balar: Nelik (to ti en einai), tmel (katholou), cins (genos) ve tayc (hypokeimenon).
Bunlarn arasnda en ok da taycnn ousia olduu dnlr. Peki, nedir tayc?
Bakalar kendisine yklenen, ama kendisi baka bir taycya yklenmeyendir. te
yandan hem madde (hyl), hem sret (morph), hem de bu ikisinden kan somut
btnlk (synolon) iin tayc denir. Bunlarn hangisinin ousia addedilebilecei ise
nemli bir tartma konusudur. Zira ousia olmak mstakil (khriston), yani var olmak
iin bir dayanaa ihtiya duymayan bir varolan olmaktr. Biimden yoksun bir madde,
Aristotelesin en sk verdii rnei yinelersek biimsiz bir tun yn, gereklemek
ya da tamamlanmak iin biime ihtiya duyar. Biim olmakszn madde, daima imkn
halindedir. Gereklik haline getiinde, tamamlandnda, ise daima biimle ya da
sretle birliktedir. Bu durumda da zaten Aristoteles ona madde deil, somut btnlk
diyecektir. O halde, bunlarn arasnda tayc anlamnda ousia olmaya en uygunu
madde grnse de, varolann anlamlarna ilikin yaplan ayrmda gsterdiimiz
zere, ousia imkn halinde deil ama gereklik halinde olaca iin, daima imkn
halinde olduunu sylediimiz maddenin bu anlamda ousia olmas imknszdr.
Ayrca madde her eyden nce gereklemek iin srete ihtiya duyarki bu onu
mstakil olmaktan da alkoyar. Biim ya da suretin tek bana, maddeden bamsz,
ousia olup olamayaca ise iinden kmas g bir meseledir ve Zetadan ziyade ta,
M ve Nde tartlacaktr. Somut btnle gelince, Aristoteles bu konuda olduka
rahat grnr, zira Kategorilerde ok daha ak bir biimde ifade edildii zere,61
birincil ya da asl ousialar (prt ousia) tek tekler (kath hekasta), bu-belirli-eyler
(tode ti), yani maddeyle biimin bir arada bulunduu somut btnlklerdir. Bunlarn
tr ve cinsleri, tmeller ise ancak ikincil (deuter) bir anlamda ousia olabilir.
Dolaysyla Aristoteles bu tartmay apak diyerek sonraya brakr.

Aristoteles, drdnc blme62 dhil edilmi ilk paragrafta ki bu paragraf bir


parantez olarak grmek mmkndr renmede birey iin bilinir olandan hareketle

60
a.g.e., 1028b33-1029b2.
61
a.g.e., 2a13-18.
62
a.g.e., 1029b2-1030b14.
48
genel/tmel olana varmann en kullanl yol olduunu hatrlatr ve bir anlamda ousia
aratrmasna neden duyumsanabilir ousialardan balad sorusunun yantn verir.
Zira birey iin en bilinebilir olan duyumsanabilir ousialardr.

Drdnc blmden63 itibaren, Aristoteles, nelik (to ti n einai)64


anlamndaki ousiay incelemeye alr. Nelik, bir eyin z gerei olduu ey, bir eyin
z gerei ne olduu sorusunun yantdrama her eyin deil, nesnelerin. Nitekim
nitelik, nicelik gibi kategorilerin de ne olduunu sormak, onlar nesneletirmek
pekl mmkndr. Hlbuki onlarn nedirleri iin ousia demek pek mmkn
deildir. Zira varolan kategorilerinin iinde aslolan nesnedir, dier kategoriler ancak
ikincil bir anlamda varolan addedilebilirler. Nelik, asl anlamda bir varolann z
gerei ne olduudur, yani nesnenin. Beyaz adam gibi bir eyin bir dierine
yklenmesiyle sylenenlerin ise nelii olmaz. Bir ekleme sonucu ortaya kan ifadeye
ne tanm denebilir, ne de nelik. Ne de, bir cinsin (szgelii hayvan) trne (szgelii
insan) ait olmayan herhangi bir eyin nelii olabilir. Nelik, ancak nesneler iin
szkonusudur.

Neliin ifadesi (logos) de tanmdr (horismos).65 te yandan bir ifadenin


tanm olabilmesi iin, tanmlanan eyin adnn ifadede gememesi gerekir. Nitekim
X, Xin nnn arkasdr gibisinden bir ifadeye ne tanm denebilir, ne de nelik.
Ayrca bir tanmn ya da ifadenin nelik olabilmesi iin, tanmn bir nesnenin tanm
olmas gerekir. Aksi takdirde szkonusu tanma ya da ifadeye nelik denemez.

Beinci blmde ousiann farkl kullanmlarndan biri olan nelik hakknda


konumaya devam eden Aristoteles, bir soruna iaret eder: Eer bir ekleme sonucu
ortaya kan ifadeler tanm ya da nelik olamyorsa, kalkklk gibi bir ift olmaya
iaret eden tek szcklerin tanm ya da nelii ne olacak? Nitekim burundaki
ibkeylik olan kalkklk, burun olmadan aklanamaz, nk aklanabilseydi,
kalkk olmaklkla ibkeylik ayn olurdu. te yandan kalkklk burundaki

63
a.g.e., 1030b14-1031a15.
64
Nelik eklinde karlanagelen to ti n einai ifadesinin kullansz olduundan olsa gerek pek tercih
edilmeyen bire-bir tercmesi var-olmak-bakmndan-ne-idiliktir.
65
Ama her neliin ifadesi yoktur ve her neliin ifadesi tanm deildir. Bunu Aristoteles daha sonra on
beinci blmde aklayacaktr.
49
ibkeylikse, kalkk burun ibkey burun burun olacak ve durum gittike sama bir
hl alacak. Dolaysyla yalnzca tekil olanlarn ve tek bir eye iaret edenlerin, yani
nesnelerin ne olduuna ilikin ifadeler nelik olabilir.

Altnc blmde66 Aristoteles tekil olanla onun neliinin ayn olup olmad,
daha dorusu hangi anlamda ayn olduu, hangi anlamda ise olmad zerine
younlar. z gerei sylenenlerin nelikleriyle ayn olmalar zorunludur, nitekim
varolan olmaklk bir varolan olmasayd hibir ey var olamazd, ya da iyi olmaklk
iyi olmasayd hibir ey iyi olmazd. Dahas, tek tekleri bildiimizi sylediimizde
aslnda onlarn neliklerini bildiimizi syleriz, o halde nesnelerle nelikleri birbirinden
ayrlmaz. Ayrca eyler nelikleriyle ayn olmasalard, nelik iin ousiann
anlamlarndan biri demek olanaksz olurdu, zira bir eyin ousias, bir anlamda bir eyi
o ey yapan, o eyden farkl olurdu (yahut bir ey aslndan farkl olurdu). te yandan,
ilineksel olarak sylenenler iin durum byle deildir, zira zaten onlarn ne olduklarna
ilikin ifadeye nelik demenin g olduu sylenmiti.

Zetann 7, 8 ve 9. blmlerinin67 Zetaya ait olmad, Zetann btnln


bozduu dnlr.68 Bunun nedeni olarak da Aristotelesin nelikten sz ederken
birden oluun doasndan bahsetmeye balamas, ardndan tekrar 10 ve 11.
blmlerde nelike ya da tanma dnmesi gsterilir. te yandan, Zetann bir
ousiaya giri dersi olduu gz nnde bulundurulursa, herhangi bir giri dersinde
konumacnn kafasnn dalmas ya da konuyu baka bir yere tayp daha sonra
kald yerden devam etmesi gayet doaldr. Yine de, konu dalsa da, Zetann
konusuyla tamamen alkasz bir noktaya tanmaz, zira olularn doasna ilikin bu
blmde Aristoteles, biimlerin bu-belirli-ey, dolaysyla z gerei ya da birincil
(: asl anlamda) ousia olamayaca kanaatini dile getirir. Buna gre olu kabaca bir
maddenin bir ey araclyla biim kazanp somut btnlk haline gelmesidir. Bu
srete biim, u maddeyi u tr yapandr: Srecin sonunda u tr u ortaya
karki birincil ousia budur. Biimse yalnzca ortaya kan somut btnlk halindeki

66
a.g.e., 1031a15-1032a12.
67
a.g.e., 1032a12-1034b19.
68
Aristotle, Metaphysics Books Z and H, ed. & tra. David Bostock (Oxford: Clarendon Press, 2003),
119.
50
bu-belirli-eyin hangi trden olduuna iaret eder.

Onuncu ve on birinci blmlerde69 az nce de sylendii zere Aristoteles


nelik, tanm, ifade konularna geri dner. Bu blmlerde Aristoteles, eylerin ve
onlarn ifadelerinin ksmlaryla ifadelerin ilikisini inceler: Hangi eylerin ksmlar
ayn zamanda onlarn ifadelerinin de ksmlardr, hangilerininkiler deildir? Ayrca
hangilerinin ksmlar btnden nde gelir, hangilerininkiler sonra? Szgelii insann
parma insann tanmnda bulunur mu, ayrca, parmak insandan nde gelir mi? Ya da
daire dilimi yahut yar-daire dairenin tanmnda bulunur mu? Yahut dar a dik
annkinde? Ve bunlarn hangileri nde gelir, hangileri sonra? Ak ki, tekiler
(parmak, daire dilimi ya da yar-daire, dar a) berikilerden sonra gelirler, zira
berikilerin (insann, dairenin, dik ann) ifadelerinden hareketle aklanrlar ve
berikiler olmakszn tekiler var olamaz. Ayrca tekiler berikilerin ifadelerinde yer
almazlar, ama berikiler tekilerin tanmlarnda ya da ifadelerinde olmazsa-olmaz
statsndedirler. Ancak burada hemen btnn ksmlardan nde geldii yargsna
varlmamal, bunun aksini gsteren de birok rnek szkonusudur, szgelii harfler,
heceden nde gelir, zira heceyi harf grubu olarak tanmlarz, ayrca burada ksmn
btnn ifadesinde kendine asl bir yer bulduu da aikr olsa gerektir.

Peki, ksmlar ve btnlerin ifadeleri ve ksmlarla btnlerin hiyerarisi


konusundaki bu tutarszlk bir tesadf mdr, yoksa burada ilk bakta grnmeyen bir
kstas m szkonusudur? Elbette ikincisi Zira burada nemli olan, tanmndan ya da
ifadesinden sz edilen varolann ve ksmn maddeye mi, biime mi, yoksa hem madde
hem de biime mi iaret ettiidir. Nitekim et, ibkeyliin bir ksm deildir, ama
kalkk burunluluun bir ksmdr, zira ibkeylik tamamen biimsel bir kavram iken,
kalkk burunluluk ise hem maddeye hem biime iaret eder ve et de burada kalkk
burun halini alacak olan maddedir. Gerekten de et, madde anlamnda kalkk
burunluluun bir ksmdr ama ne ondan nde gelir, ne de onun ifadesinde bulunur.
Ksmn btnden nde gelmesi ve ksmn ifadesinin btnn ifadesinde yer bulmas
iin harf-hece rneindeki gibi ksmn da tanmlanacak olan btnn de tamamen
biimsel olmas gerekir.

69
Aristotelis Opera, ed. Immanuelis Bekkeri (Berolini: apud G. Reimerum, 1831),1034b19-1037b8.
51
Bamsz bir para olduu dnlen70 on ikinci blmde71 ise Aristoteles
tanmn cins ve farklarn72 (diaphora) toplam olduunu hatrlatr ve en son
farkn eyin <nelik anlamnda> ousias ve tanm olduunu syler. Ayrca
Aristoteles, bir eyin tek bir ousiasnn olduunu, nitekim ousiann bir eye, yani
bu-belirli-eye iaret ettiini de hatrlatr ki, tmellerin ousia olup olamayaca
tartmasnda bu nemli bir yer tutacaktr.

On nc blmde73 Aristoteles Zetann konusu olan ousiaya geri dner.


Bu blmde Aristoteles tmelin <dolaysyla maddeden yoksun biimin de> neden
ousia olamayacan anlatr. Her eyden nce her bir eyin ousiasnn o eye zg,
tmelin ise doal olarak birok varolan iin ortak olan bir ey olmas, tmelin ousia
olamayacann kantdr. Ayrca ousia bir taycya yklenmeyene denir, tmel ise
daima bir tayc iin sylenir. Dahas, eer bir tmel olarak insan bir ousia olsayd,
kendisi de bir ousia ve insan olan Sokrateste ikin bir ousia daha olurdu, dolaysyla
Sokratesin iki ousias olurduki bu imknsz. O halde tmelin ousia olmad, en
azndan asl anlamda (birincil) ousia olmad ak olsa gerektir.

yleyse, eer tmel iin asl anlamda ousia demek imknszsa, tmel
mstakil varolanlar olduklar iddia edilen biimlerin de (idea) ousia olmalar
imknszdr. Aristotelesin on drdnc blmde74 anlatmaya alt da budur.

On beinci blmde75 Aristoteles bir yanl anlamay engellemek ister gibidir.


Daha nceki blmlerde sylediklerinden her neliin ifadesinin tanm olduu ve
dolaysyla tek teklerin de tanmlar olduunun anlalabileceinden kayglanm olsa
gerek, Aristoteles tanmlarn yalnzca cins-fark-tr kombinasyonlarna ait olduunu,
birincil ousialarn, yani Sokrates ya da Kallias gibi bu-belirli-eylerin neliklerinin
ifadelerine tanm denemeyeceini, tanmlarn yalnzca ikincil bir anlamda ousia kabul
edilebilecek olan insan, at gibi trler ve bu trlerin cinsleri iin szkonusu olduunu

7070
Aristotle, Metaphysics Books Z and H, ed. & tra. David Bostock (Oxford: Clarendon Press, 2003),
s. 176.
71
Aristotelis Opera, ed. Immanuelis Bekkeri (Berolini: apud G. Reimerum, 1831), 1037b8-1038b1.
72
Ya da ayrt edici zelliklerin.
73
a.g.e., 1038b1-1039a23.
74
a.g.e., 1039a23-1039b20.
75
a.g.e., 1039b20-1040b5.
52
anlatr. Bunu da, tek teklerin maddeyle birlikte, dolaysyla bozulua tabi olmasna,
dolaysyla zorunlu olmamasna dayandrr. Nitekim zorunlu olmas gereken
tantlamalar (apodeiksis) zorunlu ve tmel olmas, bozulua tabi (yani geici)
olmamas gereken tanmlardan hareketle yaplr. Zira salam bilgi ancak bu tr
tantlamalardan kar. O halde tanmlar gelip geici olan tek teklere deil, ezel olan
tmellere, en ok da tr ve cinslere ilikindir.

On altnc blmde76 Aristoteles (i) tmellerin hibirinin, dolaysyla


Platoncularn idealarnn da, <birincil> ousia olmadn ve (ii) hibir ousiann bir
baka ousiadan tekil olmadn syler. (i) Bunu yaparken de bir ve varolan gibi
en tmel olduunu syledii kavramlardan hareket eder. Nitekim her bir eyin ousias
bir ya da her bir varolann ousias varolan olsayd, her eyin ousias ayn olurdu,
dolaysyla da her ey bir olurduokluk szkonusu olamazd. (ii) Ayrca bir
ousiann baka ousialardan tekil olmas mmkn olsayd, bir eyin birden fazla
ousias olabilmesi gerekirdi ki, Aristoteles bunun olamayacan daha nce sylemiti.

On yedinci ve son blmde77 ise Aristoteles neden ve ilke anlamnda ousiadan


sz eder. Devindirici iin de erek iin de neden dendiini hatrlatan Aristoteles,
devindiricinin olu ve bozuluun, erein ise var olmann nedeni olduunu syler.
Ayrca Aristotelesin bu blmdeki biimin de bir eit ousia olduuna dair Zetann
geri kalanyla elien savlar, sanki ousias etkinlik olan ve kendisi devinmeyen
ilk devindiriciye sistemde bir yer ama hamlesi olarak grlebilir. Nitekim
Aristotelesin nedenler arasnda sadece fail neden ve ereksel nedenden bahsetmesi de
bu minvalde deerlendirilebilir. Zira ilk devindirici hem fail hem de ereksel
nedendirki o hem olu ve bozuluun, hem de var olmann nedenidir. te yandan, bu
parada dikkate deer grlebilecek bir dier nokta da, Aristotelesin bir eyin
ousiasnn o eyin esi olmaktan ziyade ona ait bir ilke ve neden olduunu
vurgulamasdr.

76
a.g.e., 1040b5-1041a6.
77
a.g.e., 1041a6-1042a3.
53
SONU

Aristotelesin Metafizikinin Zeta kitabnn yaln bir biimde zmlenmesinin


amaland ibu mtevaz almada ortaya konanlar u ekilde zetlenebilir: (i)
ousialar varolanlarn asllardr ve varolan kategorilerinden yalnzca nesne ousiaya
iaret edebilir; nitekim nitelik, nicelik, etkilenim gibi dier kategorilerin hibiri bir
ousia tarafndan tanmakszn var olamazlar. (ii) Varolanlar imkn halinde ya da
gereklik hainde olabilir; mademki ousialar varolanlarn asllardr, onlar gereklik
halinde olsalar gerektir.

(iii) Ousiann tayc olduu dnlr, nitekim ousia dier her ey kendisine
yklenebilen, ama kendisi hibir baka tayc iin sylenmeyendir. Hem madde, hem
biim, hem de bu ikisinin somut btnl iin tayc denmesi mmkndr. te
yandan madde tek bana gereklik halinde deil, imkn halindedir; maddenin
gereklik halinde bir ey olabilmesi iin biimlenmesi gerekir. Biimden bamsz
gereklik halinde bir ey olamayaca iinse madde mstakil, dolaysyla da ousia
olamaz. Biim ise pek ok varolan iin bir tane olan bir ey olarak grlr. Halbuki
her bir eyin ousias ona zgdr ve tektir. Biimler ousia olsalard, birok eyin
ousias ayn, dolaysyla birok ey bir olurdu, ki bu imknsz. Dolaysyla geriye
yalnzca somut btnlk anlamnda taycnn ousia olabilecei kalyor, ki bu zaten
yeterince ak.

(iv) Nelikin de ousia olduu dnlr; gerekten de Sokratesin nelii


Sokratesin ousiasdr, ama bu tm neliklerin ousia olaca anlamna gelmez, nitekim
bir cinsin trn ve farklar bnyesinde barndran tanm (ki o da neliin ifadesidir),
yalnzca tr ve cinslere ilikindir, halbuki tr ve cinsler, hatta genel olarak tmeller asl
anlamyla ousia olamazlar, zira tr ve cins birbirinden farkl pek ok tekil varolan iin
ortaktr ve ousialar ortak olamaz, nk eer bu mmkn olsayd, her bir varolann
ousias tek ve ona zg olduundan, pek ok farkl tekil varolan bir olurdu, ki bu
54
imknsz. Dolaysyla yalnzca tek teklerin, bu-belirli-eylerin nelikleri iin ousia
demek mmkndr. (v) Dahas, en tmel kavramlar olan varolan ve bir her eyde
ortak olduundan, bunlar her eyin ousias olur, dolaysyla her ey bir olur, okluk
diye bir ey olamazd. Dahas, tmel herhangi bir kavramn ousia olmas dier her
ey kendisine yklenebilen, fakat kendisi hibir baka tayc iin sylenmeyen
eklindeki ousia tanmyla da eliir, nitekim tmelleri tmel yapan birden fazla
tayc iin sylenebilmeleri, onlarda ortak olmalardr. O halde ister tr, cins olsun,
ister biimler, ister matematiin nesneleri, hibir tmel iin ousia demek mmkn
deildir.

yleyse, btn bunlardan karlabilecek olan sonu, asl anlamyla ousialarn


gereklik halinde ve mstakil olan tek tek nesnelere iaret eden bu-belirli-eyler
olduudur. te yandan, tayc ve nelikin ousia denince ilk akla gelenler olduu
gz nnde bulundurulursa, tr ve cinslerin birer nitelik olan farklarn taycs
olmalar ve neliklerin ifadeleri olan tanmlarn zorunlu olarak tr ve cinslerden tekil
olmalar, tr ve cinslere ikincil bir anlamda da olsa ousia dememize imkn salar.
Dolaysyla bu-belirli-eyler asl anlamda ya da birincil ousialar, tr ve cinsler ise
ikincil ousialar addedilebilirler. Elde edilen bu sonu ise Aristotelesin Zetada ousia
hakknda Kategorilerdeki tavryla elien bir konumda olmadnn kant gibidir.
Nitekim Aristotelesin Kategorilerde ortaya koyduu tam da buydu: Sokratesin
birincil ousia olduu, onun tr olarak insann ve cinsi olarak hayvann ise ikincil
ousialar olduu.

55
KAYNAKA

Aristoteles. Fizik. ev. Saffet Babr. stanbul: YKY, 2001.


-------. Metaphysik. ev. Alexander Szlezak. Berlin: Verlag, 2003.
-------. Metaphysics Books Z and H. ed. & tra. David Bostock. Oxford: Clarendon
Press, 2003.
-------. Nikomakhosa Etik. ev. Saffet Babr. Ankara: Kebike, 2005.
-------. Poietika. ev. Nazile Kalayc. Ankara: Bilim ve Sanat, 2005.
-------. Metaphysics Book Theta. tra. Stephen Makin. Oxford: Clarendon Press,
2006.
-------. Lambda. ev. Kaan H. kten & Gurur Sev. stanbul: Notos, 2012.
-------. Gkyz zerine. ev. Saffet Babr. Ankara: BilgeSu, 2013.
-------. Theta. ev. Kaan H. kten & Gurur Sev. stanbul: Notos, 2013.
-------. Delta (ev. Gurur Sev). Kutadgubilig. c. 24. s. 7 (2013): 105-137.
-------. Kategoriler. ev. Saffet Babr. stanbul: mge.
Aristotelis Metaphysica. ed. Werner Jaeger. New York: Oxford Classical Texts,
1957.
Aristotelis Opera Volumen Alterum.ed. Immanuel Bekker. Berolini: apud G.
Reimerum, 1831.
Aristotelis Opera Volumen Prius. ed. Immanuel Bekker. Berolini: apud G.
Reimerum, 1831.
Aristotles Metaphysics. tra. Joe Sachs. Santa Fe: Green Lion Press, 2002.
Aristotles Metaphysics A Revised Text with Introduction and Commentary.
haz. W. D. Ross. Oxford: Clarendon Press, 1997.
Beere, J. Doing and Being: An Interpretation of Aristotles Metaphysics Theta.
Oxford: Oxford University Press, 2009.
Burnyeat, M. A Map of Metaphysics Zeta. Pittsburgh: Mathesis Publications, 2001.
Charles, D. Aristotle on Meaning and Essence. Oxford: Clarendon Press, 2000.
Code, A. No Universal Is a Substance: An Interpretation of Metaphysics Z 13.
Paideia. c. 7. s. 3 (1978): 65-74.
Diels, H. Die Fragmente der Vorsokratiker. ed. W. Kranz. Berlin:
Weidmannsche Verlagsbuchhandlung, 1956.

56
Fine, G. J. Plato and Aristotle on Form and Substance. Proceedings of the
Cambridge Philosophical Society. c. 29. s. 2 (1983): 23-47.
Frede, M. Substance in Aristotles Metaphysics. Essays in Ancient Philosophy.
Oxford: Oxford University Press, 1987.
Galluzzo, G & Mariani, M. Aristotles Metaphysics Book Z: The Contemporary
Debate. Pisa: Edizioni Della Normale, 2006.
Gill, M. L. Aristotles Attack on Universals. Oxford Studies in Ancient
Philosophy. c. 20. s. 8 (2001): 235-260.
Harter, E. D. Aristotle on Primary Ousia. Archiv fr Geschichte der Philosophie.
c. 57. s. 1 (1975): 1-20.
Heinaman, R. An Argument in Metaphysics Z 13. Classical Quarterly. c. 30. s. 3
(1981): 63-77.
Heidegger, M. Aristoteles Metafizik Theta 1-3: Gcn Nelii ve Gereklii. ev.
Saffet Babr. Ankara: BilgeSu, 2010.
Hesiod. Theogony, Works and Days, Testimonia. ed. & tra. Glenn W. Most.
London: Harward University Press Loeb Classical Library, 2006.
Hffe, O. Aristotle. tr. Christine Salazar. New York: SUNY, 2003.
Irwin, T. Aristotles First Principles. Oxford: Clarendon Press, 1988.
Jaeger, W. lk Yunan Filozoflarnda Tanr Dncesi. ev. Gne Ayas. stanbul:
thaki, 2011.
-------. Aristotle: Fundamentals of the History of his Development. Oxford:
Clarendon Press, 1968.
Klein, Jacob. Lectures and Essays. Annapolis: St. Johns College Press, 1985.
Lear. J. Aristotle: The Desire to Understand. New York, Cambridge University
Press, 2007.
Loux, M. Primary Ousia. London: Cornell University Press.
Owens, J. The Doctrine of Being in the Atistotelian Metaphysics. Toronto:
Pontificial Institute of Medieval Studies, 1978.
zcan, M. Aristoteles Felsefesi: Temel Kavramlar ve Grler. Ankara: BilgeSu,
2011.
Parmenides. Doa zerine ev. Gurur Sev. Kutadgubilig. c 23. s 11 (2013): 173-
207.
Politis, V. Routledge Philosophy Guidebook to Aristotle and the Metaphysics.
London: Routledge, 2004.
Ross, D. Aristotle. New York: Routledge, 1995.
Shields, C. Aristotle. New York: Routledge, 2007.
Witt, C. Ways of Being: Potentiality and Actuality in Aristotles Metaphysics.
New York: Cornell University Press, 2003.

57
EKLER

Ek 1: Zetann Tamamlaycs ta (H)

Blm 1

[1042a3] imdi sylemi olduklarmzdan karmlar yapmal ve bunlar bir araya


getirerek, balca sonular ortaya koymal. Ousialarn neden, ilke ve elerinin
arand sylenmiti. Ousialarn bazlar hakknda herkes hemfikirdir, te yandan
bazlar hakkndaysa kimileri zgn birtakm fikirler ne srmlerdir. zerinde
hemfikir olunanlar ate, toprak, su, hava ve dier bu gibi yaln cisimler, bunlarn
yannda bitkiler ve bunlarn ksmlar, hayvanlar ve bunlarn ksmlar ve son olarak
gkyz ve gn ksmlar gibi doal olanlardr; kimilerinin szn ettii dierleri
ise biimler ve matematiin nesneleridir. Dahas, akl yrtmelerimizden nelik ve
taycnn da ousia olduu kmt. te yandan, cinsin trden ve tmelin tek teklerden
daha ziyade ousia olduu dnlr. Biimler ise tmele ve cinse balanrlar ve ayn
akl yrtmeye gre bunlarn ousia olduu dnlr. Mademki nelik ousia, bunun
ifadesi ise tanm, bu yzden tanm ve z gerei olanlar hakknda ayrmlarda
bulunduk. Mademki tanm bir ifade ve ifadenin ise ksmlar var, bu ksmlara bakmak
da zorunluydu: Hangileri ousiann ksmlar, hangileri deil ve tanmn ksmlaryla
ayn m? Dahas, bylece, ne tmel olann, ne de cinsin ousia olduu ortaya kt.
Biimler ve matematiin nesnelerini ise daha sonra incelemeli, zira bazlar bunlarn
duyumsanabilir ousialarn dnda var olduklarn sylyor.

[24] imdi ise ousia olduklar konusunda hemfikir olunanlarn zerinden


geelim. Bunlar ise duyumsanabilir olanlardr; duyumsanabilir ousialarn tm de
maddeye sahiptir. Ousia ise taycdr, bu bir anlamda madde (maddeden kastm
etkinlik halinde bir bu-belirli-ey deil, imkn halinde bir bu-belirli-eydir), bir
anlamda ise ifade ve srettir (bu-belirli-ey olan, ifade bakmndan da mstakil olan).
ncs ise bu ikisinin birleimi, yani olu ve bozulu yalnzca kendisi iin
szkonusu olan ve basite mstakil olan; nitekim ifadeye karlk gelen ousialarn
bazlar yledir, bazlar ise deil.

[32] Ki madde de ousiadr, bu ak; deiimlere ilikin kart durumlarn


tmnde deiimlerin bir taycs vardr, szgelii yere gre deiimlerde u an
burada, sonra ise orada olan bir ey var, byklk deiimlerinde ise imdi tam bu
kadar, daha sonra daha az ya da daha ok olan bir ey, bakalamalarda ise imdi
salkl olan, daha sonra ise hasta olan biri. Benzer ekilde ousiaya ilikin
deimelerde imdi olu halinde, daha sonra ise bozulu halinde olan bir ey ve imdi
bir yandan bu-belirli-ey olarak tayc, sonra ise yoksun olmak bakmndan. Dier
deiimler de bunu takip eder, ama o dierlerinin bir ya da ikisini takip etmez, zira

58
eer bir ey yer deitirme iin maddeye sahipse, bunun olu ve bozulu iin de
maddeye sahip olmas zorunlu deil (basit anlamyla meydana gelmeyle basit olmayan
anlamda meydana gelme arasndaki farkn ne olduuna ise, Physikada deinilmiti).

Blm 2

[1042b9] Mademki tayc olarak madde anlamnda ousia konusunda hemfikir olundu
ve bu da imkn halindedir, geriye duyumsanabilir olanlarn ousialarnn etkinlik
halinde olduunu sylemek kalyor. imdi Demokritos ayr eit fark olduunu
ne srm grnyor (tayc cismin madde bakmndan bir ve ayn olduunu ve (i)
figr, yani ekil, (ii) eim, yani konum, (iii) ve gruplandrma, yani sra dzeni
bakmndan ayrldklarn). te yandan pek ok farkn olduu grnyor, szgelii
baz eyler maddelerinin birlemesi bakmndan sylenirler, tpk ball st gibi
kartrmayla meydana getirilen eyler gibi, ya da boha gibi ba ile bir arada
tutulanlar, ya da kitap gibi tutkalla, ya da kasa gibi cvatayla, ya da bunlarn birden
fazlasyla; baz eyler ise eik ve pervaz gibi konum bakmndan (nitekim bunlar belli
bir biimde yerletirilmeleri bakmndan ayrlrlar), baz eyler ise akam yemei ve
kahvalt gibi zamanca, baz eyler ise rzgr gibi yer bakmndan, bazlar ise
duyumsanabilir olanlar etkilenimleri bakmndan ayrlrlar, szgelii sertlik ve
yumuaklk, younluk ve seyreklik, kuruluk ve nemlilikbaz eyler bunlarn bir
ksm, bazlar ise hepsi bakmndan ayrlrlar ve genel olarak bazlar daha fazlas
bakmndan, bazlarysa daha az.

[26] O halde ak ki -dr bunca anlama gelir, nitekim eiktir nk bu ekilde


yerletirilmitir, ve eik olmaklk onun bu ekilde yerletirilmesine iaret eder, ve buz
olmak bu ekilde younlam olmaktr. Ve baz eylerin nelii bu farklarn hepsiyle
tanmlanacak, ksmen karm olmakla, ksmen kartrlm, ksmen balanm,
ksmen younlam, ksmen de dier farklar kullanlarak, tpk el ve ayak gibi.
yleyse fark eitlerini ele almal nitekim bunlar var olmalarn ilkeleri olacak
szgelii daha ok ve daha az, ya da daha youn ve daha seyrek veya bunlar gibi
dierlerini; nitekim bunlarn hepsi stnlk ve kusurlardr. Eer herhangi bir bir ey
ekil, przszlk ve przllk bakmndan ayrlrsa, btn bunlar dzlk ve erilik
bakmndan farklardr. Baz eylerin ise var olmalar karm olmak olacak, kart
durum ise var olmamalar.

[1043a2] Bunlardan ak ki eer ousia tek teklerin var olmasnn nedeni ve


ilkesiyse, bunlarn her birinin var olmasnn nedeni bunlarda78 aranmal. Bunlarn
hibiri ousia deildir, ne de bunlarn bir araya gelenleri ousia olabilir, ama yine de her
birinde ousiayla benzeen bir yan var. Ousialar szkonusu olduunda nasl maddeye
yklenen onun etkinliiyse, dier tanmlarda da bu neredeyse byledir. Szgelii
eiin tanmlanmas gerektiinde, yle yle yerletirilmi ahap ya da ta demeli
ve ev iin tulalarn ve ahabn yle yle yerletirildiklerini sylemeli (dahas, baz
durumlarda ereksel neden de szkonusu), eer buz tanmlanacaksa, kat yahut yle
yle younlam su, armoni iinse yksek ve alak tonlarn yle yle karm
demeli; dierleri iin de ayn ekilde.

78
Farklarda.
59
[12] Bu sylenenlerden ak ki baka maddeler iin etkinlik ve ifade bakadr;
nitekim bazlar iin birleim, bazlar iin karm, bazlar iinse sz edilen dier
eyler. Bu yzden de tanm yapanlarn bazlar, evin ta, tula ve ahap bir ey
olduunu sylerken, imkn halinde evden sz ederler, zira bunlar madde; bazlar ise
onun eya ve bedenleri barndran kap olduunu syler ya da bu tanma bu gibi baka
bir ey ekleyerek onun etkinliini dile getirirler; bazlar ise her ikisini birletirerek bir
ncden, bunlardan kan ousiadan sz ederler (nitekim farkn ifadesi biime ve
etkinlie dair grnyor, oluturucu elerinki ise daha ziyade maddeye); benzer
ekilde, Arkhytasn kabul etmi olduu tanm da bu eitti, zira bu tanmlarda her ikisi
de birliktedir. Szgelii rzgrszlk nedir? Havada yaygn duraanlk; nitekim burada
madde hava, duraanlk ise etkinlik ve ousia. Durgunluk nedir? Denizin dzl;
burada deniz madde olarak tayc, dzlk ise etkinlik ve sret.

[26] Duyumsanabilir ousiann ne ve nasl olduu sz edilenlerden ak;


nitekim o bir anlamda madde, bir anlamda sret ve etkinlik; nc anlamda ise
bunlardan kan.

Blm 3

[1043a29] Acaba isim birleik ousiaya m iaret eder, yoksa onun etkinlii ve sretine
mi, bilmeden gememeli, nk bu bazen dikkatten kaar; szgelii ev acaba yle
yle yerletirilmi ta ve tulalardan oluan bir barnaa ilikin ortak bir iaret mi,
yoksa etkinlik ve biime mi, ki bu barnak, ve doru paras acaba uzunluktaki bir
ikilie mi iaret eder yoksa ikilie mi, ve hayvan acaba bedendeki ruha m, yoksa
ruha m; nitekim bu belirli bir bedenin etkinlii ve ousias. Ama hayvan her ikisi iin
de geerli olabilir, tek bir ifadeyle sylenen deil ama tek bir eyle ilikili olarak.
Ancak bunlar baka eyler szkonusu olduunda ayrlrken, duyumsanabilir olanlarn
ousialarna ilikin bir aratrma szkonusu olduunda ayrlmazlar, zira nelik biime
ve etkinlie aittir. Nitekim ruh ve ruh olmaklk ayn eyken, insan olmaklk ve insan
ayn deildir, tabii eer ruh iin insan denmeyecekse; yani bir anlamda yle, bir
anlamda ise deil.

[1043b5] Grnen o ki aratran iin hece, harfler ve birleimin toplam deil,


ne de ev tulalarla birleimin toplamdr. Ve bu dorudur, nitekim birleim ve
karm, birleimi ve karm olduklar eylerden kmazlar. Dier farklar iin de
benzer ekilde, szgelii eik konumlandrma gerei eikse, konum eikten kmaz,
ama daha ziyade bu ncekinden kar. Ne de insan hayvan ve iki-ayaklnn
toplamdr, ama eer bunlar onun maddesiyse, bunlarn dnda bir ey olmas zorunlu
ve bu baka ey ne edir, ne de elerden oluan bir ey, bu baka ey ousiadr, ama
onu darda brakanlar maddeden sz ederler. yleyse eer bu bir eyin var olmasnn
ve ousiasnn nedeni ise, buna ousia diyemezler.79

[14] imdi bunun ya ezel ya da bozulabilir olmakla birlikte bozulmadan


bamsz ve olumu olmakla birlikte varla gelmeden bamsz olmas zorunlu.

79
Bu son cmle neredeyse btn edisyonlarda farkldr. Bu noktada Jaegerin
, (yleyse eer bu bir eyin var olmasnn ve ousiann
nedeniyse, buna ousiann kendisi diyebilirler) eklindeki tercihi dikkate deerdir.
60
Baka bir yerde akland ve gsterildi ki kimse biimi yaratamaz ya da tretemez,
ama bu belirli ey yaplr ve bunlardan kan80 meydana gelir. Ama bozulua tabi
olanlarn ousialarnn mstakil olup olmadklar, henz ak deil; te yandan, en
azndan bazlarnn mstakil olmay ilerinde tamadklar ak, nesnelerin dnda var
olmay iinde tamayanlar gibi, szgelii ev ya da mobilya. yleyse belki de ne
bunlarn kendileri ousiadr, ne de doal olarak bir araya getirilmemi olan dierleri;
nitekim bozulua tabi olanlarda ousialarn yalnzca onlarn doalar olduu
sylenebilir. O halde Antisthenesin takipilerinin ve bu gibi dier eitimsizlerin
ortaya atm olduklar amazda bir tr uygunluk szkonusudur, ki bir eyin ne
olduunu tanmlamak imknszdr (tanmn ifadesi uzun olaca iin), ama onun ne tr
bir ey olduu retilebilir, tpk gm gibi, ki onun ne olduunu deil ama teneke
gibi olduunu syleyebiliriz. O halde tek bir tr ousiann tanm ve ifadesi olabilir,
birleik olannduyumsanabilir de olsa, dnlebilir de olsa. te yandan, artk onun
kendisinden olduu ilk ey deil, eer gerekten tanmlayc bir ifade bir eye
karlk gelen bir eye iaret ediyorsa ksmen madde ksmen de sret olarak var
olmas gerekir.

[33] Ak ki, bu yzden, eer gerekten bir biimde saylar ousialarsa,


bazlarnn syledii gibi deil ama bu ekilde birimlerden oluurlar; zira tanm da bir
eit saydr, nitekim o blnemez paralara gelene kadar blnebilir (nk ifadeler
snrsz deildir), say da bu eittir. Ve tpk saynn kendisinden tekil olduu eler
sayya eklendiinde veya saydan karldnda eklenen ya da karlan kck bir
ey bile olsa saynn artk ayn say deil ama baka olmas gibi, eer bu ekilde
tanma bir ey eklenir ya da karlrsa, o artk ne tanm olacak, ne de nelik. Ve bir
saynn kendisi araclyla bir olduu bir eyin olmas gerekli, saylarn ousia
olduunu syleyenler her birini neyin bir yaptn syleme becerisine sahip deiller,
tabii eer birse. Nitekim ya bir deil ama bir kme gibidir, ya da eer birse, oktan
bir yapann ne olduunu sylemeli. Tanm da birdir, ama benzer ekilde bundan da
sz etme becerisine sahip deiller. Nitekim ayn akl yrtmeden, benzer ekilde,
ousiann da bir olduu sonucu kar, ancak bazlarnn syledii gibi deil ama bir
eit birlik ya da nokta olarak, te yandan ousialarn her biri bir eit gereklik ve
doa. Ve tpk bir say gibi, biime karlk gelen ousia da daha ok ya da daha aza
sahip deildir, ama eer olacaksa, ancak ve ancak maddeyle birlikte.

[1044a12] yleyse szkonusu ousialarn olu ve bozuluu ne anlamda


ilerinde tadklar ve bunun ne ekilde imknsz olduu hakknda ve onlar saylara
indirgeme konusunda bu ayrmlar yeterli olsun.

Blm 4

[1044a15] Maddeye sahip olan ousialar hakknda gzden karmamak gerekir ki her
ey ayn aslolandan ya da aslolan anlamnda ayn eyden ksa bile ve varla
gelenlerin ilkesi ayn madde olsa bile, yine de her birine zg bir eit madde vardr;
szgelii balgam iin [ilk madde] tatl ya da yal olan, safra iinse ac olan ya da baka
bir ey; te yandan bunlar81 belki de ayn maddeden kmlardr. Ayn eyin birden

80
Madde ve biimden.
81
Balgam ve safra.
61
fazla maddesi olduu meydana kyor, teki bakasnn maddesi olduunda, balgamn
yal ve tatl olandan kmasndaki gibi, eer yal olan tatl olandan kyorsa, ya da
safrandan, safran ilk maddesine kadar zmlemek gerekirse. Bir eyin bir baka
eyden kmas iki ekilde gerekleir, ya biri dierinin nndeki yolda olacak, ya da
balangca doru zmlendiinde ortaya kacak. te yandan devindirici neden
sayesinde, ahaptan hem kasa hem de yatak kabilmesi gibi, tek bir maddeden farkl
eylerin meydana gelmesi beklenebilir. Ama baz baka eyler iin maddenin baka
olmas zorunlu, szgelii testere ahaptan olumu olamaz, ne de bunu baarmak
devindirici neden iin szkonusu olabilir, nitekim testere ynden ya da ahaptan
yaplamaz.

[30] O halde eer ayn ey baka maddelerden yaplmay iinde tayorsa, ak


ki zanaat ve devindirici olarak neden ayndr; eer hem madde hem de devindirici
bakaysa, oluan da bakadr.

[33] Mademki neden birden ok farkl anlamda kullanlr, her ne zaman biri
nedenleri aratrsa, neden olmay iinde tayanlarn hepsinden sz etmesi gerekir.
Szgelii insann madde anlamnda nedeni nedir? O halde annenin aylk dngs m?
Peki devindirici anlamnda? Dl m? Peki, biim olarak? Nelik. Ereksel neden? Erek.
Belki de bu ikisi ayn. te yandan en yakn nedenleri sylemek gerekir. Nedir madde?
Ate ya da toprak deil ama ona zg olan.

[1044b3] yleyse oluan doal ousialara bu ekilde yaklamal, eer biri doru
bir ekilde yaklaacaksa, tabii eer nedenler bunlar ve buncaysa ve onlar bilmek
gerekliyse. te yandan, ezel doal olanlar hakknda baka bir akl yrtme gerekli.
Nitekim belki de bazlar maddeye sahip deil, ya da en azndan bu trden deil ama
sadece yere gre devinebilir trden. Ne de doal olan fakat ousia olmayanlarn bu
trden maddeleri vardr, ama tayc ousiadr. Szgelii tutulmann nedeni, maddesi
nedir? Yoktur, ama etkileneni Ay. Peki devindirici anlamnda nedeni, yani yok
eden nedir? Yerkre. Belki de ereksel nedeni yoktur. Biim anlamnda nedeni ise
ifadesi, ama ifade eer nedenlerle birlikte deilse ak deildir. Szgelii nedir
tutulma? In yoksunluu. Eer yerkrenin araya girmesi sonucu meydana gelen
sz bei eklenirse, bu, nedenle birlikte olan bir ifade haline gelir. Uykunun ise asl
etkileneni ak deildir. Hayvan m? Evet, ama bunun hangi ksm, aslen hangisi? Kalp
ya da baka bir ey. Sonra, ne tarafndan? Sonra, ncekine ait olan ama btne
olmayan etkilenim nedir? Belli bir eit devinimsizlik deil mi? Evet, ama asl ksmn
hangi etkilenmesi bakmndan.

Blm 5

[1044b21] Mademki noktalar (tabii eer bunlar varsa) ya da genel olarak biimler ve
sretler gibi baz eyler olu ve bozulu olmakszn hem var hem de yoktur (nitekim
meydana gelen her ey bir eyden bir ey haline geliyorsa, beyaz meydana gelmez,
ama ahap beyaz haline gelir), tm kartlar birbirlerinden meydana gelemezler, ayrca
beyazn siyahtan kmas beyaz adamn siyah adamdan olmasndan bakadr. Ne de
her ey maddedir, ama oluu ve birbirine dnmeyi iinde tayan her ey maddeye
sahiptir. Deiimden bamsz olanlar ise, olsun olmasn, bunlarn maddesi yoktur.

62
[29] te yandan tek teklerin maddelerinin kartlarla nasl ilikili olduu
konusunda bir amaz szkonusu. Szgelii eer beden imkn halinde salklysa ve
saln zdd hastalksa, o halde beden imkn halinde her ikisi midir? Ve su imkn
halinde hem arap hem sirke? Ya da birinin bir tutum ve biim gerei maddesiyken,
tekinin ise yoksunluk ve doa d bir bozulu gerei mi?

[34] te yandan arabn neden sirkenin maddesi ya da imkn halinde sirke


olmad (sirkenin ondan meydana gelmesine ramen) ya da neden canlnn imkn
halinde ceset olmad hakknda da bir amaz szkonusu. Ya da deil, ama arapla
canlnn bozulmalar ilineksel, canlnn maddesi bozulu gerei bizzat cesetin imkn
ve maddesi haline geliyor, su da sirkenin; nitekim tpk gecenin gnden kmas gibi
karlar bunlardan. Ve bu ekilde birbirine dnenlerin maddeye geri dnmeleri
gerekir; szgelii bir canl bir cesetten kyorsa, nce maddeye dnemli, sonra bu
ekilde canlya dnmeli, ya da sirke nce suya, sonra bu ekilde araba.

Blm 6

[1045a7] Tanmlar ve saylara ilikin sz edilen amaz zerine devam edelim, nedir
bir olmalarnn nedeni? Nitekim birden ok ksma sahip olan ve ksmlarnn bir yn
gibi olmayan ama ksmlarnn tesinde bir btnlk arz eden her eyin bir nedeni
vardr; ki baz cisimlerde bir olmann nedeni temasken, bazlarnda ise yapkanlk
yahut bu gibi baka bir etkilenimdir. te yandan tanm tek bir ifadedir, liada tomarlar
gibi balanm olmak anlamnda deil ama tek bir eyin tanm olmak bakmndan.

[14] yleyse insan bir yapan nedir ve neden birdir de ok deil, szgelii
hem hayvan hem iki-ayakl hem de baka trl, zellikle de bazlarnn syledii
gibi ayrca bir hayvann-kendisi ve iki-ayaklnn-kendisi de varsa? Zira insan
neden ncekilerin kendileri deil ve neden insanlar insandan ya da tek bir eyden
deil de iki eyden, yani hayvandan ve iki-ayakldan pay almak bakmndan var
olamayacaklar ve genel olarak neden insan bir deil de ok olamaz, hayvan ve iki-
ayakl gibi?

[20] Ak ki bu ekilde alld gibi tanmlamaya ve aklamaya devam eden,


bu amaz karlamay ve zmeyi iinde tamaz. Ama eer, akladmz gibi, bir
yandan madde bir yandansa sret, birinin imkn halinde dierininse etkinlik halinde
olduu gzden karlmazsa, aratrlan eyin artk bir amaz olduu dnlmeyecek.
Nitekim yuvarlak tun pelerinin tanm olsayd, ayn amaz szkonusu olurdu; zira
isim ifadeye iaret eden bir ey olmal, bu durumda sorulan yuvarlak ile tunun bir
olmasnn nedeni olur. te yandan artk bir amaz varm gibi grnmyor, nk biri
madde, dieriyse sret. yleyse olua tabi olanlarda imkn halindekinin etkinlik
haline gemesinin nedeni yapann dnda nedir? Nitekim baka hibir ey imkn
halindeki krenin etkinlik haline gemesinin nedeni deildir, ama bu neden her birinin
neliidir.

[34] Maddelerin bir ksm dnlr bir ksmysa duyumsanabilirdir, ifadenin


de daima bir ksm madde bir ksmysa etkinliktir, szgelii daire dzlemsel bir
ekildir. Dnlr ya da duyumsanabilir maddeye sahip olmayanlarn ise her biri
dorudan doruya birdir, tpk bir varolan, bir bu-belirli-ey, bir nitelik, bir nicelik
63
gibi. Bu yzden de tanmlarnda varolan ya da bir ierilmez ve nelik de dorudan
doruya birdir, tpk bir varolan olduu gibi. Bu yzden de bunlarn bir olmalarnn
baka bir nedeni yoktur, ne de varolan olmalarnn baka bir nedeni vardr; nitekim
bunlar dorudan doruya birdir ve varolandr, ne bir ve varolan cinslerinde
olduklar iin, ne de tek teklerin tesinde mstakil olanlardan olduklar iin.

[1045b8] Bu amazlardan tr bazlar pay almadan sz ederler ve pay


almalarn nedeni ya da pay almann ne olduu konusunda amaza srklenirler;
bazlar ise ortaklktan bahseder, tpk Lykophronun bilginin bilme edimiyle ruhun
ortakl olduunu sylemesi gibi. Bazlarysa yaamn ruhla bedenin birleimi ya da
ba olduunu iddia eder. Yine de, ayn akl yrtme her eye uygulanabilir; nitekim
salkl olma ruhla saln ortakl, ba ya da birleimi olacak ve gen tun
olmaklk tunla genin birleimi, beyaz olmaklk da yzeyle beyazln. Bunlar ne
srmelerinin nedeni ise imkn ve tamamlanmay birletiren bir ifade ve fark aramalar.
Sylendii gibi, en st madde ve sret bir ve ayndr, biri imkn, dieriyse etkinlik
halinde. O halde bunlarn birliinin nedenini aratrmak genel olarak bir olmay
aratrmaya benzer; nitekim her biri bir birdir ve imkn halinde olanla etkinlik
halinde olan bir biimde birdir. O halde imkndan etkinlie geiin devindirenin
dnda hibir baka nedeni yoktur. te yandan, her ne maddeye sahip deilse, hepsi,
basite dorudan doruya birdir.

64
Ek 2: lemenin Son Aya Theta ()

Blm 1

[1045b27] imdi aslolan ve tm dier varolan kategorileri kendisine geri gtrlen


zerine, yani ousia zerine konumu olduk. Nitekim nceki akl yrtmelerimizde de
sylediimiz gibi, dier varolanlar ousiann ifadesine gre sylenir, zellikle nicelik
ve nitelik ve dier byle sylenenler, ki her biri ousiann ifadesine sahiptir. Mademki
varolan bir yandan nesne, nitelik ya da nicelik, dier yandan imkn, tamamlanma ve
etkinlie82 karlk gelecek ekilde sylenir; yleyse imkn ve tamamlanma zerine
ayrmlarda bulunalm. imdi, arzuladmz eyle ilgili olarak faydal olmayacaksa da,
ncelikle en hkim anlamyla imkn zerine konualm; zira imkn ve etkinlik,
yalnzca devinime gre sylenenlerin tesine uzanr. Fakat bunlar hakknda
konutuktan sonra, etkinlik zerine ayrmlarda dierlerini de aklayalm.

[1046a5] Ki imdi imkn ve mmkn olma pek ok farkl anlamda


kullanlr, bunu bir baka yerde belirtmitik.83 Bunlardan eadllktan tr imknlar
denenleri bir kenara brakalm; bunlarn bazlarna, geometride olduu gibi, bir eye
benzerliinden tr imknlar denir, bazlarnaysa belli bir biimde olmalarna ya da
olmamalarna gre mmkn ve imknsz deriz. Ayn biimle ilgili olanlarn hepsi belli
birer eit ilkelerdir ve imknn asl anlam bakmndan onlara yle denir: Deiimin
bir bakasnda ya da bir bakas olmak bakmndan ayn varolanda ilkesi.

[11] Nitekim imknn bir eidi edilgin olma imkndr, deiimden


etkilenmenin bir bakas araclyla ya da bir bakas olmak bakmndan ayn
varolandaki ilkesi. Bir dieri ise deiimin ilkesi tarafndan daha aa bir duruma ve
bozulua itilmeye kar edilgin olmama tutumudur, bir bakas araclyla ya da bir
bakas olmak bakmndan. Zira btn bu tanmlarda asl anlamyla imknn ifadesi
ierilir. Yine bunlara ya yalnzca etkin olma ya edilgin olma ya da iyi ynde etkin ya
da edilgin olma imknlar denir, o halde bunlarn ifadelerinde bir biimde nceki
imknlarn ifadeleri ikindir.

[19] yleyse ak ki etkin olma ve edilgin olma imknlar bir anlamda birdir
(nitekim bir ey hem bir baka ey tarafndan etkilenme imknna sahip olmas, hem
de bir baka eyin onun tarafndan etkilenme imknna sahip olmas bakmndan
mmkndr), bir anlamda ise baka. Nitekim biri etkilenendedir (bir eit ilkeye
sahip olmas ve maddenin bir eit ilke olmas dolaysyla, edilgin olan etkilenir ve bir
ey bir dieri tarafndan; ki yal olan yanabilir, belli bir biimde esneyen ise
krlabilir, dierleri de benzer ekilde). Dieri ise yapanda, szgelii scaklk ve
mimarlk, biri standa dieri ise ina edendedir. Doal olarak birlik hlinde

82
Aristoteles burada hem i hem de eser anlamna gelen ve etkinlik eklinde eviregeldiimiz
energeiann kendisinden tretildii (ergon) szcn kullanmtr. Aristotelesin burada
etkinlii kastettii ve ergonu kullanmaktaki amacnn terimin energeia ile ilikisini gstemek olduu
dnldnden, szkonusu terim burada etkinlik szcyle karlanmtr.
83
Deltada.
65
olmasndan tr, hibir ey kendisinden etkilenmez; nitekim birdir ve baka bir ey
deil. mknszlk da, ya da imknsz olan, bu gibi bir imkna kart olan yoksunluktur,
dolaysyla her imkn ayn eye ilikin ve ayn eye karlk gelen imknszln kart.

[31] te yandan yoksunluk birden ok anlamda kullanlr; nitekim bir eye


sahip olmayan, sahip olmas doal olduu halde ona sahip olamayanya genel olarak
ya da doal olduu zaman ve belli bir biimde (szgelii btnyle) veya ksmen. Baz
durumlarda ise, bir eye sahip olmas doal olduu halde zor kullanm sonucu ona
sahip olamayan, bunlara yoksun kalm deriz.

Blm 2

[1046a36] Mademki bu gibi ilkelerin bazlar ruh tamayanlarda84 ikin, bazlar ise
ruh tayanlarda, hem ruhta hem ruhun akl sahibi ksmnda, ak ki imknlarn da
bazlar akldan (logos) bamsz, bazlar da aklla birlikte. Bu yzden btn zanaatler
ve poietik bilgi trleri imknlardr; zira bunlar deiimlerin bir bakasnda veya bir
bakas olmak bakmndan ayn varolanda ilkeleridir.

[1046b4] Aklla birlikte olanlarn kendileri tmyle kartlarla ilgili, akldan


bamsz olanlar ise tek bir eyle, szgelii scak olan yalnzca stmayla ilgili,
hekimlik zanaati ise hem hastalk hem salkla. Bunun nedeni ise udur ki bilgi
ifadedir/akldr (logos), ifade/akl eyi ve onun yoksunluunu bizzat aklar, ayn
tarzda olmasa da, bir anlamda her ikisiyle ilgilidir, bir anlamda da daha ziyade ilkiyle.
yleyse bu eit bilgilerin kartlarn bilgisi olmas zorunlu, ama biriyle z gerei
biriyle ise z gerei deil; zira ifade de biriyle z gerei, biriyle ise herhangi bir
tarzda ilineksel; nk kart deillemeyle ve ortadan kaldrmayla aklar; zira
yoksunluk asl anlamyla kart olan, bu da tekinin ya da berikinin ortadan
kaldrlmas.

[15] Mademki kartlar ayn eyde meydana gelmiyor, bilgi ise akl/ifade
tayan bir imkn, ruh da devinimin ilkesine sahip, salk getiren yalnzca sal
yaratr ve stabilen scakl ve soutabilen soukluu, bilen ise kartlarn her ikisini
de. nk akl benzer ekilde olmasa da her ikisiyle de ilgilidir ve devinimin ilkesini
tayan ruhtadr; bylece her ikisini de ayn balangtan hareketle ayn eye
balayarak devindirecek. Bu yzden akla dayanan imknlar akldan bamsz
imknlara kart olanlar yaratrlar; zira kartlara ilikin imknlar tek bir ilke
tarafndan kuatlrlar, akl tarafndan. te yandan, ak ki, iyinin imkn ya yalnzca
etkin olma ya da edilgin olma imknn takip eder, fakat bu daima ncekini deil; zira
iyi yapann yapmas zorunlu, fakat yalnzca yapann onu iyi yapmas zorunlu deil.

Blm 3

[1046b29] Megarallar gibi, yalnzca etkinlikte bulunulduunda imkna sahip


olunduunu, etkinlikte bulunulmadnda ise sahip olunmadn syleyen kimileri
var; szgelii ina etmekte olmayann ina etme imkn olmad, fakat ina edenin
ina ederken bu imkna sahip olduu gibi; dier rnekler iin de ayn ekilde. Bunun
84
Ya da canszlarda: (apsykhos).
66
dourabilecei yersiz sonular grmek zor deil. Zira ak ki, yalnzca etkinlikte
bulunulduunda imkna sahip olunabilseydi eer ina etmekte deilse kimse
mimar olamazd (hlbuki mimar olmak ina etme imknna sahip olmaktr); dier
zanaatlerle ilgili de bu byledir.

[35] imdi bu gibi zanaatlere zamann birinde onlar renmeden ve


kazanmadan sahip olmak, ve zamann birinde kaybetmeden sahip olmamak imknsz
ise (zira ya unutma ya bir eyden etkilenme ya da zamanla bir zanaat kaybedilebilir,
nitekim zanaatin kendisi kesinlikle yok olmu deil, nitekim o daima vardr), zanaatkr
etkinlii her kestiinde, zanaate sahip olmayacak. Peki, tekrar nasl kazanarak derhal
ina edecek?

[1047a4] Canszlar iin de benzer ekilde; nk ne souk, ne scak, ne tatl...


Genel olarak hibir duyumsanabilir olan duyumsanmadnda duyumsanabilir
olamazd; dolaysyla bu ekilde konumak Protagorasn savn desteklemi olurdu.
Nitekim eer etkinlik hlinde duyumsanmyorsa, hibir ey duyumsanma imknna
sahip olmayacak. Eer imdi kr, doas gerei grme yetisine sahip olduu halde ve
grmesi doal olduunda grmeye sahip olmayan ise, ayn kiiler gn iinde birok
kez hem kr olurdu, hem sar.

[10] Dahas, eer imknndan yoksun kalan imknsz ise, varla gelmemi
olann olumas imknsz olurdu; olumas imknsz olann olduunu ya da
oluacan syleyense yanlm olurdu (zira imknsz olan buna iaret ediyordu).
Dolaysyla bu savlar hem devinimi hem de oluu yok sayar. Nitekim ayakta duran
daima ayakta durur ve oturan oturur, bylece eer oturuyor olsayd ayaa kalkamazd;
zira ayaa kalkma imkn tamayann ayaa kalkmas imknszdr. yleyse eer
bunlar sylenmeyi iinde tamyorsa, aktr ki imkn ve etkinlik bakadrlar (nceki
savlar imkn ve etkinlii ayn yapyorlar, bu yzden de ufak olmayan bir eyi ortadan
kaldrmay aryorlar).

[21] O halde hem olmas mmkn olan bir ey olmamay, hem de olmamas
mmkn olan bir ey olmay iinde tar, dier kategoriler hakknda da benzer ekilde;
szgelii yrmesi mmkn olan yrmemeyi ve yrmemesi mmkn olansa
yrmeyi iinde tar. Mmkn olan ise budur; bir eyin, imknna sahip olduu
sylenen etkinlii ortaya karsa, o ey iin bu etkinlik hibir ekilde imknsz
olmayacaktr. Demek istediim, bir eyin oturmas mmknse ve o ey oturmay
iinde tayorsa, bu ey iin oturma ortaya ktnda, hibir ekilde imknsz
olmayacaktr; devindirilme, devindirme, ayakta durma, ayaa kaldrma, var olma,
meydana gelme, var olmama veya meydana gelmeme iin de benzer ekilde.

[30] te yandan etkinlik terimi, gereklik (entelekheia) ile birlikte ele alnan
etkinlik terimi, devinimlerden baka eylere de uzanr; hlbuki etkinlik daha ziyade
devinim olarak dnlr. Dolaysyla var olmayanlara devinim yklenmez, baka
kimi kategoriler yklenir, rnein var olmayanlar dnlen ve arzu edilendirler, ama
devinen deil. Nitekim aksi takdirde etkinlik hlinde var olmayanlar etkinlik hlinde
olurlard. Nitekim var olmayanlarn bazlar imkn hlinde vardryine de var
deillerdir, nk gereklik hlinde deillerdir.

67
Blm 4

[1047b3] Eer sz edilen mmkn olan ya da onu izleyen ise, ak ki u


mmkndr, fakat yine de olmayacaktr demek doru olmay iinde tamaz, zira
byle bir durumda imknsz olanlarn olmas elden kaacaktr. Demek istediim,
birinin, imknsz olduunu hesap etmeden, kegenin llmesinin mmkn
olduunu, ama ayn zamanda llemeyeceini sylemesine benzer, zira olmayan ve
olmayacak olan bir mmkn eyin olmasn ya da meydana gelmesini hibir ey
engelleyemez. Oysa nceki, ortaya konanlardan zorunlu olarak kar, eer olmayann
fakat mmkn olann olduunu ya da olmu olduunu varsayarsak, o zaman hibir ey
imknsz olmaz. mknszlk sz konusu olacak oysa, nk kegenin llmesi
imknsz. Zira yanl ile imknsz ayn ey deil; nitekim senin ayakta durman
imdi yanl, ama imknsz deil.

[14] Ayn zamanda u da ak ki, eer A olduunda Bnin de olmas zorunlu


ise, Ann olmas mmkn olduunda, Bnin de mmkn olmas zorunlu; zira eer
Bnin mmkn olmas zorunlu deilse, hibir ey Bnin mmkn olmamasna engel
deildir. A mmkn olsun. O zaman Ann var olmas mmkn olduunda, eer A var
saylrsa, Bnin de var saylmasnda imknsz olan hibir ey sz konusu olmazd; bu
durumda Bnin olmas zorunlu. Ama Bnin var olmasnn zorunlu olmas imknszd.
B imknsz olsun. Eer gerekten Bnin zorunlu olmas imknsz ise, zorunlu olarak
Ann da olmas imknszdr. Ancak ilki imknsz idiyse; ikincisi de yle. O halde eer
A mmkn ise, B de mmkn olacak, tabii eer A olduunda Bnin olmas zorunlu
gibi bir bantya sahip iseler. Eer A ile B byle bir bantya sahip olduu halde B
mmkn deilse, demek ki A ile B ortaya konduu gibi bir iliki iinde olmayacak; ve
eer A mmkn olduunda Bnin mmkn olmas zorunluysa, o zaman eer Ann
olmas zorunluysa Bnin de olmas zorunludur. Zira Bnin zorunluluktan mmkn
olmas, eer A mmknse, u anlama gelir, eer A hem mmkn olduu zaman hem
mmkn olduu tarzda var olmusa, Bnin de o zaman ve o tarzda var olmas
zorunludur.

Blm 5

[1047b31] Btn imknlar ya duyumlar gibi doutandr, ya aulos almak gibi


alkanlkla kazanlr, ya da zanaatler gibi renmeyle; alkanlkta ve akl
yrtmede olduu gibi bazlarnda nceden etkinlikte bulunmak zorunludur, bunlar
gibi olmayanlar ve edilginlik zerine olanlar iin ise byle bir etkinlik zorunlu deildir.

[1048a1] Mademki mmkn olan ey, bir eyin hem belli bir zamanda, hem
belli bir tarzda ve baka birok eyde imknna sahip olandr, daha nce yapm
olduumuz ayrma ekleme yapmamz zorunlu. Bazlar akl yoluyla devindirebilme
imknna sahip ve onlarn imknlar aklla birlikteyken, dierleri akldan bamsz
olup, onlarn imknlar da akldan bamszdr. tekinin ruh tayanlarda olmas
zorunluyken, bu ise her ikisinde de hem ruh tayanlarda hem tamayanlarda
bulunabilir, bunda bu eit imknlar zorunludur. Bir biimde imknlar dorultusunda
etkileyen ve etkilenen bir araya geldiindeyse, birinde etkin olma dierinde ise edilgin
olma zorunludur, ncekinde ise zorunlu deil; zira bunlar yalnzca bir eyi
yapabiliyorken, ncekiler ise kartlarn her ikisini de, ayn anda yapacakm gibidir;
68
bu ise imknsz. yleyse belirleyici olan baka bir eyin olmas zorunlu; bununla
arzuyu ya da tercihi kastediyorum. Zira kesin olarak her neyi isterse, mmkn
olduunda ve etkilenenle bir araya geldiinde bu ekilde yapacak; yleyse akl
bakmndan mmkn olan her ey zorunlu olarak, imknna sahip olduu eyi
arzuladnda ve o imkna sahip olduu biimde, bu ekilde yapmal. Ayrca akl
bakmndan mmkn olan her ey etkilenen hazr bulunduunda ve belli bir tarzda
bulunduunda eyleme imknna sahiptir; aksi takdirde, yapmak mmkn olmayacaktr
(hibir dsal engel olmadnda demeye gerek yok; zira imkna sahip olma belli bir
biimde yapmann imknna sahip olmadr ve her koulda deildir, fakat belli bir
biimde sahip olduklarnda, baz koullar iinde ve engelleyenlerin dnda; zira bunlar
yapm olduumuz ayrmdaki baz eler tarafndan bir tarafa konur). Bu sebeple eer
birisi iki eyi ya da kartlar ayn zamanda yapmay ister ya da arzularsa, yapamaz;
zira onun sahip olduu imkn bu ekilde deildir, ne de ayn anda yapma imkndr;
madem onunki bu ekilde yapma imkndr, bu ekilde yapacak.

Blm 6

[1048a25] Mademki buraya kadar konutuklarmzda devinim bakmndan imkn


inceledik, imdi de etkinlik zerine ayrmlarda bulunalm: Etkinlik nedir ve nasl bir
eydir? Nitekim etkinlik hakknda ayrmlarda bulunduka, mmkn olan da ayn
zamanda ak olacak, ki yalnzca bir baka eyde devinimi filizlendiren ya da yaln
bir biimde veya belirgin bir tarzda bir bakas tarafndan devindirilen iin mmkn
demiyoruz, ayrca onu baka anlamlarda da kullanyoruz, bu sebepten daha nceki
incelememizde bunlarn zerinde durmutuk.

[31] Etkinlik ise eyin imkn hlinde dediimiz tarzda olmayan bulunuudur;
rnein tahtann iinde Hermes iin imkn hlinde deriz ve btnn iinde yarm
iin, nk ayrlabilirler. Szgelii temaa etmeyen bir bilim adam, eer temaa
etmesi mmknse, etkinlik hlinde deildir. Her bir durumda sylemek istediimiz
rneklerle aktr ve her eyin tanmn aramak gerekmez; aksine benzeeni grmek
yetmelidir, ki bir anlamda ina etmekte olan ina edebilene, ve uyank olan uyuyana,
ve gren gzleri kapal olan ancak grme yetisine sahip olana, ve maddeden ayr olan
ey maddeye, ve biten ey ilenmemi olana ilikindir. Bu ayrmlarn bir ksm etkinlik
olsun, dierine ise mmkn olan diyelim. Etkinlik hlinde denenlerse her durumda
benzer deildir, ancak benzeim yoluyla sylenebilir; bu bunda ya da buna ilikin, u
unda ya da una gre gibi; nk bir anlamda imkna ilikin etkinlik devinim,
maddeye ilikin etkinlikse ousiadr.

[1048b9] Ayrca sonsuz ve boluk ve bunun gibi eyler iin, gren ve yryen
ve grlebilen gibi birok varolandan farkl biimde imkn hlinde veya etkinlik
hlinde denir. nk bunlar belli bir zamanda doru olmay ilerinde tarlar (zira bir
anlamda grlebilen ey grlmekte olan iken, bir anlamda da grlmesi mmkn
olandr); sonsuz ise etkinlik hlinde mstakil bir biimde var olacak anlamnda imkn
hlinde deildir, fakat o bilmeye ilikin bir imkndr. Zira blme ileminin sonunun
gelmemesi bu etkinliin imkn hlinde olduunu ve mstakil olamayacan kantlar.

[18] Mademki bir snr olan eylemlerin hibiri erek deil ama bunlar daha
ziyade erek zerine, szgelii zayflama, organlarn kendileri zayflatldnda bu
69
ekilde devinim iindedirler, devinimin ereksel nedeni hzr bulunmadndan, bu
eylem deildir veya en azndan tam deildirzira erek deil; fakat erei kendisinde
ikin olan eylemdir. rnein biri ayn zamanda hem gryor hem grm, hem akl
yrtyor hem akl yrtm, hem dnyor hem dnm olabilir; fakat hem
reniyor hem renmi, ya da hem iyileiyor hem iyilemi olamaz; ayn zamanda
hem iyi yayor hem de iyi yaam olabilir, hem hl-i hzrda mutlu hem de gemite
mutlu olmu olabilir. Eer yle olmasayd, herhangi bir zamanda durdurmak zorunda
olmas gerekirdi, zayflamada olduu gibi, imdi ise gerekli deil, fakat yayor ve
yaamtr.

[27] Bunlarn bir ksmna devinimler demek gerek, dierlerine ise etkinlikler.
Zira her devinim noksandr, zayflama, renme, yrme, ina etme; bunlar
devinimlerdir ve noksandrlar kesinlikle. nk ayn zamanda ne hem yryor hem
yrm, ne hem ina ediyor hem ina etmi, ne hem meydana geliyor hem meydana
gelmi, ne de hem devindiriliyor hem devindirilmi olabilir; fakat devindirenle
devindirmi olan bakadr. Ayn ey ayn zamanda hem grmtr hem grmektedir,
hem dnyor hem dnmtr. Bu yzden bu gibi bir eye etkinlik diyorum,
ncekilere ise devinim.

[34] Bylece etkinlik hlinde olma nedir ve nasl, bunlardan ve benzerlerinden


bizim iin ak olsun.

Blm 7

[1048b37] Her bir eyin ne zaman imkn hlinde olduunun ve ne zaman olmadnn
ayrm yaplmal; zira her bir ey her zaman ayn var olma tarzna sahip deil. Mesel
toprak imkn hlinde insan mdr? Ya da deil, fakat daha ziyade tohum haline
geldiinde, hatta o zaman bile yle mi acaba? Szgelii imdi ne hekimlik zanaatiyle
her ey sala kavuabilir, ne de talihle, fakat iyilemesi mmkn olan bir ey vardr
ve sadece bu imkn hlinde salkl olandr. [1049a5] mkn hlinde olandan, akl
yrtme araclyla tamamlanma hlinde meydana gelmenin belirleyicisi, istendii
zaman ve hibir d engel olmadnda meydana gelmesidir. Salna kavuan
hususunda ise kendi iinde hibir ey engellemediinde meydana gelmesidir. mkn
hlinde ev de benzer ekildedir; eer bunun iinde yani maddede evin meydana
gelmesine hibir ey engel deilse, eklenmesi veya karlmas veya deimesi
gereken hibir ey yoksa, o zaman bu, imkn hlinde evdir; ve meydana gelme ilkesi
kendi dnda olan dier eylerde de benzer ekildedir. Ve meydana gelme ilkesini
kendi iinde tayan her ey, hibir ey ona dardan ayak ba olmuyorsa kendi
araclyla olacak; rnein tohum henz bu deildir (nk bir bakasnn iine
dmesi ve deimesi gerekir). te yandan kendi ilkesi gerei veya bu eit
olduundaysa artk bu, imkn hlindedir; ncekinde bir baka ilkeye ihtiya vardr,
ayn ekilde toprak henz imkn hlinde heykel deildir (zira tun olmas iin
deimesi gerekir).

[18] Grnen o ki, bahsettiimiz u deil, fakat ncekinden olandr (rnein


sandk aa deildir, fakat aatandr yahut aa toprak deildir, fakat topraktandr,
ayn ey toprak iin de geerli, eer bu ekilde u deil fakat baka
undan/ncekinden ise)nk nceki, daima imkn hlinde yaln olarak sonraki
70
eydir. Szgelii sandk ne topraktandr, ne de topraktr, fakat aatandr; zira imkn
hlinde sandk budur ve sandk iin bu aa maddedir. Genel anlamyla aa, genel
anlamyla sandk iin maddedir; bu sandk iin ise bu aa maddedir. Eer artk
ncekinden denmeyen ve bir baka eyden olmayan bir ilk ey varsa, bu ilk ey
maddedir; rnein eer toprak havadansa, hava ise ate deil fakat ateten ise, ate bu-
belirli-ey olmayan ilk maddedir. zne ve tayc bu ekilde ayrlr, yani bu-belirli-
ey olmalar veya olmamalar bakmndan; rnein etkilenimlerin taycs insandr,
yani hem beden hem ruh olarak insan; etkilenim ise kltrl ve beyazdr (kltr
iinde yaatan biri iin kltr deil fakat kltrl denir ve insan beyazlk deil fakat
beyazdr, insan ne yry ne de devinimdir, fakat yryen ya da
devinendirncekinden olan gibi); btn byle durumlarda, en son ey ousiadr;
tm byle olmayan fakat biim ve bu-belirli-eyin kategori olduu durumlarda en son
ey madde ve maddi ousiadr. ncekinden olann madde ve etkilenimler bakmndan
konuulmasnn daha doru olaca ortaya km oldu; nk her ikisi de belirsizdir.

[1049b2] Bylece imkn hlinde olandan ne zaman bahsedilecei ve ne zaman


bahsedilemeyecei ortaya konmu oldu.

Blm 8

[1049b4] Mademki nde gelenin ka farkl anlama geldii ayrtrld 85, aktr ki
etkinlik imkndan nde gelir. mkndan kastettiim, yalnzca deiimin bir bakasnda
yahut bir bakas olmak bakmndan ayn varolanda ilkesi olarak tanmlam
olduumuz deil, fakat tm devinim ya da duraanlk ilkeleridir. nk doa da
imknla ayn tre aittir; zira o, devinimin ilkesidir: Bir bakasnda deil fakat kendisi
olmas bakmndan kendi iinde. O halde etkinlik, btn bu eit imknlardan nde
gelir; hem ifade bakmndan, hem de ousia bakmndan; zaman bakmndan ise bir
anlamda nde gelir, bir anlamdaysa gelmez.

[12] Ki yleyse ifade bakmndan etkinlik imkndan nde gelir, bu ak. nk


asl anlamda mmkn olan, iinde tad etkinlie gemesi mmkn olandr, rnein
bina yapabilene bina yapma imkn olan diyorum ve grebilene grme imkn olan ve
grlebilene grlmesi mmkn olan. Ayn temellendirme dierleri hakknda da
yaplabilir. yleyse etkinliin ifade ve bilgisinin, imknn bilgisini amas zorunludur.

[18] Zaman bakmndan ise u ekilde nde gelir: Biim bakmndan ayn olan
etkinlik imkndan nde gelir, say bakmndan ayn olan ise deil. Demek istediim,
madde ve tohum ve grebilme hl-i hzrda etkinlik hlinde var olan u adamdan ve
budaydan ve grenden zaman bakmndan nde gelir, yani bunlar imkn hlinde olan
insan ve buday ve gren olup henz etkinlik hlinde olmayanlardr. Fakat bunlardan
zaman bakmndan nde gelen, yani onlarn kendisinden bunlarn meydana geldii,
etkinlik hlinde olan baka varolanlar sz konusudur. nk etkinlik hlinde varolan
her zaman imkn hlinde olandan ve bir baka etkinlik hlinde varolan araclyla
meydana gelir: rnein insan insandan, mzisyen mzisyen araclyla, yani daima
bir ilk devindiren vardr; devindiren de zaten etkinlik hlinde vardr.

85
Deltada.
71
[27] Ousia zerine temellendirmelerde dendi ki her meydana gelen ey, bir
eyden ve bir ey araclyla bir ey haline gelir ve buna biim bakmndan ayn
dendi. Dolaysyla mimar olann hi bina yapmam olmas imknszdr ya da hi
kitara almam olan birinin kitara algcs olmas; zira kitara almay renen kitara
almay kitara alarak renir, dierleri de benzer ekilde. Bu yzden u sofistik delil
ne srlmt: Bilgiye sahip olmayan birisi de bu bilgiye konu olan yapabilir, nk
renen, bilgiye sahip deildir. Fakat meydana gelen daha nce meydana gelmi bir
ey ve genel olarak devinen daha nce devinmi bir ey olduu iin (devinim zerine
olan tartmalarmzda bu akla kavumutu) renenin de benzer ekilde birtakm
bilgiye sahip olmas zorunlu. Fakat imdi bu yzden ak ki etkinlik imkndan bu
ekilde nde gelir, yani olu ve zaman bakmndan.

[1050a3] Ayrca etkinlik ousia bakmndan da imkndan nde gelir; ilkin,


meydana geli bakmndan sonra gelenler, biim ve ousia bakmndan nde gelirler
(rnein yetikin biri ocuktan nde gelir, insan da tohumdan; zira biri zaten biime
sahipken, dieri deildir), ayrca her meydana gelen, ilkeye yani eree doru yrr
(nk bir eyin ereksel nedeni ilkesidir, yani meydana gelme erek urunadr).
Etkinlik erektir ve imknn elde edilmesi bunun urunadr. Zira hayvanlar grme
yetisine sahip olmak iin grmez fakat grmek iin grme yetisine sahiptirler. Benzer
ekilde ina etme zanaati ina etmeleri iindir ve temaa etme yetisi de temaa etmeleri
iin; fakat temaa etme yetisine sahip olmak iin temaa etmezleraltrma yapanlar
hari; bunlar ise temaa etmezler ya da bir biimde ederler yahut hibir ekilde temaa
etmeye ihtiyalar olmad iin etmezler.

[15] Dahas madde imkn hlindedir, ki biime doru gidebilir; etkinlik hlinde
olduunda ise, artk biimdedir. Dier eyler hakknda da, hatta devinimin erek olduu
yerlerde de benzer ekilde. retmenlerin konular etkinlikte gstererek eree
ulatklarn dnmeleri de bundan dolaydrite doa da benzer ekildedir. Zira
eer byle meydana gelmeseydi, Pausonosun Hermesindeki gibi olurdu; nk
bilginin iten mi dtan m olduu ak deildir, tpk bu durumda olduu gibi. Nitekim
i/eser erektir, yani etkinlik i/eserdir, bundan dolay etkinlik (energeia) szc
i/eser (ergon) szcne gre sylenir, ve tamamlanmaya balanr.

[23] Bazen uygulama, sonu olur (rnein grme duyusunda bu grmedir ve


grmenin yannda baka hibir ey meydana gelmez), bazlarndan ise baka bir ey
daha meydana gelir (rnein inaatta ina etmenin yannda ev de meydana gelir), ama
yine de ilk durumda [etkinlik] erektir, dier durumda ise imkndan ziyade erektir. Zira
ina etme ina edilendedir ve evle ayn zamanda meydana gelir ve var olur.

[30] yleyse uygulamann yannda meydana gelen baka bir ey olduunda,


bunlarda etkinlik yaplan eydedir (rnein ina etme ina edilen binada ve dokuma
dokunulan eydedir, dierlerinde de benzer ekilde ve genel olarak devinim
devindirilende). Buna karlk etkinliin yannda baka i/eser yoksa, etkinlik etkin
olann kendisinde bulunur (rnein grme grende ve temaa etme temaa edende ve
yaama ruhta, bundan dolay mutluluk da; nk o, bir eit yaamadr). O halde ak
ki ousia ve biim etkinliktir. Bu temellendirmeye gre ak ki etkinlik ousia
bakmndan imkndan nde gelir ve sylediimiz gibi, daimi ilk devindiriciye gelip
atncaya dek, bir etkinlik dierinden zaman bakmndan daima nce gelir.
72
[1050b5] Ayrca etkinlik imkndan daha hkim bir bakmdan da nde gelir;
zira ousia bakmndan, ezel olanlar bozulua tabi olanlardan nde gelirler, nk
imkn hlinde hibir ey ezel deildir. Bunun temellendirmesi ise yle: Her imkn
ayn zamanda kart durumlarn imkndr; nk ortaya kmas mmkn olmayan
hibir eyde ortaya kamaz, te yandan mmkn olan her ey ise etkin olmamay
iinde tar. yleyse var olmas mmkn olan hem var olmay hem olmamay iinde
tar; o halde ayn ey iin hem var olma hem de var olmama mmkndr. Var
olmamas mmkn olan ise var olmamay iinde tar; var olmamay iinde tayan ise
bozulua tabidir, ya mutlak anlamda, ya da bu var olmamay iinde tayaca
sylendii gibi, szgelii ya yere gre ya nicelik ya da nitelik bakmndan; ousia
bakmndan var olmamay iinde tayan ise mutlak anlamda bozulua tabidir. O halde
hibir mutlak anlamda bozulua tabi olmayan ey mutlak anlamda imkn hlinde
deildir (nitelik veya yer gibi baz bakmlardan imkn hlinde olmalarna ise hibir
engel yoktur); o halde bunlarn hepsi etkinlik hlindedir. Ne de zorunluktan var olanlar
imkn hlindedir; aslnda bunlar birincildir; zira eer bunlar olmasayd, hibir ey
olamazd. Ne de devinim imkn hlindedir, eer ezel bir ey var ise. Eer ezel
devinen bir ey var ise, bu varolann devinimi imkn bakmndan deildir, olsa olsa
bir yerden bir yeredir (bunun maddesinin bulunmasna hibir engel yoktur). Bundan
dolay gne ve yldzlar ve btn gkyz daima etkindirler ve doa zerine
alanlarn korktuu gibi bir gn duracaklarndan korkmaya gerek yoktur. Ne de
yorulurlar bunu yapmaktan; zira devinim, bozulua tabi olanlar iin olduu gibi, onlar
iin kart durumlara ilikin bir imkn deildir, bu yzden bozulanlar iin devinimin
sreklilii yorucudur. Bunun sebebi, ousialarnn madde ve imkn olmas, etkinlik
olmamasdr.

[1050b27] Toprak ve ate gibi deimede olanlar bozulua tabi olmayanlar


taklit ederler. Nitekim bunlar da daima etkinlik hlindedirler; nk devinimi kendileri
gerei ve kendilerinde tarlar. te yandan bunlara ilikin ayrmlarmzdan kan dier
imknlar da tmyle kart durumlara ilikindir; nk belirli bir biimde devinmesi
mmkn olan ayn zamanda bu biimde devinmeme imknna da sahiptir. Akla (logos)
ilikin olanlar bu ekildedir. Akldan bamsz olanlar ise kart durumlar en azndan
var olmalar ve olmamalaryla kendileri var edeceklerdir.

[34] Eer o halde bazlarnn biimlere ilikin temellendirmelerinde


syledikleri gibi birtakm doalar ya da ousialar olsayd, ok daha bilgili olan bir ey
olurdu bilginin kendisinden ve devinimden daha devindirici bir ey; nk bunlar daha
ziyade etkin olurlard, ncekiler ise bunlarn imknlar. Ki yleyse etkinlik hem
imkndan hem de her deiim ilkesinden nde gelir, bu ak.

Blm 9

[1051a4] yi etkinliin imkndan hem daha iyi hem daha deerli olduu, undan
aktr: Bir imkna sahip olduklar iin sylenenler bakmndan, bu imknn kart da
ayn ekilde mmkndrsalkl olmann imknna sahip olduu sylenenin ayn
ekilde ve ayn zamanda hasta olmann da imknna sahip olmas gibi. Nitekim hem
salkl olma hem hasta olma, hem duraan olma hem devinme, hem ina etme hem
ykma, hem ina edilme hem yklma imkn ayn imkndr. O halde kartlarn
imknna sahip olma ayn anda ortaya kar; ancak kartlarn ayn anda olmas
73
imknszdr, ayrca kartlarn etkinliklerinin de ayn anda ortaya kmas yine
imknszdr (salkl olma ve hasta olma gibi). O zaman iyinin bu ya da dieri olmas
zorunludur. mkna sahip olmak ise her ikisidir ya da hibiri; yleyse etkinlik daha
iyidir.

[15] te yandan kt olanlarn erek ve etkinliklerinin imknlarndan daha kt


olmas da zorunlu; zira imkn, ayn ey olarak kartlarn her ikisinin de imkndr.

[17] Ak ki eylerin tesinde kt olan yoktur; zira doas gerei kt olan


imkndan sonra gelir. O halde balangtan beri ve ezel olanlarda kt, hatal ya da
ykma urayan bir ey yoktur; nitekim ykm da kt olanlardandr.

[22] Ayrca tasarmlar da etkinlikle kefedilir; nk insanlar onlar geometrik


ekillere ayrtrarak kefederler. Eer nceden geometrik ekillere blnm olsalar,
ak olurlard; nitekim bu ekiller, tasarmlarda imkn hlinde mevcutturlar. Niin
gen iki dik adr? nk bir nokta etrafndaki alar iki dik aya eittir. imdi eer
kenara paralel olan doru dikine ekilseydi, bunun araclyla onu gren iin bu bir
anda ak olurdu. Niin yarm dairede genelde dik a vardr? Eer eitse, bu, bunu
nceden bilen iin taban oluturan iki yarap ve merkezden ekilen dikme
grldnde ak olacaktr. yleyse ak ki imkn hlinde olanlar etkinlie
tandklarnda kefedilirler. Bunun nedeni de dnmenin onlarn etkinlii olmasdr.
yleyse imkn etkinlikten kar, bu yzden de imknlar bilenler yapanlardr (zira
saylara ilikin etkinlik olu bakmndan sonra gelir).

Blm 10

[1051a34] Mademki olan ve olmayan ya kategorilerin ekilleri bakmndan, ya


bunlarn ya da kartlarnn imkn hlindelii veya etkinlii bakmndan yahut doru
ve yanl bakmndan sylenir, bunlar da eylere ilikindir onlarn birlemesi veya
ayrmasna, yle ki ayr olan ayr ve birleik olan birleik sayan hakldr; eylerle
elienler ise yanlrlar; doru ya da yanl denen ne zaman vardr, ne zaman yoktur?
Zira bu ne demektir, deerlendirmeliyiz. [1051b7] Nitekim biz doru bir ekilde seni
beyaz saydmz iin sen beyaz deilsin, fakat sen beyaz olduun iin biz bunu
sylemekte haklyzdr. Eer baz eyler daima birlemi haldeyse ve onlar ayrmak
imknszsa, bazlar ise daima ayrlm haldeyse ve onlar birletirmek imknszsa,
kimileri ise kartlar iinde tarsa, var olma birlemi ve bir olmaktr, var olmama ise
birlemi olmama ayrca ok olmaktr. yleyse kartlar iinde tayanlar hakknda
ayn kan ve ayn ifade hem yanl hem doru olabilir, bunlar da bazen doru bazen de
yanl olmay ilerinde tarlar; olduundan baka trl olmas imknsz olanlar
zerine ise ayn ifadeler bazen doru bazen yanl olamaz, fakat bunlar daima ya doru
ya da yanl olur.

[17] Birleik olmayanlarda ise var olma ya da var olmama veya doru ve yanl
nedir? Birleik olmadklar iin doru ve yanl, ncekilere benzer ekilde ortaya
kmaz, yani birleik olduunda var olmalar, ayr olduunda ise olmamalar gibi
(szgelii beyaz tahta ya da llemeyen kegen). Ki ne doru bunlarla ayn, ne de
var olmak; fakat bunlar iin yine de doru ya da yanl vardr, nitekim kavrama ve
nerme doru (zira nerme ve evetleme ayn deil), kavramama ise bilmemedir; nk
74
nesne hakknda yanlma sz konusu deil, yanlma ancak ilinek bakmndan
szkonusu olabilir. Birleik olmayan ousialar hakknda da benzer ekilde, nk onlar
hakknda da yanlmak sz konusu deil; hepsi de etkinlik hlinde vardrlar, imkn
hlinde deil, nk imkn hlinde olsalard meydana gelmi ve bozulmu
olabilirlerdi, oysa varolan bizzat ne meydana gelir ne de bozulur, nitekim ancak bir
eyden meydana gelebilir; o halde nesne ve etkinlikler hakknda yanlma sz konusu
deildir, fakat dnme ya da dnmeme sz konusudur. Ancak aranan onlarn
nedirleridir, bu eit midir, yoksa deil mi?

[32] Var olmak bir anlamda doru ve var olmamak da bir anlamda yanl; bir
durumda, eer birleiklerse, doru, eer birleik deillerse, yanl; bir durumda ise,
eer gerekten varsa, belirli bir biimde vardr, eer bu biimde deilse, yoktur; doru
olan ise bunlar dnmektir; bunlara ilikin yanl yoktur, ne de hata vardr, yalnzca
bilgisizlik sz konusudur; ama krlk gibi deil, zira krlk burada birinin dnme
yetisine btnyle sahip olmamas anlamna gelirdi. Ak ki devinmeyenlere ilikin
zaman bakmndan hata yoktur, tabii eer biri devinmeyenleri var sayarsa. Benzer
ekilde eer genin deimediini kabul ederse, bir zaman iki dik aya sahip
olduunu baka bir zaman ise olmadn kabul etmeyecektir (zira bu durumda gen
deimi olacaktr), ancak biri bir ekildeyken biri yle deildir diye dnebilir,
hibir ift saynn asal olmamas, ya da bazsnn yle olmas bazsnn olmamas gibi;
ancak sayca bir olan bir ey hususunda ise bylesi bir hata sz konusu deil; zira artk
bazs yleyken bazs deil diye dnemeyecektir, aksine bir eyin daima byle
olduu konusunda ya hakl ya da yanlyor olacaktr.

75
Ek 3: Aristotelesin Terimler Szl Delta ()

Blm 1

[1012b34] lke/balang (arkh) u anlamlarda kullanlr: (i) Bir eyin kendisinden


<hareketle> devinilen ilk <ksm>; szgelii dorunun ya da yolun u ynde bir
balangc <vardr>, ve kar uta bir bakas. (ii) Her bir eyin kendisinden
balanabilecek en iyi <noktas>; szgelii re[t/n]imde bir eyi ilk ksmndan ya da
en bandan deil, ama renmesi en kolay ksmndan balayarak <inceleriz>. (iii) Bir
eyde ikin olup da, <o eyi> meydana getiren ilk ey; szgelii geminin omurgas ya
da evin temeli ve hayvanlar szkonusu olduunda bazlar onun kalp olduunu syler,
bazlar beyin, bazlarysa bu tr herhangi bir ey ne srerler. (iv) Bir eyde ikin
olmayan, fakat <bu eyi> meydana getiren ilk ey ve devinimle deiimin doal olarak
balad ilk nokta; szgelii ocuk, baba ve anneden, dv ise hakaretten doar. (v)
Tercihiyle devineni devindiren, deieni deitiren; szgelii kentleri ynetenler,
kudretliler, krallar ve tiranlar. (vi) Zanaatler, zellikle mimarlk, iin de ilke denir.
(vii) Dahas, kendisinden hareketle eyleri bildiimiz ilk <hareket noktas> iin de
ilke denir; szgelii tasmlarn nclleri. Neden de benzer anlamlara gelebilir, zira
tm nedenler <birer> ilkedir.

[18] lkelerin ortak noktas, onlarn <kendilerinden hareketle eylerin> var


olduu, meydana geldii ya da bilindii ilk <ksmlar> olmalardr; ki bunlarn
bazlar <eylerde> ikindir, bazlar ise deil. Bu yzden doa da, e de, enine
boyuna dnme de, tercih de, ereksel neden de birer ilkedir. Nitekim iyi ve gzel
de birok ey iin hem bilgi hem de devinimin ilkesidir.

Blm 2

[1013a24] Neden (aition) u anlamlara gelir: (i) Bir anlamda bir eyde ikin olan ve
o eyin kendisinden karak meydana geldii <madde>; szgelii heykel iin bronz,
bardak iin gm, ya da bunlarn cinsleri. (ii) Bir baka anlamda ise tr ve ilk rnek;
bu ise neliin ifadesi ve bunun cinsleri (szgelii bire-iki oran ve genel olarak say
oktavn nedenleridir) ve ifadenin ksmlar. (iii) Dahas, deiim ve duraanln ilk
balangc; szgelii irade ortaya koyan biri nedendir ve ocuun babas ve genel
olarak yaplan yapan ve deieni deitiren. (iv) Yine, bir anlamda erek <de bir
nedendir>. Bu ise ereksel nedendir; szgelii yry yapmannki salk. Niin
yry yapyor? Salkl olmak iin deriz ve bu ekilde sylemekle <ereksel>
nedeni ortaya koyduumuzu dnrz. Ve bir bakasnn devindiricisi ile erek
arasndaki her ey; szgelii salk <iin>, zayflama, arnma, ila veya alet-edevat;
bunlarn hepsi ayn erek urunadr, ama bunlar alet-edevat olmak ya da iler olmak
bakmndan birbirlerinden ayrlrlar.

[1013b4] Grnen o ki nedenin pek ok anlam var ve bir eyin birden fazla
ilineksel olmayan nedeni olabilir; szgelii heykelcilik sanat ve bronz, heykelin
farkl bir ey olarak deil, <yalnzca> heykel olmak bakmndan nedenlerinden,
76
ancak ayn tarzda deil, nitekim biri madde, dieriyse devinimin kendisinden kt
ey. Ve baz eyler birbirlerinin nedenleri olabilirler; szgelii ok alma iyi idmanl
olmann, iyi idmanl olmaksa <daha> ok almann <nedeni olabilir>, ama ayn
tarzda deil, nitekim biri erek, dieriyse devinimin ilkesi. Dahas, ayn ey kartlarn
<her ikisinin de> nedeni olabilir; zira bulunuuyla u veya bu eyin nedeni olan bir
varolan, yokluuyla szkonusu u veya bu eyin kartnn nedeni olmakla
sulayabiliriz; szgelii bir geminin alabora olmasnn nedeninin kaptann hzr
bulunmay <olduu iddia edilebilir>, <nk> bu geminin gvenliini tesis eden
kaptann hzr bulunmasyd. Her ikisi de, yani hem bulunu hem yoksunluk, bir
anlamda devindirici olarak nedenlerdir.

[17] imdi, szn ettiimiz nedenlerin tm, ak ki, drt ayr grupta
toplanabilir. Nitekim hecelerin eleri; yapma nesnelerin maddesi; ate, toprak ve bu
gibi cisimler; btnn paralar ve karmlarn nclleri bir anlamda <sonucun>
kendisinden kt trden nedenlerdir. Bunlarn ise bazlar bir anlamda tayc,
szgelii paralar; bazlar ise bir anlamda nelik, szgelii btn, bileik ya da biim.
Tohumlar, hekim, yasa koyucu ve genel olarak yapan, bunlarn hepsi devinimin ve
duraanln ilkesi. Dierleriyse bir anlamda erek ve bakalarnn iyilii. Nitekim
ereksel neden bakalarnn ermeye altklar erek olmak bakmndan en iyidir.
<Ayrca> ona iyi demekle iyi grnen demek arasnda hibir fark yoktur.

[28] yleyse, nedenler trce buncadr. Nedenler pek ok farkl tarzda var
olsalar da, onlar belli balklar altnda topladmzda, bu say azalr. Nitekim neden
szc pek ok farkl anlamda kullanlr, bunlarn ebiimli olanlarndan ise bazlar
dierlerinden nde, bazlar ise sonra gelir; szgelii hem hekim hem de <genel
anlamyla> zanaatkr saln <nedenidir>, hem bire-iki oran hem de <genel olarak>
say oktavn ve daima hem tek tekler hem de onlardan daha kapsaml olan. Dahas, bir
anlamda ilineksel olan ve bunlarn cinsleri; szgelii heykelin nedeni bir anlamda
Polykleitos, bir baka anlamda ise heykeltratr, ki heykeltran Polkleitos olmas
ilinekseldir. lineksel olanlarn da daha kapsamllar vardr; szgelii insan heykelin
nedenidir ve genel olarak hayvan, ki Polykleitos insandr, insansa hayvan. lineksel
olanlarn da biri dierinden daha uzak veya daha yakn olabilir; szgelii beyaz ya
da kltrl <adamn> heykelin nedeni olduu sylenebilir, yalnzca Polykleitos ya
da insann deil.

[7] Btn bunlarn tesinde, gerek asl anlamyla gerekse ilineksel anlamda
<nedenlerin> bazlar iin mmkn bazlar iinse etkin denir; szgelii mimar da,
bir ev ina etmekte olan mimar da, ev ina etmenin <nedenleridir>. Benzer ekilde,
ifade edilmi olanlar, nedenleri etkiler olanlara da uygulanabilir; szgelii u heykel,
<herhangi> bir heykel ya da genel olarak bir imge; ya da u bronz, <herhangi> bir
bronz ya da genel olarak maddeilineksel olanlar iin de bu ekilde. Dahas, nceki
sonrakiyle kaynaabilir; szgelii Polykleitos ya da heykeltra deil ama
heykeltra Polykleitos.

[16] <Dahas>, bunlarn hepsi zetle sayca alt tanedir, <bunlarn> ise <her
biri> iki farkl anlama gelir. Nitekim <nedenler> ya tek tekler ya da bunlarn cinsleri,
ya ilineksel olan ya da ilineksel olanlarn cinsleri, ya bunlarn kaynam hali ya da
basite sylenen; bunlarn hepsi ise ya imkna ya da etkinlie gre. <te yandan>
77
bunlar da ayrlrlar, ki etkinlik hlinde olanlarla tek tekler nedenleriyle ezamanl
olarak var olurlar ya da olmazlar; szgelii iyiletirenle iyileen, ina edenle
ykselmekte olan bina. Ama imkn hlindeki <nedenler> iin bu daima geerli
deildir; nitekim evle mimar ayn anda bozulmazlar.

Blm 3

[1014a26] e (stoikheion) bir eyin kendisinden tekil olduu, o eyde ikin olan
ve trce baka bir tre blnemeyen ilk eye denir; szgelii bir szcn harfleri,
szcn onlardan olutuu, blnebilen en son ve trce baka szcklere
blnemeyen <paralardr>. Ancak eer blnebilirlerse, kendileriyle trde
ksmlara <blnrler>; szgelii <bir> su paras sudur, ama bu, hece iin geerli
deildir. Benzer ekilde cisimlerin elerinden sz edenler, blnebilen en son cismi
kastederler, bu ise trce baka hibir eye blnemeyendir. Ve bunlar ister bir olsun
ister ok, bunlara e derler, geometrik ispatlarn eleri iin de <benzer eyler>
sylenir ve genel olarak <tm> tantlamalarnkiler iin. Nitekim ilk tantlamalar
sonraki tantlamalarda ikindir ve bunlara tantlamalarn eleri denir. terimden
oluan ve orta terimden kan ilk tasmlar iin de durum byledir. Ayrca anlam
genilemesi sonucu biricik ve kk olan ve birok ie yarayan eylere de e
denegelmitir; bu yzden de kk, basit ve blnemez olanlara e denir. Bylece en
tmel olanlar da e olurlar, ki bunlarn her biri biricik, yaln ve birok baka eyde
ikindir, ya hepsinde ya da olabildiince. Bu yzden de bazlar biricik olann ve
noktann ilkeler olduunu dnrler. yleyse, madem cinsler tmel ve
blnemezdirler (nitekim bunlarn ifadesi yoktur), bazlar cinslere e derler ve
farktan daha ziyade bunlara, ki cins <farktan> daha tmeldir. Her nerede fark
bulunuyorsa, cins onu takip eder, orada cins de <bulunur>; te yandan cinsin
bulunduu her yerde fark bulunmaz. enin btn anlamlarnda ortak olan, onun her
bir <varolanda> ikin olan ilk/asl ey olduudur.

Blm 4

[1014b15] Doa (physis) bir anlamda (i) byyen eylerin oluu, szgelii eer biri
ypsilon harfini uzun sylemeyi seerse, (ii) bir anlamda ise byyen bir eyin
kendisinden kp byd, onda ikin olan ilk ey. Dahas (iii) <doa>, doal
varolanlarn her birinin kendinde kendi olmak bakmndan ortaya kan ilk devinim.
Bir baka eyle temas ve onunla birleme (ya da embriyoda olduu gibi ona yapma)
sonucu arta sahip olan her eye byyor denir. Birleme temastan farkldr,
ikincisinde temastan baka hibir eyin olmas zorunlu deildir; birlemede ise her
ikisinde de ayn olan, temaslarn salamaktansa onlar sreklilik ve nicelik
bakmndan (ama nitelik bakmndan deil) bir<lemi> klan, bir ey vardr. (iv)
Dahas, doa iin, kendisinden doal <olmayan> eylerin meydana geldii, kendi
bana ekillenemeyen ve bakalaamayan ilk eydir denir; szgelii heykellerin ve
bronzdan aletlerin doas bronz<dur> denir, ahap mamullerinse ahap; dierlerinde
de benzer ekilde. Zira bunlarn her biri bunlardan <yaplmtr ve> ilk madde
korunmutur. Nitekim <insanlar tam da> bu minvalde doal varolanlarn elerine
(ate, toprak, hava, su ya da bu tr baka bir eye; bunlarn hepsine ya da bir ksmna)
doa derler. (v) Dahas, baka tarzda, doal varolanlarn ousialar iin de doa
denir, doann asl birleim olduunu syleyenler gibi, ya da tpk Empedoklesin
78
dedii gibi varolanlarn hibirinin doas yoktur, ama yalnzca birleme ve ayrmas
birlemi olann, doa ise insanlarca bunlarn adlandrlmas.

[1015a4] Bu yzden de, doal olarak var olan ya da meydana gelen herhangi
bir ey iin, kendisinden doal olarak meydana geldikleri ya da yapldklar ey ortada
olsa bile, biime ve srete sahip deilse, doaya sahip diyemeyiz. yleyse doal
olan bunlarn her ikisinden kar, szgelii hayvanlar ve onlarn ksmlar. Doa ise,
bir yandan (a) ilk madde (bu ise iki anlama gelir, (i) ya <nesneyle> ilikisinde ilk,
(ii) ya da genel anlamda; szgelii bronz eserler szkonusu olduunda, (i) onlarla
ilikisinde bronz ilktir, (ii) genel olarak ise belki de su, eer eriyen her ey su ise),
te yandan doa (b) biim ve ousia, bu ise oluun erei. Bu yzden de, anlam
genilemesi sonucu, her ousia iin doa denmitir, nk doa da bir eit ousiadr.

[13] Btn bu sylenenlerden kan, ilk ve asl anlamda doann kendilerinde


ve kendileri olmak bakmndan devinimin ilkesini tayan her bir eyin ousias
<olduudur>. Nitekim maddeye, onun alcs olduu iin doa denir, varla gelme
ve byme iinse ondan kan devinimler olmalar sebebiyle. Doal olanlarn
devinimlerinin ilkesi, <ite> budur <doa>, ve bir biimde ya imkn hlinde ya da
tamamlanma hlinde onlarda bulunur.

Blm 5

[1015a20] Zorunlu (anankaion) (i) bir koul olarak kendisi olmakszn <bir eyin>
yaamay iinde tamad eye denir; szgelii solunum ve yiyecek bir hayvan iin
<byledir>; zira <hayvann> bunlar olmadan var olmas imknszdr. Ve (ii) kendisi
olmakszn (a) iyinin var olmay ya da varla gelmeyi, (b) ktnnse uzaklamay ya
da yok olmay iinde tamad <koul>; szgelii ila imek hasta olmamak iin,
Aiginaya almak ise para kazanmak iin <zorunludur>. Dahas, (iii) zorlanan ve
zor86; bu ise doal eilimin ve tercihin tesinde, mecbur eden ve engelleyen. Nitekim
zorlanan iin zorunlu denir, bu yzden de ac vericidir, tpk Euenosun da dedii
gibi, tm zorunlu eyler doal olarak zcdr. Zor da bir eit zorunluluktur, tpk
Sophoklesin kaba kuvvet, benim bunu yapmam zorunlu klan szndeki gibi.
Zorunluluun vazgeirilemez olduu dnlr, dosdoru <bir dncedir bu>;
nitekim o, tercih ve akl yrtme sonucu ortaya kan devinmeye kar[t]tr.

[34] Dahas, (iv) bakaca olmay iinde tamayan iin zorunlu olarak yle
deriz ve zorunlunun bu anlam yznden tm dierlerine de bir biimde zorunluluk
atfederiz. Nitekim zorlanan <iin>, bir zorlama sonucu, doal eilimi uyarnca
herhangi bir yapma veya edilgiyi iinde tamadnda zorunlu denir; bu bir anlamda
bakaca olmay iinde tamama anlamnda zorunlu ile ayn eydir ve yaamla
iyinin koulu iin de durum ayndr. Nitekim bir yandan iyi, bir yandansa yaam, belli
koullarn dnda var olmay iinde tamyorsa, bunlar zorunludur ve bunlarn nedeni
zorunlu bir eydir.

[1015b7] Dahas, tantlama da zorunlu olanlardandr, ki bakaca olmay iinde


tamaz, tabii eer tantlama basit bir biimde yaplrsa; bunlarn ise nedenleri

86
Kaba kuvvet.
79
ncllerdir, ki karmn kendilerinden hareketle yaplaca <bu ncllerin> bakaca
olmas imknszdr.

[9] Baz eyler iin zorunluluun nedeni bir baka ey iken, bazlar iinse
deildir, bilakis bunlar yznden baka eyler zorunludur. Bylece zorunlunun ilk
ve asl anlam basittir, zira o, birden fazla durumda olmay iinde tamaz, o halde hem
yle hem de byle olamaz, nitekim olabilseydi birden fazla durumda olmu olurdu.
yleyse eer sonsuz ve devinimsiz baz eyler varsa, onlar iin hibir ey zorla yahut
doaya aykr deildir.

Blm 6

[1015b17] Bir (hen) <szc> bir yandan (i) ilineksel anlamda bir yandansa (ii)
zsel anlamda kullanlr, (i) ilineksel anlamda <bir> szgelii Koriskos, kltrl ve
kltrl Koriskos gibidir (zira Koriskos, kltrl ve kltrl Koriskos demek
ayndr), ve kltrl, dosdoru ve kltrl ve dosdoru Koriskos <da>. Bunlarn
hepsine ilineksel anlamda bir denir; bir yandan dosdoru ve kltrl <birdir> (ki
bir ousiaca tanrlar), te yandan kltrl ve Koriskos (ki biri dierine yklenir).
Benzer ekilde bir anlamda kltrl Koriskos ile Koriskos birdir (ki ifadenin bir
ksm dierinin ilineidir, szgelii kltrl, Koriskosun), ve kltrl Koriskos ile
dosdoru Koriskos da <birdir> nk her bir ikilinin bir ksm bir ve ayn eyin
ilineidir. <Yine,> ilinek, bir cins ya da tmel bir isim iin sylendiinde de bu
ekildedir; szgelii insan ile kltrl insan ayndr, ya insan tek bir ousia olduu
ve kltrly tad iin, ya da her ikisi de Koriskos gibi tekil bir eyce tand
iin. te yandan bunlarn her ikisi de <Koriskosta> ayn tarzda bulunmazlar, ama biri
belki ousiann iinde bir cins olarak <bulunur>, dieriyse ousiann bir hl ya da
etkilenimi olarak. yleyse ilineksel anlamda bir denenlerin hepsi bu ekildedir.

[36] (ii) z gerei bir denenler iin ise, bir yandan srekli olmalarndan
tr bir denir; szgelii bir demet ba araclyla, ahapsa tutkalla <srekli klnr>,
ve izgi iin, krk bile olsa srekliyse bir denir, tpk bacak ve kol gibi her bir
<vcut> ksm iin olduu gibi. Bunlarn ise, bir zanaat sonucu srekli olanlarndan
ziyade doal olarak srekli olanlar birdir. Srekli ise devinimi z gerei bir olan
ve bakaca olamayana denir. <Devinim> blnemediinde birdir, blnemeyen de
<burada> zaman bakmndan blnemeyendir. z gerei srekli olanlar yalnzca
temasla bir<letirilmi> olanlar deillerdir, nitekim tahta paralarn birbirine
deecek bir biimde bir araya getirirsen, bunlarn bir olduunu sylemeyeceksin
ne ahap, ne cisim, ne de srekli herhangi bir ey olarak. Ve genel olarak srekli
olanlar iin, bir bkme sahip olsalar bile, bir denir ve daha ziyade bir bkme sahip
olmayanlar iin; szgelii bacaktan ziyade incik ve uyluk, nk bacan devinimi bir
olmamay iinde tar. Ve krk izgiden ziyade dz izgi birdir; krk izgi ve aya
sahip olan iin hem bir deriz hem de deil, nk onun devinimi ezamanl olmay
da olmamay da iinde tar, dz izgininkiyse daima ezamanldr ve bir bykle
sahip olan hibir paras krk izgide olduu gibi dier ksmlar devinirken
duraan kalmaz.

[1016a18] Dahas, bir baka tarzda, tayclar trce farksz olanlar iin de bir
denir; farksz ise trleri duyumla ayrt edilemeyendir; tayc da eree gre ya ilk
80
ya da en son olandr. Nitekim trce ayrt edilemez olmak bakmndan arap ve su iin
bir denir; <dahas> akkanlarn hepsi iin bir denir (szgelii zeytinya ve arap),
ve eriyebilenler iin, ki hepsinin en u taycs ayndr, zira bunlarn hepsi ya sudur
ya da hava.

[24] Cinsleri bir olan ama farklar <bakmndan> ayrlanlar iin de bir denir,
bunlarn hepsi birdir, nk farklarnn taycs olan cinsleri birdir (szgelii
insan, at ve kpek bir anlamda birdir, nk hepsi de hayvandr), bir bakma bu da
madde bakmndan bir olmaya olduka benzer. Bunlar iin bazen bu ekilde bir denir,
bazense uzak cinsleri ayn <olduu iin onlara bir> denir (eer cinsin en son tr
iseler), szgelii ikizkenar genle ekenar gen bir ve ayn ekildir, ki her ikisi de
gendir, ama ayn genler deil.

[33] Dahas, nelii dile getiren ifadeleri dierinin neliini aklayan


<ifadelerden> ayrt edilemez olanlar iin de bir denir (zira her ifade z gerei ayrt
edilebilirdir). Bu ekilde ykselen ve alalan birdir, nk ifadeleri bir, tpk
biimlerinin <ifadesi> bir olan dz <ekiller> gibi. Genel olarak ise nelikleri hakknda
yrtlen dnme etkinlii blnemez olan ve zamanca, yerce ya da ifadece
ayrlmas mmkn olmayanlar, daha ziyade bunlar birdir, bunlarn arasnda ise
<daha ziyade> ousialar. Zira genel olarak blnmeye sahip olmayan her ey iin,
<blnmeye> sahip olmamak bakmndan, bir denir; szgelii eer <biri> insan
olmak bakmndan blnmeye sahip deilse bir insandr, eer hayvan olmak
bakmndan <blnmeye sahip deilse> bir hayvan, eer byklk olmak
bakmndan <blnmeye sahip deilse> bir byklktr.

[1016b7] Birok ey iin, yleyse, bir bakas sebebiyle bir denir (bir baka
bir olan yapma, <ona> sahip olma, <ondan> etkilenme, ya da <onunla> balantl
olma sebebiyle), te yandan asl anlamyla bir olanlar ise, ousias sreklilik, tr ya
da ifade bakmndantek olanlardr; nitekim srekli olmayan, trce yahut ifadece
bir olmayanlar birden ok olarak sayarz. Dahas, bir nicelik ve sreklilik <ifade
eden> bir ey iin bir anlamda bir deriz, ama te yandan, eer bir btn deilse, bir
anlamda da deil <deriz>, bu87 ise <onun> bir biime sahip olmamasdr; szgelii
eer ayakkab paralarn bir arada grrsek onlara hemen bir dememeliyiz,
srekliliklerine gre <yle demediimiz> srece, ama eer bir ayakkab olacak ekilde
bir araya gelmilerse ve zaten biimce bir olmularsa <onlara bir diyebiliriz>. Bu
yzden de izgiler arasnda en ok da ember birdir, nk <ember> btn ve
tamdr.

[18] Bir olmak bir eit balang says olmaktr, zira ilk l balangtr,
nitekim eyler hakknda ilk bildiimiz, her bir cinsin bu ilk lsdr; yleyse her bir
ey hakknda bilinebilenin balangc birdir. <te yandan> bir olan btn cinslerde
ayn deildir, nitekim birinde diyez, birinde sesli ve sessiz harf; arlk iin baka,
devinim iin baka. Ama her durumda bir olan, nicelike ve trce blnemez olandr.
Nicelike blnemez olanlar arasnda, hibir ynden blnemez olan ve konumu
olmayana birim, hibir ynden blnemez olan ve konumu olana nokta, bir ynden
blnebilene doru, iki ynden blnebilene dzlem, her ynde ve ynde

87
Bir btn olmamas.
81
blnebilir olana ise cisim denir. Ters ynde devam edersek, iki ynden blnebilene
dzlem, bir ynden blnebilene doru, nicelike hibir ynden blnemeyene nokta
ya da birim, eer konumsuzsa birim, konumu varsa nokta <denir>.

[31] Dahas, baz eyler sayca birdir, bazlar trce, bazlar cinse,
bazlarysa benzetme bakmndan; sayca <bir olanlar> maddesi bir olanlar, trce
<bir olanlar> ifadesi bir olanlar, cinse bir olanlar kategorilerinin ekli ayn olanlar,
benzetme bakmndan <bir olanlar> ise ayn baka eyle ilikisi olanlardr. <Burada>
sonrakiler daima ncekileri beraberinde tar; szgelii sayca bir olanlarn hepsi trce
de birdir, ama trce bir olanlarn hepsi sayca bir deildir, <ayn ekilde> trce bir
olanlarn hepsi cinse de birdir, ama cinse bir olanlarn hepsi trce bir deildir, ama
benzetme bakmndan birdir, te yandan benzetme bakmndan bir olanlarn hepsi
cinse bir deildir.

[1017a3] Ak ki, okun <farkl> anlamlar birinkilerle ile eliik olacak.


Bazlarna srekli olmamalarndan tr, bazlarna ilk ya da en son maddelerinin
trce blnebilir olmasndan tr, bazlarnaysa neliklerini dile getiren ifadelerin
birden fazla olmasndan tr <ok denecek>.

Blm 7

[1017a8] Bir yandan (i) ilineksel anlamda, bir yandansa (ii) z gerei varolandan
(to on) sz edilir. (i) lineksel anlamda <var olma>, szgelii adil olann kltrl
olduunu veya adamn kltrl olduunu ya da kltrl olann adam olduunu
sylemek gibidir; tpk kltrl olann ev ina ettiini sylemek gibi, ki mimar iin
kltrl olmak ilinekseldir ya da kltrl olan iin mimar olmak. Nitekim <burada>
bunun u olmas, bunun ilineksel anlamda u olduuna iaret eder. <Yukarda>
deinilenler iin de bu ekilde. Zira adamn kltrl olduunu sylediimizde ve
kltrl olann adam, ya da beyaz olann kltrl ya da bunun beyaz, bir yandan
<ikinci durumda> her ikisi de ayn ey iin ilineksel, dier yandan ise <ilk durumda>
bir varolan <dieri> iin; kltrl adam szkonusu olduunda, onun iin kltrl
<olmak> ilineksel. Bu ekilde deil-beyazn da var olduu sylenir, nk onun
ilinei olduu, nceki <bir ey> vardr. yleyse, ilineksel anlamda var olma bu ekilde
sylenmi oldu: (a) Ya her ikisi de ayn varolanda ikin olduu iin, (b) ya biri nceki
bir varolanda ikin olduu iin, ya da (c) yklendii eyde ikin olan kendi var olduu
iin.

[1017a23] z gerei var olma ise kategorilerin ekilleri ka <farkl anlama>


iaret ediyorsa <o kadar farkl ekilde> sylenir; zira <kategorilerin ekilleri> ka
ekilde syleniyorsa, var olma o kadar farkl eye iaret eder. Mademki imdi
kategorilerden bazlar nesneye iaret eder, bazlar nitelie, bazlar nicelie, bazlar
bir bantya, bazlar etkinlik ve edilgiye, bazlar yere, bazlarysa zamana; var olma
bunlarn her biriyle ayn eye iaret eder. Zira iyileen adam ile adam iyileiyor
arasnda hibir fark yoktur, ne de yryen veya kesen adam ile adam yryor veya
kesiyor arasnda bir fark vardr. Dierleri iin de benzer ekilde.

[1017a31] Dahas, var olma ve -dr bir <nermenin> doru olduuna, var
olmama ise doru olmadna, bilakis yanl olduuna iaret eder, evetleme ve
82
deillemede de benzer ekilde, szgelii Sokrates kltrldr ya da Sokrates deil-
beyazdr <ifadelerinde> -dr doru olmaya, kegen llebilir deildir
<ifadesindeki> deildir yanl olmaya iaret eder.

[1017b] Dahas, var olma ve varolan, sz geenlerin imkn hlinde ya da


tamamlanma hlinde olmasna da iaret eder. mkn hlinde gren iin de,
tamamlanma hlinde gren iin de gryor deriz; ayn ekilde, bilgisini kullanma
imkn tama iin de onu kullanma iin de bilme deriz; yine, hl-i hzrda dinginlik
kendisinde ikin olan iin de, dingin olma imkn tayan iin de dingin deriz.
Ousialar iin de benzer ekilde; nitekim Hermesin tan iinde olduunu syleriz,
yar-dorunun da doruda, henz olgunlamam olana da tahl deriz. Ne zaman
mmkn olan iin <var diyeceiz>, ne zaman deil, bu ayrm bir baka yerde
yapmal.88

Blm 8

[1017b10] Ousia (a) yaln cisimler iin sylenir, szgelii toprak, ate, su ve bunlar
gibi dierleri; ayrca genel olarak cisimler ve bunlarn birleimleri, canllar ve
daimonu-olanlar ve de bunlarn ksmlar; bunlarn hepsine de ousia denir, ki onlar
<hibir> tayc iin sylenmez, ama dierleri onlar iin sylenir. Bir baka minvalde
ise (b) bir eyin var olmasnn nedeni olabilen ve bir tayc iin sylenmeyenlerde
ikin olan<a ousia denir>, szgelii hayvan iin can/rh. Dahas, (c) bu-belirli-eye
iaret eden ve onu snrlayan eylerde ikin olan, karldnda <paras olduu>
btn darmadan olan her ksm, szgelii cisim iin yzey bazlarnn dedii
gibi ve yzey iin doru; ve genel olarak saynn da bu trden olduu dnlr
(zira <saylar> karldnda hibir ey var olmaz ve her ey <onlarca> belirlenir).
Dahas (d) nelik, ki onun ifadesi tanmdr, ve buna tek teklerin ousias denir. yleyse
ortaya kt ki, ousia iki anlamda kullanlr: Hibir baka ey iin sylenmeyen en son
tayc ve bu-belirli-ey ve mstakil olabilen, te yandan tek teklerin sret ve biimi.

Blm 9

[1917b27] Ayn (tauta) bir yandan (i) ilineksel olanlar iin sylenir; szgelii beyaz
ve kltrl ayn <olarak nitelendirilebilir> ki ayn eyin ilineidirler, ve insan ve
kltrl <de ayn> ki biri dierinin ilineidir, kltrl olan ise insan<dr> nk
<kltrl olmak> insan tarafndan tanr. Bu ikilinin her biri de <szkonusu ikiliyle
ayn>, nceki ise bunlarla; nitekim kltrl insan, kltrl ve insan ile ayn
denir, bunlar da ncekiyle. Bu yzden de btn bunlar tmel <bir niceleyiciyle>
sylenmezler, zira tm insanlarn kltrl ile ayn olduunu sylemek doru
deildir. Nitekim tmeller <eylerde onlarn> zleri gerei bulunurlar, ilineksel
olanlar ise <eylerde onlarn> zleri gerei bulunmaz, <onlar> tek tekler iin ve
basite sylenirler. Zira Sokrates ile kltrl Sokratesin ayn olduu dnlr,
ama Sokrates birden fazla ey iin sylenmez, bu yzden de her insan dediimiz gibi
her Sokrates diyemeyiz.

88
Thetada.
83
[1018a5] Bazlar iin bu ekilde ayn deniyorken, bazlar iinse (ii) z
gerei <ayn denir ve bunlar> birin farkl anlamlar ile ayn saydadr. nk
maddeleri trce ve sayca bir olanlar ve de ousialar bir olanlar iin ayn denir. O
halde ak ki aynlk var olmak bakmndan birden fazla olanlar yahut <bir tane olup>
birden fazlaym gibi ele alnanlar iin (bir eyin kendisiyle ayn olduu sylendiinde
olduu gibi, zira <bu durumda> ayn ey iki taneymi gibi ele alnyor) bir eit
birliktir.

[10] Baka (heteron) ise trleri, maddeleri ya da ousialarnn ifadesi birden


fazla olanlar iin sylenir; ve genel olarak aynnn zdd iin baka denir.

[12] Farkl (diaphoros) bir anlamda bakayken bir yandan da ayn olanlar iin
syleniryalnzca sayca deil, ama trce, cinse ya da benzerlik bakmndan. Dahas,
cinse baka olanlar, kartlar ve ousialarnda bakalk tayan her ey.

[16] Benzer (homoios) ise her bakmdan ayn eyleri tayanlar iin sylenir
ve baka olanlardan daha fazla sayda ayn yklemleri tayanlar ve nitelike bir
olanlarla bakalamay iinde tayan kartlardan en ounu ya da en nemlilerini
paylaanlar iin <bu> buna benzer <denir>. Benzer olanlarla elienlere ise
benzemez (anomoios) <denir>.

Blm 10

[1018a20] eliki (antiphasis), kartlar (tanantia), bantlar (pros ti), yoksunluk, hl,
olu ve bozulu gibi kendisinden kan ve kendisine dnen ular (eskhata) iin
ztlklar (antikeimenon) denir. Her ikisini de kabul eden bir eyde ayn anda
bulunmay iinde tamayan her ey ya kendileri ya da kendisinden ktklar
eyler bunlara zt denir. Gri ve beyaz ayn anda ayn eyde bulunmaz, bu yzden
kendisinden ktklar eyler zttr.

[26] (i) Cinse farkl olanlardan ayn eyde ayn anda bulunmas mmkn
olmayanlar iin ve (ii) cinse ayn olanlardan en farkl olanlar iin ve (iii) ayn alcdaki
en farkl olanlar iin ve (iv) ayn imknn altna denlerden en farkl olanlar iin ve
(v) farklar basite, cinse yahut trce en byk olanlar iin kartlar (enantia) denir.
Dierleri iinse, bu gibilere sahip olmalar, bu gibilerin alclar olmalar, bu gibilere
kar etkin ya da edilgin olmalar, onlar yapan yahut onlar tarafndan etkilenen
olmalar, onlar kaybetmeleri yahut kazanmalar veya bu gibilere sahip olmalar yahut
onlardan yoksun olmalar sebebiyle kartlar denir. Mademki bir ve varolan pek
ok farkl anlama geliyor, bunlara gre sylenenlerin de bunlar takip etmesi zorunlu;
tpk ayn, baka, kart gibi terimlerin de her bir kategoriye ilikin baka
<anlamlar> olmas gibi.

[1018b] (i) Ayn cinsten olup da birbirleriyle altl-stl olmayanlara, (ii) ayn
cinsten olup da bir farka sahip olanlara, (iii) kart ousialara sahip olanlara trce
baka denir. (iv) Kartlar da (tm ya da <yalnzca> asl anlamda <kartlar>)
birbirinden trce bakadr ve (v) ifadeleri cinsin en son trnde baka olanlar;
szgelii insan ve at cinse blnemezdir, bunlarn tanmlar ise baka. Ve (vi) ayn

84
ousiada olup da farklar olan <ilinekler>. Trce ayn olanlar ise bunlara zt
sylenenler.

Blm 11

[1018b9] Baz eylere, (i) her bir cinste bir eit ilk varolan ya da balang <olmas>
gibi durumlarda, (a) yaln ve doal olarak, (b) bir eyle veya bir yerle bants
bakmndan veya (c) baz <insanlar> tarafndan belirlenmi olan balang noktasna
yaknlna gre nce ya da nde (protera) ve sonra (hystera) denir; szgelii
belirli bir doal yere ya da rastgele bir eye ortadaki ya da utakine nazaran daha
yakn olan iin konum/yer bakmndan <nce gelen denir>, daha uzak olana ise sonra
gelen. (ii) Bazlarna ise zaman bakmndan <nce veya sonra gelen denir>, bir
yandan gemi bir ey olarak imdiden uzaklaanlar iin <nce denir> (nitekim Troia
sava Med savalarndan nce<dir>, ki imdiye daha uzaktr), bir yandan da
gelecekteki bir ey olarak imdiye yaklaanlar iin (nitekim Nemea oyunlar Pythia
oyunlarndan nce<dir>, ki balang noktas ve bir ilk gibi ele alnan imdiye daha
yakndr). Bazlar ise (iii) devinim bakmndan <ncedir>, zira ilk devindiricisine
daha yakn olan nce gelendir, ocuun babasndan <nce gelmesi> gibi, bu ise yaln
anlamda balang<tr>. Bazlar da (iv) imkn bakmndan <nde gelirler>, zira
imknca stn olan ve de daha mmkn olan nde gelen<dir>, tercihi dierleri yahut
sonra gelenlerce zorunlu olarak takip edilen byledir, o halde nceki devinmediinde
<imkn bakmndan sonra gelen> devinmeyecek, devindiindeyse devinecektir (tercih
de bir ilkedir). Bazlar ise (v) dizili bakmndan <nce gelir>, bunlar ise belirli bir
eyle ayr ayr ve bir eit kurala gre ilikili olanlardr, szgelii <korobann>
hemen yanndaki ncden nce gelir ve <bir telli alg kiriinde sekizincinin>
hemen altndaki tel sekizincidenzira birinde koroba, dierindeyse orta tel
balangtr.

[29] Bu anlamda, yleyse, bunlara nce denir, bir baka anlamdaysa (v)
bilme bakmndan nce gelen bir bakma mutlak anlamda nce gelen<dir>. Bunlarn
arasnda ise (x) ifade bakmndan nce gelenle (y) duyumsama bakmndan nce gelen
bakadr. Nitekim (x) tmeller ifade bakmndan nce gelir, (y) tek teklerse
duyumsama bakmndan. fade bakmndan nce gelenlerde ise ilinek btnden nce
gelir, szgelii kltrl, kltrl insandan <nce gelir>; zira btnn ifadesi, para
olmadan olmaz. te yandan, herhangi bir kltrl varolan olmadan, kltrl var
olmay iinde tamaz.

[38] Dahas, (vi) nde gelenlerin etkilenimleri de nce gelir; szgelii dzlk,
przszlkten; nitekim <dzlk> dorunun z gerei bir etkilenimi, <przszlk>
ise yzeyin.

[1019a2] Bazlar iin bu ekilde nce ya da nde ve sonra denir, bazlar


iinse (vii) doa ve ousia bakmndan, <yani> bakalar onlarsz var olamyorken,
bakalar olmakszn var olmay iinde tayan her eybu ayrm Platon ele almt.
(Mademki var olmak pek ok farkl anlamda kullanlyor, ilkin, tayc, dolaysyla
da ousia nde gelir, ikincisi, imkn bakmndan nde gelme ile gereklik bakmndan
nde gelme baka<dr>. Nitekim bazlar imkn bakmndan nde gelir, bazlarysa
gereklik; szgelii imkn bakmndan yar-doru tam dorudan, para btnden ve
85
madde ousiadan nde gelir, ama gereklik bakmndansa sonra gelirler, zira ancak bir
paralanma sonucu <paralar> gereklik bakmndan <nde gelen> olacaklar.) Bir
bakma nce/nde ya da sonra denen her ey bu anlamda sylen<ebil>irler,89
nitekim bazlar olu bakmndan bakalar olmakszn var olmay iinde tar
(paralar olmakszn btn gibi), bazlar ise bozulu bakmndan (btn olmakszn
paralar gibi). Dierleri iin de benzer ekilde.

Blm 12

[1019a15] mkn (dynamis) bir yandan (i) devinimin ya da deiimin bir bakasnda
yahut bir bakas olmak bakmndan <ayn varolanda> ilkesi iin sylenir, szgelii
mimarlk ina edilen evde bulunmayan bir imkndr, te yandan hekimlik zanaati ise
iyiletirilmekte olan <kendisi> olmad srece iyiletirilende bulunabilecek bir
imkndr. yleyse genel olarak imkn, devinimin ya da deiimin bir bakasnda yahut
bir bakas olmak bakmndan <ayn varolandaki> ilkesine denir, ya da bir bakas
tarafndan yahut bir bakas olmak bakmndan (nitekim bu <ilke> gerei edilgin olan
etkilenir, ki onun etkilenmesinin mmkn olduunu syleriz, bazen ise her tr
etkilenimi deil, ama yalnzca daha iyiye doru olan <kastederiz>). Dahas, (ii)
amalanan iyi bir biimde ya da tercihe gre <gerekletirme ilkesi>, bazen yalnzca
gezinen ya da konuan iin, bunlar gzel ya da arzu ettii gibi yapamyorsa, konuma
ve yrme imknn tamyor deriz; edilgin olmada da benzer ekilde. Yine, (iii)
kendisi gerei genel olarak etkilenmez ya da deimez olduklar veya zar zor daha
ktye doru deitirilebildikleri tutumlara imknlar denir. Nitekim krk, ezik,
bkk ya da genel olarak bozulmu eyler imkn tadklar iin deil ama imkn
tamadklar ve bir eylerden eksik kaldklar iin <yledirler>; bu gibi durumlardan
etkilenmez olan ya da zar zor veya ok az etkilenenler ise imkn sayesinde, yle olma
imkn tadklar iin <etkilenmezler>.

[33] Mademki imknlar bu anlamlarda kullanlr, mmkn (dynaton) olan da


bir anlamda (a) devinimin ya da deiimin bir bakasnda ya da bir bakas olmak
bakmndan ilkesine sahip olan iin sylenir (nitekim durduran da mmkn bir eydir),
bir anlamda ise (b) bir eyin zerinde bu tr bir imkna sahip olan bir bakas, bir
anlamda ise (c) bir eyleri ister daha ktye, ister daha iyiye doru deitirme
imknna sahip olan (nitekim bozulann bozulmas mmkn olan olduu dnlr,
mmkn olmasayd, bozulamazd; yleyse <o>, bu tr bir etkilenimin bir eit
dzenleme, neden ve ilkesine sahiptir; bazen bir <imkna> sahip olunduu dnlr,
bazense bu tr bir <imkndan> yoksun olunduu; ama eer yoksunluk bir biimde bir
tutum ise, o zaman her durumda bir <imkna> sahip olma szkonusu olabilir, [ama
eer deilse] o zaman mmkn olma bir eit tutuma ya da ilkeye veya bunun
yoksunluuna sahip olmadr, tabii eer yoksunlua sahip olmay iinde tayan bir ey
varsa). Bir anlamda ise, (d) bir bakasnda ya da bir bakas olmak bakmndan
<kendinde> bozulma imknna ya da ilkesine sahip olmayan. Dahas, (e) bunlarn
hepsine ya yalnzca meydana gelme ya da gelmeme, ya da iyi bir biimde <meydana
gelme ya da gelmeme> ortaya karabildikleri iin <mmkn denir>. Zira aletler gibi

89
Bu sonuncu ayrma tabidirler.
86
ruh tamayanlarda bile bu tr bir imkn vardr; nitekim lirin ses karma imknn
tadn sylerler, baz <aletlerin> ise tamadn, gzel ses karmadklar srece.

[16] mknszlk (adynamia) ise imkndan yoksunluk ve daha nce de


sylendii gibi bu tr bir ilkenin ortada olmamasdr, ya genel olarak ya da sahip
olmas doal olan iin, ona sahip olmas doal olduu zaman. Nitekim bir ocuun,
bir adamn ve bir hadmn remesinin imknsz olduunu ayn ekilde sylemeyiz.
Dahas, her bir imkn iin onun tersi olan <ayr> bir imknszlk vardr, hem yalnzca
devindiren iin, hem de iyice devindiren iin.

[21] Bazlarna imknszln bu anlamna gre imknsz (adynaton)


denirken, bazlarna ise bir baka anlamda mmkn ya da imknsz denir. mknsz
bir yandan (x) zdd zorunlu olarak doru olandr, szgelii llebilir bir kegen
imknszdr, ki byle bir ey zdd yalnzca doru olan deil, ama ayn zamanda
zorunlu olan bir yanltr. O halde kegenin llebilir olmas yalnzca yanl deil,
zorunlu olarak yanltr. Buna karn, bir eyin zdd zorunlu olarak yanl
olmadnda, ona mmkn denir; szgelii bir insann oturuyor olmas mmkndr,
zira oturmuyor olmas zorunlu olarak yanl deildir. O halde mmkn, bir anlamda,
tpk sylendii gibi, zorunlu olarak yanl olmayana iaret eder, bir anlamda ise doru
olmaya, bir baka anlamda ise doru olmay iinde tamaya. Geometrideki<ne> ise
anlam genilemesi sonucu imkn90 denir. Bunlar yleyse imkna gre olmayan
mmkn olanlardr, imkna gre sylenenlerin hepsi <imknn> asl anlamna gre
sylenir, bu ise deiimin bir bakasnda ya da bir bakas olmak bakmndan <ayn
varolanda> ilkesidir. Dierlerine ise bir baka eyin onlar zerinde bu tr bir imkna
sahip olmasna, ya da olmamasna, ya da belli bir biimde bulunmasna gre mmkn
denir. mknsz olan iin de benzer ekilde. O halde asl imknn esas tanm
deiimin bir bakasnda ya da bir bakas olmak bakmndan ilkesi olabilir.

Blm 13

[1020a7] Her biri bir bir ve doal olarak bu-belirli-ey olan oluturucu elerine
blnebilen iin nicelik (poson) denir. yleyse bir nicelik, eer saylabilirse okluk,
llebilirse byklktr. okluk, imkn hlinde srekli olmayan paralara
blnebilen iin sylenir, byklk ise srekli olanlara. Byklklerden, bir ynde
srekli olan iin uzunluk, iki ynde srekli olan iin genilik, ynde srekli olan
iin derinlik denir. Bunlardan, snrl okluk <iin> say, <snrl> uzunluk iin
doru, <snrl> genilik iin dzlem, ve <snrl> derinlik iinse cisim <denir>.
Dahas, bazlar iin zleri gerei nicelik denir, bazlar iinse ilineksel olarak,
szgelii bir doru z gerei niceliksel bir eydir, kltrl ise ilineksel olarak. z
gerei <niceliksel> olanlardan doru gibi bazlar ousialar gerei yledirler (zira
<onlarn> ne olduklarn dile getiren ifadede bir nicelik bulunur), bazlar da bu tr
ousialarn etkilenim ya da hlleridir, szgelii ok ve az, uzun ve ksa, geni
ve dar, derin ve s, ar ve hafif, ve bunlar gibi dierleri. Ayrca z gerei
ya da bakalarna nispeten sylenen byk ve kk, daha byk ve daha
kk, z gerei niceliksel olanlarn etkilenimleridirler; te yandan, bu isimler,
bakalarna da aktarlmtr. lineksel olarak niceliksel denenlerin bazlar tpk

90
Kuvvet
87
kltrl ve beyazn birer nicelik olmas gibidir, ki onlar tayan niceliksel bir
eydir; bazlar ise devinim ve zaman <gibi>, nitekim bunlara, etkilenimleri olduklar
eyler blnebilir olduundan, niceliksel ve srekli denir. Demek istediim, devinen
deil, ama onun iinde devinmi olduu ey; zira bu niceliksel, devinim de yle,
devinim <niceliksel olduu> iin, zaman da <yle>.91

Blm 14

[1020a33] Bir anlamda ousiann fark iin nitelik (to poion) denir; szgelii insan
belli bir nitelikte olan hayvandr, ki iki ayakldr, at ise drt ayakl. ember de belli bir
nitelikte olan ekildir, ki aszdr, bir anlamda nitelik, ousiaya ilikin farktr. O halde
nitelik bir anlamda budur, yani (i) ousiann fark, bir dier anlamda ise <o>, (ii)
devinimsizler ve matematiin nesneleri <iin de kullanlr>, tpk saylarn bir eit
nitelii olmas gibi, szgelii bileik92 saylar, yani tek boyutlu olmayan, dzlem ya da
kat cisimle temsil edilen saylar (bunlar bir-ey-kere-bir-ey93 yahut bir-ey-kere-bir-
ey-kere-bir-eydir94), ve genel olarak <saylarn> ousia<sn>da niceliin dnda
kalandr, nitekim her birinin ousias, o saynn bir kere olduu eydir, szgelii alt iki
ya da kere deil, bir kere altdr. Dahas, (iii) devinenlerin ousialarnn etkilenimleri;
szgelii scaklk ve soukluk, aklk ve karalk, arlk ve hafiflik ve bunlar gibi
deitiinde cisimlerin bakalat sylenen dierleri. Yine, (iv) erdem ve ktlk
ve genel olarak kt olan ve iyi olan <iin de nitelik denir>.

[14] O halde, niteliin iki <temel> anlam olduu sylenebilir, bunlarn biri ise
daha nemli; (a) nitekim niteliin asl anlam ousialarn fark (saylardaki nitelik de
bunun bir ksmdr, zira bir eit ousiann farkdr, ama ya devinebilen olmayanlarn
ya da <devinebilen ama> devinmemekte olanlarn), dieri ise (b) devinen olmak
bakmndan devinebilenlerin etkilenimleri ve devinimlerin farklar. Erdem ve ktlk
ise bu etkilenimlerin bir ksmdr, zira onlar devinen varolanlarn iyi ya da belli belirsiz
yapan yahut yaplan olarak devinim ya da etkinliklerindeki farklar aa karrlar.
Nitekim u-u-ekillerde devinme ya da etkinlikte bulunma imkn tayan iyidir, u-
u-ekillerde ve <iyiye> kart <eyleme imkn tayan> ise kt. Nitelik en ok da
ruh tayanlar szkonusu olduunda iyiye ve ktye iaret eder, bunlarn da daha ok
tercih etme yetisine sahip olanlar.

Blm 15

[1020b26] Bant ya da gre-lik (pros ti) bir anlamda (i) iftle yarm, -kat ile
te-bir ve genel olarak daha ok ile daha az ve aan ile alan arasndaki iin sylenir.
Bir anlamda ise (ii) stan ile snan, kesen ve kesilen ve genel olarak yapan ile
etkilenen arasndaki iin. Bir baka anlamda ise (iii) llebilen ile l, bilinebilen
ile bilgi ve duyumsanabilir olanla duyumsama arasndakine <bant denir>.

91
Zira Aristoteles iin zaman, devinimin lsdr.
92
Asal olmayan.
93
kinin kat.
94
n kat.
88
[32] Bunlarn ilkine (i) saysal <bant> denirbunlarla ya da bir (1) ile
yaln ya da belirli bir iliki. Szgelii ift ile tek arasnda belirli bir saysal bant
vardr, ok da bir ile bir saysal iliki iindedir ama u ya da bu gibi belirli deil.
Yarm misli fazla (3/2) ile onun arpmaya gre tersi (2/3) arasnda da belirli bir saysal
bant vardr, te yandan bir tamn bir kesir fazlas (z + x/y) ile onun tersi (z - x/y)
arasndaki bant belirsizdir, tpk ok ile bir in arasndaki gibi. Aan ile alan
arasndaki bant da genel olarak saysal adan belirsizdir; zira say llebilir
olandr, llemeyene de say denmez zaten. Aan ve alan arasndaki de bu tr bir
bantdr, u kadar ve fazlas, bu ise belirsiz, nitekim fazlas dediimiz rastgele bir
eydir, <u kadara> e ya da deil. yleyse bunlarn hepsi iin saysal bantlar
denir ve <bunlar> saylarn etkilenimleridirler ve dahas, eit, benzer ve ayn iin
de bu geerlidir ama bir baka anlamda. Nitekim hepsi bire gre sylenir; zira
ousialar bir olanlara ayn, nitelii bir olanlara benzer, nicelii bir olanlara ise
eit <denir>. Bir anlamda bir, saynn balangc ve lsdr. O halde bunlarn
hepsi saysal bantlardr, ama ayn anlamda deil.

[1021a14] (ii) Etkin olanlarla edilgin olanlarn <bantlar> onlarn etkin ya


da edilgin imknlarna ve bu imknlarn etkinliklerine gre <ekillenir>; szgelii
stabilenle snabilen, ki <stmas> mmkndr, ve yine, stmakta olanla snmakta
olan, ve kesmekte olanla kesilmekte olan, <bu sefer> etkin olarak. Saysal
<bantlarn> ise, bir baka yerde sz edilen anlam dnda, etkinlikleri yoktur,
onlarn devinim bakmndan etkinlikleri bulunmaz. mkn bakmndan <greli>
olanlarnkilere zaman bakmndan bant denir; szgelii yapm olan yaplm
olana, yapacak olan yaplacak olana baldr. Zira bu ekilde baba iin bir olun
babas denir, nitekim biri yapm dieriyse yaplm bir eydir. Dahas, bazlar iin
tpk imknsz olan ve tm byle sylenenler gibi imknn yoksunluuna gre
<bant denir>, szgelii grnmez olan.

[26] yleyse saysal bantlar ve imkn bakmndan bant denenlerin hepsi


kendileri baka bir eye bal olduklar iin <yle>dirler, bakalar onlara bal olduu
iin deil. Zira llebilir, bilinebilir ve dnlebilir olanlara kendileri bir baka eye
gre sylendiklerinden bal denir. Nitekim dnlebilir olan, kendisine ynelik bir
dnmeye iaret eder; te yandan dnme, dnmesi olduu eye ilikin deildir
(zira bu ayn eyi iki kere sylemek olurdu). Benzer ekilde grme, bir eyin
grmesidir; grmesi olduu eye deil (bunu sylemek de aslnda bir bakma
dorudur) ama renklere ya da bu tr baka eylere ilikindir. nceki yani grme,
grmesi olduu eyin grmesidir ise ayn eyi iki kez dile getirmek olurdu.

[1021b4] yleyse z gerei greli denenlerin bazlarna bu anlamlarda,


bazlarna ise onlarn cinsleri byle olduu iin yle denir; szgelii hekimlik zanaati
iin, onun cinsi olan bilimin greli bir ey olduu dnldnden, greli denir.
Dahas, sahip olunanlara, onlara sahip olanlara greli dendii iin <greli denir>.
Szgelii eitlik, eit olan sebebiyle <grelidir>; benzerlik ise benzer olan sebebiyle.
lineksel olanlar ise, szgelii insan kazara herhangi bir eyin iki kat olmasndan ve
bunun da greli <bir kavram> olmasndan tr grelidir. Ya da beyaz olan, eer ayn
ey hem <greli bir eyin> iki-kat hem de beyaz ise.

89
Blm 16

[1021b12] Tam ya da mkemmel (teleion) bir anlamda (i) kendisinin dnda


herhangi bir parasn bulmak <mmkn> olmayan iin sylenir; szgelii her bir
eyin tam zaman, kendisi dnda kendisinin paras olan hibir zaman bulmak
<mmkn> olmayandr. Ve (ii) kendi cinsine ait erdemler ve iyi olan bakmndan
<kendi cinsinde> onu aan hibir ey olmayan; szgelii kendi alannn erdemlerine
ilikin trce hibir eksii olmayan <bir hekim yahut mzisyen iin> mkemmel bir
hekim veya mkemmel bir flt fleyicisi <denir>. Ve bylece anlam genilemesi
sonucu <terimi> ktler iin de kullanrz, tam bir kt yahut mkemmel bir
hrsz <gibi>, ve mademki bunlardan da iyi sz ederiz, iyi bir kt yahut iyi
hrsz gibi, erdem de bir eit tamlktr. Nitekim kendi alannn erdemlerine ilikin
trce doal bykln tekil eden hibir paras eksik olmad zaman her bir ey
ve her ousia tamdr. Dahas, (iii) erei kendisinde ikin olanlar, <eer erekleri> iyi bir
ey <ise>, bunlara da tam denir; zira eree (telos) sahip olma tamlktr (teleia). Bu
ekilde, mademki erek ulardan biridir, erein bu anlamn belli belirsiz eylere de tar
ve bozulma ve ktlkte onlar aan hibir ey olmadnda ve fakat onlar bu
balamda en u noktada olduklarnda tamamen yklm yahut tamamen
bozulmu eylerden bahsederiz. Bu yzden de anlam genilemesi sonucu lm
(teleute) iin erek denir, ki her ikisi de u eylerdir. Ereksel neden de bir u erektir.

[31] yleyse, z gerei tam denenler buncadr, bir yandan (a) iyi olmak
bakmndan hibir eksii olmayan, <bu konuda> onu hibir aan ve kendi dnda
hibir <paras> bulunmayan iin; bir yandansa (b) genel olarak kendi cinsinde onlar
aan bir ey bulunmayan ya da kendilerinin dnda herhangi bir ey olmayan iin
<tam denir>. Dierleri iinse zaten bunlardan hareketle <tam> denir, ya bu tr bir
eyi yaparak, ya ona sahip olarak, ya ona uyarak ya da asl anlamda tamlk denenlere
en azndan herhangi bir biimde bal olduklar iin.

Blm 17

[1022a4] unlar iin snr denir: (i) Her bir eyin en ucu, kendisinin dnda hibir
<paras> olmayan ve kendisinin iinde her <paras> olan ilk <ey>, (ii) bir
bykln biimi ya da bir bykle sahip olan olarak <byklk>, (iii) ve her bir
eyin erei (bu ise devinimin ya da eylemin kendisine yneldii <ey>, kendisinden
kt deil; ki bazen her ikisi de, nitekim ereksel neden <devinimin ve eylemin> hem
kendisine yneldii hem de kendisinden kt <bir neden tr>), ve (iv) her bir eyin
ousias, ve (v) her birinin nelii, ki bu da bilginin snr, ve eer bilginin snrysa, o
ayn zamanda eyin de snrdr. O halde ak ki balang ne kadar ok anlama
geliyorsa, snr da o kadar anlama geliyor <olmal>, <belki de> daha fazla; nitekim
balang bir snr, ama her snr bir balang deil.

Blm 18

[1022a14] Gerei (to kath ho) <terimi> pek ok farkl anlamda kullanlr, (i) bir
anlamda o, her bir eyin biim ve ousiasdr; szgelii <kendisi> gerei iyi <olunan
ey>, iyinin kendisi<dir>. Bir baka anlamda ise (ii) kendisinde bir eyin doal olarak

90
meydana geldii ilk ey; yzeyde renk gibi. yleyse terimin ilk anlam biimdir, ikinci
anlam ise her bir eyin madde ve ilk taycs. Genel olarak ise szkonusu terimle
nedenin farkl anlamlar sayca etir; nitekim neden geldi? ya da niin geldi?
denir ve neden yanl ya da doru karmda bulundu? ya da doru ya da yanl
karmda bulunmann nedeni nedir? denir. Dahas, (iii) terimin bir de konuma ilikin
anlam <vardr>, birinin durduu ya da yrd <yer gibi>; nitekim bunlarn hepsi
bir konuma ve bir yere iaret eder.

[24] O halde, z gerei (to kath hauto) teriminin de ayn ekilde pek ok
farkl <anlama gelecek> ekilde sylenmesi zorunlu<dur>. Bir yandan z gerei
olan, (a) her bir eyin neliidir; szgelii Kallias, z gerei Kalliastr ve Kalliasn
nelii. Bir anlamda ise (b) <bir eyin> nedirinde bulunan her ey; szgelii Kallias
doas gerei hayvandr, zira Kalliasn hayvan olmakl ifadesinde ikindir, nk
Kallias bir hayvandr. Dahas, (c) bir eyin kendinde ya da herhangi bir <parasnda>
kabul ettii ilk ey; szgelii yzey z gerei beyazdr ve insan z gerei yaar (zira
ruh insann bir ksmdr, yaam da aslen ruhtadr). Dahas, (d) kendinden baka nedeni
olmayan; insann hayvan ya da iki-ayakl olmak <gibi> pek ok nedeni vardr ama
yine de insan z gerei insandr. Yine, (e) tek bir eyde ve tek bana bulunan, bu
yzden de tecrit edilmi olan z gereidir.

Blm 19

[1022b] Dzenleme (diathesis) paralara sahip olan bir eyin <paralarnn> yere gre,
imknca ya da trce tasnif edilmesine denir. O, dzenleme adnn da ak ettii zere,
bir eit dzme (thesis) olsa gerektir.

Blm 20

[1022b4] Hl ya da tutum (heksis) bir anlamda (i) sahip olan ve sahip olunan bir
eyin etkinlik tarz iin sylenir, tpk eylem ya da devinim gibi (nitekim yapan ve
yaplan arasnda bir yapma vardr; benzer ekilde bir kyafete sahip olan ve sahip
olunan kyafet arasnda da ortak olan bir hl vardr). O halde ak ki bu tr bir hle
sahip olmaya sahip olmak imknszdr. Zira hle sahip olmaya sahip olunsayd, bu
sonsuza yrrd. Bir baka anlamda ise, (ii) tutum, dzenlenenin onun araclyla iyi
ya da kt olduu bir dzenleme iin sylenir, z gerei ya da bir bakasyla
ilikisinde; szgelii salk bir eit tutumdur, zira o byle bir dzenlemedir. Dahas,
bu eit dzenlemelerin ksmlar iin de tutum denebilir; bu yzden de ksmlarn
erdemi bir eit tutumdur.

Blm 21

[1022b15] Etkilenim (pathos) bir anlamda (i) bakalamay iinde tayan bir
niteliktir; szgelii beyaz ve siyah, tatl ve ac, ar ve hafif, ya da bunlar gibi dierleri.
Bir anlamdaysa (ii) bu bakalamalarn etkinlik halleri ya da zaten bakalam
olmalar. Dahas, (iii) bu bakalamalarn ve devinimlerin zararl olanlar, bunlarn da
daha ziyade acl olanlar. Yine, (iv) byk felaketler ve aclara da etkilenim denir.

91
Blm 22

[1022b22] Yoksunluk (steresis) bir anlamda (i) sahip olunmas doal olan bir eye
sahip ol<a>mayan iin sylenir, onun iin <o eye> sahip olma doal olmasa bile;
szgelii bir bitkinin gzlerden yoksun olduu sylenir. Bir anlamda ise, (ii) kendisi
ya da cinsi iin sahip olunmas doal olan eye sahip ol<a>mayan <iin sylenir>;
szgelii kr bir adamn grmeden yoksun olmasyla kstebeinki farkldr, biri cinsi
gerei, dieriyse z gerei <grmeden yoksundur>. Dahas, (iii) <bir eye> sahip
olmas doal olann <o eye> sahip olmas doal olduu zaman <o eye> sahip
olmamas (nitekim krlk bir eit yoksunluktur, kr ise herhangi bir yata deil ama
grmeye sahip olmas doal olduu yata grmeye sahip deilse <krdr>), benzer
ekilde, <bir eye> sahip olmay doal klan koullar, araclar, ilikiler ve tarzda <o
eye> sahip ol<a>mama. Dahas, (iv) bir eyin zorla ekilip alnmasna da yoksunluk
denir.

[33] te yandan, (v) a- nekinin kullanld ne kadar deilleme varsa, o


kadar eit yoksunluktan sz edebiliriz; nitekim sahip olmas doal olan eitlie sahip
olmayan iin eitsiz (anison), genel olarak rengi olmayan yahut belli belirsiz olan
iin grnmez (aoraton), ve genel olarak aya olmayan yahut belli belirsiz olan iin
ayaksz (apoun) denir. [1023a] Dahas, <bir eye> kk bir <miktarda> sahip
olmay <ifade etmek> iin de <deillemeler kullanlr>; szgelii ekirdeksiz
(apyrenon), bu ise <ekirdee> belli belirsiz bir biimde sahip olan iin sylenir.
Dahas, kolayca veya gzelce <yaplamayan> iin de <a- neki kullanlr>; szgelii
sadece kesilemeyen iin deil, ayn zamanda kolayca ve gzelce kesilemeyen iin de
kesilemez (atmeton) <denir>. Yine, tmyle sahip olmayan iin <yoksun denir>;
nitekim tek gzl biri iin deil, iki gz birden grmeye sahip olmayan iin kr
denir. Bu yzden her ey ya iyi ya da kt, ya adil ya da adaletsiz deildir, ama
bunlarn arasndakiler de vardr.

Blm 23

[1023a8] Sahip olma ya da tutma (to ekhein) pek ok farkl anlama gelir, bir
anlamda <sahip olmak> (i) bir eyi kendi doas ya da eilimine gre tamaktr, bu
yzden atee insan tarafndan sahip olunur deriz, ya da tiranlarn kentlere, giyinenlerin
kyafetlere sahip olduunu syleriz. Bir anlamda ise (ii) bir eyde alc olarak bulunan
iin <sahip olmaktan sz ederiz>; szgelii bronz, heykelin biimine sahiptir, beden
de hastaln. Bir anlamda ise (iii) saran bir eyin sard nesneye <sahip olduu
sylenir>, nitekim sarlan bir eye onu saranca sahip olunduu sylenir; szgelii
testinin suya, kentin insanlara ve geminin denizcilere sahip olduunu syleriz. Ayn
ekilde btnn de paralarna sahip olduunu <syleriz>. Dahas, (iv) bir eyin
<doal> devinimini ya da kendi eilimi uyarnca eylemesini engelleyenin o eye sahip
olduunu syleriz; szgelii stunlarn stlerindeki ar eyleri <tuttuklar sylenir>,
airler ise Atlasn g tuttuunu sylerler, tpk baz doa bilimcilerinin de syledii
gibi, tutmasayd, gk, yere kapaklanrd nk. Yine bu minvalde, srekli eylerin
srekli olmasn salayann da onlar <bir arada> tuttuu sylenir, nitekim aksi
takdirde her birinin kendi doal eilimleri gerei dierlerinden ayrlmas gerekirdi.

92
[24] Ayrca, bir eyin iinde olmak da sahip olmaya karlk gelenlere
uygun bir ekilde sylenir.

Blm 24

[1023a26] Bir eyden olmak (to ek tinos einai) bir anlamda (i) madde gibi bir eyden
kmak iin kullanlr ve bu da iki eit<tir>, (a) yakn cinse ya da (b) uzak tre gre;
szgelii bir anlamda tm svlar sudandr, heykeller ise bronzdan. Bir anlamda ise
(ii) ilk devindirici gibi bir ilkeden kmak iin; szgelii sava neyden kar?
Hakaretten, ki budur sava balatan. Bir anlamda ise <szkonusu terim> (iii) madde
ve sretin birleiminden kma iin kullanlr (tpk btnden parann, liadadan
eposun, evden talarn kmas gibi); nitekim erek biimdir, tam olan ise ereine sahip
olan. Bir anlamda ise (iv) trn ksmlardan kmas gibidir, szgelii insann iki
ayakldan ve hecenin <kendi> harflerinden kmas (bu ise heykelin bronzdan
kmasndan bakadr, zira birleik ousia duyumsanabilir maddeden kar, tr/biim
ise kavranabilir maddeden). Bazlarnn, yleyse, bu tr <eylerden ktklar>
sylenir, bazlar ise (v) ilkin bunlarn bir ksmnda ikin olandan <kar>; szgelii
ocuk, anne ve babadan ve bitkiler yeryznden, ki onlarn <belli> ksmlarndan
<karlar>. Bir anlamda ise (vi) zamanca sonra gelen; szgelii gnden gece ve dingin
havadan frtna <kar>, ki berikiler tekilerden sonra <gelir>. Bunlarn bazlar iin,
imdi sylediimiz gibi, baka olmaya doru bir deiime sahip olma bakmndan yle
syleriz, bazlar iinse yalnzca zaman bakmndan bir ardllktan tr, szgelii
gndnmnden yolculuk kt <denir>, ki gndnmnn ardndan yolculua
klmtr ve Thargelia, Dionysos enliklerinden kar <denir>, ki Thargelia,
Dionysos enliklerinden sonra balar.

Blm 25

[1023b12] Ksm ya da para (meros) bir anlamda (i) bir niceliin herhangi bir
biimde kendisine blnebilecei ey iin sylenir, zira daima bir nicelik olmak
bakmndan bir nicelikten karlan her eye <para> denir; szgelii iki iin bir
biimde n paras denir. Bir baka anlamda ise (ii) bunlarn arasnda yalnzca
btn len iin <para denir>; bu yzden de bir anlamda iki, n parasdr, bir
anlamda ise deil. Dahas, niceliin dnda, trn kendilerine blnebildii eyler,
bunlara da onlarn ksmlar denir; bu yzden de trlere cinslerin ksmlar denir.
Dahas, btnn kendisine blnd yahut kendisinden meydana geldii eyler,
biim ya da biime sahip olan; szgelii hem bronz (biimi tayan madde olarak) hem
de a, kre ya da kp biiminde bronzun ksmlardr. Yine, ifadede <nesneyi>
aklayan her bir ey, bunlar da btnn paralar <addedilirler>. Bu yzden de bir
anlamda cins trn ksmdr, bir baka anlamdaysa, tr cinsin.

Blm 26

[1023b27] Btn (holon), doaca bir btn oluturduu sylenen hibir paras eksik
olmayan ey iin sylenir ve sarlanlar sanki birmiesine saran ey iin, bu ise iki
<farkl tarzda dnlebilir>, ya bunlarn her biri birdir, ya da bunlar bir birlik
oluturur. Nitekim tmel olan ve genel olarak bir btn gibi dnlen, bir anlamda
93
tek tek birok nesneyi kuatt, bunlara yklendii ve bunlarn her biri bir olduu
iin bu ekilde <dnlr>; szgelii insan, at, tanrki bunlarn hepsi canllar.
Srekli ve snrl olan <iin de>, birden fazla paray bnyesinde bulunduran bir
birlik oluturduunda <btn denir>, ama daha ziyade imkn hlinde, eer deilse,
etkinlik hlinde. Bunlarn arasnda ise, zanaat sonucu yle olanlardan ziyade, doal
olarak yle olanlar, tpk birlik konusunda da sylediimiz gibi, <nitekim> btnlk
de bir eit birliktir.

[1024a] Dahas, bir nicelie sahip olann ba, ortas ve sonu vardr ve
<yeniden> dzenlenmesi fark yaratmayan iin tm denir; fark yaratan iinse btn.
Bunlarn her ikisini de iinde tayanlar ise, hem btndrler hem de tm. Bunlar
ise bir yeniden dzenleme sonucu doas ayn kalmakla birlikte, sreti ayn
kalmayanlardr; balmumu ve pelerin gibi. Nitekim <bunlara> hem tm hem de
btn denir, zira her ikisi<nin de imknna> sahipler. Su, sv olan her ey ve say
iin tm denir ve bir anlam genilemesi yoksa <kimse> btn saydan ya da btn
sudan bahsetmez. te yandan bunlara bir birlii ifade etmek iin kullanldklarnda
tm, ayrkl ifade etmek iin kullanldklarnda ise hepsi denir; tm bu say,
bu birimlerin hepsi gibi.

Blm 27

[1024a11] Hasarl ya da sakat (kolobon) <terimi> nicelikler iin kullanlr ama


rastgele <her nicelik iin> deil, <hasarl denecek nicelik> paralardan olumal ve
btn olmaldr. Nitekim ikiden bir karldnda <iki> hasar grm olmaz (zira
hasarl para hibir zaman kalan ksma eit olmaz), ne de herhangi bir say iin
hasarl deneblir, zira <bir eye hasarl denebilmesi iin> ousia baki kalmal. Eer
bir bardak <iin> hasarl <denecek> ise, o hala bir bardak olmaldr; ama
<eksiltilmi> bir say artk ayn say deildir. Sonra, e olmayan paralardan oluan
her ey iin de <hasarl demek zor>, nitekim bir anlamda say da iki gibi, gibi
e olmayan paralara sahiptir. Ancak genel olarak su gibi, ate gibi <paralarnn
yeniden> dzenlenmesi bir fark yaratmayan hibir ey hasarl deildir. <Bir eyin> bu
ekilde olabilmesi iin, <o eyin paralarnn> dzeni <o eyin> ousias ile ilikili
olmaldr. Dahas, srekli <olmaldr>; zira bir armoni e olmayan paralardan
meydana gelir ve bir dzene sahiptir, fakat onda hasar olumaz. Sonra, herhangi bir
parasndan yoksun olan her btn hasar grm olmaz. Nitekim <hasar grm
olmak iin eksik para> ne ousia iin asl, ne de herhangi bir para olmaldr; szgelii
bir bardak delinmise, hasarl deildir, ancak kulbu ya da d yzeyinde bir yer krksa
<ona hasarl denebilir>. nsan da eer etini ya da dalan kaybetmise <sakat>
deildir, ama eer bir d uzvunu kaybetmise, her d uzuv deil ama tamamen
alndnda yeniden olumayacak d uzuvlarndan birini kaybetmise, <ona sakat
denir>. Bu yzden de keller sakat deildir.

Blm 28

[1024a29] Cins ya da rk (genos), bir yandan, (i) ayn tre sahip olanlarn oluu
srekli olduunda szkonusudur; szgelii insan rk olduu srece demek,
insanlarn olular srekli olduu srece demektir. te yandan <rk>, (ii) ilk

94
devindirici olarak kendisi araclyla eyleri var olmaya tayan iin sylenir, nitekim
bu ekilde bazlar iin Hellenler denir, bazlar iinse onlar, <zira> ilk atalarnn
Hellen ya da on olmasyla <byle adlandrlrlar> (maddeden ziyade atalarndan
tr, te yandan, Pyrrha halk gibi, anasoylu rklar de vardr). Dahas, bir anlamda
(iii) dzlem, dz ekillerin cinsidir, kat ise kat cisimlerin (zira ekillerin her biri
ya u dzleme, ya da u kat olana <iaret eder>), bu <anlamyla cins> ise farklarn
taycsdr. te yandan, (iv) bir anlamda ifadelerde ikin olan bir eyin nedirinde
sylenen ilk eydir, bu<dur> cins, <ki> onun niteliklerine farklar denir. Cins ya
da rk, o halde, bu anlamlarda kullanlr: (i) Ayn tre sahip olanlarn oluunun
sreklilii, (ii) trdelerin ilk devindiricisi, ya da (iii) madde olarak. Nitekim farklar
ve nitelikleri kendinde tayan, taycdr <ve> biz ona madde deriz.

[10] Cins bakmndan baka ise ilk tayclar baka olan ve ne birbirlerine,
ne de birlikte ayn eye indirgenebilen eyler iin sylenir; szgelii biim ve madde
cinse bakadr, ve baka varolan kategorilerinin ekillerine gre sylenenler (nitekim
bazlar varolanlarn nedirine iaret eder, bazlar niteliine, bazlarysa daha nce
anlatld gibi), zira hibiri birbirlerine ya da bir tek eye indirgenebilir deiller.

Blm 29

[1024b17] Sahte ya da yanl (pseudos) <terimi> bir yandan (i) yanl ey


<ifadesindeki> gibi kullanlr, ve bu da bir arada olmayan yahut bir araya getirilmesi
imknsz olan<dr> (tpk kegenin llebilir olduunu sylemek gibi, ya da senin
oturuyor olduunu; bunlarn biri daima yanl, biri ise bazen, nitekim bunlar bu
halleriyle varolan deildirler), <szkonusu terim> dier yandan var olan ama olmad
bir ey gibi grnen ya da var olmayanlar iin <kullanlr> (perspektif resim yahut
dler gibi, nitekim bunlar bir eydir, ama grntsn yarattklar ey deil). eyler
iin, yleyse, bu ekilde yanl ya da sahte denir, ya var olmadklar iin, ya da
olmadklar bir ey gibi grndkleri iin.

[27] (ii) Yanl bir ifade ise, yanl olduu srece, var olmayan bir eye
ilikindir; bu yzden de bir ey hakknda doru olann dndaki her ifade yanltr,
szgelii embere ilikin bir <doru ifade> gen iin yanltr. Her bir ey iin, bir
anlamda, o eyin nelii anlamnda bir tek <doru> ifade vardr; bir anlamda ise birden
ok, ki bir biimde bir eyin kendisiyle onun nitelenmii ayndr (Sokrates ve
kltrl Sokrates gibi). Yanl ifade ise yaln anlamda hibir eyin ifadesi deildir.
Bu yzden de Antisthenesin hibir ey iin onun kendi ifadesinden baka bir ey
sylenemeyeceine, bir ey iin <yalnzca> bir ey <syleneceine> dair inanc
safadr, <ki> bundan elikinin var olmad, neredeyse hibir eyin yanl olmad
kar. te yandan her bir ey hakknda yalnzca <onun nelii anlamndaki bir>
ifadeden deil de, tamamen yanl ya da bir bakma doru baka eylerden de
bahsetmek <mmkn>dr, tpk sekiz iin ikiye ilikin bir ifadeden hareketle ift
<diyebileceimiz> gibi.

[1025a2] Bazlarna, yleyse, bu ekilde yanl denir, (iii) yalanc insan ise
bu tr <yanl> ifadeleri <kullanmay> bir baka sebepten deil, srf kendileri iin
seven ve tercih eden ve bu tr <yalan> ifadeleri bakalarna yutturan iin sylenir
(tpk yanl bir grnt yaratan eylerin sahte olduunu sylediimiz gibi). Bu yzden
95
de <Platonun> Hippias <diyalogundaki> ayn <kiinin> hem drst hem de yalanc
olabilecei ynndeki ifade yanltcdr. Zira <szkonusu iddia> yanltma imkn
tayan yalanc kabul eder (ki bu bilen ve aklbanda olandr); dahas, bile-isteye
kusurlu olann daha iyi olduunu <ileri srer>. Bu yanl varsaym bir dizi rnekten
kar, nitekim bilerek topallayann elinde olmadan topallayana nazaran <daha iyi
olduunu ileri srer> ki burada <isteyerek topallamaktan> topallamay taklit etmek
kastedilir, mademki gerekten bilerek topaldr, belki de daha kt biridir, tpk
karakteri bakmndan olduu gibi, bu durumda da.

Blm 30

[1025a14] linek (sumbebkos) bir eyde ikin olan ve <o ey iin> sylemesi doru
olan, ama zorunluluktan ya da ounlukla yle olmayan iin sylenir; szgelii iek
ekmek iin bir ukur kazan eer hazine bulursa, bu, hazineyi bulma, topra kazan iin
ilinekseldir. Nitekim bunun bundan ya da bunu takiben <ortaya> kmas ne
zorunludur, ne de ounlukla biri iek ekerken hazine bulabilir. Ve en azndan
kltrl biri beyaz olabilir; ama mademki bu ne zorunluluktan ne de ounlukla bu
ekilde meydana gelir, buna ilineksel deriz. Ancak madem (a) bir eyin kendisinde
ikin olduu ey95 ve (b) bir eyde ikin olan var ve bunlarn bazlar <belli> bir zaman
ve <belli> bir yerde, bir eyde ikin olabilen ama u ya da imdi yahut burada olduu
iin deil ilinek olacak. Dahas, ilinein hibir belirli nedeni yoktur, ancak talih
<olabilir>, bu ise belirsiz. Aiginaya varmak, <biri> eer oraya varmay
hedeflemediyse, ama frtna sonucu oraya srklenmi yahut korsanlarca karlmsa,
ilinekseldir. lineksel olan meydana gelmitir yahut vardr, ama kendi olmak
bakmndan deil, baka bir ey olmak bakmndan. Zira varmay hedeflemedii yere
varmasnn nedeni frtna, <varmak istemedii yer> ise Aigina idi. linek bir baka
anlamda da kullanlr, szgelii bir eyde <o eyin> z gerei ikin olan ama onun
ousiasnda bulunmayan, gen iin iki dik aya sahip olmak gibi. Ve bunlar ezel
olmay iinde tar, ncekilerin ise hibiri <tamaz>. Bunun temellendirmesi ise baka
bir yerde.

95
Tayc.
96
Ek 4: Yunanca-Trke Szlk

aphairesis soyutlama
aidios ezel
aisthsis duyumsama
aition neden
akribes pekin
altheia hakkat
althes doru
alloiosis bakalama
amydros belli belirsiz
anagg indirgeme
anank zorunluluk
anison eitsiz
anomoios benzemez
antikeimenon ztlk
antikhtn kar yer
antiphasis eliki
aoraton grnmez
aoriston belirsiz
apeiron snrsz, sonsuz
apodeiksis tantlama
apodeiktik tantlayc
apologia savunma
apophasis deilleme
aporia amaz
apo tautomatou kendiliinden
apoun ayaksz
apousia noksanlk
apyrnon ekirdeksiz
aret erdem
arkh ilke, balang
arkhiktat st
97
arkhoeides ilke olmaya namzet
artion ift <say>
asyntheton birlememi
atmton kesilemez
atomon blnemez, birey
atopon yersiz, sama
autos kendi<si>, z<>
bia zor, kaba kuvvet
dianoia enine boyuna dnme, zihin
diagg mr, gndelik hayat
diaphora fark
diaphoros farkl
diathesis dzenleme, konum
diathig gruplandrma, karlkl temas
dogma reti
dynamei imkn hlinde
dynamis imkn
dynaton mmkn
dystykhes bedbaht
dyskhereia zorluk, sknt
eidenai kavrama, bilme
eidos biim, tr
eikn temsil
eks ananks zorunluluktan
elatton daha az
eleutheros zgr
elleipsis alma
empeiria deneyim
enantia kart
endekhetai iinde tar, olas
entelekheia tamamlanma, gereklik
enyparkhonta oluturucu eler, ikin olanlar
epagg rnek, tmevarm
epipedon dzlem

98
epiphaneia yzey
epistm bilim, bilgi, bilgi tr
epistasthai salam bilme
ermia duraanlk
ermoun duraan
ergon i, eser
eskhata ular
genesis olu
genos cins
geras ayrcalk
gignesthai meydana gelme, varla gelme, haline gelme
gignskein anlama, bilme
gramm doru paras, izgi
gymnon plak
haplos yaln, basit, mutlak
harmonia armoni, uyum, ahenk
heksis hl, tutum
hen bir
heteron baka
holon btn
homalots denge
homoeides trde, ebiimli
homoios benzer
homoiomers paralar-birbirine-e
homnymos eadl
horismos tanm, belirlenim
horm doal eilim
hs epi to poly ounlukla yle
hyl madde
hypolpsis yarg
hypretoun ast
hyperokhn ama
hypokeimenon tayc, altta-duran, dayanak
hysteron sonra

99
idea biim
kata metheksin pay almak bakmndan
kataphasis evetleme, tasdik
kata sauton sen kendin gerei
kata symbebkos ilineksel
kath hauto z gerei, zsel, kendi bana (985b1)
kath hekaston tek tekler, tekil
kath hen doaca-bir, ortak bir ey
katholou tmel
kenon boluk
khra yer
khriston mstakil
khrmata eya, el altndakiler
kinsis devinim
kinoun devindirici
kolobon hasarl/sakat
ktsis elde etme
leukon beyaz
logos ifade, akl, sav, temellendirme, akl yrtme
meros ksm, para
megethos byklk
melan siyah
metabol deiim
metaksy aradaki
metaphora anlam genilemesi/kaymas, benzetme
mtis marifet
metheksis pay alma
mimsis taklit
mnma anmsama
mnm an
monas birim
mon duraanlk
morph sret
mousikon kltrl

100
neikos kin
ndon disiz
noesis dnme
noema dnce
nous us, dnme yetisi
oligon az, seyrek
on h on varolan olmak bakmndan varolan
organon alet
palaios kadim
paradeigma ilk rnek
parousia bulunu
pathos etkilenim, zellik
peperasmenon snrlanm, snrl
peritton tek <say>
phantasia izlenim
phasis nerme, sz bei
philia dostluk
philomythos sylence dostu
phora yer deitirme, tanma
phronsis aklbandalk, saduyu, basiret
phthora bozulu
phthoneros kskan
physis doa
poiseis yapma nesneler
poitik yaratcla dair, poietik
plrs dolu
plthos okluk, younluk
poly fazla
polla ok
pollaplasia oklu olanlar
pragmatos ey, megale
praktik yapp-etmeye dair, pratik
proairesis tercih
pro ergou faydal

101
prohyparkhoi nceden mevcut olanlar
pros ti bant, iliki, greli
prt philosophia asl felsefe
proteron nce gelen, nde gelen
pseudos yanl, sahte
psykh ruh, can
psykhron souk
rhythmos d hat, orant
skhma ekil
sma beden, cisim
smatikon cismn, bedensel
sros yn, kme
stasis duraanlk
steresis yoksunluk
stigm nokta, iaret
stoikheion e
strephein etrafnda dnmek
strongylon yuvarlak, eri
syllogismoi tasmlar
symbebkos ilinek
symphysei asalaka
syngenes hemcins
syndesmos ba
synekhes srekli
synolon somut btnlk
synousia ortaklk
synthesis birleim
taksis dzen
tanantia kartlar
tauta ayn
tekhn zanaat
teleia tamlk
teleion tam
teleut en son, lm

102
telos erek, son
thaumazein hayret etme, merak etme
theria temaa etkinlii
thertik temaa etmeye dayal, teoretik
thermots scaklk
thesis dzme, konum, ileri srme
to ek tinos einai bir eyden olma
to ekhein sahip olma
to hou heneka ereksel neden
to kath ho gerei
to kath hou zne
to on varolan
to pan evren, eylerin tm
to poion nitelik
to poson nicelik
to ti n einai nelik
to ti esti nesne, nedir
tode ti bu-belirli-ey
topos yer
trop eim, dn

103
ZGEM

Yasin Gurur Sev


25.11.1984 skdar
gurursev@gmail.com
0(553)5445844

Eitim
Orta Yeilky Anadolu Lisesi
Lise Tarhan Koleji
Lisans Baheehir niversitesi Sosyoloji Blm
Yksek Lisans Yldz Teknik niversitesi Felsefe Blm

Yabanc Dil
ngilize (TOEIC Skoru 925/990, DS Skoru: 90/100)
Eski Yunanca (leri Dzeyde)
Franszca (Orta Dzeyde)
Korece (Temel Seviyede)

Yaynlar
eviri Aristoteles. Lambda. stanbul: Notos, 2012.
(Yunanca'dan)
eviri Aristoteles, Theta. stanbul: Notos, 2013.
(Yunanca'dan)
eviri Parmenides. Doa zerine. Kutadgubilig. c. 23 s. 11
(Yunanca'dan) (2013): 173-207.
eviri Aristoteles. Delta. Kutadgubilig. c. 24. s. 7 (2013): 105-
(Yunanca'dan) 137.
Kitap nceletirisi Kutsal nsan, Kutadgubilig. c. 24. s. 13 (2013): 307-310.

104

Anda mungkin juga menyukai