Anda di halaman 1dari 48

Derleyen Atay Eri NESN Hazinedeki Pasl Teneke yokmu, iki yokmu, yokmu...

. Eski gnlerde yeryznn bir lkesinde hibiey yokmu. Hibieyi olmayan bir lkenin bir padiah varm. Bu padiahn da bir hazinesi varm. Bu hazinede o ulusun en deerli bir emaneti korunurmu. Atalardan kalan bu emanetle o ulus vnrm. "Hibieyimiz yoksa da, atalarmzdan bize byle bir emanet kald," diye avunurlar, yoksunluklarn, yoksulluklarn unuturlarm. Atalardan kalan emanet, bir kiinin, iki kiinin deil, btn ulusun olduundan, herkes bu deerli emanetten kendine vnme pay karrm. Onun korunmasna canla bala alrlarm. Btn ulusun mal olan emaneti korumak iin en uygun yer padiahn hazinesi olduundan, bu emanet de hazinede sakl dururmu. Hazineyi, gzlerini krpmadan silahl nbetiler beklermi. Hazinenin olduu yerde ku bile uurtmazlarm. Padiah, sadrazam, vezirler, sarayn btn ileri gelenleri, her yln bign, atalardan kalan kutsal emaneti koruyacaklarna namuslar zerine yemin ederlermi. Gel zaman git zaman, gnlerden bign padiahn iine, ulusun canlar, kanlar yoluna koruduklar bu emanetin ne olduunu anlamak istei dm. Padiah, bu emanet kutusunun iindekini grmek iin yanp tutuurmu. Sonunda bu isteini yenememi, bign hazine dairesine girmi. Nbetiler padiaha da yasak diyecek deiller ya... Sarayn hazinesine padiah, sadrazam, vezirler herzaman ellerini kollarn sallayarak zgrce girerler, emanetin yerinde durup durmadna bakarlarm. Padiah da byle yapm. Bu emanet, oda oda iinde, oda oda iinde, krk odadan getikten sonra krkbirinci odann iinde durur-mu. O odann iinde de kutu kutu iinde, kutu kutu iinde, krkbirinci kutunun iindeymi. Padiah krk odann kapsn am. Krkbirinci odaya girmi. Sonra krk kutu am. Krkbirinci kutuyu aarken heyecandan yrei kt kt arpyormu, "Bunca yldr koruduumuz emanet ne ola?" diye byk bir merak iindeymi. Bir de krkbirinci kutuyu ap baksn ki, ne grsn: Yeryznde o zamana kadar grlmemi bir mcevher. Bir alev gibi yanp duruyor. Altn desen altn deil, platin desen platin deil, gm hi deil... Padiah kendini tutamam, iinden, "Atalardan kalan bu kutsal emaneti ben kendime alrm. Benim olur. Kim nereden bilecek?" diye geirmi. Gneten koparlm bir para gibi l l yanan kutsal emaneti kutusundan karp, cebine atm. Atm ama, "Ya benim aldm anlalrsa..." diye de iine bir korku dm. O zaman, "Ben bu prl prl yanan eyi alr, onun yerine st yakut, sedef, zmrt, inci, elmasla ssl bir platin koyarm, hi-kimse bu emaneti grmediine gre, gnn birinde kutuyu aarlarsa, kutsal emanetin alndn anlayamazlar..." diye dnm. Dedii gibi de yapm. Sonra krkbir kutuyu i ie, onun stne de, krk-bir odann kapsn da st ste kilitleyip hazineden km ama, yapt dzen anlalacak diye de d kopuyormu. Hikimsenin, kutsal emaneti aldn anlamamas iin, o zamana kadar ylda bir kutsal emanet zerine ant iilirken, padiah bu and ylda ikiye karm. Her yl iki kez, alanlarda toplanrlar, padiah da, bakalar da, btn ulus, atalardan kalan kutsal emaneti kanlar ile, canlar ile koruyacaklarna ant ierlermi. Sadrazam kurnaz bir kiiymi. "Eskiden ylda bi-kez emaneti korumak iin ant iilirken, imdi neden padiah bunu ikiye kard?.." diye sadrazamn iine bir kuku dm. "Yllardanberi koruduumuz bu emanet ne ola?" diye o da bign hazineye girmi. Krkbir odadan geip, krkbir kutuyu ap emaneti grm. Ne de olsa padiah, dalaveresi aklmasn diye, ald emanetin yerine en deerli talarla ssl koca bir altn koyduundan, bu gzel ey karsnda sadrazam akna dnm. "Ben bu emaneti alr, yerine st renkli, parlak talarla ssl bir altn koyarm. Nasl olsa, hikimse, emanetin ne olduunu bilmediinden, gnn birinde kutuyu aarlarsa, kutsal emanetin bu olduunu sanrlar..." diye dnm. Dedii gibi de yapm. Ama iinde, yapt i anlalacak diye bir korku olduundan, padiahn ylda ikiye kard ant ime trenini, yaz, k ve baharlarda olmak zere ylda drde karm. Gelgeldim vezirlerden biri kurnaz bir kiiymi. "imdiye dek, ylda iki ant iilirken neden drde karld?.." diye iine bir kuku girmi. O da, kimseye danmadan hazineye girebildiinden, bign, hazineye girmi, krkbir odadan gemi, krkbir kutuyu am. Krkbirinci kutudan kan st parlak talarla ssl altn grnce, sevinten gzleri parlam. "Ben bunu alr yerine bir gm koyarm. Kim ner-den bilecek?.." diye dnm. Dnd gibi de yapm. Yapm

ama iinde yle bir korku varm ki, hrszl belli olmasn diye, ulusa kutsal emaneti ne kadar iyi koruduunu anlatmak iin, ylda drt kez yaplan ant ime trenini her ay yaptrmaya balam. Ulus, her ay alanlarda toplanp, son kiide son damla kan kalana kadar kutsal emaneti koruyacana ant iermi. Saray nazr kurnaz bir kiiymi. Ant imenin ayda bire kmasndan ikillenmi. "Bunda bir i olacak, bir gidip u emaneti greyim..." demi. Krkbir odadan geip, krkbir kutuyu ap emaneti grm. Atalardan kalan kutsal emanet o kadar houna gitmi ki, "Ben bunu alp yerine bir bakr koysam, kim nereden anlayacak?.." diye dnm. Dnd gibi de yapm. Yapm ama, iinde hrszl anlalacak diye bir korku olduundan, emaneti ne kadar titizlikle koruduunu halka gstermek iin ayda bir yaplan ant ime trenini, haftada bire indirmi. Gelgeldim, hazineyi koruyan suba, kurnaz bir adamm. inden, "Ne oluyor byle?.. Haftada bir ant iiyoruz! u kutsal emaneti bir gidip grsem..." demi. O da brleri gibi krkbir odadan geip, krkbir kutuyu am. Parlak bakr grnce ok sevinmi. "Ben bunu alr, yerine demir koyarm, kim nerden bilecek?.." demi. Dedii gibi de yapm. Ama yapt i, iine sinmediinden, emaneti korumakta ne kadar canla bala altn herkese anlatmak iin gsterie balam. Hergn, atalardan kalan kutsal emaneti, lm bile gze alarak koruyacana ant iermi. Gel zaman git zaman, ulusun iinden bir kii km. - Btn ulus yllardanberi atalardan kalan emaneti canmzla, kanmzla koruyacamza hergn ant iip duruyoruz. Dorusu bu emaneti hazinede ok iyi 10 saklyor, koruyoruz. Peki ama bu emanet nedir? Biz emaneti deiliz ya... u odalar, kutular aalm da, atalarmzdan kalan kutsal emanetin ne olduunu, neyi koruduumuzu bir renelim!., demi. Bu szler bomba etkisi yaratm. Bata padiah olmak zere, emanete hyanet edenlerin hepsi birden, hrszlklar anlalacak korkusuyla, bu dilei ortaya atan kiinin stne ullanmlar. Gerek emaneti arp onun yerine srasyla sahtesini koyanlar, bu katakulliyi yalnz kendilerinin yaptn sandklarndan ve birbirlerinin oyununu bilmediklerinden, hrszlklar ortaya kacak diye dleri kopuyormu. "Koruduumuz emanetin ne olduunu grelim!.." diyen kiiyi, -Vay hain!.. Atalarmzdan kalan yle kutsal, yle deerli bir emaneti, sen kim olasn da gresin... diyerek, o kiiyi, kutsal emaneti kmsemek, aalamakla sulandrmlar. Btn ulusu da kandrdklarndan, kendileriyle birlik edip, bunu syleyenin stne yrmler. Zavall azkalsn lin edilecekmi. Sonra padiah, - Biz bunu ldreceksek yasaya uygun ldrelim!., demi. Bu kiiyi ldrmek iin nce bir yasa yazp, sonra zel bir mahkeme yargs ile ldrmler. Gelgeldim, ldrmekle i bitmemi. nk, len kiinin szleri azdan aza yaylm. O dnce bir gibi gittike bym. Gnn birinde halkn iinden biri, "lm gze alarak koruduumuz emanetin ne olduunu, neden lm gze alarak gidip grmeyelim?.." diye dnm. Ama kendisinden ncekinin bana gelenleri bildiinden bu dncesini hikim-seye amam. Gizlice hazineye girip, kutsal emanete bakmay kafasna koymu. Ama padiah, sadrazam, vezirler, btn emanet hrszlar, aldklar belli olmasn, kimse anlamasn diye, atalardan kalan kutsal emaneti, daha dorusu onun yerine koyduklar eyi, eskisinden daha sk koruyorlarm. te buyzden de hazineye gizlice girmeyi baaran kii, kutsal emaneti alp, btn ulusa gstermek iin dar karken, hazineyi koruyanlarn eline dm. Adamn elinde, emaneti en son alann, onun yerine koyduu bir pasl teneke varm. Suba, adamn elindeki tenekeyi grnce, -Kutsal emanet bu deil!., diye barm. Saray Nazr, -Bu deil!., demi. Vezir de, -Bu deil!., demi. Sonra srasyla padiaha kadar hepsi, -Bu deil, bu deil!., demiler. O zaman, elinde pasl tenekeyi tutan adam, - Kutsal emanetin bu olmadn siz nerden biliyorsunuz? Bu deilse, ya hangisi?., diye sormu.

Bu soruyu oradakilerden hibiri yantlayamam. nk hepsi de emanetin yerine koyduklar eyin 12 sonradan alndn anlamlar. Yakalanan kiiyi hemen orada bodurup iini bitirdikten sonra pasl tenekeyi kutuya koymular. Kutu kutu iine krkbir kutuya, onu da krkbir oda iine gizlemiler. Ama ileri bitrl rahat olmadndan, kutsal emaneti korumak iin bir yasa karmlar. Bu yasaya gre, sabah, le, akam, gnde n, btn ulus, atalardan kalan emaneti koruyacaklarna ant imek zorundaym. Bu and ienlerin hibiri, koruduklar kutsal emanetin alna alna, en sonunda bir pasl teneke olduunu hibir zaman bilememi. Memleketin Birinde adl kitaptan nsan Olun Yavrularm a karncayla baba karnca, yavru karncalar evrelerine toplamlar, onlara karncalk dersi veriyorlard. Baba karnca, dersinin sonunu yle bitirdi: - Yavrularm! Hayatta karnca olmaya aln! Hibir zaman karncalktan ayrlmayn. Yavrular, - Nasl karnca olalm? Kanncaln yollar nelerdir?., diye sordular. Baba karnca, - Kendinize bizi rnek aln, dedi. Biz ne yapyorsak, sizler de onu yapn! Yavru karncalar, baba karncayla ana karncaya baktlar. Onlar ne yapyorlarsa yle yaptlar. Yazdan yiyeceklerini toplayp toprak altna ydlar. Kn uyudular. Zaman gelince yumurtladlar. Baba karncayla ana karnca, ocuklarn yine evrelerine topladlar. Baba karnca onlara, 14 -Yavrularm! dedi. Ben artk lyorum. Hepinizden memnunum. Hepiniz karnca oldunuz. Hibiriniz karncalktan ayrlmadnz. Hakkm helal olsun. Allah sizden raz olsun. Baba balkla ana balk, yavru balklar evrelerine toplamlar, onlara balklk dersi veriyorlard. Baba balk, dersinin sonunu yle bitirdi: -Yavrularm! Hayatta balk olmaya aln! Hibir zaman balklktan ayrlmayn. Yavrular, -Nasl balk olalm? Balk olmann yollar nelerdir?., diye sordular. Baba balk, - Bizi rnek aln, dedi. Anneniz ve ben nasl yapyorsak siz de yle yapn! Yavru balklar, ana balkla baba bala baktlar, onlar ne yapyorlarsa yle yaptlar. Denizde yzdler. Kendilerinden kkleri yuttular, kendilerinden byklere yutuldular. Yumurtalar yapp rediler. Baba balkla ana balk, ocuklarn evrelerine topladlar. Baba balk onlara, -Yavrularm! dedi. Artk siz yetitiniz. Biz de rahat rahat lebiliriz! Hepinizden memnunum. Hepiniz balk oldunuz. Hibiriniz balklktan ayrlmadnz. Emeklerimiz boa gitmedi. Hakkm helal olsun. Allah sizden raz olsun. Yavru balklar, - Biz ok biey yapmadk, dediler, siz ne yaptnzsa biz de yle yaptk... Baba rdekle ana rdek, yavru rdekleri evrelerine toplamlar, onlara rdeklik dersi veriyorlard. Baba rdek dersinin sonunu yle bitirdi: - Yavrularm! Hayatta rdek olmaya aln. Hibir zaman rdeklikten ayrlmayn. Yavrular, - Ne yapalm da rdek olalm? rdek olmann yollar nelerdir?., diye sordular. Baba rdek, - ok kolay, dedi. Bizi rnek aln. Anneniz ve ben ne yapyorsak, siz de yle yapn! Yavru rdekler, ana rdekle baba rdee baktlar. Onlar ne yapyorlarsa yle yaptlar. Vak vak diye sesler kardlar. Suda yzdler, karada yrdler. iftletiler. Yumurtladlar, kulukaya yattlar, yavru kardlar. Baba rdekle ana rdek, ocuklarn yine evrelerine topladlar. Baba rdek onlara, -Yavrularm! dedi. Artk siz yetitiniz. Hepiniz iyi birer rdek oldunuz. Hibiriniz rdeklikten ayrlmadnz. Emeklerimiz boa gitmedi. Hakkmz helal olsun. Allah sizden raz olsun. Yavru rdekler, - Biz biey yapmadk ki, dediler. Size baktk, siz ne yapyorsanz, biz de onu yaptk...

Baba kpekle ana kpek, yavru kpekleri evrelerine toplamlar, onlara kpeklik dersi veriyorlard. Baba kpek, dersinin sonunu yle bitirdi: -Yavrularm! Hayatta kpek olmaya aln. Hibir zaman kpeklikten ayrlmayn. Yavrular: -Ne yapalm da kpek olalm? Kpek olmann yollar nelerdir?., diye sordular. Baba kpek, - ok kolay, dedi. Bizi rnek aln. Anneniz ve ben ne yapyorsak, siz de onu yapn! Yavru kpekler, baba kpekle anne kpee baktlar. Onlar ne yapyorlarsa yle yaptlar. Havladlar. Bekilik ettiler. Sadk oldular. iftletiler ve yavruladlar. Baba kpekle ana kpek, ocuklarn yine evrelerine topladlar. Baba kpek onlara, -Yavrularm, dedi. Siz artk yetitiniz. Hepiniz iyi birer kpek oldunuz. Biz de lyoruz. Hepinizden memnunuz. Hibir zaman kpeklikten ayrlmadnz. Emeklerimiz boa gitmedi. Hakkmz helal olsun. Allah sizden raz olsun. Sr, manda, hamsi, balina, deve, fil, ylan, koyun, yeryznde ne kadar baba hayvan ve ana hayvan varsa, yavrularna kendileri gibi olmalar, bunun iin de kendileri ne yapyorlarsa yle yapmalarn sylediler. Yavru hayvanlar da baba hayvanla ana hayvana bakp onlarn yolundan gittiler, sonunda iyi birer hayvan oldular. Baba hayvanla ana hayvan da lrken, yavrularna memnunluklarn sylediler, haklarn helal ettiler. Baba insanla ana insan, ocuklarn evrelerine toplamlar, onlara insanlk dersi veriyorlard. Baba insan, dersinin sonunu yle bitirdi: - Yavrularm! Hayatta insan olmaya aln, hibir zaman insanlktan ayrlmayn. ocuklar, -Ne yapalm da insan olalm? nsanln, insan olmann yollar nelerdir?., diye sordular. Baba insan, - ok kolay, dedi. Kendinize bizi rnek aln. Anneniz ve ben ne yapyorsak, siz de yle yapn! ocuklar baba insanla ana insana baktlar, onlar ne yapyorlarsa yle yaptlar. Hepsi de tpk tpksna babalarna benzediler. Baba insanla ana insan, ocuklarn yine evrelerine topladlar. Baba insan onlara, -Yazklar olsun! diye bard. Hibiriniz bizim istediimiz gibi yetimediniz. Hibiriniz insan olmadnz. Hepiniz de insanlktan uzaksnz. nsanlktan ayrldnz. Artk lyoruz. Yazk oldu emeklerimize, boa gitti. Btn hakkmz haram olsun, Allah hepinizi kahretsin. ocuklar ardlar, -Peki ama, bize neden beddua ediyorsunuz? dediler. Biz yanl biey mi yaptk yoksa?.. Size baktk, sizi rnek aldk. Siz ne yaptnzsa, biz de onu yaptk... Memleketin Birinde adl kitaptan lerleyelim, Ykseklim, Kalkmalm ^ ^^VAasal deil mi bu ya... yleyse sze "Bir varm, bir yokmu" diye balayacaz. Masal deil de nutuk olsa "Sayn yurttalar!" diye balardk sze. Her szn kendine gre ayr bir balangc oluyor. Evet, bir varm bir yokmu... Sonra? "Evvel zaman iinde kalbur saman iinde, inler cinler top oynarken ykk hamam iinde..." Bu sizin masal dediiniz hep tekerleme. yle, tekerleme ya, sz kalabal... Hibir anlam olmayan ardarda sralanm tekerlemeler. Peki, sonra ne olmu? Sonra m? Ondan sonra-cazma syleyeyim, bir zamanlar bu yeryznde bir lke varm. Yeryznde lke bitane deil ama, anlatacamz masal o lkede geiyor. Yeryznde bir lke varm. Bu lkede yaayanlarn iinden kii, "Bir de gidip baka lkeleri gezip 20 grelim, bakalm oralarda neler varm," diye dnmler. Dndkleri gibi, baka lkelere gidip oralarda gezip tozmular. Yurtlarna dnnce, bunlardan birisi, - Ben, demi, gittiim yerlerde yeni biey rendim. -Ne rendin?., diye sormular. -"lerleyelim, ilerleyelim..." te bunu rendim... demi. Yurttalar, - Doru, demiler, ilerleyelim ya... kinci gezgin,

- Ben de dolatm yerlerde yeni biey rendim... demi. -Nedir?., diye sormular. -"Ykseklim, ykselelim..." demi. te bunu rendim. Yurttalar ona da, - Doru, demiler, ykselelim ya... nc gezgin, -Benim de, demi, gittiim yerlerde rendiim yeni biey var. Sormular: - Sen ne rendin? - "Kalkmalm, kalkmalm..." te bunu rendim. -ok doru, demiler, kalkmalm ya... O gnden sonra o lkede herkes birbirine "lerleyelim", "Ykselelim", "Kalkmalm" demeye balam. 21 Yllarca syleye syleye bu sze yle almlar ki, bu szler o lkede artk selam yerine gemeye balam. "Merhaba", "hogeldin", "hobulduk", "gnaydn", "allahasmarladk", "glegle" gibi szler unutulmu. ki arkada yolda birbirini grnce, biri brne, -lerleyelim!., dermi. br de ona, -lerleyelim, ilerleyelim... dermi. ki kii birbirleriyle yeni tannca, el skr skmaz, biri, -Ykselelim... der, br de skt eli sallayarak, -Ykselelim, ykselelim... dermi. Vapura binen yolcuyu uurlayan arkadalar, ellerini sallayarak, -Kalkmalm!., diye barrlar, vapurdaki de mendil sallayarak, -Yaa, kalkmalm, kalkmalm... diye seslenirmi. Bylece o lkede yllar geip gitmi. Derken gnn birinde, o lkeden kii gidip baka lkeleri gezmiler. Dnlerinde bunlardan birisi yurttalarna, - Ben, demi, gittiim yerlerde yeni biey rendim. -Ne rendin?., diye sormular. - "lerleyelim, ilerleyelim," demekle olmaz, ilerlemeli... te bunu rendim... demi. Yurttalar, - Doru, ok doru, demiler, "lerleyelim, ilerleyelim!" demekle olmaz, ilerlemeli... 22 kinci gezgin, - Gezdiim yerlerde ben de yeni biey rendim... demi. - rendiin nedir?., diye sormular. O da, - "Ykseldim, ykseklim," deyip durmakla olmaz, ykselmeli... te bunu rendim... demi. Ona da, -Doru, demiler, "Ykseklim, ykseklim," demekle ykselinmez, ykselmeli... nc gezgin, -Benim de rendiim yeni biey var... demi. Sormular: -Nedir? -"Kalkmalm, kalkmalm," demekle olmaz, kalknmal... Benim rendiim de ite bu... Yurttalar, - Gerekten yle, demiler, "Kalkmalm, kalkmalm," demekle olmaz, kalknmal... O gnden sonra bu yeni szleri sylemeye balamlar. Yolda birbirini gren arkadalardan biri, brne, -lerleyelim!., deyince, br de ona, -lerlemeli!., diye cevap verirmi. Uzun zaman birbirlerini grmemi olan iki tandk biyerde karlanca birbirine sarlrlar, biri brne, -Ykseklim, ykseklim... der, br de, 23' -Ykselmeli, ykselmeli... dermi. Misafirlie gidenler ev sahiplerine, -Kalkmalm!., der, ev sahibi de misafirlerine, -Yaa, kalknmal, kalknmal... dermi. Aradan yllar, yllar gemi. Gel zaman, git zaman, o lkeden kii, baka lkeleri grmeye gitmiler.

Dnlerinde, o kiiden biri, - Ben, demi, gittiim yerlerde yeni biey rendim. -Nedir?., diye sormular. O da sylemi: - "lerlemeli, ilerlemeli," demekle olmaz, ilerlemeli ama, nasl ilerlemeli? te bunu rendim. Yurttalar, - ok yerinde, demiler, ilerlemeli ama, nasl ilerlemeli? kinci gezgin, - Dolatm yerlerde ben de yeni biey rendim... "Ykselmeli, ykselmeli," demekle ykselinmez. Nasl ykselmeli? te bunu sormasn rendim. Yurttalar, -Doru, demiler, "Ykselmeli, ykselmeli," demekle olmaz, nasl ykselmeli? nc gezgin, -Benim de rendiim yeni biey var... demi. -Nedir? - "Kalknmal, kalknmal," demekle olmaz, nasl kalknmal? te bunu sormasn rendim. 24 Yurttalar ona da, - ok doru, demiler, "Kalknmal, kalknmal," demekle olmaz, nasl kalknmal... Artk o gnden sonra, o lkede birisi bir kahveye girdi mi, kahvede oturanlara, -lerleyelim... dermi. Kahvedekiler de ona, -lerlemeli... derlermi. O da cevap olarak, -Nasl ilerlemeli?., diye sorarm. Kocalar her sabah evlerinden kp ilerine giderlerken, karlarna, - Ykseldim!.. derlermi. Kadnlar da kocalarna, -Ykselmeli... deyince, kocalar ellerini sallayarak, -Nasl ykselmeli?., der, merdivenden inerler-mi. ocuklar gece yatacaklar zaman, analarna, -Anneciim, kalkmalm!., derlermi. Anneler de, -Kalknmal yavrucuum... deyince ocuklar, -Nasl kalknmal, anneciim?., der, annelerini, babalarn pp yataklarna yatarlarm. O lkede yaayanlar yllar yl bu szleri dillerinden hi drmemiler. Gel zaman, git zaman, o lkeden kii, baka lkelere gidip oralar dolam, sonra yurtlarna dnmler. Bunlardan birisi, - Ben, demi, gittiim yerlerde yeni biey rendim. Yurttalar, -Nedir?., diye sormular. O da yle demi: -"Nasl ilerlemeli," diye sormakla olmaz, nasl ilerleneceini dnmeli... te bunu rendim. - Doru, demiler, sormakla olmaz, nasl ilerleneceini dnmeli. kincisi, -Ben de yeni biey rendim... demi. -Nedir?., diye sormular. - "Nasl ykseldim," diye sorup durmakla ykse-linmez, nasl ykselineceini dnmeli... Yurttalar, -Doru, demiler, "Nasl ykselmeli," diye sormakla olmaz, nasl ykselineceini dnmeli... nc gezgin, - Benim de rendiim yeni biey var, demi, "Nasl kalkmalm," diye sorup durmakla kalknlmaz, nasl kalknlacan dnmeli. Benim rendiim de ite bu... Yurttalar, - ok doru, demiler, nasl kalknlacan dnmeli... O gnden sonra lkede kimse birbirine, "Naslsnz, iyi misiniz?" diye sormaz, karlnda da kimse, 26 "Teekkr ederim," demezmi. Bunun yerine, birbirini gren arkadalar yle konuurlarm: -lerleyelim, ilerleyelim... -lerlemeli, doru, ilerlemeli...

- "lerlemeli," demekle olmaz, nasl ilerlemeli? - Nasl ilerlemeli? - "Nasl ilerlemeli," demekle ilerlenmez, nasl iler-leneceini dnmeli... Komu kadnlar pencereden balarn karr, birbirleriyle yle konuurlarm: - Hu komu, ykseldim. -Ykselmeli, ykselmeli... - "Ykselmeli," demekle olmaz, nasl ykselmeli diye sormal. - Sormakla da olmaz, nasl ykselineceini dnmeli... retmenler her sabah dershaneye girince ocuklara, -Kalkmalm, kalkmalm ocuklar!., dermi. ocuklar da, -Kalknmal retmenim, kalknmal... dermi. - "Kalknmal," demekle olmaz, kalknmal ama nasl kalknmal?., deyince renciler, - "Nasl kalknmal," diye sorup durmakla olmaz, nasl kalknlacan dnmeli retmenim... derler, bu selam treninden sonra retmen derse balar-m. Gel zaman git zaman, o lkede kii... 27 Eeee, bu masal hep byle tekerleme mi? Sonu yok mu bu masaln?.. Var... Sonu neyse onu syle! Bu masaln sonu, btn masallarn sonu gibi yine tekerleme: Onlar ermi muradna, biz kalm kerevete... Hoptirinam adl kitaptan Paldr Kldr >u bilinen dnya zerinde yaayanlarn bilmedikleri bir baka dnya daha varm. O bilinmeyen baka dnyann alt ktas ile, o alt ktada yaayanlarn bilmedikleri bir de yedinci ktada yaayanlarn, o kta iinde bilmedikleri bir memleket varm. te bu bilinmeyen dnyann, bilinmeyen ktasndaki bilinmeyen memleketin bilinmeyen insanlar, bilinmeyen bir zamandanberi kendi kendilerine yaar dururlarm. Gnn birinde bilinen bu dnyadan bitakm adamlar, o bilinmeyen dnyadaki bilinmeyen ktann bilinmeyen memleketine gitmiler. Orada yaayanlara yle demiler: -Ey bilinmeyen dnyann bilinmeyen ktasnn bilinmeyen memleketinin bilinmeyen zamandanberi yaayan bilinmeyen insanlar! Bizler, bilinen dnyann bilinen ktasndaki bilinen memleketin bilinen 29 zamanndanberi bilinen insanlaryz. Gryoruz ki sizler ok geri kalmsnz. Nasl olup bu kadar geri kaldnza ok atk. Bilinmeyen dnyann bilinmeyen ktasnn bilinmeyen memleketinin bilinmeyen insanlar bu szlere ok kzp, - Hayr, demiler, biz geri kalm bir memleket deiliz. Bilinen dnyadan gelenler, -Geri kalmam olduunuz nerden belli?., diye sormular. - Biz, demiler, hayvan avlyoruz, balk avlyoruz. Bilinen dnyadan gelenler de, -Bebin yl nceki insanlar da balk avlyorlard... demi. Bilinmeyen insanlar, - Ama, demiler, biz hayvanclk da yapyoruz. Koyun srlerimiz var, inek besliyoruz. St sayoruz. Yourt yapyoruz. Bilinen insanlar, - Drtbin yl nce yaayanlar da bu sylediklerinizi yapyorlard, demiler, Bilinmeyen dnyann bilinmeyen insanlar, -Ama, demiler, biz tarm da yapyoruz. Ekip biiyoruz. Ekin yetitiriyoruz, iftilik yapyoruz. Bilinen dnyann insanlar, - Bu dedikleriniz de bin yldanberi yaplmaktadr. Bilinmeyen dnyann insanlar, 30 - Biz, demiler, pamuk da yetitiriyoruz. Ttn de ekiyoruz. Pancar da dikiyoruz. Fndk da topluyoruz. Bilinen insanlar, - Btn bunlar ikibin yldanberi yaplagelmekte olan ilerdir... demiler. te o zaman, bilinmeyen dnyann bilinmeyen ktasnn bilinmeyen memleketinin bilinmeyen insanlarn bir telatr alm. Birbirlerine,

-Yoksa biz sahiden geri kalm, gelimemi bir memleket miyiz?., diye sormular. Kendi sorularna yine kendileri yle cevap vermiler: - Besbelli yle olacaz. Bilinen dnyann insanlarna, - Peki, ne yapalm da gelielim? Gelimek iin ne yapmak gereklidir?., diye sormular. Bilinen dnyann bilinen ktasnn bilinen memleketinin bilinen insanlar da, - Gelin, bizim memleketimize bakn. Biz ne yap-msak siz de yle yapn. Bizim ne yaparak gelitiimizi grn!., demiler. Bu szlere akllar yatm. Bilinmeyen dnyann bilinmeyen ktasnn bilinmeyen memleketinin bilinmeyen insanlar, bilinen dnyann bilinen ktasndaki bilinen memleketlerine gitmiler, oralarda bilinen insanlarn neler yaptklarna iyice bakp onlar renmiler. Sonra kendi memleketlerine dnmler. 31 lk dnenler, -Biz anladk, demiler, onlarda makine var... kinci gelenler, - Neden ilerlediklerini rendik, makine yapmlar da ondan... demiler. Bilinen dnyadan gelenlerin hepsi de byle sylyorlarm: -Makine... - Gelimemiz iin makine yapmalyz... - Makine yapmazsak ilerleyenleyiz. Bu dncede hepsi birlik olunca, - yleyse biz de makine yapalm... demiler. Memleketin heryanna tellallar kartp bartmlar: - Bilinen dnyadaki makineleri grenler, makine yapmasn bilenler gelsinler. Memleketimizde makine yaplacaktr! O memleketin drt biyannda makineyi gren, bilen ne kadar insan varsa hepsi toplanmlar. Onlara, - Her ne isterseniz emrinizde, her ne dilerseniz hazr. Yeter ki makine yapn da memleketimiz gelisin... demiler. Makine yaplmaya balanm. Yaplm, yaplm, yllarca altktan sonra makineyi yapanlar, yaptklar makineye uzaktan yakndan, yandan, nden, arkadan, stten iyice bakp, - Acaba oldu mu?., diye birbirlerine sormular. Bilinen dnyann bilinen ktasndaki bilinen memleketinde makineleri grm olanlar, 32 - Olmu, olmu... Tpk oralarda grdmz makinelere benziyor ite... demiler. Bundan sonra btn memlekete, - Makine yapld, filan gn al treni var, herkes gelsin, yaptmz makineyi grsn... diye ilan etmiler. Yer yerinden oynam. Herkes makineyi grmeye gelmi. O memleketin byklerinden biri, -Artk makinemizi de yaptk, bundan sonra gelieceiz... demi. Bilinen dnyadaki makineleri grenlerden biri, - Bu, demi, makine olmaya makine ama, bana bir eksii varm gibi geliyor. Benim bilinen dnyann bilinen memleketlerinde grdm makinelerin, aklmda kaldna gre, arklar vard. Bunun arklar yok. - Evet, evet, demiler, ok doru. Grdmz makinelerin arklar da vard. Bunun yok. Hemen buna arklar da yaplsn. Bu emir zerine iiler, ustalar almaya balamlar. Bisr arklar yapp, kurduklar makinenin orasna burasna yerletirmiler. Ama arklar az bulup daha da oaltmlar. Bylece makine koskocaman biey olmu. Yeniden almaya balanm. Kkl bykl miller yapp makinenin orasna burasna, bo bulduklar yerlerine yerletirmiler. Yllarca yaplan miller eklene eklene makine yle bym ki, kurulduu ehre smaz olmu. Bu i bitince toplar atlp makinenin tamamland ilan edilmi. Memleket halk bayram yaparak makineyi grmeye gelmi. Byklerden biri, - Hah, demi, makine ite byle olur. Hem de ok byk bir makine yaptk. Aralarndan biri,

- Makine gzel olmaya gzel ama, demi, bana bu makinelerin bir eksii varm gibi geliyor. Bizim grdmz makinelerin silindiri yok muydu? brleri, - Evet, evet, demiler, iyi ki hatrlattn. Azkalsn silindirsiz makine yapacaktk da, bou bouna gelieceiz diye bekleyip duracaktk. Hemen bu makineye silindirler yaplsn. Balamlar silindirler yapmaya. Yllar yl silindir yapp makineye takmlar. Makine de bym bym, o memleketin te birini kaplam, ama sonunda her grenin, "Aman ne gzel," dedii byk bir makine olmu. O memleketin yals, genci, hastas, salam, ocuu, by makineyi grmeye gelmi. Memleketin bykleri, - ok gzel! demiler, ok... Makine dediin ite byle olur. Ama ilerinden biri, -Acaba ben yanl m hatrlyorum, demi, benim aklmda kaldna gre, bizim grdmz makinelerde kazan, ocak gibi eyler de vard. 34 Byklerden biri, -Yaa, sahi, demi, ben de demindenberi bu makinenin bir eksii var ama, acaba nedir? diye dnp duruyordum. yle ya, buna kazanlar, ocaklar da ister. Hi kazansz, ocaksz makine olur mu? Hemen buna kazan, ocak, pota yaplsn. "Bastne," deyip ie koyulmular. Kazanlar yapmlar, ocaklar, kazanlar... Yllarca altktan sonra makinenin heryeri, heryan kazan, ocak dolunca, - Kazan, ocak koyacak yer kalmad, herhalde artk olmutur... diye byklere haber vermiler. Yine halk sevin iinde toplanm. Alklar arasnda gelen memleketin bykleri makineyi grnce, - Hah, demiler, ite makine diye buna denir. Artk gelimememiz iin hibir neden kalmad. Makine de oldu. Ordan biri, -Size bu makinede biey eksikmi gibi gelmiyor mu? demi, bizim grdmz makinelerin kasnak diye bieyleri vard. Hani bunun kasnaklar? Bunu duyan brleri, - Hay Allah iyiliini versin, demiler, yahu azkal-sn unutacaktk da kasnaksz makine yapacaktk Grdn m sen ii... Hemen kasnaklar yaplp makineye taklsn. Yllarca alp irili ufakl kasnaklar yaplm, makineye taklm. Ama makine de yle bym, yle bym ki, o memleketin yarsndan ounu kaplam. 35 Kasnaklar da taklnca memlekette grlmemi bir bayram balam. Davullar, zurnalar alnarak makineyi grmeye gelmiler. Memleketin bykleri memleketin yarsndan ounu kaplayan makineyi grnce, - Oh, hele kr, en sonunda u makineyi yaptk ya, artk hi korkmayn, geliiriz... demiler. Ama yine ilerinden birisi kp, - yice hatrlamyorum ama, demi, bana grdmz makinelerde baka biey daha varm gibi geliyor. Hah, tamam, aklma geldi, boru boru... Hani makinenin borular? Borusuz makine olur mu? Bizim grdmz btn makinelerin borular vard. brleri, - Hay aklnla yaa, diye barmlar, nasl da unuttuk... Boru ya, boru... Borusuz makine olur mu hi? Azkalsn unutacaktk da, bu kadar zahmetimiz boa gidecekti. Haydi, borular da yaplsn makinenin... e koyulmular, geceli gndzl yllarca alp yaptklar borular, makinenin nerde bo bir delii varsa arasna geirmiler. Borular takla takla makine yle bym, yle bym ki, nerdeyse btn memleketi kaplayacakm. Halk koa koa bayram sevinci iinde makineyi grmeye gelmi. Bykler makineye bakp bakp, -Artk tamam, demiler, hibir eksii yok... Makineyi yaptk ya, artk geliiriz. Bu srada ilerinden biri, 36 - Bana yine bir eksii varm gibi geliyor, demi. br bykler,

-Olamaz, demiler, makine nerdeyse memlekete smayacak kadar byd. Byle bir makinenin ne eksii olabilirmi? Durup dururken fesatlk sokup aklmz kartrma... Kar koyan, -Siz ne derseniz deyin, demi, bu makinede bir eksiklik var. Bizim grdmz makineler paldr kldr, paldr kldr ilemiyorlar myd? Silindirler gidip geliyor, arklar dnyor, dililer birbirine geiyor, kasnaklar fr fr dolanyor, kazan kaynyor, ocak yanyor, miller girip kyor, kollar kalkp iniyor, bir grlt patrtdr gidiyordu. Oysa bu bizim makinenin sesi soluu kmyor. brleri dnmler, dnmler, sonra, -Gerekten yleydi, demiler, grdmz makineler paldr kldr grlt karyordu. emberler, kaylar, volanlar dnp duruyordu. Demek biz makineyi yapmasna yaptk da, imdi i patrtsna grltsne kald. Ha gayret, onu da yapalm, olsun bitsin... Yllar yl almlar, uramlar, ocaklar yakp kazandaki sular kaynatmlar. Milleri silindirlere, silindirleri dililere, dilileri kollara, kollar kasnaklara, kasnaklar borulara, borular vidalara balamlar. Uraa uraa en sonunda, arklar dnp, miller gidip gelmeye, volanlar evrilmeye, kasnaklar ile37 meye, borular tmeye, silindirler kaymaya, vidalar zangrdamaya balam. Bir grlt bir patrt ki, grltden patrtdan yer gk inim inim inlemeye balam. Bu grlty duyanlar sevinten gzyalar dkerek makineyi grmeye komular. Btn memleket halk makinenin evresinde toplanm. Bir enliktir balam. Memleket bykleri baarlarndan bbrlenerek birbirlerine, - yice bakn, aklnza baka biey geliyor mu? Makinenin hibir eksii kalmasn aman... demiler. Kimsenin aklna bir eksik gelmemi. Tpk tpksna grdkleri makine. - Tamam, demiler, fazlas var, eksii yok. Hi eksii olsa byle zangr zangr iler miydi? Bizim makinemiz, onlarnkinden bile byk. u sese bak, u grltye bak! Makinemiz ne grlt karyor... brleri de, - Evet, demiler, makineyi yaptk kurduk ya, biz de artk geliiriz. Bundan sonra bu makine hi durmadan ilesin ki, biz de durmadan gelielim... Hi durmadan makinenin ocana odun atarlar-m. Ocak da hi snmez, makine de alrm. Makine iledike hergn biraz daha gelitiklerinden sevin iindelermi. Ama bu byk makine, memleketin yarsndan ounu da kaplad iin artk eskisi gibi hayvan besleyemez, ekin ekemez, tarm yapamaz, rn yetitiremez olmular. Ne olursa olsun, 38 -Makinemiz var ya, artk geliiyoruz... diye sevi-nirlermi. Bilinen dnyann bilinen ktasndaki bilinen memleketin bilinen insanlar, bign yine bilinmeyen dnyann bilinmeyen ktasndaki bilinmeyen memleketine gelmiler, bilinmeyen insanlar grmler. Onlara, -Kulaklar trmalayan bu grlt patrt nedir?., diye sormular. Onlar da, - Makine ite, bizim yaptmz makine... demiler, makine iledike biz de geliiyoruz. Bilinen dnyann insanlar, - Gelimek mi, hangi gelimek... Siz eskisinden beter olmusunuz. Bu nasl makine?., diye sormular. Bilinmeyen dnyann insanlar, - te tpk sizin makineniz gibi, demiler, hatta sizin makinenizden bile byk... te borular var, dilileri var, arklar var, vidalar var, kazan, oca, volan var, silindiri, hereyi var, iliyor da... Bilinen dnyann bilinen ktasndaki bilinen memleketin bilinen insanlar, -yi ama, demiler, bu makine ne yapar, ne ie yarar, ne karr, niin alr? Bilinmeyen dnyann bilinmeyen ktasnn bilinmeyen memleketinin insanlar, - Ay bu makine biey mi yapard, biey mi karrd?., diye ararak sormular. 39 - Biey yapmayan makineyi niin yaptnz? Ne ie yarar? Bilinmeyen memleketin bilinmeyen insanlar,

- ok doru, demiler, makineyi yaptk ya, imdi de makineye biey yaptralm. Sonra kendi kendilerine, - Grlt karyor ya, yeter bize, demiler, bak dinle: Paldr kldr, paldr kldr... Hoptirinam adl kitaptan Devletleraras Dostluk likileri \.orakansi Devletinin Babakanlk dairesinde bir salon. Torakansi Babakan, Dbakan, Genelkurmay Bakan, Diyanet leri Bakan ve bakalar.) Torakansi Dbakan - Sayn Babakan'm, maruzatma ek olarak, zellikle u noktay da belirtmek isterim ki, memleketimiz aleyhinde tahriklerini gittike artrmakta olan Hopantomola'nn son gnlerde snrlarmza yakn blgelerde byk askeri ynaklar yapmakta olduunu haber alm bulunuyoruz. Tora-kansi'nin ebedi ve ezeli dman olan Hopantomola Kral'nn memleketimiz aleyhinde emeller beslemekte olduuna artk hi phe yoktur. Torakansi Babakan - Vay inek vay!.. Demek, topraklarmzda gz var ha!.. T. Dbakan - Evet, gz var... T. Babakan - Gz ksn! T. Dbakan - Gz ksn! 41 T. Babakan - Buna kar ne gibi tedbirler dnld? Genelkurmay Bakan neler dnyor? T. Genelkurmay Bakan - Snrlarmz boyunca tahkimatmz pekitirdik. T. Babakan - yi yapmz. Baka? T. Gnkur. Bk. - Merkezdeki kuvvetlerimizi snr boyuna gnderdik. T. Babakan - yi yapmz. Baka? T. Gnkur. Bk. - Yeniden iki kuray daha askere aldk. T. Babakan - yi yapmz. yi ama, ne gibi siyasi tedbirler aldk? Dileri bakmndan tedbirlerimiz nedir? T. Dbakan - Yksek msaadenizle arz edeyim Babakan'm. Son derecede ciddi tedbirler dnm bulunuyoruz. Hopantomola Kral... T. Babakan - Olmaz olsun... T. Dinileri Bakan - Aamiiin! En yakn zamanda geberir inallah... Aamiiin! T. Babakan - Peki, ne olmu o namussuza? T. Dbakan - Hopantomola Kral, gn sonra seksendrt yana basyor. T. Babakan - Dnyaya kazk akt alak... Ge-beremedi bitrl... T. Dbakan - Seksendrt yana girmesi mnasebetiyle bir tebrik telgraf gndermeniz, devletleraras protokol kurallar gereince uygun olur kansndaym. Yksek onaynza sunarm Babakan'm. T 42 GEREN MASALI T. Babakan - Gzeeel, yerinde bir tedbir. T. Dbakan - Telgraf yazld, hazr efendim... T. Dbakan (Okur) - "Samajeste Drdnc Mad-ragan, Hopantomola Kral, Majestelerinin dnyaya teriflerinin seksendrdnc yldnm mnasebetiyle..." T. Babakan - "Mnasebetsizliiyle" demek daha doru olur ya... T. Dinileri Bakan - Hi phesiz... T. Dbakan (Okur) - "... mnasebetiyle, her iki dost ve karde memleketlerimiz iin bu mutlu olay, gerek ahsm adna ve gerekse Babakan bulunduum Torakansi adna kutlarken..." T. Babakan - Oraya bir "candan" ekleyiniz, daha iyi olur. T. Dbakan (Okur) - "... candan kutlarken, za-tfahimnelerinin saltanatlarnn devamn ve Hopantomola milletinin..." T. Babakan - "Dost" diye ekleyiniz... T. Dbakan - Bastne... (Okur) "... dost Hopantomola milletinin ebediyyen payidar olmas dileimi ve bu zden duygularmn ltfen kabuln dilerim. Torakansi Babakan Fosika." T. Babakan - Gzel. Bir gramer yanl yok ya... T. Dbakan - Oluma da gsterdim efendim, yokmu... Olum, gramerden pekiyiyle geti snfn efendim. T. Babakan - Noktalar, virgller yerinde ya...

43 T. Dbakan - Yerinde hepsi, hi merak etmeyin... T. Babakan - Aman yerinde olsunlar da... yleyse getirin imzalayaym. (mzalar. ) Acaba bu tedbirler sizce yeter mi? T. Dbakan - Bu arada, Hopantomola Kral'nn vcudunu ortadan kaldrmak iin... T. Babakan - Araya "pis" diye ekleyiniz! T. Dbakan - Evet, pis vcudunu ortadan kaldrmak iin gerekli suikast hazrlklarmz da yapm bulunuyoruz... T. Babakan - Aaaa, bak bu ok gzel ite... (Hopantomola Devletinin Kral Saraynda bir salon. Kral, Hariciye Nazr, Harbiye Nazr, Diyanet leri Nazr ve bakalar.) Hopantomola Hariciye Nazr - Zatfahimnelerine daha nce de arz etmi olduum zere, Torakansi'nin sava hazrlklar artmtr. Torakansi Babakan'nn dmanca politikas anlalm bulunuyor. Hopantomola Kral - Vay drz vaay, vay st bozuk hergele vaaay!.. H. Diyanet Nazr - Evet efendimiz... H. Kral - Neye evet? H. Dn. Nazr - Buyurduunuz gibidir Hamet-meap!.. 44 H. Kral - Buna kar ne gibi tedbirler alnd?.. H. Hrc. Nazr - Arz edeyim efendimiz. lk i olarak, Torakansi Babakan'nn seksendrdnc ya gnnz iin gnderdii kutlama telgrafna bir cevap hazrladk. Msaade-i devletleri olursa okuyaym efendimiz... H. Kral - Okunsun! H. Hrc. Nazr - Bastne efendimiz... (Okur) "Ekselans Fosika, Torakansi Babakan. Ya gnm mnasebetiyle gndermek ltfunda bulunduunuz tebrik mesajndan..." H. Kral - Araya "pek nazik" diye ekleyiniz! H. Hrc. Nazr (Okur) - "... pek nazik tebrik mesajndan ok mtehassis olduumu arz ederken memleketlerimiz..." H. Kral - "Dost" demelisiniz... H. Hrc. Nazr (Okur) - "... dost memleketlerimiz arasndaki kardelik ve kader birliinin..." H. Kral - "Tarihi" desenize... H. Hrc. Nazr - Bastne efendimiz... (Okur) "... dost memleketlerimiz arasndaki tarihi kardelik ve kader birliinin devamn btn kalbimle temenni ederken, milletlerimiz arasndaki bu iyi mnasebetlerin devam iin sarf ettiim gayretlerden eref duyduumu bildirir ve bu mutlu vesile ile gerek ahsnza ve gerekse ahsnzda en mkemmel temsilcisini bulmu olan dost ve karde Torakansi milletine kran duygularm..." 45 H. Kral - Derin, derin!.. kran duygular daima derin olacak! H. Hrc. Nazr - Bastne Hametmeap. (Okur) "... derin kran duygularm arz ve ibla ile kesb-i eref eylerim. Hopantomola Kral Drdnc Mad-ragan." H. Kral - Verin, imzalayaym... Siz bu siyasi tedbirleri yeter buluyor musunuz? H. Hrc. Nazr - Onbe gn sonra Torakansi'nin kurtuluunun yirminci yldnmdr... H. Kral - Kurtulamaz olaydlar... H. Hrc. Nazr - Bu mnasebetle bir tebrik mesaj hazrladk efendimiz. H. Kral - Gzeeel... Tabii "Halisane" duygularmdan, Torakansi alaklarnn dnya barna yaptklar unutulmaz hizmetlerden de sz ettiniz... H. Hrc. Nazr - Tabii efendimiz... H. Kral - Yalnz sonunu okuyunuz! H. Hrc. Nazr - (Okur) "... karde Torakansi'nin kurtuluunun yldnm mnasebetiyle, gerek ahsm ve gerek milletim adna beslediim halisane hislerimi tazelemeye vesile verdii iin, Ekselans Fosika..." H. Kral - Yeter, anlald... Fosika denilen o hergeleyi bir elime geirsem, i i yiyeceim namussuzum... H. Dn. Nazr - Allann sayesinde elinize geecek ve zatasilaneleri muratlarna nail olacaktr efendi46

miz... Bizler, btn din kardelerimiz bunun iin duacyz efendimiz! H. Kral - Gzel, duaya devam edin... Siz, Harbiye Nazr'mz, siz neler yaptnz? H. Harbiye Nazr - Btn toplar ve tfekler yalanp temizlendi efendimiz. Ordudan btn izinleri kaldrdk ve askerlerimiz sekiz aydr nbette ve silah banda uyumadan bekliyorlar efendimiz. H. Kral - Ne bekliyorlar? H. Harbiye Nazr - rade-i ahanenizi Hamet-meap... f. Kral - Gzeeeel... Beklesinler... (Torakansi Babakanlk Dairesinde bir salon. Babakan, Dbakan, bakan, Genelkurmay Bakan ve bakalar.) T. Babakan - Dmanmz hakknda ne gibi yeni haberler var? T. Genelkurmay Bakan - Ne yazk ki, iyi haberler almyoruz. Hopantomola Kral, snf askeri daha silah altna almak iin ferman karm... T. Babakan - Vay eyolu ey vay!.. Bir elime geirsem pezevengi, kann ieceim, kann. T. Dinileri Bakan - nallah... miiiinL T. Babakan - Peki, aldmz tedbirler? 47 T. Genelkurmay Bk. - Biz de eyleri aldk eyden, onlar 'aptk, ondan sonracma... T. Babakan - Askeri tedbirleri sormuyorum, uzmanlar gerekeni yaparlar elbet... Ne gibi siyasi tedbirler alnyor? T. Dbakan - Siyasi mnasebetlerimizi son derecede dostane yrtmekteyiz. Bildiiniz gibi, geen ay iinde karlkl dokuz dostluk mesaj teati olundu. T. Babakan - ok iyi... T. Dbakan - Hopantomola Kral'nn olunun evlenmesi mnasebeti ile mutluluk dileyen bir kutlama mesaj gndermitik. T. Babakan - yi yapmz. Baka? T. Dbakan - Hopantomola Kral'nn tahta knn yldnm mnasebeti ile bir tebrik mesaj yolland. T. Babakan - yi yapmz. nallah taht bana yklr kart itin... T. Dinileri Bakan - miiiin... T. Babakan - Peki, yeni yeni baka siyasi tedbirler almyor muyuz? T. Dbakan - Alacaz... Dnyoruz Baba-kan'm. Fakat bir yeni mnasebet bulamadk... T. Babakan - Bulmalsnz... Dilerinin balca grevi, durup dururken bitakm mnasebetler bulup karmaktr. T. Dbakan - Pek tabii Babakan'm. timat buyurunuz ki, bugne kadar biok mnasebet vesileleri bulunmutur. T. Babakan - Ama dmanlarmz bo durmuyorlar. Biliyorsunuz, daha geenlerde, kaynanamn lmesi mnasebeti ile Hopantomola Kral zntlerini bildiren mesaj gnderdi ve bu vesile ile dostluunu yenilemeye frsat buldu. Kpolu herif, kaynanamn gebermesini bile siyasi maksad iin kullanyor. T. Gnkur. Bk. - Sayn kaynananzn lm zerine taziye telgrafn gnderdikleri gn, Hopantomola ua snrlarmz amt. T. Dbakan - Ona bakarsanz, Hopantomola Kra-l'nn torununun doumu iin tebrik mesaj gnderdiimiz gn, onlar da bizim bir casus ebekemizi enselemilerdi. T. Babakan - Hopantomola Kral'na bir mnasebet uydurup dostluk mesaj gndermeyeli ne kadar oldu? T. Dbakan - Daha bir hafta bile olmad. T. Babakan - Olamaaaaz... Bu kadar uzun zaman dostluk gsterisi yaplmamas byk gaf. Sonra bizden iyice phelenirler. Bizim Dileri uyuyor mu? Mesaj gnderecek bir mnasebet bulmalyz. Hep beraber dnelim... Mesela, mesela, mesela... T. Gnkur. Bk. (Gezinerek) - Mesela, mesela, mesela... T. Dinileri Bakan (Eli akanda dnerek) - Mesela, mesela, mesela... T. Dbakan (Ellerini birbirine vurarak) - Mesela, mesela, mesela... 49 Hepsi birden - Mesela, mesela, mesela... Semela, semela, semela... Lemesa, lemesa, lemesa, melesa, melesa, melesa... Selema, selema, selema... Lesema, lesema, lesema...

T. Babakan - Hah, buldum... Hopantomola Kral-l'yla aramzdaki Ticaret Anlamasnn imzalannn yldnm mnasebetiyle... T. Ticaret Bakan - Daha bir yl olmad Baba-kan'm, ancak sekiz ay oldu... T. Babakan - Olsun... Ticaret Anlamasnn sekizinci ay mnasebetiyle bir mesaj gnderelim... Bu vesileyle de dosta duygularmz belirtelim... T. Gnkur. Bk. - Bu arada Tank Tugayn da snra alalm m? T. Babakan - Tabii, mesajn gnderildii dakikada Tank Tugay harekete gesin, yedek kuvvetleri de gnderin... Ah u Hopantomola Kral'n bir elime geirsem, ktr ktr ensesinden keserdim namussuzu... Peki, ama arkadan bir mesaj daha gndermeliyiz... Bir mnasebet bulun... Mnasebet, mnasebet, mnasebet... Hep birden (Gezinerek) - Mnasebet, mnasebet, mnasebet... Sbamenet, sbamenet, sbamenet... Bnasemet, bnasemet, bnasemet... Sbanemet, s-banemet, sbanemet... Msabenet, msabenet, msa-benet... Busanemet, busanemet, busanemet... T. Tarm Bakan - Acaba... Uzun zamandr Ho-pantomola'ya yamur yamadndan kuraklk vard. 50 Geen pazartesi gn yamurlarn yadn haber aldk. T. Babakan - Seller altnda kalrlar da, hibiri kurtulmaz inallah, o kral da boulur... T. Tarm Bakan - Bereketli yalar mnasebetiyle bir tebrik mesaj ve bu vesileyle... T. Babakan - Tamam... Yaznz... "Samajeste Drdnc Madragan, Hopantomola Kral. Uzun zamandr yaszlk yznden kuraklk ekmekte olan dost ve karde Hopantomola topraklarna bereketli yamurlarn dmesi mnasebetiyle duyduum sonsuz sevinci kat- fahimnelerine arz ederken bu vesileyle..." (Hopantomola devletinin Kral Saraynda bir salon. Kral, Hariciye Nazr, Ziraat Nazn, Harbiye Nazr ve bakalar.) H. Harbiye Nazr - Hametmeap, zat devletlerine nce arz ettiim haberler doru kmaktadr. To-rakansi'deki ajanlarmzn verdikleri bilgiler birbirlerini tutuyor. Torakansi Babakan'nn kt niyeti anlalm bulunuyor. H. Kral - Vay it dl vay!.. Ulan, u herifi bir yakalarsam valla... Anasn alatmazsam bana da Hopantomola Kral Drdnc Madragan demesinler... Peki, ne yapmay dnyorsunuz? 51 H. Harbiye Nazr - Ha ha ha ha... Hametmeap... En iyi mdafaa, taarruzdur. Onun iin ha ha ha Hametmeap, biz n alp daha nce saldr-malyz... H. Kral - Ya siyasi tedbir ne olacak? H. Hariciye Nazr - Dneceim efendimiz. H. Kral - Dnelim... Hep birden - Dnelim, dnelim, dnelim... Hadi dnelim... Hadi, hadi hadi dnelim... H. Hariciye Nazr - Formller hazrdr efendimiz... H. Kral - Okuyun formlleri! H. Hrc. Nazr - Batne ha ha ha Hametmeap... (Ezbere okur) "Ekselans Fosika, Torakansi Babakan. Nokta nokta nokta nokta mnasebeti ile gerek ahsm ve gerek milletim adna, dost ve karde Torakansi'nin gstermi olduu ltufkrla en derin kran duygularm bikez daha yenilerken bu vesileyle..." H. Kral - Peki, vesile ne? Bir vesile bulmalyz... Vesile, vesile... Hep birden - Vesile, vesile, vesile... Selive, selive, selive... Levise, levise, levise... Velise, velise, velise... Sevile, sevile, sevile... H. Kral - Peki ama, ne mnasebetle? Bir mnasebet bulmalyz nce... Hariciye Nazr'mz bir mnasebet bulsun artk... Yeni yl mnasebetiyle... H. Hrc. Nazr - Yeni ylda tebrik mesaj gnderdik efendimiz. Kk olunun di karmas mnasebe52 tiyle, milli bayramlar mnasebetiyle... Btn mnasebetleri kullandk ha ha ha Hametmeap... H. Kral - Ah, ah ulan ah!.. O gavat bir yakala-sam... Neden suikast teebbslerimiz muvaffak olmuyor? Gebertemedik u herifi bitrl... Peki, ne mnasebetle mesaj gndereceiz?.. Bu ne biim Hariciye canm... Bir mnasebet bulun, bulun abuk, yoksa sizi azlederim...

H. Ziraat Nazr - Buldum... H. Kral - Ne buldun? H. Ziraat Nazr - Mnasebet buldum efendimiz. Nezaretimin son ald haberlere gre, Torakansi'de yln ilk salatalk mahsul idrak edilmi ve bu mnasebetle Torakansi Babakan bir nutuk vermitir. H. Ziraat Nazr - Yln ilk salatalnn idraki mnasebetiyle Torakansi Babakan'na bir tebrik... H. Hrc. Nazr - Mesaj gnderebiliriz... H. Kral - Tamam... Okuyun imdi mesaj... H. Hrc. Nazr - "Ekselans Fosika, Torakansi Babakan. Tarihi kader birlii ettiimiz dost ve karde Torakansi'de yln ilk salatalk mahsulnn idraki mnasebetiyle duyduumuz en kalbi ve en samimi hislerimizi bildirmekle eref duyarken bu vesileyle gerek ahsen zat devletlerine ve gerekse ahsnzda en yksek mmessilini bulan Torakansi milletine olan en iyi dileklerimi bikez daha tazelemekle eref duyarm..." H. Kral - Mesaj gnderir gndermez taarruz balasn... 53 H. Harbiye Nazr - Yoksa onlar bize daha nce saldracaklar Hametmeap! (Byk grltler duyulur: Grr... Grrr! Pat, pat, pat... Grrr!..) H. Kral - Bu ne yahu? Ne oluyor? Bu ne grlt? H. Harbiye Nazr - Ge kaldk ite... Onlar bizden nce taarruza getiler... Geliyorlar... Top top top atei... H. Kral - Mesaj... H. Hariciye Nazr - Taarruza gemeniz mnasebetiyle mtehassis olduumu bildirirken bu vesileyle derin k k... kranlarm... ha ha Hametmeap! Yeil Renkli Namus Gaz adl kitaptan Yeil Renkli Namus Gaz Operas K asan li Ycel, bu hikyeyi oyun olarak yazmam nermiti. Hikyemi Ycel'in ansna adyorum. Uvertr Dnyann tarihi ikimilyardrtyzmilyon yllk deniliyor. Benim bitmemi tarihim, imdilik elli yllk. . Kelebein tarihi bir gnlk. Arkeologlar yeraltnda yeni bir kent buldular. Bu kentte biok ileri uluslarn arkeologlarndan, tarihilerinden, bilginlerinden ve bilimcilerinden bir bilimsel kurul yllarca inceleme ve aratrmalarda bu55 lundu. Sonu, ok artcyd. nk Roma, Yunan, Msr, Smer, Eti, in uygarlklarndan ok daha eski dnemlerin izlerini tayan bu yeralt kentinde, ayn zamanda gnmz uygarlnn, tekniinin ve yaaynn da belirtileri grlyordu. Bu aklanabilir bir durum deildi. Sanki yirmibin yllk tarihsel geliimi kendisinde barndran bir kent, bir depremle yklm, bylece deiik alarn uygarlklar birbiri iine karp allak bullak olmutu. Bir ses alma makinesinin yannda cilal ta ann bir baltas bulunuyor, bir sutyenin yannda bir ilka oku, televizyonun yannda ilk insann iskeletinden bir kafatas duruyordu. O kentte bulduklar paralar, antlar, yaztlar, kaltlar ve hayvan derilerine, papirslere yazl ve talara kazl yazlar, en modern ofset ve tifdruk makinelerinde baslm kitaplar okuyarak, bilginler bu yitik uygarl ortaya kardlar. Bu derin aratrmalar ve incelemeler sonunda, belgelerin nda o kentte ok nemli bir olayn gemi olduu anlald. Tabalahura adnda bir kiinin bandan gemi olan bu olay udur: Entrodksiyon: Yitik uygarl barnda saklayan yeraltnda gml kentte, adna "Namus" denilen yeil renkli bir gaz vard. ok tatl yeil renkte olan bu gaz, btn teki gazlardan ok daha uucuydu. ieler iinde saklanr, 56 ksz yerlerde korunur ve ancak art yirmibir derece sda tutulurdu. Yirmibir dereceden aa sda Namus gaznn rengi alr ve parlak gne aydnlnda da bozulurdu. ienin tpas bir saniye ak kalsa Namus gaz hemen uar, bundan baka da havayla deinir deinmez alev alev parlayarak yanard. ok duyarl bir madde olan Namusu korumak, anlattmz bu nedenlerden tr ok gt.

En deerli madde Namus'tu. Yeryznde Namus'tan daha deerli hi, ama hibiey yoktu. Onun iin btn insanlar Namus'a sahip olmak iin alr, abalar, didinirlerdi. rnein Namus'un yannda altn, platin, elmas, prlanta gibi eyler, fk ve dk kadar deersiz kalrd. O ada insanlar doduklar zaman, anababala-rndan kendilerine miras olarak Namus kalmamsa, Namus'suz olarak domu olurlard. Ama alp abalayarak Namus sahibi olunard. Yani insanlar ne denli alr kazanrlarsa o denli ok Namus'a sahip olurlard. Btn insanlarn amac, ellerinden geldiince ok Namus'a sahip olmak ve Namus'larn gittike artrmakt. Ne var ki yeryzndeki Namus ancak belli bir miktardayd; onun deeri de bundan ileri geliyordu. Yoksa durmadan retilen bir madde olsa, bu denli deeri de kalmazd. Yeryznde belli bir miktarda olan Namus'tan bir parasna sahip olabilmek iin insanlar ok didinip didiiyor, gerekince de birbirle57 riyle atp savayorlard. Buyzden Namus ieleri elden ele geiyor, srekli sahip deitiriyordu. Ve bir insann ne denli ok Namus iesi olursa, toplumda deeri o denli artyordu. Namus gaz, yarm litrelik, bir litrelik, iki litrelik ielerde, be litrelik binliklerde ve onbe litrelik damacanalarda, yani norm zerine be boy kap iinde standardize edilmiti. Dediimiz gibi, ok duyarl ve korunmas pek zor olduundan, birazck k alp Namus'larnn rengi att iin zntlerinden intihar edenler ok oluyordu. Gazetelerde sk sk, "Sahip olduu iki damacana Namus'unun k alarak rengi att iin bir tccar intihar etti" gibi haberler kmaktayd. Namus yznden cinayetler de oluyordu: "ienin tpasn ak brakarak Namus'unu uurduu iin bir adam karsn ldrd." "Tpasndaki aralktan iede szma sonucu havaya deinerek Namus'u yanan bir gen kz, babasndan korkarak, on gn nce ayrld evine bir daha dnmemitir." Gazetelerde u trl ilanlar da sk sk grlyordu: "Sevgili eim, yirmibir dereceden yksek sya brakt ikibinlik Namus'umuzu bozmu olduu iin kendisine darlacam korkusuyla mutlu yuvamz ve iki yavrumuzu brakarak gitmitir. Sevgili eim! Yavrularm, 'Anne, anne!' diye alyorlar. Seni, ben affettim, Tanr da affetsin! Dn gel mutlu yuvamza. 58 Elbirliiyle alarak, bozulan Namus'umuzdan daha ounu kazanrz." Kylerden birinde Tabalahura adnda ok yal ok yoksul, ok yoksul olduu iin de hi Namus'u olmayan bir adam yayordu. Tabalahura bir zorlu k, tek bana yaad kulbesinde hastaland. Bakmszlk yznden hastal artt ve bir geceyars atei krkbirbuuk dereceye ykseldi. Artk Tabalahura lm deine serilmiti. Saatleri saylyd. Recitante: Ateler iinde cayr cayr yanan Tabalahura'nn yreine lm penesini atmt. Bir bunalm d iinde Tabalahura durmadan sayklamaktayd. Tirad: Tabalahura yle sayklyordu: -Namus!.. Namus!.. Ah Namus!.. Yeil renkli Namus!.. te lyorum artk, elveda ey gzel dnya... Btn mrmce bir katr gibi, bir kz gibi altm durdum, ah ne yazk ki, bir kck ie Namus sahibi olamadm. Namus'suz dodum, Namus'suz lyorum, ulan kahpe felek, kna kna yak!.. O kadar altm, ne olurdu benim de bir iecik Namusum olsayd!.. Namus!.. Yeil rengine kurban olduum Namus!.. 59 Koro: Bay Tabalahura, Bay Tabalahura!.. Bouna taban teptin, Bouna glgeni srdn! Eek gibi allmaz, Sen eek misin? Eekler alr eek gibi... Katr gibi de allmaz! Sen katr msn? Katrlar alr, katr gibi!..

kz gibi de allmaz! Sen kz msn? kzler alr kz gibi... Sen insansn ulan!.. nsan gibi... Deil... Gibi deil... nsanca alacaksn, nsan olarak... Bouna boy gsterdin, Bouna glge gezdirdin, Avanak!.. Eek... eek, e... e... ek!.. (Eek dans, ifte balesi ve anrma mzii, anrma sesleri.) 60 Do: Tabalahura'nn snmek zere olan gzlerinden aksakalna yalar szlyordu. Atein verdii bunalm iinde kvranyor, sayklyor, dler gryordu Tabalahura. ene solosu: lm deinde can ekimekte olan Tabalahura, ene atmaya balad. eneleri takr takr birbirine vuruyordu. Can ekilmekte ve ayaklar soumakta olan Tabalahura'nn enesi dmt. enesi den btn yallar gibi, can karken bile kakafonik ene solosuna devam ediyordu: - Son dakikamda azma bir kak su verecek kimsem yok... Oysa be on ie Namusum olsayd, miras olarak Namusumu paylaacak olanlar imdi drt biyanmda pervaneler gibi kouurlard. Ah!.. Bunca yl bouna altm. Bir kck ie Namus'um bile olmad. br dnyaya gzlerim ak gidiyorum. Namus istifileri kna yaksnlar... Gittike daha sk ene atan Tabalahura'nn szleri artk anlalmaz, anlamsz heceler olmutu: -...Di, dd di... Ddd di? Dm! Ddd di... Dim!.. lm dans: 61 Tabalahura'nn snmekte olan gzleri nnde renkli klar pr pr uumaya balad. Sonra bu pr prlar byye byye kocaman birer iskelet oldular. Bu iskeletlerin, srtan dileri arasndan buz paralar gibi souk, sivri kahkaha kikirdemeleri dklyordu: -Kih... Kih... Kih... Kikih... KihL Srtkan iskeletler, kemik parmaklarn birbirine vurarak kastanyet sesine benzer sesler karyor, Tabalahura'nn lm dei evresinde zplayarak oynuyorlard. Bu lm dans srerken Tabalahura da titremeye balad. Her titreyiinde azndan ve burnundan yal ruhunun bir paras kyordu. Ruhunu karmak iin Tabalahura'nn titreyileri, biraz gbek ata benziyordu. Tabalahura'nn scak bedeni iinde ancak biriki gbek atlk daha ruhu kalmt ki, clz ten kafesin-deki bu biriki atmlk ruhunun gcyle son aryasn sylemeye balad. Kuyruu titreme aryas: -Bir iecik Namus'um olmadan lmek istemiyo-ruum... Namuuuus! Muuuus!.. Musss!.. Muuuusss... Naaa! Naaaa!.. NaaaaaaL Muus!.. Tabalahura'nn zaten yarm aryalk ruhu kalmt. Arya iin zorlayp da geri kalan ruhunu da bedeninden karrken, ancak operalarda grlebilecek 62 bir mucize oldu. "Operada hayalet" dedikleri ite bu mucizedir. Tabalahura'nn eski karyolasnn altndan bir adam kt, -Ne barp duruyorsun? Neden inek gibi b-ryorsun? dedi. Tabalahura, -Brmyorum... dedi. - Ya ne yapyorsun? - Arya sylyorum. - Ulan bu ne biim arya? - Ben ne yapaym, operann bestecisi byle bestelemi. Bu benim son aryam. Artk lyorum...

Tabalahura byk aknlk iindeydi. nk karyolasnn altndan kp da karsnda duran adam kendisiydi. Kendisi kendisinin karsna gemiti. Tabalahura iki tane olmutu. Biri, lm deinde can ekiirken ruhunun son soluklaryla konumaya alyor; br de ayakta dikilmi lmekte olan kendisini seyrediyordu. Evet, ikisi de ayn Tabalahura'yd. Yzleri tpatp birdi. Ama giyinileri ve davranlar hi de birbirine benzemiyordu. Yataktaki Tabalahura bitkindi, solgundu, ullar aputlar iindeydi. Ayaktaki Tabalahura ise ok din bir yalyd. ok iyi ve gzel giyimliydi. Alml alml bir adamd. Kolal gmlei, papyonu, temiz ceketi, tl pantolonu, rugan iskarpini, elinde bastonu, parmaklarnda yzkleri... 63 Do: Yataktaki Birinci Tabalahura, - Sen kimsin? diye sordu. Ayaktaki, -Tabalahura'ym... dedi. - Nasl olur... Tabalahura benim... stelik bu kyde benden baka da Tabalahura yok... - Sen de Tabalahura'sn, ben de... Sen enayi Tabala-hura'sn, ben akgz Tabalahura... O kadar bardn, brdn ki, kulaklarm trmaland, bet sesinden rahatsz oldum, bu herifin derdi nedir diye kalkp geldim. Nedir istediin de yle yrtnyorsun? -Aah!.. Benim derdim ok byk... Btn hayatmda istediim tek ey, ok deil, bir iecik Namus sahibi olmakt. Namus'lu bir adam olarak lmek istiyordum. O mbarek Namus gaznn kutsal yeil rengiyle gzlerimin klanmasn istiyordum. O kutsal Namus iesini avucumun iine alp prsk derimin snmasn istiyordum. Btn hayatmda bunun iin altm. Her sabah gn doarken ie koyulur, gn batana kadar alrdm. Geceleri de evimde ra aydnlnda, geceyarlarna kadar almam srdrdm. Btn bunlar benim de bir iecik Namus'um olsun diye yaptm. Hikimseye ktlk etmedim. Herkese elimden geldiince iyilik etmeye altm. Kimsenin malnda gzm olmad. Kimsenin kars64 na, kzna kt gzle bakmadm. Btn hayatmda harama ukur zmedim. Kimseyi kskanmadm. "Bakalarnda ok, bende yok!" demedim. Kimsenin bieyini almadm. ok zaman a kaldm, ama bikez bile hrszlk etmedim. Hikimseye hakszlk etmedim. Btn hayatmda azmdan yalan bitek sz bile kmad. Doruluktan ayrlmadm. Herkesin yardmna kotum. ok altm. Emanete hyanet etmedim. stelik ibadetlerimi hi aksatmadm. manm btnd. Duadan eksik kalmadm. Topal karncay bile incitmedim, kimsenin gnln krmadm. Btn bunlar Namus'lu bir adam olaym, benim de bir iecik Namusum olsun diye yaptm. Aaaah! Vaaah! Oooof... Amaaaan!.. Aaaay!.. Vaaayyy!.. te lyorum. Yazk! Artk herey bitti. ki solukluk ruhum kald iimde, o da kmak zere... kinci Tabalahura, -Beni tanmadn m? dedi. - Gzlerim artk hibieyi semiyor. kinci Tabalahura yataa eilip yzn ona iyice yaklatrarak, - yice bak! dedi. -Evet... evet... Tanr gibi oluyorum seni. Ama ner-den, ne zaman? Hatrlayamadm. kinci Tabalahura, - Ben senin yanna ok geldim... dedi. Birinci Tabalahura, -Hzl syle... diye inledi, kulaklarm artk duyarln yitirdi. Sesini duyamyorum. kinci Tabalahura, -Hatrlar msn, dedi, sen yirmi yanda... -Bar, bar!.. Dediklerini anlayamyorum... kinci Tabalahura, birincinin kulana eilip bara bara konutu: -Sen yirmi yandaydn. O zaman bu kyn en yakkl delikanlsydn. Kyn gzel kzlar arkan-dayd. Glydn, alkandn, elinden her i gelirdi, becerikliydin, baarlydn. Bunun iin de kyn zenginleri seni kendilerine damat edinmek iin arkandan kouyorlard. Ben o zaman da yanna gelmitim... Birinci Tabalahura lgn bir sesle, -Evet, evet... yle byle hatrlyorum... Gelmitin, diye inledi... - Gelmitim ya... Sana o zaman, "Ky aasnn kzn al," demitim. "nk ky aasnn damacana dolusu Namus'u var. Hem de adamn Namus'u hi gne yz grmemi, solmam, halim Namus," demitim. "Ky aasnn bitek kzndan baka da kimsesi yok. stelik herif ok

yal, bir aya ukurda. Yaknda lecek. Herifin btn Namus'u sana kalacak," demitim. nat eek. Beni dinlemedin. Kz bakas alp damacana Namus'a kondu. Budala! Birinci Tabalahura, - Of, aman... lyorum! diye inledi. kinci Tabalahura, 1 - Geber! diye bard. - Hibieye yanmyorum, Namus'suz olarak leceime yanyorum. -Daha beter ol! Sana bu az bile... Hatrlar msn, yirmibe yandaydn. Bir kk ie Namus sahibi olmak iin rpnp duruyordun. Haline acdm da sana akl vermeye geldim. Sen o zaman ky tapnann gece bekisiydin. Gndzleri tapnan tarlasnda lesiye alr, geceleri de tapna beklerdin. Bir iecik Namus sahibi olmak iin didinirdin... -Hatrlamaz olur muyum hi... -Sen bir gece Rahip Efendinin ambarndaydn. Aman eksilmesin, kimse almasn diye Rahip Efendinin ambarndaki Namus ielerini sayyordun. O ieleri hayranlkla elleyerek, "Benim de byle bir iecik Namus'um olsa!" diyordun. O zaman yanna geldim. "stersen bir ie deil, daha pekok Namus'un olabilir," demitim sana. "Nasl?" diye sormutun. Ben de sana, "Rahip Efendinin Namus ieleri gnden gne artyor. Artk ambarnda ie koyacak yer kalmad, yeni bir ambar yaptracak. Sana gveni sonsuz. Rahip Efendinin o kadar ok Namus iesi var ki, saysn bile bilmiyor. ki gecede bir surdan bir ie Namus al gtr. Rahip Efendinin ruhu bile duymaz. Anlasa bile senden phelenmez. Hrsz alm der. Al gtr surdan bika ie Namus..." demitim. Sen de, "Ben yle ey yapamam. Defol!" diye beni kovmutun. Hatrladn m? 67 Birinci Tabalahura, -Hi hatrlamaz olur muyum! Ooof... Amaaan... Aaayy!.. lyorum... diye inledi. kinci Tabalahura, - Gebeer! diye bard. - lsem de kurtulsam. Gzlerim ak gidiyorum. - Sen otuz yandaydn. Devlet Namus Ofisinde alyordun. Depo azna kadar, tklm tklm Namus ieleriyle doluydu. Bir gece kendi kendine, "Bi iecik Namus'um olsa baka biey istemem!" diyordun. Sana yardm etmek iin yanna geldim. Beni grnce, "Sakn bana Namus iesi almam syleme. ieler sayl ve saylar resmi defterde yazl," dedin. Ben de sana, "Budala, sana ie al diyen var m... ieler sayl ama, ilerinden birer para Namus'u bo bir ieye doldurup alabilirsin... Resmi ielerin says bellidir, ama iindeki Namus'un miktar bilinmez. Surdan bo ielere birer para Namus doldur da al gtr," demitim. Sen yine, "Olmaz! Ben yle ey yapamam!" demitin. Ben de sana, "Yakalanrm diye korkma. Yakalansan bile, aldklarndan bika ie Namus'u rvet olarak verir, kurtulursun. Geri kalan Namus ieleri de senin olur. stelik sen Namus'u zel ielere dolduracandan, evinde arama yaplrsa resmi damgal Namus iesi bulunmaz!" demitim. Sen de beni, "...'tir ordan!" diye kovalamtn... -Aaaah... Amaaan... Ooof... lyorum... -Gebeeer!.. kinci Tabalahura, -Sen, dedi, gmrklk yapyordun. O zaman otuzbe yandaydn. En byk zntn, dar gelirli aylndan birazck artrp da bir kk ie Namus alamam olmand. Bir gece snrdan bu yana geen Namus kaaklarn yakalamtn. kiyz ie, yirmi tane binlik, onbe damacana kaak Namus tutulmutu. Sen kaaklar zincire vurup zindana attrmtn. Yakaladn kaak Namus ielerini, iin titreyerek, seviyor, okuyor, "Bunlardan bitanesi benim olsa, ah, ne olur!" diyordun, ite tam o srada yanna geldim, "istersen bir ie deil, be damacana Namus senin olabilir. Enayilik edip bu frsat da karma!" dedim. Cokuyla, "Nasl?" diye sordun. Ben de sana, "Yakaladn Namus kaaklarn hkmete teslim etme. Salver! Onlar sana enaz be damacana Namus verirler. Hkmete teslim edeceksin de eline ne geecek sanki," dedim. "Hkmetin ruhu bile duymaz," dedim. "Sen bu Namus kaaklaryla ibirlii bile yapabilirsin," dedim. "ok deil, ayda bir kaaklar grmezden gelsen de karlnda bika damacana Namus alsan, iki yla varmaz, memleketin en Namus'lu adam sen olursun. Burada nceki gmrk de byle yapt. imdi maaza at, Namus alverii yapyor," dedim. Sen ne yaptn? "Ykl karmdan, gzm grmesin!" diye beni kovdun.

Birinci Tabalahura, -Of... Amaaan... lyorum! diye inledi. kincisi devam etti szlerine: - Bir namus ticarethanesinde alyordun. O zaman krk yanda olgun bir erkektin. Yannda altn yal Namus tccarnn gen karsnn sende gz vard. Sen, ieler iindeki Namus'un parlak yeiline bakp gzlerin kamaarak, "Artk yalanyorum, bir iecik de Namus'um olmayacak m?" diye baryor-dun. Yardmna kotum. "Sen u Namus tccarnn karsn ayart. Kadn, birlikte olacanz her gece iin sana bir ie Namus vermeye hazr," dedim. "stelik, herifin haberi olmaz, nk kadn, kocasnn Na-mus'undan vermeyecek, kendi Namus'undan verecek," dedim. Eline sopay alp beni kovaladn... -Oof... Amaan!.. -Krkbe yandaydn. Yine geldim sana. "Muhtar seimine katl. Muhtarla adayln koy," dedim. "Kyl beni muhtar semez," dedin. "Beni muhtar seerseniz her kylye bir ie Namus vereceim diye propaganda yap!" dedim. "Kendi Namus'um yokken, her kylye bir ie Namusu nerden bulup da vereyim?" dedin. "Avanaklk etme. Propaganda sz tutulmaz!" dedim. O zaman beni dinleyip muhtarlk etseydin, sen de be on ie Namus sahibi olurdun... Elli yana gelince, artk umutlarn krlmaya balamt. Sana yine yol gsterdim. "Kasabadaki belediye bakan, rvet almak iin bir arac aryor. Rvet olarak alnan her on ie Namus'tan birini aracya verecek... Aman arac ol, bu frsat da karma. Hem bakan, hem de sen ie ie Namus sahibi olacaksnz!" dedim. Suratma tkrp beni kovdun... -Ooof... Aman... AaayyyL -Ellibeine gelmitin. Yine sana yardm elimi uzattm. "Acele evlen. Hemen ocuk yap, bika kzn olsun. Onlar byt. Namus sahibi olmak iin baka aren kalmad. Kzlarn isteyen erkeklerden hangisi sana daha fazla Namus verirse, kzlar onlarla evlendirirsin. Balk olarak, kzlarnn gzelliine gre, ie, be ie Namus almadan onlar kocaya vermezsin. Hele kzlarndan birini zengin bir eve gelin edersen, yaadn, belki de iki damacana Namus bile alrsn..." dedim. Dedim, ama kime dedim? Sende laf anlayacak kafa nerde? Altmna gelmitin. Artk evlenemezdin de... Hem yalsn, hem de Namus'un yok; senin gibisine hangi kadn varr? Gece gndz, "Namus, ah Namus!" diye alyordun. Acdm haline... "Kyn Namus defteri senin elinde... Gel u defterde biraz kalem oynat, hile yap!" dedim. "Yapamam,".dedin. "yleyse, ielerin tapalar aralanm, biraz Namus szm dersin, yada baz Namus ieleri k ald, Namus'larn rengi att, bozuldu dersin... Bika ie Namus hava ald, yand dersin... Bylece sen de aradan Namus sahibi olursun," dedim. Kzp sverek beni kovdun. Altmbe yandayken beli bkk bir ihtiyardn artk... Yine geldim sana... "Enayilii brak, frsatlar azalyor," dedim. "Namus zerine kumar oynayan bir 71 kulp a. Her kumar masasnda mano olarak, yarm kiloluk bir ie Namus alsan sen de Namus'lu insanlar arasna girersin!" dedim. Arkamdan ta atarak beni kovaladn. Yan oldu yetmi, yine gzyalarna dayanamadm, haline acdm, sana yol gstermeye geldim. "Bana bak," dedim, "bu son frsattr, bunu da karrsan bundan sonra artk Namus'lu olamazsn," dedim. "Ev ilet, bir ie Namus karlnda kiralk kz, kadn ver!" dedim. "Yapamam," dedin. Ben de sana, "Btn mrnce yapacak deilsin ki... Bisre yapar, yeterince Namus'un oldu mu, bu kez faizle Namus verir, elindeki Namus'u artrrsn... Daha sonra da btn bu ilerden elini eteini eker, herkesten sayg gren Namus'lu bir adam olarak yan gelir yaarsn!" dedim. Seni dediklerime inandrmak iin de, ellerinde byk Namus stoku bulunduranlarn balangta byle yaptklarn syledim. Byk Namus sahibi olmann yollar bunlardr, dedim. Filan kii, filan, filan kiilerin nasl byk miktarda Namus sahibi olduklarn anlattm. "Bikez durumunu dzelt, balangta girdiin kark ilere bir daha tenezzl etmeyeceksin, sayg gren Namus'lu bir adam olarak yaayacaksn," dedim. Sen bu son frsat kardn. Yetmibe yana kadar bir parack Namus sahibi olmadan srndn durdun. te imdi de son soluunu tketmek zeresin. 72 Birinci Tabalahura,

- Son nefesimi verirken btn bunlar niin sylyorsun? dedi. Niin enayiliimi, budalalm yzme vuruyorsun? Senin verdiin tleri tutmadm iin ok pimanm. Dediklerini dinleseydim benim de enaz be on damacana Namus'um olurdu. Dnyann ka bucak olduunu anladm ama, ok ge... Bundan sonra neye yarar!.. iten geti. kinci Tabalahura, -Hi de i iten gemedi, dedi. Akln bana top-larsan bundan sonra da Namus'lu bir adam olabilirsin. Birincisi, -Sen ne diyorsun yahu?.. Ben can ekiiyorum, sen Namus'tan sz ediyorsun!., diye bard. kinci Tabalahura, - Senin Namus'suz bir adam olarak lmene raz deilim, dedi, istersen yaayabilirsin... Birincisi, heyecandan lmekte olduunu unutup, -Nasl?., diye bard. kinci Tabalahura, - Bilim ve yeni bulular ne ie yaryor? te senin gibi iskeleti km, tirit olmu bunaklarn mrn uzatmaya yaryor... Dinle u sesi! dedi. Bilginler korosu: Beyaz gmlekli, gzlkl, kimisi sakall, uzun sal, kimisinin elinde drbn, kimisinde mikroskop, kimisinde teleskop, enjektr, koltuklarnda ok kaln kitaplar bulunan adamlar, Birinci Tabalahura'nn evresinde dnerek bilimsel ark sylemeye baladlar: Biz... Biz... Biz bilimcileriz Biz... Biz... Biz bilginleriz... Canly ldrr ly canlandrrz Biz... Biz... Biz bilimcileriz Biz... Biz... Biz bilginleriz... Biz hukuk terleriz ktisat ieriz Kimya ksrrz Fizik haprrz Tp kanrz KOROBAI - nsanolunun en verimli, en gl a, yirmibe otuz ya arasdr. nsanolunun en verimsiz, en gsz, en ie yaramaz a altmbeten sonraki yadr. Biz bilimciler, biz bilginler altmbeten, yetmibeten, seksenbeten, doksanbeten sonra da yallar yaatmak iin urarz. Biz bilimciler, biz bilginler, "doum kontrol" ile, aralarnda dehalarn da kaca ocuklarn dnyaya gelmesini nleriz. Vcutlarnda, yaban bitkilerine gbre bile olmayacak yalnz kire kalm moruklarn mrlerini uzatrz. e yaramayanlarn dnyada sere serpe ve mutlu 74 yaayabilmeleri iin, gelecein ie yarayacak insan yavrularnn dnyaya gelmelerini nleriz. Bilginler korosu: "Haniya, moruklara hap var, urup var, vitamin var, a var, kuvvet macunu var, iktidar ilac var, rnga var, masaj var, radyoaktivite var, iks nlar var!" Biz... Biz... Biz bilimcileriz Biz... Biz... Biz bilginleriz... Biz hukuk terleriz ktisat ieriz Kimya ksrrz Fizik haprnz Tp kanrz Matematik... "Onbinlercemiz laboratuvarlarda, kitaplklarda, krslerde, atelyelerde, heryerde, yaayanlarn, yaayabilenlerin daha ok, daha ok yaamalar iin, yaamayanlarn da hi yaamamalar iin yayoruz!" Do: kinci Tabalahura, birincisine dedi ki: - ite gryorsun: Btn bilimciler, bilginler seni daha ok yaatmak iin gecelerini gndzlerine katmlar, alyorlar. stersen yaayabilirsin... Birinci Tabalahura, - Artk i iten geti, dedi, hayatta btn frsatlar kardm. Ben bundan sonra Namus sahibi olamam k... Namus olmaynca yaamak neye yarar! kinci Tabalahura, - iten gemi deil, dedi, benim sana verdiim tleri tutarsan, ok Namus'lu bir adam olabilirsin. Henz frsatlar kam deildir. Bundan sonra evlenip ok Namus'lu bir adama damat olamazsn ama, kzlarla olanlar arasnda araclk edip Namus'lu adamlara damat, Namus'lu damatlara gelin bulabilirsin. Artk evlenip kz babas olamazsn ama, kyn btn kzlar senin de kzn saylr. Sen yle bir yatasn ki, herkesten sayg grr, sevgi grrsn. Sana zamannda sylediim, ama senin yapmadn her ii, imdi daha kolaylkla yapar, en ksa zamanda ok Namus'lu bir adam olursun. Birinci Tabalahura'nn akl yatt. - Ama lyorum, dedi, yaayabilir miyim?

- Bilim seni yaatr. ''', Bilimciler, bilginler birden, lm deindeki Tabalahura'nn stne tler. Kimisi hemen orada sidiini muayene etti, kimisi kan yuvarlarn sayd, kimisi kan verdi, hap yutturdu, urup iirdi, ine yapt... Tabalahura, tatl bir uykudan uyanr gibi gerine gerine doruldu. evresine baknd; ne o tpk kendine benzeyen ikinci Tabalahura, ne lm dans yapan iskeletler, ne de bilginler korosu vard. K uykusun76 dan kalkan yaratk gibi dorulan Tabalahura, yoksul kulbesinden kt. Yalnz tirit olmu bedeni deil, ruhu da, beyni de uyanmt. O yana kadar kard frsatlar yeniden yaratmaya alt. Baard da... Eskiden yapmak istemedii hereyi artk yapyordu. gn iinde bir ie Namus elde etti. Ksa zamanda Tabalahura'nn Namus ielerinin, binliklerinin, damacanalarnn says artt. Bir zaman geldi ki kyn en Namus'lu adam Tabalahura oldu. Kyn btn Namusunu toplam ve btn ky Namus'suz brakmt. Kyde hikimsenin elinde bir kk ie-cik Namus bile yoktu. Ama yal azgnlyla agzl Tabalahura'nn gz doymuyordu bitrl. Kyden bucaa tand. Dolaylardaki kyllerin sahip olduu Namus'lar ele geirdi. Bir zaman geldi ki, o bucakta Tabalahura'dan baka Namus'lu kimse kalmad. Bitrl tutkular dinmek bilmeyen Tabalahura, bucaktan ileye g etti. Ksa zamanda o iledeki btn Namus'lar toplad, deposuna yd. Gz doymayan Tabalahura ileden ile tand. O ildeki btn Namus ielerini, binliklerini, damacanalarn deposuna doldurdu. Namus deposu tklm tklmd artk. O ilde Tabalahura'dan baka Namus'lu kalmamt! Tutkuyla titreyen Tabalahura bakente gitti, yerleti. ok gemeden de o lkede ne kadar Namus varsa hepsi onun oldu. lkenin tek Namus'lu adam Tabalahura, komu lkelere de el att. Oralardaki Namus'lar da toplad. 77 Bundan sonra, yalnz lkelerin, ktalarn deil, btn dnyann Namus'u onun oldu ve Tabalahura'dan baka Namus'lu kii ve onunkinden baka hikimsenin ambarnda bir damla Namus kalmad. Tabalahura, dnyann btn Namus'una sahip olduktan sonra, depolarndaki btn Namus'lar, adamlarna ok geni bir alana tatt. O geni alanda dnyann btn Namus ieleri, binlikleri, damacanalar toplanmt. Bunlarn orta yerine byk bir krs getirtti. Ondan sonra dnyann heryerindeki btn ileri gelen devlet adamlarn, politikaclar, ynetmenleri, bilginleri, bilimcileri, nl kiileri, sanatlar, o alana artt. Hepsi geldikten sonra, alanda da gibi ylm Namus ielerinin ortasndaki krsye kt. Dnyann en yce, en sekin, en ulu kiilerine, ordan yle seslendi: -Sayn konuklarm! Yksek huzurunuzda, imdi burada tarihin en korkun ve byk olay geecek. Sizler de buna tank olacaksnz... Sonra Tabalahura oradakilere, hayatnn yetmibe yllk dneminde, lesiye alt, didindii halde, bir damla bile Namus'a sahip olamadn yana yakla anlatt. Dinleyenlerin gzleri yaard. Bundan sonra Tabalahura, hangi yollardan ve yntemlerden dnyann en Namus'lu insan olduunu ve btn dnyay nasl Namus'suz braktn aklad: - Dnyann btn Namus'una sahip olup dnyay da Namus'suz brakmakla, Namus'suzluk iinde geen 78 yetmibe yllk hayatmn intikamn aldm. imdi dnyada benden baka hibirinizin Namus'u yok. Ama benim tutkularm dinmedi. Btn insanlara ve bundan sonra da geleceklere byk bir iyilik yaparak tutkularm dindirmek istiyorum. Hikimsenin Na-mus'suzluk acsn ekmemesi iin, dnyann btn Namusunu yok edeceim. Bunu sylemesiyle, Namus damacanalarndan birinin tapasn anca, yeil renkli Namus gaz havayla deinip birden parlad. Yeil yeil alevler gz ap kapayasya br ielere geti. Kimse ne olduunu birden anlayamad iin Tabalahura'nn bu korkun deliliine engel olamad. Havayla deinince yeil renkli Namus gaz o kadar abuk tutuurdu ki, Tabalahura da gklere ykselen Namus alevlerinin ortasnda kald. stese kaabilirdi alevlerden. Ama o dnyadaki btn Namus'la birlikte yok olmak istemiti.

Dnyann btn Namus'unun yanp yok olmas bir dakika bile srmemiti. Bu korkun yangn grenler, donup kalmlard. Yalnzca can korkusuyla geri srayp alevlerden korundular. Alevler snd zaman, ortada ne Namus, ne Namus iesi, ne de Tabalahura kalmt! Bu durum, ok korkuntu. Bu, olur ey deildi. Byle bir Namus'suz dnyada insanlar ne yapacaklard. nk, Namus'a sahip olmak istei olmaynca hikimse almak istemiyordu. Eskiden insanlar bir 79 ie Namus'a sahip olmak iin bir mr boyu alrlard. Ama imdi niin alacaklard? almann amac kalmamt. Namus yoktu ki, onu elde etmek iin insanlar alsnlar. nsanlar, aylak, tembel, avare olmulard. Bu byle sremezdi. Buna bir are bulunmalyd. Btn lkelerin politikaclar, bu konuda bir zm yolu bulmak iin uluslararas bir rgt kurdular. Bu rgtn ilk toplantsnda, Birlemi lkeler Bakan, delegelere yle dedi: - Sayn arkadalar! yeler! Dnyamz yakn zamana kadar, Namus'lu bir dnya idi. Ama hepimizin bildii o tarihin en byk faciasndan sonra, Namus'suz bir dnyada yaamaktayz. Kendini bilen insanlar iin bu durum, lmden ok daha acdr. nk insanlk ilerlemez oldu. nk uygarlk gelimez oldu. nk teknik ilerlemeler durdu. nk Namus olmad ve insanlarn Namus'a sahip olmak ihtimalleri kalmad iin hikimse almyor. imdi burda, sevgili dnyamz yine eskisi gibi Namus'lu bir dnya yapmann arelerini aratrp bulmak iin toplanm bulunuyoruz. Uzun konuma ve tartmalardan sonra Birlemi lkeler politikaclar una karar verdiler: Politikaclarn ii, dnyann Namus'lu dnmesini istemekti. Onlarn ii burda biterdi. Ama onlar, giden Namus'un yerine ne konulacan bilemezlerdi. Bu, politikaclarn deil, bilimcilerin ve bilginlerin iiydi. 80 Bilimcilerle bilginler de politikaclarn buyruu altndaydlar. yleyse, en nl bilginler, dnyann yeniden Namus'a kavuturulmasyla grevlendirilmeliydiler. Tarih dersi: Namus ielerinin yanmasndan bin yl sonra, bir niversitenin amfisindeyiz. Beyaz sal, altn ereve gzlkl tarih profesr, rencilere Namus'un tarihini anlatyor: - Bin yl nce dnyamzn Namus'suz olarak dnmesine dayanamayan bilginler yllarca sren almalardan sonra, o tarihi faciada yanan tabii Namus gaz yerine, suni olarak Namus gaz elde etmeyi baardlar. Bylece insanlk yeniden Namus'una kavumu oldu. Suni Namus gaznn yaplmas, tarihin yeni ann balangcdr. nsanlk bundan sonsuz mutluluk duymutur. Kimya dersi niversitenin Fen Fakltesinin kimyahanesinde profesr, suni Namus gaz zerine rencilere bilgi veriyor: - Suni Namus gaz her ne kadar, tabii Namus gaz yerine kullanlmaktaysa da, hibir zaman suni Namus, tabii Namus'un yerini tutamamtr. nk Tanr yaps baka, kul yaps bakadr. Fabrikalarda 81 imal edilmekte olan suni Namus gaznn rengi, hibir zaman tabii Namus gaznn o gzelim yeil rengini bulamamtr. Ya ak yeil, ya koyu yeil oluyor. Teknik bu kadar ilerledii halde, o has yeil renk bitr-l tutturulamyor. Sonra suni Namus gaznn havada yanma hassas da tabii Namus'a gre azdr. Buna karlk, ie tapalarndan daha kolaylkla szmaktadr. imdi suni Namus gaznn nasl karldn grelim. ktisat dersi ktisat Fakltesinde profesr Namus iktisad zerine ders veriyordu: - nsanlar, tabii Namus anda Namus'suz olarak dnyaya gelirlerdi. Sonradan alarak Namus sahibi olurlard. Ne kadar ok alr kazanrlarsa, gayet tabii olarak o kadar ok Namus'lar olurdu. Fakat dnyada mevcut btn tabii Namus gaz yanp yok olduktan sonra, bildiiniz gibi suni Namus gaz yapld. Fabrikasyon yoluyla Namus gaz karmak yeni bir durum getirdi ortaya. Namus gaz retimi endstri haline gelince, Namus gaz fabrikasna sahip olan lkeler, Namus gaz retimini gittike artrdlar. Bunun sonunda Namus enflasyonu bagsterdi. Rekabet sonunda Namus fiyat ok dt. o hale geldi ki, dnyada herkesin

Namus'lu olmas, herkesin Namus'suz olmas kadar tehlikelidir. ktisat ilminin gayesi baz insanlarn ok, baz insanlarn az 82 Namus'lu olmas, geri kalanlarn da hi Namus'lu olmamasdr. Namus endstrisinin gelimesi, Namus fabrikalarnn gittike oalmas, Namus ticaretinin de artmas sonucunda, Namus o kadar oald ki, itibardan dt! Geen yzyln balarnda byk iktisatlar toplanarak u karar aldlar: 1- Yanm olan tabii Namus gaz miktar belli olduuna gre, bu miktardan fazla Namus imal edilmeyecek. 2- ieler iindeki Namus'un tanmas ve sat zor olduundan, Namus iesi stoklarnn devletlerin hazinelerinde korunmas ve hazinedeki Namus stoku miktarnca piyasaya Namus senetleri karlmas ve bu ktlarn elden ele dolamas. 3- Tabii gaz anda insanlar Namus'suz doup sonradan alarak Namus sahibi olduklar halde, suni Namus anda her yeni doan ocua sosyal adalete uygun olarak eit miktarda Namus tahvilleri verilmesi ve bu kimseler, hayatta her yaptklar kanunsuz davranlarna ceza olarak, ellerindeki Namus tahvillerinin geri alnmas. Hukuk dersi: niversite Namus Hukuku krss profesr u dersi veriyordu: YEL RENKL NAMUS GAZI OPERASI 83 "Namus Hukuku" ikiye ayrlr: 1- Devletleraras Namus Hukuku, 2- Sokaklararas Namus Hukuku. Her lkenin suni Namus gaznn nitelii ayrdr. Namus gaznn rengi, kokusu, szma ve yanma nitelii, fabrikasna gre deiir. Baz lkelerde Namus fabrikalar yoksa da, Namus Hukuku vardr. nk Namus gaz fabrikas olmayan lkeler baka lkelerden Namus ithal ettiklerinden, o lkelerde Namus Hukuku, Namus gaznn kendisinden ok daha fazla inkiaf etmitir. Tabii Namus gaz kokusuz olduu halde, sunisi kokuludur. Bu koku sayesinde hakiki Namus gaz ile sahte Namus gaz birbirinden ayrt edilir. Kokusunu duymak iin, Namus gaz iesini dibinden koklamak gereklidir!.. Yeil Renkli Namus Gaz adl kitaptan Laf Neresinden Duyuyor ^- i^rAJi Bektai Fkrasndan Smrkent denilen kent, gz alabildiine dmdz bir ovada kurulmutur. Bu dmdz ovann ortasnda, bir yumruk gibi gklere frlam ok yksek bir tepe vardr. Bu tepede, Smrkent'in hkimi, krallar kral, padiahlar padiah Dmdk Hazretlerinin saray vardr. Dmdk Hazretleri bu sarayda, has kullaryla birlikte yaar. O yce tepede, ulular ulusu Dmdk Hazretlerinin sarayndan baka hibir konut yoktur. Smrkent'in evleri, bu ulu tepenin eteklerinde tepeyi epeevre kuatmtr. Smrkent'ten, Dmdk Hazretlerinin sarayna ok dik bir yokutan klr. Bu yle dik bir yokutur ki, her babayiit, bu yokua trmanmay gze alamaz. Dmdk Hazretlerinin kulaklar ok, ama ok duyarldr; yle ki, Smrkent'teki bir topal karncann iniltisini bile duyar. 85 Dmdk Hazretlerinin gzleri de ok duyarldr; yle ki, Smrkent'in kurak ve verimsiz krlarnda, topran be kula derinliindeki bir kstebein olmayan gzlerini bile grr. Smrkent hkimi Dmdk Hazretlerinin saraynn bulunduu tepenin eteklerini sarm olan gecekondularda, kulbelerde, barakalarda, izbelerde yaayan btn yoksullar, btn ilerinin yaplmasn, btn dileklerinin olmasn, btn isteklerinin yerine gelmesini Dmdk Hazretlerinden bekler, hereyi ondan umarlar. Bunun iin de durmadan Dmdk Hazretlerine gece gndz dua ederler. Smrkent'in en d ucundaki gecekondularn taa uzanda, st akar, alt kokar, tek odal bir gecekonduda Hiyok adnda, ok yal, ok yoksul, ok hastalkl bir kii kendi bana yaamaktayd.

Amansz bir kt. Smrkent'in btn gecekondular kar altna gmlmt. Evlerin bacalarndan duman bile ttmyordu. Ama ulu tepedeki Dmdk Hazretlerinin saraynn bacalarndan kan dumanlar gklere ykseliyordu. Geceyarsyd. Zavall Bay Hiyok at, hastayd, krk yamal hrkasnn iinde, delik deik, yrtk prtk ve kirli abasnn altnda souktan tir tir titriyordu. Neredeyse donacakt souktan. Bay Hiyok, abasnn iinde bzlerek, ulu krallar kralna yle seslendi: 86 -Ey yce Dmdk Hazretleri! Sen hereyi grr ve duyarsn... Elbet, benim de disiz ene kemiklerimin souktan nasl birbirine vurup zangrdadn duymaktasn... stersen neler yapmazsn... Ey byk, ey ulu Dmdk Hazretleri, beni kurtar souktan... Bay Hiyok szn daha yeni bitirmiti ki, gecekondusunun rk ark kaps gm gm vurulmaya balad. Byk umuda kaplan Bay Hiyok, "Hah, sesimi duydu Dmdk Hazretleri, ite bir iyilikseveri yardmma gnderdi!" diye sevindi. nliye inliye kalkt yerinden, gitti, kapy at. eri bir insan azman dald ki, palabynn iki sivri ucuna iki adam aslsa tar. - Bana rtnecek biey ver de surda yataym... dedi. Bay Hiyok, - Benim de rtneceim yok, diye inleyince, arkasndan kovalayan candarmadan kap kurtulmu olan haydut, - Haaaayt! diye yeri g 'inleten bir nara savurup korkudan yere ylm olan Bay Hiyok'un stnden abasn, srtndan hrkasn syrp ald, bunlar rtnd, yan gelip yatt ve horlamaya balad. Yardan ok plak kalm olan Bay Hiyok'un kemikleri sabaha dek birbirine arpt. Gn aarrken haydut, abay, hrkay da alp savutu. Bay Hiyok, alktan lmek zereydi. Son kalan bir ba soanla bir tutam tuzundan baka yiyecei 1 U I \J K 87 yoktu. Ama gnlerdir hep soan yemekten bkmt, artk soan hasta midesi gtrmyordu. ki elini Yce Tepeye doru ap, - Ey koca Dmdk Hazretleri, sen ki daha yumurtadan kmam sinein gznn rengini bile grrsn, sen ki daha yumurtadan kmam blbllerin akmalarn bile duyarsn, elbet beni de gryor, alktan kuruyan barsaklarmn nasl guruldadn da duyuyorsun. Demeye kalmad, gecekondunun kaps gm gm dvlmeye balad. Bay Hiyok yetiip amasa kap krlacakt. Bay Hiyok, byk umutla, srklene srklene gidip kapy at. eriye nce bir nara, sonra da naray atan ekya dald. - Ulan moruk, abuk bana yiyecek kar! diye grledi. Bay Hiyok, -Bir lokma yiyeceim yok... diyecek olduysa da, haydut, kafasna bir yumruk indirip palasn knndan syrnca, bir ba soanla bir tutam tuzunu haydudun nne koyup, - Buyur yiidim, afiyetle ye, eker bal olsun... dedi. Haydut, ziftlenip savutu. Bay Hiyok'un cgaraszlktan ba dnyor, gzleri kararyordu. Tabakasnn dibinde kalm ttn krntlarn, tozlarn toplayp gazete kadyla bir cgara sard. ki elini Ulu Tepeye doru ap, - Ey byk Dmdk Hazretleri, artk bana ac da yardm et, cgaraszlktan gzlerim kararyor... derken kap yklrcasna dvlmeye balad. te en sonunda Dmdk Hazretleri onu grm, sesini duymu ve bir yardmc gndermiti. Ayaklarn srye srye byk bir umutla gidip kapy at. Bir sarho yalpalayarak ieri dalp, - Ulan moruk, kafam tuttu, abuk bir cgara ver diye bard. Bay Hiyok, cgarasn saklamak isterken sarho zorla elinden cgaray ald. Sarhoun kzgnl gememiti. - Cgaram yok diye bana yalan sylersin haa!.. Bay Hiyok'u bir amarda yere ykp kibritinin aleviyle, kavlam, eski kulbenin rk tahtalarn tututurmaya balad. Birden kulbeyi alevler sarnca, keyifle cgarasn tttren sarho da savutu gitti. Yerdeki Hiyok, zorlukla kendini alevlerden dar atp yanmaktan kurtuldu. Karlarn stnde inliyordu. te burada donarak lp kalacakt. Sesinin gittike zayfladn, uzaktan Dmdk Hazretlerine duyuramadn dnd. Son gcn toplayp kalkt, yollara dt. Saraya gidip Dmdk Hazretlerinin ayaklarna kapanacak, yardm dileyecekti. Ama o dimdik yokuu kmas

olanakszd. Soluk solua dp kalkyor, karlarn iinde debelenip yuvarlanyordu. Yokuun ancak te birini trmanabilmiti ki, yere kapakland, karlarn stne dp kald. Artk 89 lyorum, diye geirdi iinden... Zorlukla iki sska elini saraya doru kaldrp, - Ey krallarn kral Dmdk Hazretleri... Elbet sesimi duyuyorsun, huzuruna gelecek gcm kalmad. Sen her istediini yaparsn, bana bir tat gnder de yanna varaym... dedi. Demesiyle bir de geriye dnp bakt ki, yokuun alt banda bir adam, bir at yedeine alm kendisine doru geliyor. Demek, en sonunda Dmdk Hazretleri, ona bu adamla bir at gnderiyordu. Bay Hiyok'un bumburuuk yz gld, snk gzleri parlad. Atla gelen adam yaklanca, atn arkasnda bir de tay olduunu grd. Yedeinde at olan adam, yanna gelince, yerde yatan Bay Hiyok'a bir tekme sallayp, - Kalk len, ne yatp duruyorsun orda yan gelmi... dedi. Bay Hiyok zorlukla kalkt. -Al u tay srtna drz... -Aman... -Aman yok, imdi bitiririm seni... Tay yeni dodu, yazktr hayvana... Al srtna da yokuu kart... Tay Bay Hiyok'un srtna ykleyip ver etti kamy... Bay Hiyok tayn arlyla tkezledike kafasna gzne kam iniyordu. Ihlaya oflaya tay kard tepeye. Yere ykld. Adam da tayn, atn alp gitti. Nah ite, Dmdk Hazretlerinin saray kardayd, gneten l l parlyordu altn kaps, gm ipp 90 duvarlar... Be on adm tedeydi. Ama Bay Hiyok, kprdayamyordu bile... Dmdk Hazretlerinin has kullarndan biri saraydan kt. Yerde karlar iinde yal birinin inlediini grnce ona yaklap, -Belli ki, yorgunsun, asn, hastasn... Burda donup kalacaksn... Ne diye Dmdk Hazretlerine yalvarp sesini duyurmuyorsun? dedi. Bay Hiyok, ban zorlukla adama evirip ac ac gld. Adam, -Ne yani? dedi, ne demek istiyorsun? Dmdk Hazretleri sesini duymaz demeye mi getiriyorsun? Bay Hiyok, -Yoo, dedi, duyar, duyar... Duymaz olur mu hi? Duymasna p diye duyar da, ama laf hep tersinden anlyor... Gznz Aydn Efendim adl kitaptan Ben de Senin Sultan Selmet-i Slis ve andan sonra tahta clus eyleyen olu Sultanahmet-i Halis'in zaman- saltanatlarnda Meymenetullah Netamettin Efendi namnda gayetle vefakr bir zat var idi, bahs-i vefada bir emsalini tarih kaydeylememi idi. Ol rtbe vefal bir zat idi ki, daim Vefa semtinde kaim ve Vefa'da kin bir hanede sakin idi. Vefakrl sebebi ile, sinni altmbei mtecaviz olduu halde herhan-gibir mesleke slk eyliyememi, ailesinin maietini dahi teminden ciz, son derecede naiz, ve pederden mevrus emlki haciz, fls-i ahmare muhta denilse caiz ve fakat haksza kar mtecaviz, haklya bor verir bil faiz, bir garip ki-mesne idi. Zira, ekbir-den, erkn- askeriyye ve gerek erkn- mlkiyyeden veya erkn- harbiyyeden, vzeradan, meraadan, Bab- meihatten, Bab- liden ve Bab- saniden, hulasaten ark- umur-u devleti tedvire memur zevat92 tan herhangibir kimesne gzden dse veya azledilse veya nefyedilse veya tardedilse veya nikbete urasa, Netamettin Efendi mrnde yzn dahi grmedii bu zatn derdi ile hemdert ve bu dert ile gayet sert ve son derecede mert ve emsali nadide bir fert idi ve haza sapna kadar Osmanl olup elem-i dier ile cieri ark k, son derecede elemnk ve nihayet helak olur, kalbi pk, haklnn pyine hk bir zat idi. Sultan Selmet-i Slis hazretlerinin (Salla elliyi Aliye vesselam vessepet) devr-i saltanat- seniyyelerinde, padiah gayetle hadidlmiza ve nkabil-i imtiza olmas hasebi ile yevmiye bika vezir, bika kad, bika kazasker ve alelekser bika mir azleder idi. Meyme-netullah Netamettin Efendi ise, rikkat-i kalbi sebebi ile, daha

evvel yzlerini grmemi olduu bu mazul ve menkp zevat- kiram hanelerinde ziyaret ile anlar teselli eyler idi. Mazul ve menkp zevat ziyaret ile imrar- evkat eylediinden hi kr kisbi olmaz, be pare dahi kazanamaz idi. Meymenetullah Netamettin Efendinin bu hareketlerinde zerrece tabasbus ve riya olmad aikr idi ki, zira mansp ve makam sahiplerinin yanna asla takarrp eylemez ve ancak anlar makam ve mevkiden dp teselliye muhta idn ve ancak ol zaman beyan- tesliyyet iin itap eyler idi. Ve mraden ve mtebasbstan ve dalkavuk gruhundan begayet mteneffir idi. Ve hatta mver-rih-i mehur Cimit Paa, Tarih-i Cimit'de Meymenetullah Netamettin Efendiden bahisle zikreder ki: I BEN DE SENN 93 Kk Halim Paa ngiliz muhibbi olmakla, Byk Selim Paa Rus muhibbi olmakla ve Ortanca Halis paa ile, rikym Muhlis Paa Alman muhibbi olmakla mehur-u benam idiler. Padiah, her kimden d yardm alacak ise, yani siyaset-i hariciye icab bu paalardan birini sadrazam nasbeyler, andan evvelkini ise derhal azleyler idi. Bu sebeple harici siyaset ya Halim, Selim Paa elinde halim selim gider, ya Halis Muhlis Paalar elinde halis muhlis halt edilir idi. Zamann siyaseti ol rtbe allak ve rzgra tbi idi ki Kk Halim Paa sekiz kere, Byk Selim Paa yedi kere, Ortanca Halis Paa sekiz kere ve rikym Muhlis Paa ise alt kere sadrazam olmu ve azledilmiler idi. Sultan Selmet-i Halis hazretlerinin (salla elliye Aliye vesselam vessepet) mr vefa eylemedi-inden ibu rakkamlar daha fazla tezyide muktedir olamam idi. ngiliz muhibbi kk Halim Paann yedinci kerre sadaret mhr teslim alnarak mazulen Acbadem'deki kknde ikamete memur edildii gn, Ceride-i ahval'de havadisi okuyup renen ve azim bir teessre gark olan Netamettin Efendi, paa-y mumaileyhin menkbiyyetine insaf elvermeyip, daha evvel ancak ismini duyup cismini dahi grmedii Kk Halim Paay teselli zmnnda itap ile Acba-dem'e azimet eyler iken, yolda bika kendini bilmez abazan tarafndan (Hafazanallah) derdest ile, sar, kavuu, kua, ar soyularak zavall Netamettin T GEREN MASALI 94 Efendi anadan ryan, bil sark ve bil ark ve bil akr ve bil amar braklp bir ahlat aacna i balanarak slatlm ve Netametin Efendi dahi altn ; stn slatm idi. Bu fiil-i eni'i ika dillere destan ; edilmi idi. Ve htt air-i mehur Nebati'nin bu vak'ay imaen u tarihi drd de Tarih-i Cevcet'de mezkrdur Beyit, tidedir: Hi insaf kalmam ben demde, demi eyderler Acbadem'de... Kk Halim Paa, Meymenetullah Netamettin Efendinin bu kadirinaslndan ziyadesi ile mtehassis olmu idi ve hergn Netamettin Efendinin ziyaretinden begayet mahzuz olarak, "Ey Netamettin Efendi, ben seni mukaddem tanmal ve zaman- sadaretimde bilmeli idim. Vah hayfa ki, imdi elimden bir faide gelmez, eyvah!.. Senin kadr kymetin bilmedik ve seni mukaddem tanmadk..." der ve mkedder olur, bilhare, "Amma ki bir dahi mhr- sadareti ihraz eylediimde sen benim en aziz refikim, yr- vefakrm olacaksn, her dilein icra klnacaktr," deyu ilve eyler idi. Netamettin Efendi dahi cevaben, "Kulunuz in-am ve ihsan iin tasdi' eylemi deilim, sizin mevcudiyetiniz bize kfi ve vfidir," der ve Kk Halim Paay son derecede mahzuz klar idi. Sultan Selmet-i Slis Hazretleri, eski harici dostlarn gerek bor vermemesi ve gerekse krediyi azaltmaDE SENN T 95 s zerine yardm menbann tebdili lzumuna kani olarak, sadaret mhrn Kk Halim Paaya teslim ile paay mumaileyhi sekizinci kez sadarete getirmi idi. Sadrazam Kk Halim Paa ise, sadarete mbaeretinde iptida yr- vefakr olan Meymenetullah Netamettin Efendiyi davet idp hangi mevki ve makam arzu eylediini sual ile makam- saltanat ve nevki-i sadaretten baka btn devlet mevkilerinin kenduye ak olduunu bildirdi ise de, Netamettin Efendi kemal-i edep ile btn teklifleri red ile, "Benim asla bir matlubum yoktur, salnza duacym," dedi. Ve fakat Sadrazam tatmin olmayp, "Netamettin Efendi biraderim, bir talepte bulunup beni memnun ediniz," deyince ol zaman Netamettin Efendi dahi, "Mdam ki sizi memnun eylemek vazifemdir; yle ise hususi ve resmi cmle ziyafetlerinizde bendenizi yannza davet ile kulama eilip, anama avradma, sulbme ve slleme ve ahfadma ve

ecdadma ve avradma ve cmle slleme gayetle ar kfrederseniz, bu ltfunuz bana kfidir," dedi. Sadrazam Kk Halim Paa dahi bu cevaba hayretle, "Aman Netamettin Efendi, teklifim ciddi olup, neden byle sylersiz, malmum deildir; ben sana asla kfrede-mem," dedi. Netamettin Efendi ise, "Kfretmezseniz bakaca bir talebim olamaz," deyince, sadrazam dahi refik-i efikini memnun etmek iin, her ziyafette kulana eilip kfretmeyi bilmecburiyye kabul eyledi ve badehu hangi vakit bir ziyafet olsa, ziyafetin 96 ortasnda Sadrazam Kk Halim Paa, Netamettin Efendiyi yanna davet ile, kulana, "Ulan Netamettin, ben senin anan, avradn, ben senin yedi gelmiini gemiini, ben senin ebeni bebeni, ben senin eikte-kini beiktekini..." diye Netamettin Efendinin talebine muvafk ekilde gayetle ar kfrederek, bundan da mteessir ve mtekeddir olur, dost hatr iin bu ezaya tahamml eder idi. Netamettin Efendinin ise, sadrazamn kulana eilip her kfrediinden sonra orda hazr bulunanlar nezdinde itibar, haysiyyeti, erefi gittike tezayt ve tereff eyliyor, ve hreti her ziyafetten sonra biraz daha memleket sathna yaylyordu. Sadrazam hazretleri ile kulak kulaa verip gayet mahremane konuan ve sadrazamn srda olan bir zatn siyasi, ticari ve iktisadi muhitte ve ecnebi mehafilde fevkalde itibar olduundan birok mesail kenduye arz ediliyor ve Netamettin Efendi dahi bu vaziyetten mstefit olarak servet samann, emval emlkini tezyide devam eyliyor idi. Bir zaman geld ki, Netamettin Efendinin gerek nakden ve gerekse malen servetinin mecmuu, hazine-i devletten dahi ziyade olmakla, Sultan Selmet-i Slis hazretleri (Salla elliyi Aliye vesselam vessepet) dahi Netamettin Efendiden yksek faizle istikrazda bulunur ve Netamettin Efendinin himmeti ile btede muvazene temin olunur idi ve Netamettin Efendinin gayr, servet idharna ve sadrazamn dostluuna ihtiyac kalmam idi. Gene bir gn dvel-i 97 ecnebiyye sferasna verilen bir umumi ziyafette, es-na-yi teamda, Sadrazam Kk Halim Paa bermutad, aziz arkada Netamettin Efendiyi yanna davet ile, kulana eilip, "Ulan Netamettin, ben senin karn, kzn, ksran..." deyu kfre mbaeret eylediinde, gayr hibir yardma ihtiyac kalmam bulunan Netamettin Efendi dahi, hem de sadrazam hazretlerinin kulana eilmeden, o kadar sefir sfera, vezir vzera arasnda alenen ve cehren, "Sadrazam gibi, ben de senin anan, avradn, kzn ksran, ebeni bebeni..." deyu balayp yirmi dakika devamla kfredince, Sadrazam Kk Halim Paa dahi, "Ben buna mstahak oldum Netamettin Efendi... Buyrun, benim deil, senin hakkndr," deyu Sadaret mhrn Netamettin Efendiye tevdi eylemi ise de, Netamettin Efendi dahi tenezzl etmeyip, "Bu mhrn madenini beenmedim, ucuz mal istimal eylemem," deyu an red ile Kk Halim Paay hacil eyledi. O tarihlerde ne mbarek ve muhterem namussuzlar var idi, hey gidi hey... Temmet. Herkesin i Gc Var adl kitaptan Yanbast Fettah Paazade Sarsak Mecdi Beyin Kk 99 * *? JTlangi padiahn pek iyi bilemiyorum, artk hangisininse, diyelim Sultan kinci Bilmemkim'in, Yanbast Fettah Paa namyla maruf bir bamabeyin-cisi varm. Yanbast Fettah Paa bamabeyinci ama devletin her ii ondan sorulurmu. talya'yla padiahn arasn bulan oymu; sonra talya'yla siyasi ve ticari mnasebetleri o kadar iyi yoluna koymu ki, talyanlar da, "Biz de eer insansak bu kadar iyiliin altnda kalmayz," diye o zaman kendi gazetelerine yazmlar. talyan kral da Yanbast Fettah Paaya talya'nn en yksek niann gndermi. Nian merasiminde talyan sefiri, Yanbast Fettah Paaya iki memleket arasnda kurduu iyi mnasebetler iin, yzde on komisyona raz olup olamayacan gizlice sorunca, gayet namuslu bir adam olan Fettah Paa, "Siz galiba beni Hariciye Nazr sandnz," deyip talyan elisini bozarak yzde ona katiyen tenezzl etmeyeceini sezdirmi. Bir baka gn, Paann konanda bir ziyafette talyan elisi pazarla oturmak isteyince de, "Katiyen pazarlk istemem. Almanlar yzde krk verdikleri halde gzel hatrnz iin ben sizi tercih ettim. Sonunda bana byle mi yapacaktnz? ok teessf ederim; bu gibi szler hissiyat- vatanperveranemi rencide eder, katiyen hazmedemem!.." diye bararak sefiri iyice bozmu. talyan sefiriyle Fettah Paa arasndaki bu konuma, Fettah Paann konandaki ziyafet masasnda geiyormu. Paa sznn sonunda talyan sefirine, "Hazmedemem!" diye barnca karsnda el pene duran sofracba, yedii

yemekler paa hazretlerinin midesine oturdu sanp koarak, byle zamanlarda hep yapt gibi, bir ie karbonat getirip, "Buyrun Paa'm!" diye uzatm... Yanbast Fettah Paa avucuna boaltt karbonat bir bardak suyla itikten sonra geirmeye balaynca biyandan, "Estafurullah!" eker, biyandan da talyan sefirine, -Affedersiniz ekselans, sinirlendiim zamanlar byle olurum: Hissiyat- milliyem galeyana gelince midemde de galeyan balyor... demi. Siz genler maalesef tarihimizin bu yanlarn bilmezsiniz, Mahmut Bey olum, eskiden gayet cela-letli ve celadetli paalarmz vard; ben bir ksmna yetimiimdir. Koca bir talyan sefirine byle bir laf 100 sylemek, ne demek? Sonra Mahmut Bey olum, Yan-bast Fettah Paa ziyafet sofrasnda talyan sefir-i kebirini kalp belik gibi bozarken, sefirin yannda da talya'nn ark ileri mtehasss bulunuyormu. Bu mtehasss, Yanbast Paann bu jestinden ne demek istediini derhal anlayarak, sefirin kulana eilip bi-eyler fsldam. Sefir de glmseyerek tercmanna, "Sorunuz bakalm: Yzde on haklar baki kalmak artyla, Paa hazretleri arsalarndan hangisi zerine bir kk kurulursa memnun kalrlar?" demi. Yanbast Fettah Paa da, torunu Sarsak Mecdi'ye kaldn sylediim o kk var ya, ite o kkn yerini tarif edip, "O arsa mnasiptir," demi. talyanlar sonradan bir de tahkik etmiler ki Yanbast Fettah Paann yerini syledii deniz kysndaki arsa kendisinin deil... Tabii mecbur olmular, evvela arsay satn alp sonra da stne kk yaptrmaya... Bak olum bak, sen o zamanki siyaset adamlarmzn ferasetine bak... te siyaset diye ben buna derim; Paa enayi mi kendi arsalarndan birini sylesin. Heriflere hem en gzel yerdeki pahal arsay kendi namna satn aldrtyor, hem de stne kk kurdurtuyor. stelik o arsa da kendisinin deil, ikinci haremininmi. Yani anlayacanz efendi olum, siz u siyasete bakn, Yanbast Fettah Paa ikinci karsnn mal olan arsay, parasn talyanlara verdirterek, kendine aldrtyor. O zamann insanlar bakaym... imdi bizde Yanbast Fettah Paa gibi bika paa olsa, bak o zaman gr. Evet var, 101 imdi de var ama, ne de olsa eskileri baka... Bugnkler eskilerin eline su dkemezler. Evet, biliyorum, siz Betl Hanm hakknda malumat almak, izini bulmak istiyorsunuz. Ben de size onun iin anlatyorum ya bunlar. nk Merhum Sarsak Mecdi ile Lokum Betl'n evlenmelerinde ve hatta Mecdi'nin lmnde bu kkn ok mhim rol olmutur. Uzatmayalm efendim, talyanlar evvela arsay Yanbast Fettah Paann ikinci hareminden Paa namna satn alp, sonra da stne kk kuruyorlar ve kkn altn anahtarn bamabeyinciye teslim ediyorlar. Siz Yanbast Fettah Paann kkn bilir misiniz? Demek bilmiyorsunuz... Mutlaka gidip grn; zaten Betl Hanmn izini bulmak iin nasl olsa kke gideceksiniz ya... Gayet geni lebiderya bir arsa zerindedir ama, denizin kysnda olmadndan yal saylmaz. Koru iinde dillere destan bir kktr evladm... Allah sizi inandrsn, hela talarna, mermerlerine, fayanslarna ve aynalarna kadar herbieyi talya'dan getirilmitir. Hatta bizde o zamanlar alafranga kiremit imal edilmediinden, kkn kiremitleri bile talya'dan getirilmitir, derler. Tavanlar ve duvarlar kamilen yalboya nak, resim ve altn yaldzl tezyinattr ve bunlar da talya'dan getirtilen nakkalarla ressamlar yapmlar. Sarsak Mecdi, nur iinde yatsn, benim ocukluk arkadam olduundan kk gayet iyi bilirim... Hey gidi gnler, hayatm bu 102 kkte geti evladm. Evet, imdi de zamann ileri gelenleri gayet muazzam ve saraylar misali binalar, i hanlar ina ettiriyorlar, velakin bunlar kendi paralaryla yaptryorlar. Anlattm tarihin bykleriyse, milletin on parasna dokunmaz ve bir siyaset dolab evirerek kendi kklerini bile ecnebilere yaptrrlard; nur iinde yatsnlar... Helasnn talar bile halis talyan mermeri, renkli mermerler... timat ediniz olum, insan heladaki o mermerlere ey etmeye kyamazd. Hatta sonradan talya'yla mnasebetlerimiz bozulunca, Yanba^st Fettah Paa gazaba gelirmi de, affedersiniz, "Ben byle dostluun da, anlamann da iine..." diye kzarak talar talya'dan getirtilmi helaya sk sk koarak, o gzelim helada bir gzel hrsn kardktan sonra ancak teskin olurmu. Ben tanyamadm, velakin ok vatanperver bir zat imi. Allah gani gani rahmet eylesin. Tatl Bet adl romandan Ah Biz Eekler

hikye, yurdumuzda basn ve sz hrriyetinin, yalnz kt stnde yazl bir ss olarak brakld, aydnlarn konuamaz duruma getirildii gnlerde, halk bu duruma dren ve gerekleri ancak kendi balar belaya girince sylemeye alp da, artk syleme olana da bulamayan kara aydnlar yermek iin yazlm ve yine o gnlerde yaymlanmtr. (1958) Ah, biz! Ah biz eekler!.. Biz eek milleti de eskiden, siz insan milleti gibi konuurmuuz. Bizim de kendimize gre bir dilimiz varm. Konumamz, mzik denli gzel, uyumlu, kulaa tatl gelirmi. Ne gzel konuur, ne trkler sylermiiz. Biz eek olduumuzdan, sizler gibi insanca deil, eeke konuurmuuz. Ama eeke, yumuak, tatl, uyumlu zengin bir dilni. 104 Biz eek milleti eskiden, imdi olduu gibi anr-mazmz, sonradan anrmaya balamz. imdi, biliyorsunuz, btn isteklerimizi, duygularmz, alglarmz, aclarmz, sevinlerimizi, birbirimize ve siz insan efendilerimize anrarak anlatmaya alyoruz. Anrmak nedir? "Aaaa-ii, Aaaa-ii" diye arka arkaya bir kaln, bir ince, azdan iki uzun heceli ses karmak. Anrmak ite bu... Bizim o zengin dilimiz, imdi kala kala, bu iki heceli tek szce kald. Bir yaratk, btn duygularn tek szckle nasl anlatabilir!.. Nasl olup da o zengin eeke lm, bir l dil olmu, sonra biz eekler anrmaya balamz; bunu merak etmiyor musunuz? Merak ediyorsanz anlataym. Ksacas, bizim dilimiz tutulmutu. Korkun bir olayla aklmz bamzdan gidip de, dilimiz tutulunca eekeyi tm unutmuuz. O gnden sonra da yalnz anrarak, iki uzun heceyle btn duygularmz anlatmaya almz. Biz eeklerin dilimizin tutulmas, epiyce eski bir olaydr. Eski kuaktan bir yal eek varm. Bign, bu eski kuaktan yal eek, krlarda tek bana otla-maktaym. Hem otlar, hem eeke trkler syler-mi. Birara burnuna bir koku gelmi; ama gzel bir koku deil, kurt kokusu... Eski kuaktan eek, burnunu yukar dikip, havay derin derin koklam. Hava, keskin keskin kurt ko-kuyormu. ^ r, KLEK 105 Yal eek, -Yok canm, kurt deildir... diye avunup otlamaya balam. Kurdun kokusu gittike artyormu. Belli ki kurt yaklayor. Kurt yaklayor demek, lm geliyor demek... Eski kuaktan eek, -Kurt deildir, kurt deildir... diye kendini avutmu. Ama kurdun kokusu da gittike arlayor. Yal eek, hem korkuyor, hem de oral deilmi gibi grnerek, kendi kendine, -nallah kurt deildir. Kurt buraya nereden gelecek, nereden beni bulacak?., diyormu. Bylece kendi kendini avutmaktayken kulana sesler gelmeye balam. Ama gzel ses deil, kurt sesi... Yal eek kulaklarn dikip sesi dinlemi; evet kurt sesi... Gnl bitrl kurdun gelmesine raz olmadndan, - Yok canm, bu ses kurt sesi deil, bana yle geliyor... der, otlamaya devam edermi. Ama ses de gittike yaklayor... Eski kuaktan eek yine avunurmu: -Kurt deildir, hayr kurt sesi olamaz!.. O korkun ses, bsbtn yaklam. Eek kendi kendine sylenirmi: -Yok, yok... Dilerim bu kurt olmasn... kurdun baka ii yok da, buraya m gelecek!.. Biyandan da yreini korku sardndan gz ev-resindeymi. Bir de bakm; kar dan tepesinde, sisler, dumanlar iinde bir kurt... 106 -A-ah, demi, bu benim grdm, kurt deil, baka biey... Ban otlara sokmu. - Bana yle geldi galiba, hayal grdm. Evet, evet, hayal olacak... Sonra, allarn arasndan koan kurdu grnce, korkusu artm. Ama kurdun gelmesini hi istemediinden, yine kendini kandrmaya alyormu: - Kurt deildir, inallah deildir. Baka yer kalmad da burasn m buldu gelecek?.. Gzlerim iyi semiyor da ondan... allarn glgesini kurt sandm. Kurt yaklam. Aralarnda eek adm ile drt yz adm kalm. Eski kuaktan eek, -Aman Tanrm, yoksa bu gelen gerekten kurt mu?.. Hayr, olamaz. Olmamaldr. Ah... Yok, yok, kurt deil... diye inlemeye balam. Kurtla aralarnda elli adm kalnca o yine avunuyor mu:

- u karmda grdm yaratk kurt deildir inallah... Canm, ne diye kurt olsun... Belki devedir, belki fildir, belki de baka biey, belki de hibieydir. Ben de hereyi kurt grmeye baladm. Kurt srtarak yaklam yaklam. Aralarnda ancak bika adm kalnca, yal eek, - Biliyorum, bu gelen kurt deil, evet kurt deil, ama ben uradan azck uzaklasam kt olmaz... demi. AH BZ EEKLER Balam yrmeye. Ban geri evirip bakm, kurt srtarak, aznn sular akarak arkasndan geliyor. Eski kuaktan eek yakarmaya balam: - Ulu Tanrm, bu gelen kurt bile olsa, kurt olmasn, ne olur... Kurt deil canm, ben de bou bouna korkuyorum. Byle deyip admlarn am. Kurt da onu izliyormu. Kart eek komaya balam. Kurt da onun ardndan komu... Eek, -Ah, ben de ne budalaym... diyormu. Yaban kedisini kurt sanp kayorum. Hayr, kurt deil... Ayaklarnn var gcyle kayor, biyandan da iinden yle geiriyormu: -Kurtsa da kurt deildir... nallah deildir. Yok canm, ne diye kurt olsun... Ban evirip arkasna bakm, kurdun gzleri l l yanyor. Eek drtnala kaar, hem de, -Vallahi de kurt deil, billahi de kurt deil... Allah belam versin ki kurt deil... diye sylenirmi. Eek kam, kurt kovalam. Kuyruunun dibinde, kurdun kzgn kzgn solumasn duyunca, yal eek kendi kendine, -Bahse girerim ki bu kurt deil... Kuyruk altmda solumalarn duyduum bu yaratk kurt olamaz... diye syleniyormu. 108 Kurdun slak burnu, eein ap arasna deince, yal eek de sfr tketmi. Bir de ban evirip bakm; kurt stne atld atlacak... Artk adm atacak gc kalmayan kart eek, kurdun sert baklar altnda kprdayamaz olmu, orackta kalm. Kurdu grmemek iin gzlerini yumup, - Kurt deil canm bo ver... nallah deildir. Sanki ne diye kurt olsun... diye kekelemi. Kurt, sa kabasna bir pene atnca, oraca yklan eek, - Biliyorum, biliyorum, sen kurt deilsin. Arkamla oynama, gdklanyorum. El akasn da hi sevmem... demi. Azgn, a kurt keskin dileriyle eein sarsn srm, budundan byk bir para koparm. Can acsyla yere yklan eein birden dili tutulmu. Bildii eekeyi, korkudan unutmu. Kurt boynuna, gerdanna saldrm. Eein heryanndan kanlar fkrmaya balam. te ancak o zaman eek, -Aaa kurtmu... Aaa o imi... Aaa, o imi!... diye barmaya balam. Kurt onu paralar, o da dili tutulduundan, yalnz, -Aaa, o imi... Aaa, oo-ii... Aaa-iii... Aaa-iii... diye barr, inlermi. Kurdun dileriyle paralanan eski kuaktan eein da, ta inleten son szlerini btn eekler duymular: AM BZ EEKLER -Aaaa-iii, aaa-iii... te o gnden sonra, biz eek milleti, konumasn, sylemesini unutmuuz; her duygumuzu, her dncemizi, anrtyla anlatmaya balamz. O eski kuaktan eek, tehlike kuyruk altna girinceye dek, kendini avutup, kandrmam olsayd, bizler de konumasn bilecektik. Ah biz eekler, ah biz eek milleti... Aaaa-i, aaa-i, aaaii... T 109 Ah Biz Eekler adl kitaptan Deliler Boand 111 .risontopolis devlet radyosu, akam yaynlarnda u haberi veriyordu: "Allo allo... Sayn dinleyiciler! imdi aldmz bir habere gre, ehrin en byk akl hastanesinden elli deli bugn kamay baarmlar ve ehre dalmlardr... Son dakikada alnan haberden askeri kuvvetlerin de ibirliiyle polisin btn arama taramalarna ramen akl hastalarndan hibirinin yakalanamad renilmitir. Kaanlar en azl akl hastalardr.

Arkadalarnn arkasndan kamak isteyen br akl hastalaryla muhafzlar arasnda iddetli bir arpma balamtr. Kaan akl hastalar hakknda yeni haberler alndka dinleyicilerimize bildirilecektir. Dannn! Haberler yaynmz bitti. imdi Liszt'in La Majr 2 numaral piyano konertosunu dinleyeceksiniz." Radyo dinleyenler nce bunu bir temizlik tozu reklam sanmlard. Herhalde radyo, ikinci haberler yaynnda delilere ait haberin arkasn verirken, ii tatl bir srprize balayp temizlik tozu reklamn syleyecekti. Ama ikinci haberler yaynna vakit kalmadan mziin arayerinde yine spikerin sesi duyuldu: "Allo allo... Sayn dinleyiciler! Mzik yaynmza ara vererek akl hastanesinden kaan hastalar hakknda en son aldmz haberleri bildiriyoruz. yz hasta daha akl hastanesinden kamay baarmtr. Kaan akl hastalar, ierdeki arkadalarna yardm ettiklerinden, zabta kuvvetiyle deliler arasndaki arpma ok iddetlenmitir. erdeki deliler dardaki arkadalarnn yardmyla, hastanenin kapsn birden zorlamaktadrlar. Kaan delilerin ilk ii hastanenin bahekimiyle btn doktorlarn rehin almak olmutur. Delilerin zerine itfaiye kuvvetleri hortumlarla su skmaktadr. Buna karlk deliler, kendilerini yakalamak isteyenlerin yzlerine tkrmek ve iemek suretiyle kar hcuma gemilerdir. u dakikada aldmz en son habere gre, tmarhanenin muhafz kuvvetleri, ierdeki ve dardaki delilerin arasnda kuatlm ve skm durumdadr..." Radyonun delilere degin haberi bu yolda bisre srdkten sonra, spiker, arayerde alnan haberleri de srekli bildireceini syledi. Arisontopolis ehri halknn sinirleri bozulmutu. Eer bu bir reklamsa, dorusu rezalet olurdu. 112 Radyo gibi bir kurumun bir zel ticaret reklam yznden halk heyecana, telaa vermesi ne samayd. Yoook, eer gerekten deliler boanmlarsa, Tanr gstermesin, bu, memleketin dman izmesi altnda inenmesinden daha korkun bieydi. Radyoyu duymayanlar da duyanlardan haberi renmilerdi. Gecenin ge vakti herkes birbiriyle hep bu olay konuuyordu. ehirleraras telefonlar ilemeye balad. Halk karakollara, daha sonra devlet dairelerine t. Haber soruyorlard. Drdnc, beinci derecedeki makamlar, halkn sorusuna karlk veremiyorlard. Dorusu, onlar da bir korkudur almt. ifrelerle st makamlara, st makamlar daha st makamlara sormaya baladlar. Geceyarsma az kala, haberin dorusu geldi: Arisontopolis akl ve sinir hastalklar hastanesinden bitakm delilerin kat, geri kalanlarn da kamak iin zabta kuvvetleriyle arpt doruydu. Ama ayaklanan delilerin ksa zamanda yakalanarak, akllar balarna getirilecei iin, Ari-sontopolis'in btn gvenlik memurlar, halk yattrmaya almalydlar. Devlet radyosu, gecenin son haberi olarak halka, Arisontopolis hkmetinin u bildirisini verdi: "Akl hastalarnn yarsndan ou hastaneden kamtr. Bir kere akl hastanesinin dna ktktan sonra, delilerle aklllar ayrt edilemedii iin, delileri aklllardan seip ayrmak zor olmaktadr. Hatta bu zorluk yznden baz yanllklar da olmutur. 113 Sivil polis ekiplerinden on kii, zabta kuvveti efini kaan delilerden sanarak tmarhaneye kapamlardr. Hastanenin idare mdr ile belediye bakan da yanllkla tmarhaneye kapatlanlar arasndadr. Bu yanllk, onlara deli gmleini giydirip, souk du yaplrken anlalmtr. Daha baka kimlerin yanllkla tmarhaneye sokulduu imdilik belli deildir. Hkmet kuvvetleri delilere kar ylmadan kahramanca arpmaktadrlar. Delilerle aklllar birbirine kartndan, ayaklanmay bastrmakta zorluk ekilmektedir. Komu illerden yardmc kuvvet istenmitir. Yarn sabaha kadar delilerin ayaklanmas bastrlacaktr." O gece ehrin yarsndan ou uyuyamad. Ertesi sabah erkenden halkn ilk ii gazete almak oldu. Gazetelerdeki haberler bsbtn korkuntu. Askeri birlikler, zabta ve candarma kuvvetleri, deli sanarak aklllar da ieriye doldurmutu. Tmarhanede bitek deli kalmamt. Hep birden boanan deliler, kendileriyle arpan btn aklllar tmarhaneye soktuktan sonra, bunlar muhafaza etmek iin balarna deli koymuyorlard. Muhafz kuvveti olarak tmarhaneye soktuklar aklllar kullanmaktaydlar. Tmarhanenin yeni mdr ve gardiyanlar, bu delilerin kapad aklllar arasndan seilmiti. Byle olduu halde, ierdeki aklllar katiyen dar brakmadklar gibi, kurtarmaya gelenleri de ieri sokmuyorlard. 114 Gazetelerden birinde, yeni tmarhane mdryle bir gazetecinin yapt konuma vard. Gazeteci yeni tmarhane mdrne soruyordu:

- Siz daha dn, delileri karmamak iin alanlar arasnda deil miydiniz? Mdr bu soruya, - Evet, diye karlk veriyordu. -eri kapatlanlarn akll olduklarn bilmiyor musunuz? - Biliyorum. - Sizi buraya kim mdr yapt? - Deliler. - yleyse, nasl oluyor da, kendiniz de akll olduunuz halde ierdeki akll arkadalarnz dar brakmyorsunuz? Mdr, bu soruya ok ksa ve kesin u cevab vermiti: - Arkada, vazife vazifedir. te o kadar. Yine dne kadar akll olan hastanenin mdr yardmcs, gazetecinin bu sorusuna, - Beyanat vermeye yetkili deilim, diye cevap vermiti. Bagardiyan ise, - Syleyeyim ama, sakn gazeteye yazmayn, sonra iimden olurum, diye rica ettikten sonra yle demiti: - Beni bu aklllarn bana gardiyan yapanlarn deli olduklarn biliyorum, ama ierdekileri yine de DELLER BOANDI salveremem. Sonra deliler beni de ieriye kaparlar. Korkarm. Gazetecilerin yazdklarna baklrsa, deliler Ari-sontopolis ehrine yaylmlar, hatta belediye dairesini bile ele geirmilerdi. Radyo, le yaynnda daha korkun haberler verdi. Deliler belediye dairesinden sonra telefon, sular, elektrik ve tat aralar idareleri gibi, ehrin btn can damarlarn ellerine geirmilerdi. Sekizyz-seksen deliye kar bebin kii arpyordu. Ayrca yardmc kuvvetler de yoldayd. Delilerin en byk kazanc ve kurnazl, ele geildikleri yerlerin ynetimini kendilerinden birine vermemeleri, bouna kuvvet harcamamalaryd. Neresini ele geirirlerse, o yerin bana bir akll koyuyorlar, kendileri hi kuvvet kaybetmeden boyuna ilerliyorlard. nanlmas zor ama, o gnk akam gazeteleri, delilerin, emniyet mdr ile ehrin basavcsn deitirmediklerini, yerlerinde braktklarn yazyorlard. Bir gazete, bunun sebebini ehri batan baa eline geiren delilerden birine sormu, ald cevab da yazmt. Deli yle diyordu: "Gnn birinde yine aklllar duruma hkim olur, ibana geerlerse, neden basavcyla, polis mdrn deitirmeyeceklerse biz de ayn sebepten onlar deitirmedik. Daha iki gn nce bizim aleyhimizde olmalarnn cezasn, bugn bizimle birlik olarak demektedirler." 116 Delilerin, ayaklanlarndan gn sonra, radyo, btn memlekete nerdeyse hkim olmak zere bulunduklarn ac ac itiraf ediyordu. Delilerin nnde yenilgiye urayan Feld Mareal Fonder Hi, bu bozgunun nedenini yle aklyordu: "Biz, akll insanlarz. Buyzden akll insanlarn sava yntemleri ve akll insanlarn koyduu kurallara gre savayoruz. Oysa kural mural takmayan delilerin ne zaman, nerede, ne yapacaklarn kestiremiyoruz. Bu deli ksm hesaba smaz iler yapyor. Mesela, en yiit komutanlarmz gldrmek suretiyle savan ciddiyetini bozuyor, sonra da btn birliklerimizi esir ediyorlar. Biz, bu sava denen iin akaya gelir yan olmadn bitrl delilere anlatamyoruz, ii delilie vuruyorlar. Onlar yenmek iin, kullandklar yntemleri renmek zorundayz. Bunun iin de delilik kurslar am bulunuyoruz. Pek yaknda Arisontopolis halk, btn delileri kskvrak balayp yeniden tmarhaneye tktmz grecektir. Allah aklllarla beraberdir." Sonu hi de Feld Mareal Fonder Hi'in dedii gibi kmad. Aklllara gsterilen delilik kursu o kadar baarl olmutu ki, kurs sonunda deliren btn aklllar, balarnda Feld Mareal Fonder Hi olduu halde delilere katlmlard. Gazeteler de, ilkin yava yava derken apak delileri tutmaya balad. DELLER BOANDI Bundan sonra duyulanlar gitgide korkunlat. Deliler gittike ii aztt. Btn Arisontopolis hkmet adamlarn, ileri gelenlerini yakalamlar, on gn nce katklar tmarhaneye kapatmlard.

Arisontopolis radyosunun deliler iin verdii en son haber u oldu: "Deliler u anda radyo binasna girmi bulunuyorlar. Birinci kat tamamyla igal edildi. Merdivenleri kyorlar. ktlar. Kapy atlar. Deliler, bulunduum odaya doldular. Artk radyo da delilerin eline gemitir. Elveda sayn akll dinleyiciler! Yaasn deliler! Yaasn delilik!" Tmarhaneden boanan deliler, Arisontopolis lkesini ellerine geirmiler, btn eski ynetmenleri de tmarhaneye kapatmlard. Ortalkta akll tek ynetici kalmamt. Tek tk kalanlar, ikinci, nc dereceden kiilerdi, ama onlar da delilerden yana olmulard... Akl, aklll savunan hikimse kalmamt. Tek tk varsa bile bunlar da sinmiler, evlerine ekilmilerdi. Akll olduklar anlalrsa, tmarhaneye kapatlacaklarndan dleri kopuyordu. Buyzden onlar da ii delilie vurmulard. Yn yn insanlar alanlarda toplanyor, -Yaasn delilik! Yaasn deliler! diye baryor-lard. Yollarda delilik gsterileri balamt. Bu grltye uymak isteyen iini bilir bitakm aklllar, akll ol118 duklar anlalmasn diye yollarda takla atyor, elleri stnde, ba aa yryorlard. Bu arada tmarhaneye girmekten kurtulmak iin, birbirlerini "aklldr" diye rapor ediyorlar, gammazlyorlard. Gazetelerde delilii ven, aklll yeren bayazlar, inceleme ve yorumlar kyordu. Arisontopolis'i ellerine geiren sekizyzseksen deli ilk i olarak bir kurultayda topland. lerinden biri, -Anayasa! diye bard. Arkadan sesler ykseldi: -Evet... nce anayasa!.. - Arisontopolis halkn ynetmek iin ilkin anayasa gerek... Deliler bir anayasa yapmaya karar verdiler. Her deli bir dnce ileri atyordu. Yine ilerinden biri, - Arkadalar bir nerim var! dedi. br deliler sordular: -Nedir? - Biz neden tmarhaneden katk? - Aklllarn yaptklar ileri beenmiyorduk. Onun iin katk. - Evet, onun iin. yleyse bize bir dev dyor. Mademki, biz aklllarn yaptklar ileri beenmedik, bizim devimiz aklllarn yaptklar btn ileri bozmaktr. Deliler, -Bozalm! diye bardlar. -Deli arkadalar! Delilie yakan yapmak zorundayz. Arisontopolis'i ve Arisontopolis halkn ynetmek iin bakacaz, aklllar ne yapmsa, biz deliler, onlarn yaptklarnn tam tersini yapacaz. Ne dersiniz? Yer yer sesler ykseldi: -ok doru... - Bize yakan da budur. - Aklllarn yaptklarn bozacaz. - Tam tersini yapacaz. Bataki deli, -yleyse ie anayasadan balayalm, dedi. Deli arkadalar! Anayasamzn birinci maddesi isterseniz, yle olsun: "Deliler, aklllarn yaptklarn bozacaklar ve aklllar ne yapmlarsa, onun tersini yapacaklardr..." Ne diyorsunuz? -ok iyi... - ok gzel... - Deli arkadalar! imdi anayasamzn ikinci maddesine geelim. - kinci madde de birincisinin tpks olsun. - Ne diyorsunuz? - yidir. Birinci maddenin tpks olsun. - yleyse nc maddeye geelim. 120 Bir deli yle bard: - Biz btn dev ve grevlerimizi birinci maddede anlattk. Btn maddeler hepsi bir olsun...

Bu da onayland. Yz maddelik bir deliler anayasas hazrland. Maddelerin yz de yleydi: "Deliler, aklllarn yapt her ii ve hereyi bozacaklar; aklllar ne yapmlarsa, onun tersini yapacaklardr." Arisontopolis'te Deliler Anayasas ilan edildi. Bundan sonra aralarnda bir bakan semeye kalktlar. Bakanlar nasl seeceklerdi? Tmarhaneye kapadklar aklllara gidip sordular: - Sizin iinizden birini Arisontopolis ehrine belediye bakan yapacaz. Kim bakan olmak ister? Tmarhaneyi dolduran aklllarn hepsi birden iki ellerini de havaya kaldrdlar. Kimisi de yere srtst yatp hem ellerini, hem ayaklarn havaya kaldrmlard. Delilerden biri arkadalarna yle dedi: - Deli arkadalar, gryoruz ki, aklllar arasndan birini belediye bakan, yada baka bir bakan yapmak gerekse, hepsi de bakan olmak istiyor. Deli arkadalar! Hanginiz belediye bakan olmak istiyorsanz ltfen elinizi kaldrn? Delilerden hibiri elini kaldrmad. Soru soran, srtst yere uzanm, hl iki aya, iki eli havada duran akllya, - Syleyin bakalm, dedi, siz neden belediye bakan olmak istiyorsunuz? Akll, - nk, bu ie en layk, bakanl en iyi yapacak adam benim! diye bard. br aklllar arasnda haykrmalar duyuldu: - Hayr, o alan biridir. - Belediye bakanlna dnya yznde layk olan tek kii varsa o da benim. -Yalan!.. kisi de yalan sylyor. -Cahiller!.. Bu ikisi de eydir... - Beni yapn. nk benim hakkmdr. Haykrmalarn arkas gelmiyordu. Soran deli, delilerden yana dnd, ilerinden birine sordu: - Deli arkada, siz belediye bakan olmak istemez misiniz? Deli, -stemem! dedi. -Neden deli arkada? -nk, arkadalarmn arasnda bu ie benden daha elverili olanlarn bulunduu kansndaym. Deerli bir arkadan seilmesini isterim. Bu szler tmarhanenin parmaklklar iindeki aklllar o kadar kzdrd ki "Benden daha deerli birinin bakan olmasn isterim!.." diyen adama barmaya baladlar: - Yuu!.. Yuuu!.. Deliye bak! Belediye bakan olmak istemiyor. -Vay deli vay!.. T GEREN MASALI 122 Soran deli aklllara dnd. Dner dnmez, demir parmaklklar iindeki aklllar ona yalvarmaya baladlar: -N'olursun beni belediye bakan yap!.. - Allahakna beni yap! -lm p beni yapmazsan... Soran deli kendi arkadalarna dnd. lerinden birine, - Bu devi siz zerinize aln! dedi. - ok rica ederim bu devi bana vermeyin. Bu iin ar sorumluluu vardr. Ben bu sorumluluu tayacak yetenekte deilim. Gerek bilgim, gerek grgm yetersizdir. Soran deli baka bir deliye, -Siz? dedi. O da, - Arkadalarma yalvarrm, bana bu ii vermesinler! dedi. Delilerden hibiri bakan olmak istemiyordu. Soran deli, yine aklllardan birine, - Siz belediye bakan olmak iin neden yalvarp duruyorsunuz? dedi. Akll, - nk efendim, dedi, ben memurdum, emekliye ayrldm, otuz yllk .memurluun tecrbeleri var bende. Soran deli, delilerden birine, - Siz neden belediye bakan olmamak iin yalvaryorsunuz? dedi. I DELLER BOANDI

Deli u cevab verdi: - nk efendim, ben otuz yl memurluktan sonra emekliye ayrldm. Belediye bakanl enerji, ok alma isteyen yorucu bir itir. Benim gibi emekliye ayrlm biri bu kadar yk tayabilir mi? Bu yorucu iin altndan kalkamam diye korkuyorum. Soran deli, aklllardan baka birine, - Siz neden ille belediye bakan olmak iin yalvaryorsunuz? dedi. Akll, -nk, dedi, ben gencim. Memleket, genlerin omuzlarnda ykselir. Soran deli, gen bir deliye, - Sen neden, aman beni bakan yapmayn diye yal-varyorsun? dedi. Gen deli, - nk, dedi, ben gencim. Bakan olabilecek bilgiyi, grgy daha kazanamadm. Soran deli, onlara yle syledi: - Gryorsunuz, delilerin hibiri bakan olmak istemiyor. Aklllarn da hepsi bakan olmak istiyor. Onun iin, aklllardan birini, mesela u adam bakan yapalm. Aklllar kyameti kopardlar: -Sakn haa!.. O namussuzun biridir. -Alaktr o... -Aalk biridir. - O bizim partiden deil... 123 GEREN MASALI 124 Soran deli, delilerden birine, - yleyse sizi bakan yapalm, dedi. Deli, - u arkada bu ii benden iyi yapar, diye baka bir deli arkadan gsterdi. Deliler barmaya baladlar: - Evet, onu yapalm. - Hem gen, hem bilgili... - Hem namuslu, hem alkan. - Bu ii yapmaya elimden geldii kadar alacam, dedi. Bana gsterdiiniz gvene layk olmak isterim. Yine bir akll bakan olacak diye korkumdan bu ii zerime alyorum. Siz de bana yardm edin. Yanl biey yaparsam beni uyarn, yanlm dzeltin. Deliler yaptklar anayasaya gre Arisontopolis'i ynetmeye baladlar. Kabineyi kurmak kolay olmamt. nk hibir deli bu kabinede yer alacak deeri kendisinde bulmuyor, aklllarn tam tersine, hibiri ibana gemek iin yrtnmyordu. Adaylardan hibiri kendiliklerinden ortaya kmamt. Onlar yakndan tanyanlar, bilenler aday gsteriyorlard. Eitim Bakan olan deli, kendisinden nceki akll bakann neler yaptn bir bir inceledi. Sonra deliler anayasasna gre akll bakan neler yapmsa, hepsini bozdu, delice iler yapt. DELLER BOANDI Eski plan allak bullak olmutu. Tmarhaneye kapatlan aklllardan biri, buradan kurtulmak iin delilerin bakann gklere karan bir kitap yazd. Bu kitabn ad "Dnyann Gelmi, Gemi, Gelecek En Akll nsan" idi. Deli bakan o kadar vmt ki, vlen deli, - Bir yazar, eserinin karln grmelidir! dedi. Sonra, eskiden, yani aklllar zamannda, byle vclere neler yapldn soruturdu. Aklllar kendilerini venlere armaanlar verir, onlarn iini ykseltir, gelirini artrrd, onlara havadan kazan salard. Deli bakan Arisontopolis'in en byk alanna halk toplad. Kendisini ven akll yazar da orta yere getirdi. Ona, halkn nnde unlar syledi: -Ey akll yurtta! Beni ven kitabn okudum. Teekkr ederim. Bu iyiliinin altnda kalmak istemem. Eskiden senin gibi vg yazan yazarlara aklllarn neler yaptklarn sorup rendim. Biz de deli olduumuzdan elbette delice iler, yani aklllarn yaptklarnn tersini yapacaz. imdi sana halkn nnde "alenen" teekkr etmek zere eek sudan gelene kadar sopa ektireceim. Deliler, bakanlarna vg yazan akll yazar ba-yltncaya kadar dvdler.

Yceltmek iin vg yazmann da para etmediini anlayan niversite retim yelerinden biri, eski aklllar ynetiminin ileri gelenlerine svd, ar szler syledi. Hzn alamad, bir de yergi yazd. Aklllarn bakan iin, GEREN MASALI 126 - Bu herifi amal, kesmeli! Srmeli! Kaza geirmeli! Para para etmeli! diye bard. Haber delilerin bakanna gitti. Deli bakan, - Bizler deliyiz, dedi. Anayasaya aykr hibir hareket yapamayz; byle davranmak bizim deliliimize yakmaz. Onun iin "eski ynetimi" ve onun ileri gelenlerini yeren bu yurttaa, anayasamz ne buyu-ruyorsa onu yapmak zorundayz. Anayasalar, aklllarn yaptklarnn tersini yapmay emrediyordu. Aklllar, bylelerinin yzlerinden, yanaklarndan, alnlarndan pyorlard. Deli bakan, - yleyse, yzne tkrlecek! dedi. Akll buna kar koydu: -st makamda hakkm arayacam! Deliler soruturdular: - Aklllar zamannda eski ynetimi yerip de ykselenler, "Ben ykselmek istemem, hakkm aramak iin st makama bavuracam!" diyorlar myd? Hayr demiyorlard. O zaman retim yesinin st makama bavurmasna ses karmadlar. Akll adam st makama derdini anlatt. st makam sordu: - Eski ynetim ileri gelenlerini ne yapmal? - Amal efendim, kesmeli efendim. - Bir su mu ilediler? - Ah bilmezsiniz, neler neler yaptlar efendim... - Ne zaman yaptlar? Yeni mi, eskiden mi? - Eskiden efendim. DELLER BOANDI T um efendim -Zorla m vdrdler? ocuk var yarglslm bildirdiki ynetim, tUtU"ak> * O gn takmmn ma, ** grinde, ^ hakeme sordu: - Ne yapyorsunuz? -Futbol ma efendim. -Bu ma dediiniz ey nedir? k futbo1 durdurup T GEREN MANALI 128 - Spordur efendim. - Spor ne ie yarar? Hakem iyi bir konu yakaladndan btn bilgisini gstermek iin konumaya balad: - Efendim, spor bedeni gelitirir. Salam bedende salam kafa bulunur. Buyzden memleket genliinin iyi yetimesi, gelimesi, canl, evik olmas iin spora ok nem veriyoruz. Bakan, -Peki ama, dedi, grdmze gre bu futbol denen sporu, u ayrdaki yirmiiki delikanl yapyor. Bu seyreden altmbin kiiye ne oluyor? Yoksa insan ma seyrederken de geliiyor, kuvvetleniyor mu? Bakann evresindekiler ardlar. Bir yant veremediler. Deli bakan seyircilere bakt. Davul gibi gbekli bir seyirciye, - Maallah, vcudunuz amma biime girmi! dedi. Barmaktan sesi kslm bir delikanlya, - Galiba sizin de grtlanz kuvvetleniyor, dedi. skelet kadar zayf bir adama, -Size de spor yaram! dedi. Sonra emir verdi: -Btn seyirciler ayra kp takm takm top oynayacaklar.

iman, sska, gbekli, yal, hastalkl seyirciler ayra dklp soluya soluya dilleri bir kar darda, yere serilene kadar top oynadlar. Vcutlar hamladndan bir ay hibiri kn kaldramad. 129 Deliler iyice ii aztmlard. leri gelen bir deli bign bir toplantya gelmiti. Toplantda bulunanlar onu "hararetli" alklarla karladlar. aran deli onlara sordu: - Ne var? - Biey yok. - Biey yoksa neden alk tutuyorsunuz? -Siz geldiniz de... - Geldimse ben geldim, size ne oluyor? Yani beni, yrdm diye mi alklyorsunuz. Ktrm olmayan elbet yrr. Usam, eh anlarm. leri gelen deli, toplantda bulunanlara birbirlerine bakp yirmidrt saat alklamak cezas verdi. Delilerden biri bir gece kulbne gitti. Kulpte bir artist kadn mzikle dans ederek soyunuyordu. Deli, seyircilere, - Ne seyrediyorsunuz? diye sordu. - plak kadn vcudu. - Buraya bunun iin mi geldiniz? -Evet... - Ka para verdiniz? Kimi elli, kimi yz, kimi de beyz lira vermiti. - Bu kadar paray u kadn plak grmek iin mi verdiniz? -Evet.... - Bu kadnn vcudunda, baka kadnlarda olmayan biey mi var? Yoksa bacaklarnn arasndan tavan filan m kacak? 130 - Hayr. - Peki, bu yaptnz ayp deil mi? Seyircilerin en aklls, en bilgilisi konferansa balad: - Aman efendim, hi ayp olur mu? Biz kt niyetle bakmyoruz ki... plak vcut estetik heyecan verir; bedii zevk verir. Deli, -Anlyorum, dedi, haklsnz. Ben yanlmm. Mademki plak kadn vcudu bedii zevk verir, estetik heyecan verir, yleyse hepinizin karlar, kzlar gelecek, u orta yerde mzikle oynaya oynaya soyunacak. Bylece heyecanmz hep birden artrm oluruz. Seyirciler, delinin ayana kapandlar: - Aman efendim. - Estetik heyecan yalnz bu kadnn vcudu mu veriyor? Emir verdi; btn seyirciler anadan doma soyunup cazla oynamaya baladlar. Deliler Arisontopolis'in yzyllar boyu kurulu dzenini bozdular... Yapmadklar delilik kalmad. Her-eyi allak bullak ettiler. Aklllar zamannda yaplm ortada hibiey brakmadlar. Bign btn deliler toplandlar. Bakanlar, DELLER BOANDI 131 -Arkadalar! dedi. Arisontopolis'te bozulmadk biey kald m? - Kalmad. - Aklllarn yaptklar hereyi bozduk mu? - Bozduk. - Kenarda kyda bozmadmz biey kalmasn. Kendi adamlarndan karttlar, arattlar. Hayr, bozmadklar hibiey kalmamt. O zaman bakanlar, -Arkadalar! dedi. Biz btn dediimizi yaptk. Artk devimiz bitti. Bundan sonra bize yapacak bir i kalmad. Deliler bartlar: -Evet... - Grevimizi yerine getirdik. - imiz bitti. Bakan, - Artk tmarhaneye rahat rahat dnebiliriz, dedi. Haydi arkadalar tmarhaneye gidelim. Aklllar salverelim de bizi stmzden kapasnlar. Delilerin ibandan ekildii, tmarhaneye gidecekleri hemen Arisontopolis'te azdan aza yayld. Arisontopolis halk gzyalar iinde delilere yalvarmaya baladlar. -N'olur bizi brakmayn!

- Bizi yine o aklllarn eline mi brakacaksnz? - Sizde hi acma duygusu yok mu? Bizi yzst brakp nereye gidiyorsunuz? 132 Deliler bu yalvarmalara kulak asmadlar. Hep birden tmarhanenin yolunu tuttular. Aklllar karp kendileri ieri girdiler. Aklllar tmarhaneden boanr boanmaz hemen delilerin stne kaplar kapadlar. Sonra, Arisontopolis'te delilerin bozduu ne kadar i varsa hepsini yeni batan dzeltmeye baladlar. Bu da o kadar kolay olmad. nk, bir delinin bozduunu krk akll dzeltemez, demiler. Bugn hl Arisontopolis'te pek seyrek de olsa dzgn biriki i varsa, deli sanlanlarn zamanndan kalmadr. Deliler Boand adl kitaptan Bir Gnlk Yumurtann Hayat lsadaki nutuk bir yumurtaya, ikinci yldnm mnasebetiyle yaplan jbilede, kalabalk horoz ve tavuklar nnde, bir horoz tarafndan verilmitir: -Muhterem tavuklar, horozlar!.. Bugn jbilesini yaptmz, dnyaya geliinin ikinci yldnmn idrak eden bir gnlk yumurtadr. Size, bu mnasebetle, ksaca hayatn anlatmay faydal buldum. Bu yumurta, 1953 yl 21 Mays'nda saat ll'de, Gmhane ilinin Kelkit ilesinin ncek kynde Mahmut Aann kmesindeki follukta dnyaya kt. Annesi tarafndan legorn, plimut ve denizli cinsleri gibi asil bir aileye dayanr. Baba taraf, eldeki kaytlara gre sarih olarak bilinmemekle beraber komu kmesin krmz tyl horozu tarafndan annesinin batan karld, yine annesinin dmanlar tarafndan sylenir. Bu yumurta, yumurtlandktan 134 otuzdrt gn sonra bir kulukann altna konulursa da, bu otuzdrt gnde bayatladndan iinde bir civcivin yalnz ba ksm meydana gelebilmitir. Kuluka tavuk civcivleriyle lohusa yatandan kalkt zaman, Mahmut Aann kz Aye de, bu yumurtay ky bakkalna gtrp, onu bir mavi boncukla deitirmitir... Haziran aynda kyden yumurta toplayan bir ergici, bakkala on tane "Namaz Hocas" ve "k Garip" vermi, karlnda bakkaldan, arada jbilesini yaptmz yumurta da bulunan yz yumurta almtr. Yumurtalar eeine ykleyen ergici, kylerde bir ay dolandktan sonra, bu yumurtalar Kelkit kazasnda bakkal Hac mer'den ald yarm kilo tozekerle deitirmitir. Hac mer'in dkknnda krkbe gn dinlenen yumurtamz Hasan Hoca adnda bir yumurta tccar alm brleriyle beraber bir sepete koyup Gmhane'ye getirmi, burada tccar Hafz Ali'ye satmtr. Hafz Ali, yumurta fiyatlarnn ykselmesini iki ay bekledikten sonra, iyi fiyatla yumurtalar bir yumurtacya devretmitir. Bu adam, ad geen yumurtamzla brlerini samanl bir sanda doldurmu, kamyonla Giresun'a yollam ve oradaki bir tccara satmtr. Bu tccar da yumurtalar vapurla istanbul'da yumurta ve tavuk ticareti yapan toptanc Vasil'e gndermitir. Vasil, piyasann ykselmesi iin, yumurtalar, bu arada hayatn anlattmz yumurtay ambarnda ay beklettikten sonra, ihracat ve ithalat Mion'a i ciK UUNLUK YUMURTANIN HAYATI 135 satmtr. Mion, bozulmamalar iin yumurtalar buzhaneye kaldrm. Be ay sonra ngiltere'den bir firma kendisinden taze yumurta isteyince, yumurtalar yeniden ambalajlayarak bir gemiyle ngiltere'nin Southompton limanna gndermitir. Oradan marandizle Londra'ya giden yumurtalarn muayene sonunda rk, kokmu olduklar anlalm, durum yumurtac Mion'a bildirilmitir. Mion, "Sakin imha etmeyin, yeri gnderin!" diye telgraf ekince, yumurtalar iki ay sonra tekrar istanbul'a dnmtr. Bu zaman iinde, gnden gne frlayan hayat pahallna uygun olarak, Mion bozuk yumurtalarn arasndaki bizim yumurtamz da on misli krla Beyolu'nda bir pastacya satmtr. Pastac yumurtalar krarken, eline gnlk yumurta da gemi, fakat yumurtann iindeki sar ve beyaz ksmlar alkalanmaktan, seyahatlerden zamanla talam olduundan bitrl krlmamtr. Pastac krmaya muvaffak olamad sert yumurtay, br sert yumurtalarla birlikte Ta-vukpazar'nda yumurtac Anastas'a satmtr. Muhalif partilerden birinin hatibi Taksim'de nutuk verirken rk yumurtaya tutulmu, bu arada Anastas'tan alnan yumurta da hatibin kafasna atlarak demokrasi tarihinde nemli biyer alm, hatibin kafasnda da derin bir iz brakmtr. Asfalt stnde yuvarlanan yumurtamz bir mahalle ocuunun eline gemi, paskalyada yumurta dnde bu yumurtayla vuruturarak iki sepet yumurta kazanmtr.

136 Bundan sonra ocuk yumurtay bir yumurtacya satm, yumurtac zerine "gnlk yumurta" damgasn vurduktan sonra bir stye satmtr. Stden yumurtay bir mteri sabah kahvalts iin alm, fakat krmak mmkn olmadndan sinirlenen a yumurtay apartmann altnc kat penceresinden baheye atm bylece bizim elimize gemitir. Ksaca hayatn anlattm ve burada ikinci yldnmn kutladmz gnlk yumurtann daha uzun yllar gnlk olarak kalmasn temenni ederiz. Gznz Aydn Efendim adl kitaptan ! .1 A Hayvanlar Mahkemesi Sabaha bir saat kalm. Neredeyse gn ya-cak. Elimde kalem, nmde kt, gzlerim kapanyor, bam gsme dyor. Bir duman iinde kalyorum. Sonra kendimi bir ormanda buluyorum. Bika geyik, -nsaan, insaaaan... Koun kardeler, burada bir insan var!., diye baryor. Ormann iinden, her aacn arkasndan bir hayvan kyor. Bir ift ay stme yryor. Ana ay, -te, ite... diye baryor, yavrularm kurunla vuran bu alak!.. Bir ko, boynuzlamak iin geriliyor. ri kazlar tslayarak bana kouyorlar. Arkama dnp kayorum. Ormann iine dalyorum. Btn hayvanlar arkamdan bararak kouyorlar, 138 -Tutun... Yakalayn... nsan kayor, yakalayn... Ama onlar benden hzl kouyorlar. Soluk solua yal bir mee aacnn dibine dyorum. Mee, dallarn kam gibi bana vurarak, arkamdan koan hayvanlara baryor, -Koun hayvan kardeler, koun!.. nsan denilen alak ite burada. Koun da unun iini bitirin. Bu alaktan ben de ok ektim. Baltay eline alr, benim soyumu sopumu da keser. Gelin burada!.. Bama en hayvanlar beni yakalyorlar. ki kurt beni aralarna alp srkleye srkleye gtryor. teki hayvanlar da arkamzdan bana hnla bararak geliyorlar. Ormann iinden bir alana ktk. -Mahkeme kurulsun!., diye bir ses ykseldi. Beni getiren kurtlara, - Beni yiyecek misiniz? diye sordum. Kurtlar, -Kanunda suunun cezas neyse, o olacak!., dedi. - Ormanda kanun olur mu? diye sordum. - Heryerin kendine gre bir kanunu var, dedi. imdi hayvanlar mahkemesi kurulup cezan verilecek. Alann ortasna ktklerden bir krs kurdular. Sank yerini de yaptlar. Alan, bir mahkeme salonu oldu. Krsdeki jri bakan kart bir kzd. yeler de, besili bir katr, gzlkl bir fil, bir de uzun bykl bir MAHKEMES T devekuu. Savc yerinde bir papaan vard. Pireden deveye kadar btn hayvanlar da dinleyici yerlerini doldurmutu. Zabt ktipliklerini iman bir inekle, bir bldrcn yapyordu. Mbairlik iini gren horoz tmeye balad: -dem Aleyhisselam olu insanolu insaaaan... Sesimi karmaynca, -dem Aleyhisselam olu konuan hayvaaan!.. diye bard. stme alnmadm iin hi oral olmadm. Beni getiren kurtlardan biri kolumu drtt, -Hadi yrsene!.. Gsterilen sank yerini aldm. Dinleyici hayvanlardan kkreme, havlama, hrlama, kineme, tme, miyavlama sesleri uultu uultu gklere ykseliyordu. Jri bakan, arka ayann naln kez krsye vurarak, grlt yapan hayvanlar susturdu. Daktilo bldrcna, -Yaz kzm, dedi, insan olmak ve insanca davranmak sularndan sank dem Aleyhisselam olu konuan hayvan mahkeme salonuna alnd. Sorgusu balad.

Sonra adm, sanm, iimi, gcm sordu. Papaan ayaa kalkt. Gagasn, kanadna smkrd. ki kere ksrp boazn temizledikten sonra iddianamesini okumaya balad: - Sank konuan hayvann, yaplan bu kadar ihtar ve verilen gzdalarn hie sayarak, orman kanu140 nunun btn maddelerini inemek suretiyle insan kalmakta direnmesi sonunda, kralmz aslan tarafndan kendisinin orman kanunu erevesi iinde param para edilerek yenilmesi emredildiinden, suu te-denberi bilinmekte olan sann paralanma cezasna arptrlmasn diliyorum. kz, sandaki katr, solundaki fille fsldatktan sonra bana, -Savcnn iddianamesini dinledin. Bir diyecein var m? diye sordu. -Yksek jri makamn igal eden sayn kz, sayn fil, saygdeer katr ve pek sayn devekuu da bilirler ki papaan ancak kendisine retilen szleri ezberler, anlamadan tekrarlar. Btn bu szleri, sayn papaann kralnz aslandan renmi olduu muhakkaktr. Bundan tr... Szm bitirmeden dinleyici hayvanlar, - u aalk insan daha syletiyorsunuz. Brakn paralayalm, paralayalm... diye barmaya baladlar. Jri bakan, ayann naln krsye vurarak grlty durdurdu. - Oybirliiyle yarglanmann gizli yaplmasna karar verildi, dedi. -Aman, nasl olur? diye bardm. Sesime kulak veren olmad. Beni susturdular. Dinleyici hayvanlar dar karld. Jri bakan, HAYVANLAR MAHKEMES 141 - Tank manda gelsin, dedi. eri alnan tank manda beni gstererek, - Bu konuan hayvan, dedi, katildir. Btn oluu-mu ocuumu kesip yedii gibi, soyumu sopumu da kesip yemitir. Kanma kan, canma can istiyorum. Jri bakan, - Syleyecek szn var m? diye sordu. - Kendimi savunabilmek iin bir avukat tutacam, dedim. Avukat tutabilmem iin oturuma on dakika ara verildi. ki kurt koluma girip beni mahkeme alanndan dar kardlar. Btn hayvanlar benimle alay ediyorlard. stmde uan bir karga tepeme uygunsuz iler yapyordu. Bu onlar daha ok gldryordu. - Hayvan kardelerim, bana yardm edin, bir avukata ihtiyacm var, dedim. Bir boa ylan, -Savunman yaparm ama, cret olarak da seni yutarm, dedi. Bir ay geldi, - Avukatln zerime alrm, ama ban da yerim, dedi. Srtlan, - Kolunu verirsen vekletini alrm, dedi. Avukatlk creti olarak kimi bacam, kimi gvdemi yemek istiyordu. Bir maymun geldi, 142 - Ben elbiselerinle yetinirim, dedi. stndeki btn elbiseleri, donuna kadar amarlarn verirsen, ben avukatln yaparm, dedi. rlplak kalana kadar soyundum. Neyim varsa maymuna verdim. Maymun elbiselerimi giydi, kra-vatm takt. - Bir de gzlkle anta olsayd, seni daha iyi savunurdum, dedi. Yeniden yarglanma alanna alndk. Avukatm maymun, -Sayn jri yeleri, btn tanklar dinlendikten sonra biz savunmamz yapacaz, dedi. Bakan, -Tank eei arn! dedi. eri giren eek, yle konutu: - Bu, dem Aleyhisselam olu konuan hayvan, bir avu saman karlnda, btn dnyann ykn srtma ykler, bana tattrr. Onun da, mrnn sonuna kadar eekleri srtnda tama cezasna arptrlmasn isterim. Tank olarak dinlenen at da yle dedi: -Ben zgr bir hayvanken, beni ahra kapayp azma gem vuran, zgrlm isteyince beni dizginleyen, bamszlm isteyince beni bir kaza

balayan, ite bu dem Aleyhisselam olu konuan hayvandr. Onun da ahra kapatlp, azna gem taklp dizginlenmesini isterim!.. Tank koyun yle konutu: -Ben yeryznn en sessiz, en susuz, en zavall hayvan olduum iin, boynuzumdan kemiime, etimden gbreme, tymden stme kadar her neyim varsa alan, srtmdan geinen bu konuan hayvann da, mrnn sonuna kadar srtndan geinilmesini dilerim. Fareler kapana kstrdmdan, kpekler kendilerini aaladmdan, develer a susuz braktmdan ikyet ettiler. Btn hayvanlar dinlendikten sonra sz sras savunmam yapacak olan maymuna geldi. Avukatm maymun, ayaa kalkp ksrd, sonra sze balad: -Pek sayn yeler!.. Mvekkilim o kadar ar sular ilemi, ve sululuu gerek tanklarn anlattklarndan, gerek kendi uursuz suratndan o kadar belli olmutur ki, savunma iin syleyeceim her sz gereksiz, yersiz kalmtr. Ancak u noktay gz nnde tutmanz rica ederim. Sank, nnde sonunda bir insandr. Btn bu, tanklarn anlatt sular ilemek, bakalarnn srtndan geinmek, ldrmek, ikence etmek, bomak, kesmek, hatta kendi buluu silahlarla kendi kendini yok etmeye almak, onun insanlnn kanlmaz bir sonucudur. Bir insandan, bunlardan baka daha ne beklenebilirdi? Tanr onu insan yaratmakla, en byk cezasn vermi. Biz ona daha baka ne ceza versek, bunun yannda hi kalr. Savunmamz bu kadardr. Adaletli yargnz bekliyoruz. 144 Jri yeleri fsldatlar. Sonra bakan, yargy bildirdi: - Sann sular sabit grlm ve mrnn sonuna kadar insan kalarak, insanlnn suunu ve kendisinden davac btn hayvanlarn ahini ekmesine oybirliiyle karar verilmitir. Kan ter iinde uyandm. Bam dayadm masadan kaldrdm. Yanma bakndm. Sonra aynaya baktm. Evet, hayvanlarn ahi tutmutu, ben bir insandm. Tpk koyun gibi, benim de srtmdan geiniyorlard. Deve gibi yk tayor, eek gibi her yaplana katlanyordum. Btn hayvanlarn ahi zerimde toplanmt. Evet, ben bir insandm, insan kalmaya da mahkmdum. Gznz Aydn Efendim adl kitaptan Uygarlk Tarihinden Bir Sayfa LSnda Sayn Bakan Hoobert iyi insand. Sayn Bakan iyiydi ama, ne yazk ki evresindekiler ktyd. Nedense bu iyi bakanlarn evresini de hep kt kiiler alyordu. Sayn Bakan lkesini seviyordu. Sevilmeyecek gibi bir lke deildi ki. yle lkeyi babam da sever. Drt ayr yerinde drt mevsimin ayn zamanda yaand bir lkeydi. rnein hyarla portakal, kabakla prasa ayn sofrada bulunabilirdi. Sayn Bakan halkn da seviyordu. Sevilmeyecek gibi bir halk deildi ki. yle halk babam da sever. Vur azna, al lokmasn. Vur srtna, al hrkasn. Gk demez, hk demez, hak demez, hukuk demez bir halkt. Sayn Bakan karsn da seviyordu. Sevilmeyecek gibi bir kar deildi ki. yle kary babam da sever. Asmakaba kollar, paluze gerdan, ayva gibi gbek var (bundan m isten gareolan), yandan arkl 146 kalalar (tiridine tiridine tiridine bandm), yeme de yannda yat... lke iyiydi, halk iyiydi, Sayn Bakan iyiydi, Ba-kan'n kars iyiydi (Allah cmleye iyilik versin), ancak ekonomik durum gayet eydi. Ekonomik durum gayet ey olunca, toplumsal durum da bombozuk oluyordu. te sorun buydu: Ekonomik durumun gayet ey ve toplumsal durumun da bombozuk olduunu Sayn Bakan'a hangi mangal yrekli yiit syleyecekti? Mangal yrekli yiitler oktan mzelik olduklarndan, sylemek deil de, ancak tlatmak gerektiine karar verildi. Bu nedenle yksek kurulun bir toplantsnda yrekli yelerden biri, - t! diyerek tlatt. Sayn Bakan Hoobert, - Kim o tlatan, bana neyi tlatmak istiyor? diye sordu. Kimseden ses kmaynca Sayn Bakan, - O tlatan kimse, erkekse ksn! diye grleyince, zayf bir ses duyuldu: - Sayn Bakan'm, ben parmam tlatmtm. - Bana tlatmak istediin nedir? - lkemizde ekonomik durumun gayet ey ve toplumsal durumun da bombozuk olduunu, buyzden halk arasnda kprdanmalar baladn arz etmek istemitim. Sayn Bakan hemen zile bast. Gelen aycya, UYGARLIK TARHNDEN BR SAY FA

- Bize birer demli ay, bir de ekonomist getir! dedi. Sayn Bakan'n ekonomiden baka bilmedii hi-biey yoktu. Az sonra ayc nde, ekonomist arkada, toplant salonuna girdiler. ayc, yksek kurul yelerine aylar datt. Sayn Bakan, ekonomiste neden fiyatlarn boyuna ykseldiini, mal fiyatlarnn neden halkn alm gcn atn, ekonomik durumun gayet ey ve toplumsal durumun da neden bombozuk olduunu, neden halk arasnda kprdanmalarn baladn sordu. Ekonomist, - Sayn Bakan'm, dedi, ok yaknda halkn kprdanmasn nleyeceiz. - Nasl nleyeceksiniz? -Sayn Bakan'm izin verirlerse bunu bilimsel olarak aklayaym. Sayn Bakan sertleti: - Yahu, bizim anlayacamz gibi anlatamaz msn? unu doru drst, adam gibi anlatsan olmaz m? - ylesini de anlatrm efendim. - Anlat yleyse. -Bastne. Ekonomist anlatmaya balad: - Efendim, bugnk durumun neden bombozuk olduunu anlamak iin, uygarlk tarihinin seyrini izlemek gerekir. nsan soyunun doaya egemen olmas 148 ve doa glerini kendi buyruu altna alp isteine gre kullanabilmesi kolay olmamtr. rnein insan soyunun u yabanl hayvanlar nasl evcilletirip onlardan yararlandn bir dnelim. Sanld gibi atalarmz ilk insanlar, aslan, kaplan, kurt gibi yrtc hayvanlar evcilletiremedikleri iin eitmemi deillerdir. Bunlardan yararlanlamayaca iin, bou bouna eitip evcilletirmeye uramamlardr; yoksa insan soyu, bir kar, bir yarar olsayd, canavarlar bile eiterek evcilletirebilirdi. Buna karlk yararlanacaklar ok daha yabanl hayvanlar eiterek evcilletirmilerdir. Bu yabanl hayvanlarn evcilletirilmesi, uslandrlmas, yattrlmas kolay olmamtr; ok uzun zaman, yzyllar almtr. Bugn en uysal grnen koyunun evcilletirilmesi bile hi de kolay olmamtr. Kocaba hayvanlarn, bugn kmes hayvanlar dediimiz kanatllarn evcilletirilmesi iin yzyllar boyu uralmtr. Kedi de ok zor evcilletirilebilen hayvanlardandr. Kpek, en sonra evcilletirildiinden, bu ge kaln kapamak iin, btn teki hayvanlardan daha ok insana bal kalmtr. Btn yabanl hayvanlar iinde evcilletirilmesi en zor olan, insan soyuna en zor ba eeni at olmutur. At, bitrl insann buyruu altna girmek istememitir. Hayvanlar iinde zgrlne en dkn olan attr; hayvanlarn en onurlusudur. Buyzden eitilirken hep bakaldran, aha kalkan bir hayvan olmutur. At eitmek iin insan soyu, binlerce ve binlerce yl, kuaklar boyunca uramtr. Sayn Bakan bata olmak zere, yksek kurul yelerinin ileri gemi, uyuklamaya balamlard. Bakan, - At, eei brak da konuya gel, halk neden kprdanmaya balad, neden durum gayetle ey ve bom-bozuk, onu anlat... dedi. Ekonomist konumasn srdrd: -Atn evcilletirilmesi serveni, halkn kprda-nlarn nasl nleyeceimizi bize retecektir Sayn Bakan'm. Atalarmz ilk insanlarn topluluklarndan birinde yle bir adam vard ki, o dolaylardaki maaralarda yaayan insanlarn bycs, danss, falcs, arkcs, gelecek bilicisi, hereyiydi, bilgeydi. Bu Bilge, insanlarn yklerini tatmak, stlerine binerek biyere abuk gitmek, avda, savata ve daha pekok ite kullanmak ereiyle hayvanlarn en onurlusu ve zgrlne en dkn olan, at evcilletirmek iin eitmeyi dnd. Atn yerini baka hibir hayvan tutmuyordu. Eek, at kadar koamazd. Manda, at kadar evik deildi. stelik atn eti yenir, st iilirdi. Bilge geyik boynuzundan borusunu ttrerek blgedeki maaralarda yaayanlar, toplant alannda toplad. Biri dii, biri erkek, bir ift at tutmalarn syledi. Atlarn nasl tutulacan da anlatt. Yumuak ve uzun dallardan ve dayankl yapraklardan uzun halatlar, ipler ve alar rdler. Sonra at avr 150 ktlar. Yabanl atlarn yaad dalar, ormanlar drt bir yandan sarp kuattlar. emberlerini da-ralta daralta atlara yaklatlar. Bu sarma ve kuatma gnlerce ve gecelerce srd. Yabanl atlarla, atalarmz olan o zamanki ilkel insanlar arasnda amansz bir savam balad. Hayvanlarn en onurlusu olan at, onurunu korumak iin hibir hayvana saldrmaz,

belalardan kaard. Onun savunmas hep kamakt. Saldrgan insanlardan da kayordu. Kaa kaa, kurtulan kurtuldu. Ama yavrulu bir ksrak, tayn brakp kaamad; aygr da ksran brakp kaamad. lkel insanlar, tayyla birlikte ksra ve aygr kuatp evirmilerdi, emberi gittike daraltyorlard. Aygr karayaz donlu ve ak aktmalyd. Ksrak aldoru ve bir aya sekiliydi. Tay, demiri krd. Saldrgan atalarmz ipleri kement yapp atlara frlattlar. Tayn tehlikede olduunu gren ksrak yle bir kiniyordu ki, atalarmz ilkel insanlar bile ksran kinemesinden titrediler; ne denli ilkel olsalar, yine de insandlar. Gne nlar sarsnda, yelesinde l l yansyan aldoru ksrak, insan emberinin daraldn grp kementlerle yakalanacan anlaynca, yeri g inleten bir kinemeyle iki art aya stne dikilip aha kalkt; sonra yle bir atlayp srayarak kendisini evirenlerin stlerinden at ki, rzgrndan devrilenler oldu. Karayaz aygrsa, bir o yana bir bu yana koup kinedi, kpk kpk kpklendi, sonra ifteler atarak be on insan devirip emberi yard, UYGARLIK TARHNDEN BR SAYFA 151 te geti, kala kala emberin ortasnda tay kalmt. Ksrak, yavrusunun yakalanacan anlaynca uzaklara gidemedi, insan emberinin dolaylarnda dnp durdu. Kendisini yakalamaya alanlardan nne geleni kapt, ardna geleni tepti. nsanlar, iplerle, alarla, kementlerle tay yakaladlar kskvrak. Sonra aygrn ve ksran ardna dtler. Ksrakla aygr, kuyruklar uuarak, yeleleri savrularak, kayalardan kayalara atlaya atlaya, tepeden tepeye sraya sraya katlar; gece olup da karanlk basnca ormana sndlar. zlerini yitirip insanlardan kurtulabilirlerdi. Gel gr ki, ksrak tayn brakp oralardan ok uzaklaamad. Ertesi gn, daha gn aarrken orman kuatan insanlar, byk ve amansz bir savamdan sonra, kementler atarak, alar kurarak, ipler gererek aygr da, ksra da kskvrak yakaladlar. Gerekten savam kanl olmutu. Bu savam srasnda insanlardan otuzu lm, elliye yakn da yaralanmt. Ama herzaman olduu gibi utku yine insannd. Heryanndan baladklar aygrla ksra ve tay srye srkleye bir maaraya gtrdler. Bilge balarnda olmak zere, onlarn evresinde o gece sabaha dek arklar syleyip dans ettiler, ot ve toprak boyalaryla yzlerini ve gvdelerini boyayp dansla, arkyla lgnca elenip trenler yaptlar. Sayn Bakan Hoobert'le Yksek Kurulun teki yeleri, anlatnn cokulu yerleri gelince baya cokulandlar. Ekonomist anlatmasn srdrd: 152 I - Ksra, aygr ve tay evcilletirmek iin, Bilge her ne dediyse yaptlar, ama baaramadlar. teki yabanl ve en yrtc hayvanlar evcilletirmede kullandklar btn yntemleri kullandlar, yine baar elde edemediler. Ne yaptlarsa atlara ba ediremediler. Hep balar yukarda, hep kulaklar dik, hep yeleleri savrulur, hep kuyruklar uarlyd. Ba emiyorlard. Sayn Bakan Hoobert, anlatnn yle cokusuna kaplmt ki, bunun niin anlatldn, durumun gayet ey ve bombozuk olduunu filan unutmutu. Boaz kuruduu iin bir yudum su iip konumasn srdrd ekonomist, - Hayvanlarn en onurlusu olan atlar, bunca eitime ve eitimin hertrlsnn uygulanmasna karn, yine ba emeyince, Bilge, artk burada insanlk onurunun sz konusu olduunu, atlara kesinlikle ba edirmek zorunda olduklarn syledi. Atlarn onurunu krmak iin son umara bavurdular; Bilge buyurdu: "Yemlerini, sularn azaltacaksnz. Hergn daha az yem ve su vereceksiniz; taa ki o dik balar eilene, onurlar krlp uysallancaya dek." Byc, arkc, maara duvar ressam, falc ve bilici olan Bilge'nin buyruunu yerine getirdiler. Ayaklarndan, boyunlarndan bal olan atlara hergn daha az ot, daha az su verildi. Yabanl ve zgrlklerine dkn atlar bika kez balarn koparmay baardlarsa da yeniden daha salam iplerle daha sk balandlar. de ala, susuzlua dayanyordu. Ama ne yazk ki tay, ksrak ve aygr kadar dayanamad. Ba da emedi. Dik balln canyla deyip ld. Ksrakla aygr dayanyordu hl. Hl kprdandklarn gren Bilge, atlarn hergn says artrlarak kamlanmasn buyurdu. Dayaktan ve alktan ksrak da, at da km, bitmiti. O l l yanan gzleri buzlucam donukluu alm, prl prl tyleri nce matlam, sonra dklmt. Kaburga kemikleri birbirine gemiti. Kuyruk kllar dklm, yeleleri sarkmt. ncelmi boyunlarn kmldatacak, yle bir kiner gibi olsalar hemen srtlarnda kamlar saklyordu. Kam

yaralarndan kanlar szyordu. Kamya, ala, susuzlua ilk ba een ksrak oldu; ba eince suyu, yemi artrld, kamdan kurtuldu. Ama aygr hl direnmekteydi. Ala, susuzlua, kamya karn, aradabir kiniyordu yine. Bunun zerine Bilge, aygrn bsbtn onurunu krmak iin, erkekliinin sklerek idi edilmesini, ama bu ilemin ksran gz nnde yaplmasn buyurdu. Ksran gz nnde, aygrn hayalarndan yumurtalarn skp aldlar. Bu aygra son vuru oldu, onuru krld. nsann buyruu altna girdi. Bilge, "imdi oldu, atn onurunu krdk ve insann onurunu kurtardk. Utku, insan soyunun! imdi binin atn srtna, koturun; imdi ykleyin srtna yk gtrn; imdi sap stn iin; imdi atlayp srtna ava gidin; imdi atn srtnda dmannz kovalayn ve 154 ondan kap cannz kurtarn," dedi. Bana yular geirdiler, azna dizgin vurdular, at ba edi. Ekonomist ksa bisre susup nce Sayn Bakan Hoobert'in, sonra tekilerin yzlerine teker teker bakt, sonra seslemlerin zerine basa basa yle dedi: - Bilmem, aklayabildim mi, anlatabildim mi Sayn Bakan'm? Sayn Bakan ve tekiler anlald anlamna balarn salladlar. Sayn Bakan, - Herey anlald, teekkr ederim, dedi. Herey iyice anlaldktan sonra, hemen orada, bata ana gereksinim maddeleri olmak zere here-ye yzde yediyle yzde yirmi arasnda yeni bir zam daha yaplmasna ve ceza yasasndaki kimi maddelerdeki cezalarn biraz daha arlatrlmasna karar verildi. Kalpazanlk Bile Yaplamyor adl kitaptan I indekiler Hazinedeki Pasl Teneke.............................................5 nsan Olun Yavrularm............................................13 lerleyelim, Ykseldim, Kalkmalm.......................19 Paldr Kldr.............................................................28 Devletleraras Dostluk likileri..............................40 Yeil Renkli Namus Gaz Operas...........................54 Laf Neresinden Duyuyor.........................................84 Ben de Senin..............................................................91 Yanbast Fettah Paazade Sarsak Mecdi Beyin Kk.................................98 Ah Biz Eekler.........................................................103 Deliler Boand........................................................110 Bir Gnlk Yumurtann Hayat............................133 Hayvanlar Mahkemesi............................................137 Uygarlk Tarihinden Bir Sayfa...............................145 Aziz Nesin (Mehmet Nusret Nesin) (20 Aralk 1915, Heybeliada, stanbul 6 Temmuz 1995, eme, zmir) BTN KTAPLARI Roman: Kadn Olan Erkein Hatralar (1955), Dml Mendil (1955), Gol Kral (1957), Erkek Sabahat (1957), Sakran (1959), Zbk (1961), imdiki ocuklar Harika (1967), Tatl Bet (1974), Surname (1976), Yaar Ne Yaar Ne Yaamaz (1977), Tek Yol (1978). yk: Parti Kurmak Parti Vurmak (1946), Geriye Kalan (1953), t Kuyruu (1955), Yedek Para (1955), Fil Hamdi (1956), Damda Deli Var (1956), Koltuk (1957), Kazan Treni (1957), Deliler Boand (1957), Mahallenin Ksmeti (1957), lm Eek (1957), Hangi Parti Kazanacak (1957), Toros Canavar (1957), Memleketin Birinde (1958), Havadan Sudan (1958), Bay Ddk (1958), Nazik Alet (1958), Gdgd (1958), Aferin (1959), Kr-d (1959), Mahmut ile Nigr (1959), Hoptirinam (1960), Gzne Gzlk (I960), Ah Biz Eekler (I960), Yz Liraya Bir Deli (1961), Bir Koltuk Nasl Devrilir (1961), Biz Adam Olmayz (1962), Yeil Renkli Namus Gaz (1964), Sosyalizm Geliyor Savulun (1965), htilali Nasl Yaptk (1965), Rfat Bey Neden Kanyor (1965), Vatan Saolsun (1968), nsanlar Uyanyor (1972), Hayvan Deyip de Geme (1973), Seyyahatname (Duyduk Duymadk Demeyin) (1976), Byk Grev (1978), 70 Yam Merhaba (1984), Kalpazanlk Bile Yaplamyor (1984), Mainli Kz in Ev (1987), Nah Kalknrz

(1988), Ryalarm Ziyan Olmasn (1990), Akm Dinimdir (1991), Gznz Aydn Efendim (1997), Herkesin i Gc Var (2005). Oyun: Biraz Gelir misiniz (1958), Bir ey Yap Met (1959), Toros Canavar (1963), Ddklerle Fraclarn Sava (1968), Karagz Oyunu (1969), iu (1969), Tut Elimden Rovni (1970), Hadi ldrsene Canikom (1970), Be'Ksa Oyun (1979), T 158 Bir Zamanlar Memleketin Birinde (1992), Baarlarm Karlarma Borluyum (1992), Sait Hopsayt (1992), Yaar Ne Yaar Ne Yaamaz (1992). An: Bir Srgnn Anlar (1957), Byle Gelmi Byle Gitmez I-Yol (1966), Poliste (1967), Byle Gelmi Byle Gitmez II-Yokuun Ba (1976), Sulanan ve Aklanan Yazlar (1982), Benim Delilerim (1984), Salkm Salkm Aslacak Adamlar (1987), Bulgaristan'da Trkler, Trkiye'de Krtler (1989), Onursal Doktor Olamamann Byk Onuru (1993), Mum Hala (1996), Byle Gelmi Byle Gitmez III - Yoku Yukar (1996), Bir Vicdan Davas (1998). iir-talama: Azizname (1948), On Dakika (1957), Sondan Baa (1984), Seviye On lme Be Kala (1986), Kendini Yakalamak (1988), Hoa Kaln (1990), Bir Ak Var, Bir de lm (1992), Hazreti Dangalak (1992), Sivas Acs (1995). Aratrma-deneme-sylei: Mizah Hikyeleri Antolojisi (1955), Nutuk Makinesi (1958), Az Gittik Uz Gittik (1959), Merhaba (1971), Cumhuriyet Dneminde Trk Mizah (1973), Dnya Kazan Ben Kepe I - Irak ve Msr (1977), Dnya Kazan Ben Kepe II - Alamanya (1983), Ah Biz dlek Aydnlar (1985), Soruturmada (1986), nsanlar Konua Konua (1988), Korkudan Korkmak (1988), Sora Sora Cennet Bulunur (1990), Bir Tutam Aydnlk (1994), Bir Dokun Bin Dinle (1994), uvala Doldurulmu Kediler (1995), Trkiye arks Nzm (1997), Okuduum Kitaplar (2001). Mektup: Aziz Nesin-Ali Nesin Mektuplamalar (1994-1995), Aziz Nesin-Tahsin Sara Mektuplamalar (1995), Aziz Nesin-Meral elen Mektuplamalar (1998), Aziz Nesin-Saliha Sche-inhardt, Mektuplar (1999). ocuklar iin: Monologlar (1949), Uyuana Tosunum (1971), Bu Yurdu Bize Verenler (1975), Borlu Olduklarmz (1976), Prtlatan Bal (1976), Aziz Dede'den Masallar (1978), Ben de ocuktum (1979), Ant Dikilen Sinek (1982), Nasrettin Hoca Gltleri (1991). T 159 -beri -buuk aradabir arasra arayer ardarda azbiraz azok azkald azkalsn bastne beribenzer bibakma bibana biok Aziz Nesin'e zg balca yazm biimleri bidolu bign bika bikez birara birarada birdenbire biriki bisre biey bitakm bitane bitek biyana biyer

buyzden candarma cgara okaz enaz enok epiy fotoraf glegle hangibir herbir herbiey hergn herhangibir herhangibiri herneyse herey hertrl heryan heryer herzaman hibiey hikimse hogeldin hobulduk stanbul ikidebir igren kravat kimbilir nara pekaz pekok saol Sivas tiren varol yada yazyla gsterilen her say bitiik Gerekleen topya NESN VAKFI OCUK CENNET Aziz Nesin'in kaleminden Nesin Vakf Bilimsel yazlarda Nesin Vakf Vakfa Emei geenlerin azndan Nesin Vakf Vakf ocuklarnn gzyle Nesin Vakf Aydnlarn gzyle Nesin Vakf lk kez yaymlanan fotoraflarla Yaknda kitaplarda BRLKTE YAADIKLARIM BRLKTE LDKLERM Adnan Veli Kank'tan Yusuf Ziya Orta'a Aziz Nesin dostlarn anlatyor. Attil lhan, Bedri Rahmi Eybolu, Behice Boran, etin Altan, lya Ehrenburg, Kemal Tahir, Orhan Kemal, Sabahattin Ali, Yaar Kemal ve daha onlarca tannm isim. Aziz Nesin'in gn gnne kaleme ald yazlar ilk kez gn na kyor. Yaknda kitaplarda sayfa filmleri:As Kadky Matbaas 0216 545 25 40

1972'de kurulan Nesin Vakf, ortalama 40 ocuu ve 20 alanyla, gnllleri de sayarsak 70 kiilik cvl cvl bir ailedir. Vakfn ana binas atalca'da, 15 dnmlk yemyeil bir bahe iindedir. Her ocuun ayr bir odas vardr, ilk ve orta eitimdeki ocuklarmz atalca'daki devlet okullarnda okurlar. Yksek retimdeki genlerimiz, bulunduklar kentlerde, varsa Nesin Vakf'nn evlerinde, yoksa kiralanan bir evde ya da yurtlarda kalrlar. lkokul ana girmeden vakfa giren ocuklar bir meslek edininceye, daha dorusu kendi ayaklar stnde duruncaya dein, vakfn korumas altndadr. Nesin Vakf'nda neredeyse yok yoktur. Yirmi be bin kitaplk ktphanesi, tiyatro salonu, yzme havuzu, spor ve oyun alanlar, seramik atlyesi, mzesi, bilgisayar odas, hayvanlar (inek, koyun, kei, tavuk, gvercin, tavan, hindi, rdek, tavuskuu...) eit eit meyve aalar, sebze baheleri, marangozhanesi... Ve elbette Aziz Nesin her zaman bizimle birliktedir. Nesin Vakf'nn gelirleri, Aziz Nesin'in yaptlarnn telif haklarndan, Nesin Vakf'nn konutlarnn kiralarndan ve balardan olumaktadr. ISBN 975-9038-74-9 789759 038748 NESN

Anda mungkin juga menyukai