"Allah'n mescidlerinde O'nun adnn zikredilip anlmasna engel olan ve onlarn harap olmasna alandan daha zlim kim vardr?! Aslnda bunlarn oralara ancak korkarak girmeleri gerekir (Baka trl girmeye haklar yoktur). Bunlar iin dnyada rezillik, hirette de byk azap vardr." (2/Bakara, 114)
eklinde ayn gcn harekete geirilmesine de denir. (1) Kalp veya dil ile zikir, unutulmu bir eyin yeniden hatrlanmas, ya da hfzadakinin unutulmamak zere srekli canl tutulmas eklinde olabilir. (2) Zikir, aslnda kalbin, anlan kimseye dikkat kesilmesi ve ona kar uyank olmasdr. Bunu dil ile ifade etmeye zikir denilmesinin sebebi, kalpteki zikre (hatrlamaya) iaret etmesindendir. Bazlarna gre zikir, insana sevap kazandran her trl amelin genel addr. Zikir, Allaha itaattir. Ona itaat etmeyen kii, diliyle ne kadar tesbih ederse etsin veya tevhid kelimesini sylerse sylesin, gerek zikri yapm olmaz. Ayn kkten gelen mezkr, zikredilen, anlan ey demektir. Gerek u ki, insann zerinden, daha kendisi anlmaya deer (mezkr) bir ey deilken, uzun zamanlardan bir sre gelip geti. (76/nsan, 1). Yani insan, Allahn ilminde var iken, bizzat kendisi henz mevcut deildi, henz ortalkta yoktu. Bu geree deinen baka yetleri de grmekteyiz (19/Meryem, 67; 36/Ysin, 79; 10/Ynus, 4, 34 vd.). Yine ayn kkten gelen zikr, ok zikir, youn zikir demektir ki bu, zikir kavramndan daha geni bir manay kapsamaktadr. Korkup saknanlar zerinde onlarn (yetlerle alay edenlerin ) hesabndan herhangi bir ey (sorumluluk) yoktur. Ancak (bu) bir youn hatrlatmadr (zikrdr). Umulur ki korkup saknrlar. (6/Enm, 69). Gndzn iki tarafinda ve gecenin (gndze) yakn saatlerinde namaz kl. phesiz iyilikler (hasent), ktlkleri (seyyit) giderir. Bu, t alanlara youn bir hatrlatmadr (zikrdr). (11/Hd, 114; Ayrca bkz. 6/Enm, 90; 7/Arf, 2; 21/Enbiy, 84; 29/Ankebt, 51 vd.). Zikir kknden gelen bir baka kelime de tezkiradir. Tezkira; hatrlatma, t, hatrlatan ey demektir. (Tezkire; belli bir meslek mensuplarnn biyografilerinin anlatld kitaplara da denilmektir. Trkede tezkere eklindeki syleyi; rapor, izin belgesi, askerlik grevinin bittiini gsteren belge anlamnda kullanlmaktadr.) Kuran tezkira kelimesini bir hatrlatma, bir uyarma olarak kullanmaktadr. Hayr; O (Kuran) bir tezkiradr (bir hatrlatma, bir ttr). Artk dileyen, onu dnp t alsn. (80/Abese, 11-12; Ayrca bkz. 20/Th, 3; 57/Vka, 73; 69/Haakka, 12, 48; 73/Mzemmil, 19; 74/Mdessir, 49, 54). Zikir kknden gelen zeker, mzekker, zkr kelimeleri ise, diinin kart olarak erkeklii ifade ederler. Ayn kkten gelen bir baka kelime ise tezekkrdr. Bu da dnp t almak, ibret almak demektir. Kuran baz eyleri hatrlattktan sonra dnmez misiniz, ibret almaz msnz?
diye soruyor (6/Enm, 152; 7/Arf, 3, 57; 11/Hd, 24, 30; 24/Nr, 1, 20). Kuran, zikir kelimesini eitli formlarda kullanyor. Peygamberimize, mminlere, ehl-i kitaba, sriloullarna, sahbelere, kendilerine eli gnderilmi topluluklara; hatrlat, hatrlayn, aklnza getirin, an ann eklinde hitap etmektedir. Bu kullanllara ait birka rnek grelim: hireti arzu edenler ve Allah zikredenler iin, Hz. Muhammedde en gzel rnek vardr. (33/Ahzb, 21). Kuranda Allahn bir olduunu zikrettiin (andn veya hatrlattn) zaman, kfirlerin gerisin geriye katklarn grrsn. (17/sr, 47). Baz hayvanlarn insann emrine verilmesinin sebebi; insanlarn Allah nimet veren olarak hatrlamalardr (zikretmeleridir) (43/Zuhruf, 13). M rikler boazladklar hayvanlarn zerine Allah n adn anmazlar (zikretmezler) (6/Enm, 138). Halbuki mminler avladklar ve boazladklar hayvanlarn zerine Allahn adn anarlar (zikrederler) (5/Mide, 4; 22/Hacc, 28, 34, 36; 6/Enm, 118, 119, 121). (3)
mkfatlandrmak, namaz klmak, okumak, t, t almak, t vermek, sevmek, sylemek, an, eref, erefli, kretmek, Tevrat, uyar, vahiy, yol gstermek, erkek. (5) Kur'an'da "zikir" kelimesinin anlamlarn gstermek iin, bu kavramn getii yetlere rnekler vererek belirtelim: Anlamak: Kur'n- Kerim, bir durumun belirginlemesi ya da iki konu arasndaki farkn anlalmas hususunda zikir kavramn anlamak eklinde kullanr. Bu anlamda Kur'an'da dokuz yerde kullanlan zikir, daha ok akl sahipleri ve ilim ehli iin kullanlmaktadr (Bkz. 2/Bakara, 269; 3/l-i mrn, 7; 17/sr, 41). Bu yetlere bakldnda ilim, aratrma ve tefekkr isteyen konularn, ancak ilim sahiplerince anlalabilecei ifade edilmekte, bir konuyu derinlemesine dnp aratrmayanlarn onu anlamayacaklar, zikir kavramlyla ortaya konulmaktadr.
Anlatmak: (10/Ynus, 71; 12/Ysuf, 42) Besmele: (6/En'm, 118) Bilmek: (13/Ra'd, 19; 24/Nr, 27) Dvet etmek: 17/sr, 46; 37/Sfft, 3) Delil: (21/Enbiy, 24-25) Dnenler: 11/Hd, 114) Dnmek: (3/l-i mrn, 191; 7/A'rf, 3; 11/Hd, 30). Zikrin Kur'an'da en ok kullanlan anlam, dnmektir. Allah Tel, kullarndan olduklarn dnmelerini istemekte, nk Yce ancak dnenlerin gerekleri yetleri kulluk kavrayacaklarn, dnmeyenlerin ise, yolca hayvanlardan daha sapk bildirmektedir. bu nedenle dnmeyenlerin Allah'a gerei gibi anlamayacaklar,
yapamayacaklar bir gerektir. Dnmek, vahy gerekleri kavramay ve Cenb- Hakk' gerei gibi tanmay salad iin hem insan, insan olma onuruna ykseltir, hem de kulluk bilincini gelitirir. Bu nedenle de ibdetlerin temelidir. Grmek: (M 'min, 44) Hatrlamak: (2/Bakara, 40; 5/Mide, 11; 6/En'm, 68; 7/A'rf, 201) Hatrlatmak: (6/En'm, 69; 8/Enfl, 2; 14/brhim, 5; 25/Furkan, 73; 38/Sd, 49) bdet etmek: (2/Bakara, 151-153, 238-239; 18/Kehf, 28; 20/Th, 14). Yce Allah'a ibdet etmek anlamna da gelen zikir, bu ibdetin nasl ve ne ekilde yaplaca ile ilgili aklamalar da beraberinde getirir.
bret almak: (7/A'rf, 57; 8/Enfl, 57; 38/Sd, 43) man etmek: (6/En'm, 126; 7/A'rf, 130; 9/Tevbe, 126; 13/Ra'd, 28) taat etmek: 20/Th, 43 -44) Kssa: (18/Kehf, 83) Kitap: (3/l-i mrn, 58; 16/Nahl, 43; 20/Th, 99) Konumak: (21/Enbiy, 60) Kulluk Yapmak: (20/Th, 33-34; 23/M 'minn, 110; 24/Nr, 37) Kur'n- Kerim: (15/Hicr, 6, 9; 16/Nahl, 44; 25/Furkan, 2930) Levh-i Mahfuz ya da Tevrat: (21/Enbiy, 105) Mkfatlandrmak: (2/Bakara, 110, 157) Namaz klmak: (2/Bakara, 198; 29/Ankebt, 45; 62/Cuma, 9; 7/Arf, 205; 24/Nr, 36) Okumak: (2/Bakara, 63; 19/Meryem, 16, 41) Bu yetlerde, verilen kitabn okunup emirlerine tbi olunmas ve bylece korunulmas istenmekte ve Kitab'ta Hz. Meryem (r.a.) ve Hz. brhim (a.s.)'in okunmas tavsiye edilmektedir. Bunlar da gsteriyor ki zikir, okumak anlamnda da kullanlmaktadr. Yoksa, bazlarnn iddia ettikleri gibi, burada zikir kavram "adn sylemek" eklinde olsayd, o durumda, Kur'an'n bu ifadesine dayanarak srekli bir ekilde "Meryem, Meryem", ya da "brahim, brahim" denilmesi gerekirdi. Bu ise hem gln bir ey ve hem de irktir. t: (11/Hd, 120; 12/Ysuf, 104; 50/Kaf, 36 -37). Zikrin en fazla kullanlan anlamlarndan biri de ttr. Bu anlam, kimi yerde Kur'n yetlerin, kimi yerde kinattaki olaylarn ve nizamn t olduu eklinde verilmektedir. t almak: (2/Bakara, 221; 24/Nr, 1) t vermek: (50/Kaf, 45; 51/Zriyt, 55) Sevmek: (38/Sd, 32) Sylemek: (12/Ysuf, 42; 18/Kehf, 63; 21/Enbiy, 10;
94/nirh, 4) eref: (23/M 'minn, 71) erefli: (38/Sd, 1, 46) kretmek: (3/l-i mrn, 41; 7/A'rf, 69). Allah (c.c.) Zekeriy (a.s.)'ya bir oul lutfettii iin kendisinden kretmesini (zikretmesini) istemektedir (3/l-i mrn, 41). nk, verilen bir nimete ancak kredilerek karlk verilebilir. te bu nedenle, yette geen zikir ifadesi kr olarak anlam kazanmaktadr. Uyar: (5/Mide, 14; 6/En'm, 44) Vahiy: (7/A'rf, 63; 21/Enbiy, 63) Yol gsterme: (21/Enbiy, 48) Erkek (Zikir kknden zeker ve mzekker): (3/l-i mrn, 36; 53/Necm, 45). (6) Kuranda bu kadar farkl anlamlarda kullanlan, dolaysyla ok boyutlu ve insan hayatnn btnn kuatan zikir, ayn zamanda insann farkl ekillerde icr edebilecei ibdettir. Zikir, dille, kalple, dnce ile ve bedenin dier organlar ile yerine getirelebilen btncl bir zelliktir. nsann sadece dil ile baz kelimeleri tekrarlamas, filin sadece bir organn tutup onu o para ile deerlendiren krn tutumuna benzer. Otuzdan fazla anlamndan birini almak ve sadece dil ile baz kelimeleri tekrar etmek zikir deil; zikirden sadece bir blmdr. Bu parac anlay, dinin tahrif edilmesi demek deilse, en azndan gaflet ve cehlet rndr. Zikir; sadece Allah! demek veya Onu hatrlatan kelime veya cmleleri tekrarlamak deildir. Allah, gzel isimlerini hatrlamak, anmak, Ona hamd ve krde bulunmak, Onu tesbih etmek, tekbir ile ululamak, Kitabullah okumak, du etmek; btn bunlar zikrin yalnzca lisana ait olan blmdr.. Allahn varlna dellet eden delilleri, Onun sfat ve isimlerini dnmek, Allah n ahkmn, emir ve yasaklarn, tekliflerini, vaadini ve vadini, Ona olan kulluk vazifelerini ve bunlarn hikmet ve delillerini dnmek, enfs (znel) ve fk (nesnel) btn yaratlmlar ve bunlarn yaratl srlarn dnmek, varln her zerresinde mevcut ilh hikmetlerini grmek... Bu da kalb ve fikr zikirdir. Bedenin memur bulunduu grevlerle megul ve dopdolu olmas, kendilerine yasaklanan eylerden uzak durmas ise, fiil ve beden bir zikirdir. Her eit ibdette asl olan ihlstr, gnln Allah'a ynelmesidir. bdete deerini veren, onun dern boyutudur. Hudan yoksun, Allah n rzs
dnda baka hangi amala yaplm olursa olsun, ekilce ibdet zannedilen hususlar, Allah n mslmandan istedii kulluk deildir. Yaplan ibdetlere Allahn ihtiyac kesinlikle dn lemeyecei iin, insann kalbini, zihnini ve davranlarn gzele doru, ftrat istikametinde ve Allahn honutluu esas alnarak deitirme zellii ne kmaldr. En byk ibdet olan namaz bile kalb-i selm ile, ihlsla ikame edilmedii mddete gerek namaz olmad deerlendirilmelidir. Zikir iin de ayn durum szkonusudur. Sadece dille, alkanlk kabilinden, tren havasyla ed edildiinde gerek anlamda zikir kabul edilemez. Zikir, gn l, tefekkr/dnce, dil ve eylem btnl ile ed edilmesiyle Kurann istedii gerek zikir ve kulu Allah'a yaklatran ibdet zelliinde olacaktr. Zikrin esas kalple, gnlle zikirdir, Allahdan gfil olmamaktr. Bu balca eittir: 1-Allahn varln gsteren delilleri dnmek, pheleri atarak Allahn isim ve sfatlarn tefekkr etmektir. 2-Allahn koyduu hkmleri, kulluk vazifelerini, Allahn bildirdii sorumluluklar, onlarla ilgili hkmleri, emir ve yasaklar, Allahn vaadini ve tehdidini ve bunlarn delillerini dnmektir. 3-Madd ve mnev varlklar, bunlardaki yaratl srlarn seyredip dnmekle zerrenin kutsal leme bir ayna olduunu grmektir. Bu aynaya, gerei gibi bakanlarn gzne, o gzellik ve byklk leminin nurlar yansr. Bir anlk hisle bundan alnacak olan m hede zevkinin bir gz krpacak kadar sren parlts bile dnyalara deer. Bu zikir makamnn sonu, zirvesi yoktur. Allah Tel, bu zikir eitlerinden hangisiyle zikredilirse, O da ona lyk bir ekilde kendisini zikreden kimseyi zikrederek karlk verecektir. Beni zikredin; konusunu Ben izah de sizi zikredeyim. eitli Bana kredin; yaplmtr. sakn nankrlk yle yapmayn! (2/Bakara, 152) Allahn, zikreden kuluna zikirle cevap vermesi iin aklamalar Bunlar zetleyebiliriz:
Beni, Bana itaatla zikredin; Ben de sizi rahmetimle zikredeyim. Beni du ile zikredin; Ben de sizi, dunz kabul ile zikredeyim (40/Mmin, 60). Beni vg ve itaatle zikredin; Ben de sizi vg ve nimetle zikredeyim.
Beni dnyada zikredin; Ben de sizi hirette zikredeyim. Beni gizli yerlerde zikredin; Ben de sizi geni yerlerde ve yalnzlkta zikredeyim. Beni ibdetle zikredin; Ben de sizi yardmla zikredeyim. Beni, Benim yolumda cihadla zikredin; Ben de sizi hidyetimle zikredeyim. Beni refhnz, rahatnz zamannda zikredin; Ben de sizi bel ve musbete uradnz zaman zikredeyim. Beni doruluk ve samimiyetle zikredin; Ben de sizi kurtulu ve size tahsis ettiim eyleri artrmakla zikredeyim. Beni, nceden ilhlm kabul ile zikredin; Ben de sizi sonunda rahmet ve kullua kabul ile zikredeyim. (Grld gibi, zikir hem insan asndan ve hem de Cenb- Hak tarafndan farkl ekillerde almlarla deerlendirilmitir. Sesli bir ekilde ismi tekrarlayp durmak eklinde anladmz zaman, bunun Allah tarafndan kulunu bu ekilde zikretmesi dn lmemesi gereken bir durumdur. O yzden zikrin anlamn daraltmaktan iddetle saknlmaldr.) Zikir, mrifet ve bilgi ile olmaldr. Allahn zikir emri karsnda ilk duyulan ey, cizlik ve Yaratcnn kudretine teslim olma arzusudur. Sana lyk olduun ekilde ibdet/kulluk ve zikir yapamadk. mann ve kulluun ba, bu anlaytr. En gzel zikir de L ilhe illllah (Allahtan baka hibir ilh yoktur kelime-i tevhdidir. Bu tevhidin ve teslimiyetin gerei de, bu cizlik iinde kendini, Allah n emirlerinin tek yrtme vstas bilerek, istenilen grevleri en gzel ekilde ve zam derecede yerine getirmek iin yalnz Allahtan yardm dileyip en iyi ekilde yapmaya almaktr. te bu da, zikrin ve krn ta kendisidir. Yani, yklenen sorumluluk, imkn ve kabiliyet artna balanmtr. Fakat o yetenek, Allahn bir yardm olduu iin onun da iin aslnda bir snr ve sonu yoktur. Bundan dolay kul, Allah zikirle Ondan yardm diler ve kendine verilen kabiliyeti sarfeder. u halde, her mmin Beni zikredin! emri karsnda cizliini hissederek nce: Ancak Sana ibdet/kulluk eder ve ancak Senden yardm dileriz. (1/Ftiha, 4) eklindeki kesin szn hatrlayacak; zikir ve kr iin Allahtan yardm isteyecektir. (7)
Zikir ve bdetler
Btn ibdetlerin z ve asl Allah Tely hatrlamaktr. slmn direi namazdr ve namazdan da maksat Allah zikirdir. Bana ibdet/kulluk et; Beni zikir iin namaz kl. (20/Th, 14). Namaz dosdoru kl. Allah zikretmek elbette en byk (ibdet)tir. (29/Ankebt, 45). Kurn- Kerim okumann ibdetlerin en fazletlisi olmasnn sebebi, Allahn kelm olmas, Allah hatrlatc olmas ve ierisindekilerin hepsinin Allah zikretmeyi, Onu hatrlamay tazelemesidir. Orulu insan, sadece midesine deil; eline, ayana, gzne, kulana hkim olur, onlara da oru tutturur. Oru, mideyi a brakmaktan daha ok, gnl takv ile doldurmaktr (2/Bakara, 183). Orutan maksat, ehvet ve kt arzular krmaktr. Bylece ehvet ve hevnn skntlarndan kurtulan kalp, temizlenir ve zikre msait hale gelir. Allah n evi olan Kbeyi ziyret olan hacdan maksat, ev sahibi olan Allah hatrlamak ve Ona yaknlamak abasdr. Hac mensiki iinde yer alan tekbir, telbiye gibi ibdetler zikir cinsindendir. Dolaysyla btn ibdetlerin ba zikirdir. Zaten mslman olmak iin kelime-i tevhidi sylemek arttr. Bu da zikrin ta kendisidir. Dier btn ibdetler, bu zikri kuvvetlendirmek iindir. nsanolu, ibdet iin yaratlmtr (51/Zriyat, 56). Kurtulmak istiyorsanz, Allah ok zikredin. (8/Enfl, 191) buyurulur. Kurtuluun anahtar, az deil; ok zikretmek, her durumda; ayakta, otururken, yatarken zikretmektir (3/l-i mrn, 191). Mnfklar Allah ok az zikrederler (4/Nis, 142). Demek ki mmin Allah oka zikretmek zorundadr. Tm zamann Allah hatrnda tutarak, mslman olduunu, Allah'a ve Onun hkmlerine teslim olduunu unutmadan geirmelidir.
Zikir ve Namaz
Namaz, batan sona bir zikirdir. Namaz bize her rknnde, her ifadesinde Allah hatrlatr. Bu sebepten Allah, Kurn- Kerimde bazen namaz ikame ediniz! emri yerine; Allah zikrediniz! veya Rabbinin adn zikret! denilir. Kerim Kitab'da zikirle namaz yaknlndan dolay, zaman zaman salt (namaz) kelimesinin zikirle yer deitirdii ifadelere rastlarz. Namazda Allahn zikrini (Kuran) tekrar eder, tezekkr ederiz. Bunun iin Cenb- Hak; sabah akam namaz kl! yerine; Sabah akam Rabbinin adn zikret! (76/nsan, 25) buyurmutur. Namazn her rektnda ve her bir rknnde Allah tekrar tekrar zikretmeli, hatrlamalyz. Allah n emirlerini ve yasaklarn, vaadlerini ve tehditlerini, hkm ve nimetlerini, sfat ve isimlerini dnmeliyiz. Bylece namaz,
gnde be kez, alevlenen nefs arzularn ateini sndrmek, dnyev sevgilerle kendinden geen gnlmze Allah ve Raslnn sevgisini yerletirmek, fah ve mnker pisliiyle asl temizliini kaybeden varlmz arndrmak iin yaplan gerek bir zikir olur. Bu anlamyla zikrin yer almad namazlar, bo ve mnsz hareketlerden ibret birer yorulma olmaktan teye gidemez. (8) Bana ibdet/kulluk et; Beni zikir iin namaz kl. (20/Th, 14). Namaza arldnz zaman Allah zikretmeye koun!(62/Cuma, 9) Rabbini, iinden yalvararak ve korkarak, yksek olmayan bir sesle sabah akam zikret. Gfillerden olma! (7/Arf, 205) Allahn yce tannmasna, iinde adnn zikredilmesine izin verdii mescidlerde sabah akam Onu tesbih ederler. (24/Nr, 36) Kitaptan sana vahyedileni oku ve namaz da dosdoru kl; nk namaz iren ve kt eyler (fah ve mnker)den vazgeirir. Allah zikretmek, elbette en byk (ibdet)tir. (29/Ankebt, 45) Ey iman edenler; oka zikretmek sretiyle Allah zikredin! (33/Ahzb, 41) Sabah akam Rabbinin adn zikret! (76/nsan, 25)
Zikir ve Kur'an
Kuran, kendisine zikir demektedir ki, O, batan baa bir ttr, hatrlatmadr, insanlarla ilgili her nemli eyi aklayan bir ilh bildiridir. O, ayn zamanda srekli Allah hatrlatan yetlerden meydana gelmektedir. Bu, Bizim Ona indirdiimiz mbrek bir Zikirdir. u halde, onu inkr edecek olanlar siz misiniz? (21/Enbiy, 50) Hi phesiz Zikri (Kuran) Biz indirdik Biz; onun koruyucular da gerekten Biziz. (15/Hcr, 9) Dediler ki: Ey kendisine zikir (Kuran) indirilen (Muhammed)! Sen mutlaka bir mecnunsun! (15/Hcr, 6) (Raslm!) te bylece gemitekilerin haberlerinden bir ksmn sana anlatyoruz. phesiz ki, tarafmzdan sana bir zikir (Kuran) verdik. (20/Th, 99)
Sen, ancak zikre (Kurana) uyan ve grmeden Rahmndan korkan kimseyi uyarabilirsin. te bylesini bir mafiret ve gzel bir mkfatla mjdele! (36/Ysin, 11) Sen zikrimize (Kurana) iltifat etmeyen ve dnya hayatndan baka bir ey istemeyenlerden yz evir! (53/Necm, 29) ... Ey iman eden akl sahipleri! Allahtan korkun. Allah size gerekten bir zikir (Kuran) indirmitir. (65/Talak, 10) Sd Sresinin ikinci yetinde geen zikrin birka anlamda kullanlma ihtimali bulunmaktadr: Sd. Zikir dolu Kurana andolsun. (38/Sd, 1-2). Zikir dolu, zikir sahibi Kuran; eref ve an sahibidir. En yce eref ona aittir. Nitekim bir baka yette buna iaret edilmektedir: Gerekten O Kuran, hem senin iin, hem de kavmin iin bir zikirdir (ereftir) (43/Zuhruf, 44). Buradaki zikir ikinci olarak; anmak, hatrlatmak, eriat ve hkmleri, vaad (Allahn verdii sz) ve tehditler, gemi mmetlerin kssalarndan alnacak ders ve ibretler anlamnda kullanlmaktadr. nc olarak, dinde ihtiya olan eyleri hatrlatma, yani erefli ve deeri yce dini reten, ibret dersi veren Kuran mnsnda gelmi olabilir. Kuran, bir zikir ve uyardr. Kalpler onunla huzur ve skn bulur. Mminler onun yetlerini tedebbr, tefekkr edip dnsnler ve dosdoru yolda hidyet zere yaasnlar, her trl problemlerine onun gsterdii arelerle zm bulup kurtulua ersinler diye gnderilmitir. Namazda ve namaz dnda Kuran okumak, byk bir zikirdir; devaml bir hatrlama ve hatrlatmadr. Kuran ve Onun hkmlerini unutan, dnya zevkleriyle sarho olup gaflet iinde yaayan insan ilh hakikatlerle sarsp uyandran, kendine/ftratna dndren byk bir zikirdir Kur'an. Zikrin bu geni anlam sahas, Kuran yetlerinde aka ortaya konulduunu yukarda belirttik. imdi Kuranda zikir kelimesinin getii baz yetlerin meallerini grelim: "Allah'n mescidlerinde O'nun adnn zikredilip anlmasna engel olan ve onlarn harap olmasna alandan daha zlim kim vardr?! (2/Bakara, 114) Beni zikredin ki Ben de sizi zikredeyim. (2/Bakara, 152) ...Allahn sizin zerinizdeki nimetini (size verdii hidyeti ve size gnderdii Peygamberini), kendisiyle size t vererek size indirdii
Kitab ve hikmeti zikredin/hatrlayn. (2/Bakara, 231) "...Allah'n size rettii gibi Allah' zikredin" (2/Bakara, 239) ...Rabbini ok zikret; sabah akam tesbih et. (3/l-i mrn, 41) "Onlar (takv sahipleri), bir ktlk yaptklarnda, ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah' zikredip/hatrlayp gnahlarndan dolay hemen tevbe-istifr ederler. Zaten gnahlar Allah'tan baka kim balayabilir ki! Bir de onlar iledikleri kt lklerde bile bile srar etmezler." (3/l-i mrn, 135) Ayakta dururken, otururken, yanlar zerinde yatarken (her zaman) Allah zikrederler (ve yle du ederler:) Rabbimiz! Sen bunu bouna yaratmadn. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azbndan koru! ( 3/l-i mrn, 190-191) Namaz bitirince ayakta, otururken ve yannz zerinde yatarken Allah zikredin. Huzura kavuunca da namaz dosdoru kln; nk namaz, mminler zerine vakitli olarak farz olmutur. (4/Nis, 103) "Eer eytann fitlemesi seni drterse hemen Allah'a sn. nk O, (hereyi) iitendir, (hereyi) bilendir. Takvya erenler var ya, onlara eytan tarafndan bir vesvese dokunduunda (Allah'n emir ve yasaklarn) tezekkr edip hatrlayarak hemen gerei grrler." (7/A'rf, 200-201) Rabbini, iinden, yalvararak ve Ondan korkarak, yksek olmayan bir sesle sabah ve akam zikret. Gfillerden olma! (7/Arf, 205) "M 'minler, ancak, Allah zikredildii/anld zaman yrekleri titreyen, kendilerine Allah'n yetleri okunduunda imanlarn artran ve yalnz Rablerine dayanp gvenen kimselerdir." (8/Enfl, 2) Ey iman edenler! (Savamak iin) herhangi bir topluluk ile karlatnz zaman sebt edin ve Allah ok zikredin ki baarya eriesiniz. (8/Enfl, 45) (Onlar, Allah'a) man edenler ve gnlleri Allahn zikriyle sknete erenlerdir. Bilesiniz ki, kalpler, ancak Allah zikretmekle tatmin olur, huzura kavuur. (13/Rad, 28) Yedi gk, dnya ve bunlarda bulunan herkes (herey) Onu tesbih eder.
Onu hamd/vg ile tesbih etmeyen hibir ey yoktur. Ne var ki siz, onlarn tesbihini anlamazsnz. (17/sr, 44) Unuttuun zaman Allah zikret ve Umarm Rabbim beni, doruya bundan daha yakn olan bir yola iletir de. (18/Kehf, 24) (Raslm!) Sabah akam Rablerine, srf Onun rzsn dileyerek du edenlerle birlikte candan sebat et. Dnya hayatnn ssn isteyerek gzlerini onlardan evirme. Kalbini, Bizi zikretmekten gfil kldmz, hevsna/kt arzularna uymu ve ii gc arlk olan kimseye itaat etme. (18/Kehf, 28) "(Ey Ms!) Seni, kendim iin eli setim. Sen ve kardein birlikte yetlerimi gtrn. Beni zikretmeyi ihmal etmeyin. Firavun'a gidin. nk o, iyiden iyiye azd." (20/Th, 41 -43) Kim Benim zikrimden yzevirirse, phesiz onun iin dar bir geim, geim sknts vardr ve Biz onu, kymet gn kr olarak harederiz. (20/Th 124) te bu (Kuran) da, Bizim indirdiimiz mbrek/hayrl, faydal bir zikirdir (ttr). imdi onu inkr m ediyorsunuz? (21/Enbiy, 50) ...lhnz bir tek lhtr. Ona teslim olun! (Ey Muhammed!) O ihlsl ve mtevzi insanlar mjdele! Onlar yle kimselerdir ki, Allah zikredildii zaman kalpleri titrer; balarna gelene sabrederler; namaz klarlar ve kendilerine rzk olarak verdiimiz eylerden infak ederler (Allah iin harcarlar). (22/Hacc, 34-35) yle adamlar vardr ki (Allah tesbih ederler), ne ticret ne de alveri onlar Allah zikretmekten, namaz klmaktan ve zekt vermekten alkoymaz. Onlar, kalplerin ve gzlerin allak bullak olduu bir gnden korkarlar. (24/Nr, 37) (Raslm!) Sana vahyedilen Kitab oku ve namaz dosdoru kl. Muhakkak ki namaz, fah ve mnkerden (hayszlktan ve ktlkten) alkoyar. Allah(n) zikir(i), elbette en byk (ibdet)tr. Allah yaptklarnz bilir. (29/Ankebt, 45) Bizim yetlerimize ancak o kimseler iman ederler ki, bu yetlerle kendilerine zikir/t verildiinde (zkkir), byklk taslamadan secdeye kapanrlar ve Rablerini hamd ile tesbih ederler. Onlar, yanlar
zere yattklar yataklarndan kalkarak korkuyla, umutla Rablerine du edip yalvarrlar ve kendilerine verdiimiz rzktan infak ederler (Allah yolunda harcarlar). Yaptklarna karlk olarak, onlar iin nice sevindirici ve gz aydnlatc nimetler saklandn hi kimse bilemez. yle ya, mmin olan, hi fsk (yoldan km) kimse gibi midir? Bunlar elbette bir olamazlar. (32/Secde, 15 -18) ...(Kuran tilveti ve ilimle, tesbih, tahmd, tehl l ve tekbirle) Allah oka zikreden erkekler ve zikreden kadnlar; (ite) Allah, bunlar iin bir mafiret ve byk bir mkfat hazrlamtr. (33/Ahzb, 35) Ey iman edenler, Allah oka zikredin. Ve Onu sabah akam tesbih edin. (33/Ahzb, 41-42) Ey insanlar! Allah n size olan nimetini zikredin/hatrlayn: Allahtan baka size gkten ve yerden rzk verecek bir yaratc var m? Ondan baka ilh yoktur. Nasl oluyor da (tevhidden irke) evriliyorsunuz? (35/Ftr, 3) Saf saf dizilmilere; Toplayp srenlere; Zikir okuyanlara yemin ederim ki, ilhnz birdir. (37/Sfft, 3-4) "Allah kimin gnln slm'a amsa o, Rabbinden bir nr zerinde deil midir? Allah' zikretmek hususunda kalpleri katlam olanlara yazklar olsun! te bunlar apak bir sapklk iindedirler." (39/Zmer, 22) "Kim Rahmn' zikretmekten gfil olursa, yanndan ayrlmayan bir eytan ona musallat ederiz. phesiz bu eytanlar, onlar doru yoldan alkoyarlar da onlar, kendilerinin hidyette/doru yolda olduklarn zannederler. O eytan dostu kimse, en sonunda Bize gelince arkadana: 'Keke benimle senin aranda dou ile bat aras kadar uzaklk olsayd, ne kt arkadamsn!' der." (43/Zuhruf, 36-38) Sen, zikrimize iltifat etmeyen ve dnya hayatndan baka bir ey istemeyenlerden yzevir. (53/Necm, 29) man edenlerin Allah zikretme ve Ondan inen hak/gerek iin kalplerinin saygyla yumuamas zaman daha gelmedi mi? Onlar daha nce kendilerine kitap verilenler gibi olmasnlar. Onlarn zerinden uzun zaman geti de kalpleri katlat. Onlardan birou fsktr/yoldan km kimselerdir. (57/Hadd, 16) Ey iman edenler! Cuma gn namaza arld (ezan okunduu) zaman, hemen Allah zikretmeye koun ve alverii brakn. Eer siz gerei
anlayan kimseler iseniz elbette bu, sizin iin daha hayrldr. Namaz bitince yeryzne daln ve Allahn ltfundan isteyin. Allah ok zikredin, umulur ki kurtulua erersiniz. (62/C uma, 9-10) Ey iman edenler! Mallarnz ve ocuklarnz sizi Allah zikretmekten alkoymasn. Kim bunu yaparsa ite onlar ziyana urayanlardr. (63/Mnfkun, 9) Rabbinin adn zikret. Mutlak ihls ile Ona ynel. (73/Mzzemmil, 8) Sabah akam Rabbinin ismini zikret. Gecenin bir ksmnda Ona secde et; gecenin uzun blmnde Onu tesbih et. (76/nsan, 25-26) Temizlenen, Rabbinin adn zikredip Ona kulluk eden, namaz klan kimse kukusuz kurtulua ermitir. (87/Al, 14-15) Zikir; bir eyin dilde veya kalpte hazr olmas, o eyin sz ile veya kalpte hatrlanmasdr. Bu hatrlama iki ekilde olabilir: Birincisi, unuttuktan sonra olan bir hatrlamadr ki, bu her insanda her zaman olan bir eydir. kincisi, aklda tutulan, renilen ve zaten kalbe yerleen eyin hatrlanmasdr ki, kii hi unutmad bu gibi eyleri dil ile syledii zaman onu zikretmi, dile getirmi olur. Andolsun, size, (btn durumlarnz kapsayan) zikrinizin iinde olduu bir Kitap indirdik. Yine de akllanmayacak msnz? (21/Enbiy, 10) yetinde bu anlamlar bulmak mmkndr. Zikir bir yette Peygamberimizin bir zellii olarak kullanlmaktadr . Tpk Hz. sa (a.s.)ya Allah n Kelimesi denilmesi gibi. Hz. Muhammed (s.a.s.) Allah n elisidir, ama hatrlatan, uyaran veya erefi yce bir elidir. Allah, onlar iin iddetli bir azap hazrlamtr; yleyse ey iman etmekte olan temiz akl sahipleri! Allahtan korkup saknn. Dorusu Allah, sizin iin bir zikir (hatrlatan) indirmitir. (65/Talak, 10). Baz tefsirciler bu yetteki zikrin Kuran olduunu, bazlar ise kelimenin burada uyar anlamna geldiini sylemilerdir. (9) Kurann zikir ehli (ehluz zikr) dedii insanlarn kim olduu konusunda da farkl gr ler bulunmaktadr. Bu kavramn getii yetin meli yle: Biz senden nce kendilerine vahyettiimiz erkeklerden baka (resl) gndermedik. Eer bilmiyorsanz, zikir ehline sorun. (16/Nahl, 43). Bazlarna gre zikir ehli, Allahn daha nceden gnderdii kitaplardr. nk onlar da peygamberlerden ve onlarla beraber gelen vahyden
bahsediyorlar, onlar hatrlatyorlard. Kimilerine gre, kitap ehli kimselerdir. nk onlar da peygamberleri ve grevlerini biliyorlar. Kimilerine gre de, kendilerine tebli edildii zaman daha nceden iman etmi mminlerdir. Eer m rikler, Kurandan ve Hz. Peygamberin dvetinden phe ediyorlarsa, daha nce bu dveti anlam ve iman etmi kimselere sorsunlar. nk onlar zikri anlayan, ne olduunu bilen kimselerdir (10) Bir yette zikrin, unutmadan sonra hatrlama anlamna geldiini gryoruz . Daha nce bilinen bir ey unutulduktan sonra hatrlanyor ve bu hatrlama dil ile ifade ediliyor (18/Kehf, 63). Kalp ve dil ile zikrin beraber ifade edildii yetler de bulunmaktadr. u rnekte olduu gibi: (Hac) ibdetinizi bitirdiinizde, artk (chiliye dneminde) atalarnz andnz (zikrettiiniz) gibi hatta daha kuvvetli bir anma ile Allah ann (zikredin)... (2/Bakara, 200). Buradaki zikir, hem kalb ile Allah hatrlamaktr, hem de Hacc esnasnda veya hac bitiminde eitli du ve zikir szleri okuyup dil ile Allah anmaktr. (Ayrca bkz. 2/Bakara, 198, 203, 239; 4/Nis, 103). Rabbimiz (c.c.), Peygamberimize, Hz. Meryemi, brhimi, Msy, smaili, drisi (a.s.) anmasn veya onlar mminlere hatrlatmasn istiyor (19/Meryem, 16, 41, 51, 54, 56). Yine Peygamberimize; Hz. Dvudu , Eyybu, shak , Yakubu, Elyesy, Zlkifli (38/Sd, 17, 41, 45, 48) ve Hdu da hatrlat (46/Ahkaf, 31) buyuruyor. sriloullarna birok yerde; Allahn size verdii nimetleri ve size verdii makamlar hatrlayn demektedir (2/Bakara, 40, 47, 122; 5/Mide, 20; 8/Enfl, 45). Kuran, mminlerden de srekli bir ekilde Allahn nimetlerini hatrlamalarn istiyor (2/Bakara, 231; 3/l-i mrn, 103; 5/Mide, 7, 11). Kuran, ayrca btn insanlara Allahn kendilerine verdii nimetleri hatrlamalarn emrediyor (35/Ftr, 3). (11)
koarak giderim. Kim Bana irk komakszn bir arz dolusu gnahla gelse, Ben de onu bir o kadar mafiretle karlarm. (Buhr, Tevhid 15, 35, 50; Mslim, Zikir 2, hadis no: 2675, 4/2061, Tevbe 1; Tirmiz, Deavt 142, hadis no: 3598) Allah zikredenle zikretmeyen, diri ile l gibidirler. (Buhr, Deavt 67) erisinde Allah zikredilen evlerin misali ile ierisinde Allah zikredilmeyen evlerin misali, diri ile lnn misali gibidir. (Buhr, Deavt 66; Mslim, Salt l- Msfirn 211, hadis no: 779) "Allah' unutarak lzumsuz konumalara dalmayn. nk Allah hatrlanp zikredilmeden yaplan uzunca konumalar, kalbi katlatrr. Allah'tan en uzak olan kimse, kalbi kat olandr." (Tirmiz, Zhd, 62) Bir topluluk Allah zikretmek zere otururlarsa, melekler onlar kuatr, rahmet onlar kaplar, zerlerine sekne (huzur, feyiz) iner ve Allah onlar yanndakilere (meleklere) zikreder. (Mslim, Zikir 25, 30, hadis no: 2689, 2700, 4/2069; Tirmiz, Deavt 7, hadis no: 3375) Kim bir yere oturur ve orada Allah zikretmez (ve hi zikretmeden kalkar) ise Allahtan ona bir noksanlk vardr. Kim bir yere yatar, orada Allah zikretmezse, ona Allahtan bir noksanlk vardr. Kim bir mddet yrr ve bu esnda Allah zikretmezse, Allahtan ona bir noksanlk vardr. (Eb Dvud, Edeb 31, 107, hadis no: 4856, 5059; Tirmiz, Deavt 8, hadis no: 3377). Hadis, Tirmizde u ekilde gelmitir: Bir cemaat bir yerde oturur ve fakat orada Allah zikretmez ve peygamberlere salt okumazlarsa, zerlerine bir ceza vardr. (Allah) Dilerse onlara azab eder; dilerse mafiret eder. (Tirmiz, Deavt 8, hadis no: 3377) Allah Ras l 'nn (s.a.s.) ashbndan bir grup Peygamber'e yle demilerdi: "Y Raslallah! Mal mlk sahibi kimseler, ecirlerin tamamn alp gtrdler. Onlar bizim gibi namaz klyorlar, bizim gibi oru tutuyorlar. (Ayrca) mallarnn fazlasn da tasadduk ediyorlar." Bunun zerine Efendimiz (s.a.s.) yle buyurdu: "Allah sizin iin de tasadduk edeceiniz eyler hazrlamam m? phesiz her bir tesbih bir sadaka, her bir tekbir bir sadaka, her bir tahmd bir sadaka, her bir tehll bir sadaka, iyilii emretmek, birinizin ei ile cins mnsebette bulunmas bir sadakadr." Bu sz zerine ashb: "Y Raslallah, birimiz ehvetinden dolay hanm ile mnsebette bulunur; bundan da sevap olur mu?" deyince Efendimiz yle buyurdu: "ayet o kimse ehvetini haram bir yolla tatmin etseydi bir gnah ilemi olmaz myd? Ayn ekilde hell bir
yolla da ehvetini tatmin ederse ona bir sevap vardr." (Mslim, Zekt 53, hadis no: 1006) Dnya melundur, iindekiler de melundur; ancak Allah Tely zikir ve zikrullaha yardmc olanlarla limler ve ilim renenler hri. (Tirmiz, Zhd 14, hadis no: 2323; bn Mce, Zhd 3, hadis no: 4112) Bu hadis, farkl ekillerde de rivyet edilmitir: Dnya melundur, Allah iin olanlar hri., Dnya melundur, iindekiler de melundur; emr-i bilmaruf ve nehy-i ani l-mnker ve zikrullah hri., Dnya melundur, iindekiler de melundur; Allah n rzs iin yaplanlar hri. (K. Sitte Terc. 7/238 -239) Kim akamdan temizlik zere (abdestli olarak) zikredip uyursa (uyku bastrncaya kadar Allah zikrederse) ve geceleyin de uyanp Allahtan dnya veya hiret hayrlarndan bir ey isterse, Allah Tel, istediini mutlaka ona verir. (Eb Dvud, Edeb 105, hadis no: 5042; Tirmiz, Deavt 100, hadis no: 3525) Allahn, yollarda dolap zikredenleri aratran melekleri vardr. Allah Tely zikreden bir cemaate rastlarlarsa, birbirlerini 'aradnza gelin' diye arrlar. (Hepsi gelip) onlar kanatlaryla kuatarak dnya semsna kadar aray doldururlar. Allah, -onlar en iyi bilen olduu halde- meleklere sorar: Kullarm ne diyorlar? Seni tesbih ediyorlar, Sana tekbir okuyorlar, Sana tahmd (el-hamd lillh) okuyorlar. Sana tazim (temcid) ediyorlar derler. Rab Tel sormaya devam eder: Onlar Beni grdler mi? Hayr! derler. Ya grselerdi ne yaparlard? Eer Seni grselerdi ibdette ok daha ileri giderler; ok daha fazla tazim, ok daha fazla tesbihde bulunurlard derler. Allah tekrar sorar: Onlar ne istiyorlar? Senden cennet istiyorlar. Cenneti grdler mi? der. Hayr Ey Rabbimiz! derler. Ya grselerdi ne yaparlard? der. Eer grselerdi, derler, cennet iin daha ok hrs gsterirler, onu daha srarla isterler, ona daha ok rabet gsterirlerdi. Allah Tel sormaya devam eder: Neden istize ediyorlar (snyorlar)? Cehennemden istize ediyorlar derler. Onu grdler mi? der. Hayr Rabbimiz, grmediler! derler. Ya grselerdi ne yaparlard? der. Eer cehennemi grselerdi ondan daha iddetli kaarlar, daha iddetli korkarlard derler. Bunun zerine Rab Tel unu syler: Sizi hid klyorum, onlar affettim! Raslullah (s.a.s.) szne devamla unu anlatt: Onlardan bir melek der ki: Bunlarn arasnda falanca gnahkr kul da var. Bu onlardan deil. O baka bir maksatla uramt, oturuverdi. Allah Tel; Onu da affettim, onlar yle bir cemaat ki, onlarla oturanlar da onlar syesinde bedbaht olmazlar buyurur. (Buhr, Deavt 66; Mslim,
Zikr 25, hadis no: 2689; Tirmiz, Deavt 140, hadis no: 3595) Allah zikreden bir cemaatle sabah namaz vaktinden gne douncaya kadar birlikte oturmam, bana smilin oullarndan drt tanesini zd etmemden daha sevimli gelir. Allah zikreden bir cemaatle ikindi namaz vaktinden gne batna kadar oturmam drt kii zd etmemden daha sevimli gelir. (Eb Dvud, lm 1 3 , h a d is n o : 3 6 6 7 ) ( B u r a d a , A lla h z ik ir d e n m a k s a t , h e r e it z ik ir o la b ilir : K u r a n h a d i s egr li ii b i l e r i n r e n i l m e s i d i r ( K . S i t t e , c . 6 , s . 5 2 0 ) . i m Abdest imann yarsdr. Elhamd lillh mizan (amel terazisini) doldurur; sbhnallahi velhamd lillh arz ve sem arasn doldurur. Namaz nurdur; sadaka burhandr; sabr ziydr; Kuran ise, lehine veya aleyhine bir hccettir. Herkes sabahleyin kalkar, nefsini (Allah'a veya eytana) satar; kimisi kurtarr, kimisi de helk eder. (Mslim, Tahret 1, hadis no: 223; Tirmiz, Deavt 91, hadis no: 3512; Nes, Zekt 1) Hadisin Tirmizde gelen baka bir vechi yledir: Tesbih mznn yarsdr; elhamd lillh mzan doldurur; tekbir ise gkle yer arasn doldurur. Oru sabrn yarsdr; temizlik imann yarsdr. Hz. Ali anlatyor: Ftmann, deirmen kullanmaktan elleri yara oldu, krba ile su tamaktan da omuzlar incinmiti. Peygambere hizmeti getirilmiti. Ben Ftmaya dedim ki: Babana gidip Ondan bir hizmeti ister misin? O da babas Ras lullahn yanna gitti. O, yanndaki baz adamlarla konuuyordu. Ftma da (bir ey sylemeden) geri dnd. Ertesi gn Raslullah Ftmaya gelerek: Kzm, ihtiyacn ne idi? diye sordu. Ftma skt edip cevap vermedi. Ben araya girip: Ben anlataym Ey Allahn Rasl! dedim ve akladm: Ftmann deirmen kullanmaktan elleri yara oldu, krba ile su tamaktan da omuzlar incindi. Kleler gelince ben kendisine, size uramasn, sizden bir hizmeti istemesini ve bylece biraz rahata kavumasn syledim. Bu aklamam zerine Raslullah: Ey Ftma, Allahtan kork! Allah'a olan farzlarn ed et, ilenin ilerini yap. Yatana girince otuz kere sbhnellah, otuz kere elhamd lillh, otuz drt kere Allahu ekber de; Bylece hepsi yz yapar. Bu zikir, senin iin hizmetiden daha hayrldr. buyurdular. Ftma (r.a.): Allahtan ve Allahn raslnden rzym dedi. Raslullah ona hizmeti vermedi. (Buhr, Fedilul-Ashb 9, Humus 6, Nafakaat 6, 7, Deavt 11; Mslim, 80 hadis no: 2727; Tirmiz, Deavt 24, hadis no: 3405; Eb Dvud, Harc 20, hadis no: 2988, 2989, Edeb 109, hadis no: 5062-5063) (Hadisin baz vecihlerinde, Ras lullah, Suffe ashb ihtiya ierisinde kvranrken ben
size hizmeti veremem eklinde cevap vermi, fazla kle olsa satp parasyla Suffe ashbnn baz ihtiyalarn karlamaya alacan belirtmitir. Baz rivyetlerde: Bedir yetimleri (ihtiyata) sizi geti, bir baka rivyette: Ey Ftma sabret! Kadnlarn en hayrls, ilesine faydal olandr. buyurmutur. Namaz, oru ve zikir; Allah yolunda infak (harcama) zerine yedi yz misli katlanr. (Eb Dvud, Cihad 14, hadis no: 2498) (Bu hadisin izah sadedinde bn Kayyim, zikir ile cihad ilikisi konusunda mertebe olduunu ifade ederek, hem zikir ve hem cihadn birlikte yaplmasnn en st mertebe olduunu belirtir. yetten delil getirir: Ey iman edenler, dman bir grupla karlatnzm sebat edin ve Allah ok zikredin ki baarya eriesiniz. (8/Enfl, 45) kinci mertebe, cihad etmeksizin zikretmek. Bu, nceki mertebeden dktr. nc mertebe ise, zikretmeden cihad etmek; Bu her ikisinden de dktr. nk cihad, zikir sebebiyle konulmutur. Cihaddan maksat, Allahn zikri ve ibdetin sadece Ona yaplmas, Onun bir bilinmesi, Onun zikri, sadece Onun mabud klnmasdr. Zikir, mahlkatn yaratld gyeyi tekil etmektedir der. (K. Sitte, 13/251) "Yedi snf insan vardr ki Allah onlar kendi (ar'nn) glgesinden baka hibir glge bulunmayan (kymet) gn(n)de (ar'nn) glgesinde glgelendirecektir. (Bunlar:) dil imam (ynetici), Allah'a ibdet ede ede yetien gen, kalbi mescidlere bal olan kimse, Allah iin sevien, O'nun iin bir yere gelen; O'nun iin birbirinden ayrlan iki kimse, kendisini mevk sahibi ve gzel bir kadn (fenla) dvet ettii halde: 'Ben Allah'tan korkarm' diyen adam, sol elinin verdiini sa eli duymayacak derecede gizli sadaka veren kimse ve tenha bir yerde Allah' zikrederek gzleri boanan kimsedir." (Mslim, Zekt 91, hadis no: 1031) "Size amellerinizin en iyisini, Rabbinizin huzurunda en temizini ve derecelerinizde en ykseini, altn ve gm infak etmekten daha hayrlsn, dman la kar karya gelip siz onlarn, onlar sizin boyunlarnz vurmaktan daha iyisini syleyeyim mi?" buyurdu. 'Evet' dediler. "Allah' zikir" dedi. (Tirmiz, Deavt 6) "Cennet bahelerini grd nz zaman orada otlaynz." 'Cennet baheleri nedir?' diye soruldu. "Zikir halkalardr" buyurdu. (Tirmiz, Deavt 83; Ahmed bin Hanbel, 3/150) Muaz bin Cebel, Allah'n Raslnden duyduu son szn u olduunu anlatyor: 'Allah'a hangi amel daha ho gelir?' dedim. "Dilin, Allah' zikirle slanm olarak lmen" buyurdu. (et-Terb 2/395, Tabern 'den)
"Her eyin bir cils vardr; kalplerin cils da Allah' zikretmektir. nsan Allah'n azbndan en ok koruyacak ey, ancak zikrullahtr." 'Allah yolunda cihad da m (zikirden hayrl) deil?' dediler. "Hayr, kesilinceye kadar vurusa dahi" dedi. (Buhr, Deavt 5) Hz. Muaz bin Cebel (r.a.) anlatyor: Kul, kendini Allah n azbndan kurtarmada zikrullahtan daha etkili bir ameli ilememitir. (mam Mlik, Muvatt, Kuran 24, hadis no: 1, 211; Tirmiz, Deavt 6, hadis no: 3374; bn Mce, Edeb 53, hadis no: 3790)
Baz Fazletli Zikir Szleri: Eb Ms (r.a.) anlatyor: Bir seferde Peygamber (s.a.s.) ile beraberdik. Cemaat, yksek sesle tekbir almaya baladlar. Bunun zerine Hz. Peygamber (s.a.s.) yle buyurdu: "Ey insanlar! Kendinize acyn; siz ne sara du ediyorsunuz; ne de bir gibe! Muhakkak siz iiten yakn bir zta du ediyorsunuz ki, o sizinle beraberdir." Eb Ms: "Ben onun arkasndaydm ve 'l havle vel kuvvete ill billh (g ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur' diyordum. Bunun zerine de: "Ey Abdullah bin Kays! Sana cennet definelerinden bir define gstereyim mi?" dedi. Ben: "Hay hay y Ras lallah!" dedim. 'L havle vel kuvvete ill billh (g ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur' de!" buyurdu. (Mslim, Zikir 44, hadis no: 2704) "Allah'n doksan dokuz ismi vardr. Onlar kim ezberlerse cennete girer. Allah tektir, teki sever." (Mslim, Zikir 5, hadis no: 2677) Dier rivyet yledir: "Gerekten Allah'n doksan dokuz ismi vardr. Bir mstesn yz isim! Bunlar kim sayarsa cennete girer." (Mslim, Zikir 6, hadis no: 2677) "Sbhnallahi ve'l-hamd lillhi ve l ilhe illllahu vallahu ekber' demem, benim iin gnein zerine doduu her eyden daha sevgilidir." (Mslim, Zikir 10) "Bir kimse gnde yz defa, 'L ilhe illllahu vahdeh l erke leh, lehu'lmlk ve lehu'l-hamdu, ve hve al klli ey'in kadr (Allah'tan baka ilh yoktur. O'nun erki/orta yoktur; mlk O'nundur, hamd de O'na mahsustur. Hem O her eye kaadirdir)' derse, o kimse iin on kle (zt etme) dengi sevap olur. Ve kendisine yz hasene yazlr; yz gnah da silinir. O gn, akamlayncaya kadar eytandan muhfaza olur. Onun yaptndan daha faziletli bir ii kimse yapamaz. Meer ki, onun yaptndan fazla yapsn. Ve bir kimse gnde yz kere 'Sbhnallahi ve
bihamdih (Allah' hamdiyle birlikte tenzih ederim)' derse; gnahlar denizin kp kadar bile olsa skt olur." (Mslim, Zikir, 28, hadis no: 2691) "ki kelime vardr ki, dile hafif, mzanda ar, Allah'a makbuldrler. (Bunlar:) 'Sbhnallahi ve bihamdih, sbhnallahi'l-azm (Allah' hamdiyle birlikte tenzih ederim. Yce Allah' tenzih ederim)' (kelimeleridir)." (Mslim, Zikir 31, hadis no: 2694) "Sbhnallahi ve'l-hamd lillhi ve l ilhe illllahu vallahu ekber (Allah' tenzih ederim, hamd Allah'a mahsustur ve Allah'tan baka ilh yoktur. Allah her eyden byktr)' demem, benim iin, zerine gne doan her eyden daha makbuldr." (Mslim, Zikir 32, hadis no: 2695) Mus'ab bin Sa'd (r.a.) anlatyor: Bana babam rivyet etti. (Dedi ki: 'Raslullah (s.a.s.)'n yanndaydk. "Biriniz her gn bin sevap kazanmaktan ciz midir?" diye sordu: "Yz kere tesbih eder (Sbhnallah der) ve kendisine bin sevap yazlr. Yahut zerinden bin gnah indirilir" buyurdu. (Mslim, Zikir 37, hadis no: 2698; Buhr Deavt, Bed'ul-Halk; Tirmiz Deavt; bn Mce, Sevbu't-Tesbh) Muhcirlerin fakirleri Raslullah (s.a.s.)'a gelerek: 'Varlk sahipleri yksek dereceleri ve devaml nimetleri alp gittiler' demilerdi. Raslullah (s.a.s.): "Neymi o" diye sordu. Muhcirler: '(Ne olacak,) Onlar da bizim kldmz gibi namaz klyor; bizim tuttuumuz gibi oru tutuyor. (Ama,) Onlar sadaka veriyor, biz veremiyoruz; onlar kle zd ediyor, biz edemiyoruz' dediler. Bunun zerine Raslullah (s.a.s.): "Ben size bir ey reteyim mi? Onunla sizi geenlere yetiir; sizden sonrakileri de geersiniz. Hem hibir kimse sizden daha fazletli olamaz; meer ki sizin yaptnz gibi yapm olsun!" buyurdu. Muhcirler: 'Hay hay y Raslallah!' dediler. Raslullah: "Her namazdan sonra otuz kere tesbih (sbhnallah), tahmid (el-hamdu lillh) ve tekbir (Allahu ekber zikri) edersiniz." Bunun zerine fakir muhcirler Ras lullah (s.a.s.)'a dnerek: 'Mal, mlk sahibi din kardelerimiz bizim yaptmz iitmi; bunun mislini onlar da yaptlar' dediler. Raslullah: "(Ne yapalm,) Bu, Allah'n bir fazl u keremidir; onu dilediine verir" buyurdu. (Mslim, Mescid, 142, hadis no: 595) "Bir kimse her namazn sonunda Allah'a otuz defa tesbih, otuz defa hamd eder, otuz defa da tekbirde bulunursa, bunlarn toplam doksan dokuz eder. Yzn tamamnda da: 'L ilhe illllahu vahdeh l erke leh,
lehu'l-mlk ve lehu'l-hamdu ve hve al k lli ey'in kadr' derse, gnahlar denizin kp kadar bile olsa (yine) affolunur." (Mslim, Mescid, 146, hadis no: 597) "Bir kimse, on defa 'L ilhe illllahu vahdeh l erke leh, lehu'l-mlk ve lehu'l-hamd ve hve al klli ey'in kadr (Allah'tan baka hibir ilh yoktur. O'nun erki/orta yoktur. M lk O'nundur. Hamd de O'na mahsustur. O her eye kaadirdir)' derse, smil oullarndan drt kii zd etmi gibi olur." (Mslim, Zikir 30, hadis no: 2693) Ebud-Derd (r.a.) anlatyor: Raslullah (s.a.s.) bir gn sordu: Size amellerinizin en hayrlsn, sizin derecenizi en ok artracak, Melkiniz nezdinde en temiz, sizin iin altn ve gm balamanzdan daha hayrl, sizin iin dman nzla karlap onlarn boyunlarn vurmanzdan, onlar da sizin boyunlarnz vurmalarndan da hayrl amelinizi haber vereyim mi? Bu nedir ey Allahn Rasl? dediler. Allah zikretmektir! buyurdu. (mam Mlik, Muvatt, Kuran 24) Hz. ie: "Peygamber (s.a.s.) (zamannn) her nnda Allah' zikrederdi" dedi. (Mslim, Hayz, 117, hadis no: 373) mam Mlike ulatna gre, Hz. sa bn Meryem (a.s.) yle buyurmutur: Allah n zikri dnda ok kelm etmeyin, kalpleriniz katlar. nk kat kalp Allahtan uzaktr, fakat bunu bilemezsiniz. Kendiniz efendiler imicesine insanlarn gnahlarna bakmayn, bilkis kullar olarak kendi gnahlarnza baknz. nk insanlar(n bir ksm), belya mruzdur. Bir ksm da fiyete mazhardr. Bel (imtihan) sahiplerine merhamet edin. Mazhar olduunuz fiyete de hamd edin. (mam Mlik, Muvatt, Kelm 8 (2, 986) "Cennet halknn tek bir hasreti vardr: O da hayatta Allah' zikretmeksizin geirdikleri vakitlerdir." (Hadis-i erif rivyeti) "Her insan lrken gayet susam ve harretli olarak lr. Yalnz, hayatnda Allah' zikir ile azn slatanlarn son nefeslerinde harretleri olmaz." (Hadis-i erif rivyeti) "Gfiller arasndaki zikreden, kaanlar arasnda kahramanca harbeden gibidir." (Hadis-i erif rivyeti)
Tesbih: Tesbih; Allah Ona yakmayan eylerden tenzih etmek (uzak tutmak)tir. Tesbih, bir anlamda, Allah byk tanma, Ona noksan sfatlar yaktrmama, sbhnallah demek ve Ona ibdet etmektir. Bu, bir eit Allah zikirdir. Baz limlere gre tesbih, zikrin trlerinden biridir.
Tesbih; Allah, kutsal yceliine lyk olmayan kusur ve noksanlklardan, insanlarn ilhlar/tanrlar hakknda dndkleri eksik sfatlardan gerek inan, gerekse sz ve kalp ile tenzih etmektir, uzak tutmaktr. Allah Tela ycedir, uludur, azimdir. Hi bir ey Onun benzeri ve dengi deildir. O en yce sfatlara sahiptir. nsanlarn aklna gelebilecek btn eksik ve noksan sfatlardan, kusurlardan uzaktr. Allah hakknda, insanlara ait eyler dn lmez. O, btn bunlarn dndadr. te, Allah mkemmel (en yce) sfatlarla dnmek, Onu noksan sfatlardan tenzih etmek (uzak tutmak) tesbihtir. Ayn kkten gelen Sbhn Allahn bir ismidir. Yani, ok tenzih edilen, Allaha inanmayanlarn Onun hakknda dndklerinden ve sylediklerinden, her trl kusurdan uzak olan demektir. Sbhnallah cmlesi, Allahn btn eksikliklerden uzak, ama yce sfatlarn sahibi olduunu ifade eder. Allahn zatnn temizliini ve kutsalln da anlatr. Bu cmle; hem bir zikir, hem Allahtan yardm isteme, hem de bazen bir eye hayret edildii zaman kullanlan bir ifadedir. Allah tesbih etmeyi ifade eden yetler Kuranda bir hayli fazladr. Kuran, Allah zikretmeyi ve tesbih etmeyi beraber anyor. Bu durum her iki ibdetin ortak yanlar olduunu gsterir. Ey iman edenler! Allah oka zikredin. Ve Onu sabah akam tesbih edin. (33/Ahzb, 41-42; 3/li mrn, 41). Sabah ve akam vakitleri zikir ve Allah tesbih iin en uygun zamanlardr. Ancak sabah-akam ifadesi btn gn kapsamas sebebiyle, yet; Allah her an zikredin, tesbih edin, bunu devaml yapn anlamna da gelir. u halde onlarn sylediklerine kar sabrl ol, Gnein douundan nce ve batndan nce Rabbini hamd ile tesbih et. Gecenin bir blmnde ve gndzn ularnda da tesbihte bulun ki honut olabilesin. (20/Th, 130; Ayrca bkz. 40/Mmin, 55; 50/Kaf, 39). Sen Rabbini hamd ile tesbih et ve secde edenlerden ol. (15/Hcr, 98; Ayrca bkz. 25/Furkan, 58; 52/Tr, 48; 56/Vka, 74, 96; 87/Al, 1; 110/Nasr, 3). Kurann haber verdiine gre yerde ve gkte olan btn yaratklar Allaha tesbihte bulunurlar. Kuran bunu bazen gemi zaman kipiyle tesbih etti eklinde, bazen imdiki zaman kipiyle tesbih eder-ediyor eklinde vermektedir. Bu, varlklarn gemite ve imdi srekli tesbih ile megul olduklarn gsteren bir gerektir (57/Hadid/1; 59/Har, 1, 24; 61/Saff, 1; 24/Nr, 41; 62/Cuma, 1 vd.). Canl veya cansz varlklarn nasl tesbih ettiklerini bilmiyoruz. Bu konuda birok aklama yaplmtr; ama dorusu onlarn tesbihlerinin nasl
olduunu anlamak hem zor, hem de bunu anlama diye bir grevimiz yoktur. Bize d en, btn varlklarn ister istemez Allaha teslim olup Onu tesbih ettiklerini bilmek ve byle bir geree phe duymadan inanmaktr. Bunu kabul ettikten sonra, onlar gibi bu yce zikre katlmak, onlarla beraber Allaha tesbihte bulunmaktr. Tpk Dvud (a.s.) ile birlikte tesbih etsinler diye boyun edirilen dalar gibi (21/Enbiy, 79; 38/Sd, 18). Yedi gk, yer ve bunlarn iinde bulunanlar, Onu tesbih ederler. Onu hamd ile tesbih etmeyen hi bir ey yoktur, ama siz onlarn tesbihlerini anlayamazsnz. O Halimdir, balayandr. (17/sr, 44). Onlarn tesbihlerini anlayamacamza gre, bu konudaki gayret bo bir abadr. Burada nemli olan, evrendeki bu imana katlmak, bu koro ile beraber, lemlerin Rabbini, Onun lyk olduu gibi zikretmek/anmaktr. Allahn Sbhn Oluu: Allah (c.c.) ayn zamanda Sbhndr. Btn yaratklar, canl ve cansz her ey, insanlarn btn hcreleri, baz insanlarn dilleri, srekli Allah tesbih ederler. O, bu anlamda ok ok tesbih edilendir. O, kendisi hakknda dnlen btn noksan sfatlardan uzaktr. O, kendi dndaki her eyden mnezzehtir (tenzih edilmitir). Kuran, Allahn sbhn olduunu sk sk vurgulamaktadr. Eer her ikisinde (gkte ve yerde) Allahn dnda ilhlar olsayd, hi tartmasz, ikisi de bozulup gitmiti. Arn sahibi Allah, Sbhandr; onlarn nitelendirdikleri eyden uzaktr. (21/Enbiy, 22). stnlk ve g (izzet) sahibi Allah, sbhndr, onlarn nitelendirmekte olduklarndan ycedir. (37/Sfft, 180; Ayrca bkz. 12/Ysuf, 108; 17/sr, 1, 93, 108; 27/Neml, 8; 28/Kasas, 68; 43/Zuhruf, 13; 68/Kalem, 29). Melekler, zaman zaman Allahn Sbhan olduunu sylerler (2/Bakara, 32). Mminler de inkrclarn Allah hakknda dndkleri yanl eylere cevap verirken, Allahn onlarn nitelemelerinden ok uzak olduunu dile getirirler, Allaha Sen Sbhnsn derler (3/l-i mrn, 191; 5/Mide, 116; 21/Enbiy, 87; 4/Nis, 171; 10/Ynus, 18; 16/Nahl, 57; 30/Rm, 40). Namaz ve Tesbih bdeti: Mminler tekbirle namaza girdikten sonra, nce Sbhneke dusn okurlar. Namazn hemen banda Allahn btn noksan sfatlardan uzak olduunu, m riklerin nitelemelerinden yce olduunu dile getirirler. Bu imanla namaza balarlar, namaz, yalnzca, bu tesbih ettikleri Allah (c.c.) iin kldklarn ortaya koyarlar. Mminler rkda iken Sbhne rabbiye l-azm (Yce olan Rabbimi tesbih ederim), secdelerde ise srekli Sbhne Rabbiyel-al (Ulu olan Rabbimi tesbih ederim) derler.
Bir adam Peygamberimize gelerek, Ey Allah n Rasul, ben Kurandan bir sey seip alamyorum. Bana yetecek bir ey retir misin? dedi. Peygamberimiz buyurdu ki, yle de: Sbhanellahi ve l hamd lillahi ve l ilhe ilallahu va llah ekber, ve l havle ve l kuvvete ill billah.(Allah m Seni tesbih ederim, hamdler Sana aittir. Senden baka ilh yoktur. Allah en byktr, btn g ve kuvvet Allahndr). (Eb Dvud, Salt 139, hadis no: 832, 1/221; Nes, ftith 32, 2/110). Peygamberimiz yine buyuruyor ki: Iki kelime vardr; bunlar dilde hafif, terazide (mizanda) ar, Rahmann yannda da sevimlidirler (Bunlar): Sbhanallahi ve bihamdih (Allah m seni hamdinle tesbih ederim), Sbhanallahil azm (Yce Allahm Seni tesbih ederim) szleridir. (Mslim, Zikir ve Du 10, hadis no: 2694, 4/2072; Buhr, Deavt 65, 8/107, Eymn 19, 8/173; Tirmiz, Deavt 61, hadis no: 3467, 5/512). Peygamberimiz, baka birok hadisinde, tesbihte bulunmann, tevhid kelimesini syleminin ve istifarda bulunmann nemine ve sevaplarnn ok olacana iaret buyuruyor. Her bir rknde ve rektnda bol bol tesbih yaplarak klnan namaza Tesbih namaz denilir. Namazdan sonra otuz defa sbhanallah, otuz defa el-hamd lillh, otuz defa da Allah ekber demek, zenginlerin fakirlere sadaka verip yardm etmeleri gibi sevab ok olan zikirlerdir. Bunlar Sbhanallah ile baladklar iin hepsine birden tesbih dus denmektedir (Eb Dvud, Harac ve mret, hadis no: 2987, 3/150; Ahmed bin Hanbel). Namazdan sonra, nemli zikir ifadeleri olan bu tesbihleri yapmak snettir (Mslim, Mescid 144; Tirmiz, Deavt 35; Nes, Sehv 91). Trkede tesbih diye bilinen, otuz l veya doksan dokuzlu taneler, aslnda tesbih letidir. Halk tesbih deyince bu tesbih letini hatrlamaktadr. (13) Tahmd: Hamdetmeye, el-hamd lillh demeye tahmd denilir. Hamd; bir nimetin veya gzelliin kayna ve sahibi olan gc, vg ve yceltme szleriyle anmaktr. Bir baka deyile hamd, istee bal bir iyilie veya onun balang noktas olan bir yardma kar, gnl akl ile o iyiliin sahibine sayg ifade eden bir vg szdr. Bunda hem nimet sahibini vmek, hem kretmek, hem de yceltme anlam vardr. Hamd kavramn Trkede karlayacak bir kelime bulunmamaktadr. nk o yalnzca bir vme deil, methetme ile kr arasnda bir eit vme, zel bir methetmedir. Canl veya cansz varlklar da methedilebilir. Mesela, deerli bir elmas paras veya gzel bir at vlebilir. Ama hi bir zaman onlara hamd edilmez. Hamd, canllara ve canszlara istedii ekli ve deeri veren daha gl bir varla kar yaplr.
Kurann birinci sresi olan Ftihann ilk yeti hamd olaynn kime ait olduunu net bir ekilde ortaya koymaktadr. Hamd, lemlerin Rabbi Allaha aittir.(1/Ftiha, 2) Buna gre hamd sahibi bellidir. nsanlar kendi grlerinden hareket ederek bakalarna hamd edemezler. Kurn- Kerim bu gerei baka bir yette yle dile getirmektedir: Balangta da sonda da hamd yalnzca Allaha aittir. (28/Kasas, 70). Hamd, ei ve benzeri olmayan ilh rahmetin hakkyla v lmesi, o rahmetin sahibinin hakkyla yceltilmesidir. Btn varlklar Allaha hamd ierisindedir. Ancak en olgun hamd inanan bir insan tarafndan yerine getirilir. nk mmin bir insan, Peygamberinden rendii gibi Allah hakkyla takdir eder, Ona nasl hamd edileceini bilir. Allah ve Onun Rabliini anlayan samimi bir mslman hamdi yalnzca Allaha yapar. O her zaman elhamdlillah diyerek Yaratcy hakkyla ver ve yceltir. Hamd olsun Allaha ki, gkleri ve yeri yaratt, karanlklar ve nru var etti. Yine inkrclar, (bakalarn) Rablerine denk tutuyorlar. (6/Enm, 1) Onlarn orada duas: Allahm! Sen her trl eksiklikten uzaksn, birbirlerine salk temennileri; selm, dualarn sonu da; lemlerin Rabbi Allaha hamd olsun szleridir (10/ Ynus, 10; Ayrca bkz. 7/Arf, 43; 20/Th, 130; 28/Kasas, 70; 39/Zmer, 74) Bir hadiste yle buyuruluyor: Hamd, krn badr. Allaha hamdetmeyen Ona kretmemi olur. (Eb Dvud, Edeb 11; Tirmiz, Birr 35) Kurandan anladmza gre mminler Allaha ekilde kredebilirler:
1-
Dil ile kr: Nimet sahibini anmak, Onu vmek, Onun nimet sahibi
olduuna iman etmekle ve bunu Tevhid kelimesiyle iln etmekle olur. Bu basit bir teekkr ifadesi deil, dil ile ehdeti getirmek, dil ile doru szl olmak, dil ile Kuran tasdik etmek, dil ile slm' anlatma, Kuran okuma ve dil ile Allah okca zikretmek ve buna benzer dil ile ilgili kulluk grevlerini yapmakla yerine getirilir. 2-Kalp ile kr; iman kalbe yerletirdikten sonra nimet sahibinin Allah olduunu kalp ile tasdik etmek, vahy ile gelen eyleri kabul etmek, yree Allahtan baka kimsenin gerek anlamda korkusunu ve sevgisini koymamaktr. 3- Fiil (aksiyon-eylem) ile kr; Bedenin organlaryla nimet verene itaat etmek ve Onun yce emirlerini yerine getirmektir. Ksaca slm' her bakmdan yaamaya almaktr. nk nimet vereni bilip Onu
vmek, bir anlamda Ondan gelen her eyi kabul etmektir. phesiz yalnzca dil ile Allah'm sana krler olsun demek kr iin yeterli olmaz. Fiil ile kr, Allaha hakkyla kulluk yapmakla beraber, ayn zamanda Allahn verdii nimetlerden Allahn dier kullarn da faydalandrmaktr. Hayat bir nimettir. Hayatn devamn salayan her ey birer nimettir. Allahn ztn idrk etmek bir nimettir. man ise bir insan iin en byk nimettir. Allahn bir kuluna iman nasip etmesi, ona olan nimetini tamamlamas demektir. krn ba Allah bilmektir. Allah Rab olarak bilen, Onun nimet verdiinin uurunda olan bir kimse de Onu sevmeye balar. Allah seven Ona ibdet eder, Ona hi bir eyi irk komayarak Onun nimet verici olduunu itiraf eder. Kul bu uurla ei ve benzeri olmayan bir Rabbin nnde kulluk yaptnn, bir byk lezzetle lfet ettiinin farknda olur. Bu nedenle Tevhid, yani Allah hakkyle birlemek krn zirvesidir. nsan, kul olarak her zaman fakirdir, yani her adan Allaha muhtatr. nk Ondan baka nimet veren yoktur. Hayatn srdrebilmek iin her zaman Onun yaratt nimetleri tadmak zorundadr. Kul bu nimetlerin karln da ancak kullukla yerine getirebilir. nsan, ayn zamanda hata ve gnah ierisindedir. Gnahkr ise her an Rabbinin af ve mafiretine muhtatr. Bu adan Allah (c.c.) kullar hakknda Rahmn, Rahim ve afurdur. Rahmn ve Rahim olan Allah kullarna nimet vererek ve ihsanda bulunarak merhamet etmektedir. Kul daima Rabbinin verdii nimetler ile nefsinin gnahlar arasndadr. Hasan-i Basr diyor ki: Ben nimet ile gnah arasnda sabahlyorum. Bundan dolay nimeti krle, gnah ise tevbe-istifar ile hatrlamak istiyorum. (nak. Ibn Teymiyye, el-Cmiur Rasil, 1/116) kr ahlknn Hz. Muhammedin hayatnda nasl somutlatn aadaki rnek gzel bir ekilde gstermektedir: Rasulllah (s.a.s.) geceleri kalkp ayaklar kabarncaya kadar namaz klard. Kendisine; Allah (c.c.) senin gemi ve gelecek gnahlarn affetti (niye kendini bu kadar yoruyorsun)? denildi. Allaha kreden bir kul olmayaym m? cevabn verdi. (Buhr, Teheccd 6, 2/63, Tefsir Fetih 1, 6/169, Rikak 19, 8/124; Mslim, Sfatl-Mnfikn 18, hadis no: 2819, 4/2181; Tirmiz, Salt 304, hadis no: 412, 2/268; Nes, Kymul-Leyl 17, 3/178). Mminin hayat sabr ile kr anlay arasnda gemelidir. Allahn verdii nimetler saylamayacak kadar oktur. Bu nimetlerin sahibine
kr, insanlk borcudur, yaratln gereidir. kr borcu, iman ettikten sonra, btn bir mr Allahn istedii gibi yaamakla, nimet sahibinin rzs dorultusunda yaamakla yerine getirilir. (14) Tekbir: Tekbir, szlkte, yceltmek, byk tanmak, ululamak demektir. Tekbir, bu anlamda Kuranda syle gemektedir:Ve de ki: Hamd (vg), ocuk edinmeyen, mlkte orta olmayan ve d knlkten dolay yardmcya da (ihtiyac) bulunmayan Allaha aittir. Ve Onu tekbir edebildike tekbir et (byk tan) (17/sr, 111) phesiz lemlerin Rabbi Allah (c.c.) her eyden ycedir ve byktr. Kibriy yani her trl ycelik ve byklk Onun Rabliinin gereidir. Mminler, iman ederek bu bykl tasdik ederler. Onlar Allah n bykl (kibriys) karsnda istikbar etmezler, byklk taslayp kibir gstermezler. Mminler, Allah n kendilerine hidyet vermesinden dolay Allah tekbir ederler, Sen en byksn derler. Byklk (kibriy) kelimesi neyi ifade ediyorsa, byklkten ne kasdediliyorsa hepsinin Allaha ait olduunu iln ederler. te tekbir, Allah n her eyden stn, ulu, azamet sahibi ve byk olduunu sylemenin addr.
Tekbir deyince elbette akla tekbir cmlesi gelir. O da herkesin bildii gibi Allah ekber cmlesidir. Bu da Allah en byktr demektir. Bu sz, sradan bir cmle deildir. Farkl ilhlara inanan kimseler, tapndklar ilhlar byk bilirler. Birtakm zorbalarn, diktatrlerin, tutlarn nnde secde edenler, ya da onlara severek itaat edenler; onlar ok byk, en byk tanrlar. Kimileri kendilerine hkmeden g odaklarn, iktidar sekinlerini, devlet erkini en gl ve byk zannederler. Rabbimiz mminlere Allah ekberi reterek, btn bu byklk yanllndan onlar kurtarmtr. En yce olan; ei ve benzeri olmayan, her eyi yoktan var eden, sonsuz g sahibi, her an diri ve canl olan, ezel ve ebed olan Allahtr. Allah ekber bir iman ifadesidir. Bir din seiminin szle dile getirilmesi, bir kulluk bildirimidir. nanan insan, bu cmleyi syleyerek kimi byk tandn, kime ibdet edeceini iln eder. Mekkede ilk inen yetlerde yle bir ifadeyi gryoruz: Ey brnp rtnen! Kalk (ve) bundan byle uyarp korkut. Rabbini tekbir et (ycelt). Elbiseni de temizle... (74/Mdessir, 1-4) slm bu ilk mesajla, insanlara kimin byk tannmas gerektiini haber veriyordu. Ya karlar olduu
iin, ya korktuklar iin, ya da baba miras olduu iin yalanc ilhlar ekber tanyan insanlara bundan gzel bir mesaj olamazd. Bu iln/duyuru karsnda, bykl baka eye veren insanlarn sarslmamas mmkn deildi. Allah ekber yce bir gerei haykryordu ve iitenleri rpertiyordu. bdetlerde Tekbir: Bilindii gibi mslmanlarn iar (zel sembol) saylan Ezann ilk szleri Allah ekberdir. Mminler her ezan okuyuta, bu gerei; iiten kulaklara, hisseden yreklere, btn canllara ve ufka kadar btn yeryzne ulatrrlar, haber verirler. nsann dndaki btn yaratklar Allahn bykl n zaten bilirler. Ancak hevsn ve baka yalanc gleri tanr edinen kimileri bu geree yreklerini kapatrlar. Okunan ezanlar bu kapal yrekleri lmsz geree ama arsdr, abasdr. Mminler namaza da tekbir ile, Allah ekber diyerek balarlar. Bylece insan, gnlne girebilecek btn sevgileri, btn ycelikleri, btn deerli sanlan eyleri bir tarafa atp hepsini elinin tersiyle arkaya frlatr ve ylece byk olan, en byk olan Rabbinin huzuruna kul olmann bilinciyle ve teslimiyetiyle durur. Allah ekber sz, kulun Allah tasdik etmesinin, Ona teslim olmasnn, Ona kar kul olduunun bilincine varmasnn aka gsterilmesidir. Tekbir, bakalarnn inand btn byklk (istikbar/kibriy) anlaylarnn reddedilmesidir. Namazn rknlerinin her birinin arasnda da Allah ekber denilir. Bylece bu muazzam gerek sk sk vurgulanr. Bu vurgu mmin tarafndan ncelikli olarak kendi nefsine kar yaplr ki, nefis elindeki imknlarla byklk duygusuna kaplmasn. Sonra da bakalarna duyurulur. Bayram gnlerinde, hac zaman sylenilen terik tekbirleri de biraz daha uzun cmlelerle ayn eyi ifade etmektedir. Her namazn sonunda yaplmas tavsiye edilen tesbih dularnda da otuz defa Allah ekber denilir. Bu ve dierleri, Allah en yce ve byk bilmenin farkl ekillerde beyan edilmesidir. Mmin bylece imann kuvvetlendirir, insanlar bu ycelie dvet eder. Allahn dnda herhangi bir varla en byk diye hitap etmek phesiz slm'n lleriyle badamaz. Bu niteleme ister sevgiden isterse korkudan kaynaklansn, farketmez. En byk olma sfat; nitelik, nicelik, makam, g ve kudret kayna olarak Allaha aittir. Meczen de olsa bir bakasna, falanca kii veya ey en byk, baka byk yok demek slm inancna terstir. Hi bir makam, hi bir g, hi bir sevgi ve korku Allaha
ait olanla yanyana dnlemez. Bir eyi Tanr gibi grenler, ya da Allaha ait bir sfat yaratlmlara verenler, iman iddialarna ramen irke d erler (2/Bakara, 165; 17/sr, 111). (15)
(88/iye, 21). M 'minler de birbirlerine ve dier insanlara, hatrlatmalarda bulunmal, Allah', hireti unutanlara hatrlatmal, hatrlatmal, hatrlatmaldr. (16) te bu tekrar tekrar hatrla(t)malar zikirdir. Zikir ve Gaflet: "Gaflet" kelimesi, szlkte, terk etmek, nemsememek; dikkatsizlik, dalgnlk ve ihmal gibi anlamlara gelir. Kavram manasyla gaflet; bir eyin gereklilii ortada iken bunun idrk edilmemesi, ya da yeterince dikkatli ve uyank hareket edilmedii iin insana gelen yanlg durumudur. Gaflet kelimesi Trkeye unutma veya yanlma eklinde evrilmektedir. Gaflet, bu iki mny da tamakla birlikte, bunlardan daha farkl anlam vardr. Nisyan da unutma anlamna gelir. Ancak bir eyi bilmeden terketmek nisyan; bile bile terk etmek ise gaflettir. Gaflet kavramnn anlam sahas ierisinde, bir gerek ortada iken, ondan bile bile habersiz olmak, ona kar unutkan bir tavr taknmak, ya da ona kar kula, gz, anlay kapal tutmak vardr. Kuranda Gaflet Kavram: Gaflet kelimesi Kuranda, ayn zamanda habersiz olma anlamnda da kullanlmaktadr. (bkz. 12/Ysuf, 3; 50/Kf, 22). Gaflet iinde olanlara, bir eyi bile bile unutanlara gfil denir. Kuran, Allahn yetlerini anlamayp, onlara srt dnenlere, hak dvet karsnda unutkan bir tavr taknanlara ve aldrmayanlara gfil demekte ve onlar knamaktadr. ....Kalpleri vardr bununla kavrayp anlamazlar, gzleri vardr bununla grmezler, kulaklar vardr bununla iitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha da aadrlar. te bunlar gfil olanlarn ta kendileridir. (7/Arf, 179) Kalp, Hakk anlayp kavrayacak, gz Hakk ve ona ait iaretleri grecek, kulak ise Hakktan gelen dveti duyacak ekilde yaratlmtr. Bunlar yerli yerinde kullanmayp, Hakktan habersiz olanlar, habersiz gibiymi gibi davrananlar, gfillerdir. Allah (c.c.) mminlere gfillerden olmayn diye tenbih ediyor (7/Arf, 205). Bu anlamda gfil olmak, inkrclara, kfirlere ait bir sfattr. Allahn yetlerinin ve dvetinin deerini ancak inkrclar idrk edemez; bu dvetin gereini yapmayanlarn d ecekleri durumu ancak gaflet iinde olanlar anlamazlar. Bu bakmdan gfil olanlar Cehenneme gideceklerdir (10/Ynus, 7-8).
Dnyada iken Allahn yetlerinden, hirette olacaklardan gaflet iinde olanlar, ldkten sonra hiret gerei ile yz yze gelince yaptklarndan veya dnyada gaflet iinde yaadklarndan dolay pimanlk duyacaklardr (21/Enbiy, 97). Kuran, slih amel ileyen mminlerin ve yanl i yapan, ya da Allaha kar gelen dier insanlarn yaptklarndan Allahn gfil olmadn sk sk vurgulamaktadr (2/Bakara, 74, 85, 140, 144; 3/l-i mrn, 99; 11/Hd, 123, vd.). Yeryznde istikbar edip (byklk taslayp) Allah n yetlerinden yz evirenler, azgnlk yolunu benimserler; nk onlar yetleri yalan sayarlar ve yetlerden gfil olurlar (7/Arf, 146). Zaten yeryznde insanlarn ou Allahn yetlerinden gfildirler (10/Ynus, 92). Hayatn yalnzca dnyada yaanandan ibret olduunu sananlar; aslnda, hayatn sadece d yzne bakan, Allahn yoktan var ettii varln ve hayatn arka plannda olan hikmeti grmeyen ve hiret hayatndan gfil olanlardr (30/Rm, 7). Ancak, Allahtan gelen yetlere inanp gereini yapanlar hem dnya hayatnn hikmetini anlarlar, hem de lmden sonrasnn farkndadrlar. Allah (c.c.), demoullarnn srtlarndan kendi nesillerini karp onlar kendi nefislerine kar hit tutmutu. Sonra da onlara Ben sizin Rabbiniz deil miyim? diye sormutu. Onlar da evet, Sen bizim Rabbimizsin demilerdi. Rabbimizin bunu byle yapmasnn sebebi, insanlarn sonradan, Ya Rabbi, bizim bundan haberimiz yoktu, biz bundan gfildik dememeleri iindi (7/Arf, 172). Kuran, peygambere in hkme balanp bitecei, kahr dolu hasret gnyle onlar uyar, korkut ki; onlar bir gaflet iindedirler ve onlar (yetlerimize) inanmyorlar demektedir (19/Meryem, 39). Kuran, dnya hayatna dalp kulluu unutan, insan olarak grevini yerine getirmeyen, hatta dnyalk kazanma uruna irk, isyan ve gnah iinde yzen kimselere, zellikle de mminlere u uyary sunuyor: nsanlarn sorgulanmas yaklat, kendileri ise bir gaflet ierisinde yz evirmektedirler. (21/Enbiy, 1). Peygamberimiz (s.a.s.) de Allahtan, Onun yetlerinden, Onu zikretmekten gaflet edilmemesini, gaflet ierisinde yaplacak bir dunn kabul edilmeyeceini haber vermektedir (Tirmiz, Ahmed bin Hanbel, Muvatt). (17)
namaz, fah ve mnkerden (hayszlktan ve ktlkten) alkoyar. Allah(n) zikir(i), elbette en byk (ibdet)tr. Allah yaptklarnz bilir. (29/Ankebt, 45) Anlp yd edilmeye en lyk Allah olduu iin, zikir kelimesi sylenir sylenmez hemen Allah zikretme mns ruhlarda canlanr. Zikir, sadece tarikatlara has bir det, ve halkn h ekmek diye isim takt, snnetten farkl usl ile icr edilen bir yin deildir. Zikir, bir iman nian, bir ibdet almeti, bir slm simgesi... Zikir, Kuranda bizzat Kuran n bir ismi olarak getii gibi; ibdetlerin en kapsamls olan namaza da zikir deniliyor. Namaz klan bir mmin Allah anmakta, zikretmektedir. Bu zikir abdestle balar. Onun huzuruna kacann uuru iinde, Onun sevgili raslnn rettii biimde hazrlk yapan insan, Allah yd etmekte, Onu zikretmektedir. Kbeye tevecch ettiinde zikirdedir. Niyet ve tekbir zaten zikirdir. Derken Allah tesbih ile, hamd ile, Ondan baka ilh olmadn ifade ile zikir srdrlr. Namaz klan bir mmin, bir taraftan da okuduu srelerin mnlarn dnr. Kalbi okuduu sreye gre halden hale girer. Lisanen zikir namazdadr, kraat sretiyle. Kalben zikir namazdadr; tefekkr, hayet, mit, muhabbet sretiyle. Bedenin organlar ile slih amel cinsinden eylem olarak zikir de en gzel ekliyle namazdadr; kyam, rksu, secdesi, oturuu ile... nsan, beden ve ruhtan ibret olduu gibi; lem de ehdet ve gaybdan ibret. Yani, grnen ve grnmeyen lemler var. nsann maddesi bu lemin maddesinden szld iin, bedenen yapt zikir de kinatn zikrini temsil eder. Gk grlemesinden imek akmasna, yaprak hrtsndan ku cvltsna kadar bu lemi dolduran btn sesler bir nevi kraattir. Kudretin sylettiini duyururlar bize. Ve biz namazda Kuran okumak sretiyle bu cehr zikirlere hem itirak eder, hem de hepsinin nne geeriz. Tefekkr ise, melekler leminin zikrini temsil ediyor. Mminin zikri namazla snrl deildir. Zikir kelimesi, tesbih, hamd, tekbir, namaz, Kuran okumak, Allah rzs iin bir eyler renmek ve retmek gibi mnlarn tmn iine aldna gre mminin Allahn anmas, hatrlayp yd etmesi sadece namaza mahsus deildir. Allah dnd nde, Allah n emrine teslim olarak yapt mer her iinde, kuds kelimeleri sylediinde nerede ve ne zaman olursa olsun insan zikirdedir, ibdet halindedir. Caddede yrrken, haram nazardan saknd mddete insan zikirdedir. Ticaretinde, ly salam tuttuka ve Allah n
hkmnn, koyduu snrn dna tamad mddete insan zikirdedir. Kuran, mminin her eyidir. Gndzn de, gecesini de Ona gre tanzim eder; bylece aralksz zikretmi olur. Allah Rasln hatrlamak, insan Allah' zikre gtrd nden, bir mmin, Raslullah n hangi snnetini ilerse ilesin, o an zikirdedir. Bize Allah hatrlatan, Ona dvet eden her ahs, ders, faliyet, gayret, konuma, alma da zikirdir. Yedi gk, dnya ve bunlarda bulunan herkes (herey) Onu tesbih eder. Onu hamd/vg ile tesbih etmeyen hibir ey yoktur. Ne var ki siz, onlarn tesbihini anlamazsnz. (17/sr, 44) Bu yette ifade edildii gibi her mahluk, her ey Allah zikretmektedir. Zira, hamd ve tesbih, zikrin birer eididir. lm, kabir, maher, hesap, srat, Cennet, Cehennem safhalarnda btn insanlar, bir an gfil olmakszn, hep Allah hatrlayacaklar, Onu yd edeceklerdir. Ama, Cehennemde yanan bir inkrcnn, bu ge kalm zikri, artk ona bir fayda vermeyecektir. (18) Mminlere Zikrin Emredilmesi: Rabbimiz, mminlere kendisini srekli olarak zikretmelerini emrediyor. Zikretme emri bazen krle, bazen verilen nimetleri hatrlatma ile, bazen namazla, bazen dier ibadetlerle, bazen verilen zaferle birlikte gelmektedir. Kuranda zikredenler v lrken, zikirden yz evirenler knanmaktadr . u yet olduka dikkat ekicidir: Kim de benim zikrimden yz evirirse, artk onun iin skntl bir geim vardr ve biz onu Kyamet gn kr olarak haredeceiz (mahere getireceiz) (20/Th, 124) Bu yetten bir nceki yette, ilk insann Cennetten karl hatrlatlp, Allahn gnderdii hidayete uyanlarn dnya hayatnda armayacaklar haber veriliyor. Bu yette geen Zikr, insan hidyete gtren vahiy, vahiyle gelen ilh kitaplar ve peygamberlere bildirilen eyler veya son vahiy olan Kuran, ya da bizzat Allah anmak anlamlarna gelebilir. (Muh. bn Kesir, 2/497; Ebus-Suud, Tefsir, 3/496). Allahn Zikrinden kim yz evirirse onun hakk dar bir geimdir, skntl bir hayattr, mutsuz bir yaantdr (20/Th, 124). Mminler, inandklar, her an tesbih ettikleri ve nnde kulluk yaptklar Rablerini hi bir zaman unutmazlar. O Rabbe kar duyduklar sevgi ve takva duygusu srekli onlarn iindedir. Onlar devaml bir ekilde Allah zikrederler. Bu zikir (anma) hi bir zaman unutulan eyin tekrar akla getirilmesi deil, bilakis; srekil kalpte ve benlikte olan Allahn varln tekrar hatrlamak, Onun nimet verici olduunu itiraf etmek, Onun bykl n ve yceliini dile getirmek ve ibadeti yalnzca Ona yaptn ortaya koymaktr.
Mmin, evrenin her kesine yerlemi olan saysz yetleri grdke, onlardan haberdar olduka, Kurandaki yetleri okuduka, Rabbini tekrar hatrlar. Onun kalbi ve organlar Allah anmaktan hi uzak kalmaz. Ancak onu Allaha gtrecek bir sebep grd zaman, iman artar, Allah n ve Onun ulhiyyetini (ilhln) tekrar aklna getirir. Fakat bu hatrlay, yalnzca zihinde bir beliri veya dilde bir sz halinde olmaz. Bu hatrlay, bu anma (zikir) bedeni kaplar, organlarda amel olarak ortaya kar. Mminler ancak o kimselerdir ki, Allah anld (zikredildii) zaman yrekleri rperir, Onun yetleri okunduu zaman (bu onlarn) imanlarn artrr ve yalnzca Rablerine tevekk l ederler. (8/Enfal, 2; ayrca bkz. 22/Hacc, 35) Bir baka yette ise, Allahn ad anld zaman mminlerin secdeye kapandklar haber veriliyor (32/Secde, 15). Mminlere Allahn yetleri hatrlatld (zikredildii) zaman, onlarn kalpleri bu yetlere kar kr ve sar olmaz (25/Furkan, 73). Halbuki inkrclar, kendilerine yetler hatrlatld zaman, hatrlatlan eyden (zikirden) t almazlar, zikri hatrlamak istemezler. (37/Sfft,13). Onlar, kelimeleri konulduklar yerden saptrrlar ve kendilerine verilen zikirden pay almay unuturlar (5/Mide, 13). Mescidler, -hatta kiliseler ve havralar bile- ilerinde Allah n ad anld iin deerlidirler (22/Hacc, 40). Mescidlerde Allahn adnn anlmasn (zikredilmesini ) engellemek zulmn ta kendisidir, bunu yapanlar da zlimlerdir (2/Bakara, 114). Ne zaman ierisinde savatan sz eden (zikreden) bir yet nazil olsa, veya cihaddan bahseden bir yet okunsa, kalplerinde maraz olanlar, yani mnafklar, lm baygnl gibi bakmaya balarlar (47/Muhammad, 20). Kendilerine Allahn yetleri zikredildii zaman srtlarn dnenler zlimlerdir. Onlarn kalpleri zerinde hakk anlamalarna engel bir perde vardr (18/Kehf, 57). Kendilerine Peygamberlerle ve vahiyle zikredilenleri (hatrlatlan ilh hkmleri) unutanlar, servetleriyle marrken anszn cezaya uratldlar (6/Enm, 44). Kuran, mminlerin Allah zikretmelerini, hem de oka zikretmelerini emrediyor (2/Bakara, 152, 203; 8/Enfl, 45; 62/Cuma, 10). Mminlerin bir zellii de Allah zikretmeleridir (3/l-i mrn, 133-135). Halbuki mnfklar her konuda olduu gibi bu konuda da Allah aldatmaya alrlar. Namaza enerek kalkarlar, Allah az zikrederler (4/Nis, 142). Baz insanlar kendi hevsna uyar, kendi arzusundan baka kural tanmaz, Allah n ne emrettii onu ilgilendirmez. Byleleri Allah zikretmeyi unutan kimselerdir (18/Kehf, 28). Bizi zikretmekten yz evirenlere ve dnya
hayatndan baka bir ey istemeyenlere aldrma. (53/Necm, 29) bdet yerlerinde Allah tesbih eden mminleri, ne al-veri, ne ticaret Allah zikretmekten, namaz klmaktan alkoymaz. Onlar gzlerin ve gnllerin dnecei gnden korkarlar (24/Nr, 36 -37). Allah (c.c.) mminleri yle uyaryor: Ey iman edenler! Mallarnz ve ocuklarnz sizi Allah zikretmekten alkoymasn. (63/Mnfikun, 9) Bu uyary anlayan ve Rabbine hakkyla kulluk yapma gayretinde olan mminlerin zellikleri yledir: Onlar, ayakta iken, oturuken, yan yatarken, Allah zikrederler, gklerin ve yerin yaratl konusunu dnrler (ve derler ki :) Rabbimiz, sen bunu bouna yaratmadn. Sen pek ycesin, bizi ate azabndan koru. (3/l-i mrn, 191). Allah (cc), zikreden erkeklere ve zikreden kadnlara byk mkafatlar hazrlamtr. Onlarn dereceleri pek yksektir (33/Ahzb, 35). Zikir Ibdetinin Yerine Getirilmesi: Zikir ibdetinin ne kadar nemli olduu Kuran yetlerinden ve hadislerden anlalyor. Yukarya aldmz bir ka yet bu konuda bize yeterli bilgiyi veriyor. Rabbimiz, vurgulu cmlelerle kullarnn kendisini zikretmelerini emrediyor. Bir anlamda imann ortaya konulmas ve Allaha itaatin ifadesi olan bu zikir ibadeti nasl yerine getirilecek? Ya da hangi ibdetler zikir saylmaktadr? Zikrin zel bir ekli var mdr? Bilindii gibi Kuran, ilk insann (yani Hz. demin) hata yaptktan sonra Rabbinden birtakm kelimeler aldn ve onlarla Rabbine tevbe ettiini haber veriyor. lk insan, bu kelimelerle Rabbini tezekkr etmiti, unuttuunu hatrlayabilmiti. Levh-i Mahfuzdan zikr olarak indirilen Kuran yetleri, insanlara Allah hatrlatan ilh belgedir. yleyse en byk zikir Kurandr ve Onu okumak, Onunla megul olmak, Onun ilkelerini hayata geirip uygulamak, Onun izdii snrlar korumak, Onun hkmne uymak; en gzel zikirdir. nsan Kuran okur, onun yetleri zerinde tefekkr eder. Sonra kainata bakar ve Allahn oradaki saysz yetlerini dnr. O yetlerin yaratcs ve sahibi olan Allahn bykl n, lm ve lm tesini aklna getirir. Kymet sahneleri gzn nnde canlanr, Cenneti ve Cehennemi dnr. Oradaki yalnzl, yardmcsz ve dostsuz kalmay, Hesabn etin oluunu anar. Sonsuz kurtuluun ve ebed saadetin nasl kazanlacan hesap eder. Btn bunlar insana olduran, meydana getiren, insana vahiy yoluyla haber veren Rabbini zikreder. Zaman zaman el-hamdu lillh, Allahu ekber, l ilhe illlah Muhammedur Ras lullah, sbhanellah ve
benzeri zikir cmlelerini syler. Bylece her an Rabbini hatrlar, Onu hi aklndan karmaz. Onun adn, azametini, Rabbliini, kahrn ve gcn, nimet verici oluunu ve insana olan sevgisini, merhametini ve affn hatrna getirir. Btn bu hatrlamalarn tesiri kalpte duyulur, kalpten organlara geer ve organlar da bunlarn uzants olan amelleri yaparlar. Ite bu Allah zikretmektir ve bu ekilde hatrlamann sonucu da takvaya ular. Kalbin zikri, kalbin Allah ve Onunla ilgili eyleri hatrlamas; bedenin Allah zikretmesine yol aar. Bedenin zikir hali zerinde olmasn salar. Byle davranan bir mmin; Allahn insanlara inzal ettii (indirdii) esiz zikri olan Kuran- Kerimi anlamaya balar, ona teslim olur, ona iman eder. Sonra da onun ilkeleri dorultusunda salih amel ilemeye balar. Bylece insan unutkan olmaktan kar, yakn (kesin) iman sahibi olur. Ite bu makam kul iin zikir makamdr. Rabbimiz buyuruyor ki: Gerekten Ben, Ben Allahm. Benden baka ilh yoktur; u halde Bana ibdet et ve Beni zikretmek iin dosdoru namaz kl. (20/Th, 14) Bu yette Allah zikretmek zere namaz klmak emrediliyor. nk namaz hem dinin direi, hem de zikrin ve kulluun btn unsurlarn bnyesinde tamaktadr. Namaz; hazrlndan tutunuz da sonundaki selma kadar her bir rkn, her bir unsuru birer zikirdir. Kyam, kraat, Sbhneke, Ftiha Sresi, rk, secdeler, tesbihler, salevatlar, dular ve dierleri, zikirden baka bir ey deildir. yleyse en byk zikir namazdr. Ancak namaz zikrin bir ekli, bir blmdr. Zikir, namaz da iine alan daha geni bir ibdettir. Dorusu namaz kt ve iren eylerden alkor, Allahn zikri ise en byktr. (29/Ankebt, 45) Aslnda zikir ibdetinin bir sonu yoktur. Kuran; Ey iman edenler! Allah ok zikredin ve Onu sabah akam tesbih edin. (33/Ahzb, 41 -42) buyurarak, mminlere gnn her saatinde Allah zikretmelerini emrediyor. Sabah-akam gnn her saatini kapsar ve mmin her gne ait ibdetlerini yerine getirir. Mminin yerine getirdii btn ibdetler birer zikirdir. Mmin, Rabbini ne kadar anarsa ansn, hangi gzel zikirle hatrlarsa hatrlasn; bu, onun iin fazilettir. nemine binen tekrarlamakta fayda var: Zikir, Allaha itaattir. yleyse Onun emrettiklerine uymak, yasaklarndan kamak zikirdir. Bu, elbette bedenle ve dille yaplan zikirdir. Mmin, kalbine Allah sevgisini ve korkusunu koyar, Onu kalpte devaml hatrlar ve yetlerini dnrse; bu, kalp ile zikir olur. Mmin, Kuran okur, bol bol du eder, Allah hatra getirecek zikir szleri syler ve Allahn yetlerini konuursa; bu da dil ile zikir olur.
nsanlar ierisinde Allah en gzel ve mkemmel zikreden elbette Peygamberimiz (s.a.s.) di. Onun btn szleri birer zikirdi. Onun emirleri ve yasaklar, Allah n adlarndan ve sfatlarndan bahsetmesi, Allahn hkmlerinden ve fiillerinden sz etmesi, Onun vaad ve vaidinden (mjde ve korkutmalarndan) haber vermesi, Ona hamdetmesi, Onu tesbih etmesi, Ondan du ile bir ey istemesi, hep Allaha rabet etmesi, Ondan korkup ekinmesi, Ona tevekkl etmesi, hep Onun zikirlerindendi. Peygamberimizin susmas bile kalbinin bir zikridir. Allahn Rasl her durumda ve her an Rabbini zikrederdi. (19) Hz. ie: "Peygamber (s.a.s.) (zamannn) her nnda Allah' zikrederdi" dedi. (Mslim, Hayz, 117, hadis no: 373). Ras lullah (s.a.s.) Rabbn zikretmek, Ona hamdetmek ve etrafndakilere Ondan bahsetmek iin, en ufak bir ii, bir deiikliini frsat biliyordu. Elbisesini giyerken, binee binerken, bir yoku iniinde veya trmannda, yolda bir deiiklik olunca, enteresan bir durum karsnda, yataa yatarken, uykudan kalkarken, tuvalete veya banyoya girerken ve karken, evden darya adm atarken... her durum karsnda zikir Onun dilinde, gnlnde ve zihninde idi. Btn bu durumlarda hamdettiini, tesbih ve tekbir ile Allahn ismini andn hadis kitaplar zikreder. Nimet grr, Allah'a kreder, yemee balarken besmele ile zikreder, yemek esnsnda Allahn nimetlerini tefekkr eder ve insanlara Allah hatrlatr, bunu tavsiye eder, sonunda mutlaka hamd senda bulunur, krederdi. Allah la kopuk bir sniyesi olmadn, her eit dnyev zorluk ve kolaylk karsnda Ona yneliyor, du ediyor, sabrediyor, krediyor; Allahla ban tazeliyor, zikrin tm eit ve kapsamyla zikrediyordu.
Tesbih/Zikir Kurbanlar
Tesbih, gramerde ism-i let olmamasna ramen, kullanmda "kendisiyle tesbih edilen ara" anlamyla hret bulmutur. Yani sembolik bir aratr say talar. Kimlerin sembol olduu mlum; mslmanlar ierisinden kendilerini zikir ehli, gnl ehli sayp kalp tasfiyesi, nefis tezkiyesi yaptklarn iddia aden kimi kesimlerin. Bu kesimlerimizden birounun ana sermayesi addettikleri "zikr"in Kur'n anlamn bilmediklerini, aratrmadklarn, bu konuda Kur'an'n en ok zerinde durduu bir konuda ona bavurmadan zikrettiini sanmak ne byk gaflet. Kald ki bu konuda da hev ve heveslere deil; bizzat Allah'n koyduu llere uyulmas Kur'an'n emridir: "... fezkrullahe kem allemekm (Allah'n size rettii gibi Allah' zikredin.)" (2/Bakara, 239)
Kur'an'da "cihad" gibi ok anlaml bir kavram olan zikir, baz kesimlerce ok yanl ve tehlikeli bir biimde, dier anlamlarndan soyutlanarak dil ile anmaya tahsis edilmitir. Allah' anmak (2/Bakara, 198), tebli (87/A'l, 9), t ve uyar (88/iye, 21), kr (7/A'rf, 69) gibi birok anlamlara gelen zikir "al" harf-i ceriyle kullanldnda "dille anmak" anlamna gelir (6/En'm, 21). Aslnda zikrin yalnzca "tesbih" anlamna gelmediini, bundan daha kapsaml olduunu Kur'an'dan reniyoruz: "Ey iman edenler! Allah' ok ok zikredin ve O'nu sabah akam tesbih edin." (33/Ahzb, 4142) man edenlere hem zikir, hem tesbih emredilmitir. Bu noktada ayn yette hem "zikr"in, hem de "tesbih"in anlmas, bu ikisinin birbirinin ayn olmadklarnn en ak delilidir. Bu nedenle dil ile zikir olan "tesbih"i kmsemek, yok saymak ya da terketmek bir m 'mine yakan eyler deildir. Cihad kavramnn iinde "ktal"in yeri neyse zikir kavramnn ierisinde de "tesbih"in yeri odur. Her yapt ie "cihad" adn verenlerin "ktal" (sava)in ayrca farz klndn (2/Bakara, 219) gzard ettikleri gibi, zikrin yalnzca tesbih olmadn syleyenlerin birou da dil ile anma, tekrar etme anlamna gelen "tesbih"in ayrca tavsiye ve emir buyrulduunu gzard etmektedirler. Kendilerini zikir ehli addedenlere gelince; Bu kesimden kimileri Allah'la yaptklar mukaveleye sdk kalmamlardr. "eriatten bir ta d erse mridlerimin tm virdleri d er" diyen gerek ve kmil mridin aksine bu mantk, mslmanlarn tm deerleri ayaklar altna alnrken; deil bir ta, eriatin temelleri bile hoyrata sklrken, oturduklar postlar banda kllar kprdamamtr. mmetin yamalanan deerleri karsnda hissiz ve kaygsz duran bu mantk, yapt iin adn "byk cihad" koymutu. Oysa ki; "byk cihad nedir?" diye Kur'an'a sorduumuzda Kur'an bize byk cihadn ne olduunu aka sylyordu: "Kfirlere uyma ve onlara kar byk cihad (cihden kebr) et." (25/Furkan, 52). Gerekten byk cihad edenler hem iinin dman larna, hem dndaki dman lara kar ift ynl bir cephe ap nce yrek/gn l devletini kuranlard. Kafasn kalbine kurban eden, dini diriltici bir iksir gibi deil; bir uyuturucu gibi alglayan anlay her eyini bir kiiye smarlayarak dnme zahmetinden kurtulmutur. Onun yerine bakalar dnr, bakalar karar verir. Nefreti ve sevgisi 'emir-komut'a baldr. "Gassl elinde meyyit" olmay, kffr elinde ehid olmaya tercih etmitir. "lmeden evvel lme"ye alr da, "ldkten sonra yaama"y denemez. "Mevt"i tefekkr ettiinin binde biri kadar "ehdet"i tefekkr etmemitir.
Yrein/gnln en byk iki penceresi olan akl ve duyularn iptal ettiinden yrek bir zindana dn m tr. Bir tesbih/zikir kurbannn itaat anlay, grerek deil; kr krne bir itaat anlaydr. Kurban, yalnzca emredilenlerin dnda kimseyi dinlememek ve hibir kitab okumamakla kalmaz; Kur'an'a, onun yetlerine kar da kr ve sardr. (20)
da ters d mektedir. Zikir, tefekkr, nefis terbiyesi, ihsn gibi dinin emir ve tavsiyeleri; sadece belirli zmrelerin tekelinde kabul edilemez; bunlar btn mslmanlarn maldr. (23) Tasavvufta zikir, hem anlay hem de uygulama bakmndan, snnetteki zikir anlayyla badamayacak baz geler iermektedir. Anlay olarak zikrin Kur'an'da otuzdan fazla anlamndan sadece birini, en fazla birkan alp zikir olarak sadece bunu ne kartmas, bununla yetinmesi ve hatta zikri, btnn bir iki parasn cennet iin yeterli kabul etmesi, halka bu anlay yaymas, zikri ve dolaysyla dini daraltmas, ilk dikkat eken husustur. Baz kelimeleri tekrarlarken, bilincini kaybederek cezbe iinde kendinden gemesi halinde hibir sevap da elde edememi olur. Zira uyku, unutma ve geici de olsa akln kayb zamanlarnda kalem insann zerinden kaldrlmtr. Byle durumlarda kalemin sevap defterine bireyler yazmasn ummak, slm' bilmemek demektir. Zikir; uyankln, dnmenin ve bilincin esas iken (Kur'an nda byle olmas gerekirken), zikir ad verilen baz toplantlarda insanlar kendilerinden geirilmekte, deta uyuturucu kullanan esrarkeler gibi hayal dnyasnda tatl ryalara daldrlmaktadr. Bazlar defle dmbelekle halay eker, dans eder gibi dnp durmakla zikir yaptn zannediyor. Kimi de kendini kaybedip, kendilerini hipnotize eden eyhleri tarafndan oralarndan buralarndan i kebab gibi ileniyorlar, kendi nefislerine zulmediyorlar. Kimileri bara ara, taknca; kimileri de sessiz skin ama aknca "zikir" yaptklarn iddia ediyorlar. Bu anlay ve gelenekte zikrin aksiyoner, dinamik hibir yn yoktur. bdet ve zikre ayrlm belirli zamanlarn dndaki gnlk hayattla zikrin hibir ilikisi yoktur. Ya ok sesli veya tmyle dilin devreden kartldna ahit olunur. Nak likte zikir, hemen tamamen zihinseldir. Dille zikir, sadece "hatm-i hcegn" srasnda Kur'an'dan baz kk sreler okumak ve biraz salevt getirilererek yaplr. Onun dnda kelime-i tevhid ya da lafza-i celal'in tekrar dille deil, zihinden, iinden geirilerek yaplr. Bunlarn yannda Nak tarikatlarda, esas zikir ekli, rbtadr. Rbta, dier zikir biimlerinden stn saylmtr. Yani, rbta; kelime-i tevhidin, ya da lafza-i cellin, gerek dille ve gerekse zihinden tekrar eklindeki zikirden, hatta Kur'n- Kerim'i okumaktan bile faziletli saylr. Rbtann kayna ise Budizm'dir. Kitap ve Snnette bununla ilikin herhangi bir delil yoktur. (24)
Bu anlay ve tavr, Tasavvuf Szl nde yle aklanr: Tasavvufa gre zikir, Allah kelimesini veya L ilhe illllah cmlesini sylemek ve tekrarlamak demektir. lkine lafza-i cell, ikincisine kelime-i tevhid zikri veya tevhid zikri denir. Tarikat ehlinin belli kelime ve ibreleri belli zamanlarda, belli sayda, belli bir edeb dhilinde her gn dzenli olarak sylemeleri; vird ve hizib olarak da adlandrlr. Tarikat ehlinin ve sf cemaatlerinin bir yerde toplanp eyh veya halfesinin gzetiminde Allah, Allah; h, h; hay, hay gibi belli ibreleri belli bir hareket dzeni iinde sylemeleri. Bu eit toplu zikirlere; tarikat yini, sem, hadra ve devern gibi isimler verilir. Sylenen szleri ve hareketlerin ritmik (henkli) olmas icap eder. Bu tr zikirlerde bazen ney, kudm ve def gibi enstrumanlar da kullanlr; Mevlevlikte, Halvetlikte olduu gibi. Bu tr zikirler ekseriya tekkelerde icr edilir. Zikirde zikreden, zikredilenden baka her eyden geer, zkir zikirde mezkrdan bakasn hatrlamaz, kendisini kaybeder, yapt zikrin bile farknda olmaz. Bu yzden zikir, kendinden geip (gaybet, vecd) ve Hakk bulu (vuslat, vcd) halidir. Zikir iki trldr: 1- Zikr-i cehr, zikr-i aleniye: Yksek sesle veya evrede bulunanlarn iitebilecekleri bir ekilde sesli olarak yaplan zikirdir. Sesli zikri esas alan tarkatlara cehr tarikat denir. 2- Zikr-i haf: Zikredenin, sadece kendisinin iitebilecei bir ekilde alak sesle yapt zikir. Sessiz zikri esas alan tarikatlara haf tarikat denir. Melmet ehli ve Nakbendler haf zikri; Rif ler, Kadirler cehr zikri tercih etmilerdir. Kaiden zikir: Tarikat ehlinin bir halka oluturup oturarak ritmik
hareketlerle yaptklar zikir. Kaimen zikir: Tarikat ehlinin bir halka oluturup ritmik hareketlerle ayakta yaptklar zikir. Bu zikir dne dne yapld iin devr ve devern adn da alr. Zikr-i erre, zikr-i minr: Yesev likte hanereden testere sesi gibi bir ses karlarak yaplan zikir. (25) Bazlar, zikir denilince, zel bir tren ve baz byklerin, hocalarn ynettii ve adna hatim veya hatme denilen halkalar iinde olaca anlayna sahiptir. Bunlara kar kanlar, belki biraz abartl bir yaklamla bu yin mi, ibdet mi? diye sormaktan kendilerini alamamakta; te yandan tt gler ve onlarn gdmndeki medya da, bu tr toplantlar, sa sakalna karm, dansa benzeyen tuhaf gsterileri slm ve mslmanlar karalamak iin saf zihinleri etkilemek ve onlarn beyinlerine kazmak kasdyla bkmadan gndemde tutup gz nne getirmektedir.
brahim Sarm, yle der: "ilerin batrld, karnlarn yarld ve boyunlarn kesildii zikir yininde olsun, bir ef ynetiminde "illallah", "Allah", "H", "y H " nralar ve gbekten karlan bk sesleriyle yaplan zikir yinlerinde ve kadn-erkek karp insanlarn nameler eliinde kendilerinden getii yinler, bir eit dansla geen byle saatlerin ilh tecelli saatler olduunu sylemeleri, bir garbettir. Her yl, bir hafta sren sem yinlerinde atlan nralar, alnan mzik ve dans eden semzenlerin yaptklar da ayndr. Syler misiniz, Raslullah Rabbini byle mi zikretti? Ondan sonra, ashb Allah' byle mi zikretti? Sahbler Allah ve Raslnn rettii gibi hu ve teslimiyet iinde, sessiz ve mziksiz, havf ve rec arasnda, mnferiden ve Ras lullah'n rettii dularla Allah' andlar. O'na yalvardlar. Nimetini istediler ve azbndan O'na sndlar. Tasavvufular, zikir esnsnda mridin eyhini zihninde canlandrmasn, "destr y stz (stdm yardm et!)" diyerek zikre balarken, ondan yardm istemeyi, tpk Raslullah'tan yardm istemek gibi olduuna inanmasn art koarlar. nk kendisini Allah Raslne ulatracak eyhidir. Kalbiyle ve lisanyla eyhinden izin isteyerek "destur ey eyhim!" demesi yannda, tarikat mensuplar ve ileri gelenlerinden de izin istemesi, yahut onlara rbta yapmas gerekir. Zikreden kiinin tepeden trnaa kadar sallanmas, nce saa "l" ile balayp sola "ill" ile dnmesi ve dorulmas gerekir. Sola doru ne eilerek "illllah" demesi ile bu ii tamamlar. "Allah", "H" gibi tek isimle zikrediyorsa, enesini gsne vurmas, koro halinde ve yksek sesle yapmas gerekir. Kelimeyi gbeinden balayarak kalbinin derinliklerinden karmas icab eder. te bu esiz pehlivanlk tasavvufularn zikir eklidir. Allah iin syleyiniz, Raslullah Rabbini zikrederken byle tepeden trnaa kadar sallanp dans m ediyordu? Sakaln gsne vurup saa sola m sallanyordu? phesiz hayr. nk o, Allah'n peygamberidir ve Allah'n huzurunda edeple nasl ibdet edileceini bilir ve insanlara bildirir. Nasl zikredeceini Allah ona ve bize yle tarif etmitir: "Rabbini iinden, yalvararak ve O'ndan korkarak yksek olmayan bir sesle sabah akam zikret.Gfillerden olma." (7/A'r, 205) "Rabbinize yalvara yakara ve gizlice du edin. Bilmelisiniz ki haddi aanlar O sevmez." (7/A'rf, 55). "Onlarn (m riklerin) Beytullah'n yannda namazlar (dular) da el rpmak ve slk almaktan baka bir ey deildir." (8/Enfl, 35). (26) Mevddi, ibdetin z ve anlamnn itaat ve sadkat olduunu aklar (Kur'an'da Drt Terim, s. 28-29). bdetin unsuru (kulluk, itaat ve
sadkat) zerinde dururken, u aklamada bulunur: "nce ibdet'in bu anlamn kafanzda tutun, sorularma ondan sonra cevap verin: Efendisinin kendisinden yapmasn istedii ileri yapmayp daima elleri bal, efendisinin nnde duran ve onun ismini anan bir kle hakknda ne dnrsnz? Efendisi ona, 'git, u u ileri yap' diyor, kle bulunduu yerden kmldamyor, eilip efendisini on kez selmlyor, tekrar ayaa kalkp elleri bal ylece duruyor. Efendisi ona, 'git falan yanllar dzelt' diye tlimt veriyor, ama adam yine yerinden kprdamyor, efendisinin nnde eilmeye devam ediyor. Efendisi 'hrszn elini bu kt iten kes!' diye emrediyor. Bunu duyan kle, hrszn elini kesecei yerde efendisinin sylediklerini tekrarlamaktan baka bir ey yapmyor ve 'hrszn elini kes' emrini yzlerce kez tekrarlyor. imdi bu klenin efendisine gerekten hrmet ettiini syleyebilir miyiz? Sizin klelerinizden bir tanesi byle davransayd ne yapardnz, Allah bilir! Allah'n kullarndan byle davrananlarn kendilerini Allah'a ibdete adam olarak kabul etmelerine amyorum! Byleleri sabahtan akama kadar Allah bilir ka kere Kur'an'daki ilh emirleri okurlar, ama bunlar yerine getirmek iin kllarn bile kprdatmazlar. Dier taraftan ha bire nfile namaz klar, ellerine binlik bir tesbih alr ve Allah'n adn anarlar. ok ackl bir makamla Kur'an okurlar! Onlar bu halde grd mz zaman: 'Ne kadar mttak, ne kadar dindar adamlar!' dersiniz. Bu yanl anlamann temelinde ibdetin gerek anlamn bilmemek yatar." (27) Allah'n kitabna kar kr, sar ve dilsiz olup, baz gzel kelime ve isimleri, anlamn ve mesajn dnmeden belli sayda tekrarlamann fazla bir nemi yoktur. Bu tavr, insann vicdann bastrmas, cehlet ve yozlamay mer grp yapt ile tatmin olmas, esas zikir olan Kur'an'a kar sorumluluu ihmal etmesine sebep oluyorsa, o takdirde bu zikir anlaynn zarar vardr. Hemen tarikatlarn hepsinde, belirli aamalardan geen ve tarikatta kdemli olanlara, zikir adyla ok yanl ifadeler de ders olarak verilmektedir. Anlamn bilmeden (biliyorsa daha kt) tekrarlad virdler iinde, belki de insan irke gtrecek btl szler vardr. Mesel "L mevcde illllah" gibi. Bu szn anlam: "Allah'tan baka varlk yoktur" demektir. Bir baka deyile, "tm varlk Allah'tr" Yani, iyi-kt yaratlm ne varsa hepsinin -h- Allah olduunu iddia etmek. Ne byk hata ve sapklk! Ne dehetli bir cehlet! Allah'n yarattn, Allah'n kendisi yerine koymak. ok korkun bir gaflet, affedilmez bir su! Ve sonra bunun adn zikir koymak! yleyse, dikkat edilmesi gereken nokta,
anlamn bilmediimiz kelimeleri durmadan tekrarlamak yerine; ondan daha nce, bilmemiz gereken Allah'n isimlerini ve vasflarn renmek, Allah' kendi zikri olan Kur'an'dan tanmak ve Allah'n gsterdii dosdoru yolda yrmektir.
cisimleri, ruhlar, kuds cevherler, Kuran yetleri, limler ve gziler olduunu syleyenler de vardr. Allah zikretmekten yz evirenlere eytan musallat olur. eytan ise insann dman dr (43/Zuhruf, 36). Rabbimizin vd insanlar, her durumda, ardapazarda, iinde-gcnde, almda-satmda... Allah zikretmekten, Onu hatrlayp Onun hkmlerine bal kalmaktan geri durmayanlardr. yle adamlar vardr ki (Allah tesbih ederler), ne ticret ne de alveri onlar Allah zikretmekten, namaz klmaktan ve zekt vermekten alkoymaz. Onlar, kalplerin ve gzlerin allak bullak olduu bir gnden korkarlar. (24/Nr, 37) nsan her durumda Allah zikretmekle mkelleftir. Bir kulu, Allah zikirden alkoyacak hibir sebep olamaz/olmamaldr. Mmin, rahatlk ve fiyette Allah zikrettii ve krettii gibi; musbetler, fet ve felketler olduunda da Allah'a snmak, Onun yardmn istemek mecbriyeti hisseden kimsedir. Zikir, iindeki hevsna kar zafer silh olduu gibi, d dman lara kar da zikir, ok nemli bir silhtr. O yzden sava annda, dman laryla arprken de Allah, hem de ok zikretmek emredilmitir: Ey iman edenler! (Savamak iin) herhangi bir topluluk ile karlatnz zaman sebt edin ve Allah ok zikredin ki baarya eriesiniz. (8/Enfl, 45) Kamer sresinde drt kez u yet tekrarlanr: "Biz Kur'an' zikir (t, uyar, hatrlama) iin kolaylatrdk. t alan yok mu?" (54/Kalem, 17, 22, 32, 40) Burada Yce Allah'n drt defa Kur'an'n kolaylatrmasnn gerekesini tekrarlamas gerekten dikkat ekicidir. Bu durum bizi devaml srette Allah'n mesajn okuyup onu pratie geirmenin mecburiyetini ortaya koyar. Yce Rabbimiz iman edenlerden kendisini oka zikretmelerini/anmalarn ister (33/Ahzb, 41). Seyyid Kutub bu yetin tefsirini yaparken Allah' zikretme olayn yle aklar: "Allah' anmak demek ona kalpten balanmak, srekli olarak onun gzetimi ve denetimi altnda yaamaktr. Yoksa kuru kuruya Yce Allah'n adn tekrarlayp durmak deildir. Kur'an Allah' anmak ile insann geirdii baz vakitler ve durumlar arasnda ba kurar. Ama, bu vakitleri ve durumlar Allah' anmakla donatmak ve onunla iliki halinde olma bilinci ile renklendirmektir." (28) Zikir; dille, bedenle ve kalple olmak zere ksmda mtlaa edilmitir. Dilin zikri, Allah' gzel isim ve sfatlaryla yd etmek, hamdetmek, tesbih edip yceltmek, Kitabn okumak v eO'na du etmektir. Bedenin zikri de, her uzvu ne ile emr olunmu ise onunla megul etmek ve yasaklardan
alkoymaktr. May.ih simni ibe eittir: Birincisi, Allah'n varlna dellet eden delilleri dnmek ve pheleri defederek sfat ve esm-y ilhiyeyi tefekkr etmek. kincisi, ilh hkmleri, emir ve yasaklar, va'd ve vadi ve bunlarn delillerini dnmek. ncs ise enfs ve fk tm varl ve bunlardaki yaratl srlarn tem ve tefekkr ile her zerrenin kuds leme ayna olduunu grmektir. Zikrin bu makamnn sonu yoktur. (29) Zikir, btn ksmlaryla birlikte kalple dorudan ya da dolayl olarak ilgilidir. Zira yaplan ameller, kalbi -msbet ya da menf- bir ekilde etkileyecektir. nk insann madd ve mnev yn arasnda alacak derecede bir iliki vardr. "Bu alka sebebiyledir ki ruhta meydana gelen bir eserin ruha birtakm etkileri olur. Mesel sradan bir rnek olmak zere bir eki hayal etmekten di kamar ve bir fcia hayalinden ba ars, harret veya baygnlk meydana gelir ki bunlar ruhtan bedene inen eserlerdir. Ayn ekilde bedende birtakm fiil ve davrann tekrarndan nefiste kuvvetli bir meleke meydana gelir ki bu da bedenden ruha kan eserlerdir. Bu yzden insanda hsn-i tefekkre engel olmayacak ekilde ve kendisine iittirecek kadar dil ile zikir yapld zaman bu dille zikirden hayalde bir etki oluur. Ve bundan ruha bir nr ykselir. Sonra bu nurlar ruhtan dile, lisandan hayle, hayalden akla yansr. Karlkl aynalar gibi birbirini takviye ve biri dierini gelitirerek kemal noktasna eritirir. Bunun mertebelerine son yoktur. (30) Zikir, dil ve beden ile yaplan kalb bir uyanklk iinde gerekletirilmelidir. Zira zikir, gafletin zdd demektir. Dolaysyla gafleti gidermeyen zikir, hakikatte zikir deildir. Nitekim Allah' zikir iin farz klnan namaz (20/Th, 14) gafletle ed edenler knanlrken (107/Mn, 4-5), onu hu iinde yerine getirenler methedilmitir (23/M 'minn, 1-2). Yine ayn ekilde "M 'minler ancak o kimselerdir ki Allah zikredilince kalpleri rperir." (8/Enfl, 2) yeti, zikrin deta gnl titretecek derecede bir uur iinde yaplmas gerektiine dikkat ekerken, Hz. Peygamber'e hitben yaplan: "Rabbini, iinden yalvarp yakararak, yksek olmayan bir sesle sabah akam zikret, gfillerden olma" (7/A'rf, 205) uyars dakalb hasssiyetin nasl olmas gerektiine ak bir ekilde dellet etmektedir. Zikir, Allah' tekrar e devaml kendine merkez olarak alma ndr. Zikir, dnyay Allah'n hidyetine/klavuzluuna gre biimlendirmek iin inancn ve ruhsal hayatn ifadesidir. Zikir, tefekkrden sonra gelen bir davran tarzdr. Arnma, nce tefekkr ve sonra da tezekkrle gerekleir. Tefekkr bir talep, artrmaktr. Zikir ise, zihinde
arm yaplm nesnenin bizzat iinde var olmaktr. Seyyid Kutub'un belirttii gibi Allah' anma, hayatn dnda bir olay olarak alglanmamaldr. Allah' zikir/anmak demek, O'nun emirleri dorultusunda yaam dzenlemek demektir. Vahiyle btnletiimiz oranda zikir eylemini gerekletirebiliriz. Zikrin bir de toplumsal boyutu vardr. Cemaat boyutu en fazla olan Cuma namazna Allah' zikretmeye komamz isteniyor (62/Cum'a, 9 -10). Dikkat edilirse Cuma konusundaki yetlerde namaza arld zaman Allah' anmaya koulmas, namazdan kldktan sonra yeryzne dalndnda da Allah'n ok anlmas isteniyor. Bu da bize toplumsal hayatta Allah'n belirleyiciliinden uzaklalmamas, hayatmzda laik bir alan olmamas gerektiini vurgular. Zikir, "ez-Zikr" diye nitelendirilen Kur'an' okumak, dnmek, t almak ve yaamaktr. Salt etmek zikirdir. Kur'an'n hkmlerini uygulamak zikirdir. Yapmakla Allah'n rzsn kazanacamz her eylem zikirdir. Zikretmek, anlamanadan, kurukuruya bir eyleri tekrar etmek, vird haline getirmek deil; aksine zikri anlamak ve anladmz pratiklerle gstermektir. (31) Allah'n zikri ile kalplerin titremesi: Zikir, tam anlamyla gerekletii zaman kalpler onunla uyanr, titrer ve kendine gelir. man edenlerin Allah Allah zikretme ve Ondan inen hak/gerek iin kalplerinin saygyla yumuamas zaman daha gelmedi mi? Onlar daha nce kendilerine kitap verilenler gibi olmasnlar. Onlarn zerinden uzun zaman geti de kalpleri katlat. Onlardan birou fsktr/yoldan km kimselerdir. (57/Hadd, 16) "M 'minler, Allah zikredildii/anld zaman kalpleri titreyen kimselerdir." (8/Enfl, 2) Kalbin titremesi, duyarllk gstergesidir. Allah'tan bahsedilmesine, kendisine Allah'n hkm hatrlatrlamsna ramen yanl deitirmeyen, rpermeyen ve gidiatn dzeltmeyen, (gerek) m 'min olma vasfn kaybeder. Bylesi bir duyarllktan uzak olarak yaplan zikirler gerek zikir deildir. Sarho bir halde atlan "Allah" nralar, ancak Allah'n gazabn celbettirir. Zikirden Uzaklamak: Zikirden uzaklamak, kiinin znden uzaklamas demektir. nk zikir; akln, dnce ve duygularn tertemiz bir ekilde faliyette olmas demektir. nsann doru yolda yrd nn iaretidir. Zikirden uzaklamak ise btla geiin ve k n bir balangcdr. Allah'n kitabnn zikir olduunu hatrlarsak, Kur'an'dan uzaklamak demek; dallete/sapkla d mek, lh kitabn ndan mahrum olmak,
karanlkta kalmak demektir. Rabbimiz, kitabna kar ilgisiz kalan kimselerin kalplerinin katlam olduunu bildiriyor ve onlara "yazklar olsun!" diyor: Allah'n, gsn slm'a at kimse, Rabbinden gelen bir nur zerinde deil midir? Kalpleri Allah'n zikrine kar katlam olanlara yazklar olsun! Bunlar apak bir sapklk iindedir." (39/Zmer, 22) Allah'n zikrinden uzaklaanlar, eytann kardei olurlar. eytan da onlar doru yoldan uzaklatrr. Btllarla oyalar. Fakat, insann bundan hi haberi olmaz da kendini hidyette zanneder: "Allah'n zikrini kim umursamazsa, ona bir eytan musallat ederiz de, artk o, ondan hi ayrlmayan bir arkadar olur. O eytanlar onlar doru yoldan ayrrlar da onlar kendilerinin hl doru yolda olduklarn zannederler." (43/Zuhruf, 36-37) Kymet gn Allah'n zikrinden, yani kitabndan uzaklam olan kimse, feryad ederek yle der: "Ah ne olurdu peygamberle birlikte bir yol tutsaydm! Yazklar olsun bana! Ne olurdu filan (btl yolcusunu) dost edinmeseydim! nk zikir (Kur'an) bana gelmiken o, hakikaten beni ondan saptrd. eytan insan (uuruma srkleyip sonra) yzst brakp rezil rsvay eder. Peygamber der ki: 'Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an' terkettiler." (25/Furkan, 27-30) Sonuta, Rabbin zikrinden uzaklamak, azb getirir: "Kim Rabbinin zikrinden yz evirirse, Allah onu ok ar bir azba sokar." (72/Cinn, 17) "eytan onlar hkm altna alm ve Allah'n zikrini unutturmutur. te bunlar, hizbueytandr (eytann taraftarlardr). yi bilin ki hsrana urayacak, kaybedecek olanlar, eytann taraftarlardr." (58/Mcdele, 19) Zikir kelimesinin; dnme, hatrlama, anma, t ve uyar gibi anlamlar tadn Kur'an'dan yola karak biliyoruz. Dolaysyla zikrin gereklemesi iin bu anlamlarn bir btnlk arzetmesi gerekir. Kitabn zikir olmas ile kiinin zikretmesi arasnda bir balant vardr. Zikir, sadece dil ile bir "an"tan ibret deildir. Bir ismi tekrar tekra sylemek, tek bana bir zikir saylmaz. Sylemenin tesinde olmas gereken artlar vardr. Bunlar: Dnmek (3/l-i mrn, 191), t almak (37/Sfft, 13; 7/A'Rf, 3), hatrlamak (5/Mide, 110), Rabbin ismi (esm 'l-hsn'dan biri) olmas, yani "H" kelimesi gibi aslnda zamir olan birok kii iin kullanlp onlarn yerini tutan bir kelime olmamaldr (76/nsan, 25-26; 73/Mzzemmil, 8). Allah' oka zikredilmesi istenen yetlere (3/l-i mrn, 41; 33/Ahzb, 4142; 62/Cum'a, 10) dikkat edildiinde, bizden istenen zikrin saysal
deerinden bahsedilmedii grlecektir. Yani, "u isimleri u kadar tekrarlayn" eklinde bir emir yok. Zikrin sabah akam oka yaplmas, her yerde ve her zaman Allah' zikretmenin istenmesi gsteriyor ki, dil ile ok ok tekrarlama yerine (ondan daha nemli olarak); hatrlama, dnme, idrk etme, ifade etme ve t alma, hep zikir halidir. Bilinsiz bir ekilde yaplan tekrardan te, gerek zikrin, dnerek, ibret alarak uurlu bir ekilde yaplan hareketler olduu bilinmelidir. (32) Muhammed el-Behiy, zikrin Kur'an'da ncelikli ve arlkl olarak Kur'an anlamnda kullanldn belirtir ve yle der: "Zikir, Kur'an'da ok yerde Allah'n kitab olan Kur'an anlamnda kullanlmtr. Zikir, daha sonra 'tesbih'e, tesbihin yapld ve zhidlerin devam ettii yere isim olarak verilmise de, bu isimlendiri, tesbihte aslolann Kur'an ve yetleri olmasndan ileri gelmektedir. Allah' zikir, O'nu srekli biimde hatrnda tutmak, O'ndan gfil olmamak, O'nu anmaktr. Allah'a anmak; m 'min insan Allah'n ycelii, azameti ve korkusu karsnda uurlandrarak ak bir anlay kazandran bilinli bir ilemdir. Bu akl davrann insan hayatndaki eseri; doruluk, Allah yoluna uyma, kendisine ve bakasna ktlk veren eyden kanma eklinde belirir. M 'min kii, her eyden nce insandr. Bu yzden kendisinde yanlma ve unutma olabilir. Allah yoluna uymasna engel olan hatal durumlar grlebilir. Yanlr, unutur veya hata ederse; Allah' anmas, btn bu durumlardan nceki gvenle yrd doru izgiye dnmesi gerekir. Kur'an, bu konuda m 'minlere yle sesleniyor: "O takv sahipleri, bir kt lk yaptklarnda, ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah' zikrederler. O'nu hatrlayp gnahlarndan dolay hemen tevbe istifr ederler..." zetle, Allah' zikir, olumlu davrana iten akl ve ruh bir ilemdir. Zikir (Kur'an), szden nce anlamdr. Sembolik bir tablodan te bir deer ve fonksiyon tar." (33) Yusuf Kerimolu, zikir kavramn aklarken, zikrin slm hkmleri bilmek ve ahkm ed etmek olarak ifade eder ve yle der: Bir mkellef, sahih bir itikada sahip olmad ve ihls esas almad mddete, slih amel ileyemez. Mslmanlar, zikir ibdetini ed ederek gafletten kurtulabilirler. Bir hususa iaret etmekte fayda vardr: Yeryzndeki hilfet vazifesini hakk ile ed etmeye niyet etmeyen kimselerin, baz lafzlar "dudak servisi" ile tekrarlamalarna zikir denilemez. Kur'n- Kerim'de zikir ehli, eriat bilen ve ahkmn hakk ile ed eden kimseleri ifade iin kullanlmtr: "Bilmiyorsanz zikir ehlinden sorunuz." (16/Nahl, 43) yet-i kerimesindeki incelik budur. (34)
Zikir, insan Allah'a yaklatrr. O'nu ok zikreden O'na daha ok yaklaacaktr. Allah'n zikrini dilinden drmeyen, kalbinden eksiltmeyen, aklndan karmaya kii ile Allah araksndaki uzaklk, soukluk kalkar. Allah'a kar insanda bir nsiyet, samimiyet ve muhabbet oluur. Allah' zikreden kii, Allah ile beraberdir. O'nun yasaklad, rz gstermedii bir durumla karlanca zikirullah syesinde ona yaklamaz. Allah'n hereyi her an grp iittiini, bildiini insann devaml aklndan karmamas, zikirdir, zikrin ta kendisidir. Bunun bir dier ad takv ve ihsandr. Bu anlamyla zikirden baka hibir ey, insanda Allah kontroln, murkabeyi salayamaz. M 'min, karlat skntlar ve musbetler nnda Allah'a ynelir, O'na snr, O'na tevekkl eder. Bu vasflar, Allah' iyi tanyan, O'nunla beraber olan, O'nu zikreden kiilerde yer alr. Son zamanlarda yaplan aratrmalarda Allah Tel'y zikretmek sretiyle yeni yeni beyin hcrelerinin faliyete getii, beyinde yeni galerilerin ald, bylece insan iin yeni almlar meydana geldii, zikrin bu yolda yeni sramalar yaptrd ortaya kmtr. Zaten "zikir ehli" olan Kur'an vrisleri olan limlerin olaylara yaklamnda bu husus aka grlmektedir. Mslmanlarn ayrlmaz vasflar olan cihad ve zikir, grnte birbirlerine hi benzemeyen vasf ve amel gibidir. Fakat iyice aratrldnda, birbirlerine ok yakn, birbirlerini tamamlayan, netice itibaryla ayn noktada birleen iki amel olduu grlecektir. nsann kendi nefsi ve eytanla olan cihadnda zikir, bu cihadn ta kendisidir. nsan, nefsinin ve eytann ktlklerinden ancak Allah' zikretmek/hatrlamak sretiyle kurtulabilmektedir. Ve insann dman larla yapt cihadnda en byk destei zikir salamaktadr. Allah'n zikriyle btnlemi bir bnye, btl dman ilan etmi, btlla cephelemi ve onun asla uyumaz hale gelmitir. Mslmanlar olarak, zikirle emrolunduumuz gibi, cihadla da emrolunduk. Hak adna, Allah n askeri olarak btla kar savamak mslman olmann gereidir. man edenler Allah yolunda savarlar; kfirler de tut (btl dvlar ve eytan) yolunda savarlar.O halde eytann evliysna/dostlarna kar savan; phe yok ki eytann dzeni ve tuza zayftr. (4/Nis, 76) Mslman, btln temsilcilerine kar yrtecei bu cihad ve sava, l-y kelimetullah (Allahn adnn ycelmesi) iin yapmak zorundadr. Cihad yerine getirdike Allah Telnn ismi ycelmekte, Allah zikretmi olmakta, cihada ynelmektedir. Mslmanlarn sahip olmakla emrolunduklar cihad ve zikir vasflarn bu noktada birbirlerinden ayrmak mmkn deildir. (35)
kimsedir. Kalplerin ancak Allah' zikretmekle tatmin olabileceini bildiren Ra'd sresi 28. yetini aklarken, Bayraktar Bayrakl unlar syler: "yette yer alan "zikir" kavram, Allah' anmak ve dnmek mnlarn ifade etmektedir. nsann Allah' dnmek zere younlamas, kalpte baz deiimleri meydana getirmektedir. Bu deiimlerin en nemlisi, en dirini ve en kalitelisi, tatmin denen doyum merhalesini yakalamasdr. "Kalp", gelime ve deime sreci iinde daima yeni merhalelere geer ve gemeye de ktr. Doyuma ulamadan, onu daha aa bir seviyede tutmak ve onu orada hapsetmek, ona yaplacak en byk zulmdr. Mns deiim olan "kalp", daima daha erefli merhalelere uzanarak huzurunu bulacaktr. Madde leminde duyulacak olan lezzet ve doyumun tesinde daha kaliteli lezzet ve doyumlarn olduunu kalp bilir ve daima onlara sevdl olduunu insana hissettirir. Kalp ile akl, beraberce ilh bilgi ve ilh nur syesinde bu merhaleleri amak isterler. Bu merhalelerin en sonu, Allah' dnerek varlan doyum noktasdr. Kalp o noktada bir karara ular. Btn deiimlerden geerek deimeyene ulama merhalesi dediimiz bu mertebe, mutluluun en son noktas olmaktadr." (36) Zikir, kalpleri doyuran, itahlarn a gzll n gideren, susuzlar suya kandran, akllar hedefine ulatran bir ibdettir. Zikir kul iin uyankllktr, uurdur, bilinli olmaktr. Zikir takvaya ulatrr, takvay retir, takvaya arkada eder. Zikir uurlar diri tutar, gn lleri gafletten korur. Zikir ilatr, zikir iksirdir, zikir b- hayattr, zikir canlara can katan merhemdir. Zikir yoksulluklar kanaat zenginliine, yalnzlklar ebedi ve bitmez dostlua, mahrumiyetleri ilh ilgiye dn trr. Zikir dnyalk korkular giderir, endieleri umuda evirir, hayalleri gtrr; onun yerine solmaz gerekleri yerletirir. Zikir bo kuruntular (mniyye) yerine Allah bilme, takdir etme, nnde kul gibi eilme ve Ondan isteme cesareti arama midini verir. nsan, zikir syesinde, i dnyasnda oluan huzur, sknet, doygunluk, tatmin ve ilh aydnln yardmyla, hayatn geici ve ireti emberini yarp zorluklar aarak, geldii yer olan baba vatan Cennet'e geldii gibi saf ve temiz bir ekilde geri dnme imknn elde eder. Zikirle insan ayr bir g ve olgunluk kazanr. Allah'n da insan zikretmesi, ancak kiinin gerei gibi Allah' zikretmesiyle mmkn olacaktr (2/Bakara, 152). nsan, Allah' zikretmez, unutursa; Allah da onlar terkeder, hidyet ve rahmetini keser; yani meczi anlamda Allah da onlar unutur: "Onlar Allah'
unuttular, Allah da onlar unuttu!" (9/Tevbe, 67) Zikir eitlerinin en stn, Kur'an okumaktr. Bu yzden, kalbin temizlenmesinde, psikolojik problemlerinin zmnde ve ruhun ifa bulmasnda byk yeri vardr. "Biz Kur'an'dan m 'minlere ifa ve rahmet olan eyler indiriyoruz. Zlimlerin ise ancak hsrnn/ziyann artrr." (17/sr, 82) "Ey insanlar! SizeRabbinizden bir t, gnllerindekine bir if, m 'minler iin bir hidyet ve rahmet gelmitir." (10/Ynus, 57) "... De ki: 'O, iman edenler iin hidyet/doru yolu gsteren bir klavuzdur ve ifdr. man etmeyenlere gelince, onlarn kulaklarnda bir arlk vardr ve Kur'an onlara kapaldr..." (41/Fusslet, 44) Gnahlarn balanmas, Cehennemden kurtulmak, Cennete girmeyi baarmak iin Kur'an okumann faziletini ortaya koyan hadisler, gnahkrlk duygusundan doan nefisteki stresten kurtulmak iin, Kur'an'n ok nemli bir ila olduunu gsteriyor. Kur'an, yalnzca gnahkrlk hissinden dolay insann iinde oluan gerginliin deil; akl ve psikolojik bunalmlar ve ruh rahatszlk durumlarnn hepsi iin bir ilatr. Kur'an, kalplerde olann, gnllerdeki phe ve arlklarn ifasdr. Onda hakkn btl nasl giderdiinin, eyay olduu gibi grmeyi salayan bilgi, dnce ve kavramay bozan phe hastalklarn nasl yok ettiinin aklamas vardr. Onda hikmet, korkutma, zendirme ve kalbin iyi olmasn salayacak ibret alnmas gerekli eyleri hikye etme yollaryla gzel t verme vardr. Kalbi kendisine yararl eylere tevik eder, zararl olacak eylerden uzaklatrr. Kalp, daha nce yanln bamls, dorunun dman olsa bile, bylece doruyu sever, yanltan nefret eder. Kur'an, bozuk irdenin nedeni olan hastalklar giderir. Kalp dzelince, irde de dzelir, yaratld hale, ftrata dner. Ayrca beden de normal haline kavuur. Vcudun, geliim ve glenmesi gibi kalp de, temizleyici ve glendirici olmalar sebebiyle iman ve Kur'an'la beslenir. Kalbin gelimesi, bedenin gelimesi gibidir. Mslman, Allah'n zikrine devam ettii zaman, kendisinin Allah'a yakn, O'nun himayesi ve gzetiminde olduunu hisseder; bu durum da, iinde metnet ve gce bal bir uur ile gven, dinginlik ve mutluluk duymasna neden olur. Allah'n zikri, insann gnlnde gven ve tatmin hissi uyandrd iin, hayatn sknt, zahmet ve tehlikelerinin nnde zayflk,
ve
cizlik
duyulduu
ve
hibir
gvence phesiz
ve
yardmc
zamanda, insann hissettii stresin ilac olmaktadr. "Kim Benim zikrimden (Beni zikretmekten) yzevirirse, onun skntl olacaktr (onun dar bir geimi, geim sknts vardr)." (20/Th, 124) Bata namaz olmak zere btn ibdetler, zikirdir veya zikre yardmc birer unsurdurlar. Namaz klan kii, namazda, her biri birer zikir olan tekbir getirmekte, Kur'an okumakta, tesbih etmekte, Allah'a hamd sen etmektedir. "... Bana ibdet/kulluk et; Beni zikretmek iin namaz kl." (20/Th, 14) Zikretmeyenler, ya da zikirden yz evirenler ebed ala, doyumsuzlua, mutsuzlua, skntl bir hayata ve yalnzla mahkmdurlar. Kuran; bedenin, kalbin ve toplumun mutluluunu u veciz ifadeyle ortaya sermektedir: Dikkat edin, kalpler ancak Allah n zikriyle tatmin olur (doyar). (13/Rad, 28) man edenlerin Allah Allah zikretme ve Ondan inen hak/gerek iin kalplerinin saygyla yumuamas zaman daha gelmedi mi?... (57/Hadd, 16)
2-A.g.e.
s. 328 K. Ece, slmn Temel Kavramlar, s. 774 anga, Kurn- Kerim Lgat, Tima Y. s. 193-195 Ylmaz, Kur'n Kavramlar, s. 145
3-Hseyin 4-Mahmut
5-Ramazan 6-A.g.e.
s. 145-164 Hamdi Yazr, Hak Dini Kuran Dili, Azim Y. c. 1, s. 445-447 Yldz, Namaz, s. 32 bn Kesir, 3/518; Tefhimul-Kuran, 6/384 10- el-Kef, 2/584; Muhtasar bn Kesir,
7-Elmall
8-Abdullah 9-Muhtasar
- Hseyin K. Ece, a.g.e. s. 776 -778 - Nureddin Turgay, amil slm Ansiklopedisi, c. 6, s. 163 K. Ece, a.g.e. s. 697 s. 247, 643 s. 693-695 bilgi iin bkz. Ahmed Kalkan, Kurn- Kerim Kavram Tefsiri, s. 1829 vd. (Nisyan Kavram) K. Ece, a.g.e. s. 222-223 Baar, Nurdan Kelimeler, s. 139-141 K. Ece, a.g.e. s. 790 slmolu, Yrek Devleti, s. 31-34 K. Ece, a.g.e. a.g.e. s. 92 Erdil, Yaayan Hurfeler, s. 11 23 - Muhammed Hamidullah, slma Giri
16-Hseyin
21-Kemaleddin 22-Rbta
konusunda geni bilgi almak iin bkz. Ferit Aydn, Tarikatta Rbta ve Nakibendlik, Ekin Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl , 588-589
Y.
23-Sleyman 24-brahim
25-Mevddi'den 26-Seyyid
Kutub, F Zlli'l Kur'an, c. 8, s. 336, Dnya Y. Rz, Meftihu'l Gayb 4/152-153; Elmall, Hak Dini , Eser Y.1/540-541 Hamdi Yazr, Hak Dini Kur'an Dili, Eser Y. 4/2362-2363
Bozyel, Zikir zerine, Haksz 8 (Kasm 91), s. 7 Kur'an Okulu, Heyet, Hanif Y. say 14 el-Behiy, nan ve Amelde Kuran Kavramlar, s. 30, 189
- Yusuf Kerimolu, Kelimeler Kavramlar, s. 345 - Mehmed Gkta, Cihad-Zikir Ayrlmazl, s. 71 -73 Bayraktar Bayrakl, Kur'an'da Deiim, Geliim ve Kalite Kavramlar, s. 126 Konusuyla lgili yet-i Kerimeler Kelimesi ve Trevlerinin Getii yetler: (292 yerde): 2/Bakara, 40, 47, 63, 114, 122, 152,
34-36-
35-Zikir
36-Zikir
152, 198, 198, 200, 200, 200, 203, 221, 231, 235, 239, 269, 282; 3/li- mrn, 7, 36, 41, 58, 103, 135, 191, 195; 4/Nis, 11, 103, 124, 142, 176; 5/Mide, 4, 7, 11, 13, 14, 20, 91, 110; 6/Enm, 44, 68, 69, 70, 80, 90, 118, 119, 121, 126, 138, 139, 143, 144, 152; 7/Arf, 2, 3, 26, 57, 63, 69, 69, 69, 74, 74, 86, 130, 165, 171, 201, 205; 8/Enfl, 2, 26, 45, 57; 9/Tevbe, 126; 10/Ynus, 3, 71; 11/Hd, 24, 30, 114, 114, 120; 12/Ysuf, 42, 42, 45, 85, 104; 13/Rad, 19, 28, 28; 14/brhim, 5, 6, 25, 52; 15/Hicr, 6, 9; 16/Nahl, 13, 17, 43, 44, 90, 97; 17/sr, 41, 46; 18/Kehf, 24, 28, 57, 63, 70, 83, 101; 19/Meryem, 2, 16, 41, 51, 54, 56, 67; 20/Th, 3, 14, 34, 42, 44, 99, 113, 124; 21/Enbiy, 2, 7, 10, 24, 24, 36, 36, 42, 48, 50, 60, 84, 105; 22/Hacc, 28, 34, 35, 36, 40; 23/Mminn, 71, 71, 85, 110; 24/Nr, 1, 27, 36, 37; 25/Furkan, 18, 29, 50, 62, 73; 26/uar, 5, 165, 209, 227; 27/Neml, 62; 28/Kasas, 43, 46, 51; 29/Ankebt, 45, 51; 32/Secde, 4, 15, 22; 33/Ahzb, 9, 21, 34, 35, 35, 41, 41; 35/Ftr, 3, 37, 37; 36/Ysin, 11, 19, 69; 37/Sfft, 3, 13, 13, 155, 168; 38/Sd, 1, 8, 8, 17, 29, 32, 41, 43, 45, 46, 48, 49, 87; 39/Zmer, 9, 21, 22, 23, 27, 45, 45; 40/Mmin, 13, 40, 44, 54, 58; 41/Fusslet, 41; 42/r, 49, 50; 43/Zuhruf, 5, 13, 36, 44; 44/Duhan, 13, 58, 45/Csiye, 23, 46/Ahkaf, 21; 47/Muhammed, 18, 20; 49/Hucurt, 13; 50/Kaf, 8, 37, 45; 51/Zriyt, 49, 55, 55; 52/Tr, 29; 53/Necm, 21, 29, 45; 54/Kamer, 15, 17, 17, 22, 22, 25, 32, 32, 40, 40, 51; 56/Vka, 62, 73; 57/Hadd, 16; 58/Mcdele, 19; 62/Cuma, 9, 10; 63/Mnfkun, 9; 65/Talak, 10; 68/Kalem, 51, 52; 69/Haakka, 12, 42, 48; 72/Cinn, 17; 73/Mzzemmil, 8, 19; 74/Mddessir, 31, 49, 54, 55, 56; 75/Kyme, 39; 76/nsan, 1, 25, 29; 77/Mrselt, 5; 79/Nzit, 35, 43; 80/Abese, 4, 4, 11, 12; 81/Tekvr, 27; 87/Al, 9, 9, 10, 15; 88/iye, 21, 21; 89/Fecr, 23, 23; 92/Leyl, 3; 94/nirh, 4.
37-Konularna 38-Allah
Zikretmek: 2/Bakara, 152, 200; 3/l-i mrn, 191; 7/Arf, 205-206; 13/Rad, 28; 33/Ahzb, ekli: 7/Arf, 205. Mkfat: 33/Ahzb, 35. l Kalpler Canlanr: 57/Hadd, 16-17.
43-Zikir
Konusunda Baz Hadis-i erif Kaynaklar Tevhid 15, 35, 50; Deavt 5, 11, 66, 67; Fedilul-Ashb 9, Humus 6, Nafakaat 6, 7. Zikir 2, hadis no: 2675, 4/2061, 5, hadis no: 2677, 6, hadis no: 2677, Zikir 10, Zikir 25,
44-Buhr, 45-Mslim,
28, hadis no: 2691, 30, hadis no: 2689, 2700, Zikir 31, hadis no: 2694, 32, hadis no: 2695, Zikir 37, hadis no: 2698, Zikir 44, hadis no: 2704; Tevbe 1; Saltl-Msfirn 211, hadis no: 779 ; Tahret 1, hadis no: 223; Zekt 91, hadis no: 1031; Hayz, 117, hadis no: 373; Mescid, 142, hadis no: 595, Mescid, 146, hadis no: 597.
46-Tirmiz,
Deavt 6, hadis no: 3374; Deavt 7, hadis no: 3375; Deavt 24, hadis no: 3405; Deavt
83; Deavt 91, hadis no: 3512; 140, hadis no: 3595; 142, hadis no: 3598; Deavt 8, hadis no: 3377; Deavt 100, hadis no: 3525; Zhd 14, hadis no: 2323;
47-Nes, 48-Eb
Zekt 1.
Dvud, Edeb 31, 105, hadis no: 5042; 107, hadis no: 4856, 5059; Edeb 109 hadis no: 5062Mce, Zhd 3, hadis no: 4112; Edeb 53, hadis no: 3790. Ahmed bin Hanbel, 3/150. Mlik, Muvatt, Kuran 24, hadis no: 1, 211; Kelm 8. Sitte Terc. c. 6, s. 518-520; c. 7, s. 141, 195, 204, 238-239, 471; c. 9, s. 138-139; c. 10, s.
5063; lm 13, hadis no: 3667; Harc 20, hadis no: 2988, 2989; Cihad 14, hadis no: 2498.
49-bn 50-mam
51-Kttb-i
Bilgi Alnabilece Kaynaklar Ayrlmazl, Mehmed Gkta, stire Y. Niin Anyoruz? Abdullah Ar, Bahar Y./Seha Neriyat n Faydalar, Mehmed Zhid Kotku, Seha Neriyat
53-Cihad-Zikir 54-Allah
55-Zikrullah 56-Zikir
Risalesi, mer Yldz, Umran Y. Zikir Yapmann nemi, M. Hanefi Mert, Menzil Y. Gayesi Zikrullah, Haydar Ba, cmal Yaynclk ve Tesbihat, Muhammed Talha Tuncer, Umran Y. Yolu Sliklerinin Zikir Makamlar, Muharrem Hilmi, Sleyman Ate, ahsi Y/Yeni Ufukl Kebir (Meftihul-Gayb), Fahruddin er-Rz, Aka Y. c. 4, s. Kurn- Kerim Tefsiri, bn Kesir, ar Y. c. 3, s. 625-626
57-slmda 58-Zikir
62-Tefsir-i
63-Hadislerle 64-F
Zllil-Kuran, Seyyid Kutub, Hikmet Y. c. 1, s. 289-292 li-Ahkmi'l-Kur'an, mam Kurtub, Buruc Y. c. 2, s. 398 -399 F Tefsri'l-Kur'an, Muhammed Hseyin Tabatab, Kevser Y. c. 1, s. 477 -481 Kerim ifa Tefsiri, Mahmut Topta, Canta Y. c. 1, s. 293-298
Kurann ada Tefsiri, S leyman Ate, Yeni Ufuklar Y. c. 1, s. 259-261 slm Ansiklopedisi, (Nureddin Turgay), amil Y. c. 6, s.464-466 Deitirilen, Farziyeti nkr Edilen Kuran Kavramlar, R. Ylmaz, Mcahede Y. 145-
69-mil
70-arptlan,
164
71-nan
ve Amelde Kuran Kavramlar, Muhammed el-Behiy, Yneli Y. s. 27-30; 185-189 Temel Kavramlar, Ali nal, Nil Y. s. 21- 256; Krkambar Y. s. 35-39 Kavramlar, Yusuf Kerimolu, nklab Y. s. 343-345 Temel Kavramlar, Hseyin K. Ece, Beyan Y. s. 774-783; 693-695; 697-700; 247-249; 643
72-Kuranda 73-slmn
Devleti, Mustafa slmolu, Denge Y. s. 31-34 ve Yaamak, Ercmend zkan, Anlam Y. 1/163 -171 Kelimeler, Aladdin Baar, Zafer Y. c. 1, s. 139 -141 Deiim Geliim ve Kalite Kavramlar, Bayraktar Bayrakl, FAV Y. s. 68, 126
ve Psikoloji, Muhammed Osman Necati, Fecr Y. s. 333-337 Terimleri Szl , Sleyman Uluda, Marifet Y. s. 588-589
mi yin mi? Mustafa Karata, Dersaadet Y. s. 163-167 Bir Tevhid Eylemi, Abdullah Yldz, Pnar Y. s. 29-40; (Tekbir181-182 Inda Tarikatla Bak, Abdlaziz Bayndr, ahsi Y. (Birleik Datm) Siyasi Yorumu, Ebu'l Hasan Ali Nedv, Akabe Y. s. 76-78 ve Psikoloji, M. Osman Necati, Fecr Y. s. 261-264 Inda Evrensel Dengeler ve nsan, Yaar Dzenli, s. 311-316 Kulluk, Zekeriya Pak, Kayhan Y. s. 273 -278 ve Snnette Kalb Hayat, dem Ergl, Altnoluk Y. 65 -68; 260 -267
91-Osmanl
Tarih Deyimleri ve Terimleri Szl , Mehmed Zeki Pakaln, M.E.B. Y. c. 3, s. 659-661 Ahlak, Mehmed Zhid Kotku, Bahar Y. 1/12-84: 2/46-107, 153-166; 263-282; 5/37-81 Ramazanolu Mahmud Smi, Erkam Y. c. 2, s. 18-21
92-Tasavvuf