KAYIP SEMBOL
DAN BROWN
TRKES
Petek Demir
Yazarn Yaynevimizden kan Kitaplar
DA VNC FRES
MELEKLER VE EYTANLAR
HANET NOKTASI
DJTAL KALE
Blythe iin...
Teekkr
Birlikte alma frsatn bulduum sevgili dostuma en derin teekkrlerimi sunarm: editrm Jason
Kaufman, temsilcim Heide Lange, ve danmanm Michael Rudell. Ayrca Doubledaye, dnyann drtbir
yanndaki yaynclarma ve elbette okuyucularma mteekkir olduumu belirtmek isterim.
Bilgisini ve tecrbelerini paylaan kimselerin cmert yardmlar olmasayd bu kitap asla yazlamazd.
Hepinize minnettarm.
Dnyann anlamnn farkna varmadan dnyada yaamak, kitaplara dokunmadan byk bir ktphanede
dolamaya benzer.
Tm alarn Gizli retileri
GEREKLER
1991 ylnda CIA bakannn kasasna bir belge saklanmt. O belge bugn de hl orada durmaktadr.
ifreli metinde eski bir kapya ve yeraltndaki bilinmeyen bir blgeye atfta bulunulmaktadr. Bu belgede
ayn zamanda orada bir yerde gml ifadesi yer almaktadr.
Farmasonlar, Invisible College{1}, Gvenlik Ofisi'{2}, SMSC{3} ve Noetik Bilimler Enstits{4} de dahil
olmak zere bu romanda ismi geen tm organizasyonlar gerekte mevcuttur.
Bu romandaki tm trenler, sanat eserleri ve antlar gerektir.
NSZ
Mabet Evi
20.33
in srr lmn nasl olduu...
Zamann balangcndan bu yana sr, lmn nasl olacayd.
Otuz drt yandaki ye, baklarn avcunda tuttuu insan kafatasna indirdi. Bir kse gibi ukur olan
kafatas, kan krmzs arapla doldurulmutu.
Kendi kendine i, dedi. Korkacak bir ey yok.
Gelenek olduu gibi yolculuuna; zerinde plak gsn gsteren ve sa kolu dirsee kadar kvrlm
bol bir gmlek ve sol baca dize kadar svanm bir pantolonla daraacna gtrlen bir ortaa kfirini
tasvir eden rituel kyafetiyle balamt. Boynuna geirilmi kaln bir ip yere kadar sarkyordu, yani
kardelerin deyimiyle cable-tow{5}. Ama bu akam ahitlik eden dier kardeler gibi o da usta
kyafetleri iindeydi.
Etrafn evreleyen kardeler topluluu koyun derisi nlkleri, kordonlar ve beyaz eldivenleriyle loca
kyafetlerini giyinmilerdi. Boyunlarnda, lo kta hayalet gzleri gibi parlayan tren madalyonlar
aslyd. Bu adamlarn pek ou gerek yaamlarnda nemli mevkilere sahiptiler, ama ye, onlarn
dnyevi mevkilerinin bu duvarlarn arasnda hibir ey ifade etmediini biliyordu. Burada herkes eitti,
hepsi de gizemli bir ba paylaan yeminli kardelerdi.
ye, rktc toplulua gz gezdirirken, bu adamlarn bir yerde, hem de byle bir yerde toplanacana
dardaki dnyadan kimlerin inanacan merak etti. Bu oda, antik dnyann mabetlerini andryordu.
Ama gerek daha da garipti.
Beyaz Saraydan birka blok tedeyim.
Washington D.C., 1733 16. Sokak Kuzeybat adresindeki devasa yap, Hristiyanlk ncesi tapnaklarn
bir kopyasyd; Kral Mausollusun tapna, orijinal mozole... lmden sonra gtrlen yer. Ana giriin
dnda, on yedi tonluk iki sfenks, bronz kaplara bekilik ediyordu. erisi ise tren odalar, koridorlar,
mhrl mahzenler, ktphaneler ve hatta duvara yaplm ni benzeri bir blmede yatan iki cesedin
bulunduu gsterili bir labirentten oluuyordu. yeye bu binadaki her odann bir srr saklad
sylenmiti, ama o hibir odann, u anda avcundaki kafatasyla diz kt bu dev salondan daha derin
bir srr saklamadn biliyordu.
Mabet Odas.
Buras kusursuz llerde yaplm kare eklinde bir odayd ve maaray andryordu. Yeil granitten
yekpare kolonlarn tad tavan, yerden otuz metre yksekteydi. Domuz derisiyle koyu ceviz aacndan
el yapm sralar oday evrelemiti. On metre uzunluundaki bir taht bat duvarna hkimdi, karsndaysa
gizlenmi bir kilise orgu duruyordu. Duvarlar; Msrla, brani kltryle, astronomiyle, simyayla ve
bilinmeyen pek ok eyle ilgili antik sembollerden oluan bir kaleydoskoptu...
Bu akam Mabet Odas zenle yerletirilmi mumlarla aydnlanyordu. Onlarn lo ltsna sadece
tavandaki yuvarlak aklktan szlen soluk ay elik ediyordu. Odann tam ortasna yerletirilmi en
artc unsur olan siyah Belika mermerinden yontulmu devasa sunaa ay vuruyordu.
ye kendi kendine, iin srr lmn nasl olduu, diye hatrlatt.
Bir ses, Vakit geldi, diye fsldad.
ye, nnde duran beyaz cppeli ahs tepeden trnaa szd. stad Muhterem. Ellili yalarnn
sonlarndaki adam; ok sevilen, gl ve byk servet sahibi olan bir Amerikan ikonuydu. Bir zamanlar
koyu olan salar artk griye dnyordu, nl simas gcn ve din zeksn yanstyordu.
stad Muhterem den bir kar tanesi kadar yumuak sesiyle, Yeminini et, dedi. Yolculuunu
tamamla.
yenin yolculuu, bu trden tm yolculuklar gibi birinci dereceden balamt. O akam, imdikine
benzeyen bir trende stad Muhterem siyah kadife bir bala gzlerini kapatm ve plak gsne tren
hanerini dayayarak, Hibir kar gzetmeden veya baka hibir yakksz ama gtmeden, bu
kardeliin gizemlerine ve ayrcalklarna kendi zgr iraden ve isteinle aday olduuna erefin zerine
yemin eder misin? diye sormutu.
ye, Evet, diye yalan sylemiti.
stat, O halde sana aklanan srlara ihanet edecek olursan, bu haner vicdanna saplanp sana lm
getirsin, diye onu uyarmt.
O srada ye hi korku duymamt. Buradaki asl amacm asla renemeyecekler.
Bu akam ise Mabet Odasnda esen ciddi hava, yolculuunda kendisine yaplan dehet verici uyarlar
hatrlatyordu. renecei srlar bakasyla paylaacak olursa bana gelebilecek felaket tehditlerini:
kulaktan kulaa kesilen boaz... kknden koparlan dil... karlp yaklan barsaklar... ve kllerinin
drtbir yandan esen rzgrla gkkubbeye savrulmas... yerinden sklp vahi hayvanlara verilen
kalp...
Sol elini yenin omzuna koyan gri gzl stat, Kardeim, dedi. Son yemini et.
Yolculuunun son admna kendini hazrlayan ye, kasl bedenini kprdatt ve dikkatini avularnda
tuttuu kafatasna verdi. Koyu krmz arap, lo kta neredeyse siyah gibi grnyordu. Odada lm
sessizlii hkimdi. Son yeminini edip, sekinler mertebesinde aralarna katlmasn bekleyen ahitlerin
baklarn hissedebiliyordu.
Bu akam, diye dnd. Bu duvarlarn arasnda daha nce kardelik tarihinde hi olmam bir ey
meydana gelecek. Yzyllar boyunca bir kez bile vuku bulmam bir ey.
Bunun kvlcm gibi akp, ona akl ermez bir g vereceini biliyordu. Enerjiyle dolup, derin bir nefes
ald ve kendisinden nce dnyann drtbir yanndan saysz adamn yzyllar boyunca syledii szleri
yksek sesle dile getirdi.
Bilerek veya kendi irademle yeminimi bozacak olursam... itiim bu arap lmcl bir zehir
olsun.
Szleri odann derinliinde yankland.
Sonra etraf sessizleti.
Ellerini titretmeden kafatasn azna gtrd ve dudaklarnn kuru kemie dokunduunu hissetti.
Gzlerini kapatp, kafatasn hafife kaldrarak uzun ve derin yudumlarla arab iti. Son damla bittiinde
kafatasn indirdi.
Bir an cierlerinin sktn ve kalbinin deli gibi attn sand. Tanrm, biliyorlar! Ama sonra bu
dnce geldii gibi gitti.
Vcuduna keyif verici bir scaklk yaylmaya balad. Nefesini veren ye ban kaldrp, kendisini hi
phelenmeden kardeliin en nemli srlarn barndran snfna aptalca kabul eden gri gzl adama
bakt.
Yaknda deer verdiin her eyi kaybedeceksin.
1. BLM
Eiffel Kulesinin gney direinden kan asansr turistle doluydu. Tklm tk asansrdeki takm
elbiseli arbal iadam, baklarn yanndaki erkek ocuuna indirdi. 'Benzin soldu olum. Aada
kalmalydn.
Endiesini kontrol etmeye abalayan ocuk, yiyim... dedi. Bir sonraki katta inerim. Nefes
alamyorum.
Adam yaklaarak eildi. imdiye kadar bunun stesinden geldiini sanyordum. ocuun yanan
sevgiyle okad.
ocuk, babasn hayal krklna uratt iin utanyor, ama kulaklarndaki nlama yznden onu
glkle duyabiliyordu. Nefes alamyorum. Bu kutudan kmalym!
Kabin grevlisi asansrn eklemli pistonlar ve dvme demirleriyle ilgili bir eyler sylyordu. ok
aalarda Paris sokaklar tm ynlere doru uzanyordu.
Ban geriye atp, yukarda boalan platforma bakan ocuk, geldik saylr, diye dnd. Biraz sabret.
Asansr dik bir ayla yukardaki seyir gvertesine ykselirken stunlar daralmaya, heybetli
payandalar uzunlamasna dar bir tnele dnmeye balad.
Baba, galiba...
Birden balarnn stnde gl bir atrt duyuldu. Sarslan kabin, yan tarafa doru biimsiz bir
ekilde salland. Ylan gibi kvrlan eskimi kablolar, kabinin etrafn kamlamaya balad. ocuk,
babasna uzand.
Baba!
Dehet dolu bir an gzleri birbirine kenetlendi.
Ardndan kabinin alt ksm kt.
Yumuak deri koltuunda srayan Robert Langdon, grd ryadan rkerek uyand. Girdii
trblansta sallanan Falcon 2000EX irket jetinin geni kabininde tek bana oturuyordu. Arkadan Pratt &
Whitney ift motorlarnn homurdanan sesi duyuluyordu.
Bay Langdon? Bann stndeki dahili konuma sistemi vzldad. Yaklayoruz.
Langdon yerinde dorulup, konuma notlarn deri antasna geri koydu. Uykuya daldnda masonik
sembolleri yarsna kadar gzden geirmiti. Mteveffa babasyla ilgili grd ryay, akl hocas Peter
Solomondan bu sabah ald beklenmedik davetin tetiklediini dnd.
Asla hayal krklna uratmak istemediim dier adam.
Elli sekiz yandaki hayrsever, tarihi ve bilim adam, yaklak otuz yl nce Langdon kanatlar altna
alarak, babasnn brakt boluu pek ok adan doldurmutu. Adamn nfuzlu hanedanlna ve ykl
servetine karn, Langdon, onun yumuak gri gzlerinde bir tevazu ve scaklk gryordu.
Pencerenin dnda gne batmt, ama Langdon yine de ufukta antik bir saatin kulesi gibi ykselen,
dnyann en byk dikilitann ince siluetini hayal meyal grebiliyordu. Yz yetmi metrelik mermer
dikilita, ulusun kalbinin att yeri iaret ediyordu. Geometrik bir planla dzenlenen sokaklar ve antlar
bu kuleden da doru uzanyordu.
Havadayken bile Washington D.C.nin gizemli bir gc olduu hissediliyordu.
Langdon bu ehri seviyordu. Uan tekerlekleri yere deerken, kendisini bekleyenleri dnmek iinde
bir heyecan yaratt. Dulles Uluslararas Havaalannda zel bir terminale doru ilerleyen uak, sonunda
durdu.
Langdon eyalarn toplayp, pilotlara teekkr ettikten sonra, konforlu uaktan dardaki merdivenlere
admn att. Yzne arpan ocak aynn souk havas iinde zgrlk hissi uyandryordu.
Geni mekna minnetle bakarken, nefes al Robert, diye dnd.
Beyaz sisten bir battaniye pistin stne kmt. Puslu asfalta inerken, Langdon bir batakla girdii
hissine kapld.
Pistin kar tarafndan tekdze bir ses, Merhaba, merhaba! diye seslendi. Profesr Langdon?
Sesin geldii yne bakan Langdon, klipsli yaz tahtas tayan ve rozet takm orta yal bir kadnn, el
sallayarak yanna yaklatn grd. El rgs bir yn apkann altndan kvrck sar salar
grnyordu.
Washingtona ho geldiniz!
Langdon glmsedi. Teekkr ederim.
Yolcu hizmetlerinde grevliyim, ismim Pam. Kadn adeta huzur bozucu bir cokuyla konuuyordu.
Beni takip edin baym, arabanz sizi bekliyor. Langdon pistin zerinden, parltl zel uaklarla evrili
Signature Terminaline doru onu takip etti. Zenginler ve nller iin bir taksi dura.
Kadn utanga bir sesle, Sizi skmak istemem profesr ama, dedi. Siz sembollerle ve dinle ilgili
kitaplar yazan Robert Langdonsnz, deil mi? Langdon ksa sreli bir tereddtten sonra ban onaylar
gibi sallad. Glmseyerek, Biliyordum! dedi kadn. Kitap kulbnde sizin kutsal dii ve kiliseyle
ilgili yazdnz kitab okuduk! Nasl da inanlmaz bir skandala yol at! Ortal kartrmak hounuza
gidiyor deil mi? Langdon glmsedi. Asl niyetim skandal yaratmak deildi.
Kadn, Langdonn eserlerini konuacak havada olmadn anlamt. zr dilerim. Gevezelik
ediyorum. Tannm biri olmann sizi rahatsz ettiinin farkndaym... ama bu sizin suunuz. akac bir
edayla kyafetlerini iaret etti. niformanz sizi ele veriyor.
niformam m? Langdon baklarn kendi giysilerine indirdi. Her zamanki siyah balk yaka kazam,
Harris Tweed ceketini, haki pantolonunu ve kolej tarz deri mokasenlerini giymiti. Snfta, seminerlerde,
kitap iin ektirdii fotoraflarda ve sosyal etkinliklerde stnde hep bu kyafet olurdu.
Kadn kahkaha att. Giydiiniz o balk yaka kazan modas geti. Kravatla ok daha yakkl
grnrdnz!
Langdon, imkn yok, diye dnd. Kk ilmekler.
Langdon, Phillips Exeter Akademisine giderken haftann alt gn kravat takma zorunluluu vard.
Mdrn kravatn ses tellerini stmak iin Romal hatiplerin balad fasealiadan geldiine dair
romantik iddialarna ramen Langdon, kravat kelimesinin etimolojik olarak paral Hrvat askerlerinin
savaa kmadan nce balad puantiyeli boyun balarndan geldiini biliyordu. Bugn hl bu eski
sava kyafeti, toplant salonu savalarnda dmanlarna gzda vermek isteyen modern ofis savalar
tarafndan taklyordu.
Kendi kendine glmseyen Langdon, Tavsiye iin teekkrler, dedi. Bundan sonra kravat konusunu
dneceim.
Neyse ki, terminalin yanna park etmi gsterili bir Lincoln limuzinden inen koyu renk takm elbiseli,
profesyonel grnl bir adam parman kaldrd. Bay Langdon? Ben, Beltway Limousineden
Charles. Yolcu kapsn at. yi akamlar efendim. Washingtona ho geldiniz.
Pame misafirperverliine karlk bahiini veren Langdon, limuzinin lks koltuuna geti. ofr, ona
s kontrollerini, ie sularn ve scak kek sepetini gsterdi. Birka saniye sonra Langdon asfalt yolda
hzla ilerliyordu. Demek, insan ne olduunu byle unutuyor.
ofr Windsock Yolunda srat yaparken yolcu raporunu vermek zere hzl bir arama yapt. Adam
profesyonelce, Beltway Limousineden aryorum, dedi. Yolcum ini yaptktan sonra teyit etmem
gerektii sylenmiti. Durdu. Evet efendim. Konuunuz Bay Langdon geldiler, kendisini saat yedide
Kongre Binasna brakacam. Rica ederim efendim. Telefonu kapatt.
Langdon glmsemekten kendini alamad. Altna bakmadk ta brakmaz. Peter Solomonn ayrntlara
verdii nem, gcn kontrol etmesini salayan en byk zelliklerinden biriydi. Bankadaki birka
milyar dolarn da kimseye zarar dokunmaz tabii.
Havaalannn grlts gerilerde kalrken, Langdon lks deri koltua gmlp, gzlerini kapatt. ABD
Kongre Binas yarm saatlik mesafedeydi, dncelerini toparlamak iin bu zamana ihtiyac vard. Bugn
her ey ylesine ani gelimiti ki, kendisini bekleyen inanlmaz geceyi ancak imdi dnmeye balamt.
Olabilecekler aklna geldike keyiflenen Langdon, bir sr, perdesiyle geliyor, diye dnd.
Kongre Binasndan on be kilometre uzakta bir adam, Robert Langdonn geliini sabrszlkla
bekliyordu.
2. BLM
Malakh adndaki adam inenin ucunu tral bana batrd. Sivri ulu alet derisine girip ktka
zevkle inliyordu. Elektrikli aygtn yumuak iniltisi adeta bamllk yapyordu, tpk cildine batp
boyasn brakan inenin sr gibi.
Ben bir aheserim.
Dvme yapmann amac hibir zaman gzellik olmamt. Asl ama deiimdi. M 2000de derisini
kazm Nbyeli rahiplerden, antik Romann Kibele kltnn dvmeli rahip yardmclarna ve hatta
gnmz Maorilerinin{6} moko boyamalarna kadar insanlar, bir anlamda bedenlerini bu aclara sunarak
dvmeler yaptrmlar ve gsterdikleri fedakrlklar sonucunda deimi varlklar haline gelmilerdi.
Kiinin cildine dvme yapmasn yasaklayan Levililer 19:28deki{7} korkutucu ihtarlara ramen
dvmeler, modern ada milyonlarn -ergenlik andaki temiz ocuklardan, uyuturucu bamllarna ve
banliylerde yaayan ev hanmlarna kadar herkesin- katld bir gei ayini haline gelmiti.
Bir kiinin derisine dvme yaptrmas; gcn ilan etmesi ve tm dnyaya, kendi bedenimin hkimi
benim, diye duyurmasyd. Fiziksel deiimden kaynaklanan kontrol hissinin verdii sarholuk,
milyonlarca insan bedenini dntrme uygulamalarna mptela etmiti: plastik cerrahi, piercing, vcut
gelitirme, steroitler... hatta bulimi ve cinsiyet deitirme. nsan ruhu kendi fani kabuunun zerinde
hkimiyet kuruyor.
Malakh sarkal saatin am alnca ban kaldrp bakt. Saat alt buuk olmutu. Aletlerini brakp,
bir doksanlk plak vcuduna Kiryu{8} ipeinden olan sabahl geirerek koridora kt. Bu byk
maliknenin havas, cilt boyasnn ve ineleri sterilize etmekte kulland balmumu kandillerin keskin
kokusuyla arlamt. Uzun boylu adam, koridorda paha biilmez talyan antikalarn yanndan yrd;
bir Piranesi gravr, bir Savonarola iskemlesi, gm bir Bugarini ya lambas.
Yerden tavana kadar uzanan pencerenin nnden geerken, uzaklardaki ehir siluetine hayranlkla bakt.
Kongre Binasnn parlak kubbesi, kn karanlk gkyznde grkemli gcyle k sayordu.
Sakland yer buras, diye dnd. Orada bir yerde gml.
ok az kiinin varlndan, bundan daha da aznn dehet verici gcnden veya saklanma eklinin
inceliinden haberi vard. Bugne kadar lkenin en byk aklanmam srr olarak kalmt. Gerei
bilen birka kii, onu sembollerin, efsanelerin ve simgesel anlatmlarn ardna saklamt.
Malakh, artk kaplarn bana atlar, diye dnd.
Bir sre nce Amerika'nn en nfuzlu erkeklerinin ahit olduu karanlk bir trende Malakh, dnyadaki
en eski kardeliin en st kademesi olan otuz nc dereceye ykselmiti. Yeni rtbesine ramen,
kardeler ona hibir ey sylememilerdi. Aslnda sylemeyeceklerini iyi biliyordu. ler byle
yrmezdi. emberlerin iinde emberler... Kardelerin iinde kardeler vard. Malakh yllarca beklese
de gerek gvenlerini asla kazanamayabilirdi.
Neyse ki en derin srlarna ulamak iin onlarn gvenine ihtiyac yoktu.
yeliim amacma hizmet etti.
Kendisini bekleyenlerin verdii enerjiyle yatak odasna doru yrd. Hoparlrlerden tm evde -
nceki hayatn hatrlatan- Verdinin Requiem inden{9} Lux Aeterna y{10} syleyen bir kastratonun
rktc nameleri ykseliyordu. Malakh grltl Dies Iraeyi{11} almak iin uzaktan kumandaya
dokundu. Ardndan, timpaniler ve dz beliler eliinde sabahl dalgalanrken, kasl bacaklarnn
zerinde ykselerek mermer basamaklar kt.
Koarken bo midesi itiraz edercesine guruldad. Malakh iki gndr sadece su tketerek oru tutuyor,
eski yntemlere uyarak vcudunu hazrlyordu. Kendi kendine, aln afakla birlikte bastrlacak, diye
hatrlatt. Acnla birlikte.
Bir huu ile yatak odasnn mahremiyetine giren Malakh, arkasndan kapy kilitledi. Giysi dolabna
doru yrrken, yaldzl devasa ayna tarafndan adeta ekildiini hissetti. Kar koyamad ve dnp kendi
yansmasna bakt. Paha biilemez bir hediyeyi ayormuasna, yavaa sabahln zerek plak
vcudunu ortaya kard. Grnt onu byledi.
Ben bir aheserim.
Heybetli bedeni tral ve przszd. Baklarn nce ahin penesi dvmeli ayaklarna indirdi.
Bunun zerindeki kasl bacaklar oymal stunlar andryordu; sol bacanda sarmal, sa bacanda
uzunlamasna izgiler vard. Boaz ve Jakin.{12} Ssl bir kemer oluturan kasklaryla karnnn stndeki
gl gsnde ift bal Zmrdanka kuu vard... Profilden grnen balardan her birinin gzleri
Mal'akhn gs ularn oluturuyordu. Omuzlar, boynu, yz ve tralanm ba tamamyla eski
semboller ve mhrlerden oluan karmak desenlerle kaplanmt.
Ben bir sanat eseriyim... evrim geiren bir heykelim.
On sekiz saat nce Malakh plak gren bir adam korkuyla, Tanrm, Tanrm, sen bir eytansn!
diye barmt.
Sen, beni yle alglyorsan yledir, diye cevap veren Malakh, meleklerle eytanlarn ayn olduunu,
birbirinin yerine geebildiini dnen eskilerin anlayyla konuuyordu. Savata dmann alt eden
koruyucu melek, dman tarafndan yok edici bir eytan olarak alglanrd.
Malakh kafasn hafife ne eip, bann tepesini eimli bir adan grmeye alt. Tac andran
halenin iinde dvme yaplmam kk bir daire parlyordu. Dikkatle korunmu bu tuval, Malakhn
teninde bakir kalm tek yerdi. Bu kutsal yer sabrla beklemiti... ve bu gece doldurulacakt. Bu aheseri
tamamlamak iin ihtiya duyduu eye henz sahip olmasa da o ann hzla yaklatn biliyordu.
Yansmasyla keyiflenen Malakh, gcnn imdiden arttn hissedebiliyordu. Sabahln kapatp,
pencereye doru yrd ve bir kez daha nnde duran gizemli ehre bakt. Orada bir yerde gml.
Yeniden dikkatini iine verip, tuvalet masasna doru gitti ve dvmeleri kapanncaya kadar yzne,
bana, boynuna fondten srd. Ardndan bu akam iin itinayla hazrlad giysileri giydi. i bittiinde
aynada kendisini inceledi. Tatmin olunca yumuak avcunu, bann przsz tepesinde gezdirip glmsedi.
Orada bir yerde, diye dnd. Ve bu akam, bir adam onu bulmama yardmc olacak.
Malakh evden karken, yaknda Kongre Binasn sarsacak olan olaya kendini hazrlad. Bu gece
gerek duyaca paralar bir araya getirmek iin ok byk aamalar kaydetmiti.
Ve imdi, nihayet, son piyonu da oyuna katlmt.
3. BLM
Limuzinin tekerleklerinden gelen vzlt ses perdesini deitirdiinde Robert Langdon not kartlarn
incelemekle meguld. Ban kaldrp bakan Langdon, bulunduklar yeri grnce ard.
Memorial Kprs 'ne geldik mi?
Notlarn kenara koyup, aadan geen Potomacn serin sularn seyretti. Suyun yzeyine youn bir sis
kmt. Durumuna uygun bir ismi olan Foggy Bottomn{13} bir ulusun bakentini kurmak iin tuhaf bir
yer olduunu dnrd. Yenidnyadaki onca yer arasndan atalar, topik toplumlarnn temel tan
koymak iin bataklk gibi bir nehir kenar semilerdi.
Langdon sol tarafa, Tidal Basin'in{14} stnden, Jefferson Antnn - pek oklarnn deyiiyle
Amerikann Panteonu- zarafetle yumuatlm siluetine bakt. Arabann nndeki Lincoln Ant tam bir
sadelikle ykseliyor, dikey izgileri Atinann eski Partenonunu andryordu. Ama Langdon ehrin en
nemli esinin daha uzakta olduunu grd; havadan grd ayn kuleydi. Bu yapnn mimari ilham
kayna Romallardan ve Yunanlardan ok daha eskiydi.
Amerika nn Msr dikilita.
Washington Antnn muazzam kulesi uzakta hayal gibi gzkyor, dev bir gemi direi gibi gkyznde
aydnlanyordu. Langdonn bulunduu eri adan dikilita bu akam temelsiz gibi grnyordu, sanki
alkantl bir denizdeymi gibi karartc gkyznde salnyordu. Langdon kendisinin de benzer ekilde
sallandn hissetti. Washington ziyareti beklenmedik bir anda kmt. Bu sabah evde huzurlu bir pazar
gn geireceim beklentisiyle uyanmtm... ama imdi Kongre Binasndan birka dakika uzaktaym.
Langdon bu sabah saat bee eyrek kala durgun suya dalarak gnne her zamanki gibi balam,
Harvard havuzunda elli kula atmt. Fizii niversitede Amerikan su topu oynad gnlerdeki gibi
olmasa da krkl yalarndaki bir adama gre hl ince ve zindeydi. Aradaki tek fark, imdi vcudunun bu
halini korumak iin daha fazla aba sarf etmesi gerektiiydi.
Saat alt gibi eve vardnda, Sumatra kahve ekirdeklerini elde tp, mutfana dolan egzotik
kokuyu iine ekerek sabah riteline balard. Ama bu sabah, sesli mesaj gstergesinin krmz nn
yanp sndn grmek onu artmt. Pazar sabah altda kim arar? Dmeye basp mesaj dinledi.
Gnaydn Profesr Langdon, sabahn bu kadar erken saatinde aradm iin ok zgnm. Hafif
Gneyli aksam tayan nazik ses tereddtle konuuyordu. smim Anthony Jelbart, Peter Solomonn
asistanym. Bay Solomon, bana sabahlar erken kalktnz syledi... Bu sabah size hemen ulamak
istedi. Bu mesaj alr almaz Peter arar msnz? Sizde yeni zel hatt muhtemelen vardr ama eer yoksa
202-329-5746.
Langdon birden eski dostu iin endielendi. Peter Solomon son derece iyi bir ailede yetimi, kibar bir
adamd ve ters giden bir ey olmasa pazar gn aramazd.
Langdon kahvesini hazrlamay yarda brakarak, arsna cevap vermek zere alma odasna gitti.
Umarm iyidir.
Peter Solomon bir dost, akl hocas ve Langdondan sadece on iki ya byk olmasna karn Princeton
niversitesindeki ilk karlamalarndan bu yana onun iin hep bir baba gibi olmutu. kinci snf
rencisi olan Langdonn bu nl tarihi ve hayrseverin akam konferansn izlemesi gerekiyordu.
Bulac bir tutkuyla konuan Solomon, gstergebilim ve arketipik tarihi byleyici bir ekilde sunarak,
Langdonn sembollere kar mr boyu duyaca tutkunun ilk kvlcmn yakmt. Ama Langdonn ona
bir teekkr mektubu yazmasna cesaret veren ey Peter Solomonn parlak zeks deil, nazik gri
gzlerindeki alakgnlllkt. Amerikann en zengin ve en ilgi ekici gen aydnlarndan biri olan Peter
Solomonn kendisine cevap verecei, gen rencinin hi aklna gelmezdi, ama Solomon bunu yapmt.
Ve bu, memnuniyet verici bir dostluun balangc olmutu.
Sakin tavrlaryla sahip olduu miras geride brakan nl akademisyen Peter Solomon, isimleri
ulustaki tm bina ve niversitelerde grlen, ar zengin Solomon ailesinden geliyordu. Solomon ismi
Avrupadaki Rothschild gibi. Amerikan asalet ve baarsnn havasn tayordu. Peter, babasnn
lmnn ardndan gen yata miras devralmt. imdi elli sekiz yanda olan adam, pek ok gl
mevkinin sahibiydi. Smithsonian Enstitsnn bakanyd. Langdon bazen, soylu eceresini lekeleyen tek
eyin, ikinci snf bir niversiteden -Yale- ald diploma olduunu syleyerek ona taklrd.
alma odasndan ieri giren Langdon, Peterdan bir de faks geldiini grnce ard.
Peter Solomon
SMITHSONIAN ENSTTS SEKRETERLK OFS
Gnaydn Robert,
Seninle hemen konumam gerek.
Ltfen beni bu sabah 202-329-5746dan ara.
Peter
Derhal numaray arayan Langdon, telefon alarken el oymas mee masasna oturup bekledi.
Asistann tandk sesi, Peter Solomonn ofisi, diye cevap verdi. Ben Anthony. Size nasl yardmc
olabilirim?
Merhaba ben Robert Langdon. Bana bir mesaj brakmsnz... Evet Profesr Langdon! Gen
adamn sesinden rahatlad anlalyordu. Bu kadar abuk geri dndnz iin teekkr ederim. Bay
Solomon sizinle konumak iin sabrszlanyor. Hatta u an telefonda olduunuzu kendisine bildireyim.
Sizi beklemeye alabilir miyim?
Elbette.
Solomonn hatt geri almasn beklerken, Smithsoniandan gelen mektup kdnn stndeki yazya
bakt ve glmsemekten kendini alamad. Solomon soyundan aylak kmaz. Petern soyaac zengin
patronlar, nfuzlu siyasetiler, sekin bilim insanlar ve hatta Londra Kraliyet Akademisi retim
yelerinin isimleriyle doluydu. Solomonn ailesinin yaayan tek mensubu olan kz kardei Katherine,
grne baklrsa ailenin akademisyen genlerini tayordu, nk u anda Noetik Bilim denen yepyeni bir
fen dalnn en nde gelen ismiydi.
Geen sene aabeyinin verdii partide Katherinein kendisine Noetik Bilimi aklamak iin verdii
baarsz ura hatrlayan Langdon, ben bunlara Fransz kalyorum, diye dnd. Langdon dikkatle
dinledikten sonra, Bilimden ok kulaa sihir gibi geliyor. demiti.
Katherine akac bir tavrla gz krpmt. Sandndan daha yalanlar Robert.
Telefona yeniden Solomonn asistan kt. zgnm, Bay Solomon bir konferans grmesini
bitirmeye alyor. Bu sabah iler biraz kark. Sorun deil. Tekrar arayabilirim.
Aslnda eer sizin iin sakncas yoksa, balant kurma sebebini size bildirmemi istedi.
Tabii ki yok.
Asistan derin bir nefes ald. Bildiiniz gibi profesr, Smithsonian ynetim kurulu her yl burada,
Washingtonda, cmert destekilerine teekkr etmek iin zel bir galaya ev sahiplii yapar. lkenin
kltrel sekinlerinin byk bir ksm katlr.
Langdon kendi banka hesabnn kltrel sekin saylmasna sebebiyet verecek kadar sfr iermediini
biliyordu ama Solomon yine de onu katlmas iin davet ediyor olabilirdi.
Asistan, Gelenek olduu zere bu yl da... diye devam etti, ...akam yemeinin ardndan temel
dncelerin yer ald bir konuma yaplacak. Bu konuma iin Ulusal Heykel Salonunu ayrtabilmeyi
baardk. Yarm daire eklindeki arpc salonda katld siyasi bir konferans hatrlayan Langdon, D.C
deki en iyi salon, diye dnd. Mkemmel bir kavis izen be yz katlanr sandalyeyle, gerek boyutta
otuz sekiz heykelin evreledii bu salonun bir zamanlar ulusun ilk Temsilciler Meclisi salonu olarak
hizmet verdiini unutmak mmkn deildi.
Adam, Sorun u ki, dedi. Konumacmz rahatszland ve dinleyicilere hitap edemeyeceini ok ksa
bir sre nce bildirdi. Skntl bir ekilde sustu. Bu da onun yerine geecek bir konumacya
ihtiyacmz olduu anlamna geliyor. Ve Bay Solomon sizin konuma yapmay dneceinizi umut
ediyor."
Langdon afallad. Ben mi? Bekledii bu deildi. Petern benim yerime daha iyi birini
bulabileceine eminim.
Siz Bay Solomonn ilk tercihisiniz profesr ve fazla mtevaz davranyorsunuz. Enstitnn konuklar,
isminizi duyduunda ok etkileneceklerdir. Bay Solomon birka yl nce Bookspan TVde yaptnz
konumann aynsn yapabileceinizi dnyor. Bylece hazrlanmak zorunda kalmazsnz.
Konumanzda bakentimiz mimarisindeki sembollerden bahsettiinizi syledi, duruma son derece
uyuyor.
Langdon pek emin deildi. Hatrladm kadaryla o konumann binann masonik tarihiyle daha ok
ilgisi...
Kesinlikle! Bildiiniz gibi Bay Solomon gibi katlmda bulunacak profesyonel dostlarnn pek ou
Mason. Bu konudan bahsetmeniz eminim holarna gidecektir.
tiraf etmeliyim ki bu kolay olacak. Langdon yapt her konumann notlarn saklard. Sanrm bunu
dnebilirim. Toplantnn tarihi nedir? Birden sesinden huzursuzland anlalan asistan, boazn
temizledi. ey efendim, dorusu bu akam.
Langdon yksek sesli bir kahkaha att. Bu akam m?
Sabahki kouturmann sebebi bu. Smithsonian ok zor bir durumda kald... Asistan imdi daha
telal konuuyordu. Bay Solomon, Bostona sizin iin zel bir uak gndermeye hazr. Uu bir saat
iinde olacak ve gece yarsndan nce eve geri dnebileceksiniz. Boston Logan Havaalanndaki zel
terminali biliyorsunuz, deil mi?
Langdon hevessizce, Biliyorum, dedi. Petern ilerini her zaman hallediine amamak gerek.
Harika! Uaa acaba... saat bete gidebilir misiniz?
Bana baka seenek brakmadnz, yle deil mi? diyen Langdon kendi kendine gld.
Ben sadece Bay Solomon memnun etmeye alyorum, efendim. Petern insanlar stnde byle
bir etkisi var. Uzunca bir sre dnen Langdon, baka bir kar yol bulamad. Pekl. Bunu
yapabileceimi syleyin.
Heyecanla, Muhteem! diyen asistann sesi rahatlam gibiydi.
Langdona uan kuyruk numarasn ve dier bilgileri verdi.
Langdon sonunda telefonu kapatrken, Peter Solomonn hayatnda hayr cevabn alp almadn merak
ediyordu.
Kahvesini hazrlamaya geri dndnde el deirmeninin iine birka ekirdek daha att. Bu sabah
kafeini biraz daha bol olsun, diye dnd. Uzun bir gn olacak.
4. BLM
ABD Kongre Binas, ehir planlamacs Pierre LEnfantn antn kaidesi diye tasvir ettii yksek bir
plato zerindeki Ulusal Parkn dou ucunda ahane bir biimde durur. Devasa Kongre Binasnn
uzunluu iki yz otuz metre, derinlii yz yedi metredir. On alt dnmden fazla yer kaplayan binann be
yz krk bir odas bulunmaktadr. Neoklasik mimarisi zenli bir ekilde, Amerikann kurucularna yeni
cumhuriyetin kanunlarn ve kltrn yaratmakta ilham kayna olan antik Roma ihtiamn
yanstmaktadr.
Kongre Binasna giren turistlerin yeni gvenlik kontrol noktas, Kongre Binas Kubbesini evreleyen
muhteem pencerenin alanda, ksa sre nce tamamlanan yeralt ziyareti merkezindeydi. Yeni ie alman
gvenlik grevlisi Alfonso Nuez, kontrol noktasna yaklaan erkek ziyaretiyi dikkatle inceledi. Kafas
tral olan adam, binaya girmeden nce telefon grmesini tamamlarken lobide oyalanyordu. Sa kolu
askdayd ve yrrken hafif topallyordu. zerindeki ordu-donanma mensuplarna mahsus eskimi
paltoyla, tral ba birleince Nuez, onun asker olduunu tahmin etti. ABD Ordusunda hizmet verenler
Washingtona en sk gelen ziyaretilerdi.
Tek bana gelen tm erkek ziyaretilere uygulanan gvenlik protokoln tatbik eden Nuez, yi
akamlar baym, dedi.
Merhaba, diyen ziyareti neredeyse bombo olan girie gz gezdirdi. Sessiz bir akam.
Nuez, NFC ampiyonluk malar, diye cevap verdi. Bu akam herkes Redskinsi izliyor. Nuez de
bunu yapmay dilerdi ama iteki ilk ayyd ve ksa p o ekmiti. Metal nesneleri kutuya brakn
ltfen.
Ziyareti uzun paltosunun ceplerini i gren tek eliyle kartrrken Nuez, onu dikkatle izledi. nsani
igdler yarallarla ktrmlere zel ayrcalklar tanrd, ama Nuez bu igdleri bastrmann eitimini
almt.
Ziyareti, cebindeki bozukluklar, anahtarlar ve birka telefondan oluan allm karm karrken
Nuez bekledi. Adamn kaln bandajlara sarlm yaral eline bakarken, Burkuldu mu? diye sordu.
Kel adam ban onaylarcasna sallad. Buzda kaydm. Bir hafta nce. Hl feci acyor.
Bunu duyduuma zldm. uradan gein ltfen.
Ziyareti, dedektrn altndan topallayarak geerken aygt itiraz ederek vnlad.
Ziyareti kalarn att. Ben de bundan korkuyordum. Bu bandajlarn altnda yzm var. Parmam
ok imiti karamadk, bu yzden doktorlar zerinden sardlar.
Nuez, Sorun deil, dedi. El dedektryle bakarm.
Nuez metal dedektrn ziyaretinin sargl elinin stnden geirdi. Beklendii gibi, bulduu tek metal
adamn yaral yzkparmann zerindeki byk ktleydi. Nuez acele, etmeden metal dedektryle
adamn kol asks ve parmaklarnn her bir kesini tarad. Mdrnn binann gvenlik merkezindeki
kapal devre sisteminden, byk ihtimalle kendisini izlediini biliyordu ve bu ie ihtiyac vard. Dikkatli
olmakta fayda var. Dedektr dikkatlice adamn asksndan ieri kaydrd.
Ziyareti acyla geri ekildi.
zgnm.
Adam, nemli deil, dedi. Bugnlerde fazla dikkatli olunmuyor. Gerekten de yle. Nuez,
adamdan holanmt. Tuhaftr ki bu, yapt ite ok ey ifade ediyordu, insani igdler, Amerikann
terrizme kar ilk srada gelen savunmasyd. nsani igdlerin, dnyadaki tm elektronik cihazlardan
ok daha gl dedektr olduu ispat edilmi bir gerekti. Gvenlik kitaplarndan biri buna, korku
duygusunun hediyesi diyordu.
Bu vakada Nuezin igdleri korku duymasna sebep olacak hibir ey sylemiyordu. imdi ok
yakn durduklarndan, fark ettii tek tuhaflk, sert grnl bu adamn yzne bir tr bronzlatrc veya
kapatc makyaj uygulam olmasyd. Her neyse. Kn soluk grnmek kimsenin houna gitmez.
Taramasn bitirip, dedektr kapatan Nuez, Geebilirsiniz, dedi. Teekkrler. Adam kutudan
eyalarn toplamaya balad.
O bunu yaparken Nuez, adamn sarglarn altndan kan iki parmanda da dvme olduunu fark etti;
iaretparmann ucunda bir ta, baparmandaysa yldz iareti vard. Parmak ular dvme yapmak iin
ac verici bir yer gibi grnse de Nuez, galiba bugnlerde herkes dvme yaptryor, diye dnd. u
dvmeler cann actyor mu?
Baklarn parmak ularna indiren adam kendi kendine gld. Sandnzdan daha az.
Nuez, anslymsnz, dedi. Benimki ok actt. Acemi birliindeyken srtma bir denizkz
yaptrmtm.
Denizkz m? Kel adam kendi kendine gld.
Utanarak, Evet, dedi. Genlikte yaplan hatalar.
Kel adam, Seni anlyorum, diye cevap verdi. Ben de genliimde byk bir hata yaptm. imdi her
sabah onunla birlikte uyanyorum.
Adam uzaklarken ikisi de kahkaha atyordu.
Nuezin yarandan geip. Kongre Binasna kan yryen merdivene binen Malakh, ocuk oyunu,
diye dnd. eri girmek beklediinden daha kolay olmutu. Yzndeki ve ellerindeki makyaj
vcudundaki dvmeleri saklarken, hantal yry ve iirilmi gbei de gerek fiziini gizlemiti. Ama
asl deha, binaya soktuu etkili nesneyi gizleyen kol asksndayd.
Aradm bulmama yardm edebilecek tek adama benden bir hediye.
5. BLM
Dnyann en byk ve teknolojik adan en gelimi mzesi ayn zamanda dnyann en iyi saklanan
srrdr. Ermitaj Mzesi; Vatikan Mzesi ve New York Metropolitan Mzesinin toplamndan daha fazla
paraya ev sahiplii yapar. Ama bu muazzam koleksiyona karn, sk korunan duvarlarnn iine halktan
ok az kii davet edilir.
Washington D.C.nin hemen dnda, 4210 Silver Hill Yolundaki mze, her biri futbol sahasndan daha
geni bir alan kaplayan ve birbirine bal be blmeden oluan zikzak eklinde dev bir yapdr. Binann
mavimsi metal d cephesi, iindeki acayipliklere dair belli belirsiz bir ipucu verir. Bir l blge bir
slak blme ve yirmi kilometreden uzun depolama kabinlerini ieren, elli be kilometrekarelik yabanc
bir dnya.
Bilim insan Katherine Solomon bu akam beyaz Volvosunu binann ana gvenlik kapsna srerken
huzursuzdu.
Beki glmsedi. Galiba futbol taraftan deilsiniz Bayan Solomon. Redskins ampiyonluk ma
ncesi gsterisinin sesini kst.
Katilerine zoraki glmsedi. Pazar akamndayz.
Ah, evet doru. Toplantnz var.
Endieyle, Geldi mi? diye sordu.
Grevli nndeki ktlara bakt. Giri kayd yaptrdn grmyorum.
Erken geldim. Katherine, adama dosta el salladktan sonra dolambal giri yolundan devam edip,
iki sral kk otoparkn sonunda bulunan her zamanki yerine park etti. Eyalarn toplarken, dikiz
aynasnda kendine bir gz att; bu davran kendini beenmilikten ok, alkanlktan kaynaklanyordu.
Katherine Solomon, atalarnn gergin Akdenizli tenine sahipti ve elli yanda olmasna ramen,
przsz bir cildi vard. Neredeyse hi makyaj yapmyor, gr siyah salarna biim vermeden ak
brakyordu. Aabeyi Peter gibi onun da gri gzleri, ince ve asil bir zarafeti vard.
nsanlar onlara, ikiz gibisiniz derlerdi.
Katherine yedi yandayken babalar kansere yenik dmt, bu yzden babasyla ilgili ok az hatras
vard. Katherineden sekiz ya byk olan aabeyi babalar ldnde on be yandayd. Bir Solomon
patronu olma yolculuuna dnlenden ok daha erken balamt. Ama tahmin edilecei zere Peter, aile
isimlerine yakan bir asalet ve gle rolne uyum salamt. Bugn hl Katherinei ocukmu gibi
kolluyordu.
Aabeyinin ara sra sktrmasna ve mnasip aday bulmakta hi glk ekmemesine ramen
Katherine hi evlenmemiti. Bilim onun hayat orta haline gelmi, yapt i herhangi bir erkein mit
edemeyecei kadar doyurucu ve heyecan verici olmutu. Katherine bu yzden hi pimanlk duymuyordu.
lk duyduunda pek bilinmeyen bir alma sahas olan Noetik Bilim, geen yllarla birlikte insan
beyninin gcn anlamakta yeni kaplar aralamaya balamt.
letilmeyen potansiyelimiz sahiden de ok edici.
Katherinein Noetik dalnda yazd iki kitap onu bu anlalmaz sahada nder konumuna getirmiti ama
son kefi yaynlandnda, tm dnyada Noetik Bilimi sohbetlerin ba konusu haline getirmeyi vaat
ediyordu.
Ama bu akam, bilim aklndaki son eydi. Gnn erken saatlerinde aabeyiyle ilgili zc bir bilgi
almt. Doru olduuna hl inanamyorum. Tm akamst baka bir ey dnememiti.
n camna yamur iselemeye balaynca, ieri girmek iin aceleyle eyalarn eline ald. Cep telefonu
aldnda arabadan kmak zereydi.
Arayann numarasna bakp derin bir nefes ald.
Ardndan salarn kulann arkasna alp cevap vermeye hazrland.
On kilometre tede Mal'akh, Kongre Binasnn koridorlarn kulana dayad cep telefonuyla
dolayordu. Hat alarken sabrla bekledi.
Sonunda bir kadn sesi, Efendim? dedi.
Malakh, Bir daha bulumamz gerek, dedi.
Uzun bir sessizlik oldu. Her ey yolunda m?
Malakh. Yeni bilgiler edindim, dedi.
Dinliyorum.
Malakh derin bir nefes ald. Aabeyinizin D.C.de saklandna inand ey...
Evet?
Bulunabilir.
Katherine Solomonn sesinden ard anlalyordu. Bana gerek olduunu mu sylyorsunuz?
Malakh kendi kendine glmsedi. Bazen bir efsanenin asrlarca srmesinin... bir sebebi vardr.
6. BLM
Bu kadar m yaklaabiliyorsun? ofr, Kongre Binasndan drt yz metre uzaktaki 1. Sokakta park
ettiinde Langdon iini bir endie kapladn hissetti.
ofr, Korkarm ki yle, dedi. Gvenlik. Artk ant binalarn yanna aralar giremiyor. zgnm
efendim.
Saatine bakan Langdon, 18.50 olduunu grnce ard. Ulusal Parkn etrafndaki bir inaat alan
onlar yavalatmt ve konumas on dakika iinde balayacakt.
Arabadan frlayp Langdonn kapsn aan ofr, Hava bozuyor, dedi. Acele etseniz iyi olur.
Langdon bahi vermek iin czdanna yeltendi, ama adam yapmamasn iaret etti. Ev sahibiniz crete
cmert bir bahi ekledi.
Eyalarn toplayan Langdon, tam Petern yapaca cinsten bir i, diye dnd. Peki, yolculuk iin
teekkrler.
Langdon yeni yeralt ziyareti giriine inen kavisli yolun bana geldiinde ilk yamur damlalar
dmeye balamt.
Kongre Binas Ziyareti Merkezi yksek maliyetli ve tartmal bir proje olmutu. Disney Dnyasna
rakip bir yeralt ehri olarak tasvir edilen bu yer; sergiler, restoranlar ve toplant salonlar ile elli
kilometrekarelik bir alan kaplyordu.
Bu kadar uzun bir yry yapmay planlamam olmasna ramen Langdon grmek iin can atyordu.
Gkyz her an boalacak gibiydi, hemen komaya balad, ama mokasenleri slak zemine pek
tutunamyordu. Konferans iin giyindim, yamurda yoku aa yz yetmi metre komak iin deil!
Sonunda aa indiinde nefes nefese kalmt. Dner kapy iten Langdon, soluk almak ve slanan
giysilerini dzeltmek iin girite biraz durdu. Bunu yaparken, nndeki yeni tamamlanan yere bir gz
gezdirdi.
Pekl, etkilendim.
Kongre Binas Ziyareti Merkezi bekledii gibi deildi. Yeraltnda olduundan Langdon ieri girerken
endieye kaplmt. ocukluunda geirdii bir kaza yznden btn gece derin bir kuyunun dibinde
beklemek zorunda kalmt ve Langdon imdi kapal yerleri fel geirtecek kadar sevimsiz buluyordu.
Ama yeraltndaki bu alan, bir ekilde havadard. Ikl ve ferah.
Geni cam tavanda, ierideki inci rengi boyaya parlt veren etkileyici bir dizi k dzenei vard.
Langdon normal artlarda burann mimarisini hayranlkla incelemek iin bir saatini harcard ama
gsteriye be dakika kaldndan, ban nne eip ana koridordan gvenlik kontrol noktasna ve yryen
merdivenlere doru ilerledi. Kendi kendine, rahatla, dedi. Peter yolda olduunu biliyor. Bu etkinlik
sensiz balamayacak.
Gvenlik noktasnda Latin Amerikal bir grevli, Langdon ceplerini boaltp eski saatini karrken
onunla ene ald.
Mickey Mouse mu? diyen kibar grevli olduka neeliydi. Yorumlara alkn olan Langdon ban
sallad. Koleksiyon rn olan Mickey Mouse saati, dokuzuncu doum gnnde annesiyle babas hediye
etmiti. Bana yavalayp, hayat fazla ciddiye almamay hatrlatmas iin takyorum."
Grevli glmseyerek, e yaramyor galiba, dedi. Aceleniz varm gibi grnyorsunuz.
Langdon da glmseyerek antasn X-ray cihazna koydu. Ulusal Heykel Salonuna nereden
gidiliyor?
Grevli yryen merdiveni gsterdi. aretleri greceksiniz. Teekkrler. Langdon antasn
banttan alp acele etti.
Yryen merdiven yukar karken derin bir nefes alp, dncelerini toplamaya alt. Bann
stndeki yamurdan slanm cam tavandan, aydnlatlm kubbenin heybetli biimine bakt. nsan
aknla dren bir binayd. atnn tepesinde doksan metre ykseklikteki zgrlk Ant, puslu
karanln iinden kutsal bir koruyucu gibi ykseliyordu. Langdon, bu alt metrelik bronz heykelin her bir
parasn yerletiren iilerin kle olmalarn her zaman anlaml bulmutu, pek az lisenin mfredatna
giren bir Kongre Binas srr.
Aslnda tm bina; Bakan Yardmcs Henry Wilsonin zatrreeden lmesine sebep olan katil
banyonun, saysz ziyaretinin ayann takld kan lekeli bir merdivenin, 1930da bodrumda iilerin
General John Aleksander Logann ii doldurulmu atn bulduklar mhrl bir odann yer ald garip
gizemlerden oluan bir hzineydi.
Ama hibir efsane, binada on farkl hayalet yaad iddialarndan daha etkili olmamt. ehir
planlamacs Pierre LEnfantn hayaletinin gecikmi alacaklarn tahsil etmek iin iki yz yl koridorlarda
dolat sylenirdi. naat srasnda Kongre Binas Kubbesinden den bir iinin ruhunun, elinde
aletlerle koridorlarda dolat grlmt. Ve elbette grlen hayaletlerin en nls saysz kez bodrum
katnda belirmiti; binann yeraltndaki dar geitler ve blmelerden oluan tekinsiz labirentinde sinsice
dolaan siyah bir kedi...
Yryen merdivenden admn atan Langdon bir kez daha saatine bakt. dakika. Koridorda
koturarak Ulusal Heykel Salonuna doru iaretleri takip ederken al cmlelerini zihninde
tekrarlyordu. Petern asistannn doruyu sylediini itiraf etmek zorundayd; bu konuma, nde gelen
bir masonun Washington D.C.deki etkinlii iin mkemmel seimdi.
D.C.nin masonik bir tarihi olduu sr deildi. Bu binann ke ta, George Washington tarafndan
masonik bir trenle yerletirilmiti. Bu ehir, yeni bakentlerini masonik semboller, mimari ve sanatla
donatan gl beyinlere sahip usta masonlar -George Washington, Benjamin Franklin ve Pierre LEnfant-
tarafndan yaratlp tasarlanmt.
Elbette insanlar bu sembollerde her trden lgnca fikri grebiliyor.
Komplo teorisyenlerinin pek ou, masonik kurucularn ehrin sokaklarnda sakladklar sembolik
mesajlarla gl bir srr koruduklarn iddia ediyordu. Langdon bunlara hi kulak asmamt. Masonlar
hakknda o kadar ok yanl bilgi vard ki, eitimli Harvard rencileri bile kardelik hakknda artc
derecede arpk kavramlara kendilerini kaptrabiliyorlard.
Geen sene, birinci snf rencilerinden biri elinde internetten ald ktlarla Langdonn snfna
dehet dolu gzlerle dalmt. Washington D.C. sokaklarnn eitli ekiller alacak biimde iaretlendii
bir haritayd: satanik be keli yldzlar, masonik pergel ve cetvel, Baphometin{15} ba.
Bu Washington D.C.yi tasarlayan masonlarn bir tr karanlk ve gizemli dzenin iinde olduklarnn
kantyd.
Langdon, Ho, demiti. Ama inandrc deil. Bir harita zerinde kesien izgiler bulmay kafana
koyarsan her trden ekil oluturabilirsin. ocuk, Ama bunlar tesadf olamaz! diye barmt.
Langdon, renciye sabrla ayn ekillerin Detroit sokak haritasnda da oluturulabileceini
gstermiti.
ocuk ok kt hayal krklna uramt.
Langdon, evkin krlmasn, demiti. Washingtonin baz inanlmaz srlar var... ama bu harita
zerinde deiller.
Gen adam birden canlanmt. Srlar m? Ne gibi?
Her bahar dneminde oklt semboller dersi veriyorum. D.C.den hayli sk bahsederim. O dersi
almalsn.
Oklt semboller! Birinci snf rencisi yine heyecanlanmt. Demek D.C.de eytani semboller
var!
Langdon glmsemiti. zgnm ama oklt kelimesi, eytana tapmakla ilgili grntler artrsa da
aslnda "gizli ya da anlalmaz demektir. Dini basknn yaand dnemlerde retilere aykr
bilgilerin sakl ya da oklt kalmas gerekiyordu ve kilise bunu bir tehdit olarak algladndan oklt
olan her eyi eytani olarak tanmlad ve bu yarg bylece kald. Ah... ocuk yklmt.
Yine de o bahar be yz renci, atrdayan tahta sralaryla eski bir derslik olan Harvard Sanders
Tiyatrosuna dolutuunda, Langdon bu rencinin n srada oturduunu fark etmiti.
Langdon geni sahneden, Herkese gnaydn, diye seslenmiti. Projeksiyon makinesini anca,
arkasnda bir resim belirmiti. Yerlerinize otururken, iinizden ka bu resimdeki binay tanyabildi?
Onlarca ses hep bir azdan, ABD Kongre Binas! diye barmt. Washington D.C.
Evet. Bu kubbede drt bin ton demir kullanld. 1850ler iin mimari yaratclkta benzersiz bir
ustalk.
Birisi, Dehet! diye barmt.
Gzlerini deviren Langdon, iten ie bu kelimenin yasaklanmasn dilemiti. Peki, aramzdan ka kii
Washingtona gitti?
Tek tk eller havaya kalkmt.
Bu kadar az m? Langdon arm gibi yapmt. Peki ka kii Romaya, Parise, Madride veya
Londraya gitti?
Salondaki ellerin neredeyse tm havadayd.
Her zamanki gibi. Amerikal niversite rencilerinin rimellerinden biri de; hayatn gerekleri
zerlerine kmeden bir Eurorail biletiyle yaz geirmekti. Grne baklrsa kendi bakentinize
gidenlerden ok daha fazlas Avrupay ziyaret etmi. Peki sizce bunun sebebi ne?
Arkalardan biri, Avrupada iki ime ya yok! diye seslenmiti. Langdon glmsemiti. Sanki iki
ime ya burada sizi engelliyormu gibi...
Herkes glmt.
Okulun ilk gnyd ve tahta sralarnda kprdanp, gcrtlar karan rencilerin dikkatini toplamas
daha uzun sryordu. Langdon bu salonda ders vermeyi seviyordu, nk rencilerin sralarndaki
kprtlarndan kendilerini derse ne kadar verdiklerini arlayabiliyordu.
Gerekten de, demiti. Washington D.C.de dnyann en iyi mimarisi, sanat ve sembolizmi mevcut.
Kendi bakentinizi grmeden neden dnyann br ucuna gidesiniz ki?
Birisi, Eski eyler daha ilgin, demiti.
Langdon, Eski eyler derken, diyerek durumu akla kavuturmutu. Sanrm atolardan,
mahzenlerden, tapnaklardan ve bu tr eylerden bahsediyorsunuz?
Hepsi birden ban sallamt.
Peki. imdi ya size Washington D.C.de bunlarn hepsinin bulunduunu sylesem? atolar, mahzenler,
piramitler, tapnaklar... hepsi orada. Gcrt sesleri kesilmiti.
Sesini alaltp, sahnenin nne doru ilerleyen Langdon, Arkadalar, demiti. nmzdeki bir saat
iinde, ulusumuzun srlar ve gizli tarihle dolup tatn greceksiniz. Ve tpk Avrupada olduu gibi, en
iyi srlarn tm apak ortadadr.
Artk tahta sralarda lm sessizlii hkimdi. te bu kadar.
Langdon klar karartp ikinci slayta gemiti. George Washingtonn burada ne yaptn bana kim
syleyebilir?
Slaytta George Washingtonn masonik loca kyafetiyle tuhaf bir tertibatn -ucundan byk bir tan
sarkt ip ve makara sistemini destekleyen dev bir tahta tripod- nnde durduu duvar resmi
grnyordu. yi giyimli bir grup izleyici de etrafn sarmt.
Birisi, u byk ta m kaldryor? diye fikir yrtt.
Hibir ey sylemeyen Langdon, baka bir rencinin bunu dzeltmesini beklemiti.
Baka bir renci araya girmiti. Aslna baklrsa bence Washington burada ta indiriyor. stnde
mason kyafeti var. Daha nce de ke ta yerletiren mason resimleri grmtm. Trenlerde ilk ta
indirmek iin hep u tripodu kullanrlar.
Langdon, Mkemmel, demiti. Bu duvar resminde lkemizin kurucusu, 18 Eyll 1793 tarihinde saat
on biri eyrek gee ile yarm arasnda, tripod ve makara yardmyla Kongre Binasnn ilk ke tan
yerletiriyor. Langdon susup gzleriyle snf incelemiti. Bana bu gnn ve tarihin nemini
syleyebilecek olan var m?
Sessizlik.
Peki ya size bu zel ann nl mason -George Washington, Benjamin Franklin ve D.C.nin ba
mimar Pierre LEnfant- tarafndan seildiini syleseydim?
Daha fazla sessizlik.
Aslnda basit; ke ta o gn ve o saatte yerletirilmiti, nk dier etkenlerle birlikte, uurlu Caput
Draconis{16} baak burcundayd.
Herkes birbirine aknlkla bakmt.
Birisi, Bir saniye... demiti. Yani... bu astroloji gibi bir eyle mi ilgili?
Kesinlikle. Ama bugn bildiimizden farkl bir astroloji.
Bir el havaya kalkmt. Yani lkemizin kurucular astrolojiye mi inanyorlard?
Langdon srtmt. Byk lde. Washington D.C.de, dnyann herhangi baka bir ehrinden daha
fazla astrolojik iaret olduunu syleseydim ne derdiniz? Zodyaklar, yldz haritalar, zel baz astrolojik
tarih ve zaman dilimlerinde yerletirilen ke talan? Anayasamz oluturanlarn yarsndan ou,
yldzlarla kaderin i ie getiine inanan, Yenidnyay ekillendirirken gkyznn girdii dzeni
dikkate alan masonlard. Ama Kongre Binas ke tann Caput Draconis baak burcundayken
yerletirilmesi kimin umrunda? Tesadf olamaz m?
Federal geni -Kongre Binas, Beyaz Saray, Washington Ant- meydana getiren her yapnn ke
talarnn farkl senelerde ama tam olarak ayn astrolojik koullarda yerletirildiini dnecek olursak,
ilgin bir tesadf.
Langdonn baklar, salonda kocaman alm gzlerle karlamt. Baz renciler not alrken
balarn ne emilerdi.
Arka sralardan bir el kalkmt. Bunu neden yaptlar?
Langdon glmt. Bunun cevab bir smestri kadar alma gerektiriyor. Merak ediyorsanz,
gizemcilik dersimi almalsnz. Samimi olmak gerekirse, sizin cevab duymaya duygusal adan hazr
olduunuzu sanmyorum.
renci, Ne? diye barmt. Bir deneyin!
Langdon bunu dnyormu gibi yapp, onlarla oynayarak bam iki yana sallamt. zgnm, bunu
yapamam. Bazlarnz henz birinci snf rencisi. Beyinlerinizi havaya uurmaktan korkarm.
Hep bir azdan, Bir deneyin! diye barmlard.
Langdon omuzlarn silkiniti. Belki de masonlara veya Eastern Stara{17} katlp, bunu kaynandan
renmelisiniz.
Gen bir erkek renci, Aralarna katlamayz, diye kar kmt. Masonlar ok gizli bir
topluluktur.
ok mu gizli? Gerekten mi? Dostu Peter Solomonn sa elinin parmanda gururla tad mason
yzn hatrlamt. Peki o zaman neden masonlar belirgin yzkler, kravat ineleri veya rozetler
takyorlar? Mason binalar neden ak bir ekilde iaretlenmi? Toplant tarihleri neden gazetelerde
duyuruluyor? Langdon akn yzleri grnce glmsemiti. Arkadalar, masonlar gizli bir topluluk
deil... srlar olan bir topluluktur.
Birisi, Ayn ey, diye mrldanmt.
yle mi? Langdon, ona meydan okuyordu. Sizce Coca Cola gizli bir topluluk mu?
renci, Elbette deil, demiti.
Peki ya irket merkezinin kapsn alp klasik Colann tarifini isteseydiniz?
Asla sylemezler.
Kesinlikle. Coca Colann en byk srrn renmek iin irkete girmen, yllarca alman, gvenilir
biri olduunu kantlaman ve irkette bu srr seninle paylaabilecekleri st kademelere ykselmen gerekir.
Ardndan da gizlilik yemini edersin.
Yani farmasonluk irket gibidir diyorsunuz.
Bir de u var: masonlukta da kat bir hiyerari sz konusudur ve gizlilii fazlasyla ciddiye alrlar.
Gen bir kz, Amcam bir mason, diye seslenmiti. Ve yengem bundan nefret ediyor, nk ona bu
konudan hi bahsetmiyormu. Masonluun tuhaf bir tr din olduunu sylyor.
Ortak bir yanl alglama.
Din deil mi?
Langdon, Turnusol testi yapalm, demiti. Profesr Witherspoonun karlatrmal din dersini
alanlarnz var m?
Pek ok el havaya kalkmt.
Gzel. Peki syleyin bakalm, bir ideolojinin din kabul edilebilmesi iin gerekli olan nkoul
nedir?
Bir kz, Temin etmek, inanmak ve dntrmek, demiti.
Doru. Dinler kurtuluu temin eder, belli bir teolojiye inanr ve inanmayanlar dntrrler. Sonra
durmutu. Ama masonlukta bu nden hibiri bulunmaz. Masonlar herhangi bir kurtulu sz vermezler,
belirli bir teolojileri yoktur ve sizi dntrmeye almazlar. Dorusunu isterseniz, masonluk localarnda
dinden bahsetmek yasaktr.
O halde... masonluk din kartldr.
Tam tersine. Mason olmann nkoullarndan biri de yce bir gce inanmaktr. Masonluktaki
dinsellikle herhangi bir din arasndaki fark, masonlarn bu yce gce zel bir isim veya tanmlama
yklememeleridir. Tanr, Allah, Buda veya sa gibi teolojik kavramlarn yerine Yce Varlk ya da
Kainatn Yce Mimar gibi terimler kullanrlar. Farkl inanlara sahip masonlar bu sayede bir araya
gelirler.
Birisi, Biraz acayip, demiti.
Langdon, Veya belki de ak fikirli, olabilir mi? diye sormutu. Kimin Tanr kavramnn daha iyi
olduu gerekesiyle kltrlerin birbirini ldrd bir ada, masonlarn hogr ve ak fikirlilik
gelenei vgye deer kabul edilebilir. Langdon sahneyi admlyordu. Bundan baka; masonluk tm
rklardan, renklerden ve inanlardan insanlara aktr ve hibir ekilde ayrmclk yapmayan bir kardelik
sunar.
Ayrmclk yapmaz m? niversitenin Kadn Aratrmalar Merkezinden biri ayaa kalkmt. Ka
kadnn mason olmasna izin verildi Profesr Langdon?
Langdon teslim olur gibi ellerini havaya kaldrmt. Hakl bir yaklam. Farmasonluun kkleri,
geleneksel olarak Avrupadaki ta ustalar birliklerinden gelir ve bu yzden bir erkek cemiyetidir. Birka
yz yl nce, kimilerine gre 1703te, Eastern Star ismiyle bir kadn locas kurulmutu. Bir milyondan
fazla yesi var.
Kadn, Yine de masonluk, kadnlarn dland gl bir rgt, demiti.
Langdon, masonlarn artk ne derece gl olduklarndan pek emin deildi ve bu konuya girmeyecekti.
Gnmz masonlarna dair alglar, onlarn giyinip sslenmeyi seven bir grup zararsz yal adam
olmalarndan, dnyay yneten glerin yeralt lobisi olduklarna kadar deiiyordu. Ama phe
gtrmeyen ey, ikisinin arasnda bir yerde bulunduklaryd.
Arka sralardan kvrck sal gen bir adam, Profesr Langdon, diye seslenmiti. Masonluk gizli
bir cemiyet deilse, rgt deilse, din deilse, peki o zaman nedir?
ey... eer bunu bir masona sorsaydnz, size yle bir tanmlama yapard: Masonluk simgesel
anlatmlarla gizlenip, sembollerle aydnlatlan bir erdem sistemidir.
Bana ucube bir tarikatn rtlmesi gibi geliyor.
Ucube mi dedin?
ocuk ayaa kalkarak, Tabii yle! demiti. O gizli binalarn iinde neler yaptklarn duydum! Mum
nda tabutlarla acayip trenler, boyuna geirilen ipler ve kafatasndan arap imeler. Ucubelik
burada.
Langdon gzleriyle snf incelemiti. Ucubelik olduunu dnen baka biri var m?
Hepsi bir azdan, Evet! demiti.
Langdon zgn bir tavrla iini ekmiti. ok kt. Eer bunun ucubelik olduunu dnyorsanz o
halde benim tarikatma katlmak istemezsiniz.
Salona sessizlik hkim olmutu. niversitenin Kadn Aratrmalar Merkezinden gelen renci
rahatsz olmu gibiydi. Siz bir tarikat yesi misiniz?
Ban sallayan Langdon, sesini iyice alaltmt. Kimseye sylemeyin ama Gne Tanrs Rann
ayaklar dibindeki kan ve beden ritelini sembolize eden eski bir ikence aletinin nnde diz kyorum.
Snftakiler dehete dm gibiydiler.
Langdon omuzlarn silkiniti. Ve eer aranzdan bana elik etmek isteyen olursa, pazar gn Harvard
apeline gidip, armhn nnde diz kerim ve Aai Rabbani Ayinine katlalm.
Snf sessizliini bozmuyordu.
Langdon gz krpmt. Arkadalar, zihninizi an. Anlamadmz eylerden korkarz.
Bir saatin gong sesi Kongre Binas koridorlarnda yankland.
Saat yedi.
Robert Langdon artk kouyordu. arpc bir giri byle olur. Binann birletirici koridorlarndan
geerken. Ulusal Heykel Salonunun girii gzne arpt ve hemen o yne dnd.
Kapya yaklanca admlarn yavalatt ve birka derin nefes ald. Ceketini ilikleyip, enesini hafife
yukar kaldrd ve son gong alarken keyi dnd.
Gsteri zaman.
Profesr Langdon, Ulusal Heykel Salonundan ieri admn atarken baklarn kaldrp scak bir
tebessm taknd. Hemen sonra tebessm kayboldu. Olduu yerde kalmt.
Bir eyler ok, ama ok ters gidiyordu.
7. BLM
Katherine Solomon souk yamurun altnda otoparkta aceleyle yrrken. zerine yalnzca kamir
kazakla kot pantolon giydii iin hayflanyordu. Binann ana giriine yaklatnda, dev hava
temizleyicilerin homurtusu artt. Az nce ald telefon hl kulaklarnda nladndan, grlty belli
belirsiz duyabiliyordu.
Aabeyinizin D.C. de saklandna inand ey... bulunabilir.
Katherine bu imaya inanamyordu. Arayan kiiyle konumas gereken ok ey vard ve akama bir
grme yapmay kararlatrmlard.
Ana kapya ulap dev binaya girerken, hep yaad o ayn heyecana kapld. Burann varln hi
kimse bilmiyor.
Kapdaki tabela yle yazyordu:
Smithsonian Mzesi Destek Merkez (SMSC)
Ulusal Parkta dzinelerce byk mze bulunmasna ramen, Smithsonian Enstits koleksiyonunun bir
defada sadece yzde ikisi sergilenebiliyordu. Geri kalan yzde doksan sekizinin baka bir yerde
depolanmas gerekiyordu. Ve ite o yer... burasyd.
Bu binann ok farkl sanat eserlerine -dev Budalar, elyazmas kitaplar, Yeni Gineden zehirli oklar,
mcevher kaplamal baklar, balinadan yaplm bir kano- ev sahiplii yapmas artc deildi. Binann
doal hzineleri eit derecede akl kartrcyd; plesiosaur{18} iskeletleri, paha biilmez bir meteorit
koleksiyonu, dev bir kalamar ve hatta Teddy Roosevelt'in Afrika safarisinden getirdii fil kafataslar
koleksiyonu...
Ama Smithsonian Sekreteri Peter Solomonn yl nce kz kardeini SMSC ile tantrmasnn sebebi
bunlardan hibiri deildi. Onu buraya bilimsel mucizeleri grmesi iin deil, yaratmas iin getirmiti.
Ve Katherine de tam olarak bunu yapyordu.
Bu binann derinliklerinde, en ssz boluklarnn karanlnda, dnyada benzeri olmayan kk bir
bilim laboratuvar vard. Katherinein burada Noetik Bilim alannda r aan bulular hemen her dala,
fizikten tarihe, felsefeden dine kadar uzanyordu. Yaknda her ey deiecek, diye dnd.
Katherine lobiye girince n masa grevlisi hemen radyosunu saklayp kulaklklarn kard. Bayan
Solomon! Yzne geni bir glmseme yayld.
Redskins mi?
Adam mahcup olmu gibiydi, yz kzard. Ma ncesi.
Katherine glmsedi. Kimseye sylemem. Metal dedektrne yryp, ceplerini boaltt. Altn
Cartier saatini kolundan karrken ayn znty duydu. Bu zaman leri, on sekizinci doum gnnde
annesi hediye etmiti. Annesi ok kt bir ekilde lm, Katherinein kollar arasnda son nefesini
vermiti: bu olayn zerinden neredeyse on yl gemiti.
Grevli akac bir tavrla, Sylesenize Bayan Solomon, dedi. Orada neler yaptnz anlattnz
biri olacak m?
Ban kaldrp bakt. Bir gn Kyle, ama bu akam deil. Yapmayn, diye steledi. Gizli bir
mzede... gizli bir laboratuvar. ok acayip bir eyler yapyor olmalsnz.
Eyalarn toplarken Katherine, acayipten ok te, diye dnd. in gerei, Katherine o kadar ileri
bir bilimle urayordu ki artk bilime bile benzemiyordu.
8. BLM
Ulusal Heykel Salonunun kapsnda donakalan Robert Langdon, karsnda duran artc manzaray
inceledi. Salon tam olarak hatrlad gibiydi; Yunan amfiteatr tarznda yaplm bir yarm daire. Ebruli
bre stunlarla salamlatrlarak, kumta ve talyan svasyla rlen kavisli duvarlarn aralarna, Ulusal
Heykel Koleksiyonundan seilen heykeller serpitirilmiti. Siyah beyaz karolardan oluan yarm daire
eklindeki geni zeminin zerinde ykselen heykeller, otuz sekiz byk Amerikalnn gerek boyutlu
kopyalaryd.
Buras tpk bir zamanlar katld konferanstan hatrlad gibiydi.
Tek bir ey dnda.
Bu akam salon botu.
Sandalyeler yoktu. Dinleyiciler yoktu. Langdonn vakur giriine aldr etmeyen, amaszca gezinen bir
avu turistten baka kimse yoktu. Acaba Peter, Rotunda'dan m bahsediyordu? Rotundaya doru gney
koridoru boyunca gz gezdirdi, ama orada da yalnzca etraf dolaan turistler gryordu.
Saatin gong sesleri artk durmutu. Langdon resmen gecikmiti.
Hemen koridora kp bir mze rehberi buldu. Affedersiniz, bu geceki Smithsonian etkinlii iin
verilen konferanstan haberiniz var m? Nerede yaplyor?
Mze rehberi tereddt etti. Bilmiyorum baym. Ne zaman balyormu?
imdi!
Adam ban iki yana sallad. Benim bu akam bir Smithsonian etkinlii yaplacandan haberim yok,
en azndan burada yaplmayacak.
akna dnen Langdon salona dnerek, gzleriyle etraf tarad. Solomon bir tr aka m yapyor?
Langdon buna ihtimal veremiyordu. Cep telefonunu ve sabah gelen faks karp, Petern numarasn
arad.
Telefonunun devasa binada sinyal yakalamas biraz zaman ald. Sonunda almaya balad.
Tandk gneyli aksam cevap verdi. Peter Solomonn ofisi, ben Anthony. Yardmc olabilir miyim?
Anthony! Langdon rahatlayarak nefes verdi. Hl orada olmana sevindim. Ben Robert Langdon.
Konferans konusunda bir karklk oldu sanrm. u anda Ulusal Heykel Salonundaym, ama burada
kimse yok. Konferans baka bir salona m alnd?
Sanmyorum efendim. Bir kontrol edeyim. Asistan bir sre sustu. Bay Solomonla teyit ettiniz mi?
Langdonn akl karmt. Hayr, ben seninle teyit ettim Anthony. Bu sabah!
Evet, hatrlyorum. Hatta bir sessizlik oldu. Biraz dikkatsiz davrandnz, yle deil mi profesr?
Langdon imdi dikkat kesilmiti. Anlayamadm?
Adam, yle dnn... dedi. Bir numaray aramanz isteyen bir faks aldnz ve yle de yaptnz.
Peter Solomonn asistan olduunu syleyen yabanc biriyle konutunuz. Ardndan kendi rzanzla
Washingtona gelen zel bir uaa ve sizi bekleyen arabaya bindiniz. Bunlar doru mu? Langdon tm
vcudunda bir rperti hissetti. Sen de kimsin? Peter nerede?
Korkarm Peter Solomonn bugn Washingtonda bulunduunuzdan haberi yok. Adamn gneyli
aksam yok olmu, sesi derinden gelen akc bir fsltya dnmt. Ben burada olmanz istediim iin
geldiniz Bay Langdon.
9. BLM
Robert Langdon, Ulusal Heykel Salonunda cep telefonunu kulana bastrm, olduu yerde daire
iziyordu. Sen de kimsin?
Adam inanlmaz bir sknetle fsldyordu. Panie kaplmayn profesr. Buraya arlmanzn bir
sebebi var.
arlmak m? Langdon kendini kafese kapatlm gibi hissediyordu. Karldm desek?
Sanmam. Adamn sesi rktc derecede sakindi. Size zarar vermek isteseydim, imdi limuzinin
iinde l olurdunuz. Szlerinin anlalmas iin bir sre durdu. Sizi temin ederim, tamamyla asil bir
niyetim var. Sadece sizi davet etmek istedim.
Kalsn teekkrler. Son birka yldr, Avrupadaki tecrbeleri yznden yakasna yapan hret, onu
lgnlar eken bir mknats haline getirmiti ve bu seferki haddini cidden amt. Bak, orada neler
dndn bilmiyorum ama imdi telefonu kapatyorum...
Adam, Akllca olmaz, dedi. Peter Solomonn ruhunu kurtarmak istiyorsan seeneklerin olduka
kstl.
Langdon ani ve kesik bir nefes ald. Ne dedin?
Sylediklerimi duyduunuzdan eminim, profesr.
Bu adamn Peterdan bahsetme ekli Langdonn kann dondurmutu. Peter hakknda ne biliyorsun?
u anki noktada onun en byk srlarn biliyorum. Bay Solomon benim misafirim ve ikna edici bir ev
sahibi olabilirim.
Bu gerek olamaz. Peter yannda deil.
Cep telefonuna ben cevap verdim. Bu sizi dndrmeli.
Polisi aryorum.
Adam. Gerek yok, dedi. Yetkililer biraz sonra yannza gelecekler. Bu kak neden bahsediyor?
Langdonn ses tonu sertleti. Peter yanndaysa telefonu ona ver!
Bu imknsz. Bay Solomon talihsiz bir yerde kapana ksld. Adam durdu. Arafta.
Nerede? Langdon telefonu yle sk tutuyordu ki, parmaklarnn uyutuunu hissetti.
Araf? Hamistagan? Dantenin efsanevi Cehenneminin hemen ardndan gelen kantoyu adad yer.
Adamn dini ve edebi alntlar Langdonn bir deliyle uratna dair phelerini doruluyordu. kinci
kanto. Langdon bunu ok iyi biliyordu; Phillips Exeter Akademisinden Danteyi okumadan kimse paay
kurtaramazd. Yani Peter Solomonn... arafta olduunu mu sylyorsun?
Siz Hristiyanlarn kulland acmasz bir kelime ama evet, Bay Solomon u an arada bir yerde.
Adamn szleri Langdonn kulaklarnda yanklanyordu. Petern... ldn m sylyorsun?
Tam olarak deil, hayr.
Tam olarak deil mi? Langdon barrken sesi koridorda yankland. Bir turist grubu ona bakt.
Arkasn dnp sesini alaltt. lm ya vardr ya da yoktur!
Beni artyorsunuz profesr. Yaamla lmn gizemlerini daha iyi anladnz sanyordum. kisinin
arasnda bir dnya var, yani u anda Peter Solomonn asl kald dnya. Ya sizin dnyanza dnecek ya
da dierine geecek... bu, u andaki davranlarnza bal.
Langdon olanlar anlamaya alt. Benden ne istiyorsun?
Basit... ok eski bir eye erimenin anahtar sizde. Ve bu akam onu benimle paylaacaksnz.
Neden bahsettiin hakknda hibir fikrim yok.
Yok mu? Size emanet edilen antik srlar anlamyormu gibi mi yapyorsunuz?
O anda bunun neyle ilgisi olabileceini tahmin eden Langdon, birden durumu kavramaya balamt.
Antik srlar. Yllar nce Pariste yaad tecrbelerden kimseye bahsetmemiti, ama Kse fanatikleri
medyay yakndan takip etmiler ve boluklar arasnda balant kuran bazlar, Langdonn imdi Kutsal
Kseyle ilgili baz gizli bilgilere -hatta belki de yerine- sahip olduuna inanmlard.
Langdon, Bak, dedi. Eer bu Kutsal Kseyle ilgili bir eyse, seni temin ederim bildiklerim...
Adam, Zekm kmsemeyin Bay Langdon, diye lafn kesti. Kutsal Kseyle veya kimin tarih
bilgileri doru gibi bo ekimelerle ilgilenmiyorum. Dini anlamlar zerine tartmalar ilgi alanma
girmiyor. Bunlar sadece lmden sonra cevaplanacak sorular.
Bu yaln szler Langdonn akln kartrmt. Peki o zaman tm bunlar hangi haltla ilgili?
Adam birka saniye konumad. Bildiiniz gibi bu ehirde antik bir kap var.
Antik bir kap m?
Ve bu akam profesr, onu benim iin aacaksnz. Sizinle temasa getiim iin onur duymalsnz, bu
hayatnzn daveti. Sadece siz seildiniz.
Ve sen de akln kardn. Langdon, zgnm ama kt bir seim yapmsn, dedi. Benim herhangi
bir antik kapyla ilgili bilgim yok. Anlamyorsunuz profesr. Sizi seen ben deilim... Peter Solomon.
Ne? diye cevap veren Langdonn sesi neredeyse fsltya dnmt. Bay Solomon, bana kapnn
nasl bulunacan anlatt ve dnyada tek bir adamn aabileceini syledi. Ve bu kii de sizsiniz.
Peter bu konuda yanlyor olmal... veya yalan sylyor. Sanmyorum. Gerei itiraf ettiinde ok
hassas bir durumdayd ve ben de ona inanmay tercih ediyorum.
Langdon birden fkelendiini hissetti. Seni uyaryorum, eer Petera zarar verecek olursan...
Adam neeli bir ses tonuyla, Bunun iin ok ge, dedi. Peter Solomondan istediimi oktan aldm.
Ama onun iyilii iin size tavsiyem, ihtiyacm olan eyi bana vermeniz. Zaman her ikiniz iin de ok
nemli. Kapy bulup amanz neriyorum. Yolu Peter gsterecek.
Peter m? Petern arafta olduunu sylediini sanmtm.
Adam, Aadaki yukardakine, yukardaki aadakine benzer, dedi. Langdon iliklerine kadar
donduunu hissetti. Bu tuhaf cevap, cennetle dnya arasndaki fiziksel balant inancn bildiren eski bir
Hermetik{19} zdeyiti. Aadaki yukardakine, yukardaki aadakine benzer. Geni salona gz
gezdiren Langdon. bu akam her eyin nasl bu kadar ani kontrolden ktn merak etti. Bak, ben eski
bir kapnn nasl bulunacam bilmiyorum. Polisi aryorum.
Gerekten de henz kavrayamadnz deil mi? Neden seildiinizi?... Langdon, Hayr, dedi.
Adam kendi kendine glerek, Anlarsnz, dedi. Eli kulanda. Sonra hat kapand.
Birka dehet dolu saniye boyunca yerinden kmldayamayan Langdon, olanlar zmsemeye alt.
Birden, uzaklardan beklenmedik bir ses duydu.
Rotundadan geliyordu.
Birisi lk atyordu.
10. BLM
Robert Langdon, Kongre Binasndaki Rotundaya daha nce defalarca girmi, ama hibirinde byle
komamt. Kuzey giriinden koarak geerken, salonun ortasnda kmelenmi bir grup turist grd.
Kk bir olan ocuu lk atyor, ailesi onu yattrmaya alyordu. Kalabal sakinletirmeye
alan gvenlik grevlileriyse dzeni salamak iin ellerinden geleni yapyorlard.
Birisi ldrm bir halde, Kol asksnn iinden kard, dedi. Ve oraya brakt!
Langdon kalabala yaknlanca, tm bu kargaaya neyin sebep olduunu grd. tiraf etmek gerekirse
Kongre Binasnn zemininde duran nesne lk atlmasn gerektirecek kadar tuhaf bir eydi.
Yerdeki dzenei Langdon daha nceleri de grmt. Harvardn sanat blmnde bunlardan
dzinelerce vard; ressamlar ve heykeltralarn, insan bedeninin en karmak ksmlarn yapabilmeleri
iin kullanlan gerek boyutlu, plastik modeller. Ama yz deil el modelleri. Birisi Rotunda ya manken
eli mi brakm?
Manken elleri, sanatnn parmaklara istedii pozisyonu vermesini salyordu ki, ikinci snf
rencileri genellikle bunu ortaparma yukar kaldrarak yapyorlard. Ama bu el modeli, ba ve iaret
parmaklar tavan gsterecek ekilde yerletirilmiti.
Langdon biraz daha yaknlanca modelin farkl olduunu grd. Plastik yzeyi dierleri gibi przsz
deildi. zeri benekli ve krkt, ayrca adeta...
Gerek deri gibiydi.
Langdon aniden durdu.
imdi kan grebiliyordu. Tanrm!
Kesik bilek, dik durmas iin ucu sivri tahta bir kaidenin zerine oturtulmu gibi grnyordu. Langdon
midesinin bulandn hissetti. Nefes almakta glk eken profesr, biraz daha yaklanca, iaretparma
ile baparmann ularnda minik dvmeler bulunduunu grd. Ama ilgisini eken ey dvmeler
deildi. Baklar hemen drdnc parman zerindeki altn yze kaymt.
Hayr.
Langdon geri ekildi. Peter Solomonn kesik sa eline baktn anlad anda, dnyas dnmeye
balamt.
11. BLM
Katherine Solomon telefonu kapatrken, Peter neden cevap vermiyor, diye dnd. Nerede?
Pazar akamlar saat yedide yaptklar haftalk toplantya yldr ilk gelen Peter Solomon olurdu. Bu,
yeni haftaya balamadan nce balant halinde kalmalar ve Katherinein laboratuvarndaki son
gelimelerden Petern haberdar olmas iin yaptklar zel bir aile treniydi.
Hi ge kalmaz, ayrca gelen telefonlara her zaman cevap verir, diye dnd. Ama daha da kts,
aabeyi geldiinde ona ne syleyeceini bilememesiydi. Bugn rendiklerimi ona nasl soracam?
SMSCnin iinde ok gibi uzanan beton koridorlarda ayak sesleri ritmik sesler karyordu. Sokak
olarak adlandrlan koridorlar, binadaki be byk depo blmesini birbirine balyordu. On iki metre
yukarda, turuncu kanallardan oluan dolam sistemi, binann kalp atyla - dnp duran binlerce
metrekplk temizlenmi havann titreimleri- zonklad.
Katherine normal koullarda, laboratuvarna giden drt yz metrelik yolda binann kalp atlaryla
sakinleirdi. Ama bu akam zonklamalar sinirini bozuyordu. Bugn aabeyi hakknda rendiklerini her
kim duysa endieye kaplrd, ama dnyada Peterdan baka kimsesi olmadndan, onun kendisinden sr
saklad dncesi daha da fazla rahatszlk duymasna sebep oluyordu.
Bildii kadaryla ondan sadece bir kez sr saklamt... bu koridorun sonunda gizlenen harika bir sr.
Aabeyi yl nce Katherinele birlikte bu koridorda yryerek, binann bilinmeyen elerini -ALH-
84001 Mars meteoriti, Oturan Boann elyazmas gnl, Charles Danvin tarafndan toplanm orijinal
rnekleri ieren balmumu mhrl Ball kavanozlar- gururla gsterip SMSCyi tantmt.
Bir ara, kk pencereli bir kapnn yanndan gemilerdi. Kapnn ardndakileri belli belirsiz seen
Kathcrinein soluu kesilmiti. Bu da ne byle?
Kendi kendine glen aabeyi yrmeye devam ederek, 3. Blme. Buna Islak Blme de deniliyor. Pek
allmadk, yle deil mi? diye sormutu.
Daha ok dehet verici. Katherine peinden koturmutu. Bu bina adeta baka bir gezegeni
andryordu.
Aabeyi sonsuz gibi grnen bir koridora onu ynlendirerek, Sana asl gstermek istediim ey, 5.
Blmede, demiti. En son bunu yaptk. Ulusal Doal Tarih Mzesinin bodrumundaki sanat eserlerine
ev sahiplii yapmas iin ina edildi. O koleksiyonun buraya gelmesi yaklak be yl srecek, bu sebeple
5. Blme u anda bo.
Katherine ksa bir bak frlatmt. Bo mu? Peki neden bakyoruz? Aabeyinin gri gzlerinde alk
olduu muzip bir prlt vard, Bana yle geldi ki, buray kimse kullanmadna gre, belki sen
kullanabilirsin. Ben mi?
Tabii. Burada bir laboratuvar kurabileceini dndm; yllardr teorik olarak gelitirdiin deneyleri
hayata geirebilecein bir tesis.
Katherine aknlk iinde aabeyine bakmt. Ama Peter o deneyler tamamen teorik!... Bunlar
hayata geirmek neredeyse imknsz.
Hibir ey imknsz deildir Katherine, ayrca b bina senin iin mkemmel bir yer. SMSC, hazine
deposundan ibaret bir yer deil; dnyann en gelimi bilim aratrmalar tesislerinden biri.
Koleksiyondan hi durmadan paralar seip, parann satn alabilecei en ileri teknolojilerle inceliyoruz.
htiya duyabilecein tm ekipman burada emrinde olacak."
Peter, bu deneyleri yapmak iin gerekli olan teknoloji...
oktan alnp yerletirildi. Yzne geni bir glmseme yaylmt. Laboratuvar kuruldu.
Katherine olduu yerde kalakalmt.
Aabeyi koridorun ucunu iaret ederek, imdi grmeye gidiyoruz, demiti.
Katherine glkle konumutu. Sen... sen bana laboratuvar m yaptn?
Bu benim iim. Smithsonian, fen bilimlerini gelitirmek iin kuruldu. Sekreteri olarak bu grevi
ciddiye almalym. Aklndaki deneylerin, bilim snrlarn henz kefedilmemi snrlarn tesine
tayacana inanyorum. Peter durup, onun gzlerinin iine bakmt. Kz kardeim olmasaydn da
kendimi bu aratrmay desteklemek zorunda hissederdim. Fikirlerin dhice. Bunlar nereye kadar
gtreceini dnyann grmesi gerekiyor.
Peter, ben inanamyorum...
Tamam, sakin ol... bu benim param ve ayrca u anda 5. Blmeyi kimse kullanmyor. Deneylerin
bitince tanrsn. Ayrca 5. Blmenin yaptn ie mkemmel biimde uyum salayacak baz zellikleri
var.
Katherine, dev boyutlardaki bo bir blmenin aratrmalarna ne gibi bir faydas dokunacan tahmin
edemiyordu, ama yalanda reneceini hissediyordu. Byk harfli yazlarn basl olduu bir levhann
asld elik kapya varmlard.
5. BLME
Aabeyi anahtar kartn yuvadan geirince, elektronik bir klavye belirmiti. Giri kodunu girmek zere
parman havaya kaldrdnda, ocukken yapt gibi muzip bir ekilde kalarn havaya kaldrmt.
Hazr olduundan emin misin?
Katherine ban sallamt. Aabeyim, daima gsterisini yapar.
Geri ekil. Peter ifreyi girince elik kap tslayarak almt.
Eiin ardnda zifiri karanlktan baka bir ey yoktu... dipsiz bir boluk. Derinliklerinde bir inilti
yanklanyor gibiydi. Katherine ieriden souk hava estiini hissetmiti. Bu, Byk Kanyona geceleyin
bakmak gibi bir eydi.
Aabeyi, Airbus filosu bekleyen bir uak hangar gibi dn, demiti. Ve temelinde yatan fikri
bylece anlamaya al.
Katherine farknda olmadan geri adm atmt.
Bu blme stlamayacak kadar byk, ama senin laboratuvarn s yaltm yaplm cruflu betondan
bir oda, kabaca kp eklinde. Her eyden olabildiince ayr tutmak iin en sondaki keye yapld.
Katherine gznde canlandrmaya almt. Kutunun iinde kutu. Karanln iinden bir eyler
grmeyi denese de etraf simsiyaht. Ne kadar uzakta?
Olduka uzak... buraya bir futbol sahas rahatlkla sard. Ama seni uyarmalym, zellikle karanlkta
yrmek biraz sinir bozucu.
Katherine keden ieri gz gezdirmiti. Ik dmesi yok mu?
5. Blmeye henz elektrik tesisat denmedi.
Ama... o zaman laboratuvar nasl alacak?
Peter gz krpmt. Hidrojen yakt hcresi.
Katherinein az ak kalmt. aka yapyorsun, deil mi ?
Kk bir kasabaya yetecek kadar temiz enerji salyor. Senin laboratuvarn binann radyo
frekanslarndan tamamyla ayrlm durumda. Ayrca, ierideki sanat eserlerini radyasyondan korumak
iin tm blmenin d duvarlar fotorezistant perdeyle kapland. Esas itibaryla bu blme, ntr bir enerji
ortam salyor.
Katherine, 5. Blmenin albenisini kavramaya balamt. Yapt iin byk ksm, nceden bilinmeyen
enerji alanlarn lmek zerine younlatndan, deneylerinin d radyasyondan veya beyaz grltden
izole edilmi bir yerde yaplmas gerekiyordu. Yaknlardaki insanlar tarafndan retilen beyin
radyasyonu veya dnce emisyonu gibi kk karklklar da buna dahildi. Bu sebeple niversite
veya hastanedeki bir laboratuvar iine yaramazd, ama SMSCdeki ssz bir blme bundan daha
mkemmel olamazd.
Haydi gidip bir bakalm. Aabeyi karanla adm atarken srtyordu. Peimden gel.
Katherine eikte tkezlemiti. Kr karanlkta yz metre. Bir fener almay nerecekti, ama aabeyi
bolukta oktan gzden kaybolmutu. Peter? diye seslenmiti.
Peter, nan sramas, derken sesi gitgide uzaklayordu. Yolunu bulacaksn. Bana gven.
aka yapyor, deil mi? Karanlkta grmeye abalayarak eikten birka adm atan Katherinein kalbi
hzla arpyordu. Hibir ey gremiyorum! elik kap birden arkasndan tslayarak kapanm ve onu zifiri
karanlkta brakmt. Tek bir k belirtisi bile yoktu. Peter ?!
Sessizlik.
Yolunu bulacaksn. Bana gven.
Krlemesine, ilerlemeyi denemiti. nan sramas m? Katherine, ileri doru uzatt ellerini bile
gremiyordu. lerlemeye devam etmi ama birka saniye iinde yn duygusunu tamamyla kaybetmiti.
Nereye gidiyorum?
Bu yl nceydi.
Katherine ayn metal kapya geldiinde, o ilk akamdan bu yana ne kadar ilerleme kaydettiini fark etti.
Takma ad Kp olan laboratuvar onun evi, 5. Blmenin derinliklerindeki ibadethanesi haline gelmiti.
Aabeyinin tahmin ettii gibi -Katherinein kefetmesi iin brakt basit ama dhice bir klavuz sistemi
sayesinde- o akam ve sonrasndaki her gn karanlkta yolunu bulmutu.
Bundan daha da nemlisi, aabeyinin dier tahmini de doru kmt: Katherinein deneyleri, zellikle
son alt ay iinde artc sonular dourarak, tm dnce yaklamlarn deitirecek yeni rlar
amt. Katherine ile aabeyi, olas etkileri net bir biimde anlalncaya kadar deneyleri gizli tutma
konusunda anlamlard. Ama Katherine yalanda insanlk tarihinin en byk dnmlerine sebep olacak
bilimsel aklamalarndan birini yaynlayacana emindi.
Anahtar karom 5. Blmenin kapsna sokarken, gizli bir mzedeki gizli bir laboratuvar, diye dnd.
Klavyenin yannca PIN kodunu girdi.
elik kap tslayarak ald.
Aina olduu iniltiye souk hava dalgas elik etti. Katherine her zamanki gibi nabznn hzlandn
hissetti.
Dimyatla denen en tuhaf bedel.
Kendini yolculua hazrlayan Katherine, karanlktan ieri admn atmadan nce saatine gz att. Bu
akam nedense iinde bir huzursuzluk vard. Peter nerede?
12. BLM
Kongre Binas gvenlik efi Trent Anderson, on yl akn bir sredir burada gvenlikten sorumluydu.
riyar, geni omuzlu, keskin yz hatlarna sahip adam kzl salarn sfra vurdurmutu. Bu da ona asker
havas veriyordu. Yetkisinin snrlarn sorgulamak gibi bir aptallk yapanlara gzda veren bir silah
tayordu.
Anderson zamannn ounu, Kongre Binasnn bodrum katndaki yksek teknoloji ile donatlm
denetim merkezinde, kk polis ekibini ynetmekle geirirdi. Burada; monitrleri, bilgisayar ktlarn
ve emrindeki gvenlik personeliyle temas halinde kalmasn salayan telefon santralindeki teknisyenleri
denetlerdi.
Bu akam ortalk allmadk bir ekilde sessizdi ve Anderson bu durumdan memnundu. Ofisindeki
plazma televizyondan Redskins mann bir blmn seyredebilecekti. Dahili telefonu aldnda ma
daha yeni balamt.
ef?
Anderson gzlerini televizyondan ayrmadan dmeye basarken, homurdand. Evet.
Rotundada karklk kt. Ben imdi bir grevli gnderiyorum, ama sizin de grmek isteyeceinizi
dndm.
Tamam. Anderson gvenlik merkezine doru yrd. Buras bilgisayar monitrleriyle dolu, sk tk
yepyeni bir tesisti. Elimizde ne var?
Teknisyen ekranda bir video grntsn takip ediyordu. Rotunda dou balkonu. Yirmi saniye nce.
Grnty izlettirdi.
Anderson teknisyenin omzunun stnden videoyu seyretti.
Birka turist dnda Rotunda bugn neredeyse bombotu. Anderson'n deneyimli gzleri hemen tek
bana dolaan, ama dierlerinden hzl hareket eden kiiye kayd. Ba tralyd. Yeil asker kaputu.
Askda duran yaral kol. Hafif topallama. Kambur duru. Cep telefonunda konuuyor.
Dazlak adamn ayak sesleri Rotundann tam ortasnda duruncaya kadar ses dzeneinde trtlarla
yankland. Aniden durup cep telefonunu kapatt ve sanki ayakkabsn balayacakm gibi meldi. Ama
ayakkabsn balamak yerine, kol asksndan kard eyi yere koydu. Sonra ayaa kalkp, dou kna
doru topallayarak ilerledi.
Anderson, adamn ardnda brakt tuhaf biimli nesneye bakt. Bu ne byle? Yaklak yirmi santim
yksekliindeydi ve dikine duruyordu.
Dazlak adam aceleyle doudaki revaktan geip gzden kaybolurken, yalandaki bir ocuun, Anne,
adam bir ey drd, dedii duyuldu. Nesneye doru giden ocuk birden durdu. Uzun bir sre hi
kprdamadan bekledikten sonra, eliyle iaret edip, kulaklar trmalayan bir lk att.
Polis efi hemen arkasn dnp kapya kotu ve etrafa emirler yadrmaya balad. Tm birimlere
haber verin! Kolu askl dazlak adam bulup gzaltna alsnlar! HEMEN!
Gvenlik merkezinden frlayarak, anm merdivenin basamaklarn er er kt. Gvenlik
kaytlarnda, kolu askl dazlak adamn dou revan kullanarak Rotundadan kt grlyordu. Bu
yzden binadan kmak iin en kestirme yol onu dou-bat koridoruna gtrecekti, ki tam nndeydi.
nne geebilirim.
Merdivenin bana gelip keden dndnde Anderson karsnda duran sessiz koridoru inceledi. En
uta yal bir ift el ele yryordu. Yanndaysa, elindeki rehberi okuyup mozaik tavam inceleyen mavi,
spor ceketli bir turist vard.
Ona doru koan Anderson, Affedersiniz baym, diye seslendi. Kolu askda dazlak bir adam
grdnz m?
Adam ban kitabndan kaldrp akn bir ifadeyle bakt.
Anderson daha sert bir tonla, Kolu askda dazlak bir adam! diye yineledi. Grdnz m?
Turist tereddt ettikten sonra koridorun dou kna doru rkek bir ifadeyle bakt. Ee... evet, dedi.
Galiba az nce yanmdan geti... uradaki merdivenlere doru. Koridorun sonunu gsteriyordu.
Anderson telsizini karp, yksek sesle emir verdi. Tm birimler! pheli gneydou kna
ilerliyor. Toplann! ka doru koarken, telsizini yerine yerletirip tabancasn klfndan kard.
Otuz saniye sonra, mavi spor ceket giyen, iri yapl sarn bir adam, Kongre Binasnn dou
tarafndaki ktan rutubetli geceye admn att. Akam serinliinin tadn kararak glmsedi.
Deiim.
ok kolay olmutu.
Daha bir dakika nce, bir asker kaputuyla Rotundada topallayarak koturuyordu. Duvarlarn
arasndaki karanlk bir girintinin iine dalarak asker kaputundan kurtulunca, altndaki mavi spor ceket
ortaya kmt. Kaputunu brakmadan nce, cebinden sar bir peruk karp zenle bana oturtmutu.
Sonra dorulup, ceketinin cebinden Washington rehberini alm ve zarif admlarla niten dar kmt.
Deiim. Benim yeteneim de bu.
Malakhn lml bacaklar onu, kendisini bekleyen limuzine doru gtrrken srtn dikletirip,
omuzlarn geriye atarak yeniden bir doksanlk bir adam olmutu. Derin bir nefes alp cierlerini havayla
doldurdu. Gsndeki Zmrdanka kuu dvmesinin kanatlarnn aldn hissedebiliyordu.
ehre gz gezdirirken, gcm bir bilselerdi, diye dnd. Bu gece dnmm tamamlanacak.
Malakh tm antik ritellere sayg gstererek, Kongre Binasnda kartlarn kurnazca oynamt. Antik
davet gnderildi. Langdon bu akam hangi rol oynayacan henz anlamadysa, yaknda anlayacakt.
13. BLM
Kongre Binasndaki Rotunda -tpk St. Peter Bazilikas gibi- Robert Langdon artmann bir yolunu
daima bulurdu. Aslnda bu salonun, zgrlk Antnn rahata sabilecei byklkte olduunu
biliyordu, ama nedense Rotunda, sanki ieride ruhlar varm gibi ona daima daha geni ve daha kutsal
gelirdi. Ne var ki bu akam sadece kargaa vard.
Kongre Binasnn polisleri, lgna dnm turistleri ayakaltndan uzaklatrmaya abalarken, bir
yandan da Rotunday kapatyorlard. Kk ocuk hl alyordu. Parlak bir k patlaynca -bir turist,
elin fotorafn ekiyordu- grevliler hemen adam gzaltna alp kamerasna el koydular ve onu oradan
uzaklatrdlar. Bu karmaa srasnda Langdon kendinden gemi bir halde kalabaln arasndan
syrlarak, ileri doru hareket ettiini ve ele doru yaklatn hissetti.
Peter Solomonn kesilmi sa elinin bilei, kk bir tahta ayakln sivri ucuna geirilmiti.
Parmaklarn kvrlarak kapanm, ba ve iaret parmaklar ise ak bir pozisyonda yukardaki kubbeyi
gsteriyordu.
Bir yetkili, Herkes geri ekilsin! diye bard.
Langdon imdi, bilekten aa akp, tahta tabanlkta biriken kurumu kam grebilecek kadar yalandayd.
lm sonras yaralar kanamaz... demek ki Peter yayor. Langdon rahatlamakla kusmak arasnda
bocalad. Peterin eli hayattayken mi kesildi? Safra suyu boazna kadar ykseldi. Sevgili dostunun bu
eli nice kereler Langdonla tokalamak veya onunla kucaklamak iin uzattn hatrlad.
Langdon birka saniye boyunca zihninin, ekran karl ayarsz bir televizyon gibi bo kaldn hissetti.
lk gelen grnt hi beklenmedik bir eydi.
Bir ta... ve bir yldz.
Langdon melerek Petern ba ve iaret parmaklarnn ularna bakt. Dvme mi? nanlmazd ama,
bunu Petera yapan canavar, grne baklrsa parmak ularna minik dvmeler yapmt.
Baparmakta ta, iaretparmanda yldz.
Olamaz. Langdonn aniden durumu anlamasna sebep olan semboller, zaten dehet verici bu manzaray
adeta bir hayal lemine tayordu. Bu semboller tarih boyunca pek ok kereler yan yana ve ayn yerde -
bir elin parmak ularnda- grlmt. Antik dnyann en imrenilen, en gizli ikonlaryd.
Gizemler Eli.
Bu ikona arak pek rastlanmyordu, ama tarihte gl bir ary sembolize etmiti. Langdon karsnda
duran acayip esere anlam vermeye alt. Birisi Petern elinden Gizemler Elini yaratm. Akl alr
gibi deildi. Geleneksel olarak bu ikon taa ya da tahtaya oyulur veya izilirdi. Langdon, Gizemler
Elinin gerek insan etinden yapldn daha nce hi duymamt. Temeline tamamen aykryd.
Langdonn arkasndan bir grevli, Baym, dedi. Ltfen geri ekilin.
Langdon, onu hayal meyal duyabiliyordu. Kvrlm parman ularn gremese de bunlarn
kendilerine mahsus iaretleri tadklarndan emindi. Gelenek byleydi. Toplamda be sembol. Bin yl
boyunca, Gizemler Elinin parmak ularndaki semboller hi deimemiti... elin tasvir ettii ama da
yle.
Bu el... bir daveti temsil ediyor.
Langdon onu buraya getiren adamn szlerini hatrlaynca rperdiini hissetti. Profesr, bu akam
hayatnzn davetini alyorsunuz. Eski zamanlarda Gizemler Eli, dnyadaki en gizli davet olarak
anlamlandrlrd. Bu ikonu almak, sekin bir gruba, yani tm alarn gizli bilgeliini muhafaza ettiklerini
syleyenlere katlmak iin arlmak demekti. Davet byk bir eref olmakla birlikte, stadn bu gizli
bilgelii renmeye layk olduunuzu dnd anlamna da gelirdi. yeye uzatlan stat eli.
Elini sert bir ekilde Langdonn omzuna koyan grevli, Baym, dedi. Hemen geri ekilmeniz
gerekiyor.
Langdon, Bunun ne anlama geldiini biliyorum, diyebildi. Size yardmc olabilirim.
Grevli, Hemen! dedi.
Arkadamn ba dertte. Bizim...
Langdon gl kollarn kendisini yukar doru ekip, elden uzaklatrdn hissetti. Kar koyamayacak
kadar bitkin hissettiinden, kendini brakt. Resmi bir davet gnderilmiti. Birisi Langdon, Antik
Gizemleri ve gizli bilgiyi aa karacak eski bir kapnn kilidini amas iin aryordu.
Ama tm bunlar samalkt.
Bir delinin hayalleri.
14. BLM
Malakhn uzun limuzini Kongre Binasndan uzaklaarak, Independence Bulvarndan douya doru
ilerledi. Kaldrmdaki bir ift, nl binlerine rastlamak midiyle siyah camlarn arkasn grmeye
abalad.
Kendi kendine glmseyen Malakh, ne getim, diye dnd.
Malakh bu koca arabay tek bana kullanmann verdii g hissini seviyordu. Dier be arabas bu
akam ihtiya duyduu eyi ona sunamazd; mahremiyet garantisini. Tam mahremiyet. Bu ehirdeki
limuzinlerin aa vurulmayan bir ayrcal vard. Onlara tekerlekli bykelilikler de denebilirdi
aslnda. Capitol Hill{20} civarnda grev yapan polisler, kenara ektikleri limuzinin iinde hangi nfuzlu
kiinin oturduunu asla bilemezlerdi, bu yzden riske girmezlerdi.
Malakh, Marylande doru, Anacostia Nehrinin stnden geerken, kaderin kendisini Katherinee
doru yaklatrdn hissediyordu. Bu akam ikinci greve arlyorum... daha nce layal bile
edemeyeceim bir greve. Dn gece Peter Solomon son srrn aklarken, Katherine Solomonn
mucizeler yaratt gizli bir laboratuvarn varln renmiti. Duyurulduu anda, dnyay deitirecek
olan aknlk verici bulular gerekletiriliyordu.
almalar her eyin zn aa karacak.
Parlak zeklar yzyllar boyunca antik bilimleri gz ard etmiler, batl inanlar diye kmseyerek,
kendilerini kibirli bir phecilik ve yeni teknolojilerle donatmlard. Ama bu yeni aralar onlar
gereklerden daha da uzaklatrmaktan teye gitmemiti. Her bir neslin bulularnn yanl olduu, bir
sonraki neslin teknolojisiyle ispatland. Ve asrlarca byle devam etmiti. nsan rendike, bilmediini
anlamt.
nsanolu bin yl boyunca karanlkta dolamt... ama imdi, nceden kehanet edildii gibi, bir
deiiklik yaanacakt. Tarih boyunca kr gibi oradan oraya savrulduktan sonra, insanolu bir yol
ayrmna gelmiti. Bu ann gelecei ok nceden, antik metinlerde, ilkel takvimlerde ve hatta yldzlarda
kehanet edilmiti. zel bir tarihti ve ok yaknd. Bu an gz alc bir bilgi patlamas takip edecekti...
karanl aydnlatacak, insanla boluktan kurtulup, irfan yoluna girmek iin son bir ans verecek olan
parlama.
Malakh, karanmak iin geldim, diye dnd. Benim rolm bu.
Kader onu, Peter ve Katherine Solomona balamt. Katherine Solomonn SMSCde yapt bulular,
yeni dncelerin kaplarn aarak, yeni bir Rnesans balatacakt. Katherinein bulular halka
duyurulduu takdirde, insanln kaybettii bilgiyi yeniden kefetmesini salayarak, onlara hayal
edilemeyecek bir g sunacakt.
Katherinein kaderi bu mealeyi yakmak.
Benimkiyse onu sndrmek.
15. BLM
Katherine Solomon zifiri karanlkta laboratuvarnn d kapsna uzand. Bulduunda, kurun kapl
kapy iterek at ve hemen kk girie geti. Karanlktaki yolculuu sadece doksan saniye srd
halde, kalbi hzla arpyordu. nsan yldan sonra buna alr. 5. Blmenin karanlndan kurtulup, bu
temiz ve aydnlk yere ulatnda her zaman kendini rahatlam hissederdi.
Kp penceresiz. byk bir kutu gibiydi. duvarlar ve tavann her bir santimi, titanyum kapl kurun
tellerle rlmt ve bu da ona, beton duvarlarn iindeki dev bir kafes havasn veriyordu. Buzlu
pleksiglas blmeler, mekn farkl ksmlara -laboratuvar, kontrol odas, mekanik odas, banyo ve kk
bir aratrma ktphanesi- ayryordu.
Katherine hzl admlarla ana laboratuvara girdi. Aydnlk ve steril alma mekn, nitelikli cihazlarla
ldyordu: bir ift elektroansefalograf, bir femtosaniye lazer ykselticisi, bir manyeoptik tuzak ve Rassal
Olay reticisi (REG){21} diye bilinen kuantum kararsz elektronik ses dengeleyicileri.
Noetik Bilim en son teknolojiyi kullansa da yaplan bulular onlar meydana getiren souk ve yksek
teknoloji makinelerinden ok daha gizemliydi. Yeni veriler aktka, sihir ve efsaneler hzla geree
dnerek, Noetik Bilimin temel felsefesini destekliyordu, yani insan zihninin kullanlmayan
potansiyelini.
Genel tema ok basitti: Zihinsel ve ruhsal yetilerimizin henz sadece yzeysel olarak farkndayz.
Kaliforniyadaki Noetik Bilimler Enstits (IONS){22} ve Princeton Normaltesini Aratrma
Mhendislii Laboratuvar (PEAR){23} gibi tesislerde yrtlen deneylerde insan dncesinin doru bir
ekilde odakladnda, fiziksel ktleyi etkileyebilme imknna sahip olduu kantlanmt. Yaplan
deneyler kak bkme gibi gsteri hileleri deil, hep ayn sonucu veren yksek denetimli aratrmalard.
Dncelerimiz fizik dnyayla etkileimde bulunduunda, bilerek ya da bilmeyerek, atom alt lemde
deiiklikler meydana getiriyordu.
rade gc.
2001 ylnda, 11 Eylldeki korkun olaylar takip eden saatlerde, Noetik Bilim alannda ileri doru bir
kuantum sramas yaanmt. Drt bilim insan, tm dnyadaki insanlar derinden etkileyen bu trajedinin
neden olduu korku ve zntnn, dnyann drtbir yanndaki otuz yedi farkl Rassal Olay reticisinin
birden, belirgin ekilde daha az rassal olduunu kefetmiti. Bu ortak tecrbenin teklii, milyonlarca
zihnin birlik oluu, bir ekilde bu makinelerin ileyiini etkilemi, ktlarn dzene sokarak, kaostan
dzen yaratmt.
Bu ok edici keif, eski kozmik bilin inancyla rtyordu; insanlarn niyetlerinin birlik
oluturmas, fiziki maddeyle etkileimde bulunmasn salayabilirdi. Yakn zamanda toplu meditasyon ve
dua almalar, Rassal Olay reticilerinde ayn sonular vermi, Noetik yazar Lynne McTaggartn
deyiiyle insan bilincinin beden d bir madde olduu iddiasn krklemiti... fiziki dnyay
deitirebilme yetisine sahip yksek bir enerji. McTaggartn The Intention Experiment{24} isimli kitab
ve insan niyetinin dnyay nasl deitirebileceini kefetmeye ynelik internet tabanl almas -
theintentionexperiment.com- Katherinei bylemiti. Bundan baka ilerici birka metin de Katherinein
dikkatini ekmiti.
Katherine Solomonn bu temelden yola kan aratrmalar, odaklanm dncenin gerek anlamda
herhangi bir eyi -bitkilerin byme hzn, akvaryumda yzen baln ynn, petri kabnda blnen
hcrelerin davrann, farkl otomasyon sistemlerinin senkronizasyonunu, kiinin vcudundaki kimyasal
reaksiyonlar- deitirebileceini kantlayarak ilerlemiti. Yeni oluan bir kat maddenin kristal yaps
bile, kiinin zihin gcyle deitirilebilirdi; Katherine donmakta olan bir bardak suya sevgi dolu
dnceler gndererek, gzel bir simetriye sahip buz kristalleri oluturmutu. nanlmaz bir ekilde, bunun
tam tersi de doruydu: Suya olumsuz, kt dnceler gnderdiinde buz kristalleri karmak yaplar
oluturarak donmulard.
nsan dncesi fiziki dnyay gerekten deitirebilir.
Katherinein deneyleri ilerledike, elde ettii sonular daha da aknlk verici boyutlara ulamt. Bu
laboratuvardaki almalar pheye yer brakmayacak biimde, rade gcnn yeni a kiisel geliim
anlayndan ibaret bir ey olmadn ispatlamt. Zihin, maddenin halini deitirebilme yetisine sahipti
ve bundan da nemlisi fiziki dnyann belirli bir ynde hareket etmesini salayacak gce sahipti.
Kendi evrenimizin efendileriyiz.
Katherine, atom alt seviyede, sadece gzlemle niyetine bal olarak paracklarn belirip yok
olduklarn gstermiti. Baka bir deyile, parac grme arzusu o parac aa karmt.
Heisenbergin yllar nce ima ettii bu gereklik, imdi Noetik Bilimin temel prensibi haline gelmiti.
Lynne McTaggartn szleriyle: Yaayan bilin bir ekilde, bir eyin olasln geree dntrme
etkenidir. Evrenimizin yaratlndaki en nemli unsur, onu gzlemleyen bilintir.
Katherinein almasnn en aknlk verici ksm, zihnin fiziki dnyay etkileme yeteneinin, altrma
yaparak arttrlabileceiydi. Niyet renilen bir beceriydi. Tpk meditasyon gibi, gerek dnce
gc altrma yapmay gerektiriyordu. Bundan daha da nemlisi... bazlar bu ite dierlerinden daha
yetenekli douyorlard. Ve tarih boyunca, ok az sayda insan bu ite ustalk mertebesine ulamlard.
Antik gizemcilikle modern bilim arasndaki eksik halka ite bu.
Katherine bunu aabeyi Peterdan renmiti ve imdi aklna gelince, onun iin derin bir kayg hissetti.
Laboratuvarn aratrma ktphanesine girip ieri gz gezdirdi. Botu.
Ktphane, kk bir okuma odasndan ibaretti; iki Morris sandalye, tahta bir masa, iki ayakl abajur
ve be yz kadar kitab tayan maun kitap raflar. Katherine ile Peter en sevdikleri metinleri, parack
fiziinden antik gizemcilie kadar her konudaki yazy burada toplamlard. Koleksiyonlar, eskiyle
yeniyi, son teknolojiyle tarihi olan bir araya getiren bir derleme halini almt. Katherinein kitaplarnn
ounun Quantum Consciousness, The New Physics and Principles of Neural Science{25} gibi isimleri
vard. Aabeyininkiler ise; Kybalion, Zohar, The Dancing Wu Li Masters{26} British Museumdaki Smer
tabletlerinin evirisi gibi daha eski ve daha ezoterik isimler tayorlard.
Aabeyi sklkla, Bilimsel geleceimizin anahtar, gemiimizde sakl, derdi. Tarih, fen ve
mistisizmin yaam boyu rencisi olan Peter, niversitede ald fen eitimini eski Hermetik felsefesiyle
gelitirmesi iin Katherinei tevik etmiti. Peter modern bilimle antik gizemcilik arasndaki baa ilgisini
ynelttiinde Katherine henz on dokuz yandayd.
Yaledeki ikinci senesinde tatil iin eve geldiinde aabeyi, Sylesene Katherine, demiti.
Eliler{27} bugnlerde kuramsal fizik hakknda neler okuyor?
Ailesinin kitaplarla dolu ktphanesinde duran Katherine, okuduklar kitaplar ezberden saymt.
Aabeyi, Etkileyici, diye cevap vermiti. Einstein. Bohr ve Hawking modern dehalar. Peki ama
daha eski eyler okuyor musunuz?
Katherine ban kamt. Newton gibi mi?
Peter glmsemiti. Devam et. Yirmi yedi yandaki Peter imdiden akademik dnyada bir isim
edinmi ve Katherinele bu trden entelektel atmalar yaparak bymlerdi.
Newtondan daha m eski? Katherinein aklnda imdi Batlamyus, Pisagor ve Hermes Trismegistus
gibi isimler geliyordu. Artk bunlar kimse okumuyor.
Aabeyi atlam deri kitap srtlar ve tozlu ciltlerin bulunduu uzun rafta parman gezdirmiti.
Eskilerin ilmi bilgelii artc dzeydeydi... modern fizik bunlar kavramaya henz balad.
Peter, bana Msrllarn Newtondan ok daha nce levyelerle makaralar bildiinden ve ilk
simyaclarn modern kimya ile deer ltklerinden bahsetmitin, ama bunda ne var? Bugnk fizik,
eskilerin hayal bile edemeyecei kavramlarla ilgileniyor.
Ne gibi?
ey... mesela dolaklk teorisi! Atom alt aratrmalar maddelerin birbiriyle balantl olduunu...
evrensel bir btn gibi... birlemi tek bir a ile dolak halde bulunduunu artk kantlamt. Yani
eskiler oturup dolaklk teorisini mi tarttlar?
Kesinlikle! diyen Peter koyu, uzun peremlerini gzlerinin nnden ekmiti. Dolaklk, ilkel
inanlarn merkezinde yer alyordu. simleri tarih kadar eskidir... Dharmakaya, Tao, Brahman. Dorusunu
istersen, insann en eski ruhsal aray, baka eylerle olan ilikisini hissedebilmek iin kendi
dolakln kavrayabilmesiydi. Yek vcut haline erimek iin... daima evrenle bir olabilmeyi arzu
etmiti. Aabeyi kalarn kaldrmt. Bugn hl Musevilerle Hristiyanlar kefaret vermeyi
istiyorlar... ama asl aradmz eyin yek vcut olmak olduunu unuttuk.
Tarih bilgisi olduka iyi bir adamla tartmann ne kadar zor olduunu unutan Katherine iini ekmiti.
yi ama sen genellemelerden bahsediyorsun. Ben zgn fizikten bahsediyorum.
Peki o zaman zgn ol. Derin gzleri imdi ona meydan okuyordu. Peki, kutupluluk kadar basit bir
eye ne dersin... atom alt lemin pozitif/negatif dengesi? Eskiler kesinlikle bunu anla...
Dur biraz! Aabeyi tozlu, kaln bir metni karp, grltyle ktphane masasnn stne brakmt.
ki bin yl ncesinin Bhagavad-Gitasnda Krina tarafndan tasvir edilen ikili dnya ile
kyaslandnda modern kutupluluk hi kalr. Kybalior da dahil olmak zere buradaki dzinelerce kitap
iftli sistemlerden ve doadaki zt glerden bahseder. Katherine pheyle yaklayordu. Peki ama atom
altndaki modern keifleri dnecek olursak; mesela Heisenbergin belirsizlik prensibi... Uzun kitap raf
boyunca yryp, baka bir metin karan Peter, O zaman buna bakacaz, demiti. Upaniad diye
bilinen Hindu Vedanta yazlarna. Cildi bir ncekinin stne grltyle brakt. Heisenberg ile
Schrdinger bu metni incelemi ve teorilerini gelitirmelerine yardmc olduunu belirtmilerdi.
G gsterisi birka dakika srm, bu srada masadaki tozlu kitap yn gitgide ykselmiti. Sonunda
Katherine ellerini havaya kaldrmt. Tamam, ne demek istediini anladm ama ben en son kuramsal
fizii almak istiyorum. Bilimin geleceini! Krina veya Vyasann sper sicim teorisi ya da ok boyutlu
kozmolojik modellerden bahsettiini pek sanmyorum.
Haklsn. Bahsetmediler. Dudaklarnda bir tebessm beliren aabeyi durmutu. Sper sicim teorisi
diyorsan... Bir kez daha kitap raf boyunca dolamt. O halde bu kitaptan bahsediyorsun. Kocaman,
deri ciltli bir kitab ekip alarak masann stne grltyle brakt. Ortaa Aramilerinin on nc
yzyl evirisi.
On nc yzylda sper sicim teorisi mi? Katherine buna kanmamt. Yapma!
Sper sicim teorisi ok yeni bir kozmolojik modeldi. En yeni bilimsel gzlemlere dayanarak, ok
boyutlu evrenin deil... on boyuttan meydana geldiini ileri sryordu. Ve hepsi de keman tellerine
benzer biimde titreen teller gibi birbirini etkiliyordu.
Katherine, aabeyinin kitab ap, ssl baslm iindekiler blmne gz gezdirdikten sonra kitabn
balarna yakn bir sayfasn amasn bekledi. unu oku. Metin ve emalarn bulunduu solmu bir
sayfay gsteriyordu.
Katherine grev duygusuyla sayfay incelemiti. eviri eski dildeydi ve okumas ok zordu, ama metin
ve izimler ak bir biimde, modern sper sicim teorisinin ortaya koyduu ayn evreni gsteriyordu;
titreen sicimlerden oluan on boyutlu evren. Okumaya devam edince soluunu tutup birden geri
ekilmiti. Tanrm, alt boyutun dolak halde olup, tek gibi hareket ettiinden bile bahsediyor! rkp
geriye doru bir adm atmt. Bu kitap ne?
Aabeyi glmt. Bir gn okuyacan mit ettiim bir ey. Bir levhann stnde ssl harflerle
kelimenin yazl olduu kitap kapan evirmiti.
Eksiksiz Zohar.
Katherine, Zohar hi okumam olmasna ramen, erken dnem Musevi gizemciliinin temel metni
olduunu biliyordu. Bir zamanlar o kadar gl olduuna inanlrd ki, sadece lim olmu hahamlar
okuyabilirdi.
Katherine kitaba bakt. Eski gizemcilerin, evrenin on boyutlu olduunu bildiklerini mi sylyorsun?
Kesinlikle. Sayfada Sefirot denilen, i ie gemi on daireye ait izimi iaret etmiti. Elbette
adlandrmalar ezoterik ama fizik olduka ileri. Katherine nasl cevap vereceini bilemiyordu. Ama... o
zaman neden daha fazla insan bunun zerine almyor?
Aabeyi glmsemiti. alacaklar.
Anlamyorum.
Katherine, biz harika bir zamanda dnyaya geldik. Bir deiim yaklayor. nsanlarn gzlerini yeniden
doaya ve eski yntemlere evirecei yeni bir an eiindeyiz... Zohar ve dnyann dier antik
metinleri gibi kitaplardaki fikirlere geri dn yaanacak. Gl gerein kendine zg bir ekim gc
vardr ve sonunda insanlar tekrar kendine eker. Modern bilimin antik bilgileri aratrmaya balayaca
bir zaman gelecek... ite o gn insanolu hl akln kurcalayan byk sorulara cevaplar bulmaya
balayacak.
Katherine o akam aabeyinin antik metinlerini okumaya balam ve ksa srede onun hakl olduunu
anlamt. Eskiler derin bir ilme sahipliler. Gnmz bilimi aslnda keifler yapmyor, yeniden
kefediyordu. Anlalan insanolu nce evrenin gerek doasn anlam... ama sonra peini brakm ve
unutmutu.
Modern fizik hatrlamamza yardmc olabilir. Bu aray -eskilerin kayp bilgeliini yeniden
kefetmek iin modern bilimi kullanmak- Katherinein hayattaki amac haline gelmiti. Ona g veren ey,
akademik heyecandan ok daha fazlasyd. Her eyin stnde, dnyann imdi her zamankinden daha ok,
bu anlaya ihtiya duyduu inancn tayordu.
Katherine laboratuvarn arka tarafnda, aabeyinin beyaz nlnn kendisininkinin yannda asl
durduunu grd. gdsel olarak mesajlarn kontrol etmek iin telefonunu kard. Hibir ey yoktu.
Zihninde bir ses yankland. Aabeyinin D.C.de saklandna inand ey... bulunabilir. Bazen bir
efsanenin asrlarca srmesinin bir sebebi vardr.
Katherine yksek sesle, Hayr! dedi. Bu gerek olamaz.
Bazen bir efsane, sadece bir efsanedir.
16. BLM
Kongre Binasndaki Rotundadan ieri sert admlarla giren gvenlik efi Trent Anderson, ekibinin
baarszlna ate pskryordu. Adamlarndan biri, dou revann yanndaki duvar girintisinde bir kol
asksyla, asker kaputu bulmutu.
Lanet olas adam buradan yrd gitti!
Anderson ekibine d cephe grntlerini taramalarn sylemiti, ama herhangi bir ey bulduklarnda
oktan i iten gemi olacakt.
Hasar tespiti yapmak iin Rotundaya girdiinde, durumun olabildiince kontrol altna alndn grd.
Rotundann drt girii birden, gvenliin kalabal kontrol etmek iin yannda bulundurduu basit bir
yntemle kapatlmt; kadife bir kordon, mahcup bir gvenlik grevlisi ve BU SALON TEMZLK N
GEC OLARAK KAPATILMITIR yazan bir tabela. Yaklak bir dzine kadar grg tan,
grevlilerin cep telefonlaryla fotoraf makinelerine el koyduu dou tarafnda toplanmt. Andersonn
u anda en son isteyebilecei ey, bu insanlardan birinin CNNe cep telefonundan fotoraf gndermesiydi.
Alkoyulan tanklardan uzun boylu, koyu renk sal ve spor tvit ceket giymi olan biri, efle konumak
iin gruptan ayrlmaya alyordu. Adam grevlilerle hararetli bir tartmaya girmiti.
Anderson grevlilere, Onunla biraz sonra konuacam, diye seslendi. imdilik, bu ii zene kadar
ltfen herkesi lobide tutun.
Anderson gzlerini odann ortasnda duran ele evirdi. Tanr akna. Kongre Binas gvenliinde
alt on be yl boyunca, birtakm tuhaf eyler grmt, ama hibiri bunun gibi deildi.
Adli tptakiler bir an nce gelip, bunu binamdan dar karsalar iyi olacak.
Anderson olay yerine yaklat ve elin dik durmas iin kanl bilein tahta tabana dikilmi bir sopaya
geirildiini grd. Tahta ve et, diye dnd. Metal dedektrler tarafndan saptanamaz. Metal olan tek
ey, phelinin sanki kendisine aitmi gibi parmana taktn veya lnn parmandan kardn
tahmin ettii altn yzkt.
Anderson eli incelemek iin meldi. Yaklak altm yalarnda bir adama aitmi gibi grnyordu.
Yzn zerindeki ssl mhrde iki bal bir kula 33 rakam yer alyordu. Anderson ne olduunu
anlayamad. Gzne asl arpan, ba ve iaret parmak ularndaki minik dvmelerdi.
Lanet olas ucube gsterisi.
ef? Grevlilerden biri elinde telefonla koturarak yanna geldi. Sizi aryorlar. Gvenlik santrali
hemen balam.
Anderson ona sanki akln karm gibi bakt. Burada bir iin tam ortasndaym, diye sylendi.
Grevlinin beti benzi solmutu. Telefonun ahizesini kapatarak fsldad. CIAden aryorlar.
Anderson afallamt. CIA bunu imdiden duydu mu?!
Gvenlik Ofisi.
Anderson kaslmt. Lanet olsun. Grevlinin elindeki telefona huzursuzca bakt.
Washingtondaki istihbarat tekilatlar denizinde, CIAin Gvenlik Ofisi, adeta Bermuda eytan geni
gibiydi, bilen duyan herkesin uygun bir zamanda ortadan kaybolduu gizemli ve tehlikeli bir blge.
Gvenlik Ofisi, kendi kendini yok edici bir fermanla, tek bir ama iin kurulmutu; CIAin kendi
casusluunu yapmas. Gvenlik Ofisi, tpk gl bir iileri bakanl gibi CIA alanlarnn yasad
davranlarn takip ediyordu: zimmetine fon geirmek, sr satmak, snflandrlm teknolojileri almak
ve yasad ikence yntemleri uygulamak gibi.
Amerikan casuslarnn casusluunu yapyorlar.
Ulusal gvenlii ilgilendiren tm konularda snrsz soruturma yetkisine sahip olan Gvenlik Ofisinin
kollar her yere uzanyordu. Anderson, onlarn Kongre Binasndaki bu olayla neden ilgilendiklerini veya
nasl bu kadar abuk rendiklerini tahmin edemiyordu. Ama Gvenlik Ofisinin her yerde gzleri olduu
sylenirdi. Bildii kadaryla, Kongre Binas gvenlik kameralar grntlerini gerek zamanl
izleyebiliyorlard. Gelen arnn zamanlamas, kesik elden baka bir eyle ilgili olamayacan gsterse
de, Anderson bu olayn Gvenlik Ofisi ynergelerine uymadn dnyordu.
ef? Grevli, telefonu eli yanyormu gibi uzatmt. Bu arya hemen cevap vermelisiniz.
Arayan... Durup, ksk bir sesle iki hece fsldad. SA-TO.
Anderson gzlerini ksarak adama bakt. aka yapyor olmalsn. Avularnn terlediini hissetmeye
balamt. Bu ise bizzat Sato mu bakyor?
Gvenlik Ofisinin efendisi -Bakan Inoue Sato- istihbarat dnyasnda bir efsaneydi. Pearl Harbordan
sonra Kaliforniya, Manzanardaki bir Japon cezaevinin parmaklklar arkasnda dnyaya gelen Sato,
savan dehetini ve yetersiz askeri istihbaratn yaratt tehlikeleri hi unutmam sert mizal biriydi.
imdi ABD istihbarat dnyasndaki en gizli ve en yetkili mevkilerden birine gelen Sato, sznden
dnmeyen bir vatansever olduu kadar, dmanlarna kar amansz biri olduunu da ispatlamt.
Ortalkta pek grlmeyen ama kalplere korku salan Gvenlik Ofisi bakan, CIAin derin sularnda sadece
avn yutmak iin yzeye kan bir canavar gibi dolayordu.
Anderson onunla sadece bir kez yz yze gelmi olsa da aklnda kalan o souk, siyah gzler, bu telefon
konumasna balamadan nce bildii dualar sralamasna yetmiti.
Telefonu eline alan Anderson, ahizeyi dudaklarna gtrd. Elinden geldiince dost canls bir sesle,
Bakanm, dedi. Ben ef Anderson. Size nasl...
Binanda bulunan bir adamla hemen konumam gerek. Gvenlik Ofisi bakannn sesi pheye yer
brakmyordu, tpk kara tahtada gcrdayan tebeir gibiydi. Geirdii grtlak kanseri ameliyat Satoda
sinir bozucu bir ses tonu ve boynunda belirgin bir yara izi brakmt. Onu hemen bulman istiyorum.
Bu kadar m? Sana birini getirmemi mi istiyorsun? Anderson gelen telefonun zamanlamasnn
tesadften ibaret olabilecei midine kapld. Kimi aryorsunuz?
smi Robert Langdon. u anda binann iinde olduunu sanyorum.
Langdon m? sim tandk geliyordu ama Anderson karamamt. imdi Satonun kesik elden haberi
olup olmadn merak ediyordu. u anda Rotundadaym," dedi. Ama burada baz turistler var...
bekleyin. Telefonu aa indirip gruptaki insanlara seslendi. Millet, orada Langdon isimli biri var m?
Ksa bir sessizlikten sonra, turist kalabalnn arasndan bir ses cevap verdi. Evet, ben Robert
Langdonm.
Sato her eyi biliyor. Kimin konutuunu grmek iin Anderson boynunu uzatt.
Daha nce kendisiyle konumak isteyen adam, dierlerinin yanndan ayrld. arm gibiydi... ama
yz tandkt.
Anderson telefonu dudaklarna gtrd. Evet. Bay Langdon burada.
Sato kabaca, Telefonu ona ver. dedi.
Anderson nefes verdi. Benimle uraacana onunla urasn. Bekleyin. Langdona eliyle yanna
gelmesini iaret etti.
Langdon yaklarken, Anderson isminin neden tandk geldiini anlad. Bu adam hakknda daha yeni
bir makale okudum. Burada ne ii var?
Langdonm bir seksen ikilik boyuna ve atletik yapsna ramen Anderson, Vatikandaki patlama ve
Paristeki insan avndan sa karak mehur olan bir adamdan bekledii o soukluu ve kibiri onda
gremedi. Bu adan Fransz polisini mokasenlerle mi adatt? Oysa daha ok, Ivy League{28}
ktphanelerinde Dostoyevski okurken grlecek birine benziyordu.
Anderson yanna doru yryp, Bay Langdon? dedi. Ben ef Anderson. Buradaki gvenliin
bandaym. Size bir telefon var.
Bana m? Langdonn mavi gzleri endie ve pheyle bakyordu.
Anderson telefonu uzatt. CIA, Gvenlik Ofisinden aryorlar.
Hi duymadm.
Anderson anlaml bir ekilde gld. ey... baym, onlar sizi duymular.
Langdon telefonu kulana gtrd. Efendim?
Robert Langdon m? Bakan Satonun sert sesi minik mikrofonda, Andersonn duyabilecei kadar
yksek kmt.
Langdon, Evet? diye cevap verdi.
Anderson, Satonun sylediklerini duyabilmek iin yaklat.
Bay Langdon, ben Bakan Inoue Sato. u anda bir krizi ynetiyorum ve bana yardmc olacak bir
bilgiye sahip olduunuza inanyorum. Langdon umutlanmt. Peter Solomonla m ilgili? Yerini biliyor
musunuz?
Peter Solomon m? Anderson konumadan tamamyla koptuunu hissetti.
Sato, Profesr, dedi. u anda sorular ben soruyorum.
Langdon heyecanla, Peter Solomonn ba ciddi bir ekilde dertte! diye bard. lgn bir adam az
nce...
Konumay kesen Sato, Affedersiniz, dedi.
Anderson yerinde sindi. Yanl hareket. st dzey bir CIA yetkilisinin sorgulamasn kesmek, sadece
sivillerin yapabilecei trden bir hatayd. Langdon in zeki olduunu sanrdm.
Sato, Dikkatle dinleyin, dedi. Biz konuurken ulusumuz bir krize doru gidiyor. Durumu
deitirebilecek olan bilgiye bir tek sizin sahip olduunuz bana bildirildi. imdi size bir kez daha
soruyorum. Ne gibi bir bilgiye sahipsiniz?
Langdon arm grnyordu. Bakn, neden bahsettiiniz hakknda hibir fikrim yok. Beni
kayglandran tek ey Peter...
Sato, Hibir fikriniz yok mu? diyerek meydan okudu.
Anderson, Langdonn fkeyle yerinde dikildiini grd. Profesr imdi daha kavgac bir tonla
konuuyordu. Hayr baym. Hibir fikrim yok. Anderson geri ekildi. Yanl. Yanl. Yanl. Robert
Langdon, az nce Bakan Satoyla konuurken ok byk bir hata yapmt.
O anda Anderson ok ge olduunu fark etti. Bakan Sato, Rotundann dier ucundan km,
Langdona arkadan yaklayordu. Sato binann iinde! Nefesini tutan Anderson, arpmaya kendini
hazrlad.
Bakann kulanda telefonla, siyah gzlerini Langdonn ensesine kilitlemi karanlk grnts gittike
yaklayordu.
Polis efinin telefonunu skca tutan Langdon, Gvenlik Ofisi bakan kendisini sktrrken bouna
uratn hissediyordu. Laf uzatmadan, zgnm baym, dedi. Ama zihninizi okuyamyorum. Benden
ne istiyorsunuz?
Sizden ne mi istiyorum? Bakann, streptokok boaz arsyla len bir adamnkine benzeyen pasl
sesi Langdonn telefonunda czrdad.
Telefondaki ses konuurken Langdon birisinin omzuna dokunduunu hissetti. Arkasn dndnde
gzlerini aa indirerek ufak tefek bir Japon kadnn yzne odakland. Sert bir ifadesi, lekeli bir cildi,
ince salar, sigaradan sararm dileri ve boynundan enlemesine geen beyaz bir yara izi vard. Kadnn
boumlu eli kulandaki telefonu tutuyordu ve dudaklarn hareket ettirdiinde Langdon telefonundaki o
tandk pasl sesi duydu.
Sizden ne mi istiyorum profesr? Telefonu sakince kapatp baklarn ona dikti. Balang olarak
bana baym demekten vazgein.
Adeta yerin dibine geen Langdon, kadna bakakalmt. Bayan, ben... zr dilerim. Balant iyi
deildi...
Balantmzda sorun yoktu profesr, dedi. Ve samalklara hi taviz vermem.
17. BLM
Bakan Inoue Sato korkutucu bir tipti; en fazla bir elli boyunda, burnundan alevler pskren bir
kadnd. Sivri hatl ince bir kemik yaps ve vitiligo diye bilinen bir cilt bozukluu vard. Bu hastalk,
benekli tenine liken lekeli yontulmam granit grnm veriyordu. Buruuk pantolon takm bir deri bir
kemik bedeninden uval gibi sarkyor, yakas ak bluzu ise boynundaki yara izini saklayamyordu.
arkadalar Satonun fiziksel grnm gibi bo ilere sadece byklarn yolmak iin vakit ayrdn
sylyorlard.
Inoue Sato, on yl akn bir zamandr CIAin Gvenlik Ofisinin bandayd. stn zek seviyesi ve
insann kann donduracak kadar doru kan igdleri ona, imknsz baaramayanlar dehete dren
bir kendine gven salyordu. Konular grtlak kanseri tehisi bile onu oturduu koltuktan indirememiti.
Verdii mcadele iten ayr geen bir aya, ses tellerinin yarsna ve arlnn te birine mal olsa da
ofise, hibir ey olmam gibi geri dnmt. Inoue Sato adeta tahrip edilemez bir yaratkt.
Robert Langdon, telefonda onun erkek olduu kansna kaplan ilk kii olmadn dnyordu, ama
bakan, ona fkeli, siyah gzlerle bakmaya devam etti.
Langdon, Tekrar zr dilerim hanmefendi, dedi. Hl kendime gelmeye alyorum. Peter
Solomon elinde tuttuunu iddia eden kii bu akam beni kandrarak D.C.ye kadar getirtti. Faks
kdn cebinden kard. Bana bunu gndermiti. Gnderdii uan kuyruk numarasn yazdm,
FAA{29}i ararsanz belki...
Sato ufak elini uzatp kd Langdonn elinden kapt. Bakmadan cebine tktrd. Profesr, bir
soruturma yrtyorum ve bana bilmek istediim eyi syleyinceye kadar size tavsiyem, sizinle
konuulmadka konumayn.
Sato imdi gvenlik efine dnmt.
Adamn burnunun dibine kadar girip, kk siyah gzlerini ona dikerek, ef Anderson, dedi. Burada
ne halt olduunu anlatacak msn? Dou kapsndaki grevli bana, yerde bir insan eli bulunduunu syledi.
Doru mu? Anderson kenara ekilerek, tam ortada duran nesneyi grmesini salad. Evet efendim,
birka dakika nce.
Sato yerdeki ele, adeta bir kuma parasym gibi bakt. Ama aradmda bana bundan bahsetmedin,
yle mi?
Ben... bildiinizi sanmtm.
Bana yalan syleme.
Anderson, onun baklar altnda ezildi ama kendinden emin bir sesle yant verdi. Efendim, durum
kontrol altna alnd.
Sato onunkine denk bir zgvenle, Bundan phem var, dedi.
Adli tptan bir ekip yola kt. Bunu yapan kii parmak izi brakm olabilir.
Sato kukulu gzlerle bakyordu. Gvenlik kontrolnden yannda bir insan eliyle geen kii, herhalde
parmak izi brakmayacak kadar aklldr. Bu doru olabilir ama benim grevini aratrmak.
Dorusunu istersen u andan itibaren seni bu sorumluluktan kurtaryorum. Soruturmay ben aldm.
Anderson sertleti. Buras Gvenlik Ofisinin sahasna girmiyor, yle deil mi?
Kesinlikle. Bu ulusal gvenlik meselesi.
Peter'n eli mi, diye dnen Langdon, atmalarn aknlkla izliyordu. Ulusal gvenlik mi?
Langdon, Satonun asl amacnn Peter bulmak olmadn seziyordu. Gvenlik Ofisi bakan konuya
tamamen farkl bir adan bakyordu.
Anderson da arm gibiydi. Ulusal gvenlik mi? Sayg duyuyorum efendim ama...
Sato, Rtbem seninkinin stnde, diyerek adamn szn kesti. Sylediklerimi harfiyen ve hi
sorgulamadan yerine getirmeni tavsiye ederim. Ban evet anlamnda sallayan Anderson, glkle
yutkundu. Ama en azndan elin Peter Solomona ait olduunu teyit etmek iin parmak izi almamz
gerekmez mi?
Emin olmaktan tr rahatszlk duyan Langdon, Ben teyit ederim, dedi. Yzn tanyorum... ve
elini. Durdu. Ama dvmeler yeni. Birisi bunu ona ksa bir sre nce yapm.
Anlamadm? Sato geldiinden beri ilk defa cesareti krlm gibi grnyordu. Eline dvme mi
yaplm?
Langdon ban sallad. Baparmakta bir ta var. aret parmandaysa yldz.
Gzln karan Sato, ele doru yryp etrafnda kpekbal gibi dolat.
Langdon, Ayrca, dedi. Dier parmak grnmedii halde, onlarn da ularnda dvmeler
bulunduuna eminim.
Duyduu yorum karsnda etkilenmi gibi grnen Sato, Andersona iaret etti. ef, bizim iin dier
parmak ularna bakabilir misin, ltfen? Elin yannda yere melen Anderson, dokunmamak iin zen
gsteriyordu. Yanan yere dayayp, kvrlm parmak ularnn altn grmeye alt. Doru sylyor
efendim. Tm parmak ularnda dvmeler var ama tam olarak ne olduklarn...
Langdon sakin bir tonla, Gne, fener ve anahtar, dedi.
Sato takdir dolu baklarn Langdona evirmiti. Peki bunu nasl biliyorsunuz?
Langdon, kadnn baklarna karlk verdi. Parmak ular bu ekilde iaretlenmi insan eli figr,
ok eski bir ikondur. Gizemler Eli adyla bilinir.
Anderson aniden ayaa kalkt. Bu eyin bir de ad m var?
Langdon ban sallad. Antik dnyann en ok sr barndran ikonlarndan biridir.
Sato ban dikti. Peki o zaman Kongre Binasnn ortasnda ne halt ettiini sorabilir miyim?
Langdon bu kbustan uyanmay diliyordu. Geleneksel olarak hanmefendi, bu el davet yerine geerdi.
Davet mi... nereye? diye sordu.
Langdon ban eip, arkadann kesik elindeki sembollere bakt. Gizemler Eli asrlar boyunca mistik
bir ar grevini stlendi. Temelde, gizli bilgiyi almaya davet eder; sadece sekin birka kiinin bildii,
korunmu bilgelii.
nce kollarn kavuturan Sato, simsiyah gzlerini ona dikti. Ee, profesr, neden burada olduunu
bilmediini iddia eden birine gre... imdiye dek fena gitmediniz.
18. BLM
Beyaz laboratuvar nln giyen Katherine Solomon, gnlk turuna -aabeyinin deyiiyle
devriyeye- balad.
Katherine uyuyan bebeini kontrol eden evhaml bir ebeveyn gibi ban mekanik odasndan ieri soktu.
Yedek tanklar raflarnda duran hidrojen yakt hcresi, sorunsuz bir ekilde alyordu.
Koridordan veri depolama odasna doru ilerledi. Her zamanki gibi, iki holografik yedekleme nitesi,
s kontroll yuvalarnn iinde gvenle vnlyorlard. Yedi buuk santimlik krlmaz camn ardna gz
gezdirirken, tm aratrmam, diye dnd. Holografik veri depolama cihazlar, buzdolab
boyutlarndaki nclerine kyasla, stun kaidelerinin zerine yerletirilmi daha zarif aygtlard.
Laboratuvarnn her iki holografik srcs de senkronize ve birbirinin aynyd; almasnn
kopyalarn saklamak iin yedekleme yapyorlard. Yedekleme protokollerinin byk ounluu deprem,
yangn ve hrszlk gibi durumlara kar darda ikinci bir yedekleme sistemi kurulmasn tavsiye ederdi,
ama Katherine ile aabeyi, gizliliin fazlasyla nemli olduu konusunda hemfikirlerdi; bu veriler binadan
kp dardaki bir sunucuya gittii andan itibaren, gizli kalacandan emin olamazlard.
Burada her eyin yolunda gittiinden emin olunca koridora geri dnd. Keyi dnerken, laboratuvarn
kar tarafnda beklenmedik bir ey gzne arpt. Bu da ne? Zayf bir k cihazlar aydnlatyordu.
Bakmak iin ieri girince n, kontrol odasnn pleksiglas duvarndan geldiini grd.
Burada. Laboratuvara koan Katherine, kontrol odasnn kapsn iterek at. eri girerken, Peter!
dedi.
Kontrol odasndaki ana bilgisayarn banda oturan tombul kadn yerinde srad. Ah Tanrm!
Katherine! Beni korkuttun!
Trish Dunne -dnyada buraya girme yetkisi olan dier kii- Katherinein metasistem uzmanyd ve hafta
sonlar nadiren alrd. Yirmi alt yandaki kzl sal kadn, veri modelleme dhisiydi ve KGB ye
layk bir gizlilik anlamas imzalamt. Grne baklrsa bu akam kontrol odasnn plazma duvarnda -
NASA grev kontrol merkezinden frlam gibi grnen dev bir ekran- data analizi yapyordu.
Trish, Affedersin, dedi. Geldiinden haberim yoktu. Aabeyinle sen gelmeden nce bitirmeye
alyordum.
Onunla konutun mu? Gecikti ve telefonuna cevap vermiyor.
Trish ban iki yana sallad. Bahse girerim hl ona verdiin iPhoneu nasl kullanacan zmeye
alyordur.
Trishin nktedanl Katherinein houna gidiyordu. Ayrca bu akam burada olmas aklna yeni bir
fikir getirmiti. Dorusunu istersen bu akam gelmene sevindim. Bana bir konuda yardmc olabilirsin,
tabii sakncas yoksa.
Her ne ise, eminim futboldan iyidir.
Katherine derin bir nefes alarak, sakinlemeye alt. Bunu nasl aklayacam bilmiyorum, ama
bugn olaand bir hikye duydum...
Trish Dunne, Katherine Solomonn nasl bir hikye duyduunu bilmiyordu ama onu huzursuz ettii
belliydi. Patronunun genellikle sakin bakan gri gzleri u anda tedirgin grnyordu, ayrca ieri
girdiinden beri defa salarn kulak arkasna atmt ki, Trish buna gerginlik belirtisi diyordu. Zeki
bir bilim insan. Kt bir poker oyuncusu.
Katherine, Bana gre bu hikye biraz hayal rn... dedi. Eski bir efsane. Ama yine de... Bir tutam
sa yeniden kulak arkasna atarak sustu. Ama yine de?
Katherine iini ekti. Ama yine de bugn gvenilir bir kaynak bana efsanenin gerek olduunu
syledi.
Tamam... Buradan nereye varacak acaba?
Bu konuyu aabeyimle konuacam, ama bana yle geliyor ki bunu yapmadan nce sen konuyu
aydnlatmama yardmc olabilirsin. Bu efsanenin tarihte baka bir ekilde dorulanp dorulanmadn
bilmek istiyorum.
Tm tarihte mi?
Katherine ban sallad. Dnyann herhangi bir yerinde, herhangi bir dilde ve herhangi bir zamanda.
Trish, tuhaf bir istek ama yaplabilir, diye dnd. On yl ncesine kadar bunu yapmak imknszd.
Ama bugn internet ve byk ktphanelerle mzelerin sanal ortama aktarlmas sayesinde Katherinein
istei, eviri birimleriyle donatlm basit bir arama motoru ve iyi seilmi anahtar kelimelerle
gerekletirilebilirdi.
Trish, Sorun deil, dedi. Laboratuvarn aratrma kitaplarnn pek ounda eski dillerde yazlm
pasajlar vard ve anlalmayan dilleri ngilizce metinlere dntrmesi iin Trishten sklkla Optik
Karakter Tanma (OCR){30} eviri modlleri yazmas istenirdi. Trish, eski Frizye{31}, Maek{32} ve Akad
dilleri iin OCR eviri modlleri oluturan dnyadaki tek metasistem uzman olmalyd.
Modllerin yardm olsa da etkin bir arama rmcei oluturmann srr, doru anahtar kelimeyi
semekti. Benzersiz ama fazla snrlayc deil.
Bir kt parasna olas anahtar kelimeleri karalamaya balayan Katherine, grne baklrsa ondan
bir adm ndeydi. Katherine bir sr kelime yazdktan sonra biraz durup yeniden yazmaya balad.
Sonunda Trishe kd uzatrken, Tamam, dedi.
Trish listedeki szckleri okurken, gzleri fal ta gibi ald. Katherine hangi lgn efsaneyi
aratryor? Bu anahtar kelimelerin hepsini mi aramam istiyorsun? Kelimelerden birinin hangi dilde
olduunu bile bilmiyordu. Bu ngilizce mi? Sence bunlarn hepsini ayn yerde bulabilir miyiz? Kelimesi
kelimesine?
Denemek istiyorum.
Trish imknsz demek isterdi ama ile balayan o kelime burada yasakt. Katherine, geree aykr
kabul edilen pek ok yargnn doruluunun teyit edildii bir sahada, bu kelimenin tehlikeli bir
artlandrma olacana inanyordu. Trish Dunne, nnde duran anahtar kelimelerle yapaca aramann bu
snfa gireceinden cidden phe duyuyordu.
Katherine, Sonularn kmas ne kadar srer? diye sordu. rmcei yazp, aramay balatmak
birka dakika alr. Bundan sonra rmcein bulup karmas yaklak on be dakika srer.
O kadar abuk mu? Katherinein cesareti artmt.
Trish ban sallad. Geleneksel arama motorlarnn interneti taramas, yeni belgeler bulmas,
ieriklerini snflandrmas ve kendi taranabilir veritabanna aktarmas normalde bir tam gn alrd. Ama
Trishin yazd rmcek byle deildi.
Trish, Delegator denilen bir program yazacam, dedi. Tamamyla uygun saylmaz ama hzldr.
Dier insanlarn arama motorlarna bizim iimizi yapmasn syleyen bir programdr. Pek ok
veritabannn -ktphanelerin, mzelerin, niversitelerin, hkmetlerin- iinde bir arama fonksiyonu
bulunur. Ben de onlarn arama motorlarn bulan, anahtar kelimeleri giren ve arama yapmalarn syleyen
bir rmcek program yazacam. Bu ekilde ahenk iinde alan binlerce motorun gcn kullanacaz.
Katherine etkilenmi gibiydi. Paralel komut ileme.
Bir tr metasistem. Bir ey bulursam seni ararm.
ok iime yarayacak Trish. Katherine elini onun srtna koyduktan sonra kapya yneldi.
Ktphanede olacam.
Trish, program yazmaya hazrland. Arama rmceini kodlamak onun seviyesinin ok altnda bir i
olsa da umrunda deildi. Katherine Solomon iin her eyi yapard. Bazen, ansnn kendisini buraya
getirecek kadar iyi gittiine inanamyordu.
ok byk mesafe kat ettin gzelim.
Trish bir yl nce, yksek teknoloji endstrisindeki irketlerden birindeki metasistem uzmanl
grevinden istifa etmiti. dndaki saatlerinde serbest programc olarak alm ve bir blog -
Biliimsel Metasistem Analizinin Gelecekte Uygulanmas- balatmt, ama herhangi birinin bunu
okuduundan emin deildi. Sonra bir gn telefonu almt.
Bir kadn sesi nazike, Trish Dunne? diye sormutu.
Evet, kiminle gryorum?
smim Katherine Solomon.
Trish o an neredeyse baylacakt. Katherine Solomon m? Kitabnz yeni okudum. Noetik Bilim:
Antik Bilime Alan Modern Kap ve bloumda bununla ilgili yazdm!
Kadn kibarca, Evet, biliyorum, diye cevap vermiti. Bu yzden aryorum.
Elbette yle, diye dnen Trish, kendini aptal gibi hissetmiti. Zeki bilim insanlar da kendilerini
Google'da ararlar.
Katherine, ona, Blounuz ilgimi ekti, demiti. Metasistem modellemesinin bu kadar ilerlediinden
haberim yoktu.
Sersemlemi olan Trish ancak, Evet efendim, yle, diyebilmiti. Veri modellemeleri, geni kapsaml
uygulamalar olabilecek yeni bir teknoloji.
ki kadn dakikalarca Trishin geni data alanlarn tahlil etme, modelleme ve tahmin etme
deneyimlerini tartarak, metasistem almalar hakknda konumulard.
Trish, Yazdnz kitap benim ok stmde, ama metasistem almalarmla arasndaki ilikiyi
anlayabildim, demiti.
Blounuzda metasistem modellemesinin Noetik almalarn deitirebileceini sylemisiniz.
Kesinlikle. Metasistemin Noetiki gerek bilime dntrebileceine inanyorum.
Gerek bilim mi? Katherinein sesi ciddilemiti. Neyle kyaslandnda?
Ah, kahretsin, yanl anlald. Ee, sylemek istediim, Noetikin daha ok... ezoterik olduu.
Katherine kahkaha atmt. Sakin ol, aka yapyordum. Bununla hep karlarm.
Trish, armadm, diye dnmt. Kaliforniyadaki Noetik Bilimler Enstits bile bu alan gizemli
ve mulak bir dille tasvir etmi, sz konusu almay normal duyularmzla ve mantmzla
alglayabileceimizin tesindeki bilgiye dorudan gei diye aklamt.
Trish, noetik kelimesinin Yunancadaki nous -kabaca evirisi sel bilgi veya sezgisel bilin-
kelimesinden tretildiini renmiti.
Katherine, Metasistem almalarnz ve u an megul olduum projeyle bunun nasl
ilikilendirilebilecei konusu ilgimi ekiyor, demiti. Bulumak ister misiniz? Zeknzdan faydalanmak
isterim.
Katherine Solomon benim zekmdan m faydalanmak istiyor? Bu, tenis taktikleri almak iin Maria
arapovann aramas gibi bir eydi.
Ertesi gn beyaz bir Volvo, Trishin garaj yoluna girmi ve iinden mavi kot pantolon giymi, zarif ve
ekici bir kadn kmt. Trish bir anda boyunun altm santime indiini hissetmiti. Harika, diye
homurdanmt. Akll, zeki ve zayf... ve ben de Tanrnn iyi olduuna inanacam, yle mi? Ama
Katherinein mtevaz havas Trishi hemen rahatlatmt.
kisi birlikte Trishin arka taraftaki verandasnda oturup, evinin etkileyici manzarasn seyretmilerdi.
Katherine, Evin ok gzel, demiti.
Teekkrler. niversitedeyken ansm yaver gitti ve kendi hazrladm bir yazlmn lisansn aldm.
Metasistemle mi ilgili?
Metasistemlerin ncs. 11 Eyllden sonra terristlerin haberlemeleriyle ilgili anahtar kelimelerin
peine den hkmet, dev veri alanlaryla -sivillerin e-postalar, cep telefonlar, faks, metin, web
siteleri- karlamaya balamt. Ben de veri alanlarn baka bir yoldan iletebilecekleri bir yazlm
hazrladm... bylece yeni bir istihbarat rn ortaya kt. Glmsedi. Sonu olarak, benim yazlmm
Amerikann havasn yoklamalarna olanak salad.
Anlamadm?
Trish glmt. Evet, kulaa lgnca geliyor. Yani demek istediim, ulusun duygusal halini lyordu.
Baka bir deyile, kozmik bilin barometresi grevi gryordu. Trish haberlemedeki veri alanlar
kullanlarak baz anahtar kelimelerin belirme sklna ve veri alanndaki duygusal gstergelerine
dayanarak insanlarn ruh halinin llebildiini aklad. Daha mutlu zamanlarda daha mutlu bir dil
kullanlyordu, skntl zamanlarda bunun tam tersi geerliydi. Mesela bir terrist saldrs
gerekletiinde, hkmet Amerikann psikolojisindeki deiimi lebilir ve bakana olayn duygusal
etkileri konusunda daha iyi tavsiyelerde bulunabilirdi.
Katherine eliyle enesini ovutururken, Byleyici, demiti. Demek ki, bireylerden oluan bir
toplumu... adeta tek bir organizmaym gibi inceleyebiliyorsun.
Aynen yle. Bir metasistem. Paralarn toplamyla tanmlanan bir btn. Szgelimi insan bedeni, her
biri farkl nitelik ve grevlere sahip milyonlarca hcreden olumutur, ama bir btn olarak ilev
grrler. Katherine cokuyla ban sallamt. Tekmi gibi hareket eden bir ku ya da balk srs gibi.
Biz buna yaknsaklk veya dolaklk diyoruz. Trish nl konuunun metasistem programlamasnn Noetik
alanndaki potansiyelini anlamaya baladn hissediyordu. Trish, Benim yazlmm, hkmet
organlarna geni lekli krizleri -bulac hastalklar, afetler, terrizm ve buna benzer eyler- uygun
biimde deerlendirip, karlk vermelerine yardmc olmak iin tasarland, diye aklad. Durdu.
Elbette, baka sahalarda da kullanlabilir... Ulusal bilincin fotorafn ekip, seim sonularn veya
al gongunun ardndan borsann hangi ynde hareket edeceini tahmin etmek gibi.
Olduka etkileyici grnyor.
Trish eliyle byk evini iaret etti. Hkmet de yle dnd. imdi Katherinein gri gzleri ona
odaklanmt. Trish, yaptn iin ahlaki kmazndan bahsedebilir miyiz?
Ne demek istiyorsun?
Kolaylkla ktye kullanlabilecek bir yazlm yarattn sylemek istiyorum. Bunu elinde bulunduran
kiiler, baka kimselerin sahip olmad gl bir bilgiye sahip oluyorlar. Bunu olutururken hi tereddt
etmedin mi?
Trish gzn bile krpmad. Kesinlikle hissetmedim. Benim yazlmmn... mesela bir uu simulatr
programndan hibir fark yok. Bazlar bunu az gelimi lkelere ilkyardm uuu pratii yapmak iin
kullanrlar. Bazlarysa yolcu uaklarn gkdelenlere arpma pratii yapmak iin. Bilgi bir aratr ve tm
aralar gibi, etkisi onu kullanan kiinin elindedir. Etkilenmi gibi grnen Katherine arkasna
yaslanmt. Peki o zaman sana varsaymsal bir soru soraym.
Trish sohbetlerinin aniden bir i grmesine dntn fark etmiti. Katherine uzanp, yerden ald
bir kum tanesini Trishin grebilecei ekilde tuttu. Anladm kadaryla, dedi. Yaptn metasistem
almalar, tek bir kum tanesinin arln lerek, tm kumsaln arln hesaplayabiliyor.
Evet, temel olarak byle.
Bildiin gibi bu kum tanesinin bir ktlesi vardr. ok ufak bir ktledir ama yine de ktledir.
Trish ban sallad.
Ve bu kum tanesinin bir ktlesi olduu iin, bir ekim kuvvetine de sahiptir. Evet, belki
hissedilmeyecek kadar kk ama yine de vardr.
Doru.
Katilerine, imdi, demiti. Bu kum tanelerinden trilyonlarcasn alp... szgelimi ay oluturacak
ekilde birbirlerine kenetlenmelerine izin verirsek, bunlarn birlemi ekim kuvveti okyanuslar hareket
ettirip, gezegenimizde gelgitlere sebep olabilir.
Trish tm bunlarn nereye varacan kestiremese de dinlemek houna gitmiti.
Kum tanesini brakan Katherine, O halde bir varsaymda bulunursak, demiti. Sana dncenin ya
da zihninde oluan minik bir fikrin... gerekte llebilir bir ktleye sahip, llebilir bir varlk olduunu
sylesem? Elbette minimal bir ktle, ama yine de ktle. O zaman etkileri ne olurdu?
Varsaymda bulunuyoruz, deil mi? ey, en belirgin etkisi... dnce bir ktle olduuna gre, bir ekim
kuvveti de olurdu ve nesneleri kendine ekebilirdi.
Katherine glmsedi. ok iyisin. imdi bir adm ilerleyelim. Bir sr insan ayn dnceye
odaklanrsa ne olur? Bu ayn dncenin kaynaklar birbiriyle kaynamaya ve bu dncenin toplam
ktlesi artmaya balar. Tabii bu sebeple ekim kuvveti de artar.
Peki.
Yani unu demek istiyorum: Yeterli sayda insan ayn eyi dnmeye balarsa, o dncenin ekim
kuvveti somutlar... ve gerek bir g ortaya koyar. Katherine gz krpt. Ve fiziki dnyamzda
llebilir bir etkisi olur.
19. BLM
Bakan Inoue Sato, az nce duyduklarn zmsemeye alrken kollarn kavuturmu, pheyle bakan
gzlerini Langdona dikmiti. Eski bir kapy amanz istediini mi syledi? Bununla ne yapaym
profesr?
Langdon hafife omuzlarn silkti. Yine midesi bulanmaya balamt, arkadann kesik eline
bakmamaya alt. Bana aynen bunlar syledi. Eski bir kap... bu binada bir yerde gizliymi. Ona
herhangi bir kapdan haberim olmadn syledim.
Peki neden sizin bulabileceinizi dnyor?
Belli ki kan biri, Yolu Petern gstereceini sylemiti. Peterin dik duran eline baklarn
indiren Langdon, onu elinde tutan kimsenin kelimelerle oynad sadist oyunu dnnce fenalat. Yolu
Peter gsterecek. Parman iaret ettii yukardaki kubbeye daha nce bakmt. Bir kap m? Yukarda
m? Bu delilik.
Satoya, Beni arayan adam, bu akam Kongre Binasna geleceimi bilen tek kii oydu, dedi. Bu
yzden, bu akam burada olduumu size kim haber verdiyse, adamnz o. Bence...
Sato, Haberleri nereden aldm sizi hi ilgilendirmez, diyerek szn kesti. u anda benim iin
ncelikli olan ey, bu adamla ibirlii yapmak. Ve elimdeki bilgilere gre, ona istediini verebilecek tek
kii sizsiniz.
Hayal krkl yaayan Langdon, Benim nceliimse, arkadam bulmak, diye cevap verdi.
Sabrnn snrlarn zorlad aka anlalan Sato, derin bir nefes ald. Bay Solomon bulmak
istiyorsan, yaplacak tek bir ey var profesr... Onun nerede olduunu bilen kiiyle ibirlii yapmak.
Sato saatine gz att. Zamanmz kstl. Sizi temin ederim ki bu adamn isteklerini yerine getirmeye
mecburuz.
Langdon kukuyla, Nasl? diye sordu. Eski bir kapnn yerini bulup aarak m? yle bir kap yok
Bakan Sato. Bu adam deli.
Sato, ona yaklanca aralarnda otuz santimden az bir mesafe kalmt. Bilmem anlatabiliyor muyum
ama... sizin deli dediiniz o adam, bu sabah iki akll insan ustalkla kandrd. Langdonn gzlerinin
iine baktktan sonra, Andersona dnd. Benim iimde insan, delilikle dhilik arasndaki ince izgiyi
ayrt etmeyi reniyor. Bu adama biraz sayg duyacak kadar akll olmalyz.
Bir adamn elini kesti!
te ben de bundan bahsediyorum. Bu, ne yaptn bilmeyen, kararsz birinin ii deil. Daha da
nemlisi profesr, bu adam belli ki ona yardm edebileceinize inanyor. Sizi Washingtona kadar getirdi,
bunu bir sebeple yapm olmal.
Langdon, Sadece Peter yle syledii iin, bu kapy aabileceimi dndn syledi, diye
karlk verdi.
Peki doru deilse Peter Solomon bunu neden sylesin?
Petern byle bir ey sylemediine eminim. Sylediyse bile, bask altnda olduu iin bunu
yapmtr. Akl karkt... belki de korkmutu. Evet. Buna sorgu ikencesi deniyor ve olduka etkilidir.
Ama bu, Bay Solomonn gerei syledii dncesini daha da pekitiriyor. Sato sanki bu teknii bizzat
tecrbe etmi gibi konuuyordu. Neden Petern bu kapy sadece sizin aabileceinizi dndn
aklad m?
Langdon ban iki yana sallad.
Profesr, eer nnz doruysa, bu trden eyler Peter Solomonla sizin ortak ilgi alannza giriyor;
srlar, tarihi ezoteri, gizemcilik ve bunun gibi eyler. Peterla yaptnz konumalarda size hi
Washington D.C.de- ki gizli bir kapdan sz etmi miydi?
Langdon bu soruyu kendisine st dzey bir CIA yetkilisinin sorduuna inanamyordu. Peterla srlar
hakknda fazlasyla konuuruz, ama inann eer bana herhangi bir yerde gizli bir eski kap olduunu
anlatsayd, ona gidip doktora grnmesini sylerdim. zellikle de Antik Gizemlere alan bir kap
olduunu syleseydi.
Sato ban kaldrp bakt. Anlamadm? Adam size bu kapnn nereye aldn syledi mi?
Evet, ama sylemesine gerek yoktu. Langdon, eli iaret etti. Gizemler Eli, mistik bir kapdan geip
eski bir gizli bilgiyi almak iin gnderilen resmi bir davetiyedir. Bu bilgi, yani Antik Gizemler... tm
alarn kayp bilgelii adyla bilinen gl bir ilimdir.
O halde burada sakl olduuna inand srr daha nce duymutunuz, yle mi?
Pek ok tarihi bunu bilir.
O zaman kapnn var olmadn nasl sylyorsunuz?
Saygszlk etmek istemem ama hanmefendi, hepimiz Genlik Pnarn veya Shangri-lay duyduk
ama bu, gerekten var olduklar anlamna gelmiyor.
Andersonn telsizinin czrts konumalarn bld.
Telsizdeki ses, ef? dedi.
Anderson telsizi kemerinden ekti. Ben Anderson.
Efendim, aramay bitirdik. Burada tanma uyan biri yok. Baka emriniz var m efendim?
Gzlerini hemen Satoya eviren Andersonn paylanmay bekledii belliydi, ama Sato onunla
ilgilenmiyor gibiydi. Langdon ile Satodan uzaklaan Anderson, telsize alak sesle konutu.
Sato kararl baklarn Langdondan ayrmamt. Yani Washingtonda saklandna inand srrn...
fantezi olduunu sylyorsunuz, yle mi?
Langdon ban sallad. ok eski bir efsanedir. Antik Gizemlerin srr, aslnda Hristiyanlk
ncesinden kalmadr. Binlerce yllk bir hikye. Ama hl devam ediyor?
Pek ok inanlmayacak inanla birlikte. Langdon rencilerine sklkla, modern dinlerin pek ounda
bilimsellikle badamayan hikyeler bulunduunu hatrlatrd: Musann Kzl Denizi yarmasndan,
Joseph Smithin New York tarasnda gml bulduu altn plakalar, sihirli gzlkler takp Mormon
Kitabna evirmesine kadar. Bir fikrin geni kitleler tarafndan kabul edilmesi, onun gerekliinin
ispat deildir.
Anlyorum. Peki bu... Antik Gizemler tam olarak nedir?
Langdon iini ekti. Birka haftanz var m? Antik Gizemler ksaca, uzun zaman nce toplanan gizli
bilgilerden bahseder. Bu bilginin ilgi ekici taraf, uygulayclarnn insan zihninin henz kefedilmemi
gl yeteneklerini kullanmalarn salamasdr. Bu bilgiye sahip olan statlar onu halk kitlelerinden gizli
tutmaya yemin etmilerdi, nk konudan haberdar olmayanlar iin fazlasyla etkili ve tehlikeydi.
Ne adan tehlikeliydi?
Kibritleri ocuklardan uzak tutmamzla ayn sebepten. Doru ellerde ate aydnlanma salayabilir...
ama yanl ellere getiinde ate ykc olabilir.
Sato gzlklerini karp. Langdon inceledi. Sylesenize profesr, byle gl bir bilginin gerekten
var olabileceine inanyor musunuz?
Langdon nasl cevap vereceini bilemiyordu. Antik Gizemler, daima akademik kariyerindeki en byk
elikiyi oluturmutu. Gerekte, dnyadaki tm mistik gelenekler, insanlar mistik ve adeta tanrsal
glerle donatabilen esrarl bir bilginin var olduu fikri etrafnda dnerdi: farot ve Yi ing insana
gelecei grme yetenei verirdi; simya Felsefe Ta araclyla insana lmszlk bahederdi; Wicca{33}
uzmanlam uygulayclarna gl byler yapma imkn sunard.
Langdon bir akademisyen olarak bu geleneklerin tarihi sicilini inkr edemezdi. Eskiler, sahip olduklar
gl bilgileri, yalnzca bu bilgileri alglayabilecek kiilerle alegori, efsaneler ve semboller araclyla
paylarlard. Ama yine de bir realist ve pheci olarak Langdon ikna olmamt.
Satoya, pheci yaklatm syleyebiliriz, dedi. Gerek dnyada Antik Gizemlerin efsanenin
tesine getiini gsteren herhangi bir eye rastlamadm, kendini tekrar eden mitolojik bir rnek. Bana
gre, eer insanlar mucizevi glere sahip oldularsa bunlarn delillerinin bulunmas gerekirdi. Oysa
tarihe bakacak olursak, insanst glerle donatlm tek bir kiiden bahsedildiini grmeyiz.
Sato kalarn kaldrd. Bu doru deil.
Tereddt eden Langdon, pek ok dindar kimse iin gerekten de bir insan tanr olduunu fark etti, sa
bunlardan en bilineniydi. tiraf etmek gerekirse, g veren bu bilgeliin gerekten var olduuna inanan
pek ok eitimli kimse var, ama ben henz ikna olmadm.
Yerdeki ele bir gz atan Sato, Peter Solomon onlardan biri miydi? diye sordu.
Langdon ele bakmaya cesaret edemiyordu. Peter, tm antik ve gizemli eylere tutku duyan bir aileden
geliyor.
Sato, Bu evet anlamna m geliyor? diye sordu.
Sizi temin ederim, Peter Solomon Antik Gizemlerin gerek olduuna inansa bile, Washington D.C.de
sakl bir tr kapdan geilerek ulalabileceine inanmaz. Mecazi sembolizmden anlar, ama anlalan onu
alkoyan kiinin bundan haberi yok.
Sato ban sallad. Yani siz bu kapnn bir mecaz olduunu sylyorsunuz, yle mi?
Langdon, Elbette, dedi. Yani teoride. Olduka sk kullanlan bir mecazdr; kiinin aydnlanmas iin
gemesi gereken mistik bir kapdr. Kaplar ve eikler, dntrc gei ayinlerini temsil eden ve ska
kullanlan sembolik yaplardr. Gerek bir kap aramak, cennetin kaplarnn yerini aramaya benzer.
Sato bunu kafasnda ksa bir sre lp bitikten sonra, Ama grne baklrsa, Bay Solomon
alkoyan kii, gerek bir kapy aabileceinize inanyor, dedi.
Langdon iini ekti. Pek ok fanatikle ayn yanlgya dt, mecazla gerei birbirine kartryor.
Benzer ekilde, bo yere kurunu altna dntrmeye alan eski simyaclar da bunun, insann gerek
potansiyelini ortaya karmak anlamna gelen bir mecaz olduunu anlamamlard. Kurunun altna
dnmesi aslnda, bo ve cahil bir zihni alan ve aydnlanm bir akla dntrmek demekti.
Sato eli gsterdi. Bu adam onun iin bir tr kap bulmanz istiyorsa, nasl bulacanz neden
sylemiyor? Tm bu drama ne gerek var? Size neden dvme yaplm bir el braksn?
Langdon da bu soruyu kendi kendine sormutu ve cevab sinir bozucuydu. ey... anlalan o ki,
uratmz adam, akli dengesi bozuk olmakla birlikte, olduka eitimli. Bu el, onun gizemler ve gizlilik
ifrelemeleri konusunda bilgili olduunu kantlyor. Bu odann tarihesini bir yana braktm.
Anlamadm.
Bu akam yapt her ey eski kurallarla uyum iindeydi. Geleneksel olarak Gizemler Eli kutsal bir
davettir, bu yzden kutsal bir yerde verilmelidir.
Sato gzlerini ksmt. ABD Kongre Binasnn Rotundasndayz profesr, Antik Gizemlerin kutsal
tapnanda deiliz.
Langdon, Dorusunu isterseniz hanmefendi, dedi. Size kar kacak pek ok tarihi tanyorum.
O srada ehrin br ucunda bulunan Trish Dunne, Kpn iindeki plazma duvarn nda oturuyordu.
Arama rmceini tamamlaynca Katherinein vermi olduu be anahtar kelimeyi girdi.
Hibir ey olmayacak.
Kk bir mitle, internette Go Fish oyununu balatan rmcei altrd. imdi bu szckler hzla,
tm dnyadaki metinlerle karlatrlyor, mkemmel eletirmeler aranyordu.
Trish tm bunlarn neyle ilgili olduunu dnmekten kendini alamyordu, ama Solomonlarla
almann, hikyenin tmn bilmemek anlamna geldiini artk kabul etmiti.
20. BLM
Robert Langdon kol saatine endieyle bir gz att. 19.58. Mickey Mouseun glmseyen yz neesini
yerine getiremedi. Peter bulmalym. Vakit kaybediyoruz.
Sato telefon amak iin bir sreliine yanndan uzaklam olsa da tekrar Langdona dnmt.
Profesr, sizi bir eyden al m koyuyorum?
Gmleinin kolunu saatinin zerine eken Langdon, Hayr hanmefendi, dedi. Sadece Peter iin
fazlasyla endieleniyorum.
Anlyorum ama emin olun ki, Petera yardm etmek iin yapabileceiniz en iyi ey, onu alkoyan
kiinin ne dndn anlamama yardmc olmanz.
Langdon bundan pek emin deildi ama Gvenlik Ofisi bakannn kendisinden istedii bilgiyi almadan
nce bir yere gidemeyeceini anlamt.
Sato, Az nce, Rotundann Antik Gizemler dncesine gre kutsal bir mekn olduunu sylediniz,
dedi.
Evet hanmefendi.
Bunu bana aklayn.
Langdon kelimelerini zenle semesi gerektiini biliyordu. niversitede bir smestr boyunca
Washington D.C.deki mistik sembolleri retmiti ve tek bana bu binada bile saylamayacak kadar ok
mistik e vard.
Amerika'nn gizli bir gemii var.
Amerikadaki sembolizmi her anlattnda rencileri, bu ulusun kurucularnn gerek niyetlerinin,
imdi pek ok siyasetinin iddia ettii gibi olmadn rendiklerinde hsrana urarlard.
Amerika iin tasarlanan kader, tarih iinde kayboldu.
Bu bakenti meydana getiren kurucular ona ilk bata Roma demilerdi. inden akan nehre Tiber
ismini vermiler, tarihteki byk tanr ve tanralarn -Apollon, Minerva, Vens, Helios, Vulcanus,
Jpiter- resimleriyle donatlm panteonlarla tapnaklarn bulunduu klasik bir bakent ina etmilerdi.
Pek ok byk antik ehirde olduu gibi, tam merkezine eskilere duyulan saygy gsteren bir ant
dikmilerdi; bir Msr obeliski. Kahire ve skenderiyedekinden daha byk olan dikilita, gkyzne
doru yz yetmi metre ykselerek, bu bakentin yeni ismini ald yar tanr kurucusuna kran ve
sayglarn sunuyordu.
Washington.
imdi, yzyllar sonra Amerika, kilise ile devlet ilerini birbirinden ayrm olmasna ramen, devlet
himayesindeki bu Rotunda antik dini sembollerle parldyordu. Rotundada bir dzineyi akn farkl tanr
vard, hem de Romadaki Panteondan bile daha fazla. Elbette Romadaki Panteon, 609 ylnda
Hristiyanla gemiti... ama bu panteon dinini hi deitirmemiti; gerek tarihinin izleri hl aka
grlebiliyordu.
Langdon, Bildiiniz gibi bu Rotunda, Romann en ok itibar gren tapnaklarndan birine ithafen
yaplmt: Vesla Tapna, dedi.
Vesta Bakireleri gibi mi? Sato, Romann bakire ate koruyucularnn, ABD Kongre Binasyla ne
gibi bir ilgisi olabileceini anlamam grnyordu.
Langdon, Romadaki Vesta Tapna yuvarlakt ve yerde, kutsal aydnlanma ateinin yand geni bir
delik vard. Bakire kzlar bu atein hi snmemesini salamakla grevliydiler, dedi.
Sato omuzlarn silkti. Bu Rotunda yuvarlak ama, yerde geni bir delik grmyorum.
Artk yok ama yllar boyunca bu odann ortasnda, u an Petern elinin bulunduu yerde byk bir
delik vard. Langdon yeri gsterdi. Dorusunu isterseniz, insanlarn dmesini engellemek iin yaplm
korkuluklarn yerdeki izini grebilirsiniz.
Dikkatle yere bakan Sato, Ne? diye sordu. Bunu daha nce hi duymamtm.
Galiba hakl. Anderson, bir zamanlar parmaklklarn durduu, daire eklindeki demir emberi
gsterdi. Bunlar daha nce de grmtm ama neden orada bulunduklar hakknda hi fikrim yoktu.
Yalnz deilsin, diye dnen Langdon, meclis yeleri de dahil Rotundann ortasndan geip de bir
zamanlar buradan Kongre Binas
Kriptana{34} -Rotundann altndaki bodrum kat- inildiini bilmeyen binlerce insan hayal etti.
Langdon onlara, Yerdeki delik sonradan kapatlmt, diye anlatmaya balad. Ama Rotunday
ziyaret edenler uzunca bir sre, aada yanan atei grdler.
Sato dnd. Ate mi? ABD Kongre Binasnda m?
Aslnda daha ok, byk bir meale saylr. Tam altmzdaki mahzende yanan sonsuz bir ateti.
Yerdeki delikten grlmesi bu salonu modern bir Vesta Tapna haline getiriyordu. Siyaset, din ve
dumann verdii hasar bu fikri bitirinceye kadar, atei elli yl boyunca canl tutan, binaya mahsus bir Vesta
Bakiresi -Kripta Bekisi denilen bir federal grevli- bile vard.
Hem Anderson, hem de Sato aknlk iinde Langdona bakyorlard.
Atk bir zamanlar burada ate yandn hatrlatan tek ey, bir kat aadaki kriptann zemininde bulunan
drt keli yldz pusulasyd. Bu pusula, bir zamanlar Yenidnyann drt kesine birden aydnlk veren
sonsuz Amerikan ateinin sembolyd.
Sato, Peki profesr, dedi. Sylediklerinize baklacak olursa, Petern elini buraya brakan kii tm
bunlar biliyordu, yle mi?
yle anlalyor. Ve ok daha fazlasn. Bu salonun her yannda, Antik Gizemlere duyulan inanc
yanstan semboller var.
Gizli bilgelik, diyen Satonun sesi alayc olmaktan ok uzakt. nsanlara tanrsal gler veren bir
bilgi mi?
Evet hanmefendi.
Bu lkenin Hristiyan temellerine pek yakmyor, yle deil mi?
yle grlebilir ama dorusu bu. nsann Tanrya dnmesine apotheosis denilir. Parkna varsanz
da varmasanz da bu Rotundadaki sembollerin temel esini bu anlay -insann Tanrya
dnmesiolutuuyor.
Apotleosis mi? Anderson, farkna varmann verdii aknlkla ban evirdi.
Evet. Anderson burada alyor. Biliyordur. Apotheosis kelimesinin gerek anlam kutsal
dnmdr. Yani insann Tanr olmas. Eski Yunancadan gelir: apo olmak, theos tanr.
Anderson aknlk iindeydi. Apotheosis Tanrlamak m demek? Hi fikrim yoktu.
Sato, Ben neyi bilmiyorum? diye sordu.
Langdon, Hanmefendi, dedi. Bu binadaki en byk resmin ismi Washingtonn Ge
Ykseliidir{35} Ve ak bir biimde George Washingtonn Tanrya dnmesini gsterir.
Sato pheyle bakyordu. Ben byle bir ey grmedim.
Dorusunu isterseniz, grdnze eminim. aretparman kaldran Langdon, yukary gsterdi.
Tam banzn stnde.
21. BLM
Washingtonn Ge Ykselii -Kongre Binas Rotundasnn kubbesini kaplayan drt yz otuz
metrekarelik fresk-1865 ylnda Constantino Brumidi tarafndan tamamlanmt.
Kongre Binasnn Michelangelosu diye bilinen Brumidi, tpk Michelangelonun istine apeline
sahip kt gibi, salonun en yksek tuvaline -tavana- bir fresk yaparak, Kongre Binas Rotundasna
sahip kmt. Michelangelo gibi Brumidinin de en gzel eserlerinden bazlar Vatikandayd. Fakat
Brumidi, yeni bir tapnak uruna Tanrnn en byk tapnan terk ederek 1852 ylnda Amerikaya g
etmiti. Bu yeni tapmak, yani ABD Kongre Binas imdi -Brumidi Koridorlarnda gz yanlgsna sebep
olan perspektif resimlerden, Bakan Yardmcs Odasnn friz tavanna kadar- onun ustalnn
rnekleriyle parldyordu. Fakat pek ok tarihiye gre Brumidinin aheseri, Rotundann tepesinden
bakan dev resimdi.
Robert Langdon ban kaldrp, tavam kaplayan byk freske bakt. rencilerinin bu freskteki tuhaf
betimlemeler karsnda gsterdikleri tepkiler genellikle houna giderdi, ama u anda kendini henz
anlayamad bir kbusun iinde kapana kslm gibi hissediyordu.
Ellerini kalasna koyan Bakan Sato yannda durmu, tepedeki tavana kalarn atarak bakyordu.
Langdon onun, ulusun merkezindeki bu resmi incelemek iin ilk defa bakanlarla ayn tepkileri verdiim
fark etti.
Mutlak bir akl karkl.
Langdon, yalnz deilsin, diye dnd. Washington'n Ge Ykselii pek ok insan iin baktka
daha da tuhaflaan bir resimdi. Elli be metre ykseklikteki kubbenin ortasn gsteren Langdon,
"Tablonun merkezinde grlen kii George Washington, dedi. Grdnz gibi cppesinin iinde, bir
bulutun zerinden, etrafnda on gen kzla lmllere tepeden bakyor. Bu apotheosis andr... yani
Tanrya dnt an.
Ne Sato, ne de Anderson bir ey sylediler.
Langdon, Onun yannda, diye devam etti. Yanl bir krolonojik sralamayla oturan figrler grrz.
Bunlar kurucularmza ileri dzeyde bilgi baheden antik tanrlardr. Minerva, ulusumuzun byk
mucitlerine -Ben Franklin, Robert Fulton ve Samuel Morsea- teknolojik ilham yeriyor. Langdon her
birini tek tek gsterdi. Ve ite urada Vulcanus, buharl makine yapmamza yardm ediyor. Onun
yanndaki Neptn, transatlantik kabloyu nasl deyeceimizi gsteriyor. Yannda Ceres; tarm tanras,
zahire kelimesi onun isminden tretildi. Bu lkenin gda retiminde dnya lideri haline gelmesini salayan
McCormick bierdverinin stnde oturuyor. Bu resim ak biimde, kurucularmzn tanrlardan byk
bir ilim aldklarn tasvir ediyor. Ban indirip Satoya bakt. Bilgi gtr ve doru bilgi insann, adeta
tanrsal mucizeler gerekletirmesini salar.
Baklarn yeniden Langdona indiren Sato, ensesini svazlad. Telefon kablosu demek iin Tanr
olmaya gerek yok.
Langdon, Gnmz insan iin belki, diye yant verdi. Ama eer George Washington, okyanusun
dier ucundaki insanlarla konuabilen, ses hznda uabilen ve Aya ayak basan bir rk haline geldiimizi
bilseydi, mucizeler yaratabilen tanrlara dntmz dnrd. Durdu. Bu durumu, gelecek bilimci
Arthur C. Clarken szleriyle tanmlayabilirim: Yeterince ileri olan herhangi bir teknoloji, sihirden ayrt
edilemez.
Dudaklarn bken Satonun derin dncelere dald belli oluyordu. Baklarn yerdeki ele evirip,
uzatlm iaretparmann gsterdii yn kubbeye kadar takip etti. Profesr, size yolu Petern
gsterecei sylenmiti, yle deil mi?
Evet, hanmefendi, ama...
Ban Langdondan gvenlik efine eviren Sato, ef, diye seslendi. u resme daha yakndan
bakabilir miyiz?
Anderson ban sallad. Kubbenin i tarafnda yrmek iin bir kpr var.
Langdon ban kaldrp, resmin hemen altnda belli belirsiz grnen ince parmaklklara baknca,
vcudunun kaskat kesildiini hissetti. Oraya kmamza gerek yok. Bir zamanlar ABD senatr ve
einin davetlisi olarak o kprye kmt ve ba dndrc ykseklikteki korkun geit yznden
baylacak gibi olmutu.
Sato, Gerek yok mu? diye sordu. Profesr, bu salonda kendisini Tanrya dntrebilecek bir kap
bulunduuna inanan bir adam var; tavandaki fresk insann Tanrya dnmesini sembolize ediyor ve
yerdeki el doruca tavan iaret ediyor. Grne baklrsa, her ey bizi yukarya ynlendiriyor.
Yukar bakan Anderson, Aslnda, diyerek sze girdi. Bunu pek kimse bilmez ama kubbede tpk bir
kap gibi alan, girintili, altgen bir pano vardr. Oradan bakp...
Langdon, Bir saniye. Asl meseleyi gz ard ediyorsunuz, dedi. Adam sembolik bir kap -var
olmayan bir geit- aryor. Yolu Peter gsterecek derken mecaz yapyordu. aret ve baparmaklar
yukar ynelmi, yn gsteren el figr Antik Gizemlerin iyi bilinen bir semboldr ve tm dnyadaki
antik sanatta ska grlr. Ayn el hareketi, Leonardo da Vincinin nl bayaptlarnda da -Son Akam
Yemei, Mneccimlerin Tapn ve Vaftizci Yahya- vardr. nsann Tanryla olan mistik balantsnn
semboldr. Yukardaki aadakine, aadaki yukardakine benzer. Kak adamn kelime seimi
imdi daha anlaml geliyordu.
Sato, Ben daha nce hi grmedim, dedi.
O halde daha fazla ESPN{36} seyret, diye dnen Langdon, ipi gsledikten sonra Tanrya
duyduklar kranla, gkyzn iaret eden atletleri seyretmekten her zaman keyif alrd. Onlar ksa bir
anlk da olsa mucizeler gerekletiren bir Tanrya dntren ve yukardaki varln tasdik eden bu
hareketin, acaba aralarndan ka Hristiyanlk ncesi bir gelenee ait olduunu biliyordu.
Langdon, Eer yardm dokunacaksa, Rotundada bu ekilde ilk grlen el Peternki deil, dedi.
Sato, ona sanki akln karm gibi bakt. Anlayamadm?
Langdon, onun BlackBerrysini iaret etti. George Washington Zeus yazp, Googleda arar msnz?
Sato kukuyla bakt ama yine de yazmaya balad. Ona yaklaan Anderson, omzunun stnden merakla
bakyordu.
Langdon, Bir zamanlar Rotundada, Tanr olarak tasvir edilmi, plak gsl bir George Washington
heykeli vard, dedi. Panteondaki Zeusla ayn pozisyonda oturuyordu. st ksm plakt, sol eliyle bir
kl tutuyordu, iaret ve baparmaklarn uzatt sa elini yukar kaldrmt.
Andersonn BlackBerryye aknlk dolu baklarndan, Satonun internette resmi bulduu
anlalyordu. Dur biraz. Bu George Washington m? Langdon, Evet, dedi. Zeus gibi gsterilmi.
Hl Satonun omzunun zerinden bakan Anderson, Eline bakn, dedi. Sa eli Bay Solomonnkiyle
ayn pozisyonda duruyor.
Langdon, dediim gibi. Burada bu ekilde grlen ilk el Peternki deil, diye dnd. Horatio
Greenoughn plak George Washington Rotundada ilk sergilendiinde, Washingtonin kyafet bulmak
iin aresizce gkyzne uzand akalar yaplmt. Ama Amerikann dini hedefleri deiince akac
eletiriler tartmalara dnm ve heykel kaldrlarak, dou bahesindeki bir kulbeye gnderilmiti.
imdiyse Smithsonian Ulusal Amerikan Tarihi Mzesindeki yerinde duruyordu. Heykeli orada grenler,
kurucusunun Kongre Binasndan bir Tanr gibi lkesine bakp gzettii bir zamann izlerini tadna hi
phe duymuyorlard... tpk Panteondan bakp gzeten Zeus gibi.
Ekibindekilerle konumak iin uygun bir zaman olduunu dnen Sato, BlackBerrysinde bir numara
tulamaya balamt. Ne rendik? Sabrla dinledi. Anlyorum... nce Langdona sonra Petern
eline bakt. Emin misin? Biraz daha dinledi. Tamam, teekkrler. Telefonu kapatp, yzn yeniden
Langdona dnd. Destek ekibim biraz aratrma yapt, u Gizemler Elinin var olduunu teyit ediyorlar.
Sylediiniz her eyi; parmak ularndaki be iareti -yldz, gne, anahtar, ta ve fener- ve bu elin eski
zamanlarda gizli bilgelii renmek iin bir davet olarak kullanldn onaylyorlar.
Langdon, Sevindim,dedi.
Sato, onu tersleyerek, Sevinmeyin, dedi. Anlalan, benden sakladnz eyi anlatncaya kadar bir
kmazn iindeyiz.
Anlamadm?
Sato, ona doru bir adm att. Dnp dolap ayn noktaya geliyoruz profesr. Kendi ekibimden
renebileceklerimden baka hibir ey sylemediniz. Bu yzden bir kez daha soruyorum: Bu akam
neden buraya getirildiniz? Sizi bu kadar zel klan ey ne? Sadece sizin bildiiniz ey ne? Langdon,
Bunu daha nce konumutuk! diye kt. Bu adamn neden benim bir eyler bildiimi dndn
bilmiyorum!
Az kalsn bu akam Kongre Binasnda olduunu Satonun nasl bildiini soracakt ama daha nce de
bunu konumulard. Sato bilgi vermiyor. Langdon, Bundan sonraki adm bilseydim, size sylerdim,
dedi. Ama bilmiyorum. Geleneksel olarak Gizemler Eli retmen tarafndan lenciye uzatlr. Bunun
hemen ardndan bir dizi talimatlar verilir... bir tapmaa nasl gidilecei, eitimi verecek ustann ismi gibi
eyler. Ama bu adamn bize brakt tek ey be tane dvme! Buradan... Langdon aniden sustu.
Sato, ona bakt. Ne oldu?
Langdon gzlerini yeniden ele evirdi. Be dvme. imdi sylediklerinin doru olmayabileceini
anlamaya balamt.
Sato, Profesr? diyerek steledi.
Langdon tyler rpertici nesneye yaklat. Yolu Peter gsterecek. Daha nce bu adamn Petern
avcunda bir nesne brakm olabileceini dnmtm. Harita, mektup veya talimatlar dizisi gibi bir
ey.
Anderson, Brakmam, dedi. Grdnz gibi parma yeterince sk kapatlmam.
Langdon, Haklsnz, dedi. Ama bana yle geliyor ki... Eilip, Petern avcunda, parmaklarn
altnda kalan ksm grmeye alt. Belki de kda yazlmamtr.
Anderson, Dvme mi? diye sordu.
Langdon ban sallad.
Sato, Avcunda herhangi bir ey gryor musunuz? diye sordu. Daha aa eilen Langdon, geveke
bklm parmaklarn altn grmeye alt. Bu adan imknsz. Ben...
Ona doru yryen Sato, Ah, Tanr akna, dedi. An u lanet eyi! Anderson onun nne geti.
Efendim! Dokunmadan nce gerekten de adli tbb beklemeliyiz...
Sato, onu iterek elin yanna geldi. Ben cevap istiyorum, diyerek yere melip Langdon elin
yanndan uzaklatrd.
Ayaa kalkan Langdon, Satonun cebinden bir kalem karp, kapal duran parman altna dikkatlice
yerletirmesini rpertiyle izledi. Sonra, avcunun ii grnp, el tamamen alncaya kadar parmaklar
teker teker yukar kaldrd.
Ban Langdona doru kaldrdnda yznde hafif bir tebessm vard. Yine hakl ktnz profesr.
22. BLM
Laboratuvar arnlayan Katherine Solomon nlnn kolunu yukar ekerken saatine gz att.
Beklemeye alkn bir kadn deildi, ama u anda tm dnyann beklemede olduunu hissediyordu.
Trishin arama rmceinin sonularn, aabeyinden haber almay ve bu skntl durumdan sorumlu olan
adamn telefon etmesini bekliyordu.
Keke bana bundan bahsetmeseydi, diye dnd. Katherine normalde yeni insanlarla tanma
konusunda son derece dikkatli davranrd, ama bu adamla henz bu akamst tanm olmasna karn,
birka dakika iinde gvenini kazanmt. Hem de tamamen.
Telefon, Katherine evde haftann bilim dergilerini okuyarak pazar keyfi yapt srada gelmiti.
Allmadk derecede haval bir ses, Bayan Solomon? demiti. smim Dr. Christopher Abaddon.
Sizinle aabeyiniz hakknda birka dakika konuabilir miyiz?
Affedersiniz, kim aryor dediniz? diye sormutu. Ve benim zel numaram nasl rendiniz?
Dr. Christopher Abaddon.
Katherine bu ismi daha nce duymamt.
Adam durumun biraz tuhaflaacan ima edercesine boazn temizlemiti. zr dilerim Bayan
Solomon. Aabeyinizin benden bahsettiini sanyordum. Ben doktoruyum. Cep telefonunuz acil durumda
aranacaklar listesinde yazyor.
Katherinein kalbi adeta yerinden frlamt. Acil dununda aranacaklar m? Bir ey mi oldu?
Adam, Hayr... sanmyorum, dedi. Bu sabah aabeyiniz randevusuna gelmedi ve ben brakt
numaralardan kendisine ulaamyorum. Randevularna gelmeyecei zaman mutlaka arard, bu yzden biraz
endielendim. Size telefon amakta tereddt ettim ama...
Hayr hayr, nemli deil. Aradnz iin teekkr ederim. Kamerine hl doktorun ismini karmaya
alyordu. Aabeyimle en son dn sabah grtm. Byk ihtimalle cep telefonunu amay unutmutur.
Katherine ksa bir sre nce ona bir iPhone vermiti, ama Peter hl nasl kullanldn renmeye
zahmet etmemiti.
Doktoru olduunuzu sylediniz deil mi? diye sordu. Petern benden saklad bir hastal m
var?
Hatta uzun bir sessizlik oldu. ok zgnm, sanrm sizi aramakla byk bir mesleki hata yaptm.
Aabeyiniz bana geldiinden haberiniz olduunu sylemiti ama imdi yle olmadn anlyorum.
Aabeyim doktoruna yalan m syledi? Katherinein kaygs giderek byyordu. Hasta m?
zgnm Bayan Solomon, doktor-hasta mahremiyeti, aabeyinizin durumunu size anlatmam
engelliyor, zaten hastam olduunu syleyerek yeterince bilgi verdim. imdi kapatmam gerekiyor, eer
bugn kendisinden bir haber alrsanz beni aramasn syler misiniz? yi olduunu bilmek istiyorum.
Katherine, Bekleyin! demiti. Ltfen bana Petern neyi olduunu syleyin!
Yapt hatadan tr keyfinin kat anlalan Dr. Abaddon iini ekmiti. Bayan Solomon,
zntnz anlayabiliyorum ve sizi sulamyorum. Aabeyinizin iyi olduuna eminim. Daha dn
ofisimdeydi.
Dn m? Ve bugn iin de bir randevu mu ald? Acil bir durum gibi grnyor.
Adam nefesini brakt. Bence ona biraz daha zaman tanyalm... imdi ofisinize geliyorum, diyen
Katherine kapya yneldi. Yeriniz nerede?
Sessizlik.
Katherine, Dr. Christopher Abaddon? demiti. Adresinizi kendim de bulabilirim. sterseniz siz
verin. Her iki ekilde de oraya geliyorum. Doktor durmutu. Bayan Solomon eer sizinle grrsem,
yaptm hatay kendim aklayncaya kadar aabeyinize bir ey sylememe nezaketini gsterir misiniz?
Olur.
Teekkrler. Ofisim Kalorama Heightsta. Adresi verdi.
Katherine yirmi dakika sonra Kolarama Heightsn grkemli caddelerinde arabasyla ilerliyordu.
Aabeyinin btn telefonlarn aram ama cevap alamamt. Aslnda aabeyinin nerede olduu
konusunda kayglanmyordu. Ama onun gizlice bir doktora grnmesi... can skcyd.
Katherine sonunda adresi bulduunda, ban kaldrp binaya aknlkla bakt. Buras doktor
muayenehanesi mi?
Karsndaki zengin maliknenin demir parmaklklar, gvenlik kameralar ve byk bir bahesi vard.
Adresi yeniden kontrol etmek iin yavalaynca, gvenlik kameralarndan biri ona doru evrildi ve
kapnn kanad geriye doru ald. Arabasn garaj yolunda ar ar sren Katherine alt arabayla bir
limuzinin durduu garajn yanna park etti.
Bu adam nasl bir doktor?
Arabasndan inerken maliknenin n kaps ald ve ho biri dar kt. Yakkl, hayli uzun boylu ve
tahmin ettiinden daha genti. Buna ramen, daha yal bir adamn grgs ve nezaketini tayordu. Koyu
renk bir takmla kravat takmt ve gr sar salar kusursuz biimde taranmt.
Fslt gibi bir sesle, Bayan Solomon, ben Dr. Christopher Abaddon, dedi. Katherine tokalarlarken
cildinin przsz ve bakml olduunu hissetti.
Katherine Solomon, derken, adamn allmadk derecede przsz ve bronz grnen cildine
bakmamaya gayret etti. Makyaj m yapm?
Katherine evin gzel denmi antresine admn atarken iinde bir huzursuzluk hissetti. Arkada hafif
tonda klasik mzik alyordu ve ierisi tts kokuyordu. Buras harika, dedi. Ama tabii ben... ofise
daha ok benzeyen bir yer hayal etmitim.
Evimden alabildiim iin anslym. Adam, onu minesinde atein trdamakta olduu bir salona
gtrd. Ltfen rahatnza bakn. ay demliyorum. Getireyim de konualm. Mutfaa doru gidip,
gzden kayboldu.
Katherine Solomon oturmad. Kadnlk igdleri, gvenmeyi rendii gl sezgilerdi ve burasyla
ilgili bir ey onu rahatsz ediyordu. Doktor muayenehanelerinden tand hibir ayrnt gzne
arpmyordu. Antikalarla donatlm salonun duvarlar klasik sanatla, tuhaf efsaneleri konu alan
resimlerle doluydu. plak vcutlar canl renklerle fevkalade resmedilmi Gzeller'i{37} betimleyen
byk bir tablonun nnde durdu. Bu orijinal Michael Parkes tablosu. Dr. Abaddon elinde buhar tten
bir ay tepsisiyle usulca yanna gelmiti. Atein yanna otururuz diye dnmtm. Ne dersiniz? Onu
salona gtrp, koltuunu gsterdi. Evhamlanmanza gerek yok.
Katherine fazla hzl bir ekilde, Evhamlanmyorum, dedi.
Doktor, ona glmsedi. nsanlarn ne zaman evhamlandklarn bilmek benim iim.
Anlayamadm?
Ben pratisyen psikiyatrm Bayan Solomon. Mesleim bu. Aabeyiniz bir yldr bana geliyor.
Terapistiyim.
Katherine bakakalmt. Aabeyim terapiye mi geliyor?
Adam, Hastalar terapiye devam ettiklerini genellikle kendilerine saklamak isterler, dedi. Sizi
aramakla hata ettim, ama aabeyiniz beni yanl ynlendirdi.
Benim... hi bilgim yoktu.
Mahcup bir sesle, Sizi endielendirdiysem zr dilerim, dedi. Tantmzda yzm incelediinizi
fark ettim ve evet, makyaj yapyorum. Sklgan bir ifadeyle yanana dokundu. Saklamak istediim bir
cilt sorunum var. Makyajm genellikle eim yapyor, ama o buralarda olmadnda kendim beceriksizce
bir eyler yapmaya alyorum.
Utantan bir ey syleyemeyen Katherine ban sallad. Ve bu muhteem salar... Gr, sar salarna
dokundu. Peruk. Cildimdeki sorun sa kklerimi de etkiledi ve dkldler. Omuzlarn silkti. Sanrm
d grnme biraz dknm.
Katherine, Ben de biraz kabaym, dedi.
Deilsiniz. Dr. Abaddonn tebessm onu yumuatmt. Balayalm m? Yannda belki biraz ay
alrsnz?
Atein nnde otururlarken, Abaddon aylar doldurdu. Aabeyiniz seanslarmzda beni ay servisi
yapmaya altrd. Bana Solomonlarn ok ay ien bir aile olduunu sylemiti.
Katherine, Aile gelenei, dedi. ekersiz ltfen.
aylarn yudumlarken bir sre havadan sudan konutular, ama Katherine aabeyiyle ilgili bilgi almak
iin sabrszlanyordu. Aabeyim neden sizi grmeye geliyordu? diye sordu. Ve neden bana sylemedi?
Dorusunu sylemek gerekirse, Peter hayatnda pek ok trajedi yaam; gen yatayken babasn
kaybetmi, ardndan be yl arayla olunu ve annesini topraa vermiti. Buna ramen hayatla mcadele
etmenin hep bir yolunu bulmutu.
Dr. Abaddon ayndan bir yudum ald. Aabeyiniz gvendii iin bana geldi. Aramzda normal bir
doktor hasta ilikisinden daha gl bir ba var. minenin yannda duran ereveli bir belgeyi gsterdi.
Diplomaya benziyordu ama sonra Katherine ift bal Zmrdanka kuunu fark etti. Mason musunuz?
Hem de en st derece.
Peterla ben bir tr karde saylrz.
Otuz nc dereceye davet edildiinize gre, ok nemli bir ey yapm olmalsnz.
Pek yle saylmaz, dedi. Ailemden gelen bir servetim var. Masonik hayr kurulularna ykl
miktarda ba yaptm.
Katherine imdi aabeyinin bu gen doktora neden gvendiini anlyordu. Aileden zengin bir mason,
hayr ileriyle ve antik mitolojiyle ilgileniyor, daha ne olsun? Dr. Abaddon ile aabeyinin ilk bata
tahmin ettiinden daha fazla ortak noktalar vard.
Katherine, Aabeyimin neden size geldiini sorarken, neden sizi setiini sormadm. renmek
istediim, neden bir psikiyatra geldii?
Dr. Abaddon glmsedi. Evet, biliyorum. Soruyu nazik biimde atlatmaya alyordum. Bu gerekten
bahsetmemem gereken bir konu. Durdu. Ama yine de sohbetlerimizi aabeyinizin sizden saklyor
olmasna ardm, nk dorudan sizin aratrmalarnzla ilgililer.
Tmyle hazrlksz yakalanan Katherine, Benim aratrmalarm m? diye sordu. Aabeyim
aratrmalarmdan m bahsediyor?
Aabeyiniz yakn bir zaman nce, laboratuvarnzda yaptnz bulularn psikolojik etkileri
konusunda mesleki fikrimi almak iin bana geldi. Katherine neredeyse itii ayla bouluyordu.
Gerekten mi? Ben... ok ardm, diyebildi. Petern aklnda ne var? Ruh doktoruna benim
almalarmdan m bahsediyor?! Yaptklar gvenlik protokolne gre, Katherinein almalarndan
kimseye bahsetmeyeceklerdi. Bundan da nemlisi, gizlilik aabeyinin fikriydi.
Eminim farkndasnzdr Bayan Solomon, aabeyiniz almalarnz halka duyurulduunda olacaklar
konusunda olduka kaygl. Dnyada nemli lde bir felsefi deiim yaanacan dnyor... ve
olaslklar... psikolojik adan tartmak iin bana geldi.
Anlyorum, diyen Katherinein elindeki ay fincan hafife titremeye balamt.
lgin sorular tarttk: Yaamn byk gizemleri ortaya ktnda insanlarn durumu ne olacak? tikat
diye tanmladmz inanlarn... birden gerek olduklar kantlanrsa ne olacak? Veya efsane olmadklar
ortaya karsa? Baz sorularn cevapsz braklmas gerektiini syleyenler kabilir.
Katherine duyduklarna inanamyordu ama duygularn belli etmedi. Umarm alnmazsnz Dr.
Abaddon ama iimin ayrntlarndan bahsetmemeyi tercih ederim. Hemen halka ilan etmeyi dndm
herhangi bir ey yok. imdilik yaptm keifler, laboratuvarmda bir sr olarak kalacak. lgin.
Abaddon sandalyesinde geriye yaslanp, bir sre dncelere dald. Her halkrda aabeyinizden bugn
de gelmesini istedim, nk bir krizin eiinde gibiydi. Bu gibi zamanlarda, hastalarmn...
Kriz mi? Katherinein kalbi hzla atmaya balamt. Sinir krizi gibi mi? Aabeyinin herhangi bir
ey yznden sinir krizi geirebileceini hayal edemiyordu.
Abaddon nazike elini uzatt. Ltfen. Sizi zdm gryorum. ok zgnm. Bu tuhaf koullar
altnda, kendinizi cevap almaya mecbur hissettiinizi anlyorum.
Katherine, Mecbur hissedip hissetmemem nemli deil, dedi. Ailemden geriye kalan tek kii Peter.
Onu benden daha iyi kimse tanyamaz. Bu yzden bana olanlar anlatrsanz, size yardm edebilirim.
Hepimiz ayn eyi istiyoruz, Petern iyiliini.
Uzun sre sessiz kalan Dr. Abaddon, Katherinene hak verir gibi ban sallad. Sonunda konutu.
unu akla kavuturalm Bayan Solomon. Bu bilgiyi sizinle paylamaya karar verirsem, bunu sadece
sezgilerinizin aabeyinize yardm etmeme faydas dokunacan dndm iin yaparm.
Elbette.
ne doru eilen Abaddon. dirseklerini dizlerine dayad. "Bayan Solomon, aabeyinizin bana geldii
sre boyunca, derin bir sululuk duygusu tadn hissettim. Bu konuda ona hi bask yapmadm, nk
bana gelmesinin sebebi bu deil. Ama dn, baz sebeplerden tr sonunda ona sormak zorunda kaldm.
Abaddon gzlerini kadnnkilere dikti. Aabeyiniz beklenmedik bir ekilde ald. Annenizin ld
akam yaananlar da dahil olmak zere... duymay beklemediim eyler anlatt.
Noel arifesi... yaklak on yl nce. Kollarmda ld.
Bana, annenizin bir soygun giriimi srasnda evde ldrldn syledi. Aabeyinizin sakladn
sand bir eyi almak iin bir adam evinize girmi, yle mi?
Bu doru.
Abaddon gzleriyle onu inceliyordu. Aabeyiniz adam vurup ldrdn syledi, doru mu?
Evet.
Doktor, enesini svazlad. Evinize girdiinde bu adamn ne aradn hatrlyor musunuz?
Katherine on yl boyunca bu an hafzasndan silmek iin uramt. Evet, ne istedii ok akt, ama
hibirimiz neden bahsettiini bilmiyorduk. stei hibirimiz iin bir anlam ifade etmiyordu.
Sanrm, aabeyinize bir ey ifade etmi.
Ne? Katherine yerinde doruldu.
En azndan dn bana anlatt hikyeye gre, Peter evinize giren kiinin ne aradn biliyormu. Ama
bunu vermek istememi ve o yzden de bilmiyormu gibi davranm.
Bu ok sama. Peter o adamn ne istediini bilmiyordu. steklerinin hibir mant yoktu!
lgin. Dr. Abaddon durup baz notlar ald. Yine de nce belirttiim gibi, Peter, bana bildiini
syledi. Aabeyiniz bu adamla ibirlii yapm olsayd, annenizin bugn hl hayatta olabileceine
inanyor. Sululuk hissinin sebebi, verdii bu karar.
Katherine ban iki yana sallad. Bu ok sama...
Abaddon tedirgin bir ifadeyle kamburunu kard. Bayan Solomon bu konuma ok faydal oldu.
Aabeyinizin gereklerle yzlemekte glk ektiini dndm. tiraf etmeliyim ki. byle olmasndan
korktum. Bugn yeniden gelmesini bu yzden istedim. Travma yaratan hatralar sz konusu olduunda,
bylesi hayallere kaplmak ender rastlanan bir ey deil.
Katherine yeniden ban iki yana sallad. Peter hayallere kaplacak biri deildir, Dr. Abaddon.
Evet, size katlyorum ama...
Ama ne?
Ama bahsettii bu saldr... bana anlatt uzun ve kapsaml bir hikyenin sadece balangcyd.
Katherine oturduu yerde ne doru eildi. Peter size ne anlatt? Abaddon zgn bir ifadeyle
glmsedi. Bayan Solomon, size bir ey soraym. Aabeyiniz Washingtonda sakl olduuna inand bir
eyden... veya byk bir hzineyi saklama konusunda stlendiine inand bir grevden... ya da eskilerin
kayp bilgeliinden size hi bahsetti mi? Katherinein az ak kalmt. Siz neler sylyorsunuz?
Dr. Abaddon derin bir soluk ald. imdi anlatacaklarm sizi ok artacak Katherine. Gzlerini
onunkilere dikti. Ama bununla ilgili bildiiniz herhangi bir ey varsa bana anlatmanzn byk faydas
olacak. aya uzand. Biraz daha ay?
23. BLM
Baka bir dvme.
Petern ak avcunun yannda melen Langdon, bkl duran cansz parmaklarn altnda sakl yedi
kk sembol inceledi.
Bununla birlikte, geri kalan karakterler de Romen alfabesi kullanlarak yorumlanabiliyor, yani SBB.
Langdon yapt tahlilin bo baklara sebep olacan sanmt ama Andersonn ifadesi hemen deiti.
ef, SBB mi? diye sordu.
Sato, Andersona dnd. Yanl hatrlamyorsam burada, Kongre Binasndaki bir numaralandrma
sistemi olmal.
Andersonn rengi solmutu. yle.
Sato tatszca glmseyip, Andersona ban sallad. ef, beni takip edin ltfen. Sizinle zel olarak
konumak istiyorum.
Bakan Sato, Anderson duyulmayacaktan bir noktaya gtrrken, Langdon hayretler iinde bekledi.
Burada ne halt oluyor? SBBXIII de ne?
ef Anderson bu akamn bundan daha ilgin olamayacan dnyordu. El, SBB13 m diyor?
Dardan birinin SBB13 bir yana, SBByi duymu olmasna bile armt. Anlalan Peter Solomonn
eli grld gibi yukary deil... tam tersindeki bir yeri iaret ediyordu.
Bakan Sato, Anderson, Thomas Jeffersonn bronz heykelinin yanndaki tenha bir blgeye gtrd.
ef, dedi. SBB13n yerini bildiinden eminim.
Elbette.
eride ne olduunu biliyor musun?
Hayr, bakmadan bilemem. Yllardr kullanldn bile sanmyorum. yi, imdi aacaksn.
Anderson kendi binasnda ne yapacann sylenmesinden holanmamt. Efendim, bu sorun
yaratabilir. lk nce grev listesini kontrol etmeliyim. Bildiiniz gibi aa katlar zel ofis veya depo
olarak kullanlrlar ve bu odalarla ilgili zel gvenlik protokol...
Sato, SBB13 bana aacaksn, dedi. Yoksa Gvenlik Ofisini arar, kobayla bir ekip
gndermelerini sylerim.
Anderson uzunca bir sre ona baktktan sonra telsizini karp, dudaklarna gtrd. Anderson
konuuyor. SBByi aacak birini gnderin. Be dakika sonra benimle orada bulusun.
Cevap veren sesin akl karm gibiydi. ef, SBB dediinizi teyit eder misiniz?
Doru. Hemen birini gnderin. Bir de fener gerekecek. Telsizini yerine yerletirdi. Andersonn
kalbi yerinden kacakm gibi arparken, Sato yaklat ve iyice fsldayarak konutu.
ef, vakit kstl, dedi. Bizi aadaki SBB13e mmkn olduunca abuk indirmeni istiyorum.
Peki efendim.
Senden baka bir ey daha isteyeceim.
Haneye tecavzden baka m? Anderson kar kacak konumda deildi ama Petern eli Rotundada
ortaya ktktan dakikalar sonra Satonun geldiini de gz ard etmiyordu. imdiyse mdr, pozisyonunu
Kongre Binasnn zel blmlerine gemek iin kullanyordu. Bu akam imdiye kadar sergiledikleriyle
hep bir adm nde gitmiti.
Sato salonun kar tarafnda duran profesr gsterdi. Langdonn omzundaki spor anta.
Anderson bir gz att. Ne olmu?
Sanrm Langdon binaya girerken grevliler kontrolden geirmilerdir.
Tabii ki. Tm antalar taramadan geirilirler.
Filmini grmek istiyorum. O antann iinde ne olduunu bilmek istiyorum.
Anderson, Langdonn akam boyunca yannda tad antaya bakt. Ama... sorsak daha kolay olmaz
m?
steimin neresi anlalmad?
Anderson yeniden telsizini kararak, Satonun isteini yerine getirdi. Sato, ona BlackBerry adresini
verip, ekibindekiler filmi bulur bulmaz dijital kopyasn e-postayla gndermelerini syledi. Anderson
istemeden de olsa boyun edi.
Adli tptakiler imdi kesilmi eli Kongre Binas polisine teslim edeceklerdi ama Sato onlara dorudan
Langleydeki ekibine gndermelerini emretti. Anderson artk itiraz etmekten yorulmutu. Minik bir Japon
buharl silindiri tarafndan yenilgiye uratlmt.
Sato adli tptakilere, Ve o yz de istiyorum, diye seslendi.
ef teknisyen bu istei sorgulayacak olduysa da sonradan bunu yapmamann daha iyi olacana karar
verdi. Altn yz Petern parmandan karp, effaf bir delil torbasna koydu ve Satoya verdi. Sato
yz cebine attktan sonra Langdona dnd.
Gidiyoruz profesr. Toparlann.
Langdon, Nereye gidiyoruz? diye yantlad.
Bay Anderson takip edin.
Anderson. evet, diye dnd. Ve beni yakndan takip et. SBB, Kongre Binasnda ok az kiinin
ziyaret ettii bir yerdi. Oraya ulamak iin minik odalardan meydana gelen uzun bir labirentten ve bodrum
katnn altndaki dar geitlerden geeceklerdi. Bir zamanlar burada kaybolan Abraham Lincolnn en
kk olu Tad, lmle burun buruna gelmiti. Anderson, Sato byle bana buyruk davranmaya devam
ederse, Robert Langdon da benzer bir kaderin beklediini dnyordu.
27. BLM
Sistem gvenlik uzman Mark Zoubianis, pek ok ii ayn anda yapabilmekle vnrd. imdiyse
televizyonun uzaktan kumandas, telsiz telefon, dizst bilgisayar, PDA{42} ve byk bir kse patlam
msrla Japon minderinde oturuyordu. Bir gz sessiz oynayan Redskins manda, bir gz de dizst
bilgisayarndayd ve bir yl akn zamandr hi haber almad kadnla Bluetooth kulaklndan
konuuyordu.
ampiyonluk ma akamnda ancak Trish Dunne arar zaten.
Sosyal davran becerisinden yoksun olduunu bir kez daha kantlayan eski i arkada, onunla sohbet
edip iyilik istemek iin Redskins man semiti. Eski gnlerden ve akalarn ne kadar zlediinden
bahsettikten sonra Trish asl meseleye gemiti: Byk ihtimalle D.C.de bulunan gvenli bir sunucunun,
gizli IP adresini bulmaya alyordu. Sunucuda ksa bir metin vard ve Trish tamamna... veya en azndan
bu dokmann sahibinin kim olduu bilgisine erimek istiyordu.
Mark ona, doru adam, yanl zamanlama, demiti. O zaman Trish onun dehasn pohpohlayacak
szler sylemi -ki ou doruydu- ve Zoubianis ne olduunu anlamadan, kendini dizst bilgisayarna
garip grnen bir IP adresini yazarken bulmutu.
Saylara bakan Zoubianis o an bir huzursuzluk hissetti. Trish, bu IPnin acayip bir format var. Alenen
aklanmayan bir protokolle yazlm. Byk ihtimalle hkmet istihbaratna veya orduya ait.
Ordu mu? Trish kahkaha att. nan bana bu sunucudan redakte edilmi bir dokman aldm ve
kesinlikle orduya ait deildi. Ubirim penceresini aan Zoubianis bir traceroute denedi. Senin
traceroute almad m demitin?
Evet. ki kez. Hep ayn atlama oldu.
Benimki de yle. Bir tan sorgulamas balatt. Peki bu IPyi ilgin klan nedir?
Bu adresteki arama motoruyla balant kuran bir delegator altrdm ve redakte edilmi bir dokman
buldum. O dokmann tamamn grmek istiyorum. Aslnda onlara bedelini demeye hazrm ama IPnin
kime ait olduunu ve nasl ulaacam bulamyorum.
Zoubianis kalarn atarak ekrana bakt. Bundan emin misin? nk u anda bir tamlayc
altryorum ve bu kalkann kodlamas... olduka ciddi.
te bu yzden byk paralar alyorsun.
Zoubianis bunu bir dnd. Bu kadar kolay bir i iin ona servet dyorlard. Bir sorum var Trish.
Bu konuda neden bylesine isteklisin? Irish durdu. Bir arkadama iyilik yapyorum.
zel biri olmal.
Evet zel bir kadn.
Kendi kendine kkrdayan Zoubianis sustu. Biliyordum.
Sabrsz bir tonla konuan Trish, Dinle, dedi. Bu IPyi bulabilecek kadar iyi misin? Evet mi hayr
m?
Evet, o kadar iyiyim. Ve evet, benimle kedi fareyle oynar gibi oynadn biliyorum.
Ne kadar srer?
Konuurken bir yandan yazan Zoubianis, Uzun srmez, dedi. Onlarn bilgisayar andaki bir
makineye girmem on dakikam alr. Girdikten ve aradm bulduktan sonra seni ararm.
ok makbule geecek. Sylesene, iyi misin?
imdi mi soruyor? Trish Tanr akna, beni ampiyonluk ma akamnda aradn, imdi de sohbet
etmek mi istiyorsun? Bu IPyi kurcalamam istiyor musun, istemiyor musun?
Teekkrler Mark. Telefonunu bekleyeceim.
On be dakika, diyen Zoubianis, patlam msr ksesini ald ve man sesini at.
Kadnlar.
Beni nereye gtryorlar?
Langdon telala Anderson ve Sato ile birlikte Kongre Binasnm derinliklerine doru ilerlerken, aa
doru att her admda kalbinin biraz daha hzl arptn hissediyordu. Yolculua Rotundann bat
revandan balamlar, mermer basamaklardan indikten sonra. Rotundann tam altndaki nl mahzene
alan geni kapya varmlard.
Kongre Binas Kriptas.
Burada hava daha ard ve Langdon imdiden kapal yerde kalma korkusunun depretiini
hissediyordu. Kriptann alak tavan ve ierideki hafif k, balarnn stndeki geni ta zemini
destekleyen krk adet Dorik stunu vurguluyordu. Sakinle Robert.
Dairesel alann sol tarafna doru hzla dnen Anderson, Bu taraftan, dedi.
Neyse ki bu kriptada ceset yoktu. Bunun yerine heykeller, Kongre Binasnn bir maketi ve resmi cenaze
trenlerinde tabutlarn yerletirildii katafalklar iin kullanlan alak bir depo vard. Grup, zeminin tam
ortasnda bir zamanlar Sonsuz Atein yand yerdeki drt keli mermer pusulaya hi bakmadan geip
gitti.
Anderson acelesi varm gibi davranyordu, Sato ise yine ban BlackBerrysine gmmt. Langdon,
buradan her gn hkmetle yaplan telefon grmelerini desteklemek iin Kongre Binasmn her kesine
gezgin hizmet salaycs dendiini duymutu.
Kriptadan verevine getikten sonra lo kl bir girie geldiler ve sarmal koridorlarn arasnda
dolamaya baladlar. Geitlerde, zerlerinde numaralar bulunan kaplar dizilmiti. Langdon kvrlarak
ilerlerken kaplarn stndeki saylar okudu.
S154... S153... S152...
Bu kaplarn ardnda ne olduuna dair hibir fikri yoktu ama artk en azndan bir ey akla
kavumutu; Peter Solomon'n aveunun iindeki dvmenin anlam. SBB13, ABD Kongre Binasnm bir
yerlerindeki, numaralandrlm bir kap olmalyd.
antasn kaburgalarna iyice yaslayp, Solomonn verdii kk paketin SBB13 diye iaretlendirilmi
bir kapyla ne ilgisi olabileceini merak eden Langdon, Bu kaplar ne? diye sordu.
Anderson, Ofisler ve depolar, dedi. Satoya bir gz atp, zel ofisler ve depolar, diye ekledi.
Sato ban BlackBerrysinden kaldrp bakmad bile.
Langdon, Kk grnyorlar, dedi.
Pek ou byk bir dolap kadardr ama hl D.C.nin en gzde gayri menkulleri olduklarn
syleyebilirim. Buras ilk Kongre Binasnn kalbi, eski Senato ise iki kat stmzde.
Langdon, Peki ya SBB? diye sordu. Oras kimin ofisi?
Kimsenin. SBB zel bir depodur ve belirtmeliyim ki duyduumda ok ardm...
Kafasn BlackBerrysinden kaldrmayan Sato, ef Anderson, diyerek lafn kesti. Siz bizi oraya
gtrn yeter.
Dilerini skan Anderson, artk karma bir depolama tesisiyle destans bir labirente benzemeye balayan
bu yerde onlara sessizce rehberlik etti. Hemen her duvarda, bu koridorlar andaki ofislerin yerini
gstermeye alan, ileri ve geri iaretleriyle ynlendirme tabelalar vard.
5742- S152...
ST1- ST70...
H1-H166&HT1-HT67...
Langdon buradan tek bana kabileceini hi sanmyordu. Buras bir labirent. Tek fark edebildii,
Senato veya Temsilciler Meclisi tarafnda bulunmalarna bal olarak ofis numaralarnn 5 ya da H
harfleriyle baladklaryd. ST ve HT diye adlandrlan yerler, Andersonn Teras Kat dedii yerde
olmalyd.
Hl SBB 'nin esamesi yok.
Sonunda, anahtar kartla alan ar bir elik kapnn nne vardlar.
Langdon yaklatklarn hissetti.
Anahtarna uzanan Anderson tereddt etti. Satonun taleplerinden rahatszlk duyuyormu gibiydi.
Sato, ef, diyerek onu harekete geirdi. Btn gece bekleyemeyiz. Anderson isteksizce anahtar
kartn yerletirdi. elik kap araland. terek anca, ardndaki antreye admlarn attlar. Ar kap
arkalarndan tkrdayarak kapand.
Langdonn bu girite ne grebilecei konusunda en ufak bir fikri yoktu ama karsnda duran manzaray
beklemedii kesindi. Aa doru inen bir merdivene bakyordu. Olduu yerde durup, Yine mi aa
iniyoruz? dedi. Kriptann altnda bir kat daha m var?
Anderson, Evet, dedi. SB Senato Bodrumunun ksaltlmdr. Langdon kendi kendine homurdand.
Tanrm, ne harika!
29. BLM
SMSCnin aalkl giri yolundaki araba farlar, bekinin son bir saat iinde grd ilk araca aitti.
Grev bilinciyle, tanabilir televizyonunun sesini kst ve attrmalklarn tezghn altna sokuturdu.
Kt zamanlama. Redskinsin altaki tantmlar bitmek zereydi ve karmak istemiyordu.
Araba yaklarken, nndeki defterde yazan ismi kontrol etti.
Dr. Christopher Abaddon.
Katherine Solomon az nce arayarak, gvenlie bu konuun geleceini haber vermiti. Bu doktorun kim
olduu konusunda bekinin hibir fikri yoktu ama iyi para kazand belliydi; siyah bir limuzinle
geliyordu. Uzun ve gsterili ara, nbeti kulbesinin yannda durunca, ofrn siyah cam sessizce aa
indi.
apkasn hafife kaldran ofr, yi akamlar, dedi. Ba tral ve iri yapl bir adamd. Radyodan
futbol man dinliyordu. Dr. Christopher Abaddon, Bayan Katherine Solomona getirdim.
Beki ban sallad. Kimlik ltfen.
ofr arm grnyordu. Affedersiniz, Bayan Solomon nceden haber vermedi mi?
Televizyona kaamak bir bak atan beki, ban sallad. Yine de kimlik sorup, ziyareti listesine
ilemem gerekiyor. zgnm, kurallar byle. Doktorun kimliini de grmem gerek.
Sorun deil. Koltuunda geriye dnen ofr, yolcu koltuklar ve ofr arasndaki blmeden ksk
sesle konutu. O bunu yaparken, beki maa bir kez daha bakt. Redskins oyuncular imdi ba baa
vermi konuuyorlard ve beki, oyun balamadan nce bu limuzini ieri sokmay diliyordu.
ofr yeniden nne dnp, arka taraftan ald anlalan kimlii uzatt.
Kart alan beki hemen sisteme girdi. D.C. ehliyeti, Kalorama Heightta bir tane Christopher Abaddon
olduunu gsteriyordu. Fotorafta mavi spor ceketli, kravat ve mendil takm, yakkl, sarn bir adam
vard. DMVye{43} giderken kini yakasna mendil takar?
Televizyondan bouk bir sevin nidas ykselince beki dnp bakt ve Redskins oyuncusunun
parman yukar kaldrp, saha kenarnda dans ettiini grd. Pencereye dnerken, Kardm, diye
mrldand.
Ehliyeti ofre geri verirken, Tamam, dedi. Girebilirsiniz.
Limuzin ilerlerken beki, saynn tekrar gsterilmesi umuduyla televizyonuna dnd.
Malakh limuzini giri yolunda srerken, glmsemekten kendini alamad. Peter Solomonn gizli
mzesine girmek ok kolay olmutu. Ama bundan daha da gzeli, Malakhn yirmi drt saat iinde
Solomona ait zel bir yere ikinci kez giriyor olmasyd. Dn akam benzer bir ziyareti Solomonn evine
yapmt.
Peter Solomon, Potomacta muhteem bir kr evi bulunmasna karn, vaktinin ounu Dorchester
Armstaki at dubleksinde geirirdi. Pek ok sper zengin gibi onun oturduu bina da gerek bir kaleydi.
Yksek duvarlar. Bekili kaplar. Ziyareti listeleri. Gvenlikli yeralt otopark.
Malakh ayn limuzini binann beki kulbesine doru srm, ofr apkasn tral bandan hafife
yukar kaldrm ve, Dr. Christopher Abaddon getirdim. Peter Solomonn davetlisi olarak geldi,
demiti. Malakh bunlar sanki York Dkn anons eder gibi sylemiti.
Beki, listeyi ve Abaddonn kimliini inceledikten sonra, Evet, Bay Solomonn Dr. Abaddon
beklediini grdm, demiti. Bir dmeye basm ve kap almt. Bay Solomon at dubleksinde.
Ziyaretiniz sa taraftaki son asansr kullansn. Yukar kadar kyor.
Teekkrler. Malakh apkasnn ucuna dokunduktan sonra, arabay srmt.
Garajdan aa dnerek inerken gvenlik kameralarn aramt, ama hibir ey yoktu. Belli ki burada
oturanlar ne araba hrszl yapyor, ne de izlenilmekten holanyordu.
Malakh asansrlerin yanndaki karanlk bir alana park etmi, ofr blmesiyle yolcu blmesi
arasndaki paravan indirerek aradaki aklktan limuzinin arka tarafna gemiti. Arka koltua getikten
sonra ofr apkasndan kurtulup sar peruunu takmt. Ceketiyle kravatn dzelttikten sonra, makyajn
bulatrmadndan emin olmak iin aynada kendine bakmt. Malakh hibir eyi ansa brakamazd.
Hele bu akam.
Bunun iin ok bekledim.
Malakh saniyeler sonra zel asansre binmiti. st kata k sessiz ve sarsntsz olmutu. Kap
aldnda kendini zarif ve zel bir girite bulmutu. Ev sahibi zaten onu bekliyordu.
Dr. Abaddon ho geldiniz.
Adamn nl gri gzlerine bakan Malakhn nabz hzlanmt. Bay Solomon, beni kabul ettiiniz iin
teekkr ederim.
Ltfen bana Peter de. El skmlard. Malakh yal adamla tokalarken Solomonn elindeki
mason yzn grmt... Bir zamanlar Malakha silah dorultan el de buydu. Malakhn gemiinden
bir ses fsldamt. Eer o tetii ekersen, sonsuza kadar yakan brakmam.
Ltfen ieri gel, diyen Solomon onu, pencerelerinden muhteem bir Washington ehir manzaras
grnen salona geirmiti.
Malakh ieri girerken, Demlenen ay kokusu mu alyorum? diye sormutu.
Solomon etkilenmi grnyordu. Ailem misafirlerini hep ayla arlard. Ben de bu gelenei
srdryorum. Malakh minenin nndeki ay servisinin bekledii salona ynlendirmiti. Krema ya
da eker? Sade olsun, teekkrler.
Solomon yine etkilenmi gibi bakyordu. Sadelikten yanasn. ki fincan sade ay doldurdu. zel
olarak grlmesi gereken, hassas bir konuda benimle konumak istediini sylemitin.
Teekkrler. Vakit ayrmana ok memnun oldum.
Biz artk seninle mason kardeiyiz. Aramzda bir ba var. Sylesene, sana nasl yardmc olabilirim?
ncelikle otuz nc dereye ykseldiim iin teekkr etmek istiyorum. Bunun benim iin ok derin
bir anlam var.
Memnun oldum ama unu bil ki, bunlar sadece benim kararlarm deil. Yksek Konseyin oylaryla
kabul edildi.
Elbette. Malakh, Peter Solomonn kendisine kar oy kullandndan pheleniyordu ama her yerde
olduu gibi masonlarda da para, g demekti. Kendi locasnda otuz ikinci dereceye ykselen Malakh,
Byk
Mason Locas adna milyon dolarlk ba yapmak iin bir ay kadar beklemiti. Kendisinden
beklenilmeyen bu zveride bulanan Malakh, tahmin ettii gibi ksa srede otuz nc dereceye davet
edilmiti. Ama hl hibir srr renemedim.
Her ey otuz nc derecede ortaya kar trnden asrlk sylentilere ramen, Malakha yeni,
arad eyle ilgili hibir bilgi verilmemiti. Ama zaten verilmesini de beklemiyordu. Farmasonluun i
emberinde daha kk emberler vard... yllarca beklese de Malakhm renemeyecei emberler.
Umrunda deildi. yelii iini grmt. O Mabet Odas'nda benzersiz bir ey olmu ve Malakha
hepsinin stnde bir g vermiti. Artk sizin kurallarnzla oynamyorum.
ayn yudumlayan Malakh, Sizinle yllar nce karlatmzn farknda msnz? demiti.
Solomon akn bir ifadeyle bakyordu. Gerekten mi? Hatrlamyorum.
Uzun bir zaman nceydi. Ve gerek ismim Christopher Abaddon deil.
zr dilerim. Sanrm hafzam yalanyor. Seni nereden tandm bana hatrlatr msn?
Malakh, yeryzndeki herkesten daha fazla nefret ettii adama son bir kez glmsemiti.
Hatrlamamanz ne kt.
Malakh seri bir hareketle cebinden kk bir aygt karp ileri doru uzatm ve adamn gsne
yaslamt. Bir milyon voltluk elektrik Peter Solomonn vcudunda gezinirken, mavi bir k patlamas
olmu ve sersemletici silahn czrts duyulmutu. Gzleri kocaman alan Peter, koltuuna ylmt.
Ayaa kalkp adamn tepesinden bakan Malakhn, yaral avn mideye indirmek isteyen bir aslan gibi
azndan salyalar akyordu.
Nefes almaya alan Solomon hrltlar karyordu.
Kurbannn gzlerindeki korkuyu gren Malakh, byk Peter Solomonn dizlerinin bann
zldn dnyada ka kiinin grdn merak ediyordu. Uzun bir sre bu manzarann tadn karm,
adamn nefesinin dzelmesini beklerken, ayndan bir yudum almt.
Konumaya alan Solomonn sesi titrek kyordu. Sonunda, Ne... neden? diyebilmiti.
Malakh, Sence neden? diye sormutu.
Solomon aknlkla bakmt. Para m... istiyorsun?
Para m? Kahkaha atan Malakh biraz daha ay imiti. Masonlara milyonlarca dolar verdim, paraya
ihtiyacm yok. Ben bilgelik iin geldim, o bana para teklif ediyor.
O zaman... ne istiyorsun?
Sende olan bir sr var. Bu gece onu benimle paylaacaksn. Solomon onun gzlerine bakabilmek iin
enesini yukar kaldrmaya almt. Ben... anlamyorum.
Artk yalan yok! diye baran Malakh, fel olmu adama iyice yaklamt. Burada, Washingtonda
ne saklandn biliyorum.
Solomonn gri gzleri ona meydan okuyordu. Neden bahsettiin hakknda hi fikrim yok!
ayndan bir yudum daha alan Malakh, fincan tabaa yerletirmiti. On yl nce, annenin ld
akam da bana ayn szleri syledin. Solomonn gzleri adeta yuvalarndan frlayacakt. Sen?...
lmesine gerek yoktu. stediim eyi bana verseydin...
Yal adam karsndakini tanynca yz dehet dolu bir ifade almt. Malakh, Seni uyarmtm,
demiti. Eer o tetii ekersen, sonsuza kadar yakan brakmayacaktm.
Ama sen...
ne doru hamle yapan Malakh, Taser tabancay yeniden adamn gsne yaslamt. Mavi k tekrar
parladnda, Solomon tamamyla fel olmutu.
Taseri cebine sokan Malakh, sakince ayn bitirmiti. Sonra da dudaklarn nakl keten bir
peeteyle silmi ve kurbanna bakmt. Gidelim mi?
Solomonn vcudu hareketsizdi ama gzleri fal ta gibi almt. Malakh ona iyice sokulup kulana
fsldamt. Seni sadece gerein hayatta kald bir yere gtryorum.
Malakh baka tek kelime etmeden nakl keten peeteyi tka yapp, Solomon'n azna ulatrmt.
Ardndan, uyuuk haldeki adam geni omuzlarnn stne kaldrp zel asansre ynelmi, dar karken
koridordaki konsoldan Solomonn iPhoneuyla anahtarlarn almt.
Malakh, bu akam bana btn srlarn anlatacaksn, diye dnmt. Yllar nce beni neden lme
terk ettiini de.
30. BLM
SB Kat.
Senato Bodrumu.
Robert Langdonn kapal yer korkusu, aa doru indikleri her admda kendini daha fazla
hissettiriyordu. Binann temelinin derinliklerine doru ilerlerken hava iyiden iyiye arlamt.
Havalandrma sistemi sanki almyordu. Buradaki duvarlar tala sar tulann dengesiz bir karmyd.
Mdr Sato, yrrken BlackBerrysine bir eyler hlad. Langdon onun tedbirli davranlarnda bir
phecilik sezinliyordu, ama bu durum hzla karlkl bir tavr halini almaktayd. Sato, ona hl, bu
akam burada olduunu nereden bildiini sylememiti. UlusaI gvenlik meselesi mi? Antik Gizemlerle
ulusal gvenlik arasndaki ilikiyi anlamakta glk ekiyordu. Ama zaten yaad bu durumu anlamakta
da glk ekiyordu.
Peter Solomon bana bir tlsm emanet etti... Hayalperest bir kak beni kandrarak Kongre Binas'na
getirdi ve imdi bunu kullanarak... muhtemelen SBB13 denilen bir odadaki gizemli bir kapy amam
istiyor.
Pek anlalr bir tablo deildi.
Bunlar akln kurcalarken, Petern Gizemler Eline dntrlm dvmeli elinin korkun grntsn
zihninden uzaklatrmaya alt. rktc grntye, Petern sesi elik ediyordu: Antik Gizemler
Robert, pek ok efsane dourdu... ama bu onlarn haya! rn olduu anlamna gelmez.
Langdon mistik semboller ve tarihle ilgili bir meslekle urayor olsa da Antik Gizemler ve Tanrlama
vaadi fikrini hibir zaman inandrc bulmamt.
Hi kukusuz, antik Msrdaki Gizem Okullarndan kan gizli bilgeliin, asrlar boyunca nesilden
nesile aktarldn gsteren tarihi kaytlar vard. Bu bilgi yeraltna tanm ve Rnesans Avrupasnda
tekrar ortaya karak, pek oklarna gre, Avrupann nde gelen bir bilimsel dnce topluluunun
duvarlar iindeki bilim adamlarndan oluan sekin bir gruba emanet edilmiti. Buras, anlalmaz bir
biimde Invisible College adn alan Londra Kraliyet Akademisiydi.
Bu gizli kolej hzla, dnyann en aydn kiilerinden oluan bir danman kurulu haline gelmiti; Isaac
Newton, Francis Bacon, Robert Boyle ve hatta Benjamin Franklin. Modern adaki meslektalarnn
listesi de daha az etkileyici deildi; Einstein, Hawking, Bohr ve Celsius. Bu byk dehalarn hepsi,
insanln dnce yapsnda kuantum sramalar yaratmlard. Yaptklar bulular kimilerine gre,
Invisible Collegeda saklanan eski bilgelikle tanmalarnn bir sonucuydu. Bu duvarlarn arasnda
allmadk younlukta mistik almalar yaplm olsa da Langdon bunun doruluundan phe
duyuyordu.
1936da Isaac Newtonin gizli belgelerinin bulunmas, simyaya ve antik bilgelie olan tutkusunu ortaya
kararak tm dnyada aknlk yaratmt. Newtonin zel belgelerinde bulunan Robert Boylea
gnderdii elyazs bir mektupta, rendikleri gizli bilgi konusunda ondan azn sk tutmasn istiyordu.
Newton, Dnyaya byk bir zarar vermeden nakledilemez, diye yazmt.
Bu tuhaf uyarnn anlam bugn hl tartlyordu.
Ban BlackBerryden kaldran Sato aniden, Profesr, dedi. Bu akam neden burada olduunuzu
srarla bilmediinizi sylemenize ramen, belki Peter Solomonn yznn anlamn akla
kavuturabilirsiniz. Dikkatini toplayan Langdon, Deneyebilirim, dedi.
Delil torbasn karp, Langdona uzatt. Bu yzn stndeki sembolleri anlatr msnz?
Bo koridordan geerlerken, Langdon yz inceledi. ORDO AB CHAO{44} yazl bir levha tayan
ift bal Zmrdanka kuu vard ve stne 33 says ilenmiti. 33 saysyla birlikte ift bal
Zmrdanka kuu, masonluun en st derecesinin amblemidir. Teknik olarak bu prestijli derece sadece
sko Ritinde yer alyordu. Ama ritler ve masonluk dereceleri, bu akam Satoya anlatmay hi
istemedii karmak bir yapyd.
Esasen, otuz nc derece, fazlasyla ustalarm kk bir mason grubu iin ayrlm sekin bir
payedir. Dier tm derecelere bir nceki dereceyi baaryla tamamlayarak ykselebilinir, ama otuz
nc dereceye ykselmek denetim altndadr. Sadece davetle olur.
O zaman Peter Solomonn bu sekin i emberin bir yesi olduunu biliyordunuz?
Elbette. yelik gizli deildir.
Ve ayn zamanda yksek rtbeli bir yetkili, yle mi?
u anda evet. Peter, Amerikadaki sko Ritinin idare birimi olan Otuz nc Derece Yksek
Konseyinin bakandr. Langdon, sembolik sslemeleri skoyadaki Rosslyn apeliyle yaran mason
merkezlerine -Mabet Evi- gitmekten her zaman zevk duyard.
Profesr, yzn etrafna kaznm szleri fark ettiniz mi? Her ey otuz nc derecede aa kar
diyor.
Langdon ban sallad. Masonik inanta sk kullanlan bir szdr. Galiba bu, bir mason en tepedeki
otuz nc dereceye ykseldiinde, kendisine zel bir ey akland anlamna geliyor, yle deil mi?
Evet, inan byle ama sanrm gerek bu deil. Masonluun bu en yksek kademesindeki seilmi
birka kiiye, gizemli bir srrn akland zann hep vard. Ama bence gerek bu kadar heyecan verici
deil.
Peter Solomon genellikle kymetli bir masonik srrn varlyla ilgili kinayeler yapard, ama Langdon,
kardelie katlmas iin onun, kendisini kandrmaya altn dnrd. Ne yazk ki, bu akam olanlar
oyun deildi. antasndaki mhrl paketi korumas konusundaki ciddiyetinin de aka olmad ortaya
kmt.
Langdon, Petern altn yznn durduu torbaya mitsizce bakt. Bunun bende kalmasnn bir
sakncas var m? diye sordu.
Sato, ona bakt. Neden?
Yzk Peter iin ok deerli. Bu akam ona ben geri vermek istiyorum.
Sato, ona kukuyla bakt. Dilerim yle bir ansnz olur. Teekkrler. Langdon yz cebine
koydu.
Labirentin derinliklerine doru telala ilerlerken Sato, Bir soru daha, dedi. Ekibimdekiler otuz
nc derece ile masonluktaki kapy birlikte tararlarken, yzlerce yerde piramit' ifadesinin getiini
grmler.
Langdon, Bunda alacak bir ey yok, dedi. Msrdaki piramitleri yapanlar, modern ta ustalarnn
ncleriydiler ve piramit, baka Msr temalaryla birlikte, masonik sembolizmde ska kullanlr.
Neyi simgeler?
Piramit esasen aydnlanmay temsil eder. Antik insann dnyevi boyuttan kurtulabildiini, cennete,
altn gnee ve nihai olarak aydnlanmann yce kaynana doru ykseldiini gsteren mimari bir
semboldr. Sato biraz bekledi. Baka bir ey yok mu?
Baka bir ey mi?! Langdon az nce tarihin en sekin sembollerinden birini aklamt. nsan
tanrlarn krallna ykselten yap.
Sato, Ekibimdekilerin sylediine gre, bu akam daha belirgin balantlar da var. Washingtondaki
zel bir piramitle ilgili popler bir efsanenin var olduunu sylyorlar, masonlarla ve Antik Gizemlerle
dorudan ilintili bir piramit.
Langdon imdi onun neden bahsettiini anlamt. Daha fazla vakit kaybetmeden bu bo inanc
rtmeye alt. Efsaneyi biliyorum bakan ama bu sadece bir hayal. Mason Piramidi, D.C.de
anlatlagelen bir efsanedir. Birleik Devletler Devlet Mhrnn stndeki piramitten kaynaklanyor
olmal.
Neden daha nce bahsetmediniz?
Langdon omuzlarn silkti. nk gereklere dayanan bir temeli yok. Dediim gibi, bir efsane.
Masonlarla ilikilendirilen sylencelerden biri. Ama bu efsane dorudan Antik Gizemlerle ilgili, yle
deil mi? Evet, pek oklar gibi. Antik Gizemler tarih boyunca sregelen pek ok efsanenin kayna
olmutur. Tapnaklar, Gl Hallar, lluminati ve Alumbradolar gibi gizli muhafzlarn koruduu gl
bir bilginin varlndan bahsedilir. Ve liste byle uzayp gider. Hepsinin de temeli Antik Gizemlere
dayanr... Mason Piramidi ise bunlardan sadece biridir.
Sato, Anlyorum, dedi. Peki bu efsane tam olarak ne diyor? Langdon bir sre dndkten sonra
cevap verdi. ey... ben komplo teorilerinde uzman deilim ama mitoloji konusunda eitimim var ve pek
ok yerde bu yle anlatlr: Antik Gizemler, yani tm alarn kayp bilgelii, uzun bir sre insanolunun
en kutsal hzinesi olarak kabul edilmitir ve tm byk hazineler gibi zenle korunmutur. Bu bilginin
gerek gcn anlayan aydnlanm bilgeler, onun yol aabilecei sonulardan korkmay renmilerdi.
Bu gizli bilgi ehil olmayanlarn eline getiinde, ykc sonular dourabileceini biliyorlard. Daha nce
de belirttiim gibi gl aralar hem iyilik hem de ktlk iin kullanlabilirler. Bu yzden Antik
Gizemleri ve bu srete rol alanlar korumak amacyla, eski uygulayclar gizli kardelikler kurdular. Bu
kardeliklerde bilgelii sadece uygun eitimi alanlarla paylaarak, bilgeden bilgeye aktardlar. Pek
oklar geriye dnp baktmzda... byc, sihirbaz ve ifac hikyelerinde bu gizemi kullananlara dair
tarihi ipular bulacamza inanr.
Sato, Peki ya Mason Piramidi? diye sordu. Bu hikyenin neresinde var?
Satoya yetimek iin admlarn hzlandran Langdon, ey... dedi. Tarih ve efsane bu noktada
birbirine karyor. Bazlarna gre Avrupada on altnc yzylda bu kardeliklerin hemen hepsi yok
olmu, dini zulmn artan basksyla silinip gitmiti. Sylendiine gre, farmasonlar Antik Gizemlerin
ayakta kalan son muhafzlarydlar. Anlalr bir sebeple, eer, kendi kardelikleri de ncekiler gibi bir
gn yok olursa, Antik Gizemlerin sonsuza kadar kaybolacandan korktular.
Peki ya piramit?" Sato bastryordu.
Langdon tam da bu konuya gelecekti. Mason Piramidi efsanesi olduka basittir. Gelecek nesiller iin
bu byk bilgelii koruma sorumluluklarn yerine getirmek isteyen masonlar, onu byk bir kalede
saklamaya karar vermilerdi. Langdon hikyeden hatrladklarn toparlamaya alt. Yine de bunun bir
efsaneden ibaret olduunu belirtmek istiyorum. Ama anlatlanlara gre masonlar bu gizli bilgelii
Eskidnyadan Yenidnyaya tadlar, yani buraya, Amerikaya. Dini zorbalklarn yaanmayacan
umduklar bir ktaya getirdiler. Ve burada, bu bilgeliin nakledecei muazzam gc tm insanln
kaldrabilecei gne kadar, Antik Gizemleri koruyabilecekleri alamaz bir kale -bir piramit- ina ettiler.
Efsaneye gre masonlar byk piramitlerini, iindeki kymetli hzinenin sembol olarak som altndan,
parlak bir kapak tayla talandrdlar. Bu hazine, insanla gizli glerinin tmn verecek olan eski
bilgelikti, yani Tanrlama.
Sato, yi hikyeymi, dedi.
Evet. Masonlar her trden lgn efsanenin kurban olmulardr. Anlalan siz byle bir piramidin
varlna inanmyorsunuz. Langdon, Elbette inanmyorum, diye yantlad. D.C. bir yana dursun, mason
kurucularn Amerikada herhangi bir piramit ina ettiklerine dair hibir kant yok. Bir piramidi saklamak
olduka gtr, zellikle de tm alarn kayp bilgeliini barndracak kadar byk olan bir piramidi.
Hatrlad kadaryla efsane Mason Piramidinin iinde ne olduunu aklamyordu. Antik metinler mi,
oklt yazlar m, bilimsel bulular m, yoksa ok daha gizemli bir ey mi belli deildi. Ama efsane,
iindeki bu kymetli bilginin zekice ifrelendiini... ve sadece aydnlanm ruhlarn zebileceini
sylyordu.
Langdon, Her neyse, dedi. Bu hikye biz simgebilimcilerin hibrit arketip dedii snfa giriyor, yani
popler mitolojiden oka e dn alm, antik efsanelerin bir karm... Bu yzden tarihi bir gerek
deil, ancak uydurma bir yap olabilir.
Langdon rencilerine hibrit arketipi anlatrken, nesilden nesile aktarlan, zaman iinde abartlan ve
birbirlerinden dn aldklar ayn elerle, trde ahlak hikyelerine dnen peri masallar rneini
verirdi; bakire kzlar, yakkl prensler, alamayan kaleler ve gl bycler... Masallar sayesinde
yiyle kt arasndaki eski sava bize ocukluktan itibaren hikyelerle alanr: Merlin ve Morgan le
Fay, St. George ve Ejderha, David ve Goliath, Pamuk Prenses ve Cad, hatta Luke Skywalker ve Darth
Vader.
Sato, bir keden dnp, Andersonn peinden basamaklar inerken ban kad. Bana unu syler
misiniz; yanlmyorsam bir zamanlar piramitlerin, firavunlarn tanrlarn katma ulaabilecekleri mistik
kaplar olduklarna inanlrd, yle deil mi?
Doru.
Aniden duran Sato, Langdon kolundan tuttu ve aknlkla gvensizlik arasnda bir ifadeyle yzne
bakt. Peter Solomon elinde tutan kiinin sizden bir kap bulmanz istediini sylyorsunuz. Bu
efsanedeki Mason Piramidi hi mi aklnza gelmedi?
smi baka bir ey de olsa, Mason Piramidi bir peri masal. Tmyle bir hayal rn.
Sato, ona biraz daha yaklanca Langdon, kadnn nefesindeki sigara kokusunu ald. Bu konudaki
tutumunuzu anlyorum profesr ama soruturmamn yrmesi asndan, bu benzerlik gz ard edilemez.
Gizli bilgiye alan bir kap. Bence Peter Solomon alkoyan kiinin, sadece sizin aabileceinizi
syledii eye ok benziyor.
ey, ben pek inanmyorum...
Sizin neye inandnzn nemi yok. Siz neye inanrsanz inann, bu adamn Mason Piramidinin gerek
olduuna inanabileceim kabul etmek zorundasnz.
Adam bir kak! Eskilerin tm kayp bilgeliini ieren yeraltndaki dev bir piramide SBB13ten
girildiine de inanyor olabilir!
Sato gzlerinden ate saarak hi kprdamadan durdu. Bu akam iinde bulunduum kriz bir peri
masal deil, profesr. Sizi temin ederim, fazlasyla gerek.
Aralarnda souk bir sessizlik oldu.
Sonunda, Efendim? diyen Anderson, metre tedeki baka bir gvenlik kapsn gsteriyordu.
Devam etmek istiyorsanz, geldik saylr.
Gzlerini Langdondan ayran Sato, Andersona devam etmesini iaret etti.
Kilitli kapy aan polis efinin peinden gidip, dar bir geide girdiler. Langdon sana ve soluna bakt.
Bu aka olmal.
Hayatnda grd en uzun koridorun banda duruyordu.
31. BLM
Trish Dunne, Kpn parlak klarndan kp, boluun zifiri karanlna girerken, her zamanki gibi
yine adrenalin salgladn hissetti. Az nce SMSCnin n kapsndan arayp, Katherine Solomonn
misafiri Dr. Abaddonn geldiini ve 5. Blmeye girmek iin yanna bir refakati gnderilmesi
gerektiini sylemilerdi. Trish ise byk bir merakla kendisi gitmek istemiti. Katherine, ziyarete gelen
adam hakknda fazla bir ey anlatmamt ve bu durum Trishin ilgisini ekmiti. Peter Solomonn bu
adama hayli gvendii anlalyordu: Solomonlar, Kpe kimseyi davet etmezlerdi. Bu bir ilk olacakt.
Karanlkta ilerlerken, umarm buradan gemeyi bnyesi kaldrr, diye dnd. stedii son ey,
Katherinein ok nemli misafirinin laboratuvara girmek iin ne yapmas gerektiini anladnda panie
kaplmasyd. lk seferi daima en ktsdr.
Trishin ilk seferi bundan bir yl nceydi. Katherinein i teklifini kabul etmi, gizlilik anlamas
imzalam ve sonra laboratuvar grmek iin Katherinele birlikte SMSCye gelmiti. ki kadn birlikte
Sokaktan yrdkten sonra, 5. BLME yazan metal bir kapya gelmilerdi. Katherine laboratuvarn
ssz bir yerde olduunu syleyerek onu hazrlamaya alm olsa da blmenin kaps aldnda Trish
grdklerine hazr olmadn hissetmiti.
Boluk.
Katherine eikten geerek karanla doru birka adm atm ve Trishe takip etmesini iaret etmiti.
Gven bana. Kaybolmazsn.
Kendini stadyum boyutlarnda simsiyah bir yerde hayal eden Trish terlemeye balamt.
Yolu takip etmen iin bir klavuz sistemimiz var, diyen Katherine yeri gstermiti. ok ilkel bir
teknoloji.
Trish karanlkta gzlerini ksarak beton zemine bakmt. Grmesi biraz zaman alsa da yere dz izgi
halinde serilmi bir yolluk olduunu fark etmiti. Yol gibi uzanan hal, karanlkta gzden kayboluyordu.
Arkasn dnp yryen Katherine, Ayaklarnla greceksin, demiti. Tam arkamdan gel.
Katherine karanln iinde kaybolurken, Trish korkusunu bastrp onu takip etmiti. Bu delilik! 5.
Blmenin kaps, kalan da sndrerek arkasndan kapandnda halda sadece birka adm
atabilmiti. Nabz hzlanan Trish, tm dikkatini ayaklarnn altndaki hah hissine vermiti. Sa ayann
kenarnn sert betonla temas ettiini hissettiinde birka adm ilerlemiti. gdleriyle hareket edip sola
kayarak, her iki ayayla yeniden yumuak halya basmt.
Karanln tesinden sesi duyulan Katherinein szleri, bu cansz boluun akustii tarafndan
yutuluyordu. nsan vcudu mthitir, demiti. Duyularndan birinden mahrum kalrsan, dier duyular
hemen devreye girer. u anda ayaklarndaki sinirler kelimenin tam anlamyla kendilerini yeniden
yaplandryorlar.
Ynn yeniden bulan Trish, aman ne iyi, diye dnmt.
Fazlasyla uzun gelen bir sre boyunca yrmlerdi. Trish sonunda, Daha ne kadar var? diye
sormutu.
Yolu yarladk. Katherinein sesi artk daha da uzaktan geliyordu.
Trish sknetini korumak iin elinden geleni yaparak hzlanmt ama karanln enginlii onu yutacak
gibiydi. Yzmn bir milimetre tesini bile gremiyorum! Katherine? Ne zaman duracan nasl
anlyorsun?
Katherine, Birazdan anlarsn, demiti.
Tm bunlar bir yl nceydi ve imdi, bu akam, Trish yine bolukta, bu sefer aksi yne, lobiye doru
patronunun misafirini almaya gidiyordu. Ayann altndaki halnn dokusundaki ani deiiklik, kn
metre ileride olduunu haber verdi. Tutkulu bir beyzbol hayran olan Peter Solomonn deyiiyle bu, uyar
parkuruydu. Aniden duran Trish anahtar kartn karp, yuvay buluncaya kadar karanlkta duvar yoklad
ve kart yerletirdi.
Kap tslayarak ald.
Trish, SMSC koridorunun scak klarnda gzlerini ksarak ileriye bakt.
Yine baardm.
Bo koridorlarda ilerlerken, gvenli bir ada bulduklar redakte edilmi, tuhaf dosyay dnd. Eski
bir kap m? Yeraltnda gizli bir yer mi? Mark Zoubianisin bu gizemli dokmann nereden geldiini
bulup bulamadn merak etti.
Kontrol odasndaki Katherine, plazma duvarn yumuak nda durmu, bulduklar esrarengiz metne
bakyordu. imdi anahtar szcklerin hepsini bir arada gryor ve bu metnin, aabeyinin Dr. Abaddonla
paylat uuk efsaneden bahsettiinden giderek daha fazla emin oluyordu.
...bulunduu YERALTINDAK gizli...
...bir yerde, WASHINGTON P.C.deki koordinatlar...
...gtren ANTK KAPIYI buldu...
...uyararak PRAMDN tehlikeli...
...ortaya karacak KAZINMI BREM deifre...
Dosyann geri kalann grmeliyim, diye dnd.
Bir sre daha baktktan sonra plazma duvarn g dmesini kapatt. Yakt hcresinin sv hidrojen
rezervlerini boa harcamamak iin bu enerji tketici ekran daima kapatrd.
Anahtar kelimelerin yavaa solup, duvarn ortasnda minik beyaz noktacklara dnmelerini ve en
sonunda titreerek kaybolmalarn izledi.
Arkasn dnp ofisine yrd. Dr. Abaddon biraz sonra burada olacakt ve ona ho karlandn
hissettirmek istiyordu.
32. BLM
Langdon ile Satoya, Kongre Binasnn doudaki temel duvar boyunca uzanan sonsuz koridorda
rehberlik eden Anderson, Neredeyse geldik, dedi. Lincolnn zamannda bu geidin pis bir zemini
vard ve fare kaynyordu.
Langdon zeminin karo kaplanmasna minnet duydu; farelere hayranlk duyduu sylenemezdi. Ayak
sesleri uzun geitte rktc ve ahenksiz bir ekilde yanklanan grup yrmeye devam etti. Uzun koridorda
bazlar kapal ama ou aralk duran kaplar sralanmt. Bu kattaki odalarn ounluu terk edilmi gibi
grnyordu. Langdon kaplardaki saylarn giderek kldn fark etti.
SB4... SB3... SB2... SB1...
Numaralandrlmam bir kapnn yanndan getiler, ama saylar yeniden klmeye baladnda
Anderson aniden durdu.
HB1... HB2...
Anderson, zgnm, dedi. Kardm. Bu kadar aaya hemen hemen hi inmiyorum.
Grup eski bir metal kapya doru birka metre geri gitti. Langdon, bu kapnn koridorun tam ortasnda
bulunduunu fark etti. Senato Bodrumu'yla Temsilciler Meclisi Bodrumunu ikiye ayryordu. Sonradan
anlald ki kap aslnda numaralandrlmt, ama o kadar silikti ki okunmuyordu.
SBB
Anderson, te geldik, dedi. Anahtarlar birazdan gelir.
Sato kalarn atp saatine bakt.
SBB yazsna bakan Langdon, Andersona, Buras ortada olduu halde neden Senato tarafnda kabul
edilmi? diye sordu.
Anderson armt. Ne demek istiyorsunuz?
SBB yazyor, S ile balyor H ile deil.
Anderson ban iki yana sallad. SBBdeki S harfi Senato anlamna gelmiyor. O...
ef? Bir memur uzaktan sesleniyordu. Elinde anahtarla koridorda onlara doru komaktayd.
zgnm efendim, biraz zaman ald. SBBnin anahtarn bulamadk. Bu yedek kutusundaki anahtar.
Anderson aknlkla, Asl kayp m? diye sordu.
Yanlarna geldiinde nefes nefese kalan memur, Galiba kayp, diye yantlad. Yllardr buraya kimse
inmek istemedi.
Anderson anahtar eline ald. SBB13'n baka anahtar yok mu? zgnm, SBBdeki odalardan
hibirinin anahtarn bulamadk. MacDonald u anda bunun zerinde alyor. Grevli, telsizini karp
konutu. Bob? efin yanndaym. SBB13n anahtaryla ilgili yeni bir bilgi var m?
Grevlinin telsizi czrdad ve bir ses cevap verdi. Aslnda, evet. Bu biraz tuhaf. Bilgisayara
getiimizden bu yana hi kimsenin oraya girmediini gryorum, ama defterdeki kaytlarda SBBdeki
odalarn yirmi yl nce temizlenip boaltld yazyor. u anda kullanlmayan alan olarak listeleniyorlar.
Durdu. SBB13 hari hepsi.
Anderson telsizi ald. Ben ef. SBB13 hari hepsi derken ne demek istedin?
ey, efendim, diye cevap verdi grevli. Burada SBB13n zel olduunu gsteren elyazs bir not
var. Uzun zaman ncesine ait ama Mimar tarafndan paraflanm.
Langdon, Mimar kelimesinin, Kongre Binasn ina eden kiiye deil, onu yneten kiiye atfedildiini
biliyordu. Kongre Binasnn Mimar olarak atanan kii, tpk bir binann mdr gibi onun bakmndan,
restorasyonundan, gvenliinden, personel almndan ve ofislerin belirlenmesinden sorumluydu.
Telsizdeki ses, Tuhaf olan u ki... dedi. Mimarn notu bu zel yerin Peter Solomona tahsis
edildiini sylyor.
Langdon, Sato ve Anderson birbirlerine aknlkla baktlar.
Ses, Efendim, sanrm Bay Solomon, SBBnin asl anahtaryla birlikte SBB13n anahtarn da elinde
bulunduruyor, diye devam etti.
Langdon kulaklarna inanamyordu. Peter'n Kongre Binas bodrumunda zel bir odas m var? Peter
Solomonn srlarla dolu olduunu biliyordu ama bu kadar Langdon iin bile aknlk vericiydi.
Bundan pek holanmad anlalan Anderson, Tamam, dedi. zellikle SBB13e girmeyi umut
ediyoruz, bu yzden yedek anahtar aramaya devam edin.
Arayacaz efendim. Bununla birlikte istemi olduunuz dijital resim zerinde de alyoruz...
Konuma dmesine basp, sesini kesen Anderson, Teekkrler, dedi. Bu kadar. Elinize geer
gemez o dosyay Bakan Satonun BlackBerrysine gnderin.
Anlald efendim. Telsizin sesi kesildi.
Anderson telsizi karlarnda duran memura verdi.
Grevli bir plann fotokopisini karp efe uzatt. Efendim, SBB gri gsterilen yer, SBB13 X ile
iaretledik. Bu ekilde bulmak kolay olacak. Olduka kk bir yer.
Anderson memura teekkr ettikten sonra, gen adam uzaklarken dikkatini elindeki plana verdi.
Olaylar izlemekte olan Langdon, Kongre Binasnn altndaki tuhaf labirenti meydana getiren odacklarn
saysna armt.
Bir sre plan inceleyen Anderson, ban sallayp kd cebine soktu. SBB yazan kapya dnp
anahtar yukar kaldrd, ama amaktan rahatszlk duyduu anlalyordu. Langdon da benzer kukular
iindeydi; bu kapnn ardnda ne olduunu bilmiyordu ama Solomon orada her ne saklyorsa, gizli
kalmasn istediinden emindi. Hem de ok gizli.
Sato boazn temizleyince Anderson ne demek istediini anlad. ef derin bir nefes alp anahtar
delie soktu ve evirmeye alt. Anahtar kprdamad. Langdon bir an iin yanl anahtar olduu midine
kapld, ama ikinci denemede anahtar dnd ve kilit ald. Anderson kapy iterek aralad.
Ar kap dar doru gcrdayarak alrken, koridora rutubetli bir hava doldu.
Eliyle k dmesini ararken Langdona bakan Anderson, Profesr, dedi. Sorunuzun cevabna
gelince, SBBdeki S harfi Senato demek deil. Alt{45} demek.
Alt m? diye soran Langdonn akl karmt.
Ban sallayan Anderson, kapnn i tarafndaki k dmesini bulmutu. Tek bir lamba, zifiri
karanla doru inen dimdik merdivenleri aydnlatt. SBB, Kongre Binasnn alt bodrumu demektir.
33. BLM
Sistem gvenlii uzman Mark Zoubianis dizst bilgisayarnn ekrannda yazan bilgilere kalarn
atarak bakyor ve oturduu mindere gittike daha fazla gmlyordu.
Bu ne biim bir adres byle?
Bildii en iyi korsan programlar bu metni krmakta ve Trishin verdii gizemli IP adresini bulmakta
yetersiz kalmt. Aradan on dakika getii halde Zoubianisin program hl, kar bilgisayarn gvenlik
kalkann yumruklayp geri dnyordu. eri szabileceine dair umutlar tkenmek zereydi. Bana neden
fazla para verdiklerine amamal. Telefonu aldnda, yeni bir programla farkl bir yntem uygulamak
zereydi.
Tanr akna, seni arayacam sylemitim. Futbol mann sesini ksp cevap verdi. Evet?
Bir adam, Mark Zoubianis ile mi gryorum? diye sordu. Adresiniz 357 Kingston Drive,
Washington m?
Zoubianis arkadan gelen dier bouk sesleri duyabiliyordu. ampiyonluk ma srasnda pazarlama
m yapyorlar? Bunlar deli mi? Durun tahmin edeyim, Anguilla'da bir hafta tatil kazandm?
Hayr, diyen kiinin sesi gayet ciddiydi. Merkezi Haberalma Tekilatnn sistem gvenliinden
aryorum. Snflandrlm veritabanlarmzdan birini neden krmaya altnz renmek istiyoruz.
Kongre Binas alt bodrumunun kat stndeki geni ziyareti merkezinde, gvenlik grevlisi Nuez
her akam bu saatlerde yapt gibi, ana giri kaplarn kilitledi. Mermer zemine doru adm atarken,
asker kaputu giyen dvmeli adam dnd.
Onu ben ieri aldm. Yarn bir ii olacandan pheliydi.
Yryen merdivene vard srada d kapdan gelen yumruklama sesini duyunca arkasn dnd.
Gzlerini ksarak ana girie baktnda, darda yal bir Afro-Amerikalnn avu iiyle cama vurup,
birtakm iaretlerle ieri girmek istediini sylemeye altn grd.
Nuez ban iki yana sallayp saatini gsterdi.
Adam kapy yeniden yumruklayp n altna geti. Kusursuz bir mavi takm elbisesi ve ksa gri
salar vard. Nuezin nabz hzland. Aman Tanrm. Nuez bu mesafeden bile adam tanmt. Hemen
girie dnp kapnn kilidini at. zgnm efendim. Ltfen ieri girin.
Warren Bellamy -Kongre Binasnn Mimar- eikten admn atp, ban nazike eerek Nueze
teekkr etti. Bellamy, evresinde olup bitenlere hkim olduunu anlatan keskin gzlere sahip, dik durulu
ve ince yapl bir adamd. Son yirmi be yldr ABD Kongre Binasnn yneticisiydi.
Nuez, Size yardmc olabilir miyim efendim? diye sordu. Teekkrler. Evet. Bellamy bu szleri
gl bir kararllkla telaffuz etmiti. Kuzeydoulu bir Ivy League mezunu olan Bellamynin diksiyonu
ylesine kusursuzdu ki, kulaa ngiliz gibi geliyordu. Bu akam burada bir olay olduunu haber aldm.
Hayli endieli grnyordu.
Evet efendim. Olanlar...
ef Anderson nerede?
CIA Gvenlik Ofisinden Bakan Sato ile birlikte aada. Bellamynin gzleri kaygyla byd.
CIA burada m?
Evet efendim. Bakan Sato olaydan hemen sonra geldi.
Bellamy, Neden? diye sordu.
Nuez omuzlarn silkti. Sanki sorabilirmiim de!
Bellamy doruca yryen merdivenlere yneldi. Neredeler?
Aa kata indiler. Nuez, onu takip etti.
Bellamy arkasn dnp evhamla bakt. Aaya m? Neden?
Tam olarak bilmiyorum, telsizimden duydum.
Bellamy imdi daha hzl hareket ediyordu. Beni hemen onlarn yanna gtr.
Peki efendim.
ki adam geni lobide yrrken Nuez, Bellamynin parmandaki byk altn yz fark etti.
Nuez telsizini kard. efe aa indiinizi haber vereyim.
Hayr. Bellamynin gzleri tehlikeli bir ekilde parldad. Haber vermemen daha iyi olur.
Nuez bu akam baz hatalar yapmt ama ef Andersona Mimarn binada olduunu haber vermemek
onun sonu demekti. Huzursuzca, Efendim, dedi. Sanrm ef Anderson...
Bellamy, Bay Andersonn ivereni olduumun farknda msn? diye kt.
Nuez ban sallad.
O halde sanrm o da benim emirlerime uyman tercih eder.
34. BLM
Trish Dunne, SMSC lobisinden ieri girince, aknlk iinde kald. Burada beklemekte olan konuk,
binaya daha nce gelen klksz, kitap kurdu doktorlara -antropoloji, okyanus bilimi, jeoloji ve dier
bilim alanlarndaki doktorlara- hi benzemiyordu. Tam aksine Dr. Abaddonn, zenle dikilmi takm
elbisesinin iinde adeta aristokrat bir havas vard. Uzun boyu, geni gs, yank teni ve kusursuzca
taranm sar salar Trishe onun laboratuvarlardan daha ok, lkse dkn olduu izlenimini vermiti.
Elini uzatan Trish, Sanrm siz Dr. Abaddonsnz? dedi.
Adam tereddt ederek bakt ama yine de Trishin tombul elini geni avu iiyle skt. Affedersiniz.
Peki ya siz?
Trish Dunne, diye cevap verdi. Katherinein asistanym. Size laboratuvara kadar elik etmemi
istedi.
Ah, anlyorum. Adam imdi glmsyordu. Sizinle tantma memnun oldum, Trish. arm
grndysem beni affedin. Katherinein bu akam yalnz olacan sanyordum. Koridoru iaret etti.
Ama kendimi size teslim ediyorum. Yolu siz gsterin.
Adam abucak toparlamasna ramen Trish, onun gzlerindeki hayal krkln grmt. imdi
Katherinein bu adam hakknda neden fazla bir ey anlatmadn anlamaya alyordu. Aralarnda
romantik bir eyler balam olabilir mi? Katherine zel hayatndan asla bahsetmezdi ama konuu ekici
ve iyi eitim alm biriydi. Katherineden gen olmasna ramen, onunla ayn zenginlikler ve ayrcalklar
dnyasndan geliyordu. Dr. Abaddon bu akamki ziyaretiyle ilgili her ne hayal ettiyse, Trishin bu plann
bir paras olmad akt.
Lobideki gvenlik kontrolnde tek bana duran grevli kulaklklarn kardnda Trish, Redskins
mann bartsn duydu. Grevli, Dr. Abaddon ziyaretilere her zaman yapld gibi metal
dedektrnden geirip kimlik kontrol yapt.
Dr. Abaddon cebinden telefonunu, anahtarlarn ve akman karrken, nazike, Kim kazanyor?
diye sordu.
Yeniden ma dinlemek iin can atan grevli, Skins say nde, dedi. Mthi bir ma.
Trish grevliye, Birazdan Bay Solomon gelecek, dedi. Geldiinde kendisini laboratuvara
ynlendirir misin?
Tamam. Onlar geerken, grevli minnet duyduunu gsterir ekilde gz krpt. Uyar iin
teekkrler. alyormu gibi yaparm.
Trish aslnda bunu sadece grevliyi ikaz etmek iin deil, ayn zamanda Dr. Abaddonn Katherinele
ba baa geirecei akam blen tek kii olmayacan belirtmek iin de sylemiti.
Ban kaldrp gizemli konua bakan Trish, Katherinei nereden tanyorsunuz? diye sordu.
Dr. Abaddon kendi kendine gld. Ah, uzun hikye. Bir ey zerinde alyoruz.
Trish, anlald, diye dnd. zerime vazife deil.
Devasa koridorda ilerlerken etrafna gz gezdiren Dr. Abaddon, Buras mthi bir yer, dedi. Daha
nce buraya hi gelmemitim.
Sesinin haval tonu, attklar her admda Trish'in kulana daha sevimli gelmeye balamt. Gen kadn
onun ortama almaya altn fark etmiti. Koridorun parlak klar altnda adamn bronz teninin sahte
olduunu anlad. Tuhaf. Yine de bo koridorlarda dolarken Trish, ona blmeler ve iindekilerle birlikte,
SMSCnin amacn ve alma eklini anlatt.
Konuk arma benziyordu. Galiba burada paha biilmez sanat eserlerinden oluan bir hazine var.
Her yerde gvenlik grevlilerinin durmasn beklerdim.
Tepedeki tavana dizilmi balk gz kameralar gsteren Trish. Buna gerek yok, dedi. Burada
gvenlik otomatiktir. Tesisin belkemii olan bu koridorun her santimi yirmi drt saat boyunca kayda
alnr. Anahtar kart ve PIN numaras olmadan bu koridordan herhangi bir odaya girmek mmkn deildir.
Kameralar ie yaryor demek ki.
Neyse ki, imdiye dek hibir hrszlk vakasyla karlamadk. Ama zaten buras kimsenin soymak
isteyecei trden bir mze deil. Nesli tkenmi iekler, Eskimo kanolar ve dev mrekkepbal
cesetleri iin henz karaborsa almad.
Dr. Abaddon gld. Galiba haklsnz.
En byk gvenlik tehdidi kemirgenler ve bcekler. Trish ona SMSCnin dkntlerini dondurup,
l kuak denen -tm binay rt gibi saran ift duvarlar arasndaki souk bir blge- mimari bir zellik
kullanarak bcek istilasndan nasl korunduklarn anlatt.
Abaddon, nanlr gibi deil, dedi. Peki Katherinele Petern laboratuvar nerede?
Trish, 5. Blmede, dedi. Bu koridorun sonunda.
Birden duran Abaddon, sa tarafndaki kk pencereye dnd. Tanrm! una bakar msn!
Trish kahkaha att. Evet, buras 3. Blme. Buraya Islak Blme diyorlar.
Yzn cama yaptran Abaddon, Islak m? diye sordu.
Burada on bin litreden fazla sv etanol var. Daha evvel bahsettiim dev mrekkepbal cesedini
hatrladnz m?
Mrekkepbal bu mu?! Dr. Abaddon ksa bir an gzleri kocaman alm bir halde yzn
pencereden evirdi. Dev gibi!
Trish, Dii bir Architeuthis, dedi. Boyu on iki metreden fazla. Mrekkepbaln grnce
kendinden geen Dr. Abaddon, gzlerini camdan ayramad. Bu yetikin adam bir an iin Trishe, evcil
hayvan maazasnn vitrininden bakarken ieri girip bir kpek yavrusu grmek iin can atan kk bir
olan ocuunu anmsatt. Be saniye gemiti ama hl tutkuyla pencereden bakyordu.
Sonunda, Tamam tamam, diyen Trish, kahkaha atarak anahtar kartm yerletirip PIN numarasn girdi.
Gelin. Size mrekkepbaln gstereyim.
Malakh, 3. Blmenin lo dnyasna admn atarken, duvarlarda gvenlik kameras aryordu. Bu arada
Katherinein tombul asistan bu odadaki rnekleri anlatmaya balamt. Malakh artk onun sesini
duymuyordu. Dev mrekkepbalklaryla da ilgilendii falan yoktu. Tek ilgilendii ey, beklenmedik bir
sorunu zmek iin bu karanlk ve bo yeri kullanmakt.
35. BLM
Kongre Binasnn alt bodrumuna inen ahap merdivenler, Langdonn imdiye dek kulland dier
merdivenler kadar dik ve basitti. Daha sk nefes alyor, gsnn sktn hissediyordu. Hava burada
souk ve nemliydi. Langdon birka yl nce Vatikandaki Nekropolise inen merdivenleri hatrlamadan
edemedi. ller ehri.
Anderson onun nnde fenerle yol gsteriyordu. Langdon hemen arkasndan takip eden Sato, ara sra
minik elleriyle srtna dokunuyordu. Elimden geldii kadar hzl gidiyorum. Derin nefesler alan Langdon,
iki yanndan sktran duvarlar dnmemeye alt. Bu dar, merdivenli yola omuzlar glkle syor,
antas duvara srtnyordu.
Sato arkasndan, Belki de antanz yukarda braksanz iyi olurdu, dedi.
Ben iyiyim, diye cevap veren Langdonn, antasn gznn nnden ayrmaya hi niyeti yoktu.
Petern verdii kk paketi hayalinde canlandrd ama Kongre Binasnn bodrumundaki herhangi bir
eyle nasl bir ilgisi olabileceine akl ermedi.
Anderson, Birka adm daha kald, dedi. Neredeyse geldik.
Merdivenlerdeki tek lambann aydnlndan uzaklaan grup, karanla inmiti. Son basamaktan aa
admn atan Langdon, ayaklarnn altndakinin toprak olduunu hissetti. Dnyann merkezine seyahat.
Sato onun arkasndan geldi.
imdi fenerini kaldran Anderson, etraf kolaan ediyordu. Alt bodrum, bodrum katndan ok
merdivenleri diklemesine kesen, fazlasyla dar bir koridora benziyordu. Anderson saa sola hareket
ettirince, Langdon geidin yaklak on be metre uzunluunda bir yer olduunu grd. ki yana da kk,
ahap kaplar sralanmt. Kaplar birbirine o denli yaknd ki, odalar metreden geni olamazd.
Anderson plana bakarken Langdon, ACME Deposu, Domatilla Yeralt Mezarlyla buluuyor, diye
dnd. Alt bodrumdaki minik blme.
SBB13n yerini gstermek amacyla X ile iaretlenmiti. Langdon bu plann on drt lahitli bir mozole
-karlkl yedier mezar- ile ayn olduunu fark etti. Az nce indikleri merdivenin olduu yer
karlmt. Toplamda on .
Farmason ifresi diye bilinen kodlanm bu dili, ilk mason kardeler zel iletiimlerinde
kullanmlard. ifreleme yntemi uzun zaman nce basit bir sebepten tr terk edilmiti, nk zmesi
ok kolayd. Langdonn seminerine katlan ikinci snf rencilerinden ou bu kodu yaklak be
dakikada zebiliyorlard. Langdon ise bir kalem ve ktla bunu gz ap kapayana dek zebilirdi.
Yz yllk olan bu ifreleme ynteminin kolay zlmesi baz elikiler douruyordu. ncelikle,
yeryznde bunu zebilecek tek kiinin Langdon olmas samayd. kincisi, Satonun masonik ifrenin
ulusal gvenlik meselesi olduunu sylemesi, nkleer frlatma kodlarnn Cracker Jack isimli ifre zc
programla yazlmas gibi bir eydi. Langdon tm bunlara inanmakta hl glk ekiyordu. Bu piramit bir
harita m? Eski alarn kayp bilgeliine giden yolu mu gsteriyor?
Bellamy ciddi bir sesle, Robert, dedi. Mdr Sato, sana piramitle neden bu kadar ilgilendiini
syledi mi?
Langdon ban iki yana sallad. Tam olarak deil. Ulusal gvenlik meselesi deyip durdu. Yalan
sylediini dnyorum.
Ensesini ovuturan Bellamy, Olabilir, dedi. Akln kurcalayan bir ey var gibiydi. Ama daha endie
verici bir ihtimal var." Dnp Langdonn gzlerinin iine bakt. Mdr Sato, piramidin gerek
potansiyelini kefetmi olabilir.
47. BLM
Katherine Solomon yutan karanlk ona sonsuz gibi geliyordu.
Halnn o alt gvenliinden km kr gibi nn yoklarken, nne uzatt kollar sadece bu ssz
bolua dokunuyordu. orapl ayaklarnn altndaki souk beton buzlu bir gl gibiydi... ve bu dman
ortamdan hemen kurtulmas gerekiyordu.
Artk etanol kokusu almaynca, karanlkta durdu. Hi kprdamadan etraf dinlerken, kalbinin byle
grltl atmamasn diledi. Arkasndan gelen ayak sesleri kesilmi gibiydi. Onu atlattm m? Katherine
gzlerini kapatp, nerede olduunu tahmin etmeye alt. Hangi yne kotum? Kap nerede? e
yaramyordu. O kadar ok dnmt ki, k herhangi bir yerde olabilirdi.
Katilerine bir zamanlar korkunun, insann dnme yeteneini kamlayan bir unsur olduunu okumutu.
Ama u anda iinde bulunduu durum yznden, zihni korku ve aknlkla kaynayan bir kazana dnmt.
k bulsam bile dar kamam. Laboratuvar nlnden kurtulurken anahtar kartn da kaybetmiti.
imdi tek midi, samanlktaki bir topluine gibi olmakt. ki bin sekiz yz metrekarelik bir alanda adeta
bir noktaya dnmt. Kamak iin dayanlmaz bir arzu duysa da analitik zihni ona tek bir mantkl
harekette bulunmasn sylyordu; hi kprdamamay. Kprdama. Ses karma. Gvenlik grevlisi
yoldayd ve bilinmeyen bir sebepten tr saldrgann stnde keskin bir etanol kokusu vard. Yaklarsa
anlarm.
Katherine karanlkta dururken, aklna Langdonn syledikleri geldi. Aabeyin... karld. Souk bir
ter damlasnn kolundan aa, sa elinde tuttuu cep telefonuna kaydn hissetti. Bu unuttuu bir
tehlikeydi. Telefon alarsa bulunduu yeri belli edecekti ama ekran aydnlanmadan kapatmasnn da
imkn yoktu.
Telefonu yere brak... ve ondan uzakla.
Ne yazk ki ok ge kalmt. Ona sa tarafndan yaklaan etanol kokusu gitgide artmaktayd. Katherine
kama drtsn bastrarak, sakin kalmaya alt. Temkinle ve yavaa sol tarafa bir adm att.
Kyafetinin hrts saldrgann ihtiyac olan tek eydi. leri doru atldn duydu ve gl bir el onu
omzundan kavrarken etanol kokusu stne kt. Dehetle olduu yerde dnd. Matematiksel olaslklar
pencereden uup gitti ve Katherine var gcyle kamaya balad. Sola dnp ynn deitirerek olanca
hzyla bolua dald.
Birden karsna duvar kt.
Duvara serte toslayan Katherinein cierlerindeki hava boald. Kolu ve omzu acd ama ayakta
kalmay baard. Duvara ters bir ayla arpmas onu daha kt bir arpmadan korumutu, ama bu iini
rahatlatmaya yetmedi. kan ses her yerde yanklanmt. Nerede olduumu biliyor. Acyla ban evirip
nnde uzanan karanlna bakarken, saldrgann da kendisine baktn hissetti.
Yerini deitir. Hemen.
Nefesi henz dzelmeden, her bir kabaraya sol eliyle sessizce dokunarak duvar boyunca yrmeye
balad. Duvarn yanndan ayrlma. Seni keye sktrmadan yanndan ge git. Gerek duyarsa cann
actmak iin frlatmak zere, cep telefonunu hl sa elinde tutuyordu.
Bundan sonra duyduu sese hi hazrlkl deildi. Kyafet hrts tam nnden gelmiti. Olduu yerde
durup nefes almay kesti. Bu kadar ksa srede duvara nasl ulam olabilir? Etanol kokusuyla karm
hafif bir esinti hissetti. Duvardan bana doru geliyor!
Katherine geriye doru birka adm att. Sonra sessizce 180 derece dnp, duvarda ters yne doru
hzla ilerlemeye balad. O imknsz ey olduunda yaklak be metre gitmiti. Bir kez daha duvarda, tam
nnde, kyafet hrts duydu. Ve ardndan ayn etanol kokan esinti geldi. Katherine Solomon donakald.
Tanrm, bu adam her yerde!
plak gsl Malakh karanla bakt.
Kyafetinin koluna bulaan etanol kokusu fark edilir olduunu kantlamt. Bu yzden o da gmleinin
ve ceketinin kollarn yrtp, avn kstrmak iin ie yarar bir malzeme olarak kullanmt. Ceketini sa
tarafa doru atnca. Katherinein durup, ynn deitirdiini duymutu. Sonra gmleini sola doru
frlatnca, yine durduunu duymutu. Katherinei gemeye cesaret edemeyecei duvardaki iki nokta
arasnda kstrmt.
imdi kulaklarn dikmi bekliyordu. Hareket edebilecei tek yn kald, bana doru gelecek. Buna
ramen, hibir ey duymad. Katherine ya korkudan donakalmt ya da 5. Blmeye yardm gelene kadar
hareket etmemeye karar vermiti. Her iki ekilde de kaybedecek. 5. Blmeye bu sralar kimse
giremeyecekti; Malakh anahtar kart giriini kaba ama ok etkili bir yntemle kullanlmaz hale getirmiti.
Trishin anahtar kartn kullandktan sonra, yuvaya on sentlik bozuk para atp, tm mekanizmay devre d
brakmadan kapnn baka herhangi bir anahtar kartla almasn engellemiti.
Sen ve ben yalnzz Katherine... ne kadar srerse srsn.
Usulca ileri giden Malakh herhangi bir hareket sesi duymay bekledi. Katherine Solomon bu gece
aabeyinin mzesinin karanlnda lecekti. iirsel bir son. Malakh, Katherinein lm haberim
aabeyiyle paylamak iin sabrszlanyordu. Yal adamn strab, uzun sredir gereklemesini
bekledii intikam olacakt.
Hi beklemedii bir anda, karanlkta minik bir parlt grd ve Katherinein karar verirken lmcl bir
hata yaptn fark etti. Yardm istemek iin telefon mu ayor?! Az nce yanan elektronik ekran, bel
hizasnda yaklak yirmi metre tesinde siyah bir okyanustaki fener gibi parlyordu. Malakh, Katherinei
beklemeye hazrlanmt ama artk buna gerek yoktu.
Ia doru hzla koan Malakh. yardm arsn bitiremeden onu yakalayacan biliyordu. Saniyeler
iinde oraya vard ve adeta onu yutmaya hazrlanr gibi parlayan cep telefonunun her iki yanna doru
kollarn aarak atld.
Sert duvara arpan parmaklar geriye doru bklrken neredeyse knlyordu. Ardndan ba elik
stuna arpt. Duvarn yannda yere kerken acyla feryat etti. Lanet okuyup, Katherinein cep telefonunu
ak brakt bel hizasndaki payandaya tutunarak doruldu.
Katherine yeniden komaya balamt. Bu kez elinin, 5. Blmenin aralkl yerletirilmi metal
kabaralarnn stnden geerken kard seslere aldrmyordu. Ko! Blmenin etrafndaki duvar takip
ederse, nnde sonunda k kapsn bulabileceini biliyordu.
Gvenlik hangi cehennemde kald ?
Sol eli duvarda, sa eli kendini korumak iin ne uzatlm bir halde koarken, aralkl yerletirilmi
kabaralar hl takip edebiliyordu. Keye ne zaman ulaacam? Duvar sonsuza kadar devam
ediyormu gibiydi, ama kabaralardan gelen ritmik ses birden kesildi. Sol eli uzun sre kabalasz yzeyi
takip etti, sonra kabaralar yeniden balad. Katherine glkle durup, przsz metal yzeyden
yararlanarak geri dnd. Burada neden kabara yok?
Saldrgann, arkasndan grltyle yryp, kendisine doru yaklatn duyabiliyordu. Ama
Katherinei rkten baka bir sesti: fenerini 5. Blme kapsna vuran gvenlik grevlisinin kard
ritmik yumruklama sesi.
Grevli ieri giremiyor mu?
Bu dnce korkutucu olmakla beraber, yumruklamann geldii yer -sa apraz- Katherinein yn
duygusunu yeniden kazanmasna yardmc oldu. Artk 5. Blmenin neresinde olduunu hayalinde
canlandrabiliyordu. Bu ani grnt baka bir eyi daha fark etmesine yarad. imdi duvardaki bu dz
panelin ne olduunu biliyordu.
Her blmenin bir numune iskelesi vard. Hareketli bu dev duvar, byk numuneleri blmelere alp
karrken, geri ekilerek kullanlabiliyordu. Bu kap da bir uak hangarnnki kadar bykt ama,
Katherine en korkun ryalarnda bile onu amak zorunda kalacan hayal etmemiti. Fakat u anda, tek
aresi buymu gibi grnyordu.
Acaba alyor mu?
Katherine byk metal kolu buluncaya kadar karanlkta kapy eliyle yoklad. Kavrayp, arln
geriye vererek kapy amaya alt. Hibir ey olmad. Bir daha denedi. Yerinden kprdamad.
Onun kard seslerle ynn tayin eden saldrgann imdi daha hzl yaklatn duyabiliyordu.
skele kaps kilidi! Dehete kaplp, herhangi bir levye ya da kap mandal bulmak iin ellerini telala
kapnn her yerinde gezdirdi. Birden eli diree benzer bir eye arpt. Yere kadar takip edip melince,
betonun iindeki bir delie yerletirildiini anlad. Gvenlik ubuu! Ayaa kalkp ubuu kavrad ve
bacaklarndan g alarak deliin iinde aa yukar kaydrd.
Neredeyse geldi!
Katherine kapnn kolunu yoklayp buldu ve tm gcyle asld. Devasa panel biraz kmldar gibi oldu
ve 5. Blmeden ieri bir para ay girdi. Katherine yeniden kolu ekti. Binann dndan gelen k
byd. Biraz daha! Son bir kez daha aslrken, saldrgann birka metre uzanda olduunu hissediyordu.
Ia doru atlp, ince vcudunu aklktan yanlamasna kaydrd. Karanlkta beliren pene gibi bir el
onu ieri ekmeye alt. Katherine kendini aklktan dar karrken, dvmelerle kapl iri bir kol
peinden geldi. rktc kol, onu yakalamaya alan kzgn bir ylan gibi kvrand.
Katherine dnp, 5. Blmenin uzun ve soluk renkli d duvar boyunca komaya balad. SMSCyi
evreleyen gevek talar orapl ayaklarna batsa da o, ana girie doru ilerlemeye devam etti. Gecenin
karanlna ramen, 5. Blmenin mutlak karanlnda genilemi gzbebekleri sayesinde, sanki gn
ndaym gibi iyi grebiliyordu. Ar iskele kaps arkasndan alnca, binann yan duvarn takip
eden ayak seslerinin hzlandn duydu. Ayak sesleri inanlmaz derecede hzlyd.
Asla ondan kurtulup ana girie varamam. Volvosunun yalanlarda olduunu biliyordu ama o bile u
anda ok uzak grnyordu. Baaramayacam.
Ardndan Katherine, son bir kozunun kaldn fark etti.
5. Blmenin kesine yaklatnda, ayak seslerinin aray iyice kapattn duyabiliyordu. Ya imdi ya
hi. Keden dnmek yerine aniden sola sapp, binadan uzaa, imlere yneldi. Bunu yaparken gzlerini
skca yumup, ellerini yzne kapatt ve imlerin stnde kr gibi komaya balad.
5. Blmenin bulunduu ksmda yanan hareket sensrl gvenlik klar, geceyi gndze evirmiti.
Saldrgann ar bym gzbebeklerine yirmi be milyon mumluk k nfuz ederken, gerilerden ac
dolu bir feryat ykseldi. Katherine, adamn talarn stnde sendelediini duyabiliyordu.
Ak imlerin stnde igdlerine gvenen Katherine, gzlerini kapal tutmaya devam etti. Binadan ve
klardan yeterince uzaklatn hissedince gzlerini at, ynn belirledi ve karanlkta deli gibi
komaya balad.
Volvosunun anahtarlar her zaman brakt yerde, orta panelde duruyordu. Nefesi kesilmi bir halde,
titreyen elleriyle anahtar ald ve kontaa soktu. Motor grltyle alp farlar yannca, korkutucu bir
manzarayla kar karya kald.
ren bir ekil stne doru geliyordu.
Katherine o an donakald.
Farlarna yakalanan yaratk, bedeni semboller ve yazlarla dvmelenmi, plak gsl ve dazlak
kafal bir hayvand. Parlak a doru koarken brp, gn na ilk kez kan bir maara canls gibi
ellerini gzlerinin nne kaldrd. Katherine vitese uzand ama adam bir anda yannda bitivermiti. Yan
cama dirseiyle vurup, krk cam paralarn kadnn kucana dkt.
Dvmelerle kapl dev bir kol camdan ieri girerek, el yordamyla boynunu buldu. Katherine vitesi
geriye takp hareket ettirdi ama saldrgan boazna sarlm, inanlmaz bir kuvvetle skyordu. Kurtulma
abasyla ban evirdiinde birden adamn yzn karsnda grd. Trnak izine benzeyen erit,
makyajn syrm ve altndaki dvmeleri ortaya karmt. Gzleri vahi ve acmaszd.
Seni on yl nce ldrmeliydim, diye grledi. Anneni ldrdm akam.
Duyduu bu szler, Katherinein korkun bir annn etkisine girmesine sebep oldu. Bu vahi bak daha
nce de grmt. Boazn byle kuvvetli skmasa lk atacakt.
Gaz pedaln kkleyince, araba geriye doru frlad. Adam arabann yannda srklenirken,
Katherinein boynu kopacak gibi oldu. Araba hzla bankete kp yan yatt. Katherine boynunun, adamn
arlyla ezildiini hissedebiliyordu. Birden aa dallar arabann yan tarafn syrmaya, camlar
kamlamaya balad ve arlk kayboldu.
Araba yeillikten, yukardaki otoparka doru ilerlerken, Katherine gaza asld. Aada kalan yar
plak adam ayaa kalkp farlara bakt. Dehet verici bir sakinlikle dvmeli kolunu kaldrd ve
Katherinee dorulttu.
Korku ve nefretle kan donan Katherine, direksiyonu evirip gaza bast. Birka saniye sonra
yalpalayarak Silver Hill Yoluna kmt.
48. BLM
Kongre Binas polis memuru Nuez, bu karmak durumda, Robert Langdon ile Mimarn kamasna
yardm etmekten baka seenek grememiti. Ama imdi zemin kattaki polis merkezinde, frtna
bulutlarnn toplanmaya baladn anlyordu.
ef Trent Anderson bana bir buz torbas tutarken, baka bir memur Satonun yaralarna mdahale
ediyordu. kisi de grnt takip ekibiyle birlikte oturmu, Langdon ile Bellamynin yerini tespit etmek iin
dijital grnt dosyalarn inceliyorlard.
Sato, Tm koridor ve klardaki video kaytlarn kontrol edin, diye emretti. Nereye gittiklerini
renmek istiyorum!
Nuez tm bunlar izlerken midesinin bulandn hissetti. Aradklar kayd bulup, gerei
renmelerinin an meselesi olduunu biliyordu. Kamalarna ben yardm ettim. CIAden drt kiilik bir
ekibin Langdon ile Bellamynin pelerine dme hazrl yapmalar durumu daha da ktletiriyordu. Bu
adamlar Kongre Binas polislerine hi benzemiyorlard. Bunlar... siyah kamuflajlar, gece grleri ve
gelimi silahlaryla fazlasyla ciddi askerlerdi.
Nuez kusacak gibi oldu. Kararn verip, ef Andersona usulca iaret etti. Konuabilir miyiz ef?
Ne var? Anderson, Nuezin peinden koridora kt.
Nuez ter dkerken, ef, byk bir hata yaptm. dedi. zr dilerim ve istifa ediyorum. Zafen
birka dakika iinde beni kovacaksn.
Anlayamadm?
Nuez glkle yutkundu. Langdon ile Mimar Bellamyyi ziyareti merkezinden binann dna
karlarken grdm.
Ne?! Anderson adeta kkremiti. Neden bir ey sylemedin?
Mimar, bana tek kelime etmememi sylemiti.
Benim iin alyorsun, lanet olas! Andersonn sesi koridorda yankland. Tanr akna, Bellamy
kafam duvara vurdu!
Nuez, ona Mimarn verdii anahtar uzatt.
Anderson, Bu ne? diye sordu.
Independence Bulvarnn altndaki yeni tnelin anahtar. Mimar Bellamydeydi. Bu sayede katlar.
Anderson konuacak kelime bulamadan anahtara bakt.
Sato ban koridora uzatp dikkatle onlar inceledi. Orada neler oluyor?
Nuez, benzinin attn hissetti. Sato, Andersonn elinde tuttuu anahtar grd. Korkun kk kadn
yaklarken, Nuez, efini korumak amacyla elinden geldiince doalama yapt. Alt bodrumda yerde
bir anahtar buldum. ef Andersona nereye ait olabileceini soruyordum. Sato yanlarna gelip anahtara
bir gz att. Peki efin biliyor muymu? Nuez baklarn Andersona dikti. efinin, konumadan nce
tm seenekleri dnp tartt anlalyordu. ef sonunda konutu. Hemen bir ey syleyemem. Kontrol
etmem lazm...
Sato, Zahmet etme, dedi. Bu anahtar ziyareti merkezinden balayan tnelin kapsn ayor.
Anderson, yle mi? diye sordu. Nereden biliyorsunuz?
Kamera kaydn bulduk. Memur Nuez, Langdon ile Bellamynin kamalarna yardm ettikten sonra
kapy arkalarndan kilitledi. O anahtar Nueze Bellamy verdi.
Anderson fkeden parlayan gzlerle Nueze dnd. Bu doru mu? Roln srdrmek iin elinden
geleni yapan Nuez, hzla ban sallad. zgnm efendim. Mimar, bana kimseye bahsetmememi
sylemiti! Anderson, Mimarn sana ne syledii umrumda deil! diye bard. Beklerdim ki...
Sato, Kes sesini Trent, diyerek onun lafn kesti. kiniz de ok beceriksiz yalanclarsnz. Bunlar
CIA sorgulamasna saklayn. Mimarn anahtarn Andersonn elinden kapt. Buradaki iin bitti.
49. BLM
Cep telefonunu kapatan Langdonn endiesi giderek artyordu. Katherine telefonuna cevap vermiyor!
Katherine laboratuvardan gvenle ayrlp, burada kendisiyle bulumak zere yola ktnda aramaya sz
vermiti, ama hl aramamt.
Bellamy okuma odasndaki srada Langdonn yannda oturuyordu. Bu arada gvenli bir yerde saklanp,
snmalarna yardmc olabileceini dnd birine telefon amt. Ne yazk ki bu kii de cevap
vermediinden, Bellamy hemen Langdonn cep telefonunu aramasn syleyen acil bir mesaj brakmt.
Langdona, Denemeye devam edeceim, dedi. Ama imdilik kendi bamzn aresine bakacaz. Ve
bu piramit iin bir plan yapmak zorundayz.
Piramit. Artk sadece nndekileri -bir ta piramit, kapak tann bulunduu mhrl bir paket,
karanln iinden kp onu CIA sorgusundan kurtaran, k bir Afro-Amerikal adam- dnebilen
Langdon iin okuma odasnn grkemi birden kaybolmutu.
Langdon, Kongre Binas Mimarndan bir nebze olsun mantkl davranmasn beklerdi ama Warren
Bellamynin szlerinin de Petern arafta olduunu iddia eden deliden bir fark yoktu. Bellamy, bu ta
piramidin gerekten de efsanedeki Mason Piramidi olduu konusunda srar ediyordu. Bizi gl bilgelie
gtrecek olan eski bir harita m?
Langdon kibarca, Bay Bellamy, dedi. nsanlara mthi g salayacak olan bir tr eski bilginin
bulunduu fikrini... gerekten ciddiye alamyorum.
Bellamynin gzlerinden hem hayal krkl, hem de heves okunuyordu. Bu durum, Langdonn
pheciliini daha da kamlamt. Bellamy her eye ramen, Evet profesr, dedi. Byle
hissedebileceini zaten tahmin etmitim, sanrm armamam gerek. Sen dardan ieriye bakyorsun.
Efsane gibi alglayacan baz mason gerekleri var, nk bunlar anlaman salayacak uygun eitimi
almadn.
Langdon imdi kendisine patronluk taslandn dnyordu. Odiseus'un tayfasnda da yoktum ama
Kiklopun efsane olduuna eminim. Bay Bellamy, efsane doru olsa bile... bu piramit. Mason Piramidi
olamaz. Olamaz m? Bellamy, tek parman tan stndeki mason ifresinde gezdirdi. Bana, tasvire
mkemmel biimde uyuyormu gibi geliyor. Parlak metal kapak tayla, ta bir piramit. Satonun rntgen
filmine baklacak olursa, Petern sana emanet ettii ey bu. Kp biimindeki ufak paketi eline alp,
arln tartt.
Langdon, Bu piramit otuz santimden daha kk, diye kar kt. Hikyenin duyduum her
uyarlamasnda, Mason Piramidinin devasa boyutlarda olduu anlatlr.
Bellamynin buna hazrlkl olduu anlalyordu. Bildiin gibi efsane, piramidin Tanrnn ulap
dokunabilecei kadar yksek olduundan bahseder.
Kesinlikle.
ine dtn kmaz anlyorum profesr. Fakat, hem Antik Gizemler hem de mason felsefesi, her
birimizin iindeki Tanrsall ver. Sembolik adan konuursak, aydnlanm bir insann ulaabilecei
herhangi bir ey... Tanrnn ulaabilecei yerdedir.
Langdon kelime oyunundan etkilenmemiti.
Bellamy, Kitab Mukaddes bile ayn grtedir, dedi. Eer Yaradltaki Tanr insan kendi
suretinden yaratmtr, szn kabul ediyorsak, onun neyi ima ettiini de kabul etmek zorundayz;
insanolu Tanrdan daha aa yaratlmamtr. Luka 17:20de{50} bize Tanrnn egemenlii iinizdedir,
denir.
zgnm ama kendini Tanrnn dengi kabul eden bir Hristiyan tanmyorum.
Bellamy daha sert bir sesle, Elbette yok, dedi. nk Hristiyanlarn ou ikisini birden ister.
Gururla ncile inandklarn ilan etmek isterler ama inanmas ok zor veya zahmet verici ksmlar
grmezden gelirler."
Langdon cevap vermedi.
Bellamy, Her neyse, dedi. Mason Piramidinin Tanrnn dokunabilecei kadar yksek olduu
tanmlamas... boyutlar konusunda yanl yorumlamalara sebep oldu. Bu yzden senin gibi
akademisyenler de piramidin efsane olduunda srar ettiler ve kimse ne olduunu aratrmad. Langdon
ta piramide bakt. Seni hayal krklna urattm iin zgnm, dedi. Mason Pirmadinin her zaman
bir efsane olduuna inandm.
Peki, ta ustalarnn meydana getirdii bir haritann taa oyulmas sana da son derece uygun gelmiyor
mu? Tarih boyunca en nemli iaretler hep taa kaznd, davranlarmza yn vermemiz iin Tanrnn
Musaya verdii On Emir de buna dahil.
Evet, anlyorum ama ismi hep Mason Piramidi efsanesi diye geer. Efsane ifadesi, hayal rn
olduunu gsterir.
Evet, efsane. Bellamy kendi kendine gld. Korkarm sen de Musayla ayn dertten muzdaripsin.
Anlamadm?
Bellamy sandalyesinde dnp, on alt bronz heykelin aay izledii ikinci kat balkonuna bakarken
adeta eleniyormu gibiydi. Musay gryor musun?
Langdon baklarn ktphanenin nl Musa heykeline kaldrd. Evet.
Boynuzlar var.
Farkndaym.
Ama neden boynuzlar olduunu biliyor musun?
retmenlerin ou gibi. Langdon da kendisine ders verilmesinden holanmazd. Yukardaki Musa
heykelinin banda boynuzlar bulunmasnn sebebi, binlerce Hristiyan heykelinde Musann boynuzlarnn
olmasyla ayn sebeptendi. Msrdan k kitabnn hatal tercmesi. Asl branice metinde Musann
karar 'ohr panav olduu yazyordu, yani yznn teni k demetiyle parlyordu. Ama Roma
Katolik Kilisesi, Kitab Mukaddesin resmi Latince tercmesini yaptrrken, evirmen Musann tasvirini
yanl anlayp comuta esset fades sua diye tercme etmiti. Yani yznde boynuzlar vard. O andan
itibaren, ayetlere sadk
kalmazlarsa kendilerinden alnacandan korkan ressam ve heykeltralar, Musay boynuzlaryla
betimlemeye balamlard.
Langdon, Basit bir hatayd, diye yantlad. MS yaklak 400 yllarnda St. Jeromenin yanl
tercmesi.
Bellamy etkilenmi gibi bakyordu. Kesinlikle. Yanl tercme: Ve bunun sonucunda... zavall Musa
tarih boyunca deforme edildi.
Deforme edildi cmlesi durumu gzel ifade ediyordu. Langdon ocukluunda Michelangelonun
eytani Boynuzlu Musasn grdnde dehete dmt. Bu heykel San Pietro in Vincolinin en nemli
esiydi.
Bellamy, Boynuzlu Musa rneini, yanl anlalan tek bir kelimenin tarihi nasl deitirebileceini
gstermek iin verdim, dedi.
Bu dersi birka yl nce Pariste ilk elden renen Langdon, tereciye tere satyorsun, diye dnd.
SanGreal: Kutsal Kse. SangReal: Soylu Kan.
Bellamy, Mason Piramidi konusunda insanlar bir efsane hakknda sylentiler duydular, diye devam
etti. Ve bu fikir yapp kald. Mason Piramidi efsanesi sylence gibi geliyordu. Ama efsane kelimesi
aslnda baka bir eyden bahsediyordu. Yaps deitirilmiti. Tpk tlsm kelimesi gibi. Glmsedi.
Dil, gerei saklamakta olduka usta.
Size katlyorum ama bu noktadan sonrasn anlamyorum. Robert, Mason Piramidi bir harita. Ve
tm haritalar gibi onun da bir efsanesi var. Yani nasl okuman gerektiini gsteren bir anahtar. Bellamy
kp eklindeki paketi eline alp, yukar kaldrd. Grmyor musun? Bu kapak ta, piramidin efsanesi.
Yeryzndeki en gl sanat eserinin nasl okunacan gsteren bir anahtar... insanolunun en byk
hzinesinin -tm alarn kayp bilgeliinin- sakland yeri ortaya karan bir harita. Langdon susmutu.
Bellamy, Sylemek zorundaym ki, dedi. Senin u ulu Mason Piramidin, sadece bu... Altn kapak
ta Tanrnn dokunabilecei kadar yukar ykselen, mtevaz bir ta. Aydnlanm birinin uzanp
dokunabilecei ykseklikte.
kisinin arasnda birka saniye sren bir sessizlik oldu.
Yeni bir adan deerlendirebileceini grd piramide bakan Langdon, iinde beklenmedik bir
heyecan hissetti. Gzleri tekrar masonik ifreye kayd. Ama bu ifre... o kadar...
Basit mi?
Langdon ban sallad. Bunu herhangi biri zebilir.
Bellamy glmseyip, Langdona bir ktla kalem uzatt. Belki o zaman sen bizi aydnlatabilirsin?
Langdon ifreyi okuyup okumamak konusunda kararszd, ama iinde bulunduklar artlar gz nne
alnca bu, Petera kar ufak bir ihanet gibi kalyordu. Bunun dnda yaz ne derse desin, herhangi bir
eyin sakland yeri ortaya karacan sanmyordu... kald ki bu, tarihin en byk hzinelerinden biri
olsun.
Langdon, Bellamynin uzatt kalemi alp, enesine vurarak ifreyi incelemeye balad. ifre o kadar
basitti ki, kalem kda ihtiyac yoktu bile. Buna karn hataya pay brakmamak iin kalemle kd
kullanp, mason ifresini zmekte en sk kullanlan deifre anahtarn yazd. Alfabenin srasna uygun
olarak dizilen anahtar, ikisi dz, ikisi noktal toplam drt sistemden oluuyordu. Alfabenin her bir harfi,
benzersiz biimdeki bir duvar ya da kafese yerletirilmiti. Her bir harfin duvarnn ekli, o harfin
sembolyd.
Plan o kadar basitti ki, neredeyse ocuk iiydi.
Langdon kard ii iki kere kontrol etti. Deifre anahtarnn doruluundan emin olduktan sonra,
dikkatini piramidin stndeki ifreye verdi. Kodlamay zmesi iin tek yapmas gereken deifre
anahtarnda eleen ekli bulmak ve iindeki harfi yazmakt.
Piramidin stndeki ilk karakter, aaya bakan oka veya bir kadehe benziyordu. Langdon kadeh
eklindeki ksm deifre anahtarnda hemen buldu. inde S harfi yer alyordu.
Langdon S yazd.
Piramitteki ikinci sembol, sa kenar eksik bir noktal kareydi. Deifre anahtarnda bu O harfine
karlk geliyordu.
O yazd.
nc sembol basit bir kareydi ve iinde E harfi vard.
Langdon E yazd.
S O E...
Tmn tamamlayana kadar hzlanarak devam etti. Langdon bitmi evirisine bakarken, aknlk dolu
bir i ekti. Byk bir bulu yaptm sylenemez.
Bellamynin yznde bir tebessm belirir gibi oldu. Bildiin gibi profesr, Antik Gizemler sadece
gerekten aydnlananlar iin korunmutur.
Kalarn atan Langdon, Doru, dedi Anlalan ben hak etmiyorum.
50. BLM
Langley, Virginiadaki CIA merkezinin derinliklerindeki bodrum kat ofisinde, on alt karakterden
oluan ayn mason ifresi, yksek znrlkl bir bilgisayar ekrannda parlyordu. Gvenlik Ofisi uzman
Nola Kaye tek bana oturmu, patronu Inoue Sato tarafndan on dakika nce e-postayla gnderilen resmi
inceliyordu.
Bu bir tr aka m? Elbette aka olmadn biliyordu; Bakan Sato espri anlayndan yoksun biriydi
ve ayrca bu akamki olaylarn akayla uzaktan yakndan ilgisi yoktu. CIAin her eyi gren Gvenlik
Ofisine terfi etmesi, gcn karanlk dnyasn grmesini salamt. Ama son yirmi drt saat iinde tank
olduklar, gl insanlarn saklad srlar konusundaki izlenimlerini tamamen deitirmiti.
Satoyla konuurken, telefonu omzuna sktrp, Evet efendim, dedi. Oymalar gerekten de mason
ifresi. Buna karn, ortaya kan metin manasz. Rasgele harflerden oluan bir sisteme benziyor.
Baklarn deifre ettii yazya indirdi.
Langdon uzunca bir sre harf dizinine bakp, anlam karmaya -gizli kelimeler, anagramlar, herhangi bir
ipucu- alt ama hibir ey bulamad.
Bellamy, Mason Piramidinin, srlarn pek ok rtnn altnda saklad sylenir, diye aklad.
Her bir perdeyi kaldrdnda, altndan bir bakas kar. Bu harfleri ortaya karm olsan da baka bir
katman daha amadan sana hibir ey sylemeyecektir. Elbette bunu ancak kapak tan elinde bulunduran
kii yapabilir. Sanrm kapak tanda, piramidin nasl deifre edildiini gsteren bir tarif var.
Langdon masada duran kp eklindeki pakete bakt. Bellamynin sylediklerinden, kapak ta ile
piramidin paral ifre olduunu anlyordu, yani ksmlara ayrlm bir kodlama biimi. Gvenlik plan
Antik Yunanda icat edilmi olsa da modern kriptologlar paral ifreyi hep kullanrlard. Yunanllar gizli
bir bilgiyi saklamak istediklerinde bunu bir kil tabletin zerine yazarlar, sonra onu krp her bir parasn
baka bir yerde saklarlard. Sadece tm paralar bir araya getirildiinde bu sr okunabilirdi.
Symbolon{51} denilen bu trden yazl kil tabletler, aslnda gnmzde kullanlan symbol{52} kelimesinin
kkn oluturuyordu.
Bellamy, Robert, dedi. Bu piramit ve kapak ta, srrn gvenliini salamak iin nesillerdir
birbirlerinden ayr duruyorlard. Ses tonundan, kederlendii anlalyordu. Ama bu akam, paralar
tehlikeli olacak derecede birbirine yaklat. Bunu sylememe gerek yok, biliyorum... ama bu piramidin
birletirilmemesini salamak bizim grevimiz.
Langdon, Bellamynin ackl hikyesini biraz abartl buldu. Kapak tayla piramitten mi bahsediyor...
yoksa ateleyiciyle nkleer bombadan m? Bellamynin iddialarn kabul etmekte hl zorlanyordu ama
bunun pek de nemi yoktu. Eer bu Mason Piramidiyse ve yazlarda bir ekilde eski bilginin yerini tarif
ediyorsa bile, bu bilgi bahsedilen trden bir gc nasl nakledebilir?
Peter bana ikna edilmesi g bir adam olduunu sylerdi; ispatlar sylentilere tercih eden bir
akademisyen.
Artk sabr taan Langdon, imdi sen buna inandn m sylyorsun? diye sordu. ada ve
eitimli bir adam oluuna sayg duyuyorum, ama byle bir eye nasl inanrsn?
Bellamy hogryle tebessm etti. Farmasonluk bana, insann anlama kapasitesinin stndeki eylere
derin bir sayg duymay retti. Srf kulaa mucizevi geliyor diye, bir fikri hemen reddetmemeyi
rendim.
54. BLM
SMSCnin evresinde devriye gezen grevli, binann dndaki akll patikada lgn bir halde kotu.
erideki grevliden 5. Blmenin saldrya uradn ve numune ykleme kapsnn aldn gsteren
gvenlik nn yandn syleyen bir mesaj almt.
Neler oluyor?!
Kapya vardnda, bir metre kadar aralk olduunu grd. Garip, diye dnd. Kilidi sadece ieriden
alabilir. Fenerini kemerinden karp, blmenin karanlna tuttu. Hibir ey yoktu. Bilinmeyenin iine
admn atmak istemediinden, sadece eie kadar yrd ve aklktan ieriye tutarak saa sola
sallad ve sonra...
Bileini kavrayan gl eller onu karanln iine ekti. Beki kendini grnmeyen bir kuvvet
tarafndan dndrlyormu gibi hissetti. Burnuna etanol kokusu geliyordu. Fener elinden frlad ve daha
neler olduunu anlayamadan kaya kadar sert bir yumruk gs kafesine indi. Beki beton zemine ylp
iri csseli siyah biri yanndan ayrlrken acyla inledi.
Yan yatan beki, nefes almaya alrken hrltlar kard. Yannda duran fenerinin , zemin boyunca
uzayarak, bir tr metal kutuyu aydnlatyordu. Kutunun stndeki etikette Bunsen oca yakt olduu
yazyordu.
Bir akman parlts ve turuncu alev, insana benzemeyen birini aydnlatt. Aman Tanrm! plak
gsl yaratk yere melip, akman alevini zemine dedirirken, beki grdklerinin ne anlama
geldiini ancak o an fark edebildi.
Tutuan ate eridi yanlarndan geerek, hzla bolua ilerledi. aknlk iindeki beki arkasna bakt,
ama yaratk ak iskele kapsndan darya kyordu.
Yerinde dorulan beki, ince ate eridini gzleriyle takip ederken, acyla geri ekildi. Bu da ne
byle?! Alev gerekten tehlikeli olamayacak kadar kkt ama o an ok daha dehet verici baka bir ey
grd. Ate imdi sadece karanlk boluu deil, cruf betonundan dev bir yapy aydnlatyordu.
Bekinin 5. Blmeden ieri girmesine asla izin verilmemiti ama bu yapnn ne olduunu gayet iyi
biliyordu.
Kp.
Katilerine Solomon'n laboratuvar.
Alevler dz bir izgi halinde laboratuvarn d kapsna ilerledi. Ya eridinin kapnn altndan geerek
ilerlediini anlayan beki, sendeleyerek ayaa kalkt... Birazdan ieride yangn kacakt. Ama yardm
armak iin dnd srada, yarmdan beklenmedik bir esintinin getiini hissetti.
Bir an iin 5. Blmenin tamam kla aydnland.
Beki, hidrojen ate topunun yukarya doru pskrdn, 5. Blmenin atn yardn ve
gkyzne doru yzlerce metre ykseldiini hi grmedi. Gkyznden titanyum paralarnn, elektronik
cihazlarn ve laboratuvarn holografik depolama birimindeki erimi silikon damlalarnn yadn da...
Katherine Solomon dikiz aynasndaki ani k patlamalarn grdnde arabay gneye doru
sryordu. Gecenin sessizliinde grleyen bouk bir gmbrt onu artt.
Havai fiek mi, diye dnd. Redskins ma bitmeden kutlama m yapyor?
Yeniden dikkatini yola verdi. Bo benzin istasyonunun ankesrl telefonundan 911e yapt ary
dnyordu.
Katherine 911 operatrn, dvmeli bir saldrgan aramalar ve asistan Trishi bulmalar iin
SMSCye polis gndermeye ikna etmiti. Bundan baka, memura, aabeyi Petern tutsak alndn
tahmin ettii, Dr. Abaddona ait Kalorama Heightstaki adresi kontrol ettirmesini de sylemiti.
Ne yazk ki Katherine, Robert Langdonn gizli numarasna ulaamyordu. Artk, baka aresi
kalmadndan, u anda Langdonn gideceim syledii Kongre Ktphanesine doru hzla ilerliyordu.
Dr. Abaddonn gerek kimliinin rktc biimde ortaya kmas her eyi deitirmiti. Katherine
artk neye inanacan bilmiyordu. Tek bildii, yllar nce annesiyle yeenini ldren adamn u anda
aabeyini de ele geirdii ve kendisini de ldrmek iin peine dtyd. Kim bu deli? Ne istiyor?
Aklna gelen tek cevap hi mantkl deildi. Bir piramit mi? Adamn bu akam laboratuvarna gelmesi de
bir o kadar akl kartrcyd. Katherinee zarar vermek istediyse, bunu neden daha nce kendi
evindeyken yapmamt? Neden ksa mesaj gnderme zahmetine katlanm, neden laboratuvarna gizlice
girme tehlikesini gze almt?
Dikiz aynasndaki havai fiekler beklenmedik bir anda daha da parlad. lk klarn ardndan ani bir
manzara belirmiti, imdi turuncu bir ate topunun atlarn stnde ykseldiini grebiliyordu. Daha
neler? Ate topuna simsiyah bir duman elik etti... ve Redskinsin FedEx sahasnn yaknlarndan
gelmiyordu. Serseme dnen Katherine, aalarn dier tarafnda hangi iletmenin bulunduunu
hatrlamaya alt... yolun hemen gneydousunda.
Gerei anladnda adeta kamyon arpma dnd.
55. BLM
Warren Bellamy, kendilerine yardm edebilecek herhangi biriyle balant kurmaya alrken, cep
telefonunu telala tuluyordu.
Langdon, Bellamyyi izlerken akl Peterdayd. Onu en ksa zamanda nasl bulabileceklerini
dnyordu. Peter tutsak alan kii, yazy deifre et, demiti. nsanln en byk hzinesinin
sakland yeri syleyecek... Birlikte gideceiz... ve dei toku yapacaz.
Bellamy kalarn atarak telefonu kapatt. Hl cevap yoktu. Langdon, Anlamadm ey u, dedi.
Gizli bilgeliin varln... ve bu piramidin onun yeraltndaki konumunu gsterdiini bir ekilde kabul
etsem bile... ben neyi aryorum? Bir mahzen mi? snak m?
Bellamy uzun sre sesini karmadan oturdu. Ardndan, isteksizce i ekerek savunmac bir tonla
konutu. Robert, yllardr duyduklarma baklacak olursa, piramit bizi sarmal bir merdiven giriine
gtryor. Merdiven mi?
Evet. Yerin... yzlerce metre altna inen bir merdiven.
Langdon duyduklarna inanamyordu. Yaklat.
Antik bilgeliin en aada gml olduunu duydum.
Robert Langdon ayaa kalkp, adm atmaya balad. Washington D.C.de... yerin yzlerce metre altna
inen sarmal bir merdiven. Ve bu merdiveni imdiye dek gren olmam?
Sylendiine gre, girii devasa bir tala kapatlm.
Langdon iini ekti. Devasa bir tala kapatlan mezar, Kitab Mukaddeste geen sann mezar
tanmna uyuyordu. Bu karmak arketip hepsinin atasyd. Warren, sen yeraltna inen bu gizli merdivenin
varlna inanyor musun?
ahsen ben hi grmedim, ama daha yal baz masonlar var olduuna yemin ediyorlar. Az nce
onlardan birini aramaya alyordum.
Bundan sonra ne syleyeceini bilmeyen Langdon, adm atmaya devam etti.
Robert, bu piramitle ilgili bana ok zor bir grev yklyorsun. Warren Bellamynin baklar, okuma
lambasnn yumuak nda sertleti. nsan inanmak istemedii bir eye inandrmaya zorlamann yolunu
bilmiyorum. Ama Peter Solomona kar olan sorumluluunu umarm anlyorsundur.
Langdon, evet, stlendiim sorumluluk ona yardm etmek, diye dnd.
Bu piramidin ortaya karaca gce inanp inanmamakta serbestsin, hatta ona gtrd sylenen
merdivene de yle... Ama bu srr korumak iin ahlaki bir mecburiyet duyduunu bilmek istiyorum, her ne
olursa olsun. Bellamy kp eklindeki kk paketi iaret etti. Peter kapak tan sana emanet etti, nk
onun isteine sayg duyup, srr koruyacana inanyordu. Ve imdi, Petern hayatn feda etmek pahasna
da olsa, bunu yapmalsn.
Langdon olduu yerde durup, kendi etrafnda dnd. Ne?!
Bellamy kederli ama metin bir ifadeyle Langdona bakt. O da bunu isterdi. Peter unutmalsn. O
gitti. Peter piramidi korumak iin elinden geleni en iyi ekilde yaparak, kendi stne den grevi yerine
getirdi. imdi onun emeklerini boa karmamak bizim grevimiz.
Tepesi atan Langdon, Bunu sylediine inanamyorum! diye bard. Bu piramit hakknda sylediin
her ey gerek olsa bile, Peter senin mason kardein. Onu her eyden nce koruyacana yemin ettin,
lkenden bile nce!
Hayr Robert. Bir mason, dostu olan bir masonu tek bir ey -kardeliimizin tm insanlk iin
koruduu byk sr- hari, her eyden nce korur. Kayp bilgeliin, ne srlen gce sahip olduuna
inansam da inanmasam da onu layk olmayan ellerden uzak tutacama yemin ettim. Ve bunu hibir eye
deimem... sz konusu Petern hayat olsa bile.
Langdon fkeyle, En st dzeydekiler de dahil, pek ok mason tanyorum ve hibirinin ta bir piramit
uruna hayatn feda etmeye ant imediine eminim, dedi. Ayrca hibirinin, topran derinliklerinde
gml olan hzineye inen gizli bir merdivene inandn sanmyorum.
emberlerin iinde emberler var Robert. Herkes her eyi bilmez. Duygularn kontrol etmeye
alan Langdon derin bir soluk ald. O da herkes gibi, masonlarn iinde sekin emberler bulunduu
sylentilerini duymutu. Ama doru olup olmamas mevcut durumla balantl grnmyordu. Warren,
eer bu piramit ve kapak ta gerekten de masonlarn en byk srrn ortaya karyorsa, o zaman Peter
neden beni iin iine kartrsn? emberleri ge... ben kardelerden biri bile deilim.
Biliyorum ve sanrm Peter muhafz olarak seni ite bu nedenle seti. Daha nceleri kardelie
deersiz emellerle szan kiiler bu piramidi hedef almlard. Petern onu kardeliin dnda saklamas,
akllca bir seim olmu.
Langdon, Kapak tann bende olduunu biliyor muydun? diye sordu. Hayr. Eer Peter bundan
baka birine bahsetmise, bu tek bir kii olabilir. Bellamy cep telefonunu karp, yeniden arama tuuna
bast. Ne yazk ki henz ona ulaamadm. Sesli mesaj karlamasn duyunca telefonu kapatt. Evet
Robert, imdilik sen ve ben kendi bamzn aresine bakacakmz gibi grnyor. Ve bir karar vermemiz
gerek.
Langdon, Mickey Mouse saatine bakt. 21.42. Peter esir alan kiinin piramidi bu gece deifre
etmemi ve zerinde ne yazdn sylememi beklediinin farkndasndr.
Bellamy kalarn att. Tarih boyunca byk adamlar Antik Gizemleri korumak iin ok byk
zverilerde bulundular. Biz de aynn yapmalyz. Ayaa kalkt. Yola koyulmalyz. Er ya da ge Sato
yerimizi bulacaktr.
Gitmek istemeyen Langdon, Peki ya Katherine? diye sordu. Ona ulaamyorum ve o da aramad.
Bir ey olduu belli.
Ama onu terk edemeyiz!
Bellamy buyurgan bir sesle, Katherinei unut! dedi. Peter unut! Herkesi unut! Anlamyor musun
Robert? Hepimizden -senden, Peterdan, Katherineden, benden- daha nemli bir ey sana emanet
edildi. Gzlerini Langdonnkilere kilitledi. Bu kapak tayla piramidi saklayacak gvenli bir yer
bulmalyz...
Byk salon tarafndan metalik bir arpma sesi duyuldu.
Gzleri korkuyla dolan Bellamy yerinde dnd. ok abuk oldu.
Langdon kapya doru dnd. Sesin, Bellamynin tnel kapsna dayad merdivenin tepesindeki metal
kovadan geldii anlalyordu. Peimizden geliyorlar.
Sonra beklenmedik bir ekilde, arpma sesi yeniden duyuldu.
Ve yeniden.
Ve yeniden.
Kongre Ktphanesinin nndeki bankta yatan evsiz adam, karsnda gelien tuhaf manzaraya
gzlerini ovuturarak bakt.
Beyaz bir Volvo kaldrma km, bo yaya kaldrmnda ilerledikten sonra, ktphanenin ana giriinin
nnde frenlerini bartarak durmutu. Koyu renk sal, ekici bir kadn arabadan dar frlayp, telala
evreyi kolaan etmi ve evsiz adam grnce, Telefonun var m? diye seslenmiti.
Bayan, benim ayakkabmn teki bile yok.
Ayn eyi dnd anlalan kadn, ktphanenin ana kapsna doru basamaklar hzla trmanmt.
Merdivenin bana gelince kolu kavrayp, devasa kapdan her birini mitsizce amaya almt.
Ktphane kapal bayan.
Ama kadn aldr etmiyor gibiydi. Halka eklindeki tokmaklardan birini kavrayp, hzla geri ekmi ve
kapya grltyle arpmasn salamt. Sonra bir daha yapmt. Sonra bir daha. Sonra bir daha.
Evsiz adam, vay canna, kitaba gerekten de ihtiyac olmal, diye dnd.
56.BLM
Sonunda ktphanenin heybetli bronz kaplar aldnda, Katherine Solomon bir duygu seline
kapldn hissetti. Bu gece iinde biriken tm korkular ve akl karmaas akp gitmiti.
Ktphanenin kapsnda duran kii, bir dost ve aabeyinin srda olan Warren Bellamydi. Ama
Katherinein grdne en ok sevindii kii, onun arkasnda, karanlkta duran adamd. Bu hissin
karlkl olduu anlalyordu. Katherine kapdan ieri girip doruca kollarna atlrken, Langdonn
gzleri doldu.
Katherine eski bir dostun kucanda huzur bulurken, Bellamy n kapy kapatt. Ar kilidin yerine
oturduunu duyunca, sonunda kendini gvende hissetti. Gzlerine istem d dolan yalar bastrd.
Langdon, ona sarlrken, Geti, diye fsldad. Bir eyin yok. Katherine ona, nk sen beni
kurtardn, demek isterdi. Laboratuvarm... ve almalarmn hepsini yok etti. Yllarn aratrmalar...
havaya utu. Ona her eyi anlatmak istiyordu ama nefes almakta glk ekiyordu.
Peter bulacaz. Gsnde yanklanan Langdonn bouk sesi, bir ekilde rahatlatcyd. Sz
veriyorum.
Katherine, bunu kimin yaptn biliyorum, diye haykrmak istedi. Annemi ve yeenimi ldren ayn
adam! Daha kendini aklamaya frsat bulamadan, ani bir ses ktphanenin sknetini bozdu.
Aadaki merdiven boluundan, grltl bir arpma sesi yankland, sanki byk, metal bir nesne
yer karolarnn zerine dmt. Katherine, o anda Langdonn kaslarnn gerildiini hissetti.
Bellamy acele etmelerini syleyen bir ifadeyle, ne doru adm att. Gidiyoruz. Hemen.
aknlk iindeki Katherine, hzl admlarla byk salondan ktphanenin bol kl okuma odasna
geen Langdon ile Mimarn peinden gitti. Bellamy iki kapdan, nce dardakini, ardndan ieridekini
arkalarndan kilitledi.
Bellamy onlar odann ortasna doru kotururken, Katherine aknlk iindeydi. l, n altnda
deri bir antann durduu okuma masasnn bana geldiler. antann yannda, kp eklinde minik bir
paket vard. Bellamy bunu alp, antann iindeki...
Katherine bir anda durdu. Piramit mi?
zeri kaznm bu ta piramidi daha nce hi grmemi olmasna ramen, neye baktn anlaynca
rperdi. gdleri bir ekilde gerei biliyordu. Katherine Solomon, hayatna byk zarar veren bu
nesneyle kar karya gelmiti. Piramit.
Bellamy antann fermuarn kapatp, Langdona uzatt. Bunu gznn nnden ayrma.
Ani bir patlama odann d kapsn sarst. Ardndan, yere dklen cam krklarnn angrts duyuldu.
Bu taraftan! diyen Bellamy, ortadaki byk sekizgen bir kabinin etrafna sralanm sekiz tezghtan
oluan masaya doru koarken korkmu grnyordu. Onlar tezghlarn arasndan geirdikten sonra
kabindeki akl gsterdi. eri girin!
Langdon, Oraya m? diye sordu. Bizi hemen bulurlar!
Bellamy, Gven bana, dedi. Sandn gibi deil.
57. BLM
Malakh limuzinini gneye doru, Kalorama Heightsa srd. Katherinein laboratuvarndaki patlama
tahmin ettiinden byk olmutu, bu yzden yaralanmadan kurtulduu iin anslyd. Ama kan kargaa
sayesinde herhangi bir direnle karlamadan paay syrp, telefona barmakla megul olan bir
bekinin yanndaki kapdan limuzinini hzla karmt.
Yoldan kmalym, diye dnd. Katherine henz polise telefon amamsa bile patlamann
dikkatlerini ekecei kesindi. Ayrca limuzin kullanan gmleksiz bir adam fark etmemek imknsz.
Malakh yllarca sren hazrlktan sonra, o akamn geldiine inanmakta glk ekiyordu. Bu ana
kadar uzun ve zorlu bir yolculuk yaamt. Yllar nce strapla balayan ey... bu akam zaferle
sonlanacak.
Her eyin balad o akam ismi Malakh deildi. Dorusu, her eyin balad akam, bir ismi bile
yoktu. Mahkm 37. stanbuldaki Kartal Soanlk Cezaevindeki ou tutuklu gibi, Mahkm 37,
uyuturucu yznden buradayd.
Beton bir hcredeki ranzada, a ve m bir halde, daha ne kadar hapis yatacan dnerek
karanlkta yatyordu. Sadece yirmi drt saat nce tant hcre arkada, stndeki ranzada yatyordu.
Obez bir alkolik olan ve iinden nefret eden hapishane mdr hrsn mahkmlardan karyordu. Az
nce hapishanenin tm klarn sndrmt.
Mahkm 37, havalandrmadan gelen konuma seslerini duyduunda saat neredeyse ondu. lk duyduu
ses, pheye yer brakmayacak kadar belirgindi. Bu gece ge vakitte gelen bir ziyareti tarafndan
uyandrlmaktan holanmad aka belli olan hapishane mdrnn kavgac sesiydi.
Evet evet, uzun bir yoldan geldiniz, diyordu. Ama ilk ay ziyareti kabul edilmiyor. Devlet
ynetmelii. Ayrcalk yok,
Cevap veren yumuak ve kibar ses keder doluydu. Olum gvende mi?
O bir uyuturucu bamls.
Ona iyi davranlyor mu?
Mdr, Yeterince iyi davranlyor, demiti. Buras otel deil.
Ac dolu bir duraksama olmutu. ABD Dileri Bakanlnn sulunun iadesini isteyeceini
biliyorsunuzdur.
Evet, hep isterler. Gereken yaplacak ama evrak ileri birka hafta srebilir... veya belki bir ay...
duruma bal olarak.
Neye bal olarak?
Hapishane mdr, ey, demiti. Yeterli personelimiz yok. Durmutu. Elbette bazen sizin gibi
kaygl kiiler, hapishane personelinin ilemleri hzlandrmasn salayan balar yaparlar.
Ziyareti cevap vermemiti.
Mdr sesini alaltarak, Bay Solomon, diye devam etmiti. Sizin gibi para sorunu olmayan biri iin
her zaman seenekler vardr. Hkmette tandklarm var. Birlikte alrsak, olunuzu buradan yarn,
hakkndaki tm sulamalar dm olarak karabiliriz. lkesine dndnde yarglanmaz bile.
Ziyaretinin cevab hi gecikmemiti. Yaptnz teklifin douraca yasal sonular bir yana, oluma
parann btn sorunlar zeceini veya insann hayatta sorumluluklar olmadn retmeyi
reddediyorum, zellikle de bylesi nemli bir konuda.
Onu burada brakmay m tercih ediyorsunuz?
Onunla konumak istiyorum. imdi.
Sylediim gibi kurallarmz var. Olunuzu gremezsiniz... tabii eer hemen serbest braklmas iin
pazarlk yapmazsanz.
Birka saniye aralarnda souk bir sessizlik olmutu. Dileri Bakanl sizinle temasa geecek.
Zacharynin gvenliini salayn. Bir haftaya kadar eve dnen bir uakta olacan tahmin ediyorum. yi
akamlar. Kap arpmt.
Mahkm 37 kulaklarna inanamyordu. Nasl bir baba, ders olsun diye olunu byle bir cehennemde
brakr? Peter Solomon, Zacharynin sulamasnn kaldrlmasn bile reddetmiti.
O gece ilerleyen saatlerde Mahkm 37, ranzasnda yatarken nasl kurtulacan bulmutu. Bir mahkmu
zgrlkten alkoyan tek ey paraysa, o halde Mahkm 37 zgr kalm demekti. Peter Solomon
parasndan ayrlmak istemiyor olabilirdi ama magazin sayfalarn okuyan herkes, olu Zacharynin de ok
paras olduunu bilirdi. Ertesi gn Mahkm 37, mdrle zel olarak grm ve ona bir teklifte
bulunmutu; her ikisine de istediklerini sunacak cesur ve dhice bir plan.
Mahkm 37, Bunun ie yaramas iin Zachary Solomonn lmesi gerek, diye aklamt. Ama her
ikimiz de hemen ortadan kaybolmalyz. Yunan adalarnda emekliliini kutlarsn. Bu yeri bir daha asla
grmezsin.
Konuyu biraz tarttktan sonra iki adam el skmt.
Ne kadar kolay olacan hayal ederken glmseyen Mahkum 37, yaknda Zachay Solomon lm
olacak, diye dnmt.
ki gn sonra Dileri Bakanl, Solomon ailesini korkun haberi vermek iin aramt. Hapishanede
ekilen fotoraflar, sopayla dvlerek vahice ldrlen oullarnn kendi hcresinde yerde kvrlm
cansz bedenim gsteriyordu. Bana elik ubukla vurulmu, vcudunun geri kalan kemikleri ise akl
almayacak sert darbelerle krlmt. kence yapldktan sonra ldrlm gibi grnyordu. Ba pheli,
maktuln parasyla birlikte ortadan kaybolduu sanlan hapishane mdryd. Zachary byk servetini
zel bir hesaba aktardn bildiren ktlar imzalam, o hesap ise cinayetin hemen ardndan
boaltlmt. Parann u anda nerede olduu bilinmiyordu.
Peter Solomon zel uayla Trkiyeye umu ve dnerken beraberinde getirdii olunun tabutunu
Solomon aile mezarlna defnetmilerdi. Hapishane mdr hi bulunamamt. Mahkm 37, asla
bulunamayacan ok iyi biliyordu. Adamn iman cesedi, Marmara Denizinin dibinde yatarken, g
iin stanbul Boazndan geen mavi yengeleri besliyordu. Zachary Solomona ait servet, numaras
takip edilemeyen bir hesaba aktarlmt. Mahkm 37 yeniden zgr bir adamd... byk servet sahibi,
zgr bir adam.
Yunan adalar cennet gibiydi. Gne. Deniz. Kadnlar.
Parann satn alamayaca hibir ey yoktu; yeni kimlikler, yeni pasaportlar, yeni umutlar. Kendine bir
Yunan ad seti: Andros Dareios. Andros sava demekti, Dareios ise zengin. Hapishanedeki korku
dolu karanlk gecelerden soma Andros geri dnmemeye yemin etti. Kabark salarn tra etti ve
uyuturucu dnyasndan tamamyla ekildi. Daha nce hayal bile etmedii fiziksel zevkleri kefederek,
yepyeni bir hayata balamt. Ege Denizinin ivit mavi sularna yelken amak onun iin yeni eroin
transyd; zgaradan ald sulu arni souvlakiay{53} inemek yeni ekstasisiydi: kayalarn tepesinden
Mikanosun kpkl sularna yapt uurum atlay yeni kokainiydi.
Yeniden dodum.
Andros, Siros Adasnda byk bir villa satn alm ve sekin Possidonia kasabasndaki gzel
insanlarla birlikte yaamaya balamt. Bu Yenidnya, zenginlikle birlikte kltr ve fiziksel
kusursuzluu da iinde barndran bir topluluktan oluuyordu. Komular vcutlar ve zihinieriyle gurur
duyuyorlard ve bu his bulacyd. Yeni taman Andros kumsalda kou yapmaya, soluk tenini
bronzlatrmaya ve kitap okumaya balamt. Homerosun Odysseiesini okurken, bu adalarda savaan
gl bronz erkeklerin hayallerine kendini kaptrmt. Ertesi gn arlk almaya balam ve gsyle,
kollarnn ne denli abuk gelitiine inanamamt. Sonunda kadnlarn kendisine baktn fark etmeye
balamt ve bu hayranlk sarho ediciydi. Ama daha da glenmek istiyordu. yle de yapt.
Karaborsada satlan byme hormonlaryla kartrlm steroitlerin destei ve saatlerce arlk
kaldrmann yardmyla Andros, kendini hi hayal etmedii bir eye dntrmt; mkemmel bir erkek
modele. Hem boyunu, hem de kas yapsn artrm, kusursuz bir gsle, srekli bronz grnen adaleli
bacaklara sahip olmutu.
Artk herkes ona bakyordu.
Daha nceden de uyarld gibi, bu ar steroitler ve hormonlar vcudunu deitirmekle kalmam,
sesini de etkileyerek, kendisini daha da gizemli hissetmesini salayan rktc bir fsltya dntrmt.
Bu yumuak ve esrarengiz ses; yeni vcudu, serveti ve gizemli gemiiyle birleince, onunla tanan
kadnlar mknats gibi ekmeye balamt. Kadnlar kendi istekleriyle ona geliyor, o ise hepsini birden
tatmin ediyordu. Fotoraf ekimi iin adaya gelen mankenlerden, tatile km Amerikal seksi niversite
rencilerine, komularn yalnz elerinden gen erkeklere kadar herkesi ekiyordu.
Ben bir aheserim.
Ama geen yllarla birlikte Androsun cinsel maceralar heyecann yitirmeye balamt. Her ey gibi.
Adann zengin mutfa lezzetini kaybetmi, okuduu kitaplara kar ilgisizlemi, hatta villasndan grlen
gnein bat bile skc gelmeye balamt. Bu nasl olurdu? Henz yirmili yalarnn ortalarnda
olmasna ramen, kendini ok yal hissediyordu. Hayatta yaayacak baka ne kald? Vcudunu bir sanat
eserine dntrm, kendini eitmi, zihnini kltrle gelitirmi, evini cennete evirmi ve istedii
herkesin akn kazanmt.
Ama inanlmaz bir ekilde, kendini Trkiyedeki o hapishanede olduu kadar yalnz hissediyordu.
Neyin eksiklii bu?
Cevabn aylar sonra buldu. Andros villasnda tek bana oturmu, gecenin bir yars televizyon
kanallarn zaplarken, farmasonluun srlaryla ilgili bir programa rastlad. Cevaplardan ok, sorular
reten program kt hazrlanmt ama yine de kardelikle ilgili komplo teorilerinin bolluu ilgisini ekti.
Programn sunucusu efsane stne efsane anlatyordu.
Farmasonlar ve Yenidnya Dzeni...
Masonik Birleik Devletler Devlet Mhr...
P2 Mason Locas...
Farmasonluun Kayp Srr...
Mason Piramidi...
Andros aknlkla yerinde doruldu. Piramit. Sunucu, zerindeki ifreli yazyla kayp bilgeliin ve
akl almaz bir gcn kaplarn aan, gizemli bir ta piramidin hikyesinden bahsetmeye balamt.
Hikye inanlmaz olsa da, onun bir ansn canlandrmt... ok daha karanlk bir zamandan kalma zayf
bir hatra. Andros, Zachary Solomonn babasndan gizemli bir piramitle ilgili duyduklarn hatrlyordu.
Olabilir mi? Andros ayrntlar hatrlamak iin kendini zorlad.
Program bittiinde balkona kp, serin havayla zihnini temizledi. Her eyi hatrlamaya balaynca, bu
efsanenin doruluk pay olabileceini fark etti. Ve eer tm bunlar gerekse, leli ok olduu halde
Zachary Solomonn verecei bir eyler hl var demekti.
Kaybedecek neyim var?
hafta sonra, mkemmel bir zamanlamayla Andros, Solomonlarn Potomactaki maliknelerinin
serasnn dnda soukta duruyordu. Camn ardndan, Peter Solomonn kz kardei Katherine ile konuup
gltn grebiliyordu. Zacharyyi unutmakta hi glk ekmemiler, diye dnd.
Kar maskesini yzne geirmeden nce, uzun yllardr ilk defa burnuna kokain ekti. O tandk cesaretin
damarlarna hcum ettiini hissetti. Silahn karp, kapy eski bir anahtarla at ve ieriye admn att.
Selam Solomonlar.
Ne yazk ki, akam Androsun planlad gibi gitmedi. Almaya geldii piramidi ele geiremedii gibi,
samayla vurulmu ve karla kapl imlerin stnden sk aalklara doru komaya balamt. Peter
Solomon elinde parldayan tabancasyla onu kovalyordu. Andros aalklarn arasna dalp, derin bir
kaya geidinin arasndan aa inmeye balad. Dondurucu k havasnda, ok aalardan gelen bir
alayann sesi yanklanyordu. Mee aacndan yaplm bir bankn yanndan geip, sola dnd.
Saniyeler sonra, buzlu patikann stnde kayarak durdu ve lmn eiinden dnd.
Aman Tanrm!
Bir metre kadar ilerisinde patika sona eriyordu. Gerisi ise buzlu nehre bakan bir boluktu. Patikann
yanndaki byk kaya paras, bir ocuun beceriksiz elyazsyla kaznmt:
Kaya geidinin dier tarafnda patika devam ediyordu. Peki kpr nerede?! Kokain artk ie
yaramyordu. Kapana ksldm. Panie kaplan Andros patikadan yukar kamak iin arkasn dnd ama
karsnda, elinde silahyla, nefes nefese Peter Solomon duruyordu.
Andros silaha bakp, geriye doru bir adm att. Arkasndaki buzla kapl nehre bakan uurum, en az on
be metre ykseklikteydi. alayandan ykselip etraflarn saran buu, onu kemiklerine kadar
donduruyordu.
Solomon, Zachin kprs uzun zaman nce rd, dedi. Bu kadar aaya yalnzca o inerdi.
Solomon silahn tehditkr bir biimde sabit tutuyordu. Olumu neden ldrdn?
Andros, O bir hiti, diye yantlad. Bir uyuturucu bamlsyd. Ona iyilik yaptm.
Solomon, Androsun gsne nian ald silahyla yaklat. Belki ayn iyilii ben de sana
yapmalym. Ses tonu artc biimde korkutucuydu. Sen olumu dverek ldrdn. Bir insan byle
bir eyi nasl yapar?
nsan felaketin eiine geldiinde akl almaz eyler yapar.
Olumu ldrdn!"
Andros hararetle, Hayr, dedi. Olunu sen ldrdn. Nasl bir baba, olunu karma ans varken
onu hapishanede brakr? Olunu sen ldrdn! Ben deil.
Hibir ey bilmiyorsun! diye baran Solomonn sesi ac doluydu.
Andros, yanlyorsun, diye dnd. Her eyi biliyorum.
Peter Solomon silahn dorultarak iyice yaklatnda artk aralarnda be metreden az kalmt.
Androsun gs yanyor, ok kan kaybettiini hissediyordu. Scaklk aaya akp, karnna inmiti.
Omzunun stnden arkadaki uuruma bakt. mknszd. Solomona dnd. Hakknda, sandndan daha
fazla ey biliyorum, diye fsldad. Soukkanllkla cinayet ileyemeyecek bir adam olduunu
biliyorum.
Tam hedefi nian alan Solomon daha da yaklat.
Anderson, Seni uyaryorum, eer o tetii ekersen, sonsuza kadar yakan brakmam, dedi.
Zaten brakmamalsn! Ve bunun ardndan Solomon ate etti.
Siyah limuzinini hzla Kalorama Heightsa srerken, imdi kendine Malakh diyen kii, buzlu
kayalklarda onu lmn eiinden dndren mucizevi olaylar dnd. Sonsuza kadar deimiti. Silah
sesi bir anlna yanklama da etkileri on yllar srmt. Bir zamanlar bronz ve mkemmel olan
vcudunda artk o akamdan kalma yara izleri vard... Bu yaralar yeni kimliinin dvmeli sembolleri
altnda saklyordu.
Ben Malakhm.
Bu en bandan beri benim kaderimdi.
Atete yrm, kle dnm ve sonra yeniden domutu... bir kez daha deiimden gemiti. Bu gece,
uzun ve muhteem yolculuunun son adm olacakt.
58. BLM
Key4 takma adl patlayc zel Harekt Birlii tarafndan, kilitli kaplar etrafa asgari zarar vererek
amak iin gelitirilmiti. Siklo trimetilen trinitramin ile birlikte dietil heksil bir plastikletirici ieren bu
patlayc, aslnda kap dikmelerine yerletirilmek iin kt kadar ince yapraklara sarlm C-4
paralaryd. Ktphanenin okuma odasna girerken, patlayc son derece iyi i grd.
Operasyon lideri Ajan Turner Simkins kap enkaznn zerinden admn atp, hareket belirtisi olup
olmadn aratran gzlerle etraf tarad. Hibir ey yoktu.
Simkins, Iklar sndrn, dedi.
Duvar panelini bulan ikinci bir ajan dmeyi evirdi ve ieriyi karanla bodu. Drt adam birden
gece gr balklarn geirip, gzlklerini ayarladlar. Gzlklerinin iinde parlak yeil tonlarda
beliren oday incelerken kprdamadan durdular.
Manzara deimemiti.
Karanlkta kimse kprdamyordu.
Kaaklar muhtemelen silahszd ama yine de operasyon ekibi ieriye silahlarn kaldrarak girdiler.
Silahlar, drt rktc lazer nyla karanl deliyordu. Adamlar klarn zemine, duvarlara ve
balkonlara tutarak tm ynleri aradlar. Genellikle karanlk bir odada, lazer grl silahn hafif belirtisi
bile hemen teslim olmaya yeterdi.
Bu gece yle olmayaca anlalyor.
Hl hareket yoktu.
Elini kaldran Ajan Simkins, ekibine ieriye yaylmalarn iaret etti. Adamlar sessizce birbirlerinden
ayrldlar. Ortadaki koridorda dikkatle hareket eden Simkins, CIA cephaneliine yeni eklenen sistemi
devreye sokarak, gzlnn bir dmesine bast. Is grntleme yllardr vard ama minyatrletirme,
diferansiyel hassasiyet ve ift kaynakl entegrasyon alanlarndaki ilerlemeler, ajanlarn grlerini
insanst uurlara karan yeni nesil bir grntleme cihaz gelitirmiti.
Karanlkta gryoruz. Duvarlarn arkasn gryoruz. Ve imdi de... gemi zaman gryoruz.
Is grntleme cihaz, s deikenlerine o kadar hassaslatrlmt ki, bir kimsenin yerini
belirlemekle kalmyor... daha nce bulunduu yeri de tespit edebiliyordu. Gemii grebilme yetenei en
kymetli nitelikti. Ve bu gece, bir kez daha deerini ispat ediyordu. Ajan Simkins okuma masalarndan
birinde termal bir iarete rastlamt. Gzlklerinde krmzms mor renkte parlayan iki ahap sandalye,
bu ikisinin salondaki dierlerinden daha scak olduunu gsteriyordu. Masa lambasnn ampul turuncu
parlyordu. ki adamn bu masada oturduklar belliydi ama imdi asl soru, hangi yne gittikleriydi.
Cevabm, odann ortasndaki byk tahta konsolu evreleyen merkez masada buldu. Hayalet gibi bir el
izi kpkrmz parlyordu.
Simkins silahn kaldrarak sekizgen kabine doru ilerlerken, lazer grn yzeyi inceleyecek ekilde
ayarlad. Konsolun yan ksmnda bir aklk grnceye kadar etrafnda dolat. Kendilerini gerekten de
bir dolabn iinde keye mi sktrdlar? Akln d kenarn tarayan ajan, burada baka bir el izi
daha grd. Birisinin dolaptan ieri girerken, kap dikmesini tuttuu belli oluyordu.
Sessizlik sona ermiti.
Akl iaret eden Simkins, Termal iaret! diye bard. Etrafn evirin!
Ekibi iki zt kanattan yaklaarak, sekizgen konsolu kuatt.
Simkins akla doru ilerledi. Aralarnda metre kalmken, ieriden k geldiini grd.
Konsolun iinde k var! diye barnca, sesi duyan Bay Bellamy ile Bay Langdonn ellerini
kaldrarak dolaptan dar kacaklarn umdu.
Hibir ey olmad.
Pekl, baka yoldan yaparz.
Simkins konsola biraz daha yaklarken, iinden beklenmedik bir grlt geldiini duydu. Makine sesi
gibiydi. O kadar kk bir yerde, bu sesi neyin karabileceini tahmin etmeye alrken durdu. yice
yaklanca, makine sesinden baka sesler de duydu. Ve tam akln nne geldii anda klar karard.
Gece grn ayarlarken, teekkrler, diye dnd. Avantaj bizde.
Eikte durup, aklktan ieriye gz att. Kapnn ardndaki, hi beklenmedik bir manzarayd. Bu konsol
bir dolaptan ok, aadaki odaya inen dik merdivenlerin stndeki yksek bir tavana benziyordu. Ajan
silahn merdivenlerin aasna dorultup, basamaklardan inmeye balad. Att her admla birlikte
makinenin grlts de artyordu.
Buras da ne byle?
Okuma odasnn altndaki yer, sanayi tipi kk bir mekn andryordu. Duyduu grlt gerekten de
bir makineden geliyordu ama Bellamy ile Langdon m altrmt, yoksa zaten gn boyunca alyor
muydu, bundan emin olamad. Ama her iki ekilde de bir ey fark etmiyordu. Kaaklar s iaretlerini
odann tek knda brakmlard. Ar kapnn tu takmndaki saylarn stnde drt parmak izi belirgin
biimde parlyordu. Kapnn etrafnda ince izgi halinde parlayan turuncu k, dier tarafta klarn ak
olduunu gsteriyordu.
Simkins, Kapy uurun! dedi. Buradan katlar.
Bir yaprak Key4 yerletirip patlatmak sekiz saniyelerini ald. Duman hafiflediinde ajanlar kendilerini
sergen diye bilinen garip bir yeralt dnyasna bakarken buldular.
Kongre Ktphanesinin, ou yeraltnda bulunan kilometrelerce kitap raf vard. Sonsuzlua uzanan
kitap raflar, aynalarla yaratlan bir tr optik sonsuzluk yanlsamas gibiydi.
Bir tabelada yle yazyordu:
ISI KONTROLL ORTAM
Bu Kapy Srekli Kapal Tutun
Paralanm kapy iterek geen Simkins, ardndaki souk havay hissetti. Glmsemekten kendini
alamad. Daha kolay olamazd. Kontroll ortamlardaki s iaretleri gne patlamalar gibi kendilerini
belli ederlerdi. Daha imdiden, Bellamy veya Langdonn geerken tutunduklar parmakln zerinde
krmz bir leke vard.
Kendi kendine, Kaabilirsiniz ama kurtulamazsnz, diye fsldad.
Simkins ile ekibi, raflardan oluan labirentin iinde ilerlemeye balad. Oyun sahasnda kendi lehine o
kadar ok ipucu vard ki, Simkinsin avn takip etmek iin gzlklerine bile ihtiyac yoktu. Normal
artlarda raflarla dolu bu labirent, saklanmak iin uygun bir ortam salard, ama Kongre Ktphanesi
enerji tasarrufu salamak iin harekete duyarl klandrma kullanyordu ve imdi kaaklarn getii yol
uak pisti gibi aydnlanmt. Uzaklardaki ince bir k izgisi, ileride dolambal yollara sapp
kvrlyordu.
Adamlar gzlklerini kardlar. Operasyon ekibi, sonsuz kitap labirentinde klar takip ederken,
idmanl bacaklarnn stnde zikzaklar izdi. Simkins az sonra ilerideki karanln iinde yanp snen
klar grd. Kazanyoruz. ndekilerin ayak seslerini ve kesik kesik solumalarn duyuncaya kadar, o da
yoluna hzla devam etti. Sonra hedefi grd.
Onlar grdm! diye bard.
Warren Bellamynin ince uzun vcudu, anlalan yolun sonuna gelmiti. Yal adam, soluu kesilince
raflarn arasnda sendeledi. Bouna urama ihtiyar.
Simkins, Olduunuz yerde durun Bay Bellamy! diye bard.
Bellamy kelerden ani dnler yapp, kitap sralarnn arasnda zikzaklar izerek komaya devam
etti. Her dnnde, bann stndeki klar yanyordu.
Ekip ona yirmi metre kadar yaklatnda, durmas iin yeniden seslendiler ama Bellamy devam etti.
Simkins, Vurun! diye emir verdi.
Ekibin ldrc olmayan silahn tayan ajan, tfei dorultup ate etti. Koridorda hzla frlayp,
Bellamynin bacaklarnn etrafna dolanan Makarna Spreyi{54} takma isimli silah, aslnda parti oyunca
deildi. ldrc olmayan bu etkisizletirici, Sandia Ulusal Laboratuvarnda icat edilen bir askeri
teknoloji rnyd. Temas halinde ta gibi sertleen tutkall poliretan ipler, kaan dizlerinin etrafnda
plastikten sert bir a oluturuyordu. Koan bir hedef zerindeki etkisi, hareket halindeki bisikletin
tekerleine omak sokmakla aynyd. Bellamy tam admn atarken poliretan ipler bacaklarna sarld ve
tkezleyerek yere dt. Bellamy karanlk koridorda metre daha srnerek ilerledikten sonra, klar
bann stnde titreerek yannca durdu.
Simkins, Bellamyyle ben ilgilenirim! diye bard. Siz Langdonn peinden gidin! leride bir yerde
olmal... Bellamynin nndeki ktphane raflarnn simsiyah durduunu fark eden takm lideri birden
durdu. Bellamynin nnde baka birinin komad belliydi. Yalnz m?
Hl yzst yatan Bellamy, sk nefesler alyordu. Bacaklar ve bilekleri sertlemi plastikle kaplyd.
Ajan, O nerede? diye sordu.
Bellamynin duda dmenin etkisiyle kanyordu. Kim nerede?
Ajan Simkins ayan kaldrp, botuyla Bellamynin ipek kravatna bast. Sonra biraz basn
uygulayarak asld. nann bana Bay Bellamy, benimle bu oyunu oynamak istemezsiniz.
59. BLM
Robert Langdon kendini ceset gibi hissediyordu.
Hayatta olabilecei en dar yerde, zifiri karanlkta srtst yatm, ellerini gsnde kavuturmutu.
Katherine benzer pozisyonda, bana yakn bir yerde yatt halde onu gremiyordu. inde bulunduu
korkutucu yeri bir anlna bile grmemek iin gzlerini kapatmt.
ok kk bir yerdeydi.
Kck.
Altm saniye nce okuma odasnn kaplar yerle bir olurken, o ve Katherine, Bellamynin peinden
sekizgen konsola girip, dar merdivenden inmi ve aadaki beklenmedik yere gelmilerdi.
Langdon hemen nerede olduklarn anlamt. Ktphanenin devridaim sisteminin kalbi. Devridaim
odasnn, havaalan bagaj datm blmndekine benzer, farkl ynlere giden saysz tayc band vard.
Kongre Ktphanesi farkl binada yerleik olduundan, okuma odalarndan talep edilen kitaplar yeralt
tnellerinden oluan bir ada, tayc bant sistemi zerinde uzun mesafelerden getiriliyordu.
Bellamy hemen odann kar tarafndaki elik kapya gidip, anahtar kartn girmi, bir dizi tua basm
ve kapy iterek amt. Arka taraf karanlkt ama kap alrken harekete duyarl klar titreerek
yanmt.
Langdon kapnn ardndakileri grnce, hayatta ok az insann grd bir eye baktn fark etmiti.
Kongre Ktphanesinin raflar. Bellamynin plan ona cesaret vermeye balamt. Dev bir labirentten
daha iyi bir saklanma yeri olabilir mi?
Ama Bellamy onlar kitap raflarnn arasna gtrmek yerine, kapy bir kitap yardmyla ak tutup,
yzn onlara dnmt. Size daha fazla aklama yapabilmek isterdim ama vaktimiz yok. Anahtar
kartn Langdona vererek, Buna ihtiyacn olacak, demiti.
Langdon, Sen bizimle gelmiyor musun? diye sormutu.
Bellamy ban iki yana sallayarak, Ayrlmazsak asla baaramazsnz, demiti. O piramidin ve
kapak tann gvenli ellerde olmas yapmamz gereken en nemli ey.
Langdon, yukardaki okuma odasna kan merdivenden baka k yolu gremiyordu. Peki sen nereye
gidiyorsun?
Bellamy, Onlar sizden uzaklatrp, raflarn arasna ekeceim, demiti. Kamanza ancak bu kadar
yardmc olabilirim.
Langdon nereye gideceklerini sormaya frsat bulamadan, Bellamy tayc bantlarn birinden byk bir
kitap sandn kaldrp, Bantn stne yatn, demiti. Ellerinizi ieride tutun.
Langdon bakakalmt. Ciddi olamazsn. Tayc bant ksa bir mesafe devam ettikten soma, duvardaki
karanlk bir deliin iinde kayboluyordu. Aklk, geni kitap sandklarnn geebilecei kadard, daha
fazla deil. Langdon, istekle arkadaki kitap raflarna bakyordu.
Bellamy, Unut bunu, demiti. Harekete duyarl klar yznden saklanmak imknsz.
Yukardan bir ses, Termal iaret, diye barmt. Etrafn evirin! Katherine duymas gerektii
kadarn duymutu. Ba ile duvardaki delik arasnda yalnzca otuz santim brakarak, tayc bandn
zerine km, ellerini de mumya gibi gsnn stne apraz yapmt.
Langdon donakalmt.
Bellamy, Langdon, diyerek onu kendine getirmiti. Benim iin deilse bile bunu Peter iin yap.
Yukardaki sesler imdi iyiden iyiye yaklamt.
Langdon adeta ryadaym gibi bantn yanna gitmi, antasn bantn stne braktktan sonra, ba
Katherinein ayaklarnn dibine gelecek ekilde uzanmt. Sert kauuk banttan srtna souk geliyordu.
Tavana baktnda kendini, hastanede MRI cihazna girmeye hazrlanan bir hasta gibi hissediyordu.
Bellamy, Telefonunu ak tut, demiti. Yalanda biri arayp... yardm teklif edecek. Ona gven.
Birisini arayacak? Bellamynin birisine ulamaya altn biliyordu ama ancak mesaj
brakabilmiti. Saniyeler nce, sarmal merdivenden aa inerlerken Bellamy son bir kez daha aramay
denemi, ok alak sesle ksa bir konuma yapm ve sonra da kapatmt.
Bellamy, Sonuna kadar taycyla birlikte gidin. Bant geri dnmeden nce hemen atlayn. Dar
kmak iin anahtar kartm kullanrm, demiti.
Langdon da, Nerede atlayacaz?! diye sormutu.
Ama Bellamy manivelay indirmiti bile. Odadaki tm bantlar homurdayarak almaya balamt.
Langdon itildiini hissederken, yukardaki tavann hareket etmeye baladn grmt.
Tanrm beni kurtar.
Langdon duvardaki akla yaklarken geriye bakt ve Warren Bellamynin raflarn arasna dalarken,
kapy arkasndan kapattn grd. Hemen ardndan Langdon, karanln iine kayp, ktphane
tarafndan yutuldu... Bu srada parlayan krmz bir lazer noktas, dans ederek merdivenden aa
iniyordu.
60. BLM
Preferred Gvenlik irketinin dk maal kadn grevlisi, grev listesindeki Kalorama Heights
adresini iki kez kontrol etti. Buras m? Karsndaki garaj yolu, mahallenin en byk ve en sessiz
maliknelerinden birine aitti ve 911e burasyla ilgili bir acil ar gelmesi tuhaft.
911 polisi, teyit edilemeyen arlara her zaman yapld gibi, yerel gvenlik irketiyle temas
kurmutu. Grevli, gvenlik irketinin lk Savunma Hattnz eklindeki slogannn, yanl ihbarlar, eek
akalar, kayp evcil hayvanlar ve kak komularn ikyetleri eklinde deitirilebileceini dnrd.
Bu akam da her zamanki gibi, sorunla ilgili ayrntl bilgi almadan gnderilmiti. Maam aan bir
grev. Grevi; sar n dndrerek olay yerine gitmek, mekn kolaan etmek ve allmadk bir durum
varsa rapor etmekti. Normalde zararsz bir ey evin alarm sistemini devreye sokar, o da kumanda
anahtarn kullanarak sistemi yeniden balatrd. Ama nedense bu ev sessizdi. Alarm almyordu. Yoldan
bakldnda her ey karanlk ve sakin grnyordu.
Grevli, kapdaki dahili konuma dmesine bast ama cevap alamad. Kapy amak iin kumanda
kodunu girdi ve garaj yolunda ilerledi. Arabann motorunu ve sar klarn alr halde brakarak n
kapya yryp kapy ald. Cevap yoktu. Ne bir k, ne de hareket gryordu.
Ynetmelie uyarak isteksizce fenerini yakt ve zorla ieri girilip girilmediini anlamak iin evin
etrafnda dolamaya balad. Keyi dnd srada, evin yanndan yavalayarak geen siyah bir limuzin
grd. Merakl komular.
Evin etrafn adm adm arnlad ama olaand hibir eye rastlamad. Ev tahmin ettiinden daha
bykt. Arka baheye vardnda, souktan donuyordu. Evde kimse olmad belliydi.
Telsize, Merkez? diye seslendi. Kalorama Heightstaym. Sahipleri evde yok. Herhangi bir soruna
dair iaret yok. Evin etrafn kontrol ettim. Zorla ieri girilmemi. Yanl ihbar.
Servis memuru, Anlald, diye cevap verdi, yi akamlar.
Telsizini kemerine yerletiren grevli, aracnn scaklna yeniden kavuma hevesiyle geri dnp
yrmeye balad. Ne var ki, bunu yaparken daha nce gznden kard bir ey fark etti, evin arkasnda
mavimsi kk bir k vard.
aknlkla o tarafa yrynce, n kaynan grd. Bu, evin bodrum katndaki alak bir pencereydi.
Pencerenin cam, ierden k geirmez siyah boyayla karartlmt. Bir tr karanlk oda olabilir mi?
Grd mavimsi prlt, siyah boyann dklmeye balad minik noktadan szyordu.
eriye bakabilmek iin meldi ama minik aklktan fazla bir ey gremiyordu. Aada birisinin
alabilecei dncesiyle cam hafife tklatt.
Merhaba? diye bard.
Cevap yoktu ama cama vururken, kurumu olan boya birden dkld ve ona daha ak bir gr imkn
sundu. Eilip, yzn neredeyse cama yaslayarak bodrumu inceledi. O anda bunu yaptna piman oldu.
Tanr akna bu ne byle?!
Karsndaki manzaraya dehetle bakarken aknlktan, bir sre meldii yerde kald. Sonunda
titreyerek, kemerindeki telsizini el yordamyla bulmaya alt.
Ama asla ulaamad.
Czrdayan bir ift Taser inesi ensesinden vurulunca, vcuduna yakc bir ac yayld. Kaslar tutuldu
ve ne doru sendeledi. Yz souk zemine arparken gzlerini bile kapatmaya frsat bulamad.
61. BLM
Warren Bellamynin gzleri ilk defa bu akam balanmyordu. Tm mason kardeleri gibi, masonluun
st kademelerine getii tm kaf Trenlerinde de gzban takmt. Ama o zamanlar, gvendii
dostlar arasndayd. Bu akam durum farklyd. Kt muamele grd bu adamlar onu balam ve
kafasna bir torba geirmilerdi. imdiyse ktphanenin raflar arasnda yrtyorlard.
Ajanlar Bellamyye fiziksel anlamda gzda vermiler ve Robert Langdonn yerini sormulard. Yal
bedeninin fazla hrpalanmay kaldramayacan bilen Bellamy, yalann abucak syleyivermiti.
Nefes almaya alrken, Langdon benimle buraya hi inmedi! demiti. Ona balkona kp, Musa
heykelinin arkasna saklanmasn syledim ama imdi nerede olduunu bilmiyorum! Grne baklrsa
anlatt hikyeye inanmlard, nk iki ajan hemen peinden gitmiti. imdi geride kalan iki ajan onu
raflarndan arasnda sessizce yrtyorlard.
Bellamynin tek avuntusu, Langdon ile Katherinein piramidi gvenli bir yere kardklarn bilmesiydi.
Yalanda onlara snak salayacak bir adam, Langdonla temasa geecekti. Ona gven. Bellamynin
arad adamn Mason Piramidi ve onun srr hakknda hayli bilgisi vard. Bu sr, uzun zaman nce
gmlm hikmetin toprak altnda sakland yere inen sarmal bir merdivenin gizli yeriydi. Okuma
odasndan kaarlarken Bellamy sonunda adama ulaabilmi ve gnderdii ksa mesaj kusursuz biimde
anladna emin olmutu.
imdi zifiri karanlkta yryen Bellamy, Langdonn antasndaki ta piramitle altn kapak tan
hayalinde canlandrd. Bu iki para ayn odada bulunmayal uzun yllar oluyor.
Bellamy o ac dolu geceyi hi unutmamt. Petern bana gelecek felaketlerin ilkiydi. Zachary
Solomonn on sekizinci ya gn iin Potomactaki Solomon maliknesine davet edilmiti. Asi bir gen
olmasna ramen Zachary bir Solomond ve bu da aile geleneine uyularak bu akam miras hakknn ona
verilecei anlamna geliyordu. Bellamy, Peter'n yakn dostlarndan ve gvendii mason kardelerinden
biriydi, o yzden geceye ahit olarak katlmasn istemiti. Fakat Bellamyden ahitlik yapmas istenen tek
ey miras hakknn verilmesi deildi. Bu akam ortada paradan ok daha nemli eyler vard.
Bellamy erken gitmi ve kendisinden istendii gibi Petern alma odasnda beklemiti. Bu harika
eski oda; deri, odun atei ve demleme ay kokuyordu. Peter, olu Zacharyyi odaya getirdiinde Warren
yerinde oturmaktayd. On sekiz yandaki sska delikanl, Bellamyyi grnce kalarn atmt. Burada
ne iin var?
Bellamy, ahitlik yapyorum, demiti. Doum gnn kutlu olsun Zachary.
Olan mrldanp ban evirmiti.
Peter, Otur Zad, demiti.
Zachary, babasnn byk ahap masasnn karsndaki tek koltua oturmutu. Solomon alma
odasnn kapsn kilitlemi, Bellamy dier taraftaki koltua gemiti.
Solomon, Zacharyyle ciddi bir ses tonuyla konumaya balamt. Neden burada olduunu biliyor
musun?
Zachary, Galiba biliyorum, demiti.
Solomon derin bir i ekmiti. Uzun zamandr seninle hibir konuda anlaamadmz biliyorum
Zach. yi bir baba olmak ve seni bu ana hazrlamak iin elimden geleni yaptm.
Zachary hibir ey sylememiti.
Bildiin gibi, her Solomon ocuuna yetikinlie getiinde doum hakk verilir ki, bu Solomon
servetinden bir pay demektir. Burada ama bu payn bir tohum grevi stlenmesidir... terbiye olman,
olgunlaman ve insanln gelimesine katkda bulunman iin.
Solomon duvardaki bir kasann yanna gidip kilidini am ve byk, siyah bir klasr karmt.
Olum, bu portfyde maddi mirasn kendi ismine aktarman iin gerekli olan her ey var. Klasr
masann stne brakmt. steim, bu paray retken, refah ve hayrsever bir hayat kurmak iin
harcaman.
Zachary klasre uzanmt. Teekkrler.
Elini klasrn stne koyan babas, Bekle, demiti. Aklamam gereken baka bir ey daha var.
Babasna kmseyici bir bak frlatan Zachary, koltua geri kmt. Solomon mirasnn henz
bilmediin baka boyutlar da vardr. Babas imdi olunun gzlerinin iine bakyordu. Sen benim ilk
evladmsn Zachary, bu da bir seim yapabilecein anlamna geliyor.
Delikanl aknlkla yerinde dorulmutu.
Bu senin geleceinin ynn tayin edebilecek bir seim, bu yzden iyice dnmeni istiyorum.
Ne seimi?
Babas derin bir nefes almt. Zenginlikle... bilgelik arasnda bir seim. Zachary, ona bo gzlerle
bakmt. Zenginlik veya bilgelik mi? Anlamyorum.
Solomon ayaa kalkp, yeniden kasann yanna yrm ve zerine masonik semboller kaznm ar, ta
bir piramit karmt. Ta masada duran klasrn yanna brakp, Bu piramit uzun zaman nce yapld
ve nesiller boyu ailemize emanet edildi, demiti.
Bir piramit mi? Zachary pek heyecanlanm gibi durmuyordu. Olum, bu piramit bir haritadr...
Bize, insanln en byk kayp hzinelerinden birinin yerini aklyor. Bu harita, hzinenin bir gn
yeniden kefedilmesi iin yapld. Peterm sesinde imdi gururlu bir ton vard. Ve bu akam, gelenek
olduu zere, baz zel artlarla... bunu sana veriyorum.. Zachary piramide pheyle bakmt. Hazine
neymi?
Bellamy, Petern byle dncesiz bir soruyu duymay beklemediini biliyordu. Adam yine de
tavrlarn deitirmemiti.
Zachary, bunun altnda yatan gizemleri renmeden sana bunu aklamak ok g. Ama bu hzinenin
z... Antik Gizemler dediimiz bir eydir. Babasnn aka yaptn dnen Zachary kahkahay
basmt. Bellamy, Peterm gzlerinde byyen hzn grebiliyordu.
Bunu tasvir etmek benim iin ok g Zach. Geleneksel olarak bir Solomon on sekiz yama
geldiinde, yksek retimi iin yatrm...
Zachary, Sana syledim! diye bararak babasnn lafn kesmiti. niversiteye gitmek
istemiyorum!
Hl sakin bir ifadeyle konuan Peter, niversiteden bahsetmiyorum, demiti. Farmason
kardeliinden bahsediyorum. nsanlk biliminde sregelen gizemler zerine bir eitimi kastediyorum.
Eer aralarna katlmay isteseydin, bu akam verecein kararn nemini anlamana yardmc olacak
eitimi de almaya balam olurdun.
Zachary gzlerini devirmiti. Yine bana mason nutuu atma. Katlmak istemeyen ilk Solomon
olduumu biliyorum. Ne var yani? Anlamyor musun? Bir avu yal adamla kyafet deitirme oyunu
oynamak istemiyorum!
Peter uzun sre sessizliini korumutu. Bellamy, arkadann hl gen grnen gzlerinin etrafnda
ince izgilerin olumaya baladn fark edebiliyordu.
Sonunda Peter, Peki anladm, demiti. Artk devir deiti. Masonluun sana garip, hatta skc
geldiini anlyorum. Ama unu bilmem isterim ki, fikrini deitirecek olursan, kap sana daima ak
olacaktr.
Zach, Nefesini boa harcama, diye homurdanmt.
Ayaa frlayan Peter, Bu kadar yeter! diye olunun szn kesmiti. Hayat sana zor geliyor, bunu
anlyorum Zachary, ama seni ynlendirecek tek kii ben deilim. Seni mason cemaatinin arasna alp,
gerek potansiyelini gstermeyi bekleyen iyi adamlar var.
Zachary alayc bir tebessmle Bellamyye bir gz atmt. Bu yzden mi buradasnz Bay Bellamy?
Siz masonlar toplanp benim stme saldrn diye mi?
Hibir ey sylemeyen Bellamy, Zacharyye odada gcn kimde olduunu hatrlatmak iin dnp Peter
Solomona sayg dolu gzlerle bakmt. Zachary yeniden babasna dnmt.
Peter, Zach, demiti. Bu ekilde hibir yere varamyoruz... Ancak unu bilmem istiyorum: Bu akam
sana teklif edilen sorumluluu anlasan da anlamasan da bunu sunmak benim ailevi sorumluluumdu.
Piramidi iaret ederek, Bu piramidi muhafaza etmek ender bir ayrcalktr, demiti. Kararn vermeden
nce bu frsat birka gn deerlendirmeni tavsiye ederim. Zachary, Frsat m? demiti. Bir taa
bakclk yapmak m?
Peter iini ekerek, Bu dnyann byk gizemleri var Zach, demiti. En akla gelmedik hayalleri aan
srlar var. Piramit, ite bu srlar koruyor. Ve bundan da nemlisi, muhtemelen henz sen yaarken bir gn
gelecek, piramit deifre edilecek ve srlar ortaya kacak. Bu, insanlk adna byk bir deiim an
olacak... ve sen o anda byk bir rol oynama ansna sahipsin. Bunu dikkatlice dnmem istiyorum.
Zenginlik sradandr, hikmet ise az bulunur." nce klasr, sonra piramidi gsterdi. Hikmet olmadan
zenginliin felaketle sonulanacan unutmaman iin yalvaryorum.
Zachary, babas sanki bir deliymi gibi ona bakyordu. Ne dersen de baba, bunun iin mirasmdan
vazgemeyeceim. Piramidi iaret ediyordu.
Peter ellerini nnde kavuturmutu. Eer sorumluluk almay seersen, masonlar arasndaki eitimini
tamamlayana kadar hem param, hem de piramidi senin iin saklarm. Bu, yllar srer ama bylece paraya
da, piramide de sahip olacak olgunlua eriirsin. Zenginlik ve hikmet. Gl bir birleim. Zachary ayaa
frlamt. Tanrm, baba! Hi vazgemeyeceksin, deil mi? Masonlar veya ta piramitler ya da Antik
Gizemler umrumda deil! Uzanp siyah klasr kapm ve babasnn yzne doru sallamt. Benim
doum hakkm bu! Benden nceki Solomonlarla ayn! Eski hazine haritalaryla ilgili uyduruk hikyelerle
beni mirasmdan vazgeirmeye altna inanamyorum! Klasr koltuunun altna sktrp,
Bellamynin yanndan odann terasa alan kapsna ynelmiti.
Zachary, bekle! Zachary karanla doru yrrken, babas arkasndan komutu. Ne yaparsan yap,
grdn piramitten asla bahsetmemeli- sin! Peter Solomonn sesi atallamt. Hi kimseye! Asla!
Ama Zachary, ona aldr etmeden karanln iinde gzden kaybolmutu.
Masasna geri dnp, deri koltuuna kendini brakan Peter Solomonn gzleri keder doluydu. Uzun
sren bir sessizliin ardndan, ban kaldrp Bellamyye bakt ve glmsemeye alt. yi gitti.
Solomonn kederini paylaan Bellamy iini ekmiti. Nezaketsizlik yapmak istemem Peter ama... ona
gveniyor musun?
Solomon anlamszca bolua bakyordu.
Demek istediim... piramitle ilgili bir ey sylemeyeceine gveniyor musun? diye srar etmiti.
Solomonn yz ifadesizdi. Ne diyeceimi gerekten bilmiyorum Warren. Artk onu tandma bile
emin deilim.
Bellamy ayaa kalkp, byk masann nnde aa yukar yrmt. Peter, sen ailevi grevini yerine
getirdin. Ama az nce yaananlar gz nnde bulundurarak, sanrm tedbir almamz gerekecek. Ona yeni
bir ev bulman iin kapak tan sana geri vermem gerekecek. Artk ona baka biri gz kulak olmal.
Solomon, Neden? diye sormutu.
Zachary birisine piramitten bahsedecek olursa... ve bu akam benim de burada olduumu sylerse...
Kapak ta hakknda hibir ey bilmiyor ve piramidin nemim kavrayamayacak kadar ocuk. Kapak
ta iin yeni bir eve ihtiyacmz yok. Ben piramidi kasamda saklayacam. Ve sen de kapak tan nerede
saklyorsan orada tutacaksn. imdiye dek yaptmz gibi.
Alt yl sonra, Noel Gn, aile hl Zacharynin lm acsn atlatamamken, onu hapiste ldrdn
iddia eden bir adam, Solomon maliknesine girmiti. Saldrgan, piramit iin gelmi ama Isabel
Solomonn hayatn alp gitmiti.
Gnler sonra Peter, Bellamyyi ofisine armt. Kapy kilitleyip piramidi kasadan karm ve
aralarndaki masann stne koymutu. Seni dinlemem gerekirdi.
Bellamy, Petern bu konuda sululuk hissettiim biliyordu. Bir ey fark etmezdi.
Solomon esefle iini ekmiti. Kapak tan getirdin mi?
Bellamy cebinden kp eklinde kk bir paket karmt. Rengi solmu ambalaj kdna dm
atlm ve Solomonn yzndeki amblemi tayan balmumuyla mhrlenmiti. Paketi masann stne
brakan Bellamy, bu akam Mason Piramidinin iki yarsnn olmamas gerektii kadar birbirine
yaknlatnn farkndayd. Buna muhafzlk edecek baka birini bul. Kim olduunu bana syleme.
Solomon ban sallamt.
Bellamy, Piramidi nerede saklayabilecein hakknda bir fikrim var, demiti. Solomona Kongre
Binasnn alt bodrumundan bahsetmiti. Washingtonda oradan daha gvenli bir yer yok.
Solomonn bu fikri hemen benimsediini hatrlyordu, nk piramidi ulusun sembolik kalbinde
saklamak kadar uygun baka bir ey olamazd. Bellamy, tipik Solomon, diye dnmt. Bir krizin
ortasnda bile idealist davranr.
imdi, on yl sonra, Bellamy gzleri balanm bir halde Kongre Ktphanesinde yrtlrken, bu gece
krizin sona ermekten ok uzak olduunu biliyordu. Ayrca Solomonn kapak tana muhafzlk etmek iin
kimi setiini de... Robert Langdonn bu ii baarabilmesi iin Tanrya dua etti.
62. BLM
kinci Sokakn altndaym.
Tayc bant karanlkta Adams Binasna doru ilerlerken, Langdon gzlerini kapatmt. Bann
stndeki tonlarca topra ve iinde seyahat ettii dar tp dnmemeye alyordu. Hemen yalannda
Katherinein nefes aldn duyabiliyordu ama u ana dek tek kelime etmemiti.
ok geiliyor. Langdon ona aabeyinin kesilmi elinden bahsetmek istemiyordu. Bahsetmelisin Robert.
Bilmeye hakk var.
Sonunda Langdon gzlerini amadan, Katherine? dedi. yi misin?
Yakn bir yerden ve kimden kt grlmeyen titrek bir ses ykseldi. Robert, tadn u piramit.
Petern deil mi?
Langdon, Evet, diye cevap verdi.
Ardndan uzun bir sessizlik oldu. Bence... annem o piramit yznden ldrld.
Langdon, Isabel Solomonn on yl nce ldrldn biliyordu ama ayrntlarndan haberi yoktu.
Ayrca Peter, piramitle ilgili herhangi bir ey sylememiti. Neden bahsediyorsun?
O akam yaanan korkun olaylar, dvmeli adamn evlerine nasl girdiini hatrlarken Katherinein
sesi duygu doluydu. Uzun zaman nceydi, ama piramidi istediini hi unutmadm. Hapisteyken, yeenim
Zacharyden... onu ldrmeden hemen nce piramidi rendiini sylemiti.
Langdon byk bir aknlkla Katherinei dinliyordu. Solomon ailesinin yaad trajediler inanlacak
gibi deildi. Katherine, saldrgann o akam ldne inandn anlatarak devam etti... ama ayn adam
bugn yeniden ortaya km, Petern psikiyatr numaras yaparak Katherinei evine ekmiti. Endieli
bir sesle, Aabeyim hakknda, annemin lm hakknda ve hatta iim hakknda zel eyler biliyordu,
dedi. Bunlar ancak aabeyimden renmi olabilirdi. Bu yzden ona gvendim... Smithsonian Mzesi
Destek Merkezine de byle girdi. Katherine derin bir nefes alp, Langdona adamn bu akam
laboratuvarn havaya uurduundan emin olduunu syledi.
Langdon olanlara inanamyordu. kisi de birka dakika boyunca hareket eden bantn zerinde hi
konumadlar. Langdon bu akamn dehet verici dier haberlerini Katherinele paylamas gerektiini
biliyordu. Elinden geldiince sakin ve nazik bir biimde, aabeyinin ona yllar nce kk bir paket
emanet ettiini, bu akam oyuna gelerek Washingtona bu paketi getirdiini ve sonunda Kongre Binasnn
Rotundasnda aabeyinin elinin bulunduunu anlatt.
Katherinein tepkisi sar edici bir sessizlikti.
Langdon, onun sersemlediini hissedebiliyor ve uzanp teselli etmek istiyordu ama, karanlk ve dar bir
yerde u uca yatmak bunu imknszlatryordu. Peter iyi, diye fsldad. Yayor ve onu geri alacaz.
Langdon, ona umut vermeye alt. Katherine, onu elinde tutan kii, piramidi onun iin deifre
edersem... bana aabeyini canl iade etmeye sz verdi.
Katherine hl bir ey sylemiyordu.
Langdon konumaya devam etti. Ona ta piramidi, masonik ifreyi, mhrl kapak tan anlatt. Ve
Bellamynin bunun gerekten de efsanedeki Mason Piramidi olduuna, yeryznn derinliklerine inen
sarmal bir merdivenin sakland yeri ortaya karan bir harita olduuna ve Washingtonda uzun yllar
nce yerin yzlerce metre altna gmlen gizemli bir hazine bulunduuna inandn syledi.
Katherine sonunda konutuunda sesi yavan ve duygusuzdu. Ro- bert, gzlerini a.
Gzlerimi mi aaym? Langdon bulunduklar yerin ne kadar dar olduunu grmek bile istemiyordu.
Katherine bu kez telala, Robert! dedi. Gzlerini a! Geldik!
lk girdii delie benzer bir delikten geerken Langdon gzlerini at. Katherine tayc banttan
iniyordu bile. Tayc bant keden kvrlp, ayn yoldan geri dnmeden hemen nce, Langdon
bacaklarn kenardan aa sarktarak karo zemine tam zamannda atlad. Katherine hemen onun antasn
ald. inde bulunduklar bu yer geldikleri dier binadakine benzer bir devridaim odasyd. Kk bir
levhada
ADAMS BNASI: DEVRDAM ODASI 3
yazyordu.
Langdon kendini bir tr yeralt doum kanalndan km gibi hissediyordu. Yeniden dodum. Hemen
Katherinee dnd. Sen iyi misin? Katherinein gzleri kzarmt ve alad belli oluyordu ama
metanetle ban sallad. Langdonn antasn alp, tek kelime konumadan odann kar tarafna gtrd
ve dank bir masann zerine brakt. Masann halojen lambasn yakt, antann fermuarn ap,
kenarlarn aa syrd ve iine bakt.
Granit piramit, halojen nda adeta przsz grnyordu. Katherine parmaklarn yzeye kaznm
mason ifresinin zerinde gezdirirken, Langdon onun derin bir duygu seline kapldn hissediyordu.
Yavaa antaya uzanp, kp eklindeki paketi kard. In altna tutup dikkatle inceledi.
Langdon, Grdn gibi, balmumu mhr Petern mason yzyle damgalanm, dedi. Paket, bu
yzkle yz yl nce mhrlenmiti. Katherine hibir ey sylemedi.
Langdon, ona, Aabeyin bu paketi bana emanet ettiinde, karmaann iinde dzen yaratacan
sylemiti, dedi. Bunun ne anlama geldiinden pek emin deilim ama, kapak tann ok nemli bir eyi
ortaya kardn sanyorum, nk Peter onun yanl ellere gememesi gerektii konusunda ok srar
etmiti. Bay Bellamy de bana ayn eyi, piramidi saklamam ve kimsenin paketi amasna izin vermememi
syledi.
Katherine bunun zerine fkeli bir ifadeyle ona dnd. Bellamy sana paketi amamam m syledi?
Evet. Bu konuda ok ciddiydi.
Katherine pheli grnyordu. Ama piramidi deifre etmemizin tek yolunun bu kapak ta olduunu
syledin, yle deil mi?
Herhalde yle.
Katherinein ses tonu gitgide ykseliyordu. Ve sana o adam tarafndan, piramidi deifre etmen
gerektii sylendi. Peter ancak bu ekilde geri alabiliriz, yle deil mi?
Langdon ban sallad.
O halde Robert, neden paketi ap bunu hemen deifre etmiyoruz?! Langdon nasl cevap vereceini
bilmiyordu. Katherine, ben de ayn tepkiyi verdim ama Bellamy, piramidin srrnn zlmemesinin her
eyden... aabeyinin hayatndan bile daha nemli olduunu syledi.
Katherinein gzel yz hatlar sertleti ve bir tutam sa kulann arkasna sktrd. Konuurken sesi
kararlyd. Bu ta piramit her neyse, benim tm ailemin hayatna mal oldu. nce yeenim Zachary, sonra
annem ve imdi de aabeyim. Ve gerei kabul edelim Robert, bu akam beni uyarmak iin
aramasaydn...
Langdon kendini Katherinein mantyla Bellamynin srarc basks arasna skm hissediyordu.
Katherine, Ben bir bilim insan olabilirim, dedi. Ama ayn zamanda ailemde tannm masonlar da
var. nan bana Mason Piramidi ve onun insanl aydnlatacak olan byk hzineleri hakkndaki tm
hikyeleri duydum. Drst olmak gerekirse, byle bir eyin var olabileceine inanmakta glk
ekiyorum. Ama eer varsa... belki de ortaya karma zaman gelmitir. Katherine paketin stndeki eski
dmn altna parman soktu. Langdon yerinde srad. Katherine, hayr! Bekle!
Katherine durdu ama parman dmn altndan ekmedi. Robert, aabeyimin bunun iin lmesine
izin vermeyeceim. Kapak ta her ne sylyorsa... o yazlar hangi kayp hzineyi ortaya karyorsa... tm
bu srlar bu gece sona erecek.
Byle syledikten sonra dme asld ve krlgan balmumu mhr ald.
63. BLM
Washingtondaki Bykelilikler Blgesinin{55} hemen batsndaki sakin mahallede, glleri on ikinci
yzyldaki bitkilerden filizlendirildii sylenen ortaa tarz, ta duvarl bir bahe bulunur. Bahedeki
Glge Evi diye bilinen Carderock kameriye, George Washingtonn kendi taocandan karlan talardan
yaplm dolambal patikalarn ortasnda durur.
Bu akam bahenin sessizliini, ahap kapdan girerken baran gen bir adam bozuyordu.
Ay nda nn grmeye gayret ederken, Merhaba! diye seslendi. Burada msnz?
Krlgan ve g duyulur bir ses cevap verdi. Kameriyedeyim... biraz hava alyordum.
Gen adam, yal amirini, ta bankta bir battaniyenin altnda otururken buldu. Kamburu km ufak
tefek yal adamn cinleri andran yz hatlar vard. Yllar bedenini bkm ve grme yeteneim almt
ama ruhu hl dimdik ayaktayd.
Soluklanmaya alan gen adam ona, Ben., az nce... arkadanz... Warren Bellamyden bir telefon
aldm, dedi.
Ya? Yal adam ban dikletirdi. Neyle ilgili?
Sylemedi ama sanki acelesi var gibiydi. Telesekreterinize mesaj braktn syledi, hemen
dinlemeniz gerekiyormu.
Sadece bunlar m syledi?
Pek deil. Gen adam duraksad. Size bir soru sormam istedi. ok garip bir soru. Cevabnza
hemen ihtiyac olduunu syledi.
Yal adam hemen yaklat. Ne sorusu?
Gen adam, Bay Bellamynin sorusunu dile getirirken, yal adamn yznn ald ifade ay nda
bile grlebiliyordu. Hemen battaniyesini frlatp ayaa kalkmaya alt.
Ltfen ieri girmeme yardm et. Hemen.
64. BLM
Katherine Solomon, baka sr olmayacak, diye dnd.
Nesillerdir bozulmadan duran balmumu mhr, imdi nndeki masada parampara duruyordu.
Aabeyinin kymetli paketinin rengi solmu sar ambalaj kd at. Yannda duran Langdon son derece
huzursuzdu.
Katherine kdn altndan, gri tatan yaplm kk bir kutu karmt. Cilal bir granit kpe benzeyen
kutunun, hibir yerinde menteesi, kilidi veya grnrde alr bir yeri yoktu. Bu, Katherinee in
bulmaca kutularn hatrlatt.
Parmaklarn kenarlarnda gezdirirken, Dz bir blok gibi grnyor, dedi. Filmde i tarafnn ukur
grndne emin misin? Kapak ta iinde mi?
Katherinein yanna gelip, gizemli kutuyu dikkatle inceleyen Langdon, yleydi, dedi. Katherinele
birlikte, amann bir yolunu bulmak iin kutuya farkl alardan baktlar.
Kutunun st kenarndaki gizli atla trnayla hisseden Katherine. Buldum, dedi. Kutuyu masann
stne yerletirdi ve kapa zenle kaldrd. Kapak, kymetli bir mcevher kutusu gibi kolayca ald.
Kapak geriye dtnde hem Katherine hem de Langdon, nefeslerini tuttular. Kutunun ii adeta k
sayordu. Neredeyse doast bir ihtiamla parlyordu. Katherine hayatnda hi bu kadar byk bir altn
paras grmemiti. Kymetli metalin, masadaki lambann n yansttn fark etti.
Gz alc, diye fsldad. Yz yl akn bir sredir karanlk bir kutunun iinde mhrl kalm
olmasna ramen, kapak ta ne solmu ne de lekelenmiti. Altn, bozulma yasasna direnlidir; eskilerin,
onun sihirli olduunu dnmelerinin sebebi budur. Katherine eilerek, kk altn tepeciin stnden
bakarken nabznn hzlandn hissetti. Bir yaz var.
Langdon yaklanca, omuzlar birbirine dedi. Mavi gzleri merakla parlyordu. Profesr, Katherinee
Antik Yunandaki bireim -paralara ayrlm ifre- oluturma yntemini ve uzun yllar nce piramitten
ayrlan bu kapak tann, piramidin ifresini zmekte nasl bir anahtar rol oynayacan anlatmt. Bu
yaz her ne diyorsa, karmaadan dzen yaratacakt.
Katherine kk kutuyu a tutup, kapak tana bakt.
Kk olmakla birlikte yaz mkemmel biimde grnyordu. Yzeyinin bir kenarna, gzel bir
elyazsyla bir metin kaznmt. Katilerine drt basit kelimeyi okudu.
Sonra bir daha okudu.
Hayr! dedi. Syledii ey olamaz!
Sokan karsnda bulunan Bakan Sato, Kongre Binasnn dndaki yaya yolundan, 1. Sokaktaki
randevu yerine telal admlarla ilerliyordu. Operasyon ekibinden gelen son haberler kabul edilemezdi.
Langdon yoktu. Piramit yoktu. Kapak ta yoktu. Bellamyyi gzaltna almlard ama onlara doruyu
sylemiyordu. En azndan imdilik.
Ben, onu konutururum.
Omzunun stnden arkaya, Washington'n en yeni manzarasna -yeni ziyareti merkezinin stndeki
Kongre Binas Kubbesi- bakt. Iklandrlm kubbe, bu gece gerekten tehlikede olan eyin nemini
vurguluyordu. Zaman.
Satonun cep telefonu ald ve arayann kendi Gvenlik Ofisi uzman olduunu grnce rahatlad.
Sato, Nola, diye cevap verdi. Ne buldun?
Nola Kaye, ona kt haberi verdi. Kapak tann rntgen filmindeki yaz okunamayacak kadar belirsizdi
ve grnt gelitirici filtreler de ie yaramamt.
Kahretsin. Sato dudan srd. Peki, on alt harfli sistem ne oldu?
Nola, zerinde alyorum, dedi. Ama u ana kadar uygulanabilir ikinci bir ifreleme dzeni
bulamadm. Bilgisayarda sistemdeki harfleri kartrp, tanmlanabilir bir ey bulmaya alyorum ama
yirmi trilyondan fazla olaslk var.
almaya devam et. Bir ey bulursan bana haber ver. Sato ask bir yzle telefonu kapatt. Sadece
fotoraf ve rntgen filmini kullanarak piramidi deifre etme umutlarn hzla yitiriyordu. O piramitle
kapak tana ihtiyacm var... ve vaktim daralyor.
Sato, 1. Sokaka vardnda, siyah bir Escalade SUV, yolu ikiye ayran ift sar eridi geip, tam
nndeki randevu noktalarnda durdu. Bir ajan tek bana aratan indi.
Sato, Langdondan haber var m? diye sordu.
Adam donuk bir sesle, Gvenlik st seviyede, dedi. Destek birimleri geldi. Ktphanenin tm
klar kuatld. Hatta bir de hava desteimiz geliyor. Ona gz yaartc gaz skacaz, kaacak yeri
kalmayacak. Peki Bellamy?
Arka koltukta bal.
Gzel. Omzu hl aryordu.
Ajan, Satoya, iinde cep telefonu, anahtarlar ve czdann bulunduu plastik torbay verdi.
Bellamynin zerindekiler.
Baka bir ey var m?
Hayr efendim. Piramit ve paket hl Langdonda olmal.
Sato, Tamam, dedi. Bellamy sylemedii pek ok ey biliyor. Onu bizzat sorgulamak istiyorum.
Peki efendim. O halde Langleyye mi gidiyoruz?
Sato derin bir nefes alp, SUVun yannda birka adm att. ABD vatandalarn sorgulamann kat
kurallar vard ve Bellamyyi Langleyde tanklar huzurunda videoya kaydetmeden, avukatlar, vesaire
vesaire olmadan sorgulamas kesinlikle yasadyd. Langleyye deil, derken daha yakn bir yer
dnmeye alyordu. Ve daha sakin.
SUVun yannda hazr olda emir bekleyen ajan, hibir ey sylemedi. Sato sigara yakp derin nefes
ekti ve Bellamynin eyalarnn bulunduu plastik torbaya bakt. Anahtar halkasna USBG yazan drt
harfli bir elektronik anahtarlk taklyd. Elbette Sato bu anahtarln hangi hkmet binasna ait olduunu
biliyordu. Bina ok yaknd ve bu saatte fazlasyla sakindi. Glmseyip, anahtarl cebine att.
Mkemmel.
Ajana Bellamyyi gtrmek istedii yeri sylediinde adamn aracan sanmt, ama souk
baklarndan bir ey anlalmayan ajan ban sallayp, Satonun binmesi iin SUVun kapsn at.
Sato profesyonellere baylyordu.
Adams Binasnn bodrum katndaki Langdon, altn kapak tann yzeyine zarif bir biimde yazlm
kelimelere pheyle bakyordu.
Bu kadar m?
Yanndaki Katherine kapak tan a tuttu ve ban iki yana sallad. Daha fazlas olmal, derken
kandrlm gibi konuuyordu. Aabeyim yllardr bunu mu koruyordu?
Langdon da ardn itiraf etmeliydi. Peterla Bellamynin sylediklerine gre bu kapak ta,
piramidi deifre etmelerine yardmc olacakt. Langdon bu iddialarn nda, daha aydnlatc bir ey
bekliyordu. Bu ok ak ve ie yaramaz. Kapak tann stndeki drt kelimeyi bir kez daha okudu.
Sr
Dzenin iinde gizli
Sr Dzen in iinde mi gizli?
k bakta bu yaz anlalr bir ey sylyor gibiydi. Piramidin stndeki harfler dzensizdi ve iin
srr uygun sralamay bulmakt. Ama bu yaznn aikr olmann yan sra, allmadk bir taraf daha
vard. Langdon, Dzen kelimesi byk harfle balyor, dedi.
Katherine anlamszca ban sallad. Grdm.
Sr Dzenin iinde gizli. Langdonn aklna tek bir mantkl aklama geliyordu. Dzen kelimesi
burada Masonik Dzeni ifade ediyor olmal.
Katherine,. Katlyorum, dedi. Ama yine de faydas dokunmuyor. Bize hibir ey sylemiyor.
Langdon onunla ayn fikirdeydi. Zaten tm Mason Piramidi hikyesi Masonik Dzenin iinde gizlenen
bir snn etrafnda dnyordu.
Robert, aabeyim sana bu kapak tann, bakalarnn sadece karmaa grd yerde senin dzen
grmene yardmc olacan sylememi miydi?
Langdon bouna uratn dnerek ban sallad. Bu akam ikinci kez kendini yetersiz
hissediyordu.
65. BLM
Malakh, beklenmedik misafiriyle -Preferred Gvenlik irketinin kadn gvenlik grevlisi- iini
bitirdiinde, kutsal alma alannn darya alan penceresinin boyasn tazeledi.
Bodrumun yumuak mavi buusundan uzaklaarak gizli bir kapdan oturma odasna geti. eri
girdiinde durup, olaanst Gzeller tablosuna bakt ve evinin o tandk kokularyla seslerinin
keyfini kard.
Yaknda sonsuza kadar gitmi olacam. Malakh bu geceden sonra bir daha geri dnemeyeceini
biliyordu. Glmseyerek, bu geceden sonra, bu yere artk ihtiyacm kalmayacak, diye dnd.
Robert Langdonn piramidin gerek gcn veya kaderin ona bitii roln nemini kefedip
kefetmediini merak ediyordu. Kullanlp atlan telefonundaki mesajlar bir kez daha kontrol ettikten
sonra, Langdon beni arayacak, diye dnd. Saat u anda 22.02ydi. ki saatten az vakti kald.
Malakh merdivenlerden yukar, talyan mermeri kapl banyosuna kt ve snmas iin buharl duunu
ak brakt. Temizlenme riteline balamann hevesiyle, kyafetlerini sistemli bir ekilde kard.
Alktan kazman midesini yattrmak iin iki bardak su iti. Sonra boy aynasna yryp, plak
vcudunu inceledi. ki gndr tuttuu oru, kaslarn ortaya karmt. Kendine bakmaya doyamyordu.
afak skerken, bundan ok daha fazlas olacam.
66. BLM
Langdon, Katherinee, Buradan kmalyz, dedi. Yerimizi bulmalar an meselesi. Bellamynin
kaabilmi olmasn mit ediyordu.
Yaznn hibir ey aklamyor olmasna hl inanamayan Katherine, altn kapak tana kilitlenmi gibi
grnyordu. Kapak tan kutudan karm ve tm kenarlarn incelemiti. imdiyse dikkatle kutuya geri
koyuyordu.
Langdon, sr Dzenin iinde gizli, diye dnd. ok yardmc oldu.
Langdon imdi, Petern da kutunun iindekiler hakknda yanl bilgilendirilmi olabileceini
dnyordu. Bu piramit ve kapak ta, Peter domadan ok nce yaplmt. Peter ise Langdon ve
Katherine kadar kendisi iin de gizemini koruyan bir srr saklayarak, bykbabalarnn ona sylediini
yapmt.
Langdon, ne bekliyordum ki; diye dnd. Mason Piramidi efsanesi hakknda rendii bilgiler
arttka her ey aklna daha ok yatmaya balyordu. Byk bir tala kapanm gizli bir sarmal merdiven
mi aryorum? inden bir ses Langdona boa krek ektiini sylyordu. Yine de bu piramidi deifre
etmek, Peter kurtarmak iin yapabilecei en iyi ey gibi grnyordu.
Robert, 1514 yl senin iin bir ey ifade ediyor mu?
1514? Bu soru hibir ey artrmamt. Langdon omuzlarn silkti. Hayr. Neden?
Katherine, ona ta kutuyu uzatt. Bak. Kutuya tarih atlm. In altoda bak.
Langdon bir sandalye ekip, kp eklindeki kutuyu n altoda inceledi. Katherine elini omzuna
koyup, kutunun d tarafnda alt keye kaznm minik yazy gstermek iin eildi.
Kutuyu iaret ederken, 1514, A.D.,dedi.
Yazda 1514 says aka grlyordu, fakat takip eden A ve D harfleri allmadk bir karakterle
yazlmlard.
Katherine mit dolu bir sesle, Belki de aradmz balant bu tarihtir? dedi. Bu eski kp, masonik
ke talarn fazlasyla andryor. Bu yzden belki de gereklik ke tan iaret ediyordur. Belki de
1514te ina edilmi bir bina vardr?
Langdon, Katherinein sylediklerinin bir ksmn duymutu.
1514, A.D., tarih deil.
sembol ortaa sanatyla ilgilenen pek ok akademisyenin de tanyabilecei gibi, ok iyi bilinen
bir sanat imzas, daha dorusu imza yerine kullanlan bir sembold. Eski filozoflar, ressamlar ve
yazarlar, eserlerine isimlerini yazmak yerine kendilerine zel, benzersiz bir sembol ya da isimlerinin
baharfleriyle imzalarlard. Bu uygulama, eserlerine gizemli bir hava katmakla birlikte, yazlar veya
eserleri kiliseye aykr grlrse onlar ikenceden de korurdu.
Bu sanat imzasndaki A.D. harfleri Anno Domini{56} anlamna gelmiyordu... Alman dilinde bambaka
bir ey sylyordu.
Langdon bir anda tm paralarn yerine oturmaya baladn fark etti. Birka saniye sonra ifreyi nasl
zeceinden emindi. Toplanrken, Katherine, baardn, dedi. htiyacmz olan tek ey buydu. Haydi
gidelim. Sana yolda aklarm.
Katherine aknlk iindeydi. 1514 A.D. tarihi sana gerekten de bir ey ifade ediyor mu?
Langdon, ona gz krpp kapya yneldi. A.D. tarih deil, Katherine. Bir kii.
67. BLM
Bykelilikler Blgesinin batsnda bulunan Glge Evi kameriyesinin iinde bulunduu bahe
sessizlik iindeydi. Giri yolunun dier ucundaki gen adam, kamburu km amirini imlerde
yrtyordu.
Ona yol gstermeme izin mi veriyor?
Normalde bu kr adam, mabedinin topraklarnda yolunu tek bana bulmay tercih ederek, yardm
almay reddederdi. Ama bu akam, ieri girip, Warren Bellamynin arsna cevap vermek iin
sabrszlanyormu gibi grnyordu.
zel alma odasnn bulunduu binadan ieri girerlerken yal adam, Teekkr ederim, dedi.
Buradan sonra yolumu bulabilirim.
Efendim, kalp yardmc olmay isterim...
Bu akamlk bu kadar yeter, dedikten sonra yardmcsnn kolundan kt ve telala karanla
yneldi. yi akamlar.
Gen adam binadan kp, imlerin zerinden ayn topraklardaki mtevaz meskenine geri dnd.
Evinden ieri girdiinde iini kemiren merak duygusuna engel olamyordu. Yal adam, Bay Bellamynin
sorusunu duyunca belirgin biimde keyfi kamt... ama soru garip, hatta anlamszd.
Dul kadnn oluna yardm edecek yok mu?
Hayal gcn ne kadar zorlaa da bunun ne anlama gelebileceini kestiremiyordu. aknlk iinde
bilgisayarnn bana gidip, ayn cmleyi yazd.
Ayn soruyu ieren sayfalar st ste belirmeye baladnda hayrete dt. Merakla yazlardan okudu.
Grne baklrsa bu garip soruyu tarihte ilk soran Warren Bellamy deildi. Ayn kelimeler yzyllar
nce... ldrlen bir arkadann ardndan yas tutan Kral Sleyman tarafndan da seslendirilmiti.
ddialara gre ayn soru bugn masonlar tarafndan da bir tr ifreli yardm ars olarak hl
kullanlyordu. Anlalan Wanen Bellamy, bir mason dostuna imdat ars gndermiti.
68. BLM
Albrecht Drer mi?
Katherine, Adams Binasnn bodrumunda Langdon ile birlikte kotururken, paralar birletirmeye
alyordu. A.D. demek Albrecht Drer mi demek? On altnc yzyln nl Alman oymabask ve resim
sanats, aabeyinin en sevdii ressamlardan biriydi. Katherine onun eserlerinden bazlarn biliyordu.
Buna ramen, Drerin kendilerine nasl yardmc olabileceini tahmin edemiyordu. Her eyden
nemlisi, drt yz yl nce ld.
Ikl IKI tabelalarn takip ederlerken Langdon, Drer, simgesel adan mkemmel, diyordu.
Rnesans zihniyetinin en byk isimlerinden biri; sanat, filozof, simyac ve ylmaz bir Antik Gizemler
rencisi. Bugne kadar Drerin eserlerindeki gizli mesajlar kimse tam manasyla anlayamad.
Katherine, Bunlar doru olabilir, dedi. Ama 1514 Albrecht Drer ifadesi piramidin nasl deifre
edileceini ne ekilde aklyor?
Kilitli bir kapya geldiklerinde Langdon amak iin Bellamynin anahtar kartn kulland.
Merdivenlerden yukar hzla karlarken Langdon, 1514 says, Drerin ok zel bir eserini iaret
ediyor, dedi. Byk bir koridora gelmilerdi. Langdon etrafa gz attktan sonra sol taraf gsterdi.
Albrect Drer 1514 saysn, 1514 ylnda tamamlad en gizemli eserlerinden birinde -Melankoli I-{57}
saklamt. Bu, Kuzey Avrupa Rnesansnn yeni ufuklar aan eserlerinden biri olarak kabul edilir.
Peter bir zamanlar Katherinee antik gizemcilikle ilgili bir kitapta Melankoli II gstermiti ama
gizlenmi 1514 saysn hatrlamyordu.
Langdon heyecanl bir sesle, Bildiin gibi Melankoli I, insanolunun Antik Gizemleri anlamakta
ektii sknty tasvir eder, dedi. Melankoli Ideki sembolizm o denli karmaktr ki, Leonardo da
Vinciyi anlamak, onun yannda ocuk oyunca gibi kalr.
Katherine birden durup Langdona bakt. Robert, Melankoli /burada, Washingtonda. Ulusal Sanat
Galerisinde sergileniyor.
Glmseyerek, Evet, dedi. Ve iimden bir ses bunun tesadf olmadn sylyor. Galeri bu saatte
kapaldr ama mze mdrn tanyorum... Unut bunu Robert, mzeye gidince neler olduunu
biliyorum. Katherine, zerinde bilgisayar duran bir masann yanna yrd.
Pek mutlu grnmeyen Langdon, onu takip etti.
Bunu kolay yoldan yapalm. Grne baklrsa, sanat uzman Profesr Langdon, orijinal bir sanat
eseri bu kadar yaknndayken interneti kullanmak konusunda etik adan ikilem yayordu. Katherine
masann yanna gidip bilgisayar at. Makine, sonunda aldnda, Katherine bir sorun olduunu fark
etti. Tarayc simgesi yok.
Ktphanenin dahili bilgisayar ama bal. Langdon masastnde duran bir simgeyi iaret etti. Bunu
dene.
Katherine, DJTAL KOLEKSYON yazl bir simgeyi tklad. Bilgisayarda yeni bir pencere ald ve
Langdon tekrar iaret etti. Katherine onun setii simgeyi tklad: AYRINTILI BLG KOLEKSYONU.
Albrecht Drer yaz.
Katherine ismi yazdktan sonra, arama dmesine tklad. Birka saniye iinde ekranda kk resimler
belirmeye balamt. Resimlerin hepsi ayn tarzda yaplmt; karmak siyah beyaz oymabasklar
grnyordu. Drerin birbirine benzeyen dzinelerce oymabask yapt anlalyordu. Katherine
alfabetik sraya dizilmi eserlerin listesine bakt:
Adem ile Havva{58} sann ilesi{59}
Maherin Drt Atls{60}
TUTKU{61}
Son Akam Yemei{62}
ncilden balklar gren Katherine, Drerin erken dnem Hristiyanlk, simya, astroloji ve bilimin bir
karm olan Mistik Hristiyanlk ismindeki bir retiye inandn hatrlad.
Bilim...
Laboratuvarnn alevler iindeki grnts Katherinein zihninde canlanmt. Uzun vadede douraca
sonular pek dnemiyordu, u anda aklnda sadece asistan Trish vard. Umarm kurtulmay
baarmtr.
Langdon, Drerin Son Akam Yemei hakknda bir eyler sylyordu ama Katherine onu pek
duymuyordu. Melankoli I iin bir balant grmt.
Fareyi tklatnca, sayfa resim hakkndaki genel bilgilerle yenilendi.
Melankoli I, 1514 Albrect Drer (bakr oymabask)
Rosenwald Koleksiyonu Ulusal Sanat Galerisi Washington, D.C.
Sayfay aa indirdiinde, Drerin eserinin yksek znrlkl dijital bir resmi tm ihtiamyla
karsna kt.
Ne kadar garip olduunu unutan Katherine, resmi aknlk iinde inceledi.
Langdon, onu anladn ifade eder ekilde gld. Esrarengiz olduunu sylemitim.
Melankolide, dev kanatlara sahip biri, akla hayale gelebilecek en aylar ve biimsiz nesnelerle -
terazi, kemikleri saylan bir kpek, marangoz gereleri, kum saati, eitli geometrik cisimler, asl duran
bir an, bir putto,{63} bak ve merdiven, evrili ta bir binann nnde, derin dncelere dalm
oturuyordu.
Katherine aabeyinin, bu kanatl figrn nsan dehasn temsil ettiini sylediini belli belirsiz
hatrlyordu. Hl aydnlanmaya ulaamayan byk dnr, kederli bir ifadeyle enesini eline dayamt.
Bu byk deha, insan zeksnn sembolleriyle -fen, matematik, felsefe, doa, geometri, hatta marangozluk
nesneleri- evrelenmiti ama hl gerek aydnlanmaya gtren merdivenden yukar trmanamyordu.
Dhi biri bile Antik Gizemleri anlamakta glk ekiyor.
Langdon, Simgesel adan bu resim, insanolunun insani zeky tanrsal gce dntrmekteki
baarsz giriimini temsil eder, dedi. Simyasal adan ise, kurunu altna dntremediimizi
gsterir.
Katherine, Pek de cesaret verici bir mesaj deil, dedi. Peki bu bize nasl yardmc olacak?
Langdonn bahsettii gizli 1514 saysn gremiyordu.
Langdon arpk bir tebessmle, Karmaann iindeki dzen, dedi. Tpk aabeyinin syledii gibi.
Elini cebine sokup, daha nce masonik ifreden alp yazd harfleri kard. u anda bu harflerin bir
anlam yok. Kd masann stne yayd.
Katherine tabloya bakt. Kesinlikle anlamsz.
Ama Drer bunu deitirecek.
Peki bunu nasl yapacak?
Dilbilim simyas. Langdon bilgisayar ekrann iaret etti. Dikkatli bak. Bu sanat eserinde gizli bir
ey, on alt harfli tablodan bir anlam kartacak. Bekledi. Grebildin mi? 1514 saysn ara.
Katherine rencilik oynayacak havada deildi. Robert, hibir ey grmyorum; bir kre, bir
merdiven, bir bak, okyzl bir cisim, bir terazi? Pes ettim.
Bak! Arka planda. Melein arkasndaki binann stne kaznm. ann altnda. Drer saylarla dolu
bir kare yapm.
Katherine imdi 1514 de ieren saylarn bulunduu kareyi grmt. Katherine, piramidi deifre
edecek anahtar bu kare!
Katilerine, ona akn gzlerle bakt.
Glmseyen Langdon, Bu herhangi bir kare deil, dedi. Bayan Solomon, bu sihirli bir kare.
69. BLM
Beni hangi cehenneme gtryorlar?
SUVun arkasnda koltukta oturan Bellamynin gzleri hl balyd. Kongre Ktphanesine yakn bir
yerde ksa sreli bir mola verdikten sonra, ara yoluna devam etmiti. imdi yaklak bir blok
ilerledikten sonra yeniden duruyorlard.
Bellamy bouk konuma seslerini duyuyordu.
Otoriter bir ses, zgnm... imknsz... diyordu, ...bu saatte kapal...
SUVu sren adam ayn otoriter tonda cevap veriyordu. CIA soruturmas... ulusal gvenlik...
Karlkl konumalar ve gsterilen kimliklerin ikna edici olduu anlalyordu, nk ses tonu hemen
deimiti.
Evet, elbette... servis girii... Garaj kaps gibi bir eyin gcrdad duyuldu. Kap alrken ses,
Size elik edeyim mi? eri girdikten sonra, geemeyeceiniz bir yer... diye ekledi.
Hayr. Biz girebiliriz.
Grevli ardysa bile, artk ok geti. SUV yeniden hareket etmeye balamt. Yaklak elli metre
ilerledikten sonra durdu. Ar kap bir kez daha arkalarndan grltyle kapand.
Sessizlik.
Bellamy titrediini hissetti.
SUVun arka kaps grltyle ald. Birisi onu kollarndan ekip ayaa kaldrrken, Bellamy
omuzlarnda iddetli bir ar hissetti. Bir g onu hi konumadan, geni bir kaldrmda yrtt. Burada
adn koyamad keskin bir koku vard. Yanlarnda yryen birisinin ayak seslerini duyuyordu ama o her
kimse, henz konumamt.
Bir kapnn nnde durduklarnda Bellamy elektronik bir bip sesi duydu. Kap tk diye ald. Bir sr
koridordan geirilirken, Bellamy scakln ve nemin gitgide arttn hissetti. Kapal havuz olabilir mi?
Hayr. Duyduu klor kokusu deildi... daha ok topraks ve ilkel bir kokuydu.
Hangi cehennemdeyiz?! Bellamy, Kongre Binasnn en fazla bir ya da iki blok tesinde olduunun
farkndayd. Bir kez daha durdular ve yine bir gvenlik kapsnn elektronik sesi duyuldu. Bu kap
tslayp, kayarak ald. Onu ieri iterlerken, burnuna gelen kokudan emindi.
Bellamy imdi nerede olduklarn anlamt. Tanrm! Servis kapsndan girmese de buraya sk sk
gelirdi. Bu muhteem cam bina, Kongre Binasndan yalnzca elli metre tedeydi ve teknik adan Kongre
Sitesinin bir parasyd. Buray ben ynetiyorum! Bellamy imdi ieriye kendi anahtarlyla
girdiklerini anlyordu.
Gl kollar onu kapdan geirip, aina olduu dolambal bir yoldan yrtt. Bu yerin ar, rutubetli
scakl genellikle onu rahatlatrd. Ama bu akam terletiyordu.
Burada ne iimiz var?!
Birden Bellamyyi durdurup, bir banka oturttular. Kasl adam kelepelerini atktan sonra hi vakit
kaybetmeden, onu arkasndan banka balad.
Kalbi hzla arpan Bellamy, Benden ne istiyorsunuz? diye sordu.
Tek duyduu cevap, uzaklaan botlarn ve kayarak kapanan cam kapnn sesiydi.
Sonra sessizlik oldu.
lm sessizlii.
Beni burada m brakacaklar? Ellerini iplerden kurtarmaya alan Bellamy daha fazla terlemeye
balamt. Gzbam bile karamyorum!
Yardm edin! diye bard. Kimse yok mu?
Panikle seslense de, kimsenin duyamayacan biliyordu. Orman diye bilinen bu dev cam oda, kaplar
kapandnda kesinlikle hava geirmiyordu.
Beni omumda braktlar; diye dnd. Sabaha kadar beni kimse bulamayacak.
Sonra sesi duydu.
Glkle duyulmasna karn, daha ncekilere hi benzemeyen bu ses, Bellamyyi dehete drd. Bir
ey nefes alyor. ok yaknmda.
Bankta yalnz deildi.
Kibrit o kadar yaknnda ate ald ki, scakln yznde hissetti. Bellamy geri ekilirken igdsel
olarak kelepelerine asld.
Sonra aniden bir el yzne yaklap, gzban zmeye balad.
Karsndaki alev, Bellamynin yznn birka santim tesinde, dudandan sarktt sigaray yakan
Inoue Satonun siyah gzlerinde yansyordu.
Cam tavandan ieri szlen ay nda Sato, ona fkeyle bakt. Onun korktuunu grmek houna
gitmiti.
Kibriti sallayarak sndren Sato, Evet, Bay Bellamy, dedi. Nereden balasak?
70. BLM
Sihirli bir kare. Drerin oymabasksnda saylarn bulunduu kareye bakan Katherine ban sallad.
ou kii Langdonn akln kardn dnrd ama Katherine onun hakl olduunu hemen anlamt.
Sihirli kare ismi gizemli bir eyle deil, matematiksel bir eyle ilgiliydi. Karenin iindeki ardk
saylar her satrda, her stunda ve arprazlamasna toplandnda ayn sonucu verecek ekilde dizilmiti.
Yaklak drt bin yl nce Msr ve Hindistandaki matematikilerin oluturduu sihirli karelerin hl
birtakm sihirli glere sahip olduuna inanlrd. Katherine u gnlerde bile, inanl baz Hintlilerin
puja{64} sunaklarnda Kubera Kolam denilen e-lk sihirli kareler izdiklerini okumutu. amzn
insan sihirli kareleri elendirici matematik kategorisine soksa da bazlar hl yeni sihirli oluumlar
kefetmekten zevk alyordu. Dhiler iin sudoku.
Satr ve stunlardaki saylar toplayan Katherine, Drerin karesini abucak inceledi.
Otuz drt, dedi. Tm ynlerden toplandnda otuz drt ediyor. Langdon, Kesinlikle, dedi. Ama
Drer imknsz gibi grnen bireyi baard iin bu sihirli karenin nl olduunu biliyor muydun?
Drerin saylar; satrlar, stunlar ve diyagonallerin dnda, her eyrein iindeki drt karenin,
merkezdeki drt karenin ve drt kedeki saylarn toplamnn da ayn sonucu verecek ekilde
yerletirdiini anlatt. Aslnda en artc olan, Drerin 15 ve 14 saylarn, bu inanlmaz baary
gerekletirdii yl gsterecek ekilde, en alt satrda yan yana getirmesi!
Saylara gz gezdiren Katherine, kombinasyonlar hayranlkla inceliyordu.
imdi Langdonn sesi daha heyecanlyd. Melankoli I, Avrupa sanatnda sihirli karelerin tarihte ilk
grld eserdir. Baz tarihiler, Drerin ifreli bir ekilde Antik Gizemlerin Msrdaki Gizem
Okullarndan kp Avrupaya geldiini ve artk Avrupadaki gizli cemaatlerde saklandn gsterdiine
inanrlar. Langdon durdu. Bu da bizi... uraya getiriyor. Ta piramiteki harflerin yazl olduu kd
gsterdi.
Dizst bilgisayarn oturum ama penceresinin altnda bir ilem simgesi dnyordu:
LTFEN BEKLEYN...
DOSYA FRES ZLYOR...
Bellamy, Satoya baknca, gzlerinin kendisininkilere kilitlediini grd. Sana bunu gstermek
istemiyordum, dedi. Ama bana baka seenek brakmadn.
Ekran yeniden yanp snd. Dosya alp, iindekiler LCD ekran doldururken Bellamy baklarn
aa indirdi.
Bellamy birka saniye boyunca, ne olduunu anlamak iin ekrana bakt. Sonunda anlam vermeye
baladnda, kann damarlarndan ekildiini hissetti. Dehet dolu gzlerini baka tarafa eviremiyordu.
Ama bu... imknsz!" diye bard. Bu... nasl olabilir?
Satonun yznde zalim bir ifade vard. Siz syleyin Bay Bellamy. Siz syleyin.
Kongre Binasnn Mimar, grdklerinin ne anlama geldiini kavradnda tm dnyann bir felaketin
eiine geldiini hissetti.
Aman Tanrm... Korkun bir hata yaptm!
84. BLM
Barahip Galloway yaadn hissetti.
Tm lmller gibi zaman geldiinde kendisinin de fani bedeninden ayrlacan biliyordu, ama o gn,
bu gn deildi. Bedenindeki kalbi gl ve hzl atyordu... zihni akt. Yaplacak iler var.
Zayf ellerini piramidin przsz yzeyinde gezdirirken, hissettiklerine inanmakta glk ekmiti. Bu
ana tank olacak kadar yaayacam hi sanmyordum. Bireim haritasnn paralar nesiller boyunca
birbirinden ayr tutulmutu. imdi sonunda birlemilerdi. Galloway bunun kehanet edilen zaman
olduundan pheleniyordu.
Kader tuhaf biimde piramidi birletirmek iin mason olmayan iki kiiyi semiti. Bir ekilde bu uygun
grnyordu. Gizemler i emberin dna hareket ederek... karanlktan... aydnla kyor.
Ban Langdonn nefes ald yne evirerek, Profesr, dedi. Peter size bu kk pakete neden gz
kulak olmanz istediini syledi mi? Langdon, Baz gl kiilerin onu almak istediklerini
sylemiti, diye cevap verdi.
Barahip ban sallad. Evet, Peter bana da ayn eyi sylemiti. Sol tarafndaki Katherine aniden,
Syledi mi? dedi. Siz ve aabeyim bu piramit hakknda konutunuz mu?
Galloway, Elbette, dedi. Aabeyinizle pek ok eyden sz ederdik. Bir zamanlar Tapnak
Mabedinde stad Muhterem bendim. Rehberliime bavurmak iin ara sra bana gelirdi. Yaklak bir
yl kadar nce derin bir endie iinde bana geldi. u anda sizin oturduunuz yerde oturuyordu. Bana
doast nsezilere inanp inanmadm sordu.
nseziler mi? Katherinein sesi kayglyd. Yani... hayal gibi mi? Tam olarak deil. Daha isel
bir ey. Peter, hayatnda karanlk bir gcn bydn hissediyordu. Bir eyin onu izlediini...
beklediini... ona byk bir zarar verme niyetinde olduunu hissediyordu.
Katherine, Hakl olduu ortaya kt, dedi. Annemizi ve Petern olunu ldren adam Washingtona
geldi ve Petern mason kardelerinden biri oldu.
Langdon, Doru, dedi. Ama, bu CIAin ie neden kartn aklamyor.
Galloway pek emin deildi. G sahibi insanlar her zaman daha byk glerle ilgilenirler.
Langdon, Ama... CIA? diye meydan okudu. Ve esrarengiz srlar? Arada bir kopukluk var.
Katilerine, Hayr yok, dedi. CIA teknolojideki gelimelerle byr ve gizemli bilimlerle ilgili
deneyleri hep yapmtr; ESP,{75} uzaktan grntleme, duyusal yoksunluk, farmakolojik etkenli yksek
zihinsel durumlar. Hepsi ayn, insan zihninin grnmeyen potansiyelini aa karmakla ilgili. Peterdan
bir ey rendiysem o da u: Bilimle gizemcilik birbiriyle ok yakndan ilikilidirler, sadece yntemleri
birbirinden farkldr. Amalar ayndr... ama usulleri farkldr.
Galloway, Peter, bana, alma alannzn bir tr modern gizem bilimi olduunu sylemiti, dedi.
Katherine ban sallayarak, Noetik, dedi. Ve insann hayal edemeyeceimiz glere sahip olduunu
kantlyor. Bandan ve ellerinden sat kla, Nurlu say tasvir eden vitray pencereyi gsterdi.
Dorusunu isterseniz, ar soutulmu ift arjl cihazla, bir ifacnn ellerinin fotorafn ektim.
Fotoraflar sizin vitray pencerenizdeki sa resmine ok benziyordu... ifacnn parmak ularndan enerji
akm kyordu.
inden glmseyen Galloway, iyi eitilmi zihin, diye dnd. sa hastalar nasl iyiletirdi
sanyorsunuz?
Katherine, Biliyorum ki modern bilim, ifaclarla amanlar hafife alyor ama ben bunu kendi
gzlerimle grdm, dedi. CCD{76} kameralarn bu adam parmak ularndan youn bir enerji alan
yayarken fotoraflad... ve hastann hcre yapsn gerek anlamda deitirdi. Eer bu Tanrsal bir g
deilse, ben ne olduunu bilmiyorum.
Barahip Galloway bu kez glmsedi. Katherinede aabeyiyle ayn tutkuya sahipti. Peter bir
zamanlar Noetik Bilimi, kre eklindeki dnya grn benimsedikleri iin alay edilen ilk kiflerle
karlatrmt. Bu kifler neredeyse bir gecede aptaldan kahramana dnm, haritalandrlmam
dnyalar kefederek, gezegendeki herkesin ufkunu amlard. Peter bunu sizin de baaracanz
dnyor. Yaptnz ile ilgili ok byk mitleri var. Ne de olsa tarihteki her felsefi deiim, cesur bir
fikirle balamtr.
Galloway bu yeni cesur fikrin, insann kullanlmayan bir potansiyeli olduu savnn ispatn grmek
iin laboratuvara gitmek gerekmediini elbette biliyordu. Bu katedralin hastalar iyiletirici dua
emberleri vard ve st ste defalarca, fiziki deiimi tbben raporlanm mucizelere tank olmulard.
Asl soru Tanrnn insana byk gler bahedip bahetmedii deil, bu glerin nasl aa
karlacayd.
Yal barahip ellerini huu ile Mason Piramidinin yanlarna yerletirdi ve alak sesle konutu.
Dostlarm, bu piramidin tam olarak nereyi iaret ettiini bilmiyorum... ama unu biliyorum: Orada bir
yerde gml byk bir manevi hazine var... nesiller boyu sabrla karanlkta bekleyen bir hazine. Bunun
dnyay deitirecek bir etmen olduuna inanyorum. Kapak tann altn tepesine dokundu. Ve imdi bu
piramit birletiine gre... vakti hzla yaklayor. Hem neden olmasn ki? Dnmsel byk
aydnlanmann yaanaca, ok eski zamanlardan beri kehanet ediliyor.
Langdon sorgulayan bir ses tonuyla, Peder, dedi. Aziz Yahyann Vahyini ve kyametin gerek
anlamn hepimiz biliyoruz, ama Kitab Mukaddesten bir kehanet...
Barahip, Ah, yapmayn, Vahiy Kitab samalktan baka bir ey deil! dedi. Onu nasl okuyacan
kimse bilmiyor. Ben, ak zihinlerin anlalr yazlarndan bahsediyorum; Aziz Augustinus, Sir Francis
Bacon, Newton, Einstein, liste byle devam eder. Hepsi de dntrc aydnlanma ann bekliyorlard.
Hatta sa bile, Bilinmeyen hibir ey kalmayacak, a kmayan hibir sr kalmayacak, demiti.
Langdon, Tahmin edilebilir bir varsaym, dedi. Bilgi katlanarak oalr. rendike renme
yeteneimiz artar ve bilgi daarcmz hzla gelitiririz.
Katherine, Evet, dedi. Bunu bilimde rahatlkla gryoruz. cat ettiimiz her yeni teknoloji, baka
yeni teknolojileri icat etmemize yarayan bir ara haline geliyor ve bylece byyerek devam ediyor.
Bilimin son be yl iinde, geen be bin yldan daha fazla ilerlemesinin sebebi bu. Katsal byme.
Metametiksel olarak, zaman getike katsal byme erisi neredeyse dikey hale gelir ve yeni gelimeler
inanlmaz bir hzla gerekleir.
Barahibin ofisine sessizlik kmt. Galloway, iki misafirinin, bu piramidin onlara nasl baka bir
ey aklayacan hl anlayamadklarn fark etti. Kader bu yzden sizi bana getirdi, diye dnd. Bu
ipe bir rolm var.
Peder Colin Galloway, yllar boyunca mason kardeleriyle birlikte beki roln oynamt. Ama imdi
iler deiiyordu.
Artk beki deilim... imdi bir rehberim.
Masasnda kollarn uzatan Galloway, Profesr Langdon? dedi. Elimi tutar msnz?
Robert Langdon, Barahip Gallowayin uzatt avcuna bakarken tereddt etti.
Dua m edeceiz?
Langdon nazike uzanp, sa eliyle barahibin zayf elini tuttu. Yal adam, Langdonn elini skca
kavrad ama dua etmek iin deil. Bunun yerine Langdonn iaretparman bulup, daha nce kapak
tann iinde durduu ta kutunun iine soktu.
Barahip, Gzleriniz sizi kr etti, dedi. Siz de benim gibi parmak ularnzla grseydiniz, bu
kutunun size retecek bir eyleri kaldn fark ederdiniz.
Langdon itaatle parmak ucunu kutunun i yzeyinde gezdirdi ama hibir ey hissetmedi. Kutunun ii
przszd.
Galloway, Aramaya devam edin, diye tevik etti.
Sonunda Langdonn parmak ucu, kutunun i tabannn tam ortasnda ufack bir nokta -kntl minik bir
yuvarlak- hissetti. Elini ekip iine bakt. Minik daire plak gzle grlebiliyordu. Bu da ne?
Galloway, Bu sembol tanyabildiniz mi? diye sordu.
Langdon, Sembol m? diye cevap verdi. Pek iyi gremiyorum.
yice bastrn.
Langdon, onun, sylediini yaparak, parmak ucunu noktann zerine bastrd. Ne olacan zannediyor?
Barahip, Parmanz bir sre orada tutun, dedi. Bask uygulayn.
Langdon, bir tutam san kulann arkasna atarken aknlkla kendisini seyreden Katherinee bir gz
att.
Birka saniye sonra yal barahip ban sallad. Tamam, elinizi ekin. Simya tamamland.
Simya m? Elini ta kutudan eken Robert Langdon, olduu yerde kalakald. Deien hibir ey
olmamt. Kutu masann stnde duruyordu.
Langdon, Hibir ey yok, dedi.
Barahip, Parmanzn ucuna bakn, diye yant verdi. Bir deiim greceksiniz.
Langdon parmana bakt, ama grebildii tek deiim, dairesel yumrunun -ortasnda nokta bulunan
minik yuvarlan- cildinde meydana getirdii girintiydi.
Barahip, Peki sembol imdi tanyabildiniz mi? diye sordu. Langdon sembol tanmt, ama
barahibin bu semboln ayrntlarn hissedebilmesine daha ok armt. nsann parmak ularyla
grmesi, kesinlikle sonradan renilen bir yetenekti.
Sandalyesini yaklatrp, Langdonn parman yalandan inceleyen Katherine, Bu simya, dedi.
Altnn eski sembol.
Gerekten de yle. Barahip glmseyerek kutuya hafife vurdu. Profesr, tebrik ederim. Az nce
tarihteki tm simyaclarn ulamaya alt eyi baardnz. Deersiz bir maddeden altn yarattnz.
Olanlardan etkilenmeyen Langdon kalarn att. Bu kk salon hilesinin pek faydas dokunmayacakt.
lgin bir fikir efendim, ama korkarm ki -ortasnda nokta bulunan ember- bu semboln dzinelerce
farkl anlam var. Tarihte en sk kullanlan sembollerden biri.
Neden bahsediyorsunuz? diye soran barahibin sesinden, phelendii belli oluyordu.
Langdon, bir masonun bu semboln manevi anlamlarn bilmiyor olmasna armt. Efendim, bu
semboln saysz anlam vardr. Antik Msrda Rann -gne tanrs- sembolyd, gnmzde
astronomide hl gne sembol olarak kullanlr. Dou felsefesinde nc Gzn igrn, kutsal
gl ve aydnlanma iaretini temsil eder. Kabalaclar Ketheri -en yksek Sefirotu, sakllarn en
saklsn- simgelemek iin kullanmlardr. Eski gizemciler buna Tanr'nn Gz derlerdi, Devlet
Mhrndeki Her eyi Gren Gz buradan kmtr. Pisagorcular bunu Monadn sembol olarak
kullanmlardr, lahi Gerek, Prisca Sapientia, zihnin ve ruhun bir olmas...
Yeter! Barahip Galloway kendi kendine glyordu. Profesr, teekkr ederim. Elbette haklsnz.
Langdon, barahibin kendisiyle dalga getiini anlad. Hepsini biliyordu. Hl glmsemekte olan
Galloway, Bu sembol aslnda Antik Gizemlerin semboldr, dedi. Bu sebeple, kutunun iinde yer
almasnn tesadf olmadn belirtmek isterim. Efsaneye gre, bu haritann srlar en kk ayrntlarda
sakldr.
Katherine, Peki, dedi. Ama bu sembol oraya bilerek ilenmi olsa bile, haritay zmemize
yardmc olmuyor, yle deil mi?
Daha nce, balmumu mhrn Petern yzndeki armay tadn sylemitiniz, yle deil mi?
Evet, doru.
Ve yzn yannzda olduunu sylemitiniz.
Yanmda. Langdon elini cebine sokup yz buldu, plastik torbadan kard ve masada barahibin
nne koydu.
Yz alan Galloway, yzeyini incelemeye koyuldu. Bu benzersiz yzk, Mason Piramidiyle ayn
zamanda yaplmt ve gelenee uygun biimde, piramidi korumakla grevli mason tarafndan taklrd.
Bu gece ta kutunun altndaki minik sembol hissettiimde, yzn de bu bireimin bir paras olduunu
fark ettim.
yle mi?
Bundan eminim. Peter ok yakn bir dostumdur ve bu yz yllarca takt. ok iyi tanyorum. Yz
Langdona uzatt. Kendiniz bakn. Langdon yz alp, parmaklarn ift bal Zmrdanka kuunun,
33 saysnn, ORDO AB CHAO kelimelerinin ve her ey otuz nc derecede ortaya kacak sznn
zerinde gezdirerek, inceledi, ie yarar hibir ey hissetmemiti. Sonra parmaklar yzn d evresini
takip ederken birden durdu. ararak yz evirdi ve evresinin alt ksmna bakt.
Galloway, Buldunuz mu? dedi.
Langdon, Sanrm yle, evet! dedi.
Katherine sandalyesini yaklatrd. Ne?
Langdon, ona gsterirken, Yzn bandndaki derece iareti, dedi. O kadar kk ki, gzle
grlmyor ama dokununca, oyulduunu anlyorsun. Sanki daire eklinde kk bir entik gibi. Derece
iareti yzn ortasndayd... ve kpn i ksmndaki minik kntyla ayn boyutlarda grnyordu.
Ayn boyutlarda m? Daha da yaklaan Katherinein sesi imdi heyecanlyd.
renmenin tek bir yolu var. Yz alp, kutunun iine koyarak, iki minik daireyi st ste getirdi.
Bastrnca, kutudaki kntl daire, yzn girintisine uydu ve zayf ama kararl bir tk sesi duyuldu.
Hepsi yerinde srad.
Langdon bekledi ama hibir ey olmad.
Peder, Bu neydi? diye sordu.
Katherine, Hibir ey olmad, diye cevap verdi. Yzk yerine oturdu... ama baka bir ey olmad.
Byk bir deiim olmad m? Galloway arma benziyordu.
Yzn kabartmasndaki armaya -ift bal bir Zmrdanka kuu ve 33 says- bakan Langdon, iimiz
bitmedi, diye dnd. Her ey otuz nc derecede aa kacak. Aklna Pisagor, kutsal geometri ve
alarla ilgili dnceler geldi. Belki de derecelerin matematiksel bir anlam vard.
Kalbi gitgide hzla atmaya devam ederken, uzanp, kpn tabannda takl duran yz tuttu. Ardndan,
yavaa yz sa tarafa doru evirmeye balad. Her ey otuz nc derecede aa kacak.
Yz on derece... yirmi derece... otuz derece evirdi.
Bunun ardndan yle ani bir ey oldu ki, Langdon grmeye frsat bulamad.
85. BLM
Deiim.
Ne olduunu duyan Barahip Gallowayn olanlar grmesine gerek yoktu.
Masann karsndaki Langdon ile Katherine lm sessizliine brnmler, gzlerinin nnde
grltyle bakalam geiren ta kpe hi phesiz aknlkla bakyorlard.
Galloway glmsemekten kendini alamad. Bu sonucu zaten bekliyordu ama piramidin bulmacasn
zmelerine nasl yardmc olaca konusunda hl bir fikri yoktu. Buna ramen bir Harvard simgebilim
profesrne sembollerle ilgili bir ey retme frsatn yakalamann keyfini karyordu.
Barahip, Profesr, dedi. Masonlarn kp ekline -veya bizim deyiimizle kesmetaa- hrmet
gsterdiini ok az kii bilir, nk ok daha eski iki boyutlu bir semboln... boyutlu halini temsil
eder. Gallowayin profesre, imdi masann stnde yatan eski sembol tanyp tanmadn sormasna
gerek yoktu. Dnyadaki en nl sembollerden biriydi.
Karsndaki masann stnde duran deiim geirmi kutuya bakan Robert Langdonn aklnda binlerce
dnce dolayordu.
Saniyeler nce ta kpn iine uzanm, mason yzn tutmu ve nazike evirmiti. Yz otuz
derece evirdiinde, kp gzlerinin nnde ekil deitirmiti. Kutunun gizli menteeleri serbest kalnca,
yan kenarlarn meydana getiren yzeyler birbirinden ayrlarak almt. Kutu bir anda dalm,
kenarlar ve kapa masann stne grltyle dmt.
Langdon, kutu ha eklini ald, diye dnd. Sembolik simya. Katherine, dalan kpe hayretle
bakyordu. Mason Piramidi... Hristiyanlkla m ilgili?
Bir an iin Langdon da ayn eyi dnmt. Ne de olsa Hristiyan ha, masonlar arasnda sayg
duyulan bir sembold ve pek ok Hristiyan mason bulunduu muhakkakt. Ama masonlar arasnda
Yahudiler, Mslmanlar, Budistler, Hindular ve tanrlarna isim vermeyenler de vard. Hristiyanla zg
bir sembol fazlasyla kstlayc olurdu. Sonra, bu semboln gerek anlam aklna geldi.
Ayaa kalkan Langdon, Bu bir ha deil, dedi. Ortasnda noktal daire sembolyle ha, birleik bir
semboldr, st ste binen iki sembol tek bir sembol meydana getirir.
Ne demek istiyorsun? Langdon aa yukar yrrken Katherine gzleriyle onu takip ediyordu.
Langdon, Ha, drdnc yzyla kadar bir Hristiyanlk sembol deildi, dedi. Bundan ok nce
Msrllar tarafndan, iki boyutun kesiimini -insanla ilahlarn- temsil etmesi iin kullanlyordu.
Aadaki yukardakine, yukardaki aadakine benzer. nsanla Tanrnn bir olduunun grsel bir
temsiliydi.
Peki.
Langdon, Ortasnda nokta bulunan dairenin pek ok anlam olduunu zaten biliyoruz, dedi. En
ezoterik anlamlarndan biri, simyada mkemmellii temsil eden gldr. Ama bir han tam ortasna gl
yerletirdiimiz zaman bambaka bir sembol elde ederiz; Gl Ha olur.
Galloway glmseyerek sandalyesine yasland. u ie bakn. te imdi anlamaya baladnz.
Katherine de ayaa kalkmt. Ben neyi anlamyorum?
Langdon, Gl Ha, farmasonlukta sk kullanlan bir semboldr, diye aklad. Dorusu sko
Ritindeki derecelerden biri de masonluun gizemli felsefesine katkda bulunan ilk Gl Hallarn
onuruna isimlendirilen G Ha valyesidir. Peter sana Gl Hallar anlatm olabilir. Byk bilim
adamlarndan dzinelercesi yeleri arasndayd; John Dee, Elias Ashmole, Robert Fludd...
Katherine, Kesinlikle, dedi. Aratrmalarmda Gl Hallarn tm bildirilerini okudum.
Langdon, tm bilim adamlar okumal, diye dnd. Gl Ha Tarikatnn -veya daha resmi adyla
Eski ve Gizemli Rosae Crucis Tarikat- bilimi nemli lde etkileyen ve Antik Gizemler efsanesiyle
rten esrarengiz bir tarihi vard... Eski bilgelerin sahip olduu gizli hikmet asrlar boyunca, sadece en
parlak zeklar tarafndan renilmiti. Dorusu Rnesans Avrupasndaki tm aydnlarn isimleri tarihteki
nl Gl Hallar listesinde vard: Paracelsus, Bacon, Fludd, Descartes, Pascal, Spinoza, Newton,
Leibniz.
G Hallar retisine gre, tarikat eskilerin ezoterik gerekleri zerine kurulmutu. Manevi
dnyaya k tutan bu gereklerin sradan insanlardan sakl tutulmas gerekiyordu. Yllar iinde
kardeliin sembol ssl bir han stndeki gonca gle dnm olsa da ilk bata sade bir han
stndeki noktal bir emberdi, yani en basit ha betimlemesinin stndeki en basit gl betimlemesiydi.
Galloway, Katherinee, Peterla ben Gl Hallarn felsefesini sk sk tartrdk, dedi.
Barahip, masonlarla Gl Hallar arasndaki yakn ilikiyi anlatmaya baladnda, Langdon
dikkatinin, btn gece akln kurcalayan dnceye evrildiini hissetti. Jeova Sanctus Unus. Bu sz bir
ekilde simyayla ilgili. Hl Petern ona bu szle ilgili anlattklarn hatrlayamyordu ama bir sebepten
tr, Gl Hallarn isminin gemesi bu dncenin canlanmasna yol amt. Dn Robert!
Galloway, Gl Hallarn kurucusunun, Christian Rosenkreuz ismiyle bilinen Alman bir gizemci
olduu sylenir, diyordu. Elbette bir takma isim olduu belli, hatta bir kant olmad halde baz
tarihiler bu kiinin Francis Bacon olduuna inanrlar...
Aniden, Bir takma isim! diye baran Langdonn kendi de armt. te bu! Jeova Sanctus Unus!
Bu bir takma isim!
Katherine, Neden bahsediyorsun? diye sordu.
Langdonn nabz hzlanmt. Btn akam Petern bana Jeova Sanctus Unus ve bunun simyayla
ilikisi hakknda anlattklarn hatrlamaya altm. Sonunda hatrladm! Aslnda simyayla deil, daha
ok bir simyacyla ilgili! ok nl bir simyac!
Galloway kendi kendine gld. Vakti gelmiti profesr. smini iki kere zikrettim, hatta takma isim de
dedim.
Langdon, yal barahibe bakt. Biliyor muydunuz?
Ee, bana Jeova Sanctus Unus dediinizde ve Drerin simyayla ilgili sihirli karesini kullanarak bu
sz deifre ettiinizi anlattnzda phelenmitim ama Gl Ha bulduunuzda artk emin oldum. Sizin
de bildiiniz gibi, bahsi geen bilim adamnn zel ktlar arasnda, Gl Hallarn bildirilerinin bolca
dipnot dlm bir kopyas bulunuyordu. Katherine, Kim? diye sordu.
Langdon, Dnyann en byk bilim adamlarndan biri! diye yantlad. Bir simyac, Londra Kraliyet
Akademisinin yesi ve bir Gl Halyd. Ayrca en gizli bilimsel almalarn Jeova Sanctus Unus
talana ismiyle imzalard.
Katherine, Tek bir Tanr m? dedi. Mtevaz bir adam. Galloway, Aslnda bir dhi, diyerek
dzeltti. smini bu ekilde yazyordu, nk tpk eski bilgeler gibi o da ilahi bir varlk olduunu
biliyordu. Ayrca Jeova Sanctus Unustaki on alt harfin yerleri deitirildiinde isminin Latince karl
okunuyor ve onun iin mkemmel bir takma isim oluturuyordu.
Katherine arm grnyordu. Jeova Sanctus Unus nl bir simyacnn Latince ismi mi?
Langdon, barahibin masasndan bir kalem kt alp, konuurken bir yandan da yazmaya balad.
Latincedeki J harfi I ile, V harfi ise U ile yer deitirebilir. Jeova Sanctus Unustaki harflerin yerleri bu
ekilde deitirildiinde, bu adamn ismini elde ediyoruz.
Langdon on alt harfi yazd: Isaacus Neutonuus.
Kd Katherinee uzatp, Adn duyduunu dnyorum, dedi.
Kda bakan Katherine, Isaac Newton m? diye sordu. Piramidin stndeki yaz bize bunu mu
anlatmaya alyordu?
Langdon bir an iin yeniden Westminster Abbeyde durduu an yaad deneyimi yaadn hissetti.
Newtonin piramidi andran mezarnn banda. Ve bu gece byk bilim adam yeniden ortaya kyor.
Elbette bu bir tesadf deildi... Piramitler, gizemler, bilim, gizli bilgi... bunlarn hepsi i ie gemiti.
Newtonn ismi, gizli bilgiyi arayanlarn hep karsna kan bir iaret direiydi.
Galloway, Isac Newtonin, piramidin anlamnn nasl zleceiyle bir ilgisi olmal, dedi. Ne
olduunu tahmin edemiyorum ama...
Gzleri byyen Katherine, Dhice! diye bard. Piramidi bu ekilde deitireceiz!
Langdon, Anlyor musun? dedi.
Katherine, Evet! dedi. Bunu daha nce grmediimize inanamyorum. ok basit bir simya ilemi.
En basit bilimi kullanarak bu piramidi deitirebilirim! Newton bilimi!
Langdon, Katherinein sylediklerini anlamaya alyordu.
Katherine, Barahip Galloway, dedi. Yz okuduysanz, diyor ki... Durun! Yal barahip
aniden parman yukar kaldrp, sessiz olmalarn iaret etti. Sanki bir ey dinliyormu gibi ban
nazike yan tarafa evirdi. Bir sre sonra ayaa kalkt. Dostlarm, bu piramidin henz aa kmam
srlar olduu belli. Bayan Solomonn nereye varacan bilmiyorum ama bir sonraki admnz biliyorsa,
ben kendi payma den rol oynadm demektir. Eyalarnz toplayn ve bana baka bir ey sylemeyin.
imdilik beni karanlkta brakn. Ziyaretilerimiz beni zorlarsa, hibir bilgim olmamasn tercih ederim.
Kulak kesilen Katherine, Ziyaretiler mi? diye sordu. Ben kimseyi duyamyorum.
Kapya ynelen Galloway, Duyacaksnz, dedi. Acele edin.
ehrin br ucundaki baz istasyonu, Massachusetts Bulvarnda parampara yatan bir cep telefonuyla
balant kurmaya alyordu. Sinyal bulamaynca ary telesekretere ynlendirdi.
Warren Bellamynin panik iindeki sesi, Robert! diyordu. Neredesin?! Beni ara! Korkun bir ey
oluyor!
86. BLM
Bodrumun gk mavisi ndaki Malakh, ta masann banda durup hazrlklarna devam etti.
alrken, bo karn guruldad. Hi aldr etmedi. Bedeninin arzularna klelik ettii gnler geride
kalmt.
Deiim fedakrlk ister.
Tarihte deiim geirmi pek ok erkek gibi, Malakh da kendi yolunda en soylu fedakrlklardan birini
yapmt. Kendi kendini hadm etmek sandndan daha az acl olmutu. Ayrca bunun ok sk
uygulandn renmiti. Her yl binlerce erkein cinsiyet deitirmekten cinsel bamllklardan
kurtulmaya ve kuvvetli manevi inanlara kadar pek ok sebepten tr ameliyatla hadm -ilemin bilinen
ismi oriektomi idi- edildiini biliyordu. Malakhn sebepleri en yksek seviyedendi. Mitolojideki,
kendini hadm eden Attis gibi, lmszle ancak kadn ve erkekliin maddi dnyasndan tamamyla
kopunca ulaabileceini biliyordu.
Androjen birdir.
Eskiler dnmle ilgili bu fedakrln doasnda var olan gc anlad halde, gnmzde
hadmlardan ekinilirdi. lk Hristiyanlar, sann bile Matta ncili 19:12de kendi erdemleriyle
vndn bilirdi: Doutan, ana rahminden ktklarnda hadm olanlar bulunduu gibi, insanlar
tarafndan hadm edilmi olanlar ve kendilerini Gklerin Egemenlii uruna hadm saym olanlar da
vardr. Bunu kabul edebilen, kabul etsin.
Byk plann iinde tek bir el kk bir bedel olsa da Peter Solomon bedeninden bir fedakrlk
yapmt. Ama gecenin sonuna doru Solomon ok daha byk bir eyi feda edecekti.
Yaratmak iin yok etmek zorundaym.
Peter Solomon, kendisini bu gece bekleyen kaderi elbette hak etmiti. Uzun zaman nce, Mal'akhn fani
yaam yolunda en nemli rol oynamt. Bu yzden Peter, Mal'akhn byk dnmnde de en nemli
rol oynamak zere seilmiti. Bu adam, yaayaca deheti ve acy kendisi davet etmiti. Peter
Solomon. dnyann zannettii kii deildi.
Kendi olunu feda etti.
Peter Solomon bir zamanlar olu Zacharyyi ok zor bir seimle ba baa brakmt; servet ya da
bilgelik. Zachary kt bir seim yapt. Delikanlnn seimi, onu cehennemin derinliklerine eken bir dizi
olayn balangc olmutu. Kartal Soanlk Cezaevi. Zachary Solomon o hapishanede lmt. Hikyeyi
tm dnya biliyordu... ama bilmedikleri ey, Peter Solomonn olunu kurtarabileceiydi.
Malakh, oradaydm, diye dnd. Her eyi duydum.
Malakh o geceyi hi unutmamt. Solomonn acmasz tercihi, olu Zachin sonunu getirmiti ama
Malakh da bu sayede domutu.
Bazlar lecek ki, dierleri yaasn.
Malakhn tepesindeki k bir kez daha deiirken, saatin ge olduunun farkna vard. Hazrlklarn
tamamlayp, rampadan yukar kt. Fani dnyann ileriyle uramann zaman gelmiti.
87. BLM
Katherine koarken, her ey otuz nc derecede aa kacak, diye dnd. Piramidin nasl
deieceini biliyorum! Cevap gece boyunca nlerinde durmutu.
Katherine ile Langdon, Avlu iaretlerini takip ederek, katedralin yan kanadnda kouyorlard. Tpk
barahibin syledii gibi, katedralden duvarlarla evrili byk bir avluya ktlar.
Katedralin avlusu, bronzdan postmodern bir eme ile kapal, begen bir baheden oluuyordu.
Katherine, emeden akan suyun avluda yksek sesle yanklanmasna ard. Ama sonra, duyduu sesin
su olmadn anlad.
Balarnn stndeki karanlk gkyzn delen grnce, Helikopter! diye bard. Revan
altna gir!
Projektrn gz alc avluya dolduu srada, Langdon ile Katherine dier tarafa ulap, kendilerini
dardaki imenlere gtren bir tnelin bandaki Gotik kemerin altna girdiler. Helikopter balarnn
stnden geip, byk kavisler izerek katedralin stnde dnerken, tnelin iinde beklediler.
Katherine, Galiba Galloway sesini duyduu ziyaretiler konusunda haklym, dedi. Kt gzler iyi
kulaklar dourur. Kendi kulaklar imdi, hzlanan nabzyla birlikte ritmik bir ekilde zonkluyordu.
antasn kapp, geitte yrmeye balayan Langdon, Bu taraftan, dedi.
Barahip Galloway onlara tek bir anahtar ve ak bir tarif vermiti. Ne yazk ki ksa tnelin sonuna
vardklarnda, gitmek istedikleri yerle aralarnda, yukardaki helikopterin yla aydnlanm geni bir
ayrlk alan vard.
Katherine, Geemeyiz, dedi.
Bekle... bak. Langdon, imenlik alann sol tarafnda beliren siyah glgeyi iaret etti. Biimsiz bir
leke gibi balayan glge, hzla byyerek onlara doru ilerledi, daha da belirginleti, gittike uzayarak
bulunduklar tarafa ilerledi ve sonunda iki uzun kuleyle talandrlm, byk siyah bir drtgene dnt.
Langdon, Katedralin n cephesi, projektr engelliyor, dedi.
n tarafa iniyorlar!
Langdon, Katherinei elinden tuttu. Ko! imdi!
Katedralin iindeki Barahip Galloway, att her admda yllardr hissetmedii bir hafiflik duyuyordu.
Byk armhn nnden geip, orta sahndan nartekse ve oradan da n kapya yrd.
Helikopterin katedralin nnde alaldn duyabiliyordu. Iklarnn karsndaki gl penceresinden
girdiini ve mabedin her bir yanna harikulade renkler satn hayal etti. Renkleri grebildii gnleri
hatrlad. Ne tuhaf ki, imdi dnyas haline gelen ksz boluk pek ok eyi aydnlatyordu. Artk
eskisinden ok daha net gryorum.
Galloway, Tanrnn hizmetine ok gen yalarda girmi ve yaam boyunca kiliseyi her eyden ok
sevmiti. Yaamlarn samimiyetle Tanrya adayan pek ok meslekta gibi Galloway de yorgundu.
Hayat boyunca cehaletin sesini bastrmaya uramt.
Ne bekliyordum?
Hallardan engizisyona, hatta Amerikan politikasna kadar sann ismi, her trl g savanda kendi
taraflarndaym gibi kullanlmt. Zamann balangcndan bu yana cahiller daima sesini en fazla
duyuranlar, masum kitleleri srkleyerek kendi arzularn zorla yaptranlar olmulard. Dnyevi
arzularn, anlamadklar Kutsal Kitapa atfta bulunarak hakl gstermeye almlard.
Hogrszlklerini inanlarnn kant olarak kabul etmilerdi. Bunca yldan sonra insanolu sonunda,
bir zamanlar sa hakkndaki gzel eylerin tmn yok etmeyi baarmt.
Bu gece Gl Ha sembolyle karlamak iini mitle doldurmutu. Gemite defalarca okuduu ve
hl anmsayabildii, Gl Hallar bildirilerinde yazlanlar hatrlatmt.
Birinci BLM: Yehova, daha nceden sadece seilmiler iin ayrd srlar aa kararak,
insanla verdii sz yerine getirecek.
Drdnc BLM: Tm dnya tek bir kitapta bir araya gelecek ve bilim ve teknolojiye kar
kanlar uzlaacaklar.
Yedinci BLM: Dnyann sonu gelmeden nce Tanr, insanln skntlarn hafifletmek iin byk
bir k seli yaratacak.
Sekizinci BLM: Bu vahiy gereklemeden nce dnya, insanlarn yaamn zehirleyip beyinlerini
efsunlayan ilahiyat arabnn uyuturucu etkisinden uyanmal.
Galloway kilisenin uzun zaman nce yoldan ktn biliyordu. Hayatn bu yolu dzeltmeye adamt.
imdi bu ann hzla yaklatn hissediyordu.
Karanln en youn olduu an, daima afaktan hemen ncesidir.
CIA ajan Turner Simkins, buz tutmu imenlerin zerine inen Sikorsky helikopterin eiine tnemiti.
Arkasndan, adamlaryla birlikte yere atlad ve hemen helikoptere tm klar gzetlemesi iin yeniden
havalanmasn iaret etti.
Bu binadan kimse kamayacak.
Helikopter yeniden gkyzne ykselirken, Simkins ile adamlar katedralin ana kapsna giden
merdivenleri ktlar. Alt kapdan hangisini almas gerektiine henz karar verememiken, kaplardan
biri araland.
Karanln iinden bir ses, Evet? dedi.
Simkins, rahip kyafetleri iindeki kambur adam glkle seebiliyordu. Barahip Colin Galloway
siz misiniz?
Yal adam, Benim, diye cevap verdi.
Robert Langdon aryorum. Onu grdnz m?
ne doru bir adm atan yal adam, korkutucu bo gzlerini Simkinse dikti. te bu bir mucize
olurdu.
88. BLM
Vakit geiyor.
Gvenlik uzman Nola Kayein sinirleri hayli gergindi ve imdi itii nc fincan kahve iinde
elektrik akm gibi dolamaya balamt. Satodan henz haber yok.
Sonunda telefonu alnca Nola hemen atld. Gvenlik Ofisi, diye cevap verdi. Ben Nola.
Nola, ben sistem gvenliinden Rick Parrish.
Nola yerine kt. Sato deil. Selam Rick. Senin iin ne yapabilirim? Seni uyarmak iin aradm,
bizim blmde, bu akam zerinde altn konuyla ilgili bilgi olabilir.
Nola fincann elinden brakt. Benim bu akam ne zerinde altm nereden biliyorsun?
Anlayamadm?
Parrish, Pardon, beta testini yaptmz yeni CI{77} program, dedi. Srekli senin bilgisayarn
iaretliyor, dedi.
Nola, onun neden bahsettiini anlad. Ajans imdilerde, birbiriyle alakal veri alanlarnda ilem yapan
farkl CIA blmlerine gerek zamanl uyar yapan yeni bir tr meceli birletirme yazlm
altryordu. Zaman asndan kritik terrist tehditleri sz konusu olduunda, felaketi engellemenin yolu
genellikle kurumdaki adamn, senin ihtiyacn olan veriyi analiz ettiini syleyen bir uyar almaktan
geiyordu. Nolann bildii kadaryla bu CI yazlm fayda getirmekten ok dikkat datmaya yaryordu.
Bu yzden Nola yazlma kesintisiz engelleme diyordu.
Nola, Doru, unutmuum, dedi. Sizde ne var? Binadaki baka birinin zerinde almak bir yana,
bu krizden haberi bile olmadna emindi. Nolann bu akam bilgisayarda yapt tek i, ezoterik mason
konularnda Sato iin tarihi aratrma yapmakt. Ama yine de bu oyunu oynamaya mecburdu.
Parrish, ey, belki de nemli bir ey deildir, dedi. Ama bu akam bir korsan durdurduk ve CI
program srekli olarak bilgiyi seninle paylamam gerektiini sylyor.
Korsan m? Nola kahvesinden bir yudum ald. Dinliyorum.
Parrish, Yaklak bir saat nce, Zoubianis isimli birinin, veri tabanmzdaki bir dosyaya ulamaya
altn tespit ettik, dedi. Adam bu ii yapmas iin tutulduunu ama neden zellikle bu dosyaya
ulamas iin para verildiini, hatta CIA sunucusunda olduunu bile bilmediini sylyor. Peki.
Sorgulamasn bitirdik, adam temiz. Ama garip bir ey var, hedef ald ayn dosya bu akam daha
nce bir arama motoru tarafndan da iaretlenmiti. Grne baklrsa birisi sistemimize korsan giri
yapmaya alm, anahtar kelimelerle bir arama yapm ve sonular elemi. Sorun u ki, kullanlan
anahtar kelimeler gerekten garip. lerinden birini CI yksek ncelikli eletirme olarak iaretledi, her
iki veri kmemizde de benzeri olmayan bir kelime. Duraksad. Bireim kelimesini biliyor musun?
Yerinde srayan Nola, kahvesini masaya dkt.
Parrish, Dier anahtar kelimeler de allmn dnda, diye devam etti. Piramit, kap...
Masasn kurulayan Nola, Buraya gel, diye emretti. Ve elindeki her eyi getir!
Bu kelimeler sana bir ey ifade ediyor mu?
HEMEN GEL!
89. BLM
Katedral Koleji, Ulusal Katedrale komu, zarif ve ato benzeri bir yapdr. Washingtonn ilk
piskoposu tarafndan tasarlanan Vaizler Koleji, papazla atandktan sonra din grevlilerinin eitimlerine
devam edebilmeleri iin kurulmutu. Bugn bu kolej ilahiyat, evrensel adalet, ifa ve maneviyat
konularnda geni apl bir eitim program sunmaktadr.
Langdon ile Katherine, projektrleriyle geceyi gndze eviren helikopter yeniden havalanrken
imenlerden kar tarafa koup, Gallowayn anahtarn kullanarak ieri girmeyi baarmlard. Giri
salonunda nefes nefese dururken, etraflarn incelediler. Pencerelerden ieri yeteri kadar k giriyordu,
bu yzden Langdon klar ap, helikoptere bulunduklar yeri gsterme riskini gze alamad. Ana
koridordan yrrken, bir dizi konferans salonunun, snfn ve oturma alannn nnden getiler. erisi
Langdona Yalein -youn yaya trafiine dayanmas iin kendi dnemine ait incelii glendirilmi,
dardan bakldnda nefes kesici, ieridense kullanl- Neo-Gotik binalarn anmsatmt.
Koridorun bittii yeri gsteren Katherine, Buradan, dedi.
Katherine piramitle ilgili yeni tahminini Langdonla henz paylamamt ama buna Isaacus Neutonuus
isminin gemesinin sebep olduu belliydi. imenlerin stnden geerken tek syledii, piramidi basit bir
bilim kullanarak deitirebileceiydi. htiyac olan her eyi bu binada bulabileceine inanyordu.
Langdon, Katherinein neye ihtiyac olduunu veya granit ya da altndan bir nesneyi nasl dntrmeyi
planladn bilmiyordu ama kpn Gl Haa dntn grdkten sonra, ona inanmaya hazrd.
Koridorun sonuna geldiklerinde, istedii eyi gremedii anlalan Katherine somurttu. Bu binada
yurtlarn da olduunu sylemitin, yle deil mi?
Evet, uzun sreli konferanslar iin.
O halde bir yerlerde mutfak olmal, yle deil mi?
Acktn m?
Kalarn atarak ona bakt. Hayr, bir laboratuvara ihtiyacm var. Elbette yle. Langdon, umut vaat
eden bir semboln bulunduu, aa inen merdiveni fark etti. Amerikann en sevdii piktogram.
Bodrumdaki mutfak, byk gruplara yemek piirmek iin tasarlanm, sanayi tipi -bol miktarda
paslanmaz elik ve byk kseler- bir yerdi. Katherine kapy kapatp klar at. Aspiratrler hemen
almaya balad.
Arad her neyse, hemen dolaplarn iini kartrmaya koyuldu. Robert, piramidi tezghn stne
koyar msn?
Kendini Daniel Bouluddan{78} emir alan toy bir a yama gibi hisseden Langdon, piramidi
antasndan karp, stne altn kapak tan yerletirerek Katherinein isteini yerine getirdi. ini
bitirdiinde, Katherine byk bir tencereye scak su dolduruyordu.
unu ltfen ocan stne koyar msn?
Katherine oca yakarken Langdon, etrafa su sratan tencereyi ocan stne koydu.
mit dolu bir sesle, Istakoz mu piireceiz? diye sordu.
ok komik. Hayr, simya yapyoruz. Ve aklnda bulunsun, bu bir makarna tenceresi, stakoz tenceresi
deil. Tencerenin iinden kard delikli szgeci iaret etti ve sonra tezghta duran piramidin yanna
koydu.
ok aptalm. Peki makarna piirmek piramidi deifre etmemize yarayacak m?
Onun yapt yorumu duymazdan gelen Katherine ciddi bir sesle konutu. Masonlarn otuz nc
dereceyi en st derece olarak semelerinin hem tarihi, hem de sembolik bir sebebi olduunu eminim
biliyorsundur.
Langdon, Elbette, dedi. sadan alt yzyl nce, Pisagor dneminde 33 says numeroloji geleneinde
tm saylarn st saylrd. lahi Gereki simgeleyen en kutsal figrd. Bu gelenek, masonlarn ve
bakalarnn arasnda devam etmiti. Hibir tarihi kant bulunmasa da, Hristiyanlarn sann otuz
yanda armha gerildiini dnmeleri bouna deildi. Benzer ekilde, Yusufun Bakire Meryemle otuz
yandayken evlenmesi, sann otuz mucize gerekletirmesi, Yaradlta Tanrnn isminin otuz
defa gemesi veya slamiyette cennet sakinlerinin otuz yanda olmalar da tesadf deildi.
Katherine, Otuz pek ok gizem geleneinde kutsal bir saydr, dedi. Doru. Langdon hl bunun
makarna tenceresiyle ne ilgisi olduunu anlayamyordu.
Bu yzden. Newton gibi eski bir simyac, Gl Hal ve gizemcinin otuz saysnn zel olduunu
dnmesi senin iin artc olmaz.
Langdon, yle olduuna eminim, dedi. Newton numeroloji, kehanet ve astrolojiyle yakndan
ilgiliydi ama ne...
Her ey otuz nc derecede aa kacak.
Langdon, Petern yzn cebinden karp yazy okudu. Sonra su dolu tencereye bakt. zgnm,
bir ey anlamyorum.
Robert, bu akam balangta hepimiz otuz n masonik bir derece olduunu dndk ama yz
otuz derece evirdiimizde kp ekil deitirerek bir haa dnt. O anda, derece kelimesinin farkl
bir anlamda kullanldn anladk.
Eve.. A derecesi.
Kesinlikle. Ama derecenin nc bir anlam daha var.
Langdon ocaktaki tencereye bir gz att. Is.
Katherine, Kesinlikle! dedi. Btn akam gzmzn nndeydi. Her ey otuz nc derecede
aa kacak. Bu piramidin ssn otuz dereceye getirebilirsek... bize bir ey aklayacak.
Langdon, Katherine Solomonn son derece zeki biri olduunu biliyordu, ama ok belirgin bir noktay
atlyor gibiydi. Yanlmyorsam otuz fahrenhayt leinde dondurucu souk anlamna gelir. Piramidi
buzdolabna koymamz gerekmez miydi?
Katherine glmsedi. Eer ktlarn Jeova Sanctus Unus diye imzalayan byk simyac ve Gl Ha
gizemcisinin tarifine uyacaksak, hayr. Isaacus Neutonuus yemek tarifi mi yazyordu?
Robert, s en temel simya esidir ve her zaman Fahrenhayt ya da Santigrat olarak llmez. ok
daha eski s birimleri vardr, bunlardan biri de Isaac...
Katherinein hakl olduunu fark eden Langdon, Newton Scaklk Birimi! dedi.
Evet! Isaac Newton, scakl lmek iin tamamyla doal fenomenler zerine kurulu bir sistem icat
etmiti. Newtonin balang noktas buzun erime ssyd ve buna sfrnc derece demiti. Duraksad.
Sanrm suyun kaynama ssna hangi dereceyi uygun grdn tahmin edebilirsin, tm simya
ilemlerinin kralna?
Otuz .
Evet otuz ! Otuz nc derece. Newton Scaklk Biriminde suyun kaynama noktas otuz
derecedir. Bir keresinde aabeyime Newtonn neden bu sayy setiini sorduumu hatrlyorum. Bana
ok sradan gelmiti. Suyun kaynamas en temel simya ilemidir ama o otuz semiti. Neden yz
deil? Neden daha k bir say deil? Peter bana, Newton gibi bir gizemci iin otuz ten daha k bir
say olmadn sylemiti.
Her ey otuz nc derecede aa kacak. Langdon nce su dolu tencereye, sonra da piramide
bakt. Katherine, piramit saf granit ve saf altndan yaplm. Sence su kaynatmak onu dntrmek iin
yeterli sy salayacak m?
Katherinein yzndeki glmseme, Langdonn bilmedii bir ey bildiini ima ediyordu. Kendinden
emin bir ekilde tezgha yrd, altn kapakl granit piramidi kaldrd ve szgecin iine koydu. Ardndan
dikkatle kaynayan suyun iine daldrd. Bir bakalm, ne olacak?
Ulusal Katedralin stndeki CIA pilotu, helikopteri otomatik dengelemeye balad ve binann
evresini teftie kt. Hi hareket yok. Termal grntleme sistemi, katedralin ta duvarlarnn iini
gremiyordu, bu yzden ekibin ieride ne yaptn bilemiyordu ama birisi darya kaacak olursa,
termal grntleme onu yakalayacakt.
Altm saniye sonra termal sensrden ses geldi. Ev gvenlii sistemleriyle ayn prensiple alan
dedektr, gl bir s fark tespit etmiti. Genellikle bu, souk bir yerde hareket eden insan varlna
iaret ederdi, ama ekranda grlen, daha ok bir s bulutuna, imenlerin stnde yzen bir scak hava
kmesine benziyordu. Pilot, kayna bulmutu. Katedral Kolejinin yan tarafnda alan bir aspiratrden
geliyordu.
Herhalde nemli bir ey deildir, diye dnd. Bu trden deiimleri hep grrd. Birisi yemek
piiriyor ya da amar ykyor. Ama tam dnecei srada, tuhaf bir ey fark etti. Garajda hi araba yoktu
ve binada hi k yanmyordu.
UH-60'n grntleme sistemini uzunca bir sre inceledi. Ardndan takm liderine telsizle haber verdi.
Simkins, nemli bir ey olmayabilir, ama...
Akkor s gstergesi! Langdon bunun zekice olduunu kabul etmek zorundayd.
Katherine, Bu ok basit bir bilim, dedi. Farkl maddeler farkl slarda akkor hale gelir. Buna termal
gsterge deriz. Bilimde bu gstergeler hep kullanlr.
Langdon baklarn suyun iindeki piramitle kapak tana evirdi. Fokurdayan suyun stnde ince bir
buhar bulutu belirmeye balamt, ama o pek de mitli deildi. Saatine baknca kalbi hzland: 23.45.
Isnnca burada bir eyin parlayacana m inanyorsun?
Parlamayacak Robert. Akkor hale gelecek. Arada byk fark var. Akkor durumuna scaklk sebep olur
ve belirli bir sda meydana gelir. Mesela elik reticileri sl ilem srasnda ubuklara, belirli bir
scaklkta akkor hale gelen effaf bir tabaka pskrtrler, bylece ubuklarn ne zaman olutuunu
anlarlar. Ruh halini gsteren yzkleri dn. Parmana takarsn ve vcut sna gre renk deitirir.
Katherine bu piramit 1800lerde yaplmt! Bir ustann ta kutuya gizli menteeler yerletirmesini
anlayabilirim ama bir tr effaf termal tabaka uygulamak?
Suyun iindeki piramide umutla bakan Katherine, Son derece uygun, dedi. Eski simyaclar termal
gsterge olarak organik fosforu hep kullandlar. inliler renkli havai fiekler yaparlard, hatta
Msrllar... Kaynayan suya dikkatle bakan Katherine, cmlesini bitirmeden durdu.
Ne? Onun baklarn takip eden Langdon da fokurdayan suya bakt ama bir ey gremedi.
Katherine eilerek suya daha da yakndan bakt. Birden arkasn dnp, mutfan kar tarafndaki
kapya doru kotu.
Langdon, Nereye gidiyorsun? diye bard.
Mutfan k dmesinin yannda durup kapatt. Iklar ve aspiratr kapanm, ierisi koyu bir karanlk
ve sessizlie gmlmt. Langdon yeniden piramide dnp, buharn arasndan suyun iindeki kapak
tana bakt. Katherine yanna geldiinde, Langdonn az hayretten ak kalmt.
Metal kapak tann kk bir blm, tam da Katherinein tahmin ettii gibi suyun altnda parlamaya
balamt. Belirmeye balayan yazlar, su sndka daha da parlaklayordu.
Katherine, Metin! diye fsldad.
Sersemlemi haldeki Langdon ban sallad. Kapak tandaki yazlarn hemen altnda baz kelimeler
grnyordu. Sadece kelime var gibiydi. Langdon henz kelimeleri okuyamamt ama bu gece
aradklar eyin perdesini kaldrp kaldrmayacan merak ediyordu. Galloway onlara, piramit gerek
bir harita ve gerek bir yeri iaret ediyor, demiti.
Harfler daha da parlaklatnda, Katherine ocan altn kapatt, suyun fokurdamas artk kesilmiti.
imdi kapak ta, suyun dingin yzeyinin altnda grnyordu.
Parlayan kelime net bir ekilde okunuyordu.
90. BLM
Katedral Kolejinin lo ndaki Langdon ile Katherine, su tenceresinin banda durmu, yzeyin
altnda deimi halde duran kapak tana bakyorlard. Altn kapak tann yan yzeyinde, akkor hale
gelmi bir mesaj parlyordu.
Gzlerine inanmakta glk eken Langdon, parlayan metni okudu. Piramidin bir yer aklayacann
sylendiini biliyordu... ama bu yerin bylesine net tarif edileceini hi tahmin etmemiti.
Sekiz Franklin Meydan
aknlk iinde, Meydan adres gsteriyor, diye fsldad.
Katherine de ayn ekilde aknd. Orada ne var bilmiyorum ya sen? Langdon ban iki yana
sallad. Franklin Meydannn, Washing- tonn en eski blgelerinden biri olduunu biliyordu ama bu
adresi bilmiyordu. Kapak tann st ksmna bakp, metni yukardan aaya okudu.
Sr
Dzenin iinde gizli
Sekiz Franklin Meydan
Franklin Meydan nda bir tr Dzen mi var?
Derinliklere inen sarmal bir merdivenin sakl olduu bir bina m var?
Bu adreste bir eyin gml olup olmadna dair Langdonn hibir fikri yoktu. u noktada nemli olan
Katherinele birlikte piramidi deifre ettikleri ve Petern serbest kalmas iin deitoku yapacaklar
bilgiye artk sahip olduklaryd.
Ve kaybedecek bir dakika bile yok.
Langdonn kolundaki Mickey Mouse saatinin kollar, on dakikadan az vakitleri kaldn gsteriyordu.
Mutfak duvarndaki telefonu gsteren Katherine, Telefon et, dedi. Hemen!
Bu ann birden gelmesi Langdon artmt, bu yzden tereddt etti.
Bundan emin miyiz?
Kesinlikle eminim.
Petern gvende olduunu duymadan ona hibir ey sylemeyeceim.
Elbette syleme. Numaray hatrlyorsun, yle deil mi?
Langdon ban sallad ve mutfak telefonuna doru yrd. Ahizeyi kaldrarak adamn cep telefonunu
evirdi. Katherine yanna gelip, konuulanlar duyabilmek iin ban onunkine yaklatrd. Hat almaya
baladnda Langdon, onu daha nce kandran adamn korkutucu fsltsn duymaya kendini hazrlad.
Sonunda balant kuruldu.
Ama kimse cevap vermedi. Ses yoktu. Hattn dier ucunda sadece nefes sesleri duyuluyordu.
Langdon biraz bekledikten soma konutu. stediin bilgi bende ama almak istiyorsan nce bize Peter
vereceksin.
Bir kadn sesi, Kimsiniz? diye cevap verdi.
Langdon yerinde srad. gdsel olarak, Robert Langdon, dedi. Siz kimsiniz? Bir an iin yanl
numara evirdiini dnd.
sminiz Langdon m? Kadnn sesi aknd. Burada sizi soran biri var. Ne? Affedersiniz,
kimsiniz?
Preferred Gvenlik iketinden memur Paige Montgomery. Sesi titriyor gibiydi. Belki bu konuda
bize yardmc olabilirsiniz. Bir saat kadar nce ortam, Kalorama Heightstan gelen bir 911 arsna
cevap verdi... muhtemel bir rehine vakasyd. Onunla balantm kesildi, bu yzden yardm arp kontrol
etmek iin malikneye geldim. Ortam arka bahede l bulduk. Ev sahibi yoktu, bu yzden kapy krp
ieri girdik. Antredeki masada bir cep telefonu alyordu ve ben...
Langdon, eride misiniz? diye sordu.
Kadn, Evet ve 911i aramakla... iyi ettiniz, diye kekeledi. Gevezelik ettiim iin kusuruma
bakmayn ama ortam ld ve burada istei dnda alkonulan bir adam bulduk. Durumu kt, u an
mdahale ediyoruz. ki kiiyi soruyordu; birinin ismi Langdon, dierininki de Katherine. Ahizeye, O
benim aabeyim! diye baran Katherine, ban Langdonnkine iyice yaslad. 91 li ben aradm! O iyi
mi?
Efendim aslna bakarsanz... Kadnn sesi atrdad. Durumu kt. Sa eli kesilmi...
Katherine, Ltfen, diye zorlad. Onunla konumak istiyorum. u an kendisine mdahale ediliyor.
Bilinci gidip geliyor. Yaknlardaysanz, buraya gelmelisiniz. Sizi grmek istedii anlalyor.
Katherine, Yaklak alt dakika mesafedeyiz! dedi.
O halde acele edin. Arka taraftan bouk bir ses gelince yeniden hatta dnd. zgnm, galiba bana
ihtiya duyuluyor. Geldiinizde sizinle grrz. Hat kapand.
91. BLM
Katedral Kolejinin iindeki Langdon ile Katherine, bodrumun merdivenlerini ikier ikier atlayarak
yukar ktlar ve karanlk koridorda koturarak ka yneldiler. Artk yukardan gelen helikopter sesini
duymuyorlard. Bu yzden Langdon, grnmeden dar kp Petern yanna, Kalorama Heightsa
gidebileceklerinden mitliydi.
Onu buldular. Yayor.
Otuz saniye nce, kadn gvenlik memuruyla yaplan telefon konumas sona ererken, Katherine
buharlar tten piramitle kapak tan sudan karmt. Langdonn deri antasna yerletirirken piramitten
hl sular damlyordu. Langdon imdi deri antadan yaylan scakl hissedebiliyordu.
Petern bulunmu olmasnn verdii heyecan, kapak tann parldayan mesajn glgede brakmt -
Sekiz Franklin Meydan- ama Petern yanna vardktan sonra bunun iin vakitleri olacakt.
Merdivenlerin bandaki keden dnerlerken, Katherine aniden durdu ve koridorun kar tarafndaki
oturma odasn gsterdi. Langdon, cumbann penceresinden, ince siyah bir helikopterin imenlerin stnde
durduunu grd. Arkas onlara dnk duran bir pilot, telsiziyle konuuyordu. Ayrca yaknlarna park
etmi, siyah caml bir Escalade de vard.
Langdon ile Katherine oturma odasnda karanln iinden, operasyon ekibinin dier yelerini
grebilmek iin pencereden dar baktlar. Neyse ki, Ulusal Katedralin dndaki geni imenlik alan
bombotu.
Langdon, Katedrale girmi olmallar, dedi.
Kaln bir ses arkalarndan, Deiller, dedi.
Langdon ile Katherine konuan grebilmek iin arkalarn dndler. Kap eiinde, siyahlar iinde iki
kii lazer grl silahlarn onlara dorultmutu. Langdon parlak krmz bir noktann gsnde dans
ettiini grebiliyordu.
Rahatsz edici, tandk bir ses, Sizi yeniden grmek ne gzel profesr, dedi. Ajanlar kenara ekilince,
Bakan Satonun minik bedeni aralarndan kolayca geerek, oturma odasndan ieri girdi ve Langdonn
tam nnde durdu. Bu gece fazlasyla kt kararlar verdiniz.
Langdon etkili bir sesle, Polis, Peter Solomon buldu, dedi. Durumu kt ama yaayacak. Her ey
bitti.
Sato, Petern bulunduuna ardysa bile hi belli etmedi. Langdona doru yryp, birka santim
uzanda dururken gzlerini bile kprdatmad. Profesr, sizi temin ederim, bitmek szcnn iinde
bulunduumuz durumda en ufak bir balants yok. Ve eer imdi iin iine polis girdiyse, durum daha da
ciddileti demektir. Bu akam size daha nce de sylediim gibi, ok hassas bir durum sz konusu. O
piramidi alp asla kamamalydnz.
Katherine, Efendim, diye geveledi. Aabeyimi grmem gerek. Piramit sizde kalabilir ama mutlaka
izin vermelisiniz...
Katherinee dnen Sato, Mutlaka izin mi vermeliyim? diye sordu. Sanrm siz Bayan
Solomonsnz. Gzlerinden alevler pskrterek Katherinee baktktan sonra Langdona dnd. Deri
antay masann zerine koyun!
Langdon gsndeki lazer klarna bakt. Deri antay sehpann zerine brakt. Ajanlardan biri
temkinli bir ekilde yaklap, antann fermuarn at ve iki yanndan aa kvrd. eride kalm bir
miktar buhar yukar doru dalgaland. In antadan ieri tutup, uzunca bir sre baktktan sonra, Satoya
doru ban sallad.
Sato yanna gidip, antann iine bakt. Islak piramit ve kapak ta, fenerin nda parlyordu. Sato
melip, daha nce sadece filmini grd altn kapak tana daha da yakndan bakt.
Sato, Yaz size bir ey ifade ediyor mu? diye sordu. Sr Dzenin iinde gizli.
Emin deiliz efendim.
Piramitten neden buharlar kyor?
Katherine hi tereddt etmeden, Suda kaynattk, dedi. ifreyi zme ileminin bir ksm da buydu.
Size her eyi anlatacaz ama ltfen izin verin, gidip aabeyimi grelim. ok fazla...
Sato, Piramidi kaynattnz m? diye sordu.
Katherine, Feneri kapatn, dedi. Kapak tana bakn. Hl grebilirsiniz.
Ajan, fenerin n sndrnce Sato kapak tann nnde diz kt. Ayakta duran Langdon, kapak
tandaki yaznn hl biraz parladn grebiliyordu.
Sesinden ard anlalan Sato, Sekiz Franklin Meydan, dedi. Evet efendim. Yaz akkor hale
gelen bir vernik veya baka bir eyle yazlm. Otuz nc derece aslnda...
Sato, Peki ya adres? diye sordu. Adamn istedii bu mu? Langdon, Evet, dedi. Piramidin, ona
byk hzinenin yerini syleyecek bir harita olduuna inanyor. Onun Antik Gizemlerin kilidini aacak bir
anahtar olduunu sanyor.
Sato inanmakta glk eken bir ifadeyle yeniden kapak tana bakt. Biraz rkek bir sesle,
Sylesenize, bu adamla temas kurdunuz mu? Ona adresi verdiniz mi? dedi.
Denedik. Langdon, ona adamn cep telefonunu aradklarnda olanlar anlatt.
O konuurken, Sato dilini sar dilerinin zerinde gezdiriyordu. fkeden patlamak zereymi gibi
grnmesine karn, ajanlarndan birine dnp fsltyla konutu. eri gnderin. SUVda.
Ban sallayan ajan, telsiziyle konutu.
Langdon, Kimi ieri gnderecekler? diye sordu.
Yarattnz lanet karmaay dzeltebilecek tek kiiyi.
Langdon, Ne karmaas? diye fkeyle sordu. Peter gvende olduuna gre, artk sorun...
Sato, Tanr akna! diye patlad. Bu iin Peterla ilgisi yok! Size Kongre Binasndayken de
anlatmaya altm profesr, ama benimle birlikle almak yerine bana kar almay tercih ettiniz. Ve
berbat bir karmaaya sebep oldunuz! Cep telefonunuzu krdnzda, ki biz onu takip ediyorduk, bu
adamla iletiiminizi de kestiniz. Ve ortaya kardnz u adres -her ne cehennemse- bu deliyi yakalamak
iin tek ansmzd. Bu oyunu oynamanz bizim iin ok nemliydi, siz ona adresi verecektiniz ve biz de
onu yakalayacaktk!
Langdon cevap vermeye frsat bulamadan Sato fkesini bu kez Katherinee kustu.
Ve siz Bayan Solomon! Siz bu delinin nerede yaadn bildiiniz halde bana neden sylemediniz?
Adamn evine gvenlik grevlisi gndermediniz mi? Onu orada yakalama frsatn kardmz
anlamyor musunuz? Aabeyinizin kurtulduuna sevindim, ama size unu syleyeyim, bu gece ailenizi aan
bir krizle kar karyayz. Etkileri tm dnyada hissedilecek. Aabeyinizi karan adamn muazzam bir
gc var ve onu hemen yakalamamz gerekiyor!
Sato sylevini tamamlarken, Warren Bellamynin uzun, zarif silueti karanlkta belirdi ve oturma
odasndan ieri admn att. Sanki cehennemden km gibi, st ba burumu, hrpalanm ve sarslm
grnyordu. Warren! Langdon ayaa kalkt. yi misin?
Hayr, diye cevap verdi. Pek saylmaz.
Duydun mu? Peter gvende!
Bellamy, sanki artk hibir eyin nemi yokmu gibi, yan uursuz bir halde ban sallad. Evet
sohbetinizi duydum. Memnun oldum.
Warren neler oluyor?
Sato araya girdi. Siz ikiniz daha sonra da konuabilirsiniz. imdi Bay Bellamy bu deliye ulap,
onunla iletiim kuracak. Gece boyunca yapt gibi. Langdon hibir ey anlamyordu. Bellamy bu akam
o adamla iletiim kurmad! Bu adam iin iinde Bellamynin olduunu bile bilmiyor! Bellamyye dnen
Sato, kan havaya kaldrd.
Bellamy iini ekti. Robert, ne yazk ki bu akam sana her konuda drst davranmadm.
Langdon bakmakla yetindi.
Doru olan yaptm sandm... diyen Bellamy, korkmu grnyordu.
Sato, Eh, doru olan imdi yapacaksn, dedi. Ve hepimiz dua edelim ki ie yarasn. Satonun
uursuz sesini dorularcasna, dolapl saatin an almaya balad. Eyalarla dolu bir plastik torba
karan Sato, Bellamyye frlatt. te eyalarn. Cep telefonun fotoraf ekiyor mu?
Evet efendim.
Gzel. Kapak tan kaldr.
Malakh, bu akam Robert Langdona yardm etmesi iin Kongre Binasna gnderdii bir masondan -
Warren Bellamy- az nce bir mesaj almt. Langdon gibi Bellamy de Peter canl istiyor ve Langdon
piramidi ele geirip, ifresini zerken Malakha yardm etmeyi kabul ediyordu. Malakh gece boyunca
cep telefonuna otomatik olarak gnderilen e-postalar almt. Mesaj aarken, bu ilgin bir ey olmal,
diye dnd.
Gnderen: Warren Bellamy
Langdondan ayrldm ama istediin bilgiyi sonunda aldm.
spat ekte. Eksik ksm iini ara. -wb
-ekli dosya (jpeg)-
Malakh eki aarken, eksik ksm iin ara m, diye dnd.
Ekli dosya bir fotoraft.
Malakh fotoraf grdnde, kalbi heyecandan duracak gibi oldu ve nefesini tuttu. Minik, altn bir
piramidin yakn ekim fotorafna bakyordu. Efsanedeki kapak ta! Yzeyindeki ssl yazda umut vaat
eden bir mesaj vard: Sr Dzen in iinde gizli.
Malakh bu yaznn altnda onu artan bir eyi fark etti. Kapak ta parldyor gibiydi. Belli belirsiz
parlayan metne aknlkla bakarken, efsanenin gerek olduunu anlad: Srrn layk olana aklamak
iin piramit ekil deitirir.
Bu sihirli deiimin nasl gerekletiine dair hibir fikri yoktu ve umrunda da deildi. Parldayan
metin, tpk kehanet edildii gibi Washington D.C.deki gerek bir adresi gsteriyordu. Franklin
Meydan. Ne yazk ki, fotorafta grnen Warren Bellamynin iaretparma yznden, kapak tandaki
bilginin nemli bir blm kmamt.
Sr
Dzenin iinde gizli Franklin Meydan
Eksik ksm iin ara. Bellamynin ne demek istediini Malakh imdi anlamt.
Kongre Binasnn Mimar gece boyunca onunla ibirlii yapmt ama imdi ok tehlikeli bir oyun
oynamay tercih ediyordu.
92. BLM
Langdon, Katherine ve Bellamy, silahl CIA ajanlarnn baklar altnda, Sato ile birlikte, Katedral
Kolejindeki oturma odasnda bekliyorlard. nlerindeki sehpann stnde, iindeki altn kapak ta
grnd Langdonn deri antas hl ak duruyordu. Sekiz Franklin Karesi kelimeleri, arkalarnda
orada bulunduklarna dair hi iz brakmadan, ortadan kaybolmutu.
Katherine, aabeyini grmesine izin vermesi iin Satoya yalvarm ama o, gzlerini Bellamynin cep
telefonundan ayrmadan, ban iki yana sallamakla yetinmiti. Sehpann stnde duran telefon henz
almamt.
Langdon, Bellamy, bana neden doruyu sylemedi, diye dnyordu. Grne baklrsa Mimar, gece
boyunca Peter karan adamla temas halinde olmu, Langdonn piramidi deifre ederken kat ettii
aamalar hakknda ona bilgi vermiti. Bu, Petera zaman kazandrmak iin bavurduu bir blft. Aslnda
Bellamynin amac, piramidin srrn zmek iin uraan herkesi durdurmakt. Ama imdi taraf
deitirmi gibi grnyordu. O ve Sato, bu adam yakalamak uruna, piramidin srrn tehlikeye atmaya
hazrdlar.
Koridordan gelen yal bir ses, ek ellerini zerimden! diye bard. Ben krm, alil deil! Burada
yolumu bulabilirim! Barahip Galloway, bir CIA ajan, onu oturma odasndan ieri sokup,
sandalyelerden birine oturturken hl yksek sesle syleniyordu.
Bo gzleri dimdik ileri bakarken Galloway, Burada kimler var? diye sordu. Seslerden ok kiinin
olduu anlalyor. Kr bir adam alkoymak iin ka kiiye ihtiyacnz var? Cevap verin!
Sato, Yedi kiiyiz, dedi. Aralarnda Robert Langdon, Katherine Solomon ve mason kardeiniz
Wanen Bellamy de var.
Yerinde ken Galloway, patrty kesti.
Langdon, Biz iyiyiz, dedi. Peterin gvende olduunu rendik. Durumu kt ama yannda polis var.
Galloway, Tanrya krler olsun, dedi. Peki...
Grltl bir takrt, odadaki herkesin yerinde sramasna sebep oldu. Bcllamynin cep telefonu
sehpann stnde titreiyordu. Herkes sustu.
Sato, Pekl Bay Bellamy, dedi. i berbat etmeyin. Tehlikeyi biliyorsunuz.
Bellamy derin bir nefes aldktan sonra uzanp, arya cevap vermek iin hoparlre bast.
Sehpann zerindeki telefona doru yksek sesle, Ben Bellamy, dedi. Hoparlrden ykselen rktc
fslt tandkt. Arabann iinde cep telefonu kitinden konuuyor gibiydi. Saat gece yarsn geti Bay
Bellamy. Peter ektii cefadan kurtarmak zereydim.
Odada endieli bir sessizlik oldu. Onunla konumak istiyorum. Adam, mknsz, diye cevap verdi.
Arabadayz. Bagajda bal. Birbirlerine bakan Langdon ile Katherine, dierlerine doru balarn iki
yana salladlar. Blf yapyor! Peter artk onda deil!
Sato, Bcllamyye baskya devam etmesini iaret etti.
Bellamy, Petern hayatta olduuna dair kant istiyorum! dedi. Yoksa sana eksik kalan...
stad Muhterem'inin doktora ihtiyac var. Pazarlk yapmakla vakit kaybetme. Franklin Meydanndaki
numaray bana syle, ben de Peter oraya getireyim.
Sana syledim, ben...
Adam, imdi! diye parlad. Yoksa kenara ekerim ve Peter Solomon hemen lr!
Bellamy gl bir sesle, Sen beni dinle, dedi. Adresin geri kalann istiyorsan, benim kurallarmla
oynayacaksn! Benimle Franklin Meydannda bulu. Peter canl olarak getirdiinde, sana hangi bina
olduunu syleyeceim.
Yetkilileri yannda getirmeyeceini nereden bileyim?
nk seni kandrma tehlikesini gze alamam. Elindeki tek kart Petern hayat deil. Bu gece baka
eylerin de tehlikede olduunu biliyorum. Telefondaki adam, unu iyi bil ki, eer Franklin Meydannda
senden baka birinin bulunduunu fark edersem, gaza basar devam ederim ve
bir daha Peter Solomonn izine rastlayamazsn, dedi. Ve elbette... dertlerin bununla da bitmez.
Bellamy kasvetli bir sesle, Yalnz geleceim, dedi. Peter teslim ettiinde, sana ihtiyacn olan her
eyi vereceim.
Adam, Meydann ortas, dedi. Oraya varmam yirmi dakikam alr. Sana ne kadar srerse srsn,
beni beklemeni tavsiye ederim.
Hat kapand.
Oda birden canland. Sato emirler yadrmaya balad. Birka ajan telsizlerini kapp kapya kotular.
abuk! abuk!
O kargaa srasnda Langdon, bu gece gerekte nelerin dndn sorarcasna Bellamyye bakt ama
yal adam aceleyle kapya gtryorlard.
Katilerine, Aabeyimi grmem gerek! diye bard. Bizi brakmanz gerekiyor!
Sato, Katherinein yanna yrd. Hibir ey yapmam gerekmiyor Bayan Solomon. Anlald m?
Katherine srarndan vazgemeden, Satonun kk gzlerine umutsuzca bakt.
Bayan Solomon, nceliim Franklin Meydanndaki adam tutuklamak ve ben bu grevi
tamamlayncaya kadar siz burada, adamlarmla birlikte oturacaksnz. te ancak ondan sonra aabeyinizle
ilgilenebiliriz. Katherine, Bir konuyu atlyorsunuz, dedi. Ben bu adamn nerede yaadn biliyorum!
Kalorama Heightsta, be dakikalk mesafede ve orada gerekten iinize yarayacak deliller var! Ayrca bu
iin duyulmamasn istediinizi sylediniz. Durumu dzeldikten sonra kim bilir Peter yetkililere neler
anlatacak?
Katherinein sylemek istediklerini anlayan Sato, dudaklarn bkt. Darda helikopterin pervane
kanatlar dnmeye balamt. Sato kalarn attktan sonra adamlarndan birine dnd. Hartmann, sen
Escaladei al. Bayan Solomon ile Bay Langdon Kalorama Heightsa gtr. Peter Solomon hi kimseyle
konumayacak. Anlald m?
Ajan, Evet efendim, dedi.
Oraya varnca beni ara. Ne bulduunuzu bildir. Ve bu ikisini gznn nnden ayrma.
Ajan Hartmann hemen ban salladktan sonra Escaladein anahtarlarn kard ve kapya yneldi.
Katherine tam arkasndayd.
Sato, Langdona dnd. Sizinle birazdan greceiz Bay Langdon. Beni dman tarafta grdnz
biliyorum ama emin olun ki durum yle deil. Hemen Petern yanna gidin. Bu i henz bitmedi.
Langdonn yanndaki Barahip Galloway, sehpann banda sessizce oturuyordu. nndeki ak deri
antann iinde duran piramidi elleriyle bulmutu. Yal adam ellerini tan scak yzeyinde gezdiriyordu.
Langdon, Peder, siz de Peter grmeye geliyor musunuz? dedi.
Ben, sizi sadece yavalatrm. Galloway ellerini antadan karp, fermuarn ekip kapatt. Ben
burada oturup, Petern iyilemesi iin dua edeceim. Daha sonra konuuruz. Ama Petera piramidi
gsterdiinizde, ona benim iin bir ey syler misiniz?
Elbette. Langdon antay omzuna ast.
Ona unu syleyin. Galloway boazn temizledi. Mason Piramidi srrn daima... itenlikle
korudu.
Anlamyorum.
Yal adam gzlerini ap kapatt. Siz Petera bunu syleyin. O anlayacaktr.
Bunun ardndan Barahip Galloway, ban eip dua etmeye balad.
Akl karan Langdon, yal adam orada brakp dar kt. Katherine oktan SUVun n koltuuna
oturmu, ofre yolu tarif ediyordu. Langdon, dev ara kuzeydeki Kalorama Heightsa doru imlerin
stnden hzlanarak ilerlerken son anda arka koltua geip kapy kapatt.
93. BLM
K ve On nc Sokaklarla evrili Franklin Meydan, Washington ehir merkezinin kuzeybat
kesinde yer alr ve pek ok tarihi binaya ev sahiplii yapar. Bunlardan en nls, Alexander Graham
Bellin 1880 ylnda ilk kablosuz telefon mesajn gnderdii Franklin Okuludur.
Meydann stne bat tarafndan hzla yaklaan UH-60 helikopteri, Ulusal Katedralden yapt
yolculuu birka dakika iinde tamamlamt. Aadaki meydana bakan Sato, bolca vakit var, diye
dnd. Hedef gelmeden nce, adamlarnn pozisyon almalarnn ne kadar nemli olduunu biliyordu. En
az yirmi dakikadan nce gelemeyeceini syledi.
Satonun emri zerine pilot, tepesindeki iki yaldzl kuleyle civardaki en yksek ve prestijli ofis
binasnn -nl Bir Franklin Meydan- atsna alald. Elbette bu manevra yasadyd, ama paten
demirler neredeyse atya deecek kadar yaklaan helikopter orada sadece birka saniye durdu. Herkes
dar atladktan sonra pilot hemen havalanarak sessiz irtifa- ya ykseldi, sonra da grnmeden destek
salayaca douya yneldi.
Ekibi, Bellamyyi grevine hazrlarken, Sato bekledi. Mimar, onun gvenli dizst bilgisayarndaki
dosyada grdklerinden tr hl akn gibiydi. Dediim gibi... ulusal gvenlik meselesi. Bellamy,
onun ne demek istediini hemen anlamt. imdiyse tam bir ibirlii iindeydi.
Ajan Simkins, Her ey hazr efendim, dedi.
Ajanlar Satonun istei zerine Bellamyyi atdan koturup, pozisyonlarn alacaklar kata inen
merdivenlerde gzden kayboldular.
Sato binann kenarna yryp aaya bakt. Aadaki aal, drtgen park tm bloku kaplyordu.
Saklanlabilecek ok yer var. Satonun ekibi, adama fark edilmeden yakalamann nemini anlamt.
Hedefleri buradaki varlklarn hissedip de kamaya yeltenecek olursa... bakan bunu dnmek bile
istemiyordu.
Burada rzgr sert ve souktu. Sato kollaryla kendini sard ve kenardan aa dmemek iin
ayaklarn yere salam bast. Bu avantajl yksek noktadan baknca, Franklin Meydan az sayda binayla,
hatrladndan daha kk grnyordu.
Bellamy ile ajanlar, aalkl alann karanlna yaylan karncalara benziyorlard. Simkins, Bellamyyi
bo parkn ortasna yakn, ak bir yere yerletirdi. Ardndan Simkins ile ekibi doal kamuflajn iine
dalarak, grnrden kayboldu. Saniyeler sonra Bellamy tek bana, parkn ortasna yakn bir sokak
lambasnn souk nda bir aa bir yukar dolayordu.
Sato hibir acma duygusu hissetmedi.
Sigarasn yakp uzun bir nefes ekerken cierlerine dolan scakln keyfini kard. Aada her eyin
yolunda gittiinden emin olunca, kenardan ekilip iki telefonu beklemeye balad. Biri uzman Noladan,
dieri Kalorama Heightsa gnderdii Ajan Hartmanndan gelecekti.
94. BLM
Yavala! Langdon, keden uarcasna dnerken, iki tekerlein stnde havaya kalkacakm gibi olan
Escaladein arka koltuunu skca kavrad. CIA ajan Hartmann ya srclk becerilerini Katherinee
gstermeye alyordu ya da Peter Solomon azn amadan nce yanna varmak iin emir almt.
Bykelilikler Blgesindeki krmz-kta-gemece hz oyunu yeterince korkutucuydu ama imdi
Kalorama Heightstaki malikneler mahallesinin virajl yolunda ar hzla ilerliyorlard. Akamst
adamn evine gitmi olan Katherine, onlar ilerlerken bararak yolu tarif ediyordu.
Langdonn ayann altndaki deri anta her dnte ileri geri sallanyor, piramitten ayrlm olan
kapak tann antann dibinde zplarken kard madeni ses duyuluyordu. Zarar grmesinden endie
ederek, elini antadan ieri sokup, ta buluncaya kadar arad. Hl scakt ama parldayan kelimeler
kaybolmu, stnde sadece ilk bataki yaz kalmt:
Sr Dzenin iinde gizli.
Langdon, kapak tan yan ceplerden birine yerletirirken, zarif yzeyinin minik beyaz paracklarla
kapl olduunu grd. aknlkla temizlemeye alt, ama yapmlard ve sanki plastik gibi serttiler.
Bu da ne? Sonra ta piramidin yzeyinin de bu beyaz noktalarla kaplanm olduunu grd. Langdon
trnayla birini kazyp parmaklar arasnda yuvarlad.
Balmumu mu? diye azndan kard.
Katilerine omzunun stnden bakt. Ne?
Piramitle kapak tann her yannda balmumu paralar var. Anlamyorum. Bu nereden gelmi
olabilir?
antandaki bir eyden olabilir mi?
Sanmyorum.
Keyi dnerlerken Katherine n camdan yolu gsterdi ve Ajan Hartmanna, Buras! Geldik, dedi.
Ban kaldrp bakan Langdon kardaki garaj yolunda dnen klaryla bir gvenlik aracnn park
etmi olduunu grd.
Malikne olduka gz alcyd. erideki tm klar yanyordu ve n kap ardna kadar akt. Aceleyle
geldikleri belli olan yarm dzine kadar ara, garaj yoluyla imlerin stne geliigzel park etmilerdi.
Aralardan bazlar hl alr durumda ve farlar akt. ounun fan eve doru evrilmiti ama
ilerinden arpk duran birinin farlar gzlerini alyordu.
Ajan Hartmann, beyaz bir sedann yannda, imlerin stnde durdu. Arabann parlak renkli
kartmasnda PREFERRED GVENLK RKET yazyordu. Aralarn dnen klaryla, gzlerine
giren farlar ilk bata fark etmelerine engel olmutu.
Katherine hemen aratan atlayp eve doru kotu. Langdon fermuarn kapatmaya vakit harcamadan,
antay omzuna ast. imenlerin stnden koarak n kapya doru Katherinein peinden gitti. Evin
iinden sesler geliyordu. Ajan Hartmann arac kilitleyip, onlar takip ederken Langdon arkasndan
SUVun sesini duydu.
Katherine verandadaki merdivenleri kp, ana kapdan ieri girdi ve antrede gzden kayboldu. Onun
arkasndan eii geen Langdon, Katherinein giri salonundan, ana koridorda seslerin geldii yne doru
ilerlediini grebiliyordu. Onun nnde, gvenlik niformas giymi bir kadnn koridorun sonundaki
yemek odasnda arkas dnk oturduu grlyordu.
Katherine koarken, Memur hanm! diye bard. Peter Solomon nerede?
Langdon da onun peinden atld, ama bunu yapt srada gzne beklenmedik bir ey iliti. Sol
tarafndaki oturma odasnn penceresinden, garaj yolu kapsnn kapandn grd. Tuhaf. Gzne baka
bir ey daha iliti... dnen klarn ve kr edici farlarn parlaklnda gznden kaan bir ey. Garaj
yolunda geliigzel park etmi olan yarm dzine kadar ara hi de Langdonn sand polis ya da acil
mdahale arabalarna benzemiyordu.
Bir Mercedes?... bir Hummer ?... Bir Tesla Roadstar?
Langdon o anda evde duyulan seslerin, yemek odas tarafndaki bir televizyondan geldiini fark etti.
Yava ekimde dnerek koridora doru seslendi. Katherine, dur!
Ama dnd anda, Katherine Solomonn artk komadn grd.
Uuyordu.
95. BLM
Katherine Solomon dtn anlyor... ama sebebini karamyordu.
Koridordan yemek odasndaki gvenlik memuruna doru koarken, aya, grnmeyen bir nesneye
taklm ve tkezleyerek ayaklar yerden kesilmiti.
imdi yere, parke zeminin stne ylmak zereydi.
Katherine karnnn stne dnce, cierlerindeki hava aniden boald. Bann stndeki ayakl
portmanto tehlikeli biimde salland ve devrilip tam yanna dt. Soluk solua ban kaldrdnda,
sandalyede oturan kadn gvenlik memurunun hi kprdamadn grnce ard. Bundan daha da tuhaf,
yere devrilmi portmantonun ayana, koridorun kar tarafna uzanan ince bir tel balanmt.
Kim, neden byle bir ey yapsn?...
Katherine! Langdon, ona seslenince, Katherine dnp bakt ve kannn donduunu hissetti. Robert!
Tam arkanda! lk atmak istedi, ama hl nefes almaya alyordu. Tek yapabildii; Langdonn,
arkasndaki Ajan Hartmannn boazn tutarak kap eiinde sendelediinden habersiz, kendisine yardm
etmek iin koridorda kouunu izlemek oldu. Uzun tornaviday sapndan tutup boynundan ekerken, kanlar
Hartmannn ellerine fkrd.
Ajan ileri doru adm atarken, saldrgan belirdi.
Tanrm... hayr!
zerinde, petamale benzeyen garip bir i amarndan baka bir ey olmayan iri adamn, giri
salonunda sakland anlalyordu. Kasl vcudu tepeden trnaa tuhaf dvmelerle kaplanmt. n kap
kapanrken, koridorda Langdonn peinden komaya balad.
O srada Ajan Hartmann yere kapakland. arm grnen Langdon arkasn dnd srada dvmeli
adam oktan stne ullanm, srtna bir tr alet saplyordu. Ik parlamasna elik eden bir elektrik
czrtsnn ardndan Katherine, Langdonn kaskat kesildiini grd. Gzleri donarak byyen Langdon,
ne doru sendeleyip, fel olmu bir halde yere yld. Deri antasnn stne serte derken, piramit
yerde yuvarland.
Dvmeli adam kurbanna dnp bakmadan, doruca Katherinee yneldi. Katherine yemek odasna
srnerek girerken bir sandalyeye arpt. Bu sandalyeye yaslanm olan kadn gvenlik memuru, sallanp
yanna yld. Kadnn cansz ifadesinden dehet okunuyordu. Azna bir bez tkanmt.
Devasa adam, Katherinein hareket etmesine frsat brakmadan yanna vard. Onu omuzlarndan
muazzam bir gle yakalad. Artk makyajsz olan yz son derece korkutucuydu. Adamn kaslar
esnerken, Katherine bez bir bebek gibi karnnn stne evrildiini hissetti. Ar bir diz srtna
yklenince, bir an iin ikiye ayrlacan sand. Adam, onu kollarndan tutup, geriye doru ekti.
Ba yan evrilmi ve yana halya bastrlm Katherine, imdi srt dnk duran Langdonn
sarslarak titrediini grebiliyordu. Onun arkasndaki Ajan Hartmann antrede kprdamadan yatyordu.
Bileklerini souk metal kstrdnda, Katherine bir telle balandn anlad. Dehetle kurtulmaya
alt, ama bunu yapmak ellerini fena halde actyordu.
Hareket edersen bu tel seni keser, diyen adam, inanlmaz bir hzla el bileklerini balayp, ayak
bileklerine gemiti.
Katherine, ona tekme atnca, adam gl yumruunu sa kalasnn altna indirerek, bacan etkisiz
durama getirdi. Birka saniye iinde ayak bilekleri de balanmt.
Katherine, Robert! diye seslenebildi.
Langdon koridorda, yerde inliyordu. Profesr, bann yannda yere devrilmi ta piramitle, deri
antasnn stnde iki bklm yatyordu.
Katherine, saldrgana, Piramidin ifresini zdk! dedi. Sana her eyi anlatacam!
Evet anlatacaksn. Bunu syledikten sonra bezi l kadnn azndan karp sert bir ekilde
Katherinein azna tkad.
Tad lm gibiydi.
Robert Langdonn bedeni sanki kendisine ait deildi. Yana parkeye yaslanm, uyuuk ve
kprdayamaz bir halde yatyordu. ok silahlarnn, geici sreyle sinir sistemine ar yk bindirerek
kurban etkisiz hale getirdiini biliyordu. Elektrikli kas/sinir sistemi etkileyici diye bilinen, yldrm
arpmas gibi buseydi. Hissettii byk ac, vcudundaki her bir molekle nfuz ediyordu. Zihninin
odakland istee karn, kaslar gnderdii emre uymay reddediyordu.
Ayaa kalk!
Yerde, felce uram halde yzkoyun yatan Langdon, nefes almakta glk ekerken, ksa soluklar
almaya alyordu. Kendisine saldran adama henz bakamam olsa da Ajan Hartmannn bir kan gl
iinde yattn grebiliyordu. Adamla mcadele edip tartan Katherinein sesi imdi, sanki adam azna
bir ey tkm gibi bouk kyordu.
Ayaa kalk Robert! Ona yardm etmelisin!
Langdonn bacaklar karncalanyordu. Duyumsad, yakc ve ac ykl bir iyileme hissiydi ama
yine de bacaklar ibirlii yapmyordu. Kprda! Yzne ve boynuna gelen canla birlikte yeniden bedenini
hissetmeye balarken kollar seirdi. Byk bir abayla, yanan parkeye srterek ban hareket
ettirmeyi baard. Ban dndrdnde yemek odasn grd.
Langdonn gr alan, antasndan frlayp, yerde yan devrilen piramit yznden kapanmt.
Piramidin tabam yznn birka santim uzandayd.
Langdon bir an iin neye baktn anlayamad. nndeki kare, ta piramidin tabanyd, ama nedense
farkl grnyordu. ok farkl. Hl kare ve hl tat... ama artk dz ve przsz deildi. Piramidin
taban kaznm iaretlerle doluydu. Bu nasl olabilir? Birka dakika hayal grdn sanarak bakakald.
Piramidin tabanna defalarca baktm... hi iaret yoktu!
Langdon bunun sebebini imdi anlyordu.
Nefes alma gds zorlaynca, aniden hava yuttu. Mason Piramidinin hl paylaaca srlar olduunu
fark ediyordu. Bir baka deiime tank oldum.
Langdon o anda Gallowayn ricasnn anlamn zd. Petera unu syleyin: Mason Piramidi srrn
daima... itenlikle korudu. O srada bu szler tuhaf gelmiti ama Langdon imdi Barahip Gallowayn
Petera ifreli bir mesaj gnderdiini anlyordu. Ayn ifre, Langdonn okuduu sradan bir gerilim
romannda da kullanlmt.
Sin-cere.{79}
Michelangelodan beri heykeltralar eserlerindeki kusurlar, atlaklarn iine scak balmumu srp,
stn ta tozuyla kaplayarak kapatmlard. Bu aslnda bir hileydi, bu yzden balmumsuz -kelime
karl sine cem- heykellerin itenlikle yapldklar dnlrd. Bu sz o zamandan sonra yerlemiti.
Bugn hl mektuplar tenlikle diye bitirince, balmumsuz yazdmz ve szlerimizin gerek
olduunu sylyoruz.
Piramidin tabanndaki yazlar da ayn yntemle kapatlmt. Katilerine kapak tann tarifini uygulamak
iin piramidi kaynatnca, balmumu eriyerek altndaki yazlar ortaya karmt. Oturma odasndayken
ellerini piramidin zerinde gezindiren Gallowayn, piramidin altndaki iaretleri hissettii anlalyordu.
Langdon bir anlna, Katherinele birlikte iinde bulunduklar tehlikeyi unutmutu. Piramidin
tabanndaki inanlmaz semboller dizisine bakt. Ne anlama geldiklerine... veya neyi ortaya kardklarna
dair fikri yoktu ama bir ey kesindi. Mason Piramidi nin hl anlatacak srlar var. Sekiz Franklin
Meydan son cevap deil.
Yeni bir ifreyi daha zerken salglad adrenalin yznden mi, yoksa birka saniye daha yatmaktan
m bilinmez ama, Langdon birden vcuduna yeniden hkim olduunu hissetti.
Tek kolunu acyla yana uzatp, yemek odasn grebilecei ekilde deri antay nnden ekti.
Katherinein balanm olduunu ve aznn tkandn grdnde dehete dt. Dizlerinin stne
kalkmak iin kaslarn esnetti, ama hemen ardndan gzlerine inanamayarak yerinde donakald. Yemek
odasnn kap eiinde rktc bir manzara, Langdonn daha nce grd hibir eye benzemeyen bir
insan figr duruyordu.
Tanr akna bu da ne?!...
Langdon yuvarlanp, kamak iin bacaklaryla tekmelemeye balad ama dvmeli adam onu yakalayp
srtst evirdi ve gsnn stne bindi. Dizlerini Langdonn pazularna bastrp, onu yere iviledi.
Adamn gsnde ift bal bir Zmrdanka kuu vard. Boynu, yz ve tral ba allmadk bir dizi
karmak sembollerle kaplanmt. Langdon bunlarn kara by ritellerinde kullanlan mhrler
olduklarn biliyordu.
Langdon daha ne olduunu anlayamadan dev adam, onun kulaklarn ellerinin arasna ald, ban
yerden kaldrp inanlmaz bir kuvvetle parkeye arpt.
O an her ey karard.
96. BLM
Koridorda duran Malakh etrafndaki katliam inceledi. Evi sava alanna dnmt.
Robert Langdon ayaklarnn altnda uursuzca yatyordu.
Katherine Solomon yemek odasnda yerde bal ve az tkalyd.
Yasland sandalyeden derek yere ylan kadn gvenlik memurunun cesedi yaknndayd. Hayatn
kurtarmak isteyen gvenlik memuru, Malakh ne dediyse onu yapmt. Boazna dayanm bir bakla
Malakhn telefonuna cevap vermi ve Langdon ile Katherinei koturarak buraya getirtecek yalan
sylemiti. Orta yoktu ve Peter Solomon hi iyi deildi. Kadn roln tamamlad anda Malakh onu
ldrmt.
Malakhn evde olmad izlenimini tamamlamak iin, arabalarndan birinin ara kitinden Bellamyyi
aramt. Bellamyye ve baka her kim dinliyorsa ona, yoldaym, demiti. Peter bagajda. Aslnda
Malakh sadece garajla n bahe arasnda araba kullanyordu. Farlar ak ve motorlar alr durumda
olan bir sr arabasn buraya geliigzel park etmiti.
Aldatmaca kusursuz biimde ie yaramt.
Neredeyse.
Tek prz, antrede boynunda tornavidayla yatan, siyahlar iindeki kanl ynd. Cesedin stn arayan
Malakh, CIA logosu tayan bir telsiz ve cep telefonu bulduunda kendi kendine gld. Demek onlar bile
gcmn farknda. Pillerini karp, her iki aygt da ar bir bronz havanla ezdi. Yeniden Langdonm
yanna yrd. Profesr kaslp kalmt ve bir sre daha yle kalacakt. Gzleri heyecanla, profesrn
ak antasnn yannda duran ta piramide kayd. Nefesi kesildi, kalbi arpmaya balad.
Yllarca bekledim...
Aa uzanp, Mason Piramidini kaldrrken elleri hafife titredi. Parmaklarn yavaa yazlarn
stnde gezdirdi, kelimelerin yayd umut ona huu vermiti. Kendini daha fazla bysne kaptrmadan,
piramidi kapak tayla birlikte Langdonn antasna koydu ve fermuarn kapatt.
Yaknda piramidi bir araya getireceim... ok daha gvenli bir yerde.
antasn omzuna attktan sonra profesr de srtlamaya alt ama kondsyonlu fizii beklediinden
daha ard. Malakh onu koltukaltlarndan tutup, yerde srklemeye karar verdi. Malakh, gittii yeri
beenmeyecek, diye dnd.
Langdon srklerken, mutfaktaki televizyondan sesler ykseldi. Televizyondan ses gelmesi,
aldatmacann bir parasyd ve imdi Malakh onu kapatacakt. Kanalda, televizyon yoluyla misyonerlik
yapan biri Gklerdeki Babamz duasn cemaate okutuyordu. Malakh hipnotize olmu izleyicilerden
kann bu duann k kaynan bildiini merak etti.
Grup makama uyarak, ...Gkte olduu gibi yeryznde de... dedi.
Malakh, evet, diye dnd. Aadaki yukardakine, yukardaki aadakine benzer.
"... Ayartlmamza izin verme...
Bedenimizin zayflklarn terbiye etmemize yardm et.
Hepsi birden "... Kt olandan bizi kurtar... diye yalvard.
Malakh glmsedi. Bu zor olabilir. Karanlk byyor. Buna ramen, denedikleri iin onlar takdir etti.
Grnmeyen glerle konuup, yardm dileyen insanlarn bu modern dnyada soyu tkenmekteydi.
Ayini yapanlar, Amen! dedikleri srada, Malakh, Langdon yemek odasna srklyordu.
Malakh, Amon, diye dzeltti. Dininizin beii Msrdr. Tanr Afnon, Zeusun... Jpiterin... ve
Tanrnn tm yeni yzlerinin ncsyd. Bugne kadar dnyadaki her din onun ismini farkl ekillerde
seslendirmiti. Amen! Amin! Aum!
Misyoner, ncilden alntlar yapp melekleri, eytanlar, cennet ve cehennemde grevli ruhlarn
hiyerarisini anlatmaya balad. Onlar, Ruhlarnz kt glerden koruyun! diye uyard. Kalplerinizi
duayla yceltin! Tanr ve melekleri sizi duyacaktr!
Malakh doruyu sylediini biliyordu. Ama eytanlar da duyacak.
Malakh uzun zaman nce, sanat doru biimde uygulandnda, kiinin ruhani dnyaya giden kapy
aabileceini renmiti. Oradaki grnmeyen glerin, iyi ve kt, eitli biimleri vard. Ik olanlar
ifa veriyor, koruyor ve evrene dzen getiriyordu. Karanlk olanlar tam tersi i gryor, ykm ve karmaa
getiriyorlard.
Doru ekilde arldklarnda grnmeyen gler, kiinin dnyadaki arzusunu yerine getirmeye ikna
edilebilirdi... kiiye doast gler sunarlard. aran kiiye yapacaklar yardmn karlnda bu
gler adak isterlerdi; Iktan gelecekler yardmlar iin dua ve vg... Karanlktan gelecek yardmlar
iin kan dklmesi.
Adak ne kadar byk olursa, nakledilen g o denli byk olur. Malakh uygulamalara nemsiz
hayvanlarn kanyla balamt. Ama geen zamanla birlikte, adak seimleri daha cretkr olmutu. Bu
gece son adm atacam.
Kyametin gelecei uyarsn yapan vaiz, Dikkatli olun! diye bard. nsan ruhunun verecei son
sava yaknda yaplacak!
Malakh, sahiden de yle, diye dnd. Ve ben en byk savas olacam.
Elbette bu sava ok, ok nceleri balamt. Antik Msrda sanat mkemmelletirenler, tarihin
byk statlar haline gelmiler, halk kitlelerinin tesinde gelierek, Ikn gerek uygulayclar
olmulard. Yeryznde tanrlar gibi dolamlard. Bilgelikten payn almak iin dnyann br ucundan
gelen adaylarn yelie kabul edildii byk tapnaklar ina etmilerdi. Altn insanlardan bir nesil
domutu. Ksa bir sre iin insanlk kendini ykseltip, dnyevi balarndan kurtulacak gibi olmutu.
Antik Gizemlerin altn a.
Ama etten vcuda gelen insan; kibir, nefret, sabrszlk ve hrs gnahlarna kolay aldanan bir varlkt.
Zaman iinde sanat yozlatranlar, arptarak, kendi karlar iin kullananlar olmutu. Bu arptlm
eklini karanlk gleri armak iin kullanmlard. Bylece yeni bir sanat meydana gelmiti... Daha
gl, hzl ve sarho edici etkisi olan bir sanat.
ite benim sanatm bu.
Byk eserim bu.
Aydnlanm statlar ile onlarn ezoterik kardelikleri ktln doduuna tank olmular ve
insanln, yeni bulduu bu bilgiyi kendi trnn iyilii iin kullanmadn grmlerdi. Bu yzden layk
olmayanlarn ulamasn engellemek amacyla bilgeliklerini saklamlard. Sonunda, her ey tarihin iinde
kaybolup gitmiti.
Bunu Cennetten Kovulu takip etmiti.
Ve srekli bir karanlk.
Gnmze kadar statlarn asil torunlar azimle alarak, Ik aram, gemite kaybettikleri gc
yeniden ele geirmeye uram ve karanl uzak tutmaya abalamlard. Onlar, yeryzndeki tm
dinlerin kiliselerinde, tapnaklarnda ve mabetlerindeki kadn ve erkek rahiplerdi. Zaman hatralar
silmi... onlar gemilerinden ayrmt. Bir zamanlar hikmetin akt Kaynaktan artk haberleri yoktu.
Onlara, yani imann yeni muhafzlarna atalarnn ilahi gizemleri sorulduunda bunlar kfirlik olarak
nitelendirip, iddetle sahipsiz brakmlard.
Malakh, acaba gerekten unuttular m, diye dnd.
Antik sanatn tns, Musevilikteki mistik Kabalaclardan slamiyetteki ezoterik Sufilere kadar,
dnyann her kesinde hl yanklanyordu. zlerine Hristiyanln gizli ritellerinde, Aai Rabbaninin
Tanry yeme ayinlerinde, azizler, melekler ve eytanlarn hiyerarisinde, ilahi ve sihirli szlerinde,
kutsal takvimin astrolojik temellerinde, kutsama cppelerinde ve sonsuz hayat vaadinde rastlamak
mmknd. imdi bile papazlar dumanl buhurdanlar sallayarak, kutsal canlar alarak ve kutsal su
serpitirerek kt ruhlar kovuyorlard. Hristiyanlar hl doast eytan karma hnerlerini
kullanyorlard; inanlarndaki bu eski uygulama sadece eytanlar kovmak iin deil, ayn zamanda
armak iin de yaplrd.
Ve hl gemilerini anlayamyorlar m?
Kilisenin gizemli gemii, en ok merkez ssnde belirgindi. St. Peters Meydanndaki Vatikan
ehrinde byk bir Msr obeliski duruyordu. sa ilk nefesini almadan bin yz yl nce yaplmt. Bu
kutsal ve esrarl abidenin ne orayla, ne de modern Hristiyanlkla bir ilgisi vard. Ta bir kule, duyulmak
iin haykryordu. Her eyin nerede baladn hatrlayan birka bilge iin bir antt. Antik Gizemlerin
rahminden doan bu kilisede hl onun ayinleri ve sembolleri kullanlyordu.
Hepsinin stnde tek bir sembol.
Sunaklarn, cppelerin, kulelerin ve Kutsal Kitapn stnde Hristiyanln tek bir simgesi vard,
kurban edilen, deerli bir insan. Hristiyanlk, kurban vermenin dntrc gcn dier inanlardan
ok daha iyi anlamt. imdi bile sann yapt fedakrl yceltmek iin mritleri oru tutarak, byk
perhize girerek, gelirlerinden kiliseye vererek, kendi kk adaklarn sunuyorlard.
Elbette bu adaklarn hepsi nemsiz. Kan yoksa... gerek adak da yoktur.
Karanln gleri uzun zaman boyunca kan adan kabul etmilerdi ve bu sayede ylesine
glenmilerdi ki, iyilik gleri artk onlar dengelemekte sknt yayordu. Yaknda Ik tamamyla
kararacak ve karanln uygulayclar insanlarn zihinlerinde zgrce hareket edebileceklerdi.
97. BLM
Sato, Sekiz Franklin Meydan diye bir yer olmal, diye srar etti. Bir daha bak!
Masasnda oturan Nola Kaye, kulakln bana yerletirdi. Efendim, her yere baktm... D.C.de bu
adres yok.
Sato, Ama u anda Bir Franklin Meydannn atsndaym, dedi. Sekiz de olmal!
Bakan Sato bir atda m? Bekleyin. Nola yeni bir arama balatt. Bakan Satoya bilgisayar
korsanndan bahsetmeyi dnd ama Sato imdilik Sekiz Franklin Meydanna kilitlenmi gibiydi. Zaten
Nola tm bilgiye sahip deildi. u lanet olas sistem gvenlii nerede ki?
Ekrana bakan Nola, Tamam, dedi. Sorunu anladm. Bir Franklin Meydan binann ad... adresi deil.
Asl adres 1301 K Soka.
Haber bakann kafasn kartrm gibiydi. Nola aklamaya vaktim yok... Piramit ak bir ekilde
Sekiz Franklin Meydan adresini iaret ediyor. Nola oturduu yerde aniden doruldu. Piramit belirli bir
adresi mi iaret ediyor?
Sato, Yazda, Sr Dzenin iinde gizli- Sekiz Franklin Meydan diyor, diye devam etti.
Nola pek anlam veremiyordu. Dzen dedii... mason veya kardelik tarikatlar gibi bir ey mi?
Sato, yle sanyorum, diye yant verdi.
Nola bir sre dndkten sonra yeniden klavyeyi tulamaya balad. Efendim, meydandaki sokak
numaralar geen yllar iinde deimi olabilir mi? Yani, eer bu piramit efsanede iddia edildii kadar
eskiyse, belki de piramit yapld srada Franklin Meydanndaki numaralar farklyd. Sekiz saysn
iermeden dzen ve Franklin Meydan ve Washington D.C yazarak yeni bir arama balatyorum... Bu
ekilde bir fikir edinebiliriz tabii eer... Arama sonular belirirken, cmlesini yanda kesti.
Sato, Ne buldun? diye sordu.
Nola listedeki ilk sonuca bakt. Msrdaki Byk Piramitin hayranlk uyandrc bir resmi, Franklin
Meydanndaki bir binaya ayrlan web sitesi anasayfasnn arka plann oluturuyordu. Bu bina
meydandaki dierlerine hi benzemiyordu.
Veya bu adan ehirdeki baka hibir binaya da benzemedii sylenebilirdi.
Nolann donup kalmasna neden olan binann acayip mimarisi deil, amacnn aklamasyd. Web
sitesine gre, bu allmadk yap; eski bir gizli tarikat tarafndan... ve yine bu tarikat iin... kutsal bir
mabet olarak ina edilmiti.
98. BLM
Robert Langdon korkun bir baarsyla kendine gelmeye balamt.
Neredeyim?
Her neredeyse, etraf karanlkt. Zifiri bir karanlk ve lm sessizlii...
Kollar iki yannda, srtst yatyordu. Akl karm bir halde el ve ayak parmaklarn hareket
ettirmeye alt ve armadan hareket ettiklerini anlamak onu rahatlatt. Neler oldu? Baars ve mutlak
karanlk dnda, her ey normale benziyordu.
Neredeyse her ey...
Langdon, fazlasyla dzgn, cam gibi sert bir yzeyin stnde yattn fark etti. Ama bundan daha da
garibi, muntazam yzey plak teniyle; omuzlar, srt, uyluklar, kalas, baldrlaryla dorudan temas
halindeydi. plak mym? aknlkla ellerini vcudunda gezdirdi.
Tanrm! Kyafetlerim nerede?
Sis perdesi karanln iinde dalmaya balaynca hatrladktan Langdonn gznn nnden geti...
korkutucu fotoraf kareleri... l bir CIA ajan... dvmeli bir canavarn yz... bann yere arpmas.
Resimler hzla akmaya balad... imdi Katherine Solomonn yemek odasnda balanm ve az tkanm
grntsn mide bulantsyla hatrlyordu.
Tanrm!
Langdon dikilip oturmaya kalkt, ama bunu yaparken, aln birka santim stnde duran bir eye arpt.
Kafatasna ac dalgas yaylrken, bilincini kaybeder gibi oldu ve geri dt. Sersemlemi bir halde
ellerini uzatp, karanlkta engelin ne olduunu bulmak iin yoklad. Bulduu ey ona anlam ifade etmedi.
Bu odann tavan otuz santimden daha alak gibiydi. Neresi buras? Dnmek iin kollarn atnda, iki
eli birden yan duvarlara arpt.
imdi gerei kavramaya balyordu. Robert Langdon bir odada deildi.
Bir kutunun iindeyim!
Tabut benzeri kk kutuya, var gcyle yumruklaryla vurmaya balad. st ste defalarca, yardm
isteyerek bard. Onu saran dehet, her geen saniye artarak sonunda dayanlmaz seviyeye geldi.
Canlyken gmldm.
lgn bir panik iinde, kollar ve bacaklaryla tm gcn vererek ittii halde tuhaf tabutun kapa
yerinden kmldamad. Tek anlayabildii kutunun fiberglastan yapldyd. Hava geirmiyor, ses
geirmiyor, k geirmiyor, iinden klmyordu.
Bu kutunun iinde boularak leceim.
Kkken dt derin kuyuyu ve dipsiz ukurun karanlnda suyla mcadele ederek geirdii
korkun geceyi hatrlad. Yaad bu travma Langdonn psikolojisini etkileyerek, kapal yerlerde kalma
korkusuyla yaamasna yol amt.
Bu gece canlyken gmlen Robert Langdon, en byk kbusunu yayordu.
Malakhn yemek odasndaki Katherine Solomon, yerde sessizce titredi. Teller el ve ayak bileklerini
kesmiti. En ufak bir hareketiyle balar sanki daha da sklayordu.
Dvmeli adam Langdona vahice saldrp onu bayltm, baygn vcudunu deri anta ve ta piramitle
birlikte yerde srklemiti. Katherine nereye gittiklerini bilmiyordu. Kendilerine elik eden ajan lmt.
Dakikalardr tek bir ses duymuyor, Langdon ile dvmeli adamn hl evde olduklarndan phe ediyordu.
Yardm istemek iin lk atmaya alyor, ama bunu her denediinde azndaki tka nefes borusuna
tehlikeli biimde yaklayordu.
Yerde yaklaan ayak seslerini duyunca, birisinin yardma geldii midiyle ban evirdi. Onu
yakalayan kiinin dev silueti kap eiinde belirdi. On yl nce ailesinin evindeki grntsn hatrlaynca
Katherine rkp geri ekildi.
Ailemi ldrd.
Adam imdi ona doru yryordu. Langdon ortalarda yoktu. Adam melip, onu belinden kavrad ve
kaba bir ekilde omzuna att. Tel bileklerini keserken, azndaki tka ac dolu lklarn bastrd. Onu
koridordan, daha bugn birlikte sakince ay itikleri oturma odasna doru gtrd.
Beni nereye gtryor?!
Katherinei oturma odasndan geirirken, akamst hayranlkla bakt Gzeller yalboya
tablosunun nnde durdu.
Dudaklar Katherinein kulaklarna deen adam, Bu resmi beendiini sylemitin, diye fsldad.
Memnun oldum. Grdn son gzellik bu olabilir.
Bunu syledikten sonra, uzanp avu iini dev erevenin sa kenarna bastrd. Katherinein akn
baklar altnda, resim adeta dner bir kap gibi duvarn iine doru evrildi. Gizli bir geit.
Katherine kvranarak kurtulmaya alt ama adam onu skca tutarak, tablonun arkasndaki akla
tad. Gzeller arkalarndan dnerek kapanrken, Katherine tablonun arkasndaki youn yaltm
grd. Anlalan, burada kan seslerin d dnyadan duyulmamas gerekiyordu.
Tablonun arkas, odadan ok bir koridora benziyordu. Adam onu koridorun sonuna kadar tayp, ar
bir kapy at ve buradan kk bir sahanla geirdi. Katherine, bodruma inen dar bir rampadan aa
bakyordu. lk atmak iin nce nefes ald ama tka onu bouyordu.
ni dik ve dard. ki yandaki beton duvarlar, aadan yaylan mavimsi bir kla renklenmiti. Yukar
doru ykselen, kokularn rktc bir karmyla ykl hava; kimyasallarn sert sr, ttsnn yumuak
sakinlii, insan terinin topraks kokusu ve hepsini bastran hayvani bir korku atmosferiyle... scak ve
keskindi.
Rampann sonuna geldiklerinde adam, Uratn bilim beni etkiledi, diye fsldad. Umarm
benimki de seni etkiler.
99. BLM
CIA ajan Turner Simkins, baklarn Warren Bellamyden ayrmadan Franklin Meydannn
karanlnda meldi. Henz yemi yutan olmamt ama daha erkendi.
Simkinsin telsizinden ses gelince, adamlarndan birinin bir ey yakalad midiyle cevap verdi. Ama
telsizdeki Satoydu. Yeni bilgiler almt.
Onu dinleyen Simkins, endiesine hak verdi. Bekleyin, dedi. Bakalm bir ey grecek miyim?
Sakland allarn arasndan srnp, meydana girdii yne doru bakt. Biraz kprdadktan sonra
sonunda grebiliyordu.
Lanet olsun.
Cami benzeri bir binaya bakyordu. Daha byk iki binann arasndaki Maribi cephe, ok renkli
desenlerin arasna denmi toprak rengi parlak karolardan yaplmt. byk kapnn stndeki, iki
dizi kavisli dar pencereden, davetsiz yaklaanlara ate aacak Arap okular her an frlayacak gibiydi.
Simkins, Gryorum, dedi.
Hareket var m?
Yok.
Gzel. Pozisyonu deitirip, oray dikkatle gzetlemeni istiyorum. smi Almas Tapna{80} ve mistik
bir tarikatn genel merkezi.
Simkins, D.C. blgesinde uzun sredir almasna ramen, daha nce ne bu tapnan ismini, ne de
Franklin Meydannda genel merkezi bulunan mistik bir tarikat duymutu.
Sato, Bu bina, Mistik Tapnan Soylularnn Kadim Arabi Tarikat adl bir gruba ait, dedi.
Hi duymadm.
Sato, Duyduunu dnyorum, dedi. Daha ok Shriners ismiyle bilinen, masonlarla balantl bir
topluluk.
Simkins sslemeli binaya pheyle bakt. Shiners m? ocuklar iin hastaneler yaptran adamlar
m? Krmz fesler giyip, geit trenlerinde yryen hayrsever bir kardelikten daha zararsz bir tarikat
dnemi- yordu. Buna karn Sato hl kayglyd.
Efendim, eer hedefimiz bu binann Franklin Meydanndaki tarikat olduunu fark ederse, adrese
gerek duymayacaktr. Randevuyu es geip, doruca bu yere gidecektir.
Ben de aynen yle dnyorum. Gzn giriten ayrma.
Peki efendim.
Ajan Hartmann, Kalorama Heightstan haber verdi mi?
Hayr efendim. Size telefon amasn istemitiniz.
Evet, aramad.
Saatine bakan Simkins, tuhaf, diye dnd. Ge kalm.
100. BLM
Robert Langdon zifiri karanlkta plak ve tek bana, titreyerek yatyordu. Korku, kaslarn felce
urattndan, artk ne yumrukluyor, ne de baryordu. Bunun yerine gzlerini kapatp, gmbrdeyen
kalbiyle paniklemi nefesini kontrol etmek iin elinden geleni yapyordu.
Kendini, geceleyin, byk gkyznn altnda yatyorsun, diye telkin etmeye alt. stnde
kilometrelerce ak alandan baka hibir ey yok.
Kapal MRI makinesinde kalmaya ancak bu sakinletirici hayal ve doz Valiumla dayanabiliyordu.
Ama bu gece, kurduu hayalin nedense hi etkisi olmuyordu.
Katherine Solomonn azn tkayan bez geri kam, onu bouyordu. Onu esir alan adamn omzunda
dar bir rampadan, bodrumdaki karanlk koridora inmilerdi. Koridorun sonunda, rktc bir krmzms
mor n aydnlatt bir oda olduunu grd, ama oraya kadar gitmediler. Adam yan taraftaki kk bir
odada durup onu ieri tad ve ahap bir iskemleye oturttu. Bal ellerini, hi kprdatamamas iin
iskemlenin arkasna ald.
Katherine bileklerindeki tellerin daha da derin kesikler atn hissediyordu. Nefes alamamann
yaratt panik yznden acy pek hissetmiyordu. Boaznn iyice gerisine kaan bez yzden igdsel
olarak ryordu. Gr daralmaya balad.
Arkasndaki dvmeli adam kapy kapatp at. Artk Katherinein gzleri iyice sulandndan,
hemen yaknndaki nesneleri bile ayrt edemiyordu. Her ey bulanklamt.
nnde, ekli bozulmu renkli bir vcut belirdi. Katherine baylmann eiindeyken, gzlerinin
seirdiini hissetti. Pullarla kapl bir kol uzanp, azndaki bezi ekti.
Derin soluklar alan Katherinein cierlerine hava dolarken bir ksryor, bir nefesi kesiliyordu.
Gr yavaa berraklamaya balaynca kendini eytann yzne bakarken buldu. Bu grnt insan
saylmazd. Boynunu, yzn ve tral ban garip sembollerden oluan dvmelerle rtmt. Bann
tepesindeki ufak bir daire hari, vcudunun her bir noktas dvmelerle ilenmiti. Gsndeki ift bal
Zmrdanka kuu, gs ularndan oluan gzleriyle lmn sabrla bekleyen a bir akbaba gibi
bakyordu.
Adam, Azn a, diye fsldad.
Katherine canavara tiksinerek bakt. Ne?
Adam, Azn a, diye yineledi. Yoksa bez geri gelir.
Katherine titreyerek azn at. Adam kaln, dvmeli iaretparman dudaklarnn arasna soktu.
Diline dokunduunda Katherine kusacan sand. Adam slak parman karp, tral bann tepesine
gtrd. Gzlerini kapatp, tkr derisindeki dvme yaplmam daireye srd.
Grmek istemeyen Katherine ban evirdi.
Oturduu yer bir tr kazan dairesine benziyordu; duvarlarda borular, guruldayan sesler ve floresan
klar vard. Etrafna henz iyice bakamamt, ama gzleri yannda, yerde duran bir eye takld. Bir
kyafet yn vard; balk yaka kazak, tvit spor ceket, mokasenler, Mickey Mouse saat.
Tanrm! nnde duran dvmeli hayvana dnd. Roberta ne yaptn?
Adam, , diye fsldad. Yoksa seni duyar. Yan tarafa adm atp, arkasn iaret etti.
Langdon orada yoktu. Katherinein tek grebildii; devasa, siyah bir fiberglas kutuydu. Rahatsz edici
bir ekilde, savatan eve gnderilen cesetlerin konulduu ar sandklara benziyordu. Kocaman iki
mandalla, sandk skca kapatlmt.
Katherine, Onun iinde mi? dedi. Ama... boulacak!
Adam. Hayr, boulmayacak, derken, duvardan sandn alt ksmna ilerleyen effaf borular gsterdi.
Ama boulmak iin dua edecek.
Kesif karanlktaki Langdon, d dnyadan gelen seslerin bouk titreimlerini dinledi. Sesler? Sand
yumruklayp, var gcyle barmaya balad. mdat! Kimse duyuyor mu?!
Uzaklardan, ksk bir ses duyuldu. Robert! Tanrm, hayr! HAYIR! Bu sesi tanyordu. Katherinedi ve
korkmutu. Buna ramen, sesi duyduuna memnun oldu. Ona seslenmek iin derin bir nefes ald ama
boynunun arkasnda beklenmedik bir ey hissedince aniden durdu. Kutunun altndan hafif bir esinti geliyor
gibiydi. Bu olabilir mi? Tam olarak anlamak iin kprdamadan durdu. Evet, kesinlikle. Ensesindeki
tylerin havann hareketiyle kprdadn hissedebiliyordu.
Langdon hemen sandn alt ksmnda havann geldii yeri aramaya balad ve ksa srede buldu. Minik
bir havalandrma var! Kk aklk, lavabolarn gider delii gibiydi ama buradan yukar doru yumuak
ve srekli bir esinti geliyordu.
eri hava pompalyor. Boulmam istemiyor.
Bu rahatlk ksa srd. imdi havalandrmadaki delikten korkun bir ses geliyordu. Akan svnn
pheye yer brakmayan tkrts... ve ona doru geliyordu.
Katilerine, borulardan birinden Langdonn sandna doru ilerleyen berrak svya aknlk iinde
bakt. Manzara, sapk bir sihirbazn sahne gsterilerini andryordu.
Sanda su mu pompalyor?
Tellerin, bileklerini derinden kesmesine aldr etmeyen Katherine, balarna asld. Tek yapabildii
panik iinde bakmakt. Langdonn aresizlikle yumrukladn duyabiliyordu, ama su kutunun alt ksmna
ulatnda yumruklama kesildi. rktc bir sessizlik an oldu. Ardndan yumruklama yeni bir
aresizlikle tekrar balad.
Katherine, Onu kar! diye yalvard. Ltfen! Bunu yapamazsn!
Bilirsin, boulmak korkun bir lmdr. Adam daireler izerken sakin bir sesle konuuyordu.
Asistann Trish, sana nasl olduunu anlatabilir.
Katherine sylediklerini duymutu ama anlamakta glk ekiyordu.
Adam, Benim de bir zamanlar neredeyse boulduumu hatrlarsn, diye fsldad. Ailenin
Potomactaki maliknesinde olmutu. Aabeyin beni vurdu ve Zachin kprsnden buzlarn stne
dtm.
Katherine nefret dolu gzlerle ona bakt. Annemi ldrdn gece.
O akam tanrlar beni korudu, dedi. Ve ilerinden biri olmam iin... bana yol gsterdiler.
Langdonn bann altndan kutuya dolan su scakt... vcut ssndayd. Sv imdiden birka santim
ykselmi ve plak vcudunun arka tarafn tamamen iine almt. Gskafesinden yukar trmanrken,
Langdon ac gerein hzla yaklatn hissetti.
leceim.
Yeni bir panikle kollarn kaldrd ve yeniden lgnca yumruklamaya balad.
101. BLM
Katherine alayarak, Onu dar karmalsn! diye yalvard. Ne istersen yapacaz! Sular sandn
iine dolarken Langdonn daha da iddetli yumrukladn duyabiliyordu.
Dvmeli adam, glmsedi. Sen aabeyinden daha kolaysn. Srlarn bana anlatmas iin Petera
yapmak zorunda kaldklarm...
Katilerine, O nerede? diye sordu. Peter nerede?! Syle bana! Ne istiyorsan onu yaptk! Piramidi
zdk ve...
Hayr, piramidi zmediniz. Oyun oynadnz. Bilgiyi benden saklayp, evime bir hkmet ajan
getirdiniz. Bu davran dllendireceimi sanmyorum.
Hkrklara boulan Katherine, Baka seeneimiz yoktu, dedi. CIA seni aryor. Yanmza bir ajan
verdiler. Sana her eyi anlatacam. Robert kart! Katherine, Langdonn sandn iinde barp,
yumrukladn duyabiliyor ve suyun borunun iinden akmaya devam ettiini grebiliyordu. Fazla vakti
olmadnn farkndayd.
nnde duran dvmeli adam, enesini okayarak sakin bir tonla konuuyordu. Herhalde Franklin
Meydannda beni bekleyen ajanlar vardr, yle deil mi?
Katherine hibir ey sylemeyince adam iri ellerini onun omuzlarna koyup, yavaa kendine doru
ekti. Kollar hl sandalyenin arkasnda tellerle bal olduundan, kadnn omuzlar gerilirken,
kopacakm gibi acyla yand.
Katherine, Evet! dedi. Franklin Meydannda ajanlar var!
Adam, onu daha kuvvetli ekti. Kapak tandaki adres ne?
Bileklerindeki ve omuzlarndaki ar dayanlmazd ama Katherine bir ey sylemedi.
imdi de syleyebilirsin Katherine veya kollarn krar tekrar sorarm.
Acyla soluk alrken, Sekiz! dedi. Eksik say sekiz! Kapak tanda: Sr Dzenin iinde sakl -
Sekiz Franklin Meydan! yazyor. Yemin ederim. Sana baka ne syleyeceimi bilmiyorum! Sekiz
Franklin Meydan!
Adam omuzlarn brakmyordu.
Katherine, Tm bildiim bu! dedi. Adres bu! Beni brak! Robert o hcreden kart!
Adam, Yapardm... dedi. Ama bir sorun var. Yakalanmadan Sekiz Franklin Meydanna gidemem.
Bana o adreste ne olduunu syle.
Bilmiyorum!
Peki piramidin tabanndaki sembol ne? Alt ksmndaki? Anlamn biliyor musun?
Tabanda ne sembol var? Katherine onun neden bahsettiini bilmiyordu. Tabanda sembol falan yok.
Dmdz, bo ta!
Tabut benzeri sandktan gelen bouk imdat arlarna alt anlalan dvmeli adam, sakince
Langdonn antasnn yanna gidip, piramidi kard. Sonra Katherinein yanna dnp, tabann
grebilmesi iin tam gznn nnde tuttu.
Katherine kaznm sembolleri grnce, hayretle soluunu yuttu.
Ama... bu imknsz!
Piramidin tm taban karmakark oymalarla doluydu. Orada daha nce hibir ey yoktu! Buna
eminim! Bu sembollerin ne anlama gelebileceine dair, hibir fikri yoktu. Her trl mistik gelenei
kapsyor gibiydiler. Katherine ilerinden pek ounu tanmyordu bile.
Tam bir karmaa.
Bunun ne anlama geldiini... bilmiyorum.
Adam, Ben de, dedi. Neyse ki elimizde bir uzman var. Sanda bir gz att. Ona soralm, olmaz
m? Piramidi sandn yanna tad.
Katherine ksa sren bir mitle, kapan kilidini aacan sand. Ama adam sakince kutunun stne
oturup, yan taraftaki kk bir paneli kaydrd ve sandn stndeki pleksiglas pencereyi ortaya kard.
Ik!
Langdon gzlerini ksarak yukardan gelen k huzmesine bakt. Gzleri a alnca, midi yerini
akl karklna brakt. Sandn st ksmndaki pencere gibi bir eye bakyordu. Bu pencereden beyaz
tavan ve floresan n grd.
Aniden dvmeli yz stnde belirip, ona yukardan bakt.
Langdon, Katherine nerede? diye bard. kar beni!
Adam glmsedi. Arkadan Katherine burada, benimle, dedi. Onun hayatn kurtaracak g bende.
Seninkini de yle. Ama senin vaktin kstl, bu yzden dikkatle dinlemeni neririm.
Langdon, onu camn arkasndan glkle duyabiliyordu. Gsne yaklaan su, biraz daha ykselmiti.
Adam, Piramidin tabannda semboller olduunun farknda msn? diye sordu.
Yukardayken yerde yatan piramidin tabanndaki semboller dizisini grm olan Langdon, Evet! diye
bard. Ama ne olduklar hakknda fikrim yok! Sekiz Franklin Meydanna gitmelisin! Cevap orada!
Kapak tanda...
Profesr, CIAin orada beni beklediini ikimiz de biliyoruz. Tuzaa dmeye hi niyetim yok. Ayrca,
zaten sokak numaras da gerekmiyor. O meydanda uygun olabilecek tek bir bina var, o da Almas Shrine
Temple. Baklarn Langdona indirip sustu. Mistik Tapnan Soylularnn Kadim Arabi Tarikat.
Langdonn akl karmt. Almas Shrine Temple biliyordu ama Franklin Meydannda olduunu
unutmutu. Dzenden kast Shriners' myd? Tapmaktan, gizli bir merdivenin stnde mi duruyor?
Tarihi adan hi anlam ifade etmiyordu ama Langdon u anda tarihi tartabilecek bir durumda deildi.
Evet! diye bard. Oras olmal! Sr Dzenin iinde gizli! O binay biliyor musun?
Kesinlikle! Langdon kulaklarn ykselen suyun stnde tutmak iin zonklayan ban kaldrd. Sana
yardm edebilirim! kar beni!
Yani piramidin tabanndaki sembollerle bu binann ne ilgisi olduunu bana syleyebilir misin?
Evet! Brak sembollere bakaym!
ok iyi o zaman. Bakalm ne bulacaksn!
Acele et! Scak sv etrafnda ykselirken, Langdon adamn kilidi aaca beklentisiyle kapa yukar
itti. Ltfen! abuk! Ama kapak almad. Bunun yerine piramidin tabam pleksiglas pencerede belirdi.
Langdon panik iinde bakt.
Herhalde buradan yeterince yakndr? Adam piramidi dvmeli elleriyle tutuyordu. Hzl dn
profesr. Tahminimce altm saniyeden az vaktin var.
102. BLM
Robert Langdon, keye sktrlan bir hayvann mucizevi bir g gsterebileceini hep duyard. Ama
sand alttan var gcyle ittirdiinde, hibir ey yerinden kprdamad. Etrafndaki sv ykselmeye
devam ediyordu. Nefes almak iin yirmi santimden az bir yer kaldndan, ban kalan hava boluuna
kaldrmt. imdi pleksiglas pencereyle yz yzeydi. Gzleri ile ta piramidin taban arasnda ise birka
santimlik mesafe vard.
Bunun ne anlama geldiini bilmiyorum.
Mason Piramidinin, sertletirilmi balmumu ve ta tozunun altnda yz yl akn bir sredir gizlenen
son yazs artk ortaya kmt. Akla gelebilecek her trl gelenein -simya, astroloji, hanedanlk, semavi
dinler, sihir, saylar, mhr, Yunan, Latin- sembollerinden oluan mkemmel kare bir tabloydu. Sonu
olarak, bu bir sembol karmaasyd; harfleri dzinelerce farkl dil, kltr ve zaman diliminden gelen, bir
kse alfabe orbasyd.
Tam bir karmaa.
Simgebilim Profesr Robert Langdon, yapt en lgn akademik yorumlarda bile, sembollerden
oluan bu karenin anlam verecek ekilde nasl deifre edileceini bulamazd. Karmaann iinden kan
Dzen mi? imknsz.
Sv imdi ademelmasna gelmiti ve Langdon, kapld dehet seviyesinin svyla birlikte ykseldiini
hissedebiliyordu. Sanda vurmaya devam etti. Piramit alay edercesine ona bakyordu.
Langdon mitsizlik iinde, zihin enerjisinin her bir zerresini sembolerden oluan dama tahtasna
younlatrd. Bunlar ne anlama gelebilirler? Maalesef, karm birbiriyle ylesine uyumsuzdu ki,
nereden balayacan bilemiyordu. Tarihin ayn dnemlerine bile ait deiller!
Katherinein, kutunun dndan gelen bouk fakat anlalr sesini duyabiliyordu. Kadn, Langdon
serbest brakmas iin alayarak yalvaryordu. zm yolu bulamamasna karn, yaklaan lm,
vcudundaki her bir hcrenin cevab bulmak iin almasna neden olmu gibiydi. Daha nce hi
deneyimlemedii tuhaf bir ekilde, zihninin aldn hissetti. Dn! Tabloya dikkatle bakp, ipucu arad
-bir desen, gizli bir kelime, zel bir simge, herhangi bir ey- ama grd, birbiriyle ilgisiz sembollerden
oluan bir tabloydu. Karmaa.
Langdon her geen saniye, vcuduna rktc bir uyuukluun hkim olduunu hissediyordu. Sanki
bedeni, zihnini lm acsndan korumaya hazrlanyordu. Su artk kulaklarna dolmak zereydi. Ban
olabildiince yukar kaldrarak, sandn kapana dayad. Gznn nnden korkutucu sahneler gemeye
balamt. New Englandda bir olan ocuu karanlk bir kuyunun dibinde suyla cebelleiyordu.
Romadaki bir adam, ters evrilmi bir tabutun iinde iskeletin altnda kalmt.
Katherinein haykrlar gittike artyordu. Duyabildii kadaryla, deli bir adam ikna etmeye
alarak, Langdonn Almas Shrine Templea gitmeden piramidi deifre edemeyecei konusunda srar
ediyordu. Belli ki bulmacann eksik paras o binada! Tm bilgiye sahip olmadan Robert piramidi nasl
deifre edebilir?
Langdon, onun abalarn takdir ediyordu ama, Sekiz Franklin Meydannn Almas Shrine Temple
iaret etmediinden emindi. Zaman izelgesi batan aa yanl. Efsaneye gre Mason Piramidi,
1800lerin ortalarnda, Shrinersdan on yllar nce yaplmt. Aslnda Langdon o zamanlar buraya
Franklin Meydan dendiini de sanmyordu. Kapak ta, var olmayan bir adresteki, ina edilmemi bir
binay gsteriyor olamazd. Sekiz Franklin Meydan her ne ise... 1850de var olmak zorundayd.
Ne yazk ki Langdon hibir ey bulamyordu.
Zaman izelgesine uyacak herhangi bir ey bulabilmek iin hafzasn yoklad. Sekiz Franklin
Meydan? 1850de var olan bir ey. Hibir sonuca varamad. Su artk kulaklarndan ieri szyordu.
Korkusuyla mcadele ederek, camdaki sembol tablosuna bakt. Aradaki balanty anlamyorum!
Telatan ldrmak zere olan zihni, bulabildii uzak yakn tm benzerlikleri dkmeye balad.
Sekiz Franklin Meydan ...{81} Sekiz Franklin Karesi... kareler... sembol tablosu bir kare... kare ve
pusula mason sembolleridir... Masonik sunaklar karedir... karelerin doksan derecelik alar vardr. Su
ykselmeye devam ediyordu ama Langdon bu dnceyi aklndan uzaklatrd. Franklin kelimesinde sekiz
harf var... 8 yan yatrldnda sonsuzluk semboldr... sekiz numerolojide yok etmenin saysdr...
Langdonn hibir fikri yoktu.
Kutunun dndaki Katherine hl yalvaryordu, ama artk sular bann etrafnda alkaland iin
Langdon konumasn kesik kesik duyuyordu.
... bilmeden imknsz... kapak tann mesaj aka... sr... iinde gizli...
Sonra sesi kesildi.
Langdonm kulaklarndan ieri akan su, Katherinein son szlerini bomutu. Anne karn gibi bir
sessizlik etrafn kaplaynca, gerekten leceini anlad.
Sr... iinde gizli...
Katherinein son szleri mezarnn sessizliinde yankland.
Sr... iinde gizli.
Langdon tuhaf bir ekilde, bu kelimeleri daha nce defalarca duyduunu fark etti.
Sr... iinde gizli.
imdi bile Antik Gizemler onunla alay eder gibiydi. Sr... iinde gizli. nsanlarn Tanry gklerde
deil... kendi iinde aramas gerektiini syleyen gizemlerin temel retiiydi. Sr... iinde gizli. Tm
byk mistik retmenlerin verdii mesaj buydu.
Mesih sa, Tanrnn krall iinizdedir, demiti.
Pisagor, kendinizi tanyn, demiti.
Hermes Trismegistus, szler tanr olduunuzu bilmez misiniz, demiti.
Liste bylece uzayp gidiyordu.
Tm alarn mistik retileri bu fikri iletmeye almlard. Sr... iinde gizli. Buna ramen insanlar,
Tanry grebilmek iin yzlerini gkyzne evirmilerdi.
Langdon iin bu farkndalk, byk bir kinaye haline gelmiti. Kendinden nceki btn krler gibi
gzn gkyzne dikmi olan Robert Langdon, birden grd.
Onu adeta yldrm gibi arpmt.
Sr
Dzenin iinde gizli
Sekiz Franklin Karesi
Bir anda her eyi anlad.
Kapak tandaki mesaj netleti. Tad anlam, gece boyunca karsnda durmutu. Kapak tandaki
metin, tpk piramidin kendisi gibi bir bireim -paralanm ifre-, paralar halinde yazlm bir mesajd.
Anlam o kadar basit bir tarzda saklanmt ki, Katilerine ile bunu fark edemediklerine inanamyordu.
Ama bundan daha da artc olan, kapak tandaki mesajn gerekten de piramidin tabanndaki
sembol tablosunun nasl zleceini anlatmasyd. ok basitti. Tpk Peter Solomon'n syledii gibi;
altn kapak ta. karmaann iinden dzen karacak gl bir tlsmd.
Langdon kapaa vurup barmaya balad. Biliyorum! Biliyorum!
stnde duran ta piramit uzaklarken onun yerinde beliren dvmeli bir yz kk pencereden doruca
ona bakt.
Langdon, zdm! diye bard. kar beni!
Dvmeli adam konuurken, Langdon'n suyun altndaki kulaklar hibir ey duymad. Ama gzleri,
adamn dudaklarnn iki kelimeyi sylediini grd. Syle bana.
Su neredeyse gzlerine kadar gelen Langdon, Syleyeceim! dedi. kar beni! Her eyi
aklayacam! ok basit.
Adamn dudaklar bir kez daha hareket etti. Ya imdi syle... ya da l
Su, son kalan hava boluunu da doldururken, Langdon dudaklarn su seviyesinin stnde tutmak iin
ban iyice geriye att. Bunu yaparken gzlerine kaan scak su, grn bulandrd. Srtn gererek,
dudaklarn pleksiglas cama dayad.
Ardndan, kalan havann son saniyelerinde Robert Langdon, Mason Piramidinin nasl deifre edilecei
srrn onunla paylat.
Konumasn bitirdiinde, sv dudaklarna kadar ykseldi. Langdon, igdleriyle son bir nefes alp,
azn smsk kapatt. Hemen ardndan sular her yann tamamyla kaplam, tabutun stne ulaarak,
pleksiglas pencerede yaylmaya balamt.
Malakh, baard, diye dnd. Langdon piramidin nasl zleceini buldu.
Cevap ok basitti. ok akt.
Pencerenin altndaki Robert Langdonn su iindeki yz, aresiz ve yalvaran gzlerle ona bakyordu.
Malakh ban iki yana sallayp, yavaa unlar syledi: Teekkrler profesr. lmden sonraki
hayatn tadn kar.
103. BLM
yi bir yzc olan Robert Langdon, hep boulmann nasl bir his olduunu merak etmiti. imdi bunu
deneyimleyeceini biliyordu. Nefesini pek ok insandan daha uzun sre tutabildii halde, vcudunun
havaszla imdiden tepki gsterdiini hissedebiliyordu. Kannda dolaan karbondioksit, nefes alma
igdsn altryordu. Nefes alna! Her geen saniye nefes alma gds artyordu. Ksa sre sonra,
nefes tutmann krlma noktas denilen yere geleceini biliyordu. Bu kritik anda kii artk bilinli olarak
nefesini tutamazd.
Kapa a! Langdonin igdleri ona yumruklayp, rpnmasn sylyordu ama kymetli oksijeni bu
ekilde harcamamas gerektiini iyi biliyordu. Yapabilecei tek ey, yukardaki bulank suya bakp, mit
etmekti. Dardaki dnya imdi, pleksiglas pencereden grlen puslu bir ktan ibaretti. Kaslarnn ii
yanmaya balaynca, hipoksinin baladn anlad.
Birden kendisine bakan gzel ve hayaletimsi bir yz belirdi. Sv perdesinin ardnda, yumuak hatlar
adeta bir melek gibi grnen Katherinedi. Pleksiglas pencerede gz gze geldiklerinde, Langdon bir an
iin kurtulduunu sand. Katherine! Ama ardndan, onun dehet dolu bouk lklarn duyunca, onlar
esir alan adam tarafndan tutulduunu fark etti. Dvmeli canavar, bana geleceklere Katherinein tank
olmasn istiyordu.
Katherine, zgnm...
Bu garip, karanlk yerde sualtnda kapana kslan Langdon, hayatnn son dakikalar olduunu anlyordu.
Yaknda yaam son bulacakt... u anda... veya gemite olduu... ya da gelecekte olaca her ey sona
eriyordu. Beyin lm gerekletiinde, beynindeki tm hatralar, sahip olduu tm bilgilerle birlikte,
kimyasal reaksiyonlara urayarak yok olacakt.
Bu srada Robert Langdon, evrende ne kadar deersiz olduunu fark etti. Daha nce hi yaamad
yalnz ve gurur krc bir histi. Nefes tutma krlma noktasnn yaklatn hissedince neredeyse mutlu
oldu.
O an gelmiti.
Langdonn cierleri nefes almaya hazrlanarak kerken, tuttuu havay pskrtmeye zorluyordu. Yine
de nefesini bir sre daha tuttu. Son saniyesiydi. Ardndan, elini daha fazla atee tutamayan bir adam gibi,
kendini kaderin kucana brakt.
Refleks, manta galip gelmiti.
Dudaklar araland.
Cierleri geniledi.
Ve sv iine akmaya balad.
Gsne dolan ac, tahmininden daha kuvvetliydi. Sv cierlerine akarken yakyordu. Bir anda ac,
kafatasna srad ve ba sanki mengeneyle eziliyor gibiydi. Kulaklarndaki grltl uultunun arasndan
Katherinein lklarn duydu.
Kr edici bir k parlamas oldu.
Ve ardndan karanlk geldi.
Robert Langdon gitmiti.
104. BLM
Bitti.
Katherine Solomon lk atmay kesmiti. Az nce tank olduu boulma, onu ok ve umutsuzlukla fel
etmiti.
Langdonn, pleksiglas pencerenin altndaki l gzleri onu geip, bolua bakyordu. Donuk
ifadesinde ac ve pimanlk vard. Cansz aznn etrafndan son hava baloncuklar ykseldi ve sonra
ruhunun kmasna izin verir gibi, Harvardl profesr tankn dibine doru kmeye balad... ve
karanlkta kayboldu.
Gitti. Katherine uyumutu.
Dvmeli adam uzanp, acmasz bir son hareketle kk pencereyi ekerek kapatt ve Langdonn
cesedini iine mhrledi.
Sonra Katherinee bakarak glmsedi. Balayalm m?
Katherine cevap vermeye bile frsat bulamadan, zntden kaskat kesilmi vcudunu omzuna kaldrp,
kapatt ve odadan dar tad. Birka gl admdan sonra onu koridorun sonundaki, krmzms
mor kla ykanm gibi grnen geni alana gtrd. Bu oda tts kokuyordu. Onu odann ortasndaki
kare masaya tayp, srtnn stne sert bir ekilde brakrken, kadnn cierlerindeki havay boaltt.
Yzeyi sert ve souktu. Ta m bu?
Adam el ve ayak bileklerindeki telleri zerken, Katherine kafasn yeni toparlyordu. gdsel olarak
onunla mcadele etmeye alt ama tutulmu kollaryla bacaklar glkle cevap veriyordu. Adam onu
masaya kaln deri eritlerle balamaya balad. Bantlardan birini dizlerinin stnden geirdikten sonra,
bir dierini kalasnn stnden kopalad. Kollarn iki yanma sabitledi. Sonra, gslerinin hemen
stnden, son eridi balad.
Bu ilem sadece birka saniye srm, Katherine yine hareketsiz kalmt. Kollaryla bacaklarnda kan
yeniden dolamaya balarken, el ve ayak bilekleri zonkluyordu.
Kendi dvmeli dudaklarn yalayan adam, Azn a, diye fsldad.
Katherine tiksintiyle dilerini birbirine kenetledi.
Adam bir kez daha iaretparman uzatp, Katherinein dudaklarnda gezdirdi. Tyleri diken diken
olan Katherine, dilerini daha ok skt. Dvmeli adam kendi kendine glp, dier eliyle kurbannn
boynundaki bask noktasn buldu ve skt. Katherinein enesi o anda ald. Adamn parmann azna
girip, dilinin stnde gezindiini hissedebiliyordu. rp, srmaya alt ama katil, parman oktan
ekmiti. Hl srtrken, slak parmak ucunu Katherinein grebilecei ekilde kaldrd. Sonra gzlerini
kapatarak bir kez daha, tkr bandaki plak embere srd.
Adam iini ekip yavaa gzlerini at. Sonra rktc bir sknetle arkasn dnp odadan kt.
Bu ani sessizlikte Katherine kalbinin gmbrtsn duyabiliyordu. Tam stndeki bir dizi allmadk
k, morumsu krmzdan koyu krmzya deierek, odann alak tavann aydnlatyordu. Tavana dikkatle
bakldnda, grdkleri karsnda donakald. Her bir santimi izimlerle kaplyd. Yukardaki akl
kartrc kompozisyon, gk haritasn tasvir ediyor gibiydi. Yldzlar, gezegenler ve bur takmlar
astrolojik semboller, haritalar ve formllerle karmt. Eliptik yrngeleri gsteren oklar, ufuktan
ykseli derecelerini gsteren geometrik semboller ve ona yukardan bakan zodyak yaratklar vard.
lgn bir bilim adam istine apelinde kontrol kaybetmi gibiydi.
Katherine baka tarafa bakmak iin ban evirdi ama sol tarafndaki duvar, tavandakinden farkl
deildir. Ortaaa zg bir amdandaki mumlarn titreen ; yazlar, fotoraflar ve izimlerin altnda
kalm bir duvar aydnlatyordu. Sayfalardan bazlar antik kitaplardan yrtlm papirs veya tire
ktlara benziyordu; dierlerinin daha yeni yazlar olduklar belliydi; aralarndaysa fotoraflar, izimler,
haritalar ve emalar vard; hepsi de duvara belirli bir titizlikle yaptrlm gibi grnyordu.
Aralarndan rmcek a gibi geen ipler, bunlar birbirine sonsuz olaslklarla balyordu.
Katherine bu kez ban evirip br tarafa bakt.
Ne yazk ki, bu taraftaki grdklerinin en korkuncuydu.
Bal olduu ta tezghn yannda, ona hastanelerin ameliyathanelerini hatrlatan kk bir servis
masas duruyordu. Masann stne birtakm nesneler dizilmiti; aralarnda rnga, koyu renk sv ihtiva
eden bir ie, kemik sapl ve fazlasyla parlatlm demirden byk bir haner vard.
Tanrm... bana ne yapmay planlyor?
105. BLM
CIA sistem gvenlii uzman Rick Parrish, sonunda Nola Kayein ofisine geldiinde, elinde tek bir
sayfa kt vard.
Nola, Niye bu kadar geciktin? diye sordu. Sana hemen gelmeni sylemitim!
Gazoz iesi kalnlndaki gzlklerini uzun burnunun st ksmna iterken, zgnm, dedi. Senin
iin daha fazla bilgi toplamaya altm ama...
Sende ne var, bana onu gster.
Parrish, ona bilgisayar ktsn uzatt. Dzenlenmi bir metin ama ana fikri anlarsn.
Nola sayfaya hayretle bakt.
Parrish, Bir bilgisayar korsannn sisteme nasl girdiine hl akl erdiremiyorum, dedi. Ama sanki
bir delegator rmcei bizim arama...
Ban kttan kaldran Nola, Unut bunu! diye kt. CIA'in piramitler, antik kaplar ve kaznm
bireimlerle ilgili gizli bir dosyayla ne ii var?
Beni de geciktiren bu oldu. Hangi dokmann hedeflendiini grmeye alyordum, bu yzden dosya
yolunu takip ettim. Boazn temizleyen Parrish durdu. Bu dokmann aslnda... CIA bakanna ait bir
blmde bulunduu ortaya kt.
pheyle bakan Nola, olduu yerde dnd. Satonun Mason Piramidiyle ilgili bir dosyas m var?
CIAin st dzey pek ok yneticisiyle birlikte, imdiki bakann da yksek dereceli bir mason olduunu
biliyordu ama ilerinden hibirinin CIA bilgisayarnda masonik srlar saklayacana inanamyordu.
Ama son yirmi drt saat iinde tank olduklarn dnnce, her eyin mmkn olabileceine artk
inanmaya balamt.
Ajan Simkins, Franklin Meydanfndaki allarn arasnda, karn st yatyordu. Gzlerini Alma
Tapnann stunlu giriine sabitlemiti. Hibir ey yok. eride hi k yanmam, kapya kimse
yaklamamt. Ban evirip Bellamyyi kontrol etti. Parkn ortasnda tek bana adm atan adam,
m grnyordu. Gerekten ok m gibiydi. Simkins onun titreyip durduunu grebiliyordu.
Telefonu titreti. Arayan Satoydu.
Hedef ne kadar gecikti?
Simkins kronografna bakt. Hedef yirmi dakika demiti. Neredeyse krk dakika oldu. Bir eyler ters
gidiyor.
Sato, Gelmeyecek, dedi. Bitti.
Simkins, onun hakl olduunu biliyordu. Hartmanndan haber var m? Hayr, Kalorama Heightstan
arayan olmad. Ona ulaamyorum. Simkins dikleti. Eer bu doruysa, o halde bir eyler kesinlikle ters
gidiyordu.
Sato, Az nce saha desteini aradm, dedi. Ama onlar da Hartmann bulamyorlar.
Lanet olsun. Escaladede GPS yer belirleme cihaz var mym? Sato, Evet. Kalorama Heightsta
bir ev adresi, dedi. Adamlarn topla. ekiliyoruz.
Telefonunu kapatan Sato, lkesinin bakentinin grkemli ehir manzarasna bakt. Buz gibi bir rzgr
ince ceketinden ieri girince, snmak iin kollarn vcuduna sard. Bakan Inoue Sato, yle sk yen
veya korkan bir kadn deildi. Ama u anda, her ikisini birden hissediyordu.
106. BLM
Rampadan hzla yukar kp elik kapy aan Malakh, tablonun iinden geerek yeniden oturma
odasna girdi. zerinde hl sadece ipek petamal vard. Hemen hazrlanmam gerek. Antredeki l CIA
ajanna bir gz att. Bu ev artk gvenli deil.
Ta piramidi tek eliyle tayan Malakh, doruca birinci kattaki alma odasna gidip, dizst
bilgisayarnn bana oturdu. Giri yaparken, aadaki Langdon hayal etti. Gizli bodrumda suyun
altndaki cesedinin bulunmasnn ka gn ya da hafta sreceini merak etti. Malakh o zamana kadar
oktan gitmi olacakt.
Langdon roln oynad... ustalkla.
Langdon, Mason Piramidinin paralarn tekrar bir araya getirmekle kalmam, tabanndaki
sembollerden oluan esrarl tabloyu da zmenin bir yolunu bulmutu. lk bakta semboller deifre
edilemez gibi grnyordu ama cevab basitti... tam karsnda duruyordu.
Malakhn bilgisayar alrken, ekrannda daha nce ald e-posta yeniden belirdi. Warren
Bellamynin parma tarafndan ksmen kapatlan parlak kapak tann fotoraf.
Sr
Dzen in iinde gizli
Franklin Meydan
Katherine, Malakha, Sekiz... Franklin Meydan, demiti. Ayrca ajanlarn onu yakalamak umuduyla
Franklin Meydannda beklediini itiraf etmi ve kapak tandaki Dzen kelimesiyle neyin kastedildiini
aklamt. Masonlar m? Shriners m? Gl Hallar m?
Malakh artk bunlardan hibiri olmadn biliyordu. Langdon gerei buldu.
On dakika nce, sular yzne doru ykselirken Harvardl profesr, piramidi zen anahtar bulmutu.
Gzlerinde dehetle, Sekizinci Dereceden Franklin Karesi! diye barmt. Sr, Sekizinci Dereceden
Franklin Karesinde gizli!
Malakh ilk bata bunun anlamn kavrayamamt.
Az pleksiglas pencereye yaslanm olan Langdon, Bu bir adres deil! diye barmt. Sekizinci
Dereceden Franklin Karesi! Bu bir sihirli kare! Ardndan, Albrecht Drerle ilgili bir ey... ve son
ifreyi zmekte piramidin ilk ifresinin nasl ipucu oluturduunu sylemiti.
Malakh sihirli karelere ainayd, ilk gizemciler onlara kameas diyorlard. De Occulta Philosophia{82}
isimli antik metin, sihirli karelerin esrarengiz gizemlerini ve sihirli say karelerine dayanarak nasl gl
mhrler oluturulacan anlatyordu. Langdon, ona piramidin tabanndaki ifreyi zmenin anahtarnn
sihirli bir kare olduunu mu sylemiti?
Sekize sekizlik bir kareyi bulman gerekiyor! diye baran profesrn, vcudunun suyun stnde kalan
tek ksm dudaklaryd. Sihirli kareler derecelerle snflandrlr! e lk bir kare nc derecedir!
Drde drtlk bir kare drdnc derecedir! Senin sekizinci dereceye ihtiyacn var!
Sular Langdon tamamen yutmak zereyken, profesr aresizce nefes alp, nl bir mason hakknda bir
eyler bard... Amerikann kurucularndan... bir bilim adam, gizemci, matematiki, mucit... ve kendi
ismini tayan esrarengiz kameann yaratcs.
Franklin.
Malakh o anda Langdonm hakl olduunu anlamt.
Heyecandan nefessiz kalan Malakh imdi yukarda, dizst bilgisayarnn banda oturuyordu.
nternette hzl bir arama yapnca, karsna kan dzinelerce sonutan birini seip okumaya balad.
SEKZNC DERECEDEN FRANKLN KARES
Tarihin en iyi bilinen sihirli karelerinden biri de 1769da, Amerikal bilim adam Benjamin Franklin
tarafndan yaymlanan sekizinci dereceden karedir. Daha nce hi grlmemi diyagonal toplamlar
nedeniyle nl olmutur. Franklinin bu gizemli sanat biimine olan tutkusu, zamannn nde gelen
simyaclar ve gizemcileriyle kurduu yakn ilikilerden kaynaklanm olabilir. Ayrca, Fakir Richardin
Almanak'{83} isimli eserindeki kehanetlerin temellerini oluturan, astrolojiye duyduu inan da etken
saylabilir.
Malakh, Franklinin her satr, stun ve kelerdeki saylar toplam ayn sihirli sabit sayy veren nl
yaptn -1den 64e kadar saylarn benzer dizilii- inceledi. Sr Sekizinci Dereceden Franklin
Karesinde gizli.
Malakh glmsedi. Heyecanla titrerken, ta piramidi eline alp, tabann inceledi.
Altm drt semboln farkl bir dzende yeniden dizilip yerletirilmesi gerekiyordu. Sralarn
Franklinin sihirli karesindeki saylar belirleyecekti. Sembollerden oluan bu karmakark tablonun,
farkl bir dzene girince bir anda nasl anlam kazanacana akl erdiremese de verilmi eski sze gveni
vard.
Ordo ab chao.
Kalbi hzla arparken, kalem kt karp abucak sekize sekizlik bir kare izdi. Ardndan, sembolleri
yeni tanmlanan pozisyonlarna gre tek tek yerletirmeye balad. Tablonun hemen o anda anlam
kazanmaya baladn grmek onu artt.
Karmaadan kan dzen!
Deifre etmeyi tamamen bitirince, nnde duran zme aknlk iinde bakt. Sade bir resim, ekil
alm, kark tablo dnmt... yeniden dzenlenmiti... Malakh tm mesajn manasn anlayamasa da,
zd kadar ona yetiyordu. Bundan sonra nereye gideceini biliyordu.
Piramit yolu gsteriyor.
Kare, dnyann en gizemli yerlerinden birini iaret ediyordu. nanlmaz bir biimde, Malakh
yolculuunu hep bu noktada tamamlayacan hayal etmiti.
Kader.
107. BLM
Katherine Solomonn zerinde yatt ta masa souktu.
Robertn lm annn korkun grntleriyle birlikte, aabeyle ilgili dnceler de akln kurcalyordu.
Peter da m ld? Yanndaki masada duran garip bak, kendisini bekleyenin ne olabileceine dair
grntleri gznde canlandrd.
Gerekten sona m geldim?
Ama tuhaf bir ekilde dnceleri aratrmalarna kayd... Noetik Bilime... ve yakn gemite yapt
bululara. Hepsi... kl olup utu. rendii hibir eyi dnyayla paylaamayacakt. En artc buluunu
henz birka ay nce yapmt ve insanlarn lm hakkndaki dncelerini yeniden belirleyecek bir
potansiyele sahipti. imdi bu deneyi dnmek garip de olsa ona umulmadk bir teselli veriyordu.
Katherine Solomon gen bir kzken lmden sonra hayat olup olmadn merak ederdi. Cennet var m?
ldkten sonra ne oluyor? Bydke, bilim alanndaki almalar cennet, cehennem ve lmden sonra
hayatla ilgili hayali dncelerinin hepsine son vermiti. lmden sonraki hayatn insani bir yorum
olduunu kabul etmek zorunda kalmt... Tm bunlar lml olmann korkutucu gereini yumuatmak iin
tasarlanm bir peri masalyd.
Ya da ben yle sanyordum...
Katherine ile aabeyi bir yl nce, felsefenin en eski sorularndan birini tartyorlard; insan ruhunun
varln. zellikle de insanlarn, bedenin dnda varln srdrebilecek bir tr bilince sahip olup
olmadklar konusunu tartmlard.
Her ikisi de bylesi bir insan ruhunun var olduu dncesindeydi. Eski felsefelerin ou onlarla ayn
fikri savunuyordu. Budist ve Brahmanist dnce, metempsikozu lmden sonra ruhun yeni bir bedene
g destekliyordu; Platocular bedeni, ruhun kat bir hapishane olarak tanmlyorlard; Stoaclar
ruha, apospasna tou theu, yani Tanrnn bir paras diyorlar ve lmden sonra Tanrnn yanna
arldna inanyorlard.
Katherine biraz da hsranla, insan ruhunun varlnn bilimsel olarak belki de asla kantlanamayacak
bir kavram olduunu fark etmiti. nsan bedeninin dnda bir bilincin var olduunu ispatlamak, sigara
dumann fleyip, yllar sonra bulmay mit etmek gibiydi.
Tartmadan sonra Katherinein aklna garip bir fikir gelmiti. Aabeyi Yaradl Kitab'ndan ve ruhun
orada Neshemah -vcuttan ayr, ruhsal bir zek- diye tasvir edildiinden bahsetmiti. Zek kelimesi
Katherinee dncenin varlndan bahsediyor gibi gelmiti. Noetik Bilim ak bir biimde
dncelerin bir ktlesi olduunu gstermiti, bu yzden insan ruhunun da bir ktlesi olabilecei fikri
mantkl geliyordu.
nsan ruhunu tartabilir miyim?
Elbette bu fikir imknszd... hatta dnmesi bile samalkt.
gn sonra Katherine uykusundan uyanp, aniden yatakta dorulmutu. Yerinden frlayp, laboratuvara
giderek, hem artacak kadar basit, hem de korkutacak kadar cesur deneyini tasarlamaya balamt.
e yarayacandan emin olmad iin almasn tamamlayana kadar Petera fikrinden bahsetmemeye
karar vermiti. Drt ay srm ama sonunda aabeyini laboratuvara getirmiti. Arka depoda saklad
byk bir aygt tekerleklerinin zerinde tamt.
Petera icadn gsterirken, Bunu kendim tasarlayp yaptm, demiti. Bir tahminin var m?
Aabeyi garip makineye bakmt. Kuvz m?
Katherine kahkahalar iinde, mantkl bir tahmin olmasna ramen ban iki yana sallamt. Makine
gerekten de hastanelerde prematre bebeklerin yatrld effaf kuvzlere benziyordu. Ama bu makine
yetikinlere uygun bir boyuttayd; uzay ann uyku kapsln andran uzun, hava geirmez, effaf ve
plastik bir kapsld. Elektronik bir aygtn stnde duruyordu.
Tertibatn fiini elektrik prizine takan Katherine, Bakalm bu, tahminine yardmc olacak m? demiti.
Dikkatle baz dmeleri ayarlarken, beliren dijital ekrandan saylar gemeye balamt.
ini bitirdiinde ekranda yle yazyordu:
0.0000000000 kg arm grnen Peter, Bir terazi mi? diye sormutu.
Herhangi bir terazi deil. Katheine yan taraftaki tezghtan ufak bir kt paras alp, nazike
kapsln stne brakmt. Ekrandaki saylar yeniden akp, yeni bir sonu gstererek durmulard.
.0008194325 kg
Katherine, Yksek hassasiyetli mikoterazi, demiti. Birka mikrograma kadar znrlk
verebiliyor.
Peter hl akn grnyordu. Sen... insan iin mi hassas terazi yaptn?
Kesinlikle. Makinenin effaf kapan amt. Bu kapsln iine birini yerletirip, kapa
kapatrsam, kii tamamyla mhrl bir sisteme girer. Ne ieri bir ey girer, ne dar bir ey kar. Gaz,
sv ya da toz paracklar eriemez. Hibir ey dar kamaz; ne kiinin alp verdii nefesler, ne
buharlaan ter, ne de vcut svs...
Peter elini gr, gri salarnda gezdirmiti. Ayn gerginlik gstergesi Katherinede de vard. Hmm...
herhalde insan orada abucak lr.
Katherine ban sallamt. Nefes alma hzna bal olarak, yaklak alt dakika.
Peter, ona dnmt. Anlamyorum.
Katherine glmsemiti. Anlayacaksn.
Katherine makineyi ardnda brakarak, Peter Kpn kontrol odasna getirip, plazma duvarn
karsna oturtmutu. Klavyeyi tulaynca, holografik srclerde saklanan grnt dosyalarna ulamt.
Plazma duvar almaya baladnda, karlarnda beliren grntler amatr kaytlar andryordu.
Kamera; bozulmu bir yatak, ila ieleri, solunum maskesi ve kalp monitr bulunan mtevaz bir
oday ekiyordu. Kamera ekime devam edip, odann ortasndaki Katherinein terazisinde durunca
Petern akl karm gibiydi.
Petern gzleri bymt. Bu da ne?...
Kapsln effaf kapa akt ve iinde oksijen maskesi takan ok yal bir adam yatyordu. Yal
karsyla bakmevi alan aygtn yannda duruyorlard. Adam glkle nefes alyordu. Gzleri
kapalyd.
Katherine, Kapsldeki adam Yaledeki fen retmenlerimden biri, demiti. Onunla yllarca
balantmz kesmedik. ok hastayd. Her zaman vcudunu bilime balamak istediini sylerdi. Ona bu
deney fikrimden bahsedince hemen bir paras olmak istedi.
Karlarnda gelien manzaray seyreden Petern aknlktan adeta dili tutulmutu.
Bakmevi alan adamn karsna dnmt. Vakit geldi. O hazr.
Kars, yal gzlerini silip, sakin bir kararllkla ban sallyordu. Tamam.
Bakmevi alan ok nazik bir biimde kapsln iine uzanarak adamn oksijen maskesini
karyordu. Adam hafife kmldansa da gzleri hl kapalyd. imdi, oksijen nitesiyle dier cihazlar
kenara eken bakmevi alan, yal adam odann ortasndaki kapslde yalnz brakyordu.
Yal adamn kars terazinin yanna yaklap, eiliyor ve kocasn nazike alnndan pyordu.
Gzlerini amayan yal adamn dudaklarnda, belli belirsiz sevgi dolu bir tebessm belirmiti.
Oksijen maskesi knca adamn nefes alp vermekte daha da zorland grlyordu. Sonun geldii
anlalyordu. Adamn kars, hayran brakacak bir g ve sakinlikle, kapsln effaf kapan yavaa
kapatp, Katherinein gsterdii gibi kilitliyordu.
Peter dehetle geri ekilmiti. Katherine, Tanr akna ne yaptn?
Katherine, Sorun yok, diye fsldamt. Kapsln iinde hava var. Bu videoyu imdiye dek pek
ok kereler seyretmi olmasna ramen, nabz yine de hzlanyordu. len adamn yatt mhrl kutunun
altndaki teraziyi gstermiti. Dijital saylar yle yazyordu:
51.4534644 kg
Katherine, Bu onun vcut arl, demiti.
Ya adamn nefes alp verii daha da hafifleyince, Peter tm dikkatiyle ne eilmiti.
Katherine, Onun istedii buydu, diye fsldamt. Olacaklar seyret.
Geriye doru adm atan adamn kars, yatan zerine oturup, bakmevi alanyla birlikte sessizce
izlemeye balamt.
Bunu takip eden altm saniye iinde adamn s nefesleri sklam ve en sonunda sanki bu an kendisi
semi gibi son nefesini almt. Her ey durmutu.
Bitmiti.
Kars ve bakmevi alan sessizce birbirlerini teselli ediyorlard.
Baka bir ey olmamt.
Peter birka saniye sonra akl karm bir halde Katherinee bakmt.
Katherine, Petern baklarn, hl l adamn arln gsteren kapsln dijital ekranna
ynlendirirken, bekle, diye dnmt.
Ne olduysa, bundan sonra olmutu.
Peter grdkleri karsnda geriye doru srarken, neredeyse sandalyesinden decekti. Ama... bu...
aknlk iinde, ak kalan azn kapatmt. Ben inanamyorum...
Byk Peter Solomonn nutkunun tutulduu anlar ok azd. Olanlar ilk grdnde Katherine de
onunkine benzer tepkiler gstermiti.
Adamn lmnn ardndan saniyeler sonra, terazideki saylar birden azalmaya balamt. lmnden
hemen sonra adam hafiflemiti. Arlndaki deiim ok kk olsa da llebiliyordu... ve olas
sebepleri son derece akl kartrcyd.
Katherine laboratuvar defterine titreyen elleriyle unlar yazdn hatrlyordu: lm annda insan
vcudundan kan, grlmez bir maddenin var olduu anlalyor. Fiziksel bariyerlerle engellenmemi
llebilir bir ktlesi var. Henz alglayamadm bir boyutta hareket ettiini sanyorum.
Aabeyinin yzndeki ok ifadesinden, onun da bunun ne anlama geldiini anladn gryordu. Rya
grmediinden emin olmak iin gri gzlerini krptrrken, Katherine... demiti. Sanyorum az nce
insan ruhunun arln ltn.
Aralarnda uzun bir sessizlik olmutu.
Katherine, aabeyinin, tm kesin ve harikulade sonularn akl szgecinden geirdiini hissediyordu.
Zaman alacak. Gerekten de dndkleri eye -bir ruh veya bilin ya da yaam gcnn, beden dnda
hareket edebildiinin kantna- tank oldularsa, o zaman pek ok gizemli soruya yeni bir k tutulmu
demekti: ruh g, kozmik bilin, lm an deneyimleri, astral yolculuk, uzaktan grme, kontrol edilebilir
ryalar ve bunun gibi eyler. Tp dergileri; ameliyat masasnda lp kendi vcutlarna yukardan bakan ve
sonra yeniden yaama dnen hastalarn hikayeleriyle doluydu.
Peter suskundu. Katherine, onun gzlerinin yaardn grebiliyordu. Kendisi de alamt. Peter ile
Katherine ok sevdikleri kiileri kaybetmilerdi ve bu durumdaki birisi iin, insan ruhunun lmden sonra
yaadna dair en ufak bir ipucu, mit demekti.
Aabeyinin gzlerindeki hzn fark eden Katherine, onun Zacharyyi dndn anlamt. Peter
yllarca olunun lmnden kendisini sorumlu tutmutu. Katherinee defalarca Zacharyyi hapishanede
brakmann, mr boyunca yapt en byk hata olduunu ve bu yzden kendisini asla affetmeyeceini
sylemiti.
arpan bir kap Katherinein dikkatini ekince, birden bodrum katndaki souk, ta masann stne geri
dnd. Rampann yukarsndaki metal kap grltyle kapanmt ve dvmeli adam aa iniyordu. Onun
koridordaki odalardan birine girip, ieride bir eyler yaptn ve sonra yeniden koridora karak
Katherinein bulunduu odaya doru yrdn duyabiliyordu. eri girdiinde, Katherine onun, nnde
bir ey ittirdiini grd. Tekerleklerin zerinde... ar bir eydi. Adam a ktnda, Katherine
gzlerine inanamad. Dvmeli adam, tekerlekli sandalyedeki bir adam itiyordu.
Katherinein beyni sandalyedeki adam hemen tanmt. Ama duygular yznden, grdklerini kabul
edemiyordu.
Peter?
Aabeyinin yaadna sevinmeli mi... yoksa dehete mi dmeliydi, karar veremiyordu. Petern
vcudu tralanmt. Gr gri salaryla kalar gitmiti ve przsz cildi sanki yalanm gibi parlyordu.
zerinde siyah, ipek bir sabahlk vard. Sa elinin olmas gereken yerde, temiz bandajlarla sarlm bir
kol duruyordu. Aabeyinin ac ykl baklar, onun pimanlk ve ac dolu gzlerine kilitlendi.
Peter! Katherinein sesi atall kmt.
Konumaya alan aabeyi, grtlandan bouk sesler karabildi. Katherine, onun sandalyeye
balandm ve aznn tkal olduunu anlyordu.
Dvmeli adam uzanp, Petern tral ban nazike okad. Aabeyini byk bir erefe erimesi iin
hazrladm. Bu akam oynayaca bir rol iin...
Katherinein tm vcudu kaskat kesildi. Hayr...
Peter ile ben az sonra gideceiz, hoa kal demek isteyeceini dndm.
Katherine zayf bir sesle, Onu nereye gtryorsun? diye sordu.
Adam glmsedi. Peterla benim Kutsal Daa yolculuk etmemiz gerekiyor. Hazine orada. Mason
Piramidi yerini aklad. Arkadan Robert Langdon ok yardmc oldu.
Katherine, aabeyinin gzlerine bakt. Robert... o ldrd.
fadesinden strap okunan aabeyi, daha fazla acya katlanamyormu gibi ban iddetle iki yana
sallad.
Bir kez daha Petern ban okayan adam, Ah, yazk Peter, dedi. Bunun, yaayacan an
bozmasna izin verme. Kk kz kardeine hoa kal de. Bu ailenizin son kez bir araya gelii.
Katherine zihninin aresizlikle rpndn hissediyordu. Ona, Bunu neden yapyorsun? diye bard.
Biz sana ne yaptk?! Neden ailemden bu kadar nefret ediyorsun?
Dvmeli adam yaklap, dudaklarn onun kulana iyice yaptrd. Kendime gre sebeplerim var
Katherine. Sonra, servis masasna yryerek garip ba eline ald. Katherinee yaklap parlak ba
yananda gezdirdi. Bu, muhtemelen tarihteki en nl bak.
Katherinein herhangi bir baktan haberi yoktu ama insana kt eyler hissettiriyor ve olduka eski
grnyordu.
Adam, Endielenme, dedi. Onun gcn senin stnde harcamaya niyetim yok. Onu, ok daha
deerli bir yerde kullanmak zere... ok daha deerli kurban iin saklyorum. Katherinein aabeyine
dnd. Peter, sen bu ba tandn, deil mi?
Aabeyinin gzleri korku ve aknlkla bymt.
Evet Peter, bu antik sanat eseri hl duruyor. ok byk bedeller karlnda elde ettim... ve senin
iin saklyordum. En sonunda, ac dolu yolculuumuzu birlikte noktalayacaz.
Bunu syledikten sonra, ba dier nesnelerle -tts, sv ieleri, beyaz saten giysiler ve dier tren
gereleri- birlikte bir beze sard. Ardndan, bu nesneleri, Mason Piramidi ve kapak tayla birlikte Robert
Langdonn deri antasnn iine yerletirdi. Adam, Langdonn antasnn fermuarn kapatp, Petera
dnerken, Katherine aresizce bakyordu.
Bunu sen tar msn Peter? Ar antay, Petern kucana koydu. Daha sonra bir ekmecenin bana
gitti ve iini kartrmaya balad. Katherine metal nesnelerin birbirine arptn duyabiliyordu. Adam
geri dndnde, Katherinein sa kolunu tutup sabitledi. Katherine, onun ne yaptn gremiyordu, ama
grebildii anlalan Peter lgnca sallanmaya balamt.
Katherine sa bileinin iine aniden batan bir eyin acsn ve bu blgede dolaan rktc scakl
hissetti. Kederli ve bouk sesler karan Peter, ar sandalyeden bo yere kurtulmaya alyordu.
Katherine koluna ve bileinin altndaki parmak ularna souk bir uyuukluun yayldn hissetti.
Adam yana ekildiinde, aabeyinin neden bunca dehete kapldn anlad. Dvmeli adam, sanki kan
alyormu gibi damarna bir ine sokmutu. Ama ine bir tpe bal deildi. Bunun yerine kan ineden
dar... kolundan ve bileinden aa, ta masann stne akyordu.
Petera dnen adam, Bir insan saati, dedi. Biraz sonra sana roln oynaman sylediimde burada,
karanlkta tek bana len Katherinei hayal etmeni isteyeceim.
Peter byk bir ikence ekiyormu gibi bakyordu.
Adam, Yaklak bir saat kadar yaayacak, dedi. Eer benimle hemen ibirlii yaparsan, onu
kurtarmak iin yeterli vaktim olur. Ama elbette eer bana kar koyarsan... kz kardein burada karanlkta
lr.
Peter azndaki tkacn ardndan manaszca brd.
Elini Petern omzuna koyan dvmeli adam, Biliyorum, biliyorum, dedi. Bu senin iin ok zor olsa
da aslnda alkn olman gerekir. Sonuta, ailenden birini ilk kez yzst brakmayacaksn. Eilip
Petern kulana fsldad. Elbette, Kartal Soanlk Cezaevindeki olun Zacharyyi dnyorum.
Balarna aslan Peter, azndaki bezin ardndan bir kez daha bouk bir lk att..
Katherine, Kes unu! diye bard.
Toparlanmay bitiren adam, O geceyi ok iyi hatrlyorum, derken durumdan byk zevk ald
belliydi. Her eyi duydum. Hapishane mdr olunu brakmay teklif etti ama sen onu orada brakarak...
Zacharyye ders vermeyi tercih ettin. Olunu dersini ald, yle deil mi? Glmsedi. Onun kayb...
benim kazancm oldu.
Adam keten bir bez karp, Katherinein azna tktrd. Sonra da kulana, lm sessiz bir ey
olmal, diye fsldad.
Peter lgnca debelendi. Dvmeli adam baka tek kelime etmeden Petern tekerlekli sandalyesini
odadan geri geri karrken, son bir kez daha kz kardeine bakmasna izin verdi.
Katherine ile Petern gzleri son kez birbirine kenetlendi.
Sonra gitti.
Katherine onlarn rampadan yukar kp, metal kapdan getiklerini duyabiliyordu. Dar karlarken,
dvmeli adamn kapy arkasndan kilitlediini ve Gzeller tablosundan geerek yoluna devam ettiini
duydu. Birka dakika sonra da dardan bir arabann motor sesi ykseldi.
Malikne sessizlie gmld.
Katherine karanlkta tek bana kanayarak yatyordu.
108. BLM
Robert Langdonn zihni sonsuz bir bolukta asl kalmt.
Ik yoktu. Ses yoktu. His yoktu.
Sadece sonsuz ve sessiz bir boluk vard.
Yumuaklk.
Arlkszlk.
Vcudu onu serbest brakmt. Zincirinden kurtulmutu.
Fiziksel dnya son bulmutu. Zaman son bulmutu.
Artk sadece bilinten ibaretti... Geni bir evrenin boluunda asl kalan bedensiz bir bilin.
109. BLM
Modifiye edilmi UH-60, Kalorama Heightstaki atlarn tepelerinde alak uu yaparken, destek
ekibinin verdii koordinatlara doru, grltyle ilerliyordu. Maliknelerden birinin nndeki imenlerde
geliigzel park edilmi Escaladei ilk fark eden Ajan Simkins oldu. Garaj yolunun giri kaps kapal, ev
ise karanlk ve sessizdi.
Sato, helikopterin inmesi iin iaret verdi.
Helikopter, dier aralarn arasndaki n baheye sert bir ini yapt... Aralardan biri, tepesinde
lda hl dnmekte olan bir gvenlik arabasyd.
Dar frlayan Simkins ile ekibi, silahlarn karp verandaya kotular. n kapnn kapal olduunu
gren Simkins, ellerini dayayp, pencereden ieri bakt. Antre karanlkt ama Simkins yerde yatan bir
cesedin glgesini seebiliyordu.
Kahretsin, diye fsldad. Bu Hartmann.
Ajanlardan biri, verandadaki iskemlelerden birini kaldrp, cumba penceresine indirdi. Krlan camn
sesini, arkalarndaki helikopterin grlts bastrmt. Saniyeler sonra hepsi ierdeydiler. Simkins
antreye koup, nabzn kontrol etmek iin Hartmannn yannda diz kt. Nabz yoktu. Her yer kan
iindeydi. Sonra, Hartmannn boazndaki tornaviday grd.
Tanrm. Ayaa kalkp, adamlarna etraf aramalarn iaret etti.
Birinci kata yaylan ajanlarn lazer grleri, lks maliknenin karanln aratryordu. Oturma ve
alma odalarnda hibir ey bulamadlar, ama yemek odasnda boulmu bir gvenlik grevlisinin
cesedine rastladlar. Simkins, Robert Langdon ile Katherine Solomonn hayatta olduklarna dair midini
hemen kaybetti. Bu vahi katil bir CIA ajanyla, silahl bir gvenlik memurunu ldrmeyi beceriyorsa, bir
profesr ile bilim insannn hi ans yoktu.
Birinci katn gvenli olduu anlaldktan sonra, Simkins iki ajann st kat aratrmaya gnderdi. Bu
srada mutfakta bulduu bodrum merdivenlerinden aa inmeye balad. Merdivenlerin sonuna gelince
klar yakt. Bodrum kat pek kullanlmyormu gibi geni ve botu. Kazanlar, plak beton duvarlar ve
birka kutu vard. Burada bir ey yok. Adamlar ikinci kattan aa inerken, Simkins mutfaa kt.
Herkes ban iki yana sallad.
Ev botu.
Kimse yoktu. Baka ceset de yoktu.
Simkins, Satoya tatsz manzaray ve etrafn temiz olduunu telsizle haber verdi.
Antreye gittiinde, Satonun verandadaki basamaklar ktn grd. Daha gerisinde, Warren Bellamy,
ayaklarnn dibinde Satonun titanyum antasyla helikopterin iinde tek bana, yar uursuz bir halde
oturuyordu. Mdrn gvenli dizst bilgisayar, ifreli uydu kanallar araclyla, dnyadaki CIA
bilgisayar sistemlerine girebiliyordu. Bu gecenin erken saatlerinde, Bellamyyi tam ibirliine ikna eden
bir tr bilgiyi paylamak iin bu bilgisayar kullanmt. Bellamynin ne grdne dair Simkinsin hibir
fikri yoktu, ama her ne ise, Mimar grdklerinden sonra fark edilir bir oka girmiti.
Antreye giren Sato, Hartmannn cesedinin yannda ban ne edi. Hemen sonra baklarn Simkinse
dikti. Langdon ile Katherineden hi iz yok mu? Veya Peter Solomondan?
Simkins ban iki yana sallad. Eer hl hayattalarsa, yannda gtrm olmal.
Bu evde bilgisayar grdnz m?
Evet efendim. Ofiste.
Gsterin bana.
Simkins, onu antreden, oturma odasna gtrd. Pel hal, Ionian cumba penceresinin krk cam
paralaryla doluydu. minenin, byk bir tablonun ve kitap raflarnn yanndan geip, ofis kapsnn
nne geldiler. Lambrili ofiste antika masa ile byk bir bilgisayar ekran vard. Masann arkasna geip,
ekrana gz atan Sato hemen kalarn att.
Alak sesle, Lanet olsun, dedi.
Etrafnda dolap, yanna gelen Simkins ekrana bakt. Ne oldu?
Sato, ekrandaki bo kenetlenme istasyonunu iaret etti. Dizst bilgisayar kullanyor. Yannda
gtrm.
Simkins anlayamyordu. Grmek istediiniz bir bilgi mi var?
Sato sert bir tonla, Hayr, dedi. Kimsenin grmesini istemediim bir bilgi var.
Aadaki gizli bodrumda yatan Katherine Solomon, helikopter pervanelerinin grltsnn ardndan,
krlan cam ve st kattaki sert ayak seslerini duymutu. Yardm istemek iin barmaya alt ama
azndaki tka buna engel oluyordu. Ne kadar ok abalarsa, kan bileinden o kadar hzl akyordu.
Nefesinin kesildiini ve bann dndn hissetti.
Sakinlemesi gerektiini biliyordu. Akln kullan Katherine. Dikkatini younlatrarak, meditasyon
yapt.
Robert Langdonn zihni, bolukta yzyordu. Sonsuz boluktan ieri bakp, bir dayanak noktas
bulmaya alt ama hibir ey bulamad.
Mutlak karanlk. Mutlak sessizlik. Mutlak huzur.
Hangi ynn yukar olduunu anlamasna yarayan yerekimi bile yoktu.
Vcudu gitmiti.
lm bu olmal.
Zaman, bu yerde sanki pusulay arm gibi i ie geiyor, uzuyor ve ksalyordu. Zamann nasl
getiini artk arlamyordu.
On saniye mi? On dakika m? On gn m?
Ama hatralar birden, uzak galaksilerdeki patlamalar gibi canlanmaya balad. Engin bir hilikteki ok
dalgalar gibi Langdonn stne geliyorlard.
Robert Langdon aniden hatrlamaya balamt. Canl ve rahatsz edici grntler onu delip geiyordu.
Dvmelerle kapl bir yze bakyordu. Bir ift gl el ban kaldrp, yere arpyordu.
Ac vard... ardndan karanlk.
Gri k.
Zonklama.
Hatra krntlar. Langdon aa... aa... aa doru, yar baygn yerde srkleniyordu. Onu ele
geiren adam bir ark sylyordu.
Verbum significatium... Verbum omnifcum... Verbum perdo...{84}
110. BLM
CIA, uydu-grntleme blmnn isteini yerine getirmesini beklerken, Sato alma odasnda tek
bana duruyordu. D.C. blgesinde almann ayrcalklarndan biri de uydu kapsamnda olmakt. Eer
ans varsa ilerinden biri bu gece evin fotorafn ekecek ekilde konumlandrlm ve son yarm saat
iinde evden ayrlan bir aracn grntsn yakalam olabilirdi.
Uydu teknisyeni, zgnm efendim, dedi. Sz konusu koordinatlar bu gece kapsamda deilmi.
Yeniden konumlandrma talebinde bulunmak ister misiniz?
Hayr, teekkrler. ok ge. Telefonu kapatt.
imdi hedefin gittii yeri nasl bulacana dair hibir fikri olmayan Sato, derin bir nefes ald.
Adamlarnn, Ajan Hartmannn cesedini torbalayp, helikoptere tad girie yrd. Sato, Ajan
Simkinse adamlarn toplayp, Langleyye dnmek iin hazrlanmasn emretmiti ama Simkins oturma
odasnda, elleri ve dizlerinin stnde duruyordu. Sanki hastaym gibi grnyordu.
yi misin?
Yznde tuhaf bir ifadeyle ban kaldrp bakt. Bunu grdnz m? Oturma odasnn zeminini iaret
etti.
Yanna gelen Sato, pel halya bakt. Hibir ey gremeyince ban iki yana sallad.
Simkins, melin, dedi. Halnn havna bakn.
Sato da yle yapt. Halnn lifleri sanki ezilmi gibi grnyordu... Sanki tekerlekli ar bir ey odadan
gemi gibi iki dz izgiyle ezilmilerdi.
Simkins, Tuhaf olan, tekerleklerin takip ettii yn, dedi. Sonra gsterdi.
Satonun baklar, oturma odasndaki haldan geen paralel izgileri takip etti. zler, minenin
yanndaki, yerden tavana uzanan geni tablonun altnda yok oluyordu. Bu da ne byle?
Tablonun yanna giden Simkins, duvardan indirmeye alt. Yerinden kprdamad. Ellerini
kenarlarnda gezdirirken, Sabitlenmi, dedi. Durun, altnda bir ey var... Aa kenarn altndaki
kk bir kola parmaklaryla dokununca, bir ey tkrdad.
Simkins tabloyu ileri doru itti. Tm resim kendi ekseni etrafnda dner kap gibi evrilirken, Sato ileri
doru bir adm att.
Simkins fenerini kaldrp, n arkadaki karanlk yere tuttu.
Sato gzlerini kst. te balyoruz.
Ksa koridorun sonunda, ar, metal bir kap duruyordu.
Langdonn zihninin karanlnda uuan hatralar, gelip gidiyordu. Hemen ardndan, ayn rktc ve
uzaktan gelen fsltyla, krmz kvlcmlar dnmeye balad.
Verbum significatium... Verbum omnificum... Verdum perdo.
ark, ortaa ilahilerinin yanklar gibi devam etti. Verbum significatium... Verbum omnificum.
Kelimeler bolukta yuvarlanrken, her yanndan yeni sesler yanklanmaya balad.
Apocalypsis...{85} Franklin... Apocalypsis... Verbum... Apocalypsis...
Bir anda uzaklarda yasl bir an almaya balad. st ste alan ann sesi gittike artt. Langdonn
anlamasn istercesine daha hzl alyor, sanki zihninin takip etmesi iin onu uyaryordu.
111. BLM
Tam dakika boyunca alan saat kulesinin an, Langdonn bann stndeki kristal avizeleri
sallyordu. Yllar nce Phillips Exeter Akademisindeki pek sevilen bu toplant salonunda baz
seminerlere katlmt. Bu gece rencilere seslenecek olan sevgili bir dostunu dinlemeye gelmiti. Iklar
kararrken, Langdon okul mdr portrelerinin asl durduu arka duvardaki koltuklardan birine geti.
Kalabalk sakinleti.
Uzun, glge gibi birisi, karanlkta sahneye kp, podyumdaki yerini ald. Yz olmayan ses, mikrofona,
Gnaydn, diye fsldad.
Kimin seslendiini grmek iin herkes yerinde kprdand.
almaya balayan bir slayt projektr, sepya bir fotoraf gsterdi; yksek kuleleri, Gotik sslemeleri
ve krmz kumtandan n cephesiyle etkileyici bir atoydu.
Glge yeniden konutu. Bunun nerede olduunu bana kim syleyebilir?
Karanlktan bir kz, ngiltere! dedi. Eski Gotik ve Romanesk sluplarn karm olan bu n cephe,
onu gerek bir Normandiya atosu haline getirip, on ikinci yzyl civarlarndaki ngiltereye
yerletiriyor.
Yz olmayan ses, Vay, diye cevap verdi. Mimarisini bilen biri varm.
Her taraftan alak sesli homurdanmalar ykseldi.
Glge, Ne yazk ki, diye devam etti. Drt bin be yz kilometre ve yarm bin yl skaladn.
Salondakiler yerlerinde dikildiler.
Projektr imdi ayn atonun farkl adan renkli ve modern bir fotorafn gsteriyordu. atonun
kuleleri n plana hkimdi ama arka planda, alacak kadar yakn mesafede, ABD Kongre Binasnn
byk, beyaz ve kolonlu kubbesi duruyordu.
Kz, Bir dakika! diye bard. D.C.de Normandiya atosu mu var?
Ses, 1855ten beri, diye cevap verdi. te bundan sonraki fotoraf o zaman ekilmiti.
Yeni bir slayt belirdi; hayvan iskeletleri, bilimsel almalarn sergilendii vitrinler, biyolojik
rneklerin bulunduu cam kavanozlar, arkeolojik eserler ve tarihncesi srngenlerin aldan
modelleriyle, binann iinin siyah-beyaz ekimiydi.
Ses, Bu harikulade ato, Amerikann ilk gerek bilim mzesiydi, dedi. Tpk kurucular gibi, gen
ve tecrbesiz lkemizin aydnlanmann beii olabileceine inanan zengin bir ngiliz bilim adamnn
hediyesiydi. Kurucu atalarmza ykl bir serveti miras brakt ve onlardan ulusumuzun merkezinde
bilginin artmas ve yaylmas iin bir kurulu ina etmelerini istedi. Uzunca bir sre sustu. Bu cmert
bilim adamnn ismini bana kim syleyebilir?
n sradan ekingen bir ses, James Smithson m? dedi.
smi tanyan kalabalk fsldamaya balad.
Sahnedeki adam, Gerekten de Smithson, dedi. imdi a kan Peter Solomonn gri gzleri
neeyle parlad. Gnaydn. smim Peter Solomon ve Smithsonian Enstitsnn sekreteriyim.
renciler lgnca alklamaya balad.
Karanlkta oturan Langdon, Petern gen beyinleri Smithsonian Enstits tarihinin fotoraf turuyla
fethetmesini hayranlkla izledi. Gsteri Smithsonian atosunun bodrum laboratuvarlar, sergilerin
sraland koridorlar, yumuakalarla dolu salonu, kendilerine kabuklu deniz canls kuratrleri diyen
bilim adamlar ve atonun en popler iki sakininin -Yaylma ve Artma isimli, imdi lm iki bayku-
eski fotoraflaryla balad. Yarm saatlik slayt gsterisi, devasa Smithsonian mzelerinin sraland
Ulusal Parkn etkileyici bir uydu fotorafyla son buluyordu.
Solomon szlerini yle balad: Konumamn balangcnda da sylediim gibi, James Smithson ile
kurucu atalarmz, bu lkenin aydnlanmann beii olmasn hayal etmilerdi. Bugn ulatmz noktay
grselerdi byk gurur duyacaklarna inanyorum. Onlarn kurduu Smithsonian Entits, Amerikann
ortasnda bir bilim ve bilgi abidesi olarak ykseliyor. Enstitmzn bugn ulat baar ve almalar
bilgi, irfan ve bilim temelleri zerine kurulmu bir lke dleyen atalarmza duyulan saygnn canl bir
kantdr.
Solomon coku dolu alklar arasnda slaytlar kapatmt. Iklar yandnda, dzinelerce sabrsz el
soru sormak iin havaya kalkmt.
Solomon ortalarda oturan kzl sal bir gence sz verdi.
Delikanl akn bir sesle, Bay Solomon? dedi. Kurucularmzn, bilimsel geliim temelleri zerine
kurulu bir lke ina etmek iin Avrupadaki din basksndan katn sylediniz.
Bu doru.
Ama... ben kurucularmzn Amerikay Hristiyan bir ulus olarak ina eden dindar insanlar
olduklarn sanyordum.
Solomon glmsedi. Dostlarm, beni yanl anlamayn. lkemizin kurucular ok dindar insanlard,
ama onlar Yaradancyd; Tanrya evrensel ve ak fikirli bir anlayla inanyorlard. ne srdkleri tek
dini ideal, din zgrlyd. Mikrofonu krsden karp, sahnenin kenarna yrd. Amerikann
kurucularnn manevi adan aydnlanm bir topya hayali vard. Dnce zgrl, kitlelerin eitimi ve
bilimsel gelimeler, modas gemi dini batl inanlarn karanlnn yerine geecekti.
Arka taraftan sarn bir kz elini kaldrd.
Evet?
Cep telefonunu kaldran gen kz, Baym, dedi. Sizi internette aratrdm. Wikipedia, tannm bir
farmason olduunuzu sylyor.
Solomon, mason yzn yukar kaldrd. Sizi dosya indirme maliyetinden kurtaraym.
renciler gltler.
Kz tereddt ederek, ey, peki, dedi. Az nce modas gemi dini batl inanlardan bahsettiniz.
Modas gemi batl inanlardan sorumlu tutulacak birileri varsa... bana yle geliyor ki, bunlar da ancak
masonlardr. Solomon bu yorum karsnda olduka rahatt. yle mi? Nasl? ey, ben masonluk
hakknda ok ey okudum, pek ok eski rituel ve inanlarnz olduunu biliyorum. nternetteki bu
makalede bile, masonlarn bir tr eski sihirli bilgelie inandklar yazyor... insan tanrlarn katna
karabilecek bir bilgelikmi.
Herkes dnp kza sanki akln karm gibi bakt.
Solomon, Aslnda, dedi. Hakl.
ocuklarn hepsi, hayretle dnp ona baktlar.
Solomon glmemek iin kendini tutup kza, Bu sihirli bilgi hakknda baka Wiki-bilgelii yazyor
mu? diye sordu.
Kz biraz tedirgin grnyordu, ama web sitesinden okumaya balad. Bu gl bilgeliin layk
olmayanlar tarafndan kullanlmasn engellemek iin, eski statlar bilgilerini ifreli yazarlard...
Semboller, mitoloji ve alegoriden oluan mecazi bir dil kullanarak gerei gizlerlerdi. Gnmzde de bu
ifrelenmi bilgelik her yanmzda bulunmaktadr. Mitolojide, sanatta ve asrlk oklt metinlerde
ifrelenmilerdir. Ne yazk ki gnmz insan sembollerden oluan bu karmak a zme yeteneini
kaybetmi... ve byk gerek kaybolmutur.
Solomon bekledi. Hepsi bu mu?
Kz koltuunda kprdand. Aslnda, biraz daha var.
Ben de yle tahmin etmitim. Ltfen... okuyun.
Kz tereddt ediyordu, ama boazn temizleyip, devam etti. Efsaneye gre, uzun zaman nce Antik
Gizemleri deifre eden bilgeler, arkalarnda bir tr anahtar brakmlard... Bu, ifrelenmi srlar
zmekte kullanlacak parolayd. Verbun significatium diye bilinen bu sihirli parolann, karanl
kaldrma ve tm insanln anlayaca ekilde, Antik Gizemleri zme gcn elinde tuttuu sylenir.
Solomon dnceli bir ekilde glmsedi. Ah, evet... verbum significatium. Bir sre bolua
baktktan sonra, gzlerini yeniden sarn kza evirdi. Peki bu harika kelime imdi nerede?
Endieli grlen kzn, misafir konumacya meydan okuduu iin piman olduu anlalyordu.
Okumay bitirdi. Efsaneye gre, verbum significatium yerin derinliklerinde gmldr, orada tarihin en
nemli ann bekler... nsanln artk gerek, bilgi ve asrlarn bilgelii olmadan yaayamayaca an
bekler. Bu karanlk yol kesiiminde, insanlk sonunda o kelimeyi yeryzne karacak ve harikulade bir
Aydnlanma ana girecektir.
Kz telefonunu kapatp koltuuna gmld.
Uzun bir sessizliin ardndan, baka bir renci elini kaldrd. Bay Solomon, buna gerekten
inanmyorsunuz, yle deil mi?
Solomon glmsedi. Neden olmasn? Mitolojide igr ve tanrsal gler salayan sihirli kelimeler
gelenei vardr. ocuklar bugn bile, yok olan bir eyi var etmek midiyle abrakadabra diye barrlar.
Elbette bugn artk bu kelimenin oyun tekerlemesi olmadn unuttuk; kkleri eski Arami gizemciliine
dayanr. Avral KaDabra, konutuum srada yaratyorum anlamna gelir.
Sessizlik.
renci, Ama baym, diye steledi. Tek bir kelimenin... u verbum significatiumu her ne ise Antik
Gizemleri zme gcne sahip olduuna ve tm dnyaya aydnlanma getireceine inanyor musunuz?
Peter Solomonn yznden hibir ey anlalmyordu. Sizin dnmeniz gereken, benim ahsi
inanlarm olmamal. Sizin dnmeniz gereken, bir Aydnlanma ann gelecei kehanetinin, dnyadaki
tm inan ve felsefe geleneklerinde nasl yanklanacadr. Hindular buna Krita a{86} astrologlar Kova
Burcu a derler, Museviler Mesihin gelecei eklinde tasvir ederler, teosofisfler Yeni a,
kozmologlar Uyumlu Birleme derler ve belirli bir tarih ngrrler.
Birisi, 21 Aralk 2012! diye bard.
Evet, Maya matematiine inanyorsanz... sinirleri bozacak kadar yakn. Solomonn on yl nce,
televizyoncularn 2012 yln Dnyann Sonu ilan edeceklerini doru tahmin ettiini hatrlayan Langdon,
kendi kendine gld.
Solomon, Zamanlamay bir yana brakrsak, tarih boyunca insanln tm farkl felsefelerinin ayn
sonuca ktn dnmek bende hayranlk uyandrr, dedi. Byk bir aydnlanmann geleceini
sylerler. Her kltrde, her ada ve dnyann her kesinde, insanlarn hayalleri hep ayn kavram
zerinde younlar; insann ycelecei... insan zeksnn gerek potansiyeline kavuaca. Glmsedi.
nanlardaki bu benzerlii sizce ne aklayabilir? Kalabaln arasndan alak sesle biri, Gerek!
dedi.
Solomon yerinde dnd. Bunu kim syledi?
Yumuak yz hatlarndan Nepalli ya da Tibetli olduu anlalan Asyal ufak tefek bir delikanl el
kaldrmt. Belki de tm ruhlara yerletirilmi evrensel bir gerek vardr. Belki de DNAlarmzdaki
ortak bir sabit kod gibi, hepimizin iinde ayn hikye sakldr. Belki de hikyelerimizin birbirine
benzeyiinin sebebi bu ortaklaa gerektir.
Ellerini birbirine yaslayp, delikanlya eilerek selam veren Solomonn yz sevinle parlyordu.
Teekkr ederim.
Herkes susmutu.
Salondakilere seslenen Solomon, Gerek, dedi. Gerein gc vardr. Eer hepimiz ayn fikirlerin
ekimine kaplyorsak, belki de bu fikirler gerek olduu iin byle yapyoruzdur... belki de iimizde
yazldrlar. Ve gerei duyduumuzda, anlamasak bile, gerein iimizde yanklandm... bilinaltmzda
titretiim hissederiz. Belki de gerei renmiyor... zaten iimizde olan bu bilgiyi... hatrlyor...
anmsyor... farkna varyoruzdur. Artk salonda tam bir sessizlik hkimdi.
Solomon bir sre, sylediklerinin iyice sindirilmesi iin bekledikten sonra, Szlerimi noktalarken,
gerei ortaya karmann asla kolay olmad konusunda sizleri uyarmalym, dedi. Tarih boyunca her
Aydnlanma an, ters yne iten bir karanlk a izlemitir. Doa ve denge yasalar da by- ledir. Ve
bugn dnyamzda byyen karanla bakacak olursak, bunun, eit oranda bir n da byd anlamna
geldiini fark ederiz. Byk bir Aydnlanma ann eiindeyiz ve hepimiz -hepiniz- tarihin bu nemli
ann yaayacamz iin kutsanmz. Tarihin tm alar boyunca... yeryznde yaam olan tm insanlar
arasnda... nihai Rnesansa tanklk edecek o ksa zaman aralnda yaayanlar bizleriz. Karanlk bin
yln ardndan bilimimizin, zihinlerimizin ve hatta dinlerimizin gerei ortaya kardn greceiz.
Solomon sessiz olmalarn iaret etmek iin elini havaya kaldrdnda, byk bir alk kopmasn
bekliyordu. Gen hanm? Arka taraftaki cep telefonlu, kavgac sarn kza ynelmiti. Sizinle pek ayn
dili konumadmz biliyorum, ama size teekkr etmek istiyorum. Gelecek olan deiikliklerde sizin
tutkunuz nemli bir etken olacak. Karanlk, kaytszlkla beslenir... ve en gl panzehiri inantr.
nancnz aratrmaya devam edin. ncili aratrn. Glmsedi. zellikle son sayfalarn.
Kz, Kyamet mi? dedi.
Kesinlikle. Vahiy Kitab ortak gereimizin canl bir rneidir. ncilin son kitab, saysz baka
gelenekte anlatlan benzer hikyeden bahseder. Hepsi de byk hikmet perdesinin kalkaca kehanetinde
bulunurlar. Baka biri, Ama kyamet, dnyann sonuyla ilgili deil mi? Bilirsiniz ite; Deccal, maher,
iyiyle kt arasndaki son sava, bunlar deil mi? diye sordu.
Solomon kendi kendine gld. Burada kimler Yunanca dersi alyor? Pek ok el havaya kalkt.
Apocalypsc kelimesi gerekte ne anlama geliyor?
rencilerden biri, u demek, diye balad ama sonra arm gibi durdu. Apocalypse rtsn
amak... veya ortaya karmak anlamna gelir. Solomon delikanly ban sallayarak onaylad.
Kesinlikle. Apocalypse, gerekte aa karma demektir. ncildeki Vahiy Kitab, byk gerein ve
hayal edilemeyecek bilgeliin ortaya kacan ngrr. Apocalypse dnyann sonu deil, bildiimiz
ekliyle dnyann sonudur. arptlm Apocalypse kehaneti, ncilin en gzel mesajlarndan biridir.
Solomon sahnenin nne doru adm att. nann bana Apocalypse geliyor... ve bize retildii gibi bir
ey olmayacak.
Bann ok stndeki an almaya balad.
renciler akn ve grltl bir alk kopardlar.
112. BLM
Sar edici bir patlamann ok dalgasyla yerinde sradnda, Katherine Solomon bilincin kysnda
sallanyordu.
Saniyeler sonra burnuna duman kokusu geldi.
Kulaklar nlyordu.
Bouk sesler duyuyordu. Uzaktan. Barmalar. Ayak sesleri. Birden daha rahat nefes almaya balad.
Azndaki bez karlmt.
Bir adam, Gvendesin, diye fsldad. Dayan biraz.
Adamn ineyi kolundan ekmesini beklerken, adam bunun yerine emirler vermeye balad. Salk
setini getirin... ineye serum balayn... laktatl Ringer solsyonu alayn... kan basncn ln. Adam
hayati belirtilerini kontrol ederken, Bayan Solomon, size bunu yapan kii... nereye gitti? diye sordu.
Katherine konumaya alt ama baaramad.
Ses, Bayan Solomon? diye tekrarlad. "Nereye gitti?
Katherine gzlerini aralamaya alt ama ii geiyordu.
Adam, Nereye gittiini bilmemiz gerek, diye steledi.
Katherine hi anlam olmadn bildii halde, o iki kelimeyi fsldad. Kutsal... Daa.
Dalm elik kapnn stnden admn atan Bakan Sato, gizli bodruma inen tahta rampadan aa
indi. Ajanlarndan biri onunla aada karlat.
Bakan, bunu grmek isteyeceinizi sanyorum.
Sato, ajan dar koridordan, kk bir odaya kadar takip etti. Oda iyi aydnlanmt ve yerdeki kyafet
yn dnda botu. Sato, Robert Langdonn mokasenleriyle tvit ceketini tand.
Ajan, kar duvardaki byk, tabut benzeri kutuyu iaret etti.
Bu da ne byle?
O yne doru hareket eden Sato, duvardan geen effaf plastik borunun kutuyu beslediini grd.
Dikkatle yaklat. stnde hareketli kk bir para olduunu grebiliyordu. Uzanp bu paray kenara
itince, kk pencere ortaya kt.
Sato geri ekildi.
Pleksiglasn altnda... suya batm Profesr Robert Langdonn ifadesiz yz duruyordu.
Ik!
Langdonn asl kald sonsuz boluk aniden kr edici gnele dolmutu. Karanlk bolukta uzanan
yakc beyaz nlar, zihnini deliyordu.
Her yerde k vard.
Birden, nndeki k yayan bulutun iinde gzel bir siluet belirdi. Bulank ve belirsiz bir yzd... ki
gz, bolukta ona bakyordu. Ik demeti yzn evreleyince Langdon, Tanrnn yzne baktn sand.
Tanktan ieri bakan Sato, Profesr Langdonn olanlardan haberi olup olmadn merak ediyordu.
Bundan phesi vard. Ne de olsa bu teknolojinin tm amac, kiinin durumunu deerlendirememesiydi.
Duyusal yoksunluk tanklar, ellilerden beri vard ve zengin yenia deneycileri iin hl popler bir
geit nitelii tayorlard. Bilinen ismiyle yzmek, ana rahmine dn deneyimi yaatyordu... Tm
duyusal girdileri ortadan kaldrarak -k, ses, dokunma, hatta yerekimi- beyin aktivitesini sakinletiren
bir tr meditasyon hali yaratmaya yardm ediyordu. Geleneksel tanklarda kii, nefes alabilmesi iin
yzn suyun zerinde tutan, hiper-batmaz tuzlu bir solsyonda srtst yzerdi.
Ama son yllarda, bu tanklarda bir kuantum sramas yaanmt.
Oksijene doyurulmu perflorokarbon.
Total Likit Ventilasyon (TLV) diye bilinen bu yeni teknoloji, ylesine manta aykryd ki, ok az kii
varlna inanyordu.
Nefes alnabilen sv.
Svnn iinde nefes almak, Leland C. Clarkn oksijene doyurulmu perflorokarbona batrd bir
fareyi saatlerce hayatta tuttuu 1966dan beri var olan bir gerekti. TLV teknolojisi 1989da, izleyicilerin
ok az gerek bilimi seyrettiklerinin farknda olsa da The Abyss{87} filmiyle etkileyici bir k yapmt.
Total Likit Ventilasyonu; modern tbbn, prematre bebeklerin nefes almasna yardmc olmak iin
bebei rahimdeki sv dolu ortama dndrme abalarndan domutu. Ana rahminde dokuz ay geiren
insan cierleri, svyla doldurulmu ortama yabanc deildi. Perflorokarbon bir zamanlar nefes
alnmayacak kadar yapkand ama yeni gelimeler sayesinde neredeyse suyun younluuyla ayn, nefes
alnabilir svlar yaplabiliyordu.
CIAin Bilim ve Teknoloji Bakanl -istihbarat dnyasndaki ismiyle Langley Bycleri- ABD
Ordusuna teknoloji retmek iin oksijene doyurulmu perflorokarbon zerinde youn almalar
yapmt. Deniz kuvvetlerinin sekin okyanus dal ekipleri, oksijene doyurulmu svda nefes almann,
trimiks ya da helioksa oranla, vurgun yeme tehlikesiyle karlamadan ok daha derinlere dalma imkn
sunduunu kefetmilerdi. Benzer ekilde NASA ile hava kuvvetleri de geleneksel oksijen tank yerine
nefes alnabilir sv tehizat ile donatlan pilotlarn, svnn g-kuvvetini i organlara gazdan daha orantl
yaymas sebebiyle, daha yksek g- kuvvetine dayanabildiklerini renmilerdi.
Sato imdilerde, kiilerin u Total Likit Ventilasyon tanklarn deneyebilecei ar deneyim
laboratuvarlar -bilinen ismiyle Meditasyon Makineleri- olduunu duymutu. Buradaki tank, sahibinin
zel deneyleri iin yerletirilmi olmalyd ama, kapandaki ar kilitler Satoya bu tankn karanlk
uygulamalar iin de kullanldn dndryordu... CIAin bildii bir sorgulama teknii iin.
Kt n salm olan u suda boma{88} sorgulama teknii, kurban gerekten de boulduuna inand
iin olduka etkiliydi. Sato, bunun gibi duyusal yoksunluk tanklarnn kullanld pek ok zel
operasyonun, bu yanlsamay daha rktc yeni seviyelere tamak iin yapldn biliyordu. Nefes
alnabilir svya batrlan biri, gerek anlamda bo- ulabilirdi. Boulma deneyimi yznden yaanan
panik, genellikle kurbann iinde nefes ald svnn, sudan biraz daha youn olduunu fark etmesini
engellerdi. Sv cierlerine aktnda, genellikle korkudan baylr ve sonra en st dzey hcre hapsinde
uyanrd.
Tutukluya bedeninden tamamen ayrld hissini vermek iin oksijene doyurulmu svnn iinde topikal
uyuturucu maddeler, paraliz ilalar ve halsinojenler kartrlrd. Beyni, kollarn ve bacaklarn
hareket ettirmesi iin emir gnderdiinde hibir ey olmazd. l olma hali bal bana rktcyd,
ama yeniden doum srecinin oluturduu durum deerlendirme bozukluu, parlak klar, souk hava
ve sar edici grltlerin yardmyla son derece sarsc ve acl olabiliyordu. Yeniden doum ve takip
eden boulmalarn ardndan tutuklu yle bir gelirdi ki, yayor mu yoksa l m anlayamazd... ve
sorgulaycya hemen her eyi syleyebilirdi.
Sato, Langdon karmak iin tbbi ekibin gelmesini bekleyip beklememesi gerektiine karar
veremedi, ama fazla vakti olmadn biliyordu. Bildiklerini renmem gerek.
Iklar sndrn, dedi. Ve bana battaniye bulun.
Kr edici gne gitmiti.
Yz de yok olmutu.
Karanlk geri dnmt ama, Langdon imdi boluun iinde k yl kadar uzak mesafelerde
yanklanan fsltlar duyabiliyordu. Bouk sesler... anlalmaz kelimeler. Sanki dnya byk bir
sarsntyla ikiye ayrlacakm gibi... titreimler oluyordu.
Sonra oldu.
Evren bir anda ikiye ayrld. Bolukta devasa bir boaz ald... sanki boluk diki yerlerinden
kopmutu. Aklktan ieri grimsi bir pus girdi ve Langdon korkun bir manzarayla karlat. Bedeni
olmayan eller uzanarak, onu bu dnyadan ekip karmak istercesine vcudunu kavryordu.
Hayr! Onlarla mcadele etmeye alt, ama kollar yoktu... yumruklar yoktu. Yoksa var myd?
Birden vcudunun zihninde ekillendiini hissetti. Eti geri dnm, onu yukar doru eken gl eller
tarafndan kavranmt. Hayr! Ltfen!
Ama ok geti.
Eller onu aklktan yukar kaldrrken, gsne bir ac sapland. Cierleri kumla doldurulmu gibiydi.
Nefes alamyorum! imdi, aklna gelebilecek en sert, en souk zeminde srtst yatyordu. Bir ey sert ve
ac verici biimde, st ste gsne bastryordu. Scak havay iinden atyordu.
Geri dnmek istiyorum.
Svy ksrrken, iddetle sarslyordu. Gsnde ve boynunda ac hissetti. Tpk ikence gibiydi.
Boaz yanyordu. nsanlar konuuyor, fsldamaya alyorlard ama sesler sar ediciydi. Gr
bulanklamt, tek grebildii bozuk ekillerdi. Cildi, bir lnnk gibiydi ve uyumutu.
Gs artk daha ar geliyordu... basn. Nefes ulamyorum!
Daha fazla svy ksrd. rme hissine kaplnca soluk ald. Souk hava cierlerine-dolduunda,
yeryzndeki ilk nefesini alan bir bebek gibi hissetti. Bu dnya strap vericiydi. Langdonn tek istei ana
rahmine geri dnmekti.
Robert Langdon ne kadar zaman getiini bilmiyordu. imdi sert bir zeminde, havlulara ve
battaniyelere sarlm, yan yattn hissedebiliyordu. Tandk bir yz ona bakyordu... ama etrafndaki
nlar gitmiti. Uzaktan gelen bir ark hl zihninde yanklanyordu.
Verbum significatium... Verbum omnificum...
Birisi, Profesr Langdon, diye fsldad. Nerede olduunuzu biliyor musunuz?
Hl ksren Langdon, hafife ban sallad.
Ama her eyden nemlisi, bu gece olanlar fark etmeye balamt.
113. BLM
Yn battaniyelere sarlm olan Langdon, titreyen bacaklarnn stnde ayaa kalkp, ak duran sv
tankndan ieri bakt. stememi olsa da vcudu ona geri dnmt. Boaz ve cierleri yanyordu. Bu
dnya sert ve acmaszd.
Sato az nce duyusal yoksunluk tankn ona aklam; eer dar karmasa ya alktan ya da daha
beter bir eyden leceini eklemiti. Langdon, Petern da benzer bir deneyim yaadndan emindi.
Dvmeli adam kendisine bu akam, Peter arada bir yerde, demiti. Arafta... Hamistaganda. Eer bu
doum srecine bir kereden fazla maruz kaldysa, Petern adama bilmek istedii her eyi sylemesi
Langdon artmazd.
Sato, Langdona kendisini takip etmesini iaret etti. Langdon da yle yapt. Dar bir koridordan ar
admlarla yryp, imdi ilk defa grd bu garip barnan derinliklerine ilerlediler. Ta bir masa ve
rktc renklerle aydnlatlm olan kare eklinde bir odaya girdiler. Katherinein burada olduunu
grnce, Langdon rahat bir soluk ald. Buna ramen, manzara rktcyd.
Katherine, ta masann stnde srtst yatyordu. Yerde kana bulanm havlular vard. Bir CIA ajan,
tp Katherinein koluna bal bir serum torbasn tutuyordu.
Katherine sessizce hkryordu.
Glkle konuabilen Langdon, Katherine? diye bouk bir ses kard.
Katherine ban evirdiinde akl karm gibi bakyordu. Robert?! Gzleri nce hayret, sonra
neeyle byd. Ama... boulduunu sanyordum!
Langdon ta masaya doru ilerledi.
Serum torbasn tutan, ajann itirazlarna aldr etmeyen Katherine, yerinde doruldu. Battaniyelere
sarl olan Langdona uzanarak, ona sk
ca sarld. Yanandan perken, krler olsun, dedi. Sonra onu bir kez daha pt ve sanki gerek
olduuna inanmyormu gibi skt. Anlamyorum... nasl?...
Sato duyusal yoksunluk tanklar ve oksijene doyurulmu perflorokarbonlar hakknda bir eyler
anlatmaya balad ama Katherine onu dinlemiyordu. Langdona sarlmakla yetindi.
Robert, dedi. Peter yayor. Aabeyiyle dehet verici karlamasn hatrlarken sesi titredi.
Petern fiziksel durumunu anlatt; tekerlekli sandalyeyi, garip ba, kurban vermek konusunu ve
Peter hemen ibirlii yapmaya ikna etmek iin onu insandan bir saat haline getirdiini...
Langdon konuamyordu. Senin... nereye... gittiklerine dair bir fikrin var m?
Peter Kutsal Daa gtrdn syledi.
Langdon kollarnn arasndan syrlp Katherine bakt.
Katherinein gzleri yalarla dolmutu. Piramidin tabanndaki tabloyu zdn ve piramidin ona
Kutsal Daa gitmesini anlattn syledi. Sato, Profesr, diye steledi. Bu size bir anlam ifade
ediyor mu? Langdon ban iki yana sallad. Hibir ey. Yine iinde bir mit vard. Ama bilgiyi
piramidin tabanndan aldysa, biz de bulabiliriz. Ona nasl zeceini ben syledim.
Sato ban iki yana sallad. Piramit yok. Baktk. Yannda gtrm. Bir sre sessiz kalan Langdon,
gzlerini kapatp piramidin tabannda grdklerini hatrlamaya alt. Sembollerden oluan tablo,
boulmadan nce grd son resimdi ve yaad sarsnt bir ekilde, grntlerin zihnine kaznmasna
sebep olmutu. Tablonun, hepsini olmasa da bir ksmn hatrlyordu ve belki de bu kadar yeterli olurdu.
Satoya dnp telala, Bize yetecek kadarn hatrlayabilirim ama internette bir eye bakmanz
isteyeceim, dedi.
Sato, BlackBerrysini kard.
Sekizinci Dereceden Franklin Karesi yazp arayn.
Sato, ona akn gzlerle bakt ama soru sormadan yazmaya balad. Langdonn gr hl bulankt
ve etrafndaki acayiplikleri yeni fark etmeye balyordu. Yasland ta masann kurumu kan lekeleriyle,
sa taraftaki duvarnsa metinler, fotoraflar, izimler, haritalar ve aralarndan geip onlar birbirine
balayan, ipten dev bir ala kapl olduunu grd.
Tanrm.
Hl battaniyelere sarl olan Langdon, acayip derlemeye doru yrd. Duvara son derece tuhaf bir
bilgi koleksiyonu yaptrlmt; kara byden Kutsal Kitapa kadar antik metinlerden sayfalar, sembol ve
mhr izimleri, komplo teorisi web sitelerinden sayfalar, Washington D.C.nin iaretlenmi ve zerine
notlar alnm bir uydu fotoraf. Sayfalardan birinde, eitli dillerdeki kelimelerden oluan bir liste
vard. Langdon bunlardan bazlarnn masonik kutsal kelimeler, bazlarnn antik sihir kelimeleri,
bazlarnnsa by trenlerine zg kelimeler olduklarn fark etti.
Arad bu mu?
Bir kelime?
Bu kadar basit mi?
Langdonn Mason Piramidi hakkndaki pheleri, aa karaca rivayet edilen eye dayanyordu;
Antik Gizemlerin yeri. ok uzun zaman nce kaybolan antik ktphanelerde saklanan kitaplardan,
gnmze ulam yz binlerce ciltle dolu devasa bir mahzen olmas gerekirdi. Tm bunlar imknsz
grnyordu. O kadar byk bir mahzen olabilir mi? D.C.nin altnda? Ama Petern Phillips Exeterda
yapt konuma, sihirli kelimelerden oluan bu listeyle birleince, baka bir artc olaslk domutu.
Langdon sihirli kelimelerin gcne kesinlikle inanmyordu... ama dvmeli adamn inand belliydi.
Karalanm notlar, haritalar, metinleri, bilgisayar ktlarn, aralarndan geen ipleri ve yapkanl not
ktlarn bir kez daha incelerken nabz hzland.
Konulardan biri srekli tekrar ediyordu.
Tanrm, verbum significatiumu aryor... Kayp Kelimeyi. Petern konumasndan paralar hatrlayan
Langdon, bu dncenin ekil almas iin biraz bekledi. Arad ey Kayp Kelime! Washington da
gml olduuna inand ey bu.
Sato, onun yanna geldi. stediiniz ey bu muydu? BlackBerrysini ona uzatt.
Langdon ekrandaki sekize sekiz kareye bakt. Kesinlikle. Bir msvedde kd ald. Bir kaleme
ihtiyacm var.
Sato ona cebinden bir kalem verdi. Ltfen acele edin.
Bilim ve Teknoloji Mdiirlnn bodrum katndaki ofisinde, Nola Kaye sistem gvenlik uzman Rick
Parrish tarafndan kendisine getirilen redakte edilmi dokman inceliyordu. C1A bakan, antik
piramitler ve yeraltndaki gizli meknlarla ilgili bir dosyayla ne halt eder?
Telefonu eline alp evirdi.
Sato hemen cevap verdi. Sesi ok gergindi. Nola, ben de imdi seni arayacaktm.
Nola, Yeni bilgi edindim, dedi. Bunun neyle ilgili olduunu bilmiyorum ama redakte edilmi bir...
Sato, Her ne diyorsa, unut gitsin, diyerek szn kesti. Vaktimiz kalmad. Hedefi yakalamakta
baarsz olduk ve onun byk bir tehlike yaratacan dnmek iin birok nedenim var.
Nola rperdiini hissetti.
yi haber, tam olarak nereye gittiini biliyoruz. Sato derin bir nefes ald. Kt haber, yannda bir
dizst bilgisayar tayor.
114. BLM
Yaklak on be kilometre tedeki Malakh, battaniyeyi Peter Solomonn etrafna sard ve tekerlekli
sandalyesini ay nn aydnlatt bir parktan, dev bir binann karanlna gtrd. Yapnn d
cephesinde tam otuz stun vard... her biri tam olarak otuz ayak{89} ykseklikteydi. Heybetli bina bu
saatte botu, yzden onlar kimse grmeyecekti. Hogrse de fark etmezdi. Kimse kel kafal, bir ktrm
akam gezintisine karan uzun boylu, nazik grnl, bir adamdan phelenmezdi.
Arka girie vardklarnda Malakh, Petern sandalyesini gvenlik tu takmnn yanna gtrd.
Kstaha bakan Petern ifreyi girmeye niyeti yok gibiydi.
- Malakh kahkaha att. Beni ieri sokacan iin mi buradasn sanyorsun? Kardelerinden biri
olduumu ne abuk unuttun? Uzanp, otuz nc dereceye ykseldikten sonra kendisine verilen giri
kodunu girdi.
Ar kap tklayarak ald.
Peter inleyerek sandalyede kprdanmaya balad.
Malakh, Peter, Peter, diye mrldand. Katherinei dn. birlii yap ki, yaayabilsin. Onun
hayatn kurtarabilirsin. Sana sz verdim.
Esirini sandalyesiyle ieri tayan Mal'akhn kalbi heyecandan hzla atarken, kapy arkalarndan
kilitledi. Peter birtakm koridorlardan geirerek asansre gtrd ve arma dmesine bast. Kaplar
alnca asansre bindiler. Ardndan, Petern ne yaptn grmesi iin uzanp en stteki dmeye bast.
Petern strapl yznde derin bir korku ifadesi belirdi.
Asansrn kaps kapanrken, Petern tral ban nazike okayan Malakh, , diye fsldad.
Sen de iyi bilirsin... iin srr lmn nasl olduunda...
Tm sembolleri hatrlayamyorum!
Langdon, ta piramidin tabanndaki sembollerin yerlerini hatrlayabilmek iin gzlerini kapatp,
elinden geleni yapt ama onun ezberci hafzas bile bu kadarn beceremiyordu. Hatrlayabildii birka
sembol yazd ve Franklinin sihirli karesinde gsterilen yerlerine yerletirdi.
Ama imdilik mantkl gelen hibir ey gremiyordu.
Katherine, Bak! diyerek onu cesaretlendirmeye alt. Doru iz stnde olmalsn. lk srann hepsi
Yunan harflerinden oluuyor; ayn trden semboller yan yana geliyor!
Langdon da bunu fark etmiti ama bu biimde yerletirilmi harflere uyan Yunanca bir kelime
hatrlayamyordu. lk harfe ihtiyacm var. Sihirli kareye bir kez daha bakarak, ilk harfe denk den sol alt
kenin yanndaki sembol hatrlamaya alt. Dn! Gzlerini kapatp, piramidin tabann hayal etmeye
alt. En alt satr... sol kenin yannda... orada hangi harf vard?
Langdon bir an iin yeniden tanka dnm, dehetle pleksiglasn altndan piramidin tabanna bakyordu.
Sonra bir anda grd. Derin nefesler alarak gzlerini at. lk harf H! Langdon kareye geri dnerek
ilk harfi yazd. Kelime hl tamamlanmamt ama bu kadar da yeterdi. Birden, kelimenin ne anlama
gelebileceini fark etti.
H
Kalbi kulaklarnda atan Langdon, BlackBerryde yeni bir arama balatt. Bu nl Yunanca kelimenin
ngilizcedeki karln yazd. lk kan sonu bir ansiklopedi sayfasyd. Okuyunca, doru olduunu
anlad.
Dvmeli adam, Nerede? diye sordu. Merdiveni nasl bulacam bana syle, ben de Katherinei
kurtaraym.
Peter, keke bunu yapabilseydim, diye dnd. Ama merdiven gerek deil. Merdiven efsanesi
tamamyla sembolikti... Masonluktaki alegorilerin bir parasyd. Bilinen ismiyle, Sarmal Merdiven,
ikinci derece iaret tahtasnda{91} yer alrd. nsann lahi Gereke ykseliini temsil ederdi. Sarmal
Merdiven, Yakupun merdiveni gibi, cennete giden yolun sembolyd... insann Tanrya yapt
yolculuktu... dnyevi ve ruhani dnyalar arasndaki balantyd. Basamaklar, zihnin eitli erdemlerini
temsil ederdi.
Peter, bunu bilmeliydi, diye dnd. Tm ikaf trenlerine katld.
Her mason ye, nsan biliminin gizemlerinde rol almasn salayacak, sembolik merdivenden
kacan renirdi. Noetik Bilim ve Antik Gizemler gibi farmasonluk da insan zihninin henz
kullanlmayan potansiyeline hrmet ederdi. Ayrca masonik sembollerinin pek ou insan fizyolojisiyle
ilgiliydi.
Zihin, fiziksel bedenin stnde altn bir kapak ta gibi durur. Felsefe Ta budur. Enerji, belkemii
merdiveninde aa yukar dolap, ilahi zihni fiziksel vcuda balar.
Peter, belkemiinin tam otuz omurgadan olumasnn bir rastlant olmadn biliyordu. Masonluun
otuz derecesi vardr. Belkemiinin en alt veya sacrum, kutsal kemik anlamna gelirdi. Vcut
gerekten de bir tapnaktr. Masonlarn hrmet ettii insan bilimi, bu tapnan en gl ve soylu ama
iin nasl kullanlaca anlayyd.
Ne yazk ki, bu adama gerei aklamann Katherinee faydas olmayacakt. Baklarn sembol
tablosuna indiren Peter, yenilgiye uram gibi iini ekti. Haklsn, diye yalan syledi. Bu binann
altnda gerekten de bir merdiven var. Katherinee yardm gnderdiin anda seni oraya gtreceim.
Dvmeli adam, ona bakmakla yetindi.
Solomon meydan okuyan gzleriyle ona ate pskrd. Ya kz kardeimi kurtarp gerei renirsin...
ya da ikimizi birden ldrp sonsuza kadar cahil kalrsn!
Adam kd yavaa aa indirerek ban iki yana sallad. Senden memnun deilim Peter. Snav
geemedin. Hl beni kandrmaya alyorsun. Aradm eyin ne olduunu bilmediimi mi sanyorsun?
Gerek potansiyeli henz anlayamadm m sanyorsun?
Adam bunlar syledikten sonra, arkasn dnp sabahln aa kaydrd. Beyaz ipek dalgalanarak
yere derken, Peter ilk defa adamn belkemiinin stndeki uzun dvmeyi grd.
Yce Tanrm...
Beyaz rtnn stnde, zarif bir sarmal merdiven srtnn ortasna kadar ykseliyordu. Basamaklardan
her biri, farkl bir omurun zerine yerletirilmiti. Nutku tutulan Peter, merdiveni adamn kafatasna kadar
gzleriyle takip etti.
Peter bakmaktan baka bir ey yapamyordu.
Dvmeli adam tral ban arkaya atp kafatasnn tepesindeki plak deriyi ona gsterdi. Bu el
dememi derinin etrafnda, kendi kuyruunu yutan halka eklinde bir ylan vard.
Bir olma.
Adam yavaa ban eip, yzn Petera dnd. Gsndeki ift bal anka kuu, l gzleriyle ona
bakyordu.
Adam, Kayp Kelimeyi aryorum, dedi. Bana yardm edecek misin... yoksa sen ve kz kardein
lecek misiniz?
Malakh, nasl bulunacan biliyorsun, diye dnd. Bana sylemediin bir ey biliyorsun.
Peter Solomon sorgulama srasnda, u anda hatrlamad bir eyler aklam olmalyd. Duyusal
yoksunluk tankna girip kmak, onu kendinden geirmi ve itaatkr klmt. Azndaki baklay karrken,
Malakha anlatt her ey, Kayp Kelime efsanesiyle uyumluydu.
Kayp Kelime mecazi bir anlatm deil... gerek. Eski bir dilde yazld ve asrlarca sakland. Gerek
anlamn kavrayacak kiiye hayal edilemeyecek bir g verme potansiyeline sahip.
Esirinin gzlerine bakan Malakh, Peter, dedi. Sembol tablosuna baktnda... bir ey grdn.
Aklna bir ey geldi. Bu tablo sana bir ey ifade ediyor. Bana syle.
Katherinee yardm gnderene kadar sana hibir ey sylemeyeceim!
Malakh, ona glmsedi. nan bana, kz kardeini kaybetmek, u anda en son kayglanman gereken
ey. Baka bir ey sylemeden Langdonn antasna dnd ve kendi evinin bodrumunda paketledii
gereleri karmaya balad. Daha sonra, adak sunann zerine zenle yerletirmeye balad.
Katlanm bir ipek rt. Bembeyaz.
Gm bir buhurdan. Msrdan mrrsaf.{92}
Petern kannn durduu bir ie. Klle karm.
Siyah karga ty. Kutsal kalemi.
Adak ba. Kenan lndeki meteoritin demirinden dvlm.
Sesi keder ykl olan Peter, lmekten korktuumu mu sanyorsun? diye bard. Katherine lrse,
hibir eyim kalmaz! Btn ailemi ldrdn! Benden her eyimi aldn!
Malakh, Her eyini almadm, diye cevap verdi. Henz almadm. antaya uzanarak alma
odasndan getirdii dizst bilgisayarn kard. Bilgisayar ap esirine bakt. Korkarm, iinde
bulunduun mkl durumu henz kavrayamadn.
117. BLM
CIA helikopteri imenlerden havalanp, bir helikopterden beklendiinden daha hzl uarken, Langdon
midesinin azna geldiini hissetti. CIA ajanlarndan biri malikneyi aratrp bir yandan da destek
ekibini beklerken. Katherine, Bellamyyi teselli etmek iin arkada kalmt.
Langdon ayrlmadan nce onu yanandan pp, Dikkatli ol Robert, demiti.
Askeri helikopter Mabet Evine hzla yaklarken, Langdon var gcyle hayata tutunuyordu.
Yannda oturan Sato, sar edici grlty bastrp pilota bard. Dupont Meydanna git! Orada
ineceiz!
aran Langdon, ona dnd. Dupont mu?! Oras Mabet Evinden ok uzak! Mabetin park yerine
inebiliriz!
Sato ban iki yana sallad. Binaya sessizce girmemiz lazm. Hedef geldiimizi duyarsa...
Langdon, Vaktimiz yok! diye itiraz etti. Bu kak adam Peter ldrmek zere! Helikopterin sesi
belki onu korkutup durdurur!
Sato, ona buz gibi souk gzlerle bakt. Size daha nce de sylediim gibi, Peter Solomonn
gvenlii benim asl amacm deil. Bunun anlaldn sanyordum.
Langdon baka bir ulusal gvenlik nutku dinleyecek havada deildi. Bakn, bu helikopterde o binaya
nasl girileceini bilen tek kii benim... Sato, Dikkatli olun profesr, diye uyard. Burada ekibimin
bir yesi olarak bulunuyorsunuz ve tam ibirlii iinde olmamz gerekiyor. Bir sre durduktan sonra
ekledi. Aslnda, bu geceki krizin ciddiyetini size aklamam iyi olur.
Sato koltuunun altna uzanp, parlak bir titanyum anta kard. antay atnda, allmn dnda,
karmak grnen bir bilgisayar ortaya kt. Bilgisayar altrnca oturum ama istemiyle birlikte bir
CIA logosu belirdi.
Sato sisteme giri yaparken, Profesr, adamn evinde bulduumuz sar peruu hatrlyor musunuz?
diye sordu.
Evet.
yi, o peruun iine fiber optik bir kamera gizlenmiti... Salarn arasnda grnmyordu.
Gizli kamera m? Anlamyorum.
Sato gzlerinden ate saarak bakyordu. Anlayacaksnz. Dizst bilgisayarndaki bir dosyay
altrd.
LTFEN BEKLEYN...
DOSYA ZLYOR..
Baka bir pencerede alan video grnts tm ekran kaplad. Sato antay kaldrp, Langdonn
kucana koyarak, filmi n koltuktan izlemesini salad.
Ekranda allmadk bir grnt belirmiti.
Langdon ararak geri ekildi. Bu da ne?
Puslu ve karanlk kaytta gzleri balanm bir adam vard. Daraacna gtrlen ortaadaki kfirlerin
kyafetini giymiti; boynunda halattan bir ilmek vard, pantolonunun sol paas dize kadar, gmleinin sa
kolu dirseine kadar syrlmt ve dmeleri ak gmleinden plak gs grnyordu.
Langdon hayretle bakt. Mason trenleri hakknda, grdklerinin ne anlama geldiini anlayacak kadar
bilgi sahibiydi.
Bir mason aday... ilk derecesine girmeye hazrlanyor.
Bronz tenli, kasl ve uzun boylu adamn banda tandk bir sar peruk vard. Langdon, onu hemen
tanmt. Adamn dvmelerinin bronz makyajn altnda sakland belli oluyordu. Peruunun iine
gizledii kamerayla boy aynasndan kendi yansmasn ekiyordu.
Ama... neden?
Ekran karard.
Yeni bir kayt belirdi. Kk, lo ve drtgen bir oda. Siyah beyaz karolardan etkileyici bir satran
tahtas zemin. stnde titreen mumlarn yand, stunun evreledii, ahap, alak bir sunak.
Langdon birden olanlar anlad.
Aman Tanrm.
Amatr filmleri hatrlatan bir tarzda ekilmiti. Sonra kamera, odada dnerek yeyi gzlemleyen kk
bir grubu gsterdi. Adamlar mason tren giysilerini giymilerdi. Langdon karanlkta onlarn yzlerini
seemiyordu, ama bu trenin nerede yapldna dair hibir kukusu yoktu.
Bu Loca Salonunun geleneksel dzeni, dnyadaki herhangi bir yer olabilirdi ama stadn sandalyesinin
stndeki bebek mavisi gen alnlk, burann D.C.deki en eski mason locas olduunu belirtiyordu.
Potomac Locas No. 5; Beyaz Saray ile Kongre Binasnn ke talarn yerletiren George Washington
ve lkenin mason kurucularnn evi.
Loca bugn hl faaldi.
Peter Solomon, Mabet Evini ynetmenin yan sra, kendi yerel locasnn da stadyd. Ve bir mason
yenin yolculuu bunun gibi localarda balard... Farmasonluun ilk derecesine buralarda ykseltilirdi.
Petern tandk sesi, Kardelerim, dedi. Evrenin Yce Mimar adna, birinci dereceden mason
treni iin bu locay ayorum!
Bir tokman grltl sesi duyuldu.
Langdon, Peter Solomonn bu ayindeki baz kat detleri uyguladn gsteren videoyu inanamayan
gzlerle izledi.
yenin plak gsne parlak haner dayyor... ye, masonluun gizemlerini uygunsuz biimde"
aklayacak olursa kaza vurmakla tehdit ediyor... Siyah beyaz yer demesinin yaayanlarla
lleri temsil ettiini aklyor... Boazn kesilmesi, dilin kknden koparlmas, kiinin cesedinin
denizin sert kumlarna gmlmesi eklindeki cezalardan bahsediyor...
Langdon bakakalmt. Tank olduum tm bu grntler gerek mi? Mason yelik trenleri asrlar
boyunca gizliliini korumutu. Dar szan tasvirler sadece uzaklatrlan bir avu karde tarafndan
yazlmt. Elbette Langdon anlatlanlar okumutu, ama yelie kendi gzleriyle tank olmak... bu ok
daha farkl bir eydi.
zellikle de bu ekilde ilenmise. Langdon bu ekimin haksz propaganda olduunun farkndayd.
yeliin asil ynlerini atlayarak, sadece en rahatszlk verici ksmlarn gsteriyordu. Bu video
yaynlanacak olursa, bir gecede internette sansasyon yaratacandan emindi. Masonluk kart komplo
teorisyenleri bu ekime kpekbal gibi saldrrlar. Mason rgt ve zellikle de Peter Solomon,
zararsz ve tamamyla sembolik bir tren olmasna karn, kendilerini kartlarn cad kazannda bulur ve
hasar almamak iin bo yere urarlard.
Videoda rktc ekilde, insan kurban vermeye dair ncilden alntlar yaplyordu. brahimin, ilk
olu shak Yce Varlka kurban olarak sunmas. Peter dnen Langdon, helikopterin daha hzl
umasn diledi.
Video kayd imdi deimiti.
Ayn oda. Baka bir akam. Daha byk bir grup mason izleyici. Peter Solomon, stat koltuundan
gzlyordu. Bu ikinci dereceydi. imdi her ey daha etkileyiciydi. Sunakta diz kyor...
Farmasonlukta var olan esrarlar sonsuza dek saklamaya yemin ediyor... Gskafesinin yarlarak
almas ve arpan kalbinin yrtc hayvanlara yem olmas iin yeryzne savrulmas cezasn kabul
ediyor...
Grnt bir kez daha deiirken, Langdonn kalbi deli gibi arpyordu. Daha kalabalk bir topluluk.
Yerde tabut eklinde bir aret tahtas.
nc derece.
Bu lm treniydi, tm derecelerin en iddetlisi. yenin, kendi yok oluunun son aamasyla
yzlemeye zorland an buydu. Birisini nc dereceye ykseltmek{93} deyimi aslnda, bu ikenceci
sorgulamadan geliyordu. Langdon bu trenle ilgili akademik anlatlara aina olsa da greceklerine asla
hazr deildi.
Cinayet.
Hzl ara ekimlerle kaytta, yenin vahice ldrl kurbann bak asndan yanstlyordu. Bana
ald darbelerden birinin de mason ekiciyle indirildii canlandrlyordu. Bu srada bir diyakoz
kederle, dul kadnn olu hikyesini okuyordu. Kral Sleyman Tapnann stat Mimar Hiram Abiff,
sahip olduu gizli bilgelii aklamak yerine lmeyi tercih etmiti.
Elbette saldrlar canlandrmayd ama kameradaki etkisi insann kann donduruyordu. ldrc
darbenin ardndan ye -artk eski hali lmt- sembolik tabutuna yerletirilip, gzleri kapatlyor ve
kollar cesetlere yapld gibi aprazlamasna kavuturuluyordu. Kilise orgu lm marn alarken,
mason kardeler lnn etrafnda yas tutarak ember iziyorlard.
lm sahnesi gerekten rahatsz ediciydi.
Ve durum daha da ktleiyordu.
Adamlar katledilen kardelerinin etrafnda toplanrken, gizli kamera yzlerini net bir biimde
ekiyordu. Langdon imdi Solomonn salondaki tek nl olmadn fark ediyordu. yenin tabutuna bakan
adamlardan biri hemen her gn televizyona kyordu.
nl bir ABD senatryd.
Aman Tanrm...
Sahne yeniden deiti. Dars... gece vakti... Ayn sallantl video ekimi... Adam ehirdeki bir
caddede yryor... Kamerann nnde sar sa telleri var... Bir keden dnyor... Kamera adamn
elindeki bir eyi gsteriyor... bir dolarlk banknot... Devlet Mhrn yakn ekim alyor... her eyi
gren gz... bitmemi piramit... Ve sonra aniden, uzaklardaki benzer bir ekli gsteriyor... Piramit
eklinde heybetli bir bina... eimli cepheleri, kesik tepesinde birleiyor.
Mabet Evi.
Langdon panik iindeydi.
Video hareket etmeye devam etti. Adan imdi aceleyle binaya gidiyor... ok katl merdivenlerden
kyor... byk bronz kaplara doru gidiyor... on yedier tonluk iki sfenks gardiyann arasndan
geiyor.
yelie kabul piramidine giren bir aday.
imdi karanlk vard.
Uzaklardan gl bir kilise orgunun sesi duyuldu... ve yeni bir grnt belirdi.
Tapnak Odas.
Langdon glkle yutkundu.
Ekrandaki maarams mekn, cokulu bir faaliyet iindeydi. Tavan penceresinin altndaki siyah mermer
sunak, ay nda parlyordu. Bunun etrafndaki el yapm domuz derisinden sandalyelerinde oturan
adamlar, otuz nc dereceden sekin masonlarn oluturduu bir konseydi ve tanklk etmek iin
buradaydlar. Video imdi yava ve kastl bir ekilde yzlerini gsteriyordu.
Langdon dehet iinde seyretmeye devam etti.
Daha grmedii halde, bakmas anlamasna yetmiti. Dnyann en gl ehrindeki en yksek dereceli
ve en usta masonlarn toplantsna, doal olarak pek ok nfuzlu ve tannm kii katlacakt. Sunan
etrafnda, uzun ipek eldivenleri, mason nlkleri ve parlayan madalyonlaryla, lkenin en nfuzlu
adamlarndan bazlar oturuyordu.
Anayasa Mahkemesi 'nden iki yarg...
Savunma bakan...
Beyaz Saray szcs...
Kamera dnerek, katlmclarn yzlerini gstermeye devam ederken Langdon midesinin bulandn
hissetti.
tannm senatr... ilerinden biri ounluk lideri...
Milli gvenlik bakan...
Ve...
CIA bakan...
Langdon ban evirmek istedi, ama yapamad. arpc manzara, onu bile dehete dryordu. Bir
anda Satonun kayg ve endiesinin sebebini anlad.
imdi ekran, ok edici tek bir grntye odaklanmt.
Bir insan kafatas... koyu krmz svyla doluydu. nl caput mortuum u yeye, mum nda altn
mason yz parlayan Peter Solomon elleriyle sunuyordu. Krmz sv arapt... ama kan gibi
parldyordu. Grsel etkisi korkutucuydu.
John Quincy Adamsn Letters on the Masonic Institution{94} isimli eserinde bu treni ilk azdan
okumu olan Langdon, bunun Beinci ret olduunu fark etti. Buna ramen, gzleriyle grmek...
Amerikann en gl adamlarnn buna soukkanllkla tank olduunu seyretmek... Langdonn daha nce
hi grmedii kadar dikkat ekici bir eydi.
ye, kafatasn ellerinin arasna ald... Yz arabn dingin yzeyine yansmt. Yeminimi bilerek ve
isteyerek bozacak olursam, itiim bu arap bana lmcl bir zehir olsun, dedi.
Bu yenin yeminini bozmaya niyetli olduu artk belliydi.
Kaytlar halka gsterildiinde neler olacan hayal bile edemiyordu. Kimse anlamaz. Hkmet
devrilirdi. Yayn organlar, mason kart gruplarn, kktendincilerin ve komplo teoriyenlerinin nefret ve
korku salan sesleriyle dolar, yeniden bir Prken cad av balatlrd.
Langdon, gerein arptlacan biliyordu. Masonlara her zaman yapld gibi.
Gerek uydu ki, kardeliin lme odaklanmas, hayat cesurca kucaklamalarndan kaynaklanyordu.
Mason trenleri kiinin iinde uyuyan insan canlandrmak, onu karanlk cehalet tabutundan kaldrmak,
a tutmak ve grecek gzleri vermek iin tasarlanmt. nsan sadece lm deneyimleyerek hayat
deneyimini tam anlamyla kavrayabilirdi. Yeryzndeki gnlerinin sayl olduunu fark ettiinde, bu
gnleri eref, drstlk ve dostlarna hizmet ederek yaamann nemini anlayabilirdi.
Mason yelik trenleri artcyd, nk dntrc olmalar gerekiyordu. Mason yeminleri
acmaszd, nk insann erefinin ve verdii szn bu dnyadan giderken yannda gtrebilecei
yegne eyler olduunu hatrlatyordu. Mason retileri esrarengizdi, nk evrensel olmalar
gerekiyordu... Bu retileri; dinlere, kltrlere ve rklara stn gelen semboller ve mecazlarn ortak dili
araclyla retiyordu... karde sevgisiyle ortak bir dnya bilinci oluturuyordu.
Langdon bir an iin mide kapld. Bu video dar szarsa halk, yklendikleri anlam bir yana
brakldnda tm dini trenlerin korkutucu grlebileceini fark ederek, ak grl ve hogrl
olacakt; armha germe sahnelemeleri, Musevilerin snnet trenleri, Mormonlarn ly vaftiz etmeleri,
Katoliklerin eytan karmalar, slamiyetteki pee, Samanlarn ifa vermesi, Musevilerin Kaparot treni,
hatta sann etiyle kann sembolik olarak yemek.
Langdon rya grdn sanyordu. Bu kaytlar yaynlanrsa karmaa yaratr. Rusyann veya slam
dnyasnn ileri gelen liderlerinin, plak gslere haner dayad, vahi yeminler ettii, sahte
cinayetler iledii, sembolik tabutlarda yatt ve insan kafatasndan arap itii bu video kaytlar
grlrse neler olacan tahmin edebiliyordu. Tm dnya bir anda derinden sarslp, ok olacakt.
Tanrm bize yardm et...
imdi grntlerde ye, kafatasn dudaklarna gtryordu. Ban geriye doru edi... kan krmz
arab yudumlad... yeminini etti. Ardndan kafatasn indirip, etrafndaki toplulua bakt. Amerikann en
gl ve gvenilir erkekleri, kabul ettiklerini belirtir ekilde, memnuniyetle balarn salladlar.
Peter Solomon, Ho geldin kardeim, dedi.
Grnt kararrken, Langdon nefes almadn fark etti.
Sato hi konumadan uzanp antay kapatt ve kucandan kaldrd. Langdon konumaya alarak ona
dnd, ama syleyecek sz bulamad. nemi yoktu. Anlad yznden belli oluyordu. Sato haklyd. Bu
gece ulusal gvenlik meselesiydi... hem de tahmin edilemez boyutlarda.
118. BLM
Malakh, petamaln tekrar beline balam Peter Solomonn tekerlekli sandalyesinin nnde ileri
geri yryordu. Tutsann korkusunun her saniyesinden zevk alrken, Peter, diye fsldad. kinci bir
ailen olduunu... mason kardelerini unuttun. Ve eer bana yardm etmezsen onlar da yok edeceim.
Solomon kucandaki dizst bilgisayarnn nda neredeyse katatonik grnyordu. Sonunda ban
kaldrp, Ltfen, diye kekeledi. Eer bu video dar szarsa...
Malakh glerek, Eer mi? dedi. Eer dar karsa m? Dizst bilgisayarnn yanna taklm
kk hcresel modemi gsterdi. Bununla tm dnyaya balanabiliyorum.
Bunu yapamazsn...
Malakh, Solomonn korkusundan zevk alarak, yaparm, diye dnd. Beni durduracak ve kz
kardeini kurtaracak gcn var, dedi. Ama bana bilmek istediim eyi anlatmalsn. Kayp Kelime bir
yerde sakl, Peter ve bu tablo onun tam olarak nerede olduunu gsteriyor.
Peter sembol tablosuna tekrar bakt, yznden hibir ey okunmuyordu.
Belki bu sana ilham verir. Malakh, Petern omuzlarnn zerinden uzanp, dizst bilgisayarn
birka tuuna bast. Ekranda bir e-posta program ald ve Peter kaskat kesildi. Ekranda Malakhn o
akam yazmaya balad bir e-posta -byk medya kurulularndan oluan uzun bir listeye gnderilmek
zere hazr bekleyen bir video dosyas- vard.
Malakh glmsedi. Bence paylamamzn vakti geldi, sence de yle deil mi?
Yapma!
Malakh uzanp, programn gnder butonuna bast. Peter dizst bilgisayar yere drmek iin ie
yaramayacak bir abayla iplerinden kurtulmaya alt.
Malakh, Sakin ol, Peter, diye fsldad. Bu byk bir dosya. Gitmesi birka dakika srer.
Parmayla ilem ubuunu gsterdi:
MESAJ GNDERLYOR: LEMN %2S TAMAMLANDI.
Eer bana bilmek istediim eyi sylersen, e-postay durdururum ve kimse bunu grmez.
Peter beti benzi atm bir halde ilem ubuunun yava yava hareket ediini izliyordu.
MESAJ GNDERLYOR: LEMN %4 TAMAMLANDI.
Malakh, dizst bilgisayar Petern kucandan alp, yakndaki domuz derisi sandalyelerden birinin
zerine koydu ve dier adamn ilemi izleyebilmesi iin ekran ona doru evirdi. Sonra, Petern yanna
dnp, sembollerin bulunduu sayfalar onun kucana yayd. Efsaneler, Mason Piramidinin Kayp
Kelimeyi aa karacan sylyor. Bu, piramidin son ifresi. Nasl okunacan bildiine eminim.
Malakh dizst bilgisayara bakt.
MESAJ GNDERLYOR: LEMN %8 TAMAMLANDI.
Malakh baklarn tekrar Petera evirdi. Solomon nefretle parlayan gri gzleriyle ona bakyordu.
Malakh, benden nefret et, diye dnd. Duygular ne kadar youn olursa, ritel tamamlandnda
ortaya kacak eneji o kadar etkili olur.
Langleyde, helikopter sesi yznden Satoyu glkle duyabilen Nola Kaye telefonu kulana iyice
bastrd.
Nola, Dosya transferini durdurmann imknsz olduunu sylediler! diye bard. Yerel ISPleri{95}
kapatmak en az bir saat alrm ve eer kablosuz bir balantyla giri yapabiliyorsa, kablolu interneti
kertmek dosyay gndermesini engelleyemeyecektir.
Son zamanlarda, dijital bilgilerin akn durdurmak neredeyse imknsz hale gelmiti. nternete birok
giri yolu vard. Bilgisayarlar, Wi-Fi noktalar, hcresel modemler, uydu telefonlar, sper telefonlar ve
e-posta donanml PDAlar arasnda olas bir veri szntsn engellemenin tek yolu kaynak makineyi yok
etmekti.
Nola, Utuunuz UH-60n teknik zelliklerini aratrdm, dedi. Ve grne baklrsa, helikopterde
EMP{96} donanm var.
Elektromanyetik darbe ve elektromanyetik silahlar, artk polis tekilatnda, kaan arabalar gvenli bir
uzaklktan durdurmak iin yaygn bir ekilde kullanlyordu. Bir EMP silah, yksek younlukta bir
elektromanyetik radyasyon darbesi ateleyerek, hedef ald herhangi bir aracn -arabalarn, cep
telefonlarnn, bilgisayarlarn- elektroniini etkili bir ekilde bozabiliyordu. Nolann elindeki teknik
bilgilere gre, UH-60ta gvdeye monte edilmi, lazer grl, on gigavatlk darbe etkisi yaratan elli-dB
kazan kontrolyle, alt gigahertz manyetron bulunuyordu. Darbe, dorudan bir dizst bilgisayara
gnderildiinde, bilgisayarn ana kartn yakp, sabit srcy annda siliyordu.
Sato bararak, EMP ie yaramaz, diye karlk verdi. Hedef, ta bir binann iinde. Gr hatt yok
ve kaln elektromanyetik kalkanlar var. Videonun gnderildiine dair herhangi bir bulgu var m?
Nola, masonlar hakknda son dakika haberleri aramas yapan ikinci monitre bakt. Henz yok,
efendim. Ancak halka akland anda renebileceiz.
Beni haberdar et. Sato telefonu kapatt.
Helikopter gkyznden Dupont Meydanna doru alalrken Langdon nefesini tuttu. Hava arac,
Lincoln Antn yapan iki adamn tasarlad iki katl nl fskiyenin gneyindeki araziye aalarn
arasndan serte inerken, bir avu dolusu yaya etrafa kat.
Otuz saniye sonra Langdon, New Hampshire Bulvarndan Mabet Evine doru ilerleyen askeri bir
Lexus SUVun yolcu koltuunda oturuyordu.
Peter Solomon aresizlik iinde ne yapmas gerektiine karar vermeye alyordu. Gznn nne, kan
kaybeden Katherine'in bodrumdaki hali ve biraz nce tank olduu videonun grntleri geliyordu. Ban
yava yava birka metre uzaktaki domuz derisi sandalyenin zerinde duran dizst bilgisayara doru
evirdi. lem ubuunun neredeyse te biri dolmutu.
MESAJ GNDERLYOR: LEMN %29U TAMAMLANDI.
Dvmeli adam, bir buhurdan sallayarak ve kendi kendine ilahiler syleyerek, ar ar kare eklindeki
sunan etrafnda dnyordu. Youn, beyaz dumanlar tavan penceresine doru ykseliyordu. Adamn
gzleri iyice almt ve eytani bir transa girmi gibi grnyordu. Peter gzlerini, sunaa yaylm
beyaz ipek kuman zerinde duran antika baa evirdi.
Peter Solomonn bu gece, bu mabette leceinden hi phesi yoktu. Sadece, nasl leceini
bilmiyordu. Kz kardeini ve kardeliini kurtarmann bir yolunu bulabilecek miydi... yoksa, bou bouna
m lecekti?
Kucanda duran sembol tablosuna bakt. Tabloya ilk kez baktnda, bu ann oku gzlerini kr etmi,
grnn kaos perdesini delip gemesini, rktc gerei grmesini engellemiti. Ama imdi, bu
sembollerin gerek anlamlar kristal berraklnda gznn nnde duruyordu. Tabloyu bambaka bir
adan gryordu.
Peter Solomon tam olarak ne yapmas gerektiini biliyordu.
Derin bir nefes ald ve ban kaldrp, tavan penceresinden Aya bakt. Sonra konumaya balad.
Btn byk gerekler basittir.
Malakh bunu uzun zaman nce renmiti.
Peter Solomonn u anda aklad zm o kadar zarif ve saft ki, Malakh bunun doru olduuna
emindi. Piramidin son ifresi, onun dndnden ok daha basitti.
Kayp Kelime gzmn nndeymi.
Bir anda parlak bir n, Kayp Kelimeyi evreleyen karanlk tarihi ve efsaneyi delip geti. Kayp
Kelime, vaat edildii gibi, gerekten antik bir dilde yazlmt ve insanolunun bildii her felsefede,
dinde ve bilimde mistik gler ieriyordu. Simya, astroloji, Kabala, Hristiyanlk, Budizm, Gl Ha,
farmasonluk, astronomi, fizik, Noetik.
imdi, Byk Heredom piramidinin tepesindeki bu kabul treni salonunda durmu, bunca yldr arad
hzineye bakan Malakh, kendini en mkemmel ekilde hazrlam olduunu dnyordu.
Yaknda tamamlanacam.
Kayp Kelime bulundu.
***
Kalorama Heightsta bir CIA ajan, garajda bulduu p tenekelerinden boaltt p ynnn iinde
tek bana ayakta duruyordu.
Telefonda Satonun uzmanna, Bayan Kaye? dedi. p aramak iyi fikirdi. Sanrm, bir ey
buldum.
Evin iindeki Katherine Solomon her geen saniye daha da glendiini hissediyordu. Laktozlu Ringer
solsyonu inesi, tansiyonunu dzeltmi ve ba arsn geirmiti. imdi, ayaa kalkmamas konusunda
verilen kesin talimatlar dorultusunda yemek odasnda bir koltua oturmu, dinleniyordu. Sinirleri iyice
zayflamt ve aabeyinden gelecek haberler iin giderek endieleniyordu.
Herkes nerede? CIAin adli tp ekibi henz gelmemiti ve evde kalan ajan hl evreyi kolaan
ediyordu. Folyo battaniyeye sarlm Bellamy, onunla birlikte yemek odasnda oturmutu ama imdi o da
CIAin Peter kurtarmasna yardmc olabilecek bir eyler bulabilmek iin dar kmt.
Bo bo oturamayan Katherine sendeleyerek ayaa kalkt, sonra yavaa oturma odasna doru yrd.
Bellamyyi alma odasnda buldu. Mimar, ak bir ekmecenin nnde ayakta duruyordu, srt ona
dnkt. Grne baklrsa ekmecenin iindekilerle onun ieri girdiini duyamayacak kadar meguld.
Arkasndan yaklat. Warren?
Yal adam irkilerek ona doru dnerken kalasyla ekmeceyi kapatt. Yzne ok ve keder ifadesi
yerlemiti, yanaklarndan aa gzyalar szlyordu.
Ne oldu? Katherine ekmeceye bakt. Ne var orada?
Bellamynin konumaya gc yok gibiydi. Az nce, hi grmemi olmay diledii bir eyi grm bir
adama benziyordu.
ekmecede ne var?
Bellamy, yal ve kederli gzlerle onun gzlerinin iine, uzunca bir sre bakt. Sonunda konutu. Sen
ve ben hep... bu adamn neden ailenden nefret ettiini merak ederdik.
Katherine kalarn atarak, Evet? dedi.
ey... Bellamynin sesi atallat. Biraz nce nedenini rendim.
119. BLM
Mabet Evinin en st katndaki salonda, kendisine Malakh diyen kii, byk sunan nnde durmu,
bann tepesindeki el dememi deriye nazike masaj yapyordu. Hazrlanrken, Verbum significatium,
diye ark syledi. Verbum omnifcum. Nihayet son malzeme bulunmutu.
En kymetli hazineler genellikle en basit olanlardr.
Sunan stndeki buhurdandan kan kokulu dumanlar dnerek yukar ykseldi. Ay huzmesinden
ykselen tts, serbest kalm bir ruhun zgrce seyahat edebilecei gkyzne kan kanal temizliyordu.
Vakit gelmiti.
Malakh, Petern rengi koyulam kannn durduu ieyi karp, tpasn at. Tutsa ona bakarken,
karga tynn ucunu koyu krmz boyann iine daldrd ve bann tepesindeki kutsal daireye gtrd. Bu
geceyi ne kadar uzun zamandr beklediini dnerek... bir sre durdu. Byk dnm sonunda
gerekleiyordu. Kayp Kelime insann zihnine yazldnda, akl almaz bir gce sahip olmaya hazrdr.
Antik Tanrlama vaadi byleydi. nsanlk imdiye kadar bu vaadi fark edememi ve Malakh da byle
kalmas iin elinden geleni yapmt.
Byk bir sknetle, tyn ucunu derisine dokundurdu. Aynaya ya da yardma ihtiyac yoktu, dokunma
hissi ve zihin gz onun iin yeterliydi. Kayp Kelimeyi yavaa ve zenle, kafa derisindeki dairesel
ouroborosun{97} iine yazmaya balad.
Peter Solomon olanlar dehet iinde izliyordu.
Malakh iini bitirdiinde gzlerini kapatt, ty elinden brakt ve cierlerindeki havay tamamen
boaltt. Hayatnda ilk defa, hi tatmad bir duyguyu hissediyordu.
Tamamlandm.
Bir oldum.
Malakh, kendi vcudunu bir sanat eseri haline getirebilmek iin zerinde yllarca almt ve imdi,
nihai dnm anna yaklarken, derisine yazlm her bir izgiyi hissedebiliyordu. Gerek bir
aheserim. Kusursuz ve tamamlanm.
Petern sesi, Sana istediin eyi verdim, diyerek onu kendine getirdi. Katherinee yardm gnder.
Ve o dosyay durdur.
Malakh gzlerini aarak glmsedi. Seninle iimiz henz bitmedi. Sunaa dnp, adak ban ald
ve parman kaygan demir ban stnde gezdirdi. Bu antik bak, insan kurban etmek iin Tanr
tarafndan grevlendirilmiti, dedi. Onu tandn deil mi?
Solomonn gri gzleri ta kesildi. Benzersizdir, ayrca efsaneyi de duydum.
Efsane mi? Kutsal Kitapta anlatlyor. Gerek olduuna inanmyor musun?
Peter bakmakla yetindi.
Malakh bu sanat eserini bulmak ve sahip olmak iin bir servet harcamt. bin yldan fazla bir
zaman nce, yeryzne den demir bir meteoritten yaplmt ve Akedah ba olarak biliniyordu. Eski
gizemcilerin dedii gibi, cennetten gelen demir. Yaradlta anlatlan, brahimin Moriah Danda,
neredeyse olu shak kurban edecei... bak olduuna inanlyordu. Ban artc gemiinde ona
papalar, Nazi gizemcileri, Avrupal simyaclar ve zel koleksiyoncular sahip olmutu.
Malakh, onu koruyup, hayranlk beslediler ama hibiri onu gerek amac iin kullanarak asl
gcn ortaya karmaya cesaret edemedi, diye dnd. Akedah ba bu gece kaderini yaayacakt.
Akedah, mason rimellerinde hep kutsal saylmt. Masonlar ilk derecede, Tanr'ya sunulan en aziz
hediye... yce varln isteklerine itaat ederek, ilk doan olu shak adak sunmas... diyerek
sayglarn gsterirlerdi.
Yeni bileylenmi ba Peter tekerlekli sandalyesine balayan ipleri kesmek iin kullanan
Malakhn elindeki arlk heyecan vericiydi. Balar yere dt.
Uyumu kollarn kprdatmaya alan Peter, acyla yzn buruturdu. Bunu bana neden yapyorsun?
Sonunda ne olacan sanyorsun?
Malakh, Herkesten nce sen bunu anlamalydn, diye cevap verdi. Antik yntemler hakknda
bilgilisin. Gizemlerin gcnn kurban vermeye... insan ruhunu vcudundan kurtarmaya dayandn
biliyorsun. Balangtan beri bu ekilde oldu.
Sesi ac ve nefret dolu olan Peter, Kurbann ne olduu hakknda hibir ey bilmiyorsun, dedi.
Malakh, mkemmel, diye dnd. Nefretini besle. simi kolaylatrrsn. Tutsann nnde adm
atan Malakhn bo midesi guruldad. nsan kan aktmann byk gc vardr. Eski Msrllardan Keltik
Druidlere, inlilerden Azteklere kadar herkes bunu anlamt. nsan kurban etmenin bir sihri vardr, ama
modern insan gerek adaklar sunamayacak kadar korkaklat, ruhani dnm iin gerekli olan hayat
veremeyecek kadar narinleti. Yine de antik metinler ok ak. nsan sadece en kutsal olan sunarak byk
gce eriebilir.
Benim kutsal bir adak olduumu mu dnyorsun?
Malakh kahkaha atarak. Gerekten de hl anlayamadn, deil mi? Peter, ona pheyle bakt.
Evimde neden duyusal yoksunluk tank olduunu biliyor musun? Ellerini kalalarna koyan Malakh,
zerinde hl bir rt bulunan zenle sslenmi bedenini esnetti. Altrma yapyordum...
hazrlanyordum... bu lml kabuktan kurtulduumda... bu gzel vcudu tanrlara kurban ettiimde...
sadece zihin olacam an bekliyordum. Kymetli olan benim! Saf, beyaz kuzu benim!
Petern az ak kalmt ama tek kelime edemedi.
Evet Peter, insan tanrlara kendisi iin en kymetli olan sunmal. En beyaz gvercinini... en kymetli,
en deerli adan. Sen benim iin kymetli deilsin. Malakh ona fkeyle bakt. Anlamyor musun?
Kurban sen deilsin Peter... benim. Sunulacak beden benimki. Hediye benim. Bana bak. Hazrlandm, son
yolculuum iin kendimi deerli kldm. Hediye benim! Peter konuamyordu.
Malakh, in srr lmn nasl olduu, dedi. Masonlar bunu anlar. Suna iaret etti. Antik
gereklere sayg gsteriyorsunuz ama korkaksnz. Kurban vermenin gcn anlyor ama sahte
cinayetlerle, kansz lm ayinleriyle lmden uzak duruyorsunuz. Bu gece sembolik sunanz gerek
gcne... ve asl amacna tanklk edecek.
Malakh uzanp, Peter Solomonn sol elini tuttu ve Akedah bann sapn avcuna bastrd. Sol el
karanla hizmet eder. Bu da planlanmt. Petern baka seenei kalmayacakt. Malakh bu sunakta, bu
adam tarafndan, lml bedeni gizemli sembollerle hediye gibi sslenmi bir adan, kalbine saplanan bu
bakla kurban verilmesinden daha gl ve sembolik bir lm ekli dnemiyordu.
Malakh kendini sunarak, eytanlar katndaki yerini alacakt. Gerek gcn olduu yer, karanlk ve
kand. Eskiler bunu biliyorlard ve bilgeler, kiiliklerine uygun taraflar semilerdi. Malakh ise kendi
tarafn akllca semiti. Evrenin doal yasas karmaayd. Bilgi yitiminin motoru kaytszlkt. nsann
duyarszl, karanlk ruhlarn tohum att verimli yerdi. Ben onlara hizmet ettim, onlarda beni bir Tanr
olarak kabul edecekler. Peter yerinden kmldamad. Sadece Malakhn elindeki antik baa bakt.
Malakh, Sana emrediyorum, diyerek ona satat. Ben istekli bir kurbanm. Oynayacan son rol
yazld. Beni dntreceksin. Beni bedenimden kurtaracaksn. Bunu yapmazsan, kz kardeini ve
kardeliini kaybedeceksin. Gerek anlamda yalnz kalacaksn. Durup, tutsana glmsedi. Bunu son
cezan olarak dn.
Peter gzlerini yavaa Malakha evirdi. Seni ldrmek mi? Bir ceza m? Tereddt eder miyim
sanyorsun? Olumu ldrdn. Annemi. Tm ailemi.
Hayr! Malakh kendisini bile artan bir gle patlamt. Yanlyorsun! Aileni ben ldrmedim!
Sen ldrdn! Zacharyyi hapishanede brakmay tercih eden sendin! Ondan sonra arklar dnmeye
balad! Aileni sen ldrdn Peter, ben deil!
Ba intikam hrsyla skan Petern eklemleri bembeyaz kesilmiti. Zacharyyi neden hapiste
braktm bilmiyorsun.
Malakh, Her eyi biliyorum! diye kt. Oradaydm. Ona yardm etmek istediini syledin.
Servetle bilgelik arasnda seim yapmasn isterken de ona yardm m ediyordun? Masonlara katlmas
ltimatomunu verirken de yardm etmeye mi alyordun? Nasl bir baba, ocuundan servetle bilgelik
arasnda seim yapmasn ister ve sonra bununla baa kabilmesinin yollarn bilmesini bekler? Nasl bir
baba, olunu gvenle eve getirmek yerine hapiste brakr? Malakh, Petern nne geip meldiinde,
dvmeli yz onunkinin birka santim uzanda duruyordu. Ama en nemlisi... nasl bir baba kendi
olunun gzlerine bakp... geen bunca yla ramen... onu tanyamaz?
Malakhn szleri ta odada birka saniye yankland.
Ardndan sessizlik oldu.
Bu beklenmedik sessizlikte Peter Solomon girdii transtan uyanm gibiydi. imdi yzne tam bir phe
glgesi dmt.
Evet baba. Benim. Malakh onu terk eden adamdan intikam almak... o gri gzlere bakp, onca yldr
gizlenen gerei sylemek iin... yllardr bu an bekliyordu. te o an gelmiti. Szlerinin arlnn
Peter Solomonn ruhunu ezdiini izlemek arzusuyla ar ar konutu. Sevinmelisin baba. Msrif olun
geri dnd.
Petern yz l kadar beyazd.
Malakh her ann tadn karyordu. Beni hapiste brakma kararn kendi babam verdi... Ve o anda,
beni son defa reddedeceine yemin ettim. Artk olun deildim. Zachary Solomon lmt.
Babasnn gzlerinde aniden iki damla ya belirince, Malakh onlarn, hayatnda grd en gzel ey
olduklarn dnd.
Malakhn yzne, sanki onu ilk defa gryormu gibi bakan Peter, gzyalarn yuttu.
Malakh, Mdrn tek istedii parayd, dedi. Ama sen reddettin. Yalnz benim paramn da seninki
kadar deerli olduunu unutmutun. Mdr, parasn ald srece demeyi kimin yaptna aldrmyordu.
Ona cmert bir miktar demeyi teklif edince, benim llerimde hasta bir tutuklu seip, benim
kyafetlerimi giydirdi ve tannmayacak hale gelinceye kadar dvd. Grdn fotoraflar... gmdn
mhrl tabut... onlar bana ait deildi. Bir yabancya aittiler.
Petern gzyalaryla ykanan yz, imdi keder ve aknlk iindeydi. Aman Tanrm... Zachary.
Artk deilim. Zachary hapisten ktnda, baka biri oldu.
Gen vcuduna deney aamasndaki byme hormonlar ve steroitler ykleyince, genliindeki
bedeniyle, ocuksu yz hatlar fazlasyla bakalamt. Hatta ses telleri bile tahrip olup, delikanllktaki
sesini kalc bir fsltya dntrmt.
Zachay, Andros oldu.
Andros, Malakh oldu.
Ve bu gece... Malakh en byk enkarnasyonunu yaayacak.
Bu srada Kalorama Heightstaki Katherine Solomon, masann ak ekmecesinin nnde durmu,
sadece bir fetiiste ait olabilecek eski gazete makaleleri ve fotoraflar koleksiyonuna bakyordu.
Bellamyye dnerek. Anlamyorum, dedi. Bu kak benim ailemi taknt yapm gibiydi ama...
Bir sandalyeye otururken, derinden sarslm gibi grnen Bellamy, Devam et... diyerek onu
yreklendirdi.
Katherine, her biri Solomon ailesiyle -Petern baarlar, Katherinein aratrmalar, anneleri
Isabelin korkun lm, Zachary Solomonn uyuturucu alkanl, enkarnasyon ve Kartal Soanlk
Cezaevinde gerekleen vahi cinayet- ilgili gazete makalelerini biraz daha kartrd.
Bu adamn Solomon ailesiyle ilgili saplantlar fanatizmi amt, ama Katherine sebebini
anlayabilecei bir ey grmemiti.
te bundan sonra fotoraflar grd. Birincisinde Zachary beyaz badanal evlerin serpitirildii bir
plajda, dizlerine kadar gelen masmavi bir denizin iinde duruyordu. Yunanistan m? Bu fotorafn,
Zachin Avrupada uyuturucu batanda yaad gnlerde ekildiini tahmin etti. Ama yine de Zachin
paparazzilerin uyuturucu mptelas gruplarla parti yapan iskelete dnm delikanl fotoraflarndan daha
salkl grnmesi tuhaft. Vcudu bir ekilde daha salkl, daha gl, daha olgun grnyordu.
Katherine, onun hi bu kadar salkl grndn hatrlamyordu.
aknlkla fotoraftaki tarihi kontrol etti.
Ama bu... imknsz.
Tarih, Zachary hapiste ldkten bir yl sonrasna aitti.
Katherine birden fotoraf destesini lgnca kartrmaya balad. Tm fotoraflar Zachary Solomona
aitti... gittike yalanyordu. Koleksiyon, sanki yava bir dnm tarih srasna koyan resimli bir
otobiyografi gibiydi. Zacharynin vcudunun bakalamasna, kaslarnn imesine ve yz hatlarnn
kulland ar stroitler yznden ekil deitirmesine dehetle bakt. Bedeni olduunun iki katna km,
gzlerindeki ifade rahatsz edici boyutta deimiti. Artk hibir eyden korkmuyor gibiydi.
Bu adam tanmyorum bile!
Katherinein gen yeenine ait hatralarna hi benzemiyordu.
Bann tral olduu bir resme geldiinde, dizlerinin tutmadn hissetti. Ardndan, plak vcudunun
fotorafn grd... yapt ilk dvmelerle sslenmiti.
Katherinein kalbi neredeyse duracakt. Aman Tanrm...
120. BLM
Langdon askeri Lexus SUVun arka koltuundan, Saa dn! diye bard.
Simkins, S Sokana dnd ve aalkl bir yerleim blgesinde arac tam gaz srmeye balad. On
Altnc Sokakn kesine yaklarlarken, Mabet Evi sa tarafta bir da gibi ykseldi.
Simkins ban kaldrp, dev yapya bakt. Birisi Romadaki Panteonun tepesine bir piramit ina etmi
gibi grnyordu. Binann n tarafna doru gitmek iin On Altnc Sokaktan saa dnmeye hazrland.
Langdon, Dnme! diye bard. Dz git! Sde kal.
Simkins syleneni yapt ve binann dou tarafndan ilerlemeye devam etti.
Langdon, On Beinci Sokaktan saa dn! dedi.
Simkins klavuzunun sylediini yapt ve saniyeler sonra Langdon, Mabet Evinin arkasndaki
baheleri ikiye ayran asfaltsz giri yolunu gsterdi. Burann dardan grnmesi ok zordu. Simkins
araba yoluna dnd ve Lexusi hzla binann arka tarafna doru srd.
Langdon, arka girie park edilmi arac gstererek, Bak! dedi. Bu byk bir minibst. Buradalar.
Simkins, SUVu park etti ve motoru kapatt. Sessizce, dar karak binaya girmek iin hazrlandlar.
Simkins muazzam yapya bakt. Tapnak Odas yukarda m diyorsun?
Langdon, binann kulesini gstererek ban sallad. Piramidin tepesindeki dz alan aslnda bir tavan
penceresi.
Simkins, Langdona dnd. Tapnak Odasnn taran penceresi mi var? Langdon, ona tuhaf biimde
bakt. Tabii ki. Cennete alan pencere... sunan tam zerinde.
* * *
Malakh, Peter Solomonn yaad hsran ve ac sanki kaynayarak yzeye kyormuasna, Tapnak
Odasnn atmosferinde hissedilir bir deiiklik fark etti... lazer gibi Malakhn stne odaklanyordu.
Evet... vakit geldi.
Tekerlekli sandalyesinden kalkm olan Peter Solomon, imdi yzn sunaa dnm, elinde bakla
ayakta duruyordu.
Katherinei kurtar, diyerek Peter ikna etmeye alan Malakh, geri geri giderek onu sunaa ekti ve
nceden hazrlad beyaz kefenin stne uzand. Yapman gerekeni yap.
Peter sanki bir kbusta hareket ediyormu gibi ileri doru adm att.
imdi srtst yatan Malakh, baklarn tavandaki pencereden grnen Aya evirdi. in srr lmn
nasl olduu. Bundan daha mkemmel bir an olamazd. Asrlarn Kayp Kelimesiyle donatlm olarak,
babamn sol eliyle kendimi sunuyorum.
Malakh derin bir nefes ald.
Beni kabul edin eytanlar, nk bu size sunulan benim bedenimdir.
Malakhn banda duran Peter Solomon titriyordu. Gzyalaryla slanm gzleri aresizlikle,
kararszlkla, kederle parlyordu. Odann dier tarafndaki modemle dizst bilgisayara bir kez daha
bakt.
Malakh, Seimini yap, diye fsldad. Beni bedenimden kurtar. Tanr bunu istiyor. Sen bunu
istiyorsun. Kollarn yanna uzatp, gsn ileri doru kavis yaparak, ihtiaml ift bal Zmrdanka
kuunu ortaya kard. Ruhumu giydiren vcuttan kurtulmama yardm et.
Petern yal gzleri imdi grmeden Malakha bakyor gibiydi.
Malakh, Anneni ldrdm! diye fsldad. Robert ldrdm! Kz kardeini ldryorum!
Kardeliini yok ediyorum! Yapman gerekeni yap!
Peter Solomonn ehresine kederli ve pimanlk dolu bir ifade oturmutu. Ban geriye atp, ba
kaldrrken ac dolu bir lk att.
Robert Langdon ile Ajan Simkins, ieriden kan donduran bir lk ykseldiinde, nefes nefese
Tapinak Odasnn kapsna varmlard. Langdon emindi.
Petern l strap yklyd.
ok ge kaldm!
Simkinse aldr etmeden kapnn kolunu kavrad ve sonuna kadar at. Karsndaki dehet verici
manzara en byk korkusunu doruluyordu. Lo odann ortasndaki ba tral adam byk sunan nnde
duruyordu. stnde siyah bir sabahlk vard ve elinde byk bir bak tutuyordu.
Langdon kprdamaya frsat bulamadan, bak sunan stnde uzanan bedene indi.
Malakh gzlerini kapatmt.
ok gzel. ok kusursuz.
Antik Akedah ba zerine inerken ay nda parlamt. Kokulu dumanlar, yaknda serbest kalacak
ruhuna yolu hazrlayarak, yukar doru ykselmiti. Bak aa inerken, katilinin azap ve aresizlik ykl
l hl bu kutsal yerde yanklanyordu.
nsan kurbann kanna ve ebeveynimin gzyalarna bulandm.
Malakh kendini muhteem darbeye hazrlad.
Dnm vakti gelmiti.
nanlmaz bir ekilde hi ac hissetmedi.
Vcudu sar edici ve derin bir sarsnt geirmiti. Oda sallanmaya balad ve yukardan gelen parlak
beyaz k gzlerini kamatrd. Cennet grlyordu.
Ve Malakh o olduunu biliyordu.
Tpk planlad gibi olmutu.
Langdon. helikopter yukarda belirirken, sunaa doru kotuunu hatrlamyordu. Kollarn iki yana
ap... ban ikinci kez indirmeden, onu durdurmak midiyle... siyah sabahlkl adama doru atldn
da hatrlamyordu.
Vcutlar arptnda Langdon, tavan penceresinden parlak bir n ieri girip, suna aydnlattn
grd. Sunakta Peter Solomonn kanl bedenini grmeyi bekliyordu ama kta parlayan plak gste
hi kan yoktu... sadece karmak dvmeler vard. Et yerine ta sunaa sapland anlalan krk bak
yannda duruyordu.
Siyah sabahlkl adamla birlikte yere derken, adamn sa kolundaki bandajlar grd. Durdurmaya
alt kiinin Peter Solomon olduunu anladnda adeta ok geirir gibi oldu.
Ta zeminde birlikte kayarlarken, helikopterin projektrleri yukarndan k sayordu. Grltyle
alalan helikopterin paten demirleri, geni cam duvarn stne kondu.
Helikopterin n ksmnda tuhaf grnl bir silah, camdan aay nian almt. Lazer grnn
krmz , geceyi blerek Langdon ile Solomon nian almt.
Hayr!
Ama yukardan silah sesi gelmedi... sadece helikopter pervanesinin grlts duyuluyordu.
Langdon, hcrelerinde ldayan rktc bir enerji dalgasndan baka hibir ey hissetmedi. Bann
arkasndaki domuz derisi sandalyenin stnde duran dizst bilgisayar tuhaf biimde tslad. Dnd
srada ekrann birden karardn grd. Ne yazk ki grlen son mesaj gayet akt.
MESAJ GNDERLYOR: LEMN %100 TAMAMLANDI
Havalan! Lanet olsun! Havalan!
UH-60n pilotu, helikopterin pervanelerine ar yklenerek, paten demirlerinin geni cam tavana
demesini engellemeye alt. Pervanelerin verdii tonluk basncn cam zaten krlma noktasna
getirdiini biliyordu. Ne yazk ki, piramidin eimi, burnunu yukar kaldrmasna engel olarak, itme
kuvvetini yan tarafa veriyordu.
Yukar! imdi!
Uzaklamaya alrken helikopterin burnunu kaldrd, ama sol payanda, camn ortasna arpt. Ksack
bir and ama bu kadar yetmiti.
Tapnak Odasnn dev tavan penceresi, cam ve rzgr girdabyla patlayarak, aadaki odaya krk
cam paralarndan oluan bir sel gibi yad.
Gkyznden yldzlar yayor.
Gzel, beyaz a bakan Malakh, parlak mcevherlerin stne yadn grd... Adeta onu
ihtiamlaryla kefene sarmak iin yararak hzlanyorlard.
Birden ac hissetti.
Batma. Yanna. Kesilme. Keskin baklar yumuak etini paralyordu. Gs, boynu, uyluklar, yz.
Vcudu bir anda gerildi. Ac, onu girdii transtan uyandrrken, kan dolu azndan bir lk ykseldi.
Yukardaki beyaz k kendini dntrm ve sanki sihir gibi, bir anda, gmbrdeyen pervaneleriyle
aadaki Tapnak Odasnda souk rzgrlar estiren, siyah bir helikopter olmutu. Pervanelerin rzgr
odadaki ttsleri drt bir yana datrken, Malakh iliklerine kadar donduunu hissediyordu.
Ban eviren Malakh, Akedah bann krk bir halde yannda durduunu grd. imdi krk cam
paralaryla kapl sunaa arparak paralanmt. Ona yaptm bunca eye ramen... Peter Solomon
ban ynn deitirdi. Kanm dkmeyi reddetti.
Malakh artan bir dehetle ban kaldrp, kendi vcuduna bakt. Yaayan sanat eseri onun en byk
ada olacakt. Oysa imdi vcudu kana bulanmt... etinin her yanndan byk cam paralar fkryordu.
Bitkin bir halde ban granit sunaa tekrar yaslad ve atdaki aklktan yukar bakt. imdi helikopter
gitmi, yerinde sessiz ve souk bir ay kalmt.
Gzleri byyen Malakh, byk sunan stnde tek bana... sk nefesler ald.
122. BLM
in srr, lmn nasl olduu.
Malakh her eyin ters gittiini anlamt. Parlak bir k yoktu. Muhteem bir karlama yoktu. Sadece
karanlk ve dayanlmaz bir ac vard. Gzleri bile acyordu. Hibir ey gremiyordu ama etrafnda
hareket olduunu hissedebiliyordu. Sesler duyuyordu... insan sesleri... ilerinden biri, her naslsa Robert
Langdona aitti. Bu nasl olabilir?
Langdon, O iyi, diye tekrar edip duruyordu. Katherine iyi, Peter. Kz kardein iyi.
Malakh, hayr, diye dnd. Katherine ld. lm olmal.
Malakh artk gremiyordu, gzlerinin ak olup olmadn bile anlayamyordu ama helikopterin
uzaklatn duydu. Tapnak Odasna aniden bir sakinlik kt. Malakh, az sonra patlayacak olan bir
frtna yznden kabaran okyanus dalgalar gibi... hareketlenmeye balayan topran akc ritimlerini
hissedebiliyordu.
Chao ab ordo.
imdi yabanc sesler baryor, Langdonla dizst bilgisayar ve video dosyas hakknda telal bir
eyler konuuyorlard. Malakh, artk ok ge olduunu biliyordu. Zarar verildi. Video, oktan
kontrolden km bir yangn gibi, ok iindeki dnyann drtbir kesine yaylmaya ve kardeliin
geleceini yok etmeye balamt. Bilgelii yaymaya en muktedir olanlar yok edilmelidirler.
insanolunun cahillii karmaann bymesine yardmc olan eydi. Yeryznde Ikn eksiklii,
Malakh bekleyen Karanlk besleyen eydi.
Byk iler yaptm ve yaknda bir kral gibi karlanacam.
Malakh birinin kendisine doru yaklatn hissetti. Kim olduunu biliyordu. Babasnn tralanm
vcuduna kendi srd kutsal yalarn kokusunu alabiliyordu.
Peter Solomon kulana, Beni duyabiliyor musun bilmiyorum, diye fsldad. Ama bir eyi bilmeni
istiyorum. Parmayla Malakhn kafasnn tepesindeki kutsal noktaya dokundu. Buraya yazdn ey...
Durdu. Kayp Kelime bu deil.
Malakh, tabii ki yle, diye dnd. Beni bu olduuna, pheye yer brakmayacak ekilde ikna ettin.
Efsaneye gre, Kayp Kelime o kadar antik ve sr dolu bir dilde yazlmt ki, insanolu onu nasl
okuyacan unutmutu. Petern ortaya kard bu gizemli dil, gerekten de yeryzndeki en eski dildi.
Sembollerin dili.
Sembolizm dilinde, hepsinden stn olan bir sembol vard. En eski ve en evrensel olan bu sembol eski
geleneklerin hepsini, Msr gne tanrsnn aydnlann, simya altnnn zaferini. Felsefe Tann
bilgeliini, Gl Hann safln, Yaradl ann, Yaradan, astrolojik gnein egemenliini ve hatta
bitmemi piramidin tepesinde duran her eyi gren gz temsil eden tek bir simgeyle birletiriyordu.
Noktal daire. Kaynan sembol. Her eyin balangc.
Petern ona dakikalar nce anlatt ey buydu. Malakh ilk nce phe etmiti ama sonra tabloya
tekrar bakm ve piramit sembolnn dorudan noktal daire -ortasnda bir nokta bulunan daire-
semboln iaret ettiini fark etmiti. Efsaneyi hatrlayarak. Mason Piramidi, Kayp Kelimeyi gsteren
bir harita, diye dnd. Sonunda, babas doruyu sylyor gibi gelmiti.
Btn byk gerekler basittir.
Kayp Kelime bir kelime deil... bir sembol.
Malakh noktal daire semboln byk bir evkle kafasna yazmt. Bunu yaparken, iinde ykselen
bir g ve tatmin duygusu hissetmiti. aheserim ve adam tamamland. Karanln gleri artk onu
bekliyordu. almas iin dllendirilecekti. Bu onun zafer an olacakt...
Ama, son anda, her ey ters gitmiti.
Peter hl arkasnda duruyor ve Mal'akhn zar zor kavrayabildii eyler sylyordu. Sana yalan
syledim, diyordu. Bana baka seenek brakmadn. Eer sana gerek Kayp Kelimeyi syleseydim,
bana inanmazdn, anlamazdn da.
Kayp Kelime... noktal daire deil mi?
Peter, Gerek u ki, dedi. Kayp Kelimeyi herkes bilir... ama ok az kii ne olduunu anlar.
Kelimeler, Malakhn kafasnn iinde yankland.
Peter avcunu nazike Malakhn kafasnn tepesine koyarak, Tamamlanmadn, dedi. in henz
bitmedi. Ama her nereye gidiyorsan, ltfen unu bil... sen sevildin.
Nedense, babasnn elinin nazik dokunuu, iinde yanan ve vcudunun iinde kimyasal reaksiyon
balatan etkili bir katalizr etkisi yapt. Aniden, vcudundaki tm hcreler sanki zlyormu gibi
fiziksel kabuunun iinde yaylan youn bir enerji hissetti.
Bir anda, tm dnyevi aclar yok oldu.
Dnm. Gerekleiyor.
Kendime, kutsal granit parasnn zerindeki kanl et enkazna yukardan bakyorum. Babam
arkamda diz km, geriye kalan tek eliyle cansz kafam tutuyor.
Ykselen bir fke... ve kafa karkl hissediyorum.
Bu bir merhamet an deil... bu intikam, dnm iin... ama yine de babam boyun emeyi
reddediyor, roln oynamay reddediyor, acsn ve fkesini bak vastasyla benim kalbime
ynlendirmeyi reddediyor.
Burada kapana ksldm, asl kaldm... Dnyevi kabuuma bal kaldm.
Babam, feri giden gzlerimi kapatmak iin yumuak avcunu nazike yzmde gezdiriyor.
Balarmdan kurtulduumu hissediyorum.
Etrafmda dalgalanan bir perde belirerek, koyultup karartyor, dnyann grntsn yok
ediyor. Aniden zaman hzlanyor ve ben hayal ettiimden ok daha karanlk bir bolua dyorum.
Burada, anlamsz bolukta, bir fslt duyuyorum... Biriken bir g hissediyorum. Gleniyor, artc
bir hzla ykselip, etrafm saryor. Kt ve kuvvetli. Karanlk ve hkmedici.
Burada yalnz deilim.
Bu benim zaferim, byk karlann. Ama nedense, iim mutlulukla deil, engin bir korkuyla
doluyor.
Bu beklediim gibi bir ey deil.
G imdi kpryor, hkmedici bir kudretle etrafmda dnyor, beni parampara etmekle tehdit
ediyor. Aniden, hibir uyar olmadan karanlk, tarihncesi byk bir yaratk gibi kendini toparlayp,
nme dikiliyor.
Daha nce dnyay terk eden tm karanlk ruhlarla kar karya geliyorum.
Karanlk beni bir btn olarak yutarken... muazzam bir korkuyla lk atyorum...
123. BLM
Dean Galloway, Ulusal Katedralin iinde havada tuhaf bir deiim hissetti. Nedenini bilmiyordu ama
uzaklarda olmakla birlikte tam da orada... hayalet gibi bir glgenin utuunu... bir arln havaya
kalktn hissetti.
alma masasnda tek bana otururken derin dncelere dalmt. Telefonu aldnda ka dakika bu
halde kaldn bilmiyordu. Arayan Warren Bellamy idi.
Mason kardei, Peter yayor, dedi. Haberi yeni aldm. Hemen duymak isteyeceini dndm. O
iyileecek.
Galloway rahat bir soluk alarak, Tanrya kr, dedi. imdi nerede?
Bellamy, onlar Katedral Kolejinden ayrldktan sonra gelien olaanst hikyeyi srasyla anlatt.
Peki hepiniz iyi misiniz?
Bellamy, Evet, iyileiyoruz, dedi. Ama bir ey var. Durdu.
Evet?
Mason Piramidi... Sanrm, Langdon srrn zd.
Galloway glmsemesine engel olamad. Nedense, hi armamt. Sylesene, Langdon piramidin
szn tutup tutmadn kefetti mi? Piramit, efsanenin her zaman ortaya karacan iddia ettii eyi
ortaya kard m?
Henz bilmiyorum.
Galloway, kacak, diye dnd. Dinlenmelisin.
Sen de.
Hayr, dua etmeliyim.
124. BLM
Asansr aldnda, Tapnak Odasnn tm klar prl prl yanyordu.
Katherine Solomon, aabeyini bulmak iin telala ieri koarken, bacaklar hl pelte gibiydi. Olduka
souk olan bu muazzam oda, tts kokuyordu. nne kan manzara karsnda olduu yerde kalakald.
Bu ihtiaml odann ortasnda, alak bir ta sunan zerinde, kanl, dvmeli ve krk cam paralar
saplanm bir ceset duruyordu. Yukarda, tavandaki bir delik gkyzne alyordu.
Tanrm. Katherine hemen ban baka tarafa evirdi ve gzleriyle Peter aramaya balad. Aabeyini
odann dier tarafnda otururken grd. Langdon ve Bakan Satoyla konuurken bir salk grevlisi
tarafndan muayene ediliyordu.
Katherine, ona doru koarak, Peter! diye seslendi. Peter!
Aabeyi dnp kardeine baknca, yzne rahatlam bir ifade yerleti. Hemen ayaa kalkp, ona doru
yrd. zerinde, olaslkla birinin aadaki ofisinden getirdii basit bir beyaz tirt ve siyah bir
pantolon vard. Sa kolu askya alnmt. Nazik kucaklamalar biraz tuhaf grnse de Katherine bunu
pek fark etmedi. O tandk huzur her zamanki gibi, hatta ocukluunda kendisini kollayan aabeyi
sarldnda olduu gibi, bir koza misali onu sard.
Sessizce birbirlerine sarldlar.
Sonunda Katherine, yi misin? Yani... gerekten? diye fsldad. Peter brakp, askya ve eskiden
sa elinin olduu yerdeki bandaja bakt. Gzleri yine yalarla doldu. Ben ok... ok zgnm.
Peter ok nemli bir ey deilmi gibi omzunu silkti. lml beden. nsan vcudu sonsuza dek kalmaz.
nemli olan her eye ramen iyi olmak.
Petern verdii cevap duygularn harekete geirip, onu neden ok sevdiini hatrlamasna neden oldu.
Ailenin kopmaz balarn... damarlarnda akan ortak kan hissederek, Petern ban okad.
Katherine, maalesef bu akam odada nc bir Solomon bulunduunu biliyordu. Baklar sunan
zerindeki cesede kayd. Grd fotoraflar zihninden silmeye alarak rperdi.
Ban baka tarafa evirince, gzleri Robert Langdonnkilerle karlat. Orada derin ve anlayl bir
merhamet vard. Langdon her naslsa onun ne dndn anlyor gibiydi. Peter biliyor. Katherinein
iini saf duygular -rahatlama, efkat, aresizlik- kaplad. Aabeyinin bir ocuk gibi titrediini hissetti. Bu,
onun daha nce hi tank olmad bir eydi.
Kendini rahat brak, diye fsldad. Sorun deil. Kendini rahat brak.
Petern titremesi artt.
Katherine, ona tekrar sarlp ban okad. Peter, sen her zaman gl olan taraftn... her zaman
benim yanmda oldun. Ama imdi ben senin iin buradaym. Her ey yolunda. Buradaym.
Katherine, aabeyinin ban omzuna yatrd... ve byk Peter Solomon kendini hkrklar iinde
kardeinin kollarna brakt.
Bakan Sato, gelen telefonu cevaplamak iin uzaklat.
Arayan Nola Kayedi. lk defa, iyi haberler veriyordu.
Hl datldna dair bir iaret yok efendim. Sesi umutlu geliyordu. Olsayd, imdiye kadar
mutlaka grrdk. Durumu kontrol altna alm grnyorsunuz.
Sato, Langdonn aktarmn tamamlandn grm olduu dizst bilgisayara bakarak, sayende, Nola,
diye dnd. Kl pay kurtardk.
Nolann nerisiyle malikneyi arayan ajan, p tenekelerini kontrol etmi ve yeni alnm bir hcresel
modem kutusu bulmutu. Elinde model numaras bulunan Nola, dizst bilgisayarn tapnaktan blok
ilerideki olas eriim dmn -On Altnc Sokak ile Corcoran Caddesinin kesindeki kk bir
verici- yaltarak, uyumlu tayclarna, bant geniliine ve hizmet zgaralarna{98} apraz bavuru
yapabilmiti.
Nola bilgiyi hemen helikopterdeki Satoya aktarmt. Mabet Evine doru yaklarken, pilot bir
alaktan uu gsterisi sergilemi ve elektromanyetik radyasyon darbesiyle aktarc dm vurarak,
dizst bilgisayar aktarm tamamlamadan saniyeler nce devre d brakmt.
Sato, Bu gece iyi i kardn, dedi. imdi, git biraz uyu. Bunu hak ettin.
Teekkr ederim, efendim. Nola bir ey sylemek ister gibiydi.
Baka bir ey var myd?
Uzun sre sessiz kalan Nolann, syleyip sylememekte tereddt ettii anlalyordu. O kadar da
acelesi yok efendim. yi geceler.
125. BLM
Robert Langdon, Mabet Evinin zemin katndaki k banyonun sessizliinde, lavaboya scak su
aktrken, aynada kendisine bakyordu. Lo kta bile, tamamyla tkenmi grnyordu.
antas yine omzundayd ama imdi ok daha hafifti... iinde sadece kiisel eyalar ve burumu
konferans notlar vard. Kendi kendine gld. Bu akam konferans vermek zere bakente yapt ziyaret,
tahmin ettiinden yorucu olmutu.
yle olsa da, Langdonn minnettar olmas gereken ok ey vard.
Peter hayatta.
Ve video grntleri durduruldu.
Langdon yzne lk su arparken, yavaa hayata dndn hissetti. Hl her ey bulankt, ama
vcudundaki adrenalin sonunda yok oluyor... ve tekrar kendisi gibi hissetmeye balyordu. Ellerini
kuruladktan sonra Mickey Mouse saatine bakt.
Tanrm, ge olmu.
Langdon banyodan kt ve eref Salonunun kavisli duvar -baarl masonlarn, Amerikan
Bakanlarnn, hayrseverlerin, aydnlarn ve dier nfuzlu Amerikallarn portreleriyle donatlarak
zarife kavis verilmi geit- boyunca ilerledi. Harry S. Trumann yalboya resminin nnde durdu ve
adamn mason olmak iin gerekli olan trenlere, rimellere ve almalara katlann hayal etmeye alt.
Hepimizin grd dnyann arkasnda gizli bir dnya var. Hepimiz iin.
Koridorda bir ses, Kayboldun, dedi.
Langdon arkasn dnd.
Konuan Katherinedi. Bu akam ok kt eyler yaam olmasna ramen, yine de k sayordu...
her naslsa genlemiti.
Langdon bitkin bir ifadeyle glmsedi. Peter nasl?
Katherine yanna gidip, onu sevgiyle kucaklad. Sana nasl teekkr edebilirim?
Langdon gld. Benim hibir ey yapmadm biliyorsun, yle deil mi?
Katherine uzun bir sre onu brakmad. Peter iyi olacak... Kendini brakp, Langdonn gzlerinin
derinliklerine bakt. Ve bana inanlmaz bir ey anlatt... harika bir ey. Sesi heyecandan titriyordu.
Gidip, kendim bakmalym. Biraz sonra dnerim.
Ne? Nereye gidiyorsun?
Hemen dnerim. Peter seninle hemen konumak istiyor... ba baa. Ktphanede.
Ne hakknda olduunu syledi mi?
Katherine glerek, ban iki yana sallad. Peter ve srlarn bilirsin.
Ama...
Birazdan grrz.
Ve sonra gitti.
Langdon derin derin iini ekti. Bir akam iin yeteri kadar sr rendiini dnyordu. Tabii ki
Mason Piramidi ve Kayp Kelime gibi cevaplanmam sorular vard, ama eer cevaplar varsa, bunlarn
kendisi iin olmadn hissediyordu. Mason olmadm iin.
Kalan son enerjisini toplayarak, mason ktphanesine doru yrd. Oraya vardnda, Peter nnde
ta piramitle tek bana masada oturuyordu.
Robert? Peter glmsedi ve elini sallayarak ieri girmesini iaret etti. Bir iki kelime etmek
istiyorum.
Langdon glmsemeyi baararak, Evet, bir tanesini kaybettiini duydum, dedi.
126. BLM
Mabet Evindeki ktphane, D.C.nin en eski kamuya ak okuma odasyd. Zarif kitap raflarnda,
Ahiman Rezon, The Secrets of a Prepared Brother{99} isimli nadide eserlerin de bulunduu eyrek milyon
cilt dururdu. Bununla birlikte ktphanede, kymetli mason madalyonlar, tren gereleri ve hatta
Benjamin Franklinin elyazsyla yazlm ok deerli bir kitap sergilenirdi.
Ama Langdonn ktphanede en sevdii hazine, ok az kiinin fark ettii bir eydi.
Yanlsama.
Solomon uzun zaman nce ona, uygun noktadan bakldnda, ktphanedeki okuma masasyla altn
masa lambasnn belirgin bir grsel yanlsama oluturduunu gstermiti... bir piramit ve onun parlayan
altn kapak ta grnyordu. Solomon bu yanlsamann, uygun bir adan bakan herkesin, farmasonluun
gizemlerini grebileceini sessizce hatrlattn dndn sylemiti.
Ama bu gece, farmasonluun gizemleri gzler nne serilmiti. Langdon, stad Muhterem Peter
Solomon ile Mason Piramidinin karsnda oturuyordu.
Peter glmsyordu. Robert, bahsettiin kelime efsane deil. Gerek.
Masann kar tarafna bakan Langdon, sonunda konutu. Ama... anlamyorum. Bu nasl mmkn
olabilir?
Kabul edilemeyecek kadar zor olan ne?
Ortak bir anlaya sahip olduklarn grmek iin baklarn Petera diken Langdon, hepsi! demek
istedi. Kayp Kelimenin gerek olduuna inandn sylyorsun... ve gerek bir gc olduuna, yle
mi?
Peter, Muazzam bir g, dedi. Antik Gizemleri zerek, insanl dntrme gcne sahip.
Langdon, Bir kelime mi? diyerek sorgulad. Peter ben inanmyorum, bir kelimenin...
Peter sknetle, nanacaksn, dedi.
Langdon sessizce bakt.
Ayaa kalkp masann etrafnda gezinmeye balayan Solomon. Bildiin gibi, diyerek devam etti.
Kayp Kelimenin yeniden kefedilecei bir gnn gelecei uzun zamandan beri kehanet edilir... o gn
her ey aa kacak... ve insanlk bir kez daha unuttuu gcne kavuacaktr.
Langdon, Petern kyametle ilgili yapt konumay anmsad. Pek ok kii apocalypsei yanl
yorumlayarak dnyann dehet verici sonu eklinde alglyordu, oysa kelimenin gerek anlam, eskilerin
byk bilgelie mal ettikleri bir aa kmadan bahsediyordu. Yaklamakta olan Aydnlanma a.
Buna ramen Langdon, bylesi byk bir deiikliin... bir kelime tarafndan getirileceine akl
erdiremiyordu.
Peter, masada altn kapak tann yannda duran piramidi iaret etti. Mason Piramidi, dedi. Efsanevi
bireim. Bu gece bir araya getirilmi... ve tamamlanm halde. Altn kapak tan saygyla kaldrp,
piramidin stne yerletirdi. Ar altn para, yerine tklayarak kolayca oturdu.
Bu gece dostum, daha nce hi yaplmam bir eyi gerekletirdin. Mason Piramidini bir araya
getirdin, tm ifrelerini zdn ve sonunda... bunu ortaya kardn.
Solomon bir kt karp, masann stne koydu. Langdon, Sekizinci Dereceden Franklin Karesi
kullanlarak, yeniden yerletirilen sembol tablosunu hemen tand. Bu tabloyu Tapnak Odasnda
incelemiti.
Peter, Bu sembol dizisini okuyup okuyamayacan merak ediyorum. Ne de olsa, uzman sensin.
Langdon tabloya bir gz att.
Heredom, noktal daire, piramit, merdiven...
Langdon iini ekti. Peki dostum... Grebilecein gibi, bu alegorik bir resimyaz. Dilinin gerek
olmaktan te, mecazi ve sembolik olduu belli. Solomon kendi kendine gld. Simgebilim uzmanna
basit bir soru sor da gr... Peki, bana ne grdn syle.
Peter bunu gerekten duymak istiyor mu? Langdon kd kendisine doru ekti. Aslnda, daha nce
de bakmtm, en basit kelimelerle sylemek gerekirse, bu tablo... cennet ile cehennemi tasvir eden bir
resim. arm grnen Peter kalarn havaya kaldrd. Ya?
Elbette. Resmin en stnde, Heredom -Kutsal Ev- kelimesi var, ben bunu Tanrnn Evi diye
yorumluyorum... veya cennet.
Peki.
Heredom kelimesinden sonraki aa ok, resimyaznn geri kalannn cennetin altndaki dnyada yer
aldn iaret ediyor... yani... dnyada. Langdonn gzleri tablonun alt ksmna kayd. Piramidin
altndaki iki sra, tm lemler arasnda en aada yer alan dnyay -terra frma- temsil ediyor. Buna
uygun olarak, bu alt lemler on iki eski astroloji iaretini ieriyor, ki bunlar, gkyzne bakp, yldzlarla
gezegenlerin hareketlerinde Tanrnn elini gren ilk insanlarn ilkel dinlerini tasvir ediyor. Sandalyesini
kaydrarak yaklaan Solomon tabloyu inceledi. Peki, baka?
Langdon, Astrolojinin temelinde, byk piramit yeryznden ykselir, diyerek devam etti. Cennete
doru uzanr... kayp bilgeliin ebedi semboldr. Tarihin byk felsefeleri ve dinleri ile doludur...
Msrl, Pisagorcu, Budist, Hindu, Mslman, Musevi, Hristiyan ve dierleri... hepsi de yukarya akp bir
arada kaynaarak, piramidin dntrc geidine doru huni eklinde daralrlar... orada ise sonunda,
birlemi, tek bir felsefeye dnrler. Durdu. Evrensel tek bir bilin... kapak tann stnde asl
duran antik bir sembolle temsil edilen... Tanrnn ortak bir imgesi. Peter, Noktal daire, dedi.
Tanrnn evrensel sembol.
Doru. Tarih boyunca noktal daire, tm insanlar iin her ey demekti; Gne Tanrs Ra, simya altn,
her eyi gren gz, Byk Patlamadan nceki tekillik noktas...
Evrenin Ulu Mimar.
Petern, Tapnak Odasnda noktal daireyi Kayp Kelime olarak yutturmaya alrken, ayn gr
ileri srm olabileceini sezinleyen Langdon, ban sallad.
Peter, Peki son olarak? diye sordu. Ya merdiven?
Langdon baklarn, piramidin altndaki merdiven resmine indirdi. Peter, senin de herkes kadar
bildiine eminim ki, bu farmasonluktaki Sarmal Merdiveni simgeliyor... Cennete ykselen Yakupun
merdiveni gibi... veya insann lml bedenini, daimi zihnine balayan sral omurga gibi... Merdiven,
dnyevi karanlktan yukardaki a doru kar. Duraksad. Dier semboller ise; hepsi de Antik
Gizemleri destekleyen gksel, masonik ve bilimsel bir karm grntsnde.
Solomon enesini svazlad. Zekice bir yorum profesr. Elbette tablonun alegori gibi okunabileceini
kabul ediyorum ama... Gzleri derinleen bir esrarla parlad. Bu semboller baka bir hikyeyi daha
anlatyorlar. ok daha gerek bir hikyeyi.
Ya?
Solomon yeniden masann etrafnda gezinmeye balad. Bu gece Tapnak Odasndayken, leceime
inandmda bu tabloya baktm ve mecazn tesinde, alegorinin tesinde, bu sembollerin gerekte bize ne
anlattn grdm. Durup, birden Langdona dnd. Bu tablo, Kayp Kelimenin tam olarak gml
bulunduu yeri aklyor.
Bir daha syler misin? Sandalyesinde huzursuzca kprdanan Langdon, akam yaad travma
yznden Petern aklnn karm olabileceinden korkuyordu.
Robert, efsanede Mason Piramidi her zaman bir harita -ok zel bir harita- olarak tasvir edilmiti,
layk olan kimseye Kayp Kelimenin gizli yerini gsterecekti. Langdonn nndeki sembol tablosuna
hafife vurdu. Sana garanti veririm, bu semboller tam olarak efsanenin syledii ey... yani bir harita.
Kayp Kelimeye inen merdivenleri bulacamz yeri aklayan zel bir ema.
Endieyle glen Langdon, artk daha temkinli olmaya alyordu. Mason Piramidi efsanesine inansam
bile, bu sembol tablosu bir harita olamaz. una bir bak. Haritaya benzer yan yok.
Solomon glmsedi. Bazen bir eyi bambaka bir kta grmek iin, bak an biraz deitirmen
gerekebilir.
Langdon bir kez daha bakt ama yeni bir ey gremedi.
Peter, Sana bir soru soraym, dedi. Masonlar ke talarn neden binann kuzeydousuna
yerletirirler biliyor musun?
Tabii, nk sabah klarn ilk nce kuzeydou kesi alr. Yeryznden a ykselen mimarinin
gcn simgeler.
Peter, Evet, dedi. O halde, belki de ilk klar grmek iin oraya bakmalsn. Tabloyu iaret etti.
Kuzeydou kesine.
Gzlerini yeniden sayfaya eviren Langdon, baklarn st sa veya kuzeydoudaki keye kaydrd.
Burada sembol vard.
Solomonn varmak istedii noktay anlamaya alarak, Aa ok var, dedi. Yani... Heredomn
altnda demek.
Solomon, Hayr, Robert, altnda deil, diye cevap verdi. Dn. Tablo mecazi bir labirent deil.
Bir harita. Ve bir haritada aay gsteren yn oku...
aran Langdon, Gneyi gsterir! diye bard.
imdi heyecanla srtan Solomon, Kesinlikle, diye cevap verdi. Gney! Haritada aas gney
demektir. Bundan baka, bir haritada Heredom kelimesi cennetin mecazi anlam deil, corafi bir
konumun ismi olmaldr. Mabet Evi mi? Yani bu haritann... bu binann gneyini mi iaret ettiini
sylyorsun?
Kahkaha atan Solomon, Tanrya krler olsun! dedi. Sonunda anlamaya baladn.
Langdon tabloyu inceledi. Ama Peter... hakl olsan bile, bu binann gneyi, otuz alt bin kilometreden
uzun bir boylamn herhangi bir yeri olabilir. Hayr Robert. Efsaneyi gz ard ediyorsun. Kayp
Kelimenin D.C.de bulunduunu syler. Bu da alan nemli lde daraltr. Bundan baka efsane,
merdivenlerin stnde byk bir tan durduunu syler... ve bu taa antik dilde bir mesaj kaznmtr...
layk olann bulabilecei bir iarettir.
Langdon onun sylediklerini ciddiye almakta glk ekiyordu. Bulunduktan yerin gneyinde neresi
olduunu pek bilmese de yerin altndaki bir merdivenin stnde, mesaj kaznm dev bir ta
bulunmadna emindi.
Peter, Taa yazl mesaj, gzlerimizin nnde, dedi. Langdonn nndeki tablonun nc satrn
gsterdi. Yaz bu Robert! Bulmacay zdn! Sersemleyen Langdon, yedi sembol inceledi.
zdm m? Langdonn, bu yedi farkl semboln ne anlama geldiine dair hi fikri yoktu. Ayrca
lkenin bakentinin herhangi bir yerine kaznmadklarna da emindi... zellikle de merdivenin stndeki
dev bir taa.
Peter, dedi. Ben bunun neyi aydnlattn anlamadm. D.C.de u mesajn kaznd bir ta
bilmiyorum.
Solomon, onun omzuna hafife vurdu. Yanndan getin ama grmedin. Hepimiz yle yaptk. Tpk
gizemler gibi o da aka grlecek bir yerde. Ve bu gece, bu yedi sembol grdmde, efsanenin gerek
olduunu hemen anladm. Kayp Kelime, D.C.de gml... Ve stne yaz kaznm devasa bir tan
altndaki uzun merdivenin dibinde yatyor. aran Langdon sessizliini korudu.
Robert, bu gece gerei renmeyi hak ettiine inanyorum.
Az nce duyduklarn sindirmeye alan Langdon, Petera bakt. Kayp Kelimenin gml olduu
yeri bana m syleyeceksin?
Solomon glmseyerek ayaa kalkarken, Hayr, dedi. Sana gstereceim.
* * *
Be dakika sonra Langdon, Escaladein arka koltuunda Peter Solomonn yanna yerleiyordu. Sato
park yerinin kar tarafndan yaklarken, Simkins direksiyona geti.
Sigarasn yakan Sato, Bay Solomon? dedi. Az nce istediiniz telefonu atm.
Peter ak pencereden, Ve? diye sordu.
Size ieri giri izni vermelerini istedim.
Teekkr ederim.
pheyle bakan Sato, onu inceledi. ok srad bir istek olduunu sylemek zorundaym.
Solomon sanki aldrmyormu gibi omuzlarn silkti.
Aracn etrafndan dolap, Langdonn oturduu tarafa giden Sato, Solomonn zerine varmad.
Langdon camn aa indirdi.
Sato, buz gibi bir sesle, Profesr, dedi. Bu gece her ne kadar bize gnlszce yardm etmi olsanz
da baarl olmamzda nemli bir rol oynadnz... Bu nedenle, size teekkr ederim. Sigarasndan uzun
bir nefes ekip, yan tarafa frlatt. Y,ine de son bir tavsiyem olacak. Bir dahaki sefere size st dzey bir
CIA yetkilisi ulusal gvenlik meselesi olduunu sylediinde... Simsiyah gzlerinden ate saarak,
Samalklarnz Cambridgee saklayn, dedi.
Langdon konumak iin azn at ama Bakan Inoue Sato oktan arkasn dnp, park yerinde
bekleyen helikoptere doru yrmeye balamt.
Omzunun stnden bakan Simkinsin yz ifadesizdi. Beyler hazr msnz?
Solomon, Aslnda, dedi. Bir dakika. Koyu renkli, katlanm bir bez paras karp Langdona
uzatt. Robert, gitmeden nce bunu takman istiyorum.
aran Langdon bezi inceledi. Siyah kadifedendi. Atnda masonik bir gzba -birinci derece
adaynn takt geleneksel gzba- tuttuunu fark etti. Bu da ne?
Peter, Gideceimiz yeri grmemeni tercih ederim, dedi.
Langdon, Petera dnd. Yolculukta gzlerimi balam m istiyorsun?
Solomon srtt. Benim srrm. Benim kurallarm.
127. BLM
Langleydeki CIA kararghnn dnda rzgr souk esiyordu. Nola Kaye, sistem gvenliinden Rick
Parrishi, ay yla aydnlanm merkez avluda titreyerek takip etti.
Beni nereye gtryor?
Tanrya krler olsun ki, masonik video krizini amlard, ama Nola hl huzursuzdu. CIA
bakannn ana bellek kesimindeki redakte edilmi dosyas bir muamma olarak kaldndan, Nolay
rahatsz ediyordu. Sabah Satoyla bilgi alveriinde bulunacaklard, bu yzden tm gerekleri renmek
istiyordu. Sonunda Rick Parrishi arayp yardm istemiti.
imdi Rickin peinden bilmedii bir yere doru giderken, okuduu tuhaf szleri aklndan
karamyordu:
Yeraltndaki gizli bir yere... enlem/boylamlarn Washington D.C deki bir yeri gsterdiini... giden
antik bir kapy kard... kimseler iin piramidin tehlikeli sonular... aa karmak iin u kaznm
bireimi deifre etseler....
Parrish yrrlerken, u anahtar kelimelerden rmcek gnderen bilgisayar korsannn, Mason
Piramidi hakknda bilgi arad konusunda hemfikiriz, dedi.
Nola, yle diyelim, diye dnd.
Ama bilgisayar korsannn, Mason Piramidinin beklemedii bir yzyle karlatn dnyorum.
Ne demek istiyorsun?
Nola, CIA bakannn, tekilat alanlarnn her konuda fikirlerini paylaacaklar dahili tartma
panosunu nasl desteklediini biliyorsun, deil mi?
Elbette. Tartma panolar, tekilat personelinin internetteki gvenli bir ortamda eitli konular
hakknda sohbet etmesini salyor ve bakann alanlarna ulaabilecei bir tr sanal geit sunuyorlard.
Bakann tartma panolar, bakann kendi ana bellek ksmnda korunuyor ama, tm seviyelerdeki
alanlarn eriebilmelerini salamak iin, bakann zel gvenlik duvarnn dnda saklanyorlar.
Tekilatn kafeteryasnn kesinden dnerlerken Nola, Nereye varmak istiyorsun? diye sordu.
Tek kelimeyle... Parrish karanl iaret etti. una.
Nola ban kaldrp bakt. nlerindeki meydann kar tarafnda, byk metal bir heykel ay nda
parlyordu.
Be yzn zerinde orijinal esere sahip olmakla vnen bir tekilat iin Kryptos adl bu heykel, en
nllerinden biri saylmazd. Yunancada gizli anlamna gelen Kryptos, Amerikal sanat James
Sanbornun eseriydi ve CIAde bir efsane haline gelmiti.
Heykelin S eklindeki byk, bakr levhas, kvrml metal bir duvar gibi duruyordu. Duvarn geni
yzeyine, artc bir ifreleme sistemiyle yaklak iki bin harf kaznmt. Yeterince anlalmaz deilmi
gibi, S eklindeki duvarn etrafndaki alana zenle baka heykel paralar yerletirilmiti. Bunlarn
arasnda tuhaf al granit bloklar, bir pusula gl, bir mknats ta, bilinli hafza ve karanlk
glerden bahseden Morse alfabesiyle yazlm bir mesaj bile vard. Pek ok hayran, bu paralarn
heykelin nasl deifre edileceini gsteren ipular olduklarna inanyordu.
Kryptos bir sanatt ama... ayn zamanda bir bilmeceydi.
ifrelenmi srrn deifre etmek, CIAin iindeki ve dndaki kriptologlarn tutkusu haline gelmiti.
Birka yl nce, sonunda ifrenin bir ksm zlm ve ulusal bir haber haline gelmiti. Kyptosun
ifresinin nemli bir ksm hl gizemini korusa da, deifre edilmi ksmlar o kadar garipti ki, heykeli
olduundan daha da gizemli bir hale getiriyordu. Yeraltndaki gizli meknlardan, antik mezarlara alan
kaplardan, enlemlerden ve boylamlardan bahsediyordu.
Nola deifre edilmi ksmlarn baz blmlerini hatrlyordu: Bilgi bir araya getirilip, yeraltndaki
bilinmeyen bir yere tanmt... Tamamyla grnmezdi... Bu nasl mmkn olabilir?... Yeryznn
manyetik alann kullandlar...
Nola heykele hibir zaman fazla nem vermemi, tamamyla deifre edilip edilmediini de
umursamamt. Ama u anda cevap istiyordu. Bana neden Kryptosu gsteriyorsun?
Parrish, ona gizemli bir ekilde glmsedikten sonra, cebinden katlanm bir kt kard. te
hakknda endie ettiin u redakte edilmi gizemli dokman. Tm metne ulatm.
Nola aknlk iindeydi. Bakann bilgisayardaki zel blmne mi girdin?
Hayr. Daha nce de anlatmaya altm buydu. Bir bak. Nolaya dosyay verdi.
Nola kd eline alp at. Sayfann stndeki standart CIA tekilat antetini grnce, aknl daha
da artt.
Dokman gizli deildi. Hatta gizlilikle alakas yoktu.
PERSONEL TARTIMA PANOSU KRYPTOS
SIKITIRILMI BELLEK: PARACII #2456282.5
Nola, daha verimli depolama iin tek bir sayfaya sktrlm, bir dizi gnderiye bakyordu.
Rick, Senin u anahtar kelime dokmann, ifre tutkunlarnn, Kryptos hakknda yazd ipe sapa
gelmez eyler.
Nola, tandk bir dizi anahtar kelime ieren cmleyi grnceye kadar dokman gzleriyle tarad.
Jim, heykel onun, bilginin sakland YERALTINDAK gizli bir yere tandn sylyor.
Rick, Metin, bakann internetteki Kyptos tartma panosundan, diye aklad. Tartma panosu
yllardr ak. Binlerce gnderi var. erinden birinin btn anahtar kelimeleri iermesine armadm.
Nola anahtar kelimeleri ieren baka bir gnderiyi bulana kadar kd gzleriyle taramaya devam etti.
Mark ifredeki enlem/boylamlarn WASHINGTON D.C.deki bir yeri gsterdiini sylese de
kulland koordinatlar bir derece sapyor. Kryptos aslnda kendisini iaret ediyor.
Parrish heykelin yanna yryp, avcunu harflerden oluan ifre denizinin zerinde gezdirdi. Hl pek
ok ifrenin zlmesi gerekiyor ve mesajn eski mason srlaryla ilgili olabileceini dnen birok kii
var.
Nola imdi masonlarla Kryptosa badatran sylentileri hatrlar gibi olmutu ama bu arlklar
umursamad. Sonra meydann etrafna yerletirilmi heykel paralarna bakarken, tpk Mason Piramidi
gibi, paralanm bir ifre -bireim- olduunu fark etti.
Tuhaf.
Nola bir an iin Kryptosun modern bir Mason Piramidi olduunu dnd. Hepsi bir greve sahip,
farkl malzemelerden yaplm, ok paral bir ifreydi. Kyptos ile Mason Piramidi'nin ayn srr
saklamas sence mmkn m?
Kim bilir? Parrish, Kyptosa hayal krklyla bakt. Tm mesaj renebileceimizi hi
sanmyorum. Ama tabii, birisi kasasn ap, bakan zme bir gz gezdirmeye izin vermesi iin ikna
edebilirse, o zaman baka.
Nola ban sallad. imdi her eyi hatrlamaya balamt. Kryptos yerletirilirken, heykelin tm
ifrelerinin zmn ieren mhrl bir zarf gelmiti. Mhrlenmi zm, o zamann CIA Bakan
William Webstera emanet edilmi, o da kasasna kilitlemiti. Geen yllar boyunca bir bakann dierine
devrettii dokmann hl orada olduu syleniyordu.
Nolann William Websteri dnmesi, hafzasn canlandrarak, Kryptosun baka bir ksmn
hatrlamasn salamt:
ORADA BR YERDE GML.
TAM YERN KM BLYOR?
SADECE W. W.
Orada neyin gml olduunu kimse bilmese de ou kii WWnun William Webster olduuna
inanyordu. Nola, WWnun duymu, ama zerine fazla kafa yormamt. William Whiston -Kraliyet
Akademisi ilahiyats- isimli bir adam olduuna dair sylentiler.
Rick yeniden konumaya balad. tiraf etmeliyim ki, sanatlar pek bilmem ama bence bu Sanborn
denilen adam gerek bir deha. nternette onun Kiril Projektr projesini grdm. Zihin kontrol
hakkndaki bir KGB dokmanndaki Rusa harfleri kla yanstyor. Korkutucu.
Nola artk Ricki dinlemiyordu. Baka bir gnderideki nc anahtar kelimeyi bulduu kd
inceliyordu.
Doru, o BLM tamamen nl bir arkeologun gnlndekilerle bire bir ayn. Yapt
kazda Tutankamonun mezarna giden ANTK BR KAPIYI aa kard ansn anlatyor.
Nola, Kryptosta bahsi geen arkeologun, nl Msrolog Howard Carter olduunu biliyordu. Dier
gnderide ismi geiyordu.
Cartern dier kaz notlarna internetten bir baktm. Firavunun huzurunu karan kimseler
iin PRAMDN tehlikeli sonular douraca uyarsn yapan bir kil tablet bulmua benziyor. Bir
lanet! Acaba endielenmeli miyiz?
Nola suratn ast. Rick, Tanr akna, bu salan piramitten bahsedi ekli bile doru deil.
Tutankamon piramidin iine gmlmemi. Krallar Vadisine gmlmt. Kriptologlar Discovery
Channel seyretmiyorlar m?
Parrish omuzlarn silkti. Teknik adamlar ite.
Nola imdi son anahtar kelimeyi grmt.
ocuklar, bilirsiniz ben komplo teorisyeni deilim ama Jim ve Dave, 2012de dnyann sonu
gelmeden nce son srrn aa karmak iin u KAZINMI BREM deifre etseler iyi olacak...
Ciao.
Parrish, Her neyse, dedi. CIA bakann, eski bir mason efsanesi hakkndaki gizli dokman
saklamakla sulamadan nce, bu Kryptos tartma panosunu grmek isteyeceini dndm. Zaten, CIA
bakan kadar nfuz sahibi birinin bu trden eylere ayracak vakti olduunu sanmyordum.
Nola, antik bir trene katlan tm o nfuz sahibi erkeklerin video grntlerini hayalinde canlandrd.
Rick bir bilseydi...
Nihayetinde, Kryptos her neyi aa karyorsa, mesajn gizemli imalar olduunu biliyordu. Ban
kaldrp parlayan sanat eserine bakt. Devletin nde gelen istihbarat tekilatlarndan birinin kalbinde
duran boyutlu bir ifreydi. Bir gn, son ifresini aklayp aklamayacan merak etti.
Rickle birlikte ieri dnerlerken, kendi kendine glmeye balad.
Orada bir yerde gml.
128. BLM
Bu delilik.
Gzleri bal olan Robert Langdon, Escalade ssz caddelerde gneye doru hzla ilerlerken hibir ey
gremiyordu. Yanndaki koltukta oturan Peter Solomon sessizliini korumakta kararlyd.
Beni nereye gtryor?
Langdon ilgi ve endie karm bir merak duyarken, paralar umutsuzca birletirmeye alan hayal
gc de hzla alyordu. Peter iddiasnda kararlyd. Kayp Kelime? Merdivenin dibine, stne yaz
yontulmu bir ta paras m gml?... Tm bunlar ona imknsz geliyordu.
Tan zerine kaznd iddia edilen yazlar Langdonn hafzasndayd... ama yine de yedi sembol,
anlayabildii kadaryla bir arada hibir ey ifade etmiyorlard.
Ta ustas gnyesi: Drstlk ve doruluk sembol.
Au harfleri: Altn elementinin bilimsel ksaltmas
Sigma: Yunan alfabesindeki S harfi, tm paralarn toplamnn matematiksel sembol
Piramit: nsann gkyzne ulamasn anlatan Msr sembol.
Delta: Yunan alfabesindeki D harfi, deiimin matematiksel sembol
Cva: En eski simya sembol
Ouroboros: Btnlk ve bir olma sembol
Solomon bu yedi semboln bir mesaj olduu konusunda hl srarlyd. Eer doruysa, bu
Langdonn nasl okuyacan hi bilmedii bir mesajd.
Escalade aniden yavalad ve hzla saa, garaj yolu ya da giri yolu gibi daha farkl bir zemine sapt.
Yerinde dorulan Langdon nerede olduklarna dair bir ipucu yakalamak iin dikkatle dinledi. Yaklak on
dakikadr yolculuk yapyorlard. Langdon zihniyle takip etmeye alsa da yn tayin etme yeteneini ok
abuk kaybetmiti. Tek bildii, u anda Mabet Evine doru gittikleriydi.
Escalade durunca, Langdon arabann camnn indirildiini duydu. ofr, Ajan Simkins, CIA, diye
bildirdi. Sanrm, bizi bekliyordunuz. Sert bir asker sesi, Evet, efendim, diye karlk verdi. Bakan
ato daha nce telefon etmiti. Gvenlik barikatn aana kadar bekleyin. Langdon artan bir aknlkla
konumalar dinledi, askeri bir sse girmek zere olduklarn imdi anlyordu. Araba, przsz bir asfalt
zerinde yeniden hareket edince, Langdon ban Solomona doru evirdi. Neredeyiz, Peter?
Gzban sakn karma! Petern sesi sertti.
Ara ksa bir mesafe gittikten sonra tekrar yavalayarak durdu. Simkins motoru kapatt. Sesler artmt.
ou askeri komutlard. Birisi Simkinsten kimliini istedi. Ajan arabadan inip, adamlarla alak sesle
konutu.
Langdonn kaps aniden ald ve gl eller onun arabadan inmesine yardm etti. Hava ok souk ve
rzgrlyd.
Solomon yannda duruyordu. Robert, ajan Simkins seni ieri gtrecek. Langdon kilidin iinde dnen
metal anahtar seslerini... sonra da ar demir bir kapnn gcrtyla aldn duydu. Antik bir bodrum
merdiveni kapsnn Sesine benziyordu. Beni hangi cehenneme gtryorlar?
Simkins, Langdonn metal kapya doru ilerlemesini salad. Eikten getiler. Dmdz ilerleyin,
profesr.
Ortalk birden sessizlemiti. lm sakinlii. Issz. erideki hava steril ve ilem grm gibi
kokuyordu.
Simkins ve Solomon. Langdon aralarna alm, onu yank yapan bir koridorda yrtyorlard.
Mokasen ayakkablarnn altndaki zemin, ta hissi veriyordu.
Metal kap arkalarndan grltyle kapannca, Langdon irkilerek yerinde srad. Kilitler dnd.
Gzbann altnda terliyordu. Hemen karp atmak istedi.
Artk yrmyorlard.
Simkins, Langdonn kolunu brakt ve bir dizi elektronik bip sesinden sonra nlerinde beklenmedik bir
grlt duyuldu. Langdon bunun kayarak alan otomatik bir gvenlik kaps olduunu dnd.
Simkins, Bay Solomon, siz ve Bay Langdon buradan sonra yalnz ilerleyeceksiniz. Ben sizi burada
bekliyorum, dedi. El fenerimi aln. Solomon, Teekkr ederim, dedi. Birazdan dneriz.
El feneri mi? Langdonn kalbi deli gibi atmaya balamt.
Peter, Langdonn koluna girip ilerledi. Benimle yr, Robert. Birlikte, yavaa baka bir eikten
getiler ve gvenlik kaps arkalarndan grltyle kapand.
Peter olduu yerde durdu. Bir sorun mu var?
Langdon aniden kusacak gibi olmu ve dengesini kaybetmiti. Sanrm, gzban karmam
gerekiyor.
Henz deil, neredeyse geldik.
Neredeyse nereye geldik? Langdon, karn boluunda artan bir arlk hissediyordu.
Sana syledim. Seni Kayp Kelimeye inen merdiveni grmeye gtryorum.
Peter, bu hi komik deil!
Ama, komik olmas deil. Ama, zihnini amak, Robert. Sana, bu dnyada henz fark etmediin
gizemler olduunu hatrlatmak. Ve seninle birlikte bir adm daha atmadan nce, benim iin bir ey
yapman istiyorum. Sadece bir anlna... efsaneye inanman istiyorum. Yzlerce metre aada,
insanolunun en byk kayp hazinelerinden birine inen sarmal merdivenden aa bakmak zere olduuna
inanman istiyorum.
Langdonn ba dnyordu. Sevgili arkadana inanmak istiyor, ama inanamyordu. Daha yolumuz var
m? Kadife gzba terden srlsklam olmutu.
Hayr. Sadece birka adm daha. Son bir kapdan geeceiz. imdi, onu ayorum.
Solomon, onu bir anlna braknca, ba dnen Langdon olduu yerde salland. Dengesini bulmak iin
uzannca Peter hemen yanna geldi. Ar otomatik kap nlerinde grltyle ald. Peter, Langdonn
koluna girdi ve yeniden ilerlemeye baladlar.
Bu taraftan.
Bir eikten daha getiler ve kap arkalarndan kayarak kapand. Sessizlik. Souk.
Langdon, bu yerin -her neresi ise- gvenlik kaplarnn, dier tarafndaki dnyayla bir ilgisi olmadn
hissetti. Hava, bir mezar kadar rutubetli ve souktu. Akustii yoktu. Klostrofobi krizinin eiinde
olduunu hissetti.
Birka adm daha. Solomon onu bir keden dndrp, tam durmas gereken yere getirdi. Sonunda,
Gzban zebilirsin, dedi.
Langdon kadife gzban hemen kard. Nerede olduunu anlamak iin etrafna baknd, ama hl
hibir ey gremiyordu. Gzlerini ovuturdu. Hibir ey gremedi. Peter, buras zifiri karanlk!
Evet, biliyorum. nne doru uzan. Bir parmaklk var. Onu tut.
Langdon karanlkta el yordamyla aranarak, demir parmakl buldu.
imdi izle. Petern bir ey arandn duyabiliyordu. Aniden el fenerinin keskin karanl deldi.
Ik yere dorultulmutu, bu yzden Langdon henz etrafnda neler olduunu gremeden Solomon el
fenerini parmakln zerinden, aaya dorulttu.
Langdon dipsiz bir kuyuya... yeryznn derinliklerine inen sonsuz bir sarmal merdivene bakyordu.
Tanrm! Neredeyse dizlerinin ba zlmt, destek almak iin parmakla tutundu. Merdiven
geleneksel kare spiral eklindeydi. El fenerinin dipsiz karanlkta yok olurken, Langdon yerin altna
inen en az otuz basamak grebiliyordu. Dibini gremiyorum bile!
Kekeleyerek, Peter... dedi. Buras neresi!
Seni birazdan merdivenin dibine gtreceim, ama bunu yapmadan nce sana baka bir ey
gstermeliyim.
tiraz edemeyecek kadar bitkin olan Langdon, Petern kendisini merdiven boluundan uzaklatrp,
tuhaf, kk bir odadan geirmesine izin verdi. Peter, el fenerini ayaklarnn altndaki anm ta zemine
doru tuttuundan, Langdon etraflarndaki mekn hakknda fazla bilgi sahibi olamyordu... tek bildii
kk bir yer olduuydu.
Minik bir ta oda.
Odann kar duvarna hemen vardlar, iinde dikdrtgen bir cam gmlyd. Langdon bunun dier
odaya alan bir pencere olabileceini dnd ama durduu yerden, dier tarafn karanlndan baka bir
ey grnmyordu.
Peter, Haydi, dedi. Bak.
Orada ne var? Langdon bir anda Kongre Binasnn altndaki Yansma Odasn ve iinde dev bir
yeralt maarasna alan bir kap olabileceine inann hatrlad.
Sadece bak, Robert. Solomon, onu hafife ileri doru itti. Ve kendine sahip ol, nk grecein ey
seni ok edecek.
Ne grecei hakknda hibir fikri olmayan Langdon cama doru ilerledi. Kapya yaklarken, Peter el
fenerini sndrnce, kk oda zifiri karanla brnd.
Gzleri karanla alan Langdon nne doru uzanp, elleriyle duvar, sonra cam buldu ve yzn
effaf kapya yaklatrd.
Arka taraf hl karanlkt.
Yzn cama bastrarak daha da yaklat.
Sonra grd.
Langdon'n vcuduna yaylan ok ve aknlk dalgas, iyice iine ileyerek midesini altst etti. Beyni,
karnda duran hi beklenmedik grnty kabullenmeye alrken neredeyse arkast dyordu. Robert
Langdon, camn dier tarafnda duran eyi en lgn ryalarnda bile hayal edemezdi.
nanlmaz bir grntyd.
Karanln iinde gz kamatrc, beyaz bir k, prltlar saan bir mcevher gibi parlyordu.
Langdon imdi her eyi anlyordu... Giri yolundaki barikat... ana giriteki muhafzlar... dardaki
ar metal kapy... grltyle alp kapanan otomatik kaplar... midesindeki arl... kafasndaki
sersemlii... ve bu minik ta blmeyi.
Peter arkasndan, Robert, diye fsldad. Bazen bak asn deitirmek, grmeye yeter.
Dili tutulan Robert pencereden dar bakt. Baklar, gecenin karanlnda gezindi, bir kilometreden
uzun bolukta gidip geldi, sonra aaya... daha da aaya... karanla doru indi ve muhteem bir ekilde
aydnlatlm Kongre Binasnn sade, beyaz kubbesi zerinde durdu.
Langdon, Kongre Binas'n daha nce hi bu adan -Amerikann muhteem Msr dikilitann
zerinde, yerden yz yetmi metre yksekte dururken- grmemiti. Bu akam, hayatnda ilk kez, kk
gzlem odasna... Washington Antnn tepesine kmt.
129. BLM
Aadaki manzarann gcn iine ekerken, cam kapda bylenmi bir halde duruyordu. Bilmeden
yzlerce metre yukar ktktan sonra, imdi hayatnda grd en harikulade manzaralardan birini
hayranlkla seyrediyordu.
Ulusal Parkn dou ucundaki ABD Kongre Binasnn kubbesi, bir da gibi ykseliyordu. Binann her
iki yanndan, ona doru iki paralel k izgisi uzanyordu. Bunlar Smithsonian mzelerinin aydnlatlm
cepheleriydi; sanat, tarih, bilim ve kltr abideleri.
Langdon imdi byk bir aknlkla Petern doru olduunu iddia ettii eylerin gerekten de doru
olduunu gryordu. Gerekten de sarmal bir merdiven var... ve byk bir tan altnda yzlerce metre
aa iniyor. Bu obeliskin kapak ta, tam bann stndeydi. Langdon, rktc derecede benzerlik tekil
eden nemsiz bir bilgiyi hatrlad: Washington Antnn kapak ta, tam olarak bin yz libre{100}
geliyordu.
Yine 33 says.
Bundan daha da artc olan; bu kapak tann doruu, bu dikilitan zirvesi, minik ve parlak bir
alminyum ile talandrlmt, nk zamannda altn kadar deerli olan bir metaldi. Washington Ant'nn
parlak tepesi, Mason Piramidiyle ayn boyutta, yaklak otuz santim kadard. Bu kk metal piramidin
stnde inanlmaz bir yaz - Laus Deo - vard.
Langdon o anda anlad. Ta piramidin tabanndaki asl mesaj bu.
Bu ciltlerin hayatta kalmasnn, dierlerinin de yok olmasnn bir nedeni var. Dean Galloway, bir
din adam olarak, eski spiritel metinlerin -yeryznde zerinde en ok allm kitaplarn- aslnda, en
az anlalanlar olmasn her zaman aknlk verici bulmutu.
Bu sayfalarn arasna gizlenmi, olaanst bir sr var.
Yaknda bir gn afak skecek ve insanolu sonunda eski retilerin basit, dntrc gereini
kavramaya balayacak... ve kendi ihtiaml doasn anlamakta ileri doru bir kuantum sramas
yaayacakt.
131. BLM
Washington Antnn belkemiinden, ak bir asansr boluunun etrafnda aa inen sarmal
merdivenin 896 ta basama vard. Solomonla birlikte basamaklar inerlerken, Langdon, arkadann az
nce syledii artc gerekle baa kmaya alyordu: Robert, bu antn ii oyuk ke tann iine
atalarmz, kelimenin -ncil- bir kopyasn gmdler. O kelime, bu basamaklarn sonundaki karanlkta
bekliyor.
Aa inerlerken, Peter sahurlardan birinde aniden durup, duvara gmlm byk bir madalyonu
aydnlatmak iin el fenerini yakt.
Bu da ne byle?! Langdon, zerindeki oymay grnce yerinde srad.
Madalyonda, elinde trpan tutan pelerinli korkun bir figrn, bir kum saatinin yannda diz k
betimlenmiti. Kolunu yukar kaldran figr, iaretparman uzatarak. Cevap orada! der gibi, ak duran
byk bir ncili gsteriyordu.
Oymaya bakan Langdon, sonra ban Petera evirdi.
Akl hocasnn gzleri gizemle parlyordu. Bir eyi dnmeni istiyorum Robert. Sesi bo
merdivenlerde yankland. Sence, insanln btn o hengmeli tarihi boyunca ncil neden binlerce yl
ayakta kalabildi? Neden hl var? Okumas ok ilgin hikyeleri olduu iin mi? Elbette deil... ama bir
nedeni var. Hristiyan keilerin hayatlarn ncili deifre etmeye adamalarnn bir sebebi var. Musevi
gizemcilerle Kabalaclarn, gzlerini Eski Ahite dikmelerinin, Mslman din bilginlerinin Kuran tefsir
etmelerinin bir sebebi var. te tm bunlar Robert, bu antik kitaplarn sayfalarnda gl srlarn sakl
olduunu sylyor... Aa kmay bekleyen, geni bir bilgelik koleksiyonu.
Langdon, tm kutsal kitaplarn gizli bir anlam, alegori, sembolizm ve mesellerle st rtlm bir
mesaj olduu teorisine yabanc deildi.
Peter, Peygamberler bizi, gizemlerini paylamak iin kullandklar dilin ifreli olduu konusunda
uyardlar, diye devam etti. Markos ncili bize, Size gizemi bilmenizi salayacak bilgi verildi... ama
meselle anlatlyor, der. zdeyiler, bilginlerin szlerinin bilmece olduklarna dikkat ekerken,
Korintliler gizli bilgelikten bahseder. Yuhanna ncili: Sizinle mesellerle konuacam... ve karanlk
szler kullanacam. diye uyarr. Karanlk szler, diye dnen Langdon, bu tuhaf deyiin hem
zdeyilerde, hem de Zebur 78de defalarca tekrarlandn hatrlad. Azm meselle ap, eskilerin
karanlk szlerini dile getireceim. Langdon. karanlk szler kavramnn eytani deil, gerek
manasnn gizlendii veya stnn rtld anlamna geldiini renmiti.
Peter, Ve eer phen varsa, Korintliler alenen mesellerin iki anlam olduunu syler, diye ekledi.
Bebekler iin st ve erkekler iin et; burada st olgunlamam zihinler iin sadeletirilmi okuma
paralar, et ise sadece olgunlam zihinlerin eriebilecei gerek mesaj anlamna gelir.
El fenerini yukar kaldran Peter, bir kez daha, maksatl bir ekilde, ncili iaret eden pelerinli figr
aydnlatt. pheci olduunu biliyorum Robert, ama yle dn. ncilin gizli bir anlam yoksa, o halde
neden tarihteki en parlak zeklar -Kraliyet Akademisindeki dhi bilim adamlar da buna dahil- onu
incelemeyi taknt haline getirdiler? Sir Isaac Newton, Kutsal Kitapn anlamn deifre etmeye alrken,
ncildeki gizli bir bilimsel bilgiyi elde ettiini savunduu 1704 elyazmas da dahil olmak zere, bir
milyondan fazla kelime yazd.
Langdon bunun doru olduunu biliyordu.
Peter, Ve Sir Francis Bacon, diye devam etti. Kral Jamesin onayl Kral James ncilini yazmas
iin tuttuu aydn, ncilin ifreli bir anlam olduuna ylesine kanaat getirmiti ki bugn hl zerinde
allan kendi ifrelerini yazd! Tabii bildiin gibi Bacon bir Gl Halyd ve The Wisdom of the
Ancients{103} kaleme almt. Peter glmsedi. Hatta ikonoklast{104} air William Blake bile, satr
aralarn okumamz gerektii ipucunu vermiti. Langdon o dizeleri biliyordu:
NCL OKURUZ AKAM SABAH AMA SZN BEYAZ OKUDUUNUZU BEN OKURUM SYAH
Gitgide hzlanmakta olan Peter, Ayrca tm bunlar Avrupal aydnlarla da snrl deildi, diye devam
etti. En zeki atalarmzn -John Adams, Ben Franklin, Thomas Paine, ncili gerek anlamnda
youmlayabilmenin tehlikeleri hakknda uyanda bulunduklar yer burasyd Robert, gen Amerikan
ulusunun tam kalbi. Aslnda Thomas Jefferson, ncilin gerek mesajnn sakl olduuna ylesine inanmt
ki sayfalar yrtp; kendi deyiiyle, sahte yap iskelesinden kurtarp gerek retileri eski durumuna
getirmek iin, kitab yeniden dzenlemiti.
Langdon bu tuhaf gerein farkndayd. Jefforson ncili bugn hl baslyordu ve tartmal dzeltileri
arasnda, sann bakire Meryemden domas ile yeniden diriliinin ncilden karlmas da vard.
nanlmaz bir ekilde, on dokuzuncu yzyln ilk yansnda, her yeni kongre yesine Jefferson ncili hediye
edilmiti.
Peter, bu konuyu ilgi ekici bulduumu biliyorsun. Zeki insanlarn kutsal kitaplarn gizli anlamlar
olduu fikrini cazip bulduklarn anlayabilirim, ama bana mantkl gelmiyor. Herhangi bir akademisyen
sana retimin ifreli yaplmadn syleyebilir.
Anlamadm?
retmenler retir, Peter. Peygamberler -tarihin en byk retmenleri- neden dillerini anlalmaz
klsnlar? Dnyay deitirmeyi mit ettiyseler, neden ifreli konutular? Neden dnyann anlayabilecei
ekilde ak anlatmadlar?
Aa inerken, dnp omzunun stnden bakan Peter, bu soru karsnda arm gibiydi. Robert,
Antik Gizemler Okulu neden gizli tutulduysa, ncil de o yzden ak konumad... yeni atanan papazlar
asrlarn gizli retilerini renmeden nce neden eitildilerse o yzden!.. Invisible Collegedeki bilim
adamlar neden bilgiyi bakalaryla paylamak istemedilerse o yzden. Bu bilgi ok gl Robert. Antik
Gizemleri atya kp haykramazsn. Gizemler, ustann elinde yolu aydnlatacak, ama delinin elinde
dnyay dalayacak, yanan bir mealedir.
Langdon aniden durdu. Neden bahsediyor? Peter, ben ncil'den bahsediyorum. Sen neden Antik
Gizemlerden bahsediyorsun?
Peter, ona dnd. Robert, anlamyor musun? Antik Gizemlerle ncil ayn ey.
Langdon donup kald.
Sylediklerini iyice anlamasn bekleyen Peter bir sre sessiz kald. ncil, gizemlerin tarih boyunca
aktarld kutsal kitaplardan biri. Sayfalar mitsizce bize srr anlatmaya alrlar. Anlamyor musun?
ncilde geen karanlk szler, bizimle gizli bilgeliklerini sessizce paylaan eskilerin fsltsdr.
Langdon hibir ey sylemedi. Anlad kadaryla Antik Gizemler, insan zihninin gizli kalm gcnden
yararlanmak iin bir kullanma klavuzuydu... kiinin Tanrlamas iin bir tarifti. Langdon gizemlerin
gcn hibir zaman kabul edememiti ve elbette, ncilin bir ekilde bu gizemlerin anahtarn saklad
dncesi ona imknsz gibi geliyordu.
Peter, ncil ve Antik Gizemler birbirlerinin tam ztt. Gizemler kiinin iindeki tanryla ilgilidir...
insann tanr olmas halidir. ncil ise kiinin stndeki Tanr ile ilgilidir... insansa gsz bir
gnahkrdr.
Evet! Kesinlikle! Doru noktaya parmak bastn! nsan kendini Tanrdan ayrd an, kelimenin anlam
kayboldu. Eski statlarn sesleri, kelimeyi sadece kendilerinin anladn haykran uygulayclarn
grltsnde duyulmaz oldu... Onlar kelimenin sadece ve sadece kendi dillerinde yazldn iddia
ederler.
Peter merdivenlerden inmeye devam etti.
Robert, eskiler retilerinin nasl arptldn... dinin cennete bilet kesen bir gie haline geldiini...
askerlerin. Tanrnn kendi davalarn desteklediine inanarak savaa kotuklarn grselerdi dehete
derlerdi, bunu ikimiz de biliyoruz. Kelimeyi kaybettik ama gerek anlam hl eriebileceimiz bir
yerde, gzlerimizin nnde. Gnmze kadar gelen tm metinlerde, ncilden Bhagavad Gitaya ve
Kurana kadar her yerde yazyor. Tm bu metinlere farmasonluun sunaklar zerinde yer ayrlmtr,
nk masonlar kelimenin unutulmaya yz tuttuunu bilirler... ama bu metinlerin her biri, kendi diliyle,
ayn mesaj sessizce fsldamaktadr. Petern sesi duygu yklyd. Sizler tanr olduunuzu bilmez
misiniz?
Langdon bu eski deyiin, bu gece srekli karsna kmasna hayret etti. Hem Galloway ile konuurken,
hem de Kongre Binasnda Washingtonin Ge Yiikseliini aklamaya alrken bu konuyu
derinlemesine dnmt.
Petern sesi fsltya dnt. Buda, Sen tanrsn, dedi. sa, Tanrnn Krall iinizdedir, diye
retti ve hatta bize Benim yaptklarm siz de yapabilirsiniz... hem de daha byn, diye vaatte
bulundu. Sufizm, tanry insann iinde aramak gerektiini ve insann birok ynyle tanrnn yansmas
olduunu belirtir. Papala kar kan ilk papa -Romal Hippolytus- bile, gnostik retmen
Monoimusun: Tanry aramay brakn... bunun yerine kendinizden balayn, sznden alnt yaparak,
ayn mesaj vermiti.
Langdon, Mabet Evinde, Mason Tylern sandalyesinin arkasna kaznm iki rehber kelimeyi
hatrlad: KENDNZ BLNZ.
Peter zayf bir sesle, Bir zamanlar bilge bir adam bana, Tanryla senin arandaki fark, senin ilahi
olduunu unutman demiti, dedi.
Peter, seni duyuyorum ve sylemek istediklerini anlyorum. Evet, tanr olduumuza inanmak isterdim
ama aramzda dolaan tanrya hi rastlamadm. Hi insanst bir varlk grmedim. ncil'in veya dier
kutsal kitaplarn mucizelerini rnek gsterebilirsin, ama onlar insanlar tarafndan uydurulmu ve zaman
iinde abartlm eski hikyelerden baka eyler deiller.
Peter, Belki, dedi. Veya belki de bizim bilimimizin, eskilerin bilgeliine erimesini beklememiz
gerek. Durdu. Komik olan u ki... Katherinein aratrmalarnn bunu baarabileceine inanyorum.
Langdon birden Katherinein Mabet Evinden aceleyle ktn hatrlad. Hey, sahi, o nerede?
Srtan Peter, Yaknda gelir, dedi. Ne kadar ansl olduunu gzleriyle grmeye gitti.
Darda, antn kaidesinde souk akam havasn iine eken Peter Solomon, canlandn hissetti.
Langdonn dikkatle yere bakp, ban kamasn ve sonra da dikilitan kaidesinin etrafna baknmasn
keyifle izledi.
Peter, Profesr, diye aka yapt. ncilin iinde bulunduu ke ta yerin altnda. Kitaba
eriemezsiniz ama, orada olduuna sizi temin ederim. Dncelere dalm gibi grnen Langdon, Sana
inanyorum, dedi. Ben sadece... bir ey fark ettim.
Langdon geriye doru adm atp, Washington Antnn durduu dev meydana gz gezdirdi. Dairesel
alan, antn etrafnda ortak merkezli iki daire oluturan, iki sra koyu renk ta hari... tamamyla beyaz
tatan yaplmt.
Langdon, emberin iinde ember, dedi. Washington Antnn, emberin iindeki bir emberin
merkezinde ykseldiim daha nce fark etmemitim.
Peter glmsemesine engel olamad. Hibir eyi de karmyor. Evet, byk noktal daire...
Amerikann kesime noktasnda... Tanrnn evrensel sembol. Muzip bir tavrla omuzlarn silkti.
Eminim sadece bir tesadftr.
Baklarn ge doru eviren Langdon, gzlerini karanlk gkyznde bembeyaz parlayan kuleye
evirdiinde dalgn grnyordu.
Peter, onun, bu yaptn gerekte ne olduunu... antik bilgeliin sessiz bir hatrlatcs... bir ulusun
kalbindeki aydnlanm insann ikonu olduunu anlamaya baladn hissediyordu. Peter tepedeki minik
alminyum ucu gremese de gkyzne uzanan aydnlanm insan zihninin orada olduunu biliyordu.
Laus Deo.
Peter? Langdon, gizemli bir yeliin kabul treninden geen bir adam gibi yanna yaklat. Az kalsn
unutuyordum, diyerek elini cebine soktu ve Petern mason yzn kard. Btn gece boyunca bunu
sana geri vermek istedim.
Teekkr ederim Robert. Sol elini uzatp yz alan Peter, ona hayranlkla bakt. Etrafndaki tm
gizlilik ve esrarla birlikte bu yzn ve Mason Piramidinin... hayatmda byk bir etkisi olduunu
biliyorsun. Piramit, gizemli srlar olduu vaadiyle bana genken verilmiti. Sadece varl bile, dnyada
byk gizemler olduuna inanmama yetti. Merakm uyandrd ve zihnimi Antik Gizemlere amamda bana
ilham verdi. Sessizce glmseyip yz cebine att. imdi anlyorum ki, Mason Piramidinin asl
amac cevaplar aklamak deil, onlar araclyla bir sihre ilham vermekmi.
ki adam uzunca bir sre antn dibinde sessizce durdu.
Langdon sonunda ciddi bir sesle konumaya balad. Senden bir iyilik istemek zorundaym Peter...
dostun olarak.
Elbette. Ne istersen.
Langdon bunun zerine isteini belirtti.
Onun hakl olduunu bilen Solomon ban sallad. Yapacam. Bekleyen Escaladei gsteren
Langdon, Hemen, diye ekledi. Tamam... ama bir artla.
Langdon kendi kendine glerek, gzlerini devirdi. Bir ekilde son sz syleyen hep sen oluyorsun.
Evet, Katherine ile senin grmeni istediim son bir ey var.
Bu saatte mi? Langdon saatine bakt.
Solomon eski dostuna scack glmsedi. Washingtonn en gz alc hzinesidir... ve ok ama ok az
sayda insan grmtr.
132. BLM
Katherine Solomon, Washington Antnn kaidesine doru hzla tepeyi trmanrken, kendini iyi
hissediyordu. Bu akam byk ok ve znt yaamt, ama dnceleri imdi, geici de olsa Petern ona
verdii harika habere -kendi gzleriyle grp, onaylad habere- odaklanmt.
Aratrmam gvende. Hepsi.
Laboratuvarnn holografik veri srcleri bu akam imha edilmiti, ama Peter, Mabet Evinde ona bu
olaydan nce, tm Noetik aratrmalarnn yedeklenerek gizlice SMSC ynetim ofislerinde sakladn
sylemiti. Biliyorsun ki, almalarna hayranm ve seni rahatsz etmeden ilerleyiini takip etmek
istemitim, diye aklamt.
Bouk bir ses, Katherine? dedi.
Ban kaldrp bakt.
Aydnlatlm antn kaidesinde tek bana duran bir siluet vard.
Robert! Katherine koarak yanna gidip ona sarld.
Langdon, yi haberi aldm, diye fsldad. Rahatlamsndr.
Duygulanmt ve sesi atlak kyordu. Hem de ok. Petern kurtard aratrma, bilimsel bir g
gsterisiydi; insan dncesinin, dnyada gerek ve llebilir bir g olduunu kantlayan byk bir
deney koleksiyonuydu. Katherinein deneyleri insan dncesinin; buz kristallerinden, Rassal Olay
reticilerine ve atom alt paracklarnn hareketlerine kadar her eyin zerinde etkili olduunu
gsteriyordu. phecileri inananlara dntrebilen ve ortak bilinci byk lde etkileme potansiyeli
bulunan, kesin ve aksi iddia edilemez sonulara ulamt. Her ey deiecek, Robert. Her ey.
Peter kesinlikle byle dnyor.
Katherine etrafta aabeyini arad.
Langdon, Hastanede, dedi. Benim hatrm iin gitmesi konusunda srar ettim.
Katherine rahat bir soluk ald. Teekkr ederim.
Seni burada beklememi syledi.
Katherine, gzlerini parlak, beyaz dikilitaa doru kaldrarak, ban sallad. Seni buraya getirdiini
syledi. 'Laus Deoyla ilgili bir eymi. Ayrntlara girmedi.
Langdon bezgin bir ifadeyle gld. Ben de ne olduunu tam olarak anlam deilim. Ban kaldrp
antn tepesine bakt. Aabeyin bu akam pek anlamadm birok ey syledi.
Katherine, Dur, tahmin edeyim, dedi. Antik Gizemler, bilim ve kutsal kitaplar.
Bingo.
Benim dnyama ho geldin. Gz krpt. Peter beni buna uzun zaman nce bulatrd. Aratrmamn
ouna bunlar yn verdi.
Sezgilerim, anlatt baz eylerin mantkl olduunu sylyor. Langdon ban iki yana sallad. Ama
aklm...
Katherine glmseyerek ona sarld. Biliyorsun, Robert, sana bu konuda yardmc olabilirim.
Kongre Binasnn iinde, Mimar Warren Bellamy tenha bir koridorda yryordu.
Bu akam yapacak tek bir ey kald, diye dnd.
Ofisine varnca, alma masasnn ekmecesinden ok eski bir anahtar kard. Siyah, ince uzun bir
demirden yaplmt ve zerinde solmu iaretler vard. Anahtar cebine attktan sonra misafirlerini
karlamaya hazrland.
Robert Langdon ve Katherine Solomon, Kongre Binasna gelmek zereydiler. Bellamy, Petern ricas
zerine onlara ok nadir elde edilen bir frsat tanyacakt; bu binann en olaanst ve sadece Mimar
tarafndan gsterilebilecek srrn grme frsatn.
133. BLM
Kongre Binasndaki Rotundann ok yukarlarnda duran Robert Langdon, kubbenin tavannn hemen
altnda uzanan daire eklindeki platforma rkeke yaklat. Ykseklikten ba dnen profesr, kendini
denemek iin trabzanlardan aa bakarken, aadaki zeminin ortasnda Petern eli bulunduundan bu
yana sadece on saat getiine hl inanamyordu.
Ayn zeminde bulunan Kongre Binas Mimar imdi, elli be metre aadaki Rotundada belirip, yok
olan minik bir benek gibiydi. Bu balkona kadar Katherine ile Langdona elik eden Bellamy, onlara baz
kesin talimatlar verdikten sonra yalnz brakmt.
Petern talimatlar.
Langdon, Bellamynin kendisine vermi olduu demir anahtara bir gz att. Ardndan, bu kattan
ykselip, daha da yukar kan dar merdivene bakt. Tanr yardmcm olsun. Mimarn anlattna gre bu
dar merdiven, Langdonn elindeki demir anahtarla alan kk bir metal kapya kyordu.
Kapnn ardnda Petern, Langdon ile Katherinein grmesi iin srar ettii bir ey vard. Peter
ayrntlara girmemiti, ama kaplarn almas gereken kesin saati skca tembihlemiti. Kapy amak
iin bekleyecek miyiz? Neden?
Saatine yeniden bakan Langdon, hafife inledi.
Anahtar cebine atp, balkonun bittii yerde balayan karsndaki byk bolua gz gezdirdi.
Ykseklikten korkmad anlalan Katherine, nnden hzla yrmt. Balarnn hemen stndeki,
Brumidinin Washingtonn Ge Ykseliinin her bir santimini hayranlkla inceleyerek, emberin
yarma kadar ilerlemiti. Bu noktadan bakldnda, yaklak drt yz altm be metrekarelik kubbeyi
ssleyen, drt buuk metrelik figrler tm ayrntlaryla grlebiliyordu.
Langdon srtn Katherinee, yzn d duvara dnp, sessizce fsldad. Katherine, bu konuan senin
vicdann. Robert neden terk ettin?
Katherinein kubbenin artc akustik zelliklerine aina olduu anlalyordu... nk duvar fsltyla
cevap vermiti. nk Robert korkaklk ediyor. Buraya kadar benimle birlikte gelmesi gerekirdi. O
kapy amak iin daha ok vaktimiz var.
Hakl olduunu bilen Langdon, duvara tutunarak isteksizce balkonda yrmeye balad.
Yukardaki devasa resme bakan Katherine, Bu tavan inanlmaz, diye mrldand. Bilim mucitleri ve
onlarn icatlaryla bir araya getirilmi mitolojik tanrlar... Ve bu resmin kongremizin merkezinde olduunu
dnmek.
Langdon baklarm, teknolojik icatlaryla birlikte betimlenen yukardaki Franklin, Fulton ve Morse
figrlerine evirdi. Bu figrlerin stnde kavis izen bir gkkua, Langdonn baklarn bir bulutun
stnde ge ykselen George Washingtona yneltti. nsann Tanrlamas vaadi.
Katherine, Sanki Antik Gizemlerin z Rotundann tepesinden bakyor, dedi.
Langdon dnyada bundan baka, bilimsel icatlar mitolojideki tanrlar ve tanrlaan insanlarla bir araya
getiren pek fazla fresk olmadn itiraf etmek zorundayd. Bu tavann gz alc resim koleksiyonu
gerekten de Antik Gizemlerin bir mesajyd ve bir sebepten tr buradayd. Kurucu atalar Amerikay
bo bir tuval, gizem tohumlarnn ekilebilecei verimli bir toprak gibi dnmlerdi. Bugn ykselen bu
ikon -lkemizin kurucusunun ge ykselii- kanun koyucularn, liderlerin ve bakanlarn stnde... ak
bir hatrlatc, gelecee ynelik bir harita, insann ruhani olgunlua eriecei bir zamann geleceinin
vaadi olarak duruyordu.
Minervann eliindeki Amerikal byk mucitlerin kocaman figrlerine gzlerini dikmi olan
Katherine, Robert, diye fsldad. Gerekten de gelecekten haber veriyor gibi. Bugn en ileri bilimsel
bulular, insanln en eski fikirlerini incelemekte kullanlyor. Noetik Bilimi yeni olabilir ama aslnda
yeryzndeki en eski bilim, yani insan dncesi bilimi. Merak dolu gzlerle ona dnd. Ve eskilerin
dnceyi bizlerden daha esasl anladklarn reniyoruz.
Langdon, Mantkl, dedi. Eskilerin kullanabilecekleri yegne teknoloji insan aklyd. Eski filozoflar
bkp usanmadan bunun stnde altlar. Evet! Antik metinler insan zihninin gcn saplant haline
getirmiler. Veda, zihin enerjisinin akn tasvir eder. Pistis Sophia{105} evrensel bilinci aklar. Zohar
akl ruhunun doasn kefeder. aman metinleri Einsteinn uzaktan etkisini, uzaktan ifa vermekle
kehanet etmiler. Hepsi orada! Bir de ncili anlatmaya balamayaym.
Kendi kendine glen Langdon, Sen de mi? dedi. Aabeyin beni ncilin bilimsel bilgilerle dolu
olduuna ikna etmeye alt.
Katherine, Kesinlikle yle, dedi. Ve eer Petera inanmyorsan, Newtonin ncil hakknda yazd
ezoterik metinlerden bazlarn oku. ncirdeki ifreli meselleri anlamaya baladnda Robert, insan zihni
zerine bir alma olduunu anlayacaksn.
Langdon omuz silkti. Sanrm gidip bir daha okusam iyi olacak. Onun pheciliinden memnun
kalmad anlalan Katherine, Sana bir soru soraym, dedi. ncil bize hibir gere kullanmadan ve
hi ses karmadan... gidip tapnamz ina etmemizi sylerken, sence hangi tapmaktan bahsediyor?
ey, kitapta sizin bedeniniz bir tapmaktr diyor.
Evet, Korintliler 3:16. Tanrnn tapma sensin. Glmsedi. Ve Yuhanna ncili de ayn eyi syler.
Robert, tm kutsal kitaplar iimizdeki gizli kalm gcn farkndalar ve bu gc kullanmamz istiyorlar...
zihinlerimizin tapnan oluturmamz iin bizi tevik ediyorlar.
Ne yazk ki ben dindar dnyann gerek bir tapmak ina edilmesini beklediini dnyorum. Mesih
Kehanetlerinin bir ksm byle.
Evet ama, byle yaparsak nemli bir noktay atlam oluruz. kinci Kez Dnyaya Geli, insann
geliidir; insanln sonunda kendi zihin tapnan ina ettii andr.
enesini svazlayan Langdon, Bilmiyorum, dedi. Ben ncil limi deilim ama, Kutsal Kitapta
ayrntl bir ekilde ina edilmesi gereken gerek bir tapmaktan bahsettiine eminim. Yapnn iki
blmden olutuu tasvir edilir; Kutsal Yer denen bir d tapnak, Kuds-l Akdes denen bir de i mabet.
ki BLM birbirlerinden ince bir perdeyle ayrlr.
Katherine srtt. ncirden kukulanan biri iin olduka iyi hatrladn. Bu arada sen hi gerek insan
beyni grdn m? ki blmden oluur, dura mater{106} denen bir d ksm, pia mater{107} denen bir de i
ksm vardr. Bu iki BLM birbirinden araknoit -ams bir dokudan oluan perde- ile ayrlr. Langdon
aknlkla ban uzatt.
Katherine nazike uzanp. Langdonn akana dokundu. Buraya akak{108} denilmesinin bir sebebi var
Robert.
Langdon, Katherinein sylediklerini sindirmeye alrken birden aklna gnostik Meryem ncili geldi:
Akl neredeyse, hazine oradadr.
Katherine imdi yumuak bir sesle, Belki de meditasyon srasnda beyin taramalar yaplan yogileri
duymusundur? dedi. leri seviyede odaklanm insan beyni, pineal bezde balmumu benzeri fiziki bir
madde retir. Muazzam bir iyiletirici etkisi vardr, gerek anlamda hcre retebilir ve yogilerin bu kadar
uzun yaamalarnn sebebi olabilir. Bu gerek bilim, Robert. Bu madde akl almaz zelliklere sahip ve
ancak, youn odaklanm haldeki beyin tarafndan retilebiliyor.
Birka yl nce byle bir ey okuduumu hatrlyorum.
Peki, bu konuda, ncilde anlatlan cennetten gelen kudret helvas hikyesini biliyor musun?
Langdon arada balant grememiti. Alar doyurmak iin cennetten den sihirli maddeden mi
bahsediyorsun?
Kesinlikle. Bu maddenin hastalar iyiletirecei, sonsuz hayat sunaca ve tuhaf biimde, tketenlerde
hi ata sebep olmayaca syleniyordu. Katilerine onun anlamasn ister gibi bekledi. Robert? diye
steledi. Cennetten den bir tr besin? Kendi akana hafife vurdu. Bedeni sihirli bir ekilde
iyiletiriyor? Hi ata sebep olmuyor? Anlamyor musun? Bunlar ifreli kelimeler Robert! Tapnak
bedenin kodu. Cennet zihnin kodu. Yakup'un merdiveni omuriliin. Ve kudret helvas beynin nadide
salgs. Kutsal Kitapta bu ifreli kelimeleri grdnde dikkat et. Yzeyin altndaki ok daha derin bir
anlam iaret ederler.
Ayn sihirli maddenin Antik Gizemlerde pek ok kereler getiini aklayan Katherinein szleri yaylm
atei gibi pe pee geliyordu. Tanrlarn Nektar, Yaam ksiri, Genlik Pnar, Felsefe Ta, tanr
yiyecei, i, soma. Bundan sonra Katherine, beyindeki pineal zarn, her eyi gren Tanr'y temsil ettiini
aklamaya giriti. Heyecanla, Matta 6:22de, gznz tekse, bedeniniz kla dolar der, dedi. Bu
kavram ayn zamanda Ajna akra{109} ve Hindularn alnlarndaki noktayla temsil edilir ki...
Utanm gibi grnen Katherine sustu. zgnm... gevezelik ediyorum. Tm bunlar bana evk veriyor.
Yllarca eskilerin, insann dehet verici zihin gc iddialar zerine almalar yaptm ve imdi bilim
bize bu gce ulamann gerekten fiziki bir ilem olduunu gsteriyor. Beyinlerimiz doru kullanldnda,
gerek anlamda insanst gler oluturulabilir. Pek ok antik metin gibi, ncil de yaratlm en karmak
makinenin ayrntl bir aklamasdr... yani insan zihninin. iini ekti. imdi bilim, inanlmaz
gelebilir, ama zihnin yapabileceklerini aa karacak.
yle grnyor ki, Noetik alanndaki almalarn ileri doru bir srama yaratacak.
Katherine, Veya geriye doru, dedi. Eskiler bizim imdi yeniden kefettiimiz pek ok eyi zaten
biliyorlard. Birka yl iinde modern insan, u anda inanlmaz olan kabul etmek zorunda kalacak:
zihinlerimiz fiziki maddeyi deitirebilen bir enerji yaratma gcne sahip. Durdu. Paracklar
dncelerimize tepki veriyorlar... bu da demek oluyor ki, dncelerimizin dnyay deitirme gc
var.
Langdon hafife glmsedi.
Katherine, Aratrmalarm beni una inandrd, dedi. Tanrnn somut anlamda da bir gereklii var,
her tarafa yaylan zihinsel bir enerji. Ve bizler, onun suretinden yaratldk...
Langdon, Anlayamadm? diyerek Katherinein lafn kesti. Zihinsel enerjinin suretinden mi
yaratldk?
Kesinlikle. Fizik bedenlerimiz asrlar iinde evrim geirdi ama Tanrnn suretinden yaratlan
zihinlerimizdi. ncili szlk anlamnda okuyoruz. Tanrnn bizi kendi suretinden yarattn rendik,
ama Tanrya benzeyen fizik bedenlerimiz deil, zihinlerimiz.
Katherinei can kulayla dinleyen Langdon yant vermedi.
Byk hediye bu Robert ve Tanr onu anlamamz istiyor. Tm dnyada gkyzne bakp, Tanry
bekliyoruz... ama Tanrnn kendi iimizde olduunu hi fark etmiyoruz. Kelimelerinin iyice anlalmas
iin Kamerine durdu. Bizler yaratclarz ama safiyane bir ekilde yaratlan roln oynuyoruz.
Kendimizi, bizi yaratan Tanrnn etrafnda hrpalanan zavall koyunlar gibi gryoruz. Korkmu ocuklar
gibi yardm, ba ve iyi ans dilenerek diz kyoruz. Ama Yaradann suretinden yaratldmz fark
ettiimiz anda, bizlerin de birer Yaradan olduunu anlamaya balayacaz. Bu gerei anladmzda,
insan potansiyelinin kaplan ardna kadar alacak. Langdon, filozof Manly P. Hallun eserinde, kendisini
hep derinden etkileyen bir pasaj hatrlad: Eer ba sonu olmayan, insann akll olmasn istemeseydi
ona bilme becerisini bahetmezdi. Langdon bir kez daha Washingtonin Ge Ykseliine, insann
ilahlar katna sembolik ykseliine bakt. Yaratlann... Yaradan olusu.
Katherine, En artc ksm, biz insanlar gerek gcmz kullanmaya baladmz andan itibaren,
dnyamz zerinde byk bir hkimiyete sahip olacamzdr, dedi. Gereklie sadece uyum salamak
yerine, onu tasarlayabileceiz.
Langdon baklarn indirdi. Bu kulaa... tehlikeli geliyor. Katherine arm ve etkilenmi
grnyordu. Evet, kesinlikle! Eer dnceler dnyay etkileyebiliyorsa, nasl dneceimize ok
dikkat etmeliyiz. Ykc dncelerin de etkileri vardr ve hepimiz ykmann, yapmaktan daha kolay
olduunu biliriz.
Langdon, antik bilgelii layk olmayanlardan korumak ve sadece aydnlanm olanlarla paylamak iin
verilen ura dnd. Invisible Collegei, byk bilim adam Isaac Newtonin Robert Boyledan, gizli
aratrmalar konusunda azn amamasn istediini dnd. Newton 1676da, Bu, dnyaya
muazzzam bir tahribat vermeden bakalarna anlatlamaz, diye yazmt.
Katherine, Burada ilgin bir tezat var, dedi. Dnyadaki tm dinler, asrlardr inananlarna inan ve
iman kavramlarn kucaklamalarn sylyor. imdiyse asrlardr dini, batl inan olarak alaya alan bilim,
bundan sonraki keif sahasnn inan ve iman ilmi olduunu itiraf etmek zorunda... odaklanm inan ve
niyetin gc. nancmz silen ayn bilim, imdi kendi yaratt bolukla arada kpr kuruyor.
Langdon, onun szlerini uzunca bir sre dnd. Baklarn yavaa yeniden Ge Ykselie evirdi.
Tekrar Katherinee bakp, Bir sorum var, dedi. Fiziki maddeyi zihnimle deitirebileceimi ve tm
isteklerimi elde edebileceimi bir anlna kabul etmi olsam bile... ne yazk ki benim hayatmda, bylesi
bir gce sahip olduuma inandracak hibir ey yok. Katherine omzunu silkti. O zaman iyi bakmyorsun
demektir. Yapma, gerek bir cevap istiyorum. Bu bir papazn verecei cevap. Ben bilim insannn
cevabn istiyorum.
Gerek bir cevap m istiyorsun? Peki o zaman. Sana bir keman verip, onu kullanarak harika bir mzik
yapabileceini sylesem, yalan sylemi olmam. Sende o potansiyel var, ama bunu yapabilmek iin uzun
sre altrma yapmalsn. Bunun da zihnini kullanmay renmekten fark yok Robert. yi ynlendirilmi
dnce, renilen bir beceridir. Bir niyeti elde etmek, ok youn odaklanma, duyusal canlandrma ve
gl bir inan gerektirir. Ve tpk keman almakta olduu gibi, dierlerinden daha stn bir doal
yetenee sahip olan insanlar vardr. Tarihe bak. Mucizevi baarlar elde eden aydnlanm zihinlerin
hikyelerini dn.
Katherine, ltfen bana muzicelere inandn syleme. Gerekten, ciddiyim... suyu araba
dntrmek, elin dokunuuyla hastalar iyiletirmek? Katherine derin bir nefes ald. nsanlarn sadece
dnerek kanser hcrelerini salkl hcrelere dntrdne tank oldum. nsan zihninin fiziki dnyay
ok farkl ekillerde etkilediini grdm. Ve bunun gerekletiini grdkten sonra Robert, bu senin
gerekliinin bir paras olduktan sonra, okuduun mucizeler greceli bir durum haline geliyor.
Langdon dalgnd. Dnyaya bakmann ilham verici bir yolu bu Katherine, ama benim iin inan
alanndaki imknsz bir srama gibi. Ve bildiin gibi, inan benim iin hibir zaman kolay olmad.
O halde bunu inan olarak dnme. Bak an deitirmek olarak dn, dnyann tam da hayal
ettiin gibi olmadn kabul etmek eklinde dn. Tarih boyunca tm bilimsel keifler, tm inanlarmz
altst eden basit fikirlerle balad. Dnyann yuvarlak olduu kadar basit bir ifade bile, ou insan
okyanuslarn dkleceine inand iin imknsz grlerek, alay edilmiti. Gnein evrenin merkezi
olduu dncesi kfirlik olarak adlandrlmt. Kk zihinler daima anlayamadklarna saldrmlardr.
Yaratanlar da var... tahrip edenler de. Bu dinamik her zaman vard. Ama sonunda yaratanlar inananlar
bulur ve inananlarn miktar nemli bir sayya ular ve Dnya bir anda yuvarlaklar veya Gne evrenin
merkezi haline gelir. Alg deiir ve yeni bir gereklik doar. Dnceleri amaszca dolaan Langdon
ban sallad.
Katherine, Yznde komik bir ifade var, dedi.
Ah, bilmiyorum. Bir sebepten, eskiden geceleri gln ortasnda kano ile dolatn, yldzlarn altnda
yattn ve bunun gibi eyler dndm hatrladm.
Katherine anlayl bir tavrla ban sallad. Sanrm hepimizin benzer bir ans var. Srtst yatp
gkyzne bakmak... zihni aar. Tavana bakp, Bana ceketini ver, dedi.
Ne? Robert ceketini karp Katherinee verdi.
Katherine ceketi katlayp, platformun stne uzun bir yastk gibi yerletirdi. Yat.
Langdon srtst yattnda, Katherine onun ban katlanm ceketin bir yarsna yaslad. Sonra yanna
uzand, dar platformun stnde iki ocuk omuz omza, Brumidinin devasa freskine bakyorlard.
Katherine, Tamam, diye fsldad. imdi ayn zihin durumuna gelmeni istiyorum... kanoda yatan bir
ocuksun... yukardaki yldzlara bakyorsun, zihnin ak ve merak dolu.
taat etmeye alan Langdon, o srada rahat bir ekilde uzanyor olsa da birden yorulduunu hissetti.
Gr bulanklamaya balad ve yukarda, onu aniden uyandran belirsiz bir ekil fark etti. Bu mmkn
m? Daha nce fark etmediine inanamyordu ama Washingtonn Ge Ykseliindeki figrler ortak
merkezli iki daire eklinde yerletirilmilerdi; emberin iinde ember. Ge Ykseli de bir noktal
daire mi? Langdon bu gece daha baka neleri gremediini merak ediyordu.
Sana sylemek istediim nemli bir ey var Robert. Tm bunlardan baka bir para daha var...
aratrmalarmn en artc ksm olduuna inanyorum.
Dahas da m var?
Katherine dirseine yasland. Ve sz veriyorum... eer biz insanlar bu tek gerei drste
kavrayabilirsek... dnyada bir gecede deiir. imdi Langdonn tm dikkatini ekmiti.
Masonlarn datlm olan toplamak... karmaadan dzen yaratmak... bir oluu bulmak gibi
szleriyle giri yapmam gerekir.
Devam et. Langdon meraklanmt.
Katherine, ona glmsedi. nsann dnce gcnn, dnceleri paylaan zihin saysyla birlikte
katlanarak arttn bilimsel olarak kantladk. Bu fikirle daha baka nerelere varacan merak eden
Langdon, hi konumad.
unu sylyorum... iki kafa, birden iyidir... ama iki kafa iki kat daha iyi deil, ok ok kereler daha
fazla iyidir. Birlik iinde alan zihinler bir dncenin etkisini... katlayarak bytrler. Dua gruplarnn,
ifa emberlerinin, birlik iinde ark sylemenin ve topluluk halinde ibadet etmenin zndeki g budur.
Evrensel bilin fikri uuk bir yenia kavram deil. Etkin bir bilimsel gerek... ve bunu kullanarak,
dnyamz deitirebiliriz. Noetik Bilimin temelindeki keif bu. Ayrca, u anda hl olmaya devam
ediyor. evrende hissedebilirsin. Teknoloji daha nce aklmza gelmeyecek ekilde bizi birbirimize
balyor: Twitter, Google, Wikipedia ve dierleri... hepsi de birbirine bal zihinlerden bir a
oluturuyor. Kahkaha att. Ve sana garanti veririm, almam yaynladm anda, Twitterclarn hepsi
Noetik hakknda bilmedikleriniz diye birbirlerine sataacak ve bu bilime duyulan ilgi katlanarak
artacak.
Langdonn gzkapaklar dayanlmaz derecede arlamt. Biliyor musun, ben hl Twitter
gndermeyi renemedim.
Katherine kahkaha atarak, Tweet,"{110} diye dzeltti.
Anlamadm?
Bo ver. Gzlerini kapat. Vakti geldiinde seni uyandrrm. Langdon, Mimarn onlara verdii
anahtar... ve buraya neden geldiklerini tamamyla unuttuunu fark etti. Yeni bir yorgunluk dalgas
vcuduna hkim olurken, Langdon gzlerini kapatt. Zihninin karanlnda kendini, evrensel bilinci...
Platonun dnyann zihni ve Tanry bir araya getirmekle ilgili yazklarm... Jungun kollektif
bilincini dnrken buldu. Fikir basit olduu kadar artcyd da.
Tanr, Birin iinden ok... oklukun toplamnda bulunur.
Birden, Elohim. diyen Langdon, gzlerini aarken beklenmedik bir balant kurmutu.
Anlamadm? Katherine hl ona bakyordu.
Elohim, diye tekrarlad. Eski Ahitte Tanr iin kullanlan branice kelime! Hep bunu
dnmtm.
Katherine kurnazca glmsedi. Evet. oul bir kelime.
Kesinlikle! Langdon, Kitab Mukaddesin ilk pasajlarnda Tanrdan neden oul bir varlk olarak
bahsettiini hi anlamamt. Elohim. Yaradltaki Kadiri Mutlak Tanr, Bir olarak deil... ok olarak
tasvir edilmiti.
Katherine, Tanr ouldur, diye fsldad. nk insanlarn zihinleri ouldur.
Langdonn dnceleri imdi zihninde dnyordu... ryalar, hatralar, mitler, korkular, ilhamlar...
Hepsi, stndeki Rotunda kubbesinde dnyorlard. Gzleri yeniden kapanrken, Ge Ykselie,
yazlm Latince kelimeye bakt.
E PLUREBIS UNUM.
Uykuya dalarken, oktan kan Bir, diye dnd.
SONSZ
Robert Langdon yavaa uyand.
Birtakm yzler kendisine bakyordu. Neredeyim ben?
Bir saniye sonra nerede olduunu hatrlad. Ge Ykseliin altnda yavaa doruldu. Sert platformun
stnde yattndan srt tutulmutu.
Katherine nerede?
Langdon, Mickey Mouse saatine bakt. Neredeyse vakti gelmiti. Korkuluktan dikkatli bir ekilde
aadaki bo alana bakarak, ayaa kalkt.
Katherine? diye seslendi.
Bu isim, ssz Rotundann sessizliinde yankland.
Tvit ceketini yerden alp silkeledi ve zerine giydi. Ceplerini kontrol etti. Mimarn ona verdii demir
anahtar yoktu.
Geitin etrafndan yryerek, Mimarn onlara gsterdii akla, dar karanla kan dik metal
basamaklara doru ilerledi. Trmanmaya balad. Gittike daha yksee kt. Merdiven giderek daralp
meyilli bir hal ald. Langdon yine de kendini zorluyordu.
Biraz daha ileri.
Basamaklar artk neredeyse portatif merdiven haline gelmi, geit rktc derecede daralmt.
Basamaklar sona erdiinde Langdon, kk bir merdiven sahanlna kt. nnde ar bir metal kap
duruyordu. Demir anahtar, kilitteydi ve kap hafif aralkt. Langdon itince kap gcrdayarak ald.
Kapnn arkasndaki hava souktu. Langdon eikten kasvetli karanla girerken, artk darda olduunu
fark etti.
Katherine, ona glmseyerek, Ben de seni almaya geliyordum, dedi. Neredeyse vakti geldi.
Langdon nerede olduunun farkna varnca, irkilerek derin bir nefes ald. Kongre Binas Kubbesinin
tepesini evreleyen kk bir cam tavann zerinde duruyordu. Tam zerinde, uyuyan bakenti izleyen
bronz zgrlk Ant bulunuyordu. Antn yz, afan ilk kzllklarnn ufku boyamaya balad dou
ynne dnkt.
Katherine, Langdon balkondan geirip, Ulusal Parkla ayn hizaya gelen bat tarafna gtrd. Uzakta,
sabahn ilk klarnda Washington Antnn silueti dikiliyordu. Bu bak asndan, yksek dikilita hi
olmad kadar etkileyici grnyordu.
Katherine, na edildiinde, diye fsldad. Dnyann en yksek yapsyd.
Langdon, yerden yz elli metreden daha yksekte, yap iskelesinin zerinde, her bir bloku elleriyle tek
tek yerletiren ta ustalarnn eski sepya fotoraflarn gznn nne getirdi.
Bizler yapcyz, diye dnd. Yaratclarz.
Dnya var olduundan beri, insanolu kendisinin zel bir taraf... bilinenden daha fazlas olduunu
hissetmiti. Sahip olmad gleri istemiti. Umay, ifa vermeyi ve dnyasn hayal edilebilir her
ekilde deitirmeyi hayal etmiti.
Ve bunu yapmt da.
Bugn, insanolunun baarlarnn gstergesi olan mabetler, Ulusal Park donatyordu. Smithsonian
mzeleri icatlarmzla, sanatmzla, bilimimizle ve byk dnrlerimizin fikirleriyle filiz veriyordu.
nsanolunun yaratclk tarihini -Ulusal Tarih Mzesindeki ta aletlerden. Ulusal Havaclk ve Uzay
Mzesindeki jetlere ve roketlere kadar- anlatyorlard.
Eer atalarmz bizi bugn grebilseydi, kesinlikle Tanr olduumuzu dnrlerdi.
Langdon afaktan ncesinin pusunda, nnde duran mze ve antlarn genileyen geometrisine bakarken,
gzleri Washington Antna evrildi. Gml ke tann iindeki ncili gzlerinin nne getirdi ve
Tanrnn Kelimesinin gerekten de insanln kelimesi olduunu dnd.
Noktal daireyi ve onun Amerikann drtyol azndaki antnn altnda bulunan dairesel meydann iine
nasl gmldn dnd. Langdonn aklna aniden Petern kendisine emanet ettii kk ta kutu
geldi. Kpn menteelerinin skldn ve alp ayn geometrik ekli -ortasnda noktal daire bulunan
bir ha- oluturduunu imdi fark ediyordu. Langdon glmemek iin kendini zor tuttu. Bu kk kutu bile
bu drtyol azn iaret ediyordu.
Robert, bak! Katherine antn tepesini gsterdi.
Langdon ban kaldrp, bakt ama hibir ey grmedi.
Sonra, daha dikkatli baknca fark etti.
Parkn karsnda, altn renkli bir gne huzmesi yksek dikilitan en yukardaki ucunu
parlatyordu. Parlayan ufak nokta hzla daha da parlaklap, nlar yayd ve kapak tann alminyum
tepesini aydnlatt. Langdon bu n, karanlk ehrin zerinde asl duran bir uyar na dnmesini
aknlk iinde izledi. Alminyum tepenin douya bakan tarafndaki minik oyma yazy gznn nne
getirdi ve bakente vuran gnein ilk nlarnn, her gn iki kelimeyi aydnlatarak ayn eyi yaptn
byk bir hayranlkla fark etti.
Laus Deo
Katherine, Robert, diye fsldad. Kimse buraya gn doarken kmaz. Petern tank olmamz
istedii ey buydu.
Antn tepesindeki parlt younlarken, Langdon nabznn hzlandn hissetti.
Atalarmzn ant bu kadar yksek ina etmesinin nedeninin bu olduuna inandn sylemiti. Bunun
doru olup olmadn bilmiyorum ama unu biliyorum: Bakentimize daha yksek bir bina ina
edilmesini sonsuza kadar yasaklayan ok eski bir kanun var.
Gne arkalarndaki ufkun zerinden ykselirken, k kapak tann aalarna doru indi. Langdon
olanlar izlerken, uzay boluunda sonsuz yrngelerini izleyen gkkrelerini adeta evresinde
hissedebiliyordu. Kainatn Ulu Mimarn ve Petern Langdona gstermek istedii hzinenin sadece
Mimar tarafndan gsterilebileceini zellikle vurgulayn dnd. Langdon bunun Wanen Bellamy
olduunu sanmt. Yanl Mimar.
Gne nlar glenirken, altn rengi parlt bin drt yz doksan alt kilo arlndaki kapak tan
tmyle kaplad. Aydnlanma yaayan insan akl. Ik daha sonra antn aa taraflarna doru inmeye,
her sabah gerekletirdii ayn d yapmaya balad. Yeyzne don ilerleyen cennet...
nsanoluyla birleen Tanr. Langdon bu srecin akam olunca tersine dneceini fark etti. Gne batda
batacak ve k, yeryznden tekrar cennete doru ykselecek, yeni bir gne hazrlanacakt.
Yannda duran Katherine titreyerek, ona yaklat. Langdon, ona sarld. Sessizce yan yana dururlarken,
Langdon bu gece rendiklerini dnd: Katherinein her eyin deimek zere olduuna dair inancn ve
Petern Aydnlanma ann yaklamakta olduuna dair inancn dnd. Ve bir peygamberin cesaretle
syledii szleri hatrlad: Aa karlmayacak gizli hibir ey yoktur; bilinmeyecek, aydnla
kmayacak sakl hibir ey yoktur.
Gne, Washingtonn zerinde ykselirken. Langdon yldzlar yava yava kaybolmaya balad
gkyzne bakt. Bilimi, dini, insanl dnd. Farkl lkelerin farkl kltrlerinin her zaman bir tek
ortak noktas olduunu dnd. Hepimizin Yaradan vard. Farkl isimler, farkl yzler ve farkl dualar
kullanyorduk ama Tanr insanolunun evrensel deimeziydi. Tanr hepimizin paylat sembold...
hayatn anlayamadmz tm gizemlerinin sembolyd. Eski insanlar, Tanrya snrsz insan
potansiyelimizin bir sembol olarak hamdetmilerdi, ama bu eski sembol zamanla yok olmutu. u ana
kadar.
Robert Langdon, Kongre Binasnn tepesinde durmu, gnein scakl tm vcuduna yaylrken,
iinde ykselen gl bir duygu hissetti. Bu, tm hayat boyunca hi bu kadar iten hissetmedii bir
duyguydu.
Umut.
SON
{1}
Grnmez Okul
{2}
The Office of Security
{3}
SMSC (Smithsonian Museum Support Center: Smithsonian Mzesi Destek Merkezi)
{4}
1973 ylnda eski astronot Edgar Mitchell ve sanayici Paul N. Temple tarafndan insan potansiyelinin snrlarn aratrmak iin
kurulmutur. Enstitnn program "insan kapasitesinin geniletilmesi, entegre salk ve tedavi ve Yenidnya grlerinin ortaya kmasn
iermektedir. Ayrca aratrmalar, spontane meditasyon, bilinlilik, alternatif tedavi ve hastalk belirtilerinin azalmas konularn da iermektedir.
Mistisizm, insan potansiyeli, parapsikolojik beceriler ve beden lmnden sonra bilincin hayatta kalmas gibi konulan da iermektedir.
Enstit ayda bir Shift: At the Frontiers of Consciousness (Deiim: Bilincin Snrlarnda) adl bir dergi yaymlamaktadr. Web
sayfasndaki bilgiye gre 35.000 abonesi vardr. Merkezi Kaliforniya Petalum'da olan organizasyon 80 dnmlk bir arazi zerinde kurulmutur.
Kampusta ofisler, aratrma laboratuvarlar ve dinlenme merkezleri vardr. Enstit eitim dereceleri iin burs vermemektedir.
{5}
Masonik trenlerde adaylarn boyunlarna geirdikleri kaln ip. Kimi masonlara gre bu ip sembolik olarak dier masonlarla gbekban
temsil ederken, kimilerine gre de adayn d dnyayla olan mevcut ilikilerini temsil eder.
{6}
Yeni Zelanda yerlisi.
{7}
Levililer kitab 19:28 ayet: ller iin bedeninizi yaralamayacak dvme yaptrmayacaksnz. RAB benim.
{8}
eitli kalnlklarda ve renklerde, boyal ipliklerden dokunan ipekli kuma.
{9}
At
{10}
Sonsuz Ik
{11}
Gazap Gn
{12}
Kudsteki ilk tapnak olan Sleyman Tapna'nn verandasndaki iki bronz stun.
{13}
Sisli Vadi
{14}
Gelgit Havzas
{15}
Hristiyan folklorunun rettii hayali bir pagan tanrs. 19. yzylda satanizmin sembol olmutur.
{16}
Ejderhann Ba, Kuzey Ay Dm
{17}
Dou Yldz: Kadn mason topluluu.
{18}
Deniz srngeni
{19}
Simya veya byyle ilgili simyasal.
{20}
Kongre Binasnn bulunduu tepelik blge.
{21}
REG (Random Event Generator)
{22}
IONS (Institute of Noetic Sciences)
{23}
PEAR (Princeton Engineering Anomalies Rescarh Laboratory)
{24}
Niyet Deneyi
{25}
Kuantum Bilinci, Yeni Fizik ve Nral Bilim Prensipleri
{26}
Dans Eden Wu Li Ustalar
{27}
1718 ylnda ngiliz Dou Hindistan irketi yneticisi Elihu Yalein yapt byk ba nedeniyle niversiteye Yale ad verilmitir. Bu
niversiteye devam eden rencilerde Eli'ler adyla anlmaktadrlar.
{28}
ABDdeki en iyi niversitelere verilen isim.
{29}
FAA (Federal Aviation Administration: Federal Uu Dairesi)
{30}
OCR (Optical Character Recognition)
{31}
Birbirleriyle balantl grup Almanca, Bat Frizye dili Hollanda'da konuulur. Dou Frizye dili Almanyada Aa Saksonya
Blgesi'nde, Kuzey Frizye dili ise Almanyada Schleswig-Holstein Blgesi'nde konuulur.
{32}
Bir zamanlar Korede, Gney ve Kuzey in Koresinde kullanlan dildir. imdilerde kaybolmutur. Hangi dil kkeninden geldii
bilinmemektedir.
{33}
Eski paganizme dayanan bir dnya dinidir. Wicca tek bana eski dinlerin ve bycln yeniden inasdr. Kklerinin nereye
dayand; kaynaklarn zulm sebebiyle gizlenmesi veya yok edilmesi yznden tam olarak bilinmemektedir.
{34}
Capitol Crypt
{35}
The Apotheosis of Washington
{36}
ESPN (Entertainment and Sports Programming Network): 1979 ylnda yayna balayan ve otuz yedi lkede yayn yapan dnyaca nl
spor kanal.
{37}
Three Graces
{38}
Kzl
{39}
Hedef olarak belirtilen adresle kullanc bilgisayar arasndaki eriimin hangi adresler zerinden ne kadar srede gerekletiini gsteren
bir a arac.
{40}
Kim.
{41}
Derece ykseltme treni.
{42}
PDA (Personal Digital Assistant): Avu ii bilgisayarlara verilen ad.
{43}
DMV (Departmant of Motor Vehicles: Motorlu Aralar Dairesi)
{44}
Balangcn sonu. Kaostan kan dzen.
{45}
ngilizcede Sub olarak kullanlr.
{46}
Tanr bizim sorumluluklarmz gzetiyor.
{47}
Biroklarndan biri (Eyaletlerden oluan ABDnin tek bir devlet olduu anlamnda kullanlyor.)
{48}
Zaman uup gidiyor.
{49}
The Evolution of the Book
{50}
Luka ncili 17 BLM 20 ayet.
{51}
Bireim
{52}
Simge
{53}
Kuzu i
{54}
Silly String
{55}
Embassy Row
{56}
Milattan Sonra
{57}
Melencolia I
{58}
Adam and Eve
{59}
Betrayal of Christ
{60}
Four Horsemen of the Apocalypse
{61}
Greai Passion
{62}
Last Supper
{63}
Avrupa Rnesans sanatnda kullanlan, genellikle plak ve kanatl kk ocuk figr.
{64}
Hem bir tapnma yntemi, hem de dini objelerin stne yerletirildii sunaktr.
{65}
Kokulu bitkilerden oluan ve sihirli olduuna inanlan bir ya. Trenlerde srlr. Adn Yahudi brahim tarafndan yazlan Abramelin
Kitabndan almtr.
{66}
Arnm insanlar, arnmak anlamna gelir.
{67}
New Atlantis
{68}
zgrlk Meydan
{69}
Paradise Lost
{70}
Latince kutsallarn kutsal anlamnda kullanlr. Ayrca dini anlamda bir tapnan en kutsal yeridir.
{71}
Sihirli saatler ve onlar yneten meleklerin isimleri bu saatler her gn gece yarsndan sonra balar ve ertesi gn gece yarsnda sona
erer.
{72}
Doast gizli glere inanma.
{73}
Yunanca minnet, kran duymak anlamna gelen bir kelime.
{74}
Kral Arthurun efsanevi klc.
{75}
Altnc his.
{76}
Grnt belirlemekte kullanlan ift arjl yksek hzl yar iletkenli bir alet.
{77}
Bir tr bilgisayar program portal.
{78}
Dnyaca nl Fransz a.
{79}
tenlik
{80}
Almas Shrine Temple
{81}
ngilizcede meydan anlamna gelen "square szc, ayn zamanda kare anlamnda da kullanlmaktadr.
{82}
Kara By Felsefesi
{83}
Poor Richards Almanack
{84}
ifrelenmi srlar zmekte kullanlan sihirli parola.
{85}
Kyamet
{86}
Gei a
{87}
Derinlik Sarholuu
{88}
Water boarding
{89}
On metre
{90}
Gl Ha
{91}
Masonluun ilk derecesinde, yelie yeni kabul edilenlerin farmasonlua dair rendiklerini pekitirmelerine yardmc olan sembol ve
amblemlerin resmedildii tahtalar.
{92}
Aalardan szan ve havayla temas edince donan bir tr reine.
{93}
Anasndan emdii st burnundan getirmek anlamndaki ngilizce deyim.
{94}
Mason Kurumu zerine Mektuplar
{95}
Internet Service Provider: nternet Servis Salayc
{96}
Electro Magnetic Pulse: Elektro Manyetik Titreim
{97}
Daire izerek kendi kuyruunu sran ylan ya da ejderha. ok eski bir sembol olan Ouroboros, genellikle kendini yeniden yaratmay
temsil eder.
{98}
www.capital.com.tr/haber.aspx?HBR_KOD = 1524
{99}
Ahiman Rezon, Hazrlkl Bir Kardein Srlar
{100}
1650 kg
{101}
evri-yazm, harf evirisi.
{102}
Gelgit Havzas.
{103}
Eskilerin Bilgelii
{104}
Yerlemi geleneklere kar kan.
{105}
man Bilgelii
{106}
Sert zar.
{107}
nce zar.
{108}
ngilizcede tapnak anlamna gelen temple kelimesi ayn zamanda akak anlamna da gelir.
{109}
nc gz akras.
{110}
ngilizcede ku cvlts, akmak anlamna gelir.
Table of Contents
GEREKLER
NSZ
1. BLM
2. BLM
3. BLM
4. BLM
5. BLM
6. BLM
7. BLM
8. BLM
9. BLM
10. BLM
11. BLM
12. BLM
13. BLM
14. BLM
15. BLM
16. BLM
17. BLM
18. BLM
19. BLM
20. BLM
21. BLM
22. BLM
23. BLM
24. BLM
25. BLM
26. BLM
27. BLM
29. BLM
30. BLM
31. BLM
32. BLM
33. BLM
34. BLM
35. BLM
36. BLM
37. BLM
38. BLM
39. BLM
40. BLM
41. BLM
42. BLM
43. BLM
44. BLM
45. BLM
46. BLM
47. BLM
48. BLM
49. BLM
50. BLM
51. BLM
52. BLM
53. BLM
54. BLM
55. BLM
56.BLM
57. BLM
58. BLM
59. BLM
60. BLM
61. BLM
62. BLM
63. BLM
64. BLM
65. BLM
66. BLM
67. BLM
68. BLM
69. BLM
70. BLM
71. BLM
72. BLM
73. BLM
74. BLM
75. BLM
76. BLM
77. BLM
78. BLM
79. BLM
80. BLM
81. BLM
82. BLM
83. BLM
84. BLM
85. BLM
86. BLM
87. BLM
88. BLM
89. BLM
90. BLM
91. BLM
92. BLM
93. BLM
94. BLM
95. BLM
96. BLM
97. BLM
98. BLM
99. BLM
100. BLM
101. BLM
102. BLM
103. BLM
104. BLM
105. BLM
106. BLM
107. BLM
108. BLM
109. BLM
110. BLM
111. BLM
112. BLM
113. BLM
114. BLM
115. BLM
116. BLM
117. BLM
118. BLM
119. BLM
120. BLM
121. BLM
122. BLM
123. BLM
124. BLM
125. BLM
126. BLM
127. BLM
128. BLM
129. BLM
130. BLM
131. BLM
132. BLM
133. BLM
SONSZ